![]() |
|
![]() |
#1 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Yargıçlar
Peru'nun yücelerinde, Nikaragua'da, Patagonya'da, kentlerde hiç bir hakkın yoktu senin, hiç bir şeyin yoktu senin: sen, sefilliğin çanağı, terkedilmiş oğlu Amerika'nın, hiçbir yasa yok hiçbir yargıç yok koruyan toprağını senin mısırlı küçük evini senin. Memleketlilerinin kastları geldiğinde, efendilerinin kastları, unutulmuştu çoktan pençeleri ve bıçaklarıyla o çok eski düş, gelmişti yasa göğünü ıssız koymaya, sevdiğin toprağını senden çekip koparmaya, ırmakların suyunu senden çalmaya, ağaçların ülkesinden seni yoksun bırakmaya. Sana karşı tanıklık yaptılar, gömleğine numaralar koydular, yaprak ve kağıtlarla astarladılar yüreğini, gömdüler seni soğuk fermanlara, ve uyandığında en titrek mutsuzluğun sınırında yağmalanmış, yapyalnız, huzursuz attılardı seni zindana, bağladılardı seni prangaladılar ellerini ki yoksulların suyunu yüzerek geçemeyesin, ama debelenerek boğulasın diye. Aziz yargıç okuyor senin için paragraf dörtbinden üçüncü satırı, senin gibi düşmüş diğerlerinden kurtarılmış bu mavi coğrafyada kullanılan aynı yasayı, ve vasiyetine yaptığı ekle bitli bir köpek gibi yapıyor seni ansızın. Soruyor sana: kan nasıl karıştırılır zenginle yasa diye? Hangi kükürtlü demirden dokunmuş kumaşla nasıl sürüklenir yoksullar mahkemeye? Nasıl acılaşır dünya taş ve acılarla disiplinli bir şekilde yetiştirilmiş oğulları için zavallının? İşte böyle oldu, işte böyle yazılı dursun diyorum. Hayatlar böyle yazılmıştı alnıma. |
![]() |
![]() |
![]() |
#2 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Yansılar: O Kanal
Çok uzun zaman önce Gördü Li Po Ayı Bir kuyunun dibinden Bugün Işık-yansıları Görülür Kanalda Ve ay görülmez asla Bu yalnızca bir metafordu Ya da bir yansı: Uzaktaki lambalardan Gizemsiz |
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Yanlış Adım
Yeniden yanlış adım atarsan kesilecek ayağın. Başka bir yöne sürüklerse seni çürüyüp gidecek elin. Hayatını ayırırsan benden öleceksin, hayatta kalsan bile. İzleyeceksin ölümü ve karanlığı, dolaşırsan dünyada bensiz. |
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Yankının Kemikleri
sığınık altında adımlarımın bütün bu gün sesi yalıtılmış cümbüşler gibi etin çözülüşü kazanç korkusuzca ya da ayrımsız bırakılır anlamla anlamsızlık arasındaki sivrikök kendileri için kurtçukların aldığı sona doğru koşmaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#5 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Yanıt ve Ankara
Hangi umut dindirecek şimdi Bende kalan Yarım saate sığdırılan ayrılığın hüznünü? Kuşlar mı? Adlarını bilmem ki onların. Anlat onların tarihini, hüznünü Ki hüzün bir kırlangıç gölgesidir Öperek geçer bir kızın alnını Ve ötede 'Taşlar yuvarlandılar, taşlara çarptılar'. Unutma Bumerangtır acılar Döner bulur seni Sor ve yanıtla Bıldır yağan kar'ı anımsa Anımsa ne çok üşüdüğümüzü İntiharın bir kuş ölüsü gibi kokuşunu anımsa Yanıtla Sorulardan ve yanıtlarından korkma Çünkü geçerken korku karanlık bir su gibi damarlardan Karanlık bir suya keser alnının rengi Ki anımsa Sen denizi sevmekle güzelleşirdin Umut çok uzaktayken. Ki ruhlar ilerler ruhları görürler Ve ötede Ankara Çakal ayaklarının altında uyuyor İsmail Aksoy |
![]() |
![]() |
![]() |
#6 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Yalnız Değilim Ben
Çıplak yatıyor gece dağla deniz arasında. Ama beşik sallayan ben yalnız değilim! Çıplak uzanıyor gök ve düşüyor ay denize. Ama seni bağrına basan ben yalnız değilim! Çıplak yatıyor dünya ve ten hüzünlü. Ama seni sarmalayan ben yalnız değilim! |
![]() |
![]() |
![]() |
#7 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Yalnız Bey
O eşcinsel delikanlılar ve aşka teşne kızlar, ve haylidir dul olanlar çılgın uykusuzlukla mustarip, ve otuz saat önce hamile kalmış genç zevceler, ve bahçemin karanlığında dolanan o boğuk sesli kediler, kuşatırlar ıssız meskenimi titreyen cinsel istiridyelerden bir kolye gibi, düşmanlar gibi cephe açmışlar ruhuma, pijamalarıyla komplo kurma peşindeler değiş tokuş ediyorlar uzun ıslak öpüşleri emirle. Işıldayan yaz götürüyor o aşıkları, şişman ve sıska ve sevinçli ve üzünçlü çiftlerden oluşan o tek düze melankolik alaylara: o zarif hindistancevizlerinin altında ve yakınında denizin ve ayın, pantolonlardan ve eteklerden bir şamata vardır sürekli, okşanan ipek çorapların bir gıcırtısı ve gözler gibi ışıldayan kadın memeleri. O küçük memur o denli meşguliyetten sonra, o haftalık can sıkıntısından ve *******i yatakta okunan romanlardan sonra, en sonunda ayarttı komşu kadını, ve kahramanlarının acemiler ya da coşkun prensler olduğu pejmürde sinemalara sürüklüyor onu kendiyle, ve okşuyor kadının hafif tüylü bacaklarını sigara kokan sıcak, nemli elleriyle. Baştan çıkarıcıların akşamları ve evlilerin *******i birleşiyor beni gömen iki çarşaf gibi, ve öğle yemeğinden sonraki saatler kız ve erkek genç öğrenciler ve rahipler mastürbasyon yaparken, çiftleşiyor hayvanlar saklanmaksızın, ve kan kokuyor arılar, ve vızıldıyor hiddetli sinekler, ve kuzenler kuzineleriyle oynuyor garip oyunları, ve doktorlar dik dik bakıyor genç bir hastanın kocasına, ve sabah saatleri öğretmen dalıp gitmişken yerine getiriyor evlilik görevlerini ve kahvaltı yapıyor, ve üstelik birbirlerini gerçekten seven zinacılar okyanus vapurları gibi yüksek ve uzun yataklarda: apaçık ve sürekli kapatıyor beni, o muazzam soluk soluğa girift orman muhteşem çiçekleriyle ağızlar ve dişler gibi ve siyah kökler tırnak ve ayakkabı biçiminde. |
![]() |
![]() |
![]() |
#8 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Yalnız
Bir peçeye döndürmekte geceyi Boz altın ağları ay’ın, Sürüklemekte bir gölde uyuyan Kıyı ışıkları sarı salkım filizlerini. Bir ad - O’nun adı - Fısıldanır geceye kurnaz kamışlardan Ve bir utanç baygınlığı Bir hazdır bütün bir can. |
![]() |
![]() |
![]() |
#9 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Yalan Benzeri
Bugün adları Gajardo’dur, Manuel Trucco’dur, Hernán Santa Cruz’dur, Enrique Berstein’dir, Germán Vergara’dır, para karşılığı konuşanlardır bunlar, ey anayurt, senin kutsal adınla ve ileri sürüyorlar seni savunduklarını atarlarken senin yapraklarının mirasını pisliğe. Hainin eczanesindeki haplar gibi yuvarlanan cüceler, tahmini hesaplamanın fareleri, küçük ve sefil yalancılar, bizim gücümüzle palazlanmışlar, harap çıraklar açılmış kollarıyla ve iftira atan tavşan dilleriyle. Onlar benim anayurdum değil, gittiğim ülkelerde beni dinlemek isteyen herkese anlatıyorum bunu: güherçilenin soylu adamları değil onlar, berrak halk tuzu değil onlar, tarımın heykelini yapan sakin eller değil onlar, değiller, yoklar onlar, yalan söyleyip lakırdı yapıyorlar var olmamak için, satın alınmak için. |
![]() |
![]() |
![]() |
#10 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Yağmurdan Sonra
Nasıl barındırabilirim mavi suyu, kahverengi toprağı yelken açıp gitmeyi aşıp gitmeyi boydan boya? Rüzgârdaki kuşlar durdurur beni, geçit vermez dağ, fakat doldurur göğün yarısını - ve küçücük insan sırtında dağın, öyle önemsiz keskin sabanı ki hiç bir yıldız göremez onu teleskopla bile, ve gene de sürer izlerini yeşil ve altınsı olan ve hayvanlar. Fakat beni asıl durduran gezegendeki yapyalnız bir flüt: bozkır, çöl, buzul, Kongo’daki bir orman, denize dönüşmüş Çin’deki dağlar - saydam, suskun. Fakat kayıp gider deniz üstünde sessiz ve sıcak: bu flüt bir kayık gibi. |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|