![]() |
|
|
|
|
#1 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57933
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Topuğuma bakmaktansa
Dönüp topuğuma bakmaktansa ayakkabımın ucunda bakarım yarınıma. Sırtım dersten başka bir şey vermez Geriye değil, ileri gitmeli umutla. Ne saçların, ne de gözlerin doğduğun renkte değil. Boyun uzamış, ana kucağındakinin aksine. Arkanda kalan, sadece tatlı hayallerin. Boş ver geçmişi güzelim Sen yarına bak ümitle... Geçmişe dönerek değil düşünerek bakmalalı. Öyle anılar vardır ki, yırtık pırtık Yama vuramazsın onlara ama yarınları yırtmamalı... Ayakkabımın ucunda bakarım yarına. Geçtiğim derelere tekrar dönmektense köprü ararım, kurt olmayan kıyılarda. Sandal ararım, sırtıma binmelerin zıttına Ağlamam artık geçtiğim zamana. Amaç ağlamaksa; soğan da ağlatır insanı. Ayakkabılarımı arkadan bağlayamayacağıma göre gülerek bakarım ben önüme...
__________________
Buraya Kadarmış ..
|
|
|
|
|
|
#2 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57933
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Töre
Fukara hanene erkeklik derken Bir kurşuna yenik düştün be emmi Törenin uğruna yiğitlik derken Yoldan dönemeden gittin be emmi Mapusta onları mezarda seni Ziyaret edenler bilmezler mi ki Kahpe kan davası nere gider ki Sende bilemeden gittin be emmi Kaç adım yürüdün koca dünyada Garip yetimlerin kaldı ardında Eyvallah demeden girdin mezara Sen de diyemeden gittin be emmi Ocağında pişen aş mıydı tören Yollarına düşen taş mıydı tören Sımsıcak evinde yüzler gülerken Sen de gülemeden gittin be emmi Yusuf Ziya der ki, düşsek yollara Gözümüzden yaşı salsak ırmağa Alıp başımızı varsak dağlara Bizi düşünmeden gittin be emmi
__________________
Buraya Kadarmış ..
|
|
|
|
|
|
#3 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57933
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Tövbe estağfurullah...
Taş düşse başımıza Yandık ki yandık Allah Terse dönüyor dünya Tövbe estağfurullah Köpeğe hoşt mu dedik Karıya boş mu dedik Dürzüye puşt mu dedik Tövbe estağfurullah Giderken aya doğru Uyan ey insanoğlu Üç sente verme postu Tövbe estağfurullah Doluya boş mu dedik Amcana kışt mı dedik Düşmana dost mu dedik Tövbe estağfurullah Silindir şapkalara Yapılır mı karılık Kölemiyiz satılık Tövbe estağfurullah Sam'da kim amcan olsun Arkasına dönüp de Dedesini bir bulsun Tövbe estağfurullah Beyaza loş mu dedik Balığa kuş mu dedik Senin Samoş amcana Eteği boş mu dedik Allah Allah, ya Allah Küfür işlemez vallah Yallah arslanım yallah Tövbe estağfurullah
__________________
Buraya Kadarmış ..
|
|
|
|
|
|
#4 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57933
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Turnam turnam
Ay buluta daldığında Yıldızlarım kaçtığında *******im çekilmiyor Gündüzlerim kararınca Turnam turnam söyle bana Sevda bana hasret bana Madem ayrı düşecektik Niye girdik bu sevdaya Kime nasıl güveneyim Senden gayrı dost bileyim Ellerini bana ver de Kanatlarında gideyim Bulutlarda uçur beni Yare doğru götür beni Sevdaları doldurup da Aşk meyinden içir beni Ben ne ettim bilmiyorum Sevdiğimden geçmiyorum Turnam turnam söyle bana Neden böyle çekiyorum Yusuf Ziya'm hasta düştüm Bu hasretten dara düştüm Turnam turnam söyle bana Ateşten bir nara düştüm
__________________
Buraya Kadarmış ..
|
|
|
|
|
|
#5 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57933
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Türkü olur...
Mermi seslerinden sağır olmuş kulaklarıma Rüzgarın getirdiği bir türküydü bu. Bir kısrak kımızının sarhoşluğunda Sevdalı güllerin bülbülüydü bu. Bağrımda bağdaş kuran bağlama Şafaklarımda girerse halaya Bu tellerin çağrısı Kulaklarımda dizilir kolkola. Gurbet elde sevdalıları yakan Bir türküdür bu, destanlardan akan Döşümde ağlayan, böğrümde sızlanan Bir yavuklunun dilidir kulaklarımda çınlayan... Hasret, Sıla ve sevda girmişse kolkola dağda bir eşkiya yüreklerde derin yara. Hele de, yollar yatmışsa uykuya Kağnı sesi bile türkü olur kulaklarıma...
__________________
Buraya Kadarmış ..
|
|
|
|
|
|
#6 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57933
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Türkülerde yaşadım...
Seni; iğde kokularıyla çektim içime Anadolu bağlarında. Köylerim kültürümsü havası buğdayların sarısı kağnıların gıcırtısıyla oturdun yüreğime... Seni; tandırların kokusuyla katmer tadıyla, anamın şefkatiyle soludum. Derelerden içtim seni yudum yudum... Bağdaki koruklarda okşadım seni, dalındaki her taneni. Kavallarda dinledim seni Anadolu'nun nefesinde türkülerde yaşadım seni...
__________________
Buraya Kadarmış ..
|
|
|
|
|
|
#7 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57933
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Udun ağlasın...
Uduyla dertleşen baba Vur mızrabı teller ağlasın Söyle şu tahta dünyana Söyle de udun ağlasın Kendimi unutturacak Dertlerimi boşaltacak Gözmü kaldı ağlayacak Gözlerde udun ağlasın Kırma beni Udi Baba Sabaha zaman çok daha Düşmüşüm ya bu efkara Efkarda udun ağlasın Udunda benim gözlerim Şarkında benim dertlerim Elinde benim isteğim Söyle de udun ağlasın
__________________
Buraya Kadarmış ..
|
|
|
|
|
|
#8 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57933
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Ulan Mustafa...
Sen gitmeden önce ne yapıyorsam şimdi de onu yapıyorum. Hani, sabahları kalkınca suratımız dönerdi muşmulaya. Bu günün farkı yok dünden yine her sabah pantolona bir tekme gömleğe santrfor kafası çakıyorum. Yine adımlarım aynı, hiç uzamamış dinlediğimiz sanatçılar hiç kocamamış... Ulan Mustafa, meğer beni hep kandırmışsın hani yarınlar değişkendi, farklı olacaktı? Hiç bir şey değişmedi gittiğinden beri. Hovardalık yaptığımız yerler kafaları çektiğimiz köşeler. Her yer aynı, sadece üzerine geçirilmiş maskeler. Dertler bile aynı... Hani sen gitmeden bir gün öncesi sevgilin birini bulmuştu da dert yanıyordun o kaltak, hala o zıpırın gölgesi. Hani sokaklardaki kör lambalara küfrediyordun sadece camlarını değiştirmişler kafesine gözlük geçirmişler. Hani at kestanelerini toplayıp da çaktırmadan, kızların bacaklarına atardık. Faytonların arkasına asılıp telleriyle ellerimizi yırtardık. At kestaneleri aynı ağaçta çıkıyor kızların bacakları yine var. Faytonlara biraz süs eklenmiş adına nostalji deniyor. Lakin, bir sen bir de ben silinmiş... Ulan Mustafa, hani, ikimizin adı da gıcıktı ağızları mühür değil ya çoğuna göre kafalarımız kaçıktı. Ama bilmedikleri çok şey vardı Sendeki yürekle bendeki yürek birer dağ kadardı. İşte böyle Mustafa, veya lakabınla kuru tahta. Sen aklıma geldiğinde unutamadığım o kadar çok şey var ki. Hele yüreğine kızgın yağları döken yumuşacık kalbini usturayla çizen o nankör var ya, hani senin çocukluk aşkın. O zengin fırlamanın etrafında bir fırıldak gibi dönüp ayaklarının altında seni ezen işte o kız, yüreğime senden bir hatıra. Seni nasıl da silmişti bir kaç kuruş için aklınca, saadeti parada sanıyordu ama mutluluğun yürekte olduğunu bilmiyordu. Şimdi ne oldu, zengin fırlama terkedip gitti onu. Etme bulma dünyası ya adı gibi, o da kaltak oldu... Ulan Mustafa, ulan kuru tahta sana tahta diye diye tahtalarla gönderdik seni. Uğruna canımı veririm diyordum tekerlek olup da gönderdim seni. Bana diyordun ama, esas sahtekar senmişsin. Yıllarca kandırdın beni, hani ayrılmayacaktık. Hani dertlere, çilelere kılıç çekip yılmadan savaşacaktık. Beni bırakıp da gittin hem de dönmemek üzere. Ulan beni attın da gittin bu yaban ellere...
__________________
Buraya Kadarmış ..
|
|
|
|
|
|
#9 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57933
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Ulan sigara! ..
Ulan sigara, ulan hıyarağa Bu güne kadar ne verdin ki bana Yıllardır sana bağlandığım kadar Bağlanmadım yaşadığım dünyaya Senden çektiğim ne, dumandan başka Ben nasıl düşmüşüm böyle bir aşka Dünya bir tarafa, sen bir tarafa Yaktın beni, yaktın ulan sigara Karıma dokunmadım senin kadar Çektiğim duman ciğerime zarar Sevinçte, dertte gözün bana bakar Ulan sigara, zevkin beni yakar
__________________
Buraya Kadarmış ..
|
|
|
|
|
|
#10 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57933
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Ulucan
Öyle bir yerdeyim sorma sevdiğim Duvarlar ardında bil ki zordayım İşliyor içime donar yüreğim Ulucan içinde yanan kordayım Üç beş metrekare volta alanı Ezberledim inan her bir yanını Koğuştan bahçeye yürürken her gün Her adımda saydım senin adını Hasretin göğsümde sızlayan ağrı Yüreğim bu yükü çekmiyor gayrı İşlediğin mendil şahittir buna Şu yorgun gözlerin dinmiyor yaşı Duvarın dışından bir rüzgar esti Dillere düşen şu sesleri kesti Ulucan’ın teli engel olamaz Bana uçan kuşla selam mı geldi Yarın görüş günü gelecek misin Seni çok özledim diyecek misin Gözlerin gözüme baktığı zaman Özgürlüğü tutup verecek misin Ankara’da güneş var mı sevdiğim Bir resmini çekip ver de bileyim En güzel yerine kendini koy da Hem özgürlüğü hem seni öpeyim Gidip gelip sana attığım volta Geri dönüp bana gelir nasılsa Sen orada ben de burda mapusta Her yerde sen varsın bu Ulucan’da
__________________
Buraya Kadarmış ..
|
|
|
|
![]() ![]() |
| Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|