www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Kültür & Sanat > Genel Kültür > Edebiyat

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 03-21-2009, 09:36 AM   #1
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

ELVEDA (mı) - HOŞÇA KAL (mı) ?


Elveda demeleri sevmedi deli yüreğim
En anlamlısını sunmak istiyorum sizlere
Hoşça ve Dostça kalın… diyerek..
'Hoş geldin'' demeleri seven melek yürek
Uğruma her şeyi yapacak kadar seviyorsa
Hoşçakalın
Hoşçakalın
Hoşçakalın

Elveda'nın dayanılımaz hüznünün
En güzelinide... içim kanayarak
Yüreğim acıyarak söylerim

Hoşçakalın
Hoşçakalın isteyin benden…
Halaylarla, türkülerle, şarkılarla uğurlayın

Hoş geldin demek için
Bekliyor KÖY'ümün en ÜMİT'lisinde
Yaşamının en değerli, en anlamlı, en güzel
'Hoş geldin''ini sunmak için gönülden
Bir deli mavi adam bekliyor
Ona gidiyorum

Hoşçakalın
Hoşçakalın
Hoşçakalın
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-21-2009, 09:36 AM   #2
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

ElVeDa GeNçLiĞiM/45YaŞıM

Elveda gençliğim
Bugün benim doğum günüm
Elveda 45 yaşım
Anlarım, hüzünlerim, sevinçlerim
Elveda
İlkokulum, siyah önlüklerim ve tahta sıram
Mavi gözlerine aşık olduğum
İlk aşkım, Ayşe öğretmenim, platonik aşkım

Elveda
Dikenli telle çevrili bahçemiz
Odalarına yağmur suyu akan
Doğduğum, emeklediğim, serpildiğim
Dede yadigarı ev...
Elveda
Sevgi yürekli, annemin hastalığında
Yemekler getiren sevgili komşularımız
Sarı çeşmesinden ellerimle su içtiğim
Dallarından yıkamadan dutlar yediğim
Dede yadigarı ev...

Elveda
Futbol sahasının büyüklüğüne kapılıp
Özlemle yazıldığım, ilk kavgalarımı
Sınıf çatışmalarını yaşadığım
İlk polis copunu yediğim lisem

Elveda
Sokaklarında nöbet tuttuğum
Mahalleyi dış saldırılardan koruduğum(uz)
'Asmayalım da Besleyelim mi'' diyenin
Yönetime demokrasi adına! ! el koyduğunda
Polise askere ihbar edip
Vatandaşlık görevini yerine getiren mahallelim...

Elveda
Marmara İşletme mezunları
Sirkeci Alemdar otel, Kadırga öğrenci yurdu
Elveda..iskelesinde
İnenlerin yönünden kaçak bindiğim(iz)
Karaköy-Kadıköy şehir hatları vapuru
Eminönü, Galata köprüsü, Kadıköy

Elveda
Saçlarımı mavi berenin altından sarkıtıp
Kendimi Che Guevera'ya benzettiğim
Aslında halt ettiğim
Vatan haini Asteğmen damgası yediğim
Bu yüzden onurlandığım
Eğirdir Dağ Komando Okulu
Tekirdağ 8. tümen… Elveda…

ELVEDA … 45 yaşım
Hoş geldin yeni yaşım
Çok sevdiğim kır saçlarım…

24 Aralık 2004
Adana

Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-21-2009, 09:36 AM   #3
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Elveda Hüzün**Hoş geldin

Gürül gürül, sarıl şarıl
Irmak ırmak, deniz deniz
Dalgalarla, boranlarla
Geldin
Gelen sen değil suretin, sesin...

Soğuk tu, yanlız dım, yağmur çiseliyor du
Solist kızın buğulu sesiyle seslendirdiği
DOYMADIM DOYAMADIM SEVMELERE SENİ BEN
KİMSEYİ KOYAMADIM YERİNE… nin ardından
Şelalere çağlayanlara dönüşen
Bahar çimenlerini sulayan sağanaklarla geldin
Gökkuşağına dönüşen renklerle ışıttın
Saatlerin 01.e vurduğu gece yarısını

Seyhan nehrinde gün döndü gece döndü
Şimşekler havai fişeklerce süzülürken lacivert semalarda
1 Nisan şakası mıydı?
Esrikliğimin dayanılmaz hafifliği mi?
Düş bitti
__Yağmur bitti
____Gök kuşağıydı gelen…
Hoş geldin... Hoş geldin... Hoş geldin...

1 Nisan 2005 - Adana

Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-21-2009, 09:37 AM   #4
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Elveda Şiir

Elveda şiir
_Elveda Edebiyat
__Elveda Sanat Kültür

Artık şiir dinletilerin de olmayacağım
Ot gibi yaşayacağım yanlızlıklarım da
'Merhaba, Nasılsın'' dediklerinde
Allah razı olsun diyeceğim

Yemeklerden önce besmele çekip
(Üniversite yıllarımda aç bırakan düzene rağmen)
Aç boğalar gibi yemeklere saldırarak
Ve sevimli göbeğimi büyütürek
Allah şükür çok şükür diyeceğim

Bana ne dünyadaki milyonlarca
Açlıktan ölenlere
Ben doydum ya onlarda doysun duayla

Bu Cuma kentimize gelelecek olan
Sevgili Cezmi Ersöz'ün
İmza ve söyleşi gününe katılmayacığım
Oh ne iyi edeceğim
İmzalasın diye aldığım
Ölürsem Beni Seninle Ararlar Şimdi adlı kitabını
Bilmem ki şimdi ne yapacağım?

Çalıştığım ofisteki insanlara
Günaydın yerine Selamünaleyküm diyeceğim
Ofise ''Günaydın''la girenleri
Mel'un olarak anacağım kızacağım...

Sokak Çocukları Derneği'nin
Cumartesi toplantılarına ''şimdilik'' katılıp
İçimdeki çocuk sokakta yaşamadığı için
Çok ama çok şükredeceğim

Büyüklerimin ellerinden saygıyla
Küçüklerimin gözlerinden sevgiyle öpeceğim
Tokalaşırken kadınlara elimi uzatmayarak
Zinhar… Dişi eli haramdır diyeceğim

Küresel ısınmayla ilgili saçmalıkları
Bilim adamlarının materyalist hurafeleridir
İnanmayın Müm'in kardeşlerim diye reddedeceğim
Yaklaşmakta olan yüzyılın en sıcak Yaz'ını
İlahi adalet olarak kabul edeceğim

Kelimeleri usta bir avcı gibi kullanan
Üstat Şükrü Erbaş'ın
İmzalı şiir kitaplarını
TCMB kütüphanesine bağışlayacağım

Kapısından girmek bugüne dek nasip olmayan camilere
İlk olarak bu Cuma gideceğim
Nasip olmayan ikinci şartı
İnşallah bu ramazanda idrak edeceğim

Devlet tiyatrosunda sergilenen
Carmela ve Paolino adlı oyunun
Günler öncesinden aldığım biletini
Seyhan nehri üzerinde yüzdüreceğim

Çukurova Devlet Senfoni Orkestasının seslendirdiği
Vivaldi'nin Dört Keman İçin Konçertosunu
Adana'nın Adana olalı
Gördüğü en büyük zulüm olarak anacağım
Çukurova'nın sıcak yaylarında yetişen
Yanık sesli Ferdi Tayfuru, Müslüm babayı
Hakkı Bulutu dinleyerek huzur bulacağım
Haluk Levent gibi rokcıları
Deli gibi kafa salladıkları için
Gökovada denize dökeceğim

BİR AĞAÇ GİBİ TEK VE HÜR
VE BİR ORMAN GİBİ KARDEŞCESİNE

Olmasa da
Ot gibi yaşayacağım
Ot gibilerle kardeşcesine...


05.03.2005 - Adana

Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-21-2009, 09:37 AM   #5
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Emekçi Ve Militan

Sen bu aşkın emekçisi
Ben militanıyım bir tanem

Senin harcadığın emekler
1 Mayıslarda proletaryanın ayak sesleriyle,
Benim militanlığım saf tutttuğum
Saflarında olduğum halkımın
Üniversiteli kardeşlerimin, Tayad'lıların
Sloganlarıyla bütünleşiyor

Senin emeklerinle özgürleşen yüreğim
Geçit vermez dağların militanı oluyor
Dağlardan sesleniyorum sana
Bir halkı omuzlamış
Sevginle yoğurmuş
Bana geliyorsun halkımla, halkımızla

Bu sevda
..Bu emek
….Bu halk kabulümdür

Nisan 2005-Adana

Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-21-2009, 09:37 AM   #6
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Ernesto Che Guevera

Kızıl beren
Sakalın
Gözlerindeki yırtıcı kartal bakışların
Üniforman
Elindeki Havana puron ile
Asi, isyankar bakışına
Asi ce hastayım Che Guevera
Hastayım usta...

Nisan 2005 - Adana




Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-21-2009, 09:37 AM   #7
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Eylül'e İsyandı Yollar…

** O beyaz bulutların masumiyeti**
Sana olan sevdamın yanında siyah kalır../ Kadınımdan **

Kavuşmak özgürlükse
Özgür değildik yüz metre ara ile
Arkama dönmeyi akıl etmediğim yolların
Göz mesafesinde, / Eylül'deyken sen
Uzaklaşmaktı aşk, sesinle geriye dönüşlerde..

Ağaçlı molanın orta yeri
Bacalarından peri tüten diyara beş kala
Dinler adına kutsallıktı bizi saatlerce konaklayan,
Gökyüzüne ulaşırken nefesler
Deli, mavi bulutlar üryanlığında
Özlemlere yeni adlar üretiyorduk.. / Eylül'dü, isyandı..

Kısa tura sığan YAĞMUR'lu şarkı
ÇOK UZAKLARDA'daki üşüyen sevgiliye tınılardı yükselen
Eylül'e sığınan kaçaklar gibi..
Diyalektiğin yok varsaydığı şansa
İnadına oynanan iki aynı kupon
Arnavut kaldırımına sıkışan
Topuklu ayakkabının şanssızlığıydı,
Ve şömine dışında yenen
En güzel akşam yemeğine GÜL eklenen teğet geçişti gece..

Havuz başı sigara soluklarının
En güzel anlarıydı
Kahvaltı sonrası yürüyüşlerde
Dalından kopartılan hormonsuz elmalar ve iki ısırımlık..
GÖR-EME ille de görmelisin fotoğraf molası sonrası
Kısa konukluğunu sonlamalısın konserve barbunyaların
Sallanan ahşap terasta,
Gözleri tablo yeşil, garson kızın konukluğunda..
Esse de rüzgar, yağsa da yağmur ne gam
Anason kokulu gülüşlere eklenen FAHRİYE ABLA
Masada bir çift sevgili, bir çift şal, bir çift ayak varken
Geceye yakışan çaydı, cam bardakta tadına doyulmayan..

Her kahvaltı öksürüğe gebedir, ardındaki sigaradan
Nefeslerin mavi bulutları çoğalttığı anlar sonrası
Görüldü zannedilip yeniden keşfedilen,
Rahiplere seminer verilen manastır ve güvercinlikler..
Tahta kürsülere uzanan çay kokulu köprü
Ağırlarken altındaki kızıl nehirde, / Eylül'de
Güvercin ve kazları
Külahta yenilen dondurmanın lezzetidir
Mandaların yuva yaptığı söğütlerin gölgesinde
Sallanan köprüden diğer köprüye paralel bakmak..
Çaydır yine ve yeniden aslolan iki simide eşliğinde

Ve yoldur şimdi ufukta görünen o karanlık, o kaçak
Ve isyandır yine Eylül'e şimdi
Ve her Eylül doğururken isyanları
Yollara, imkansız aşklara, her şeye dair küfürlerimi
Saklarken yüreğimin esaretinde
Yollara isyandayız, / Eylül'e isyan gibi…



12.9.2007 - Adana


Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-21-2009, 09:37 AM   #8
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

EYLÜL Doğuyor Gözlerinden

Tel örgülere takılan
Gökkuşağı rengi uçurtmalarımın
Gizli, gülümseyen yüzüydün annem.
Usta bir emekçinin düş gücü ile
Bizim evde üretilirdi
Mahallenin en güzel, en albenili uçurtmaları
Haklıydı kıskanan akranlarım
Süzülürken renkler gökyüzünde...

* Ve o renkler çocuksu rüyalarımda gökyüzünden yüzüme doğru süzülür,
uyanırdım sabahın serinliğinde, serinliğe salardım yeniden gökkuşağımı*

Yalarken yüzümü sabahın serini
Uyandığım şehirlerarası molaydı
Eylüldü... On ikisiydi... Seksendi yıl
İneceğim otogarın uzağındaydı sonlanış
Yersiz
Yurtsuz
Çaresizdim anne,
Uçurtmalarıma iyi bak, özlerim
Şimdi bir yılım kalan İşletme
Bekler mi beni, biter mi bu okul?
Hani küçüklüğümde hep söyler ve ne çok isterdin
Bitince okulun, giyeceksin yedek subay elbiseni diye
Sonradan olma o ressam asarken arkadaşlarımı
O elbisenin ihanetini nasıl taşırdım anne?
İdam sehpasına güler yüzle koşanlar
Uçurmalarıma takılıp düşseler
Onlara da gülümseyip, sarılır mıydın?
Oğlunun fırlamalığına gülümsemelerin
Onları da sarıp sarmalar mıydı anne?

* Sen hiç oğul emzirdin mi kör kurşun? Demişti okuluna gitmek için otobüs
bekleyen o masum ve dünya yakışlısı Mustafa'nın babası*

Bilyelerim
Gazoz kapaklarından çıkan bedavalarım
Ve komşu kızı ilkokuldaki Serpilin
Mini eteğini gördüğümde utanarak arkamı dönüşüm
Bakkala ablamın yerine beni yollaman
Ve buna kızgınlığımdan çikolata çalmalarım,
Kuran kursuna yolladığında camiden kaçışım... Ki
Hiçbir zaman bilmeyeceksin anne
Sen üzülme diye sustuysam eğer
Melek yüreğinin benzeri yoktu diye
Anlatsam güler, gülsen, güle benzersin bilirim
Gül yüreklim
Gülen yüzlüm
Susmak bir ömür mü anne?

* En çok siyah önlüğüm ve beyaz yakamın ardından o kokulu ve özenle
ütülediğin beyaz çorapları ben giymek isterdim, sen giydirirdin ellerinle*

Şimdi;
Büyüdüm ve kitaplar biriktirdim
Hiç uzatmadım saçlarımı
Öpüşmek ve sevişmenin kutsallığını
Savaş olan ülkelerin çiçek açan baharlarında
Düşledim anne...
Ve yorgunsam ve sigarayı çoğalttıysam ve ağlıyorsam
Uzak bir yürüyüşün ardından ve çoğalan sakallarımla
Çocukluk fotoğraflarına bakıp tanı(ma) dığım
Ama aynı otobüse binip ıslak dirseklerimizin buluştuğu
Yüreklerimizde yıllar öncesi yanan ateşin
Aynı alevde tutuştuğu sevgilidendir anne...
Farklı kentlerin ayrı gökyüzlerinden ağladık
Vietnam'da şeker yiyemeden ölen
Hiroşima'da çırılçıplak ve yanan teniyle ağlayan kıza
Aynı gözyaşlarıydı çığlığımızı buluşturan...

* Teyze, amca bir imza ver demişti Nazım, o çocukluk düşlerini yaşamadan,
yaşatılamadan hain bombalarla sarsılan küçük beyinler adına dünyaya...*

Oysa
Uğruna ağladıklarımız, aldatıldıklarımız olurken kendi coğrafyamızda
Karartmaya çalışılırken simgelerle çağdaşlık
Ay ışığı düşümünden tan saatine
Üretilen imgelerin okunmamışlığı
Aydınlık gelecekler sunacak simgelere...
O güneş hiç batmaz,
Aydınlıklar kararmazken, yazılan sevda şiirleri
Yol oluyor, aşk dokuyor uzak kentin hüzünlerine
Anonim diye bilinen şiirler
Altına imza atmadığımdan, özlemimdendir.
O özlem,
Eylül de... On ikisinde... İki binli yıllarda
Yabancı bir otogardan
Yersiz, yurtsuz, çaresizliğime dönerken doğdu anne

* Ölü zamanlardan martı kanatlarına sığınıp, sana umut olan yollardan özlem
olmak, hep yeniden doğmak içindir kaybolduğum gözlerine yolculuğum...*

Ve
Eylül düşleriydi yitirdiğimiz
Karanlığında ürettiğimiz pişmanlık dolu anlar
Kırlangıç fırtınasının kuytularına gizlenirken
Kül o l u y o r d u k yana yana ve
Son sözümüz s ö y l e n m e d e n.
Gözlerinden doğan Eylül
Uyandırırken sabaha serin ve dingin
Portakallı narçiçeği kokuları dolarken iliklerimize
Gülüşüne sürgün özlemlerimi erteliyordum
Bir sonraki Eylül'e...
Eylül, yine doğsun
Senin gözlerinden doğsun diye...


27.02.2008 - Adana

Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-21-2009, 09:37 AM   #9
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Eylül Tutsakları

Eylül'de tutsak düştük hüzünlü yüreklerimize..
Bazı gün, kimi olay ya da küçük bir kıvılcımın çığır açtığı
Yeni bir sayfa oluşturduğu anlar gibi..
Sekiziydi..Çarşamba'ydı.. öğle vaktiydi…
A….. tesislerinde geçmeyen zaman dilimine tutsakken
Otobüsten inen ilk ve tek yolcuydun, mavi mavi
İlk karşılaşma, ilk sarılış, ilk heyecan..ilk kıvılcımlarımız oldu
Mavi bir peri kızı olarak işlediğimde seni belleğime
Peri bacaları ziyaretimizin giriş kapısındaydık
Heyecan kasırgasıyla kuraklaşan boğazlarımızı
Çay ziyafetine yönlendirmeden valizini aldığımda, elinden
Nasıl da kızmıştım ''valizimi neden sen taşıyorsun''?

O ilk çay, ilk sigara, ilk mola, ilk bakış, ilk sohbet
Ve oturduğumuz o masa…çok konukladı bizi sonraları
Her konukluğunda kıvılcımlar büyüttük yanardağ ateşiyle

Konuk olduğumuz otel mi yeryüzü cennettiydi görmediğimiz
Asi kardelen yüreklerimiz mi çevirmişti cennete?
Akşamında ŞÖMİNE'li bir restaurant ağırlarken bizi
O asil, o mahsun, o hüzünlü prenses gibi oturuşun
İlk güne, geceye, sevdamıza anlamlar yüklüyordu karşımda
Bakarken, derinliklerinde kaybolduğum gözlerinden
Ve dalga dalga içimi yakan dudağının kıvrımından
Kaçırırken gözlerimi, kimseler yoktu bizden başka adeta…

Dokuzu gösterirken takvimler serin bir sabahta
İlk sahanda yumurta eşliğinde ilk kahvaltımızdayız, ben gergince
Uçhisar kalesinden panoramik görüntüyü izlerken
Peri bacalarının tanıklığını düşündüm konuk aşklara
Eski bir kilisenin tarihçesini anlatırken görevli,
Kaç rahibe yıkanmıştı o kutsal banyoda, umarsız,
Kaç kez şarap içmişlerdi kendi bağlarının üzümlerinden..
Göreme'nin içinden Kızılırmağa ulaşan kurumuş derenin
Üzerine bent yapılmış yükseltisindeyiz seninle….
Öğle saatlerinin güneşinden korunaklı bir ağacın altında,
Piknik türü bir masadayız.. çevrede köpek yavruları
Çocukluğuma, gençliğime, askerliğime uzanıyorsun
Albüm sayfalarını her çevirdiğinde…
Günü geçirdiğimiz Göreme'de konuklanmalıyız bu gece
Ahşabın dayanılmaz cazibesini egzotik dekorla bütünleştiren
Bir SOFRA'da soluklanıyoruz akşam yemeğine…
Giysilerini restaurantın otantik havasıyla örtüştüren
Sevimli bir garson kızın sunumunda, soğuk mezelerin,
Ve ardından masada kırılan testi kebabının tadındayım,
Sen hafif ve sebze ağırlıklı mezeleri tadarken
Olur mu bir '' Ah ulan Rıza'' okumadan masadan kalkmak…

Olanaklı olsaydı eğer zamanı durdurabilmek, yapabilseydim
Geldiğimiz gün durdurmak isterdim... çünkü
Şimdi takvimler on Eylül'de senin hüzünlüğündeydi…
Kokusu ve kendi bende saklı bir tutam saçının ikizini
Babadan oğula devam eden çömlek üreticisi ve
Dünyanın ilk saç koleksiyoncusunda bırakacağın
Söyle, hiç aklına gelirmiydi Avanos'ta,
Dallarını suya vermiş Söğüt ağacını, Manda'sız
Kızılırmak'ta asma köprüde izlemekteyken…?
Çayın en güzel tadı idi kürsü üzerinde içtiğimiz…
Güneşin batışını izlerken
'Gül Derlemeyi Bilmez Bizim Gençliğimiz' eşliğinde,
En güzel yansımasıydı gözlerinde güneşin kızıllığı
Ve bugün gördüğüm her gün batımınında
Bir çift göz düşer yüreğime, kızıl bir alev olur…
SARAY gibi olmasada mekanı, dekoru, görüntüsü
Konuklandık yine bir akşam yemeğinde, açlık-tokluk arası

En güzel, en anlamlı, en koyu sohbetimizdi
Onbir tarihli güne başlangıcımız…
Öğleni gösterirken saatler, en büyük sürprizdi bize
Bağbozumu şenlikleri ve festivali….
Ebru sanatını, fotoğraf sergisini izlerken yanyana, elele
Sanata, sanatçıya, emeğe saygıyı duyumsadık bir kez daha ve yine…
Çaysız, Türk kahvesiz, sigarasız tamamlamak varmıydı günü?
Dağıtamazsın sonra kafanı ve son anda farkedersin
Karayoluna ters istikametten girdiğini güneş batarken…
Yoksa son gecenin hüzünlerinde boğulan bir dalgınlıkmıydı?
Bir önceki gecenin bozkır soğuklarında üşüyen yüreğimizi
ŞÖMİNE' li bir mekan ısıtmalıydı son gecemizde,
Şarabımız, rakımız, mezelerimizle uğurlamalıydık kasvetimizi
'Bir kızın olsaydı ne yapardın' diye sorduğunda
Dilime, ucuna gelen, geri giden tükenen sözcükleri
Zaman tünelinde yitirdim, sonradan sana hatırlamak üzere…

Tutsak düştüğümüz ilk Eylül'de
Güne son uyanışımız ve kahvaltımızdı ilklerin başlangıcında
Hüzün çöktü Kapadokya'ya, siyaha döndü mavi-beyaz bulutlar
Yanından, sağından, solundan, ortasından, kenarından
Geçtiğimiz, geçeceğimiz, ardımızda kalan her Peri Bacası
Hıçkırıklarına engel olurken hüzünlerimizde,
Onca yolun farkında olmadan girdik otogara…
Otobüsün basamağına ilk adımını atarken söylediğin
'Yerime oturduğumda gitmiş olmalısın, dayanamam' ile
Nasıl dayanacağımı, yitirdiğim aklımı arıyordum aslında
Üçüncü basamağına geldiğimde yolcu merdivenlerinin…..
Ayağım, elim, yüreğim, aklım, tüm uzuvlarım durmuş
Yitip gitmiştim mahşeri bir karanlığın dipsiz kuyularında…
Ta ki gideceğim yön yerine, geldiğim yöne girene dek...

Eylül'müydü, rüya mıydı, yaşamış mıydık, var mıydık….
Dat dat diye uyaran otobüs şoförünün kornası olmasa
Kendime nasıl döneceğimi bilemiyorken uyanmıştım..
Yüreğime akıttığım göz yaşlarım bir benzin istasyonunda
Uykuya dalmam için zorlarken direksiyon başında beni
Ya sen şimdi hangi molada kaçıncı çayındaydın
Hostes kızın uyandırmalarının ardından…?
Hangi anılarımızı katıp, karıştırıp içiyordun çay kıvamında..
Beraber içtiğimiz sigara öksüz kaldı şimdi…
Yoldaydım, yoldaydın, gidiyordun, gidiyordum, uzaklaşıyorduk
***Eylül tutsaklarıydık biz…..
Ayrı yön ve kentlere gitsekte tutsaktık yüreklerimizce
***Eylül tutsaklarıydık biz…..
Ayrılıkların, evliliklerin, hüzünlerin, güz başlangıçlarının
***Eylül tutsaklarıydık biz…..


6.9.2005 - Adana

Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-21-2009, 09:37 AM   #10
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

G-e-l-i-n-c-i-k

Gelişin gülüşün ışıl ışıl gözlerinle
Erguvanlar her mevsim açacak çiçeklerini
Lale sümbül mor menekşe
İğde dallarına uzanacak sevda türküleriyle
N ilüferler ılgamlara inat susuz yeşerecekler
Ceviz ağaçları Gülhane'den
İklimleri kirlenmemiş ülkelere dek boy verecekler
Kızıl karanfillerle gül kokacaksın.....


28 Mart - Adana

Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 04:29 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.