www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Adult (+18) Yetişkinlere Özel > Adult eski arşiv

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 03-09-2008, 01:13 PM   #1
KaRamBoL™
Daimi Üye
 
KaRamBoL™ Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Mar 2008
Konum: Nereye (:
Mesajlar: 890
Teşekkür Etme: 1
Thanked 6 Times in 5 Posts
Üye No: 45581
İtibar Gücü: 1459
Rep Puanı : 310
Rep Derecesi : KaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura about
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Kuşatma *******i
1/:
Dikenli tel hayalimin çevresi,
Kuşatmadayım...
Ne savrulmadayım mahzun kaplarda,
Ne de şırıltısıyım hür çavlanların.
***
Dikenli tel düşlerimin çevresi,
Ortasından gerçeğe kan katmadayım,
Tarihin o yaslı sayfasına,
Bir tükürüp bir acımı boşaltmadayım,
Dikenli tel hayalimin çevresi,
Kuşatmadayım ah kuşatmadayım! ...
2/:
Bulutlarım yağmur taşır zamansız,
İzansız arsızlığım yar peşinde koşmada,
Buluşmada en olmadık zamanda,
Ğöğ ekinle ölümcül tırpan...
Ölgün tarlalarımda ter atmadayım.
***
Dikenli tel hayalimin çevresi,
Müşterisiz pazarımda sitemler satmadayım,
Geçip zamanın kurduğu demirden saatleri,
Yörüngemde zemberek boşaltmadayım,
Dikenli tel hayalimin çevresi,
Kuşatmadayım ah kuşatmadayım! ...


Ahmet Yozgat
__________________
Bakire beyinlerde fahişe düşünceler (:



KeyF-i Keder ~ 57

KaRamBoL™ çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-09-2008, 01:13 PM   #2
KaRamBoL™
Daimi Üye
 
KaRamBoL™ Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Mar 2008
Konum: Nereye (:
Mesajlar: 890
Teşekkür Etme: 1
Thanked 6 Times in 5 Posts
Üye No: 45581
İtibar Gücü: 1459
Rep Puanı : 310
Rep Derecesi : KaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura about
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Küçücük Bir Cezveyim
“Cezve gibi içinde kırk yıl hatır kaynatanlara...”

1/:
Ben… Küçük bir cezveyim.
Bir kıvılcım yar bana,
Volkanların ateşini neyleyim?
***
Unutup harlı bir ocak üstünde
Taşırmayın telvemi kızlar.
Kulbumu sıkı kavrayın aman
Ortaşeker yeter bin asırlık suyuma
Şekerime ise bir kesim yürek
Ninniler söyleyerek... Türküler heceleyerek...
Bir taşımlık kaynatın kızlar.
Dilberlerin sofrasına damıtın sevda ile.
Kıymayın bana n’olur karanlık zındanlarda?
***
Ben ki...
Küçücük bir cezveyim.
Aşk ile tutulduğum parmaklara
Tutuşturun kulbumu Yemen elinde
Elden ele, ilden ile gezmeyim.
2/:
Ben… Küçük bir cezveyim kızlar.
Bir taşımlık yar bana,
Cehennemi alazları neyleyim?
***
Dudakla nişan benimki... Zifaf damakla
Unutup sevdalı dil üstünde
Nazlı telvemi taşırmayın kızlar...
Kulbumu kavrayan parmak... İllaki kınalı
Ben bu harlı yalazlara yanalı
Kırk hatırlı yıl olmuş tarih-i yemanide.
Ondandır iç çekişim ateşle dans ederken
Fincan fincan sekişim kahverengi gökkuşağında
Bağrı yanık *******e aşkımdandır.
Yanağımdaki kurumuş Yemen’se
O son taşkındandır...
***
Ben ki...
Küçücük bir cezveyim.
Dua gibi tutulduğum dudaklara
Tutuşturun telvemi kızlar,
Dilden dile, ilden ile gezmeyim.
3/:
Ben... Küçük bir cezveyim
Bir içimlik yar bana kızlar
İlkbaharda ırmakları n’eyleyim?
***
Uzak ve som nara kesmiş anılar taşırım
Bir Habeş tandırında kare kare dizilmiş.
Aklımda kalan son pişiriliş.
Ondandır sevdiğime hasret hasret yanışım
İçin için kaynayışım güneşin bağrındandır
Yurdumu hatırlayışımdandır taşan göz yaşım
Kıymayın bana n’olur kızlar
Unutup hayal kuranda harlı ocak üstünde
Güneşten taşıdığım telvemi taşırmayın
Tarihin yüreğindeki sır kırk hatırmış neyime,
Taştı artık, silmeyin gözyaşımı
Yanayım kökümü bıraktığım Yemen’ime...
***
Ben ki...
Küçücük bir cezveyim.
Buhar buhar tutulduğum buhurdan yüreklere
Tutuşturun öksüz sevdamı kızlar,
Kalpten kalbe gezmeyim...


Ahmet Yozgat
__________________
Bakire beyinlerde fahişe düşünceler (:



KeyF-i Keder ~ 57

KaRamBoL™ çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-09-2008, 01:13 PM   #3
KaRamBoL™
Daimi Üye
 
KaRamBoL™ Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Mar 2008
Konum: Nereye (:
Mesajlar: 890
Teşekkür Etme: 1
Thanked 6 Times in 5 Posts
Üye No: 45581
İtibar Gücü: 1459
Rep Puanı : 310
Rep Derecesi : KaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura about
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Küskün Metropol
1/:
Zifir kusuyordu zaman.
Ben sırılsıklamdım...
***
Bulvarında vurulduğum metropol kafir
Metropol küskün bir yılandı.
Oğlum doğmamıştı daha.
Doğrusu ikizime gebeydi anam.
Elleri nasırlı inşaat ameleleri
Düşe kalka asfalt çukurlarına
Ağızlarında sunturlu ve Adanavari küfür
Azgın nefesi burunlarında acının
Yürüyorlardı... Ve ayak izleri akan kanımda.
***
Altımda ıkhtırdığım metropol kafir
Metropol yutuyordu zamanı,
Ve ana rahmini kımıldayan her şeyin.
Ben sırılsıklamdım...
B/:
Zifir kusuyordu zaman volkanik bacasından.
Bulvarında vurulduğum metropol kafir.
Eskiyen rüyalarımı keşfe çıkmıştım.
Altımda düz tavanları sakin apartmanların.
Ama ayrılınca kabuk... Yırtılınca zar…
Yollara akıyordu... Hatıraları hırçın kalabalıklar.
***
Metropol küskün bir yılandı
Tısıl tısıl... Ve dan dan! …
Daha anasından doğmadan özgürlük.
Elleri nasırlı iblis işi işçileri
Boğuyorlardı karanlığın saklı aydınlığını.
Metropol kafirdi ya hem de kıpkızıl
Metropol yutuyordu kutlu emeğini
Ve anarahmini kımıldayan her şeyin.
Ben sırılsıklamdım...
Ba/:
Düşe kalka asfalt çukurlarına
Ağzımda masum bir küfür...
Azgın nefesi burnumda karayazgı acısının,
Yürüyordum metropolün üstüne.
Ama bulvarında vurulduğum metropol kafir...


Ahmet Yozgat
__________________
Bakire beyinlerde fahişe düşünceler (:



KeyF-i Keder ~ 57

KaRamBoL™ çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-09-2008, 01:14 PM   #4
KaRamBoL™
Daimi Üye
 
KaRamBoL™ Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Mar 2008
Konum: Nereye (:
Mesajlar: 890
Teşekkür Etme: 1
Thanked 6 Times in 5 Posts
Üye No: 45581
İtibar Gücü: 1459
Rep Puanı : 310
Rep Derecesi : KaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura about
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Küskün müsün Ağca Gelin?
1/:
Neden yol almıyor derya cebellerinde aşk sefinemiz,
Biliriz de söyleyemeyiz...
“Küskün müsün ağca gelin? ”
***
Delinmiş midir sancak küpeştesi beynimizin?
Yani biz de biliriz de her türküyü, söyleyemeyiz...
Yüreğimiz dayanmaz aynamızdaki suretler geçidine,
Belki de bu bir halüsinasyondur sirenler diyarında,
Ama zamanımız kısa,
Haydi davran bre aksi barbarossa!
Su alıyorsa kalyonlar, korsanların suyu ısınmış sayılır,
Deryada su ölümün diğer adıdır sol cenahtan bakınca,
Sancak cenahındansa yaşamın ta kendisi.
Koskoca bir armada çırpınır uğraşlarda sırf aşık olmamak için karaya,
Yürektir bu nihayeti, ummanın kırmızı renge batanının adı sayılır,
Yayılır kalabalık kızılca sulara sırlı bir suskunluk,
“Küskün müsün ağca gelin? ”
Biliriz de saklanan o sırrı, söyleyemeyiz...
Külhani dalgaların kıyıcığında ilişik gül damlaları yüzer,
Bir ben binerim sular şahına,
Dönerken med-dü cezir merkeze, piyade yüreğim biner.
Biliriz ki bir sevdanın su lisanındaki ifadesidir denizde yakamoz,
Bu nedenle ay her gece ıslak pencereler altına çömelir,
Seranaddır dalgaların gümüş ışığı altında oynaşması.
Bir ezik yürek kendini tahliye eder mavi filikalara,
Haydi davran bre aksi barbarossa!
Çünküzamanımız çok kısa...
2/:
Neden yol almıyor derya cebellerinde sevda sefinemiz,
Biliriz de seyrüsefer şiirlerini, söyleyemeyiz...
Bir ezik yürek kendini tahliye eder merhamet filikalarına,
Lacivert karanlığın özüne iner.
Yapayalnızlık denizin kendi kendine yetmesinin ifadesi değildir,
Ve de ürkeklik yakışmaz yalnız enginlerin afili korsanına,
Yani bana da bakarsın yelken direğine asılmak düşer.
Susar zamanın konuşkan dili,
“Küskün müsün ağca gelin? ”
Kara bir pelerin bürünür mahremiyetine deniz,
Aslında ******* mavi ile lacivertin sevişmesidir.
Sanki üstümüzde yıldız tarlası uzanır aşkın eşref saatinde,
Bir ben binerim dalgalar şahına,
Dönerken meddü cezir merkeze, yalbırdak yüreğim biner.
Ufuklardan doğrulur ossaat ırgat sular,
Ellerinde gümüşi orak dalgalarıyla.
Bir ezik yürek kendini tahliye eder serin filikalara,
Yani zamanımız pek kısa,
Haydi davran bre aksi barbarossa!
3/:
Neden yol almıyor derya cebellerinde intikam sefinemiz,
Biliriz de söyleyemeyiz...
Çaresiz bir su vurgunudur filikadaki her yalnız levent,
Ve sırılsıklam bir yürek taşır aşkının sahilinde,
Ancak terkedilmişliğin çorak hali teninde çatlaktır,
Gönüldür bu ancak gönüllüyse ayrılır sakin limandan,
Soğuk suların ısısı ancak gece yükselir,
De hele “Küskün müsün ağca gelin? ”
Bir ezik yürek kendini tahliye eder mavi filikalara,
Biz bilmeyiz hangi limanlar vizesiz kabul eder aşıkadamı,
Sularsa kaç selsiyusta pişirir ham sevdaları?
Üstümüzde bulut varsa ne yazar denizlerde,
Dualara, yağmur yağmaması üzerine durulur dalga diyarında,
İzinsiz uçuşan martıları korsan avcılar gözler bulut gölgelerinde,
Ey yalnız leventler bakmayın mutedil maviliğine,
Aslında kınalı bir kekliktir ve seker delişmen deniz,
Yüreklerin kırmızı limanları arasında,
Bir gider, bir gelir...
Ama yine de zamanımız çok kısa,
Haydi davran bre aksi barbarossa!
Sıra sendedir.
Bir ezik yürek kendini tahliye eder eski filikalara...
Geride mor zülüflü türküler kalır:
“Küskün müsün ağca gelin? ”
Biz de o türküleri biliriz de söyleyemeyiz...


Ahmet Yozgat
__________________
Bakire beyinlerde fahişe düşünceler (:



KeyF-i Keder ~ 57

KaRamBoL™ çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-09-2008, 01:14 PM   #5
KaRamBoL™
Daimi Üye
 
KaRamBoL™ Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Mar 2008
Konum: Nereye (:
Mesajlar: 890
Teşekkür Etme: 1
Thanked 6 Times in 5 Posts
Üye No: 45581
İtibar Gücü: 1459
Rep Puanı : 310
Rep Derecesi : KaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura about
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Leyla'nın Umurunda mı Işık?
1/:
El ele olmak başka,
Benzemez bir birine koyun koyuna olmak...
Söyle ey haralarda çıplak atlara binen dilber,
Bu sefer şaşırma sırası kimde?
İşte son firavunlar da geliyorlar sanırım,
Beynimizin derinlerinden hayretler vilayetine.
***
Hangi zamandaydık?
İsis'çi değil miydi bu kadim uygarlık?
Vaktoğluna soruyordu bühl bir eda ile insanlık:
Ne? Kim? Ve Ne zaman? ...
Ancak çıplak atların yarı üryan dilberi:
Değildi, diyemiyordun bu kez niye.
Çünkü ben bir Yukatan piramidindeydim!
Diyordum ki eyva ey aşk taşıyıcıları,
Bu yol ancak Harappa illerine gider benimle.
O şaman dinliyor ve dolduruyordu yitik tarihleri,
Ağzı varaklı sırça kupalara,
Ve biz de içiyorduk şırayı,
Ve o krono şerbetini yüreğimizle.
2/:
Kervanlar soru denklerinin altında,
İki büklüm bir yaşamı sırtlanmışlardı:
Ne idi dini Hermes'in mesela?
Ya da neye inanırdı Aristo,
Fisagor dinsiz miydi yoksa?
Ne? Kim? Ve Ne zaman? ...
***
Onlar birer azizdi oysa antizamana göre,
Ve sayılara taparlardı akademyalarında.
Ancak kendilerini halkalayan aydınlığın,
Nereden geldiğini merak ederlerdi,
Her zaman kilisedelerdi,
Ve ölüdeniz tuzcusu hordinyanlarını severdiler.
Yalnızca ölüler şiirlerini dinlemezlerdi...
3/:
Ancak Leyla'nın umurunda değildi ışık,
Aslında, maksat zaman veya sayfa dolsundu.
Oysa,
Yüreğimize doldurduğumuz bizim,
Bir öfkeli yağmurdu,
Ve aşkın son anlarında duyulan,
Arsız pişmanlığın adıydı şiir.
Ve ılıman bir kadındı...


Ahmet Yozgat
__________________
Bakire beyinlerde fahişe düşünceler (:



KeyF-i Keder ~ 57

KaRamBoL™ çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-09-2008, 01:14 PM   #6
KaRamBoL™
Daimi Üye
 
KaRamBoL™ Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Mar 2008
Konum: Nereye (:
Mesajlar: 890
Teşekkür Etme: 1
Thanked 6 Times in 5 Posts
Üye No: 45581
İtibar Gücü: 1459
Rep Puanı : 310
Rep Derecesi : KaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura about
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Lord Zakhire’nin Kılıcı
A/:
Lordum kuşan!
Acılara doğranan ıslıklı kılıcını,
Durma lordum kuşan kahredici hıncını!
***
Anandır süt emziren, kan ortasında,
Sevladüiyalindir sahili kızıl dalgalı o ıssız ada.
Ya da lordum...
Pürçeginden ilkbaharda çimen damlayan...
Acılar burcuna oturup ağlayan mütemadiyen.
Gözleri karları eriyen dağların basma eteğine dolanan Fırat...
Yaylaları kıskandıran elleri sahibine sadakat diye,
Kırk kat katmerli firak sunan at.
Lordum sen ki,
Masif zebercetten biçimlendirilmiş som yürekler içinde,
Sadık teb’asına ünsiyet ikram eden tablakârsın.
Bırak yedi canlı süreyyayı,
Bırak ki kanla kınalanmış haysiyetin kabarsın.
***
Lordum kuşan...
Acılara doğranan ıslıklı kılıcını,
Lordum durma kuşan hıncını! ..
B/:
Hecinlerini koşumlayayım da hicret eyle tefekküre.
Mabedlerde malt edip maddeye mayala gölgeni.
Lordum kuşan!
Ortodoks ve metalik kaplar içinde kutsanan,
Ve sana sunulan kitabî dudaklarla söylenini...
Anandır kan ortasında ve kendi yörüngesinde dönen,
Kabzası köpüklü kanla kınalı Malazgirtler evreni,
Seni, acıları süpüren peşkirler,
Ve kanlı paçavraların dişlerinin arasında,
Buram buram buharı tüten,
Kartal gagalı muhariplerin kızıl şeşberlerinin temrenine takılı,
Mübarek ve nebiler hediyesi bir bayrak diye,
Süreyyaların organik burcuna diken.
Ordum sen ki,
Işısın ve aşka gebe kalsın diye *******in arsız ayazı,
İbrişim atlaslardan dokunan seccadeler üstüne,
Sarışın düğmeler koyansın,
Bırak kış uykusundaki öfken uyansın...
***
Lordum kuşan...
Acılara ve yasa doğranan ışıklı kılıcını,
Lordum kuşan o mübarek hıncını! ...
C/:
Sen kabaralı dağlar taşıyıcısısın ötelere,
Genişlesin,
Genişlesin ve aşka gebe kalsın diye ufuklar.
Bu Yusuflar ki Kenan’ın kuyularını mekan tutandır...
Mabetlerin anasını yontan Süleymanlar...
Ve on beş belikli Zeynepler ve Abdullahlar...
Evladü iyalindir.
Anandır kansız zaman ve zamansız kan ortasında,
Ya da… Gözlerinde dağları aşındıran kanlı Fırat.
İşte iştahlı dudağından sahibine tat diye,
Ölümcül Sokrat baldıranı sunan at.
Lordum sen ki,
İpeğe sarmalayıp fantastik Necef taşını,
Yaslı yaşını içensin mahzun ve günahsız gözlerin,
Sen ki ebabillerin tırnağını dağlayan çölün kumsalına,
Burnu kınalı masal taşıyıcısı ankalar dokuyansın,
Bırak ve kalk, ılıman yatakları öfken uyansın.
***
Lordum kuşan...
Siperlere doğranan ıpıltılı kılıcını,
Lordum kuşan haydi uyuyan hıncını!
D/:
Yıllar boyu yazmakla ve yapmakla bitmez,
Kaderlerin sırlı düzüne örülen plansız yapılar,
Ve yapıların alacakaranlık koridorlarında
Beynin hayal ibrişimiyle dokunan fantastik dansı.
Anası kahramanlardan arta kalan kan ortasında,
Ya da,
Ülkesinin ismindeki her bir harfi,
Yuvarlanan iblisî bir alfabenin azgın,
Ve yutucu bizantik galerilerine,
Ellerine bedevi kınası diye,
Köpüklü kanlar yakılan,
Marmara’sı mutedil tarih,
Ya da… Kaderi kaderimiz gibi kanlı Fırat...
At kuluncuna oturan dağları lordum.
Ölü toprağıyla yoğrulan gafletini soyun, zırhını fırlat.
Senki bin milattır uyuyansın.
Sen uyu ama bırak öfken uyansın.
***
Lordum kuşan...
Ölümlere doğranan matemli kılıcın
Lordum durma bundan böyle kuşan hıncını! ..


Ahmet Yozgat
__________________
Bakire beyinlerde fahişe düşünceler (:



KeyF-i Keder ~ 57

KaRamBoL™ çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-09-2008, 01:15 PM   #7
KaRamBoL™
Daimi Üye
 
KaRamBoL™ Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Mar 2008
Konum: Nereye (:
Mesajlar: 890
Teşekkür Etme: 1
Thanked 6 Times in 5 Posts
Üye No: 45581
İtibar Gücü: 1459
Rep Puanı : 310
Rep Derecesi : KaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura about
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Madenciler
1/:
Nazlı ve somsiyah atlara bindiler...
Ürkek ürkek,
Ve yorgun madencileri alacalı akşamın.
Bir elleri kara kınalı çamur,
Öteki şakakları soluk ve sarı ter…
Uzandı ölümlerin sahtiyan soluğu dağlara anneler,
Karakollar teyakkuz tedirginliğinde şu an,
Zemzemini tadıyor baldıran duruşlu madenlerin,
Son sularını yudumlayan çorak dudaklı madenciler...
***
Ah madenciler...
Yürekleri kara kuruma dalan siyahi madenciler,
Damları mezar gibi sessiz madenciler...
Niceler şimdi onlar?
Neciler? ... Madenciler…
2/:
Balyozlar avaz avaz kendi ağıdını yakmaya durdu.
Umutlar kanat çırpmada lacivert semasında hayallerin.
Kıvılcım kayalıklarında aşk ki en kavisi...
El aman metal zulmünden...
El aman damar damar kıyamet...
Yüreği yangın yeri madenciler nihayet,
Gümrah kısraklara binecek.
Kamçıları ortanca külünk,
Balyozları kırbaç kırımı,
Yarını ve bu gün ile karıştıran madenciler...
***
Ah madenciler...
Yürekleri kara sevdalara dalan siyahi madenciler,
Buğday rengi şakakları katran türkülü madenciler.
Onlar niceler bu dem?
Neciler? ... Madenciler…
3/:
Gül ektiler mezarlarının içindeki minik ülkeye.
Ve balyozların sapına sarmaşılı koyungözleri...
Külünklerin öfkesine kırmızı cevher…
Her seher madenciler,
Bindiler nazlı ve ürkek atlara.
Ölüm süründüler kırlaşmış kanatlara.
Dağlara uzandı arkalarınca,
Pörsümüş anaların acılı ağıtları.
El aman maden zulmünden!
El aman öksüz kıyamet! ...
Nihayet,
Damları mezar suskunu madenciler...
Onlar niceler gündüz karanlığında?
Neciler?
Bembeyaz kahramanlar
Simsiyah madenciler...


Ahmet Yozgat
__________________
Bakire beyinlerde fahişe düşünceler (:



KeyF-i Keder ~ 57

KaRamBoL™ çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-09-2008, 01:27 PM   #8
KaRamBoL™
Daimi Üye
 
KaRamBoL™ Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Mar 2008
Konum: Nereye (:
Mesajlar: 890
Teşekkür Etme: 1
Thanked 6 Times in 5 Posts
Üye No: 45581
İtibar Gücü: 1459
Rep Puanı : 310
Rep Derecesi : KaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura about
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Masaldan Ses Verin Anka Kuşlarım
1/:
Bu aşk ta züyuf sayılır,
Kalp kalblerle uğraşan zenaatkara.
Sahte sevdaların yapay ehlince ya da...
Takılmışsan kuyruksuz bir uçurtmanın sapına,
Ey masallardan ses veren Anka kuşum,
Ya cehennemde yer bul kendine,
Veya cennetten başka bir belde...
2/:
Ey masallardan ses veren Anka kuşum,
Yanar da pişerse bir pervane ışk’ın narında,
Ve ah ederse günahsız cana kıyan alevler,
Bil ki kan eşiği uzun süre tutucu değildir cana.
Ya cehennemde yer bul kendine,
Ya da cennetten başka diyarda...
3/:
Ey masallardan ses veren Anka kuşum,
Bitmez bir gecede siyahla boyanmaz tuval,
Ve nerede, ne zaman gelir bilinmez ki insanın acı türküsü?
Sabahı bilmeyen bir yabancı“Süt ve kar” diye sorarsa,
Ya cehennemde yer bul kendine,
Ya da cennetten başka diyarda...
4/:
Ey masallardan ses veren Anka kuşum,
“O ses mi ne? ”
Ey dil bilmez Gürcü yosması.
Tabii ki Karacaoğlan’ın son güzellemesidir,
Sazı bağdaşında ve çağlak pınar başında.
Ya cehennemde yer bul artık sen de kendine,
Ya da cennetten başka diyarda...
5/:
Ey masallardan ses veren Anka kuşum,
“Ne? ” mi uluyan?
Aşkın bitiş sesidir, bir kavganın ardından.
Hudutta patlayan züyuf mayınların esnemesidir,
Ki uyanırlar kış uykusundan,
Gönülde eğer nal sesleri varsa,
Artık ya cehennemde yer bul kendine,
Ya da cennetten başka diyarda...
6/:
Ey masallardan ses veren Anka kuşum,
Sevdamın öfke volkanıdır desem inanır mısın?
Kahırgam dağlarımın damar cidarını yalayan
Kızıl gözlü yaramaz lavlardır ya da...
Ya cehennemde yer bul kendine artık,
Ya da cennetten başka diyarda,
Uğrama buralara...


Ahmet Yozgat
__________________
Bakire beyinlerde fahişe düşünceler (:



KeyF-i Keder ~ 57

KaRamBoL™ çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-09-2008, 01:27 PM   #9
KaRamBoL™
Daimi Üye
 
KaRamBoL™ Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Mar 2008
Konum: Nereye (:
Mesajlar: 890
Teşekkür Etme: 1
Thanked 6 Times in 5 Posts
Üye No: 45581
İtibar Gücü: 1459
Rep Puanı : 310
Rep Derecesi : KaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura about
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Mavera Kuyusunda Yozgatlı Ahmet
1/:
Ey Mahmut oğlu Yozgatlı Ahmet...
Hafize’den doğma bir öğle güneşinde.
***
Zamanın gölgesi düştü yitik bir anıma
Bir yalan girdabına çelindi kolum.
Oysa balçık deryasında yüzen benmişim.
En donanımlı yarışımda kendime yenilmişim.
Merdivenler oyuldu o an uzayan gözlerime.
Yuvarlaklar sivrildi
Badallar arası ışığın yüzyılları
Yerle gök arası kursağına yuttu takvimi
Güya mavera kuyularına inmişim.
Maviler bozulmuştu orada grinin zifafında
Bir ayarsız altın akmış göllere.
Az gitmiş... Uz gitmişim
Masaldan atlara binmişim (galiba)
Binmiş(miy) im?
Veya... Az gitmiş uz gitmişim de
Gitmemiş(miy) im...
Evet Mahmut oğlu Yozgatlı Ahmet
Mantığımı hislerime... Ay ay!
Ne yazık ki en tok anımda bile azık etmişim.
2/:
Ey Mahmut oğlu Yozgatlı Ahmet...
Hafize’den doğma bir öğle güneşinde,
Yıl dokuz yüz elli beş...
***
Gözümü tatlandıran yıldızlar hani?
Hani olur ya diken diken isyanlar,
Ker*** damlı sevdalara kar yağar ya
Bir ağustos sabahı.
Hayal meyal turnalar Nil kıyısında.
Hatıramın yüzü çiçek bozuğu şimdi.
Ayaklarım yasak sevdaların pranga harmanında.
Özgürüm dediğim an meğerse esirmişim.
Karışmış kan ve günışığı
Maveranın mavi atları dadanmış ak sümbüllere
Atıp ardıma... Ya da takıp böğrüme
Sevdasız vakitlerini ömrün
Transgayya kuyularının hayali ellerimde
Az gitmiş... Uz gitmişim
Ankaların kanadına binmişim
Ayaklarıma boş sevdalar ardında
Evet Mahmut oğlu Yozgatlı Ahmet
Ne de yazık etmişim
Ay... Ay!
Mantığımı hislerime azık etmişim.
***
Ey Mahmut oğlu Yozgatlı Ahmet...
Hafize’den doğma bir öğle kaderinde,
Yıl dokuz yüz elli beş,
Merhamet yoksulu dünya,
Keramet varsılı güneş...


Ahmet Yozgat
__________________
Bakire beyinlerde fahişe düşünceler (:



KeyF-i Keder ~ 57

KaRamBoL™ çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-09-2008, 01:27 PM   #10
KaRamBoL™
Daimi Üye
 
KaRamBoL™ Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Mar 2008
Konum: Nereye (:
Mesajlar: 890
Teşekkür Etme: 1
Thanked 6 Times in 5 Posts
Üye No: 45581
İtibar Gücü: 1459
Rep Puanı : 310
Rep Derecesi : KaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura aboutKaRamBoL™ has a spectacular aura about
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Memleket Oy
1/:
Özlem ile dolaştı hoyrat ellerim,
Kanımı dirilten türkülerime:
“Hasret bitiren yollar,
Dosta götüren yollar...”
***
Memleket memleket koktu yaylaların koyun gözleri,
Memleket memleket yarıldı tam orta yerinden karpuz...
Kısraklar çakır gözlü katırlar kulunladı,
Son sevdada sevindi çayırların apışarası,
Sevgililer toz ve duman içinde göz çırptılar kırıklarına.
Usulca yayılıp kiraz dudağım,
Memleket memleket güldü.
Bir harman yeri sanki yüreğim,
Ki ağladı memleket memleket…
2/:
Özlem ile dolaştı hoyrat ellerim,
Kanımı dirilten türkülerime:
“Gurbette kalan yari,
Alıp getiren yollar..”
***
Memleket memleket koktu dağların saçı bulutlar,
Memleket memleket dirildi tam orta yerinden toprak...
Kelebekler üşüştü ateşten sergilere,
Eyer vurundu çukur belli yaylalar,
Pınar başları yine balkıdı aynaların gözünde,
Yavuklular başlık parası vurgunu ağıda durdu.
Döndü tespihim tane tane memleket...
Yanağım çiçek çiçek...
Usulca yayılıp kiraz dudağım,
Memleket memleket güldü.
Bir harman yeri sanki yüreğim,
Ki ağladı memleket memleket…


Ahmet Yozgat
__________________
Bakire beyinlerde fahişe düşünceler (:



KeyF-i Keder ~ 57

KaRamBoL™ çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 01:07 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.