Burak Geler

[GooD aNd EvıL]

Sanatçı

Sınırlarını çiz hayatının
hiç bir zaman olmasın ruhun mültec
düşünme açtaki açıktaki
bırak ölsün zenci
meridyenin senin olsun
kahırsızlığın iksiri basitlik
keşke olabilseydik dediğimiz(!)
keşkeye aykırı
müftelasıyız olumsuzlukların
kötü(iyi) alışkanlıklar
soyut gövde
toplumun giz delileri
farklı bünyelerin
yeni tadındakiaşçı
sınır çizmeyen kimdir?
sanatçı


Burak Geler

[GooD aNd EvıL]

Sapmalar

Koşmanın ayaklarındaki pranga
yıldızların suskun dili huu! ! !
içinde sakladıkça büyür sır
gece anlamına sığmaz zaman
bir garip kuğu! ! !
dilimli meyveler
kabuklu masalar
dokunaklı amca seslerinden
çocukluk damıtır sağır
bir kelime bazenöyle bi anlam kazanır
anlamınıda taşar kahır
rüyaladığın kadın
gece ay menisiyle yıkanır


Burak Geler

[GooD aNd EvıL]

Sav

kendimin
siyahı parlayan
şiirlerinde
fark ettim
acının ne iyi
bi şey olduğunu


Burak Geler

[GooD aNd EvıL]

Sigaram

Yüreğimde
bi kül soğukluğu
ciğerlerim
en koyu katranların
nikotin ülkesi
dudağımda
ateş uçlu
azrail öpmesi


Burak Geler

[GooD aNd EvıL]

Sonsuzluk

Çok pencereli salonlardan
geniş yürekli açılarda
bakışlar attım dünyaya
sesimi kokumu rüzgara saldım
duymak isteyenlere sızlasın diye
kandan parmak izleri bıraktım şiirlere
ve acı bilen kadınlara
soyut yaralar bıraktım
etsinler hazzını keşfe
sonsuzluk bende kalır
ve bende kalır kahır
sonsuzluğu yaşatansa kadınlardır


Burak Geler

[GooD aNd EvıL]

Son

Kaldı ölüm denen
çizgiye bi adım
hücrelerimle bi ordu
gövdem
ve ben bu orduyla
bi ömür savaştım


Burak Geler

[GooD aNd EvıL]

su perisi I

Terennüm durur dudaklarında
sesini bin yıl milyon şiirden
zümrütlemiş içime
alemde dokunmadık cennet bırakmayan
esintilerden almış saçlarını
su perisi karıştı denizine
bense kaldım karada
kapkarada


Burak Geler

[GooD aNd EvıL]

Su perisi II

Ben sende en çocuk aşklarımı yaşadım
hiç bu kadar gülünç olmadım
ve hiç bu kadar saçma hayaller kurmamıştım
ben büyüme girmiş bi çocuktum senden önce
ve hep öyle olmuştum sana kadar
bi zaman gibisin bende sıkıntının ve aşkın zamanı gibi
haz ve acının tatlı bi baldıranı gibi
sende buldu çağlarım yazıyı
sende yazmaya kalktı tutuk yanını
mevsimler ve iklimler hep sende değişti
gurur gitti aşk kaldı her seferinde...
her seferinde yaş arttı her seferinde...
gözlerin akıncılar gibi hem yıprattı hem çaldı
beni en zengin sandığım yerlerinden
sende açtığı kadar sende solan
...giller vardı içimde hep...giller
biriken türlü aşkların hesap çizgisini
attırmıştın bana
sevebilmemin hesabını en kabarık çıkarmıştın
ve ben bu hesabı bitek sende yapmıştım nedense
hangi ajitasyona sığar bu rakam diye
şaşırmıştı içimdeki garson
ve ben kalbimin diyetini ödemek için
ömrümü verecektim sana
daha sana derindeki sana
hangi ünlemle tarif edeceğimi bilememenin acısında
öyle bi ünlem bulki kendine öyle acısın için
çünkü ben sende kendimi bi türlü gerçekleştiremedim
yedim.. bitirdim... yedin... bitirdin...
ne dersek diyelim gittik kaldık özümüze
ne kadar büyük olursa olsun aşk
içimizden doğan bizi ayırdı
çünkü her yaklaştığımızda
bizi parçalayanda aşkımızdı


Burak Geler

[GooD aNd EvıL]

Sus

Umutlarını devşirdiğin kardelen beyazı hayallerin
canını acıtan solan gül matemleri
acının aşka bağlılığındaki boşluk
umut biçen çiy ırgatlarının
orakları ayazında kavurucu aydınlığın
donuk buz yalnızlığı denizkızı
ağır kan kokusu iç cesetlerinin gecede
iç kaydıran baldıran bakışlı kadınlar
salınan martı seslerinden ürperen ten esini
yılgın sevişmelerin ince tesiri keskin kadın
iyki ve keşkelerinin ölümperisi
süregelen son takısı ayrılık
anlamı karışan dizelerin alakasız yorumu
çiçek dirimi yalnızlık bulutu
sus...sadece öp beni dokunmadan dudakların
sus...artık acıtmasın kılıncı keskin dilin
görmeyi istediğin şeyi görür gözlerin
onun için sus... superisi
yıkadın içimi
ne geçmişim var artık ne geleceğim
bitirdin gittim artık gelmeyeceğim
sus... sadece öp beni


Burak Geler

[GooD aNd EvıL]

Ş-a-h

Bıyığındaki o gümüş savat
yansıması
inciler ardında
hafif,tüylü,kırmızı
yılanlar gibi bi dil
her an çetrefil silsileli
bi cümle kuracak gibi zehir
yaldızlı yasak elma
dünyaya atılma sanki başka yer yokmuş
varmıymış acaba orası muamma
dudakların sağır yasak öpüşleri
zamansız
ve bi elma cazibesiyle
başlayan dünya


Burak Geler