www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 08-09-2008, 08:53 AM   #1
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Martı içtiğim İstanbul sabahlarından eksilirken mevsimler
Martı içtiğim İstanbul sabahlarından eksilirken mevsimler

Fırtınalı şiirler yazıyoruz
Siyah, beyaz fotoğraflardan çıkarıp anıları,
Kibirli yalnızlıkların düşlerine çekilip savaşmak
Silmiyor bu şehrin rahmine düşmüş karanlıkları

Okyanusla birleşmeliydi gözlerimden akan Nil,
Ben adına Fırat derim yangınlarımın,
Bir benzerim idil,
Çekip giderim günün bozuk saatlerine
Asıldıkça asılırım her zemheride
Tuttuğum akreptir,
Kaçırdığım yelkovan,

Hiçbir cellât güneşi özlemez
Göğsünde birikmiş yarasalarla,
Gökyüzü hecelemez adını,
Kırılgan dalgalarla,
Alt üst olur bu şehir kusmadan içinin depremlerini
Ölüm kuşlarını ürkütmeden gençlik uykularımda

Bize göre değil yıldızları eksiltmek gökyüzünden,
Kendi yağmurlarımda kan kalabalıklaşırken ölü hücrelerime
Öldüğümü biliyordum dillerinde bir telaş türkülerin,
Ve kelepçe yok ellerimde,
Cesetler doldurulmuş ceplerime boşaltamadım…
Martı içtiğim İstanbul sabahlarından eksilirken mevsimler,


Lütfi Kireçci
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 08-09-2008, 08:53 AM   #2
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Martılar çığlıklarını sabah vakitlerine vidalamışlardı o gün
Martılar çığlıklarını sabah vakitlerine vidalamışlardı o gün,


Ölüler yüklü bir gemiye bindiler önce,
Yuvaları bozulmuş akrepler dolaşıyordu kulaklarının içinde
Zaten öfkeli ve tedirgin idiler,
Aldırmadılar tasmalarının kalın olmasına.
Mataralarında taşıdıkları kandı ve suları azalmıştı.
Gece ormanın sessizliğinde büyümüştü karınlarında taşıdıkları yılanlar,
Gülücüklerinde domuzlar serpiştiriyorlardı etrafa
Kendi gürültülerinden rahatsız oldukları belliydi
Şövalye kılıklı elbiselerini satıp bitpazarlarında
Boyunlarına bir yular geçirmeyi de ihmal etmediler daha sonra

Martılar çığlıklarını sabah vakitlerine vidalamışlardı o gün,
Evlerin içine park etmiştik sevinçlerimizi dinamit kuyularından
Tedirginlik coğrafyasında korkunun adresi kabristanda servi gölgesi,
Bir yanı servi gölgesi tahtırevanın diğer yanı yarı yaşamak
İsteyen karınca atlarına binip çekilsin yorgan atlarına,
İsteyen kelle koltuğuna alıp uçsun beton arma damlara
Gerçi damların gölgesinde kendine canavardır sessiz çığlıklar
Gözbebeğinde büyüttüğün düşman heykeller çatlar, kan sızar çatlaklardan

İnsan öcünü almazsa yıldızlar düşer diye korkar belki büluğa ermiş korkulardan
Ölüler yüklü gemileri saklarken yüreğim bir kibrit kutusunda
Yada yakarken şehrin gürültülerini bir darağacı ötesi cinayetlerde
Kendi cesedimi arayacak kadar eşelerken üstünü kanlı toprağın
Pelteleşmiş bir bedenle eyerleriz içimizde başkaldırı atlarını
Cesur kuşlar dökülür yinede kirli sakallarımızdan bir Hallaç Mansur vaktine


Lütfi Kireçci
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 08-09-2008, 08:53 AM   #3
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Masal Çocuklarını Vurmuşlar
İskeletler çıkmış
tahta tabutlarından
kentin gri sessizliğini sermişler
ayaklarına bir çul gibi,
ve her şeye sahiplenebileceklerini
duyurmuşlar,
bir hortumcunun midesinden gelen
pis kokulu seslerle,
karada bırakıp uzunca sevinçlerini,
kendi başlarında taşıdıkları,
bir gereksiz başı fark etmişler,
masal çocuklarını vurmuşlar
kentin kahpeliklerine,
vakit bir ikindiyi aşıyorken, en son
4 ekim 2006 İstanbul


Lütfi Kireçci
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 08-09-2008, 08:54 AM   #4
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Mavi bir yıldırım dökülüyor tabutuma
Yüzüme sürgün düştü eski fotoğraflardan,
Bu beyaz yalnızlığı taşıyamıyorum artık,
Bir adam develerini arıyor beynimin damında,
Sakız yerine jilet çiğniyor çocuklar ağzımda
Cellâdım gülümserken bana
Dişlerinin arasında görüyorum kendi cesedimi
Cesaretim yok gök gürültülüyken
Sokağa çıkmaya
Çığlıklar seriyorum çamaşır iplerine,
İçinde adam olmayan elbiselerden,

Ruhuma azatlığın sonsuzluğu sunuluyor,
Günlerdir beklediğim bu,
Kapımdan içeri giriyor mezar kuşları,
Uzun bir sessizlik sonrası kıyamet,
Yılanlarla paylaşıyoruz kentin hırçınlığını,
Demetlenmiş Sakarya türküleri toplarken yastık altlarına,
Bulutlara çivi çakıyorum çıkarıp kabuğundan salyangozları

Fareli gün kemiriyor yüzümde tebessümleri
İhtimal rüzgâr fısıldayacak kale bentlerine şiirlerimi,
Kefenin rengi düşüyor saçlarıma,
Bir arı kovanından çıkarmadan hüzünlerimi

Ölü yüzlerinden topluyorum öfkemi,
Bu yüzden yalnız cesur olmayı öğreniyorum,
Rüyalarımdan bir şehir döküp kendi efsanelerime,
Sınırlı mekânlardan, sınırsız mekânlara
Yolculuğa hazırlanıyorum,
Heybeme doldurduğum bir avuç direniş şiiri
Mavi bir yıldırım dökülüyor tabutuma,
Kırlangıçlar pike yapmaya hazırlanıyor akşamın çarpık tablosuna,

Kentler işgal altına alınırken vurdumduymazlığımızda
Tozlu raflara kaldırmak istemiyorum çelikten öfkelerimizi,
Bıyıklarından asılan bir hırsız bakmasın yıldız falımıza,
Düşlerimize hamal olmasın yaşlı bir kaplumbağa
Bu beyaz yalnızlığı sürmeden namluların karnına
Çık ey bin bahar konakla, kamp kur saçlarımızda
Her firavuna Musa olmadan sevdalarımız


Lütfi Kireçci
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 08-09-2008, 08:54 AM   #5
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Mavi bir düş örmüyoruz musalla taşına şimdiden
Mavi bir düş örmüyoruz musalla taşına şimdiden,
Ne varsa hesabımız kalsın mahşere de demiyoruz
Teslimiyet o dur ki iğne deliğinden devede geçer kervanda
Yaratan böyle buyurmuş ötelerden gelen fermanda,

Şimdi türkülerimizde mavi kuşların vuruluşunu anlatacak
Beste yok, şarkı sözü yok, saz yok, gitar yok,sanatçı yok,
Birkaç didaktik şiirle örüyoruz insanın önüne eylül tuğlalarını,
Ötesi saçlarımızda çoğalan karga sürüleri, ve piremature eylemleri,

Her sokak başına zamkladığımız bir kabadayı gençliğimiz,
Sevmek kadar hür, silah atmak kadar özgür, uçurtmaları
Salacak kadar çocuk, bir kara tireni kovalayacak kadar deli
Kavgalara dökülür her akşam yüreği, böyle dolmuştur her gün belleği

Şimdi yol kesen eşkıyalara, bayram yok diye tutturmuşuz
Nota bilmez *******in içimizdeki sevinçleri emzirmesine,
Bir İstanbul kadar yakın durmuşuz, bir yıldız kadar uzak,
Altından bir çerçeve içine saklayıp anıları,
Sıvası dökülen bir duvara çarpmışız,

Bir kış mevsimini kiralamışız
dört mevsim baharı bekleyen yüreğimize
Hangi dala tutunsak,
bırakın dalı, kökleri sökülüyor ağacın yerinden
Böyle mi vaat etmiştik çocuklarımıza maviyi..


Lütfi Kireçci
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 08-09-2008, 08:54 AM   #6
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Mekke cezaevinden firar
Mekke cezaevinden firar
Ebu basir
Peygamber sevdalısı
Onun aşkıyla yanıyor,
Ona hasret ona susamış
İşkencede susabilen bir dev
Ölesiye dövülüyor
Bu nasıl sevgi, bu nasıl yürek
Daha da fırtınalı bir bağ
Şecaat, bağlılık, bir hamaset destanı
Günler, aylar böyle geçiyor,
Ve beklenen gün geliyor
Mekke cezaevinden firar
Çöllerde bir firari,
Aç susuz, yedi gün, yedi gece
Kumları teperek geldi Medine’ ye
Vuslat sevenin sevilene kavuştuğu an,
Kara yüzlü, cehiller ordusundan iki müşrik
Aynı anda girdiler huzur-u risalete
Ebu basiri antlaşma geregince
verilmesini istediler, kendilerine
Kızıl kıyamet, resul, sözünün eri,
söz vermiş ki dönmez geri
Gel diyor eba basir,
biz ahdimize sadık kalırız
Anlaşma gereğince seni teslim etmek zorundayım…..
Resul üzgün, resul ağlamaklı,
ama bir kere söz verilmiş
Daha sözünden geri döner mi resul,
Teslimat başlıyor,
İki müşrik alıp götürüyor ebu basiri
Yolda acıkıp verirler bir mola
Ellerin de kılıç,
istihza dorukta
Aha bak derler bu kılıçla kaç Müslüman kafası uçurduk
Ebu basir
Aman ne kadar güzel bir kılıcınız varmış der
Ve bir anda kapıp kılıcı ellerinden
Uçuruverir kafasını birden
Kaçıp gider diğeri korkudan
Biner ebu basir deveye, gelir Medine’ye
Tarihin yazmadığı,
kimsenin anlatmadığı an gelir
Git çık dağlara,
Vur şama çıkan kervanlara,
Bir arada olmayın devamlı,
Dağılın Mekke dağlarına

Ebu basir
Çöl aslanı,
Mekke dağlarının ilk gerillası
Küfrün beynine inen balyoz,
Neye uğradığını bile bilmeyen cehiller ordusu
Küfür devleti sus, pus
Korkunun resimlerini çiziyorlar damlarına,
Uykuları kaçıyor,
Açlık susuzluk korkusu başlıyor,

Yetmiş kişilik tim,
Vuruyor Mekke dağlarını,
Karşı durabilen yok,
Adresleri yok, nerde oldukları bilinmiyor,
Ne zaman vuracakları bellisiz,
Mekke titriyor,
Cehiller de korku,cehillerde panik
Bir elçi salıyorlar resulullaha
Bir Müslüman kaçıp gelirse size
teslim etmeyin bize,
Ve resul haber salıyor ebu basire
Ebu basir yaralı, eli yüzü kan,
Yeni çıkmış çarpışmadan
Resulden gelen mektubu öpüp kokluyor,
Selam söyleyin diyor,
Gözlerinde şahadet bulutları geziyor
Yetmiş kişilik ordu, imam ebu cendel
bu büyük adamın cenaze namazını, kılıyor
Merhaba şahadet,
merhaba Mekke dağlarının ilk gerillası
Şimdi senden bir rüzgar esiyor,
Doğunun batının kimliğine adın yazılıyor,
.................................................. ......................


Lütfi Kireçci
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 08-09-2008, 08:54 AM   #7
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Merhabasız günler çıkıyor sözlüğümüzden
Unutulmuş bir hikayenin
Bam teline sıkça basıyoruz
Çoğuna günaydın bile diyemediğimiz
Merhabasız günler çıkıyor sözlüğümüzden
Dur yüzüne dokunamadığım şafak
Bir yıldızın intiharı gibi olmasın
Elimden kayıp gidişin
Hangi saatlerde vurur kıyılara dalgalar
Nasıl kımıldar yerinden mezar taşları
Hangi bağda kışın ortasında bir salkım üzüm olur
Bilmez misin yağmur gözlüm
Hep karadır bizim gözümüz
Kalbimizse pimi çekilmiş bir el bombası
Kendi kanatlarına yabancı olur bir gün kanatlarımız
En azgın dalgaların üstünde uçarken
Uçmayı unutunca kanatlarımız
Çakılır bir beton duvara
Suları ıslatır kanımız
Kırılır kanatlarımız
Oysa ne çok severdik kelebekleri
Unutmak kolay olmadı elbette güneşli günleri
Şimdi o günlerin anısına
Ne yapsam acaba bilemiyorum,
Sadece masa başında oturup şiirler mi yazsam
Yoksa kazma, küreği elime alıp dalgaları mı kazsam
Yok mu Kaf dağlarına giden bir yolcu treni
Hangi şiire iliştirsem, ellerimdeki kırmızı gülleri
Nasıl özgür olunurmuş önce bunu bilmeli
Hüzünler platformuna uğramasın artık sevdalar
Ucu körelsin süngülerin,
her düşe girmesin
Yeniden anlatacak hikayemiz
Duvarlı, prangalı olmasın
Kuşlara uçma öğretecek kurslar açılsın örneğin
Yani kısaca kumdan oyuncaklarımıza dokunmasın
Hiçbir yaban el
Himayesine de gerek yok bizi bir yunan harbinden
Gözümüze bir gözlük takıp marmaranın mavisinden
Cumartesi Pazar yada haftanın her günü
Sevinçleri tarayalım saçlarımıza
Gece seyahat eden kuşları da alalım
Sabah erken öten horozları
Her gün ayrı bir memlekette karşılayalım
Saçlarına limon çekirdeği eken çocukları


Lütfi Kireçci
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 08-09-2008, 08:54 AM   #8
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Mor bir yıldırım düştü
Mor bir yıldırım düştü
gözlerimin önüne,
Usulca örtebilseydim ayrılık
türkülerinin üstünü,
Güneş bulutsuzluktan girecekken
göğsümden içeri,
Mutlak celsede karar,
bedenim ruhumdan firari,
Bir sahtelik var denizin mavisinde,
kentin sessizliğinde,
İçimde ebem kuşakları
yas tutan renginde,
tenim kum,
Sırtımın kamburundan
duvar örüyorlar sevinçlerime,
Anne kalk,
bu yüz benim mi?
bu yüzde ben var mıyım?


Lütfi Kireçci
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 08-09-2008, 08:54 AM   #9
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Mutlak çaresizliğin adresi değildiler
Mutlak çaresizliğin adresi değildiler
Bu sebeple gül dalında bülbül
Olmaktan
Öylesi memnundular
Ne yana baksalar
Yıldızlar düşüyordu rastlantılarına
Ömürlerinden arta kalan
Kayıp fotoğraflarını,
Yırtık bir zamanın
Ütopya fenerinden aldıkları belliydi
Türkçe ağıtlar yakan bir dili tanıdılar önce
Yaşamak bir diğer ucundaydı köprünün,
Burada kalmak ölüm demekti,
Adam biz kim oluyoruz ki dedi,
Önde duramayız Hüseyin’den
Ve şehir ceylanların düştüğü
Yalnızlıktan kurtulamadı
Çiğ köftenin tadına bile bakmadı çocuklar,
Havada mezar taşları duruyordu
Yalnız çiçekler, güller ve kelebekler
Şehrin tabutlarından iltica ediyorlardı
Muhtemelen bir korku
Bulutlardan arta kalıyordu,
Adam geçmedi köprüden karşıya
Elindeki bastonla iteledi leyleklerin göç mevsimini
Epey bir zaman gizledi çocuklar
Hıçkırıklarını,
Bir beyaz atlı soluklandı
Yangın soluklarımızda
Ellerimiz iki yana düştü hafifçe
Ve hafiften sıkıldı yumruklarımız…….
Bu memlekette duramam gayrı
Peygamberin sevdiklerinden ayrı

Mutlak çaresizliğin adresi değildiler
Gün boyu mavi bir türküye iştirak ettiler,
Ay paslanmış
Fırat Kerbela akar
Eşkıya yaralarımda balık arar Dicle
Uçurumları unda beyazlatır kutuplar
Uçurumları gül dalına astı kutuplar
Dondum bu çift kartal Hitit kışında
Mavi bir okyanus bıraktı yüreğime kutuplar……..
O kadarda soğuk değilmiş kutuplar…….
Surla çevrili bir şehir,
Allah bir, Allah vekil
Kaç yıl geçti aradan
69 model bir arabasına
bindi 40 yaşında bir adam
ve teybe dokundu,
bir şarkı dökülmeye başladı caddelere
“Diyarbakırlıymış......


Lütfi Kireçci
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 08-09-2008, 08:54 AM   #10
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Ne çok ayı varmış etrafımızda
NE ÇOK AYI VARMIŞ ETRAFIMIZDA

Sağanak bir hüzün kopuyor dizginlerinden
Siyaha çalan bir öğle üzeri vakit,
Ellerde tabut,
Açılan bir yer,
Toprak sahibini bekliyor,
Hasretle sarılacak,
Toprak ve misafiri ilk gün buluşacak
Vuslat tamam,
Herkes evine çekilecek.

Akşama ne yapacağız yahu,
Lahmacun mu yaptırsak acaba,
Yoksa şöyle bir adana usulü kebap mı?
Ya da Eminönü’nde balıkçılara uğrasak,
İstavrit, hamsi, mezgit, ya da çupra mı alsak,
Sofrayı kursak,
Şişirsek işkembeleri,
Üstüne birde sırtüstü yatıp uyusak,
Çaylar tavşankanı olsa hani,
Birde şu ertesi gün çalışma derdi olmasa
İyice yan gelip yatsak,
Ucuz mucuz bir tatil yapsak,
Uzansak kumlara iyice yansak,
Ağrıyan yanlarımıza yoğurt falan sürsek,
Kapımızı çalmasa Azrail,
Biraz daha yaşasak,
Sıra bize gelmese örneğin,

Uzun vapurlara binsek,
Gezsek dünyayı, yeniden doğsak, genç olsak,
Şu yoğurdu sarımsakla sakta mı saklasak,
Yoksa aval, aval birbirimize mi baksak,
Bir gazete alsak, bulmaca falan doldursak,
Akşam mısırları patlatıp TV karşısında otursak
Fasulyenin nohudun faydalarını anlatsak
Akşama eve geç gelen çocukları iyice azarlasak,
Gece düşlere hazırlık hayalleri kursak,
Külçe, külçe çil, çil altınlar, yatlar, katlar,
Lüks otolar, ayakkabılar, domatesler, patlıcanlar,
Karayılanlar bozsa düşlerimizi,

Ne çok ayı varmış deyip etrafımıza baksak azıcık,
Tepemizde dans eden kırk engerek yılanları fark etsek,
Biraz kafa yorsak, çıkarsak başımızı deve kuşlarının
Başını sakladığı yerden, güne gülerek başlasak
İlk gördüğümüz insana selam versek, hal hatır sorsak,
Ayağı kırılmış bir hayvanı yerden kaldırsak,
Yaralı bir kuşun kanadını pansuman yapsak,

Hokkabazlık olmasa, dalkavuklara dadansa yılanlar,
Cebimizi soyanların cebine dolsa akrepler,
Sırtımızdan geçinen asalaklara hücum etse bitler, pireler
Çekirge istilasına uğrasa başımızdaki başsızlar,

Geçte olsa artık baharlara uyansak,
Islatmasa saçlarımızı güz yağmurları,
Eleğim sağmalardan bir gün düşsek insanın mihrabına,
Gel gelelim cehennem var yastığımızın altında,
Yürürken alaydınlık bir yolda
Yolcu azığını hazırla,
Lazım olabilir,
İhtimal yanında bulunsun.


Lütfi Kireçci
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 06:53 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.