![]() |
![]() |
#131 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Kasım Vurgunları
Günahsız düşlerine kaftan biçerken sorgusuz Yaklaşan girdabın sesiydi tenimde yankılanan ___Yalan ______Rezil _______Utanmaz ca Gün boyu pençesindeyim gecenin, kendi kurduğum Sonsuz uzayın dehlizlerinde çırpınmaktayım, nafile ___Batıyor ______Batıyor _______Batıyorum…Battım! Uzatılacak dal'ın, el'in hiç'liğinde debelenirken Ay ışığını vurmuştum gözlerindeki ışıltının Diplerindeydim bataklığın, kaybolurken sana Kar'la kaplı yolların Mayınsallaştığı günün sabahı direnmişti doğmamaya Yirmibeş Kasım dı, gebe gün Perşembe'ye Yollar kar, yollar intihar, yollarda ayrılık kokuyor kar.. Geçit vermeyen dağların uzantısından koşuyorken Ürperirken tenim, tutmazken ayaklarım boşlukta Nafile çabalarımdı sana gelen yollar.. Akşamın ayazında bindiğin taksinin ardından kalan Bedenim miydi dondurucu soğukta küllenen… ___Yalan ______Rezil _______Utanmazca Kirli, puslu, kırık... yüzümü döndüğüm aynalar Yıldızlar ağlamaklı, ay yaralı, ay karanlık Aydınlığını saklıyor Güneş, dipsiz bir kuyu Dünya Yapraklarını dökmekte körpe ağaç bahar da Kış, kavuran bir iklim sıcağında, ağlamaklı Katlederken yüreğindeki düş çiçeklerini Ateş dansında sevinç çığlıklarına davetiyeydi İhanetimin bedeli…Dosta…düşmana… Dönmese ne gam gece, gündüze Yirmi dört saat gece, gece soğuk, gece ihanet Sabaha sarkan girdapların gecesinde yuvarlanmaktayım Sakarya'nın tenhalarında yazarken sana ''GİTTİN'' diye Eklemiştim son mısraya ''DÖNECEĞİM''.. Döneceğim de…! ! ihanetlerimden düşlerine biçtiğim Çırılçıplak, onursuz, sevişmesiz zamanları İçimden, cebimden, tenimden nasıl temizleyecek Kırılgan düşlerini nasıl saracaktım yeniden? Üşümüşlüğüm müydü, başıboşluğum mu yoksa Bodrum katta çay içerken rasladığım kendim? Dokunduğumda tuşlara…neredesin? Deyişinle Acımışlığından soyunup, bırakıp hüzünlerini Zavallılığımın üzerine uygun kıyafetimdi giydirdiğin… Soysal Pasajından gün uzarken Tunalı'ya Girdiğim, gireceğim tüm delikler kapanmıştı Çarparken boğulmuşluğumun utancı damarlarıma… Çalmasaydı telefonun, aramasalardı bendeki seni Hüzün yine de saracaktı gecede seni, beni, bizi… En çok ta indiğinde hissettim ve hep hissedecektim Ellerimle açtığım, kansız yaralarımı, acıtmışlığımı…gece Geç saat bırakıp dönerken neredeydim, neredeydin? Yirmi yedisimiydi, Kasım'mıydı, ne farkederdi, Kan çanağından güneşe dönemezken yüzünü sen Masumluğunda yitirilen flörtlerin korkaklığında O anne, o anaç, o orman yüreğin Gökler, denizler, ovalardan süzülüyor, hüzün gözlerinle Dört yüz üç no'lu peronda, hareket saatini bekleyen, Yolculara iletiyordu bende sadece sen olduğunu. Son sigarayı yine yeni yeniden içerken beraber, Göz yaşlarımı kilometrelere taşımanın hazırlığında Veda vaktiydi şimdi beklenen bizden, anonsla… ___''Kal de'', demiştim… 'Git', demiştin ___''Kal de'', demiştim… 'Git', demiştin Gidiyordum işte binerken, otobüse fark edemedim Oturduğumda, yoktun orada, yürüyordun, gidiyordun Sen gidiyordun, ben ağlıyordum Ben ağlıyordum, sen gidiyordun Sancılarımı ilk mola yerine saklarken… Hani bir gün ''DÖNECEĞİM'' demiştim ya Bu gidişim dönmek için sana Sen benden hiç gitmedin ki…GİTMEDİN.. Kasım - 2005 - Adana Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#132 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() KASIM’ da Açan Çiçektir Aşk...
İki yağmur damlası arasında Göz kırpan güneştir aşk, umuttur Umut vurulmadan.. Siyah renkli çığlıklar Gebeyken geceye Gece sessiz, ses vedalarda Dağların ardı yol, bitmeyen Kara borana tutulmadan Yollarda sessiz gündüz çığlıkları Geceye halay durmakta zaman.. Yanlış kapılar sürgününde İntihar üzereydi aşk, soluksuz Bize dair hikayenin ilk sayfaları Güvercin kanadında yitmeden Sancılı iç çekişlerdi Olmayan sabahın esintisine.. Bir yanım erken akşam Kalanım ıssız... Ben kararttım ve sustum İpek kokulu hüzün çizerken sen Karıştığım gece, sessizlik ve sensizlikken. Oysa aşk çiçektir, mevsimsiz Mevsim aşktır, sorgusuz, Kanayan çiçek, vurgun yemişken aşka O çiçek soluyorsa susuz, sevdasız Susuzluğun, ıssızlığın, kanayanın Nedeniyim... Vur beni gözlerinle Sana bir aşk Sana Kasım borcum var Her mevsimde açan çiçek En güzel hazan’da açansın... Kasım’da açan çiçek... Ve Aşksın sen içimde filizlenen... Kasım’da açan aşk ve çiçek... Vur beni gözlerinle Menzilim, vurgun yerim, gözlerin olsun Gözlerinde kalayım... KASIM – 2007 - ADANA Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#133 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Kelebek
Önce beyaz Sonra rengarenk kelebeklerim vardı Aldılar ellerimden, uçurdular Mavi sonsuzluğa Umutlarımla uçtular Kelebeklerim, umutlarım uçtu Çiçeklerim soldu Ben soldum. Haziran - 2004 - Adana Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#134 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Kesişen Yolların Ayrıntılarıyız...
İnancın, Yumru büyüklüğünde yüreğimin Saygı bulduğu yerinde Ve Kürt kimliğin Ezilmişliyle onurlanırken varlığının Gözlerinde; Takıntın olan görüntüm Kırılgan çocukluk düşlerimden Zamana takılan O anlayamaz mantıklara İsyan, asi, aykırı vurulan Onurlu insan damgasıdır.. Korkma, ürkme, anla Geçiyor deyip yanıldığı insanoğlunun Aslında içinde yolculuğudur zaman Ne seni teslim alacak kadar Anlayacak Nede anlayış gösterecek an Kırılgan, asi, çocuk yüreklere... Anladığın kadar değil Kelime sonundaki nokta kadar Hak ver Hak yolundaki saygımda sana Yürürken inancının doğrularında Hükmü veren değil ama Hak veren ol dostum, yanılma. Kesişen yolların ayrıntılarıyız Ayrıntı yürek bileşkesi Bileşke özgürlük Özgürlük saygımız olmalı Biz oldurmalıyız inadına ve yeniden. Üniversiteler hepimizin Bilim, kültür, sanat, edebiyat Yürek örtüşmeleriyse Biz, siz, onlarla Aşılan cehaletin ardında Doğmakta olan güneş Aydınlığıdır bir ülkenin, onurla... 17.11.2007 – Adana Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#135 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Keşke Beni SeN Doğursaydın...
Sözlerinin anne sıcaklığında, nefesindeyim... Issız, isyankar kimsesiz akşamlarımda 'Bebeğim yemeğini yedin mi? '' diye, Beklentisiz, sorgulu, meraklı anaerkil dilinden Yüreğimin açlığına sesinle doyurganlığını iletirken Ürkerek ''yedim'' derken, çekinirken dilimdeki, Sana yemediğim dolmaları yemişim gibi Isıtmadığım, belki içmeyeceğim çorbaları İçmişim gibi ılık, yılışıp, şımarıklaşırken Sessiz çığlıklarım isyanlaşıyor nemli *******de Keşke beni sen doğursaydın…. Sana yakın olmak için İçmediğim, içeceğim, sevdiğim tüm çorbaları Dizinin dibinde yada kucağına ilişip içmek isterdim Elinde bir tahta kaşık, mızıkçı bebeleri zorla besleyen Bir anne doğurganlığında… Sevecenliğinde Zeytin yağsız ya da yağlı ama tüm çabam Dolmadan çok sen olunca, içindeki pirinç önemsiz Sen olsaydın içinde, yanında olsaydım Ve beni sen doğursaydın Dünyanın tüm dolmalarını yağsız pirinçsiz yiyebilirdim… Pirinç ne menem şeydir ki... Anne sütü sıcaklığında sözlerin Doğurgan tavrınla olsam yanında dünyaya bedel… Keşke beni sen doğursaydın Doğursaydında şımaracağımı bileceğim Şımardığımda bana gözleri gülerken kızan Kızarken ''bebeğim'' diye gülen Annem sen olsaydın… Olsaydın...kapında bir sabah serinliğinde Uykulu gözlerle tıkırtıma uyanıp, Geldin mi? Üşüdün mü bebeğim? Diyen Annem olsaydın... Olsaydın… Kapından alıp üşümüşsün, Örteyim üzerini, uyu biraz, dinlen, deseydin... Beni sen doğurmuş gibi… Üzerimi örtsen __Uyusam ____Sana uyusam ______Seninle uyusam Bir anne sıcaklığında Beni sen doğurmuşsun gibi sarılsan Bebeğin gibi sıcak ve anne sütü gibi kutsal sarılsan Bir daha bırakmasan Sarılsak… Sonsuz... Beklentisiz... _Bir __Daha ____Hiç ______Ayrılmasak… Keşke beni seni doğursaydın… __O ____Zaman _______ Biz __________Hiç ____________Ayrılmazdık... Ayrılamazdık... 29-07-2005 / Adana ŞİİRİN İSİM BABASI ÇUKUROVA EDEBİYATÇILAR DERNEĞİ ÇALIŞANI SN. İBRAHİM KARTAL'A TEŞEKKÜRLER................ Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#136 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Keşke Seni Daha Önce Tanısaydım
Önce ona Bir şarkı, bir türkü Ardından bir şiirden bahsettim Durdu, düşündü, gülümsedi Gözleri ışıldadı tümden Gözlerime baktı Sevda yüreklisin Hayat doulsun dedi Bende ki bir şeyleri bulmuş Ve keşfetmiş gibiydi. İlkokul, ya da orta-lise mezunuydu Berberdi, altın sarı saçlıydı, İnsancay dı yüreği, göçmen di... Haziran - 2004 - Adana Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#137 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Kıskandım Atkı Takanları
İlk defa bu Pazar Kutup soğuklarıyla üşüdüm Bir atkım bile yoktu Olsa Donsam da ısındım varsayacaktım Umrum değil… Soğuk diyecektim Bir atkı işledi annem Yıllar önce el emeği göz nuru Güneydoğunun ayazından Doğu Anadolunun karından Korunayım diye... Korundum Bir gün geldi kaybettim Çarşıdan aldım bir atkı Eve geldim kaybolmuş Artık son atkım Siyah beyaz olacak Kartal figürlü ve desenli Ve hiç yıkanmayacak Kokum kaybolmasın diye 06.02.2005-Adana Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#138 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Kimliğin Ben Olmalıyım…
KİMLİĞİM, GÖZLERİNE BAKAN KARA SEVDALI YÜREĞİMDİR ________Demiştin bana… Aldım o yüreği Kimliğimdeki resmin Yüreğine ekledim İki yürek şimdi Tek bir kimlik Tek bir yürek olduk… ELLERİM, GÖZLERİM, GÜLÜŞLERİM CÜMLELERİM HEP YARIM HEP EKSİK SEN OLMAYINCA YANIMDA ________Demiştin bana… Eksik, yarım, tamamlanmamış Ne varsa sende, Aldım ve hepsini Yüreğime ekledim Şiirimiz, şarkımız, türkümüz Yarım kalmasın diye… KARASEVDALI YÜREĞİN KİMLİĞİN OLDU GÖZLERİMDE BEN KİMLİĞİNE HER BAKTIĞIMDA GÖZYAŞLARIMI YÜREĞİME AKITIYORUM KARASEVDAN YÜREĞİMDEKİ DELİ SEVDAM İLE BULUŞSUN ÇAĞLASIN DİYE… 6.9.2005 - Adana Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#139 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Kurşuna Dizdim
Bütün …..Zevklerimi ……….Kurşuna …………..Dizdim Bu kentte Harfleri kısırlaştırdım, Kelimelerim doğurgan değil artık… Kusura bakmayın, Mangalımın sevdalıları Barbeküm kilitli Şişler paslandı et tutmaz artık Kelimelere şiş-sel şiirler ekleyip Pide üzerinde sunamayacağım, çünkü Bütün …..Zevklerimi ……….Kurşuna …………..Dizdim 21.9.2005 - Adana Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#140 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Kurşunların Öldürmedi Beni
Ölmeliydim oysa Bedenim paramparça olmalıydı Kalbim delik deşik Tanınmalıydım kan-revandan Tek parçamı bile bulamamalıydılar Bayramlarda! Kurban edilen Koyunlar, bıçaklanan danalar gibi İşe yaramaz parçalar, sakatatlar gibi Paramparça işe yaramaz olmalıydım Çöpe atılmalıydım, ölmeliydim Oysa; Kurşunların öldürmedi beni Direndim… Senin kurşunların Sevgi Yağmurlarıydı çünkü… 14.02.2005 - Adana Olgun Ekinci
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|