www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Kültür & Sanat > Genel Kültür > Edebiyat

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 04-18-2009, 09:13 AM   #1
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Sulh Duyusu

Televizyonda eski Türk filmleri,
Siyah-beyaz.
Renkler solgun ve sararmış yapraklar
Koşa koşa gelen baharı müjdeliyor dışarıda
Uça uça, döne döne pervaneler,
Yağıncaya kadar kadar
Rüzgârla savrulur saçlarım,
Sonra film biter.

Küçük çocuk oynuyor başımda,
Şiirlerime ve yaşantıma sinmiş virüsler,
Aklımda karamsar tablolar ve başımda yangınlar;
Yeni soğumuş ceset içimi ürpertti,
Ne zaman doğmuş, ne yaşamış, kim öldürmüş?
Kim atmış sokağa bu soğuk bedeni?
Üstünde gazete yaprakları! ...
Polisler, ambulanslar...
Sonra film biter.

Saçlarını ikiye bölmüş, taramış,
Ettiği sözler ve bir duman içimde,
Renkler soluk, yüzler soluk,
Küs bütün düşler birbirine;
Suskun ve mat bir sima,
Çizgiler saç teli değil yanaktan inen;
Film devam eder, kavgayla, ekranda:
Kırılan masalar, küsüşen dostlar...
Aynanın karşısındaki zorla gülmeyi bekleyen bir adam,
Gülerse aynadaki adam, karşındaki kör olur,
Ölürse, kırılır ayna, o darbeyle...
Sonra film biter.

Yaşlı adam ölmeyi bekler elde avuçta,
Dargın kendini eskiten yıllara, dargın kendine
Ve aniden uykusunda bağıran bir çocuk:
Çocuk gülüdür, beyaz gülüdür annesine,
Karanlıklar içinde dirençli bir uçuş...
Rüya biter, anne uyanır
Üzgün ve bitkin ve manasız,
Çocuk uyanır, yıllar geçmiş aradan,
Ölümünü bekler;
Sonra film biter.

Küstüm çiçekleri de sararmış,
Nazlı yaprakları esir, sonbahara.
Rüzgârla savrulur saçlarım,
Cebimde iki sitem şiiri: Biri beyaz güle
Diğeri sarı saçlı arkadaşıma.
Karşıda üç can, üçü de canan:
Biri uzaklaşır umudunun ardın sıra,
Biri kırgın düşlerine,
Biri yeni barışık hayatla.
Elleri dünyaları avuçlamış, bilmeden;
Biri çiçek yağmuru yapar dünyasını,
Biri zehir, düşlerini yıkana,
Biri uzaktan buraya bakar.
Gözlerim göremez uzaktakini, ulaşsa, onun dünyasını kapar;
Yaşlı adam bir iç çeker köşe başında,
Rüzgârla savrulur saçlarım,
Sonra film biter.

Gece yarısı kuşlar çırpar kanatlarını kovuklarında,
Hastalanmış bir gül,
Bir gül daha umudunu kucakladığında...
Yine solgun çiçekler, yine ölüme davetler,
Rüyaların gerçeğe çıktığı kapıda suskun bekleyişler;
Sevda çiçekleri, sonbahar rüzgârı ve dökülen yapraklar,
Ağlayan anne, ağlayan çocuk, yaşlı adam ve küskünler;
Siyah ve beyaz.
Renkler değişir sonra bardaklar taşar,
Kırılır her şey, kırılır umutlar,
İçkiler, sigaralar, şarkılar ve isyanlar;
Gözlerini dikmiş bir düşman, beni kollar,
Sonra film biter.

Sevgilinin hayali gece yarısında,
Mezarlığın kapısında, beni çağırır...
Beklerim öbür ucuna varıp da tekrar görmeyi;
Ben yürürüm, içim bekler,
Ağaç çıtırtısı, saat tıkırtısı birbirine karışır;
İkiye kadar uykusuz kara sevdalı ve umutsuz arkadaşım,
Gözleri bir, sözleri bir, kalbi bir.
Sabaha kadar uyuyamam hasta beden ordayken,
Rüyamı düşünürüm,
Sarı saçlı, kara saçlı arkadaşlarımı düşünürüm;
Tövbemi, isyanımı ve Hakk'ı düşünürüm,
Taş, diye çiğnesen de, seni düşünürüm!
Sonra film biter.

Sabah olur, başlar esmeye gene rüzgâr,
Umutlarım, umutsuzluklarım kabuğuna çekilir,
Gözlerim bir arkadaşımı
Bir de kırdığımı arar.
Toplanmışlar bir araya hepsi önümde:
Yaşlı adam, ağlayan anne, ağlayan çocuk,
Sarı saçlı arkadaşım, siyah saçlı arkadaşım, hasta arkadaşım,
Soğuk ceset,
Sarı, solgun yapraklar,
Karşıdaki üç can...
Avuçlarındaki dumanlar, sisler; sonbahar, ilkbahar...
Televizyondaki kavga eden adamlar,
Siyah beyazlar, değişen renkler; sevgilinin hayali.
Sonra anbean değişiveren hisler!
Silinmiş, bembeyaz olmuş sayfalar,
Barış ilanları ve beyaz bayraklar,
Sönen mumlar, yanan ışıklar,
Gece yarısında mışıl mışıl uyuyan bir çocuk,
Sepeserin yürekler, gülen gözler ve temiz aynalar,
Dirilen adamlar, iyileşen adamlar, gülen adamlar
Ve açılan beyaz, bembeyaz güller.
Sonra film biter.

(Pazar,25.10.1998/00:34)

Rıfat İlkaya
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-18-2009, 09:13 AM   #2
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Sürgün Ettim Duygularımı

I

-Veda Günü ve Udi-

Titreyişin çığlığı saplanır da sigaramın dumanına
Göremez yalnızlık koğuşunda feryadımı kör *******,
Issız hücreler sığındı gölgelere
Gölge kahramanı geceye bakanın
Işığın habercisi gölge

O, tellerini inletir suskun odalarda
O, mefkûre sağanağında şemsiyesizdi ve...
Ve artık mey bitti bardağımda
Meyhaneler kapandı
Kâkülündeki teller inler udim, ben inlerim.

Gökkuşağını saramıyor kollarım, sevinmiyor yedi cüceler,
Masallara küstüm, şarkılara, sevdalara.
Rüyalarım el etti kâhin edasına,
Manastırlar inzivaya çekildi, söndü mumları yıldızların,
İki adım yaklaştı ardımdan
Gölgeler masum, nefes sıcak:
Derin bir acı:
Sezar’a saplanan hançerdi sırtımdaki...
Udi bırakır gövdesini toprağa, yıkılır ateşe
Ud susar, mey ağlar
Ben yanarım;
O kandı udinin tellerinde konuşan
O kandı vedanın nahoş gelişi

II

-Son Sözlerin Katli-

Kollarından kavradı argo tevazünün
Savurdu onu lüzumsuzluğun emellerine,
Serseri kâbus ayyuka çıktı.

III

-Güneşin Katli-

Methiyeler zikrolundu sultanın makamında,
Kuşkusuz umuttu şarkın ılık ışıkları,
Akşam oldu güneş garbdan vuruldu
Hicvoldu övgüler yas saltanatında

IV

-Keramet-

Örümcek ağındaki sinek mutluydu bu sarayından
Ve belası kerameti oldu ağ kuranın

V

-Çocuğun Dünyası 2-

Çocuk kendine oynayacak
Buldu iki dünya,
Birinde tebessüm hâkimdi
Kahkaha birinde,
İkisinde de oynadı
Lakin hiç gülemedi

Rıfat İlkaya
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-18-2009, 09:13 AM   #3
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Tutsak

Duygularımı sunuyorum sana
Hediye,
Sen de anlayasın diye,
Sev, diye.
Bırak kafesteki kuşları
Göklere.
Yasalara tutsak olmuşsun,
Niye?
Kuşlar adını söylüyor,
Gel, diye;
Fakat beni unutmuşsun,
Güvercinlerin adresimi bilmiyor,
Ne diye?

Hediye!
Bir hediye gönderemez miydin bana
Sev, diye?
Günahsa sevmek, beni asın
Sebile...
Seviye...
Seviye azdır aşka yasak getirende!
Mahkûmum şu an yalnızlığıma
Sensizliğimle.

Sen değil misin ümit kapım?
Sen değil misin aşkım ve canım?
Ne kaldı geriye?

(1997)

Rıfat İlkaya
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-18-2009, 09:13 AM   #4
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Tutup da Sonsuzu Alasım Gelir

Sonsuzdan sonsuza uçmak isterim
Yeşilin maviyi bulduğu yerde,
Ellerden el gelsin; çoktan beklerim,
Devayı bulamam ben sensiz, derde.

Gün müdür dün müdür dünyamı saran?
Doğdukça âleme doğasım gelir,
Seninle uzağa beraber koşan
Yüreğim taşar da uçasım gelir.

Yürüdüm yürüdüm seni aradım,
Koştum da cihanı tutmak istedim,
Bu yollar baş olmaz sensiz her adım,
Yan yana olunan günü bekledim.

Selamım nicedir, yar, bilir misin? !
Şu gönül Selam'a haber iletir.
Ben senin yanına Hak’la gelirim,
Aziz'le tanıştım, bize yol verir.

Tutup da sonsuzu alasım gelir,
Kalbindeki cihana saçasım gelir,
Elimden, güzelim, bilmem ne gelir:
Seninle yaşayıp, ölesim gelir.

(Salı, 10.03.1998/22:28)

Rıfat İlkaya
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-18-2009, 09:13 AM   #5
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Uzakken Herşeyden

ve akılların
durduğu bir zamanda
basit basit cümleler
-ne varsa artık akılda-
düşer, dillerden

bu zaman çünkü
yalnızlığın
cirit attığı
düşmanı dahi aratan
sıcakların
ortasında
uzak mı uzak
sevgiliden
kimsesizliğin çocuğudur

ne kalır ki ne gelir ki
akıldan?
bütün tohumlarını mı çürütmüş
-yoksa-
de şarj veya şarj mı etmiş?

bilinmez...

her şey durur
akılla beraber, zamansız mekanlarda
sevilenlerden ta uzaklarda

bir de not düşeriz:
'seni hala çok seviyorum,
yanımda olmasan dahi.'
sonra bitiririz, belirsiz saatlerde/şiirimizi.

(Pazartesi,27.07.1998)

Rıfat İlkaya
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-18-2009, 09:14 AM   #6
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Ümitsiz Dizeler

özlemin nefessiz yaşayışıdır
ümitsiz dizelerde bekleyişim

son kez gözlerime baktığında
gönülsüz kucaklamıştım
çaresizliğin 'git' dedirtişini
her yan dayansa da sessizliğime
ben dayanamam;
'ben' dedim bırakıp gittiğin
kupkuru cesede,
senden başka ne yıkayacak var
ne de kefenini saracak bu bedenin

bekliyorum hala
boynumda sarılı duran
devasızca
'git' demenin alçısını bir seansta
kesecek gözlerini
oysa...
sözümü geri alamıyorum
ömrüm de seni
gittirmeye hazırlayacakmış büsbütün
oysa
balçıklaşmışım yeryüzünde
seni değil
cansız bedenimi bekleyecekmişim ebedi

(Cumartesi,02.101999/02:35)

Rıfat İlkaya
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-18-2009, 09:14 AM   #7
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Ümitsiz Dizeler II

Her yan sınırlanarak gelir üstüme...

Işıklar sıkıştırılıp karanlığa tepilir,
Dönsem -kahrolsun darlardayım-
Boğuluyorum zulmün kenetliğinde,
Uyandır beni n'olur
Şu derbeder uykudan!
Boşluk sarmış kavgalarıyla, başımı,
Beni bulmak istiyorum hicranımda,
Çığlıklarda kayboluyorum.

Ümitlendirmesini görev bilmiş bir el
En çok var olan bulunmazlıktır.

Yılan bile yok denizde,
Bataklıklar körkütük aç,
Bataklığın kaptığı tek yem, benim.
Aydınlanmak nerde! ...
Kurtulmak nerde! ...
Soğuksa, acıma bir dem daha katar,
Her şey olanca uzak.

Deniz taştı,
Bardak çatladı;
Sabahı istemiyorum! ...

Son yıldızım sensin,
Kayarsan gökyüzünden
Gözlerimdeki resmini de götürmeyi unutma,
Son nefesimden ismini duymayı unutma.

(Pazartesi,25.10.1999/22:30)

Rıfat İlkaya
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-18-2009, 09:14 AM   #8
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Vakitsizce

Ağır ağır yolculuk,
Açık ve sonsuz yollar,
En adi bir çulculuk:
Gül bahçesinde mallar!

Nedir bu çapulculuk?
Kökten kurumuş dallar,
Boşa okunan nutuk*,
Başa kalkılan aşklar!

Macera, denen tokluk,
Yolda atılan laflar,
Ani aşklar! Ne çabuk? !
Hep yutturulan haplar.

Bizde muamma tokluk,
Niyet, emek, sonuçlar;
Sizde apaçık bolluk,
Yanağınızda allar.

Bir ben görürüm ufuk,
Sırf pembeleşmiş yollar,
Vakitsizce bir soluk
Size döner arzular.

(Pazar,19.10.1997)

Rıfat İlkaya
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-18-2009, 09:14 AM   #9
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Vakittir

Haydi!
Vakittir, hazırlanalım,
Bizi bu dağlara getiren yol kaybolmuş.

(Perşembe,25.10.1998)

Rıfat İlkaya
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-18-2009, 09:14 AM   #10
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Yağmur

ve ıslanır gözlerin...
ve kıskanmak gelir içinden...

çizdim resmini su üstüne,
hep yaptım hep
ve sildi dalgalar,
gidiyorum geldi zamanı
Sen kendinle kal

kağıt yırtıldı hikaye kaldı
yol yüründü iz kaldı
sen de geçtin ömrümden
rüya bitti ne tuhaf

ve haykıramadım
ağlayamadım

kavgaların yankısı büyüyorsa yalan
hala üşüyorum
esir olmadı ruhum ne tuhaf

nedendir bilmiyorum bu sağanak:
gün doğumu
gün batımı
güneş
yıldızlar
sen ben ve onlar
herkes
her şey
yine sabah
yine akşam
bitmeyecek ama dinecek
yavaş yavaş/
yağmur/
gidiyorum işte uzaklara
sen.................................
.................................kal.

(Perşembe,05.08.2001/23:55)

Rıfat İlkaya
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 04:36 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.