![]() |
![]() |
#161 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Gibi
Dilinde iftira etrafa çatar, Aynısı kendinde farklıymış gibi. Çamura gömülmüş battıkça batar, Temizim sanıyor, yıkanmış gibi. Elin gavuru der kendine bakmaz, Sevgiyle çağlayıp gönüle akmaz, Büyük, küçük görse umruna takmaz, Çıkar meydanlara, insanmış gibi. Şahadet söyledim sanıp inanır, Şirkten ayrılamaz Müslüman sanır, Etiketli görür şeklinden tanır, Kula secde eder, yaratmış gibi. Değişen hali yok aynı geziyor, Oruçla eğlenir hemen teziyor, Hem dalga geçiyor hem de beziyor, İmandan habersiz, inanmış gibi. Her konu sayılmış inceden ince, Akıl başa gelir kabre inince, Suallere cevap net istenince, Mel, mel bakar gözü, dilsizmiş gibi. Hurafeler boyda fetvalar uygun, Hayatın her türlü zevkine doygun, Helâl diye yutar yediği soygun, Eli kirli görür, temizmiş gibi. Dursunî’nin hali herkesten beter, Gerçeği görmeze ibretler yeter, Mahşerde kulları sıratı seçer, Cennet umar gönül, hak etmiş gibi. 04/10/2006 Dursun Yeşil |
![]() |
![]() |
![]() |
#162 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Gidiyom
Kim kimi seviyor hesapsız bilmem, Bir yaran bulmadan geldim, gidiyom. Menfaatler önde görmeden silmem, Bir damla olmadan seldim, gidiyom. Her sevginin ardı dayalı çıkar, Ortaklıklar kurduk devleti yıkar, Dışı seni içi beni hep yakar, Dereye gelmeden göle, gidiyom. Hele cebin bitsin gör seviyor mu? Kuruduğun zaman bak görüyor mu? Muhtaç olduğunda kol geriyor mu? Sevgi bulamadan seni, gidiyom. Her yüze güleni dostum sanmıştım, Kara günde elden tutsa kanmıştım, İbret almasaydım beter yanmıştım, Şöyle bir dünyaya baktım, gidiyom. Semerin üstünde bulunur binen, Belini bilmezler yeter ki enen, Ses etsen olursun kötü bilinen, Herkesi taşıdım yalnız, gidiyom. Verince son nefes soyarlar teni, Tanıyamaz bilen çıplakken beni, Giydirirler boydan bulunmaz yeni, Doğduğum haldeyim donsuz, gidiyom. Dursunî arıyor yansız seveni, Bulsam istemeden yaram deveni, Görmedim ibadette çok eveni, Karşılıksız seven, dostsuz gidiyom. 13/10/2006 Dursun Yeşil |
![]() |
![]() |
![]() |
#163 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Gitti
Doğunca düşmüşüm karanlık yola, Yürünecek bir yol olmadı gitti. Umutla yapıştım kırılan dala, Uzanacak bir dal, kalmadı gitti. Ay doğduğunda da, güneştir sandım, Yüzüme gülene aldanıp kandım, Sonra içten, içten dumansız yandım, Sarılacak bir bel, gelmedi gitti. Herkese uygunca davran dediler, Doğru söylemedi uzman dadılar, Kararda yanıldı başkan kadılar, Öpülecek bir el, çıkmadı gitti. Rüzgârlar hep farklı esti karışık, Sevmeyenle bile olmam barışık, Yaktılar bilmedim bazen mor ışık, Rahatlatan bir yel, esmedi gitti. Türkçe ile dedim bütün sözleri, Bulamadım nerde, insan gizleri, Kula yalvarmaya çökmem dizleri, Yol gösteren bir kul, doğmadı gitti. Dillerde kemik yok her yöne döner, Umutla uzansan ışıklar söner, Azıcık sert konuş suratlar iner, Yalan söyler bir dil susmadı gitti. Herkes nefse göre bilerek söyler, Kimseyi darıltmaz farkında beyler, Dursunî eğilse şaşırır baylar, Kurtaracak bir kol, tutmadı gitti. 13/12/2006 Dursun Yeşil |
![]() |
![]() |
![]() |
#164 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Gizli Sırlar
Alabilene her çiçekte bal bulunur, Arı olmayan vardığı gülden kovulur, Yaratılmışa o sır ezelde konur, Anlayabilirsen, Allah’a kul olunur, Bir hücredeki sır bile çözülemiyor, Han, kendi ve güneş çevresinde dönüyor, Hücrede molekül aynısını yapıyor, Anlayan anlar, gerisi gafil kalıyor. Alemi çevrenden ibaret sanmayasın, Daha nice örnekler mevcut anlayasın, Handaki inciye aldanıp, kanmayasın, Ömür kısa, gün sayılı, aldanmayasın. Seni yaratan boşa yaratmış değildir, Çevrene bak, ibret alınacak nelerdir, Düşünüp arayanlara, her şey misaldir, Başkasında arayana, örnek kendidir. Pisliğin arasından gelen sütü içer, Bunca rızkları verene de sitem eder, Kendine baksa, gücü ne yapmaya yeter, İnsandan aciz yaratık yoktur, bilseler. Göz bebeğinde ki, sırrı anlayabilsek, Bir tek hücreli canlıları incelesek, Başka nasihate gerek yok, görüversek, Zerrede alemler görünüyor, hissetsek. Herkeste gaye kısa yoldan köşe dönmek, Merak etme, yaratan rızkını verecek, O nefeste, rızkta sayılıdır, gelecek, Kullanılan yerlerin adı görülecek. 23/5/2001 Dursun Yeşil |
![]() |
![]() |
![]() |
#165 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Gönül
Bir güne gülmeyen yüzle başladın, Bozulmuş bağda ne, ararsın gönül? Çileli ömründe gülü taşladın, Ormansız dağda ne, sararsın gönül? Tohum ekilmeyen çorak tarlada, Terbiye görmeyen çocuk barlarda, Korunmayan çiçek soğuk karlarda, Doğmamış sevgiyi, sorarsın gönül. Anan, baban ölmüş dökülen evde, Ağacı kurumuş sökülen çevre, Ruhları tarumar canları sevde, Kaybolan insanlık, yeşersin gönül. Taşlaşmış kalpleri ara sıradan, Hoş et gönülleri sever yaratan, Nemlenir ekilen çıkar aradan, Kuru da olsa ek, biçersin gönül. Umutsuz olmadan bekle yarını, Yaratan verecek senin kârını, Dağıt masumların hep efkârını, Bir gün meyvesini, toplarsın gönül. Her türlü tasayı içe atarsın, Yakında asayı ele tutarsın, Elinde olanı tezden satarsın, Bu kafayla erken, batarsın gönül. Hoyrat gül dalına yalnız konmuşsun, Sarmayan kollarda berbat donmuşsun, Dostlar kazığından çokca yanmışsın, Tecrübelenince, bitersin gönül. Beğenip konmazsın ormanda güle, Bir gün döneceksin savrulan küle, Varsın olsun sana yazılan çile, Yarın toprak altı, olursun gönül. Mekân seçtiğin bir çalı dalıdır, Her karış milletin özel malıdır, Kıymeti değerli insan nalıdır, Daldan yere hızlı, inersin gönül. Ne güzel kafese koymuş yaratan, Belli ömür geçer nefes sıradan, Alırlar seni de bir an aradan, Aheste, aheste, gidersin gönül. Yalan dünya malı yığar coşardın, Elde etmeye yol bulur koşardın, Gerekirse karlı dağı aşardın, Daracık mezara, sığarsın gönül. Yetimi iterek dönerdi başın, Eleştirilince çatardı kaşın, Tabuta konunca yok arkadaşın, Hesabını yalnız, verirsin gönül. Dursunî sözüne değer verilmez, Açmayan ağaçtan güller derilmez, Bir insan her zaman bunca yerilmez, Acep sen ne işe, yararsın gönül. 28/11/2006 Dursun Yeşil |
![]() |
![]() |
![]() |
#166 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Gönül Dostları
Kara gün dostu mu nerde bulursun? Hortumcu birliği, gönül dostları, Düşsen ellerine harda solursun, Zevk sefa grubu, anıl dostları. Davetten davete koşup gelirler, Dernek başkanları coşup belirler, Jüri oluşturup en çok bilirler, Dünyası tozpembe, sanıl dostları. Serbest yazıp serbest gezip yaşarlar, Şiir okumaya yavaş koşarlar, Fikrine ters olsan fazla taşarlar, Torpilli kullardır, sanal dostları. Üç beş kelimeden şiir yazarlar, Yedikçe bedava hepten azarlar, Birbirine kuyu derin kazarlar, Gelirler davetsiz, kanal dostları. Sanırsın kültürlü senden cahildir, Laf ebeliğinde toptan ehildir, Birebir sahiplik çoktan sefildir, Söz de dost sanılan, yanal dostları. Her birinde ayrı yaşanmış anı, Dursunî dikkat et sözünü tanı, Oluşur hakkında, çok kötü kanı, Yalan sevgi bağlı, gönül dostları. 21/09/2006 Dursun Yeşil |
![]() |
![]() |
![]() |
#167 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Gönül Evimde
Bir pekmez çanağı sebeptir işe, Kovulduk kibarca, baba evimde. Hayatı tanıdım iş düştü başa, Sıkıca sarıldım, yürek evimde. Kravat bağladı iki yakamı, Bilmedim gerçek mi, yoksa şaka mı? Düz demi yaşadım, bastım faka mı? Yirmi beş yıl geçti, gönül evimde. Müdürü görünce ters ilikledim, Kızınca evrakı çok delikledim, Düşünce görmedi hep meliklerim, Ömür harda geçti, gönül evimde. On dört Kasım dokuz yüz seksen üç den, Özledim iki bin yediyi içten, Belim doğrulmuyor kaybettim güçten, Has gitti pas kaldı, gönül evimde. Kravat yetmedi adam olmaya, Rengim değişmedi koltuk almaya, İsteseydim her an hortum bulmaya, Secde yapamadım, gönül evimde. Sanki yaşanmadı yirmi beş yılım, Başta akıl yoktu, kalmadı kılım, Üç, beş dostla gider yakında salım, Son çeyreğe girdim, gönül evimde. Gelen, giden, gören, duyan horladı, Kalbimde ateşi herkes korladı, Dursunî yaşadı ama zorladı, Huzurla yaşadım, gönül evimde. 22/03/2007 Dursun Yeşil |
![]() |
![]() |
![]() |
#168 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Gör
Miyavlamasına aldanıp bakma, Kuyruğa basta gör, kedi dostun mu? Sana yalvaranı görünce akma, Alacak iste gör, gerçek dostun mu? Kuzu gibi meler emince biter, Koç olunca arka ayakla iter, Sen de ona muhtaç olunca yiter, Menfaat asta gör, düşsüz dostun mu? Sakin deniz olsan senden içerler, Dalgalı görseler hızlı geçerler, İşinden atılsan deli seçerler, Ölünce yasta gör, eşsiz dostun mu? Bir de suç bastırır üstüne gelir, Efendi demezler enayi bilir, Hiç umursamazlar, istersen delir, Boranlı este gör, sessiz dostun mu? Denizlerin karnı geniş götürür, Rüzgâr bulutları sürüp getirir, Aslımız toprakta rızkı bitirir, İnsandan iste gör, dilsiz dostun mu? Sütün sağılırken her an emerler, Kuldan utananlar son gün gömerler, Dursunî’yi uygun bulan semerler, Bağları kasta gör, elsiz dostun mu? 26/04/2007 Dursun Yeşil |
![]() |
![]() |
![]() |
#169 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Gör Hele
Oğlum var diyerek güvenme sakın Avradın koynuna girsin, gör hele. Kızım var sanarak sevinme sakın Damadın koynunu görsün, gör hele. Elin, ayakların sağlam tutarken Tek, tek boğazından lokma yutarken Yatağını kendin yapıp yatarken Görürken söylerler, körsün, dur hele. Muhtaç olurlarsa yalpa yaparlar Alasıya dek her yola saparlar Elinde bulurlar, mille kaparlar Muhtaç olmuyorsan, pirsin gör hele. Verdiğin bağlardan üzüm beklersen Sözleri susmayıp hemen eklersen İyilik yapmayı azcık teklersen Senden kötü yoktur, şersin dur hele. Bakarlar diyerek bağışla evi Sokakta görürsün eğilmez devi Orta yere çıkar evladın yivi Suya ekmek banar yersin, dur hele. Parça kızıl etten adam ettiğin Başı ağrıyınca koşup gittiğin Onun için bütün malı sattığın Sırtından bıçağı vursun, gör hele. Bilen bilir söyler, inanan olmaz Kötülük yapanın yanına kalmaz Dursunî anlatır, cevabı bulmaz İnsanlar bu hale, varsın gör hele. 07/07/2007 Dursun Yeşil |
![]() |
![]() |
![]() |
#170 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57918
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Gördün mü Ata'm?
Günde sekiz saat beni seyredersin, Sana layık çalışıyor muyum Ata'm? Ağzım var, dilim yoktur insan bilirsin, Bizi hiç hortumsuz gördünüz mü Ata'm? Emme basma tulumbadır başlarımız, Emir verir oldu en şaşkınlarımız, Tahlilde bozuk çıkıyor kanlarımız, Hortumsuz etiketli, gördün mü Ata'm? Başı sallamam kararname yazarlar, Kul hakkı yemeden gün geçmez azarlar, Doğru söyle döner koltukta kızarlar, Benden de nefret, ediyor musun Ata'm? Makam verilince adam oldum sandı, Geçici olan kolruğa hep aldandı, Battıkça battı, batağa tam saplandı, Temiz bir devlet memuru, var mı Ata'm? Keçiler Abdurrahman Çelebi oldu, Temiz olan vatanseverler kovuldu, Şehitler üzgün, gaziler pişman oldu, Kurtardığınıza pişman mısın Ata'm? Takla atmaktan vakit kalmıyor işe, Herkes memnun değildir ellerde şişe, Türkiye'm de sahipsiz kalmadı köşe, Seni seven kaç kişi, sevgili Ata'm? Emanetçiler ziyarete gelince, Söyle onlara utandır usulünce, Bazende çiçekle gelirler sinsice, Kimin ne olduğunu bilirsin Ata'm? 18/03/2006 Dursun |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|