![]() |
![]() |
#181 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Peki…
Ne olurdu hamal, amele, çoban olsaydım… İnsanların nefsimi aşağıladığını görseydim… Bastığım toprak, aldığım nefes, içtiğim su aynıydı oysa Peki, neydi böylesine farklıymışım gibi oynadığım! Hayvanlar bilinen fıtratta yaşıyor, Doğa belirli dönemlerde canlanıyor, Güneş her sabah yeniden doğuyor, Peki, kendi hamurumu neden böyle yoğuramıyorum? Bir şeyleri itelediğimi zannetsem de sürüklenen, Sevgimdeki pikten her an uzaklaşan, İnkâr, özgür ve isyan üzerinde yaşamış olsam da Peki, neden kendimle barışık kalamıyorum… Erozyona uğramış kırlara vardığımda, Kel olduğumun farkına vardım birdenbire! Geride bıraktığım hiçbir şeyden iz kalmamıştı burada… Hayal bile kurmak ne zor şeydi benliğimde! Bastığım toprağın sertliği, Tepemde yükselen güneşin ateşi, Yüreğimde zelzele etkisi yapmıştı Dudaklarım uçuklarken… Yaşadım o an ruh aynamın keşfini! Öylesine hükümranken aslında ne kadar acizmişim, Ne vardı ki çevremde var olduğunu sandığım? Çok konuşan ama ayıp olmasın diye dinlenen, Geçici olguydu her aşk, bedenimde bitiveren, Uykumda yalnızlık kâbusuyla acısı ruhumu deşen, Amaçsız-imansız süslerle üç günlük bayram dileyen… Dökülen saçım misali bir şeylerim her an terk ediyordu Peki, doğada gördüklerim nefsime ne anlatıyordu? Yürüyen ama sonra yorulan, Sürekli acıkan ve susayan, Huzur peşinde koşarken, hayattan bunalan… Her anın diğerine benzediği dünyada En cesur savaşçı gibi yaşıyordum rüyada! Ölenler, yaralananlar, hastalananlar… Sonu vardı her dokunduğumun! Peki ya kendi sonum? Korkunçtu cevabı sorumun… Safet Kuramaz |
![]() |
![]() |
![]() |
#182 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Pıtırcıklar Arasında...
Pıtırcıkların arasında, Gölgeler yaz seansında, Ayaklar sımsıcak kumsalda, Denizsin, üzerinde dalgalanıyorum! Eskişehir’de aşk var, Var fırtına… Kızları tüter gözlerimde, Yüreğimde… Bulut oldum semasında Seyrediyorum! O orkide gözler seninse, O etli dudaklar yerindeyse, Bedenin ruhuna esirse, Neden hala yoksun yüreğimde... Ne olur söyle! Sus Eskişehir! Porsuğun nehir, Odun pazarı nedir? Hamam yolu neden böyle kalabalık Neden ki... Göremem orada seni, Yüzündeki tülü azcık indir! Prangan vurur, Embelin dokunur, Acı çektiğim yetmez mi? Aşkın saç baş yoldurur… Anla filizcik şu sonbahardan, Pıtırcıklar olgunlaşmadan, yeşillik solmadan, Ressamın fırçasına boya bulaşmadan, Karala beni... Siyahında, Beyazında! Cuma günü şahit olsun, Seni görsün... Beni ekmeğinin üzerine koysun, Yesin de… Doysun Bal, kaymak yer gibi! Safet Kuramaz |
![]() |
![]() |
![]() |
#183 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Piknik...
Hevesleniyorum yemek yemeye Aklımdan neler geçiyor, tatlılar, kebaplar... Sıcak hava, yeşillenmiş kır, zengin sohbetlerle Yalancı cennet direksiyonunda yola düşer arabalar... İşsiz tembel hem ruha hemde bedene tıkınmalar Geçen her anı boyarken paradan ve zamandan israflar Cazip geliyor nefsime sürgün gibi yaşananlar! Yağan yağmur ardından şimşek, Ölüm korkusunda ses titrek, Alır miskin hayallerden hac iklimine Dönerken başım tavafla türlü dilek... İbadet hazzı, doyurucu zemzemler Konulan hazır hurma sebiller, Aşkın sarhoşluğunda, sıcacık Kâbe örtüsünde, mazimi bitiriverir! Alırken nefes, Başı kaplarken fes, Dünya nimetlerini geçerken es, İstikbal beyazla yıkanıverir... Yürüyen ruhtur bedenden bihaber, Çöllere gider deve sütü sağar çadır arar, Kainat efendisinin izlerini sürer bedevi tecrübesinde! Kumdan adam olur yuvarlanıverir, Sıcaktan çatlamış dudağım suya hasret umursamaz Her hayale gülümser... Deprem tsunami sel baskınları, Mevsimler geçer bozulur ömrüm balansı, Ay güneş mum ışık yarası, Kana bulaşan tabanca kılıç teması, Arafat’ta dinlenir kalpten dualar... Mahşeri kalabalık cebel-i rahme’de aşkla buluşur, Dünyanın en yüksek tepesi gibi yapışır bulutlar, Tövbe selinde yüzer piknik malzemeleri... Kendime gelirim aczimle fakrımla, Çöl kumlarında yıkanırım teyemmüm farkıyla, Bedenden kurtulur ruhum acıyla, Sarılır toprağa ihrama sarılmış kefenim... Son piknik başlar kim bilir belki azapla belkide ilahi aşkla Bilinmezler ölür açılır alem bambaşka Sur’a şahit kabrim, kıyamet terletir haşr’da Sonsuzluk biter dünya derdim! Safet Kuramaz |
![]() |
![]() |
![]() |
#184 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Resulullah...
Dönüyor başım yörüngem dönüyor Hu diyen ağzım döşümden söylüyor Kalbimde Kâbe’m gönülden özlüyor Dünya köşkümde yoksun Resulullah! Kömürden kara yüreğimde yara Hasret huzura kandım vicdanıma Döndüm yakara yakara Allah’a İmam önümde yoksun Resulullah! İçten ağladım kabrinin başında Görmek diledim günahkâr başımla Gönlüm eyledim görseydim rüyamda Uykum nöbette Yoksun Resulullah! Perde indirdim kuşaklar tahtında Nice incindim umutlar yurdunda O gün sevindim dualar sonunda Sardı cemalin nurun Resulullah! Kendimden geçtim aşkınla döndüm Cemalin sevdim nur evrenler gördüm Yok oldu derdim şer dünyada öldüm Sünnet sarayım doğdu Resulullah! Öğüt bekledim başımla omzunda Okşanmak derdim annem kokusuyla Yalnız seyrettim mümkün mü doymaya Şükür Allah’ım gördü Resulullah! Niyet efendim gönülden dilemek Cahil ezelim kökünden bitirmek Gerektir derim özünden titremek Gerçek dergâhım döndü Resulullah! Safet Kuramaz |
![]() |
![]() |
![]() |
#185 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Reyhan…
Saksıda Reyhan kokusu gelir dağdakinden, Mayası toprak kalsa da yağmur rüzgâr hasretinden, Kulluk ruhunda ayırsalar da doğal mekânından, Sevgisi içten, yeşil ormanlara benzer bakışları… Koparsan bir parça kolu kanadı acımaz, Haz verir damakta yersen cenneti aratmaz, Sözdeki güzeli yaşatır çıkardan habersiz, Rio Karnavalı özgürlüğünde doğar sabahları! Kavaklarda kış görüntüsü düşer günlerine, Kanser olmuş sulayanı hasret kalır gülüşüne, Kula mahkûm kaderi nokta koyar günlüğüne, Ezelden beri doğumları aşar fani insanları… Safet Kuramaz |
![]() |
![]() |
![]() |
#186 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ruh aynamız...
Kim mükemmel ki, İnsan eliyle yapılan makine yüzde yüz verimli olsun! Çocuğumuzdan, eşimizden, işimizden o kadar çok ki beklenti... Nedense unuturuz içinde kendimizi! Sigara içeriz, Dumanını sokaklarda gezdiririz, İçmeyin dediğimiz insanlara böylece zulmederiz! İçki alemiyle keyfederiz... Sokaklarda, kullandığımız arabalarda, aile arasında, terör estiririz... Daha neler cabası yaşadıklarımız! Kötü ne varsa alışkanlık adına, Sanki süt beyazmışız gibi eleştirmeye devam ederiz! Aynalar bizi yansıttığında yansıttıkları kör eder sanki... Nedense örnek olmak yerine tavsiye yolu rahatlatır vicdanımızı! Mükemmel olan kitaplar, doğa, anlatılanlar.... İnsan onları yaşadığı kadarıyla ortaya koyar verimini! Gördüm Mekke’yi-Medine’yi, Kainat efendisinin kabrini, Allah’ın evi Kabe’yi, Ahret provası ihram içinde saf beyaz tek giysiyi... Tavafta dönerken başım döndü, Tatmadığım hazlar sunuldu... Ağladım rahmetle birlikte içerken zemzemi! Dönmek istemedim, Bölmek istemedim, Kaybetmekten korktum yakaladığım mükemmeli, huzuru! Hacı olmuştum... Artık mükemmeldim! Ara, ara kendimi kaybetmekten korktum, O anları düşünmekten çekindim... Gelecek yaşanacaksa, onun içinde dua ettim! En sonunda anladım ki saf insan “Benlerle” yaşayamaz! Kur’an diliyle “Biz nehrine” karışmakla mükemmelleşir! Safet Kuramaz |
![]() |
![]() |
![]() |
#187 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ruh...
Ruhumuzu el ile tutabilir miyiz? Aynada yansırken gözle görebilir miyiz? Dokunduğumuz beden dilinde sanırız Ruhumdur desek kimi inandırabiliriz! Rüyalar görürüz gerçek gibi yaşarız, Keşkeler dilde her yerde onu ararız, Aslında ceset içinde ruh ölmez eser Toprağa sarılır bir gün şakın habersiz! Nefret ruhtandır aşk aynasında kalır iz, Sinirlendirir sonrasında ne çok ağlarız, Yağmur toprakta ağlamak insanda nimet Tazeler yeniden doğmuş gibi yaşarız! Ruhsuz hayat sahiplenmektir malmış gibi, Her an ölen beden anlamaz değerini, Sanal dünya dedikleri içimizde gizli, Bizden başkası bilemezde çözemezde! Safet Kuramaz |
![]() |
![]() |
![]() |
#188 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ruhumda Dansımız…
Sabah dışarıda yağmur ve bulutlar Yüreğim ne okunuyor nede var sözüne yorumlar Gribin ağırlığında halsizliğim ve hapşucuklar Hüzün ormanlarında bahar ve soğuklar Milyonlarca çiçek var koklanmıyor! Irmaklar saf akıyor suyuna dokunulmuyor Kuşların sessizliği ruhumu dolduruyor Her canın adı belli bakıyorum boş koğuşlar Askerler nöbette sınırlarda hareket! Ambargo konmuş eriyor eldeki stok Hazır silinecek duygularıma tabut Matem türküleri bağlamanın telinde ağıt Saplanıyor acısı yüreğime giriyor binlerce ok İştahsız bedenimde artıyor nedenler sorgular... Günümüz şen olsun, davullar zurna sesine karışsın muhabbetimiz var Şu gönül koruma sizinle çare var! Çay içelim sohbet edelim atışalım Geçmişimizi yâd edelim Tarihimizle övünelim Okuyalım güzel tasvirleri, okutalım Dost sevgisinden mahrum olmayalım Çingene raksı Anadolu bozkırına dalga dalga yayılır! Ağlamak güzeldir... Yağmur damlaları toprağa hayat verirken gözyaşları da ruha Ağlamayı bende severim ama uzun zamandır tatmadığım duygu da Bazen yağmur altında yürüyorum bu duyguyu yaşatmak lüksünde! Dostlar gelin rahmetin çamuruna sürülsün gözyaşlarımız Yeşillenelim kısım kısım şenlensin topraklarımız Hastayım der miyim şimdi ilaç içsem de var ya coşkularımız Ölüyü yatağından fırlatan can katan kabir bilmez Danslarımız! Safet Kuramaz |
![]() |
![]() |
![]() |
#189 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ruhumdan Tomurcuk…
Suyun üzerine ruhumdan bir damla düştü, Gitti en derinlere karıştı mercan kayalara… Karanlığın göz kamaştırıcı görmezliği üzüntü Seher yıldızı güneşle sevişmeden doğdu aynalarda… Nefessiz kalmışken, Gözlerim neler görmüşken, Yukarı fırladım son evrenden… Yükseldim nur baki düşlerden, Son tomurcuk dalgalandı suyun üzerinde! Hak sancaktı ölüme meydan okuyan son kale, Tomurcuk yüzüyordu ağır, ağır tehlikeler treninde! Yalnızlık değildi aslında çaresiz bırakan günlerce, Ölen umutlardı şekilden şekle giren sabırsız bedende… Ey zalim sen olacaksın elbet şeytan filminde, Yok etmek belki kefene bürünmüş ölüm dilinde! Başka bir âlem, doğum sancısı çekerken seherinde, Gel gitlerin ayın hallerinde susacaktır başka seyirde… Güneşinle sar beni rüzgârınla kar cennetini, Özüm buhar gönlüm uçar içir aşk şerbetini, Özlem bahar gözümde yaşlar unutturma ezelini, Tomurcuğun kelebek ömründe sırlanmış ağlıyor… İnsandan başka hiçbir canlı israf etmez yediğini, Çocukların gözünde öcü vahşi orman efendileri… Kıvılcım korku yangınları iflah olmaz neleri, Ölüm doğum günü partisi, yapsam şeb-i aruz töreni! Safet Kuramaz |
![]() |
![]() |
![]() |
#190 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ruhuna El Fatiha...
Kelebekler özgürdür, çünkü bir gün yaşarlar Her şeylerini bir güne sıkıştırırlar, koleksiyon olurlar sonra! Elleri kirli, yürekleri duyarsız, evlerinde insanlara Süs olurlar duvarlarında! Elinde silah mirasyediler ava gider, zevkle safariye Hiçbir şeyden habersiz hayvanlar hazırdır ölmeye Sömürüye maruz kalmış Afrika insanı diğer yanda, Av bulamaz savaşmakta açlıkla... Bulamaz sıcakta kavrulurken su nerede, Hayvan hacet giderirken, altında kafasını yıkamakta! Güneşin doğuşu bile orada artık işkence Yağmursuz toprak dilim dilim ayrılmakta Deriyi saran kemik bedenler, aşkı unutmuşlar Ruhunda hayallerini susturmakta Bende Afrikalı gibi o zengin hülyanın arkasında, Susuz, aç... Dolaşmaktayım güneşin altında! Sevgisini kaybetmiş ruhum, enkazının altında kalmış Kuruyan toprakta inadına çıkan gülü seyretmekte! Hala bir umut yaşıyor, o gül gibi başı dik ama çoktan sarsılmış! Yüzyıllar hep aynı, insan aynı… Aynı sevdalar! Değişim kalmış tek farklı, denk geliş, farklı aynalar… Karanlığa gömülen gece, sitem bahçesine açılmış Dilenmiş bir kırım sevda için defolu boş kalpler! Oyunun adı aynı, tiyatro sahnesinde dekoru… Sabır bahçesine açılan bir yudum umut, seyircilerden belli sonu Ne kadar alkış alırsa sevinecek zavallı sanatçısı, Bilmez ki başkasının hayatıdır oynadığı... Fakir ruhunda parçalanmış Kadifesini İğne iplik alıp eline diker, yaşamanın yoktur başka yolu! Gülseler ne yazar pantolonu dizinden yamalı, Hülyaları ölmüş… Tabutunda Saffet kefeni Ruhuna el fatiha! Safet Kuramaz |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|