www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 12-28-2008, 01:20 PM   #11
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

-Baharla Gelsen…
Bir dağ inşa etmeye koyulduk
Gözlerinden ruhsat alarak
Tam da şehrin bittiği yerde

Tan vaktinde tarifsiz bir sevinç
Yeni bir ufku olacak seherin
Ama gönlüne bıraksak
Güneş hiç doğmayacak

Gözlerinde zifiri karanlığın
O küstah egemenliği…
Dudaklarına hiç bilmediğim bir dilin
Bakir İtiraz sözcükleri sinmiş

Gözlerinden ruhsat alarak
Tam da şehrin bittiği yerde
İnşa etmeye koyulduğumuz
Mor sümbüllü dağa
Bir de kokunu versen
Baharla gelsen…

Böyle tatlı telaşlara alışık değiliz
Uğramaz semtimize şiddetli fırtınalar
Bir de kurtulsak boynumuza asılı dağlardan
Anlarız ki uzatmış pembe dudaklarını
Yumuşak huylu ilkbahar
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 12-28-2008, 01:21 PM   #12
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

-Barıştık Karanlıklarla Bu Sefer
sarhoş girdik meyhaneye
sakiye de küsüz, kadehe de
döner durur başımız sebep aman aman
barışmalar arzu eder sevgili
karışır birden bire meydan
'devran yine o devran '

bir tazelik gelir cana
heyecan üstüne heyecan
duman dağılmak üzre
mahcup bir şekilde
el uğuşturmada zaman

kavgalar başlamadan daha
daha kanlar dökülmeden ayak yollarına
çekip gitsek mi diye geçer aklımızdan da
kaş çatışlar düşer gönül aynamıza

şu ayaz geceden ürkermiydim hiç
bir yudum mahmurluk giyindirseydi
kendi elleriyle sevgili
ve soyundursaydı cümle mahmurluklardan
şafaklar semtimize uğramadan

perdeler kıpırdıyor nihayet
bir nefes ötede seher
zifiri karanlıklarla
can düşmanı değiliz
bu sefer
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 12-28-2008, 01:21 PM   #13
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

-Bayram Ederler Kim İle Şimdi?
Mübarek kurban bayramında, sms, mektup, e-mail göndererek bayramlaşma yerine, fırsatım olsaydı da gönül dostlarıma güzel güzel tatlılar, şekerler, çikolatalar ikram edebilseydim; onlara bayramlıklar, hediyeler alabilseydim…

Ama ne mümkün... Dünya iletişim ve ulaşım alanında küçüldükçe küçülüp 'küresel bir köy' haline dönüştüğü ölçüde, gönül yadlıklarının ve ruh uzaklıklarının da kavileşmesine sahne oluyor. Mesafeler kısalıyor, ayrılıklar derinleşiyor. Dostunuzun, sevgilinizin ruhunuza gıda veren tatlı sesleri aha bir tuş mesafesi ötenizde… Lakin hasretiyle kavrulduğunuz mütebessim yüzlerle aranızda kilometrelerce mesafe var. Artık yalnızlıklar dağ başı yalnızlığı değil. İnsanlık zorunlu bir 'halvet der encümen' halini yaşıyor. Halk içinde yalnızlık... Büyük kent kimsesizliği... Milyonların içinde tecrit hali, şehir denen medeni koğuşların tam göbeğinde hücre mahpusluğu... Üstelik bu zahiri garipliği bir ruhi vuslata çevirebilecek 'hak ile olma' keyfiyeti de mevcut değil. Bayramlar çare olabilirdi buna, hakkıyla yaşanılabilseydi.

Böyle haklı dertlenmelerle zaman zaman gönlümüz meyus olsa da,'Ah eski bayramlar' nidasıyla dizlerimizi boş yere dövmeyelim. Ne kadar eskiye gitsek, eskinin adamının da aynı veya benzer sözlerle kendinden önceki zamanları özlediğine tanık oluyoruz. 'Eskiden böyle miydi dünyanın hali' feryatları, binlerce yıl evvelinin tabletlerine kargacık burgacık yazılarla nakşedilmemiş midir?

O yüzden büyüklerimizin geçmişi kutsayan iyi niyetli ahlanmalarını, göçüp giden gençliklerine duydukları haklı ve masum özlem olarak görmeli biraz. Elbette vardı eski zamanların da, bayramların da bu gün kaybettiğimiz insani faziletleri... Ahlaki ve kültürel yozlaşmanın alıp götürdüğü nice değerlerimiz gibi, zamanın aşındırdığı nice güzel bayram hasletlerimiz de mevcut.

Bir yandan da düşünüyorum. Bindir acıyla, hüzünle yoğrulmuş tarihimizi. Harple, darpla geçmiş yüz yılları. Yenilgilerin, işgallerin, mezalimlerin hırpaladığı toplumumuzu. Mesela 17.18.19.yüzyılların çileli Erzurum’unu... Yedi cepheye kurban niyetine gönderilen genç Dadaşları... Onların yuvalarından, ailelilerinin kendilerinden uzak geçirdiği gamlı bayramları... Ve o fukaralık yıllarının ' kurban alamamak üzüntüsüyle ','hacca gidememek hüznüyle' dizlerini döven samimi müminlerinin hayali, çağlar ötesinden mıh gibi saplanıyor zaman zaman yüreğime.

Allah'a yüz binlerce şükürler olsun. Müstakil vatanımızda harpten darptan uzak... Başı dik yaşıyoruz. Birde şu iç sıkıntılar, hıyanetler olmasa... Yavrularımız kendi vatanımızın dağlarında, yollarında kahpe kurşunlarla şehit edilmeseler... Bayram o bayram olacak. Şükür dedim de... İnsaf ve vicdan ile bir düşünsek. Ne kadar şükretsek gerçekten az vallahi. Sorunlarımız, sıkıntılarımız, geçim darlıklarını yok sasıyor değilim. Bu memlekette fakir fukara kalmadı da demiyorum. İşsizimiz de çok, aşsızımız da... Ama birde madalyonun diğer tarafı yok mu yani... Bakın her mahallemizde en az üç beş evden, her apartmanın bir iki dairesinden hacca gidebilen hemşerilerimiz var. Zorluklarla da olsa, hemen hemen her kapıda bir kurban kesiliyor. Her gelininin kapısına, sarı sarı altınlarla süslü koçlar çekiliyor. Çoğu evin kapısından buram buram kurban kavurması kokuları ulaşıyor burunlarımıza... Her aile çoluk çocuğuna iyi kötü bayramlık alabilecek durumda. Üstelik birçok yavrumuz yeni elbise giyinmek, bir tike et yiyebilmek için bayram gelsin diye beklemiyor artık.

Sanıyorum ki, kadim İmparatorluğumuzun haşmetli zamanları hariç, tarihimizin büyük bölümünü kapsayan bir araştırma yapılacak olsa... Hane başına kesilen kurban, kişi başına verilen zekât, ev başına hac yapabilen şahıs sayısında bu gün daha iyi bir durumdayız. İslam’ın toplumsal ve breysel olarak daha iyi yaşanıp yaşanmaması ayrı bir bahis. Amma, kişi isterse eğer bu vecibeleri daha kolaylıkla yerine getirebilecek ortama kavuşmuş durumda, şükür...

Yani ben kendi hesabıma, ' ah nerede o eski bayramlar' diye dövünmüyorum, aksine bu günün bayramlarıyla birçok açıdan övünüyorum. Siz bakmayın, kapısını bacasını kilitleyip sahillere koşanların günden güne çoğalmasına... Bakın bu fakir gibi nice can, sılayı rahm için, zemheri, kar kış demeden baba ocağına, ana kucağına koşup durmada...'Derin Millet' kahır ekseriyetle dini, ahlaki, kültürel değerlerine öyle sıkı sıkıya sarılmış ki, yedi cihan bir araya gelse o aslanpençeleri gevşetemez, soysuzluğa ve milletsizliğe doğru düzülen kervanlara müşteri bulamaz, hiç endişelenmeyin...

Asırlardan beri, dört gün süren kurban bayramının ilk günlerinde kurbanlar kesilir. Eti fakirlere dağıtılır... Ne güzel bir İslam âdetidir, inşallah kıyamete kadar böylece sürüp gitsin... Büyüklerin ziyaret edilmesi, el öpülmesi, harçlıkların alınması eskiden pek itibar edilen adetler idi... Bu güzellikler de inşallah milletimiz var oldukça yaşayacaktır. Yaşması için aile büyüklerinin çok özen göstermesi lazım, ama... Tabi Bayramların çocuklar için çok özel anlamları vardı eskiden, şimdide öyle değil mi? Ve eskiden onlara özgü eğlence yerleri bile tertip edilirmiş... Acaba diyorum, bizim Belediyelerimiz de, çok özel ve değişik Bayram şenlikleri düzenleyemezler mi? Bayram süresince açık mekânlar, çocuk tiyatroları... Dini, ahlaki ve milli terbiyelerin de ihmal edilmediği neşeli, keyifli eğlence programları... Çocukların da interaktif katılacakları organizasyonlar... Başkanlarımız düşünsünler bence bu noktayı...

Bu kadar kuru laf ettik, sıkıldınız belli... Eğer kabul ederseniz, bayram baklavası niyetine hatırımda kalmış bir kaç güzel beyti, şiiri sunayım size de dimağınızı tatlandırayım…

Bayram için ne çok şiirler kaleme almışlardır Divan şairleri, bilirsiniz. Bence en güzel bayram beyti, Cihan Padişahı Kanuni Sultan Süleyman (Muhibbi) 'ye aittir. Sadece o beyti yazıp bir başka şey söylemesek Kurban Bayramı için kâfi bir armağan olur...

Kabedir kuyun nigara gelmişiz kurban için
Dostum etmez misin uşşakı kurban vaktidir

(Ey sevgili mahallen Kâbedir, kurban için gelmişiz: Dostum, âşıkları kesmez misin, kurban zamanıdır)

Ve Mevlana şöyle buyuruyor:
Korkunç bir kurban bayramı olan kıyamet günü,
İnananlara bayram günüdür, öküzlere ölüm günü.

Büyük Mutasavvıf ve Şair Avlarlı Lütfî Efendinin
O muhteşem Bayram şiirini hepinizi birisiniz, ilk kıtasını alayım sadece.

Mevla bizi affede
Gör ne güzel ıyd olur
Cürmü hatalar gide
Bayram o bayram olu

Nedim, Damat İbrahim Paşa’ya sunduğu Iydiyede şöyle diyor:

“Iydin mübarek olsun eyâ âsaf-ı cihân
Gelsin edeble pâyına bûs etsin âsümân
Tutsun cihânı debdebe-i tabl-ı haşmetin
Olsun felekte devlet-i câhın cihan cihan cihan”

Ve yine Nedim’in Coşkulu Bayram anlatımı:

Ve likin bu mübarek ıyd vakti eyleyip teşrif
Stanbulun ferahla ıyd be ıyd oldu her yanı
Binip sat iz zü naz ile semend-i şühreftara
Güzeller at meydanında alır şimdi meydanı
Hususa hazreti eyyub ile meydan-ı tophane
Birer takrip ile elbette cezbeyler civanananı


İyd erişsin bais-i şevki cedid olsun da gör
Seyr-i sadabad’ı sen bir kere ıyd olsun da gör
Guşe guşe mihrler mehler bedid olsun da gör
Seyr-i sadabad’ı sen bir kere ıyd olsun da gör

16. yy. yaşamış, Hayalî’nin bir bayram şiiri:

“Iyd-ı kurban erdi halkı yine şadan eyledi
Gonce-leb dilberleri gül gibi handan eyledi”

Yahya Kemal’in, Süleymaniye’de Bayram Sabahı adlı nefis şiirinin başlangıç kısmını da hatırlayalım mı?

“Artarak gönlümün aydınlığı her saniyede
Bir mehâbetli sabah oldu Süleymâniye`de
Kendi gök kubbemiz altında bu bayram saati,
Dokuz asrında bütün halkı, bütün memleketi
Yer yer aksettiriyor mavileşen manzaradan,
Kalkıyor tozlu zaman perdesi her an aradan.”

Bizden evvel göçüp gidenleri de, Âşık Veysel’in şu dörtlüğü ile analım hadi:

“Ben giderim adım kalır
Dostlar beni hatırlasın
Düğün olur bayram gelir
Dostlar beni hatırlasın”

Necip Fazıl’ı da iki güzel mısraı ile analım:
“Ölüm ölene bayram, bayrama sevinmek var;
Oh ne güzel, bayramda tahta ata binmek var”

Orhan Veli’nin “Rüya” adlı şiirinden…
Annemi ölmüş gördüm rüyamda
Ağlayarak uyanışım hatırlattı bana,
Bir bayram sabahı
Gökyüzüne kaçırdığım balonuma bakarak
Ağlayışımı...

Kul Himmet, Yüzyıllar öncesinden bakın nasıl gurbet üflüyor ruhumuza:
Diyar-ı gurbette Cezayir'lerde
Eller bayram etsin ben ah edeyim
Ağ gerdan üstünde siyah tellerde
Teller bayram etsin ben ah edeyim

Abdurrahim Karakoç, “bayramlar hani “ sorusuyla, eski bayramlara özlem duyanlardan:
Bayram demek takvimdeki yazı mı?
Bayram hasret, bayram ağrı, sızı mı?
Açıp yüreğimi, yumup gözümü
Özüne girdiğim bayramlar hani?

Türkülerimizde de, neşesiyle hüznüyle bayramı buluruz. “ Bayram kurbansız olmaz – Ben de sana kurban kız “ da deriz, “Bayram gelmiş neyime /Anam anam garibem/Kan dolmuş yüreğime / Anam anam garibem...” mısralarıyla da ayrılığımızı bayramla paylaşırız, bir nevi…

Ve Büyük Hacı Bayram-ı Veli’nin Bayram şiiri, hakikaten bayram kadar güzel, bayram kadar muhteşem…
Bayramım imdi bayramım imdi
Bayram ederler yâr ile şimdi
Hamd-ü senâlar hamd-ü senâlar
Yâr ile bayram kıldı bu gönlüm

Yar ile bayram kılan gönüllere selam olsun. Ve bu güzel bayram gününde, gönlümüze asılıp duran bir sual var ki, günde beş vakit cevabını aramamız lazım?

Ya o… Pakistan’ın evsiz barksız çocukları… Ya o Irak’ın asrın en hoyrat zulüm ve istilası altında inleyen, bayram topu yerine düşman bombalarıyla sabahı karşılayan; aç, ilaçsız, hasta çocukları… Ya o Kerkük’te, Filistin’de, Türkistan’da, Afganistan’da Afrika’da... Boynunda esaret ve açlık zinciriyle dolaşan… Bayram ruhu ve neşesinden uzak… Milyonlarca çocuk… Ya elimizi uzatsak değecek mesafedeki, açlığını ölmüş tavuklarla gidermeye çalışıp, virüslerle saklambaç oynayan bizim yavrularımız…' O kimsesiz avare çocuklar,hele sizler hele sizler ' dediği şairin...O yetimler,öksüzler...Yuvalarda yurtlarda bir tutam şefkate muhtaç olanlar...Ve onlardanda beterleri, ana kucağının sıcaklığına doymadan, köprü altlarının soğuk yüzüne mahkum olanlar...Tinere,esrara,kapkaça kurbanv erdiklerimiz şu kurban bayramında...

YA ONLAR,

Bayram ederler KİM İLE şimdi?
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 12-28-2008, 01:21 PM   #14
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

-Bazen
olmazlar, olamazlar şaha kalkar
oksijeni bol yaylalarda bile
nefes alamayız bazen

geliş yollarına mayınlar döşer felek
gitmelere kutsal anlamlar yükleriz
kalmak hayatın ta kendisidir oysa
kalamayız bazen

ayrılıklardan medet ummak niye
niye kelepçeler vurmak vuslat kollarına
mutluluk aha şuralarda bir yerde
bulacağız azıcık arasak
aramayız bazen

gezinir dururuz sahillerde avare
tenimiz bir yudum su özlemiyle kavruk
ne deniz, ne okyanus susuzluğa çare...
hafif serinlemelerdir denizle alışverişimiz
ama derinlerde bir yerde hazine
dalamayız bazen

kulağına bin bir özenle söylediğimiz
şu sevda sırrı var ya şu sevda sırrı
gönlümüzü alevistan yapalı beri
her gün yeşil manşetler atar gözlerimiz
bilinmez diyarlarda arar dururuz bilineni
aramaktan başka ne işimiz var ne gücümüz
bulamayız bazen
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 12-28-2008, 01:21 PM   #15
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

-Belki de…
Görünmez kalemlerle alnıma yazdıkları
Belki de senin sevdan, belki de
Aynaya her bakışımda
Gözlerini gözlerime alışım
Bu yüzdendir, bu yüzden… belki de

Karışık bir rüyanın orta yerinde
Çatlak dudaklarımı yakan öpücük…
Yeşil prangalara vuran gözlerimi …
Nazlı emzirmelerle körkütük edip
Saçlarıyla bağlayan ellerimi
Sensin ey sevgili sensin belki de

Belki de şafağın o kızıl rengi
Feleğin kadehine döktüğün şarap…
Yorgun başını göğsüne dayayıp
Hıçkırıklarla ağlayan çocuğu
Kandırıp susturmak için
Her seher emzirdiğin zehir
Şu gönül yarama şifa belki de

Belki de ılık ve tatlı nefesinle
Her sabah uyanmakta şehir

İlkönce yüzüne uğrar ilkbahar
Yağmur dersi alır bulutlar gözlerinden
Ne zaman açmaya niyet etse bir gonca
Minnacık dudaklarıyla öper ellerinden

Belki de başımda dönüp dolaşan
Tatlı belaların ta kendisisin
Kem gözlere milsin belki de
Belki de meleklerin dua sesisin

Sevdam sonsuz bir susuzluk
Dudaklarınla bentler vurmuşsun suya
Bu yüzden şarapla dostluğum bu yüzden
Bu yüzden ebedi sarhoşluğum, belki de

Görünmez kalemlerle alnıma yazdıkları
Belki de senin sevdan, belki de
Aynaya her bakışımda
Gözlerini Gözlerime alışım
Bu yüzdendir, bu yüzden… belki de
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 12-28-2008, 01:21 PM   #16
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

-Bilmiyordu Ne Çok Susadığımı
Sadece dudaklarımı kıpırdatarak
Sessiz bir şarkı söyledim peşinden bu gece
Saldım gök kubbeye yüreğimin yiğit sesini
Dolaştım sokakları gönlüme masallar anlatarak

Rüyalarımı esir alan ısrarlı kederlerin
Hiç birine yüz vermek istemezdim bu gece
Ama neden ama neden bu kadar soğuktu ellerin
Ama neden ısınamıyordum gönlünde

Ve sonra yine ıssız ve sesiz
Patikalardan geçerek doluverdi
Gözlerimizden ruhumuza karanlık
Perdeler erkenden çekilmiş
Kapılar kilitlenmiş çabucak
Sığınmış duvarların ardına
Bütün insanlık

Bu gece rüyalar çok karışıktı
Saçlarını döşek döşek sermiştin
İşareti bana,işmarı bana
Gözlerini başkasına vermiştin

Bu gece rüyamda sana
İmalı bir şeyler söyler gibiydim
Kapında taht taç bırakmış
Padişahlar gibiydim

Hasretten çatlamış dudaklarım
Taaa şafak sökünceye kadar sevgilim
Gölgelerle sevişip durdular
Çünkü dudakların derin bir uykudaydılar

Omzunda bir başka baş
Koynunda bir başka aşık
Uykuya dalmada yavaş yavaş
Ne bir tek ses, ne ışık

Vakit geceden sehere döndüğünde
Fark ettim ne kadar susadığımı
Deryalar içinde yüzüyordu sevgili
Bilmiyordu su aradığımı

Bilmiyordu su aradığımı
Bilmiyordu ne çok susadığımı
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 12-28-2008, 01:21 PM   #17
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

-Bilmiyorum
Gölgelerin özlemesi birbirini
Alabildiğine aydınlık bir günde
Bir minik bulut bile yokken
Güneşin önünde…

Hazin olan nedir bilir misin?
Ufuk seyyahı gözlerim için…

Yeşile hudutlar çizmiş mevsim
Mavinin bir küçük hükmü yok
Ve daha akşam bile değil
Ve daha sehere çok var

Şu yolcu niye susuz
Tam da pınarın başında
Kurumuş dudaklara hasret su
Şişeler bulmak telaşında

Hazin olan hasret değil hayır
Ayrılık edepli bir konuk
Umutlar kelepçelenmemiş
Yarınlar mütebessim
Ya niye bu yorgunluk?
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 12-28-2008, 01:22 PM   #18
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

-Bir Aşkın Anısına
sabah yeni olmuş ışık daha toy
seher henüz çıkardığı gelinliğiyle
örtmüş ufku taaa boydan boya

ufkun arkasından nasıl da bakıyor hasretle
kirpiklerini kırpıştırarak bir çift yeşil göz

bahar çekip gitme hevesinde
yola koyulmuş bile yorgun adımlarla
derin ağlayışlar gizli rüzgarın sesinde

ikindiye vardığında vakit
aktini erken bozan baharda bir utanç
devralmış daralan bir yürek ihanet nöbetini
bin bir kurşun gizli feleğin gülümsemesinde

akşam, hey gidi gamın ev sahibi hey
bir kere koklatsaydı ya ellerini sevgili
bir kere gamzeleriyle selam alsaydı ya
hasretlere döşekler sermiş dudaklarımdan

gece yeni gelmiş mehtap daha toy
oooyyy kutsadığım karanlık oyyy
toplayıver ufkun mübarek giysisini
başımın üstüne koy
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 12-28-2008, 01:22 PM   #19
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

-Bir Helalleşme Öyküsü
Ağustos sıcakları bunaltıyordu…

Göklerin uçsuz bucaksızlığında
Sessizlik kanat takmış uçuyordu

Bir ihtilaf vardı hayatla aramızda

İşte tam da böyle bir anda
Bir şafak vaktinde yani
Bir olup eşkıyayla
Hayatın yolunu kestik

Sahipsiz ve efkârlı rüzgârlarla buluşup
Estik ha estik

Soyup soğana çevirmek vardı
Ve bağlamak ellerini anasını satayım
Ama yorgundu ellerimiz
Ve tonlarca narkoza bedel bir seher mahmurluğu
Üstelik önümüz ölüm sevdalısı sonbahardı

Hayat kurtuldu elimizden
Sökmedi sevdaya eşkıyalığımız
Borçlu kaldık üstelik el âleme
Yok, kimseden alacağımız

Böyle olacağı belliydi ama
Yola çıktığımız ilk anda taa
Issız ve sesiz bir şafak vaktinde yani
Aşkla helalleşmiştik…
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 12-28-2008, 01:22 PM   #20
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

-Bir Sevda Çıkmazı
rüzgârlar gemilerin istemediği yönden esiyor*
güneş bazen doğudan doğmuyor sevgilim
bazen yıldızların gözü kör alabildiğine
ruhum karanlıklarda geziyor...

gönlümün tutunuşu bu yüzden yeşil gözlerine
her fırtına koptuğunda uçsuz bucaksız denizlerimde
kürekleri onlar çekiyor

o kadar uzağız ki sahile
feri kesilmiş deniz fenerlerinin
bir tarifsiz sevda yine
iflahımı kesiyor

ruhum karanlıklarda geziyor
yıldızların gözü kör alabildiğine
güneş bazen doğudan doğmuyor sevgilim
rüzgârlar gemilerin istemediği yönden esiyor
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 06:24 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.