![]() |
|
|
#231 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Gözlerin yosun yeşili ise
Sen yosun yeşili gözlü kadınsan, Gözlerin yosun yeşili ise eğer... Ve rengi gümüşe dönmüş bir dere Yosun renkli gözlerinin önünden akıyorsa, Bir yudum şarap tadından yoksun Kurak bir cehalet gibi Denize kavuşuyorsa. Ve deniz; Taze iyot kokusu yerine Kağıt kokuyorsa, asit ve ter kokuyorsa. Ve rengi giderek gümüşe dönüyorsa. Sen yosun yeşili gözlerinle Ölümü izliyorsun sadece. Oysa ben sana aşık olmak, Önünde diz çöker gibi Adına besteler yapmak, Seni öpmek, seni koklamak, seni yaşamak, Senin yosun yeşili gözlerinle bakmak, Seni izlemek İçin geldim yaşama. Bunu unutma. Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#232 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Gözün görmediği seslerle yaşamak
Beethoven’in kulağına sessizce fısıldardım son bestemin yazılmamış notalarını yaratılmamış senfoniler dönemini başlatırdım. viyola uygun bir elle yerleşirdi kutusunun içine. kulaklarımız kapanır duyduğumuz her sese perdeler daha sıkı çekilmiş olsaydı derdik şimşeklerin çaktığı, gökyüzünün gürlediği geceye. Veysel’in eline gözlerimi tutuştururdum. derlenmemiş ezgilerin ağıtları gibi istenilen türküye her telden vurma zamanı başlardı sazı yakışan bir el indirirdi asıldığı duvardan biz toprağa düşen her tohuma görmez yanımızdan yan gözümüzün sağır tutkusuyla bakardık. ve belki o zaman ancak kendi dünyamızda yaşardık. Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#233 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Gözyaşıma saklansın çocukluğum
hangi kılıç en keskin ağlatacaksa çocukluğumu o tarafından kes, çocukluk sokaklarımın bütün ağaçlarını. paramız yetmemiş olsun, her zamanki gibi. eksik biçilsin kumaşımız, pantolonumuz hep kısa kalsın. cam bilyelerimiz, gazoz kapaklarımız ve kıvırcık sarı saçlı, komşu kızlarımız. hiç değişmesin, bıraktığımız yerde kalsın. hangi kılıç en keskin ağlatacaksa çocukluğumu o tarafından kes, çocukluğumda kalsın bütün gözyaşları. Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#234 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Gurbet treni türküsü
ezginin içli bir el sallamasıdır bu gözyaşı tuzlu. martılar sıraya dizilmiş mendirek üstünde gözleri uykulu. Haydarpaşa her öyküyü böyle yazar değişmez sonu. güneş giderken başka türlü söyler türküyü yürek dayanmaz. ama İstanbul’a öyle bakar ki iki elini siper edip gözüne trenden inmiş yolcu . “iki dağın arasında kalmışam bir kuş gibi daldan dala konmuşam oyyy” konduğu son dal işte burasıdır şimdi. öyle kral olmak filan değildir derdi. koskoca bir dünyada yapayalnızdır ve aklında sadece ekmek parası vardır. tren; birazdan makas değiştirecek ve yolcularını aldığı ilk istasyona aynı yollardan geçip geri dönecek. o dağların eteğine, dumanına yarım kalmış aşkların koynuna. yeni yolcular, merhaba…… Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#235 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Gülen, ağlayan salata
incecik dilimleniyorum. limon sık üstüme, tuz at biraz. unutma yağlamayı ama, koy geniş bir tabağın kenarına. kendi acım gözlerime kaçıyor. ağlıyorum. ortada kocaman domatesim. ister süsle keyfince çiçek gibi istersen tam ortamdan kes. yanıma biraz yeşillik, bir-iki de sivri biber. güzel şimdi oldu işte. gülüyorum. çatal, bıçak ve açlık hissi, haydi yiyin beni körletin nefsinizi. hesabı siz hiç takmayın kafanıza, ben ödüyorum nasılsa. Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#236 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Gülümseyerek yaşanan düşler
siz bilmediğiniz bir şehirde kaybolun biraz. biz gül koklayıp çiçekçi vitrinlerinden saçlarımızı rüzgara boyayacağız. imbatla telli, lodostan duvaklı düğün-dernek yapacağız. sonra karışacağız rengini bilmediğimiz kalabalıklar arasına belki yağmur yağacak yada başka bulutlardan ıslanacağız öncesini bilmediğimiz hangi öykünün sonu işimize geliyorsa diğerlerinin hiç açmadan kapağını sadece onu okuyacağız. siz bilmediğiniz bir şehirde kaybolun biraz. biz sarı başakların meyveli dallarından çocuklarımıza bereket toplayacağız. yanakları allı, sırmadan saçlı yarınları birlikte kuracağız. sonrasının yoldan yorgun, efkardan bahane bir gece vakti çilingir olup açtığımız sofrada sevdamızı yudumlayacağız yüreklerimiz titrerken kapı arkalarında saklı ilk heyecan gibi yelkensiz direklerimize dört el sarılıp okyanuslara açılacağız. siz bilmediğiniz bir şehirde kaybolun biraz. biz kendi izlerimize bile görünmeden tuz kurusu dudağımızı ıslatacağız. *******i ay ışığı yakamozlardan nice güneşler yaratacağız. düş misali yastığımda saçlarım, saçlarına neler anlatıyorsa bir ara yaşlanacak gözlerimiz ardından gülümseme olacağız en ağır hükümlerle silinecek, ne varsa yaşanmamışlık adına dalgalandırdığımız her denizde dalgalar boyu yaşayacağız. siz bilmediğiniz bir şehirde kaybolun biraz. biz sarılıp bize, biraz daha uyuyacağız. Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#237 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Gülünce, açılan güllerdi zaman
güzel bir çiçeği en şık buketle sunar gibiydi gülüşün bahar akşamlarının serinliğinde. kuşlar göz kırpardı çapkınca kanatlarının arasından güneş hiç batmazdı. fal çizgisiz yoksul avuçlar açılırdı gökyüzüne yağmur dolardı bütün bulutlar birdenbire. şemsiyemde binbir renk açar gülüşün aklıma gelirdi zaman hiç durmazdı. hiçbir mevsime vermek istemiyorum adını sen her sabah yeniden günaydınımsın. adresin bile yok şimdi aklımda kokunun olduğu yerde ama güller hiç solmazdı. Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#238 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Gümüş balığıdır benim adım
bin yıllık bir ölü yatar, kuytu karanlığında köşelerimin kemirgen ahlak gibidir sorabilsen nedeni sessizliğimin. çürümüş toprak nasıl kokar siz bilir misiniz hiç tehlikeye kuraklık çeken gümüş balığı tadındadır, nereden bileceksiniz. ben bir gümüş balığıyım, içimdeki ölünün dişlerini söker gibi kendi kendime soyunurum. kendi mezarımda saklanırım. üzerime gelen bütün aydınlıklar ki içlerinde beş cinayete imza atmış sicili paslı kurşunlar, ve yürekleri ağaç gövdesine mıhlamış aşk tanrısı imzalı oklar var, sessizce gelir geçerler yanımdan. korkum hep ihanet ve kahpelik adına karşıdan sıkılacak kurşunlardandı. yüreğimi parçalayacak oklar kurşunların arkasına saklanırdı. cesaret benim için çocukluğumun yitik lastik topları gibi çoktan patlatılmıştı kırdığım bir cam sonrası. ve sevmek genleri çözülmemiş bir başka belaydı. biliyordum ki insanın tek saygısı sadece ölülere kalmıştı. bir gün işte nasıl yaptığımı bilmedim. girdim köprüden tutulmuş bir gümüş balığı rengine. hiç çiçek toplamamış üç beş el buldum gümüş pullarımı verdim üstüne. onlara kazdırdım mezarımı. bin yıllık bir ölü yatar, kuytu karanlığında köşelerimin kemirgen ahlak gibidir sorabilsen işte budur nedeni sessizliğimin. Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#239 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Gün oldu, kaybolduk
gün oldu., indik sığındığımız yıldızlardan yeryüzüne. gölgelerimiz; güneşi göremeyecek kadar karanlık ama namusluydular. yürüdük; inci tanelerinin üzerinden ve ana kucağındaki kız çocukları kadar güzel geçitlerden. yaşama besmele çekmeyi öğrendik kır çiçeklerinden. sonra; konuk olduk kalyonlarına şizofren gemicilerin. tutunduk yüreğimizle dalgalarına o uzak ve soğuk denizlerin. gemiciler; uzun boylu ve solukluydular. cennete onlarla girdik. gün oldu., sevdalandık saklandığımız köşe bucaklarda. öykülerimizi biz yazdık, biz okuduk. bilge işi ve kimsenin çözemeyeceği. kulaçlarımız ikindi rüzgarları gibi kucakladı kainatı üç bir yandan. ve gün oldu savrulduk bir molekül fırtınasında bıraktığımız o açık kapıdan. |
|
|
|
|
|
#240 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Gün yüzünde: Hücre mektupları
sana ne yazayım yürekten geçen sana ne söyleyeyim bu pencereden ne yazsam okunuyor, ne desem dinleniyor çektiğim her çetele, ertesi gün siliniyor en son tek renk karanfil kalmıştı hücremde onu da bu sabah alıp götürdüler, ipe çektiler. ahh gülüm benim, yürekten vurgunum, sevgilim ne bir deli dalga var duvarlarımı döven ne bir damla ışık, gölgesi üzerime düşen bir türküm kalmıştı dilimden düşürmediğim ihbar üzere onu da götürdüler, kurşuna dizdiler ahh gülüm benim, aydınlık yüzlüm, özgürlüğüm gözlerinde kömür karası deli hasretim çocuklarımın başak sarısı saçlı bereketim ellerim var sana uzatacak, bilsem ki kesecekler bir de beynim kaldı memlekete emanet onu da delik deşik edecekler ama bir kıvılcım doğurmuştuk hani bilirsin bir şafak vaktiydi, dağdaki ateşimizden işte onu söndüremeyecekler. ah benim memleket sevdalım, iki gözüm, yoldaşım dikenli teller nasıl parçalıyor bilebilsen avuçlarımı yakalamak isterken güvercinin kanatlarını oysa bir parça özgürlüktü karartılmış sevdam ve şehir sokaklarında dolaşabilmekti seninle kol kola gördüğüm her kitabın karıştırmak sayfalarını kalın kalemle çizmek acıların, meselelerin altını işte bu korkuları okuttu düşüncelerimi düşüncesizce bir öldüm bu sebeple, bin öldük sebepsizce. sana ne yazayım bir tanem, yürekten geçen sana ne söyleyeyim daha neler, bu pencereden ne yazsam okunuyor, ne desem dinleniyor başka bir şey gelmiyor elden. ama benden sana ahh gülüm, batmayacak güneşim bir yiğit şahin gibi en şimşekli gökyüzünde gene sana gülümseyeceğim bulutların üzerinde Cevat Çeştepe |
|
|
|
![]() ![]() |
| Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|