www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 03-24-2006, 08:49 PM   #21
Tathar Elanessé
ÇaKaL Üye
 
Tathar Elanessé Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Sep 2005
Konum: Lothlorien
Yaş: 43
Mesajlar: 1,424
Teşekkür Etme: 145
Thanked 408 Times in 212 Posts
Üye No: 602
İtibar Gücü: 2034
Rep Puanı : 29938
Rep Derecesi : Tathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Varsayılan

U
UTULİTARİZM
Etikte bir eylemin doğruluğunu etkilediği kişilere getirdiği mutlulukla ölçen görüş.

İngiliz düşünürleri Jeremie Bentham’ın temellerini atıp John Start Mill’in geliştirdiği utilitarizm öğretisine göre ahlakın ölçütü yarardır. Mill “felsefenin doğuşundan beri düşünürlerin en üstün “iyi”nin ne olduğunu aradıkları ve bunu Bentham’la birlikte bulduğunu savunur. Ve en üstün iyi yarardır ve iyiyi kötüden ayırmak için yararlı olup olmadığına bakılmalıdır der.
Utilitarizm herhangi bir eylemin yalnızca o eylemde bulunan kişiye değil herkese yarar sağlanmasına doğruluk ölçütü olarak alır.

Bentham ve Mill’e göre mutlak iyi haz duygusunun acıya yalnızca yararlılık ilkesi ışığında yorumlandıklarında anlamlıdır. İnsan davranışının tek amacı haz duygusunu arttırmak olduğunda herhangi bir davranışın doğruluğunun ya da gerekliliğinin belirlenmesinde alınacak ölçüt de bu mutluluk hedefi açısından yararlıdır. En çok sayıda kişiye en yüksek düzeyde mutluluk” sağlayacak eylem özellikle yaşama alanında önemli rol oynar. Yasa koyucu toplumdaki bireyler en üst düzeye çıkarmaya çalışır. Benzer biçimde bireyin öbür topluluk üyelerine zarar vermesini engellemek için de caydırıcı cezalar belirler. Bu ceza kötüdür fakat daha büyük bir kötülüğü önlediğinden yaralı görülebilir.




USÇULUK
Alm. Rationalismus, Fr. rationclisme, İng. rationalism, Lat. ratio = us, es. t. akliye

Us bilgisine dayanan, doğruluğun ölçütünü duyularda değil, düşmede ve tümdengelimli çıkarımlarda bulan öğretilerin genel adı.

1 -Bilgi öğretisinde usculuk, bilginin usa, anlığa, düşünceye dayandığını ileri sürer. Usta gerçekliğin bilgisini veren önsel kavramlar ve önsel önermeler vardır.
Eski Yunan filozoflarından bir çoğu, özellikle Parmenides ve Platon usçudurlar.

Yeniçağda Descartes usçuluğu temellendirmiştir. Ona göre, doğruluk duyusal algılarda değil, ,us kavramlarında, doğuştan kavramlarda (ideae innatae'de) verilmiştir. Bu gibi kavramlar matematiğin kavramları ile töz, nedensellik gibi düşünce kavramlarıdır. Bunlar doğuştandırlar, başka deyişle usa dayanırlar, doğrulukları duyusal algıda değil, düşüncede temellendirilmektedir. Çünkü "Açık ve seçik olarak kavranan her şey doğrudur.", burada doğru, gerçek oluşu da dile getirir.
Başka usçu filozoflar: Spinoza, Leibniz, Kant, Hegel. Hegel usçuluğun doruğuna ulaşmıştır. Ona göre asıl gerçeğe , hiç deneye başvurmadan, yalnızca düşünmenin sınırları içinde kalınarak varılabilir; "Usa uygun olan gerçektir, gerçek olan da usa uygundur."

2- Tüm gerçekliğin yapısını usa dayanarak kurmaya çalışan öğretiler . yüzyılda modern ilimlerle bağlılık içinde olan fizikötesi eğilimlerin us ülküsü olarak )

3- Yöntem bakımından usçuluk:
a. Matematiğe ve onun yöntemlerine yönelen çalışmalar: Bilgiyi. özellikle fel- sefe bilgisini, az sayıda temel önermelere, ilkelere dayanarak, az sayıda ilkelerden çıkararak usa uygun bir dizge olarak oluşturma çabası. (CSr. Spinoza'nın "Ethica" adli yapıtının alt başlığı "geometrik yönteme göre tanıtlanmış" sözlerini taşır.)
b. Salt düşünmenin içinde kalarak, yalnızca kavramın kendi kendine işlemesiyle bilginin oluşmasını sağla- yan yöntem. (Ör. Hegel'in eytişimsel yöntemi, kaplamı en geniş olan kavramdan kalkarak bütün düşünülenleri birbiri ardından aynı yöntemle geliştirir; eytişim, hem düşünmenin hem de tüm varlığın (gerçeğin) gelişme biçimidir; böylece eytişim Hegel'de evrensel bir yöntem olur.)
c. Bilgi kazanmada ve yaşamı biçimlendirmede tek araç olarak usun tutarlı bir biçimde uygulanması (eğilim olarak örneğin modern pragmacılıkta).





USDIŞÇILIK
Alm. Irrationalismus, Fr. irrationalisme, İng. irrationalism
Yaşamada ve bilgilerde usdışı öğelere tek yanlı olarak ağırlık veren görüş. Şu türleri vardır:
1- (Bilgi öğretisinde) Görü, sezgi, sevgi, duygu ve içgüdüleri bilginin kaynağı sayan görüş.
2- (Fizikötesinde) Usdışı bir evren temelinin bulunduğunu kabul eden görüşlere verilen ad.




USSAL
(Os. Aklî, Mâkul, Müstenidi akıl, Nazari, Zihni, Mantıki, Müstedel,. Nutki; Fr. Rationnel, Al. İng. Rational, ayrıca Al. Verminftig, İt. Razionale) Usa değgin... Usauygun ve usçul da denir. Usa uygun düşeni, usun saçma bulmadığını da dile getirir. Usla elde edilmiş olan anlamında da kullanılır. Bütün anlamlarında usdışı deyiminin karşıtıdır. Sağduyuya aykırı düşmeyen, ussaldır. Dilimizde Türkçe yazımıyla rasyonel deyimi de kullanılıyor. Türk Dil Kurumunca yayımlanan Ruhbilim Terimleri Sözlüğünde şöyle tanımlanmıştır:
"Coşkuyla değil, us ve düşünme süreçleriyle ilgili olan". Ruhbilim dilinde coşkusal deyiminin karşıtı olduğu gibi, metafizik dilde de sezgisel ve kılgısal deyimlerinin karşıtıdır. Adı geçen Ruhbilim Terimleri Sözlüğünde bütün ruhsal görünümlerin ölümsüz ve nesnel olmayan bir ruhun görünümleri olduğunu savunan felsefe ya da dinsel ruhbilim akımını dile getiren ing. rational psychology deyimi karşılığı olarak ussal ruhbilim, elde bulunan tutamaklar arasından en iyilerini seçerek güvenilir yargılarla sağlam bir yoldan sorunları çözmeyi dile getiren ing. rational problem-solving deyimi karşılığı olarak ussal sorun çözümü, davranışları öncelikle duyumlara ve sezgilere dayanan coşkusal tipin karşıtı olarak daha çok usla davranan tipi dile getiren Dr. Jungun terimi ing. rational type deyimi karşılığı olarak ussal tip deyimleri önerilmiş ve tanımlanmıştır. Bk. Usalır, Us, Ussallık, Ussallaştırma.





USLAMLAMA
(Os. İstidlâl, Muhâkeme, Fikrü nazar, Kıyâsı aklî, Huccet, Kıyâs, Nazar, İstidlâli tâhlilî, Delil, Fikir; Fr. Raisénnement, Al. Vernunftschluss, İng. Reasoning, İt. Ragionamento) Ussal yargıların mantıksal dizimi... Usavurma da denir. Çıkarsama ve bunun anlamdaşı olan Çıkarım deyimleriyle de yakın anlamlıdır. Bilinen önermelerden bilinmeyen önermeleri çıkarmayı dilegetirir, eşdeyişle belli bir takım önermelerden mantıksal ilerlemelerle sonuç çıkarmaktır. Örneğin buğdayın besleyici olduğunu ve ekmeğin buğdaydan yapıldığını biliriz, doğru olduklarını bildiğimiz bu önermelerden "ekmek besleyicidir" sonucunu çıkarırız; bu, bir uslamlamadır. Bu yüzden uslamlamaya us yürütme (Akıl yürütme) de denir. Mantık, bu uslamlama bilimidir. Bir önermenin doğru olup olmadığı, mantığın işi değil, o önermenin ilgili olduğu bilimin işidir. Mantık, bir önermenin doğru olup olmadığını bilemez, sadece "A önermesi doğruysa B önermesi de doğru olmalıdır" der, uslamlama da budur. Aristoteles'in tasım öğretisi böylesine bir uslamlamadır. Uslamlama, tümdengelim ve tümevarım yöntemiyle yapılır. Uslamlamak (muhakeme etmek), ussal bir işlemdir. Bu yüzden us, uslamlama yetisi olarak de tanımlanmıştır. Örneğin Fransız düşünürü Descartes (1596-1650), felsefesini, uslamlamayla kurmuştur. Descartes'a göre bir düşünceyi meydana getiren daha önceki bir düşüncedir. Öyleyse düşünce zincirinin arasına yanlış bir düşünce karıştırmaksızın sırayı titizlikle kovalayarak gerçeğe varılabilir. Uslamlamanın büyük değeri yeni bilgiler vermesi, bilgilenme sürecinin kuram ve varsayım gibi yüksek bilimlerini oluşturmasıdır. Tümdengelen uslamlamalarda çıkarılan sonuç kesindir, tümevaran uslamlamalarda olasılı ya da yanlış olabilir. Alman idealisti Hegel, uslamlama'yı Al. Schluss deyimiyle dile getirmiştir, bu, aynı zamanda tasımı anlamına da gelir. Nitekim Hegel'in Mantık'ını Fransızcaya çeviren Georges Noel (Paris 1897), Hegel'in bu deyiminin karşılığı olarak, uslamlama ya da tasım (Fr. Raisonnement ou syllogisme) deyimini kullanmıştır. Hegel, uslamlamayı küçümser ve "keyfe göre konulan önermelerden keyfe göre sonuçlar çıkarma" olarak tanımlar, bunun yerine diyalektik yöntem'i koyar. Hegel'e göre sonuç çıkarma, keyfe göre ve rastlantısal değil, kesin ve zorunlu olmalıdır ki bunu da ancak diyalektik yöntem sağlar. Hegel nasıl uslamlamayı diyalektik yönteme oturtmuşsa, Descartes ve onun izleyicisi Spinoza da geometrik yönteme oturtmuşlardı. Descartes ve Spinoza'ya göre de felsefe, rastgele uslamlamalarla değil, geometrik yöntem'le kesin ve zorunlu sonuçlar çıkarmalıdır. Ne var ki uslamlama, bilimsel kullanımında, hiç de keyfe göre ve rastlantısal sonuçlar vermez. İnsanlar ölümlüyse ve Sokrates de bir insansa, Sokrates'in de ölümlü olacağı kesin ve zorunludur. Bk. Tasım, Çıkarsama, Tümdengelim, Tümevarım, Mantık, Kuram, Varsayım.





UYUM (armoni)
Çokluğun ve karşıtlığın düzenli bir birlik oluşturması. Uyum, sanat felsefesinin de temel bir kavramıdır.


UZAY
Bütün varlıkların içinde bulunduğu sonsuz boşluk; bütün var olanları içinde bulunduran şey.
Tathar Elanessé çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-24-2006, 08:50 PM   #22
Tathar Elanessé
ÇaKaL Üye
 
Tathar Elanessé Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Sep 2005
Konum: Lothlorien
Yaş: 43
Mesajlar: 1,424
Teşekkür Etme: 145
Thanked 408 Times in 212 Posts
Üye No: 602
İtibar Gücü: 2034
Rep Puanı : 29938
Rep Derecesi : Tathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Varsayılan

V
VARSAYIM
İrdelenmeksizin doğru sayılan ilke, önerme ya da ön dayanak.




VAROŞÇULUK
Alm. Existenzialismus, Fr. existentialisme, İng. existentialism
Varoluşçu felsefe düşüncesini temel olarak alan bütün düşünsel uğraşılara verilen ad. Danimarkalı düşünür Kierkegaard'ın büyük ölçüde başlattığı, aynı zamanda felsefenin öteden beri ele aldığı sorunları kökten yenilemeye çalışan, günümüz Avrupa'sının bir çok düşünürünün yaşattığı akım.

Varoluş felsefesinde, varlık sorunu insan olma sorunuyla bir bağlantı içine getirilir; bunun yanında felsefe yapmanın kaynağı olarak insan, varoluşu, sonluluğu, zamana bağlı oluşu ve tarihselliği içinde, yeni-bir düşünme tutumu ile ele alınır; özellikle insan varoluşunun anlamı söz konusudur. Varoluşçuluk dünyada bulunan insan varoluşundan kalkarak onu kendine yabancılaşmadan kurtarmayı ister; özgürlüğü içinde insanın varoluşu ve insanın kendini ger. çekleştirmesi söz konusudur bu felsefede.

1- Fransa'da bir felsefe - edebiyat akımı olarak biçim almıştır. Başlıca temsilcisi J. P. Sartre'a göre: "Varoluş özden önce gelir." ve her bir kimseye bir öz kazandırmayı sağlayacak özgürlükle özdeştir; "İnsan ne ise o değildir, ne olmuşsa odur." İnsan kendini kendi yapar, daha önce kazandığı bazı belirlenimlerin elverdiği ölçüde kendine biçim verir, kendini oluşturur.

(Fransa'da başka temsilcileri: A, Camus, Merlaeu-Ponty, Simone de Beauvoir); Hıristiyan varoluşçuluğun başlıca temsilcisi: Gabriel Marcel.

2- Almanya'daki başlıca temsilcileri: Martin Heidegger ve Karl Jaspers. Heidegger'e göre "İnsanın özü varoluşundadır." yani "dünyada-olma"sındadır. Yalnızca insan "gerçek varoluş"tur. Çünkü yalnız insan var olanın (kendisinin) sınırlarını aşıp varlığa adım atabilir. Yalnız insan var olan olarak kalmaz, kendini var olan olarak anlayabilir: bütün öteki şeyleri anlayabilmesinin temeli de budur. Böyle olunca varlıkbilim bütün öteki bilimlerin dayanağıdır; Heidegger ağırlık özeği ahlak felsefesi ve insanbilim ile ilgili sorunlar olan her varoluşçu felsefenin karşısına bilinçli olarak bir varoluşçu varlıkbilim koymak ister; böylece varlığı var- oluşta arayarak felsefenin temel sorunu olan varlık felsefesine dönmüş olur. Varlığın (Sein) araştırılması gereken yer varoluştur (Existenz). İnsanın özü varoluşunda olduğuna göre, varoluştan kalkarak varlık sorusu yeniden düzenlenmelidir.

Ancak Heidegger bir varlıkbilim değil de, yalnızca ilerideki evrenşel varlıkbilime olanak sağlayacak bir hazırlık olmak üzere bir "temel varlıkbilim" (Fundamentalontologie) kurmak ister. Varoluş (Existenz) de Heidegger'e göre:İnsanın varlık sorusunu sormakla doğrudan doğruya bir bağlantı kurduğu kendi varlığıdır.

Buna karşılık Jaspers, her varlıkbilimde, varoluşsal olanın bir katılaşması ve yozlaşması tehlikesini görür; onun yöntemi varoluşu açma, aydınlığa çıkarma ( varoluş aydınlanması) yöntemidir; ama, kendi felsefesinin salt bir varoluş felsefesi olduğunu ileri sürmekle birlikte, kendisi de bilincin ötesine geçen (transsendens) bir fizikötesine yönelişiyle varoluş felsefesinin dışına çıkar.
Tathar Elanessé çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-24-2006, 08:51 PM   #23
Tathar Elanessé
ÇaKaL Üye
 
Tathar Elanessé Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Sep 2005
Konum: Lothlorien
Yaş: 43
Mesajlar: 1,424
Teşekkür Etme: 145
Thanked 408 Times in 212 Posts
Üye No: 602
İtibar Gücü: 2034
Rep Puanı : 29938
Rep Derecesi : Tathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Varsayılan

Y
YANLIŞLANABİLİRLİK
Bilimde, önermelerin yanlışlanabilme niteliği, Popper'in bilimle sözde - bilimi ayırmada kullanılmasını önerdiği ölçüt.




YAPISALCILIK
Alm. Strukturalismus, Fr. structuralisme, İng. structuralism, Lat. structura = yapı

Özellikle Fransa'da gelişen, temel bir gerçeklik olarak yapıya dayanan, yapı üzerine kurulan bilim kuramı. Yapı, öğeleri birbirine ve kendisine bağlı olan, ama öğelerinin toplamından daha fazla bir şey oluşturan bir bütündür. Çıkış noktasını dilbilimden alan yapısalcılık, bu etki ile, insanbilimlerinin yöntemi olmuştur; gerçekliğin yapısını kavramada dili örnek alır, dil örneği insan davranışlarının tüm alanına, özellikle de toplumsal olaylara, belli bir yönteme uyularak, uygulanır. Yapısalcı yöntem ele aldığı konuyu, bütünleştiği yapı içine koyarak, sonra da daha geniş kapsamlı yapılar içine koyarak aydınlatmaya çalışır. Bugüne dek bir yapısalcı felsefe olmamıştır, ama yapısalcılığa yönelmiş Toplumbilim, ruhbilim, insanbilim araştırmaları vardır. Yapısalcılığın başlıca temsilcileri:
Dilbilimde: Saussure, Jakobson;
Budunbilimde: Levi-Strauss;
Ruhsal çözümlemede: J. Lacan;
Felsefede: M. Foucault
Marksçı kuramda: L. Althusser'dir.

Yapısalcılık, yapıya (bütüne) yöneliş olarak ilkin 19. yüzyılın sonu ile 20. yüzyılın başlarında Ehrenfels, Wertheimer, Köhler ve Koffka'nın geliştirdikleri biçim-kuramı (Gestalttheorie)nda kendini gösterir. Biçim (Gestalt) görüde verilmiş olan bütün demektir; örneğin algı bir bütündür, bir bütünselliktir; öğelere ayrılmış olan algı birliği öğelerin toplamından daha fazla bir şeydir, bundan dolayı özel bir bütünsellik niteliği vardır, örneğin bir melodi, notaların toplamından daha fazla bir şeydir ve kendine özgü bir bütün oluşturur.




YARARCILIK
Alm. Utilitarismus, Fr. utilitarisme, İng. utilitarism, Lat. uti- fis = fayda, yarar, es. t. nefiye
1- Yararın yaşam ilkesi yapılması.
2- Ahlaksal eylem ve davranışlarda yararın ilke yapılması: Yararlı olan iyidir:

a. tek kişinin, ya da
b. toplumun yararı göz önünde bulundurulur.
3- Özellikle Bentham ve J. S. Mill'in ahlak ve siyasa öğretisi, temel ilkesi: "Olabildiğince çok sayıda insanın olabildiğince çok mutluluğu."



YENİ PLATONCULUK
Alm. Neuplatonismus, Fr. neo-platonizme, İng. Neo -Platonism, Es. t. nev Eflatuniye
Platon'dan başka Aristoteles'e stoalılara, Pitagorasçılara da dayanan ayrıca doğu dinlerinden ve Hıristiyanlıktan da etkilenmiş olan, bütün bunları kendi içinde karıştırıp eriten felsefe okulu.
İ.S. 2-6. yüzyıllar arasında türlü biçimlerde ortaya çıkmıştır. Kurucusu Ammonias Sakkas sayılır, bu okulun dizgesel temellendirilişini onun öğrencisi Plotinos
Yeni İdealizm

Alm. Neuideolismus, Fr. neo-idealisme, İng. neo-idealism

19. yüzyılın ikinci yarısından sonra özdekçilik, olguculuk ve doğalcılığın egemenliği karşısında idealizmi yeniden canlandırmaya çalışan akımlar. Bu adı ilkin İtalya'da yeni Hegelciler (Croce, Gentille) kullanmışlardır.
Başlıca temsilcileri: Lotze, Eucken, Dilthey, yeni Kantçılar ve yeni Hegelciler.




YENİ HEGELCİLİK
Alm. Neuhegelianismus, Fr. neo-hegelianisme, İng. Neo -Hegelianism

20 yüzyılda Hegel felsefesini yeniden canlandıran, Hegel'-in eytişimsel yöntemine ve fizikötesine dayanarak kültür ve tarih felsefesine yeni bir yön vermeye ve doğa bilimleri karşısında yeniden tinsel bilimleri güçlendirmeye çalışan akım.
Özellikle Almanya'da, ayrıca Fransa, İtalya, İngiltere, Rusya, İskandiynavya ve Amerikâ da gelişmiş bir akımdır. Temsilcileri: Freyer, Glockner, Litt, Bosanquet, Bradley, Croce, Gentille vb.
TDK Felsefe Terimleri Sözlüğü




YENİ KANTÇILIK
Alm. Neukantianismus, Fr. neo-kantisme, İng. Neo-Kantianism
19. yüzyılda felsefeyi çöküşten kurtarmak üzere özellikle bilgi eleştirisi ve bilgi kuramı açısından Kant'a yönelen çalışmalar; en yüksek noktasına 20. yüzyılda erişir.
Çeşitli yeni Kantçı okullar: Marburg Okulu (Cohen, Natörp, Cassirer), Güney-Batı-Almanya Okulu (Windelband, Rickert, Lask); ayrıca: Alois Riehl, H. Vaihinger ve Fransâ da: Renouvier.




KAYNAKÇA
Ahmet Çiğdem, Aydınlanma Düşüncesi, İstanbul: İletişim Yay. 1997.
Alâeddin Şenel, siyasal Düşünceler Tarihi, Ankara: Bilim ve Sanat Yay. 1996, 6. kısaltılmış basım.
Adam (Alâeddin) Şenel, Sağcı Düşünüşün Kritik Tarihi, Ankara: Doğan Yay. 1968.
Walther Kranz, Antik felsefe, Çev: Suad Y. Baydur, İstanbul: Sosyal Yay. 1984.
M. Buhr / W. Schroeder / K. barchk, Aydınlanma Hareketi ve felsefesi, Çev: Veysel Atayman.
Nusret Hızır, felsefe Yazıları (2. Bası), İstanbul: Çağdaş Yay. 1981.
Immanuel Kant, Seçilmiş Yazılar, Çev: Nejat Bozkurt, İstanbul: Remzi Kitabevi Yay. 1984.
Orhan Hançerlioğlu, Özgürlük Düşüncesi, İstanbul: Varlık Yay. 1977
Orhan Hançerlioğlu, Düşünce Tarihi (Geliştirilmiş Dördüncü Basım); İstanbul: Remzi Kitabevi Yay. 1983.
Sosyoloji Sözlüğü Gordon Marshall
Bryan Magee Felsefenin Öyküsü
Tathar Elanessé çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-24-2006, 09:02 PM   #24
๏๒รєรรเ๏ภ
Forum Aşığı
 
๏๒รєรรเ๏ภ Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Jan 2006
Yaş: 43
Mesajlar: 4,575
Teşekkür Etme: 337
Thanked 1,629 Times in 455 Posts
Üye No: 6517
İtibar Gücü: 3261
Rep Puanı : 91747
Rep Derecesi : ๏๒รєรรเ๏ภ has a reputation beyond repute๏๒รєรรเ๏ภ has a reputation beyond repute๏๒รєรรเ๏ภ has a reputation beyond repute๏๒รєรรเ๏ภ has a reputation beyond repute๏๒รєรรเ๏ภ has a reputation beyond repute๏๒รєรรเ๏ภ has a reputation beyond repute๏๒รєรรเ๏ภ has a reputation beyond repute๏๒รєรรเ๏ภ has a reputation beyond repute๏๒รєรรเ๏ภ has a reputation beyond repute๏๒รєรรเ๏ภ has a reputation beyond repute๏๒รєรรเ๏ภ has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Varsayılan

kanka eline sağlık... walla sayfanın acılması 5 dk. surdu
__________________
SÖMÜRÜCÜ OLMAYALIM BAKTIĞIMIZ KONULARA TEŞEKKÜR ETMEDEN YORUM YAPMADAN GEÇMEYELİM NETİCEDE EMEK SARF EDİLMİŞTİR. EMEĞE SAYGI DUYALIM...

LÜTFEN
๏๒รєรรเ๏ภ çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-27-2006, 12:08 AM   #25
Tathar Elanessé
ÇaKaL Üye
 
Tathar Elanessé Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Sep 2005
Konum: Lothlorien
Yaş: 43
Mesajlar: 1,424
Teşekkür Etme: 145
Thanked 408 Times in 212 Posts
Üye No: 602
İtibar Gücü: 2034
Rep Puanı : 29938
Rep Derecesi : Tathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond reputeTathar Elanessé has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Varsayılan

senin açman 5 dakika sürmüş benim yüklemem ne kadar sürdü sen tahmin et
Tathar Elanessé çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Kosmetik Sözlügü... UseLanMaz Eskiler (Arşiv) 3 08-31-2007 03:47 PM
Uydu Terimleri Sözlügü jockeя Uydular 1 08-19-2007 09:58 PM
Tıp sözlügü JustBlaze Eskiler (Arşiv) 2 03-06-2007 02:39 PM
Tembel Ögrenci Sözlügü sentaur Eskiler (Arşiv) 4 06-27-2006 10:14 PM

Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 06:10 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.