![]() |
![]() |
#41 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ayrılık
Gönlü seven asıl olur, Sözle derler fasıl olur, Ayrılık kızılcık şerbeti, Dökülen kan kızıl olur. Ali Kaybal |
![]() |
![]() |
![]() |
#42 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ayrılık Vurur
Ayrılık vurur gönlüme İnce, ince dokundurur, Mektup yazayım gülüme, Hıçkırıklar yutkundurur. Hasret götürür ölüme, Yanık selâ okundurur, Selam salın bülbülüme, Aşkı kime dokundurur Ali Kaybal |
![]() |
![]() |
![]() |
#43 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bahtı Karayım
İçimde bir boşluk, ben kimi arayım, Yıkıldı, viran oldu gönül sarayım, Gidemem gurbet ele, bur da durayım, Gün bile doğmaz oldu, bahtı karayım. Acı olsa da haberin ben alayım, Yolunu gözlerim ben derde kalayım, İste benden canımı onu salayım, Can tene sığmaz oldu, bahtı karayım. Ali Kaybal |
![]() |
![]() |
![]() |
#44 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bakışların
Kimseler bilmiyor, ne efsundur bakışların, Bir sultanın gözüne erer de handan eder, Göz yaşım dinmiyor, ne vurgundur yakışların, Kara sevdası tene değer de candan eder. Ali Kaybal |
![]() |
![]() |
![]() |
#45 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bayram Olması
Bayram denince, İçimi bir coşku kaplamıyor, Ramazan da geçmesin, Bırak, her gün orucumu tutayım, İftar saatini bekler gibi, Kapıdan gireceksin diye bekleyeyim, Herkes iftar topunu, Ha atıldı, Ha atılacak, az kaldı, Diye, koşturup beklerken, Ben, Gözlerim kapıda, Ha vurdu, ha vuracak diye, Kalbimin atışlarını dinleyeyim, Son günüm arefe olsun, Açlığa alıştı bu beden, Suzusluğa alıştı bu ten, Yalnız, Yokluğuna alışamadı bu gönlüm, Dursuz zaman, Geçmesin artık sensiz bir an, Son günün akşamında, Saat 12'de dursun bütün saatler, Bütün ihtişamıyla, Gökyüzünde ay, Etrafında yıldızlar dursun, Gecenin karanlığında, Bilir misin? Beni onlar avutacak, Ertesi günü biliyorum, Bana bayram olmayacak, Herkes gidip gelecek, Benim ruhumsa bomboş, Herkes hatır soracak, Benim gözlerim aranacak, Zannedersin dünya loş, Çünkü sen yoksun, Keyfim, Gönül zindanlarından dışarı çıkmayacak. Ali Kaybal |
![]() |
![]() |
![]() |
#46 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bedel
Gözlerin göremediği, Aklın tasavvur edemediği, Alabildiğine bir dünyaydı dostluğum. Bir çizgi çektin, Elinin uzandığınca, Bir çukur açtın, Avuçlarının aldığınca, Benim dediğin, Bir tohum ektin içine, İhanet….. Hazmedemedin, Verilen genişliği, Verilen bolluğu, Parmaklık koydun önüne, Oradan bakmaya mahkumsun şimdi, Gardiyandan başka gören, Parmaklıklardan başka dokunan, Halini soran olmayacak hiç, Ne olup bittiğini de anlayamayacaksın, Ta ki, İhanetin seni bulana kadar.. Ali Kaybal |
![]() |
![]() |
![]() |
#47 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Behey İstanbul
Bir tepeden bir tepeye gitmekte zorlanıyor kul, Hadise mahzar olmuşsun, ecdada olmuşsun okul Asya’dan geldin, baş olmak için Avrupa’ya sokul Heybetli yedi tepede sefa sürersin İstanbul. Osmanlı diyarı şehir alimlere mekan olmuş, Han, hamam, yol, kervansaray, her taraf külliye dolmuş Sana dost olanlar memnun, düşman olanlar kudurmuş Sen seni sevenlere hep kucak açarsın İstanbul. Bağrında evliyalar yatar, inancın sarsılmaz hiç Dünyanın güzelliğini sunarsın, can vermek hariç Güneş düşer üstüne, altın gibi parlıyor haliç, Sevgililere bir sevgi de sen katarsın İstanbul. Karadeniz'e açılan yönde hırçındır sahilin Marmara kıyısında çay bahçesinde günün sakin Boğazın soğuk suyuna bakışların bir çevrilsin Anıları kaleme bir bir aldırırsın İstanbul. Bir kolun Avrupa’yı kucaklar, bir kolun Asya’yı Ayasofya’da bulursun elinde asa İsa’yı Sultan Ahmet de görürsün sen Resulü Kibriyayı Görende cennet hissini uyandırırsın İstanbul. Mimar Sinan’la şahlanmış Süleymaniye camisi Ruha bir incelik vermiş ecdadımın mimarisi Mührünü vurmuş da geçmiş sultanların her birisi Onları sen gördün ve sen adlandırırsın İstanbul Cıvıl cıvıl güvercinler, hoş sohbet dolu bir mekan Ecdadıma sembol olmuş çınarla kaplanmış her yan Eyüp Sültan’a koşuyor manevi bir haz arayan Yüreğe ateş düşürüp sen yandırırsın İstanbul. Cazibesiyle büyülü alemdir Kapalı çarşı Tarih kokar Yerebatan sarayı, Dikili taşı Topkapı sarayında taht kurmuş en usta nakkaşı Her gönülde bir güzellik barındırırsın İstanbul. Koynunda inciler gibi dizilmiş dokuz Adalar Rüzgarla dans eder suyun, üzerinde yakamozlar Heybelisi, Büyüğü var, Kınalısı, Sedefi var Adalardan gelir yar bir şevk kaldırırsın İstanbul. Çoban çeşme, Viran saray, ne güzel Bahçelievler Osmanlıdan bize kalmış Havuzlu köşk bir şaheser Londra asfaltından geçin havalimanına gider Mavi gökyüzüne doğru havalanırsın İstanbul. Florya, Yeşilköy, Yeşilyurt şenlenir Bakırköy’de Yemşeyil ormanlar kurulmuş Atatürk’ün emriyle Osmanlı’nın izini görürsün Çarşı Camisinde Geçmişle bu günümüzü kaynaştırırsın İstanbul. Su sarnıcından kemere medeniyet Bayrampaşa Edirne kapıdan Rami’ye tarih yazıldı taşa Ecdada dil uzatılmaz, kötü söz söylenmez haşa Otogarından metroya yaslandırırsın İstanbul. Havası suyu derler ya, işte öyle bir yer Beykoz Anadolu hisarından yürü küçük suya biraz Dökülür zevk ile İshak Ağa çeşmesinden bir haz Kimine saray, kimine köşk yaptırırsın İstanbul. Bak Galata kulesinden bir mozayiktir Beyoğlu Ermeni, Yahudi, Rum'u yaşıyorlar hepsi mutlu Gecesi bir başka alem, yıldızlar bile kuyruklu Hoş görü sahibini burdan baktırırsın İstanbul. Sultanları ağırlarken görürsün sen Beşiktaş’ı Boğaz içinde yol alan gemiye verir telaşı Dolmabahçe, Çırağan’ın yönetimdir tek uğraşı Güzel yurdum Türkiye’yi kalkındırırsın İstanbul. Plajları, barajları bir harikadır Çatalca Yer altında oyulmuşlar, mağaralar var uzunca Şifalı su kaynağındır İhsaniye, Istıranca Hasta olan dertlileri canlandırırsın İstanbul. Güvercinler kanat çırpar, bir başkadır Eminönü Sirkeci’den tren kalkar, Cağaloğlu söyler dünü Beyazıt’tan gelen sesler anlatır kör döğüşünü Kimi alim olur, kimini saptırırsın İstanbul. Camisiyle külliyesi bize gösterir Fatih’i Yedi kule zindanları ne zor anlatır tarihi Aksaray’ı, Fındıkzade belki en güzel talihi Bu günlerden yarınlara sen vardırırsın İstanbul. Boğaza seyrü sefer var, vapur kalkar Kadıköy’den Bölük bölük asker çıkar Selimiye kışlasından Medet gelir Haydarpaşa askeri hastanesinden Fener coşkusunu burda sen başlatırsın İstanbul. Sadabadı yaşadık, gelip geçtik kağıt haneden Cirit oynadık derede, ok atar olduk vadiden Akıllar perişan oldu burada açan laleden Akılları isyana bir sen kaldırırsın İstanbul. Rumeli’nin kavakları yakışıyor Sarıyer’e Emirgan’da açar güller, saçarsın hep gönüllere Hünkar suyu ile şifa verirsin dert çekenlere Halk için değerleri sen kullandırırsın İstanbul. Aydos dağı duman olmuş, yine gamlı Sultanbeyli Gariplerin son durağı ılgıt ılgıt vurur yeli Göçünü yüklemiş gelmiş yarinden ayrılmış belli Aşıklara yuva olur barındırırsın İstanbul. Yeşilin içinden mavi denize açılır Şile Yaban çiçeğidir aslı meydan okur gibi güle Nazlı nazlı vurur rüzgar yelkenler açılsın hele İnce dokunmuş bezinden giyindirirsin İstanbul Nişantaşı, Teşvikiye, Ok meydanı güzel Şişli Abideyi hürriyetin var gökten arza inişli Bir de Darülacezeyle uzatırsın şefkat eli Mağdur olanları bir sen hoşlandırırsın İstanbul Doğal güzellikleriyle sahile dayanmış Tuzla Türlü kır çiçekleriyle bezenmiş yanında yayla Çam ormanlarıyla süslü genç kız gibi güzel hala El tutuşmuş aşıkları kıskandırırsın İstanbul. Muhacir gelmeden evvel vakfedilmiş Ümraniye Sultan Ahmet vermiş onu Aziz Mahmut hüdai’ye Birkaç selvi ağacını dikmiş mezar taşı diye Taşını toprağını altın sandırırsın İstanbul. Bir sevda çiçeği gibi bağrını açmış Üsküdar Hasret çeken gönülleri kız kulesinde ağırlar Son nefesi verenleri Karaca Ahmet karşılar İyisini kötüsünü uzandırırsın İstanbul. Bizans surlarını aşar geçersin Zeytinburnun’da Merkez Efendiyle çile sararsın onun yurdunda Yeni kapı mevlevisini bulursun en sonunda Tövbeye yönelen canı sen kaldırırsın İstanbul. Günü gün eder balıkçı köylerinden kalma izler Asude yalılarında geçmişi anarız bizler Sende şad olur gönüller, sende birleşir denizler Bu güzellikle herkesi sulandırırsın İstanbul. (Not: 29 kıtalıdır) Ali Kaybal |
![]() |
![]() |
![]() |
#48 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Beklenen İnsan
En güzel endam ve biçime konulmuş insan Beden denen kafesten niçin yükselir figan Emri İlahiye uymuyor şimdi Müslüman Dünyanın akışına uymuş huzur bulmaya. İnsanın ihlali var alev sarmış her yanı Acıyla kıvranır entrikaların kurbanı Tuzağa düşmüş belli, elbet yanacak canı Verilmiş ruhsatı yok bu dünyada kalmaya. Adili Mutlak olan Allah tek kalıcıdır Zalimden mazlumların öcünü alıcıdır Zalime karşı bir zalim Hakkın kılıcıdır Gaflete düşeni bulur musallat kılmaya. Kurtarsın buhran içindeki kıvrananları Anaların bacıların dinsin feryatları Yetişin ey saadet asrı kahramanları Hakka şahit olmaya, kula rehber olmaya. Ali Kaybal |
![]() |
![]() |
![]() |
#49 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ben Bilirim
Dinle can dinle, Bir şeyler kabarıyorsa içinde, Aynen ocakta kaynayan süt gibi, Kabından taşacak biçimde, Kaynatan ateşini söndürecek gibi, Sonra, Etrafını bir hava kaplayacak, İnsanı zehirleyen gaz gibi, Ama, Nefsine hoş gelecek, Zannedersin ki, Herkes sana imrenecek, Önünde herkes küçülecek, Gözünde herşey küçülecek, Diyeceksin ki; Ben bilirim, Ben bilirim, Farkında mısın? Kibir olup bulutlardan baktığını, Kendince yağmur olup aktığını, Sonunda, sel olup çıktığını, - Ben bilirim, ben bilirim, Kimsin lan, kimsin sen? Sende hasıl olmadın mı bir damla nutfeden, Kurt musun, kuzu musun? belli değil sesinden, Yokuşa akıtacaksan suyu, Yok edeceksen içinden huşuyu, Katledeceksen tevazuyu, Diyeceksin ki; - Ben bilirim, Kıracaksan dost kalbini, İnciteceksen sevdiğini, Kaybedeceksen kimliğini, Diyeceksin ki; Ben bilirim, O zaman sadece şunu bil; Kıçın yerde, burnun havada kibirden, Hiç farkın yok, mezarlıktaki kabirden. Ali Kaybal |
![]() |
![]() |
![]() |
#50 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ben Yalnızım Dünyada
Kimse görmez yıldızların yüksekten bakışını, Duyarım yaprağa değen rüzgar hışırtısını, Çiçek açmaya çalışan tomurcuk çıkışını, Ben yalnızım dünyada, hem kalmışım tek başıma. Yıldızlar parıldar, olmaz yerdekinin önemi, Sabahın karanlığında görürüm ben şebnemi, İçimde yaşatırım ayrılıktan cehennemi, Ben yalnızım dünyada, hem kalmışım tek başıma. Yıldızlar göz kırpsa da vermez güneşin şavkını, Bilemezler kadehe mey olan bağın ışkını, Bilemezler garibin gönlünde yatan aşkını, Ben yalnızım dünyada, hem kalmışım tek başıma. Ali Kaybal |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|