www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Kültür & Sanat > Genel Kültür > Edebiyat

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 03-22-2009, 12:42 PM   #51
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Çanakkale Harbi....

Şu Boğaz harbi nedir? Var mı ki dünyâda eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi.
-Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya-
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya.
Ne hayâsızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!
Nerde-gösterdiği vahşetle 'bu: bir Avrupalı'
Dedirir-Yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi,
Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yâhud kafesi!
Eski Dünyâ, yeni Dünyâ, bütün akvâm-ı beşer,
Kaynıyor kum gibi, mahşer mi, hakikat mahşer.
Yedi iklimi cihânın duruyor karşında,
Avusturalya'yla beraber bakıyorsun: Kanada!
Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk:
Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.
Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...
Hani, tâuna da züldür bu rezil istilâ!
Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-i asil,
Ne kadar gözdesi mevcûd ise hakkıyle, sefil,
Kustu Mehmedciğin aylarca durup karşısına;
Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına.
Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz...
Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz.
Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbâb,
Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harâb.

Öteden sâikalar parçalıyor âfâkı;
Beriden zelzeleler kaldırıyor a'mâkı;
Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;
Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin.
Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,
Atılan her lağamın yaktığı: Yüzlerce adam.
Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer;
O ne müdhiş tipidir: Savrulur enkaaz-ı beşer...
Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak,
Boşanır sırtlara vâdilere, sağnak sağnak.
Saçıyor zırha bürünmüş de o nâmerd eller,
Yıldırım yaylımı tûfanlar, alevden seller.
Veriyor yangını, durmuş da açık sinelere,
Sürü halinde gezerken sayısız teyyâre.
Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...
Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler!
Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;
Alınır kal'â mı göğsündeki kat kat iman?
Hangi kuvvet onu, hâşâ, edecek kahrına râm?
Çünkü te'sis-i İlahi o metin istihkâm.

Sarılır, indirilir mevki-i müstahkemler,
Beşerin azmini tevkif edemez sun'-i beşer;
Bu göğüslerse Hudâ'nın ebedi serhaddi;
'O benim sun'-i bedi'im, onu çiğnetme' dedi.
Asım'ın nesli...diyordum ya...nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmiyecek.
Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar,
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi...
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmiyecek makberi kimler kazsın?
'Gömelim gel seni tarihe' desem, sığmazsın.
Herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb...
Seni ancak ebediyyetler eder istiâb.
'Bu, taşındır' diyerek Kâ'be'yi diksem başına;
Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;
Sonra gök kubbeyi alsam da, ridâ namıyle,
Kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmıyle;
Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan,
Yedi kandilli Süreyyâ'yı uzatsam oradan;
Sen bu âvizenin altında, bürünmüş kanına,
Uzanırken, gece mehtâbı getirsem yanına,
Türbedârın gibi tâ fecre kadar bekletsem;
Gündüzün fecr ile âvizeni lebriz etsem;
Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
Yine bir şey yapabildim diyemem hâtırana.
Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,
Şarkın en sevgili sultânı Salâhaddin'i,
Kılıç Arslan gibi iclâline ettin hayran...
Sen ki, İslam'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
O demir çenberi göğsünde kırıp parçaladın;
Sen ki, rûhunla beraber gezer ecrâmı adın;
Sen ki, a'sâra gömülsen taşacaksın...Heyhât,
Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât...
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana âğûşunu açmış duruyor Peygamber.



Nihat Gülle
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-22-2009, 12:42 PM   #52
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Çırpınırdı Karadeniz...

Çırpınırdı Karadeniz
Bakıp Türk'ün bayrağına
Ah ölmeden bir görseydim
Düşebilsem toprağına

Sırmalar sarsam koluna
İnciler dizsem yoluna
Fırtınalar dursun yana
Yol ver Türk'ün bayrağına.

Kafkaslar'dan esen yeller
Şimdi Sana selam söyler
Olsun bütün Moskof eller
Kurban Türk'ün bayrağına.

Ayrı düştüm dost elinden
Yıllar var ki çarpar sinem
Vefalı Türk geldi yine
Selam Türk'ün bayrağına.

Kafkaslar'dan aşacağız
Türklüğe şan katacağız
Türk'ün şanlı bayrağını
Moskova'ya asacağız.




Nihat Gülle
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-22-2009, 12:43 PM   #53
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

ÇİLE.

Gâiblerden bir ses geldi: Bu adam,
Gezdirsin boslugu ense kökünde!
Ve uçtu tepemden birdenbire dam;
Gök devrildi, künde üstüne künde...

Pencereye kostum: Kizil kiyamet!
Dediklerin çikti, ihtiyar baci!
Sonsuzluk, elinde bir mavi tülbent,
Ok çekti yukardan, üstüme avci.

Atesten zehrini tattim bu okun.
Bir anda kül etti can elmasimi.
Sanki burnum, degdi burnuna (yok) un,
Kustum, öz agzimdan kafatasimi.

Bir bardak su gibi çalkandi dünya;
Söndü istikamet, yikildi bosluk.
Al sana hakikat, al sana rüya!
Iste akillilik, iste sarhosluk!

Ensemin örsünde bir demir balyoz,
Kapandim yataga son çare diye.
Bir kanli safakta, bana çil horoz,
Yepyeni bir dünya etti hediye.

Bu nasil bir dünya hikâyesi zor;
Mekâni bir satih, zamani vehim.
Bütün bir kâinat musamba dekor,
Bütün bir insanlik yalana teslim.

Nesin sen, hakikat olsan da çekil!
Yetis körlük, yetis, takma gözde cam!
Otursun yerine bende her sekil;
Vatanim, sevgilim, dostum ve hocam!

…………………………………..
…………………………………..
…………………………………..
…………………………………..

Aylarca gezindim, yikik ve saskin,
Benligim bir kazan ve aklim kepçe.
Deliler köyünden bir menzil askin,
Her fikir içimde bir çift kelepçe.

Niçin küçülüyor esya uzakta?
Gözsüz görüyorum rüyada, nasil?
Zamanin raksi ne, bir yuvarlakta?
Sonum varmis, onu ögrensem asil?

Bir fikir ki, sicak yarada kezzap,
Bir fikir ki, beyin zarinda sülük.
Selâm, selâm sana hasmetli azap;
Yandikça gelisen tilsimli kütük.
Yalvardim: Gösterin bilmeceme yol!
Ey yedinci kat gök, esrarini aç!
Annemin duasi, düs de perde ol!
Bir asâ kes bana, ihtiyar agaç!
Uyku, kaatillerin bile çesmesi;
Yorgan, Allahsiza kadar siginak.
Teselli pinari, sabir memesi;
Size serbet, bana kum dolu çanak.

Bu mu, rüyalarda içtigim cinnet,
Sirrini ararken patlayan gülle?
Yesil asmalarda deprenis, sehvet;
Karinca sarayi, kupkuru kelle...

Akrep, nokta nokta ruhumu sokmus,
Mevsimden mevsime girdim böylece.
Gördüm ki, ateste, cimbizda yokmus,
Fikir çilesinden büyük iskence.

…………………………………..
…………………………………..
…………………………………..
…………………………………..

Evet, her sey bende bir gizli dügüm;
Ne ölüm terleri döktüm, nelerden!
Dibi yok göklerden yeter ürktügüm,
Yetisir çektigim mesafelerden!

Ufuk bir tilkidir, kaçak ve kurnaz;
Yollar bir yumaktir, uzun, dolasik.
Her gece rüyami yazan sihirbaz,
Tutuyor önümde bir mavi isik.

Büyücü, büyücü ne bana hincin?
Bu kükürtlü duman, nedir inimde?
Camdan keskin, kildan ince kilicin,
Bir zehirli kiymik gibi, beynimde.

Lûgat, bir isim ver bana halimden;
Herkesin bildigi dilden bir isim!
Eski esvaplarim, tutun elimden;
Aynalar, söyleyin bana, ben kimim?

Söyleyin, söyleyin, ben miyim yoksa,
Arzi boynuzunda tasiyan öküz?
Belâ mimarinin seçtigi arsa;
Hayattan muhacir, esyadan öksüz?

Ben ki, toz kanatli bir kelebegim,
Minicik gövdeme yüklü Kafdagi,
Bir zerrecigim ki, Ars'a gebeyim,
Dev sancilarimin budur kaynagi!

Ne yalanlarda var, ne hakikatta,
Gözümü yumdukça gördügüm nakis.
Bosuna gezmisim, yok tabiatta,
Içimdeki kadar inis ve çikis.

…………………………………..
…………………………………..
…………………………………..
…………………………………..

Gece bir hendege düsercesine,
Birden kucagina düstüm gerçegin.
Sanki erdim çetin bilmecesine,
Hem geçmis zamanin, hem gelecegin.

Açil susam açil! Açildi kapi;
Atlas sedirinde mâverâ dede.
Yandi sirça saray, ilâhî yapi,
Binbir âvizeyle uçsuz maddede.

Atomlarda cümbüs, donanma, senlik;
Ve çevre çevre nur, çevre çevre nur.
Içiçe mimarî, içiçe benlik;
Bildim seni ey Rab, bilinmez meshur!

Nizam köpürüyor, med vakti deniz;
Nizam köpürüyor, ta çenemde su.
Suda bir gizli yol, piriltili iz;
Suda ezel fikri, ebed duygusu.

Kaçir beni âhenk, al beni birlik;
Artik barinamam gölge varlikta.
Ver cüceye, onun olsun sairlik,
Simdi gözüm, büyük sanatkârlikta.

Öteler öteler, gayemin mali;
Mesafe ekinim, zaman madenim.
Gökte saman yolu benim olmali;
Dipsizlik gölünde, inciler benim.

Diz çök ey zorlu nefs, önümde diz çök!
Heybem hayat dolu, deste ve yumak.
Sen, bütün dallarin birlestigi kök;
Biricik meselem, Sonsuza varmak...



Nihat Gülle
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-22-2009, 12:43 PM   #54
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Çoban Çeşmesi.....

Derinden derine ırmaklar ağlar,
Uzaktan uzağa çoban çeşmesi,
Ey suyun sesinden anlıyan bağlar,
Ne söyler su dağa çoban çeşmesi.

'Göynünü Şirin'in aşkı sarınca
Yol almış hayatın ufuklarınca,
O hızla dagları Ferhat yarınca
Başlamış akmağa çoban çeşmesi...'

O zaman başından aşkındı derdi,
Mermeri oyardı, taşı delerdi.
Kaç yanık yolcuya soğuk su verdi.
Değdi kaç dudağa çoban çeşmesi.

Vefasız Aslı'ya yol gösteren bu,
Kerem'in sazına cevap veren bu,
Kuruyan gözlere yaş gönderen bu...
Sızmadı toprağa çoban çeşmesi.

Leyla gelin oldu, Mecnun mezarda,
Bir susuz yolcu yok şimdi dağlarda,
Ateşten kızaran bir gül ararda,
Gezer bağdan bağa çoban çeşmesi,

Ne şair yaş döker, ne aşık ağlar,
Tarihe karıştı eski sevdalar.
Beyhude seslenir, beyhude çağlar,
Bir sola, bir sağa çoban çeşmesi...



Nihat Gülle
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-22-2009, 12:43 PM   #55
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Çocuklarımız

Öpmeye kıyamadığımız
Sevmeye doyamadığımız
Pırıl pırıl gözleriyle
Masum tatlı yüzleriyle
Cıvıl cıvıl dilleriyle,
Sevgi dolu kalpleriyle
Onlar bizim çocuklarımız
Onlar bizim canlarımız
Güzel çirkin,yaramaz,usluda olsalar
Onlar bizim can ciğer kuzu sarmalarımız
Onlar gönül bahçemizin can gülleri
Onlar bizim birebir kopyamız
Damarlarımızdan akıp süzülen ruhumuz
Yaşama sevincimiz herşeyimiz
Evlenipte gitselerde
Yuvamızdan uçsalarda
Ölselerde kalsalarda
Onlar bizim en büyük nimetimiz
Onlar bizim hayat kaynağımız
Onlar bizim neşemiz,sevincimiz,herşeyimiz
Canlarım yaşam sizlerle renkli sizlerle umut dolu
Çocuklarım ceylan gözlü bebişlerim,
İyiki varsınız,iyiki dünyaya gelmişsiniz bizim için
Sizleri çok seviyorum,mutluluklar diliyorum
Ama bu hayatta,ama sonsuz hayatınızda


Nihat Gülle
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-22-2009, 12:43 PM   #56
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Deli Sevdam...

Ben seni okyanusların en derininde
Arayıp buldum bir istiridyenin özünde
Nisan yağmurlarıyla büyüdün kalbimde
Sen yağmur sonrası bir toprak kokusuydun içimde

Sen benim için bahar yüzlü sevda dalım
Gönül bahçemde açılan eşi bulunmaz tebriz gülüm
Yıllar yılı içimde büyüttüğüm eşsiz incim
Sen can içinde cansın,candan özge sevgilim

Öylesine hasretimki sevgililerin en güzelisin
Gönülden yaptığım en içten duamsın
Sen benim en değerli definem,gizli hazinemsin
Kalbime dolan bir sevda ırmağı,içime akan duygu selisin

Bir kelebek kadar narindir yüreğin
Hülyalı bakışlarında eridi tüm benliğim
Yağmur gözlüm sen benim eşsiz sevgilim
Taze açmış bahar dalım,biricik meleğim

Seni sevgini canımdan özge severim
Özlemin içimde kor gibi yanar sevdiceğim
Enginlerle birleşir sonsuza uzar duygularım
Sensin ruhumda sakladığım eşsiz incim


Nihat Gülle
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-22-2009, 12:43 PM   #57
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Dertlerin en güzeli

Aşk dertlerin en güzeli
Sevgilerin en gizemlisi
Bir günü bin gün olur aşkı bulursan
Göklerde uçarsın mutluluğu yakalarsan

Umut çiçekleri ekersin yüreğine
Yükselirsin gökyüzüne sevdiğinle
Ölümsüz hayata yeniden doğarsın onunla
Bir damlayken deniz olursun

Aşk gizemli bir rüyadır
En sıcak tatlı bir hülyadır
Aşk pınarından akar duyguların
Gerçek olur bir bir rüyaların

Coşar bir sel gibi akarsın
Irmak olur ummana karışırsın
Sevda ateşiyle çıra gibi yanarsın
Bir an görmesen hasret ile anarsın

Aşk bir bengisudur içtikçe kanarsın
Aşk ile sevdayka benliğinden arınırsın
Aşk sonsuzluğun sırrıdır oysa bilemezsin
Aşk sırrını bileni binde bir bulamazsın…


Nihat Gülle
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-22-2009, 12:43 PM   #58
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Desemki...

Desemki uzat bakışlarını gözlerinden öpeyim
Sana en temiz duygulardan bir demet gül vereyim
Bir Eylül güneşi gibi sıcacık odana gireyim
Ayrılık denizlerini aşıp sana aşkımı getireyim

Desemki ayı,güneşi emrine vereyim
Yıldızları o güzel boynuna kolye yapayım
Gökkuşağını kemer yapıp beline takayım
Sana aşkların en güzelini yaşatayım

Desemki aşk ve sevi ülkeme götüreyim
Masal ülkemin eşsiz prensesi yapayım
Gezdiğin her yeri güllerle donatayım
Aşk dolu gönül sarayıma seni gelin alayım

Desemki gel ışıktan gemimizle evreni dolaşalım
Dilersen sevda ırmağında birlikte yıkanalım
İstersen ahret boyutunda evlenip mesut olalım
Melekleri düğünümüzde şahit yapalım

Desemki gel ölümsüzlük pınarından içelim
Güzellik şelalesinde yıkanıp arınalım
Sonsuz iyiliği erenlerden çalalım
Aşkımızı sonsuzluk alemine, ahrete taşıyalım


Nihat Gülle
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-22-2009, 12:43 PM   #59
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Dinle beni ne söylerim

Ben bir tuğba ağacıyım
Sebil olmuş bir pınarım
Sevgi dolu bir ırmağım
Dinle beni ne söylerim

Ben bu alemde garibim
Aşksızlardan muzdaribim
Soysuzlardan müştekiyim
Dinle beni ne söylerim

Şarkıların bestesiyim
İlahinin ustasıyım
Fakri fahri zenginiyim
Dinle beni ne söylerim

Okyanustan bir damlayım
Damlada gizli ummanım
Ben aşkında aşıkıyım
Dinle beni ne söylerim

Sonsuzluğun aynasıyım
Dostlukların mayasıyım
Hak ehlinin kölesiyim
Dinle beni ne söylerim

Ta ezelden Rahmaniyim
Ta gönülden Rabbaniyim
Aşkın gerçek aşığıyım
Dinle beni ne söylerim


Nihat Gülle
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 03-22-2009, 12:43 PM   #60
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57931
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Dinle Bu Gönül Ney’ini...

Mevlana der dinle bu gönül ney’ini ne söylemekte
Ayrılıktan,ikilikten sitem etmekte
Mevlana der; kurtuluş ona dönmekte
Yer gök,bütün alem sema etmekte

Dinle bu gönül ney’ini ne dilemekte
Nefsin elinden efgan etmekte
Geylani der; Hak sizi sevmekte
Melekler insana secde etmekte

Dinle bu gönül ney’ini ne anlatmakta
Zulümden,isyandan nefret duymakta
Bayrami der,aşıklar bayram etmekte
Birliğe koşanlar beli demekte

Dinle bu gönül ney’ini ne söylemekte
Hakkın birlik bağına davet etmekte
Yunus yana yana aşka dalmakta
Cennetlerden geçip,Hak istemekte

Dinle bu gönül ney’ini ne söylemekte
Nefs elinden şikeste,inlemekte
Rahmani der,ne bulduysam birlikte
Birliği bulanlar,Hakla dirlikte


Nihat Gülle
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 08:01 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.