Giriş

Tam Sürümü Görüntüle : Onur Bilge


Sayfa : [1] 2 3

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:10 AM
..DÜŞüNCEL

..........İsterse ömrümüzün bir anı kalsın
.................Yaşansın olabildiğince
.......................Alabildiğine yaşansın

Bir şiir oku bana
Sessizliği bozmadan
Dağıtmadan romantizmi
Ürkütmeden ıssızlığı
Hissede hissede
Şöyle hakkını vere vere
Heyecanlı boğuk yumuşacık
Okşayan sesinle
Duygular yerlerini bulsun
Uzaklarda çok uzaklarda yanan
Geçmişin buruk ıslığının soğuk fonunda
Ölümüne bir aşkı anlatan
Hüzünlü bir söz büyüsü olsun
Ve kavuşmaya dair bir umut sonunda

Ellerim terlesin erisin kaybolsun ellerinde
Gözlerim gözlerinde donsun
Derinde en derinde
Yüreğimden hızla yayılan ürperti
Üzerinde limon çiçeği kokusu bahçelerin
Derinde derinin her yerinde

Bir ay gülümsemesi bembeyaz dupduru
İçimize huzur yayan
Karanlık yüzünde ışıyan gecenin
Bir de senin
Bakışlarının ışıltısıyla uyumlu
İncimsi dişlerin
Yanık teninde

Mehtabın serinliği oynaşırken beyaz giysinde
Dans ederken gecenin serptiği çiğ taneleri
Dalga dalga siyah saçlarında
Melteminde çam kokusu kentin
Suyunda yosun kokusu
Cildinde ıslak buğusu denizin
Dudaklarında tuzu

Kum yorgunu çıplak ayaklarımızdan dökülsün
Geçmişin ısrarla yapışan birikimi
Kıyıya paralel kumsal boyunca
Birbirine oldukça yakın ve uyumlu uzayan
Yalnız kimsesiz ayak izlerimiz
Sabitlensin belleklerimizde
Bengi bir aşk kilitlensin bileklerimizde
Çağlarken bendini yıksın hislerimiz
Özgürce raksetsin sessizliğe sinen seslerimiz
Çağlardan çağlara aktarılsın
Okunsun şiirimiz
Bilinsin hikâyemiz
Bir gece yarısı birbirine dayanan
Falezlerde baş başa kalan
Sabahlayan biz
Aslında kimiz
Kimleriz

Gel otur şu kayaya yanıma
Şöyle arkaya
Daya sırtını güvenle sırtıma
Hızla nefes alışlarını
Kalp atışlarını duyayım
Ritmine uyayım
Başını omzuma koy
Saçların karışsın saçlarıma
Duyguların duygularıma
Yakınlığına doyayım
Soy tüm karanlık düşüncelerden belleğini
Yerine güzellikler koyayım

Bir şarkı söyle bana
Şöyle yıldızları seyrede seyrede
Heyecanlı boğuk yumuşacık
Okşayan sesinle
Sessizliği bozmadan
Dağıtmadan romantizmi
Hissede hissede
Hakkını vere vere
Duygular yerlerini bulsun
Uzaklarda çok uzaklarda kıvranan
Geçmişin buruk ıslığının soğuk fonunda
Ölümüne bir aşkı anlatan
Hüzünlü bir söz büyüsü olsun
Ve kavuşmaya dair bir umut sonunda
Gözlerin gecede
Derinde en derinde
Ellerim kenetli ellerinde

Derinde gecenin serin buğusu
Şiirin hüznü şarkının melankolisi gözlerinde
Dudaklarında denizin tuzu
Her nefeste çiçek yosun ya da çam kokusu

Gidebildiğin en uzak yıldızlardan kopar al
Özenle topla yok sayılan umutları
Tüm ulaşılmazlıklara inat
Getir yüreğime say

Uzaklardan hissetsin kötü ruhlar
Kıskançlıktan çatlasın
Onları yok say
Her şeye şahit olsun
Sevinçle onaylasın ay
İyice tanısın parmaklarım ellerini
Ellerim ellerine doysun
Erisin avuçlarım avuçlarında
Ter olup aksın

Gözüm dalsın bakışlarının ışığına
Hayran hayran baksın
Bakakalsın aşığına
Yıkansın ruhumun çiçekleri
Gülümsesin canlansın
Tüm tomurcukları açsın
Kansın özüne özüm

Haydi köpürt gecenin saçlarını
Durula tel tel tara kirpiklerinle
Nefesinle kurut
Süsle çiçeklerimle
Olumsuz ne varsa unut
Yaşanmışlıklara dair
Geçmişi bitir
Karanlıkları soy
Renkleri geri getir
Yerli yerine koy

Doysun evren ışığına
Sıcaklığına kansın
İsterse ömrümüzün bir anı kalsın
Yaşansın olabildiğince
Alabildiğine yaşansın
Falezlerde hayattan çalıntı
Mutlu bir anı kalsın

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:11 AM
..VUR DA ÖYLE GiT

..............Canımı namluna sürdüm
.......................Görmedin! ..

Bir bilsen, ne kadar hasretim sana! ..
Birazcık yanımda dur da, öyle git!
Aşkı, yaşatarak öğrettim sana
Bize dair bir düş kur da, öyle git!

Hep biraz ümit var, karanlığımda
Ve hep biraz ölüm, canlılığımda…
Yine seni gördüm uyandığımda
Düşlerimi hayra yor da, öyle git!

Tatlı heyecanım, mademki geldin
Çocuk gözlerinle aklımı deldin
Anaforum oldun, çıldırtan yeldin
Aşkınla kalbimi bur da, öyle git!

Kökten bir yanlışlık mı var, bu işte?
Bir zehir zemberek dünya bu, işte!
Ne sırlar gizli, bu geliş gidişte
Birazcık aklını yor da, öyle git!

Nasıl da rahatsın, en zor anımda! ..
Hızla dolaşırken aşkın, kanımda
Kollarım çaresiz, iki yanımda…
Nasıl sevdiğimi sor da, öyle git!

Ayrı ayrı evler, kat kat duvarlar
Canımı içimden yırtar, soyarlar
Tepeden tırnağa kana boyarlar
Kalbimi ikiye yar da, öyle git!

Yürek, bir değirmen; acı öğütür
Beyinse büyüteç; seni büyütür
Gönül, serasında aşkı büyütür
Bütün camlarını kır da, öyle git!

Zamana takılı yorgun gövdemiz
Nasıl yaşamıştık, nasıl, tertemiz!
Hasrete ne kadar dayanırız biz?
Vuslatın harcını kar da, öyle git!

Aşkın bedelini ödemek yıkar
Ayrılık, şimdiden boynumu sıkar
Onun faturası sonradan çıkar
Hesaba kitaba vur da, öyle git!

İçimdeki düşler, sana çıkıyor
Ömür tükeniyor, sona çıkıyor
Mantık bile, senden yana çıkıyor
Ölümü gözünden ır da, öyle git!

Belki de göremem bir daha seni
Kalbinde, aklında taşıma beni!
Ağlatır, her yerde keser neşeni
Gurbetin farkına var da, öyle git!

Sadece anılar yaşar, silinmez
Kalan sağ kalır mı, asla bilinmez
Ya geri gelinir, ya da gelinmez
Son bir kez sımsıkı sar da, öyle git!

Sen gidiyorsun, ben eksiliyorum
İçim sıkılıyor, eziliyorum
Sensiz, ölmek bile zor, biliyorum
Alnımın şakından vur da, öyle git!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:11 AM
..VURGUNuM BEN SANA

Bir çığın düşmesi sese bağlıdır
Koptum, davet eden sese vurgunum!
Döndüm döndüm... Çılgın gönlüm dağlıdır
Sana kavuştuğum için durgunum
Vurgunum ben sana, hâlâ vurgunum!

Ya acımasızca itmişim seni
Ya da paramparça etmişim seni! ..
Ne zaman bırakıp gitmişim seni?
Arkandan koştuğum için yorgunum
Vurgunum ben sana, hâlâ vurgunum!

Çığın kalbi vardı, sıcaklığı da...
Hücre hücre farklı berraklığı da...
Beyazda gizlenen ufaklığı da...
Fark edemediğin için dargınım
Vurgunum ben sana, hâlâ vurgunum!

Büyüyerek, ezip geçtim, her yeri! ..
Uzaklaşmasaydın, gelseydin beri! ..
Bir ceset olarak girdin içeri
Hem mezarın oldum, hem de sorgunum
Vurgunum ben sana, hâlâ vurgunum!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:11 AM
.ACı

Acıma acıyan yürek yaşını
Serperek, harını çoğaltmışsın, vay! ..
Acıma! .. Sen de vur! .. Al git başını!
“Hiç tanımadım...” de, beni yoktan say!

Karanlıklarımı yararcasına
Bağrına basarak sararcasına
Tüm kemiklerimi kırarcasına
Üstüme gelmekten usan artık, cay! ..

Kalbim sıkışıyor; çatma, kaşını!
Çatlattım, sabrımla sabır taşını! ..
Anlayamıyorum, bu telâşını
Sakin ol, ruhuma bir ferahlık yay!

Ayakta pranga, bilekte demir…
Demire hükmeden, hep aynı Emir…
Yeter ki: “Ol! ..” desin, buyursun emir! ..
Kararı veren O! .. Hâkim, Kayyum, Hay! ..

O Nur olmasaydı, yoktu tesellim! ..
Yoktu, tek bir umut, dumandı hâlim! ..
Kırılsın, imzayı atan şu elim! ..
Kahrolacağıma yok olsaydım, hay! ..
Kahrolacağıma yok olsaydım, hay! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:11 AM
.ACIM YANKI YANKı

Acım yankı yankı, kulaklarımda
Ben erimekteyim, göremiyorsun.
Israr ediyorum, tüm haklarımda
İsyanıma göğüs geremiyorsun.

Ya silip, yeniden başlayacağız
Ya birbirimizi haşlayacağız
Ya da karşılıklı taşlayacağız
Önüme seçenek seremiyorsun.

Kurabilir miyiz; bir hayal, bir düş?
En güzel düş olup, yüreğime düş!
Yakışır mı bize; kızıp, kin güdüş?
Sevgi çiçekleri deremiyorsun.

Onur çırpınıyor, anılarında! ..
Hâlâ bir yol bulma sanılarında.
Sevgi ve hoşgörü kanılarında...
Doyulmaz tadına eremiyorsun.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:11 AM
.ADIM ADıM

................................İki koltulk değneği
.....................................Arasındaki inciye...

Bu akşam
Denizin derinliklerinde
Bir midyeyi araladım, bütün gücümle! ..
Bir inciyi seyrettim, doyasıya
Kum tanesini düşledim
Geçmişinde.
Sonra
Pırıl pırıl tutsaklığını
İki kapak arasında...

Sedefi kat kat giyinişini gördüm
Ufuklara özlemini, gözlerinin
Bakışlarının nemini...

Sonra
Çaresizliğini, ellerinin
Bembeyaz kıvranışını, sessizce...

Gözlerinde çırpınan duygular
Sorular; düzene, bugüne
Haksızlıklara isyan…
Ellerimin arasındaki yürekten
Kâinat dışına haykırış...
Feryat! .. Feryat! ..
Alabildiğine...

Denizin tuzu, damağında
Acısı boğazında…
Hayatın yazında serzeniş...

Çığlık çığlık sesleniş
Uzaklara...
Çaresizlik, kabulleniş…
Yorgun bir sükût, nihayetinde...

Bu akşam
Denizi seyrettim
Bir incinin gözlerinde
Saatlerce...
Ruhun esaretini izledim
Bedenin içinde...
Hareketsiz çırpınışını
Ruhunun ötesinde...

Çağırdım:
“Gel! ..” dedim, “Gel! ..
Bir adım dostluğa…
Bir adım arkadaşlığa…
Sevgiye bir adım…
Ve
Adım adım mutluluğa...”

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:11 AM
.ADIN SAKLIMDADıR

ADIN SAKLIMDADIR

Adın saklımdadır dallanır yakar dilimi çeliyor diyemiyorum
Tadın aklımdadır ballanır akar dilimi geliyor yiyemiyorum

Taşkını çağlara sızan ürkeğim isminle seslenme cesaretim yok
Aşkını dağlara yazan erkeğim cisminle hislenme esaretim çok

Özlemim yakacak bedenini kor buharlaşacaksın dokunduğumda
Elemim akacak nedenini sor baharlaşacaksın okunduğumda

Yüzümü yıkayan yağmurlarınla ellere sarılma ağlayacağım
Düzümü tıkayan çamurlarınla sellere karılma çağlayacağım

Beter bağlanmışım vuslatla güldür vazgeçip inattan güzel al bağla
Yeter dağlanmışım pusatla öldür az geçip in attan gazel ol ağla


ADIN SAKLIMDADIR

Adın saklımdadır; dallanır, yakar
Dilimi çeliyor, diyemiyorum.
Tadın aklımdadır; ballanır, akar
Dilimi* geliyor, yiyemiyorum.

Taşkını çağlara sızan ürkeğim
İsminle seslenme cesaretim yok.
Aşkını dağlara yazan erkeğim
İsminle hislenme esaretim çok.

Özlemim yakacak bedenini, kor…
Buharlaşacaksın dokunduğumda.
Elemim akacak, nedenini sor!
Baharlaşacaksın okunduğumda.

Yüzümü yıkayan yağmurlarınla
Ellere sarılma, ağlayacağım.
Düzümü tıkayan çamurlarınla
Sellere karılma, çağlayacağım.

Beter bağlanmışım, vuslatla güldür
Vazgeçip inattan; güzel, al bağla!
Yeter, dağlanmışım; pusatla öldür
Az geçip, in attan; gazel ol, ağla!

Onur Bilge

*Dilim: Bütünün parçası.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:11 AM
.ADINI ANıŞ

Aklıma ilk gelen Sensin her sabah
Ne güzel aşkınla dolu uyanış
Yazılıp dursa da sevapla günah
Gün boyu tefekkür adını anış

Tespih tanesidir tende her hücre
Ürperişleriyle katılır ecre
Her gece Seninle varırım fecre
Sabahlara kadar çılgınca yanış

Gözümü kapatsam özüm kapanmaz
Gün yirmi dört saat başka ad anmaz
Esmanı zikreder ruhum usanmaz
Mümkün mü böylesi hazdan usanış

Zevk deryalarına dalar çıkamam
Cemalin göz alır yere bakamam
Bu denli vuslattan asla bıkamam
Olur mu hayali hakikat sanış

Yüreğim Seninle dilim Seninle
Onur sarhoş gezer en son dininle
İnle mel'un şeytan artık sen inle
Ya Rabbi kabil mi aşkına kanış

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:11 AM
.AF DİLEDiM

Aka aka iz etmişsin gönlümde
Nasıl derin yer etmişsin, gördün mü!
Kulun sana kavuşacak, ölümde
Balın hazır, peteğini ördün mü?

Aşkın beni bir kovar, bin çağırır!
Buna nasıl dayanırım, sordun mu?
Çocuklarım “Annem! ” diye bağırır! ..
Şu Azrail, şu da melek ordun mu?

Bugün çağır, “Gelmem! ” demem, yanına
Resulün nurunu bana koydun mu?
Aşk özünü akıtmışsın, kanıma
Beni, bütün kötülükten soydun mu?

Tüm kulların huzurunda, senada
Diz çökmüşler, zikirdeler, duydun mu?
Katılıyor meleklerin, semada
Sorma bana: “Farz, sünnete uydun mu? ”

Emanetin Resul’deymiş, duymuşuz
Bir avuçla ambarımız doldu mu?
Kitabını okumuşuz, uymuşuz
Bilmeyerek, kusurumuz oldu mu?

Af dilemek, yanlışını bilmektir
Kullarını reddettiğin oldu mu?
Onur’unki, günahını silmektir
Af diledim Rabb’im, kabul oldu mu?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:11 AM
.AFFET RABB'iM

Sana yaklaşıyordum adım adım
Ben, Seni ararken ona rastladım.
Bir avuç toprağa, bir can adadım! ..
Affet Rabbim, Sana ulaşamadım! ..

Ondan çekip, koparamadım özüm! ..
Görmez olsaydım, kör olsaydı gözüm! ..
Yarattığın eserde kaldı gözüm! ..
Affet Rabbim, Sana ulaşamadım! ..

Onuru ve aşkı öldüremedim! ..
Sevgileri Sana döndüremedim! ..
Eren'in yüzünü güldüremedim! ..
Affet Rabbim, Sana ulaşamadım! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:12 AM
.AĞAÇLARıM SAVAŞTA

A Ğ A Ç L A R I M. S A V A Ş T A


______________________________a
_____________________________ğaç
____________________________larım
___________________________savaşta
_____________________________ru
___________________________humun
__________________________ormanında
_____________________yapraklar feryat figan
_____________________________çır
___________________________pınıyor
___________________kavgada dallarsa sille tokat
______________________girmiş birbirlerine
_____________________________ko
____________________________zalak
___________________________kozalak
______________________çene göz kelle kulak
________________yumruk yumruğa her şey uçuşmada
_____________________________so
_______________________palar havalanmış
_________________mızrak mızrak kafalara kafalara
__________toz duman acımasızca iğneler çamlarım birbirini
_______________________ne çiçek ara artık
_____________________________ne
________________________sevişme ne polen
_____________meyveler hayal olmuş kuşları hiç bekleme
______çoktan çekip gitmiş uçuşmuş kelebekler kaçışmış kaçabilen
_____________________ kurtçuklar sürünmede
_____________________________kap
_____________________________lum
____________________________bağalar
__________________olanca güçleriyle emeklemekte
_______bu öyle bir orman ki gelinir de gidilir de sen de git sen de kaç
___haydi durma olanca gücünle yan yan yengeçlerce ve olanca güçsüzlüğünle
_______ arkana bakmadan ve asla ama asla geri dönmemecesine
____________________________ister hızlı
____________________________ister yavaş
____________________________savaş var
____________________________ruhumda savaş
____________________________kıyasıya
____________________________acımasızca
_____________________________gaddarca
_____________________________yananı mı
_____________________________soruyorsun
______________________________vurulanı mı
_______________________________talanı mı
________________________________dul yetim
_________________________________kalanı mı
__________________________________ev bark
___________________________________vatanı mı
____________________________________yoksa senin gibi
____________________________________yan gelip yatanı mı

_____________Onur BİLGE

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:12 AM
.AĞıR ZAMAN

Dakika dakika yaşarım, günü
Öylesine uzun gelir ki bana! ..
Ne zor bitiririm sonunda, günü! ..
Öyle kızarım ki, ağır zamana! ..

Akrep, yüreğime çakılır, kalır
Yelkovan yerinden oynamaz olur! ..
Saniyeler, yavaş yavaş salınır
Hiçbiri, devrini yapamaz olur.

Hele bir beklenen var ise günden
İçeri, dışarı gidip, gelmeler...
Hiç emin olamam, yürüdüğünden
Birisi, zamanın aklını çeler! ..

Ağır, kıpırdamaz dünya, yerinden
Güneş, genç kız gibi nazlı, salınır.
Zaman, yüreğimi sıkar, derinden
Bu gidişle, canım erken alınır! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:12 AM
.AĞıT

Pamuk ipliği mi arada bağlar?
Sen bir yana, ben bir yana, sevdiğim…
Gencecik bir gelin, burada ağlar
Hep, adını ana ana, sevdiğim! ..

Dinmez, gözlerimde sicim sicim yaş
Oyalı mendilim kurumaz, hep yaş! ..
Daha on yediye değmemiş bir yaş…
Saramadım, kana kana, sevdiğim! ..

Yüzüne damlalar değse, benimdir! ..
Buharlaşan yaşım, kanım, tenimdir! ..
Seni ben kaybettim, yitik benimdir! ..
Soruyorum, ona buna, sevdiğim! ..

Kimin gözü değdi, kimler kandırdı?
Yuvamızı yıktı, ciğer yandırdı?
Kanımıza kimler ekmek bandırdı?
Bir kez daha sına, sına, sevdiğim! ..

Saçını başını yoluyor, anam
Çıkmıyor, sokağa, kahveye babam
Daha ellerimde duruyor, kınam
Uyuyorum, dona dona, sevdiğim! ..

Dalga dalga saçın, avuçlarımda
Aşkın inci inci, göz uçlarımda
Eriyip, asılsız tüm suçlarımda
Akıyorum, sana sana, sevdiğim! ..

Gözümü açmışım, seni görmüşüm
Saçımı ellerin ile örmüşüm
Ne kadar safmışım, bakar körmüşüm
İnanmışım, buna şuna, sevdiğim! ..

Tek dost tanımadan üşüştü, düşman
Selâm verdiğime pişmanım, pişman! ..
İnan ki gölgene düşmanım, düşman! ..
Sanki nikâhlanmış, sana, sevdiğim! ..

Kâkülün, öptüğüm alnına değer
Bir tutamı, dünya malına değer! ..
Ne kadar sevmişim, ne kadar, meğer! ..
Arıyorum, yana, yana sevdiğim! ..

Sen gidince, evden gitti, kediler
“Alaca Kız bir hoş oldu! ..”, dediler
Yere yatırdılar, kesip yediler
Tiridine bana bana, sevdiğim! ..

Sanki birileri kısmet bağlıyor
Yalnız Koca İnek, geçim sağlıyor.
Ak Kız öksüz, gece gündüz, ağlıyor
Yemiyor içmiyor dana, sevdiğim! ..

Gözyaşı mı akar, acımış, pınar
Devrildi, isimler yazdığın çınar
Ne olur, dön artık, el âlem kınar! ..
Ağır gelir bu yük cana, sevdiğim! ..

Geçende alıcı çıktı, halıma
Pazarlık ederken, şaştı halıma
“Ballar mı uyarmış, benim balıma?
Beklerim, ben! ..” dedim ona, sevdiğim! ..

Pazar gün, Döne’nin kel kız evlendi
Davulla kalbimde kor alevlendi!
Zıpkın yemiş gibi bir alevlendi! ..
Gelin gidecekmiş Van’a, sevdiğim! ..

Beni burda rezil rüsva eyleme! ..
Allah’ın aşkına bir yâr peyleme! ..
Tatlı tatlı konuş, kötü söyleme!
Otu tıkattırma çana, sevdiğim! ..

Köyde gezen lâfı kestim, budadım! ..
Sana kavuşmaya bir can adadım! ..
Davar keseceğim, adak adadım! ..
Düşte yuttu seni Tuna, sevdiğim! ..

Viran köy yolları karla mı kaplı?
Yanıyor yüreğim, hasretin saplı! ..
Aptesli-namazlı, eli kitaplı
Gidiyorum, sona sona, sevdiğim! ..

Dün sabah midemde bulantı oldu
Betim benzim attı, yanağım soldu
Betül Ebe baktı, derdimi buldu
Ben de olacağım ana, sevdiğim.

Kaçakçı Hasan'a tuzak kurmuşlar
Geçitte kıstırıp, gözden vurmuşlar! ..
Bütün köylülere sual sormuşlar
Mezarına baykuş kona, sevdiğim! ..

O çıkarmadı mı, onca yalanı! ? ..
Sırtına vurdular, kefen palanı! ..
Bayram etti; çoluk- çocuk, kalanı! ..
Bütün köy yakacak kına, sevdiğim! ..

İzin vermiyormuş, eşekarısı
Konuşamıyormuş, melek karısı
Çıkageldi bana, gece yarısı
Boynuma sarıldı Suna, sevdiğim! ..

Babam vuracaktı, anam salmadı
Hangi âsi, Hak'tan ceza almadı! ..
Kendini ispata lüzum kalmadı
İhtiyacın mı var şana, sevdiğim! ? ..

Yürek, oylum oylum, kor kor közlendi! ..
Her gün postacının yolu gözlendi.
Yeryüzünde kim, bu kadar özlendi! ? ..
Bakışım dönüştü kana, sevdiğim! ..

Koynumda eskittim, en son resmini
Dudağıma zikir ettim, ismini
Bir görsem karşımda, gerçek cismini
Veririm canı o âna, sevdiğim! ..

İnan iftiradır, inan yalandır! ..
Eden buldu, içim dışım talandır! ..
Kaç kez yemin ettim! .. Rabbim, inandır! ..
Teneşirde tenim yuna, sevdiğim!

Yıkık hayatımda yalnız sen varsın
Öylesine var ki evren kadarsın! ..
Bilmem, bu zavallı nasıl yalvarsın! ?
Daha neler desin Râna, sevdiğim! ? ..

Geçen gün, elime mektubun geçti
Anana yazmışsın, yârinse hiçti…
Gözlerim, hasretle yazını içti! ..
Resmini mi koydun fona, sevdiğim?

Her nereye baksam, gözlerin ışır
Rüzgâr, fısıl fısıl sesini taşır
Sohbet ediyoruz, istersen şaşır
İstersen: “Deli! ..” de, kına, sevdiğim! ..

Buluştuğumuz o dere kenarı…
Kırıp, yediğimiz kırmızı narı…
Hatırlıyor musun, geçen baharı?
Ne yazmıştık, göçük hana, sevdiğim?

Acep söndürür mü yangını, yaşlar?
Bir ağıt bitmeden, yenisi başlar! ..
Hayatımı yedi, o çatık kaşlar! ..
Gözyaşım yaklaştı tona, sevdiğim! ..

Biter mi bu matem, bu destan, ağıt! ? ..
Dertlerim taşıyor, kaçıncı kâğıt! ? ..
Şiir et, çilemi ya sat, ya dağıt!
Türkü et, beste et şana, sevdiğim! ..

Uyku-tünek bitti, düşe dalamam
Mektuplar yazarım, sana salamam
Kıyarım canıma, sensiz kalamam! ..
“Gidecek! ..” diyorlar, “Bon’a! ..”, sevdiğim! ..

Onurla yazıldı, adıma adın! ..
Damağımda kaldı, o buruk tadın
Ne yapar sılada, yapyalnız kadın?
Elini buladın hûna, sevdiğim! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:12 AM
.AĞLADıM

Bugün defalarca andım, babamı
Defalarca ağladım.
Her anışta doldu, gözlerim
Sesim titredi
Anladın.
Fakat bilemezsin
Kulaklarımın nasıl tıkandığını
Kanın nasıl hücum ettiğini, beynime
Duyamadığımı
Nefes alamadığımı
Bilemezsin
Çünkü iletişim kesildi.
Hem kesilmeseydi de bilemezdin
Beynimin içine giremezdin
Kulaklarımın uğultusunu duyamazdın.
Boğazım nasıl şişmiş
Nasıl gizlemeye çalışmışım, gözyaşlarımı
Başım nasıl ağrımış
Nasıl yenebilmişim
Nereden bileceksin?
Hem, sana ne?

Bu gece ağladım
Hem de kaç kere…
Ara Ara
Saatlerce…
Sana ne demiyorum, artık
Anlatıyorum.
Seni de üzdüm
Ama gördüğün
Buzdağının görünen kısmıydı…
Denizin gizlediği kadarını gizledim
Ve ben
Bu gece
Ara ara
Saatlerece
Ağladım.

Arada
İçime akan gözyaşlarım da vardı
Acısı anlatımsız
Buzdağları kadardı! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:12 AM
.AĞLAMA SAKıN

Bir gün kurtulursun, ölümüm yakın!
Hakkını hellâl et, istersen yakın
Namazımı kılma, getirme tekbir.
Kahkahalarla gül, kınalar yakın

Demem ki o mutlu günleri bir an
Oyna, şarkı söyle, üzülme bir an!
Gözyaşı akıtma gözünden tek bir
Elinde tütünün, önünde biran…

Orda var olurum, burda biterim
Elbet, ekildiğim yerde biterim
Benim Yaratanım, Sevgili'm, Tek, Bir
Ölümün öldüğü yere biterim

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:12 AM
.AHiRETTE ARAYACAĞIM

....................Son ağacın altındayım! ..
..............................Senin uzağında
........................................Ecelin kucağında
.................................................. Ahretin kenarında…

Mademki çilemsin, öremiyorum
Bambaşka bir işe yarayacağım.
Yasaksın, dünyada göremiyorum
Ölümün saçını tarayacağım
Ukbâyı arayıp tarayacağım! ..

Kabirde nerdesin, mahşerde nerde?
Sevapta nerdesin, günahta nerde?
Nerdesin sabırda; bir tanem, nerde?
İnsanları bir bir tarayacağım! ..
Seni, âhirette arayacağım! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:12 AM
.AKAR MISıN

Benim hayatımı yaşayamazsın
Bu duygusallığı taşıyamazsın!
Bir çakıl taşının güzelliğini
Kalp akvaryumuna taşıyamazsın!

Notalar, kalbinde yürür, koşar mı?
Tüm hücrelerine müzik dolar mı?
Aşktan, mutluluktan başın döner mi?
İçin ürperir mi? Gözün dolar mı?

Hiç tanımadığın, canın olur mu?
Damarlarındaki kanın olur mu?
Ölünceye kadar güveneceğin
Sonsuza uzanan ânın olur mu?

Ya yalnızlığı, ya uykuyu bölmek
Onunla dirilmek, onunla ölmek
Sevgiyi, umudu ve mutluluğu
Toplamak, çarpmak ve ikiye bölmek! ..

Onurla yanarak yakar mısın, sen?
Yürek göklerinde çakar mısın, sen?
Hele sevildiğin söylendiğinde
Fışkırıp, kaynaktan akar mısın, sen?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:12 AM
.AKDENiZ

....................................Kumsal Çiçeği’msin
..........................................Silinmez İz'imsin
..............................................Akde niz'imsin

Aşkla çalkalanan gönlün ne güzel!
Deli mavi, derin gözlerin, deniz.
Çağıl çağıl çağlar, ünün ne güzel!
Yazımızda serin sözlerinden iz
Sana koşuyoruz hep biz, Akdeniz! ..

Sahile sevgiler taşıyorsun, sen
Çılgınca oynuyor, coşuyorsun, sen
Düşüyor, kalkıyor, koşuyorsun, sen
Silinir gider mi dizlerinden, iz?
Koynunda yaşayan biziz, Akdeniz! ..

Güneyin güneşi, yıldızı sensin
Dağların Mavili Ak Kız'ı, şensin
“Âşık yüreklerde bir sızı! ..” densin!
Her an ardındaki izlerindeniz
Cennet uzantısı bir iz, Akdeniz! ..

Onurla enerji saçıyorsun, yak! ..
Kumsal Çiçeği'msin, açıyorsun, bak!
Hepimize kucak açıyorsun, çak! ..
Her zamanki gibi yine sendeniz! ..
En ılık, en temiz deniz, Akdeniz! ..

Onur Bilg

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:12 AM
.AKINTI KUVVETLi

Yarın ne olacak, bilemiyoruz
Okunmaz yazılar, kim bilir ne der?
Mürekkep kurumuş, silemiyoruz
Ömür, öyle böyle oluyor, heder.

Kader, biz gelmeden gelip, oturmuş
Bazen, felaketin önüne durmuş
Bazen acımadan, tokadı vurmuş
İster vezir eder, ister derbeder.

O dilemedikçe, ne dilesek boş
İyi veya kötü ne verirse, hoş
Fark etmez; karanlık, aydınlık ve loş
Aklı olan hangi kul isyan eder?

Ya birbirimizi üzüyoruz biz
Ya da kadere göz süzüyoruz biz
Alınyazımızda yüzüyoruz biz
Akıntıya bağlı sevinçle keder.

Birleştiren O’dur, O’dur, ayıran
Bazen ceza veren, bazen kayıran
Cennet, cehennemde yerler ayıran…
Onur bir oyuncak, oynuyor kader.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:13 AM
.AKLIMA ZARARSıN

Yollar yenilendi, taşlar döşendi
Belki de gelirsin, ararsın diye.
Şehir sana bir kez daha süslendi
Sokak sokak beni sorarsın diye.

Takvimler eridi, on birler geldi
Rüyalar görüldü, tabirler geldi
İçime yöneldim, şiirler geldi
İçimin içinde sen varsın diye.

Öyle feryat figan görmedi dağlar
Gözümde tazecik bir gelin ağlar
Hangi insafsızlar yolları bağlar?
Beklerim, dağları yararsın diye.

Toroslardan akan kanlı yaşındı
Kayalar yarıldı, dağlar aşındı!
Güneş değil yanan, dertli başındı
Doğunca, sıcacık sararsın diye.

Görün, hasret kaldı tüm cihan, sana
Nerede kavuşur arayan, sana?
Nasıl da özenmiş Yaratan, sana! ...
Bakınca, gözlerim kararsın diye.

Onurumsun, bahar seninle gelir
Buzullar çözülür, aşkımı bilir
Ne olursun, artık ufukta belir! ..
Korkarım, aklıma zararsın, diye! ..
Korkarım, aklıma zararsın, diye! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:13 AM
.AKLIMI ZORLUYORSuN

Gece gündüz zikrin düşmez, dlimden
Affet, Rabbim! .. Aklımı zorluyorsun! ..
Sana vardım, aldığım her ilimden
Yüce Rabb’im! .. Aklımı zorluyorsun! ..

Övsem sanatını, dilim yeter mi?
Saysam, yarattığın varlık biter mi?
Aşk ateşin, cehennemden beter mi! ? ..
Yandım, Rabb’im! .. Aklımı zorluyorsun! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:13 AM
.AKLIMIN DEHLİZLERiNDE

____________AKLIMIN DEHLİZLERİNDE
__________aklımın dehlizlerinde arıyorum seni
_________beynimin
__________üst üste kilitlenen
____________kapılarının arkasında
___________ruhumun karamsarlığında
__________mayalanıyor yokluğunun sıkıntısı
_________iyice bocalamışım
__________kör_____karanlıklarda
_________körkütük sarhoşum üstelik
________alkol mü karışmış sevdama
_______nikotin mi
______tein mi
__________bakışlarım donuk
__________puslu birer cam gözlerim
_________gözlerim iki delik
________bir hayal gözlerim
________hayal hayal meyal üstelik
________________Onur BİLGE

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:13 AM
.ALLAH AŞKIDıR O

Kocaman kocaman yüreklerimiz
Aşka programlı, sevmeye aşık…
Şiire dökülmüş emeklerimiz
Aşk mıdır, tutku mu; biraz karışık.

Görmeye bilmeye ihtiyaç mı var?
Ta Kalu Bela’dan verilmiş karar
Kardeş ruhlarımız çılgınca sarar
Birbirini, çünkü Hak’la barışık…

Adem’le Havva’dan akrabayız biz
Bedenlerimizse, dünyadaki iz…
Ayrı yerlerdeki sevgilileriz
Gönüller ezelden beri sarışık!

İki sarmaşığın sarılmasını
Sonsuzluk sırrına karılmasını
Hayal et, öyleyiz; ayrılmasını
Bekleme; kördüğüm kalpler, dolaşık.

Onur ve sen diye iki kişi yok
Aramızda farkın asla işi yok
Feyiz kaynağının hattı, fişi yok
Allah aşkıdır o, İlahi Işık…

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:13 AM
.ALLAH İÇiN SEVEN

Belleğimde siyah ateş bakışlar
Gözler iri, casus, gizli bırakmaz.
Ayrı yollar, aynı yere akışlar...
Doğada nehirler tersine akmaz.

Özlesek nafile, ölsek nafile! ..
Aşka yenik düştük biz, bile bile.
Tüm karanlıkları hep sile sile
Kavuşmak isteriz, yollar bırakmaz.

Yola dağ oturmuş, geçit vermiyor
Eller uzatılmış, değmez, ermiyor.
Yozlaşmış sevgiler aşk içermiyor
Allah âşığını cehennem yakmaz.

Allah’ın Cemâli tecelli etmiş
Gözler şifre çözmüş, sır belli etmiş.
Yıllar, aşkı sağlam temelli etmiş.
O Nur'u görenler, boşluğa bakmaz! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:13 AM
.ALLAH SANATı

Güzellik, çirkinlik Allah sanatı!
Nasıl olabildin o kadar katı! ?
Eleştirdiğin kim? Bir düşünsene! ..
O senin gördüğün, sadece çatı! ..

Çatının altında neler gizli, gör!
Güzellik görmeyen, hem çirkin, hem kör! ..
Zarfa aldırma, aç, mektubu oku!
Gör güzellikleri, sevgiden ağ ör! ..

Herkeste güzellik vardır, mutlaka
Eser sebep olur, İlâhi aşka.
İman güzelliği, nurdur, fışkıran! ..
Gören sevdalanır, o aşk bir başka! ..

Kimseye kalmadı, yaratma işi! ..
Kimde ne var ise, Rabbin vergisi! ..
İçi dışı güzel bir kulu varsa
“Habibim! ..” dediği, O seçkin kişi! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:13 AM
.ALLAH VAR BiR

Pankart açmış, ağaçlar
“Allah Var! .. Bir! ..” diyerek! ..
Doyuyor, cümle açlar
Nimetini yiyerek! ..

Sudaki balığa bak!
Yaratan Hâlık’a bak!
Görmeyen alığa bak! ..
Bedenini giyerek…

Gökler, direksiz kubbe! ..
Ne varsa, habbe habbe! ..
Hamd olsun, Yüce Rabbe! ..
Var mı göklerde, direk?

Yeryüzü, gökyüzü su…
Bu ne gaflet uykusu! ! ? ..
Anlamadım, doğrusu! ..
Yapılır mı bir sinek! ? ..

Bebeklerin gülüşü
Büyüyüp, yürüyüşü…
Yorduruyor, her düşü! ..
Vücutlar ruha binek! ..

O Nur, göklerde, yerde! ..
Görmüyor musun, nerde! ? ..
Şifadır, her bir derde! ..
Tapılır, baş eğerek! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:13 AM
ALLAH YOKLUKTa

Yalnız Allah gerçek, ne varsa yalan
Bir dünya oyunu, oyna, oyalan
Bedelini, öder, zevkten pay alan
Birbirini siler, artı, eksiler.

Ne kadar gülersen onca ağlarsın
Ne kadar yok isen, o kadar varsın
Kainat içinde yokluk kadarsın
Yok olduğun zaman, Varlık ortada! ..

Kulluk sınırında bittiğin zaman
Bir sıfır içinde yittiğin zaman
Yokluk ülkesine gittiğin zaman
Her şey silinir ve Allah belirir.

Allah aranır mı madde gözüyle?
Aşıklar ulaşır Ona özüyle
Kavrulmadan olmaz, aşkın közüyle
Yana yana, ateş yakmaz olunur.

Yok olursun, Onda yiter, erirsin
Yok olduğun yerde filizlenirsin
Ölmeden ölünce, Onu bilirsin
Madde aleminde Allah aranmaz.

Allah yokluktadır, çoklukta değil
Göklerde değildir, ufukta değil
Madde de değildir, mana da değil
Gönül gözlerinin bebeğindedir!

“Kulunum! ” dediğin anda karşında
Söyle, başka ne var, Onun dışında?
Adını, yürekten her anışında
Sana senden yakın bir can, canında.

Öyle bir güzel ki; güzellik Ondan
Görülen, bilinen özellik Ondan
Kainatta her şey bir bellik Ondan
Onu zikrediyor, yerler ve gökler!

Çiçeği giydiren, taşı süsleyen
Yarattıklarını gören, besleyen
Canlıyı, cansızı çift çift eşleyen
Tek’i haykıran O, Ehadiyeti! ..

O Nur, O'na muhtaç, cümle yaratık
Canlısı cansızı, avuçlar açık
Nimetler saçmada, daim uyanık
İhtiyaçtan uzak, Allah-üs Samed.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:13 AM
.ANAN SEvMEZ

Anan sevmez seni sevdiğim kadar! ..
Garip beraberlik, adı konmamış.
Bilinmez, vaktimiz ya geniş, ya dar
Göçmemecesine kimse konmamış! ..

Allah aşkı ile sel gönder, bana!
Şair bir ruh ile ol önder, bana!
“Susmaz bir gönülle” Hak “Dön! ..” der bana
Senin imânına bir toz konmamış! ..

Birkaç yudum için şeytana kanma!
Dünya geçicidir, sakın aldanma! ..
Arkadaşlarından yardım var, sanma!
Pişmiş aşa o soğuk su konmamış! ..

Çalış, durma, ödül Cemâl, unutma!
Geçici zevk için cenneti satma! ..
Cihad-ı Ekber bu, yan gelip yatma!
Peygamberler bile haz’ra konmamış! ..

‘Hakikât’, ‘marifet’ denilen sevi
Tövbeyle yıkansın, kalbinin evi!
Tevhitle yen, ‘nefis’ denilen devi!
Kötü bir saraya Sultan konmamış! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:13 AM
.ANDIZLıK'TA

Gel, bir tefekkür edelim!
Mezarlık’ta bak, neler var!
Taşları rehber edelim!
Kabirlerde, pişmanlık var! ..

Bunlar taş, nerde bedenler?
Azametle kükreyenler! ?
Hükmedenler, emredenler! ..
Taşlı Köy'de, suskunluk var.

Küfretmez olmuş, dilleri!
Vuramaz olmuş, elleri!
Yere yapışmış, belleri! ..
Mezarlarda, itaat var! ..

Yaşarken, emre uymuyor
Dünya sevgisi, koymuyor.
Madde kulaklar duymuyor! ..
Açık Köy’de çığlıklar var! ..

Adem’den taaa bugünlere…
Kanmış; mallara, ünlere!
Bayramlara, düğünlere…
Tahta Köy'de, ağıtlar var! ..

Çürük beden, gübre olmuş…
Mezarlık, ağaçla dolmuş!
Cansız hücre, hayat bulmuş! ..
Andızlık'ta, besinler var! ..

Felce uğramış, bedenler! ...
Fırsatları kaybedenler! ..
Durmuyor, azap edenler! ..
Tabutlukta, esirler var! ..

Gâfil yaşayıp,ölenler...
Nefsine toprak bölenler…
Topraklara gömülenler…
Çukurlarda, hesaplar var! ..

Ölümle yitmek olsaydı! ..
Yok olup, gitmek olsaydı! ..
Eriyip, bitmek olsaydı! ..
Sonevlerde*, hayatlar var! ..

Konuşsalar, sır verseler!
Fani dünyayı yerseler! ..
Ya bir mesaj gönderseler! ..
Kabristanda, gizemler var! ..

Veda edip, neşelere
Sıkışmışlar, köşelere!
Düşmüşler, endişelere! ..
Arşa varan feryatlar var! ..

Her mezar taşı, bir radar! ..
Ömür bitmiş, vakitler dar! ..
Feryatlar, taaa haşre kadar! ..
Kabirlerde, Onur’lar var! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:14 AM
.ANLATıLMAZSIN

_________A N L A T I L M A Z S I N



__tertemiz kâğıtsın_________kâğıtsın tertemiz
yazılmamış çizilmemiş___çizilmemiş yazılmamış
yok üzerinde tek bir nokta nokta bir tek üzerinde yok
doyulmaz huzur mutluluk mutluluk huzur doyulmaz
_yudumlanır gözlerinden gözlerinden yudumlanır
___duru ve beyaz teninde teninde beyaz ve duru
_____yalnızca dermanım dermanım yalnızca
_______ellerim ellerinde ellerinde ellerim
__________sevinç güven güven sevinç
_____________ah sevgili sevgili ah
_______________ya ben ben ya
_________________anla anla
___________________ta ta
___________________mı mı
________________yorum yorum
_____ya sen anlatılmazsın anlamıyorsun sen ya

Onur BİLGE

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:14 AM
.ANLAYAMıYORSUN

.........................Sen beni bekleme!
................................Cesedim gelir! ..

Sen şiirden ne anlarsın!
Sevgiden, aşktan?
Hiç sevilmemişsin ki!
Sadece sevmişsin
Sevmeyi bilmişsin
Kendin yazmış
Kendin dinlemişsin.

Sevince nasıl sever insan, bilirsin...
Sevilince
Ya sevilince?

Öyle mutlu olmalıydın ki hissedince! ..
Atmosferi geçmeliydin
Sevinmeliydin delice! ..
Bir lokmayla doymalıydın
Bir yudumla kanmalıydın
Yerlere koyamamalıydın beni
Toz kondurmamalıydın üstüme! ..
Kırmamalıydın, üzmemeliydin
Yok etmemeliydin, yaşatmalıydın sevgiyi! ..
Yenik düşmemeliydin öfkene
Kıskançlık a neymiş?
Sebebi ne?

Sen şiirden ne anlarsın?
Sevgiden, aşktan
Çılgınca sevilmekten
Sözlerden, gözlerden ne anlarsın?

Sevgiyse, senin sevgindir
Senin yüreğinin yanışı! ..
Aşksa, şiir diye karaladığın! ..
Ya yok yere yaraladığın?
Ya öfkeyle karaladığın?

Kapatmışsın gözlerini, kulaklarını, yüreğini...
Göremiyorsun, duyamıyorsun
Hissedemiyorsun
Yazık, çok yazık! ..

Yazık şiirlerime
Duygularıma yazık! ..
Boşa yormuşum, elimi
Beynimi boşuna yemişim
Harcamışım yüreğimi, benliğimi! ..

Taş olsa hissederdi
Tir tir titrerdi!
Dile gelirdi
Bilirdi sevdiğimi
Hem de delice! ..

Belki dağılır, kum olurdu
Yumuşar, toprak olurdu belki de
Serilirdi ayaklarımın altına...

Aşkımı söyleseydim
En güçsüz, en küçük tohuma
İncecik kökler salardı yere
Yeşerirdi
Güçlenir, ağaçlaşırdı
Demet demet çiçeklerle
Dal dal uzanırdı
Ne yapar yapar
Bana ulaşırdı!
Filiz filiz sarardı
Çiçeklere boğardı
Meyveler sunardı yüreğinden! ..

Kayanın da kalbi vardı
En az kaya kadardı!
Bir de ruhu! ..
Sevildiğini anlardı!

Sana 'Taş! ' desem,
Taşlar incinir!
'Ot! ' desem, otlar! ..

Zatını nasıl sevdiğimi
Allah bilir!
Bir O anlar beni
Bir O anlar! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:14 AM
.ANMa

Domuz derisinden post mu olacak?
Ele karışmaktan kâr olur, sanma!
Ezeli düşmanlar dost mu olacak?
Türk’e, sadece Türk yâr olur, kanma!

İçerde dışarıda kaynıyor, yılan
Yabancılaşmaya arttı, bayılan
Gaflet uykusundan yok mu ayılan?
Yurdun dört bir yanı nâr olur, yanma!

Gülerken ısırır, sakın, kanarsın!
Yara açar, yıllar yılı kanarsın.
Onur olmaz; övgü ile anarsın
Yarın sana döner, âr olur, anma!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:14 AM
.ANNe

…………………….Sen Beni Hiç Sarmadın Öyle! ..

Anne, sen beni hiç sarmadın, öyle
Mezarın, ölüyü sardığı gibi! ..
Taş gibi dolanıp,durmadın, öyle
Mermerin, kabrimi sardığı gibi! ..

Anne, asıl anam toprakmış, benim! ..
Mermerim, sen gibi ap akmış, benim!
Konfetim, sararmış yaprakmış, benim!
Duvağın, gelini sardığı gibi! ..

Anne, burda darlık, keder bile yok!
Kimseden kötülük, riya, hile yok!
Kefenim, gelinlik; artık çile yok!
Kundağın, bebeği sardığı gibi! ..

Güneş, hep geliyor, beni arıyor
Su, yeri deliyor, bana varıyor.
Servi gölgeliyor, toprak sarıyor
Mecnun’un, Leylâ’yı sardığı gibi! ..

Kuşlar şarkı söyler, meltemler arar
Böcekler üşüşmüş, gelmiyor, zarar!
Akrepler, karınca, yılanlar sarar
Kemerin, belimi sardığı gibi! ..

Böylesi bir sevinç, böylesi huzur
Anne, şu dünyada nerde bulunur? !
Mutluluk sarıyor, uçuyor, Onur! ..
‘Sevgi’nin, içimi sardığı gibi! ..
Sevginin, içimi sardığı gibi! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:14 AM
.ANNEm

Hacı Bayram, Ak Şemsettin’i kovmuş
Aşını, köpek yalağına koymuş
O sofraya kimler oturmuş, doymuş
Annem, yüreğin beni almadı mı?

Yunus, Taptuk’u canından bezdirmiş
Bu aşk onu diyar diyar gezdirmiş
Rabb’im, kör gözlere onu sezdirmiş
Yunus’unu dergaha almadı mı?

Annem, gelmiş baş köşeye oturmuş
Gönlüme sığmamış, dışıma vurmuş
Gözüne baksam, titremeye durmuş
Vücudum, aşkını anlamadın mı?

Yüreğine Resulümü almışsın
Allah aşkını nur edip, salmışsın
Evliyalar arasına dalmışsın
Sen, benim gibi yalnız kalmadın mı?

Elinle ateşledin yüreğimi
Onun için tutamadım dilimi
Ben, senden almaya geldim,ilimi
Herkes almış, bana hiç kalmadı mı?

Allah büyük, yürek küçük, taşıyor
Halimi görenler, bana şaşıyor
Aşkım, dünya sınırını aşıyor
Gökyüzüne doğru, hiç bakmadın mı?

Uzayı kaplayan, nur mu, güneş mi?
Benim aşkıma, başkaları eş mi?
Halimden anlamayanlar kalleş mi?
Anneciğim, sırdaşım olmadın mı?

İstersen kov, ben yine kapındayım
Peygamber kılıcı gibi kındayım
Dün de, bugün de Allah aşkındayım
Sen de o aşk ile kavrulmadın mı?

Bir Onur, yarın bin Onur olacak
Bu bedenler eriyip kaybolacak
Bir Onur’a binlerce nur dolacak
Yemin ettim, daha inanmadın mı?

Her bir ilde, her ilçede sesimiz
Duyulacak, güdülecek izimiz
ALLAH için, VATAN için, hepimiz
Can vermeye hazırız, duymadın mı?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:14 AM
.ANTALYA'YA ÇAĞRı

Kumsal, orman, deniz; mavi ve yeşil…
Gökyüzünü seyret, bulutları sil!
Başı karlı, sakin, mert Beydağları…
Bir derin nefes al; ölüysen, diril! ..

Deniz çağırıyor köpük köpük, gel! ..
Ağaçlar dizilmiş bölük bölük, gel! ..
Yollar kıvrım kıvrım, yar şu dağları!
Seni bekliyoruz, büyük-küçük, gel! ..

Ağaçta, çiçekte, kuşta gelinlik
İç içe yaşanır sıcak, serinlik.
Müze, tiyatrolar; atla çağları!
Hangi uçurumda, böyle derinlik? ! ..

Alanya Kalesi, Perge, Aspendos
Düden, Düzlerçamı, Güver, Termessos
Yivli Minare’si ve Kadın Yarı
Tünellerle Kemer, işte Olimpos! ..

Konyaaltı’nda yaz, aşk yaraları
Beydağları’nda kış, az araları
Aynı anda yaşa, iki mevsimi
Döner Lokanta’da manzaraları! ..

Sanki, yere daha yakın yıldızlar
Ateş böcekleri ve yakamozlar
Serinlik ve müzik… Yaşa geceyi! ..
Ateş etrafında dans eder kızlar.

Güneş başka doğar, batar burada
Farklı yaşantılar; deniz, karada
Dağ, köy, yayla, kumsal, adada
Geçmişle gelecek, hal bir arada.

Deniz çağırıyor köpük köpük, gel! ..
Ağaçlar dizilmiş bölük bölük, gel! ..
Yollar kıvrım kıvrım, yar şu dağları!
Seni bekliyoruz, büyük-küçük, gel! ..
Seni bekliyoruz, büyük-küçük, gel! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:14 AM
.ANTALYA’DaN

D O L M U Ş

Metropol, adım başı eski dolmuşla dolmuş
Say, dolmuştaki başı; dolmuş, baş ile dolmuş! ..
Caddeyi dolu almış, dolmuş dolmuş boşalmış! ..
Onur hep dolu almış, kimileri boş almış.

E T E T Ü S T Ü N E..! ..

Muhtaç kaldık, Arap’a; çarpmış, bir otobüs de…
Satılınca araba; rahatlık otobüste…
Dolmuş, et et üstüne; herkes balık istifi! ..
Sen de et! Et, üstüne! .. Bozmuş balık, istifi.

A R A P S A Ç ı

Gökte ebemkuşağı; çıkmış, Arap Uşağı
Almış ebem, kuşağı; dövmüş Arap, uşağı.
Trafik arapsaçı; şaşırmış oto, yaya…
Yoluyor Arap, saçı; muhtaç bir keman, yaya.

P L Â j L A R

Yolun başı Barınak, sonra Karpuzkaldıran
Şu obalar, barınak; deniz, karpuz kaldıran.
Tam tersi Konyaaltı; yakın, eski şehire
Bursa bir, Konya altı atmış, Eskişehir’e.

S E M T L E R

Büyük park, Karaoğlan, ters düşer, Şarampol’e
Kızınca Kara Oğlan fırlamış, şarampol’e.
Bir taraf Kepezaltı, diğer taraf Topçular
Düden bir, Kepez altı; nerde, eski topçular! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:14 AM
.ARAMa

En çok kimi sevdiysem
Yıllar girdi arama.
Kime gitmek istesem
Yollar girdi arama.

Bu kaçıncı arama! ?
Yaramazsın yâr, ama…

Aramazsan arama! ..
Yaramazsan yarama! ..
Zaman sürdüm, yarama
Geçti artık, arama! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:14 AM
ARAYıŞ

Yıldızlar topaç gibi döndürülüyor! ..
Yörüngeler üstünde yürütülüyor! ..
Gökler, genişletilip, büyütülüyor! ..
Bu sanat ne sanattır, bu ilim kimin! ? ..

En çok yedi elektron, madde yedi kat...
Çekirdekten başla, say, yer gök yedi kat! ..
Üst üste sıfat giymiş, salik yedi kat! ..
Bu eserler, tek usta elinden çıkmış.

Gezegenler bağlanmış tek bir merkeze
O merkez, ısı, ışık olmuş herkese! ..
Canlılık onunla var, bir düşünsene! ..
Güneşe, bu işleri nasıl öğretmiş?

Çekirdek, elektronlar, güneş sistemi...
Sistemler, galaksiler... Hep O’nun ilmi! ..
En küçükle, en büyük aynı değil mi?
Hay ve Kayyum olmasa, sistem işler mi?

Hafif madde uçuyor, tozlar, yapraklar...
Ya havalını verse, taşlar, topraklar! ? ..
Yerçekimine esir, tüm yaratıklar! ..
Bu düzeni kuran kim, ayarlayan kim?

Elbiseler biçilmiş, çiçekler için
Her biri başka model, milyon giysinin! ..
Renk, desen aynı değil, biri birinin! ..
Terzi nerde, ressam kim, ayarlayan kim?

Kuş kuşa benzese de rengi ayrıdır
Taş, taşın şeklindedir; sanma, aynıdır!
Yaratıklar ayrılır, mutlak farklıdır
Heykeltıraş hünerli, eserler özgün.

Ne seslerimiz benzer, ne izlerimiz...
Gözlerimiz, benzemez hiç yüzlerimiz
Ruhlarımız, farklıdır iç yüzlerimiz.
Hepimize ayrı bir kimlik verilmiş.

Bas Günü, insanları tekrar diriltir
Parmak uçlarına kadar düzeltir! ..
Parmak izlerimizden kimlik bilinir
Hâkim-i Mutlak âdil, suçlular belli.

Melekler kaydediyor sevap, günahı
Kalmayacak kimsede, kimsenin ahı! ..
Zerreden sorulacak hesap, Vallahi! ..
Ellerimiz anlatır, ayaklar şahit! ..

Yaratan yoksa, sistem nasıl kurulur?
Sistemin enerjisi nerden bulunur?
Kâfire ahirette hesap sorulur! ..
Sabredicilerden ol, sen de bekle, Onur!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:15 AM
.ARKADAş

Hiç konuşmasak da dosttuk biz
Arkadaştık
Sen vardın
Yalnız değildim.

Gülerek başlıyordum her yeni güne
Yüzüm hep gülüyordu
Gün boyu sevinç vardı içimde.

Yere basmıyordum
Kayıyordum
Mutluluk yayıyordum
Herkesi, her şeyi seviyordum
Oyunlar oynuyordum çocuklarla
Yaşlılarla dertleşiyordum
Yaşamak ne kadar güzeldi!
Ne çabuk akıp gidiyordu, zaman
Ne güzel ısıtıyordu güneş!
Çayın kokusu ne güzeldi
Tadı ne buruk!
Şeker daha tatlıydı
Sular daha serin!
Ya ellerin?
Derin?
Derin derin bakan
Gizemli gözlerin! ..
İlle gözlerin!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:15 AM
.ARKADAŞTIK BiZ

Hiç konuşmamıştık, arkadaştık biz
Oyun oynuyordum, sevinç içinde!
Sen vardın, seninle dağlar aştık biz
Gün boyu mutluluk vardı içimde! ..

Yere basmıyordum, kayıyordum ben
Hep sana sırtımı dayıyordum ben
Günleri yaşanmış sayıyordum ben
Sessiz bir tutkunluk vardı içimde.

Ayrılık, zamanı kedere kardı
Bizi, sen ben diye ikiye yardı! ..
Korkunç uçurumdu uzaklık, yardı! ..
Garip bir burukluk kaldı içimde.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:15 AM
.ARTIK BİLSiNLER

Küçükken düzlükte oynardık
Nefes nefese...
Ne üşüdüğümü hissederdim
Ne acıktığımı…
Birisi fark ederdi
Hava soğuyunca
Üşüdüğümü
Bir ceket getirirdi
Akşamüstleri.

Nasıl kızardım
Oyunu kesen herkese! ..
Hiç söylemezdim
Kavga ettiğimi
Küstüğümü...
Oyunlar oynardım
Nefes nefese! ..
Pür neşe!

Oyundan olurum diye
Katlanırdım her şeye...
Hiç söyler miyim düştüğümü!
Dizlerim yara bere! ..

Akşam olunca anlardım
Oyunun aralandığını
Eve döndüğümde görürlerdi
Dizlerimin yaralandığını! ..

En güzel yerinde kopmuş
Hayatımın filmi.
Makaslanmış
En mutlu olduğum sahneler.

Hayatım
En güzel yerinden kopmuş! ..
Beş dakika ara vermişler
Bir ihtiyaç molası…
Gazozlar
Patlamış kısır döngüler…

Şimdi
Seyreden hayatımı oynuyorum
Yüreğim yara bere! ..

Daha fazla uzatmak istemiyorum
‘Yalnızlar’ ı…
Artık söylüyorum
İçimin nasıl paralandığını! ..
Kimlere küstüğümü
Nasıl acıktığımı, dosta! ..
Nasıl bir yalnızlığa düştüğümü
Yüreğimin kaç yerinden, nasıl yaralandığını! ..

İliklerimde hissediyorum
Ortamın soğukluğunu! ..
Etin kemikten aralandığını
Ve artık bilsinler istiyorum
Ne kadar üşüdüğümü! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:15 AM
.ARTıK SUS

Artık sus! ..
Beynimde konuşup durma! ..
Batan bir yıldızsın sen, benim için! ..
Karmaşık orman misali aklımın
Yangın sonrası halinde
Seni anlamam mümkün değil! ..
Sevdan düşse de tohum tohum
Ekilse de yeşermez
Çiçek açmaz, artık sus! ..
Benden, seni anlamamı bekleme! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:15 AM
.ARZA HOŞGELDiN

………………..Güneşin Şairi’nden
………………..Asla batmayacak
………………..Kureyş Güneşi’ne…
………………..Şefaat ümidiyle…

Ruhlar aleminde ilk yaratılan
Ey mükemmel doğan, arza hoş geldin!
Bitmez yalnızlığa, hüzne atılan
Ey, seçilmiş insan, arza hoş geldin!

Tutunduğu dallar elinde kalan
Nurla aydınlanan tek yola dalan
Allah’ın elinden risalet alan
Ey Hafiz-i Kur’an, arza hoş geldin!

Çılgınca fışkıran, ruhta çağlayan
Allah aşkı ile yürek dağlayan
Anlaşılamayan, gizli ağlayan
Ey sabırda sultan, arza hoş geldin!

Cihatta cepheden cepheye kayan
Askeri, gaziyi, şehidi sayan
İlimler sahibi, gizli ve ayan
Ey rakipsiz hakan, arza hoş geldin!

Ölümünden sonra yeri dolmayan
Onurlu taze gül, asla solmayan
Kureyş’in Güneşi, eşi olmayan
Ey canlara canan, arza hoş geldin!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:15 AM
.ASi RUHLARA

Seni arıyorum semalarımda
Sana varıyorum senalarımda
Sana dönüyorum dualarımda
Senden başkasını bilmiyorum ki!

Atomun içine ordu dolduran
Sen, hem yeşertensin, hem de solduran
Meyveyi dalında Sensin olduran
İzinsiz bir yaprak kıpırdar mı ki?

Bir sivrisineğe adam öldürten
Karıncalarına saray göçürten
Sonsuz gök cismini birden döndüren
Senin yüceliğin kavranır mı ki! ? ..

Rüzgârla, sularla helâklar, sonlar
Bazen bir sayhayla yok oldu onlar! ..
Bir tek mikrop ile ölür milyonlar
Bu gücün önünde durulur mu ki! ? ..

İnsan ne sanıyor bilmem kendini?
Bir pis sudan gelmiş, inkârda dini
Gömmesen kokacak, şu cesedini
Neden boyun eğmez, secde etmez ki?

İnsanı şımartan cüz’i irade
Herkesi istiyor, emre amade
Olmuş bir Firavun, yetince vâde
O yüce huzurda ne yapacak ki?

Ömür, karanlıkta kibrit alevi
Nasılsa saracak matem her evi
Ölüm, bir pehlivan, devirir devi
Bir saniye tehir edilir mi ki?

Be hey ‘’Akıllıyım’’ diyen gafiller!
Mezarlık içinde yatıyor, iller
Gün gelip, bitecek vücutta piller
Bir şehadet için dil döner mi ki?

Her gün adım adım gidiş Allah’a
Ateş içindesin, daralmış saha
Tevbe etmek için beklersin daha
Kendini öldüren akrep misin ki?

Ölümden söz etmek istemiyorsun
En güzel nasihat, dinlemiyorsun
Hangisi hayırlı, bilemiyorsun
Sen, kendi kendine düşman mısın ki?

Luna park mı dünya, hep gülmektesin?
Bataklık içinde, gömülmektesin
Büyüklük taslarken küçülmektesin
Şişip de patlayan balon musun ki?

Kendini bilseydin, Onu bilirdin
Başı düşünseydin, sonu bilirdin
Akıllı olsaydın, şunu bilirdin
Allah’ın mülkünden çıkış var mı ki?

Toprağa gömülsen, Onun mülküdür
Su içine girsen, Onun mülküdür
Yıldızlara gitsen, Onun mülküdür
Esir olduğunu bilmez misin ki?

Boğulsan, çözülse suda cesedin
Yanıp da kül olsa etin, kemiğin
Toprakta kalmasa en küçük izin
Dirilip, huzura gelmez misin ki?

Cennet verir isen, fazlından Senin
‘’Cehenneme! ’’ dersen, bu adaletin
Haşa zulüm değil, Senin takdirin
Tasarruf Senindir, mülk benim mi ki?

Sen benim Rabb’imsin, ben Senin kulun
Dedin ki: ’’Ahdinde, vaadinde bulun! ’’
Bir labirent gibi olsa da yolun
Rahmetinle rehber vermez misin ki?

Ben, kendi kendime yarar veremem
Kendi kendime bir zarar veremem
Benim iradem yok, karar veremem
Mezardan kalkacak gücüm var mı ki?

Verdiğinden başka bir şey alamam
‘Gel! ’’ dediğin zaman bir an kalamam
Merhamet etmezsen, ben kurtulamam
Rahman ve Rahim’sin, medet Ya Rabbi!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:16 AM
.AŞıK ATEŞ İÇER

Bir kulunu sevsem, kayar da gider
Kul aşkı, içime sinmez, Ya Rabbi!
Her şeyi ortada koyar da gider
Seni seven çıkar, inmez Ya Rabbi!

Her şeye ulaşır, huzurda duran
Bir gün seni bulur, sana susayan!
Gazidir, şehittir yola can koyan!
Asla elleri boş dönmez, Ya Rabbi!

Öyle bir ateş ki; yanar da yanar
Aşık ateş içer, kanar da kanar
Onurla adını anar da anar
O aşk, hiçbir zaman sönmez, Ya Rabbi!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:16 AM
.AŞıK OLMAK

Aşık olmak
Prangaya vurmak, kendini
Çarmıha germek
Kalbinden çivilenmek, bir noktaya
Akreple yelkovan gibi dönüp durmak…

Tek ağaca tutsak etmek bakışları, ormanda
Romanda başrolü oynamak
Oymak, kendi gözlerini
Sürekli oymak! ..
Her şeyin yerine
Israrla birini koymak
Sabit fikirlilerce
Odaklanmak, ona.

Aynı yerde durmak
Ellerinin üstünde…
Ters çevirmek, beyni
Ters düşünmek…
Hep aynı kişiyi
Saçmalığını bile bile…

Zorla kabul ettirmeye çalışmak, yüreğini
Akıntıya karşı yüzmek…
Şelaleye tırmanma çabası…
Boşuna emek! ..

Batıdan doğmak istemesi, güneşin
Kayanın uçma hevesi
Bir ölünün nefesi
Kulun ilâhlığını ilânı
İkinci hayat çırpınışı, Firavunca! ..
Atmosferi delme gayreti
Piramidin, azimle! ..

Zıplama gayreti, ayaksızın
Dilsizin şiir okuyuşu
Sağıra, çığlık çığlığa davet
Taşa masal anlatmak.

Demirler arkasında
Çırılçıplak uzanmak, ıslak betona
Katıksız mahkûmiyet! ..
Diyet, diğer tüm duygulara! ..
Mahrumiyet! ..
Zincirlere vurulmak
Kırbaçlanmak! ..

Tutuşmuş meşalece yanmak, deli deli! ..
Erimek, mumun özverisiyle
Ampulün boşluğunda ışımak! ..

Bir ilâh yaratıp, durduk yerden
Kul-köle olup, tapmak! ..

Günde bin kez ölmek yani
Yani ölüp ölüp dirilmek, her an! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:16 AM
.AŞK AKIL DANıŞMAZ

Aşk, akıl danışmaz, randevu almaz
İlâhi sorudur, soruluverir.
Davetsiz misafir, kapıda kalmaz
Çıkar başköşeye kuruluverir.

İrade dinlemez, mantığı yoktur
Oyunu, düzeni, hilesi çoktur.
Ciğerin köküne saplanan oktur
En atik ceylanlar vuruluverir.

Fırat’ın oğlu ol, Dicle’nin kızı
Yakalar, kaçırır, savurur hızı.
Yavaştan başlayan o tatlı sızı
Arttıkça, yürekler buruluverir.

Uslanır, bindiği yabani taylar
Hasretle gelirse figanlar, ‘vay’lar
Sabırla devrilir haftalar, aylar
Çağlayan vuslatla duruluverir.

Onurla, gururla geziyor, bakın
Başına krallık tacını takın!
Hedefler belirli, sanmayın sakın
Yayını germekten yoruluverir.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:16 AM
.AŞK BiZCE

Yarıp akıp giden sonsuz zamanı
Bölüşmekti bir süreci sessizce
Karıp ruhu mutluluğa her anı
Üleşmekti huzur ile aşk bizce

Dokunarak tezgâhında karanın
Dokunarak her tonuna karanın
Dokunarak gönle hazza karanın
İlişmekti kıyısına denizce

Karardı tez verdi kırdı kalemi
Karardı göz zalim aldı kalemi
Karardı tüm renkler canda kal emi
Gülüşmekti tek suçumuz hissizce

O nurlu yol önümüze serildi
Onurlu bir sevda ipe serildi
Onur’lu bir yaşam yere serildi
Bilişmekti hata mıydı bu sizce

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:16 AM
.AŞK ÇİÇEĞiM

Sana 'Aşk Çiçeğim! ' derdim
Demet demet sevgi derdim.
Gidince başladı derdim
Yeter artık, bekletme, gel! ..

Yükseldiğin yerden inme!
Yakışır mı tahttan inme?
Kalbime inecek inme
Yüreğimi tekletme, gel! ..

Sevdam, acı ile ermiş
'Bekle, gelir! ' diyor, ermiş.
Herkes muradına ermiş
Sabrı, sabra ekletme, gel! ..

Dalları yapraklar sardı
Yüreğimi korku sardı! ..
Seni, başkası mı sardı?
Umut zarını yekletme! ..

Onur'un yüreği kanar
Sanma ki aşkına kanar
Tatlı sözlerine kanar
Aşk siteni hekletme, gel! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:16 AM
.AŞK DENiLİNCE SEN

Aşk denilince sen, sevsen, sevmesen...
Başka bir ben bende çırpınır durur.
Özlem denilince, gelsen, gelmesen
İçimde iliğim, kemiğim kurur.

Bu hasret hep aynı, yanında bile
Ve hayatımın her anında bile
Aklımda, fikrimde, kanımda bile
Gezer de yüreğe yüreğe vurur.

Onur’un bir sana, kavuşmak diler
Şiir yazar, okur, durmadan çiler.
Hayalin süzülür, gerçeği siler
Gözümü yummadan karşımda durur.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:16 AM
.AŞK GÜLEN BiR ÇİÇEK

…………………………Aşk, gülen bir çiçek, avuçlarında
…………………………Gaflet imza imza, tüm suçlarında…


Ezgi esintisi, ruh köklerinde
Umut simgelenmiş duruluğunda…
Derde deva gizli, kor ellerinde
Hasret, ayrılığın en buruğunda…

Aşk, gülen bir çiçek, avuçlarında
Gaflet imza imza, tüm suçlarında
Sevgi ışınları can uçlarında
Vuslat, erişilmez dağ doruğunda…

Sevgi fışkırırken, oluklarında
Özlem esintisi, soluklarında
Sevdam bulut bulut, doruklarında
Onurum, ruhumun koruluğunda.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:16 AM
.AŞK TASARıSI

Karanlıklar içinde tuttuğum ışın
Yavan bir hayatın şekeri, tuzu…
Haziran güneşi, kutupta kışın
Okşayamadığım küçük bir kuzu.

Hangi nehir koşmaz okyanuslara?
Deniz kucak açmaz mı, yunuslara?
Sevdalar sığar mı kalbe, uslara?
Dokunamadığım yaramaz kuzu.

Aklımın düşmanı, canın yarısı
Kalp peteklerimin tek balarısı
Beyin mimarımın aşk tasarısı
Yakalanamayan ürkek bir kuzu.

Girdapta ağlayan, zoraki gülen
Gurbete yükselip, gönle dökülen
Lânet ayrılıkla candan sökülen
Ulaşamadığım hayali kuzu.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:16 AM
.AŞKA AŞıK

Aynı olay iki kere üzemez
Artık ondan onu beklemekteyim.
Kimden ne gelecek, kimse sezemez
Sükûneti sabra eklemekteyim.

Pırıl pırıl yüzler olsun çevremde
Gülerim, gülerler, sevinirim, ben.
Başarı isterim, her bir evremde
Asık bir yüz görsem, yerinirim, ben.

Gözler, gözlerime sevgiyle baksın
Bakışta kıvılcım aramaktayım.
Gözlerden gözlere sevgiler aksın
Ruh ufuklarını taramaktayım.

Bir ana kucağı, yetimler için
Sıcacık yüreğim, özgün bir biçim...
Mutluluklar yayan betimler için
Yaşamak ve yazmak istiyor içim.

Onur'la Türkiye'm ışık dolmalı
Büyük adımlarla yürümeliyim.
Yarınlar sevgiye aşık olmalı
Çağları O Nur'a bürümeliyim.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:17 AM
.AŞKA MüEBBET

Duman sessiz bekler yakıtta tutsak
Buhar dua eder suyu kurutsak
Sevgiye esiriz aşka müebbet
Ölürüz zikrini bir an unutsak

Duyduğumdan beri adın dilimde
Varlığın gizli ve açık ilimde
Bitse esareti ruhumun tende
Nasıl bir mutluluk saklı ölümde

Yakıcı aşkından meczup olmuşum
Kahkaha atarken acı dolmuşum
Yarattıklarına âşık olsam da
Perdenin ardında Seni bulmuşum

Çağırsan emretsen yükselsem Sana
Aşkla damıtıldı can yana yana
Evreni yok eden Nur Cemalinle
Görünüp desen ki “Bak kana kana”

Kalbimi yerinde kim tutabilir
Ruhumu bedene kim katabilir
O Nur’un şavkından yansa gözlerim
Erise aksa kim kapatabilir

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:17 AM
.AŞKA NiKÂHLIYIM

Aşk, bende hiç bitmez, üreten benim
Sevgiler ekerim, sevda biçerim.
Duygulardan aşkı türeten benim
Sevgiler mezemdir, aşka içerim.

Aşk bende yılda bir tatile çıkar
Dinlenir de gelir, yine severim.
Sanma ki ben ondan, o benden bıkar
Aşka nikâhlıyım, yemim ederim!

Onunla tartışmam, o ne derse o!
“Emrine emriküm! Sen emret! ” derim.
Ne yaparım, beni terk ederse o?
Aşksız yaşamaya 'onur' mu derim!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:17 AM
.AŞKIN SAÇAK SALMıŞ

Aşkın saçak salmış, yarmış kayayı
Özgürce büyürken, kalp yarılıyor.
Umursamaz olmuş; atmış, hayâyı
Kurtulmak isterken, o sarılıyor.

O kadar arsız ki başta geziyor
Beni istediği gibi eziyor
Ne ara veriyor, ne de beziyor
Sanki canımdan can koparılıyor.

Başı havalarda, ayağı bende
Ne harıma sığar, ne de bir bende
Buralardan çekip gitsem mi ben de?
Yüreğim dışarı çıkarılıyor.

En küçük meyvesi düşmez bu yana
Kanımı emiyor, hem kana kana
Sabahlara kadar iç yana yana
Gözyaşları ile yakarılıyor.

Onur’a, sadece O Nur’dan fayda
Sevdaya sabır da geçiyor kayda
Yürek avuçlarda, bakışlar Hay’da
Bir nefis sınavı başarılıyor.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:17 AM
.AŞKıN SONU

Hayalin mi yanımda, yoksa ruhun mu, bilmem
Dondu yine ellerim, az önce sımsıcaktı
Vücudum da, canım da...Sendendir buz kesilmem
Buzdağı emellerim… Sevgin yansıyacaktı.

Nefret mi veriyorsun, yoksa sevgisizlik mi?
Ayaz gönderiyorsun, kin mi, ilgisizlik mi?
Övüyor, yeriyorsun, çelişen hissizlik mi?
Oysa, yanında yerim, sıcacık bir kucaktı.

Yıldızları ve ayı indiremiyor musun?
İçine bu dünyayı sindiremiyor musun?
Kahredici rüyayı dindiremiyor musun?
Onur ve aşkın sonu böyle mi olacaktı?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:17 AM
.AŞKLARA YAZıK

Uzak ufuklarda yanmış bulutlar
Güneşin haris kollarında
Kıskıvrak! ..
Sular vurdumduymaz
Rüzgâr umursamaz…
Aynı yönde
Aynı hızda akışlar…
Ağaçlar toprakta çakılı, kazık
Yapraklar telâşta, çırpınır, aciz…
Yazık çiçeklere, renklere yazık! ..
Arada bir karşılaşır, bakışlar…
Yazık sevgilere, aşklara yazık! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:17 AM
.ATATÜRK GiBİ

Kapkara kağıtta karca bin hece
‘Vatan’ yazısını seçer, gözlerim! ..
Zifiri karanlık, hain bir gece! ..
Zulmeti yakacak nefer gözlerim! ..

Bir can, arkasından seller sürüdü! ..
Biz ses çıkarmadık, eller yürüdü! ..
Meydanı mendilli eller bürüdü! ..
Yerinden kalkacak asker gözlerim!

Vay, benim Vatanım, yerde yatanım! ..
Canıyla yurduma toprak katanım! ..
Asırlardan beri benim Vatanım!
Bas Günü, İlâhi Sefer gözlerim! ..

Yıllardır Ülkemde gözyaşı, ölüm! ..
Bitip tükenmiyor haksızlık, zulüm! ..
Ne zaman açacak, benim al gülüm! ..
Dost yok, düşmanımı sezer, gözlerim! ..

Her ana bir evlat harcadı, Yurda! ..
Boşa mı bekledik sınırda, surda?
Nasıl olur, bunca velvele, burda! ? ..
Atatürk gibi mert bir er* gözlerm! ..


Er*:Yiğit.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:17 AM
.ATEŞ OLURuM

Yeter ki; kendini yakmak iste sen
Ben, seni yakacak ateş olurum.
Eğer ki; aşkımla yanmak istersen
Gayya’da bekleyen bir eş olurum.

Yeter ki; bir ses ver, yeter ki; çağır!
Aşkınla yanarak kor dolar bağır
Çağrına koşarım, değilim sağır
Kör karanlığına güneş olurum.

Hayal âleminden düş aşırırım
“Canım! ” diye diye, us şaşırırım
Sevgi fışkırırım, aşk taşırırım
Tüm yanardağlara kardeş olurum.

Yanan çöllerimde kavrulur musun?
Dağılır, toz olur, savrulur musun?
Ölür ölür, yine doğrulur musun?
Yüreğinde, akkor bir şiş olurum.

Onur: “Sen! .. Sen! ..” diye aklı aldırır
Feryadımı duyan dağlar çıldırır!
Şiirim, dünyayı hüzne daldırır
Çifte kuzularım, meleş olurum.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:17 AM
.ATEŞiM

.........................Ateştin sen
...................................Ateş'im! ..
.............................................Ateş , im...

Ben deli fırtınaydım
Her yönden esen...
Sen
Orman yangını, ateş'im! ..
Kıvılcım kıvılcım
Duman duman! ..
Alaz alaz
Döne döne yanan! ..
Çıldıran ateş! ..
Ateşim! ..

Ateş, im...

Dayanamadın
Söndün, kardeş! ..
Ne cismin kaldı
Ne adın
Görünürde! ..
Öldün, kardeş! ..

Bir dumanın kaldı, bende…
Kokun…
İsin, bir de...

Güya artık yoksun! ..
Dün
Öldün! ..
Bugün
Genzimde! ..
Ne kadar çoksun! ..
Boğuyorsun
Hem de! ..

Bittik, biz! ..

Hâlâ sevildiğini
Bilsen de
Bilmesen de…
Gelsen de
Gelmesen de! ..
Hiç bir şey değişmez, artık!
Ne dersen, de! ..

Bittik, biz! ..

Yoksunuz, yoksun! ..
Bizden de yoksun! ..

Ne aşk
Ne yakınlık! ..
Ne de
O eski sıcaklık! ..

Soğudun
Buz oldun! ..
Kayboldun! ..
Ben de farkındayım
Sen de…

Galiba, artık
Biz...
Birbirimizden bıktık! ..

Bıktık biz! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:17 AM
.AYRILıK

Kayar yılan günler, akrep *******
Engerek saatler, ömür de biter!
Uzaklarda mutlu olun, eceler
Toprağa karışır, özlemler yiter! ..

Ölüm haberimi duyamazsınız! ..
Kimseyi yerime koyamazsınız! ..
Evlât ölçüsüne uyamazsınız! ..
Sessiz ayrılığım, sizlere yeter! ..

Kimine geniş yer, kimisine dar! ..
Toprağın altında kesişir yollar! ..
Huzur-u Mahşer’de hesabımız var! ..
Allah’ın önünde dökülecek, ter! ..

Toprağı görmeye gelin arada! ..
Tırnak izleriniz durur, yarada! ..
Dünyada yananlar yanmaz orada! ..
Cehennem, bedeni cennete iter! ..

Aşk cehenneminde yaşadım zaten
Sönmedi, yanıyor yüreğim ve ten! ..
Onur’da kömüre dönüştü beden
Yeter kavrulduğum Allah’ım, yeter! ..
Yeter kavrulduğum Allah’ım, yeter! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:17 AM
.AYRILıK KEFENİ

Hep seni sevdim, hep seni...
Yüreği yüreğe ilsen! ..
Bana ayrılık kefeni...
Kessen, dilim dilim dilsen!

Hep seni, hep seni yazdım
İğne ile kuyu kazdım.
Ateş ile oynamazdım
Seni nasıl sevdim, bilsen! ..

O Nur, Nur'a akıyorsun
Ateş gibi yakıyorsun! ..
Geleceğe bakıyorsun
Sana mutluluklar! .. Sil, sen! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:18 AM
.AYRILıK VE GURUR

Ayrılık uzanmış, yollar bağlıyor
Müzmin kara sevda atar yarada.
Âşıklar, ırmaklar gibi ağlıyor
Gaddar sıradağlar yatar arada.

Ocaklar üstünde dumanlar tüter
Esirler, evlerin içinde yiter
Duvarlar, yumruklar… Allah’ım yeter!
Töre kelepçesi parlar arada.

Pranga bilekte, ayak bağlanmış
Soğuk dehlizlerde yürek dağlanmış
Sesler kısılana kadar ağlanmış
Kırbaç sırtta, saik yatar parada.

Yürekleri bağlar, kopmaz zincirler
Kapı, pencereler, gaddar demirler...
Gardiyanlar beyinde gezinirler
Vicdan mekik dokur, iki arada.

Gurur öldürülse, bitse esaret!
Artık sona erse, kahreden hasret!
Onur’u kurtarır, birazcık gayret
Kim bilir kaç esir bekler sırada?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:18 AM
.AZAP ÇiLE

Tenimi dağlıyorken, ayrılığın yelleri
Her gün daha çok yakan, hasret denen alazla
Ruhumun boğazını, yokluğunun elleri
Sıkıyor da sıkıyor, an be an daha fazla! ..

Bir ölüm ağırlığı çöküyor, her heceme
Sensizlik, tüm gücüyle üstüme yükleniyor!
Gökyüzü yıldırımlar döküyor, her geceme
Bulutlar sarhoş olmuş gibi sürükleniyor.

Biz hiç ayrılmamıştık, bu kadar uzun süre
Nasıl olur aylarca! .. Bir gün, yarım gün bile...
Böylesine sevgiyi görmemiştir, yer küre! ..
Onur için çekilir, bu kadar azap, çile! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:18 AM
.AZAP SOKAĞı

Karanlık çökünce, kan tutmuş gibi
Çekingen çekingen sokağındayım…
Perdelerin beni unutmuş gibi…
Nerdesin? Gözümün akağındayım…

Hâlâ çılgın gibi seni özlerim! ..
Herkeste yüzünü arar, gözlerim…
Kaç yıl oldu, kaç yıl! .. Yolu gözlerim! ..
Kör bir kurşun gibi şakağındayım! ..

Bir ara, bir görün, bir dışarı çık!
Dayanamıyorum, anla! Apaçık…
Gözlerim açık kalacak, açık! ..
Kimsesizliğin son sapağındayım…

Tepeden tırnağa yandım, kanadım! ..
Tükendim, kırıldı kolum-kanadım! ..
Azap Sokağı’nda ben adım adım
Anıların hazan yaprağındayım.

Seni görmeyeli, anlar ay oldu
Neredeyse, tam bir ömür zay’ oldu!
Onur, tek aşk ile kaça pay oldu! ? ..
Sevgisizliğin en çorağındayım! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:18 AM
.AZRAİLiME

Gözlerimde yağmurlar, vücudumda ayazlar
Ruhumda karamsarlık, geride kalmış yazlar
Dilimde, bitmez sitem; saçlarımda beyazlar
Ne işe yararım, ben; benden ne bekliyorsun?

Bir yola gelmez deli, bin bir belâ başımda
Soframa oturamam, öfke zehir, aşımda
Bir el var, kırılası; kan fışkırır, kaşımda! ..
Kendime zararım, ben; benden ne bekliyorsun?

Oğlum aşmış boyumu, ellerimde ikizler
Çocuklar yüreğinde anne özlemi gizler
Almadan veriyoruz, bütün anneler, bizler
Şefkatle sararım, ben; benden ne bekliyorsun?

Gönlüm senin yanında, her gün daha aç, sana
Hangimizden geçersin? Hepimiz muhtaç, sana
Yüreğin alacaksa, dördümüze açsana!
Çareler ararım, ben; benden ne bekliyorsun?

Cefaya, önceleri büyük isyanım vardı
Fakat önleyemedim, akacak kanım vardı
Keşke baştan bitseydi; bir kuru canım vardı!
Pişmanlık kararım, ben; benden ne bekliyorsun?

Oğlum kader ortağım, bütün tesellim oldu
Yüreğimdeki boşluk, içim, kucağım doldu
Keşke büyümeseydi, onun da yüzü soldu
Canımla sararım, ben; benden ne bekliyorsun?

İkizler daha küçük, henüz farkında değil
Oysa düşmanımızın kılıcı, kında değil
Allah yolu sabırda, yalnız aşkında değil
Rabbimi ararım, ben; benden ne bekliyorsun?

Azrail’im, sevgilim, sen ne güçlü büyüsün!
Biraz geç gel, ne olur, özlemimiz büyüsün
Gözüm açık kalmasın, çocuklarım büyüsün!
Toprağı yararım, ben; benden ne bekliyorsun?

Ben parayı çocuklar için kazanıyorum
Zannetme ki içinden bir lira alıyorum
Yalnız çalışıyorum, kendimle kalıyorum
Onlara, yararım ben; benden ne bekliyorsun?

Kavuşmak ortak derdi; sevilenin, sevenin
Senin ailen yok mu, çocukların, sevenin?
Sorumluluğun yok mu; ben miyim, tek güvenin?
Kendimi ararım, ben; benden ne bekliyorsun?

Öyle büyük ki aşkın, herkesi siliyorsun!
Bir yuva yıkılır mı? Günahtır, biliyorsun
Bekleyenlerin varken, sen beni diliyorsun
Bir sebep ararım, ben; benden ne bekliyorsun?

Yaşamak zorundayız, bu kaderi, sessizce
Her şeye katlanarak, kaya gibi hissizce
Bir nur olup sabırla, muhteşemce, eşsizce
Evreni tararım, ben; benden ne bekliyorsun?

Sırdaş olup, dertleştim, iplerle, çile çile
Her ilmekte: “Sabır ver, Ya Rabbim! ” diye diye
Binlerce çile ördüm, daha da arttı çile
Çileler sararım, ben; benden ne bekliyorsun?

Her ne olsa, kabulüm, tevekküle çalıştım
Şikâyetsiz katlanıp, sabretmeye alıştım
Erenlere dost oldum, birkaç kademe aştım
Sarp yola sararım, ben; benden ne bekliyorsun?

Seni çok seviyorum, gücenme hiç, sevgilim
Er geç kavuşacağız, henüz hazır değilim
Allah aşkı içindir, bu sevgi, bu eğilim
Ondan bîkararım, ben; benden ne istiyorsun?

İnsan ömrü kaç yıl ki? Belki gitti, yarısı
“İsyan eder mi? ” diye, bir çılgının karısı
Allah beni deniyor; vardır, bir tasarısı
Kime, ne sorarım, ben; benden ne bekliyorsun?

Beni kurtardığında, kasırganın elinden
Kefen giyebilirim, takamam ki telinden
Çok farklı olacağım, tazecik bir gelinden
Toprağa yararım, ben; benden ne bekliyorsun?

Nasıl yakışıklısın, beyazların içinde!
O gün de beyazlar giy; gel, hazların içinde!
Artalım, çoğalalım, tüm azların içinde
Hep umut kararım, ben; benden ne bekliyorsun?

Yine öyle gülümse: “Geldim, senin için! ” de!
Her şeyin en güzeli; huzur, senin içinde…
Neler feda etmez ki Onur, senin için, de?
Kabıma zararım, ben; benden ne istiyorsun?

Nasıl aydınlık yüzün! O nur, senin içinde
Nasıl deli olmasın, Onur senin için, de!
Başka yerde arama; onur, senin içinde.
O Nur’u ararım, ben; benden ne bekliyorsun?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:19 AM
.BABAm

Babamı düşündüm bugün, kaç kere!
Onu çok özledim! .. İçimde bere…
Kanadı, depreşti! .. O hep bizleri
Sevgiye götürdü, güzelliklere…

Babamı özledim, arkadaşımdı
Her şeyi paylaştım, hem sırdaşımdı.
Her erkek öyledir zannediyordum
Elimle yaktığım, kendi başımdı.

Babam duyguluydu, merhametliydi
Hem bir centilmendi, hem heybetliydi
Oyunlar oynardık, şakalaşırdık
Evimiz, huzurlu, bereketliydi.

O çok sevdi bizi, en çok annemi
Asla incitmedi, kadın köle mi?
Üstüne titrerdi, çok değerliydi
Ölünce, kalmadı onun önemi!

Benim beklediğim, güzel sözlerdi
Baktığımda, mutlu eden gözlerdi.
Bir gün ayrılmadı babam, annemden
Yarım gün ayrılsa bile özlerdi.

Babam dirayetli, evin direği…
Annem çok güzeldi, onun meleği…
Herkesin belliydi işi, görevi
Mutlu olmamızdı her an dileği

Hatırladığımda ağlamasaydım
Sana anlatırdım, ondan parçaydım
Kendimi denedim, dayanamadım
Koptum gittim yine yangınlardaydım! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:20 AM
.BaK

Aşkı nakşetmiş, göklere
Yerlere, O Nakkaş’a bak!
Evren nere, yer-gök nere?
Yüreğe, göze, kaşa bak!

Bir fincan su, sızsa yere! ? ..
Seyrediyor; tepe, dere
Güzellikler dere dere…
Bâdem gözlüye, şaşa bak!

Hay’dan, Hu’ya doğru akar
Çağıl çağıl, canlar yakar
Ürkek ceylan gibi bakar
Henüz on yedi, yaşa bak!

Sessiz sedasız fabrika!
Îmana gelmez, Marika! ..
Yedi delikli hârika
Aklı taşıyan başa bak!

Nasıl yaratmış, Yaratan! ..
Yol gider sudan, karadan…
Çıksın, kör şeytan, aradan! ..
Bir arza, bir de arşa bak!

Sanatına kim söz etmiş! ?
Yaratığını gözetmiş.
Evreni zevkle bezetmiş
Taa bir uçtan bir başa, bak!

Boşuna mı, ay, yıldızlar?
Parlar, gecede yaldızlar
Kızlar, gelinler, baldızlar
Tefekkürde, baş başa, bak!

Ölüm, ensemizde gezer
Sağduyulu herkes sezer
Aklı olan, nefsi ezer! ..
Bir nura, bir ataşa bak! ..

Bilinmez, ne zaman, nerde
Düşersin, amansız derde
Kaza kader yok mu serde! ?
Kor gözlerdeki yaşa bak! ..

Zikri çağlıyor, dallarda
Merhameti var, kullarda
Nasıl gidiyor, sallarda
Ana-baba, kardaşa bak! ..

Böyle emretmiş, Yaratan
Kullar gidiyor, sıradan
Hiç ses gelmiyor, oradan
Başlarındaki taşa bak! ..

O Nur kalır, herkes gider
Bir dağın içinde yiter
Yeter, söyletmeyin, yeter! ..
Şu bendeki telâşa bak! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:20 AM
.BAKIŞTA KIVILCıM

Aynı olay iki kere üzemez
Artık ondan onu bekliyorum ben.
Kimden ne gelecek, kimse sezemez
Sükûneti sabra ekliyorum ben.

Pırıl pırıl yüzler olsun çevremde
Gülerim, gülerler, sevinirim ben!
Başarı isterim her bir evremde
Asık bir yüz görsem, yenilirim ben.

Gözler, gözlerime sevgiyle baksın
Bakışta kıvılcım arıyorum ben
Gözlerden gözlere sevgiler aksın
Ruhumla insanı sarıyorum ben.

Bir ana kucağı, yetimler için
Sıcacık yüreğim, yanıyor içim! ..
Mutluluklar yayan betimler için
Yaşamak sevmektir, sanıyor içim.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:20 AM
.BALoN

………………..Serbest şiirlerce özgür hisset kendini
……………………....Git gidebildiğin kadar git artık


Bir bayram sabahı armağanı olarak verilen
Kocaman, rengârenk bir balondun
Sımsıkı ipinden tuttuğum
Beni sevince gark eden
Bir anlık gafletle elimden kaçan

Çiçek gözlü bir çocuğum
Ardından bakakalan
Bakışları göklerde
Gözyaşları yerlerde

Alabildiğine özgürsün şimdi
Git gidebildiğin kadar
İstediğin yere
Kucaklanmak ne demek
Dokunulmak
Okşanmak
Hayranlıkla seyredilmek
Ait olmak ne demek
Hatırına getirmeden
Ve asla özlemeden

Serbest şiirlerce özgür hisset kendini
Git gidebildiğin kadar git artık
Kurtularak tüm sıkıntılardan
Aşkımın basıncından
Büyü büyüyebildiğin kadar
Şeffaflaş incel
Uç uçabildiğin kadar uç artık
Aşağılara bakmadan

Yarenlik et bulutlarla
Kuşlarla söyleş
Salın rüzgârın kanatlarında
Bilinmezlere
Yepyeni umutlarla

Sakın patlama
Sakın düşme
Pis bir kaldırım kenarına
Üstüne basmasınlar
Kıyamam
Dayanamam bir sabah erkenden
Takılışına bir süpürgenin ucuna
Çöpe çöplüğe savruluşuna

Bir bayram sabahı armağanı olarak verilen
Kocaman, rengârenk bir balondun
Sımsıkı ipinden tuttuğum
Beni sevince gark eden
Neden gittin
Neden

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:20 AM
.BAşA SAR

Hiçbir şey yerinde değil artık!
Dün başka yerlerdeydik, bugün başka…
Hiçbir şey olduğu gibi kalmamış
Nerelerden, nerelere gelmişiz! ?
Fakat ben buralardan hoşlanmıyorum.

Haydi koy, her şeyi yerli yerine!
Filmi başa sar!
Kırılanlar birleşsin!
Kabuğuna girsin, yumurta!
Yukarıya doğru aksın sular!
Krem, tüpüne dolsun!
Her şey
Yerli yerinde olsun!

Herkes gitsin yerine!
Eski hâline…

Sen de sus!
Konuşmamış ol!
Zaten duymadım.

Yerinde dur!
Ben de yerimde…

Herkes yerine…
Yerli yerine…

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:20 AM
.BAYRAĞıM

.........................................Yüreğim in arşivinden
.........................................İki avuç mısra...

Dökülen kanlara vurduğu zaman
Göklerden ay-yıldız çalan, bayrağım.
Çekilip göndere, durduğu zaman
Cihana korkular salan, bayrağım.

İlâhi âlemden inen kuvvetle
Topyekûn savaşan Aziz Milletle
Vatana döşenen kemikle, etle
Tüm yurt sathına kök salan, bayrağım.

Taşır, Türk kanının asil rengini
Kahramanlık, şeref, iman zengini...
“Gördüm! ” diyen varsa, senin dengini
Vallahi, Billahi yalan, bayrağım.

Tarıyor evreni, gözlerin radar
Süsle gökyüzünü, sonsuza kadar!
Cumhuriyet, ilelebet payidar…
Olsa da tüm dünya talan, bayrağım.

Bu vatan, harplerin geçtiği yerdir!
Türk'ün, canla paha biçtiği yerdir!
Allah’ın bizlere seçtiği yerdir!
Kıyamete dek dalgalan, bayrağım!

Her bir kum tanesi şahittir, harbe!
Yıllar yılı, darbe üstüne darbe!
Yabandan gelenin neresi kâr be?
Bize yeter, bizden olan, bayrağım.

Şehide sarılan cennet libası
Ardından ağlıyor, ana-babası
Eş-dost, arkadaşı ve akrabası...
Mehmetçik, düşmana dalan, bayrağım.

Vatan, ırmak ırmak kan ağladı, kan!
Gencecik şehitler can dağladı, can!
Gururla duruşun, şan sağladı, şan!
Artık, elden ele dolan, bayrağım!

Binlerce şehidin yattığı yerden
Özgürlüğe imza attığı yerden
Her bir Türk kalbinin attığı yerden
Açan al bir lâle olan, bayrağım.

Gelincik tarlası yapar, yurdumu
Peşinden sürükler, öne durdu mu
Büyük Türk Milleti, Yüce Ordumu!
Sen solma, can olsun solan, bayrağım!

Parsellemiş, yurda uzanan eller
Çıkarlar uğruna bükülmüş, beller
Yurduma bayrağı çekecek eller!
Hilâl kaşlım, gözü dolan bayrağım.

Vermeyiz, en küçük çakıl taşını!
Dökmeyiz, vatanın tek gözyaşını!
Türkiye’m için kim vermez başını?
Onur'la gözleri dolan, bayrağım!
Onurla haşre dek kalan, bayrağım.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:20 AM
.BAYRaM

....................Bana hep
....................Yalnızlık düştü! ..

Akşamüstü
Yağmurun gözyaşlarında
Kıyasıya ıslandım! ..
Gün boyu
Uzaklardaki beş canı andım.
Ne aradım
Ne arandım!

Dünyanın altı nasıldır?
Nasıldır, üstü?

Kurban Bayramı’nda kurbandım!
Elim-kolum bağlı, diz üstü! ..
Ramazan Bayramı’nda yandım! ..
Yandım! ..

Ben, dünyaya küstüm
Dünya bana küstü.

Geç de olsa, uyandım! ..
Sanallara aldandım.

Evreni altı parçaya böldüm, bin kez
Beş onlar
Bir de ben
Altı…
Altıda bir candım! ..

Bana hep
Yalnızlık düştü! ..

Bayramlarda bile yalnız olandım!
İçimin gurbetinde yalnız kalandım!

Yanandım! ..
Yanandım! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:20 AM
.BEKLiYORUM BEN

“Buğday başak verir, orak pahalı”
Bakarım gelmezsin, bekliyorum ben.
Ayak bileğine altın halhalı
Takarım, haydi gel, bekliyorum ben.

Pırlanta bilezik, yüzükler iste
Altın kemer iste, yürekler iste!
Bükülmeyen güçlü bilekler iste!
Vakarım yerinde, bekliyorum ben.

Fidanım gül vermiş, eğmem o dalı
O yürek değerli, kara sevdalı! ..
Sana ev yaptırdım, sekiz odalı
Yakarım gelmezsen bekliyorum ben.

Nazın fazlasına yürek dayanmaz
Aşkın ile yanan bir daha yanmaz! ..
Onur gibi âşık, kolay usanmaz
Bıkarım gelmezsen, bekliyorum ben.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:20 AM
.BELLİ BELLİ BESBELLi

...............Yalan dilli! ..
....................Yılan dilli! ..
.........................Belli belli
..............................Besbelli! ..

Yılan
Uzun bir kuyruk…
Kendi başına buyruk…
Başı belli
Sonu belli...

Belli belli
Besbelli…

Ağzı...
Gözleri...
Nerde elleri?
Nerde kuyruk?
O mu kuyruk
Kuyruk mu kuyruk?

Yalan…
Hem de kuyruklu! ..
Uyduran…
Başına buyruk! ..

Başı belli
Sonu belli...

Belli belli
Besbelli…

Hem de katmerli! ..

Yalan dilli! ..
Yılan dilli! ..

Yılan mı yılan?
Yalan mı yılan?
Uyduran mı?

Baş belli
Oturan belli! ..
Oturup, buyuran belli! ..
Buyurup, duyuran belli...
Hem de incecik belli! ..

Kafasını yoran mı?
Açını doyuran mı?

Kılıfına uyduran mı?
Cebini dolduran mı?

Kayıran mı?
Kıvıran mı?

Yalan dilli! ..
Yılan dilli! ..

Her şey belli! ..

Belli belli
Besbelli! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:20 AM
.BEN BİR SENİ SEVDİM ÖLÜRCESiNE

Gözlerim gözlerine değdiği zaman
Ruhumu dünyanın büyüsü sardı
Beynim gidip geldi, bilincim kayıp
Dizlerimin bağı çözülüverdi
Sırtıma kayalar binercesine!

Ayaklarım yerden kesiliverdi
Kendimi unutup, sende yok oldum
Harikalar ülkesinde kayboldum
Yüreğim yerinden çıkacak gibi
Seni o an sevdim, sönercesine!

Kanımı ısıtan, kalbimi yakan
İçimi acıtan, hızla yayılan
Başımı döndüren, beni güldüren
O en güzel, en saf duyguyu bildim
Yüreğime inme inercesine!

Gizlemek, cevizin yeşil kılıfı
Kabuksa esaret, kara sevdaya
Ben içini sevdim, buruk tadını
Kevser şarabını içercesine!

Aşkımı saklasam, içime sığmaz
Haykırsam dağlara taşlara, ayıp!
Ya sana yavaşça söylesem, olmaz!
Kanlı katilimi alıp koynuma
Boynuma bir engereği dolayıp
Yaşadım, kendimden geçercesine
Seni öyle sevdim, ölürcesine!

Aşkımı gizleyip, çetin kabuğa
Kabuğu bulayıp, suskunluklara
Uzaklaşıp, kaçıp sonsuzluklara
Yok ettim izimi, asla dönmedim
Gururu aşkımdan üstün belledim
Ben bir seni sevdim, ölürcesine!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:21 AM
.BEN ÇAREDEYiM

Kim bulursa beni, bana getirsin!
Sende kaybolmuşum, ben neredeyim?
Kim görürse beni bende bitirsin!
İçime bakan kör penceredeyim
Sen açmazlardasın, ben çaredeyim.

Artmasın kollarım, elim olmasın!
Yakınım olmasın, elim olmasın!
Kimsenin hayatı elim olmasın!
Boğulduğun suda, o deredeyim
Sen açmazlardasın, ben çaredeyim.

Yüreğine çöken darda ben varım
İçinde ateşim, korda ben varım
Neren sızlıyorsa, orda ben varım
Sende her bertikte, her beredeyim
Sen açmazlardasın, ben çaredeyim.

Artık çoğalsana, hep azlardasın!
Neden itirazda, olmazlardasın?
Derde karılmışsın, çıkmazlardasın.
Sen çıkmazlardasın, ben çaredeyim
Sen açmazlardasın, ben çaredeyim.

Yakana takmışsın, rozet gibiyim
Vücudunda kemik ve et gibiyim
Seni öldürmeye namzet gibiyim
Bin kere sendeyim, bin keredeyim
Sen açmazlardasın, ben çaredeyim.

Kendini bilmeyen pırlanta sensin
Haydi bulutlara! .. Gökler şenlensin!
Biz ayrılamayız, bendeki bensin.
Bense, senin gibi biçaredeyim
Sen açmazlardasın, ben çaredeyim

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:21 AM
.BEN DE SENİ SEViYORUM

Öyle güzel bir duygu var ki içimde! ..
İçimi ısıtan ve can acıtan…
Ben seni tanımıyorum bile
Neden böyle?
Zıt uçlarda olduğumuzdan mı?
Yoksa büyük bir nefretten
Kıl payı döndüğümüzden mi?
Bilemiyorum
Anlam veremiyorum.
Galiba, galiba…
Ben de seni seviyorum.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:21 AM
.BEN NOKTAYı KOYDUM

Beraber bir karar vermek istersen
Kadere yazılan nedir, bilemem.
Takdir-i İlâhi ne diyor dersin?
Mürekkep kurudu artık silemem.

Ben noktayı koydum, kaydoldu öyle
Bana soruyorsan, işte bu böyle!
Elindeyse, kendin yaz, kendin söyle!
Kadere razıyım, bir şey dilemem.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:21 AM
.BEN SENDEN GEÇER MİYiM

Dünyayı cennet etsen
Ben, Senden geçer miyim?
Bana armağan etsen
Ben, Senden geçer miyim?

Sıratından geçirsen
Ab-ı hayat içirsen
Bin bir sevgili versen
Ben, Senden geçer miyim?

Tüm belâyı yağdırsan
Felâkete daldırsan
Başıma taş yağdırsan
Ben, Senden geçer miyim?

Dilim dilim kesseler
Silindirle ezseler
Kurşunlara dizseler
Ben, senden geçer miyim?

Başıma bin taç koysan
Cehennemde aç koysan
Damlaya muhtaç koysan
Ben, Senden geçer miyim?

Senden gayriye boşum
Ben, aşkınla sarhoşum
Yalnız Seninle hoşum
Ben, Senden geçer miyim?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:21 AM
.BEN SENi NASIL SEVMEM

Ben, sevgiden gelendim
Aşkta üşüyen, titreyen
Kimsesizlikte çimlenen
Yalnızlıkta yeşeren
Şiir şiir çiçek açan, sessizlikte
Nefes nefes
Sevgi sevgi seslenen...


Ben seni nasıl sevmem, bir tanem?
Aşkı ısıttığında çatladı, kabuğum
Senin sıcaklığını duydum.
O günden beri
O günden beri ben hep seninleyim
Sense her yerimde...
Her yerimde...


Ben seni nasıl sevmem, bir tanem?
Filiz filiz seni aradım, gün boyu
Gece gündüz sana uzadı, dallarım
Renklerinle boyandım, yıllardır
Sıcaklığında yandım! ..
Sen habersiz gibiydin, benden
Öylesine gelir giderdin...


Ben seni nasıl sevmem, bir tanem?
Avuçlarım sana açıktı, yaprak yaprak
Çiçek çiçek sana bakardım...
Aşkı sevgin sulardı
Köklerim sımsıkı tutunmuştu
Olanca gücüyle
Tırnak tırnak aşka saplı...
Sen beni görür müydün?
Gözlerin var mı?


Ben seni nasıl sevmem, bir tanem?
Sen, ışık ışıktın, gökyüzünde
Sıcaktın, sıcacık...
Yaprak yaprak avuçlarıma
Ilık ılık dokunandın
Isıtandın, yakandın...
Çiçeklerime öpücük öpücük vuran
Meyvelerimi kızartan, tatlandırandın
Yepyeni hayatlar başlatandın, tohumlarımda
Işık ışık sarandın beni
Can can kuşatan...


Ben seni nasıl sevmem, bir tanem
Işığından, sıcaklığından habersizdin
Senden habersiz
Benden habersiz...
Geceden gelirdin, karanlıklardan...
Umursamadan geçerdin aynı yerlerden
Karanlıklara, geceye giderdin...
Toprağım aşktı
Ben aşktan gelendim, topraktan
Aşkla beslenen
Sana sana yönelen
Aşka aç
Sana muhtaç...
Onun için sana 'Güneşim! ' dedim
'Eşim! ' dedim
'Kardeşim, her şeyim! ..'


Ben seni nasıl sevmem bir tanem?
Sen gecedeyken
Ben karanlıklarda
Yıllarca
Çiğ taneleri topladım, avuç avuç! ..
Sabahları
Yanaklarımdan sildiğin onlardı..
Sen, gözyaşlarımı kurutandın
Gün boyu içimi ısıtan
Dünyamı aydınlatan...


Ben seni nasıl sevmem, bir tanem?
Çiçek çiçek sevincimdin
Yaprak yaprak el çırpışım
Yazım, kışım
Mevsim mevsim gelenimdin...


Ben seni nasıl sevmem, bir tanem?
Ne kadar el salladım sana!
Sana sana nasıl uzandım!
Nice sessiz çığlık gizli kaldı, içimde!
Oysa sen benimdin
Canımdın
Can kaynağımdın, her biçimde! ..


Ben seni nasıl sevmem, bir tanem?
Beklediğimdin
Özlediğimdin
Sevdiğimdin
Her şeyimdin! ..

Kaderimden öte kaderimdin! ..
Bense
Her şeyden çok muhtaç sana! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:21 AM
.BEN SENSİZ OLAMıYORUM

Buzullar eriten kalp ateşimle
Kül ettim hayatı da yanamadın!
Sıcacık bir yuva umdum, eşimle
Kavuran aşkıma dayanamadın!

Dağıldın elimde, hazan yaprağım
Okşayıp, severek uyutamadım.
Suları çekilmiş çatlak toprağım
Gözyaşı nehrini kurutamadım!

Gözümün önünde birden beliren
Hayalin gülüyor, gülemiyorum.
Dört duvar içinde burda deliren
Bir kadın bıraktın, gelemiyorum!

Sarılsam, boşluğu sarar kollarım
Ruhun var, cismin yok, bulamıyorum.
Ansızın bir görsem, fırsat kollarım
Vuslata; ben sensiz olamıyorum!

Onuru kenara atamıyorum
Denedim, denedim ama olmadı!
Sensizce kıvrılıp, yatamıyorum
******* bekleme çilem dolmadı!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:21 AM
.BEN SESSİZCE Mİ GİTTiM

Ben sessizce mi gittim; sessizce mi ayrıldık?
Fırtınalar kopmadı, gökler yarılmadı mı?
Ben sessizce mi gittim, sessizce mi ayrıldık?
Ormanlar ağlamadı, dağlar darılmadı mı?

Bir ruh parçalanmıştı, bölünmüştü ikiye
İrade üstün gelsin, nefis yenilsin diye.

Ben ansızın mı gittim, vedalaşmamış mıydık?
Ruhlarımız sarıldı, uzun uzun bakıştık.
Ben ansızın mı gittim, vedalaşmamış mıydık?
Tek ruh olmuştuk artık ve öyle kalacaktık.

Bir ruh parçalanmıştı, bölünmüştü ikiye
İrade üstün gelsin, nefis yenilsin diye.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:22 AM
.BENDEN HABERSiZ

Ummânın derinliklerinde
Kayboluyor, bakışlarım.
Ummanın
Ve beklemenin bittiği yerde…
Bir ben var
Benden habersiz...
Darmadağın! ..

Onur Bilg

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:22 AM
.BENİM SEVDİĞİMDiR

Kaderimdir, beni tuşa getiren!
Yazan Kalem’e mi sitem edeyim?
Döndürüp döndürüp, başa getiren
Bozan Yelim’e mi sitem edeyim?

O Kalemi Tutan El’i sevmişim! ..
Beni Sürükleyen Yel’i sevmişim! ..
Bir kulunu, deli deli sevmişim! ..
Yakan eleme mi sitem edeyim?

Onu, ayna ayna dağlara atmış! ..
Aşkını yansıtmış, canı dağlatmış! ..
Şiirler yazdırmış, gönül çağlatmış! ..
Akan selime mi sitem edeyim?

Onur’un Sevdiği; yazıyı yazan! ..
Bahar ve yaz geçti, yakındır hazan.
Yanına Çağıran, Kabrimi Kazan!
Talan hâlime mi sitem edeyim?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:22 AM
.BENİM YARİMDiR

Bir yar, diyar diyar gezdirir beni…
Silindirler, geçer! .. Benim Yârimdir!
Sonunda, canımdan bezdirir beni! ..
Yazan, çizen, bozan, Benim Yârimdir!

Kimi kime desem? Canımdan yakın! ..
Şikâyetim vardır sanmayın, sakın!
Siz bana bakmayın, hep O’na akın! ..
O kalemi tutan, Benim Yârim’dir! ..

Bana da dünyada bir yer ayırmış
Evlât, mal, mülk vermiş, beni kayırmış.
Her kimi sevdiysem, ondan ayırmış
Veren de alan da Benim Yârim’dir! ..

Akıl sır ermeyen işleri vardır! ..
O nur, bir damla su, toprak, buhardır! ..
İlmi, sonsuz kere sonsuz kadardır! ..
Her an bir şen’deki Benim Yârimdir! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:22 AM
.BESMELe

Zâtını 'Rahman, Rahim...'
Diye tanıtan Rabb’im
Bize, kimlik kartında
Buyurur: 'Affederim! ..''

'Esirger, bağışlarım
İsyankârı dışlarım
Soyut, somut ne varsa
Hep benim nakışlarım! ..''

Yüz on dört kere tekrar…
Her sure başında var!
Vurgulanan tek ayet
Besmelede bin sır var! ..

Kul çaresiz, kul güçsüz
Kul zavallı, kul öksüz! ..
Allah himayesine
Sığındırıyor bu söz! ..

Hepimiz günahkârız
Yaratandan korkarız
Besmele kanadının
Altına sığınırız.

Kalıp kalıp buzları
Baraj baraj suları
İstese yağdırırdı
Gökten meteorları! ..

Özveriyle merhamet
Tekrar tekrar bu ayet! ..
Esmâ esmâ iniyor
Yere, sevgiyle rahmet! ..

Kaplamış merhameti
Eşit verir nimeti
Damla damla serpiyor
Üstümüze rahmeti! ..

İncinmez gül yaprağı!
Çiğ tanesi, kırağı…
Rahmet ile iniyor
Suluyor kırı, dağı.

Milyon günâhın olsa
Feryâdın, âhın olsa
Tevbe kapısı açık
Pişmanlık, vâh'ın olsa! ..

Sahibi hazinenin
Af, berat isteyenin
Elini boş mu koyar
Samimice gelenin! ?

'Kahhar, Celal 'dememiş
Böyle takdim etmemiş
Sana senden de yakın:
'Rahman ve Rahim'demiş.

Bir kul var mı kusursuz?
Yaşanır mı onursuz?
Gayet mütevekkil ol
Yeter artık, Onur sus! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:22 AM
.BEYiN KURŞUNUM

Gözlerin siyah kanıyor içime
Sen girmişsin, iki kaşımın arasından.
Asırlar, asırlar önce
Kal-û Belâ’da
Beynime çakılmışsın, ölümüne!

Gözlerimin ardında çakıyor bakışların!
Aklımın kör karanlığında
Gözlerin siyah kanıyor içime…
İki kaşımın arası siyah kanıyor…
Beynimin karanlık ışığı gözlerin.

Sen, dünyamı saran siyah aydınlık!
Siyah parlayan güneşi, göklerimin!
Beynimin kurşunu!
Gözlerin siyah kanıyor içime
Ölümüne siyah
Siyah siyah
Ölümüne! ..

Gözlerimi kapattığımda
Şebnem şebnem çakıyor, bakışların
Art arda!

Bir şenlik başlıyor içimde! ..
İçimin derinliklerinde
Muhteşem!

Bir havai fişek gösterisi! ..
Gözlerimin ardında
Görkemli!

Gözlerimi kapattığımda
Aklımı yumduğum anda.

Gözlerin siyah kanıyor içime
Sen girmişsin, iki kaşımın arasından.
Beynime çakılmışsın, ölümüne!
Beynime çakılmışsın!
Beynime!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:22 AM
.BEYNİMİN ARŞİViNDE

Ben
Uzun süre göremedim seni.
Biliyorsun
Ansızın geldi, ayrılık.
Yüzünü nakşedemedim, beynime
Doya doya seyredemedim.

Kaşların nasıldı?
Saçların nasıl?
Nasıl olurdu, gülünce
Yüzündeki çizgiler?

Hatırlamak zor.
Hele bunca yıldan sonra...
Ne kadar istesem de
Yüzün yok
Beynimin arşivinde.

Özledim!
Çok özledim!
Nafile!

Belki
O denli büyük ki
Sevgim!
İnmiş, bulut bulut
Hayalinin üstüne
Görüntünü silmiş.

Ben
Senin güzelliğini seyretmemiştim
Yalnız.
Yüz hatlarını incelemiştim
Çözmüştüm, şifreyi
Ruhunu okumuştum
Duygularını...

Jestlerin, mimiklerin
Bakışların
Yürüyüşün, duruşun...

Ben
Seni bedeninden tanıdım.
Sen
Bedeninin arkasındaydın.

Yıllar sonra
Bugün yine
Ötelerde, seninle beraberim.
Hayalin
Silinip gitmiş beynimden
Görüntünü
Telâşım gölgelemiş.

İçimde
Yüreğimin derinlerinde
Ötelerde
Ötelerde, seninle beraberim.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:22 AM
.BEYNİMİN PENCERESiNDEN GÖRÜNTÜLER

Gözlerim pencere olmuş, beynime!
İnanmak istiyorum
Kök saldığına çivilerin…
Yeşerdiğine
Çiçek açtığına…
Topluiğnelerin çimlendiğine…
İnanmak istiyorum
Yürüdüğüne, elektrik direklerinin…
Ve senin beni sevdiğine! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:22 AM
.BİLE BiLE

Tüm sevgilerimiz çalınmış, bizden
Gözyaşı seline atılmışız, biz.
Kazandıklarımız alınmış, bizden
Yardımda, en öne atılmışız, biz.

Eller uzatmışız, kollarımız yok
Beller büküyoruz, yollarımız yok
Sürükleniyoruz, dallarımız yok
Selde, yılanlara sarılmışız, biz.

Sevgi istemişler, yürek vermişiz
Aç kalıp, açlara yemek vermişiz
Yıllarca, boşuna emek vermişiz
Üç kuruş çıkara satılmışız, biz.

Uğraşamamışız, ‘rüya’lıklarla
Anlaşamamışız, ‘dünya’lıklarla
Savaşamamışız, kayalıklarla
Evrenin dışına atılmışız, biz.

Allah’ın adını anıyoruz ya
Kula bile bile kanıyoruz ya
Onurla, gönüllü yanıyoruz ya
Cehennem narına çatılmışız, biz.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:22 AM
.BİLEMEZDiN

Bir kez gördüm ya ağladığını
Bir daha görmeye dayanamazdım! ..
Veda edemedim, üzmemek için…
Yapamazdım! ..

Sessizce, suçlu gibi geçtim önünden
Meşguldün, habersizdin
El ayak çekilmişti
Uykudaydı kuşlar kurtlar
Geceydi
Fark edemedin
Veda edemedim,
Üzmemek için.

Bilemezdin! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:22 AM
.BİLEMiYORUZ

Kavgalar mı etsek, tartışsak mı biz?
Nasıl yenişilir, bilemiyoruz.
Yoksa geri dönsek, barışsak mı biz?
Nasıl birleşilir, bilemiyoruz.

O kadar kararsız yaşıyoruz ki! ..
Öyle sıkıntılar taşıyoruz ki! ..
Öylesi engeller aşıyoruz ki! ..
Nasıl sevişilir, bilemiyoruz.

Hayal dükkânından sevgi aşırdık
Mutluluk çok geldi bize, taşırdık! ..
Fırsatlar solladı geçti, şaşırdık! ...
Nasıl yetişilir, bilemiyoruz.

Sevgi seli geçti, tortusu çöktü
Kavga, fırtınaydı; ağaçlar söktü! ..
Gönüller; yapraklar, çiçekler döktü
Nasıl yeşertilir, bilemiyoruz.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:23 AM
.BİLGiM KIT

Ölüm
Yaşama zıt
Bildiklerime tezat! ..
Ben, yaşamayı öğrenmişim
Yaşamak, zılgıt üstüne zılgıt! ..
Ölüm, hiç bilmediğim bir hayat…
Belki can atardım bilseydim
Dört gözle beklerdim
Bilgim kıt
Bilgim kıt.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:23 AM
.BİLİR MİSiN

Bilir misin
Nasıl çıldırır insan?
Nedir o iç sıkıntısı?
Nasıldır?
Sen hiç delirecek gibi oldun mu?
Hep aynı soruyu sordun mu kendine
Düşüncelerinin aynı yerlerinde
Saatlerce?

Konuştun mu gece gündüz
Günlerce sustun mu?
Kafanı vurdun mu duvarlara?
Önüne gelene anlattın mı ağlayarak?
Tekrar tekrar kan kustun mu?

Koşmaktan zordur
Koşarcasına yürümek!
Duymaktan beterdir
Duyup da susmak!
Ve bırakmak Allah’a
Öldürecekken! ..

Nasıl dörde ayrılır
Beyinde ağrı! ..
O ağrı nedir
Bilir misin?

Sen hiç sevdin mi benim gibi?
Sevebilir misin?
Beklentisiz sevmek ne demek?
Ne demek
Uzaklıklara rağmen sevmek?
Onur biriktirmek
Ömür vermek! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:23 AM
.BİLiYORDUN

Hani
Palmiyeler büyürdü aramızda
Seni gizledikleri için
Yapraklarına düşman olduğum.

Hani
Kelebek kanatlarında taşırdım seni
Polenler arasında
Daha hafiftin onlardan
Ürkek ve çekingen
Söyleyemeyen
Hissettiren.

Benimse
Gökkuşağı dolanmış dilime
Rengârenk masallar, şiirler
Arka arkaya…

Sonra
Gözyaşların yankılandı gözlerimde
Yanaklarımızda sular seller…

Artık
Şakaklarımızdaydı ayrılık
Zonk zonk zonklayarak! ..

Şimdi
Yağmur toplayan bulutlar gibiyiz

Oysa
Çoktan hazırdım gitmeye
Ben yazdıkça sen siliyordun
Ben gidiyordum yavaş yavaş
Sen biliyordun
Nasıl olsa bir gün gidecektim
Biliyordun.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:23 AM
.BİLiYORSUN

Ne sözü uzatmanın yararı var
Ne de anlatmanın, Sana
Mısralar boyu.
Nasılsa, ben yazdıkça
Sen siliyorsun.
En büyük irade Senin,
En büyük güç Sende...
Açığa vurduklarımı da
Gizlediklerimi de biliyorsun.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:23 AM
.BiN KEZ ÖLMEK

Göz, güzellikleri bulur, takılır
Akıl karar verir, takılır kalır.
Sevgiler oluşur, dolar gönüller
Sevgi, zamanla aşk adını alır.

Yaşamak, bir gönle girmek demektir
Sevgiye harcanan, kutsal emektir.
O; mutluluk, huzur, coşku ve umut...
Sevgisiz bir hayat, bin kez ölmektir! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:23 AM
.BiR ADIM KALDI

Dünyana kanmadım, ben Seni seçtim
Ahireti seçtim, bir adım kaldı!
Bana da lûtfettin, sıratı geçtim
Cennet kapısına bir adım kaldı!

Geçtim ben dünyandan, dünyan sıratmış
Kahroldum, bir yandan yaz, boz, kır, atmış
Sıratından kayan Burak, kır atmış
Ya Rab, cennetine bir adım kaldı!

Ben Seni istedim, cennet demedim
Açtı çiçeklerim, işte demetim!
İlle Cemal dedim, söz edemedim
Ya Rab, Cemalinde muradım kaldı!

Beni mutlu eden, Senin varlığın
Yüreğe yer eden sıkan, darlığın
İçime işleyen, Senin Yar’lığın
Ya Rab, kavuşmaya bir adım kaldı!

Sana geleceğim, kapı açılsın!
Sırlar dereceğim, içim açılsın!
Cemal göreceğim, örtü açılsın!
Ya Rab, mutluluğa bir adım kaldı!

Aşkımı getirdim, sır dereceğim
Ben sende eridim, delireceğim
Canımı yitirdim, ne vereceğim
Ya Rab, ben yok oldum, bir adım kaldı!

Hani sen bir Nur’dun rüyalarımda
Beni Sen kavurdun hülyalarımda
Sen vardın, iç ve dış dünyalarımda
Ya Rab, buluşmaya bir adım kaldı!

Birkaç saniyelik düştü O Nur’un
Bir erişilmezlik, düştü O Nur’un
Cazibene yenik düştü Onur’un
Ya Rab, ölüyordum, bir adım kaldı!

Şimdi açılacak cennet kapısı
İnci saçılacak, altın yapısı
Nasıl açılacak Rıza kapısı?
Ya Rab, razı mısın? Bir adım kaldı!

Sevmeyi bilmezdik, öğrettin bize
Seni göremezdik, resmettin bize
Sana eremezdik, lûtfettin bize
Ya Rab, hasret bitti, bir adım kaldı!

Rıza, Cemal yoksa cennet istemem
Tüm yılanlar soksa, cennet istemem
Cehennemin yaksa, cennet istemem
Ya Rab, Rıza? Cemal? Bir adım kaldı!

Dizlerim tutar mı Seni görünce?
Ateşler yakar mı Seni görünce?
Yüreğim atar mı Seni görünce?
Ya Rab, bu vuslata bir adım kaldı!

Sevgin ile geldim, kendimle değil
Aşkınla yüceldim, derdimle değil
Çağlayarak sevdim, bendimle değil
Ya Rab, Okyanus’a bir adım kaldı!

Aşkın eritirdi kutupta buzu
Aşığın aşısın, ekmeği tuzu
Sen bir mıknatıssın, ben demir tozu
Ya Rab, ne olacak bir adım kaldı!

Sana çıktı yolum, ben Sende yittim
Yarattığın kulum, Sana aittim
Kalbim sıkışıyor, şu an da bittim!
Ya Rab, nasıl olur? Bir adım kaldı!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:23 AM
.BiR AKREBİM VAR

Dağlar, dolaşmayın ayaklarıma!
Ruhumda çıldıran bir akrebim var.
Gelen takılıyor uyaklarıma
Şiirim örümcek, ağda sevgim var.

Arkamı dönersem, o an vuracak
Tetikte bekleyen, gözleyenim var.
Basacağım yere tuzak kuracak
Esiri edecek özleyenim var.

Taşını toz eder, bir de elerim!
Onurla çağlarım, güçlü debim var.
Ciğerini tünel tünel delerim
Kendine kıyacak bir akrebim var.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:23 AM
.BiR AVUÇ TOPRAK

BİR AVUÇ TOPRAK


Hani, seyahate çıkarız; çantamızı, bavulumuzu alır, gideriz ya; işte, bir gün yine öyle çıkıp, gideriz, evimizden. Hem de hiçbir şey almadan... Dünyaya geldiğimiz gibi; çırılçıplak...

Kutsal topraklarda da öyle oluruz. Kefenlerimizle gezeriz. Orada dil, ırk, millet, mevki, rütbe, benlik, hiçbir şey olmaz. Herkes tek tip giysi içinde, herkes yaya, eşit... Oradakilerin tek ortak özellikleri insan oluşları… Cinsiyet ayırımı, haremlik, selamlık gibi yerler yok. Birlikte ibadet ediliyor. Kabirlerimizde de böyle olacağız. Erkekler bir tarafta, kadınlar bir tarafta yatmıyor, orada. Tek tip giysi içinde, yan yana kabirlerde, eşit, adil bir şekilde sorgulanıyorlar.

Dünya da bir ev, bizim için, içinde yaşadığımız, içinde öldüğümüz. Dünya denilen evi ve tüm evleri temsil eden bir ev, Kâbe… Basit, gösterişsiz, küçük, dört duvardan ibaret bir yapı...

Evler yapılmış, insanlar için. Evler yıkılıyor, daha güzelleri, daha gösterişlileri, daha yüksekleri yapılıyor. Konaklar, villalar, şatolar, saraylar, apartmanlar, gökdelenler... İnsanlar kat kat binalarda oturuyorlar. Kat kat yükseliyorlar, tırmanıyorlar göklere. Gidiş nereye? Son durak nere?

Hangi kata kadar çıkarsak çıkalım, yere iniyoruz. Hem de yerin altına... Toprak gibi olmalı gönüllerimiz. Yerle bir olmalı. Bugün, ayağımızın altında, toprak; yarın, üstümüze yorgan... Hani, deprem olur da, kalıverir ya insan, evinin altında... Kabir, üstümüze çöken evimiz. Başımıza yıkılan dünyamız. “Biraz daha geniş, daha konforlu, daha çok güneş gören...” diyerek, bitmek bilmez arzularımızın bizi gezdirdiği evlerin sonuncusu. En güneşsizinden güneşsiz, en darından dar, en rutubetlisinden rutubetli, en kasvetlisini mumla aratan, başımıza göçen, daraltan, sıkan, boğan, yiyen, yutan, çürüten, yok eden son ev. Eşyasız, konforsuz, süssüz, dekorsuz, tablosuz, biblosuz sığınak... Ne bir milim sağa, ne bir milim sola... Ne aşağıya bir yol var, ne de yukarıya...Gir kalıba nefis! .. Gir kalıba! ..

Bedenimiz kadar yerimiz yok, aslında, dünyada. Damar boşalır, kan akar. Karıncalar, solucanlar, tarla fareleri, yılanlar, ağaç kökleri... Açmış ağızlarını, yeraltındakiler... Ne deri, ne kas, ne damar, ne sinir... Yerler, ciğer, mide, dalak, böbrek... Ne yanak, ne kulak, ne dudak, ne dil... Önce, yumuşak yerler; göz, kulak memeleri, burun, parmak uçları...

Göz...Doymak bilmez göz! .. Göz; gören, isteyen,arzuları kamçılayan, gönülleri akıtan, kalplerin ibresinin yönünü değiştiren, gönlü baştan çıkaran göz! .. “İnsanoğlunun Uhut Dağı kadar altını olsa, bir o kadarını daha ister. Onun gözünü ancak toprak doyurur.”

“Hangi güzel göz ki; yere akmadı? ! ..
Hangi güzel yüz ki; toprak olmadı? ! ..”

Kabir; gözleri toprakla doyuran, arzuları, insanı, bedeni bir noktaya çivileyen, eritip, bitiren yer. Kabir, kemiklere gelip, dayanan, öğüten, un eden değirmen. Kabir; vücudumuz kadar yeri bile bize çok gören dünyanın, iştahla açılan ağzı.

Hani, biraz daha oval olsa, dünyayı yutmak isteriz ya! .. O bizi yutar. Toprak satın alırız. Biraz daha, biraz daha... Ömrümüzü harcarız, arsa, ev, parsel parsel dünya almak için. Dünya bizi alır. Can veririz, kan dökeriz, toprak için, tapu denilen kağıt parçaları verirler elimize, sevinir, avunuruz. Gaflette kağıt biriktirirken, toprak açar ağzını, ağzında hayvanlardan, köklerden dişleri; büyük bir zevkle bizi bekler. Biz para kazanmaya, toprak, mal, mülk almaya gittiğimizi zannederken, her adımda, şiş karınlı dünyanın kasvetli ağzına doğru gideriz. Bir de bakarız ki; ağzının içindeyiz! .. Ne arsalar, tarlalar, bağlar, bahçeler gelebilmiş, bizimle, ne tapular, ne paralar, ne pullar...
Kabir; çıkmaz sokak... Değirmen; ezen, öğüten, yok eden... Kabir; bir uzay üssü, belki de uzaya, bir başka yıldıza, Berzah Alemi’ne, cennete, cehenneme...

Sırat köprüsü denen, dünya. Dünyayı itebilirsen elinin tersiyle; ondan vazgeçebilirsen, yani dünyadan geçersen, sırattan geçmiş olursun.
Hani hadislerde sırat tasvirleri vardır, iki yanı uçurum, ince bir hat; altında cehennem, ucunda cennet ve o hat üzerinde engeller, çengeller... Altı; cehennem, mağma, ateş... Yer altı dünyası; disko, kumarhane, meyhane, gizli işlerin döndüğü yerler... Çengeller; arkadaşlar, dedikodu, faiz, haram, içki, kumar, kadın... Çengeller takılmadıysan, aşağıya düşmediysen, hızlı da gitsen, yavaş da gitsen, önün cennet. İnce hat, İslamiyet. Bir yanı dinsizlik, yani ateizm, bir yanı batıl dinler, batıl inançlar... Sıratın kıldan ince, kılıçtan keskin oluşu; İslami emirlerin kıldan ince, kılıçtan keskin oluşu.

Yunus gibi olabilsek! .. Vız gelse, kılıcın keskin tarafı! .. Üzerinde koşabilsek! .. Hatta uçabilsek, Burak’la! .. Evler kurabilsek, üzerine, Yunus’ca! .. Öyle bir yansak ki; ALLAH AŞKI ile, kor olsak, yalım yalım girsek, cehenneme, narı hissedemesek, ALLAH AŞKInın ateşinden! .. Soğuk gelse, cehennemin ateşi! ..

“Kahrın da hoş, lutfun da
Nurun da hoş, narın da! ”

Tut ki; girmişim, kabre. Tut ki; sıkmış, toprak. Yolum, cehennemi bir azaba çıkmış. Taptığım başka bir ilah mı var? Yine “ALLAH! ALLAH! ” diyeceğim. Biliyorum ki; O’ndan başka ilah yok! .. Biliyorum ki; O’ndan başkası bana yardım edemez. Yaratan’ım O. Koruyacak olanım O. Bütün yollar O’na çıkar. O, mümin olan herkesin Sevgilisi. Benim de gerçek Sevgilim. Azap etse de O’ndan başkası olamaz benim için. Yaksa da, kahretse de, azap üstüne azap etse de, O’ndan vazgeçmem! .. Başka kapıya gitmem! .. Çünkü O’nun kapısından başka kapı bilmem! ..

Sadece aşkımla gideceğim, O’na. Sevgi karşılıklıdır. Bir adım gelene koşarak gittiğini söylediğine göre; o da beni sever. Seviyorsa; yeter! .. Merhametlilerin en merhametlisi! .. Sevdiğine kıyar mı? Azap eder mi? O ki; bir annenin bebeğine duyduğu merhametin yüz misline sahip! ..

İnşallah, tüm müminleri, hepimizi affeder! .. Bizlere, Firdevs Cenneti’ni, Cemal’ini nasip eder! ..

***

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:24 AM
.BiR AYRILIK DÜŞÜNDÜM

Bir ayrılık düşündüm
Hiç yaşanmamış
Kıyasıya yaşadım!
Ruhum yırtılırcasına
Tenimden sıyrılırcasına yazdım!

“Bir bilsen, ne kadar hasretim sana! ”
Diye başladım
“Alnımın şakından vur da öyle git! ..”
Dedim, bitirdim.

Kimin için yazdığım soruluyor.
Hayatımızı boşaltanlar için...
Bize en büyük cezayı verenler için…
Aynı duyguları yaşayanlar için...
Bizim için
Sizin için
Hepimiz için...
Ayrılanlar için...

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:24 AM
.BiR AYRILIK İSTİYORUM SENDEN

Bir ayrılık istiyorum, senden
Bir ayrılık, ölümüne! ..
Öylesine gizemli, görkemli, sessiz ve bitimsiz…
Bir yalnızlık istiyorum
İki taş arasında kalmışçasına! ..
İki taş arasına cansız uzanmışçasına! ..

Ne sesin, ne nefesin…
Yaprak hışırtısı bile olmasın!
Kanat çırpmadan uçsun kuşlar!
Tomurcuklar sessiz çatlasın!
Sessiz açsın çiçekler!
Kelebekler sussun!
Yavaş düşsün polenler!
Buhar sessizce yükselsin!
Bulut sessiz…

Sensizlik istiyorum, ölümüne! ..
Sensizlik, sessizlik, sessizlik…

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:24 AM
.BiR BAK

Takip et çiçeğin açılışını
İnatla zamanı yarıyor, bir bak!
Kokla, seyret ruha saçılışını
Düşün ne işlere yarıyor, bir bak!

Sırrını çöz, feryat eden çiçeğin
Hakkını ver, akıl denen merceğin
Aslına er; Rabb’in, sanal-gerçeğin
Hamurunu nasıl karıyor, bir bak!

Güneş kucaklıyor; yeri, gökleri
Kozası pamuğu, kurt ipekleri
Saksılar toprağı, toprak kökleri
Yaprak nasıl dalı sarıyor, bir bak!

Aşıklar yanarak arar ateşi
Çiçekler tohumu, tohum güneşi
Yarımlar ağlıyor, nerede eşi?
Kavanoz, kapağı arıyor, bir bak!

Çiçeğin dudağı aşıktır tene
Nemli ve yumuşak, bir dokun, dene
Hangi defilede rengârenk, gene?
Onur nasıl Hakk’a varıyor, bir bak!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:24 AM
.BiR BAK YA RESULULLAH

Asırlar ötesinden
Bir bak, Ya Resullulah!
Yüceler yücesinden
Bir bak, Ya Resullulah!

Özledik,. bekliyoruz
Günleri ekliyoruz
Sensiziz, tekliyoruz
Bir bak, Ya Resullulah!

Gaflete dalmış, ümmet
Ne olur, bir yardım et!
Bir kere olsun, lütfet
Bir bak, Ya Resullulah!

Sünnetin unutuldu
İsyan edenler oldu
Alimler de yoruldu
Bir bak, Ya Resullulah!

Düğümlü, din işleri
Bir tuhaf, gidişleri
Aydınlat, şu düşleri
Bir bak, Ya Resullulah!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:24 AM
.BiR ÇİFT

…………….Ölüm, iki hece…

Çifte kumrulardı
Hayatın bam telinde…
Tam on beş kapı açıldı, ansızın
Yedi kat göklerde! ..
Yedisi solda
Sekizi sağda...
Ortada
Kıldan ince saç teli! ..

Çifte kumrulardı
Hayatın bal deminde…
Biri uçtu, bir gece
Defteri elinde
Gizlice! ..

Ecele kuruk saati, duruk…

Ölüm, iki hece…

Kalanın kanadı kırık
İçi buruk…
Nicedir söylemez olmuş, dili.
Artık o bir deli! ..

Sol elinde
Hiç kurumayan mendili...
Şiir yazar
Ağıt yazar
Hasret yazar, sağ eli! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:24 AM
.BiR GARİP OLAY

Anlatmak imkânsız
Bir garip olay! ..
Sevdayı yaşamak
Yazmaktan kolay.
Nehirce çağlamak
Denize koşmak...
Renkleri, sesleri
Maddeyi aşmak...
Alışılmışlığın dışına çıkmak...
Kurtulup, bedenden
Hakk'a ulaşmak! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:24 AM
.BİR GİDİŞ GELiŞ

Aklımı kaybetsem, sende bulurum
Senle ben arası bir gidiş geliş! ..
Kendime gelince, arar dururum…
Gerçek-düş arası bir gidiş geliş! ..

Tutmaya kalkarım; hayali, düşü
Yok etmek isterim, geri dönüşü
Hayat bir sahtekâr; yalan, gülüşü.
Gerçeğe-sanala bir gidiş geliş! ..

Gerçek, sarp kayalar gibi önümde
Sanal, gezdiriyor beni, düşümde.
Hayal dolaşıyor dünde, günümde…
Dert-huzur arası bir gidiş geliş! ..

Ya nefsimi vursam, ya da aklımı! ..
Öldürsem hayali, düşü, aşkımı! ..
O Nur’la durdursam, korkunç akımı!
Nefse-ruha-akla bir gidiş geliş! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:24 AM
.BiR GÜNDEN

Berna, altıda kalkıyor.
Saatim, altı on beşte çalıyor
Kolumu uzatıp, susturuyorum.
Kızım onu, on buçuğa kuruyor.
‘Çıt’ çıkmıyor.
Yalnız, bir ışık geliyor, mutfaktan
Berna kahvaltı ediyor.
Belki bazen istemsiz bir tıkırtı…

Gözlerim, beynim, benliğim uyuyor…

Kapılar, açılıp açılıp, kilitleniyor…
Asansör sesi, biiiiir! ..
Asansör sesi, ikiiiiii! ..
Zil sesi…
Demek ki problem yok
Uykuya devam! ..

Arada sırada
Duvardaki saati
Tek gözle izliyorum…
Dokuz…
On…
On buçuk…
Saat çalıyor! ..

“Belya! .. Begüm! ..”
“Tamam anneeee! ..”

Bir gürültü, patırtı! ..
“Defterim! ..”
“Kitabım! ..”
“Kalemim! ..”
“Çantayı al! ”
“Servis! ..”
“Koş! ..”

Kapılar açık kalıyor.
Saat on bir.
Asansör sesi, biiiiir! ..
Asansör sesi, ikiiiiii! ..
“DRANNNK! ..”
Dış kapı ile rüzgâr arasındaki kavganın
Son sözcüğü! ..

Beyaz anahtarla
İşi tatlıya bağlıyorum.
Oda kapısını, rüzgârın elinden kurtarıp
Siyah anahtarla, garantiye alıyorum.

Sonra
Sessizlik, yalnızlık…

Servis şoförü, kornaya basıyor.
Demek gittiler.
Perdeler, ışığı bırakmayın!

Şimdi, herkes kapıların dışında
Benden başka…
Uykuya randevu veriyorum.
Gizlice giriyorum
Yatağım sıcak…
Uykunun ayak seslerini bile duymuyorum.
‘Çıt’ yok.
Rüzgârda bile…
Rüyalarımda bile…
Sessiz filmler gibi seyrediyorum.
Hem uyuyorum
Hem uyuduğumu hissediyorum.
Uyku içime siniyor
Uykuyu yaşıyorum.
Ben
Yatağın derinliklerinde
Yitirip benliğimi
Kayboluyorum.

Zaman zaman
Rüyalarda buluyorum, kendimi
Kendime söz geçiremiyorum.
Bu ben, başka ben…

Ben, beni bulduğumda
Saat ikiye geliyor.
Haberler geçmiş
NTV’den veya CNN’den
Haber özetleri alıyorum.
Önce görüntüsüz…
Çünkü gözlerim yanıyor! ..
Yavaş yavaş aralayıp, gözlerimi
Kirpiklerimin arasından izliyorum.
Beynim, hâlâ gidip geliyor
İçim bayılıyor! ..

Belki bir film
Belki bir tartışma programı…
Dizilerden hiç hoşlanmıyorum.

Arka arkaya bir şeyler içiyorum.
Canım sıkılıyor
Dışarı fırlıyorum! ..
Dışarı dediğim
Yüz metrekare teras…
Etrafı çiçekli
Çiçekten öte kumsal, orman, deniz…
Alabildiğine…


Sağda solda dağlar, başları karlı…
Bulutlarla güneş oyun oynuyor.
Gizli bir ressam boyuyor, onları.
Belki bir çocuk oyun bozuyor
Sağa sola kaçışıyorlar! ..

Güneş, bir yerlerden bakakalıyor! ..

Onlar, benim canlarım!
Arkadaşlarım! ..
Aralarındayım…
Gülümsüyorum
İçim sevinç doluyor.

Yalnız, rüzgâr var ki
Geçimsiz, şu günlerde.
Giysilerimi geçip
Önce üşütüyor
Sonra içime işliyor, yavaş yavaş
Kemiklerimi dondurup
İliklerimi titretiyor! ..

İçeri kaçıyorum.

Olmaz olsun, böylesi! ..
Arkadaş değil! ..
Baş düşmanım kesiliyor! ..

Gelme! ..
İçeri gelme! ..
Orda kal! ..

Kumsal, orman, yol, deniz… hoşça kal! ..
Dağ, kar, mavi, beyaz… hoşça kal! ..
Yeşil, gri, sarı, lâcivert… hoşça kal! ..
Hoşça kal, güneş, gökyüzü! ..
Salıncak…
Hoşça kal! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:24 AM
.BiR GÜNÜM

Telefonum kesik, fatura onda
Bir süre düşündüm, yattım balkonda
P.T.T.de idim,saat tam onda
Ödedim, açtılar, tekrar kavuştuk
Ceza ödemeye artık doymuştuk.

Yolumun üstüydü, muhtara gittim
Naklimi istedim, orada bittim
Örnekköy’de idim, ona aittim
Artık biz, göçebe, garip bir kuştuk
Gurbetin kahrına artık doymuştuk.

Arkadaşa gittim, darılacaktı
Sevinçten, boynuma sarılacaktı
Birazdan sohbete karılacaktı
Kahvaltıda uzun uzun konuştuk
İki saat sonra, artık doymuştuk.

Hastaneye gitti, ilaç alacak
Ben eski evime, temiz kalacak
Her yer berbat, bahçe de sulanacak
Eski komşularım ile buluştuk
Özlem giderildi, artık doymuştuk.

Temizlik, bulaşık, çiçek sulama...
İşleri art arda yapma, ulama
İster dengini bul, ister bulama
Sıkıntılar bitti, gitti, kopuştuk
Çünkü canımıza artık doymuştuk.

Anahtarlar bende, evim artık boş
O iç karartan yok, hayatım ne hoş!
Coş, ey deli gönül, coş, arzunca coş!
O, o yana, ben bu yana, savuştuk
Yıllarca savaştık, artık doymuştuk.

Evde ne eksikse, orada kalan
Tabak, kitap, kaset, filan da falan
Belki benden önce olur bir alan
Geçen bir dolmuşa attık, doluştuk
Ev taşımalara artık doymuştuk.

Minibüs doluydu, ayakta kaldık
İçerdekilerden de yardım aldık
Yolda tamirat var, araya daldık
Eve taşıyacak komşu bulmuştuk
Belediyelere artık doymuştuk.

En rahat ettiğim, bu küçük evim
Herkese yetiyor, içimde sevim
Yüreğime bir bak, sevgide devim!
Sevgisiz ortamda biz kahrolmuştuk
Canımıza yetmiş, artık doymuştuk.

Şiirler geliyor, müzik geliyor
Duygular taşıyor, ruh gölgeliyor
Ayrılık bitiyor, canım geliyor
Cana can geliyor, nasıl solmuştuk!
Takvime bakmaya artık doymuştuk.

Radyo dostlarına kavuştuk, tekrar
Bilirsin ya, onlar her gece arar
Uyudum, birazdan telefon çalar
Yine buluşuruz biz, kaybolmuştuk
Telefonsuzluğa artık doymuştuk.

Tam üçe beş vardı, telefon çaldı
Öyle bir sohbet ki; uykuyu aldı
Şiirler okundu, saatler baldı
Çoktandır hasrettik, epey dolmuştuk
Sohbete, şiire artık doymuştuk.

Bir gün daha böyle yaşanıp, bitti
Artık bu günüm de geçmişe gitti
Bir fark vardı, Onur bana aitti
Geçmişi, bellekten çekip, yolmuştuk
Harcanan yıllara artık doymuştuk.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:25 AM
.BiR İSİM BİR ANI

Bir isim isterim; gizli, çalıntı
Hayal âleminden gelmişçesine, yalan…
Silik bir resim gibi sessiz ve fersiz
Kimsesiz gibi durgun, çaresiz…
Terkedilmişlerce sahipsiz, buruk…
Efsanevi bir uzak diyar firarisi…
Eski bir öykünün çoktan unutulmuş
Gücünü yitirmiş kahraman eskisi…
Bir an için arala zamanı!
Bir isim
Unutulmuşlardan
Eski bir isim bul çıkar!
Yakala
Geçmişte kalan o yitik anı!
Bir ismi, bir ânı…
Bir isim, bir anı…
Her isim bir anı.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:25 AM
.BiR KOCANIN İTİRAFI

Sevgisiz kalmışım, yalnızım yalnız…
Beni bana bırak; uyu, istersen.
İlgisiz kalmışım, yalnızım; yalnız
Çaresiz değilim, uyku istersen.

Evlilik, benimle kaldığın zaman
İhanettir, benden çaldığın zaman
Sen kendi dünyana daldığın zaman
Kimsesiz değilim, ihmal edersen.

İçimin özünde çatladı, tohum
Gecenin gözünde mutlu olduğum
Biri var, dünyamda, mutlu olduğum
Bir ses var, koştuğum; çek git, dilersen!

Sen kendi halinde, ben sevgiye aç
Yalnızlık içinde, bir sese muhtaç...
Kaç, kaçabildiğin kadar; durma, kaç! ..
Hangisi ihanet, sen terk edersen?

Acıkan ruhumu mu doyurmuşsun
Sevginin sesini mi duyurmuşsun
Yalnız yaşarmışsın ve uyurmuşsun
Taş değil, insanım; kabul edersen! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:25 AM
.BiR SOR KENDİNE

Bir gün ömre, beş gün hizmet ederiz
Dağları toz eder: “Zor değil! ..” deriz.
İstemesek de bir yere gideriz!
Hazırlığın var mı? Bir sor kendine! ..

Orada sonsuz bir kalış, bekliyor
Cennet, cehenneme dalış, bekliyor
Azrail canları alış, bekliyor
Neler hazırladın? Bir sor kendine!

Evlât: “Hani benim geleceğim? ”, der
Azrail kart atmış: “Geleceğim! ..”, der
Kul: “Huzura nasıl geleceğim! ? ”, der!
Dizlerin tutar mı! ? .. Bir sor kendine! ..

Sen, seni sevmezsin; mal, şöhret, para...
Biraz kendini sev; çıkış, yol ara! ..
Orda seçilecek ak ile kara! ..
Sen ne yapacaksın! ? .. Bir sor kendine! ..

Onur Bilg

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:25 AM
.BiR SÜKÛTA FEDA ETTiK YILLARI

En güzel çağımsın, doyamadığım! ..
Çağlardan çağlara çağladın aktın.
Yerine kimseyi koyamadığım! ..
Çağlarca içimi dağladın, yaktın!

Bir sükûta feda ettik yılları! ..
Aramıza yılan ettik yolları
Kendimize zehir ettik balları
Sen de harap oldun, ağladın, aktın! ..

Sustuk, gözlerimiz aşkı haykırdı
Volkanlar patladı, sevgi fışkırdı! ..
Umutsuz yürekler sessiz hıçkırdı
Elini kolunu bağladın, baktın.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:25 AM
.BİR ŞİİRiN DOĞUMU

İki imge birleşti, yüreğime yerleşti
Sıcacık yüreğimde, kısa süre eğleşti.
Nene gerekti senin, gelip de yorum yazmak! ? ..
Geçtiğini sandığım tüm dertlerim depreşti.

Sancı çeken gözlerim, sabaha dek açıktı! ..
Sanki kıyamet kopmuş, tüm yıldızlar saçıktı! ..
Vakit saat yaklaştı, ay sıyrıldı, buluttan
İki satır çatladı, koca bir şiir çıktı! ..

Şairlerin birkaçı gelecek, bir araya
Bamteline basacak, dokunacak, yaraya
Aynı dertten muzdarip, yazdıracak şiiri
Yalnız kalan bir şair, gidiverir, araya.

Bir şair diğerine lâzım, ilham verecek
Gurbetteki sözcükler özlemlerle erecek.
Dizeler, hasret çeken mıknatıs parçaları
Sımsıkı sarılarak, has şiiri örecek.

Kapılar açık değil, her gönle akılamaz
Sıcaklık oluşmazsa bir kibrit çakılamaz.
Şairler tanışmalı, dost olup, atışmalı
Çalı çırpı gerekir, tek odun yakılamaz.

Gönüller birbirini körükleyip, yakacak
Dörtlükler çarpıştıkça kalpte şimşek çakacak
Ateş gülü açacak, tutuşan yüreklerde
Onurla okunacak, damar damar akacak.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:25 AM
.BiR TABUT ÇİVİSİ

Bir tabut çivisi daha ver bana!
Dünyayı bir pula satmışız zaten.
Tabut hazır olsun, selâ ver bana!
Bedeni toprağa satmışız zaten
Ruhu, azaplara atmışız zaten.

Bir tabut çivisi, her bir sigara
Batar ciğerime, hem, yara yara
Madara bu dünya, hepten madara
Korlara dumanı katmışız zaten
Ruhu, zindanlara atmışız, zaten.

Birkaç söze ömrü harcamadık mı?
Güler yüze canı adamadık mı?
Anı anı acı yaşamadık mı?
Çoktan teneşire yatmişiz zaten
Ruhu, uçuruma atmışız, zaten.

Şiirler yazmadık, ağıtlar yaktık
Gerçeği aradık, Tağut’lar yaktık
Para denen bomboş kağıtlar yaktık.
Bedeni ateşe çatmişiz zaten
Ruhu, çıkmazlara atmışız, zaten.

Bir sese, bin gönül dağlamadık mı?
Bir göze, bin ümit bağlamadık mı?
Bir gülüp, bin kere ağlamadık mı?
Af mı? Bizden uzak! Batmışız zaten!
Ruhu, cehenneme atmışız zaten.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:25 AM
.BiR UMUT

Aşk, uçurumun dibinde can veriyor! ..
Bir gece başlıyor, çığlıklarla!
Azap dolu rüyalar yaşıyorum! ..

Masal umudu, beklenen son...
Kabıma sığmıyor, taşıyorum! ..

Yağmur, korkunç gürültülerle gökleri
Şeytani, mavi bir çift göz
Mücevheri çatlatıyor! ..

Bir yarasa dalıyor içeri!
Telâşlı telâşlı kanat çırpıyor
Duvarlara, yere, camlara çarpıyor! ..
Geceden kara
Geceden ıslak, yağlı ve soğuk...
Yumuşak kadife kanatların
Perdelerine takılıyor parmaklarım
Ölümün serinliğini duyuyorum,
Ürperiyorum.

Onda kendimi görüyorum.
Telâşlı çırpınışları, ruhumun
Kör gibi çarpışım, şuraya buraya...
Karanlığı yüreğimin
Gözlerimin ıslaklığı...
Yalnız avuçlarımdaki soğukluk
İçimin titreyişi, ürpertisi ölümün! ..

Perdeler ağarmaya başlıyor
Sabah oluyor.
Rüzgârlar, ufukta tutuyor karanlığı
Damla damla yıkıyor, yağmurlar.
Karanlık, laciverde, maviye
Pembeye, sarıya dönüyor, ağarıyor.
Mucizeymiş gibi şaşıyorum! ..

Yakıtı tükenmiş yıldızların
Sokak lâmbaları sönmüş.

Ezanın yankıları...
Hüzünlü huzur...
Sessizlikle iç içe, en güzel ses...
Yaratanı
Yaratılışı düşündürüyor.

Gafletime dönüyorum:
''Belki bağışlar! ..''diyorum.
Bir umut! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:26 AM
.BİR YANIN GİTMiŞ

Aşkı, belik belik ördüğüm zaman
Yüreğinle çözüp tararsın aşkım.
Nasıl sevdiğimi gördüğün zaman
Gizlediklerimi sorarsın aşkım.

Dönüp yüreğine bir sor, nerdeyim
Beni hissettiğin an, o yerdeyim
Hatıralarımız için perdeyim
Dilsiz atlaslarda ararsın aşkım.

Sabrım şikâyetsiz, beden taşımaz
Sevdam, karanlıkta kalmış, ışımaz
Dağların altında umut yaşamaz
Sen bana tamamen zararsın aşkım.

Aşkımı toprağa yazdım, silindi
Sıradan bir duygu gibi bilindi
Dönüp dönüp aynı yere gelindi
Kuru yapraklara kararsın aşkım.

Bir yanın benimle, bir yanın gitmiş
Ne kadar mutluyduk, ne kadar, bitmiş
Kader seni, senden öteye itmiş
Onur’u ikiye yararsın aşkım.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:26 AM
.BiRAZ IŞIK VER

Sonsuz hülyalara salarak gittin
Sevda bayrağını çekmez bu gönder
Münzevi dünyana dalarak yittin
Bari dalgalansın bir rüzgâr gönder

Hasret mayalayan kalan zamanda
Gönlüme yerleşen tatlı hayalet
Tutkuyla yazılan mutlu romanda
Alacağın hazzı bir kez hayal et

Mumya bezi kadar beter sarışın
Bari gözlerime biraz ışık ver!
Ayrık otu musun yeter sarışın

Ya kalan ömrünü hayatıma ser
Ya beni sevmedi diyebileyim
Görmedim bilmedim diye bileyim

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:27 AM
.BiRAZ SICAKLIK

Aşkı yazacağım, sevgi az gelir!
Tutku güneş olur, sanki yaz gelir.
Gönüller canlanır, cana can gelir!
Serinlik istemem, biraz sıcaklık...

Gecede güneşten bir parça kalsın
Biraz ışık, biraz sıcaklık sarsın
Akıp, ılık ılık kalbime dalsın!
Karanlık istemem, biraz sıcaklık...

Sıcacık bir gülüş, sıcak dokunuş
Duygu yüklü şiir, sıcak okunuş...
Tatlı tatlı sıcak, sıcacık konuş!
Soğukluk istemem, biraz sıcaklık...

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:27 AM
.BiRER CAN BIRAKTIM

Bir can bıraktım, her köşe başına!
Yanlarına, bedel koya koya gel! ..
Bin umut bağladım, her yol taşına!
Kilometreleri saya saya gel! ..

Dağlardan taşlardan adresi sorup
Bir kır kahvesinde birazcık durup
Kavuşmaya dair hayaller kurup
Yaklaşma tadını duya duya gel! ..

Ağaç dallarında özlemler durur
Hayat damarlarım, hasretten kurur
Ayrılık, yüreğin köküne vurur! ..
Ruhuma bir huzur yaya yaya gel! ..

Toprak, su ısındı; düştü, üç cemre
Tüm yaratılanlar uydu, bu emre
Ağaçlar tomurcuk, yemyeşil çevre
Kırlarda çiçekler oya oya, gel! ..

Yapraklarda tomur tomur yaşlarım...
Geldiğimden beri çatık kaşlarım
Uyur uyanırım, yine başlarım...
Yaktığım ağıdı duya duya gel! ..

Böyle feryat-figân görülmüş değil! ..
Araya tel örgü örülmüş değil
Bu aşkın defteri dürülmüş değil
Yerime kendini koya koya gel! ..

Efsane, sevdamız; yücedir, yüce! ..
Karşı koyulur mu, böyle bir güce?
Dere tepe deme; gündüz ve gece
Tünel aç, dağları oya oya gel! ..

Sen de bir an önce gelmeyi dile
Mesafeler ile bitsin, bu çile! ..
Bütün yasakları çiğnesen bile
Aşkın kanununa uya uya gel! ..

O Nur'u aklından çıkarma, sakın! ..
O zaman olacak uzaklar, yakın!
Mutluluğa doğru akın var, akın! ..
Gerekirse yürü, yaya, yaya gel! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:27 AM
.BiRLEŞME ZAMANIDIR

Geliyoruz, gül artık
Kardeş bitiyor çilen!
Bu yola can adadık! ..
Bir sen misin ezilen?

Her devirde inletti
Kâfirler, Müslüman’ı! ..
İnat etti, diretti
Aktı, mümin, Türk kanı! ..

Açıkça savaştılar
Kimi gün, kan aldılar
Gizlice uğraştılar
Nice iman çaldılar! ..

Şeytan yayın yapıyor
Bilmem kaç yüz kanaldan
Uyuyanlar tapıyor
Aldan, ekrana aldan! ..

Uyuttular; imanı
Aldılar, doymadılar! ..
Saf, temiz Müslüman’ı
Sıraya koymadılar! ..

Fakirdi, Peygamber’im
Garipti İslamiyet!
Odur, benim rehberim! ..
İhlâsla teslimiyet!

Güçsüz, ezilenlerin
Sesi gelir, derinden!
Tüm Müslüman Türklerin
Farkı yok birbirinden! ..

Allah’a dayanalım!
Akan, mü’min kanıdır! ..
Gafletten uyanalım!
Birleşme zamanıdır! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:27 AM
.BİTER Mi SANDIN

Bir yıldız patladı, arşa yayıldı
Seyretmeye gözler yerer mi sandın?
Gökte, milyarlarca sevda sayıldı
Bu aşk bir kalemde biter mi sandın?

Bir heceye bin bir sözü bağlatır
Yüreği ağlatır, gözü ağlatır
Ciğeri dağlatır, özü dağlatır
Ölümü bu aşktan beter mi sandın?

Akıl mantık durur, beyinler almaz
Vazgeçtik, olmuyor, bıraktık, salmaz
Rüyada gezdirir, uykuya dalmaz
Ayrı kalmak fayda eder mi sandın?

Kader fırtınaysa, yapraklar gibi
Sular seller ise topraklar gibi
Depresyon önünde idrakler gibi
Sürüklenir durur, yiter mi sandın?

Ne kadar uzarsa, uzasın yollar
Acze düşmez, Hakk’ı arayan kullar
Zincirleri kırar, güçlüdür kollar
Onurum araya gider mi sandın?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:28 AM
.BiTİMSİZ SIZIM

Ne kadar özledim, ne kadar, bilsen! ..
Sık sık derinlere dalışımdasın.
Yolları eritip, hasreti silsen! ..
Hayal dünyasına dalışımdasın.

Yaşamak zorunda olduğum hayat…
“Ya pes et! ” diyorum: “Yahut da dayat!
Günler çabuk geçsin; gez toz, ya da yat! ”
Derin uykulara dalışımdasın.

Hasret sarmış, içim dışım sarmaşık
Onur darmadağın, çılgın bir aşık! ..
Onun için içsel dünyam karışık
Duygu denizine dalışımdasın.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:28 AM
.BİTiRELİM

Ağalık vermektir, yiğitlik vurmak
Engel tanımamak, sözünde durmak...
Gerçekleşmeyecek hayaller kurmak
Bize göre değil, çocuk muyuz, biz?

Bu kadar yıl geçmiş, kalan yıllar kâr!
Aslında maç bitmiş, bunlar aralar...
Gönüller mutluluk ve huzur arar
Hüzzam makamında yaşayalım, biz!

Kimse kaçırmasın hiç, keyfimizi
Engel olmasın ve üzmesin, bizi!
Göklerde tutalım da sevgimizi
İlâhi Âleme taşıyalım, biz!

Vermekse verelim: 'Cömert! ..' desinler
Vurmaksa, vuralım da: 'Mert! ..' desinler.
Bu yoldan dönersek: 'Namert! ..' desinler! ..
Sonu ölüm olsa, bitirelim, biz! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:28 AM
.BOŞLUK BOŞLuK

Sen hiç yalnız kaldın mı?
Nasıldır, bilir misin, yalnızlık?
Nasıl kaybeder insan, kendini! ..
Nasıl arar, candan bir dost sesi, nefesi! ..
Nesi varsa, nasıl aktarır, ona!
Neler feda eder, uğruna!
Neler harcar, neler...
Bir can yoldaşlığına!

İnsansız kalmak, ne demektir?
Sessizlik nedir?
Nedir, kimsesizlik?

Hiç, kimsesiz kaldın mı?
Kimsesiz?
Sessiz?
Nefessiz?
Hiç nefessiz kaldın mı?

Bensizlik koymaz sana
Biri olmazsa, biri var
Biri aramazsa, biri arar.
Ama sensizlik? ! ..
Kafdağı kadar! ..
Sen yoksan, bomboş, evren!
Ne insan, ne melek
Ne cin, ne şeytan...
Boşluk, boşluk! ..
Atmosfer ötesi...
Havasız bir boşluk, nefessiz! ..
İşte, o boşluk
Beni deli eden! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:28 AM
.BU BENiM ŞAİRLİĞiM

Bu benim şairliğim
Benim yüreğim!
Gözlerinin güzelliği
Bakışlarının büyüsü değil
Beni çıldırtan! ..

Gözlerini göz
Bakışlarını bakış yapan
Benim sözlerimin büyüsü.
Onları çıldırtan da benim
Onlarla çıldıran da! ..

Bir işe yaradığın yok senin
Yüreğime sıkıntı sıkıntı çökmekten
Ruhumu karartmaktan başka! ..

Ha benim sözlerimi çıkarmışlar
Ha senin gözlerini! ..

Ben yazdım onlara yüzlerce şiiri
Daha binlercesini yazarım! ..

Sadece bakarsın sen...
Bense
Gözyaşı döküp üstüne
Gözlerinde bir ömrü
Çatır çatır yakarım! ...

Ha sen olmamışsın
Ha ben yazmamışım! ..

Seni gören benim
Bilen ben! ..
Şiirleştiren…

Seni gören gözlerime hayranım! ..
Öven sözlerime
Çatlarcasına sevebilen yüreğime! ..

Kim bilirdi seni?
Kim önemserdi?
Kim severdi?

Seni mısra mısra işleyen benim! ..
Pırlantalarla bezeyen
Taç Mahal’imdeki tahta oturtan…
Seni sen yapan benim! ..
Benim sözlerim...
Seni gören gözlerim…

Sen kimsin bensiz?
Sen kimsin?
Kendisini ifade edemeyen
Kimsenin bilmediği birisin.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:28 AM
.BU NASIL AYRILıK

Bu nasıl ayrılık, gökler yarıldı!
Aciz, naçar, kader denen seldeyiz.
Yer, gök paramparça! Sona varıldı
Per perişan, ayrı ayrı ildeyiz.

Hâlâ anlamadım, neden ayrıldık!
Ne kadar mutluyduk, derde karıldık
Kavuşmak dururken, ele sarıldık.
Şimdi iki cambaz, aynı teldeyiz.

Ayrılığa tutsak, zor anlardayız
Kollarımız kırık, zindanlardayız
Dünyamız kararmış, külhanlardayız
Meltemler beklerken, kızgın yeldeyiz.

Elimizdeki son kale alınmış
Hazinelerimiz bile çalınmış
Saraylarımıza kadar dalınmış
Talana uğramış harap beldeyiz.

Tek aynada güneş gibi durmuştuk
Kâinata ışık ışık vurmuştuk
Kavuşmaya dair hayal kurmuştuk
Bir inat uğruna, bak ne haldeyiz!

Onur yalnız, yitik; sen neredesin?
Hayalimdeki tek penceredesin
Bir kerede değil, bin keredesin!
İki yarım, ayrı ayrı eldeyiz.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:28 AM
.BU NASIL BiR DÜNYA

Bu nasıl bir dünya, çıldırtır beni!
Şarkı da var, şiir de var, söz de var.
Öyle bir dünya ki; yıldırtır beni!
Şarkı da var, garbı da var, öz de var.

Bu nasıl bir ülke, Türk’ü yakıyor?
Deniz de var, dağlar da var, düz de var.
Ozanları ağıt, türkü yakıyor
Yaz, kış da var, bahar da var, güz de var.

Bin bir çeşit insan gelmiş, gidiyor
Bütün de var, yarım da var, cüz de var.
Öyle bir kitap ki; her şeyi diyor
Ayet de var, sure de var, cüz de var.

Onur, ibadet et! .. O gün gelecek! ..
Ağız da var, kulak da var, göz de var.
Hardala karşılık, o gün gelecek! ..
Cennet de var, ateş de var, köz de var.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:28 AM
.Bu SEVDA

Beynimin içinde bir dağ, bu sevda!
Gönülden gönüle mesajlar yollar.
Bin kere ölsem de hep sağ bu sevda
Oysa aramızda tüneller, yollar...

Sevgi çiçeğini ben sulamadım
Kaçtım, uzaklaştım, kurtulamadım
Çözüm bulamadım, yol bulamadım
İşe yaramadı paralar, pullar.

Ne kadar uzaksam, onca yanımda
Bitmeyen bir sızı; ruhta, canımda.
Her günde, her saat ve her anımda
Yatar aramızda kahreden yıllar...

Kazsam, yere girsem, orda bekliyor
Parça parça etsem; tutup, ekliyor
Yüreğim yoruldu artık, tekliyor
Aşkın böylesini almaz akıllar.

Ölüm çözüm olsa, ölsem de bitse!
Toprağa karışsam, yitsem de bitse!
Ya da cehenneme gitsem de bitse!
Onur'la cennette kavuşur kullar.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:28 AM
.BU SEVGİ BİTECEK Mi

Yıllar eritemedi, bu sevgi bitecek mi?
Ayrılık yetemedi, bu sevgi bitecek mi?
Sevgi, geldiği yere, içimde bin bir bere
Gömüldüğümde yere, bu sevgi bitecek mi?

Uzaklaşsam kurtulsam, kanserlere tutulsam
Ölsem de unutulsam, bu sevgi bitecek mi?
Ben gitmeden arıyor, benden evvel varıyor
Yüreğimi yarıyor, bu sevgi bitecek mi?

Ne yıllara aldırır, ne uykuya daldırır
Düşünceme saldırır, bu sevgi bitecek mi?
Ne aklı var, ne fikri, ne namazı, ne zikri
Süründürür fakiri, bu sevgi bitecek mi?

Yazsam sabaha kadar, feryat etsem, kim duyar?
İçime atsam da var, bu sevgi bitecek mi?
“İçine gömme! ” dersin, durur mu zannedersin?
Nerede zapt edersin? Bu sevgi bitecek mi?

Söylemekle kurtulsam, söylemesem, kavrulsam
Kabirlere yol bulsam, bu sevgi bitecek mi?
Sevmemek elimizde, fakat sevdiğimizde! ? ..
Kurşun, yüreğimizde! Bu sevgi bitecek mi?

Allah aşkı bambaşka, benzemez, başka aşka
Doydum, sevgiye, aşka! Bu sevgi bitecek mi?
Allah aşkı insanda, “Söndü! ” dediğin anda
Bir yangın olur, canda! Bu sevgi bitecek mi?

Yürek denen kazanda, kaynayıp, akar, kanda
Sen kaçtıkça arkanda! Bu sevgi bitecek mi?
Ömür yaşanır, biter, gençlik, güzellik gider
Yeter Allah’ım, yeter! Bu sevgi bitecek mi?

Neden sevdik bu kadar? Bu sevgi akla zarar!
Biz vazgeçsek, o arar! Bu sevgi bitecek mi?
Sevmemek elimizde, fakat sevdiğimizde! ? ..
Kurşun, yüreğimizde! Bu sevgi bitecek mi?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:28 AM
.BULUP GETİREMEDiM

Karmaşık ruhunun açmazlarında
Karmakarışık bilinçaltı girdaplarına batmışım.
Kör ebesi olmuşum, oyununun
Sen, sürekli yer değiştireni
Her yerden ses vereni...

Karanlıklar çökmüş üstüne, korkularının
Karabasan sabahlara uyanmışsın
Masal olmuş, ne varsa bize dair.
Sus pus olmuş, her yer
Ağaçlar, evler, caddeler
Acılı, kederli, buruk tüm şehir...

Buğusu kalmış, bakışlarımda
Kahreden boşluğunun.
Yıllanmış karamsarlığına gömülmüşsün
Umursamazlığında kaybolmuşsun, sessizce.
Kaybolmuş mutluluğumuz, seninle beraber.
Toz kondurmadığımız sevgimizi aradım
El değmemiş aşkımızı...
Gölgelerine gizlendiğin
Alacakaranlıklarında yok olduğun
Bu lânetli kentin sokaklarında
Ne seni, ne onları
Bulup getiremedim.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:29 AM
.BULUŞMA YERi

Benim ömrüm olmuş, belki de yarı
Yaşadım sandığım bunca yılları
Bal yapamamışım, olup da arı
Seni sevdiğimi bilene kadar.

Ben zengin değilim, servetim sensin
Allah der ki; zengin zekâtın versin!
Her şeyinden geçsin, beni dilesin!
Ben senden geçtiysem, onun içindir.

Var mı benden cömert, kullar içinde?
Hazinemin tümü, elin elinde...
Bir damlaya muhtaç, kader selinde
Susuzluğu, O Nur için çekerim.

O’nu diliyorum, sonra da seni…
Ben sizi severken, olmuşum deli! ..
Boşuna arama! Buluşma yeri
Bu dünyada değil, cenneti verdim.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:29 AM
.BUNALıM

Biz, bir efsaneyi paylaşacaktık
Daha pek çok nehir, dağ aşacaktık!
Saplanıp kalmadan, hiçbir noktaya
Kâinat dışında dolaşacaktık!

Ben göklere baktım, sen kara yere…
Ben sağlık getirdim, sen açtın bere!
Nerede aşkımız? Sevgimiz nerde?
Toprağa çakıldık, öldük bir kere! ..

Deniz, orman, dağlar daha güzeldi!
Her şeye bir anlam ve sevinç geldi!
Onur’a mutluluk, uçarcasına! ..
Sayende, bunalım göğe yükseldi! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:29 AM
.BURDA YANALıM

Hasretlerle geçsin varsın, bir ömür
Varsın, sevdamıza dayanılmasın!
Yansın kalplerimiz, olsun bir kömür
Yeter ki orada da yanılmasın!

Zikir dilimizde hep hece hece
Her yerde her zaman, gündüz ve gece
Esmanın anlamı çetin bilmece
Silinsin adımız, hiç anılmasın!

Sabreden kullara mükâfat vardır
İyi amel ile ibadet kârdır
Günahkâr ölenin mezarı dardır
Neden gül bahçesi kazanılmasın?

Kitabımız müjde olarak indi
İslamiyet’se, en mükemmel dindi
Mazlumun, sabinin acısı dindi
Şeytanın sözüne inanılmasın!

Her nefis nihayet tadar, ölümü
İmanla yaşayan kullar ölü mü?
Kabirdeki de bir hayat bölümü
Kâinat yalandır, var sanılmasın!

Bu ömür, öyle de böyle de biter
Sadece O Nur’a teslim ol, yeter
Kim demiş, bedenler toprakta yiter?
Mümkün mü sûr ile uyanılmasın?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:29 AM
.BÜYÜTECiM

Sen odaklayandın
Sen toplayandın
Deva olmalıydın, kerbelâ değil! ..
Tutuşturan değil, dağlayan değil! ..
Bir kıvılcımınla yangın çıkardın
İkimiz de yandık! ..
Ben sende, sen bende...
Nasıl da yandık! ..
Nasıl dayandık! ..

Rüzgâr olmalıydın hafif ve serin...
Benim için meltem...
Her dem…

Fırtına, kasırga, tufan
Hortum olmamalıydın! ..
Aşk köklememeli
Şiir yolmamalıydın! ..
Esin, esinti...
Şiir çağrıştıran meltem...
Her dem...

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:29 AM
.CAN GÜLü

Gün var, yıldan üstün, yıl var, gün değil!
Koşmak yarınlara, hedefe varış! ..
Mutlu olmalıydık biz, üzgün değil!
Sonsuzluğa doğru, duraksız yarış! ..

An var, ömre bedel; ömür, an gibi!
Sevgisiz, anlamsız, boş, saman gibi...
Gözgöze yaşanan an, külhan gibi! ..
Mutluluğa doğru hoş bir uzanış...

Can var, cansız beden, soğuk bir ölü...
Can, cana can katan ılık aşk gölü! ..
Onurla yeşeren, açan can gülü...
Bütün hücrelere sıcacık doluş...

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:29 AM
.CAN İÇi CAN

Bu sevda İlâhi, taşa yazılmaz!
Göklere yazılır, ayca okunur! ..
Hata etsek bile bize kızılmaz
Bize sitem, biraz Hak’a dokunur.

Kalp, Allah yapısı; Kâbe, kuldandır
İlâhi aşk dolu yürek, sultandır!
İpeği üreten, can içi candır
Sevgi halıları kalpte dokunur.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:29 AM
.CANDAN DA YAKıN

Elime kalemi aldığım zaman
Sen yazılıyorsun, gerisi saman...
Bazen şiir, bazen öykü ve roman…
Uzaklarda mısın? Candan da yakın! ..
Ne olur orda kal, kaybolma sakın! ..

Kimseye yüzlerce şiir yazılmaz!
Yüreğe kazınır, buza yazılmaz!
Bu benim kaderim, sana yazılmaz! ..
Sen yanımda mısın? Candan da yakın!
Ne olur, yerleş, kal; yok olma sakın!

Her günüm, her saat, her ânımdasın
Sıcacık dolanan al kanımdasın
Dedim ya güzelim, sen canımdasın!
Hattâ, daha yakın, candan da yakın! ..
Ne olur, ben ol, kal; sen olma sakın! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:29 AM
.CANIMIN EN DERİNiNDE

Mutlu bir hayatın özü
Canımın en derininde! ..
Güneşin kavuran gözü
Canımın en derininde! ..

Özlem duyduğum sıcaklık
Renge zıt çıldırtan aklık
Göz kamaştıran parlaklık
Canımın en derininde! ..

En güzel ses, seste coşku
Tertemiz aşk, sonsuz tutku
Bitmez isteklerin ufku
Canımın en derininde! ..

Ulaşılamayan yerde
Bir sarhoşluk ruhta, serde...
Şifa, gönlümdeki derde
Canımın en derininde! ..

Dokunmadan hissettiğim
Hiç görmeden fark ettiğim
Ne varsa arzu ettiğim
Canımın en derininde! ..

Söyleyin, bende bileyim!
Göz yaşlarımı sileyim
İki cihanda güleyim
Canımın en derininde! ..

Tükenmeyen şiir, sözüm
Kâinatı görmez gözüm
Aklım, ruhum, gönlüm, özüm
Canımın en derininde! ..

Ömrümde bir kez güleyim
Ona gönüllü köleyim
Onur’la mutlu öleyim
Canımın en derininde! ..

Belki bir yerde, bir zaman
Kavuşmaya çıkar ferman
Onur’a can, derde derman
Canımın en derininde! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:29 AM
.CANIMSIN CANıM CANIM RESULÜM

......................................Âlemlere Rahmet olarak geldin! ..
......................................Danimarka'ya felâket mi oldun? ! ..
......................................Ne istediler
......................................Ne istiyorlar
......................................Ya Resulullah?

Sen benim canımsın, canım, Resul'üm!
Sen gelince bitti, dünyada zulüm!
Bize vız geliyor, sonunda ölüm
Olsa da yolundan dönmeyiz, asla! ..

Sen, tek yol gösteren, en büyük önder!
Bize oralardan da ışık gönder!
Yüreğimden bir ses ''Geriye dön! ..'' der
Çağırsam, gelmezsin yerinden, asla! ..

Bizi buralarda öksüz bıraktın! ..
Irmak oldun, Nurlu Tek Yol’a aktın!
Düşte gözlerime bir kere baktın...
Ben, öyle bir bakış görmedim, asla!

Kalkan olsam, sana gelen oklara!
Yolunu göstersem; aza, çoklara!
Nur sofralar kursam; aça, toklara!
Şeref misâfirim olmazsın, asla!

Önüne gerilsem, Nesibe gibi!
Ben canımı versem, bir hibe gibi!
Yaşasam bir adak, rahibe gibi
Akıtsam kanımı, yetinmem, asla! ..

Kılıçlar doğrasa da parça parça
Tüm oklara hedef olsam, naçarca
Dönüp dönüp ölsem de defalarca
Şehitlik beklemem, istemem, asla! ..

Sana dokunmasın, rüzgârlar bile!
Yüzüne değmesin, yağmurlar bile!
Sana ilişmesin, rüyalar bile! ..
Ben ölürüm, sana kıyamam, asla! ..

Can veririm, akan tek göz yaşına! ..
Bin kez ölsem çok az, güzel başına!
Aşık oldum; yüze, göze, kaşına…
Aşkımı ifade edemem, asla!

Sen benim canımsın, canım Resul'üm!
Canımdan ötesin, az gelir ölüm! ..
Sonsuz kere sonsuz* kere ölürüm! ..
Sevgimi anlatmam imkânsız, asla!

Ölürdüm, seni ilk gördüğüm yerde! ..
Oysa, deva idi gözlerin derde!
Nerdesin Resul'üm, nerdesin, nerde! ?
Seni bir kez görmek mümkün mü? Asla!

''Öldü…'' desem, ölüm sana değemez! ..
Bir gül atsam, gülüm sana değemez!
Bundan sonra zulüm bize değemez! ..
Zâlimlere geçit vermeyiz, asla! ..

Bize bıraktığın kutsal emanet
O Nur’la korunur, bil, itimat et! ..
Ona ilişmeye niyetli, lânet
İnsanlara taviz vermeyiz, asla! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:29 AM
.CANIMSıN SEN

…………………….Yıldız tutuşturdu elime gece
……………………………..Sustum, güneş uyanmasın diye.

Kirpiğimin gölgesinde
Uyuyorsun, canımsın sen.
Yanık bir yürek sesinde
Çok eski bir anımsın sen.

Gözümü yumamıyorum
Aşkınla yunamıyorum
Hiçbir şey umamıyorum
Damar damar kanımsın sen.

Yanağıma dayanırsın
Rüyalara boyanırsın
Nefes alsam, uyanırsın
Hareketsiz çanımsın sen.

Gözlerimden bakacaksın
Gözyaşımla akacaksın
Retinamı yakacaksın
En kritik anımsın sen.

Bir yanım dağlarda, onur
Bir yanım serapa gurur
Onur: “Sen, sen! ..” diye kurur
Bilmediğim yanımsın sen.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:30 AM
.CEHENNEM DÜNYADIR SIRAT DA NEFiS

.................................................. .................................Onur Bilge

Nefsimizi tam anlamıyla tuşa getirebilseydik! Ateş, lav, zehirli gaz, duman dolu, patlamaya hazır bomba olan nefsimizi, benliğimizle birlikte yok edebilseydik! Yani dünyayı, yani özünün gerçeği olanı, cehennemi… Dünyanın özü değil mi, cehennem? Dünyanın boyalı, aldatıcı yüzü değil mi, cehenneme bilet kesen? Yaşarken, yeryüzü cehennem, birinci bedene. İkinci bedene de aslı…

Cehennem, derinliklerle, kat kat derinliklerle anlatılmış. Cennet, yüksekliklerle… Yaşayanlar için dünyanın taş, toprak, canlılık, hayat dolu kısmı olan soğuk tabakası, bir elmanın kabuğu kadar ince, ateş dolu, cehennemine oranla. Dünyanın kabuğu olan, yaşanılabilir kısmı, kat kat, gitgide ısısı artan, yakan, kavuran, eriten ateş tabakalarıyla cehenneme benziyor, madem ki bizden, yıldızları, ayı, güneşi tefekkür etmemiz isteniyor, gökler, yukarılar, cehennem benzeri güneşle, belki de cennet misali diğer gezegenlerle önümüze serilmiş, cennet de, cehennem de tanıtılmış, o halde, bizim, dünyevi isteklerden vaz geçmemiz, onun makyajlı yüzüne aldanmamamız gerekiyor. Aksi halde, içine dalar, bir türlü çıkamayız. Cehennem azabı henüz dünyadayken başlar. Ruh, hafif beden, yükselmeye çalışırken, nefis etkisiyle ağırlaşmış madde beden, yeryüzüne yapışır kalır, hatta yeraltı bataklığına gömülmeye başlar. Kurtulmak için çırpındıkça daha da batar.

Nefis, şeytanidir. Ateş gibidir. Çünkü şeytan da ateşten yaratılmıştır. Nefsi arzularımız bizi yakar, kavurur. Onları gerçekleştirmek için, yanar, tutuşuruz. Hem hedefe ulaşmak için maddi ve manevi varlığımızı helak ederiz, hem de çabuklaştıramadığımız hissine kapılarak, kendi kendimizi yer bitiririz.

Nefis, Sırat’tır. Nefsin istekleri, bu köprünün üzerindeki engeller ve çengellerdir. Sırat’ı geçmek isterken arzularımıza, tutkularımıza takılır, ilerleyemeyiz. Oysa amacımız; bizi cennete ulaştıracak olan o köprüyü yıldırım hızıyla geçmektir. Nefsi isteklerimizden vazgeçersek, o çengellere takılıp kalmaz, cehenneme düşmekten kurtulur, karşıya, cennete kolayca, hızla geçiveririz. Önemsizleştirerek vazgeçtiğimiz isteklerimiz, engel teşkil edemez, yolumuz açılır.

Nefis, insanı aşağıların aşağısına çeker. Kula kul eder. Başına iş açar. Aza kanaat ettirmez. Sürekli ister... Çok, daha çok, en çok... Oysa ihtiyaçlar sonsuzdur, tatmin edilemez. Para, mal, eşya, ev, kat, yat, villa...

Gelir seviyesi, yaşam standardı bizden yüksek olanlarla görüşmek, isteklerimizi körükler. Aksine, fakirlerle arkadaşlık edip, halimize şükretmeli, azla yetinmeyi bilmeli, daha fazlasını isteyerek kahrolmamalıyız. Zengin, çok malı mülkü, parasal varlığı olan değildir. İsteklerini sıfırlayabilendir.

Erenlerden birinin yolu, bir camiye düşer ki; o gün, o vakitte devrin padişahı da oraya, namaza gelecektir. Adamın biri erene beklemesini, padişahın yanında namaz kılmasını, ondan yardım talep etmesini, verecekleriyle ihya olacağını söyler. O da padişahın yanında namazını kılıp, dua eder. Bakar ki; padişah, istiyor da istiyor! Hazinesinin bir o kadar daha olmasını, topraklarına bir o kadarın daha eklenmesini, haremine birilerinin daha katılmasını, daha neler neler istiyor, duası hiç bitmiyor. Eren yavaşça kalkar, gider. Padişah bakar ki kendisinden ihsan istemek üzere gelen bu fakir adam oralarda değil, etrafındakilere onun derhal bulunup, huzuruna getirilmesini söyler. Ondan birşey istenmeden gidilmesini hakaret telakki eder.

Adam bulunup, getirilir. Padişah, onun neden kendisinden bir şey istemeden gittiğini sorar. O da:“ Padişahım, benim birkaç altına ihtiyacım vardı. Bunu siz de verebilirdiniz. Fakat, yanımda o kadar çok şeye ihtiyacınız olduğunu belirttiniz ki bende sizin benden de fakir olduğunuz kanaati hasıl oldu. Benden daha çok ihtiyaç sahibi olduğunuz için sizden bir şey istemekten vaz geçtim. Anladım ki siz benden de acınacak durumdasınız. Onun için oradan uzaklaştım.“ der. Padişahın isteklerinin bitimsizliği, fakirliğinin; ihtiyaçlarından vaz geçenin zenginliğinin anlatıldığı bu kıssadan herkes hissesini alacaktır.

Hırs ve tamah, insanın daima fukara olarak yaşamasının nedenidir. Ne kadar çok nimet inerse insin, kanaatkar olmazsak, şükredemeyiz. Oysa, hamd, şükrü kapsar. Teşekkür kula, hamd Allah’adır. Allah’ın bize ilk emri: 'OKU! ', Kuran’ı okumaya başladığımızda, ilk söylettirdiği: 'EL HAMD! ' dır. Çünkü aralıksız, içiçe nimetler inmektedir. Kuldan istenen, nimetlerin gerektiği gibi farkında olmak, taksimata rıza göstermek, ihsan eden Allah’a HAMD etmektir.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:30 AM
.CEHENNEM NARı

Sana gönül bağlayana
Cehennem narı değer mi?
Aşkın ile ağlayana
Cehennem narı değer mi?

Can fedâ eden Vatana
Kalbi 'HAK! ..' diye atan
Hayıra hayır katana
Cehennem nârı değer mi?

Gün boyu kendi işinde
Helâl kazancın peşinde
Eli yüzü nur içinde! ..
Cehennem nârı değer mi?

Yazılıp, Hak okuluna
Sabırla giden, yoluna
O mütevekkil kuluna
Cehennem narı değer mi?

Allah’ın erenlerine
Nasihat verenlerine
Peygamber yârenlerine
Cehennem narı değer mi?

Allah’ın kayırdığına
Yüceltip, ayırdığına
Cennete çağırdığına
Cehennem narı değer mi?

Sabrı tavsiye edene
Dosdoğru yoldan gidene
Haram girmeyen bedene
Cekennem nârı değer mi?

İbadet eden kuluna
Can fedâ eden, yoluna
Şehit, yetim ve duluna
Cehennem nârı değer mi?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:30 AM
.CEzA

Tam on dört yılımı ne yaptın, Kemer?
Gün gün, saat saat, her saniyemi?
Kayıp, yıllarımı bana geri ver! ..
Maktuluna aşık oldum, diye mi?

Bende Allah aşkı vardı, mutluydum
Emredilmiş; farza, sünnete uydum
Müslüman olmanın hazzını duydum
Tek Olan’a aşık oldum, diye mi?

Bir “Allah! ” sedası del etti beni
Attı Antalya’ya, el etti, beni
Ağlattı, kahretti, sel etti, beni! ..
O kuluna aşık oldum, diye mi?

Bu nasıl aşk? ! Çıkmaz içimden, asla!
Yasla, sarhoş gönlü, kıbleye yasla! ..
Nasıl yaşanacak bu yıllar, yasla! ?
Yok olana aşık oldum, diye mi?

Üç ayların gelir, ramazan gelir
Tövbe bozan gelir, sui zan gelir…
Haykır, deli gönül, bir duyan gelir! ..
Okuluna aşık oldum, diye mi?

İnsanların içi, dışından belli
Sayısal düşünür; kırk dokuz, elli...
Nefisler çıldırmış, hep taralelli!
Hak Yol’una aşık oldum, diye mi?

Kim kurtarır beni? Sevdan uçurum! ..
Yıldan yıla artar aşk, kahrolurum! ..
Ya güldür, ya öldür, kulun Onur’um! ..
Sağ koluna aşık oldum, diye mi?

Ya öldür, ya güldür, kölen Onur’um! ..
Ya Rab! Sana aşık oldum, diye mi?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:30 AM
.CiN DÜĞÜMLERİ

Senin için şiir yazmadım mı ben?
Gözbebeklerinin içini oku!
Aşkı bakış bakış yazmadım mı ben?
Çevir sayfa sayfa, içimi oku!

Can alan mısralar, çığlık bakışlar! ..
Yalnızca bakışan balıklar gibi.
Kavurucu yazlar, donduran kışlar
Hâlâ acır, tende yanıklar gibi.

Talihsiz yaşamın düğünleriydi
Çözemediğimiz ayak bağları.
Boğuştuğumuz, cin düğümleriydi
Kıskıvrak, şeytani kader ağları.

Dualarım kına, avuçlarımda
Papatya dizisi mutluluklara.
Ahtapot kolları can uçlarımda
Onur sürüklendi, yolculuklara.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:30 AM
.ÇAĞLA SEVDİĞiM

İsyana yetmeyen kâğıtlardasın
Yazdım, bitmiyorsun, çağla sevdiğim!
Göklere sığmayan ağıtlardasın
Dinle feryadımı; ağla, sevdiğim!

Sen de biliyorsun ya ereğini
Durma, gerçekleştir, yap gereğini!
Aşkımla yanan ak kor yüreğini
Bastır şu kalbime; dağla, sevdiğim!

Zincire vuralım, birbirimizi
Ayıramasınlar, bir daha bizi!
Anahtarı kayıp kelepçemizi
Aynı prangaya bağla, sevdiğim!

Gurbetin elinden kurtularak gel!
Aşk lâbirentinde yol bularak gel!
Allah yollarında yok olarak gel! ..
Beklenen vuslatı sağla, sevdiğim!

Ya hep yanımda ol; dindir sancımı
Ya da temelli git; katla acımı! ..
Gitmeden önce kur, darağacını
İpi ellerinle yağla sevdiğim! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:30 AM
.ÇAKAN GöZLER

Çakıyordu, gözleri; aklımı alıyordu! ..
Derinden daha derin; bakarken dalıyordu.
Hayal hayal her yerde; gözüme akar, gözler…
Bir sarhoşluk var, serde; özümü yakar, özler! ..
Kaçtım, kurtulamadım, ben varmadan varıyor!
Peşimde adım adım, benliğimi sarıyor! ..

Işıl ışıl, kapkara; derin, huzur veriyor
Ruhumda bir çift yara; yüreğimse eriyor! ..
Hangi yıldırım koymuş, siyaha bu ışığı?
Katlime sebep oymuş; öldüren, bu âşığı! ..
İçin için kanadım; derdim, derde karıyor! ..
Kırık kolum kanadım, hangi vefa sarıyor? ! ..

Aşk, peşimdeki ışık; o, önümdeki gölgem…
Gitmez, bana alışık; fetholmuş, her bir bölgem! ..
Bir de yol gösteriyor, benden önce gelmiş de
Sabır dersi veriyor, yüreğimi delmiş de! ..
Hasreti sulamadım, can evimi sarıyor! ..
Yalnız da kalamadım, gizli radar, tarıyor! ..

Gözlerinin büyüsü, içimden canı sökmüş! ..
Gönlümün her yerine ayrılık sisi çökmüş! ..
Silmiş, bütün ekleri; onsuz, içim üşüyor! ..
Duygu çekirdekleri, şiire dönüşüyor.
Hülyaya dalamadım, düşüncemi karıyor
Beynimden alamadım, ihtirasla sarıyor! ..

İçimde ondan başka kim varsa, karalandı
Hayat boyu tek aşkla, tam bin can paralandı! ..
O nur; ışık vermiyor, ne güneş, ne ay, bana
Elim ona ermiyor, yazık bana, vay, bana! ..
Uzakta olamadım; can, bedeni yarıyor! ..
Taşa yazılsın, adım; aşk, toprağa karıyor! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:30 AM
.ÇEVRE KİRLİLİĞi

Denizlerde siyah, üçgen jiletler…
Yırtılmış deriler, dişlenmiş etler…
Kesiyor ipeği, parlak maviyi
Köpek balıkları, oyuncak jetler.

Gözle görülmeyen gizli düşmanlar...
Hem tek hücreli, hem de ne yamanlar! ..
Yüzeni, yatağa götüren devler
Mikrop, kolibasil... Alanlar anlar! ..

Kumsalda kutular, cam kırıkları...
Saymakla bitmeyen ev atıkları…
Çöp bidonunda yok, bu kadar çeşit! ..
Duyarsız insanlar, yok mantıkları! ..

Her ağacın kurdu, mutlaka vardır
İşleri güçleri cana zarardır...
Yer, kabuk altını, kökü, dalları
Bu ülkenin kurdu, bu insanlardır! ..

Sahilde bir koku, basmak imkânsız!
Tuvaletler taşmış, bunlar iz’ansız!
Kumlar üzerinde kalıntıları…
Kedi bile yapsa, gömer, vicdansız!

Ağzı açık, koku saçan bidonlar…
Öyle dolmuşlar ki kapanmaz onlar! ..
Yukarda kediler, altta köpekler…
Neden, hiç vaktinde gelmez, kamyonlar?

Herkes bir şey dinler, ses kirliliği…
Hava kirliliği, su kirliliği…
Kirlilik beyinde, zor temizlenir! ..
Argolar, sataşma, söz kirliliği…

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:30 AM
.ÇIKAMıYORUM

Durur durur, akla mesaj gönderir
Gönül ile başa çıkamıyorum.
Aklım, düşüncenin içinde erir
Düştüğüm girdaptan çıkamıyorum.

Özgürlük hapsettim sur duvarlara
Gözümü kapattım, ilkbaharlara
Kendimi savursam yardan yarlara
Dört duvar içinden çıkamıyorum.

Seni görsem, kaçmak istiyorum ben
Görmesem, yaklaşmak istiyorum ben
Gizlemek ve açmak istiyorum ben
Bu işin içinden çıkamıyorum.

Aşk, karlı dağların doruklarında
Aşıkların güçlü soluklarında
Kabe’nin altından oluklarında
Bu yollar yokuşlu, çıkamıyorum.

Şiirle denesem, “Şairim” desem
Ya evliya olsam, ya “Pirim” desem
Ya da acındırsam, “Garibim” desem
Bir türlü ortaya çıkamıyorum.

Sansasyon yaratsam, olaylar çıksa
Manşetlerde kalsam, okurlar bıksa
Her işte başarım, rakibi yıksa
Olmuyor, göklere çıkamıyorum.

Sağıldım, içine ezelden geldim
Yağındım ben, sende gezinen eldim
Ilıktın, eridim sende, inceldim
Bir türlü yüzüne çıkamıyorum.

Yıllarca okudum, ne zaman biter?
Askere gitseydim, olsaydım nefer
Yeter, diploma ver güzelim, yeter!
Üniversitemsin, çıkamıyorum.

Yeter hapsettiğin, gönül içinde
Sense uzaktasın, sanki taa Çin’de
Aç aşk kapısını: “Haydi geçin! ” de
Sende esir kaldım, çıkamıyorum.

Bir parça kumaşsın, ölçer biçerim
İki boy, iki kol versen, biçerim
Enin dar, boyun az, ne yol seçerim?
Giysi olup, senden çıkamıyorum.

Toplandık seninle, kırdık tasayı
Çarpıldık, çoğaldık; yap çıkarmayı
Sen küçük sayısın, ben büyük sayı
Negatif vermeden çıkamıyorum.

Cevapsız bıraktım, kötü sözleri
Mendilimle sildim, yaşlı gözleri
Avcumda söndürdüm, yakan közleri
Hatırdan, gönülden çıkamıyorum.

Derin oldum; sardım, korudum seni
İpekçe dolandım ince bedeni
Güneşte bıraktın, yaktın sen beni
Sıyrılıp da senden çıkamıyorum.

Güzel değil, çirkin, kara olsaydın
Yüreğe yerleşen yara olsaydın
Seni satın alsam, meta olsaydın
Kolay mı? Paradan çıkamıyorum.

Yıllar yılı sürer, uzar bu fasıl
Hesabı kapattık, hani ne hasıl?
Nasıl alışveriş, bilanço nasıl?
Borçlu da, kârlı da çıkamıyorum.

Bu ne bitmez işmiş, bu nasıl uğraş?
Âlet, malzeme ve zamanla savaş...
Sen nasıl ustasın? Elin ne yavaş!
Kaç yıldır elinden çıkamıyorum.

Her zaman seninle, her görevinde
Kiracın olmuşum, gönül evinde
İster üzül, ister eğlen, sevin de
Senden başka eve çıkamıyorum.

İçimde, sarmaşık aşkın büyürse
Aklımı, ruhumu sarar, bürürse
Seni dava etsem, mahkeme sürse
Sevda bakanına çıkamıyorum.

Para, mendil olsam, cebe katılsam
Piyango bileti olsam, satılsam
İkramiye olsam, ben uzatılsam
Çekmezsin ki; sana çıkamıyorum.

Ya eksiliş, ya da artışı versek
Ya da kavga etsek, tartışıversek
Köşeyi dönerken çarpışıversek
Ansızın karşına çıkamıyorum.

Zamlara alıştık, arkası gelmez
İyi ya; cüzdanlar cepleri delmez
Sendeki değerim neden yükselmez?
Üç kuruşa bile çıkamıyorum.

Yıllar yılı yakar, eritir narım
Sessiz sessiz, için için yanarım
Hayat sahnesinde aşkı oynarım
Mecnun’a, Leylâ’ya çıkamıyorum.

Gittikçe büyüdü aşkın gözleri
Herkese söyledim tatlı sözleri
Kimse satın almaz içi, özleri
Gönülüm, pazara çıkamıyorum.

Yol olmak isterdim labirentlerde
Sana çıksam, deva olsan bu derde
Nerdesin bir tanem, nerdesin, nerde?
Çıkmaz sokakmışım, çıkamıyorum.

Benim için sensin, candan değerli
Sana koşuyorum, atım eğerli
Bin pehlivan olsam, altın kemerli
Kaderle güreşe çıkamıyorum.

Aşkı kule yaptım, sezgilerimle
Üst üste koyduğum sevgilerimle
Serenatlar yaptım, ezgilerimle
Bininci katını çıkamıyorum.

Sevda yordu beni, halimden kaçsam
Acımasız yardan, zalimden kaçsam
Bari rapor alsam, talimden kaçsam
Kalbimden çürüğe çıkamıyorum.

Akıllar pazara çıkarılınca
Herkes yine aynı aklı alınca
Tartışma içinde sessiz kalınca
Herkesten akıllı çıkamıyorum.

Herkese ayrı bir oyun oynasam
Dolandırmadığım insan koymasam
Herkesin hakkını yesem, doymasam
Medyanın gözünden çıkamıyorum.

Şaşardım düşerdim, ben de beşerdim
Herkes gibi öne öne eşerdim
Her yere ekildim, hemen yeşerdim
Sen çorak tarlasın, çıkamıyorum.

Biliyorum, bende üşüdün, buydun
Aylarca fırtına sesleri duydun
En güzel hep sendin, bir içim suydun
Bitmeyen kış oldum, çıkamıyorum.

Bet beniz kalmadı, sararıp, soldum
Kumaşlar boyadım, kök boya oldum
Sulara karıştım, güneşte soldum
Kalbinde mühürüm, çıkamıyorum.

Seni bana diyen, şu gözlerimdir
Yoluna koyduğum, başım, serimdir
Çıkmak ister miyim, kalbin yerimdir
Senin hatırından çıkamıyorum.

Derdimi kimseye söyleyemem ki!
Gönlümü cennette eyleyemem ki!
Mikrop olsam sana ben değemem ki!
Çıban olsam sende çıkamıyorum.

İstekler olmuyor, canı sıktım da
Şu zalim nefsimden artık bıktım da
Tam yedi düvelle başa çıktım da
Bir, nefisle başa çıkamıyorum.

Karanlıktı, dağın ardında kaldım
Uyudum, uyandım, hülyaya daldım
“Yanıma gel! ” diye haberler saldım
Güneş oldum, dağdan çıkamıyorum.

Haberler hep senden, ezgilerde sen
Mecmualarda sen, dergilerde sen
Gelen çeşit çeşit vergilerde sen
Gazeteyim, her gün çıkamıyorum.

Cennette gezdirdin, huriymiş gibi
Birincilik verdin, jüriymiş gibi
Her işte baştaydın, piriymiş gibi
Bir rüyayım, sende çıkamıyorum.

Ellerde yazıldım, kelâmlar ile
Hem başta, hem sonda selâmlar ile
Ben uğraşamadım Bel'âm’lar ile
Nedense postadan çıkamıyorum.

Bazen rüşvet verdim, bazen de aldım
Hem bütçeden, hem de ceplerden çaldım
Yer altı dünyası içine daldım
Kolayca açığa çıkamıyorum.

Gözdağları verdim, sinen olmadı
Aşağıdan aldım, inen olmadı
Kumara dadandım, yenen olmadı
Satrancın ferziyim, çıkamıyorum.

Tencere, tas, tava, çıktım yollara
Herkeste bir hava, gayret kollara
Nereye döneyim; sağa, sollara?
Kısık halk sesiyim, çıkamıyorum.

Cinayet işledim, hem de kaç kere!
Kimler gömülmedi o kara yere!
Mazlum kanlarından olurdu dere
Ağızda baklayım, çıkamıyorum.

Kendimi savundum, suçsuzum gibi
Ağladım, söyledim, mutsuzum gibi
Çöllerde kalmışım, susuzum gibi
Ağızdan burundan çıkamıyorum.

Yemyeşil ağaçlar, açamıyorlar
Yere mıhlanmışlar, kaçamıyorlar
Sesleri yok, ağız açamıyorlar
Orman yangınıyım, çıkamıyorum.

İltifat ettiler, şımaramadım
Yüz verdiler, astar da aramadım
Sevdiğim çağırdı da saramadım
Çizmeden yukarı çıkamıyorum.

Adet, töre belli, aşmak olur mu?
Doğru yol çizilmiş, şaşmak olur mu?
Kuran’ın dışına taşmak olur mu?
İnsanlıktan asla çıkamıyorum.

Açlıktan bir kemik, deri olunca
Kazancım, alnımın teri olunca
Söz verip, sözümün eri olunca
Âleme yalancı çıkamıyorum.

Kimseler yüzüme bakmıyor artık
Arkadaşlar ışık yakmıyor artık
Düşmanlarım çelme takmıyor artık
Selâm verip, borçlu çıkamıyorum.

Ateşten gömleği soyamıyorum
Ortaya seçenek koyamıyorum
Yine de dünyaya doyamıyorum
Senarist'e karşı çıkamıyorum.

Sevda arttı, yaktı, kalbi bürüdü
Aşkın beni ezdi, yerde sürüdü
Cümle âlem bana karşı yürüdü
Eşkıyayım, dağa çıkamıyorum.

Kuyulara düştüm, çöllerde gezdim
Kendimi harcadım, nefsimi ezdim
Sevda yüreğimin içinde; sezdim
Aşkın topuğuna çıkamıyorum.

Sevgiler aradım, avunma ile
Çare bulamadım, aşk sunma ile
Hakkımı aradım, savunma ile
Ne yapsam, temize çıkamıyorum.

Yenik düştüm, hayat ile savaşta
Tuz olabilseydim, pişen her aşta
Ezilen ben oldum, hem de her yaşta
Tartışsam da üste çıkamıyorum.

Trafik keşmekeş, artık sen anla
Ben anlaşamadım, hiçbir insanla
Ona kızdım, buna çattım, zamanla
Sebepsiz kavgayım, çıkamıyorum.

Yıprandım, eskidim, modelim düştü
Antikacı dahil, herkes küsüştü
Zavallı başıma cinler üşüştü
Yaşlandım, hurdaya çıkamıyorum.

Halk oldum, şikayet duyuramadım
Hükümdarken bir şey buyuramadım
Vicdanın sesini duyuramadım
Olayım, ayyuka çıkamıyorum.

Nefsime yüz verdim, günahlar geldi
Gönlümü şımarttım, hep “Ah! ” lar geldi
Çekilmez akşamlar, sabahlar geldi
Kimsenin başına çıkamıyorum.

Üç aylarda çıktım, köyleri gezdim
Kuran’lar okudum, ne işler sezdim!
Namazlar kıldırdım, iyi vaizdim
Yemin ettim, cebre çıkamıyorum.

Araştırdım, sordum, şakalar yaptım
Kurcaladım, durdum, her yola saptım
Sonra da küreğin sapını kaptım
İşin cıcığıyım, çıkamıyorum.

Kavgalar çıkardım, dövüşler ettim
Akla gelmeyecek ne işler ettim
Sayısız gidişler, gelişler ettim
Yine de çığrımdan çıkamıyorum.

Laflar attım, cevap veren olmadı
Kötü sözü ayıp gören olmadı
Sevgi verdim, sevda deren olmadı
Kızdım; zivanadan çıkamıyorum.

Çarşıda, pazarda, sokakta, evde
Sahnede, podyumda, konser, söylevde
Sahada, diskoda, her iş, görevde
Gizli rezaletim, çıkamıyorum.

Karın tokluğuna ne lâflar duydum
Gün oldu, aç yattım, soğuktan buydum.
Direndim, kanuna, kurala uydum
Çizmeyle tandıra çıkamıyorum.

Dünyada aradım, sevgi, huzur yok
Eleştiri yaptım, benden muzır yok
Ölümü düşündüm, hiçbir mahzur yok
Vakit varmış, yola çıkamıyorum.

Yıllarca manevi uykuya daldım
Yaklaştım Rabb'ime, adresi aldım
Bedenin içinde sıkışıp, kaldım
Özgürlük ne zaman? Çıkamıyorum.

Antalya yazımsın, sensin tek eşim
Canımdan yakınsın; pırlanta, yeşim
Gözüm kamaşıyor, temmuz güneşim
Çıldırsam da sana çıkamıyorum.

Işığım olsaydın, saçlar tarayan
Birkaç söz deseydin, işe yarayan
Nasılsa başkası yine arayan
Artık telefona çıkamıyorum.

Kaset yaptım, klip çektim, olmadı
Rezalet çıkardım, çilem dolmadı
Tokat attım, kimse saç baş yolmadı
Neden ben ekrana çıkamıyorum?

Ajanslara gittim, ne dersler gördüm
Roller ezberledim, sağırdım, kördüm
Herkesin başına çoraplar ördüm
Sahneye, podyuma çıkamıyorum.

Ömrüm itirazla, isyanla geçti
Meclis, beni hep baş muarız seçti
Çiçekle uğraştım, gerisi çeçti
Güzelim, sözünden çıkamıyorum.

Seyri sülûk etsem, Allah’ı ansam
Sen merdiven olsan, sana tırmansam
Allah aşkı vursa, kahrolsam, yansam!
Sana kıyamam ki, çıkamıyorum.

Sevda yollarını sen bilemezsin
Götüreyim desem de gelemezsin
Sen beni sevmeyi hiç dilemezsin
Yine de aklından çıkamıyorum.

Hiç beklemediğin yerinden vurdum
Vicdanına girdim, özünde durdum
Akla gelmeyecek sorular sordum
Yer ettim, içinden çıkamıyorum.

Bazen düşünceye, fikre bulaşan
Bazen sözcüklerle dile ulaşan
Akılda, beyinde, ruhta dolaşan
Gizli bir dumanım, çıkamıyorum.

Düşündüm, yavruya muhtaçsın diye
Ana oldum, kanat, kol açsın diye
Kabuğa büründüm, anaçsın diye
Gün değil, ay oldu, çıkamıyorum.

Sisli, puslu hava, yağdı yağacak
Toz duman ayakta, göğe ağacak
Fırtına çırpınır, bulut sağacak
Korkak bir güneşim, çıkamıyorum.

Toroslar yaş döker, bense ondan çok
Onunki tükenir, bende tondan çok
Çimenler yeşerir, çiçek fondan çok
Onur'lu böceğim, çıkamıyorum.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:31 AM
.ÇıKAR

Bu saatten sonra ne önemi var?
Sevmesen ne çıkar
Sevsen ne çıkar?

Sevgi var mı?
Yürek var mı?
Mangal kadar mı?
Yanar mı?

Varsa çıkar
Yoksa çıkar! ..
Varsa yoksa çıkar! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:31 AM
.ÇIKAR GİDERiM

Benden sana artı, senden eksiler…
Gün olur, hakkını öderim, aşkım.
Sağlıklı bir ömür, mutluluk diler
Hayatından çıkar giderim, aşkım.

İşte çocukların, akrabaların!
İşin, katın, yatın, arabaların…
En iyisisin sen, tüm babaların
Vedalaşır, “Hoşça kal! ..” derim, aşkım.

Her zaman en iyi hep senin olsun!
Herkesin içinden seçenin olsun!
O Nur için candan geçenin olsun!
Huzurluysan, rahat ederim, aşkım.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:31 AM
.ÇILDIRıYORUM

Hücre hapsindeyim, sevda sürgünü! ..
Duvardan duvara... Çıldırıyorum! ..
Aldırış etmeden geçen her günü
Bellek arşivine kaldırıyorum.

Bazen üzerime düşer, duvarlar
Bir ses alır, yardan yara yuvarlar! ..
Yan yana koşuda, ayrı kulvarlar…
Kadere kadere saldırıyorum! ..

Az mı geldi, onca değerim, sana? ! ..
Oysa, dünyalara değerim, sana! ..
Elimi uzatsam, değerim, sana.
Sen yanımda mısın? Daldırıyorum.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:31 AM
.ÇIRILÇıPLAK

Dünyanın kapısını
Her an çalıyor, bir aç
Çırılçıplak
Ve muhtaç...

'Tak! .. Tak! .. Tak! ..'
'Kim o? '
'Aç! ..'

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:31 AM
.ÇIRPINMAk

Beden, dümensiz sal, kaderse ırmak…
Akıntıda kürek çeksen, ne çare! ..
Sağır kader, duymaz, boşa haykırmak! ..
İnsanlar çaresiz, can pare pare! ..

Mutluluk peşinde herkes, dedektif! ..
Biraz rahat-huzur, kadın-kızda mı?
Para, banka, faiz… Var mı efektif?
Güzel bir araba ile hızda mı?

“Bir vursa piyango, sayısal, loto! ..”
“Ne kadar yatırsam ata, acaba? ”
“Belki tutar on üç, rast gelir, toto! ”
Nafile! .. Hem haram, hem boşa, çaba! ..

Çırpınmak ne fayda sağlar, bir salda?
Yatağı bataktır, mildir, batarsın! ..
Çıkarsa cesedin, salınır salda
Yan gelip yatmaksa; kabir, yatarsın! ..

Onurla yaşamak, cana zor gelir
Ne yapsan, kaderle uğraşamazsın! ..
İstersen isyan et, istersen delir! ..
Elin-kolun bağlı, kıpraşamazsın! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:31 AM
.ÇiFTE İMZALAR

Şarkılar seninle başlayıp biter
Şiirlerim sana sana uzanır.
Erir, hücre hücre bedenim, erir! ..
Bir ömre tek bir aşk nasıl uzanır?

İhtirastan kine kadar yaşadık
Nefret ederken de canlar adadık! ..
Bize, bizden başka dost bulamadık
Çılgınca sevenler nasıl usanır! ?

Anılarımızda çifte imzalar…
İmzalara isyan eder azalar! ..
Başımızda döner durur kazalar…
Onur’un seninle hayat kazanır.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:31 AM
.ÇiLE

..............................Birlik ve beraberlik içinde
..............................Tek bir yumruk gibi
..............................Tek'e doğru...
..............................Umutla! ..

“Öptüm gözlerini, öptüm Ali’nin! ”
Diyor peygamberim, ona doymamış! ..
İri, siyah gözler, derin mi derin
İslâm’ın dışına bir an kaymamış! ..

Fatıma nerede, hani Hüseyin?
Kanlı gömlek elde, beklemekteyiz!
Ya Hasan, geriye gelir mi dersin?
Günleri günlere eklemekteyiz.

Ya taş taş üstünde kalmasın yerde
Ya tir tir titresin yer gök, zikrinle! ..
Kalksın aramızdan karanlık perde
Erirse erisin dağ, tecellinle! ..

Baldıran şerbeti olmuş nafaka
Yağdır rahmetini, teklemekteyiz! ..
Takılı milletin gözü âfaka
Nuh’un gemisini beklemekteyiz! ..

Başımıza sardı, bin bir belâyı
Mel’un aramızdan uzaklaşmıyor!
Yakında verecek mü’min selâyı
O, Senin yoluna hiç yaklaşmıyor!

Resulüm, sesini duyamaz olduk
Ashabın nerede, sen neredesin?
Kuran’a sünnete uyamaz olduk
Manevi kanaldan yardım edesin!

Bir dünyam olacak, güneşli, parlak
Olacak inşallah, bir gün olacak! ..
Kuran’ın emrine aynen uyarak
Onur’un çilesi doldu dolacak.

Ya taş taş üstünde kalmasın yerde
Ya tir tir titresin yer gök, zikrinle! ..
Kalksın aramızdan karanlık perde
Erirse erisin dağ, tecellinle! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:31 AM
.ÇiLE MEZARLIĞI

Tek tebessümüne bin can veririm!
Seni hissederim, benden de gizli.
Yüzün gölgelense, inan eririm!
Neden, ‘İlâhi aşk’ denende gizli.

Duygularım vursa, kaynar denizler!
Kalbimse okyanus, neleri gizler!
Zannetme; gün gelir, silinir izler
Çile mezarlığı, bedende gizli.

Sanma ki sarhoşum, sanma ki deli! ..
Mutluyum, aşkımı ilân edeli! ..
Yürekle sunduğum aşkın bedeli
Bir ömrü, önüme serende gizli! ..

Huzur duyuyorsam, senin sayende...
Gezip tozuyorsam gönül bahçende
Vazgeçemediğim bu sevgi bende...
Onur’un saygısı, güvende gizli…

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:31 AM
.ÇOCuK

Yalnızlığı emiyorsun
Karanlığın kucağında.
Öldüğünü demiyorsun
Garipliğin bucağında! ..

Çıldırmaya varıyorsun
Tabiatı sarıyorsun
Hâlâ sevgi arıyorsun
Ana-baba ocağında.

Aşkı ararken gözlerin
'Ölüm! ..' yazıyor, kaderin
Ahtapot kollu kanserin
Ecel ören saçağında! ..

Herkes sana bayılıyor
Tanıyınca, ayılıyor! ..
Saniyeler sayılıyor
Azrail'in bıçağında! ..

Onur'un hayatı ölüm...
Yaşanıyor, bölüm bölüm! ..
İsyan edilir mi, gülüm
Yaratan'ın uçağında! ?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:32 AM
.ÇOCuK GÖZLERE

Seni ilk gördüğümde, köşeyi dönüyordun
Yanmış, yanmış da sanki o anda sönüyordun.
Sanki bana aittin, kaybetmiş de bulmuştum
Ne kadar sevinmiştim, nasıl mutlu olmuştum!

Kimse göremez senin ruhundaki çocuğu
Seni sen sanıyorlar, anlayamaz ki çoğu!

Gözlerimi seyretmek, doymak istediğinde
Kırpmadım gözlerimi, bir temmuz güneşinde
Dakikalar boyunca yitirdim bilincimi
Anlamıştın aşkımı, görmüştün sevincimi.

Kimse göremez senin ruhundaki çocuğu
Seni sen sanıyorlar, anlayamaz ki çoğu.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:32 AM
.ÇOKTAN GİTTiM

Ben sana veda ettim, sessizce
Biliyordun, gidersem dönmeyeceğimi
Her şeyi
Her şeyle beraber seni
Elimin tersiyle ittiğimi! ..
Hâlâ anlayamadın mı gittiğimi?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:32 AM
.ÇÖZÜM DEĞiLSİN

Ecel soğuk gelir, âni yakalar
Buz gibi sarsan da, ölüm değilsin.
Nedir o tavırlar, nedir cakalar?
Kırağı tutmuş can gülüm değilsin
Sen, yalnızlığıma çözüm değilsin.

Beni bana bırak, haydi durma, git!
Düştü, uyan artık, hayal kurma, git!
Yeter, duvarlara yumruk vurma, git!
Sen başka, ben başka… Yüzüm değilsin
Sen, yalnızlığıma çözüm değilsin!

Yılan yalnızlığım, aklıma zarar
Beyne çöreklenmiş, boynumu sarar
Gözüm içe bakar, ruhumu arar
İçimde gizlenen özüm değilsin
Sen, yalnızlığıma çözüm değilsin.

Bırak da, duvarlar sırdaşım olsun!
Uçurumlar, yarlar sırdaşım olsun
Özümde baharlar sırdaşım olsun.
Sıcacık baksan da, gözüm değilsin
Sen, yalnızlığıma çözüm değilsin.

Yüreğime dağlar oturmuş, ezer
Buzları, karları gözümde gezer
O Nur’ a az kaldı, ruh bilir, sezer
Azrail olsan da ölüm değilsin.
Sen, yalnızlığıma çözüm değilsin.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:32 AM
.DAL DA GiT

Davranışların dili insan ruhuna ayna
Baharın çağrısına kara kışı al da git
Düşle anılarını sahnele tekrar oyna
Unutulmaz aşkının girdabına dal da git

Güneşin ışıltısı toprağın kıpırtısı
Doğanın fısıltısı yüreğin tıpırtısı
Yaprağın hışırtısı suların şıpırtısı
Denizin kenarında biraz olsun kal da git

Yazdığın senaryonun şevki ile coşarken
Gölgene takılarak yalnızlığı boşarken
Taptaze bir hayalin davetine koşarken
Doğaçlama vuslatın hülyasına dal da git

Ruhunda beklentinin kavurucu sıcağı
Aklında sevgilinin hasret dolu kucağı
Mutluluklar kentinde gezip köşe bucağı
Bir sevda masalının ıslığını çal da git

Kahreden sıkıntılı yolların en uzunu
Karıştırırken tere Akdeniz’in tuzunu
Son fırsat masasında oynarken son kozunu
Tortulu kederini dalgalara sal da git

Onurlu yürüyüşün ve güvenli duruşun
Aşkın sokaklarında durup adres soruşun
Mutluluk kapısını ümitsizce vuruşun
Mutlaka açılacak binlerce kez çal da git

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:32 AM
.DAMARLARIM GİRiFT

.......................Güneşin Şairinden
.............................Sevgilisine

Damarlarım girift kalbim boğulur
Beynimin çığlığı kanın feryadı
İçimden dışıma canım kovulur
Bu en büyük aşkın adı soyadı

Bir an uzaklaşsam iç sıkıntısı
Kendimden kaçtıkça tutuluyorum
Gittikçe kök salar bin çıkıntısı
Ruhum tarafından yutuluyorum

Gönlümde patlayan sevgim evreni
Kaplamış en uzak küreye kadar
Güneşim her yönden sarmış çevreni
Her yerden gülümser zerreye kadar

Aklımdan çıkarsam huzur duyamam
Adıyla sükûna erer yüreğim
Başka bir beyana asla uyamam
O’na lâyık bir kul olmak ereğim

O Nur’la mutluyum hoşum cezbede
Hayatla ölümü bir tutmuşum ben
Dört duvar içinde sarhoş izbede
Zamanı mekânı unutmuşum ben

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:33 AM
.DAMLA MI İSTEDiN

Damla mı istedin? Yağmurlar, sana...
Üflesen yıkılır, tüm surlar, sana! ..
Bütün dualarım sana nur olsun
Ve bir yol göstersin, o nurlar, sana!

İster şemsiye aç, ister çadır kur
İster yakında ol, ister uzak dur
Nerde, nasıl olsan, seninle yaşar
Canımın içinde bir candır, Onur.

Zamanla sevgiler raya oturur
Yağmurlar azalır, fırtına durur
Mantık yüze çıkar, duygular çöker
Beyinler durulur, çözüm bulunur.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:33 AM
.DANTEL DANTeL

Ben dantel örüyorum
Tığın ucundan görüyorum evreni
Gözlerimin üstünde yürüyorum
İplere aktarıyorum deseni
Unutmak için her şeyi
Her şeyi, herkesi ve seni...

Danteller örüyorum
Çile çile, ip ip...
Çile çile gündüzlerimi
*******imi örüyorum...
Zincir zincir saniyelerim
Dakikalarım dolgu, delik...

Gözlerime batıp, çıkıyorum
Gözbebeklerim delik deşik...

Motifler örüyorum
Örtüler, aralar, uçlar...
Kelebekler örüyorum
Dallar, çiçekler, kuşlar...
Kaçmak istiyorum gözlerinden
Kendimden, senden...
Kurtulmak istiyorum görüntünden
Bir örneğe
Bir dantele bakıp...

Gözlerime batıp çıkıyorum
Gözbebeklerim delik deşik...

Sen gözbebeklerimdesin
Dantel dantelsin üstelik...

Yaşanmamış yıllarımı seriyorum önüme
Bir ömrü sergiliyorum dantel dantel
Motif motif
Desen desen..
Dantellerimde sen
Aklımda sen
Fikrimde sen
Her anımda sen, üstelik...
Dünyanın çekirdeğine inip
Bir sana, yaşamaya
Bir ölüme gidip gelip...

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:33 AM
.DARıLMAK

Karanlık ormanda yitmiş gibisin
Sorulmak ne kadar, nereye kadar! ? ..
Dönüp dönüp, başa gitmiş gibisin
Yorulmak ne kadar, nereye kadar! ? ..

Çimenler, çiçekler, renkler saklanmış
En güzel duygular, aşk yasaklanmış
Yüzlerde çizgiler, saçlar aklanmış
Durulmak ne kadar, nereye kadar! ? ..

Yalnız bir uğultu, kulaklarında
Delirten zonklama, şakaklarında
Terkedilmişliğin sokaklarında
Kırılmak ne kadar, nereye kadar! ? ..

Hep, aynı çizgiyi çizmek, yeniden
Hep aynı şiiri yazmak, yeniden
Aynı sorunlara kızmak, yeniden
Kurulmak ne kadar, nereye kadar! ? ..

Onur'ca sorular, cevaplar aynı
Hep aynı hatalar, sevaplar aynı
Hep aynı günahlar, tevvaplar aynı
Darılmak ne kadar, nereye kadar! ? ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:33 AM
.DARMADAĞıN

Söndü bakışların, yıldızımızla
Eteği göründü, bir yüce dağın! ..
Son virajı döndük, son hızımızla! ..
Sen-ben darmadağın, biz darmadağın! ..

Resul'ün nurunu taşımalıydık
O nuru dünyaya taşımalıydık
Evrene nur salıp, ışımalıydık! ..
Herkes darmadağın, biz darmadağın! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:33 AM
.DEĞiŞMEZ YASA

Değişmiş, eşyanın rengi
Boyanmış, ne varsa yasa.
Bu ateşin var mı dengi! ? ..
Ölüm, değişmeyen yasa! ..

Sahipsiz kalmış, çiçekler
Yiyecekler, içecekler...
Gelip, kefen biçecekler
Sus pus olmuş, halı, masa! ..

Kiminin gözü parada
Elem sızlıyor, yarada! ..
Gelen giden, bu arada...
Değerlenmiş, çelik kasa! ..

Kimisinde mal kaygısı
Hırs bürümüş, yok saygısı.
Sanki yok, evde yaygısı!
Ölen ölür, ne gam, tasa! ? ..

Kimisi masraf hesaplar
Bir türlü tutmaz, hesaplar.
Ya ahretteki hesaplar! ? ..
Yardım edilir mi, nasa?

O Nur'dan yakın kimi var?
Kâinatın Hâkimi var! ..
Dünyada yerçekimi var
Ruh Berzaha, yere posa! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:34 AM
.DELi CANAVAR

Avcumun içinde büyüse güneş
Koluma baş koyup, yatsa, uyusa!
İçimi kavursa çılgınca ateş
Böylesi bir sevda sığar mı usa?

Beynim seni yazar, kalbim heceler
Bitmez yalnızlıkta uzar *******
Balığın karnında kimler *******?
Çağırsam da gelse, sorsam Yunus’a!

Yunus’ça kurtulsam, çıksam dışarı!
Senden uzaklarda durmak, başarı!
Haşarı bu deli gönlüm, haşarı!
Tutsam da kapatsam, girmez fanusa.

İçimde kükreyen deli canavar
Bilir mi utanma, sıkılma ve ar?
Kudurmuş, çıldırmış, sabaha kadar
Kıvransa, çırpınsa, yansa, ulusa!

Gönül ipotekli, gitmez uzağa
Bağlar bağışlasa beylerle ağa
Yaralı, çırpınır, düşmüş tuzağa
Tur dağından yardım eder mi Musa?

İlâhi bir sevda çıkmış karşıma
Zabıta kesilmiş, gönül çarşıma
Hükmeder şiire, şarkı, marşıma
Dilimden yayılır, bütün ulusa.

Gem vurulamayan bir küheylandım
Yıllarca Allah’ın adını andım
Yeter artık Rabb’im, yandım ha yandım!
Fettah yardım etse, Rahman korusa!

Gönülden gönüle sessiz bir çığlık
Geçitsiz kayalık, çalılık, dağlık
Oysa arkamızda bahçelik, bağlık
Açık adres olsa, ruhum okusa!

Züleyha misali intikam alan
Yusuf’ça zindanda yıllarca kalan
Yuvası yıkılmış, yüreği talan
Onur, yapayalnız düşmüş mahpusa.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:34 AM
.DELİ KASıRGAM

Bazen soğuk, poyraz, bazen yağmur, kar...
Sen her gün bir türlü esersin, bende! ..
Sevdan, sekiz yönden gelen bir rüzgâr…
Bilmem ki dört mevsim ne’dersin, bende?

Bazen çatıdasın, tıkır tıkırsın!
Fırtınam, yağmurum, şakır şakırsın! ..
Deli kasırgamsın, nedir o hırsın! ?
Her yeri tarumar edersin, bende! ..

Saçaklarımdaki buzlarsın, sarkan
Bir kuzey rüzgârı mutlaka, arkan…
Senin hasarından bir benim, korkan!
Dolular yağdırır gidersin, bende! ..

Ayaza çekersin, donup, gecede
Bir çığlık esintin, her bir hecede! ..
Kar, kış, düğüm düğüm, her bilmecede
Anlamam, çözemem, ne dersin, bende?

Ilık bir meltem ol, gel, es başımda!
Bir sabah güneşi ol, doğ karşımda!
Bir bak, buzları çöz, ak gözyaşımda! ..
Neden, hep donduran kedersin, bende?

Kırağı çalmış bir şaşkın'a döndüm!
Dünyamı şaşırdım, aşkına döndüm!
İçinde eridim, taşkına döndüm! ..
Sellere verir de neylersin, bende?

Sabah güneşi’m ol, bitir kışımı!
Bırak artık yeter, bırak hışımı! ..
Geceme doğ, ısıt, içim dışımı!
Dağlar arkasına gidersin, bende.

Ellere fırtına, bana meltem ol!
Bana düğün-bayram, ele matem ol!
Kalbime vurulan nurdan hatem ol!
O nurdan mutluluk yeşersin, bende!
Onur’dan mutluluk derersin, sen de.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:34 AM
.DEMEDiM Kİ

Gün ışığı gibi ulaştın, bana
“Kavlat, tüm derimi yak! ” demedim ki!
Gözümden sızarak bulaştın, bana
“İçimi yakarak ak! ” demedim ki!

Bazen belâ oldu, kirpiğin, kaşın
Dalga dalga saçın, perçemli başın
“Heykel gibi dikil, gönlüme taşın
Ruhumda ateşler yak! ” demedim ki!

Gök gürültüsünü seda etmişsin
Yağmuru, doluyu feda etmişsin
Göklerde bin türlü eda etmişsin
“Gözümde şimşekler çak! ” demedim ki!

Kasırga, fırtına... Estin başımda
Kum bile kalmadı, koca taşımda
Ben sana ne yaptım? “Ahir yaşımda
Dünyamı başıma yık! ” demedim ki!

Nehir misin, şakır şakır akarsın?
Her yerde önüme selle çıkarsın
Islak ıslak, bulut bulut bakarsın
“Çağlar ol, kalbime ak! ” demedim ki!

Erozyon mu oldun, kaydırdın beni?
Şeytan mısın, yoldan caydırdın beni?
Aşk sarhoşu edip, aydırdın beni
“Kapının önüne yık! ” demedim ki!

Azrail’im olup, karşıma çıktın
Deprem oldun, gönül evimi yıktın.
Ne çabuk usandın, nazımdan bıktın?
Sana bir kez bile: “Tık! ” demedim ki!

O nasıl yürüyüş, duruş ve bakış?
Beynime işlisin, sen nakış nakış.
“Haydi çık karşıma, yakama yapış
Başımı belâya sok! ” demedim ki!

Binlerce kişinin içinden seçip
Ilık ılık akıp, kalbe yerleşip
Cayır cayır yakıp, karşıma geçip
“Gözlerime öyle bak! ” demedim ki!

Bende kilitlenip kalmış, gözlerin
Ağlama, canımın içidir, yerin.
“Fısıl fısıl konuş, bak, derin derin
Gönlümün tahtına çık! ” demedim ki!

Bu şiir bir çığlık, şikayet değil
Duygu hırsızlığı, sirayet değil
İstersen yırt, hadis ve ayet değil
“Muska yap, boynuna tak! ” demedim ki!

Bütün insanları karşına alıp
Herkesi bitirip de yalnız kalıp
Kızaran, ıpıslak gözlerle dalıp:
“Seviyorum! ” dedin: “Gık! ” demedim ki!

Onur seninledir, ölene kadar
Seni yaşar, sana canını adar
“Çılgın sevdan, benim aklıma zarar
Haydi, yüreğimden çık! ” demedim ki!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:34 AM
.DENiZ

Bu gece bir başka yatıyor, deniz
Ağlamış, hıçkırmış, durulmuş gibi.
Dalga dalga keder, sarı bir beniz...
Girdap girdap, içi burulmuş gibi…
Bir zâlim yüzünden, vurulmuş gibi! ..

Çukurunda esir, yerinde mahkûm
Çılgın sevdasıyla kavrulmakta, kum! ..
Bu gece, benim de dağıldı, uykum
Aynı ateş ile kavrulmuş gibi! ..
Çıldırtan hüzünden, vurulmuş gibi! ..

Ne kadar özgürsün, rahatsın orda!
Bense yangınlarda, ateşte, korda! ..
Nasıl da çaresiz, ne kadar zorda!
Kabir soruları sorulmuş gibi! ..
Bir melek sözünden, vurulmuş gibi! ..

Değse de, denize varamaz, kumsal
Kalkıp da denizi saramaz, kumsal
Ezilir, bir işe yaramaz, kumsal
Dağlarsa, tahtlara kurulmuş gibi...
Deniz, can özünden vurulmuş gibi!

Onur’la çırpınır, ulaşmak ister
Kumsala sarılıp, kavuşmak ister
Varıp, fısıl fısıl konuşmak ister
Azapta, kıvranır, yorulmuş gibi! ..
Canının özünden vurulmuş gibi! ..
Canının özünden vurulmuş gibi! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:34 AM
.DENİZ FENERi

Mutluluk vaktine saat kurmuşsun
Ayna karşısında, nedir bu vakar! ?
Ruh güzelliğinle ona vurmuşsun
Sen kendi kendini seyredersin, yâr.
Deniz fenerinde gizli yaralar…

Salına salına suda yüzerken
Bakışlarınla can alır, gezerken
Galibiyet için henüz çok erken!
Ansızın karşına kayalar çıkar! ..
Kıyıda kalanı, nasıl yaralar!

Sanma ki dosttur, o; sinsi bir düşman! ..
Apansız devirir, sillesi yaman! ..
Bitiverir, sevdan; çınlar, yalvarman! ..
Kimleri yutmadı! ? .. Seni de yutar! ..
Âni yok oluşun, yürek paralar! ..

Ayna kırılacak, saat duracak! ..
Bir ateş yakacak, yel savuracak! ..
Sular kaynayacak ve kuduracak! ..
Deniz sessiz âfet, emin karalar…
Geride kalanlar, yasını tutar! ..

Tekler, tekler ile çiftler olacak
Kim bilir kaç rüzgâr, şiir dolacak
Yol gösteren ışık da kaybolacak
Mavi ateş, deli; eritir, yakar! ..
Deniz fenerine ‘İntihar! ..’ yazar! ..

Dağ başlarında buz, kar, inadına! ..
Doyarsın, tuzunun zehir tadına! ..
“Hazin bir öyküydü! ..” denir, adına! ..
Onur’la kaynayan bir kızgın buhar! ..
İçinde kim bilir, kimler, neler var! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:34 AM
.DiKENLERLE SAVAŞ

Gönül, güzelliğe sevdalı, gülüm!
Güller diken diken; çile, uzanış! ..
Daima başımda dolansa ölüm
Dikenlerle savaş, güle uzanış...

Yumuşak, güzel söz, ruhu okşar ya
Sevgi kalpte doğar, ruhta yaşar ya
Nerden gelir sevgi, insan şaşar ya
Yüreklerde savaş, dile uzanış...

Gözlerin sohbeti sessiz, gizlice...
Sonra başlayan bir sevgi, delice! ..
Heyecanlı, boğuk bir ses, içlice...
Çekingen çekingen, ele uzanış...

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:34 AM
.DiL BELASI

‘Bülbülün çektiği, dili belâsı…’
Söz, çıkmayagörsün bir kez ağızdan!
Söz verdiğim olur, bir baş belâsı
Sıkar, ayrılmaz bir el, boğazımdan! ..

İnsanlar, menfaat peşinden koşar!
Çıkarı var ise, nerdeysem bulur!
Para önde gelir, sevgiyi aşar
Bir işim düşerse; yoktur, kaybolur! ..

Ver, ver! .. Daha, daha! .. Bunun sonu yok! ..
Yama, yama… Bitmez, sayısız yırtık!
‘Geri ister! ..’ diye, selâm sabah yok!
Ben bu sülüklerden usandım artık!

İstediğin her şey, sende varsa, var.
Kimseden isteme, sende yoksa, yok!
Sakın muhtaç olma; kapılar duvar! ..
Onur’a kimsenin bir yararı yok.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:34 AM
.DiRENMEK

Yarım asrı teslim edip, geçmişe
Dayanmak, ne kadar, nereye kadar! ..
Direnmek, yaşamak, zulmü seçmişe
İnanmak, ne kadar, nereye kadar! ..

Gezinmek, sonsuzun zıt uçlarında
Tekrar tekrar ölmek, tüm suçlarında! ..
Cehennem ateşi avuçlarında! ..
Hep yanmak, ne kadar, nereye kadar! ..

Üç beş gün mutluluk; sıkıntı, azap…
Onur’a rahat bir yer var mı, Ya Rab?
Evrende ne varsa, tümüyle serap!
Var sanmak, ne kadar, nereye kadar! ? ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:35 AM
.DİZİ DİZİ DİZİ KIRDIK DİZi

…….......Tutuldu bu şehr, azat
………...Et; ne olur, Şehrâzat! ..

Bitimsiz Şiir'imsin
Hayatıma yazmışım!
'Aşkımsı Şiir', 'İm'sin
‘Güze Dönük Yaz’mışım.

‘Yedi; üç-beş, altına..! ’
‘Yedi kat yer altına! ..’
Ayağının altına
Yüreğimi yazmışım! ..

Takılmışım ‘yaba’na
Sakın gitme, ‘yaban’a!
Ya toprağa, ya bana! ..
Gelin gibi yazmışım!

Aşkın, yarama tımar
Virânım; gerek, imâr.
Kurbanım; yetiş, mimar! ..
Kitabını yazmışım! ..

Onur olmuş ha, lime!
Bir bak, acı hâlime!
Ne olursun, Halime! ..
Seni bana yazmışım!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:35 AM
.DOĞMAK İSTiYORUM

Ne farkım kalmış benim
İki büklüm ceninden?
Bir tomurcuğun kabre
Açma sancısındayım.
Vücudum uyuşmuş
Sevgisizlikten.
Doğmak istiyorum
Gözlerinde, yeniden
Derinden…
Derinden
Yüzünden
Ellerinden...
Üç karanlığın
İçinden.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:35 AM
.DOĞUM GÜNüM

Bugün doğum günüm, yıllar sırtımda
Her yıl bin kez öldüm, yaş günlerimde.
Yıkıldım, kahroldum, yalnızlığımda
Çıldırdım, boğuldum hüzünlerimde.

Zaten sevemedim, doğduğum günü
Yılını, ayını, pazar gününü...
Sıkıcı, dünyanın yarını, dünü
Hep, bir başınaydım, öğünlerimde.

Kapın kapalıydı, pencerelerin...
Sen nerdeydin, nerde güzel gözlerin?
Matem yeri gibi sokağın, evin
Ağıtlarımdaydın ve ünlerimde.

Akşamlarda yoktun, sabahlarımda
Sessiz feryatlarım, ve ahlarımda
Sıkıntılarımda, ferahlarımda...
Onur var bugünde ve dünlerimde…

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:35 AM
.DOLu

Gece, buz yağmuru yağdırır durur
Badem şekerleri kaplar, her yeri.
Pencereye, cama, kapıya vurur
Çok üşümüş, girmek ister içeri.

Önce tıkır tıkır, sonra hızlanır
Takır takır, sanki taramalıdır.
Yalvarır yakarır, ağlar sızlanır
Şefkati, kalplerde aramalıdır.

Anlatamaz, taşa tutar camları! ..
Sokaklar bembeyaz taşlarla dolu.
Çimi, çiçekleri, yeşil çamları
Kırar filizleri, Onur’u dolu.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:35 AM
.DORuKLARA

Dünya yuvarlanır, üstüme yürür!
Kulun işe güce bir garkı vardır! ..
Mahlûkat toprakta yok olur, çürür
İnsanın, hayvandan bir farkı vardır.

Topraktan binlerce çiçek taşıyor
Aklı olan, bulup, yollar aşıyor!
Yolda yol arıyor, akıl şaşıyor! ..
Nehir yatakları, su arkı vardır.

Açıkta ve yalnız hayat acıdır
Gönüllere giren hep baş tacıdır
Otonun, insanın ihtiyacıdır
Çocukların bile bir parkı vardır.

Bir yola gir artık, hedefe yaklaş!
İradeni kullan, nefisle savaş!
Şeytani işlerden artık uzaklaş!
Dünyanın bir garbı, bir şarkı vardır.

Neden dönmüyorsun yönünü, güne?
Neden gidiyorsun daima, düne?
Ya yarını düşün, ya bak bu güne!
Değirmenin bile bir çarkı vardır.

Yapış, o Yüce’nin eteklerine!
Bal koy, arı ol da peteklerine!
Veda et, küsurat ve eklerine!
Kuşların yuvası, ev barkı vardır.

İzle ezgileri, Rabb’in sesidir! ..
Biraz duraklarsan, bil ki; esidir.
Malayani sözler neyin nesidir?
Yüreği dağlayan tek şarkı vardır! ..

Onur’un sözleri yalnız bir cana…
Toroslar Fatihi, koş! .. Durmasana! ..
Doruklara kadar sen tırmansana!
Ceylanın, dağlarda bir farkı vardır!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:35 AM
.DOsT

Ne bir benzeri var, ne bir örneği...
Özgün bir sevgi bu, önünde eğil!
Saf, katıksız dostluk, öz çekirdeği...
Arkadaşlık değil, aşksa hiç değil.

Ne bir pazarlık var, ne bir beklenti…
Ne bir dalga geçiş, ne bir eğlenti…
Ne bir eksiklik var, ne bir eklenti…
Dört dörtlük güzellik, istemsiz meyil…

Karşılıklı hizmet, say ki kölesi…
Sonsuz fedakârlık, sanki ölesi! ..
Bulunmaz mutluluk, var mı böylesi
Arasan dünyayı, dolaşsan il il?

Huzurlu sığınak, süt liman yaşam…
Ne istenir başka? Her şey tastamam…
Hem ağabeyimsin, kardeşim, babam
Hem canım ciğerim, her şeyimsin, bil!

İki kıta gibi bağlamış, berzah!
Pırıl pırılız biz, çekilmiş perdah!
Bizi bizim için yaratmış Allah! ..
Ayırmya kalkan, cânî ve katil! ..

İkiliden biri yaşar, matemi
Onur’la doldurdum zaten, çilemi
Ölürsem üzülme, ağlama, e mi?
Kalana, yürekten bir Sabr-ı Cemil! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:35 AM
.DÖNME GÖREYiM

“Elveda! ” diyerek gitmek kolaydır
Pişman ol, saçını yol da göreyim!
Sevdanın yolları dolay dolaydır
Vuslata kılıcı çal da göreyim!

Aklına gelmesin, aklımı çelme
Ne olursa olsun, bir daha gelme!
Hatta bu tarafa bile yönelme!
Kendi âlemine dal da göreyim!

Anılarımızı silmedin mi sen?
Geriye dönüş yok, bilmedin mi sen?
Gidip gidip geri gelmedin mi sen?
Yiğitsen, yerinde kal da göreyim!

“Unuturum” demek kolay geliyor
Ayrılık yüklenip, yürek deliyor
Gittikçe daha da çok örseliyor
Erkeksen, aşkını salda göreyim!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:35 AM
Kuranı okuyanı
Kanununa uyanı
Yetimi kayıranı
Öven, koruyan Rabb’im! ..

Habibini sayanı
Aşkını taşıyanı
İslâmı yaşayanı
Seçip, kayıran Rabb’im! ..

Günahtan sakınanı
Tefekkürle bakanı
Tevekkülle ananı
Ödüllendiren Rabb’im! ..

Zatını zikredeni
Nimete şükredeni
Belâya sabredeni
Sevip, ayıran Rabb’im! ..

O Nurların yüzünden
Elini üstümüzden
Sevgini gönlümüzden
Ne olur alma, Rabb’im! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:35 AM
.DUDAK İZLERi

Camda damlaların dudak izleri…
Baharın etkisi, aşk filizleri…
Öpücükler, camı sarhoş ediyor
Neşesi sarıyor içerde, bizi.

Kaktüsün dikeni güle değiyor
Gül mahcup, kızarmış, boyun eğiyor.
Rüzgâr, sarmaşığa zulüm ediyor
O mazlum, başını yere eğiyor.

Hayal, salıncakta sallanır gibi
Hayalin düşleri ballanır gibi…
Yer yerinden oynar, bir uyanırsa
Deprem olmuş, her yer sallanır gibi! ..

Oluktan akıyor sular, gürlüyor! ..
Yüzü yıkanıyor, beton gülüyor
Saksılardan akar, süzülür, yaşlar
Bulutlar uçuşup, bir bir ölüyor! ..

Ben de ölüyorum, söylemek çok zor! ..
Karşılıklı yakar, kavurur, o kor! ..
Dille anlatılmaz, gözlerin dili
Ne ben söyleyeyim ve ne de sen sor! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:35 AM
.DURMAZ GELİRDiN

Aklın ağrısaydı, renkler solsaydı
Kavuşma hayali kurmaz, gelirdin!
Sende, benim kadar sevgi olsaydı
Bunca zaman orda durmaz, gelirdin.

Sevgiye yasak yok, gönüller özgür
Bir sevgi şairi aşkı hoş görür.
Sevmeyen yürekler paslanır, çürür
Detaylar üstünde durmaz, gelirdin.

Denizi buluta bindiren misin?
Gözyaşı göz yaşı indiren misin?
Sevgi yağmurunu dindiren misin?
Hataysa; yüzüme vurmaz, gelirdin.

Nasıl şiir yazar insan, yanmazsa
Doya doya ateş içip, kanmazsa?
Tekamül edemez kalp, uyanmazsa
Ahiret suali sormaz, gelirdin!

Dilin kavga eder, için barışık
Sen mi haklı, ben mi? Biraz karışık.
Varsa gözlerinde yanan bir ışık
Sen bilirdin; ele sormaz, gelirdin.

Deniz mavisiyle çağırdım durdum
Yaprak yeşiliyle aklına vurdum
Beyazlara şiir yazdım, duyurdum
Beni tam alnımdan vurmaz, gelirdin!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:35 AM
.DuRMUYOR SEVDA

Ölümümü seyrediyorum
Ecelimin gözünden.
An be an bitişimi
Sessizce gidişimi…

Falezlerden seyrediyorum
Korkunç mesafeyi...
Işıl ışıl yakamozların arasındaki
Yolun sonunu seviyorum.
Ve seni seviyorum
Ne yazık ki hâlâ! ..

Duran kalbimde
Durmuyor
Duramıyor
Ne yazık ki sevda! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:35 AM
.DUYGULAR HAPiS

Kuşlar çırpınıyor, uçamıyorlar
Uçuşmak imkânsız, duygular hapis
Sevda yüreklerde, açamıyorlar
Konuşmak imkânsız, duygular hapis.

Ayrı bahçelerde çiçekler gibi
Ayrı ormanlarda ağaçlar gibi
Ayrı denizlerde adalar gibi
Buluşmak imkânsız, duygular hapis.

Kaktüs diken diken, kuş konamıyor
Kelebek, rüzgâra katlanamıyor.
Çiçekler bahara dayanamıyor
Kavuşmak imkânsız, duygular hapis.

Evse, hapishane; duvar değil, sur
Yaşamak işkence, kalmamış huzur
Yazsa da, kahrından ölse de Onur
Anlaşmak imkânsız, duygular hapis.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:35 AM
.DüDEN

Toprak çeker ya insanı, bazen…
Hani, çıplak ayak dolaşmak isteriz ya…
Dokunmak, avuç avuç savurmak…
Çamur karmak, doyasıya…
Hani, anamızı özleriz ya…
Özlerim taşını, toprağını, suyunu…

Yeryüzü, girişi…
Yani hayat…
Ağaçlı, çiçekli, ferah…
Taşlı, tozlu, topraklı…
İnişli çıkışlı…
İster sağa dön, ister sola…
Yollarında kaderin gidişi, gelişi…
Ortası uçurum…
Tuhaf bir durum…

Kabrin kapısı, toprak…
Mağara ağzı…
Basamak basamak…
Her an biraz daha ineriz
Bir de bakmışız ki
Kabirdeyiz! ..

Nasıl girmişiz kovuklara?
Karanlık, rutubetli…
Yosun tutmuş hertarafı
Her yer kapkara!

Sesler kesilmiş
Biz de susuyoruz.
Bunalıyoruz.
Yukarda kalmış dünya
Sağ-sol, ön-arka, alt-üst
Altı yön; taş, toprak
Islak mı ıslak
Her şey altüst! ..

Yeraltında da var, yol
Yürü bir yol
Işık ara
Güneş, yeşillik, hava, su
Ne kadar zavallıyız
Ve ne kadar naçar, doğrusu…

İner merdivenler
İneriz biz…
Tüylerimiz biz biz! ..

Yediveren sarmaşık güller...
Belirir renkler...
Yemyeşil çimenler...
Bir deli orman…
Gürül gürül, çağlayan…
Çağıl çağıl, çay…
Tahtlar…
Altından ırmaklar akan…
Gül yüzlü çocuklar, kuşlar...
Yiyecekler, içecekler...
Meyveler, çiçekler, çimler…

İşte güneş!
İşte ay!
Yıldızlar...

Semaverde ateş
Altında kaynar su
Üzerinde çay...
Dokun
Bir kez dokun
Dayan, bir tek damlaya!
Ya…
Vay ki vay!

Taraçalar, çardaklar…
Altında ırmak…
“Cennet mi burası? ! ..”
Diye bağırmak…
Sonra garsonlar…
Hizmet eder ya bunlar.

Gılmanlar
Ceylan gözlü huriler
El değmemiş eşler…

Cemal görmek nedir?
Nasıldır başka?
Her varlıktan bakan Bir Varlık var!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:36 AM
.DÜNYEVi SORGU

Nerden öğrendik aşkı!
Girdik, çıkamıyoruz.
Sevda, büyülü şarkı
Ondan bıkamıyoruz.

Kıvılcımla tutuşur
Yüreklerde buluşur
Hayal hayal uçuşur
Kurşun sıkamıyoruz.

Duygu duygu bulaşır
Yürek yürek dolaşır
Fısıl fısıl ulaşır
Kulak tıkamıyoruz.

Dünyevi sorgudur aşk! ..
Beyinde burgudur aşk! ..
Duygusal kurgudur aşk! ..
Hoştur, bıkamıyoruz.

Aşk, sır içi sırdır! ..
Gündemde kaç asırdır!
Kristal bir kasırdır
O nur! .. yıkamıyoruz.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:36 AM
.DüŞ

…………….Doyamadım, Reslüm! ..

Ümmetinin kalbine
Sevgin akar, Resulüm.
Müminin sevgisine
Aşk hediyen, Resul'üm.

Sünnetine uyana
Seni içten anana
Hasretinle yanana
Görünürsün, Resul'üm.

Öyle sarmaş dolaş ki
Aşkınla Allah aşkı!
Sarhoş eden bir aş ki
Sunuyorsun, Resul'üm!

Sevdan ile çilekeş
Yüreğimde bir ateş! ..
Sana benzer, sana eş
Bir kul var mı, Resul'üm?

Bu gece düşümdeydin
Sembolik, gül eceydin
Güneşin yerindeydin
Işıyordun, Resul'üm!

Gül gibi açıyordun
Mutluluk saçıyordun
Aşk yolu açıyordun
Yüreklere, Resul'üm!

Emir mevkiindeydin
Herkesin fevkindeydin
Canımın içindeydin
Yakıyordun, Resul'üm! ..

Pırıl pırıldı yüzün
Dağıldı, gitti hüzün
Gecenin ve gündüzün
Işığıydın, Resul'üm! ..

Gülüyordu gözlerin
Her zamankinden derin
Pırıl pırıl her yerin
Parlıyordu, Resul'üm!

Gözünden, dudağından
Alnından,yanağından
Mübarek parmağından
Sevgi saçtın, Resul'üm.

Gözlerini görenler
O şerefe erenler
Sana gönül verenler
Can da verir, Resul'üm.

Görülmemiş yiğittin!
O Nur’a doğru gittin!
Bir göründün, bir yittin!
Doyamadım, Resul'üm! (S.A.V.)

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:36 AM
.DÜŞLEYİP SEVMİŞTiM

İstersen hiç gelme, ister şimdi gel
Ben seni, hep sensiz sevmiştim, zaten.
İstersen kezzap ol, yüreğimi del! ..
Ben seni, bedensiz sevmiştim, zaten.

İstersen, parçala, at, bedenimi!
İstersen, ateşe çat, bedenimi! ..
İstersen toprağa kat, bedenimi!
Ben seni, hep tensiz sevmiştim, zaten.

Ben sana bir kere dokunmadım ki!
Karşılıklı bir kez konuşmadım ki!
Bir ömür boyunca kavuşmadım ki!
Ben seni, sevensiz sevmiştim, zaten.

Ruhun, ruha özlem duyuşuydu, bu
Bir gönlün bir gönle uyuşuydu, bu
Hayale, düşlere doyuşuydu, bu! ..
Ben seni, nedensiz sevmiştim, zaten.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:36 AM
.EBEMKUŞAĞı

Dün
Ebemkuşağının bir ucu yanımdaydı
Bir ucu
Sana doğru uzanmıştı
Batıya.
Hiç görmediğim kadar büyük
Düşünemeyeceğim kadar yakındı.
Yağmur
Damla damla yağıyordu
Renkler
Damla damla parlıyordu.
Kirpikleri titreyen bir kıza benziyordu.
Giysileri
Payetlerle
Pullarla işli…
Hisli mi hisli! ..
Ürkek mi ürkek! ..
Gözlerini kaçırıyordu.
Fakat ben
Israrla gözlerini arıyordum
Bir türlü tutamıyordum! ..

Yoruldum! ..

Yağmur bitmeden
Bir renk yolculuğu…
Bir ucundan girdim
Bir ucundan çıktım! ..

Bir kavşaktaydım…
Buralarda bir yerde
Köşede
Sen olmalıydın…
Aradım
Yoktun! ..

Biraz bekledim
Oyalandım.
Sonra
Uyku tüneline girdim.
Gerisini bilmiyorum.

Bir zil sesi! ..

Uyandım
Yanımdaydın! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:36 AM
.EBEMKUŞAĞıNDA YOLCULUK

Dün
Ebemkuşağının bir ucu yanımdaydı
Bir ucu
Sana doğru uzanmıştı
Batıya.
Hiç görmediğim kadar büyük
Düşünemeyeceğim kadar yakındı.
Yağmur
Damla damla yağıyordu
Renkler
Damla damla parlıyordu.
Kirpikleri titreyen bir kıza benziyordu
Giysileri
Payetlerle
Pullarla işli…
Hisli mi hisli!
Ürkek mi ürkek! ..
Gözlerini kaçırıyordu
Fakat ben
Israrla gözlerini arıyordum...
Bir türlü tutamıyordum! ..

Yoruldum! ..

Yağmur bitmeden
Bir renk yolculuğu…
Bir ucundan girdim
Bir ucundan çıktım! ..

Bir kavşaktaydım…
Buralarda bir yerde
Köşede
Sen olmalıydın…
Aradım
Yoktun! ..

Biraz bekledim
Oyalandım.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:36 AM
.EcEL

Ecelim, doğarken yollara çıkmış
Yıllarımda dura dura geliyor! ..
Zannetme, zamanı saymaktan bıkmış
Saatini kura kura geliyor! ..

Bir buçuk yaşında nazar, havale...
Zehirlenme, kaza; geldim, bu hâle.
Sıkıntı, bunalım; bak şu ahvale!
Yüreğimi bura bura geliyor! ..

Ya bir baş dönmesi, ya ağrı-sızı
Ya ateş, halsizlik, ya baş ağrısı...
Bunlar, taksit taksit ölüm sancısı
Mesajları, ara ara geliyor! ..

Hesaplı atıyor, her bir adımı
Herkesi tanıyor; bilir, adımı.
Sıfatı melektir, diğer adı mı?
Azrail'dir, kara kara geliyor! ..

Her can, o şerbeti elinden içer
Fidanı, ağacı orakla biçer
Yedi kat gökleri bir anda geçer
Yelkenleri fora fora geliyor! ..

Kimi murat almış; almamış, kimi...
'Allah'ın Kanunu' bu, yer çekimi!
Sûrla yeşerecek insan ekimi
Topraklara kara kara geliyor! ..

Nerdeyim, nasılım, bilir hâlimi
Bilir adresimi, bilir ilimi
Yüce Yaratan'dan almış, ilimi
Yollarımı sora sora geliyor! ..

Gece-gündüz, her an zaman sayıyor
Yıldırımdan hızlı ışık yayıyor.
Göklerde art arda yıldız kayıyor
Her bir cana vara vara geliyor! ..

Küçük-büyük, yaşlı ve genç demeden
Daha dişi çıkıp, yemek yemeden
Kundaktan çıkarıp, kesip memeden
Kefenlere sara sara geliyor! ..

Bazen yaş yedidir, bazen de yetmiş...
İster mutlu; ister, canına yetmiş...
Eceli gelince, anında yetmiş!
Her bir canı sara sara geliyor! ..

Kılıcı dışarda, durmaz kınında!
Ya doğar doğmaz, ya ana karnında...
Asla ertelemez, tam zamanında
Gökyüzünü yara yara geliyor! ..

Ölüm kayadadır, ömür buzdadır
Hayat şekerdeyse, ecel tuzdadır!
Asırlardan beri aynı hızdadır
Sessiz değil, nara nara geliyor! ..

Her insan, O Nur'dan gelen bir nurdur.
Dünyanın gidişi, tur üstü turdur
Haydi, elindeyse zamanı durdur! ..
O Nur'dan Onur'a, nûra geliyor! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:36 AM
.EL ÇİÇEĞi

Hayatın sustuğu yere gidiyorum
Konuşarak
Gülerek.


Elin çiçeğini koklamak haram
Bize bu illerden göçmek gerekir.
Yazdım, okunmadı silindi meram
Dostu, itinayla seçmek gerekir.

Sessizce yaşadık, sessizce sevdik
Kendimizi yerdik, cananı övdük
Yüreğin üstünde canavar dövdük! ..
Enini boyunu ölçmek gerekir.

Sevginin tarlası yüreğimizdir
Hızla atan, ömür küreğimizdir
Aşka mezar kazmak, ereğimizdir
Sevdanın zehrini içmek gerekir.

Mayın tarlasıdır, dünyayı gezdik
Her adımda gizli bir mayın, sezdik
Tasavvufla nefsin başını ezdik
Dünyada, dünyadan geçmek gerekir.

Onur, kulun aşkı toprakta kalır
Yürekler, aşk ile hızla yol alır
Yaza yaza kara sevda azalır
Ölmeden kefeni biçmek gerekir.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:36 AM
.EL GELDi BANA

Toros’ta kıyamet koptu, bir zaman
Allah aşkı ile sel geldi, bana!
Boşuna sevmişim, yanmışım, aman! ..
Arkadaş olanlar, el geldi, bana! ..

Dost eli uzanır, sandığım anda
Çılgına döndüğüm en son zamanda
Tehlike çanları çalarken, canda
Çanları delirten yel geldi, bana! ..

Gözümün bebeği güneş, yakıyor! ..
Düden Çağlayanı boşa akıyor! ..
Uğrunda öldüğüm, bomboş bakıyor! ..
Akıllı sandığım, del geldi, bana! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:37 AM
.ELE DOKuNMAK

Ele dokunmak marifet değil, güzelim
İş, gönle dokunabilmekte!
Pistlerde dansetmek de iş değil.
İş
Gönlün en gizli
En dar yerinde
Çılgınca oynayabilmekte! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:37 AM
.ELLEr

İller kuruyor eller
Kaleler, kuleler, yollar kuruyor...
Tarih kuruyor...
Eller sarıyor
Ağacı, taşı, tarihi
Diller koruyor...
Şehir, şehir oluyor
Yeşil, yemyeşil…

Eller vuruyor! ..
Kuruyor ağaçlar, taşlar, yollar...
İller kuruyor! ..
Ne duruyor, olduğu gibi! ?

Çöller kuruyor, eller...
Eller kuruyor...
Tarih, kuruyor! ..

Kullar kuruyor...
Yollar kuruyor...
Kimler soruyor? ! ..
Kimler koruyor? ! ..

Eller soruyor!
Eller koruyor!
Eller sarıyor!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:37 AM
.ELLER UZATMIŞıZ

Tüm sevgilerimiz çalınmış, bizden
Gözyaşı seline atılmışız, biz! ..
Kazandıklarımız alınmış, bizden
Yardımda, en öne atılmışız, biz! ..

Eller uzatmışız, kollarımız yok!
Beller büküyoruz, yollarımız yok!
Sürükleniyoruz, dallarımız yok!
Selde, yılanlara sarılmışız, biz! ..

Sevgi istemişler, yürek vermişiz! ..
Aç kalıp, açlara yemek vermişiz! ..
Yıllarca, boşuna emek vermişiz! ..
Üç kuruş çıkara satılmışız, biz! ..

Uğraşamamışız, ‘rüya’lıklarla
Anlaşamamışız, ‘dünya’lıklarla
Savaşamamışız, kayalıklarla
Evrenin dışına atılmışız, biz! ..

Allah’ın adını anıyoruz ya…
Kula, bile bile kanıyoruz ya…
Onurla, gönüllü yanıyoruz ya…
Cehennem narına çatılmışız, biz! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:37 AM
.ELLERE VERDiN

Bir gün bulut bulut bindin dağıma
Ovamı, düzümü sellere verdin.
Yağmur olup, indin gönül bağıma
Ürünü toplayıp, ellere verdin.

Nasıl sonuçladın sorgularımı?
Nereye hapsettin tutkularımı
“Seviyorum” dedim, duygularımı
Yüksek gerilimli tellere verdin.

Bütün haklarımı o haksızlara
Koşma özgürlüğü, ayaksızlara
Elmas küpeleri kulaksızlara
Sırma tarakları kellere verdin.

Neler düşlemiştim, senle beraber
Nerde hayallerim, aşktan ne haber?
Arada bıraktın, senden bihaber
Tüm ümitlerimi yellere verdin.

Gelinlik giydirdin, düğünler ile
Sofralar kurdurdun, öğünler ile
Gözyaşı döktürdün, say, günler ile
Akıllı yok muydu, dellere verdin.

“Ölüm çare olsun, bitsin! ' demiştim
'Zehir oldu hayat, gitsin! ' demiştim
'Atın denizlere, yitsin! ' demiştim
Cesedimi çamlı bellere verdin! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:37 AM
.ELVEDA DUYGUSuZ

Kalbimin sesini duyuramadım
Ne olursa olsun, makul olsana!
Emir aldım, asla buyuramadım
Müebbet kölenim, uydum yasana.

Aşkını gönlüme sığdıramadım
Donuk yüreğine ağdıramadım
Sevda yağmurunu yağdıramadım
Ha sana demişim, ha da Hasana! ..

Kaderin ardında yürüyorum ben
Kendi kökenimde çürüyorum ben
Ömür defterini dürüyorum ben
Dilimde tüğ bitti, bir anlasana! ..

Sağır sultan duydu, duymuyor musun?
İşkence etmeye doymuyor musun?
Hakk'ın kitabına uymuyır musun?
Ortak olmadım mı, her bir tasana?

Sağır sultan duydu, duymuyor musun?
İşkence etmeye doymuyor musun?
Hakk'ın kitabına uymuyır musun?
Ortak olmadım mı, her bir tasana?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:37 AM
.ELYAZISı

Romantizm örgüsü, kıvrım kıvrımsın
Kalemin ucundan dökülüyorsun.
Bir bana aitsin, sanki tavrımsın
Her elde bambaşka bükülüyorsun.

Renginin üstünden zaman geçiyor
Ferini emiyor kâğıt,içiyor
Soluyorsun, gözler zorla seçiyor.
Örüldüğün gibi sökülüyorsun! ..

Zamanla senin de benzin soluyor
O kadar ki gözler seçmez oluyor
Yayıldığın yere boşluk doluyor
Karşı koyamıyor, dökülüyorsun.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:37 AM
.EN GÜZEL DÜŞÜMDEKi SEN

İnce uçlu parmağın
Bir sabır abidesi!
Bir başına İslâm’ın
Özetidir, simgesi!

Doğar doğmaz, bu parmak
''Tektir! '' dedi, ''Allah tek! ''
Secdeye kapanarak! ..
İlk örnektin ilk örnek!

Bu parmaklar okşamış
Hasan'la Hüseyin'i!
Bu parmaklar sulamış
Binlerce cengâveri!

Bu eller,eller tutmuş
Söz almış Akabe'de!
Bu eller kılıç tutmuş
Can almış her darbede!

Bu parmaklar uzanıp
Ayı bölmüş ikiye!
Bu parmaklar kazanıp
Dağıtmış ahaliye!

Bu avuçlar açılmış
Yağmur boşanmış yere!
Nice gözler açılmış
Dokununca bir kere!

Kapanmış yara bere
Okşayınca bu eller!
Göz nakli yapmış köre
Derde deva bu eller!

Nasıl bu kadar güzel
Olabilir, bir insan? !
Sen seçilmiş, sen özel,
Bedeninden nur akan

İri kirpikli gözler
Yumuşak, sevgi dolu
Şefkatle bakan gözler
Bu bakış İslam yolu!

Bir damar uzanıyor
İki kaş arasından
Yavaş yavaş akıyor
İçinde mübarek kan.

Dudaklarında Kuran
Yakınlık, gülümseyiş
Dudaklarından çıkan
En anlamlı özdeyiş!

Görür görmez sevdiğim!
Sonsuz saygı duyduğum!
Önünde eğildiğim!
Yoluna baş koyduğum!

Hiç kimse bana öyle
Sevgiyle bakmamıştı
Konuşan gözleriyle
Kalbimi yakmamıştı!

Milyarlar, kadın erkek
Bir kez görmek isterken
Sen bana lutfederek
Göründün, kimim ki ben?

Ben, kendini bilmeyen
Ümmetinin hakiri
Önünü göremeyen
Dini bilgi fakiri...

Sen İslam Peygamberi!
Kâinat Efendisi!
İns-ü canın önderi!
Âlemlerin Serveri! ..

Ben gafil, ben uykuda…
Ben günahkar, ben asi…
Bir karanlık kuyuda
Işık arayan, aksi! ..

Sen en merhametlisin!
Çok ağladım, acıdın! ..
Dayanamadın, geldin!
Hatamı bağışladın! ..

Affetmesen gülmezdi
Herkesten güzel yüzün…
Pişmanlığım bitmezdi
Yerdi beni bu hüzün! ..

Anlamlı bir bakışla
Bambaşka bir tebessüm!
Sonsuz bir anlayışla
Bir müjde oldu düşüm! ..

Yirmi yıldır beynimde
Gözlerimde nakışsın
İçimdesin, kalbimde
Sımsıcak bir bakışsın!

Beynim çekmiş resmini
Ruhuma işlemişsin
Necip Fazıl'ca beni
Yazmışsın, fişlemişsin!

Her ne kadar ben lâyık
Değilsem de Resul'üm
Lutfet, görün bir anlık
Bir daha gülsün yüzüm!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:37 AM
.EN GÜZEL GÖNüL

Onur BİLGE

En güzel gönül, incitmeyen ve incinmeyen gönüldür. İncitmemek kolay değildir. Fakat sabredililirse, hassas davranılırsa, mümkündür. İncinmemek ise çok zordur. Kalp denilen sırça saray, oldukça kırılgandır.

Günümüzün insanı, almış başını gidiyor… Hem de ne gidiş! .. Grayderleyip geçiyor. Kırılacakmış, darılacakmış, umrunda değil! .. Egoizm, canavarlaştırmış. Hatır, gönül kalmamış. “Köpeğinin hatırı yoksa, sahibinin hatırı var.” diyenler, parmakla sayılacak kadar az kaldı. “Eşeğini dövemeyen, semerini döver.” zamanını yaşıyoruz.

Kıran kırana bir yaşam savaşında, insanca yaşamaya çalışanların, yıpranmamak için, çözüm olarak yalnızlığı seçmeleri, kaplumbağalar gibi başlarını evlerinin içine çekmeleri doğaldır. Özellikle ekonomik nedenlerle çıkarcılığın had safhada yaşandığı bu zamanda, zarar görmemek mümkün değil. Kendi kabuklarına çekilenler, zamanla karamsarlığa gömülüyor, giderek depresyona giriyor. Ruh sağlığı bozuk bir toplum, ülke huzurunun günden güne artarak bozulmasına sebep oluyor.

İnsanlar saygıyı kaybetmekte. Aile içinde veya dışarıda bu nedenle huzursuzluklar, tartışmalar, kavgalar, boşanmalar olmakta, hatta cinayetler işlenmektedir. İnsan, saygın bir varlık olarak yaratılmış, kendisine melekler secde ettirilmiştir. İnsana secde etmeyen, saygı duymayan, şeytandır. İnsana secde etmediği için, emre itaatsizlik nedeniyle saygısızlık ettiği için lânetlenmiştir. İnsan, sadace Allah’a secde eder, secde edeceği başka bir varlık yoktur. Saygıyı hak etmiyor olsa bile insanı SAHİBİNİN HATIRI İÇİN SAYMALIDIR. Çünkü; insanın sahibi, sonsuz saygı duyduğumuz Allah-ü Teala’dır. Kul demek, köle demektir. İnsan, abd-ullah, yani; Allah’ın kuludur, kölesidir. Köleye yapılan kötü muamele sahibini incitir. İnsana yapılana da Allah-ü Teala razı olmaz.

Madem ki yeryüzüne Allah’ın rızasını kazanmak için geldik, “Yaratılanı hoş göreceğiz, Yaratan’dan ötürü.”

Saygı, sevgiden önce gelmeli. Onu hiç kaybetmemeliyiz. Saygı duymadığımız insanı sevemeyiz. Beraberlilğin ilk şartı güven, ikincisi saygı, üçüncüsü sevgidir. Bu üçü tamamlandığında, dördüncüsü, yani vazgeçilmezlik, kendiliğinden oluşur. Arkasından huzur da gelir, mutluluk da…

Allah için saymalıyız, Allah için sevmeliyiz. Kırmamalıyız, incitmemeliyiz, toz kondurmamalıyız.

Peki, ya kırılmamak? .. Bir zehir zemberek dünya içinde incinmemek? .. Canavarlaşan insanların arasında, yıpranmadan yaşayabilmek? .. İşte, bu çok zor! .. Bunu başarabilmek için, evliya sabrı gerek. Yunus da incitmemeyi ve incinmemeyi öneriyor:

“Dövene elsiz gerek
Sövene dilsiz gerek
Derviş gönülsüz gerek
Sen derviş olamazsın.” diyor.

Vuracak, kıracak, dövecek, sövecek, gücenmeyeceksin. Hoşgörünün boyutuna bakın! .. Hatta, “Taş atana ekmek atacaksın! ” Hiç kimse hakkını yedirmez. Bizim dinimizde kısas da var. Bire bir alacaklıyız. Eğer, Allah’a bırakırsak, hakkımızı on misli koruyacak.

Hakkımızı bire bir almak var, Allah’a havale etmek, yani on misliyle talep etmek var. Büyük bir hoşgörüyle karşılamak, öc alma yoluna gitmemek, fakat darılmak var. Bir de hiç bir şey olmamış gibi, hiç incinmemek var. Kalp Allah yapısı, Kâbe kul yapısıdır. Kalp kırmak, Kâbeyi yıkmaktan daha günahtır. Kâbe yıkılırsa, bir daha yapılabilir. Kalp kırılırsa, bir daha birleşmez.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:38 AM
.ERkEN

Gizle ışığını, sıcaklığını
Tüm ışıklarını topla ve gizlen!
Siper et bulutları kendine
Buralardan geçerken!
“Ben hiç yaşamadım! ..” derken
Her şey için çok geç
Ölüm içinse
Henüz çok erken.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:38 AM
.ERMENi TÜRK

………...........Bölünmez, ülkemiz, ölsek, hepimiz! ..
……………...Alaşım; Ermeni, Kürt, Türk… Biriz, biz! ..

Aslı Ermeni’yse, kimliği Türk’tür! ..
Yüreğinde Türklük hissetsin, yeter! ..
Barışı emreden Türk, Atatürk’tür! ..
Bayrakla, aslını setretsin, yeter! ..

Bir yetimken ilgilenen oldu mu?
Garip, sıcak bir aş, ekmek buldu mu?
Ölünce, Türkiye huzur doldu mu?
Câniye dünyayı zehretsin, yeter! ..

Türk’ü birbirine vurduracaklar! ..
Güya, kalkınmayı durduracaklar! ..
Kanın hesabını sorduracaklar! ?
Allah, dış güçleri kahretsin, yeter! ..

Kimler, birbirine kırdıran, bizi?
Sayısız düşmanlık var, dizi dizi! ..
Biz Türk’üz, çıkaran kim, ‘bizi-sizi’?
Türk’ün tarihini seyretsin, yeter! ..

Onurla çizildi, sınırlarımız! ..
Türk kanı akıtır, pınarlarımız! ..
Devrilmez, asırlık çınarlarımız! ..
Kıyamete kadar devretsin, yeter!
Dünya, Bayrağımı seyretsin, yeter! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:38 AM
.EV ADAMLARı

Eskiden
Ev kadınları
Dizi seyrederdi
Şimdi
Ev adamları...
Ve
Ev
Adamları! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:38 AM
.EROZYoN

Ormanlarımın ağaçları devrilir
Akarsularım denize
Durmadan dinlenmeden
Gece gündüz
Toprak taşır.
Toprağım
Yavaş yavaş
Okyanuslara karışır.
Ülkem karışır
Ülkeme eller karışır! ..

Eller karışır
Araştırır
Çözüm arar
Yara sarar
Biz
“Bize ne? ”
Deriz.

Biz
Biz biz
Batarız birbirimize! ..
Birbirimizi yeriz! ..

Eller karışır
Kaynaşır
Sarışır
Güler
Oynaşır
Huzur, refah ve mutluluğu
Asırlara taşır.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:38 AM
.EVLER DÜŞüNÜYORUM

Onur BİLGE

Ülkemde evler düşünüyorum. Nerde, nasıl, kaç odalı olduğu önemli değil. Duygusallık dolu, huzur veren, sıcacık bir ortam olsun, yeter. Huzurla gülümsesin eşyalar; perdeler sevinçle açılsın, romantizmle kapansın.

Artık ekranlarda bile boy gösteren anlaşmazlıkların yaşandığı, işkence mekânlarının yok olmasını istiyorum. İşte o zaman, ülkemin mutluluk dolu altın çağını yaşayacağına inanıyorum.

Bir oda, bir mutfaktan ibaret de olabilir. İki sedir yeter. Somya olsa da olur. Bir masa, dört sandalye, bir kitaplık, bir çalışma masası, bir gardırop… Aslında, çok eşya kullanmaz, insanlar. Fakat nedense, evi tıklım tıklım doldurmadan edemezler. Hele misafir odalarında; koltuklar, kanepeler oturur. Sonra da içinde, yaşayacak bir yer bulamazlar. Sıkışıp, kalırlar. Boğulduklarını hissederek, kendilerini dışarıya atmadan rahatlayamazlar. Lüzumlu lüzumsuz herkesle doldurdukları hayatları gibi, huzursuz hale gelir, yuvaları da.

Sabahları neşeyle, hızla aralansın, perdeler. Gün ışığı dolsun içeri, müzik sesinin yanı sıra. Gülümseyerek uyananların etkisiyle gülümsesin, eşyalar, duvarlar, kapılar… Kapı kolları, musluk başları, çaydanlık kulpları, bardak belleri, çatallar, giysiler… Her şey nasibini alsın, okşanmadan yana. Gün boyu, avuçların sıcaklığını saklasın, akşam eve dönülünce, iade etsin, gülümseyerek

Vücut diliyle anlaşır olsun insanlar. Şiirlerle konuşur olsun. Bakışarak sevişir olsun. Ohhh! ..la dolsun, evin içi, dışına yayılsın. Ohhh! .. desin komşular, sokak, mahalle, şehir! .. Ülkem “Ohhh! ..” desin! .. Ah! ..lar, mezarlıkların duvarları içine hapsedilsin, “Keşke…” lerle birlikte! ..

Her gün, bir aşk masalı tadında yaşansın. Her gece, farklı bir öykü yazılsın, iyilik, güzellik, mutluluk, sevgi ve aşk içerikli. Sevme sanatını anlatan yazılar, şiirler, romanlar yazılsın. İbadetler yapılsın, tadına doyulmayan. Sabahlara kadar uyutmayan ibadetler… Nur insin, taaa İlliyyın’dan. Yer-gök, meleklerle dolsun. Bir tek Müheyminil kalmasın, inmedik! .. Öylesine açılsın, öylesine açılsın ki yüreklerimiz; tüm insanlar, melekler, iyi niyetli cinler, en önemlisi; Rabb’imiz sığsın, içine! .. O hazzı düşünün! ..

Bir kişinin sevgisiyle, ılık ılık, hoş bir duyguyla sancıyan yüreğindeki hazzı, bahsettiklerimin adedince çarpın, bir de Allah’ın sevgisinin yarattığı etkiyi toplayın ve düşünün! ..

Nedir, mutluluk? Sadece, iki karşı cinsin yaşadıklarıyla sınırlı, sevgi özetli, aşk temalı, basit bir duygu mu? O zaman siz hiç mutlu olmamışsınız, demektir. Bahsettiğim hazzı yaşamadan ölmeyin! .. Aksi halde, cennetin sekizinci katındayken dahi, pişmanlık duyarsınız. Çünkü; en güzel makam, kulluk makamıdır. Aile, ev, sevgi ve huzur ortamı, bu makama ulaşabilmek için gerekli mekan ve paylaşımdan başka bir şey değildir.

İşte, insanların başarılı evlilikler yapamamalarının başlıca sebebi; amaçların kul sevgisi ve aşkla sınırlı kalmasındandır.

İnsanların bir araya gelme sebebi; elele, Rabb’lerine doğru yürümek olmalı! .. Biri, diğerini örterek, koruyarak, severek, tüm sevgileri toplayıp, çarpıp, aynı yere kanalize ederek, açılan yüreklere, her gün biraz daha sevgi dolup, aşk sarhoşu olarak, Mevlana’ca, Yunus’ça yaşamak, aşkı; onlar gibi söylemek, yazmak, anlatmak olmalı, amaçlar. Yoksa, bir araya gelinmesin, hiç! .. Bu yola çıkanlar, geriye dönmez. Dönmektense, ölmeyi tercih eder. Engel olacak kim varsa, şeytanın safına gönderilmeli. Çünkü; o insanların, İblis’ten farkı yoktur. Bir hadise göre; şeytan, cinden de olur, insandan da…

İnsanların, böyle bir huzur ve mutluluğu yaşamalarına, kalan ömürler yeter mi? Hiç sanmıyorum. İlahi alemde devam etmesi gerekir. İnsanın yaratılma amacı, budur. Örnek insan Allah Resulü’nün yaşam tarzı da böyleydi. O, aile hayatında, herkesten daha mutluydu.

Mutluluğun doruğunun nerede ve nasıl olması gerektiğini anladığım kadarıyla özetlemeye çalıştım.

İslamiyet; teslimiyettir. Aşk da teslimiyettir. Bir geminin bir kaptanı olur. İki kaptanlı gemi, ortadan ikiye bölünür. Eşler, zaman zaman gemi veya kaptan olmalı. Fakat hep; biri gemi, biri kaptan… Bir gemi, bir kaptan… Dünya, okyanus…

***

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:38 AM
.EVLİLiK

Bugün
Bir köye gidip geldim.
Hem de birkaç kez…
Bir de Ankara’ya…
Belki de iki…
Sana iki yoksul
Çaresiz geldi.
Üçüncüsü bendim!
Bir ev bulduk
Onlara.
Mutlu olduk! ..

Üç arkadaşım geldi
Dördüncüsü sendin.
Tabak
Zilin üstündeydi
Zile çok bastılar
Tabak tabağı
Tabaklar
Duvar saatini düşürdü
Saatin camı kırıldı:
“Zararı yok! ” dedin
“Ben taktırırım.”

Kapıyı geç açtım.
Önünde
Çamaşır askısı vardı.
Yağmurdan kaçmış
Oraya gizlenmişti.
Zorla toparladım
Güneşe koydum.

Yeni uyanmıştık
Her şey ortadaydı.
Kahvaltıdaydık...
Üç kız
Elden ele kaçırıyordu
Sofra toplanıyordu.
Ben
Kapıda
Vakit kazanıyordum
Sen
Cam kırıklarını topluyordun.

Birisi namaz kıldı
Biraz üşüdük
Sonra ısındık.
Çay içtik
Birlikte.
Beydağlarının karına selâm gönderdik
Bulutlara öpücükler…
Kuşlara el salladık
Ormanı
Denizi
Kumu seyrettik.
Tuzlu çubuk
Kurabiye
Börek yedik
Kalanları
Serçelere bıraktık.
Sonra
Ayçiçeği…
Çıtır çıtır…
Sohbet ettik
Birlikte.
Birisine sigara uzattım
Bir de ben yaktım
Sen istemiyordun.
Aça
Kızarmış ekmek kokusu gibi geliyordu:
“Hayır! ..” diyordun.
Onlar gitti
Sen buradaydın.

Sen oğlunu
Ben kızımı verdim
Bir düğün yaptık
Bir dükkân açtık
Bir ev tuttuk
Sonra unuttuk.

Ben bir şiir yazdım
Bir ara
Sana okudum.
Birkaç şiir de sen
Bize…

Bugün mutluyduk! ..
Üç kızım ve ben…
Beşinci sendin…
Herkesi
Her şeyi unuttuk! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:38 AM
.EVREN KADARDıN

Bir Kadir Gecesi yıktın dünyayı
İçinde sen vardın, evren kadardın!
Yaktın yıldızları, güneşi, ayı...
Çünkü; imza imza hepsinde vardın! ..
Her şeyin içinde evren kadardın!

Bir Kadir Gecesi yapayalnızdım
Beni oyalayan her şeye kızdım.
Herkesten uzakta, yıldız yıldızdım! ..
Yıllarca beynimi, ruhumu sardın,
Beynimin içinde evren kadardın! ..

Bir Kadir Gecesi attım, unuttum
Herkesi, her şeyi yokla bir tuttum
Kapladım evreni, bulut buluttum
Oysa evren sendin, nurdun, karardın.
O nurun içinde evren kadardın! ..

Bir Kadir Gecesi melekler indi!
Yılların acısı bir anda dindi.
Sen Onur’un idin, Onur senindi! ..
Namustun, şereftin, gururdun, ardın...
Onur’un içinde evren kadardın! ..

Beni bunaltandın, beni sıkandın!
Her an seni andım, sen beni andın.
Ben de aldatıldım, sen de aldandın
Var zannedip, yoku rüyada sardın.
Rüyanın içinde evren kadardın! ..

Bir Kadir Gecesi vardım huzura!
Gark oldum ilahi, ezeli nura! ..
Bir kucak açıldı, Garip Onur’a...
Belki o an sen de Rabb’ine vardın.
Onur’un içinde nokta kadardın! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:38 AM
.FAiLE

İstersen felç olur idi, o eller
Canlarla ödenmez idi bedeller
Kâbe’ye dolmazdı putlar, heykeller
Mümini denemek için yaptırdın.

Sensin, onlara put, heykel yaptıran
Sensin, lânetleyen, Sensin saptıran
Geçirip önüne, puta taptıran
Onları cehennem için yarattın.

Bir yaprak oynamaz, Sen istemezsen
Bizler dilesek, boş, Sen dilemezsen
Günaha batarız, engellemezsen
İçimizde bin bir duygu yarattın.

Cüzi irade pil, santral Sendedir
Uzaktan kumanda, kontrol Sendedir
Levh-i Mahfuz Sende, her rol Sendedir
Rolleri kullara Sen paylaştırdın.

Kimisi paraya, maddeye tapar
Kimisi şöhrete, mevkie tapar
Kimisi kuluna, Rab diye tapar
Yürekler dolusu sevgi yarattın.

İstersen silersin yoz sevgileri
Bize duyurmazsın boş ezgileri
Onur’u, sağduyu ve sezgileri
Gizlenip,bilinmek için yarattın.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:39 AM
.FARKINDAYıM

Azimle direnmek kolay değildir
Yaklaşan sonumun da farkındayım.
Yaşamak eğlence, boşa meyildir
Kör, sağır kaderin ters çarkındayım.

Ellerin uzanmış, tutamıyorum
Kaderi kadere katamıyorum.
Seninle bir adım atamıyorum
Dünya vızır vızır, ben parkındayım.

Hangi yana dönsem, çıkış bulamam
Beraber olamam, yalnız olamam.
Hayat baştan başa hayal, dalamam
İnsanlar garbında, ben şarkındayım.

Onurlu son yuvam yerde kurulur
Beden gelinlikle tahta kurulur.
'Diri misin? ' diye soru sorulur
Âhiret yurdumun ev barkındayım.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:39 AM
.FASLISıN YAR

Sol yanımda zülfükârsın
Yüreğime yaslısın, yâr.
Bana zarar değil, kârsın
Acılısın, yaslısın, yâr.

İntikamdan, kinden uzak
Kınındasın, paslısın, yâr
Kork arkandakinden, tuzak
Kurar, çünkü Faslısın, yâr! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:39 AM
.FEDA OLSUN VATANıMA

Allah Vatan Millet Bayrak denilince ağlarız
Gece gündüz Esma Hüsna ananımız var bizim
Yürek yanar şiir yazar ağıt yakar çağlarız
Feda olsun Vatanıma bir canımız var bizim

Allah sevgisinden gelir yurt sevgisi mümine
Canla savunmaya hazır mümin ile mümine

Yıllar yılı cephelerde birbirine kalkanlar
Şimdi nasıl düşman olur neden dinmez al kanlar
Yabancı bize dost olmaz savaşmaya kalkanlar
Ne yazık ki tahriklere kananımız var bizim

Asırlardır bir arada Kürt’ümüzle Türk’ümüz
Birdir İstiklâl Marşı’mız ezanımız türkümüz

Bir eksilsek bin dirilir hududa dikiliriz
Gerekirse yurt sathına serpilir ekiliriz
Gül bahçesidir bu Vatan fidanca dikiliriz
Şehitlere ölü denmez inanımız var bizim

Cennet kapısından doyar gezer yedi kat gökte
Başka bir yaratılışta yaşar yeşilde gökte

Türkiye Cumhuriyeti çürük köhne dam değil
Anarşi ve terör ile devrilecek çam değil
Geçmişi imparatorluk şehit olsak gam değil
Muhammed Mustafa gibi cananımız var bizim

Hangi toprak vatan olur kan ile boyanmadan
Her ete yürek mi denir aşk ile o yanmadan

Biz bu topraklarda doğduk burda yere batarız
Ya şanımızla yaşarız ya içinde yatarız
Şehitlik mertebesine ermeğe can atarız
Allah ve Vatan aşkıyla yananımız var bizim

Müslüman’a şeb-i arus kalplerimizde Kuran
Esfel-üs Safilîn’dedir askere pusu kuran
Cehennemin dibindedir askere pusu kuran

Onur Bilge


Serpilmek: (Tohum olup) Toprağa avuç avuç atılmak…

Esfel-üs safilîn: Cehennemin en alt tabakası, dibi. Azabın, ateşin en şiddetli olduğu yer.

Şeb-i Arus: Düğün gecesi.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:39 AM
.FİLiZ

Ne cesaret çıkmış incecik filiz
Basarlar ezerler korunamaz ki
Ayak sert toprak sert ne gaddarız biz
Kurtlar sofrasında barınamaz ki

Yazı var kışı var yağmuru karı
Yürekte sıcacık gençliğin harı
Bacakları cılız benzi sapsarı
Takva giysisine sarınamaz ki

Aşkı hayal eder giyer beyazı
Nasıl beklemiştir hazla bu yazı
Kazınsa yerinden çıkmaz bu yazı
Düşlediği evde barınamaz ki

Gözleri masumca sevgili arar
Heyhat ondan gelir en büyük zarar
Yargısız verilir hakkında karar
Ruhen yaralanır arınamaz ki

Bir gelecek safça öne sürülür
Kumara basılır hesap görülür
Hayatın defteri başta dürülür
Son namaz öyle bir arı namaz ki

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:39 AM
.GEcE

Geceydi
Gecenin bir yarısı
İki ile üç arası
Bir uyku molası...
Aklım karmakarışık...

Her yer uykudaydı
Evlerin gözleri kapalı…
Yalnız bir dükkân uyanıktı
Gözleri ışıl ışıl, ağzı açıktı...

Sevgiyi aradım, gözlerinin içinde
Gözlerini karanlığa çizdim, çizdim de...

Kim bilir nerdeydin
Hangi duygular içinde?
Kiminle?
Kimde?

Hayal hayal gözdün
Karanlığın içinde.

İri bir yıldız vardı
Diğerlerinden farklı bir biçimde
Senin gibi bakıyordu, gözlerime
Işıl ışıktı, nurdu! ..
Sevgi öyle güzel ve öyle uzaklarda ki
Olsa olsa onda saklı olurdu! ..

İçimden biri sana:
'Sen beni hiç sevdin mi? ' diye sordu
Gözlerini kapattın
Derin bir nefes aldın:
'Çoooook! ..' dedin. 'Anlayamadın! ..'

Sonra baktım gözlerine
İnanmadım
Yalandı! ..
Hiç bir zaman inanmadım! ..
Sevseydin, uzak duramazdın
En azından arardın.

Kim bilir neden attın! ..

Aynı yıldıza baktım
Karanlıkta, ışıklı bir delikti
Boştu! ..
Demek ki yaldızlı bir boşluktu!
Kendisi de, yüreği de, sevgisi de yoktu! ..
Hızla geçtim içinden
Koştum sevginin peşinden
Milyarlarca yıldızın içinden geçtim...
Arkama baktım sonra
Geriye
Tüm evrene...

Sizin olsun kainat, ruh, madde! ..

Beni, sevdiğimden çok seveni seçtim!
Dünyadan da
Evrenden de
Senden de geçtim! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:39 AM
.GECE GÖZLERiN

Ben geceyle, siyah gözde tanıştım
Her ne kadar, kirpiklerle örtsen de.
Bir görüp, bir kaybetmeye alıştım
Gizle, gizle gözlerini; ört, sen de!

Ben sevgiyi gözlerinden öğrendim
Biz, göz göze konuştuk, her fırsatta.
Sahte, yaban bakışlardan iğrendim
Yalnız sen kal, her kim varsa, sil, at ta! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:39 AM
.GECEDEN AYDINLıĞA

Geceden aydınlığa mutluluğa hasretle
Sahilde yalınayak yavaşça yürüyorum
Tevhit sancılarıyla boğuşurken kesretle

Maziyi itinayla toplayıp dürüyorum
Müezzinin sesiyle kıvranırken acından
Titrek ışıklı en son mumu söndürüyorum

Ruhuma yayılırken kızıl ışık sacından
Soyunuyor gökyüzü yok oluyor yıldızlar
Bir kral nasıl düşer ayrılırsa tacından

Her adımda tarumar yaslı yüreğim sızlar
Bütün kıyı boyunca ıslak kumlarda yaşlar
Yosun gözlü kayalar benim kadar yalnızlar

Can alan falezlerde ölüm korkusu başlar
Dalgalanan lacivert canavarda bir ara
Işıldayan gözlerle belirir çatık kaşlar

Bembeyaz sayfalardan yol gösterirken kara
İki yana açılır fısıltıyla avuçlar
İçleri yüze hasret içlerinde bin yara

Pişmanlıkla dökülür dudaklardan tüm suçlar
Yanaklardan süzülür iner cümle günahlar
İrade şahlanarak şeytani nefsi suçlar

Zulmetin yavrusudur pırıl pırıl sabahlar
Yıkanır tüm azalar başlar secdeye konur
Ancak böyle arınır gerçekleşir salahlar

Seccadeler sessizce alınlara dokunur
Ateşe su serpilir yanan beden serinler
Sekiz cennet halısı ibadetle dokunur

Cehennemi azapta yanarken melun inler
Gider on dokuz melek görünür huri gılman
Tıklım tıklım dolarken safilindeki inler

O nurlu yolda şevkle yazılır kutlu roman
Sayfa sayfa açılır her sabah yeni güne
Hakka kul olabilen en şerefli kahraman

Sırat-ı Müstakimle erer makama üne

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:39 AM
GECEYDİ GÖZLERiN

Geceydi gözlerin; gece ki, sessiz...
Gecenin özünde biz bizi bulduk.
Huzurdu gözlerin, dünya nefessiz...
Bir biz yaşıyorduk, biz de kaybolduk.

Geceyi tanıdım, ben o gözlerde
Aydınlık, siyahtı; siyah, gözlerin.
Ben siyahı sevdim, siyah közlerde
Kordu, yakıyordu; bir ‘Aaah! ’ gözlerin.

Göz göze konuştuk biz her fırsatta
Bakışlar mıknatıs ve sana mahsus.
Bırak sözcükleri, sesleri at da
O Nur’un aşkıyla gülümse ve sus!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:40 AM
.GEÇ DE GÖREYiM

Sesleri kim yarattı?
Gönülleri, kim? ..
Sevgiyi, duygularımı? ..
Başımı döndüren, kim?
Yüreğimi dolduran? ..

Sonra, yalnız Seni sevmek...
Kimseyi değil...
Hataya düşmemek...
Bir de sevdaya...

Nasıl olacak?
Müziği geçmek
Notaları, ezgileri, sesleri
Sevgiyi geçmek?
Unutmak anıları
Geleceğe bakmamak? ...

Akmak kabirlere...
Toprağa bakmak...
Bir de
Yasak, günah, azap, sorular...
Nasıl unutulur, yaşanan yıllar?
Nasıl aşılacak şimdi, engeller?

Dünyan gelir önüme
Dünyan engeller! ..

Sonra çengeller,
Ardarda çengeller...
İlmekler, tuzaklar sonra...
Uzaklar, ufuklar...
Duygular, duygular, ille duygular! ..

Ve gözler çakılmış, zonklar beyinde
Vurur akla, ruha! ..
Belki delilik, melânkoli ya da...
İnsan, ruh, duygu...
Ayrı olur mu! ? ..

Nasıl dayanılır, ayrılıklara! ? ..
Yenik düşülmez mi, düşüncelere?

Ve *******in korkunç büyüsü...
Büyür, karanlıkta aşkın gözleri! ..

Gözler kapansa da hâlâ bakışlar...
Çakılı beyne, ruha! ..
Duygular koşmada! ..
Çılgınca yarış! ..

Sonra karış karış
Daha yakın insan, toprağa
Yokluğa, ölüme, nihayetinde...

Sonsuzluğa tohum olup, ekil! ..
Karış
Karış toprağa! ..
Biçil
Haşrde! ..

Haşrolmak, kahrolmak, kahrolmak! ...

Veya bir umut, kurtuluştan yana...

Meğer, insan uyana! ..
Yoksa yana, yana! ..
Ateş, cehennem! ..

Bir zehir zemberek rüya!
Dünya
Kıırış kıyamet yarış! ..

Yaklaş yaradana!
Alış toprağa!
Veya yanmaya! ..
Her şeye alış! ...

Çalış, kurtulmaya! ..
Alış, zorlanmaya! ...

Yaya geliniyor
Onurla yaşanır, yaya! ..
Alışma, dünyaya! ..
Geç de göreyim! ...

Geç de göreyim! ...

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:40 AM
.GEÇEBİLiRSEN

Gönülle gidilir Allah yolunda
Kalbinin üstünde yürüyeceksin! ..
Bir bilsen neler var, yolun sonunda! ..
Kalırsan, toprakta çürüyeceksin.

Ayak, taş arası gönül ezilir
Acıdan, mutluluk çıkaracaksın!
Kalbin sızladıkça izler seçilir
Durmadan, tevhidi haykıracaksın! ..

Tevhit kılıç, iman kalkan, kolunda
Yaşı, göz içinde gizleyeceksin!
Paramparça olsan Allah yolunda
Resul’ün yolunu izleyeceksin! ..

Çılgınlıktan öte aşkla severek
Sevgiyi, sevgiyle dokuyacaksın!
Azrail gelmeden önce ölerek
Ölümlere meydan okuyacaksın! ..

Kalbin çatlasa da: “Ah! .. Vah! ..” demeden
“Allah! ..” diyeceksin, gülümseyerek!
Bir kulun adını söyleyemeden
Kabre gireceksin, ödül diyerek! ..

Aşkla yanıp, aklı aldırıyorken
Kezzap içeceksin, sular yerine
Özlemle kıvranıp, çıldırıyorken
Asit basacaksın, yanık derine! ..

O Nur’lu yol, Hak yol, aldanmaz seçen!
Kezzap, Kevser olur, içebilirsen! ..
Has kul olacaksın, Sırat’ı geçen
Allah için kuldan geçebilirsen! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:40 AM
.GeL

Gel, ayrılığı yaşayalım seninle!
Bir ömür boyu; acılı, buruk…
Hep böyle sevelim, birbirimizi.

Gel, ayrılığı yaşayalım seninle!
Anılarımızla yetinelim
Deliler gibi özleyelim, birbirimizi.

Gel, ayrılığı yaşayalım seninle!
Sokaklarda, ölene kadar arayalım
Hiç bulamayalım, birbirimizi.

Gel, ayrılığı yaşayalım seninle!
Hayaller kuralım, kavuşmaya dair
Uyuyana kadar düşünelim birbirimizi.

Gel, ayrılığı yaşayalım el ele!
Bir masalı canlandıralım
Öldürelim istersen, birbirimizi.

Gel, ayrılığı yaşayalım, ölelim!
Ayrı ayrı yerlere gömsünler bizi
Fakat hiç unutmayalım birbirimizi.

Gel, ayrılık bitsin! Yeniden canlanınca
Kemiklerimiz kırılırcasına sarılalım
Sonsuza kadar sevelim, birbirimizi.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:40 AM
.GeL ARTIK

Gel artık, hasret kaldım!
Geleceksen gel artık! ..
İçimde rehin kaldım
Şu borcunu sil artık!

Karanlıktan karanlık! ..
Zevk ve neşe bir anlık...
Kaçmak mı kahramanlık?
Doğrusunu bil artık!

Kalbindeki pordur, por! ..
Bende; yanan kordur, kor! ..
Aaaaah! .. Ayrılık zordur, zor! ..
Santimetre, mil artık! ..

Hayattı, seni sevmek! ..
Emek üstüne, emek...
Değersizse bu yürek
Dilim dilim dil artık! ..

Kurumuşsa yüreğin
Hiç yoksa geleceğin
Taaaaa Kıyamet'e değin
Onur, sana el artık! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:40 AM
.GELMEDiN SEVGİLİ

………………..Nasıl anlatayım, nasıl anlarsın?
…………………………Belki; öldüğümde beni anlarsın! ..

Aşkı yaza yaza bitiremedim
Gülmedin bir kere, gülmedin gitti! ..
Bir seni geriye getiremedim
Nasıl sevdiğimi bilmedin gitti! ..

Kaydın ellerimden yılan misali
Yüreğim perişan, talan misali! ..
Onca inadını yalan misali
Silmedin sevgili, silmedin gitti! ..

Onur’da yaktığın ateş söner mi?
Yıllanmış acılar, bir gün diner mi?
Yayından çıkan ok, geri döner mi?
Gelmedin sevgili, gelmedin gitti! ..

Nasıl anlatayım, nasıl anlarsın?
Belki; öldüğümde beni anlarsın! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:40 AM
.GELMEMECESİNE GiT

Son defa bakıyorum, son defa, gözlerine!
Haydi, bir daha geri gelmemecesine git! ..
Hayaller takıyorum, gecenin yüzlerine
Neler kalıyor geri, bilmemecesine git! ..

Sessizce akıyorum, kapanıp dizlerine…
Kan dolan gözlerimi silmemecesine git! ..
Anılar çakıyorum, karanlık izlerine...
Hatıra kalsın yeri, silmemecesine git! ..

Onurla çakıyorum, dağına, düzlerine!
Gardını al, ciğeri bölmemecesine git! ..
Bir ömrü yakıyorum, şiirsi gözlerine!
Kurup paratoneri, ölmemecesine git! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:40 AM
.GELMEZSEN GELMe

Ben
Duygusuz değilim canım
Anlayamazsın.
İçin için yanarım
Deli deli severken
Hissedemezsin.
Sessizce ararım
Gizlice sararım
Yüreğimin tüm kollarıyla
İçimde yaşarım aşkı
İliklerimde
Bütün hücrelerimde duyarım
Susarım.

Çılgınca merak ederken
Beynime sorarım gizlice
Duyamazsın.Sabırsızca beklerken
“Telâş için henüz çok erken.” derim
Dağlanır derim
Sabrederim.

Kaç kez öldüm öldüm…
Dirildim
Sen giderken.

Ben duygusuz değilim canım
Bakma
Sen sezemezsin
Başka.
Sevgimi duyamazsın
Taş basarım bağrıma
Ses verme
Çağırma!

Bağırsam duyamazsın
Çağırsam gelemezsin
Sen bana uyamazsın
Nasıl özlemişim
Ne kadar sevişim
Bilemezsin.

Yerime başkasını koyamazsın
Bu aşkı silemezsin.

Ben duygusuz değilim canım
Aldırma!
İstersen hiç gelme
Yüzüme bakma
Nasıl özlemişim
Ne kadar sevmişim
Hiç bilme!

Seni özlemenin hazzını
Sessizce sevmenin mutluluğunu yaşıyorum
Ve sabahlara kadar yazıyorum
Mısra mısra
Aşkımı çağlara taşıyorum.

Dedim ya
Önemli değil
Bilme!
Gelirsen gel
Gelmezsen gelme!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:40 AM
.GENÇLiĞE

Bugün üniversite giriş sınavı
Yarın sen, ülkenin tek dayanağı
Basacağın yerde şeytanın ağı
Allah sanatının gayesisin sen.

Bu sınav kolaydır, önemli değil
Beş vakit Rabb’inin önünde eğil!
Hazırlan mahşere, Hakk'a et meyil!
Allah sanatının gayesisin sen.

Kazanamadıysan, yine girersin
Hayatta kazanıp, ahrette yersin
Tekrarı olmayan bir sınav verirsin
Allah sanatının gayesisin sen.

Kazanmak odur ki; Hak Yol buluna
Bunu nasip etmez O her kuluna.
Yazılmak gerekir, Hak Okulu'na
Allah sanatının gayesisin sen.

Okumak odur; kul, Allah'a vara
Bütün derslerinde Allah'ı ara
Yoksa kapanır mı sızlayan yara?
Allah sanatının gayesisin sen.

Diploma odur; kul, beratın ala
Öğrenci; yüreği imanla dola
Vatana, millete hayırlı ola!
Allah sanatının gayesisin sen.

Nimetler önüne serilmiş iken
İlâhi feyizler her an inerken
Kur geleceğini, zamanın varken!
Allah sanatının gayesisin sen.

Gelecek elinde; sevgi gülü solmasın
Vatanını sırtla; tek aç kalmasın
Şeytan, içine bir korku salmasın
Allah sanatının gayesisin sen.

Düşün, plânla, yap yenilikleri
Merak et, araştır derinlikleri
Ülkemize getir serinlikleri!
Allah sanatının gayesisin sen.

Yüreğinle izle Peygamber'ini
Öğren ve uygula hadislerini
Kuran’ı Kerim'in ayetlerini...
Allah sanatının gayesisin sen.

Artık senden çeksin şeytan elini
Bırak da çağlasın, iman selini
Ali Haydar tutsun senin elini!
Allah sanatının gayesisin sen.

Zinnureyn önünde oku Kuran’ı
Sıddık kuldan öğren; Rabb’ini tanı
Ömer ol, eşitlik, adalet tanı!
Allah sanatının gayesisin sen.

Allah'ım güç versin bileklerine
Yüceltsin, göstersin meleklerine
Semaları açsın dileklerine!
Allah sanatının gayesisin sen.

Doktor ol, hastana sevgiyle yaklaş
Hakim ol, adil ol, Ömer'e yaklaş
Subay ol, Ali'yle yan yana savaş!
Allah sanatının gayesisin sen.

İmam isen; söyle, Resul diliyle!
Yönetici isen, adalet ile...
Fabrikatör isen, cömert eliyle...
Allah sanatının gayesisin sen.

Mimarlık; plânı, geleceğinin
Mezarlık; ispatı, öleceğinin
Farkına var, hesap vereceğinin!
Allah sanatının gayesisin sen.

Allah'ım güç versin bileklerine!
Yüceltsin, göstersin meleklerine!
Semaları açsın dileklerine!
Allah sanatının gayesisin sen.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:40 AM
.GERÇEĞE DoĞRU

İçim içime sığmıyor, taşkınım! ..
Nasıl buldum, bilemedim, şaşkınım!
Sen benimsin, ben de Senin aşkınım! ..
O mel’unun aramızda işi ne?

Sünnetine, farzlarına sarıldım
Bir davayı kucakladım, karıldım! ..
Artık Sen’den başkasına darıldım.
Var git, şeytan bu dergâhtan işine! ..

Gözün değdi gözlerime, konuştuk
Allah nasip etti, yine kavuştuk!
İşimize gelmiyordu, savuştuk! ..
Herkes bulsun, uygununu dişine!

Kalben temizlendim, yundum, arındım
Beyaz giydim, ak yazmaya sarındım
Vardım Hakk’ın dîvânına, barındım! ..
Gurbetinde ne yapar bir kişi, ne?

O Nur’u anlamıyorlar, sultanım!
Gözden anlayana fedadır canım! ..
Zikirdeyim, Hak, Hak, Ya Hak, her yanım! ..
Varamadım Hakikat Ülkesine!

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:41 AM
.GERÇEK SEVGiLİ

Onur Bilge

Biz ne cesur insanlarız! İnsanlara ihtiyaç duyar duyar herkesi hayatımıza doldururuz. Sonra da şikâyete başlarız. Oysa tanımadığımız kişilerin çok zararı dokunamaz bize. Ya tanıklarımızın! ? Hayatımıza giren kişilerden neler çektiğimizi bir düşünelim! .. Fakat, daha önce kimleri topladık başımıza?

Kendimizi bildiğimizde, bir ailenin içine düştüğümüzü fark eder, kabulleniriz. Anadır, babadır, kızabilir, dövebilir. Ablalar, ağabeyler de öyle... Neden? Çünkü onlar bizim iyiliğimizi istiyorlar. Yani üzülmemizi, darılmamızı, kısaca ruhsal ve bedensel acı çekmemizi istiyorlar. Aksi halde dayak ve azarı değil, konuşmayı, öğüt vermeyi yeğlerlerdi. Diyelim ki; bu yöntem iyiliğimiz içindir, beklenen iyileşme görülebiliyor mu? Hayır, aksine! .. Nefret, kin, öfke, isyan, ruh ve akıl hastalıkları...

Can sıkıntısı, arkadaşlık etmenin çekimi, oyunun tadı, bizi arkadaşların arasına iter. Vakit su gibi akar, oyun tatlıdır, arkadaş ihtiyaçtır. Arkasından kavga, dargınlık, üzüntü... Büyü bozulduktan sonra zorlama başlar. Ne tadı kalır, ne tuzu... Çocuklarda kin, nefret olmaz sanırız. Bilinçaltında neler gizlidir, bilemeyiz. Onlar büyüklerden daha gururludur daha hassastır.

Biraz büyüdüğümüzü hissettiğimizde karşı cinse ilgi duymaya başlarız. Sevmeye ayarlıdır yüreğimiz. Sevmeyi, gelmesini istediğimiz sevginin bedeli olarak peşin veririz. Çoğu zaman veresiye defterine gömülür kalır. Bazen de azar azar, taksitle ödenir. Fakat hiçbirimiz, verdiğimizin tam olarak karşılığını aldığımızı söyleyemeyiz. Her dünyevi sevgi gibi rampayı dönmek zorundadır. Sonunda elimizde kalan hayal kırıklığı, pişmanlık, derin üzüntü, iç sıkıntısı, asabiyet veya depresyondur.

İlişkimiz iyi giderse evleniriz. Büyük bir hayati karardır bu. Ancak, çoğu zaman gözaltı, müebbet veya idam kararı da sayılabilir. Bir farkla; mahkûmiyette azar, dayak, kötü söz va davranışlar yoktur, evlilikte ise gırla! .. Bir iken ikiye çıkmak yetmiyormuş gibi, üç, dört olmaya can atmaya başlarız. Ne kadar cesaretliyiz, dedim ya! Artan zırzırla, hırgür de artar. Yokluktan çokluk çıkmayabilir ama çokluktan, başta yokluk olmak üzere çok şey çıkar. İki kişi üçüncü tarafından yakın takibe alınmıştır artık. Tost arasındaki kaşar gibi evlat, ana babanın arasında hem yapıştırıcı, hem de ayırıcı rol oynar. Çocuk, aileyi pekiştirdiği gibi, sevgi ve ilgi odağı olma yarışında da huzur bozucudur. Yaramazlık ve parazit yapmaması gerektiğini gayet iyi bilir, fakat dikkati devamlı üstünde hissederek mutlu olduğu için, o yanlışa devam eder. Oysa en azından iki kişi kalmayı başarabilseydik, dert birken iki olmayacaktı. Üçüncüsü, dördüncüsü, veya daha da fazlaları yolda! ..

Dert arttıkça, paylaşacak birilerini ararız. Arkadaşlar, komşular... Çok değil, kısa süre sonra onlardan da şikâyet etmeye, yenilerini aramaya başlarız. Yalnız bu konuda şanslıyız. Akrabalarımızı seçemeyiz ama arkadaşlarımızı seçme hakkımız vardır. Gerçi yine aynı kapıya çıkar, her seferinde yanlış seçim yaptığımızı söyler, başa döner, tekrar aynı hataları yapar, aynı faturaları öderiz. Oysa derdi içimizde tutabilseydik, arkadaşa ihtiyaç duymaz, tekrar tekrar anlatıp, tekrar tekrar üzülmezdik. Ne dost etmeye çalıştığımız kişileri hayatımıza sokmak zorunda kalacaktık, ne düşman kazanacaktık, ne de derdimizin azalmasını beklerken, derde garkolacaktık. Sayıyı arttırmaya ne kadar meraklıyız! Ne kadar cesuruz!

Ne işe yarar arkadaş? Ne zaman ihtiyaç duyarız ona? Canımız sıkılınca. Ne zaman sıkılır canımız? Bir derdimiz olduğunda. Paylaşmadığımız can sıkıntımız tehlikesizken, dertleşmenin yan etkileri, çoğu zaman etkisinden kat kat fazla olur. Çünkü söz, ağzımızın içindeyken tehlikesizdir. Dışarı çıkınca yılan olur, yedi mahalleyi dolaşır, dosta düşmana biraz zarar verir. Fakat mutlaka geri dönüp, gelir; bizi fena sokar! Hem de birden çok! Kaç yerden! .. Öfke, konuşturdukça konuşturur; arkadaş, yaydıkça yayar...Hemen hemen hepsi gazetecidir. Dikkatle dinlediklerini gürünce, çözüm üreteceklerini sanırız, neler umarız! Oysa onlar, tiraj arttırma ve reklam kapma çabasındadır. Haber kısa ve nettir. Süsleme işi onlara aittir. Genellikle çoğu, işinin ustasıdır. Üç beş satır okuyucuyu tatmin etmeyeceğinden, sansasyon yaratmayacağından, hayal güçlerini devreye sokarak, oldukça ilginç öyküler yazarlar. Şama şark olduk gitti! ..

İnsanlar dertsiz başlarına neden dert alırlar? Neden arkadaşlık arar, nasılsa bir süre sonra düşman olacağını bile bile? Sevgi açıdır da ondan! İnsan yer içer, gezer, eğlenir, uyur, uyanır, parayı da bulabilir, parayla elde edebileceği şeyleri de... Bedeninin gereksinimlerini giderebilir. Oysa sadece bedeni yoktur ki! Bir de ruhu vardır! Gıdası Yaratan ve yaratılan sevgisi olan, ancak doya doya sevip, doyuracak kadar sevildiğini hissedince huzura gark olabilen aç ruhu! .. Onun içindir deliler gibi arayışı! İnsan son nefese kadar sevginin peşindedir. Hem de soluk soluğa! .. Ne kadarını bulduysa, daha fazlasını, en fazlasını isteye isteye! .. Doyulur mu sevgiye? Doyulur mu sevmeye, sevilmeye? Neler feda edilmez onun bir anı için! ?

Üç yaşında başlar cinsiyet kavramı. Yıllarca aşkı arar insan. Bulduğunu sandığında, ölümüne sevmek, sevilmek için evlenir. Sevgi gelmeden gelip oturmuştur, menfaat! İnsanoğlu doyumsuzdur. Dahasını, hep daha dahasını arar. Uhut dağı kadar altını olsa, bir o kadarını daha isteyeceği söylenir. Ağızlarıyla kuş tutsalar, yaranamaz eşler birbirlerine. Sevginin, aşkın azı da kandırmaz ruhu. Sevilmediğini zannetmeye başlar insan. Hele ilgisiz kalarak, artık sevilmediğini hissedince, deliye döner. Yakınması, görünüşte şudur, budur... Aslında sevgisiz kalışıdır! Açlıktır, içindeki!

İnsanlar birbirlerine, her zaman, az da olsa bir şeyler vermekten kaçınmazlar. İş sevgi vermeye geldi mi, cimrilerin cimrisi kesilirler! Kolay mı sevmek! ? Hele hemcinsiyse, kıskançlık bırakmaz ki sevsin! Karşı cinsse, sevgi gelmeden, menfaat gelir oturur ya! ..

Hâsılı insanların ömrü, o kapı, bu kapı sevgi dilenciliğiyle geçer. Hayatın sonunda, birer parça kuru ekmek değerinde sevgimsi duygulardan başka bir şey yoktur, torbalarında. Ölüm gelince onu da bırakır, eli boş girerler kabirlerine.

Asır Suresindeki gibi, hayatlarının ikindi vaktine gelmişlerdir bile. Geri dönmek mümkün olmadığı gibi, ilerisi için yatırım yapmaya vakit de kalmamıştır.

Oysa dost Allah’tır. O seçilmiş, Onun peşinden koşulmuş, O sevilmiş olsaydı, verilen sevgi katlanarak dönecek, içini ısıtacak, yarasını saracak, derdi olmayacaktı. Başka sevgiler önemsizleşecek veya tümüyle Allah aşkına dönüşecekti. Ömür güneşi batarken de karanlıklarda, azapta kalmayacaktı. Gerçek Sevgili’ye kavuşma sevinci içinde, Allah’ın nurunun aydınlığına açacaktı gözlerini! O En Güzel’in Cemal sıfatının tecellisi ile mest olacaktı!

Gerçek sevgili Allah; en yüce sevgi Allah sevgisidir!

İnsan ancak O’nun aşkıyla mutlu olabilir, tam anlamıyla! Ancak O’nu severek kanar aşka! Yoksa bir türlü bitmek bilmez arayış! .. Yaratılanı seveceğiz tabi ki ama Yaratan’ın hoşnutluğu için ve dozunu ayarlayarak... Aşk ilaçtır. Dozu iyi ayarlanmışsa, ruhta, beklenen olumlu etki kısa sürede görülür. Yokluğunun veya azının ruhu açlıktan yataklara düşürdüğü gibi, fazlası da besin zehirlenmesine yol açar. Sevgide perhiz de vardır. Zararlıları dünyamızdan uzaklaştırmalıyız. Severken de ne cimrilik etmeli, ne de olura olmaza savurmalıyız sevgiyi.

Tüm sevgilerin odak noktasındadır, Allah aşkı!

Her sevgi ondan çıkarak dağılır, evrene. Sonsuza uzanır ışınlar, Allah doğruluktan yana olduğundan, dosdoğru... Tüm sevgiler Allah aşkında birleşir. Kâinatı yarattığı gibi yaratmıştır sevgiyi. Dağıtmıştır, saçmıştır; toplayacak olan da O’dur. Herkesin sevgisi o makama uzanamaz. O da sıradan sevgileri istemez. Sevdiklerini, seçtiklerini yeryüzünde sevgisiz, çaresiz bırakır; Resulullah’ı (S.A.V.) yapayalnız bıraktığı gibi. Onu kendisine istediği gibi ister sevdiklerini. Davete icabet eden kazanır. Allah’ı aşkla sevip, daha fazlasıyla karşılığını hisseden kadar mutlu kul var mıdır? İşte mutluluğun doruğu budur! Hem dünyevi, hem uhrevi mutluluk, ruhun aşka kanışı! ..

Aksi ise kanışıdır kişinin! Dünyada ve ukbada yanışı! ..

Gözyaşı pişmanlıktır. Pişmanlık tövbedir. Tek dost Allah’tır. Kişiye Allah yeter.

***

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:41 AM
.GERÇEK Ve SANAL

Gerçekleşmiyorsa, hayalde kalın
Yaşanır ve biter o hallerimiz.
Ne farkı var, gerçek ile sanalın?
Şimdi, boş kalmadı mı ellerimiz?

Tut ki; yaşamışız düşü, an be an
Gerçeği, hayali örtüyor zaman.
Ellerde sadece anılar, kalan
Ayrılsa da evler ve illerimiz.

Sahte, yaşantılar; bir düş, anılar
Evren gerçek değil, yalnız sanılar.
O Nur var, varlık yok! .. Sanal, kanılar…
Oysa hep capcanlı, hayallerimiz! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:41 AM
.GİDECEK MİYDiN

................Ne şiirler yazmıştık
................Kralla ecesine
................Kıyamete kadar silmemecesine! ..

Sen
Gider miydin böyle
Gelmemecesine?

Aramaz mıydın
Günler geçse de?

Söyle
Kaç roman yazmıştık
Aşkın tek hecesine
Ve kaç yıldız adamıştık
Bu şehrin tek gecesine!

Bir mutluluk vardı
Hasret kaldığımız
Kesintisiz
Doyumsuz
Bir de biz
Kimsesiz
Sorunsuz…

Bensiz yaşar mıydın
Öyle
Uzaklarda
Sorumsuz?
Ne vardı aramızda
Olumsuz?

Yavaşça kaçar mıydın
Çözümsüzcesine
Anlaşılmaz
Sessiz
Yorumsuz?

Sen
Böyle olabilir miydin
İlgisiz
Hissiz
Uyumsuz?

Ne şiirler yazmıştık
Kralla ecesine
Kıyamete kadar silmemecesine! ..

Sen
Gidecek miydin böyle
Böyle
Gelmemecesine?

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:41 AM
.GİDECEKTiM

Bir gün gidecektim, biliyordun
Zamanını gizleyebildim sadece
Gizlice paketlendi mutluluğumuz
Sessizce yüklendi anılar
Tıkırtısız, 'çıt' sız...

Bir şeyler yapıyordun
Geceydi
Meşguldün
Sessizce geçip gittik, önünden
Eşyalarım, mutsuzluğum, hasretim, ben…
Mutluluğum, anılarım oradaydı
Sen, habersizdin gideceğimden.

Görmedin.
Meşguldün, içerdeydin
Karanlıktı, geceydi.
Dışarıyı göremezdin
Aydınlık yerden
Görünmezdi.

Bir gün gidecektim
Biliyordun.
Gidişimi gizleyebildim, sadece
Üzülmeyesin diye.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:41 AM
.GİDiYORUM

Şimdi gidiyorum, haydi, hoşça kal!
Evimi, bahçemi, eşyaları al!
Zaten alamazsın, çocuklarımı
Benden ayrılmazlar, sen de yalnız kal!

Bazen çiçekleri sula, solmasın
Kapıyı kilitle, giren olmasın!
Bulaşık kalmasın, sofranı kaldır
Muslukları yokla, ev su dolmasın!

Çeyrek asır, bir yük, belâ olduysam
Karşılığı olsun, sitem duyduysam.
İkinci bir evim yoktu, önceden
Ben çok mu mutluydum, orda durduysam?

Bizi hatırlatan anı kalmasın!
Ömrümün, sana bir ânı kalmasın!
‘Belki döner...’ diye düşünme, sakın
İçinde öyle bir kanı kalmasın!

Bir lokma ekmeğin sözü mü olur?
Kırılası elin, durmadan vurur! ..
“Ne iş yaptın? ” dersen; boyunu aşmış
Çocuklar, gözünün önünde durur!

Artık, duvarlara vur dur, istersen
Çocuklar da senden soğur, itersen.
Kolay mı, kaç kere ölüme yatmak?
Kolaysa, bir kere doğur, dilersen.

Yalnızlık, insana önce hoş gelir
Sonra, yaşamak zor ve bomboş gelir.
İnsanın insana ihtiyacı var
Bir anlamı kalmaz, hayat loş gelir.

Kimseye bir rahat vermedin, mızır
Kapıya, duvara vur, kafana vur! ..
Araba, özgürlük, ev senin olsun
Bizim tek arzumuz, sadece huzur!

Biz bir yuva kurduk, burda mutluyuz
Gelecek yıllardan da umutluyuz!
Onur’a karışma, artık uzak dur!
Senin olmadığın yerde mutluyuz.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:41 AM
.GİRDİ GiRECEK

Seksen altı yazı doğan bir bebek
On altı yaşına girdi girecek! ..
Tam on altı darbe yemiş kelebek
Toprağın altına girdi girecek! ..

Beklentim olmadı, olmaz muradım
Doksan birde kaçtım, kurtulamadım
İki bin yılını yasa boyadım
Renkler birbirine girdi girecek.

İntikam duygusu iş açtı başa
Şeytan dedi ki: “O adamı boşa!
Yalnızlık mutluluk, keyfince yaşa! ”
Kanıma o mel’un girdi girecek.

Çocuklarım rehin kaldı Bursa’da
Oraya gitmedim, gelmez bir seda
Ayrılık, ne kadar acı olsa da
Yollar aramıza girdi girecek.

Tam iki yıl göremedim kızları
Sayamadım beynimde yıldızları
Bende kalacaklar artık yazları
Ruhsal bir hastalık girdi girecek.

Kaç yaz göreceğim, bu yaştan sonra?
Yakında bana da gelecek sıra
Onların sevgisi sığmaz bin asra
Bir ölüm mevsimi girdi girecek.

Büyük, doktor olmuş; meslek elinde
Mühendislik ile meşgul, gelin de
Küçük ile üç kız, kendi feylinde
Üniversiteye girdi girecek.

On bir yıldır, yalnız Allah Yolunda
Bazen sağındayım, bazen solunda...
Düşünse her insan, yolun sonunda
Mânâ âlemine girdi girecek.

Bir Çarşamba günü, on bir on birde
Antalya’da doğdum; öldüm, Kemer’de
Çıldırdım, boğuldum sonsuz kederde
Onur kara yere girdi girecek.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:41 AM
.GİTMİŞSiN

Gitmişsin!
Zaman nasıl geçer?
Nasıl yaşarım sıkıntıları?
Konuşurduk, dertleşirdik
Bir şeyler içerdik birlikte
Şarkılarda dolaşırdık
Şiir şiir kalırdı anılar.

Zamanı paylaşırdık, yarıya inerdi
İki misli hızla geçerdi anlar...

Canımdan çok sevgili! ..
Aklıma sorsam, imkânsız! ..
Ruhuma sorsam
Sarmışsın, ten gibi.

Sanki soyulup, gitmişsin.

Et kalmışım, acılar içinde! ..
Kıpkırmızı et, kan...

Derim ayrılmış vücudumdan! ..
Derimmişsin
Soyulmuşsun, gitmişsin! ..

Bitmişim! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:42 AM
.GiZLEME

Beyazlar doğuyor, maviliklerde
Ardarda...
Korkunç sonsuzluklara aykırı...
Denizler köpük köpük
Göklerse bulut bulut
Dışarıya vuruyor, duygularını.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:42 AM
.GİZLİ BiR YOLCULUK

Gizli bir yolculuk, gönülden gönle…
Bakışla kalpleri yakış başlıyor.
Rota bulunmuyor bu sekiz yönle
Sevdalara doğru akış başlıyor.

Biz mutlu olalım, ideal, örnek…
Hayata bakalım, gülümseyerek
Sevelim, çarpalım gel, yürek yürek
Çevreye gülücük saçış başlıyor.

Daima ileri, geriye bakma!
Her şeye üzülme, kafana takma!
Unut, ırmağa bak, geriye akma!
Bizi üzenlerden kaçış başlıyor.

Gizlice kaçalım, bulamasınlar!
İyi saklanalım, çok arasınlar!
Değerlerimizi de anlasınlar
Mutluluğa kanat açış başlıyor.

Her ânı yaşayıp, paylaşalım, biz!
Ova, dere, tepe, dağ aşalım biz!
Memleket memleket dolaşalım biz!
Sevgilere kucak açış başlıyor.

Onur, aradığı huzuru bulsun!
Geçtiğimiz yollar, izler kaybolsun!
Gözlerimiz ufka uzanır olsun!
Geleceğe mutlu bakış başlıyor.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:42 AM
.GÖK TAŞLARI GiBİ

Hâlâ kurşun gibi şakağımdasın
Beynimden çıkarıp atamıyorum!
Yollar, kıvrım kıvrım boynumda lâle…
Yolların bittiği yerde kavuşmak var mı?
Bak ne hâle geldik, ne hâle! ..

Kuruyan bir gönül, kırılan bir kalp…
Hazanla buruşan dallarda özün…
Su yürür mü tekrar, olabilir mi?
Yeşerir mi gazel, sen gelir misin?
Tünel açılır mı, dağ yarılır mı?
Çeliktir, başını eğmez gururun.

Mutluluğa kurşun atar dururum
Ruhumun yaşını silip, gizlice…
Kuytularda gezdiğimi bilmezsin
Aşkın çakar, hasret yağar göklerden
Sırılsıklam hıçkıranı görmezsin.

Birisi var, can çekişen, çırpınan
Bir ömür var aşka feda edilen
Haberin olur mu, için sızlar mı?

Dönüp dönüp başa gelir hayalim, o gittiğin âna
Döner döner ağlarım, yana yana! ..
Görmeyeyim, bilmeyeyim geçmişi, olmaz olsun!
Okuma bu şiiri, duyma
Nasılım, bilme!
Sen bana uyma!

Gök taşları gibi kay da git
Bir daha gelme! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:42 AM
.GÖKKUŞAĞı

Bir ebem kuşağı hep uzaktadır
Işığı, renklere ayırmaktadır
Kollarını açıp, davet ederken
Ulaşılmazlığı haykırmaktadır.

Bir ucu, tepenin arkasındadır
Diğeri yakında, şu ormandadır
Bir nişan yüzüğü; parlak, romantik
İki sevgilinin arasındadır.

Sen; ebem kuşağı,sen bir şiirsin
Farklı noktaları birleştirirsin
Yaklaştıkça kaçan, mahcup, gururlu
Renk, ışık, pırıltı, sevinç verirsin.

Yağmur yavaşlamış, güneş açarken
Hava, şairane toprak kokarken
Seni gökyüzünde seyrediyorum
Sen yedi renginle ışık saçarken.

Renklerin ahenkle kaynaşıyorken
Sana ulaşmaya çalışıyorken
Aynı uzaklıkta dans ediyorsun
Uzaklaşıyorsun, yaklaşıyorken.

Her rengin bir nota, sen bir şarkısın...
Sessiz bir müziğin garbı, şarkısın...
Kavuşmak imkânsız,doymak da öyle
Mutluluğun resmi, aşkın farkısın.

Yine damlalarla gizleneceksin
Başka bir yağmurda izleneceksin
Kavuşmak imkânsız, doymak da öyle
Bir bilsen, ne kadar özleneceksin! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:42 AM
.GÖKKUŞAĞIMSıN

Ben sana ‘Gökkuşağı’ demiştim
Yükseklere koymuştum, gökyüzüne...
Tüm renklerinle
Tüm güzelliğinle
Boylu boyunca...
Çünkü değerliydin
Yerlere koyamıyordum
Hep
Ulaşılması imkânsız
Bir yerde kalmanı istiyordum.
Göklerde durmalıydın.

Herkesten üstün olmalıydın
Herkesin, her şeyin ötesinde…
Benden de ötede…
Ve ben seni ancak
Öyle görebiliyordum…
Uzaktan, rahatça…

“Bir ebemkuşağı
Hep uzaktadır.” demiştim.
Hep aynı yerde durmalıydın
Yerinde…
Mesafeyi korumalıydın…
Seni kolayca seyredebilmeliydim
Doya doya…

Bir ebemkuşağı
Yakından görülemezdi
Yanındakilerin
Seni göremediği gibi…
Bense
Hep uzaklarda kalmak istiyordum
Ve seni hiç kimsenin
Göremeyeceği kadar çok görmek…
Hiç kaybetmemek…
Bir an bile…
Onun için “Gelme! ” diyorum
“Gelmem! ” diyorum.
Uzaklığı korumak istiyorum.
Uzaklığı ve sevgiyi…
Çünkü
Seni hep seyretmek istiyorum
Ve sevmek…
Engelsiz, kesintisiz, net! ..

Seyretmek ve sevmek…
Engelsiz, kesintisiz ve net…
Onun için dindirmiyorum
Yağmuru
Damlaları bitirmiyorum.
Sen damlalara muhtaçsın
Ben de sana…

Damlalarda yaşıyordun
Yağmur kesilmemeliydi
Güneş çekilmemeliydi
Ve sen
Hep yerinde olmalıydın, hep
Hep görebileceğim bir yerde…
Ne olursa olsun...
Ve ben seni hep görebilmeliydim

Yağmur kesildiğinde
Yüreğime akıyordu, yaşlar…
Damlalara sevgi vuruyordu
Işık ışık…
Sen
Göz yaşlarımda oluşuyordun
Tüm renklerinle
Tüm güzelliğinle! ..
Yüreğimde beliriyordun
Tüm heybetinle
Yedi renginle…

Yüreğime yağmurlar yağıyordu
Sevgi vuruyordu damlalara
Canım acıyordu.

Kesintisiz ağlıyordum
Kesintisiz…
Kesintisiz seyredebilmek için seni
Göz yaşlarımda
Yüreğimde…
Yüreğimin içinde
Sabaha kadar…
Yüreğime vuruyordu, sevgi
Yüreğimin içi acıyordu.

Kalbim dışarıdaydı
Benim dışımda
Ötelerde, göklerde…
Senin durduğun yerde…
Kalbim sendeydi
Senin yanında…

Çisem çisem yağmurlar yağıyordu
Yüreğimin içine…
Gözyaşı yağmurları…
Sevgi, damlalara vuruyordu
Sen oluşuyordun
Seni seyrediyordum
Hep durduğun yerde
Yüreğimde! ..

Boylu boyunca uzanmışsın
Yüreğim taşıyamıyordu
Yüreğimin içi acıyordu.

Göz yaşlarıma sevgi vuruyordu
Işık ışık…
Yediye ayrılıp
Renk renk seni oluşturuyordu.
Yüreğime sevgi vuruyordu
Göz yaşlarımdan çok
İçimi acıtıyordu.

Yine yağmurlar yağdı
Dün gece, yüreğime…
Sabaha kadar
Kesintisiz, istemsiz…
Diner gibi oldu, altıda
Yine sen oluştun, Gökkuşağı
Sen
Yüreğimde…
Yüreğim, senin olduğun yerde…

Gözlerim buğuluydu
Dolu doluydu
Net göremiyordum.
Fakat
Kesintisiz seyrettim, seni
Yüreğimin içinde…
O sendeydi
Seninleydi.

Çisem çisem
Yağmurlar yağıyordu
Gözyaşlarımdan
Sen
Işık ışık
Renk renk…
Her rengin bir nota…
Yürek tellerinde şarkılar…
Her renge bir şiir yazıyordum
Her notaya bir şiir okuyordum…

Ben ölüyordum
Şarkılar bilmiyordu
Ölüm nedenini
Şiirler biliyor, söylemiyordu…
Sen
Her şeyi biliyordun.
Sana
…..Bir
…….Daha
……….Şiir
…………Okumak
………………İstemiyordum.

Çünkü
…….Artık
………..Hiçbir şey
…………………Yerinde
………………………Değildi.

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:42 AM
.GÖZBEBEĞiM

Bilmezdim, Sana nasıl ereceğim
Şu garip gönlü kime vereceğim.
Yarattığın perde olmuş önüme
Ya Rab, ben Seni nasıl göreceğim?

Vardım, gönül kapısına dayandım!
Açamadım, açamadıkça yandım! ..
Eren’in elinde imiş anahtar
Açıverdi ki can içinde candım! ..

Gönül eri ayna tuttu, yüzüme
Bir anda erdirdi beni özüme!
Bir kez de dışımdan içime baktım
Sen bakıyordun, gözüme gözüme! ..

O nur güzellikleri deremedim!
Allah’ım Sana yalnız eremedim!
Kulun ayna olmuş, geçmiş karşıma
Sen, Gözbebeğim’mişsin; göremedim! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:42 AM
.GÖZLER YEŞİM YEŞiM

Bu kaçıncı şiir, şiir gözlere?
Gözlerde hıçkırık, boğazda düğüm…
Nasıl da dalıyor asla, özlere! ..
Gözler yeşim yeşim, sende gördüğüm.

Bakışın kavurur, aşk halısını
İçimden geçirir, gam çalısını! ..
Sen yoksan neyleyim; köşk, yalısını?
Nasıl perişanım, nasıl kördüğüm! ..

İlmek ilmek söksem, biter mi dersin?
Yaksam yokluğunu, tüter mi dersin?
Ayrılığa bir gün: “Yeter! .” mi dersin?
Sabır, dokuduğum; çile ördüğüm! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:43 AM
.GÖZLERiN

Sevmemek mümkün mü, bir kez görüp de
Gözlerin mıknatıs, gözleri çeker.
Dişi örümcekçe ağlar örüp de
Yüreğin köküne ölümü eker.

Bakışlar yıldırım, paratoner göz
Nereye yönelsem, gözlerindeyim.
Kirpikten sıyrılır, kabre döner göz
Cehennem narının közlerindeyim.

Gözlerin doğunca, güneş kararır
Dünyamı siyahın nuruna boyar.
Sessizce batınca, yeşil sararır
Bir sıkıntı basar ruhumu, boğar! ..

Her renk karışınca, siyah oluşmuş
Hangi renge baksam, siyah oluyor.
Tek rengin içine renkler doluşmuş
Gözlerin doığunca, renkler soluyor.

Kor bakış, petekten süzülen baldır
Göz göz yüreğimin gözlerindesin
Kaldır kaşlarını güzelim, kaldır!
Bırak da aşkını gözlerin desin! ..

Gece Akdenizce gözler, gizemli...
Falezler karanlık, içine çeker! ..
Yakamoz yakamoz, buğulu, nemli...
İçime, intihar korkusu korkusu çöker! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:43 AM
.GÖZLERiN İÇİN

Karanlık yaz akşamlarında kaldı
Sarhoş çiğ taneleri
Ilık rüzgârların şiiri
Yıldızlara şarkılar
Mutluluğum…

Bir gözlerin kaldı, hatırımda
Gözlerindi, bin bir duyguyu yaşatan.

Gözlerin karanlıktı
Geceydi, gecenin ortasında
Sessizdi
Masumdu, duygusal, çocuksu bazen
Kararlıydı, huzurlu, gizemli
Çekingendi, suçluydu, ürkek...
Fakat yalansızdı
Sıcaktı zaman içinde.

Bir gözlerin kaldı, hatırımda
Gözlerindi, bin bir duyguyu yaşatan.

Gözlerin kararlıydı
Sessizdi, gözlerimle konuşurken
Huzur veriyordu, sıcaktı.
Onlardı hayal dünyasına götüren
Onlardı tüm duyguları paylaştıran
Duygu duygu dolaştıran.

Bir gözlerin kaldı, hatırımda
Gözlerindi, bin bir duyguyu yaşatan.

Bir de ellerin
Uzakta, seçemediğim
Tam anlayamadığım bir şeyler söyleyen...
Bir bütündü gözlerinle
Ulaşamadığım.

Bir gözlerin kaldı, hatırımda
Gözlerindi, bin bir duyguyu yaşatan.

Bir çılgın çocuktun
Ağır görünümünün ardında
Kimsenin göremediği…
İlk aşkını yaşar gibi mutlu
Heyecanlı, yaşama sevinci dolu...
Kabına sığmayan
Koşmak, şarkı söylemek, gülmek
Hayal kurmak isteyen
Bir ağaç gölgesinde.

Bir gözlerin kaldı, hatırımda
Gözlerindi, bin bir duyguyu yaşatan.

Gözlerin masumdu
Çocuksuydu, zaman zaman
Düşündüklerini anlatıveriyordu.
Işıltılar beliriyordu içlerinde
Göz bebeklerin gülüyordu
Uyku gibi akıyordu, sevgi gözlerinden
Kaşların gözlerini gizlemek istiyordu
Utanıyordu.

Bir gözlerin kaldı, hatırımda
Gözlerindi, bin bir duyguyu yaşatan.

Gözlerin çekingendi
Suçlu gibi ürkekti bakışların
Bakışların kaçıyordu gözlerimden
Tutamıyordum! ..
“Aşk, Tanrı sanatıdır! ..” diyor Mevlâna
Ne suçun vardı?
Ne gizliyordun?

Bir gözlerin kaldı, hatırımda
Gözlerindi, bin bir duyguyu yaşatan.

Gözlerin duygusaldı
Yalansızdı, gözlerime daldığında...
Ciddiydi, güven veriyordu:
“Seviyorum! ..” diyordu, “Unutamam! ..”
Yeminler ediyor, inandırıyordu.

Bir gözlerin kaldı, hatırımda
Gözlerindi, bin bir duyguyu yaşatan.

Gözlerin darıldı
Gideceğimi anlayınca! ..
Son gündü...
Bir ara takıldı, gözlerime
Bakışların küskündü.
Ayrılık hüznü çökmüştü, içine
Ümitsizlik büyüdü, göz bebeklerinde! ..
Gülemiyordun
Sessizdin
Dalgın…
Her şeyini yitirmiş gibiydin.
Omuzların düşmüştü
Bilinçsizce yürüyordun.
Sanki kimsesizdin
Susuzdun, açtın
Üşüdüğünü duymuyordun.
Oyuncağı alınmış bir çocuk gibi huysuz
Huzursuzdu gözlerin, üzgündü
Sanki dündü.

Bir gözlerin kaldı, aklımda
Gözlerindi, bin bir duyguyu yaşatan.

Gözlerin donmuştu
Bakışların soğuktu, buzdu! ..
Gözlerin gözlerime son kez sarıldı
Gözlerim üşüyordu.

Bir gözlerin kaldı, hatırımda
Gözlerindi, bin bir duyguyu yaşatan.

Gözlerin geceydi
Daha karanlıktı, güpegündüz.
Daha bir sıcaktı, çaresizdi
Buğulu, suskun…

Bir gözlerin kaldı, hatırımda
Gözlerindi, bin bir duyguyu yaşatan.

Gözlerin sırdaşım
Arkadaşım, korkunç yalnızlığımda...
Yokluğunun avuntusu
Özlemin ilâcı
İyiye, güzele, doğruya rehber
Dürüstlük örneği
Aşkın özeti.

Gözlerin, unutamadığım! ..
Gözlerin en çok özlediğim! ..
Gözlerin, gözlerin! ..
Mutluluğum, her şeyim! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:43 AM
.GÖZLERiN SARP KAYA

Alkolleşmiş bakış, dolaşan bir dil…
Mükemmel sandığım, kısık bir sesmiş!
Kim bilir nerede kararmış, kandil!
Gözlerin sarp kaya, kızıla kesmiş! ..

Ruh kaynaşıverir, dilse dalaşır!
Karanlık gecede, güneş dolaşır.
Sitem, sevgiliye nasıl ulaşır?
Gözlerin sarp kaya, kasırga esmiş! ..

El, dostça uzanır, sigara verir
Yüreklerdeki kin yavaşça erir
Yepyeni dallarda sevgi yeşerir! ..
Gözlerin sarp kaya, ruhun bikesmiş! ..

Mantık kavga eder, duygu bastırır!
Gerçekler, ayağı yere bastırır!
Bir iftira gelir, adam astırır! ..
Gözlerin sarp kaya, notasız esmiş! ..

O nasıl tartışma; sessiz, nedensiz! ?
Nasıl bir anlaşma, kabul edensiz?
O nasıl kaynaşma, ruhsuz, bedensiz?
Gözlerin sarp kaya, Onur’dan pesmiş! ..

Onur Bilge

GooD aNd EvıL
07-24-2008, 08:43 AM
.GÖZLERİN SıRRI

Ne kadar isterdim, görebilmeyi
Geçit vermez, kabre kadar, ayrılık.
Gözlerin sırrına erebilmeyi…
Hasret silahıyla tarar, ayrılık.

Ne sen konuşursun, ne ben sorarım
Gözlerim zapt olmaz, seni ararım.
Bulsam gözlerini, kalmaz kararım
Yanan yüreğimi yarar, ayrılık.

Romanlar yaşandı, siyah gözlerde
O gözler devaydı, şifasız derde
Nereye takılı gözlerin, nerde?
Daha ayrılmadan arar, ayrılık.

Sorar da cevabı alır, gözlerin
Gitsen de beynimde kalır, gözlerin! ..
Neden derinlere dalar, gözlerin?
Kalbime, aklıma zarar, ayrılık…

Dünyayı satarak ben seni alsam!
Anlamsız gözlerle bakarak, dalsam
Orada felç olsam, çakılıp, kalsam!
Bitimsiz dertlere karar ayrılık.

Onur’a vuslattan söz etme, olmaz!
Bunun çaresini kimseler bulmaz!
Katlimize ferman çıkmış, bozulmaz
Asla vermez; affa karar, ayrılık.

Onur Bilge