Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

O benim işte

Kurumuş bir ağaç, ayakta durur
Sinesine, dert baltası darp vurur
Yıkılmış bir umut, kırılmış gurur
Nerde görürseniz, o benim işte.

Beş para etmeyen, geçmez bir akçe
Karnı aç olsa da,gözleri tokça
Bulutlu bir sema,hazanlı bahçe
Nerde görürseniz, o benim işte.

Düşünceli kafa, hüzünlü bir yüz
Çatık kaş altında, ağlamaklı göz
Kelepçeli bir dil,dobra,dobra söz
Nerde görürseniz, o benim işte.

Hayat benim için olmuştur sırat
Çileyi anlatan desenli surat
Gerçekleşmek arzu,olmayan murat
Nerde görürseniz, o benim işte.

Birini görürsen, özü özleyen
Kararmış bir talih,asla gülmeyen
Şefkati arayan,sevgi dileyen
Nerde görürseniz, o benim işte.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

O gün

O gün, öyle bir gündü ki,akıllar duruyordu
Kimileri ağlıyor,kimileri gülüyordu

Kimi zayıf almış mahcup,kimi başarıdan şakrak
Kimisi coşup gülerken,kimisi neşeden ırak

Kimisi için ayrılık, bugün sona eriyordu
Bu gün, bana çekilmez azaplar veriyordu

Sömestri tatilinin birinci günüydü bu
Evlat bekleyen annenin, girmiyor gözüne uyku

Fakat, bu sayılanların hiç birisi yoktu, bende
Düşünen yoktu beni,kahrolası gençliğimde

Tahsilim yarıda kaldı, şu yoksulluğun yüzünden
Söyle felek, derdin neydi,intikam mı aldın benden

Ben, bir okul köşesinde, bir barınak arıyorken
Yardım et ya rab diyerek, Tanrıya yalvarıyorken

Kırılmıştı umutlarım,kadere boyun eğerken
Ahu figan ediyordum,arkadaşlarım gelirken

Otobüsten inen herkes, anasına kavuşuyor
Babasını elin öpüp,kardeşiyle koklaşıyor

Bunlara bakıp gördük çe,benim kalbim kaynaşıyor
Gönül hayaller kurarken,bir ok derdimi deşiyor

Ne olurdu? bende bunlar gibi mutlu olsaydım
Şimdi ağlamak mı gerek, bende gülebilseydim

Kaptırmışım kendimi,bu hayal rüzgarına
Divaneyim gark oldum,bahtımın hüsranına

Yürüsem de ne çıkar, bu karanlık yollarda
Bıraktım benliğimi, aklım hep okullarda

Kararan bahtımda ki,hicranla yanıyorum
Gönlüm bu özleme hasret,ben yine ağlıyorum.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

O gün gelir

Gün gelir seninde solduğun olur
Kurumuş yaprağa dönersin o gün
Delice saçını yolduğun olur
Herkesten kendini gizlersin o gün

Dostların unutur,gelmez olurlar
Bahçende koncanı dermez olurlar
Tarumar saçını örmez olurlar
Yakar yüreğini,dazlarsın o gün

Kapını çalanın bulunmayacak
Kalbinde kalanın hiç olmayacak
Gözlerin o zaman yağmurlaşacak
Kendi hayatını izlersin o gün

Şimdi çok mağrursun çokta güzelsin
Gün olur ki yaşantından bezersin
Nerde eski günler ah gençlik dersin
Eski baharları,özlersin o gün

İşte o günlerin uzun sürecek
Siyah saçlarına aklar düşecek
Çağıracak toprak gel,gel diyecek
Ecelin yolunu gözlersin o gün
20-9-1972

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

O gündür

,
Sen gittin gideli ey yar, o gurbet denen yerlerde
Yapayalnız tek başıma kaldığım gün o gündür
Felek takipteydi her an, gölgem gibiydi peşimde
Tüm dertleri senden satın, aldığım gün o gündür

Bu zulüm revamıdır ki tanrının seven kuluna
Artık aşka mahkumum ben, kelepçe taktın koluma
Bir tahta parçası gibi kapıldım sevda seline
Benim aşkın girdabında boğulduğum gün o gündür

Ayrılığı yaşayanın ateş düşüyor bağrına
Yelken açmış gidiyorsun kendi tutkularına
Son sözüm bu diyordun sakın çıkma yollarıma
Kırılmış sırça kalp gibi dağıldığım gün o gündür

Anladım ki o elveda bir ayrılığın kavşağı
Bitir beni baştan sona at benliğimi aşağı
Umudun penceresinde göremedim mum ışığı
Kaderimin karşısında eğildiğim gün o gündür

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

O güzelliklerin aynası sensin

Seninle, gönlüme doldu sevgiler
Bütün sevgilerin anası sensin.
Gözümün önünde, tüm güzelliler
O güzellilerin,aynası sensin.

Bir rüya görmüştüm, elin,elimde
Bir destan yarattık, aşkın dilinde
Seninle yaşadım özlemlerimde
Kalbimin, haz dolu sevgisi sensin.

Bir bütündük, senin ile özdeştik.
İkimizde aynı yarayı deştik
Bir dünya yarattık,orda birleştik
O hayal dünyamın Tanrısı sensin

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

O his ki

O his ki!
Hayallerimi sarartan sonbahar
Yaprak, yaprak dökülen umut
Semaya kanat açan gaye
Uzanıp erişmek zor.

Hayat perde,perde rüyalarımda
Geçmiş, takvim,takvim gerilerde
Zaman su gibi akıp gitmekte
Yarışmak zor.

İçimi dolduran karamsarlığım
Özlemlerim zihnimi kemiren
Hislerim, duygu selinde boğulan
Barışmak zor.

O his ki!
Göremediğim sima
Kuraklaşmış umut gölü
Zifiri karanlığı hayatımın
Vazomun sararmış gülü
Konuşmak zor.

O his ki
Sonsuzluğa uzanan dünya
Kıvrım, kıvrım dalgacıklar
Refah ülkesinden gelen mektup
O his okur, onu anlatır
Görüşmek zor.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

O tesadüfe minettarım

Her nefes alışımda yaşadığımı sandım
Hayatı böyle kanıksardım
Görmeyi,işitmeyi,duymayı
Yaşamak sandım.

Yaşamak sandım
Tat almayı,dokunmayı
Okumayı,yazmayı
Yürümeyi,gezmeyi
Sinirlenmeyi,kızmayı
Yaşamak sandım.

Yaşamak sandım
Yemeyi,içmeyi,konmayı,göçmeyi
Acılara alışmayı
Oturmayı,konuşmayı
Yatmayı,kalkmayı
Uyumayı,uyanmayı
Kan ter içinde çalışmayı
Yaşamak sandım.

Meğerse yaşamıyormuşum
Habersizmişim, sevmekten,sevilmekten
Bir gönül’e girmekten,
Birine gönlümde yer vermekten
Habersizmişim.

Seni gördüğüm gün tattım sevginin tadını
O gün, sevmeyi öğrendim
Yollarını aradım sevilmenin
Sere serpe duygularımı sermenin
Yollarını aradım.

Yollarını aradım
Sevebilecek bir gönül’e girmenin
Gözden göze kurulan köprüde yürümenin
II

Odağı oldun tutkularımın
Doldurdun hayallerimi
Sürükledin özlem dolu bir serüvene
Gözlerinin içine baktım
Dizgin vuramadım duyguların titreşimine
Bakışlarda konuştum, anlarsın diye
Duygumu okursun sandım göz bebeklerimde
Ellerini ellerimde hayal ettim
Öyle olsun istedim
Sevgime umut ekledim.

Bakışlarında, tanıştım sevgiyle
Alfabesini okudum bakışların
Severek yaşamayı öğrendim.
Gözden göze köprü kurmayı
Sükut etse de dudaklarım
Sözcükler düşmese de dilimden
Bakışlarda manayı algılamayı
Bakışlarla konuşmayı
Hislenmeyi,duygulanmayı
İnsan gibi yaşamayı
İnsan olmayı öğrendim.
Sen varsın diye
Anlarsın diye.

Öylesine girdin ki kalbime
Ne çıkıp gidiyorsun.
Nede gönlüde yer veriyorsun
Özlemlerimde sükut
Hayalimde kor
Umutlarıma dekor oluyorsun.

Yalnızlıklara itiyorsun
Karanlıklara gömüyorsun
Aşk ateşiyle dağlıyorsun sinemi
Birde haber gönderiyorsun
Diyorsun ki
Unutsun beni.

Sevme tutkusunu aşıladın
Sevebilmen ihtimali ile avunuyorum.
Yanmasına, yansam da
Kül olup savrulsam da
Benliğim, seninle ruh buldu
Seninle yeşerdi umudum
Seninle ayağa kalktı vakarım
Seni karşıma çıkaran tesadüfe
Minnettarım.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

O yaltakçı dalkavuklar

Zararı,doğru olana
Gezer,dolana,dolana
Benzer zehirli yılana
O yaltakçı,dalkavuklar

Üst kapısında yatarlar
Hileye hile katarlar
Dürüste çamur atarlar
O yaltakçı dalkavuklar

Onlar gözdedir ahırda
Kuzuyu yem eder kurda
Dört büklüm olur huzurda
O yaltakçı dalkavuklar

Namusluysan etme hata
Yalvarma eşeğe,ite
Hep iterler seni öte
O yaltakçı dalkavuklar

Sakın karışma işine
Düşeyim deme peşine
Su katar pişmiş aşına
, O yaltakçı dalkavuklar

Bunlara inanır üstler
Değersiz olur dürüstler
Yalanı çok iyi süsler
O yaltakçı dalkavuklar

Mağdur’i görüyor bunu
Çaresiz büker boynunu
Sonunda oynar oyunu
O yaltakçı dalkavuklar

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

O yar demiş ki

Geçen gün bir haber geldi o yarden
Yazıktır haline acırım demiş.
Mümkün olsa eski günlere dönmek
Uğruna canımı harcarım demiş.

Beni yakmış idi, düşmüş ateşe
Onunmuş,o kentte, her ıssız köşe
Elinde bir şişe ve kalka düşe
Ben, ondan daha da naçarım demiş

İyi anlatmışlar ona da beni
Her gün meyhanede dem çektiğimi
Demişler ki! şimdi istese seni
Kanatlı kuş olur,uçarım demiş

İyice öğrenmiş bu dert bambaşka
Ben bur da başkayım, o orda başka
Demişler ki ondan başka bir aşka
Allah göstermesin kaçarım demiş

Teselli etmişler ağlama diye
Bir aşka gönlünü bağlama diye
Olup bitenlere çağlama diye
Bende bu dert ile göçerim demiş

Yusuf Değirmenci emekli em. müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

O yar ki

O yar ki
Mavi sular kadar engin
Dalgacıklar gibi kıvrım, kıvrım
Karanlık odamın ışığı
Düşüncelerimin sarmaşığı
Karşıma çıkacak diye gün saydığım
Yolunu gözlediğim rüyamdı.

O yar ki
Aşk ülkesinde postalanan mektup
Cümle cümle,satır satır
Okumak için sabırsızlandığım.
Rüyamda gördüğüm
Hayalde sayıkladığım
Görmediğim tanımadığım
Varlığına inandığım
O yar ki
Candan sevdiğim hülyamdı.

O yar ki
Beynimde örümcek ağı
Tutkularımın tuzağı
Umut bahçemin gülü
Hayallerime gömülü
O yar ki
Cemalini görmediğim
Görmeden sevdiğim
Ve özlediğim.insandı
Yusuf Değirmenci emekli em müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Odak noktası ekmek

Bütün kavgaların odak noktası ekmek
Bütün çabalar yaşamak için
Ve devamını sağlamak
Yaşamı mutlu geçirmek
Bunu başarmak için
Bu sorumluluğu taşıyabilmek
Bütün mesele bu işte
İnsana,insanlığı öğretebilmek
Kaygıları silebilmek
Gönüllere saygıyı yerleştirmek
O zaman kutsallaşır emek
Kavgasız kazanılır ekmek.

İnsanlar birbirine güvenebilmeli
Dünya cennete çevrilmeli
Herkes mutlu görülmeli
Herkes gülebilmeli
Analar doğurduğuna
Yavrusu doğduğuna sevinebilmeli
İnsan hakları ihlal edilmemeli
Gönüllerde sevgi filiz vermeli
İnsanlık bunu görmeli
Övünülmeli
Ekmek ağız tadı ile yenmeli
Sorumlu girmek insanlığın hizmetine
Sorumluluk kahreder düşünebileni
Bu sorumlu davranış sunmalı
İnsanlığa evreni.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Oğlum Erdal'a

Düşünüyorum,düşüncelerim sonsuzluğa ulaşıyor
Tarifi mümkün olmayan bir his, içimde yaşıyor
Yanıyor! buram,buram, kıvrılıyor, kaynaşıyor
Yaşıyor işte beynimde,sökemiyorum, yaşıyor

Herkes yarını düşünür, ben yarından sonrasını
Değil, yazı kışı,değil yarın ki işi,değil, ekimi, kasımı
Değil yüz yıl,değil bin yıl,beş bin yıl sonrasını
Düşünüyorum,Türklüğün asırlarca var olmasını

Dünya yaşadıkça,şen,mutlu,refah içinde, sevinçli
Bir Türklük düşünüyorum,atılgan, çalışkan, doğru ve güçlü
Bir gençlik düşünüyorum, başarılı,eseri ile övünçlü
Bir vatan düşünüyorum,cennet gibi olmasın suç ve suçlu

Şayet bizler estiremezsek, böyle vatan havasını
Oğlum Erdal,siz çizin rotasını, siz yapın yuvasını
Tarihin öncesini anlayın, düşünün sonrasını
Hala duyuyorum, fikret’in yarınlara ferdasını

Yabancı gözlerin, Osmanlı hurdası diye baktıkları
Bu millet,mutlaka süslemeli, semaları, ufukları
Silmeli gözlerden yaşı,silmeli kalpten efkarı
Getirmek en büyük emel olmalı, yeşil baharı

Bayrağım, ebediyen ufuk ta dalgalanmalı al, al
Bu çınar büyüyüp yeşermeli, kol uzatmalı dal,dal
Yurdunda en müşkül durumda kalsan da, Erdal
Yurda hizmet,ona sevgi borcundur, orda kal
22-11-1972
Yusuf değirmenci
emekli.em.müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Oku gezlerimden sana olan aşkımı

Sevdiğimi söyledim
İnanmadın.
Seviyorum diye ilanlar verdim
Aldırmadın.
Sana kavuşmak
Seni bulmak uğruna
Dünyaları dolaştım
Irmaklar geçtim
Denizler aştım
Ovaları,dağları vadileri taradım
Her yerde seni aradım
Her taşa vurdum başımı.
Ne yaptımsa inandıramadım

Her sözün yalan gelebilir sana
Her vasfı sahte diye düşünebilirsin belki de
Bir meçhul olmak yerine
Çık ortaya, geç karşıma
Sor soracaklarını
Söyle söyleyeceklerini
Çatarak kaşlarını
Dik gözlerime bakışlarını
Bakışlar yalan söyleyemez biliyorsun
Oku gözlerimden sana olan aşkımı.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Okurken çektim acı

Bilirim savaşmayı, ben, kendi kaderimle
Senden ihsan istemem, koy git beni derdimle
Çoktan razı olmuşum gülmeyen kaderime
Dipsiz bir kuyudayım uzanma ellerime
Kararını sen verdin, koştun sevilerine
Bağrıma taş basmışım, mutluluğun yerine
Hicrandır,bıraktığın, tatlı bir aşk yerine
Mümkün değildir dönmek, o eski günlerime
Benimde, elemlerim, özlemlerim, var idi
Avucumda umutlar, sabun gibi eridi
Gözlerinin içinde bir mana arıyorum
Sever mi ki diyerek, kendime soruyorum
Bir tek sözcük var idi, değişmişti soyadın
Elveda diyen mektupla üzmek miydi maksadın
Beklenmedik bir anda, bir zarf verdi postacı
Açarken sevinçliydim,okurken çektim acı

emekli emn.müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Olan oldu bir kere

Takıldın gönlüme bir çengel gibi
Aklım fikrim sende kaldı bir kere
Sözlerin teselli etmiyor beni
Sevda çıram alev aldı bir kere

Bu uğurda ben kellemi koyarım
Seni sayıklarım seni duyarım
Nasıl vazgeçerim nasıl cayarım
Yanıyorum olan oldu bir kere

Saz olsaydın telin olur inlerdim
Fırsat versen duygularım söylerdim
Ben bende değilim hep seninleydim
Gönlüm sevdasını buldu bir kere

Seni sevdim ama vuslat olmadı
Hasretini çektim yüzüm gülmedi
Kalbimim içinde kanım kalmadı
Kulakçıklar aşkla doldu bir kere

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Olmadın

Garipler diyarı şu gurbet ilinde
Yüzümü güldüren bir eş olmadın
Karanlık günleri aydınlatacak
Nurlu semalarda güneş olmadın

Karalar bağlarken gurbet ilinde
Aklımı çaldırdım aşkın yolunda
Kapılıp giderken sevda selinde
Beni kurtaran dalgıç olmadın
Haziran 1964

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Olmalıyız

Haklılar hakkını aldı
Ağlayanın yüzü güldü
Gerçek demokrasi geldi
Diyecek dil olmalıyız.

Bitse dertler birer,birer
Karanlık başlara iner
Güneş elimizde fener
Gidecek yol olmalıyız.

Şu gelecek korkusundan
Uyan gaflet uykusundan
Çaresizlik kuyusundan
Çekecek el olmalıyız.

Azınlık tok,çoğunluk aç
Ovalar çöl dağlar kıraç
Hilesiz,hurdasız kazanç
Ve helal mal olmalıyız.

Mağdur’i der bahtı güzel
Düşündüğün her şey güzel
Her tarafa konmuş engel
Yıkacak sel olmalıyız.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Olmasaydı

Kulak tatlı söze hasret kalırdı
Aşığın ağzında, dil olamasaydı
Sazda nağmeleri kimse bilmezdi
Dut ağacı sazda, tel olmasaydı

Belki de hiç oluşmazdı ormanlar
Yeşillere boyanmazdı çayırlar
Bu dünyaya yayılmazdı sporlar
Ilgıt,ılgıt esen yel olmasaydı

Gerçek o ki bunlar Allah’ın sırrı
Gören göz uyarsın her bakar körü
Çiçekten çiçeğe uçmazdı arı
Çiçeğin özünde bal olmasaydı

İnsanız diyerek övünemezdik
Akıl olmasaydı düşünemezdik
Tanrı kavramını bile bilmezdik
Tanrıya insanlar kul olmasaydı

Değirmenci görmeyen çok önünü
Hakka ada sen her geçen gününü
Mürşit bile şaşırırdı yönünü
Menzile gidecek yol olmasaydı
31-7-1974
yusuf değirmenci emekli em. müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Olmuyor

Gönüller fetheden güzelliğine
Bakmasam olmuyor,baksam olmuyor.
Bir sevda seliyim,aşkın gölüne
Akmasam olmuyor,aksam olmuyor.

Sen çiçeksin ben benzerim arıya
Hayran oldum gözündeki karaya
Ar perdesi duvar oldu araya
Yıkmasam olmuyor,yıksam olmuyor.

Kararsızım ölçemedim açımı
Bukle, bukle eylemişsin saçını
Karşına dikilip sana içimi
Açmasam olmuyor açsam olmuyor.

Bilmem kovar mısın? seni seveni
Bu sevda ateşi yakıyor beni
Elinle sunduğun aşk şerbetini
İçmesem olmuyor,içsem olmuyor.

Ar perdesi kalkmaz ise aradan
Ben sana yabanım,sen bana yaban
Sonu olmayan bu kara sevdadan
Kaçmasam olmuyor, kaçsam olmuyor.

Aşığım derdimi döktüm kağıda
Kavak yelleri var aşkın bağında
Yüreğim ve aklım sokağınızda
Geçmesem olmuyor, geçsem olmuyor.

Bakıp pencereden sen gülümserken
Ben mahcup ve mahzun. gelip geçerken
Gün gelecek beni sevecek derken
Uçmasam olmuyor,uçsam olmuyor
Yusuf Ddeğirmenci Emekli em. müd.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

On kasım

Hüzün doldu insanlığın gönlüne
Bir matem yağmuru oldu, on kasım
Ulu önder teslim olmuş ölüme
Dünyayı kedere boğdu, on kasım

Yapraklar sararıp kalmış dalında
Acı haber tüm dünyanın dilinde
Bir millet ağlıyor mendil elinde
Milletimi öksüz kıldı, on kasım

Acımıza tanık akan yaşımız
Uçmaz oldu semalarda kuşumuz
Büyük önderimiz,yüce başımız
Can vermiş,cihanı yaktı, on kasım

Milyonlar ağlıyor,böyleymiş yazgın
Bu millet kederli,bu millet üzgün
Ecel yalın pala,azgın mı azgın
Bütün sevinçleri,sildi, on kasım

Türk’üz dayanmışız nice acıya
Gönlümüzde bir yer açtık Ataya
Bir öldü,başladı, bin yaşamaya
Yüreklerde acı kaldı, on kasım

Ey aziz milletim atam ölmedi
Ey insanlık, onu ecel almadı
Daha da güçlendi,fikri solmadı
Atatürk’ü kabullendi, on kasım

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Onlar ki

Onlar ki
Marifet saymaktalar hukuku ihlali
Kanunları çiğnemeyi marifet saymaktalar
Kurulu düzen içinde kuralsız, kuramsız
Kendi kurallarını uygulamaktalar.

Onlar ki
Menfaatlerine esir olmuşlar
İnsancıl feryatları umursamamaktalar
Bakmadan çekintilerin simgesi çizgilere
Yoksulluk zengini nasırlı elleri
Bir lokma ekmek uğruna bağlamaktalar
İşlerini çarkına dişli yapmaktalar.

Onlar ki
Kurbanlarını,kurbanlarına,vurdurarak
Konuşan ağızları susturarak
Gösteriyorlar kararlılıklarını
Yasallaştırmak için soysuzluklarını
Koç yiğit Anadolu evlatlarını
Ateşe sokulacak maşa yapıyorlar
O nasırlı ellere tetik bile çektiriyorlar.

Onlar ki
Merdi,namert,dürüstü,hırsız
Duygusuzu,duygulu,soysuzu,soylu
Namussuza,namuslu diyorlar
Huysuzu uslu gösteriyorlar
Duyan kulakları sağırlaştırıyorlar
Gören gözleri kör edebiliyorlar
Entrika çevirmeyi
Dolaplar döndürmeyi
Düşkünleri ezmeyi
Hak yemeyi,vermemeyi
Cüret ilan ediyorlar.

Onlar ki
İnsanlığı kanla yoğrulmuş et yığını görüyorlar
İdrakten mantıktan yoksun kalsın
Basiretleri bağlansın istiyorlar
Elimizde maşa kalsın diyorlar
Haysiyet değirmeni işgal altında
Soysuzluk öğütüyorlar.

Onlar ki
Yaşayıp yaşamadığını bilmeyen
Et yığını haline getirdiler insanlığı
Dillerini bağladılar elleri serbest
Canlarını almadılar tenleri serbest
Keşke canlarını alsaydılar
Keşke ellerini bağlasaydılar
Bunları yapamazlardı
Yapabilselerdi
Ateşe sokacak maşa bulamazlardı.

Ermek için emellerine
Maşa yapmak için ellerine
Kelepçe taktılar dillerine
Sağır,kör,dilsiz maşaları aldılar ellerine
Birbirine düşürdüler insanları
Birini kırdırdılar diğerine.

Onlar ki
Ekranı da araç ederek emellerine
Evlerimize kadar girdiler
Öve,söve bizi kaplara böldüler
İhtiraslar uğruna kararttılar geleceğimizi
Hak arayana kara damgalar vuruldu
Doğruyu arayanın arakasından koparıldı kitleler
Duygular nefret ile yoğruldu
İnançlar minareye kılıf oldu
Tutkulara tuzaklar kuruldu
Hepimize düşman gösterdiler hepimizi.

Onlar ki
Seni senden,beni benden satın aldılar
Ayırttılar hepimizi benliğimizden
Çalınan milyonlara esir ettiler bizi
Sen maşa, ben maşayım ellerinde
Bize kırdırıyorlar bizi
Ne zaman açacağız gözlerimizi?
Ne zaman uyanacağız gaflet uykusundan?
Bize ne zaman zarar gelmeyecek bizden?
Tek bir yumruk olacağız ne zaman?
Anıtlar ne zaman oluşacak terlerimizden?
Ne zaman? ne zaman? ne zaman?

Yusuf Değirmenci
Emekli Em. Müd.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Oy onurdur

Dışı kalay, içi bakır insanlar
Hep zirvelerde yetkili.
İçi kalay, dışı bakır olanlar
Ayaklar altında öfkeli.

Hız almış menfaat çarkı.
dönebildiğince dönüyor
Tersine döndürmek ne mümkün
Oluşum tersine akıyor.

Arsızlık yüzlerde gülen bir maske
Hak yedikce neşeleniyor
Menfaat emme basma tulumba
hep kendi bahçesine su veriyor
Bu düzenin denizi devletin malı
Enginlere akacak olan musluklar kapalı

Samanın altından yürütüyorlar suyu
Hazine denizinde biriktiryorlar
Özelleştirme masalı anlatarak
Yabancıya satıyorlar
Yoksulluk çölüne akacak suyun
Musluklarını kapatıyorlar

Yoksuluk çölünde kanaat yetişsin diyorlar
İnancın gölgesinde dürüstlüğü yeğliyorlar
O yoksul fırtına boraya dönüşür birgün
O fukara sabır taşı çatlar
o garıp guraba ırmağı taşar bir gün
Taşarda sığmaz seçim sanıklarına
Oy onurdur
Rey alınmaz sadaka kültürü ile
Bu gerçeği göremiyor

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Oyuncaklar mı asılacak

Can alan tetikler, yüzük oluyor parmaklara
Haber diye cesaret yükleniyor ekranlara
Sapık ideolojiler aşılanırken delikanlılara
Genç zihinler kin ile doldurulurken
Bir genç,bir genci vururken
Sokakta kardeş kanı buharlaşırken
Bir can zamansız alınırken
Suçlu diye nefretle bakıyoruz
Bir piyonu yakalıyoruz
Hayatını karartıyoruz
Hapse atıyoruz.

İhtiraslar uğruna bunları kullananlar
Dipsiz yalanlarla, halkı aldatanlar
Kardeşi kardeşe düşman kılanlar
Hiç mi taksiratı yok bunların
Görülmez vahşeti adı gizlenen canavarların.
Yağlı ip bunlara yakışmıyor mu
Hep maşalara mı takılacak ilmikler
Ekranlar tırmalamıyor kulakları
Duyulanlar suça neden delil olmuyor
Kim yaratıyor suç makinelerini
Sonrada imha ediyorlar her birini
Maşalara takılıyor kelepçeler.
Hep maşalar mı yakılacak
Oyuncaklar mı asılacak.?

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Ozanlar ozanca söyler

Bir ozan ki arsız derse birine
Ozan bildiğini ozanca söyler
Şiirinde hırsız derse birine
Duyup gördüğünü ozanca söyler

Bir cümlede soysuz diyecek ise
Mertçe yüze huysuz diyecek ise
Namussuzu tenkit edecek ise
Geçer karşısına ozanca söyler

Dün bir bürokrata der ise hain
Kapı kullarına demişse zalim
Derki gerçekleri söylüyor dilim
Kimin çaldığını ozanca söyler

Ozan doğru söyler bilenler bilir
Herkes bu sözlerden nasibin alır
Sanmayın yapanın yanına kalır
Aklın aldığını ozanca söyler

Bu halkın içinden çıkar ozanlar
Hep onlardır gerçekleri yazanlar
Onların dilinde huzur bozanlar
Ozanlar bunları ozanca söyler

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Ozanlara kaynak olurlar

Ozan sözlerini ozanca söyler
Herkes bir tutkuyla gönlünü eyler
Bir yanda şehirler, bir yanda köyler
Ozanlara kaynak olurlar kaynak

Halkımın içinden çıkar ozanlar
Ozanlardır gerçekleri yazanlar
Ozanı coşturan kızanlar kızlar
Ozanlara kaynak olurlar kaynak

Sazla anlatılır karalar aklar
Sözle dile gelir varlarla yoklar
Dizelere girer azlar ve çoklar
Ozanlara kaynak olurlar kaynak

Değirmenci az konuşta öz olsun
Engeller yok olsun, yollar düz olsun
Türk çocuğu oğlan olsun, kız olsun
Ozanlara kaynak olurlar kaynak

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Ödeşelim

Mevsim ilk bahardı
Günlerden pazardı
O günü hatırlar mısın
Göz göze geldiğimiz ilk andı.

Başımızda sam rüzgarı
Yüreğimizde tutkular vardı.
Dillerdeki sözcüklerden sevgi akardı
Gülücüklerde aşk kokardı
Koparıp verdiğin gül gibi.

Uzatıp gülü vermiştin
Aklımı başımdan alıvermiştin
Boş kalbime doluvermiştin
Kırk yıldır işgal ettin kalbimi
Söküp atamadım seni
Öde artık kırk yıllık kiranın bedelini.

Bir yer ver bana kalbinden
Orada barındır beni
Yine biz, bize kalalım
Dertleşelim
Borçlu gitme bu dünyadan
Ödeşelim.
Ağustos 1968
Yusuf değirmenci emekli em. müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Öğret hocam

Öğretmendir insanlığın medarı iftiharı
Uyarmak görevindir bu umumi efkarı
Bir karış toprak için yemyeşil ormanları
Yakarım diyenlere öğret hocam sevgiyi
Sevgi ile çözeriz hallederiz her şeyi.

Kur-an böyle söylüyor dedi din bilginleri
Allah la kul arası değil hocanın yeri
Duygusal coşkularla tutan kutsal bentleri
Yıkarım diyenlere öğret hocam sevgiyi
Sevgi ile çözeriz hallederiz her şeyi.

Geçmiş ile uğraşma iyi düşün yarını
Kimse engelleyemez şahlanan vakarını
Söndürülen ocağa,incir fidanlarını
Dikerim diyenlere öğret hocam sevgiyi
Sevgi ile çözeriz hallederiz her şeyi.

Yeter ki kararlı ol sözlerin geçer taşa
Sen göster gayretini, eminim gitmez boşa
Haram denen o zehri helal kazançlı aşa
Dökerim diyenlere öğret hocam sevgiyi
Sevgi ile çözeriz,hallederiz her şeyi.

Ters çevirip çarkları bozar ise işimi
Kim karşına dikilir dik tutarsa başını
Ben güçlüyüm,güçsüzün otuz iki dişini
Sökerim diyenlere öğret hocam sevgiyi
Sevgi ile çözeriz hallederiz her şeyi.

Bu kutsal inançlardan menfaat umanlara
Fitne,fesat odaklara destekçi olanlara
Toplumu zehirleyen zehirli yılanlara
Sokarım diyenlere öğret hocam sevgiyi
Sevgi ile çözeriz hallederiz her şeyi.

Huzurlu bir gelecek vereceksek yarına
Karışma,nasihat et Tanrının kullarına
Nifak tohumlarını öfke tarlalarına
Ekerim diyenlere öğret hocam sevgiyi
Sevgi ile çözeriz,hallederiz her şeyi.
Yusuf Değirmenci emekli em. müd

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Öğret ona öğretmenim

Elinden tuttum getirdim yavrumu
Size emanet ediyorum öğretmenim
Size emanet ediyorum,onu.
Şu çocuğa bir baksana
Ellerinden tutsana
Sevsene okşasana
Ciğerimi bırakıyorum sana
Hiç bakmadan arkama

Sizden de görmeli bizden gördüğü sevgiyi
Benim kuzun layık buna
Öğretmenim göster ona ilgiyi
Ver ona her bilgiyi,
Öğret ona öğretmenim
Değil sade (A) yı (B) yi
(A) dan (Z) ye alfabeyi
Heceyi,kelimeyi,cümleyi
Önce dinlemeyi, dinletmeyi
Sonra sormayı, öğrenmeyi
Öğret ona, öğret ona her şeyi.

Ona öğret ki!
Acı tarlasında, keder biçmesin
Çaresizlik kuyusuna düşmesin
Basmasın kurulan tuzaklara
Aldanmasın,aldatılmasın
Gerçeği görmeyi öğret ona
Hileyi sezmeyi öğret.

Sende biliyorsun ki!
Hayat engelli bir koşu
Hem inişi var, hem yokuşu
İyice kavramalı bu işi
Bu yolda koşmayı öğret
Öğret ki göğüsleyebilsin finişi
Öğret ona her işi.

Namuslu şerefli kalmayı
Haysiyetli olmayı
Onurlu davranmayı
Gerçeği araştırmayı
Doğruyu bulmayı öğret ona.

Onurundan ödün vermesin
Başaklar gibi eğilmesin
Ona dimdik kalmayı
Dik durmayı
İyiyi,güzeli bulmayı
Onurunu korumayı
Öğret ona.

Sınırsız ihtiraslardan
Kabarmış öfkelerden
Gönlüne yuvalanacak kinden
Haset den,nefretten sıyrılmayı öğret
Beladan uzak durmayı öğret ona.

İhtirası değil, merhameti
Öfkeyi değil. şefkati
Kini değil, sevgiyi
Sevmeyi,sevilmeyi
Sevenin kadrini bilmeyi
Öğret ona.

Öğret ki, canı yanmasın
Öğret ki,can yakmasın
Suçlu olarak çıkmasın mahkemelere
Karanlıklarda ışık olsun,parlasın
Yarınlarda sorumluluk alsın
Bunları öğret ona.
Öğret ki, eserin ayakta kalsın
Toplum seni unutmasın
Eserini alkışlasın
Eserlerinle anılasın.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Öğreten öğretmen olmalı

İnsana sevmek yaraşır
Sevilmek yakışır insana
Bir öğreten olmalı
Sevmeyi,sevilmeyi
Bir öğreten bulunmalı
Şefkati ve sevgiyi
Bir öğreten olmalı
Onlara, bunlara, şunlara
Çocukları yarınlara
Birileri hazırlamalı.
O öğretici bulunmalı
Bu öğretmen olmalı.


Anadan, ana sevgisini
Babadan, baba sevgisini öğrenebiliriz
Ya, okul sevgisini
Ya, ilim hevesin
Baş öğretmen Ata’mın
Kutsal toprak vatanın
Sevgisini kim öğretti dersiniz.

Hayata hazırlanmayı
Geleceği aydınlatmayı
Asrı,yılı,mevsimi,ayı, haftayı
İyiyi,güzeli,kötüyü,kusuru,hatayı
Tarihi,cebri,fenni,alfayı,betayı
İnsanı,insan olmayı,insanca yaşamayı
Güneşi,yıldızı,uzayı,dünyayı
Öğretmenden öğreniriz.

Suyu,toprağı,okyanusu,kıtayı
Karı,yağmuru,soğuğu,sıcağı,rüzgarı
Meddi,cezir’i,hülasa coğrafyayı
Öğreniriz öğretici öğretmenden.

Ateşin yandığını
Dünyanın döndüğünü
Öğreniriz öğretmenden
Öğreniriz de severiz öğretmeni.

Bir de öğretebilselerdi
İnsanların ne haltlar ettiklerini
Ne entrikalar çevirdiklerini
Ne dolaplar döndürdüklerini
Canımız kadar sevdiğimiz öğretmenlere
Kul olur köle olurduk.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Öğretmendir o ışık

Öğrenciye aydınlığı gösterip
Karanlıkla boğuşuyor o ışık
Yalın kılıç eylemiş o kalemi
Cehaletle savaşıyor o ışık

Bilgi dağarcığı açık her zaman
Odur aydınlığa yürüyen insan
O bir savaşçıdır,yaman mı, yaman
Engellerle savaşıyor o ışık

Zihinleri aydınlatan ışık o
İlmin büyüdüğü yüce beşik o
Adamış kendini, ilme aşık o
Bilim için uğraşıyor o ışık

Öğretmendir, kafadaki aydınlık
Öğretmendir, yürekteki insanlık
Sevilmeye layık o yüce varlık
Öğrenenle kaynaşıyor o ışık

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Öldürde kurtar beni

Zindanında ben sevdana mahkumum
Işık vermez isen öldür de kurtar
Varlığımdan daha iyi yokluğum
Şayet sevmez isen öldür de kurtar

Etme teklifimi kulak arkası
Sensiz hayatımın yoktur manası
Güler yüzündedir derdin devası
Reva görmez isen öldür de kurtar

Kötü söz çıkmasın sakın dilinden
Zorum vardır yüreğimde yaram dan
Gördüğün de eşten dosttan yarenden
Beni sormaz isen öldür de kurtar

Başımda ki esen yel senin için
Nefes alıyorsam bil senin için
Dikenli dalımda gül senin için
Eğer dermez isen öldür de kurtar

Seninle başladı ruhumda kavga
Sürükler denize beni bu dalga
Kim ederse etsin aşkıma gölge
Karşı durmaz isen öldür de kurtar

Benliğimi sevda seli sürüyor
Gözüm gözlerinde cevap arıyor
Gönlüm boş kapısı açık duruyor
Gelip girmez isen öldür de kurtar

Defol be Allah’ın kulu diyerek
Kaş çatıp haydi be deli diyerek
Kalbim başkasıyla dolu diyerek
Umut vermez isen öldür de kurtar

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Ölen göçer salı kalır

Kimler dikmiş fidesini
Kim çevirmiş çevresini
Kim yiyecek meyvesini
Meyve yenir,dalı kalır

İnsan görürde,fark etmez
Mucizelerde kâr etmez
Ömür biterde yol bitmez
Yolcu gider,yolu kalır

Nefes her yere götürür
Oradan,oraya sürür
Odun yanar ısı verir
Ateş yanar,külü kalır

Öfkelenir kahredersin
Hayatın cilvesi ne dersin
Çalışır emek verirsin
Bu dünyaya malı kalır

Kimi zengin kimisi aç
Herkes bir birine muhtaç
Bir bakmışsın ağarmış saç
Ömür biter yılı kalır

Ağarır saçların erken
Hayat yürüyüp biterken
Meçhule doğru giderken
Ölen göçer,salı kalır

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Ölesiye sevdim

Bakmadın göz bebeklerime
Anlamak istemedin bakışlarda manayı
Binde bir ihtimal dahi vermedin
Öylesine girdin ki kalbime
Bir daha çıkıp gitmedin
Bende karşılığını istedim
Gönlünde sana yer yok dedin
Oysaki
Tutkularım seninleydi
Hayallerim seninleydi
Özlem dolu bir serüvendeydim

Özlemlerime sükut
Hayallerime kor
Umutlarıma dekor oluyorsun
Yalnızlıklar içinde bırakıyorsun
Karanlıklara gömüyorsun
Aşkın ateşinde dağlıyorsun
Birde haber gönderiyorsun
Beni unutsun diyorsun.
Unutmak kolay mı ki
Ölesiye seviyorum
Bilmiyor musun.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Ölmedim öldürdüler

Bir ömür çalıştım, emek verdim dünyaya
Bunca sene enerjim gitti haya ve huya
Akıttılar terimi karıştı gitti suya
Duygusuz, hissiz, hayat yedi, bitirdi beni.

Bu hayat beni yedi, ben yiyecek ararken
Dilimi lal ettiler nedenini sorarken
Ölüyorum deyince dediler daha erken
Irgata ihtiyaç var, istemezler ölmemi.

Yalvarıp boyun büktüm sana hak yok dediler
Biraz merhamet dedim, hadi git yok dediler
Aslında bu dünyada, asla tok yok dediler
Bozulmazmış, aç gözlü doymazların düzeni.

Gözü açlar, karnı açı, süründürür, öldürür
Şu evreni insanlığın durumuna güldürür
Hangi vicdan, bir nesli geleceğe gömdürür
Böyle görür insanlık kararan kaderini

Belki ölüm diyarında eşitlenecek haklar
Ne öldüren olacak,nede ölen biri var
Ölen sıyrılmış dertlerden,yaşayandan bahtiyar
Devran böyle dönecek, terk ederken evreni

Ölürsem, öldü demeyin, deyin ki öldürdüler
Silahsız, saldırısız, yarasız, götürdüler
Umudumu kırdılar, bahtımı söndürdüler
Açlık ömrüm boyunca hiç terk etmedi beni

yusuf değirmenci

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Ölsemde gam yemem

Elveda demeden ayrıldığında
Ufkumu kararttın dünyamı yıktın
Ölsem de gam yemem seni gördüm ya
Merhaba diyerek elimi sıktın

Artık anladım ki dargın değilsin
Bağlısın hayata kırgın değilsin
Başka birisine vurgun değilsin
Sevda sahilime yüzerek çıktın

Kötü niyetlere av olmamışsın
Kimseye gönülden bağlanmamışsın
Belli ki maziyi unutmamışsın
Aşkın kancasını yeniden taktın

Gönül sarayıma doğru uç artık
Kapalı kalp kapısını aç artık
Ya hayır de,ya eveti seç artık
Umut ateşimi yeniden yaktın

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Ölüler şehri

Ölüler şehri olur hayatın bitişi.
Terk etmiş ölüler şehri her türlü işi.
Ölüler şehrinde yaşamım anlamı yok
Baharlarından,kışlarından
Yarım kalmış işlerinden
Herkes memnun yatışlarından.

Ölüler şehrinde bir tatlı sükunet var
Ne kavga var, ne dövüş
Ne savaş var, ne barış
Ne dedikodu,var ne haset
Ölüler şehri bir sese hasret.

Ölüler şehrinde bütün davalar bitmiş
Dert değil geçim davası
Kalmamış şöhret ve şan davası
Ne koltuk davası kalmış
Ne miras davası
Mal davası
Para davası
Ne iman davası
Ne inanç davası
Hatta kalmamış bu şehirde
Can davası.

Ölüler şehrinde ne var olan var
Nede yok olanlar yok.
Ne zengin var, ne fakir
Ne bencil var, ne hakir
Ne açlar,nede toklar
Ne ağlayan,nede gülen
Nede bu sırrı bir bilen
Nede bizlere bildiren
Ölüler şehridir
İnsanları eşitlendiren.

Ölüler şehri misafirperver
Her gelene kucak açan
Herkesi barındıran
Gelenleri göndermeyen
Ser vermeyen
Sır vermeyen
Ölüler şehridir
Canlıya ter vermeyen.

Burada doğaya bağlı insanlık
Ölüler şehrinde hayat bitmiş
Ölüler şehri her türlü işi terk etmiş
Kalkmış bütün ayırımlar
Dil ayırımı
Din ayırımı
Irk ayırımı
Kalmamış
Eş,dost kayırımı.

Ölüler şehrini dolaştım,adım,adım
Ölüler şehrinde ölüleri aradım
Sokaklar geniş mi geniş
Caddeler boş mu boş
Gölgeler loş mu loş
Yaşamın bin türlü fitneliğinden ırak
Ölüler şehri ne hoş
19-1-1973
Yusuf değirmenci emekli em.müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Ölüler şehrinde taşların dili

Her mezar taşında okudum
Simsiyah yazıları.
Duygular dökülmüş mısralara
Mısra,mısra ağlamış bazıları.

Ayrı ağıtlar yazılmış dikili duran her taşa
Nice duygular anlatılmış dört mısra ile
Her taşta rastladım
Bir şair arkadaşa.

Kiminin muradı yarıda kalmış
Kimi bir ömrünce hayattan tat alamamış
Söz vermiş ağlamaya giden için
Kimi yarım kalan hayallerine dalmış.

Nice kıymetleri burada bırakmış
Sevgileriyle, umutlarıyla
Tutkularıyla,duygularıyla
İnsanlar burada vedalaşmış

Ne nefret,ne sevgi
Buruk bir acıyla bakılır her taşa
Umutsuzluklar başka anlatılmış
Seviler anlatılmış başka,başka
Binlerce dert,bin çeşit anlatım
Yazılmış ölüler şehrinde her taşa
Yok burada temaşa
Yok burada telaşa.
Son sözler fatihayla bağlanmış


Umutlar, susuz çiçekler gibi solgun
İnsan burada daha iyi anlıyor kendini
Sevenler, burada yitirmiş sevilerini
Kuş dili kadar tatlı geldi
Bana taşların dili.
Burada yok oluşa inanılmış

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Ölürsem

Ölünce mezarlara çelenkler koyuyorlar
Çiçekleri renk,renk
Ben ölürsem mezarımda olmasın çelenk.
Bulunmasın bir çiçek, bir renk
İlada konulması gerekiyorsa
Karanfil kokmasın
Klayor olmasın
Yıldız bulunmasın
Gül konmasın
Zambak yer almasın.

Çelenksiz ölüme gidilmiyorsa
Yaban otlarından sarın simidimi
Menekşelerle döşeyin
Çayır çiçekleri ile süsleyin
Ben kırların çocuğuyum
Bunu unutmayın.

Sağlığımda alışamadım şehrin tantanasına
Bari mezarımı doğa ile besleyin
Mermer yapıtlı mezar istemem
Eşin toprağı
Dizin taşları
Yolun otları
Şehirden iz kalmasın mezarımda.

Çiçek parası
Çelenk parası
Mermer mezar parası
Ne lüzum bu telaşa
Ne gerek bu zahmete
Ceset toprağa karışır
Ruh rahmete kavuşur

Ne olur yapın dediklerimi
Bir kerecik sözümü tutun
Malum
Saygılı olunur ölülere.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

ÖMürden hediye

Evlat hasta yatağında yatarken
Anne, al açarak eyliyor niyaz
Yaş gözünden yanağına akarken
Diyor, anne kalbi buna dayanmaz

Ulu Tanrım sen kadirsin,sen haksın
Ben öleyim, benin yavrum yaşasın
Kes yılları benim ömrüm kısalsın
Yavrumun ömrüne veriver biraz

Yaratansın,yeri,göğü,fezayı
Bitiriver gönlümdeki kaygıyı
Benim yavrum tanımadı dünyayı
Diye anne yalvardı, avaz,avaz

Bu yüce duyguyu arzuyu gördüm
Annede evlat’a sevgiyi gördüm
Anne yüreğinde kaygıyı gördüm
O yürekten,bu kaygı hiç yok olmaz

Anne endişeli eder niyazı
Fezaya yükselir anne avazı
Ömründen oğluna vermeye razı
Ömürden hediye veren bulunmaz

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Ön panjur

Kader kitabında beyaz sayfa yok
Her sayfası karalarla doludur
Arka bahçelerde acı,keder çok
Ön panjurda bunlar bir,bir yok olur

Zirveden aşağı bakarken gözler
Bir karınca kadar küçüğüz bizler
Bir azınlık gurup, refahta yüzer
Sadece onların karnı tok olur

Ülkemin nimeti zengin olana
Fakir,asker olur vatan uğruna
Göz yaşı dökerken şehit oğluna
Zengine paralı askerlik gelir

Zengin yesin,içsin,gezsin,eğlensin
Fakir kaderine rıza göstersin
Ön panjura bakıp huzur var dersin
Panjurun gerisi kimden gizlenir

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Öyle git

İlk ve sonda olsa bir şefkat gönder
Bana biraz umut ver de, öyle git
Seven sevgisine karşılık ister
Ya sev,ya dünyadan sür de, öyle git

Sensiz bir virane gönül sarayım
Nerde,kime, kaç yıl daha sorayım
Eğer Şirin isen, Ferhat olayım
Kayalar kırayım, gör de, öyle git

Deki ne olacak sevenin hali
Sevilenin sırtındadır vebali
Çöllere düşeyim mecnun misali
Elinle kumlara,ser de, öyle git

İstersen ez beni, bir böcek gibi
İstersen al okşa,bir çocuk gibi
Susuz bahçedeki tomurcuk gibi
Dalı ve yaprağı, kırda, öyle git

Biçiliyor kalbim, aşk hızarında
Beş paralık ettin, halk hazarında
Satsam almıyorlar, aşk pazarında
Ya al,ya alıcı bulda,öyle git

Sevişiyor falan fişman desinler
Onlar sevdiğine pişman desinler
İki seven insan düşman desinler
Tarumar et, saçım, yolda, öyle git

Sevmiyorum diye, söz etme sakın
Bu gün varım,yarın, beklide yokum
Bende biliyorum, ecelim yakın
Bari namazımı, kılda, öyle git
Yusuf değirmenci
emekli emniyet müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Özlem

Sana sevgi dolu bakışlar diktim
Anlamamak için hep yüz çevirdin
Elimi, değmeden su olup aktın
Umut bentlerimi devirip yıktın

Gam yemem kalbimde yer verdim diye
Üzülmem bu sevda tek derdim diye
Bir tatlı hayalin özlemleriyle
Yaşarken sen benim belimi büktün
Aralık 1969
em.em.md.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Özümü verdim sana

Sensiz mutlu değilim şen ve şakrak gülemem
Söz vermişsem dururum,ben yalancı olamam
Özümde mertlik vardır,tükürüğümü yalamam
Seninle ayrılırken,sözümü verdim sana

Her gece rüyamdasın sana sevdam bitmiyor
Aklım sana takıldı ne etsem kar etmiyor
Hayalimi doldurman artık bana yetmiyor
Vazgeçemem bakmaktan,gözümü verdim sana

Bunca ısrara rağmen sükutun neden,niye
Bir gün sende benim için beste yaparsın diye
Kalbimi eline koydum,olsun sana hediye
Sadece gönlümü değil,özümü verdim sana

Bir boşlukta gibiyim buna dayanmaz yürek
Gerdin sevda çarmıhına hiç tepki vermeyerek
Bir gün aklına gelirsem beklide okur diyerek
Yılları hatıratı yazımı verdim sana

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Para

Zengin fakir arasında uçurum
Tabular yıkılmaz nedir bu durum
Geleceğe mutlu bakamıyorum
Bütün dostlukları yıkıyor para

Vergiyi vermeden devletten kaçar
Sattığı malada hileler katar
Siyasi,bürokrat,çete iş yapar
İnsafsız ellere akıyor para

Gören gözler birden görmez oluyor
Bilenler hiçbir şey bilmez oluyor
Dudaklar mühürlü ağız susuyor
Dillere kelepçe takıyor para

“İnsan kaderini yazan paradır
Bir elden bir ele gezen paradır
O suskun dilleri çözen paradır
Ne gizli sırları okuyor para

Namert’in elinde bir güç oluyor
Varlığı olanlar bencilleşiyor
Acı sözler yürekleri deşiyor
Zehirli yılandır sokuyor para

Hak eden hakkını almalı diye
Adalet yerini bulmalı diye
Onda var bende de olmalı diye
Nifak tohumları ekiyor para
Yoksul sofrasında tuz ekmek yerken
Hırsızlar,arsızlar çalıp çırparken
Muhtaç gözler çaresizce bakarken
Nice boyunları büküyor para

Emek ve ter ile kazanmak amaç
Cepte metelik yok, çocukları aç
Yoksulun evinde kutsal ihtiyaç
Gözlerden yaşları döküyor para

Zengin sofrasında otlananlarda
Seviyor sanarak inananlarda
Ruhunda dalkavuk his olanlarda
İnsani duyguyu tıkıyor para

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Parasızlık fark yarattı

İki kız dünyaya geldi yirmi beş martta
Birincisi emekte,ikincisi Mamak ta

Devrildi takvim yaprakları
Aylar geçti,yıllar geçti
Emekli kızda,Mamaklı kızda, gençleşti

Okullar kucak açtı emekli kıza
Okuyan sevgililer doldurdu kalbini
Seçti emekli kız tahsil boyunca
Sevdi,sevebildiklerini
Elbise gibi aşk değişti
Eş edindi nene hatunlu birini

Mamaklı kız saime kadınlı birini sevdi
Fakirlik evlenmelerine, engeldi
Hizmetçilik yaptı, Mamaklı kız
Mahallede oldu sakız
Ve sonunda terk edildi
Artık Mamaklı kız
Kız değildi
Birkaç kuruşla aldatıldı
Kadınlığı para ile satıldı
Adı fahişeye çıktı
Dedikodular umudunu yıktı

Kucaktan kucağa düştü
Sokaktan sokağa düştü
İğrenç dudaklarla öpüştü
Öpüştü Mamaklım kız

Hep mutlu günler geçirdi emekli kız
Her gece eğlence yerlerindeydi
Kendisi hanımefendi kocası beydi
Günden güne değerlendi
Değerlendi emekli kız

Mamaklı kız
Para için kendini sattı
Para emekli kızı
Hanım efendi yaptı.

Paralı olmakla parasızlık
Hep bu farkı yarattı

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

ervanenim gel

Sana karşı hissettiğim duyguyu
Yüreğime gömdüm bekliyorum gel
Bir dert ki bendeki sen şifa suyu
Farkında değilsin eriyorum gel

Kapalıydı gönlüm kapıyı açtın
Kabuk bağlamıştı yarayı deştin
Sevdim ciğerime kor gibi düştün
Sevda ateşiyle yanıyorum gel

Tatlı tebessümün umut veriyor
O sıcak ilginden yağım eriyor
Hangi engel aramızda duruyor
Bir gün geleceksin sanıyorum gel

Savaştım arzuma dur diyemedim
Açıp da kalbime gir diyemedim
Sana sevdiğimi söyleyemedim
İnan ki kahrımdan ölüyorum gel

*******i sen rüyama girince
Uzaktan uzağa seni görünce
Birde bakışıp göz göze gelince
Vallahi bir tuhaf oluyorum gel

Sevilmeden geçti tam elli senem
Ben aşık kerem im sen telli senem
Sen ışıksın bense senin pervanen
Anla etrafında dönüyorum gel

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Pisliğe atmaktır gayeleri

Kırdılar gururu kalkmaz ayağa
Her şeyi havale ettim Allah’a
Bir darbe,bir, darbe,bir darbe daha
Sille ateşinde yakmaktır gayeleri

Haram lokma katmamıştım aşıma
İşten eve gittim,evden işime
Namert balyoz indi durdu başıma
Yedi kat zemine çakmaktır gayeleri

Yok diye destekçim,kuvvetli dayım
Oynandı adıma bin türlü oyun
Düzen kasabında kurbanlık koyun
Sanarak çengele takmaktır gayeleri

Uymuyor ayağım dönen devrana
Tutuşan yürekler benzer harmana
Umut ağacıyken, bir çok insana
Fırsat dozeriyle yıkmaktır gayeleri

Ben ne dersem deyim dinleyen olmaz
Yolsuzu yolundan önleyen olmaz
Konuşsan sözümü anlayan olmaz
Ellerinde kukla yapmaktır gayeleri

Çile bana düştü, yaşam payında
Bilse idim kalırdım ben köyümde
Birazda asalet var ya soyumda
Kirletip pisliğe atmaktır gayeleri

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Pişmanım demek yetmiyor

Öyle melül mahzun boynunu büküp
Af et çok pişmanım demek yetmiyor
Seven yüreğimi yerimden söküp
Af et çok pişmanım demek yetmiyor

Kaybolan yılları veremezsin ki
Mutluluk ağını öremezsin ki
Öfkemi içimden sökemezsin ki
Af et çok pişmanım demek yemiyor

Anılar yetersiz avunmak için
Mazeretin nedir savunmak için
Vefakar olarak anılmak için
Af et çok pişmanım demek yetmiyor

Yeni düşmanınım eski sırdaşın
Yumuşatmaz hüzün dolu bakışın
Mana taşımıyor artık göz yaşın
Af et çok pişmanım demek yetmiyor

Gücün varsa gençliğimi getir gel
Çektiğim o acıları süpür gel
Yinede bir şeyler bulunur engel
Af et çok pişmanım demek yetmiyor

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Pişmanlıktan saçlarını yolan ben olmayacağım

Pişmanlıktan saçlarını
Yolan ben olmayacağım
Keşke diye efkarını
Salan ben olmayacağım

Sevdiğimi derde gama
Salan ben olmayacağım
Düşkün olanın haline
Gülen ben olmayacağım

Çobanın önünde koyun
Olan ben olmayacağım
Devlet malı deniz diye
Dalan ben olmayacağım

Ben onurumu korurum
Dimdik ayakta dururum
Vatan için can veririm
Satan ben olmayacağım

Kusur günah dinde riya
Yapan ben olmayacağım
Fanidir bilirim dünya
Kalan ben olmayacağım

Yuva yıkan canlar yakan
Olmayacak elimde kan
Haksızlığa arka çıkan
Yılan ben olmayacağım

Din iman mümin inancı
Ne keramet şeyh,şıh neci
Din, din diye sömürücü
Olan ben olmayacağım

Bilmeden istersem günah
O yüce kat edecek af
Pişman oldum diyerek saf
Kalan ben olmayacağım

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Polis çocuğuyum

Ben polis çocuğuyum
Geriye dönüp bakıyorum
Çocukluğumu hatırlıyorum.
Pencerede babamı beklerdim
Ne zaman gelecek? derdim
Balkona çıkar gözledim
Merak ederdim.

Hayal,meyal hatırlarım gelişini
Babam,çok severdi işini
Eve geç vakitlerde gelirdi
Kapıda bırakırdı öfkesini
Gülerek içeri girerdi.
Divana uzanırdı boylu boyunca
“Yoruldum derdi”

akşamları yattığımda, evde olmazdı
sabahları kalktığımda,bulunmazdı
zoraki aralardım, uykulu gözlerimi
bir sıcacık dudak beni öperdi
bir yumuşak el yanağımı okşardı
bir karanlık gölge yatağımdan
Uzaklaşıp giderdi.

Hasrettim babamın vereceği sevgiye
Sora sım gelirdi anneme, kim bu diye
Soramazdım utanırdım.
Nerde babalı bir çocuk görsem
Kıskanırdım.
Babam beni sevmiyor sanırdım
Gelir sever diye bakardım pencereden
Beklemekten usanırdım.
Oyuncaklarıma dalardım
Bebeğimi kucağıma alırdım
Ağlama bebek,ağlama bebek
Baban gelecek,seni sevecek
Diye ağıt yakardım
Duyguya kapılırdım
Ağlardım.
Annemden
Göz yaşlarımı saklardım.

Dün küçük bir çocukken, böle düşünürdüm
Bu gün büyüdüm
Değişiverdi düşüncem
Sıcak dudak babamındı
Yumuşak el babamın
Haksızlık etmişim babama
Anlıyorum, yanılmışım
Boşa ağıt yakmışım
Boşa ağlamışım.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Polise sor polise

Direk,direk dikilmek ******* boyu
Uykusuz,yorgun ve bitkin
Çat,çat ayazlarla boğuşmak
Bilir misiniz ne demektir?
Sen anlayamazsın
Polise sor, polise.

İmkansızlıklarla hizmet etmek millete
Her gün dört saat feda etmek, sekiz saatten sonra
Enerjini bitirmek kutsal görev uğruna
Ve karşılığını alamamak
Bilir misiniz ne demektir?
Sen anlayamazsın
Polise sor,polise.

Emek,emek enerji harcamak
Uğraş vermek kanunsuzlara karşı
Suçluların korkulu rüyası olmak
Huzuru korumak
Düzeni sağlamak
Ve
Feda edilmek bir hiç gibi
Emeğin karşılığını alamamak
Tadamamak bir ilginin sıcaklığını
Ezilmek kompleks ler içerisinde
Hakir görülmek kapılarda
Bilir misiniz ne demektir?
Sen anlayamazsın
Polise sor,polise.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Postacı

Ayrıyım yıllardır hasret çekerim
Kara,kara yazılmış mektup beklerim
Okursam dağılır belki kederim

Çal kapıyı bir zarf ver be postacı
Bir defa halimi sor be postacı

Haber bile alamadım, sılamdan
Kaçınır mı? dostlar birkaç kelamdan
İki tatlı sözden ve bir selamdan

İnan, öksüz kalmak zor be postacı
Bir defa kapımı sor be postacı

Mektubun var diye bana gelirsen
Bir zarf uzatarak sevindirirsen
Beni bir an için mutlu görürsen

Mektubu okurken dur be postacı
Çektiğim çileyi gör be postacı

emekli em. müd

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Razı değilim

Ne evim var benim,nede meskenim
Gergin sinirlerim, bozuk hayalim
Bülbülü andırsa,şakrasa dilim
Derdimi dökmeye, razı değilim.

Gurbet çilesine alışamadım
Burda, kimse ile kaynaşamadım
Anama,babama, kavuşamadım
Gurbette kalmaya, razı değilim.

Seneler geçiyor,bitmez ayrılık
Yüz asık,göz yaşlı,bahtım samarık
Bileğim kesilmiş,kanadım kırık
Yaramı açmaya, razı değilim.

Gül bahçeme, yabancılar girdiler
Rızam yokken, güllerimi derdiler
Su istedim,bana zehir verdiler,
Bu suyu içmeye, razı değilim.

O neşeli köye, o garip yurda
Gidemem, kalmışım ben buralarda
Dolu gençliğimin, ilk baharında,
Zamansız solmaya, razı değilim.

Yatak yok,yorgan yok,sokak başında
Gerçekleşmez hayallerin peşinde
Gündüz ayık halde,gece düşümde
Hep hayal kurmaya, razı değilim.

Gurbette katlandım, bin türlü derde
Abdalca dolaştım, meçhul yerlerde
Her ne mevcut ise,kaderde, serde
Boynumu eğmeye, razı değilim.

Gençlik denen cevher, tükendi bende
Ben nerdeyim, sıla nerde, yar nerde?
Akşam ufuklarda,sabah seherde
Halime gülmeye, razı değilim.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Ruhuma acıyı ekti birisi

Üst olarak ona saygı sunarken
Bağrım yanık gözlerim bir pınarken
Kapısını çekinerek çalarken
Yüzüme, nefretle baktı, birisi

Umut dalı diye uzanmış idim
Belki sevgisine layık değildim
Öğüt verse otururdum,dinlerdim
Kurduğum hayali yıktı, birisi

Bense ona insan gözüyle baktım
Dinlese kendimi anlatacaktım
Her gece gizlice göz yaşı döktüm
Nefret ateşinde yaktı,birisi

Hatam ne düşünmek beni kahretti
Musibetler hayatımı zehretti
Esirgemez sandım benden himmeti
Sis oldu başıma çöktü, birisi

Hep yüzüm ak olsun diyeydi çabam
Ben ona yakındım,o ban yaban
Var mı şu dünyada kusursuz adam
İntikam çengeli taktı, birisi

Acılarım dökülüyor kağıda
Muhtacım bir teselliye, öğüde
Merhamet var sandım onun gönlünde
Beynime çiviyi çaktı, birisi

Ölmekten de beter boşa bekleyiş
Kahreder insanı sessiz inleyiş
Görenler soruyor hayırdır ne iş
Ruhuma acıyı ekti, birisi

Aylar oldu hasret kaldım gülmeye
Üzüntümü açamadım kimseye
Hangi hatam sebep ki bu öfkeye
Uzandım elini çekti, birisi

Niçin çok öfkeli bakar ki böyle
Kesilsin umudum sebebi söyle
Bileyim hatamı, kalayım böyle
Akıttı göz yaşımı döktü, birisi

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Rüyalarla avunuyorum

Bir rüya gördüm sevgilim
Anlatsam dinler misin?
Merak eder misin?

Hani tatlı bir geçmişimiz vardı
Yaşantılarımız su gibi akardı
Onları gördüm rüyamda
Hani hayallerimiz vardı ya
Beraber kurduğumuz
Hepsini hatırladım bir anda
Hepsini gördüm rüyamda.

Hani bir evimiz olacaktı
Aşkımızı çocuklarımız paylaşacaktı
Evimiz mutluluk sarayı olacaktı
Geçmişi gördüm rüyamda
Çağırsam gelir misin?
Anlatsam dinler misin?

Her sabah kaygılı kalkarım yataktan
Ürkerek uyanırım uykudan
En güzel rüyaları yatakta bırakırım
Yatakta bırakırım hayallerimi
Beni anlıyor musun?
Sende benim gibi oluyor musun?
Sende beni arıyor musun?
Adımı anıyor musun?

Evime geliyorum
İçeri giriyorum
Hayallerimdeki evi düşünüyorum
Her köşeyi cıvıl,cıvıl istiyorum
Bağırıyorum,haykırıyorum
Kimselere sesimi duyuramıyorum
Yalnızlığı tek başıma yenemiyorum
Rüyalarla avunuyorum.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Rüyama girdin

Dün akşam rüyama girdin
Bana uzanıyordu elin
Elindeydi yüreğin
İsrar la,al diyordun
Yüreğini veriyordum
Sen onsuz yaşayamazsın sultanım
Vereceksen benliğini de ver
Geleceksen yüreğinle birlikte gel.

Problemlerin varsa çözümsüz
Sorunların yığın yığınsa
Yolunda engeller varsa
Davet et ben geleyim
,dertdaşın olayım
Sırdaşın olayım.

Beraber çözelim problemleri
Sorunları paylaşalım
Engelleri aşalım
Senin için benim için
Sevgimiz için
Birlikte savaşalım
Sen beni çağır da geleyim
Senin sevginle yaşadım
Gerekirse sevginle öleyim
Ben sevdama köleyim.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Rüzgar eder dal kırılır

Rüzgar eser dal kırılır
Dal rüzgara kırgın değil
Ayak basar yol ezilir
Yol ayağa kırgın değil

Alır,satar,eker biçer
Keser,yüzer etini yer
Hayat böyle gelmiş geçer
Mal sahibe kırgın değil

Sam yelleri serin eser
Yüce dağlar önün keser
Polenler bitkiyi döller
Yel dağlara kırgın değil

Bitki tabiatı süsler
Otlar hayvanları besler
Et yiyen ot yiyeni yer
Hal yiyene kırgın değil

Her şey sebep bir birine
Oturmuş yerli yerine
Razı olmuş kaderine
Kul kadere kırgın değil

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Saat seni kırarım

Saat vallah,billah seni kırarım
Yeter artık bana ondan bahsetme
Söyle, sana var mı benim zararım
Onu hatırlatıp beni kahretme

Saat yalvarırım yeter bu çile
Neyi okuyorsun neyi yazarsın
Kahrın sebebini sen bile, bile
Haykıra,haykıra onu anarsın

Bu saat dertdaşım olacak diye
Getirip te koydum seni odama
Tesellin şurada dursun be saat
Sen işkence ediyorsun adama

Sabrımı taşırma kırarım seni
Neden bana gitti,gitti diyorsun
Hırslandıkça büktüm kulaklarını
Yiye arsız,arsız haykırıyorsun

Yüreğimde hep onunla atıyor
İçin,için netti,netti der gibi
Bu saat hep onu hatırlatıyor
Terk etti de gitti, gitti der gibi

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Saatler gülüyor gafletimize

Hayatın su gibi akışına kapılmışız
Kaptırmışız kendimizi gafletin girdabına
Eğleniyoruz yıl başların da, düşünmeden
Zaman sabun misali kayıp giderken elimizden
Unutmuşuz geçen seneleri
Unutturmuş yeni yılın eğlenceleri.

Bir umutla giriliyor yeni yıla
İnsanlar eğleniyor
Hayırlar dileniyor
Yeni yıl neler getirecek
Bilinemiyor.

Bir yıl daha yitirilecek insanları yaşamlarından
Düşünürler, kaybolan yıllara ağlayacak
Gaflet yay’ına tembellik okları takılacak
Zaman hedef olacak
Ölümüne atılacak.

Seneler akrebin ucunda dolaşacak
Aylar yelkovanla gezide
Geçen senelere bir sayfa daha eklenecek
Saatler çaldığı zamana sevinecek
Gafletimize gülecek.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sabırlı olunamıyor

Her geçen olayı hayıra yorduk
Bazen aldatıldık bazen dövüldük
İş istedik, azarlandık,kovulduk
İnsanın değeri bilinemiyor.

Neşeden değil de,kederden güldük
Madden yaşarız da,manense öldük
Neler gösterdiler,neleri gördük
Sorunlara çare bulunamıyor.

Sabrettik,bekledik bu sis gitmiyor
Çoklar bile,gözü aç’a yetmiyor
Elemlerim saya,saya bitmiyor
Post büyük,kılları sayılamıyor.

Yoksulluk solumda,çile sağımda
Aç adımlar dolanırlar ovamda,
Ne kanaat,nede insaf ağamda
Köylülere hizmet sunulamıyor.

Soyula,soyula döndük üryana
Revamıdır,bu haksızlık yapana
Köle gibi bakıyorlar insana
Bir ömür,sabırlı olunamıyor

emekli emniyet müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sabriye hanım

Gıpta ediyorum onun sabrına
Sabırla varıyor amaçlarına
Gelecek hazırlar yavrularına
Çile abidesi, Sabriye hanım

Sabır taşı olsa idi çatlardı
Çok az kadın yaptığını yapardı
Onun dünyasında umutlar vardı
İnsanın aynası, sabriye hanım

Ana,baba,sırdaş çocuklarına
Sıkıca sarılmış umutlarına
Ilık,ılık sevgi saçar her yana
Sevginin simgesi,sabriye hanım

Savaşır hayatla olmaz derbeder
Sarmış çevresini acı ve keder
Onu dul eylemiş genç yaşta kader
Kaderin öfkesi, sabriye hanım

Yaşam savaşçısı elin işinde
Huzur yuvasında,lezzet aşında
Bin türlü dert raks ederken başında
Sükutun müjdesi, sabriye hanım

Özlemi var gizlemeyi biliyor
Düşünerek gözlemeyi biliyor
Tutkuludur özlemeyi biliyor
Arzunu gölgesi, sabriye hamım

Mücadele vermiş,asla yılmamış
Direnmiş bahtına,aciz kalmamış
Yüzü güleç fakat bahtı gülmemiş
Herkesin gözdesi, sabriye hanım

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sağ ol

Selam göndermişsin, bir dosttan sağ ol
Hala, merak edip, hatır sormuşsun
Aşılmaz engelmiş, aramızda yol
Sevindim doğrusu,mutluymuşsun.

Bana bıraktığın, yanan bir yürek
Evlensin demişsin, ona bu gerek
Ben mesudum, oda olsun diyerek
Bana, mutluluklar diliyormuşsun.

Ateşim küllense,dumanı tüter
Yıllar, bu sevdanın üstünü örter
Şayet, sen mutluysan, bana bu yeter
Tek tesellim budur, anlıyor musun

Çileye acıya alışmalıyız
Öpüşüp, koklaşıp barışmalıyız
Artık, dost olarak, görüşmeliyiz
Gayr, buralara gelmiyor musun?

Bir defacık görün, bir kez gel, yeter
Ailecek misafirim ol,yeter
Gözüme bak, tebessüm et gül, yeter
Hala, seviyorum bilmiyor musun?

emekli emn. müd.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sakın ha

Seni seviyorum desem
Kaş çatıp ta kızma sakın
Yolda görsem,selam versem
Suratını asma sakın

Hayranım o bakışına
Gülüşün gider hoşuma
Mecnunca düşsem peşine
Leyla gibi kaçma sakın

Yandığımı biliyorsun
Niçin umut vermiyorsun
Kararsız görünüyorsun
Bahane yaratma sakın

Sevgi olmasa aşk olmaz
Gönülde hudut tanımaz
Baba evinde kız durmaz
Kapıyı kapatma sakın

Açsam gönül kapısını
Çatsam umut çatısını
Taksam nişan halkasını
Çıkarıp ta atma sakın

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sakın sorma türkiyenin halini

Sakın sorma türkiyenin halini
Çok bozuldu düzelmiyor yeğenim.
Sokaklar kapkaççı ve gaspçı doldu
Rahatlıkla gezilmiyor yeğenim.

Evimize kadar girdi siyaset
Bu yüzden olmuşuz sevgiye hasret
Ruhumuza ekiliyor husumet
Böyle huzur bozuluyor yeğenim.

Emeksiz kazanmak hırsı herkeste
Yolsuzluklar yapılıyor üst üste
Devlet fakirleşti hazine hasta
Bu gerçekler yazılmıyor yeğenim.

Devlet hasta bekleniyor ölüsü
Ruhlara bulaşmış çıkar virüsü
Çıkarcılar olmuş yılan sürüsü
Büyük başlar ezilmiyor yeğenim.
Yarı aç,yarı tok yaşar geçeriz
Sefaleti yudum,yudum içeriz
İyi diye başımıza seçeriz
Art niyetler sezilmiyor yeğenim.

Önergeyle bir birini suçlarlar
Yalan doğru iftiralar atarlar
En sonunda birbirini paklarlar
Mahkemeye gidilmiyor yeğenim.

Yalan vaatlerle halka söz veren
Dokunulmaz zırhı içine giren
Başımıza geçer her çam deviren
Bu gidişat bozulmuyor yeğenim.

Herkes eğiliyor yoktur dik duran
Oysaki çoğunluk açlığa kurban
Başa taç edildi düşküne vuran
O taç bize üzülmüyor yeğenim.

Vatandaş meyustur çıkmıyor sesi
Üstlerde buluttur çıkar gölgesi
Enselerde yoksulluğun pençesi
İş kapısı açılmıyor yeğenim.

Umut ile düzelmeyi beklerim,
Tasamın üstüne,tasa eklerim
Burda doğdum bu ülkeyi severim
Öyle kolay kaçılmıyor yeğenim.

Öğüt verir bir pasaport al dersin
Bilet alda sen yanıma gel dersin
Sen dayımsın benim ile kal dersin
Kanat kırık uçulmuyor yeğenim.

Sen mutlu ol takma kafanı bana
Halimiz bu neyi anlatsam sana
Bu vatana hizmet eden insana
Asla değer biçilmiyor yeğenim.

Açlık sınırının altında ücret
Bakan da aynı söz düzelir sabret
Zehirden beterdir sunulan şerbet
Vergilerden geçilmiyor yeğenim.

Avrupa birliği son umut oldu
Ona da Avrupa engeller buldu
Nerde demokrasi,nereye geldi
Meclis bize açılmıyor yeğenim.

Parti başkanları listeyi yapar
Vatandaş partiye oyunu atar
Listeye girenler vekillik yapar
Vekil özgür seçilmiyor yeğenim.

Uyutulup getirildik oyuna
Birde demokrasi diyorlar buna
Yalan dolan ile halk huzuruna
Yüz akıyla çıkılmıyor yeğenim.

Askerin kaderi sanki ölmekmiş
Yan gelip de yatma yeri değilmiş
Bu sözü diyenin oğlu nerdeymiş
Buna dava açılmıyor yeğenim.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sana gözyaşlarım hatıra kalsın

Kırmız gülü uzattığı gün elime
Bir ateş düşmüştü gönlüme
Adını bile soramadım
Alelacele gittin
Bense orada tükenip bittim
Yüreğim seninle gitti
Aşkım başlamadan bitti
Ben seni arayıp seni düşünürken,
Sen bizim sokaktan geçtin
Koştum,koştum sana yetiştim
Seni sevdiğim söyleyecektim

Sözümü kestin
Dedin sana bir gül verecektim
Elimi uzattı
Sen bir sarı gülü üstüme fırlattın
Anlarsı ya diye, diye
Kahkaha attın

Kırmızı gül ile kancayı taktın
Sarı gül ile ipi koparttın
Dalganı geçtin
Sevgimi biçtin
Karşılıksız aşka
Bedel ödettin

Kırık Kalp’ime zehirli okun batıyor
Kırılmış gurur ile yaşaması zor
Seni tanımıyor bilmiyorum
Tek bir şey söylüyorum
Canımı al
Cesedimi göm
Ruhumu al
Kalbimi kır
Sana göz yaşlarımı bırakıyorum
Ebediyen hatıra kalsın.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sana güvenemem

sen gittin gideli
Taş basarımda bağrıma
Hevenk, hevenk diksen çiçekleri
Sıra, sıra dizsen renkleri
Gönlümün baharına
Göz yaşlarından çeşme kursan
Ankara sokaklarına
Artık seni sevemem
Sana güvenemem

.
Sen kendi baharında başka çiçeklere bak
Senin vereceğin sudan içemem
Senin sevdanla zehirlenemem
Elini verdim bir kere
Kolumu kopardın bin kere
Artık sana el veremem
Sana güvenemem

Ölesiye haykırsan sevgini cihana
Sevdi diye sevinemem
Sevgine güvenemem
Gelip çalsan da kapımı
Yıkılsan eşiğime
İçeri gir diyemem.
Sana güvenemem

Bana verdiklerini istesen geri
Al git diyemem.
Biliyorsun veremem
Ben aldatılmayı sevmem
Seni af edemem.

Kırılan gururumu
Zedelenen onurumu
Ben yeniden toparladım
Onu sana feda edemem.
Aşkınla yansam tutuşsam
Alev olsam, kor olsam
Yaşanılmaz zor olsam
Acı olsam, keder olsam, zar olsam
Pişmanım diyerek gelsen yalvarsan
Kesin kararlıyım geri dönemem
Seninle evlenemem.
Sana güvenemem

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sana koşmaktan yoruluyorum

Halim aşk çölünde susuzluk hali
Yağmur olup serinletseydin bari
Görünür kaçarsın serap misali
Ben sana koşmaktan yoruluyorum

Sen gönlüme taht kuran bir perisin
Yüreğimi yakan kızıl alevsin
Ateşi üfleyen savuran yelsin
Beni dağlıyorsun kavruluyorum

Bazen fırtınasın bazen borasın
Bazen durgun bir göl bazen deryasın
Gönül denizime akan ırmaksın
Bense girdabında boğuluyorum

Göz kırpışın kirpiği ok eyliyor
Her kırpmada ok kalbime giriyor
Giriyor da bana acı veriyor
Ben o kirpiklerle vuruluyorum

Sen daldırdın hayallere düşlere
Genç yaşımda ak düşürdün saçlara
Hırçın rüzgar olup çaldın taşlara
Estikçe dört yana savruluyorum

Ufuk aydınlanıp sabah olunca
Güneş doğup *******i kovunca
Uykusuz gecenin sonu gelince
Yatağa yorgana sarılıyorum

Suyuna muhtacım içim yanıyor
Yüreğim kanıyor başım dönüyor
Beni dıştan gören mutlu sanıyor
Kırgınım bahtıma,darılıyorum

Ayrılık çok acı ciğerim yanar
Kabuk bağlamıyor bu yara kanar
Kendimce diyorum seviyor döner
Gelir umuduyla var oluyorum

yusuf değirmenci

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sana muhtacım

Şefkatle elime uzanan ele
Seviyorum diyen bir tatlı dile
Sevdama karşılık veren gönül e
Muhtacım ey dostlar ona muhtacım
Duy beni güzelim sana muhtacım

Gönüller fetheden bir tatlı söze
Bakışlarda sevgi olan bir göze
Gamzeler oluşan bir güler yüze
Muhtacım ey dostlar ona muhtacım
Duy beni güzelim sana muhtacım

Gel diye çağıran,çağırsam gelen
Benimle yaşayan benimle olan
Benimle ağlayan benimle gülen
Muhtacım ey dostlar ona muhtacım
Duy beni güzelim sana muhtacım
Öl derse uğruna ölebildiğim
Kal derse bir ömür kalabildiğim
Aşkıma karşılık alabildiğim
Muhtacım ey dostlar ona muhtacım
Duy beni güzelim sana muhtacım

Bir derman bir ilaç yalnızlığıma
Bir güven bir umut duyarlığıma
Bir ses bir fısıltı kulalarıma
Muhtacım ey dostlar ona muhtacım
Duy beni güzelim sana muhtacım

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sana selam söyledi

Yollara dikilmiş gözleri dalgın
Öyle bir haldeki yılgın mı yılgın
Umutları solgun bakışı solgun
Sana kırılmamış,bahtına kırgın

Avunmaya çalışıyor kendince
Gönlündeki sızı kılıçtan ince
Nasıl diye seni sordu gizlice
Ansızın gelirim dedi bir gece

Hayat denizinde boğuşur olmuş
Engel dalgalarla savaşır olmuş
Sana göre gönlünde bir taht kurmuş
Bu hasreti çeke,çeke yorulmuş

Geçmişe gömüldüm ordayım diyor
Mutlu olduğumuz yerdeyim diyor
İçtenlikle mutluluklar diliyor
Bunu derken gözlerini gizliyor

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sana yaklaşiyorum adım adım

Sana yaklaşıyorum adım,adım
Seni tanıdım
Seni anladım
Anlatamadım.
Kitle,kitle koşarak aydınlığına
Mutluluğu yığın,yığın ortaklaşmak
İmkanları hakça paylaşmak için
Sana yaklaşıyorum adım,adım
Sana yaklaşacağım
Yolunda engel tanımadım
Tanımayacağım.
Bir,bir engelleri aşacağım.

İş çarkının dişlileri eziyorsa birilerini
Dövülen sırtlarda iz bırakıyorsa darbeler
Çığlıklar arşa yükseliyorsa
Maşalar tetik çekiyorsa çıkar çarkı için
Düşünen kafalara düşmanlık başlamışsa
Ve bir kör balta baltalıyorsa zamanı
Ve gençler şehit oluyorsa gözünü kırpmadan
Sen bir tutku olarak kaldıkça gönüllerde
Bil ki, sana yaklaşıyorum adım,adım.
Bil ki, insan olduğumu anladım.

Konuşan diller kilitleniyorsa sansürle
Ve nasırlı eller kelepçeleniyorsa bir,bir
Baskının ipleri ilmikleniyorsa masum boyunlarda
Yarınlar uğruna ölebiliyorsa delikanlılar
Anla ki, sana yaklaşıyorum adım,adım.
Anla ki, yarınlara ve sana susadım.

Ekonomi sınıflandırmışsa insanları
Bir kara maske ise, sömürü suratlarda
Amaçlara entrikalarla varıla biliniyorsa
Sarsılabildiyse baskının temelleri
Bil ki,sana yaklaşıyorum.
Anla ki, engelleri aşıyorum.

Hak isteyebiliyorsa emekçiler direnerek
Grev sözcülüğü yapılıyorsa, iş kapılarında
Damla,damla ter akıyorsa, alınlardan iş başında
Bakan gözler görebiliyorsa, yavaş,yavaş gerçeği
Sıkılan yumruk olmaya başlandıysa
Geri ile ileri arasında başlamışsa savaş
Ve
Sömürü çarkı hız kaybediyorsa
Açların daha da aç
Tokların daha tok olduğu düzenden kaçıyorum
Ağır,emin ve güven doluyum
Sana yaklaşıyorum.

Tek değilsem bir bütünsem
Hasretsem,sevdalıysam
Kızımla,erkeğimle
Bir milletsem
Övünüyorsam seninle
Anla ki,seni anlamışım
Sana kendimi adamışım.

Hak arayan milyonlar meydanlara iniyorsa
Hep bir ağızdan lanetler okunuyorsa haksıza
Ser verip sır verilmiyorsa
Baskılara boyun eğilmiyorsa
Bu güne, dünden daha güvenli giriyorum
Sana yaklaştığımı biliyorum.
Senin için ölebiliyorum.

Kara Afrika da ölünüyorsa açlıktan
Gökdelenlerde endişeyle patlıyorsa şampanyalar
İnsan gücü karışıyorsa fabrika dumanlarına
Bir nasırlı el, evet diyebiliyorsa alınan kararlara
Bir emekçi, insan olarak tanınıyorsa
Engelleri aşarak sana gelmişim adım,adım
Seni bildim
Seni gördüm
Seni tanıdım.
Seni sevdim
Seni öğrendim
Seni anladım.
Dünyadan izimler siliniyor sayende
Sen gerçek demokrasi
Sen eşitlik
Sen insanlık
Sen özgürlüksün
Yusuf değirmenci
emekli em. müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sana Yar Demedim ki

Demişsin ki gönül verdim ben ona
Ben senden gönlünü istemedim ki
Duydum ki sevmişsin yana yakıla
Gel güzelim beni sev demedim ki

Demişsin ki derdim onun derdidir
Otağım yatağım onun yurdudur
Kalbimin içinde taht kuran odur
Kalbinden bir tahtlık yer demedim ki

Demişsin ki feda olsun bu canım
O bana eş olsun o bana hanım
Kendine eziyet etme sultanım
Böyle bir niyetim var demedim ki

Yusuf Değirmenci
Emekli Em. Müd.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sandığa gideriz

Elinde tutmak için siyasi ağırlığı
Görünce gözlerinle oyu, kalabalığı
Yoksulluk kavuruyor demiştin ortalığı
Reyimizi aldın, uğramadın bir daha
Gün olur o gün gelir gideriz, biz sandığa

Yıllar geçti, ne aradın, ne andın
Yoksulluk kol gezdi, hiç aldırmadın
Söz verdin dertlere, çare bulmadın
Reyimizi aldın, uğramadın bir daha
Gün olur o gün gelir gideriz, biz sandığa

Köyde dökülen ter,şehirde ekmek
Değer kazanmadı verilen emek
Çalışana hak değil mi eğlenmek
Reyimizi aldın, uğramadın bir daha
Gün olur o gün gelir gideriz, biz sandığa

Vergisini verir, askere gider
Çile çeker,cefa çeker,sabreder
Münevver olmayı onlar hak eder
Reyimizi aldın, uğramadın bir daha
Gün olur o gün gelir gideriz biz sandığa

Çok kazandın da, yatırım yapmadın
Paraya taptın da, hakka tapmadın
Bir düşkünün elinden de tutmadın
Reyimizi aldın, uğramadın bir daha
Gün olur o gün gelir gideriz biz sandığa

Seçimden seçime geldin köy diye
Nice diller döktün durdun oy diye
Ne yalan vaatler ettin say diye
Reyimizi aldın, uğramadın bir daha
Gün olur o gür gelir gideriz biz sandığa

Feragat etmedin ağalığından
Bir şey çıkarmadın dağarcığından
Şimdi millet gidecek mi ardından
Reyimizi aldın, uğramadın bir daha
Gün olur o gün gelir gideriz biz sandığa

Bize hizmet eden başımıza taç
Doğuyor her gün yüz binlerce aç
Bu millet çalışkan lidere muhtaç
Reyimizi aldın, uğramadın bir daha
Gün olur o gün gelir gideriz biz sandığa

yusuf değirmenci

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sar kollarını anneciğim

Göğsünde uyumak istiyorum
Yadsıyorlar.
Sevgini özlüyorum
Kınıyorlar.
Uykumda seni sayıklıyorum
Gülüyorlar.
Döşünde yaslanıp,korkularımı yenmek istiyorum
Anlamıyorlar,bilmiyorlar
Göster duyarlılığını
Sar sevgi dolu kollarını anneciğim
Sar sevgi dolu kollarını.

Yaşım elli olsa da, küçüğüm senin gözünde
Adımı duyduğunda ah yavrum dersin
Sen annemsin ben çocuğunum
Benim seni özlediğimden daha çok,
Sen beni sen özlersin
Sevgi dolu kollarınla sarmak istersin
Koy ortaya analoğını
Sar sevgi dolu kollarını anneciğim
Sar sevgi dolu kollarını

Kimse yadsımasın annemin sevgisini
Bastır döşüne,uyut göğsünde
Büyüdüğümü biliyorum
Korkularımı yenemiyorum
Korkularımda büyüyor
Kaçıyor uykularım, yalnız akşamlarda
Bu yüzden yatağımda ağlıyorum
Bu sebepten seni arıyorum
Hissettir varlığını
Sar sevgi dolu kollarını anneciğim
Sar sevgi dolu kollarını

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sarı kelebek

Bir kalbim var sevilerle dopdolu
Sevgim ise bir kadının bünyesinde tek
Amacım bu sevgiyi bölmemek
Sarı kelebek
Bütünü ile olmalı sevmek,sevilmek.

Seyretmek gözlerinin rengini
Yeşil baharlara dalmak göz bebeklerinde
El ele tutuşmak,kol kola olmak
Parmaklarını kancalamak ellerin ellerimde
Gerçekten güzel,hoş amma
Bana göre değildir bu
Zor gelmemeli sana evliliğimi bilmek.

Benim ellerini tuttuğum
Gözlerine baktığım
Parmaklarını kanca yaptığım
Birisi var bilmelisin
Onun sevgisini sana veremem
Bu sebepten hayatına giremem
Bu davranışım değildir terk etmek
Ben sana göre değilim sarı kelebek.

Bir örümcek olmak zihninde
Ağ örmek bir baştan diğerine
Sana acı vermek tatlı bir aşk yerine
Kaç para eder aşk o zaman güzelim
O zaman aşkın değeri ne.

Ben bir kadına verdim sevgimi
O sevgi seninle olamaz
Aşk bütünlüğü ile değer kazanır
En yüce aşklar parçalanmaz
Başkasının aşkı sana yaramaz.

Maksat değil seni kırmak
Maksat doğruyu bulmak
Maksat gerçeği haykırmak
Bir yerde üzücüde olsa güzelim
Gerekti sana bunu duyurmak
Yusuf değirmenci emekli em.müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sebebi nedir

Yine çok mahzunsun canın sıkılmış
Gözünün önüne kaşın yıkılmış
Sanki yanağına sisler dökülmüş
Bu mahzun duruşun sebebi nedir

Hüsranı ilk defa gördüm yüzünde
Sanki yuva yapmış hicran gönlünde
Çok değiştin bir sır gizlidir sende
Akan göz yaşının sebebi nedir

Şen kahkahan susmuş,endamın ölü
Andırır gözlerin nehir’i,gölü
Çok mu acı gençliğinin ödülü
Söyle intizarın sebebi nedir
yusuf değirmenci

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Seçemiiyorum

Ateşine düştüm kavruluyorum
Sevda rüzgarında savruluyorum
Aşkın girdabında boğuluyorum
Kaçmak istesem de kaçamıyorum

Gayri bu özleme dayanmaz yürek
Sen yakınsın amma vuslat çok ırak
Hislerimi gözlerime bakarak
Açmak istesem de açamıyorum

Beni bitirmeye yetiyor nazın
Seninle yazılmış şu alın yazım
Kanadı kırılmış kuştan farksızım
Uçmak istesem de uçamıyorum

Görünce damar da kanım hızlanır
Bastırılmış duygularım uyanır
Nere gitsem yollar sana dayanır
Geçmek istesem de geçemiyorum

Sensin bu dünyada gönül verdiğim
Sevdan oldu bir çözülmez kör düğüm
Çaresizlik şerbetidir verdiğin
İçmek istesem de içemiyorum

Yıllar geçti unutamadım seni
Aşkın bataklığı boğuyor beni
Sensiz hayatıma bir yeni yönü
Seçmek istesem de seçemiyorum

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Seçilmişlere

Seçtik sizi vekil diye,haktan yana olun dedik
Mecliste kanunlar yapın,doğru karar alın dedik
Temsil ederken bizleri,bizim safta kalın dedik
-----Biz, sizleri başımıza, sultan diye seçmedik
-----Bal tutan parmak yalarda, kovanı alın demedik

Namus, şeref üzerine yemin ettiniz, dinledik
O yüce değerleri, hep korumanızı bekledik
Mebus maaş artışında, tüm parmaklar oldu, dimdik
-----Hiç kimseyi başımıza, sultan diye seçmedik
-----Bizi uyuyor sanmayın, sizden hizmet beklerdik

Meşru olmayan kazançlar, hiç dile getirilmedi
Yapılan yolsuzlukların, detayına inilmedi
Hayali ihracatçılara, bütçeden para ödendi
-----Biliniz ki, başımıza kimseyi, sultan seçmedik
-----Nerden buldun yasasını, çıkarmanızı beklerdik

Kimi, ayrıcalık yaptı, kimi, din narası attı
Kimisi mafya ya ortak, milleti onlara sattı
Kimisi talan peşinde, halka ne kazıklar attı
-----Biline ki kimseyi sultan diye seçmedik
-----Devletin malı denizse, denize dalın demedik

Çıkarcılar çevrenizde pervaneler gibi döner
Gölgenizde çevriliyor açık, gizli teraneler
Adınız kullanılarak, yeniyor türlü naneler
-----Sizi başımıza seçtik, sultan olun dem
-----Bizi uyuyor sanmayın, gaflet şerbeti içmedik

Sustu diye radyolar, siyah kurdele taktınız
Suskunluklar yığın,yığın,bunlar için ne yaptınız
Doldu seçim meydanları, bol, bol nutuklar attınız
------Oylarımızla başımıza, sultan olun demedik
------Kandırılıp aldatıldık hakkımızda vaz geçmedik

Ülke yararına olan, kararlar hiç alınmadı
Halkın menfaatlerinde neden birlik olunmadı
Seçim sonu unutulduk, derde deva bulunmadı
------Şunu bilin başımıza sizi sultan seçmedik
------Özü doğru, sözü doğru,olmanızı beklerdik

Kürsüde hatip var iken, niçin bomboş sıralar
Dolu olduğunda ise, çok çirkin sataşmalar
Çiğ köfte partileri, yada yumruklaşmalar
------Biz millete vekil dedik, size sultan demedik
------Bize böyle kötü örnek olmanızı istemedik

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Selamını saldığında beni mutlu edersin

Mektubumu postacının elinden
Aldığında beni mutlu edersin
Selamını turnalarla dilinden
Saldığında beni mutlu edersin

Ben esirim ben tutsağım sevgiye
Ben hasretim ben muhtacım ilgiye
Seni silemedim gönlümden diye
Geldiğinde beni mutlu edersin

Keşke sen olsaydın evime gelin
Sensiz bir boşlukta perişan halim
Gönlümü açarak kapının zilin
Çaldığında beni mutlu edersin

Yar inan ki sensin hayalim düşüm
İster baharın gel istersen kışın
Elinde bir mendil gözümün yaşın
Sildiğinde beni mutlu edersin

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen anla beni

İnancım Tanrıya sana tapamam
Gerçek şu ki ben sensizde yapamam
Sensiz yarım kaldım olamam tamam
Ne olur dönerek tamamla beni
Hiç kimse anlamaz sen anla beni

Seni sevmek kusur mudur hatamı
Kuralım beraber umut çatımı
Sensiz sürdüremem ben hayatımı
Bırakma baş başa hüsranla beni
Hiç kimse anlamaz sen anla beni

Pişmanım gitmene olmadım engel
Bekliyorum gece gündüz hemen gel
Veririm aşkıma ne ise bedel
Yeter ki yaşatma hicranla beni
Hiç kimse anlamaz sen anla beni

Hiçbir yol kapıma doğru gelmiyor
Hiçbir adres tanımıyor bilmiyor
Cihan sağır ve kör görüp duymuyor
Umut ülkesine ışınla beni
Hiç kimse anlamaz sen anla beni

Bir başka sevdanın peşine düşmem
Senden başka hiç kimseyle görüşmem
Dünyayı verseler seni değişmem
Yakıp kül etsen de sevdanla beni
Hiç kimse anlamaz sen anla beni

Ayıma ay yılıma yıl eklerim
Bedenimi bu özlemle yüklerim
Ömür boyu kararını beklerim
Kim bilir seversin zamanla beni
Hiç kimse anlamaz sen anla beni

Keşke gider iken haber alsaydım
Kalmanı isteyip haber alsaydım
Senin ile yuvamızı kursaydım
Çok mutlu ederdin aşkınla beni
Hiç kimse anlamaz sen anla beni

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen anlasan olmaz mı

Sana,sen desem
Sana göre kabalık
Siz diye hitap etsem
Bana göre aptallık olacak.

Duygularımı fısıldasam kulağına
Biliyorum kızacaksın,
Söylemesem,gizlesem
Seven yüreğimi ezeceksin,
Duygularıma cevap vermeyeceksin
Sana yabancı mıyım desem
Evet diyeceksin.
Oysaki
Anam kadar yakınsın bana
Bilmeyeceksin.
Bilsen de kabul etmeyeceksin
Durup gözlerine baksam
Ateş damlaları düşüyor kalbime.
Bakmasam
Özlem duyuyorum rengine.

Duygularım
Bakışlarla anlatılmaz mı
Kırılırsın diye
Darılırsın diye söyleyemedim
Sen anlasan olmaz mı

emekli em. müd

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen ben değil biz olsak

İhtiraslar öfkelerin anası
Öfkeler yara açıyor sinelerde
Huzura kavuşmak ne mümkün
Yangınlar varken yüreklerde.

Nefret tarlalarını yok edebilsek
Dostluk fidanları yetiştirsek bozkırlarda
Dünyayı sevgi bahçesi haline getirsek
Kurtarsak sokakları kan kokusundan
Gözlerde yaş olmasa
Buruk acılar kızgın kor gibi dağlamasa yürekleri
Analar evlatlarına
Evlatlar geleceğe bakarak ağlamasa
İhtiraslar öfkeleri doğurmasa
Öfkeler sinelerde yara açmasa
Sevgi yeşerse gönüllerde.

Yarışlar insanlığa hizmet için olsa
Sınıf farkı gözetilmese
Şahsi çıkarlar düşünülmese
Ve,geçmese ülke çıkarlarının önüne
İnsanlar eşit olsa, ilkelerde
İnsanlar eşit olsa, hizmetlerde
Eşit olsa nimetlerde.

Fedakar olsa güç odakları
Güçsüzler maşa olarak kullanılmasa
Çabalar iyiye,güzele, harcansa
Gayretler doğru için
Doğruluk için olsa
Hatalar, inançların arkasına saklanmasa
Hırs, insanı esir almasa
İşler hileli,başlar belalı olmasa
Mantıklı olunsa
Akıllı davranılsa
Oturup konuşulsa
Bir ortak karara varılsa
Karanlıklar aydınlatılsa
Aydınlık bir gelecek sunulsa
Çocuklarımıza

Birilerinin hatırı daha ağır olmasa
Menfaatler, nehir gibi bir yöne akmasa
Kemer sıkmak zorunda kalmasa taban
Musluklar tavan için açılmasa
Gelirler hakça dağıtılsa
Herkes emeğinin karşılığını alsa
Menfaat tutkusu aç gözlülüğü doğurmasa
Ezilenin feryadı duyulsa
Şefkatle uzansa eller çaresizliğe
Sevgi, alırdı öfkelerin yerini
İnsanlar severdi bir birini.

Birimiz,hepimiz
Hepimiz birimiz için yaşasak
Kaderde,kıvançta,tasada
Hakta,hukukta yasada
Birlikte hareket etsek,birlikte olsak
Hudutta beraber beklesek vatanı
Gerektiğinde birlikte ölsek
Beraber yensek güçlükleri
Nimetleri beraber yesek
Kimin zararı olur
Bizi bölmek isteyenlerin eli koynunda
Gümanı gırtlağında kalır
Sen,ben değil de biz olsak
Öfke yerine,sevgi fışkırırdı gönüllerde
emekli emn. müd

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen beni anlamadın

Zihnime kazımışken adını
Girmek istedim kalbine
Kapıları kapattın
Bakışlarda kurulan köprüyü
Ellerinle yıktın
Umut ırmağımı kuruttun
Aşılmaz engeller diktin yoluma
Ey delice sevdiğim kadın
Sen beni anlamadın
Anlayamadın.
Karlı dağlarda sığınağındım
Gölge veren ağacındım kızgın çöllerde
Çöl sıcağında gördüğün serabın
Su içtiğin vahandım.

Ağustos sıcağında daldığın deniz
Sere serpe serildiğin kumsalın olacaktım
Ey delice sevdiğim kadın
Sen beni anlamadın
Anlayamadın.

Yağışlarda şemsiyen
Soğuklarda ısı kaynağın
Kızgın soban,alevin ocağın
Hayat arkadaşın dert ortağın
Aşk iksirin sevda tutsağın olacaktım
Seni sevecek koruyacaktım
Hayata bağlanacak senle yaşayacaktım
Sen beni anlamadın
Anlayamadın,

Esip geçecek sandın tutkularımı
Silinecek sandın arzularımı
Kumdaki yazılar gibi sandın aşkımı
Kendince kararlar aldın
Olmaz hayallere daldın
Beni sokaklara saldın
Yalnızlığın bağrına
İçkinin ağına düşürdün

Benliğimi benden aldın
Sen beni anlamadın
Anlayamadın
Delice sevdiğim kadın.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen benim gölgemsin

I
Artık üzülmüyorum uzakta oluşuna
Çünkü sen benimlesin
Gölgem gibisin
Nereye gitsem
Beynimin içindesin.

Matemli günlerimde teselli
Suskun hayatımda sırdaş
Ruhunda sevinç
Bakışlarımda umut sensin.

İstemem yıldızları yer yüzünde
Ellerim şakağımda hayale daldığımda
Bana sen ışıksın tan yeri gibi
Karanlığı deler bakışların
Göz bebeklerimiz birleşir bakışlarda
Arzularım dirilir o anda
Bıkmadan hayaller kurarım
Seyre dalarım cemalini
Dinlerim dilinden dökülen sözcükleri
Gelinlik giyişini
Kollarını açarak gelişini
Seyrederim.
II
Bir demet gül tutarım elimde
Bıkmadan usanmadan
Uzanıp almanı beklerim
Uzakta oluşun üzmüyor beni
Sen hep benimlesin
Kimselerin göremediği
Kimselerin fark edemediği
Gölgemsin ruhumun derinliklerinde.

Hayalinle dalarım uykuya
Bir rüya görürüm kan ter içinde
Adını anarım şimşekler çakar
Yağmurlar boşanır bulutlarımdan
Denizler taşar sahillerime
Dalgalar sinemi döver
Ve,seni alıp götürür
Ellerim tam değecekken ellerine.

III

Kandır akan yüreğimden toprağa
Peşinden gitmesin diye
Ellerimle yüreğimi tutuyorum
Çünkü ben seni
Yüreğimde hissediyorum.

Toprak gıda alıyor kanımdan
Çiçekler rengini ondan alıyor
Fışkıran tüm çiçekleri dermek istiyorum
Ellerim bir boşluğa uzanıyor
İsmini haykırıyorum
Bağırıyorum, bağırıyorum duymuyorsun
Kendi feryadıma uyanıyorum.

Ilık rüzgar esintisi gülüşün
Mutlu ediyordu beni
Ben yok olmazsam
Güneş yok olmazsa
Sen yok olmazsın
Sadece yüreğimde değilsin
Beynimin de içindesin
Sen gittiğim her yerde
Benden ayrılamayan gölgemsin
Yusuf Değirmenci emekli em. müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen benim için

Sen benim için
Umuda yolculuk
Hayata bağlılık
Sevda ormanımda ki çınarsın
Dallarına konabildiğim.

Sen benim için
Başımda ki sevda bulutum
Toprağıma yağan yağmurum
Amacımsın,gayemsin
Hayata yeniden başlangıcımsın
Bağlanabildiğim.

Sen benim için
Gönül otlağımda ki pınar
İçmeye doyamadığım su
Gündüzlerimin güneşi
*******imin uykusu
Sensiz olmuyor doğrusu.

Sen benim için umutsun
Serabımsın aşk çölünde
Görüp de ulaşamadığım
Ateşsin bağrımda
Söküp atamadığım,
Yanaşamadığım.
Aşılmaz engelimsin aşamadığım
Sırça bir yüreksin kıramadığım
Barışamadığım.

Sen benim için
Vaz geçilmez tutkusun
Gün batımısın,gün doğumusun
Görünüp kaybolduğun
Çözülmez sorunumsun
Kör düğüm olduğum.

Sen benim için
Mevsimsin,yılsın,aysın
Yoluma yön veren raysın
Gurursun,şerefsin vakarsın
Girdabında boğulduğum.

Sen benim için
Hayalimdeki sima
Zihnime takılan kanca
Peşimde ki gölge
Sen benim için bir efsanesin
Sen benim için
Susuzluğumda özlediğim vaha
Nem olacaksın daha

Yusuf değirmenci emekli em. müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen bir afetsin

Seven gönül için bir afetsin sen
Saçların çağırır,kaşların kovar
Gönlümü dolduran bir hikmetsin sen
Gözlerin çağırır,kirpiğin kovar

Seven canı yakmak kastında mısın
Bir dişi kaplanın postunda mısın
Sen her güzelliğin üstünde misin
Yanağın çağırır,dudağın kovar

Bir dert ki bendeki anlaşılmıyor
Gönül’e hiçbir söz anlatılmıyor
Kalpten ne sökülür ne atılıyor
Dişlerin çağırır dillerin kovar

Sende seven bir kalp taşıyorsun ya
Sevda ateşiyle yaşıyorsun ya
Şöyle duman,duman tütüyorsun ya
Ateşin çağırır,dumanın kovar

Ay gibi parlaksın karartılmazsın
Hayat baharısın sarartılmazsın
Dünya dilleriyle anlatılmazsın
Gülüşün çağırır,bakışın kovar

Seni seven kerem çöllerde duman
Harmandır savrulur aşkından uman
Yapma acem kızı ol bana derman
Göğüsler çağırır kolların kovar

Tüm dertler seninle yok olur bende
Ilık, ılık bir his dolu kalbimde
Hayalim hep gözlerimin önünde
Kahkahan çağırır,sükutun kovar

Yıllar yaprak,yaprak devrildiğinde
Gençliğin geçmişe gömüldüğünde
Sende solacaksın günün birinde
Çimlerin çağırır,taşların kovar

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen bu aşka mezarmısın

Bir ayna olsaydım seni akseden
Süzülerek, süzer misin, süzer mi
Yollara serilen yaprak olsaydım
Basıp, basıp ezer misin, ezer mi

Taşırım sevgini yıllar boyunca
Eriyip yok oldum yağmurca,karca
Bir hırsla elinde kazma hunharca
Mezarımı kazar mısın,kazar mı

Hangi gün aşkıma karşılık verdin
Kalbimi işgale uğrattı dert’in
Seviyorum, seveceğim ve sevdim
Dersem hala kızar mısın, kızar mı

Sensiz dünya bomboş, sokaklar ıssız
Kuşlar hiç uçar mı söyle kanatsız
Bak öldü,ölecek halde aşkımız
Sen bu aşka mezar mısın, mezar mı

Yusuf değirmenci emekli em.müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen buralardan gittin gideli

Yaprak açmaz oldu dallar yeşermez
Çiçekler kurudu meyveler vermez
Dostlar gelip geçer hiç hatır sormaz
Yar sen buralardan gittin gideli.

Bağrıma ayrılık hançeri vurdu
Damarımda kanım akmıyor durdu
Göz yaşlarım ağlamaktan kurudu
Yar sen buralardan gittin gideli.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen çiçek olsan

Sen bir çiçek olsan bende bir arı
Konsam yaprağına emsem balını
Gönül bahçesinin gülü sen olsan
Koparsam koncanı kırsam belini

Gönül kapısından içeri girsen
Adını söylesen adresi versen
Allah’ın emrine gelip istesem
Sen olsaydın sen anemin gelini

Ben sahil olsaydım sen durgun deniz
Bir kumsalda buluşsaydık ikimiz
Dilden dile dolansaydı sevgimiz
Açsam kollarımı sarsam belini

Gözden göze aşk köprüsü kursaydın
Ben,beden olsaydın sen can olaydın
Ben damar olurdum sen kan olsaydın
Seninle yürürdüm hayat yolunu

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen gülünce

Sen gülünce
Yüzünde gül bahçeleri görüyorum
Çiçek deren bir bahçevan oluyorum
Dermekten, koklamaktan usanmıyorum

Sen küsünce
Istırap zincirlerine vuruluyorum
Pranga mahkumu gibiyim
Hür kalamıyorum

Sen ağlayınca
Deryanda boğuluyorum
Gemisi batmış kaptan misali
Çaresizliğe ağlıyorum
3-5-1969
Yusuf değirmenci emekli em. müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen hala kararsız hala suskunsun

Kimi, rüzgarla yarışır hız için
Kimi, yaşamla savaşır tuz için
Kimi, dost ile kaynaşır haz için
---Sen hala karasız hala suskunsun
---Ve hala duyarsız hala küskünsün

Kimi, acıya eş olmuş imrenir
Kimi, yürekler taş olmuş direnir
Kimi, yücelip baş olmuş söylenir
---Sen hala karasız hala suskunsun
---Ve hala duyarsız hala küskünsün

Kimi, gam yüklenmiş sabrı bir taşar
Kimi, lüks,içinde hoş sohbet yaşar
Kimi, engelleri tanımaz aşar
---Sen hala karasız hala suskunsun
----Ve hala duyarsız hala küskünsün

Kimi, menfaate tapar yorulmaz
Kimi, dalkavukluk yapar arlanmaz
İşin görür apar topar utanmaz
----Sen hala karasız hala suskunsun
----Ve hala duyarsız hala küskünsün

Kimi, alır, pazarda kimi, satar
Kimisi,kendince adalet tartar
Sanma ki değerin sumakla artar
---Sen hala karasız hala suskunsu
---Ve hala duyarsız hala küskünsün

Kimisi çizer kendince yolunu
Kim dost diye tutar kimin elini
Kim bilir sustukça senin halin
---Sen hala karasız hala suskunsun
---Ve hala duyarsız hala küskünsün

Yusuf değirmenci

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen hepsini alıp götürdün

Artık pencerede değilim
Gözlerim gezinmiyor sokaklarda
Geleceğim bir sandalın içinde
Gelsen bile faydası yok
Boğulmaya hazırım hayatın dalgalı denizinde
Ömrümün kara kışında
Kapanmış umut pencerem

Yitirdiğim sadece sen değilsin
Aşkımı, sevdamı
Saadetimi, mutluluğumu
Varlığımı,duyarlığımı,
Düşüncelerimi, emellerimi
İliğimi, etimi kemiğimi
Sen alıp ta götürdün.
Gittiler seninle beraber


Senin gittin gideli ben bende değilim
öz benliğimi arıyorum yokluğunda
Hayatın sayfalarını karıştırıyorum şu anda
Nasıl bağlanmışsam sana bir anda
Hayat gemim alabora oluverdi
Sensizlik denizinde
Sen beni tükettin yok ettin bitirdin
Ben sadece sini değil
İliğimi etimi kemiğimi
Öz benliğim yitirdim
Hepsini sen alıp götürdün.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen ister isen

Yolcu oldum bu sevdanın yolunda
Kanım aksın canım helal uğrunda
Bir gonca olsan da dikenli dalda
Dermeye hazırım sen ister isen

Sevda yüreğime düşen kor benim
Daha fazla saklayamam sır benim
Sanırım gönlünde yerim var benim
Görmeye hazırım sen ister isen

İstersen yaparım her ne gerekse
Razıyım bir bedel ödenecekse
Bedel diye kellem istenecekse
Vermeye hazırın sen ister isen

Mutluluğum dağa taşa saçılsın
Gönül kapın benim için açılsın
Sevdan bana kefen diye biçilsin
Girmeye hazırım sen ister isen

Perişan halime yıldızlar üzgün
Alev,alev yanışıma çöl kızgın
Birleşti seninle alnımda yazgım
Sevmeye hazırım sen ister isen

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen kapat defterimi

Doktor yorma kendini
Otur da dinle beni
Yıllar yılı bekliyordum
Ecelin haberini.
Şunları söyle babama
Rahatsız ederse seni
Pes ettim anla beni.

Buradan bindi dersin,
Cansız tahta atına
Beklemesin dönmemi
Gönlünce verdi dersin
Azrail’e elini
Bunları söyle babama
Rahatsız ederse seni.

Hatırama sen yazıver
Söylenen son sözlerimi
Kapatmak sana nasipmiş
Hatıra defterimi
Onu sen kapat emi.
11-7-1970

yusuf değrimenci emekli emniyet müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen kır

Ölen aşkımızın kabri gönlümde
Söz ver,gelir misin? günü birinde
Bir aşk tutsağıyım yargı önünde
Beni sen yargıla, kalemi sen kır.

Sevenlerden hesap soruluyorsa
Sevginin,sevmenin değeri yoksa
Çile çekmem reva görülüyorsa
Bırakma feleğe,belimi sen kır.

Gönül yarasıyım, kanar dururum
Mutsuzum, mutluluk arar dururum
Yürürüm yollarda, sorar dururum
Umut ülkesine yolumu sen kır.

Ulu Tanrım bile sevdama tanık
Kor düştü bağrıma, yüreğim yanık
Artık aşk uğruna, olmuşum sanık
Verme kelepçeye kolumu sen kır
Yusuf Değirmenci emekli em. müd

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen mutlu ol yeter

Sevgi dolu günlerimde sen tatlı bir anısın
Sen umut ağacımın yaprağısın dalısın
Bir tatlı tebessümü çok görme ne olursun
Biz uzaktan uzağa görüşünce gül yeter

Gönlümde ki sırça köşk hala senin içindir
Aşkınla beslenirim inan bunca senedir
Senden umudu kesmek asla mümkün değildir
Yetişebilirsen son nefeste gel yeter

Her arzun bir fermandır iste boyun bükerim
Dünya gözümde değil,yalnız seni isterim
Her saat, her saniye,kırsan yine severim
Ömür boyunca seni sevdiğimi bil yeter

Beni bilenler diyor bu bir sevda şaşkını
Yaşamama bir amaç edinmişim aşkını
Ne buseni isterim,ne sıcak ilişkini
Ben önemli değilim,tek sen mutlu ol yeter

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen mutlu olacakmısın

O ince belini yabancı kollar
Sarınca sen mutlu olacak mısın
Göğsün de açan gülleri eller
Derince sen mutlu olacak mısın

Aklıselim düşün doğruyu ara
Gittiğin de gurbet denen diyara
Muhabbette başkasıyla bahara
Erince sen mutlu olacak mısın

Sakın ha deme ki başka yar ara
Gidersen yaşantım girecek zora
Nail olmaz murat, benle mezara
Girince sen mutlu olacak mısın

Nasıl anlatırım sensiz bir hali
Sensiz yaşayamam hiçbir vebali
Olurum perişan sarhoş bir deli
Görünce sen mutlu olacak mısın

Ölümüne seviyorum ben seni
Nasıl terk edip de gidersin beni
İçi aşkın ile dolu kalbimi
Kırınca sen mutlu olacak mısın

Nere gidersen git ben de gelirim
Canımı istesen benden veririm
Bir gün postacıdan ölüm haberim
Alınca sen mutlu olacak mısın

Vicdanın da sızı olmayacak mı
Anılardan eser kalmayacak mı
İhanet edenler ölmeyecek mi
Sorunca sen mutlu olacak mısın

Ayrılık bağrımda onulmaz yara
Tahammül edemem yalnızlıklara
En sonun da ben yolumu dağlara
Vurunca sen mutlu olacak mısın

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen ne sanmıştın

Bin bir güçlük ile size ulaştım
Dinlersin sanarak içimi açtım
Şimdi anlıyorum boşa konuştum
Ben de bir insanım, sen ne sanmıştın?

Açık,açık söyleyemem her şeyi
Sonunda ben yerim ağır darbeyi
Zor tutarım içimde ki öfkeyi
Bende bir insanım, sen ne sanmıştın?

Sözlerimde gerçek vardır söylerim
Cezasın çeker, bedel öderim
İstenmezsem orda durmaz giderim
Bende bir insanım, sen ne sanmıştın?

Biliyorum idareci olmak zor
Amma idareci asla olmaz kör
Bilmek istiyorsan beni.bana sor
Bende bir insanım,sen ne sanmıştın?

Bana kinin neden anlamıyorum
Huzuruna cesur çıkamıyorum
Kader deyip boyun bükemiyorum
Bende bir insanım, sen ne sanmıştın?

Bağrım yanar amma akmaz göz yaşım
Önünde eğilmem dik durur başım
Sen insan değilsin ben anlamışım
Bende bir insanım, sen ne sanmıştın?

Bir gün o kapıyı kırar girerim
Defterin elimde, dürer girerim
Gasp ettin hakkımı arar isterim
Bende bir insanım, sen ne sanmıştın?

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen olmayınca

Unutmak elde değil senle geçen günleri
Şarkılar bile sustu uzun zamandan beri
Lal oldu konuşan dilim sen gittin gideli
Mahşer günüde bile arayacağım seni
Hiç kimse hayata döndüremez beni
Sen olmayınca.

Yavaş, yavaş çekiliyor damarlarımda ki kan
Bulamazlar ilacımı,Bilemezler lokmanlar
Sen gittin gideli başımdadır hazanlar
Hiçbir ilaç deva olmaz yüreğime
Sen olmayınca.

Lanetler okurum sevmeye, sevilmeye
Dost diye sarılarak elimdeki şişeye
Köşe bucak kaçarım insanlardan
Sokaklarda kalka, düşe
Bakışlarda per perişan endişe
Görürler ve yürürler
Neden diye hatır bile sormazlar
Sorsalar da bir cevap alamazlar
Ölürsem toprağa bile koyamazlar
Sen olmayınca.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen öğret beni

Badedeki zehir olsan içerim
İçilen su gibi serinlet beni
Ozan olsan sazına tel olurum
Mızrabını sen vur sen inlet beni

Aşkımız yaşasın duysun nesiller
İnsanlar ölse de ölmez sevgiler
Aşkımıza duygu dolu türküler
Sen oku,eğlendir sen dinlet beni

Dudağında kelam dilinde cümle
Olayımda anlat beni dilinle
Yalnızlığım uyuşmuyor benimle
Boz şu yalnızlığı mutlu et beni

Tanık olsun sevdamıza her nesil
Seviyorum seni bunu böyle bil
Yalnız *******de karanlığı sil
Işığım olarak aydınlat beni

Sensiz çaresizim sensiz şaşkınım
Sana bağlanmışım sana düşkünüm
Aç da kapısını gönül köşkünün
Ömür boyunca misafir et beni

Çok güzeller gördüm amma koşmadım
İz sürmedim peşlerine düşmedim
Ben aşk da cahilim hiç sevişmedim
Alda yatağına sen öğret beni

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen Türk oğlusun

Sen,öz be öz, Türk oğlusun
Göğsünde hiç çıkarmadığın
Bir namus madalyan olsun.

İyi günde varsın seni unutsun
Kara günde seninle birlik olan
Kara gün dostun bulunsun.
Yoluna dikilen engeller yıkılsın
Zorluklar karşısında yılma sakın
Bir idealin olsun.

Görüşün ışık tutsun karanlıklara
Düşüncen,uzakları görerek yoğrulsun
Namerdi, pes ettirebilecek
Bir görüşün,bir fikrin olsun.

Bir eserin olsun elden ele dolaşan
Dünya durdukça yaşayan
Sevgi abideleri dik ki
Gönül duvarın aşsın.

Geleceğe ışık tutsun eserlerin
Hedefin ölümsüzlük olsun
Sevgi dolu gönüller olsun yerin
Unutma
Sen Türk oğlusun.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sen yoksan bende yokum

Benim yüreğim tek
Aşkım da tek olmalı
Ben sevgiyi paramparça edemem
Sen olmasan benin ile
Ölüm gelse gitmem,gidemem.
Senden başkasına gönlümde yer veremem
Bir başka gönül’e girmem,giremem.

Sen olmazsan bu sevdanın kaynağı
Sen yoksan bu serüvende
Aşk ta yok, hayatta yok
Sevgide yok,zevk de yok
Dünyada yok şevk de yok
Beni sakın sorma var mısın diye
Ben hiç doğmadım
Hiç yaşamadım
Sen yoksan bende yokum.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sende bende

Bir baharsın yaprak,çiçek dal sende
Sonbaharın küskün hali var bende
Giyim kuşam, tatlı, tatlı dil sende
Duman bende,ateş bende,kül bende.

Seni kelimeyle anlatmak zordur
Eda sende,cilve sende,naz sende.
İstersen kendin vur,istersen vurdur
Arzu bende,özlem bende, haz bende.

Bütün güzellikler toplanmış sende
Neşe sende,lezzet sende, tat sende.
Benliğim yanıyor tütüyor sinem
Özlem,özlem çağrı, bu feryat bende

emekli em.müd

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Senden sonrası

Değeri kalmadı artık hayatın
Bilemem nicedir senden sonrası
Seninle yazılan benim bahtımın
Işıksız gecedir senden sonrası

Esen rüzgar oldum dala konamam
Kızgın çöle döndüm suyu bulamam
Gurbet ile düştüm geri gelemem
Hasrettir acıdır senden sonrası

Yalnızlık bulutu sarar çevremi
Feryadım sallayıp durur evreni
Deryadayım yok gemimin dümeni
Meçhul bilmecedir senden sonrası

Hiç kimse bilemez,bende bilemem
Sözümü gönlüme hiç dinletemem
Sen benim dilimdin söz söyleyemem
Anlamsız cümledir senden sonrası

Yok olmuş bir onur kırık gururdur
Geleceğim bir cevapsız sorudur
Yaprağım döküldü dalım kurudur
Hazanlı bahçedir senden sonrası

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Seni arıyor

Sormazsın sanmıştım iyi ki sordun
Nasıl bıraktıysan öyle duruyor
Sevdanla çıldırmış deli divane
Elinde kandili seni arıyor

Görünce tanıdı sesledi beni
Köşe başlarında görürüm onu
Sordum, hala unutamamış seni
Gelene geçene her gün soruyor

Umutsuz değilmiş bulurum diyor
Bir gün bende mutlu olurum diyor
Çağırsa koşarak gelirim diyor
Bıkıp usanmadan hayal kuruyor

Dedi ki görürsen çok selam söyle
Kırgınlık uzayıp gitmesin böyle
Yüreğimde yanan aşk ateşiyle
Kavrulup yanarım,yanarım diyor

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Seni hatırlatan saat

Bir düğünde tanışık
Havadan sudan konuştuk
Gelinle damada bakarak
Aynı hayali kurmuştuk.

Önce bakışlarımız buluştu
Sonra ellerimiz tutuştu
İki gönül arasında bir köprü oluştu
Ellerin ellerimde
Sen vardın düşüncelerimde
Yerin çoktan ayrılmıştı
Gönlümün derinliklerinde.

Sana hatıra bir kolye almıştım
İçine resimlerimizi yapıştırmıştım
Ellerimle boynu takmıştım
Gülerek yüzüme bakmıştın
Hatırlıyor musun öperek ayrılmıştın.

Telefonla aramıştın
O sahile çağırmıştın
Beni hatırla diyerek
Koluma saat takmıştın
Sevdiğine inanmıştım
Doğrusu çok sevinmiştim
Neler oldu da değiştin sonunda
Çağırdım bahaneler uydurdun
Anladım beni sevememiştin
Başkalarını seçmiştin.

Ogün bu gündür yapayalnızım
Gözlerimde hayalin,içimde sızın
Kalbim hep seninle atıyor
Gitti,gitti der gibi
Saatin seni hatırlatıyor
Bitti,bitti der gibi
Kızsam da saatini kıramıyorum
Çok sevmişim sensiz duramıyorum.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Seni hatırlatanlar

Benimle yaşayacak
Sana duyduğum hasret
Bu dert beni, manevi bir ölüme kapattı
Bir eski şarkıyı okuyan plak
Seni bana hatırlattı

Kırmak istedim,seni hatırlatan plağı
Kıramadım.
Silmek istedim, defterimden ismini
Silemedim.

Arayıp bulmak istedim
Sevgini sormak istedim
Bulamadım.
Sen beni unutabildin mi?
Ben seni unutamadım.

Türlü, türlü şeyler var, seni bana hatırlatan
Ne zaman çantamı karıştırsam
Mendilini bulurum.
Defterimi karıştırsam,ismine
Albümüme baksam,resmine rastlarım.

Baharlarda yeşil giysilerini
Rüzgarlarda dalgalanan saçlarını
Dalgacıklar arasında
Bana bakışlarını görür
Gözlerini kıskanırım.
Seni hatırlatanları yok etmek istedim
Yakmak istedim hatıraların
Yakamadım.
Paylaşılan yılları bel ki de sen karaladın
Ben isminin üzerine bile, çizgi çekemedim.
Hep seni,senin olmayı düşündüm.
Bilmem ki sen neler düşünüyorsun
Günde binlerce defa dirilip ölüyorum
Sen, seni seven için ölebiliyor musun?

Duydum ki!
Şimdi sende şarkı söylüyormuşsun
Şarkılarda,ismimi kalpten anıyor musun?
Sen şarkı söylüyorken radyo açamıyorum
Benim şiirlerimi alıp okuyor musun?
Bitirmek mümkün değil duyduğum şu hasreti
İnsaf dilenmiyorum
Dön geri demiyorum
Sen gidince yıkıldı hayalimdeki çatı
Tek tesellim tek dostum
Seninle yaşayanlar
Seni hatırlatanlar
Senden bana kalanlar

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Senin dostluk anlayışın

Sence dostluk başka bir şey
Çıkar yarışında verilen ödül
Menfaat tarlasına, dikilen fide
Sakın yanılıyorsun deme
Kendini ele veriyorsun
Alaylı gülüşlerinle.

Ne inandırıcılığın var saygıda
Ne sıcaklığın hissediliyor sevgide
Önce kendin inanmalı
Kendini inandırmalısın
Dostluktan bahsederken ikide birde.

Sonudur seninle yolculuğumun
Ben artık başkaları ile yola devam edeceğim
Yada, yapa yalnız tek başıma gideceğim
Seninle gelemeyeceğim.
Dostluğu kuruncaya
Dostları buluncaya kadar gezeceğim

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Senin gönderdiğn selam

Mutlu olmama yetiyor
Dilinden dökülen kelam
Dünyalardan değerlidir
Bana gönderdiğin selam

Yüz yıl sonra okunmalı
Zaman su gibi akmalı
Aşkımızı anlatmalı
Kağıda dokunan kalem

Ayrılık çok zormuş meğer
Seven aşka boyun eğer
Bütün sefalara değer
Seninle çektiğim elem

Bir tutku ki anlatılmaz
Yürekten söküp atılmaz
Bir şiirde sen bana yaz
Onda teselliyi bulam

Bir ömür ayrı kalsam da
Sevgine esir olsam da
Şiirlerle avunsam da
Benden de sana çok selam

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Senin için

Basmadın mı?
Toprak senin serinliğine muhtaçmış
Çatlak,çatlak
Yanmadın mı?
Çöller enin için kızgınmış
Kurak,kurak
Okumadın mı?
Kitaplar seni yazıyor
Yaprak,yaprak
Duymadın mı?
Tüm feryatlar seni çağırıyor
Haykırarak
Anlamadın mı?
Seven öpüşlerde hasretini çekiyor
Dudak,dudak
24-12-1972

Yusuf Değirmenci emekli em. müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Senin mi

Edayla naz ile salınıp gezme
O eda naz senin,yolda senin mi
Üstüne basıp da kalbimi ezme
Seven kalp senin de,kulda senin mi

Gülerek dişilik sergiliyorsun
Kaşınla gözünle övünüyorsun
Rakibim yok,ben güzelim diyorsun
Dudaklar senin se balda senin mi

Her gören gönül’e bir ok atarsın
Sevenini ateşinde yakarsın
Seviyorum desem kaşın yıkarsın
Kötü söz söyleyen dilde senin mi

İzin ver de kapınızdan gireyim
Gönlünü alayım gönül vereyim
İsterim ki goncaların dereyim
O bahçe seninse gülde senin mi

Senin mi çekilen kara sevdalar
Senin mi yoluma gerilen dağlar
Senin mi yeşeren bahçeler bağlar
Yapraklar seninse dalda senin mi

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Senin sayende

Sevda çivisini beynime çaktın
Asla gülendim senin sayende
Bastığım toprağı altımdan çektin
Bir yol bulamadım senin sayende

Arzulu bakışlar diktin gözüme
Umuda kapıldım güldün yüzüme
Yaralıyım,gönlümdeki sızıma
Derman bulamadım senin sayende

Peşinde düşürdün gurbet illere
Sonra mecnun ettin düştüm yollara
Rezil oldum sakız ettin dillere
Destan kalamadım senin sayende

İlk bahar hayatım artık güz oldu
Yapraksız dallara serçeler kondu
Çevremdeki güvercinler yok oldu
Yuva kuramadım senin sayende

Sayende bahtıma zincir vurmuşum
Sayende umuda boşa koşmuşum
Hep hayaller kurmuşum,avunmuşum
Bir tat alamadım senin sayende

Gözüme ışıktın gönlüme umut
Tek kelime mektup diyor ki unut
Bahtıma sis oldun başıma bulut
Güneş alamadım senin sayende

Yağmurum ol dedim döndün doluya
Kırdın gururumu,aldın alaya
Utancımdan gidemedim sılaya
Dönüp gelemedim senin sayende

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Senin yerinde olsam

Gelip bana döküyorsun derdini
Ne desem teselli edemem seni
Yüreğime nakşederim sevgimi
Yaşarım ben senin yerinde olsam

Seven varken bir yabana vurulmam
Gidip içki masasına kurulmam
Yüce dağlar düz yol olur yorulmam
Aşarım ben senin yerinde olsam

Belli ki seviyor sen biliyorsun
Madem haber aldın ne bekliyorsun
Senin sevenin var ne istiyorsun
Coşarım ben senin yerinde olsam

Hiç bir sorun engel değil sevgiye
Sen hasretsin, oda hasret ilgiye
Diyorsun ki haber salmış gel diye
Koşarım ben senin yerinde olsan

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Senle ben

Sen gülersen
Yüzünde gül bahçeleri görüyorum.
Bahçende çiçekler deriyorum
Dermekten usanmayan
Koklamaktan bıkmayan.

Sen küsersen
Izdırab zincirlerine vuruluyorum.
Pranga mahkumu oluyorum
Hür kalamayan.

Sen ağlarsan
Deryanda boğuluyorum.
Gemisi batan bir kaptan misali
Çaresizliğine ağlayan.
emekli em. müd.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Senle ben değil biz olsak

İhtiraslar öfkelerin anası
Öfkeler yara açıyor sinelerde
Huzura kavuşmak ne mümkün
Yangınlar varken yüreklerde.

Nefret tarlalarını yok edebilsek
Dostluk fidanları yetiştirsek bozkırlarda
Dünyayı sevgi bahçesi haline getirsek
Kurtarsak sokakları kan kokusundan
Gözlerde yaş olmasa
Buruk acılar kızgın kor gibi dağlamasa yürekleri
Analar evlatlarına
Evlatlar geleceğe bakarak ağlamasa
İhtiraslar öfkeleri doğurmasa
Öfkeler sinelerde yara açmasa
Sevgi yeşerse gönüllerde.

Yarışlar insanlığa hizmet için olsa
Sınıf farkı gözetilmese
Şahsi çıkarlar düşünülmese
Ve,geçmese ülke çıkarlarının önüne
İnsanlar eşit olsa, ilkelerde
İnsanlar eşit olsa, hizmetlerde
Eşit olsa nimetlerde.

Fedakar olsa güç odakları
Güçsüzler maşa olarak kullanılmasa
Çabalar iyiye,güzele, harcansa
Gayretler doğru için
Doğruluk için olsa
Hatalar, inançların arkasına saklanmasa
Hırs, insanı esir almasa
İşler hileli,başlar belalı olmasa
Mantıklı olunsa
Akıllı davranılsa
Oturup konuşulsa
Bir ortak karara varılsa
Karanlıklar aydınlatılsa
Aydınlık bir gelecek sunulsa
Çocuklarımıza

Birilerinin hatırı daha ağır olmasa
Menfaatler, nehir gibi bir yöne akmasa
Kemer sıkmak zorunda kalmasa taban
Musluklar tavan için açılmasa
Gelirler hakça dağıtılsa
Herkes emeğinin karşılığını alsa
Menfaat tutkusu aç gözlülüğü doğurmasa
Ezilenin feryadı duyulsa
Şefkatle uzansa eller çaresizliğe
Sevgi, alırdı öfkelerin yerini
İnsanlar severdi bir birini.

Birimiz,hepimiz
Hepimiz birimiz için yaşasak
Kaderde,kıvançta,tasada
Hakta,hukukta yasada
Birlikte hareket etsek,birlikte olsak
Hudutta beraber beklesek vatanı
Gerektiğinde birlikte ölsek
Beraber yensek güçlükleri
Nimetleri beraber yesek
Kimin zararı olur
Bizi bölmek isteyenlerin eli koynunda
Gümanı gırtlağında kalır
Sen,ben değil de biz olsak
Öfke yerine,sevgi fışkırırdı gönüllerde.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sensin

Seninle gönlüme doldu sevgiler
Bütün sevgilerin anası sensin
Gözümün önünde hep güzellikler
O güzelliklerin aynası sensin

Yollar değil dostlar ayırdı bizi
Yıllar yok edemez bu sevgimizi
Aşkın yüreğimde bir tatlı sızı
Kalbimin haz veren sancısı sensin

Sen kırgın ben kırgın biz özdeşleştik
İkimizde aynı yarayı deştik
Bir dünya yarattık iki kişilik
Bu yeni dünyamın tanrısı sensin

Bir rüya görmüştüm elin elimde
Bir destan yarattım aşkın dilinde
Hep senle yaşadım özlemlerimde
Bütün özlemlerin hancısı sensin

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sensin sen

Attın bakışıma alaylı bakış
Hicranı kalbime eyledin nakış
Hayat ele bahar,bana karakış
Benim defterimi düren sensin sen

Ben seni severek tatmıştım hazzı
Bu ettiğim zarı, bunca avazı
Görmedin söyledin en acı sözü
Onuru,gururu kıran sensin sen

Ömrümü paylaşmak idi gümanım
Taştan yapılmadım bende insanım
Yayılsın yerlere aksın al kanım
Sineme hançeri vuran sensin sen

Öldürmekten öte soldurmak işin
Efkarı ruhuma doldurmak işin
Dıştan kalaylısın,kapkara için
Yalan testisini kıran sensin sen

Ciddiye alamam artık sözünü
Bıktım takip ede, ede izini
Tanrı böyle yazmış deme yazını
Dinlemeden cevap veren sensin sen
3-10-1971

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sensiz de yaşayabilirim

El açıp dileneceğim
Köşe başlarında sevgi isteyeceğim
Umutlarımı diriltecek insanların şefkati
İlgiyi onlardan bekleyeceğim
Sevgi yoksunuyum diyeceğim
Sebebini soranlara
Seni göstereceğim
Eşkalini vereceğim
Ödeşeceğim.

Senden öte bütün insanlar sevecek
Onlar bana yaşama gücü verecek
Artık kapına gelmeyeceğim
Dönmeni beklemeyeceğim
Sana olan sevgimi gizleyeceğim.
Aşkımı ellerimle öldüreceğim
Gönlümün derinliklerine gömeceğim.
Artık sana ihtiyacım olmayacak
Sensizde yaşayabileceğim

Sevgisiz yaşanmaz biliyorum
İhtiyacım olan sevgiyi
Herkesten dileneceğim
Senden istemeyeceğim.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sensiz gidebilir miyim

Kızgın çölde susamışçasına
Bir özlemin peşinden koştum
Engeller konuldu gezindiğim yollara
Tuzaklar kuruldu
Hevesim söndürüldü
Gayretime prangalar vuruldu
Çabalarım durduruldu
Devam edebilir miyim.?

Umut semalarında uçmak istedim
Berrak ufuklarıma çekildi perde
Karardı gök yüzüm
Kanat açabilir miyim?
Engel yağmurları ıslatır kanatlarımı
Uçabilir miyim

Yelken açtım gönül okyanusuna
Dev dalgalar savaş açtı
Yıkıldı kıyılarım
Gemiler yanaşmıyor sevda sahillerime
Dalgalarla başa çıkabilir miyim

Sevgi dolu bir gönül’e girmek istedim
Gönüllerin kapıları kapandı
Anahtarlar çalındı
Benliğim soyutlandı,
Kişiliğim dışlandı
Bir kapı açabilir miyim?

Kovarcasına sevdanın dünyasından
İstenmeyen ilan ettiler
Beni sana geçtiler
Seni bana vermediler
Sürgünüm meçhul tutkulara
Sensizlik içimde kanayan yara
Sensiz gidebilir miyim.
Eylül 1967

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sensiz hayat

Bilemedim nasıl iştir
Sensiz hayatım hep kıştır
Sevdan gölümde nakıştır
Silinmiyor aşınmıyor

Bu bir derstir bir ibrettir
Bize engel hangi settir
Bu gönül sana hasrettir
Başka bir şey düşünmüyor

Her an seni düşünüyor
Bu aşk beni bitiriyor
Görenler biçare diyor
Bu yük yalnız taşınmıyor

Nefes almam sen olmazsan
Asla gülmem sen olmazsan
mutlu olmam sen olmazsan
Sensiz hayat yaşanmıyor

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sensiz hiç bir şe istemem

Sadece seni yitirmedim gidişinle
Güvenimi kaybettim kendime
Yaşama umudumu
Sevme tutkumu
Seninle birlikte,
Dünyamı yitirdim.

Barınamam buralarda sensizim
Şefkatle okşamıyor saçlarımı rüzgar
Sevgiyle bakmıyor gözler
Kokular hoş değil
Duyularımı yitirdim.

Dünya sevilenlere güzel
Terk edilenlere cehennem
Coşan ırmaklar akarmış
Engin denizler varmış
Dağlarında rüzgar hür eser hür yaşarmış
Gönüller sevgileri ağırlarmış
Yalnızlık dünyasında çaresizim.
Dünyayı tümüyle verseler
Sensiz onu istemem
Bu dünyadan bana ne
Tutkularımı tükettim
Duygularımı bitirdim

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sensiz ne yaparım

Sanma ki sevgilim ayrılmak basit
Nihayet insanız şansımız eşit
Kalma kafesimde azat ettim git
İyi yolculuklar dilemiyorum
Sensiz ne yaparım bilemiyorum

Sen varsın ruhumun derinliğinde
Sen varsın sevginin serinliğinde
Sen varsın kanımda sen iliğimde
Haydi güle, güle diyemiyorum
Sensiz ne yaparım bilemiyorum

Dünyam tatsız tuzsuz hayalin yavan
Aşk satırı ciğerimi doğrayan
Sen idin hayata beni bağlayan
Artık hayattan tat alamıyorum
Sensiz ne yaparım bilemiyorum

Seninle ben yaprakla dal gibiydik
Biz ikimiz yolcuyla yol gibiydik
Suya muhtaç balıkla göl gibiydik
Hala ayrılığa inanmıyorum
Sensiz ne yaparım bilemiyorum

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sensiz olamam

Karanlıkta kalma kandil olurum
Gözyaşı olursan mendil olurum
Deniz olsan kıyında sal olurum
Sensiz yaşayamam sensiz olamam

Çiçek olsan rüzgar olur okşarım
Ayna olsan ben göz olur bakarım
Derya olsan su olurum akarım
Sensiz yaşayamam sensiz olamam

Sen baş olsan saç olurum ben sana
Nimet olsan aç olurum ben sana
İster isen güç olurum ben sana
Sensiz yaşayamam sensiz olamam

Ciğer olsan nefes olur dolarım
Toprak olsan yağmur olur yağarım
Ağaç olsan dallarına konarım
Sensiz yaşayamam sensiz olamam

Kağıt olsan kalem olur yazarım
Derya olsan balık olur yüzerim
Varsın olsun sevdan benim mezarım
Sensiz yaşayamam sensiz olamam

Kapan olsan av olurum ben sana
Çok güzelsin tav olurum ben sana
Sensiz yaşayamam yar anlasana
Sensiz yaşayamam sensiz olamam

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Serbest

Hasta hane kapısında dur da gör
Bizde hastaların ölüşü serbest.
Ekonomi beyin, enflasyon tümör
Zenginin, yoksula gülüşü serbest.

Haciz edilip gider fakirin külü
Vergi kaçıranlar alır ödülü
Devlet malı olmuş, menfaat gölü
Yetkilinin göle dalışı serbest.

Manav da, bakkalda, zam üstüne zam
Alamayan ekler, gam üstüne gam
Aracılar olmuş aç gözlü yamyam
Zammın her dükkana gelişi serbest.

Yıllarca gözde yaş,varken gülünmez
Gurbete bir çıktık geri gelinmez
Devlet baba, ne yapıyor bilinmez
İdarenin bağış alışı serbest.

Cami, okul, stat yaptırın diyor
Vakıflar kurdurup halktan istiyor
Savunma masrafın bile yüklüyor
Ellerin ceplere dalışı serbest.

Bizi yönetenler bilir işini
Bırakınız bakanların peşini
İşin yok, aşın yok, sık sen dişini
Yoksulluğun kese delişi serbest.

Ne diyelim o muhterem beylere
İhtiyacı olduğunda reylere
Seçim bölgesinde bütün köylere
Seçimden seçime, gelişi serbest

Bozuk mal üretip pahalı satmak
Devletin işinde, yan gelip yatmak
İşe girmek için, torpile bakmak
Denetimin seyirci kalışı serbest.

Madrabazın işi gücü hep hile
Anlatsan boş, ihbar etsen, nafile
Vicdan, vakar, şeref, namus ne ile
İhaleye fesat girişi serbest.

Değeri kalmadı namusun,ar’ın
Soran yok halini yoksul duçarın
Kendi yandaşına iktidarların
Bütçeden, büyük pay verişi serbest.

Diyorlar ki, böyle sağlanır uyum
Liderler çoban mı, mebuslar koyun
Siyasi sahnede oynanır oyun
Vekillerin aktör oluşu serbest.

Gözün aydın çağ atladı Türkiye
Borç heybesi, asılmıştır terkiye
Dolandırıp,çalıp başka ülkeye
Giden yüzsüzlerin finişi serbest.

Ekranlarda üretilen hep laftır
Arada bir yapılanlar bir kaftır
Benim halkım hem dürüsttür hem saftır
Onun düzenbaza satışı serbest.

Kırk milyonu açmış, on milyonu tok
Aslına bakarsan bu kadarda çok
Ezilenin ağlamaya cesareti yok
Ezeni hürmetle anışı serbest.

Kulüp tutar gibi parti tutacak
Seçimden seçime bir oy atacak
Kararan bahtına matem tutacak
Dertle yüreğinin yanışı serbest.

Herkes alır serbestlikten payını
Sakın üzmeyiniz beyi,sayını
Güç olarak kullansınlar reyini
Sorunların böyle oluşu serbest
Yusuf değirmenci emekli em.müd

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Serzeniş

İnsanlıkta yeri olmasa öfkelerin
Kişileri,tutsak etmese çıkar
Yazmasana yazgısını, kindar el
Vermese sapık arzulara ödün
Kucak açmasa,tokalaşmasa
Koklaşmasa,sarılmasa sarım,sarım
Kişisel menfaatlere.

İyi niyetleri, hançerlemese ihtiras
Hüsnüniyet güzele koşmasını bilse
Çiçek,çiçek donansa insan sevgisi
Acımak, yer etse yüreklere
Acınmak sökülse yüreklerden
Umut fidanı dikilse çaresiz bahçelere.
Sevgi tarlasında boy atsa sevi
Özlem yolu bir ömrü almasa
Arzu girdabında boğulmasa insanlık
Sinelerde yer verilmese öfkelere.

Kolaylaşırdı dünyayı cennet yapmak
Uyulsaydı tek bir yürek çağrılarına
Doğruluk mihenk taşı olsaydı
Sunulsaydı haklının hakkı
Uyulsaydı doğruluğa.
Dünyadan o meçhule giderken
Kim olursa olsun giden
Elinde bir sevgi demeti taşırdı.
Yusuf Değirmenci
emekli em. müd

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sevdiğimi bil yeter

Ölsem yine seveceğim bunu bil
Seni hatırlatır verdiğin mendil
Seninle muhabbet para pul değil
Bir tatlı tebessüm tatlı dil yeter

Sevdiğim sanma ki ayrılmak basit
Yaşayan sevdaya okunmaz mevlit
Bitmek istiyorsan suçlamadan git
Sevmesen de sevdiğimi bil yeter

Kırgınlık olmasın gel barışalım
Gel bu olgunluğa biz erişelim
Sokakta konuşup ve görüşelim
Göz göze gelince hafif gül yeter

Neyimi sevmiştin diye sorma hiç
Dünyaya bedeldir duyduğum sevinç
Gelip de kalbime girmesen de hiç
Bari kapısında nöbet al yeter

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Seveceğim ölene kadar

Öylesine değil
Ölesiye seviyorum
Seviyorum da söyleyemiyorum.

Bakışlarımı gözlerine dikiyorum
Göz bebeklerin kaçıyor benden
Anlamsız bu davranışın neden
Şüphen mi var sevgimden.

Suskunluğunun sebebi ne
İste adına adayım kendimi
Dünyayı sereyim ayaklarına
İçine gir kapatayım kalbimi
Seni elde etmek için ne gerek
Ne gerekse iste
Seviyorum işte
Seven ne yapmaz ki
.

Bana kuşkulu bakabilirsin
Her sözümü yalan sanabilirsin
Her hareketim sahte gelebilir
Maksadım kuşkuların gidermek
Bakışlarını,bakışlarıma dik
Kaçırma göz bebeklerini.
Oku gözlerimden sana olan aşkımı

Oku bakışlarımda ki değerini
Savursan da hasret rüzgarlarıyla
Yaksan da bir özlemin ateşin de
Tarasan da sevda kurşunlarıyla
Peşinde olacağım peşinde.
Peşindeyim karşılık verene kadar
Ne yapsan katlanacağım
Ne istersen yapacağım
Gelene kadar
Seni sevgime ilah yapacağım
Ölene kadar

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Seven duyguya kızar mısın sen

Salına,salına gezersin böyle
Seven gönülleri ezer misin sen
Hislerimi sersem önüne şöyle
Seven bir duyguya kızar mısın sen

Sana gönül verip aşık olana
Ayrılıp buradan uzak kalana
Uzaklardan sana mektup yazana
Sevgi dolu mektup yazar mısın sen

Umut ettim sen bir mektup atmadın
Hep karşına çıktım dönüp bakmadın
Ateşinle yandım sen su atmadın
Aşk denen duyguya mezar mısın sen

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Seven sevilmiyormuş

Arımdan göz yaşım dökemiyorum
Hayatın yükünü çekemiyorum
Kader ile başa çıkamıyorum
Anladım ki aşkın sonu yok imiş
Seven seviyor da, sevilmiyormuş

Yılmışım kaderle mücadeleden
Ben hep çekiyorum bilmem ki neden
Ömrümde bir sefer olsun gülmeden
Anladım ki aşkın sonu yok imiş
Seven seviyor da,sevilmiyormuş
emekli em.müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sevgi gerek bize

İnsanlık sevgi mayası ile yoğrulmalı
Ekmeği şefkat
Pastası ilgi
Tatlısı bilgi olmalı.

Engeller, hiç birimizi yıldırmamalı
Hedefimiz başarı
Mücadelemiz başarmak olmalı.
Yılmadan, yorulmadan
Sevinçler yaprak gibi olmalı.
Çiçek gibi açmalı
Dal gibi sallanmalı
Sevgi rüzgarı esmeli
Üzüntüler toz gibi
Toprak gibi savrulmalı.

Hayat maratonu yokuş olsa da
Ayrılıklar buruk gelse de
Değer kazandırmalıyız terimize
İsimler nakşetmeliyiz yüreğimize
Anıtlar dikerek
Yeni tecrübeler katmalıyız tecrübemize
Yeni sevgiler eklemeliyiz,sevgimize
Ortak olmalıyız üzüntümüze
Güven abideleri dikmeliyiz
Yüreklerimize.
Umut verebilmek için geleceğimize
Sevgi gerek,güç gerek hepimize.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sevgi nedir bilirdin

Sevda ateşiyle yanan kulları
Keşfetseydin sevgi nedir bilirdin
Gönülden gönül e giden yolları
Keşfetseydin sevgi nedir bilirdin

Taşımak zor olur bunca vebali
Anlatmakla bitmez seveni hali
Bıkmadan sevgiyi anlatan dili
Keşfetseydin sevgi nedir bilirdin

Sensiz tadamadım dünya zevkini
Adak ettim bu uğurda kendimi
Kapıları açık bomboş kalbimi
Keşfetseydin sevgi nedir bilirdin

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sevgi olmalı insanlığın temeli

Yazıksı acımalar silmiyor göz yaşını
Hıçkırıklar elle tutulmuyor ki
Ağlayanlar anlarlar yürekteki yangını
Teselliler efkarı yok etmiyor
Tecelliler insan eliyle şekillenince
Elim irademin peşinden gitmiyor.

Yasaklı kelepçeler sıkıyor bilekleri
Sansürlü bantlar tutsak etmiş dilimi
Belirsizlik hapishanesindeyim
Çaresizlik tutsağıyım
Elim mahkum
Dilim mahkum
Düşünceli gezinişim bundandır
Her halim mahkum.

Kağıda ağlayan kalem dertdaşım
Yüreğe damlayan kordur göz yaşım
Taşlara vurulan külünktür başım
Ayaklarım belirsizliği adımlar sokaklarda
Bir parmak yıkıyor güzellikleri
Yok ediyor birlikteliği
Öldürüyor sevgileri.

Sevi bahçesinin gülü olacaksa, insanlık
Zihinlerde bu düşünce filizleniyorsa
Varalım bu amaca deniliyorsa
Birlik,beraberlik isteniyorsa
Öfkeler sökülüp atılmalı yüreklerden
Kelepçeler çıkarılmalı bileklerden
Çözülmeli düşünen kafaların dili
İradenin peşinden gidilebilmeli
Gidebilmeli insanlığın özgür eli.

Mısralarda gözyaşı hissedilmeli
Ayaklar her yere gidebilmeli
Yasaklar kaldırılmalı
Bencillik süpürülmeli
Her el, düşünce tığı ile
Şefkat kazağı örebilmeli.
İnsanlar birbirini sevmeli
Sevgi olmalı insanlığın temeli.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sevgi şerbeti

Sevgi şerbetini sundum
İçmen için,içmen için
İstersen kanat olurum
Uçman için uçman için

Delerim engin dağları
Dümdüz ederim yolları
Doldururum deryaları
Geçmen için geçmen için

Sen iste kölen olayım
Yıldızları dolanayım
Yeni dünyalar kurayım
Göçmen için göçmen için

Seviyorum biliyorsun
Biliyor ilgilenmiyorsun
Ne yapmamı istiyorsun
Gönül kapın açman için

Gayrı yeter bitsin hasret
Yok mudur sende merhamet
Söyler misin nedir sebep
Kaçman için kaçman için

yusuf değirmenci

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sevgiye karşılık verilir

Olanlara hoş gürü ile bak
Yapılan yanlışları, hoş görme
Sorumluluğuna müdrik ol
Sakın ola boş verme.
Boş ver deme.

Becerebildiğince, becer işini
Ruhunu karamsarlığa teslim etme
Sarılma acılara, dost diye, diye
İhtiraslara kapılıp gitme
Şahsiyetini kirletme.

Sevgiler yeşert gönlünce
Ne ukala ol, nede dalkavuk
Dengeli tut sevgi ile saygıyı
Ne horoz olmaya çalış
Nede ol tavuk.

Vazgeçme insanlıktan
Utanma, insan olmaktan
Ne kork,nede çekin, insanca yaşamaktan
Adam olan adama, adamca değer verilir
Gün gelir sevginin bahçeleri yeşerir
Gün gelir derilir sevgi gülleri
Gün olur sevgine karşılık verilir
Hayattaki direncine, saygı gösterilir.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sevinirim

Gönüllerden kin ve nefret
Sökülürse sevinirim
Husumet yerine sevgi
Ekilirse sevinirim.

İnsanlık fetheder arşı
Çalınsa doğruluk marşı
Haklılar,haksıza karşı
Dikilirse sevinirim.

İnsanlar tutar dilekler
İnsanlık huzuru bekler
Bükülmez denen bilekler
Bükülürse sevinirin.

Kalksa kötülük korkusu
Arz ettiğim bu doğrusu
Yanan bağırlara soğuk su
Dökülürse sevinirim.

İyiye olsa adaklar
Aranıp alınsa haklar
Huzuru bozan odaklar
Yıkılırsa sevinirim.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sıla özlemi

Yol boyuna, düşmüş kan,ter içinde
Acep nasip olacak mı? erişmek
Yıllar yılı ayrı kalmış özlemiş
Tek muradı vardı,oda buluşmak

Gurbetin düzüne sermiş harmanı
Bitmiş ve tükenmiş gücü,dermanı
Kızı gelin olmuş, asker oğlanı
Arzusu bu,gitmek,görmek,görüşmek

Onu yutmuş,şu gurbetin kuyusu
Ne yaptıysa bozulmamış büyüsü
Yoksulluk gurbete çekmiş doğrusu
Tek isteği sevdiğine sarılmak

Gözüyle konuşur,gurbet yolcusu
Yıllar yılı,yarım kalmış arzusu
Yeni doğmuş yavrusunun,yavrusu
Tek hayali,o yavruya kavuşmak

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sırt çevirmeyin

Masum bir bakışı,ezik gururu
Nerde görürseniz sırt çevirmeyin
Didinen bir teni,çırpınan canı
Nerde görürseniz sırt çevirmeyin

Kavrulan bir yürek çeşmeleşen göz
Konuşan bir bakış, sükutlaşan söz
Bulam,buram alev yığınlaşan köz
Nerde görürseniz sırt çevirmeyin

Harebe bir hayal viran bekleyiş
Çaresiz bir tutku,içten inleyiş
Ezilen bir gurur, umut,özleyiş
Nerde görürseniz sırt çevirmeyin

Kırılmış bir gurur tamir edilmez
Anlatmak istesem tarif edilmez
O, bende var oldu, beni hiç bilmez
Nerde görürseniz sırt çevirmeyin

İşte sere serpe benliğin benim
Özlemini çeker oldu sevginin
Budur iç dünyası değirmencinin
Nerde görürseniz sırt çevirmeyin
yusuf değirmenci emekli em. müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sırtıma örteecek çul bulamdım

Hayat denizine düşürüldüm de
Tutunmak istedim,dal bulamadım
Doğruluktan ayrılmayım dedim de
Doğruya gidecek yol bulamadım

Yıllar yılı kara,kara düşündüm
Bazen yontuldum,bazen aşındım
O il senin,bu il benim taşındım
İkamet edecek il bulamadım

Bazen öfkelendim,bazen de kızdım
Vallahi,bu tatlı canımdan bezdim
Kalemler boşaldı,yazdım da yazdım
Beni anlatacak dil bulamadım

Kahrettim dünyaya kendime çatım
Beni ben ağlattım,beni ben sattım
Sonunda kıvrılıp uykuya yattım
Uyudum,uyaran kul bulamdım

Yıllar yılı katlanmışım her zan’a
Küfür ettim düzenimi bozana
Yarı aç,yarı tok. Döndüm Tarzan’a
Sırtıma örtecek çul bulamadım

Mağdur’iyim sonum hüsran bilirim
Sanmayın sonunda mutlu olurum
Bir gün bir mezarda yerim alırım
Üstüne dikecek çil bulamadım

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Silleler vurulsada başıma

Ayak uyduramıyorsam zamana
Diş olmamışsam çıkar çarkında
Sevgiden öte davranmamışsam
Hedefsem nefret dolu bakışlara
Oh olsun deniyorsa düşkünlüğüme
Ve ben
İstenmeyen ilan edilmişsem
Sakıncalıdır denmişsem
Soruyorum kendi kendime
Kabahatli ben miyim.

Yazıksı cümleler dökülüyorsa dudaklardan
Gülünüyorsa çaresizliğime
Hiç mi hatası yok
Beni bu hale getirenlerin
Yok mu günahı hak yiyenlerin
Neden kurbanı hep biz oluruz öfkelerin.

Engelse başarıma iyi niyetim
Benliğim yem diye verilmişse kadere
Acılar bana reva görülüyorsa
Bir şefkatli el okşamıyorsa gururu
Ve, sevgi ile uzanmıyorsa
Hak vermeliyim isyanıma
Hak vermeliyim kendi kendime.

Tüm kabahatlerimle ayakta kalmalıyım
Devam etmeliyim savaşıma
Silleler vurulsa da, başıma
Devam etmeliyim, savaşıma
Hakkımı alana kadar.
Adalet gelene kadar.
Devam etmeliyim savaşıma.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sitem

SİTEM

Yazıksı acımalar burmasa yürekleri
Düşünceler yenik düşmese çaresizliğe
Umarsı eller avuç açmasa yokluğa
Kulak zarlarını yırtmasa iniltiler
Gözbebeklerine perde olmasa umutsuzluk
Bir umut ışığı yalasa kirpikleri.

Mayalanmasa sigara dumanıyla keder
Bir şişe içki olmasa mutsuzun sığınağı
İhtiras fırtınası yozlaşarak esmese
Dağıtmasa adalet yağmurlarını
Soğutsa yanan yürekleri

Bürokrat bir engeli taşımasa evrakçı
Bir şarlatan dil yanıltmasa yetkiyi
İşsiz adımlar ezmese sokakları
Kanaat evreninin yolları kapanmasa
Sevginin çengelini oluştursa tokalar
Dalavere rüzgarı dağıtmasa güveni
Yıkmasa umut çatılarını
Cennet ederdik evreni.

Emekli Em. Müd.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Siz biz hepimiz

Ufkumuz neden karanlık
Güneş neden gülmüyor
Kime ne ettik ki, bize
Dostumuz bulunmuyor.
Dostluklar kurulmuyor

Yağmurlaştı göz yaşlarımız
Taşlaştı yüreğimiz

Acımasız çizmeler altında ezilmişiz
Ilık bir sevgiye hasretiz
Muhtacız mutluluğa
Kusulacak kiniz
Yatağından taşmak isteyen seliz
İlk kıvılcımda çıkacak yangınız
Zar zor dizginlenebilen.
Yitik sevgilerimiz
Çiledir her şeyimiz
Biz artık bir öfkeyiz.
Öfkeyi sindirmeliyiz

İhtirasları olmayan
Vakarını koruyan
Bir öfkeyiz biz
Duysun kulağını tıkayan
Duysun feryat’ı duymayan
Bir.çığ oluşumunda eziliriz
Ezilir gideriz
Siz,biz, hepimiz.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Siz biz hepimiz eziliriz

Ufkumuz neden karanlık
Güneş neden gülmüyor
Kime ne ettik ki, bize
Dostumuz bulunmuyor.
Dostluklar kurulmuyor

Yağmurlaştı göz yaşlarımız
Taşlaştı yüreğimiz

Acımasız çizmeler altında ezilmişiz
Ilık bir sevgiye hasretiz
Muhtacız mutluluğa
Kusulacak kiniz
Yatağından taşmak isteyen seliz
İlk kıvılcımda çıkacak yangınız
Zar zor dizginlenebilen.
Yitik sevgilerimiz
Çiledir her şeyimiz
Biz artık bir öfkeyiz.
Öfkeyi sindirmeliyiz

İhtirasları olmayan
Vakarını koruyan
Bir öfkeyiz biz
Duysun kulağını tıkayan
Duysun feryat’ı duymayan
Bir.çığ oluşumunda eziliriz
Ezilir gideriz
Siz,biz, hepimiz.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sokaklar insana düşman

Sokaklar insana düşman
Hane kapılarında korkunun kilitleri
Ölümün acısını tadanlar bilir
Birde ölenin yakınları.

Kanlı koltuklar uğruna
Ölüm üretiyor siyaset
Tetik çeken makineler yaratılmış
Bakılmıyor anaların göz yaşlarına
Sokaklardaki kanı göz yaşları temizliyor.

Demiri de sevemez olduk,kurşunu da
Sevmeli cümleler yer alamaz oldu dudaklarda
Sevmeli yazılar yok oldu edebiyatta
Dillerde sevgi sözcükleri bulmak zor
Bir demir parçası kurşun atıyor
Atılan kurşun korkuyu yaratıyor
Korku saçıyor.

Hizmet ediyor vahşet çarkına
Körükçü, ateşi körüklüyor
Enseler delinmeye namzet
Kevgirleşmeye aday bütün göğüsler
Vebal maşaların omuzlarında aranıyor
Duvarlar günahların aynası
Duvarlar da siyasetin damgası
Yeşilli,kırmızılı,beyazlı siyahlı,
Hanelerde acıyı dokuyor yürekler
Ahlar vahlar eyvahlar la.

yusuf değirmenci
emekli em. müd

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sokakların ikrarı

Dile gelmiş ikrar eder sokaklar
Buradan, göz yaşı dökenler gelmiş.
Hala gizliyorlar bir çok sırları
Hayatın yükünden, çökenler gelmiş.

Bir ömür ağlayıp, feryat ederek
Hiç gülmeden, bu dünyadan giderek
Sevdiği halde,sevilmeyerek
Ömür boyu çile çekenler gelmiş.

Hayatı hazanla kavrulur iken
Bahtı,harman,harman savrulur iken
Her gün umutları kırılır iken
Kaderine boyun bükenler gelmiş.

Yaşamları orak,orak biçilmiş
Yanık bağrı sanki yoldur geçilmiş
Alnından akan ter, tas,tas içilmiş
Onu, insafsızca içenler gelmiş

Dökülmüş sokağa düşkünün hali
Kimin boynundadır? bunun vebali
Onun emeğine baykuş misali
Konup da şimdi dem çekenler gelmiş.

Susuz,çatlak,çatlak toprak misali
Buruşmuş yanağı hortlak misali
Kuruyup toz olmuş, toprak misali
Rüzgarın önünde uçanlar gelmiş.

Sabrı taşmış dile gelmiş sokaklar
Birbirini yiyor derler insanlar
Çekmeyenler çile nedir? ne anlar
Bağrına taş basıp göçenler gelmiş.

yusuf değirmenci emekli em.müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Son aynı son

Her günün geçişinde
Ömrünün bir metre kısaldığını
Her senenin bitişinde
Bir yaş ihtiyarladığını
düşünemiyorsan
Düşünmelisin.

Senden istenenleri
Yıllar sonra veremeyeceğini
Bilmiyorsan
Bilmelisin.

Her canlı aynı sona bağlanır
Zamanı değerlendirmelisin
İsteneni istendiği zamanda
Verebilmelisin
Vermelisin.
Ocak 1968
Yusuf değirmenci
emekli em. müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Son nokta

Gecemidir,gündüz müdür kim bilir
Gerçek şu ki,o son nokta konacak
Ya yeşil bir bahar,ya sarı bir güz
Işığım sönecek,yüzüm solacak

Çıkacak tenimden bu tatlı canım
Kapanacak gözüm,donacak kanım
Yoruldum diyecek,duracak kalbim
Benim,tenim musallaya konacak

Dostlarım başıma toplanacaklar
Kimlerim kalırsa ağlayacaklar
Daha sonra beni unutacaklar
Bedenim eriyip toprak olacak

Bilmem ölüm nasıl gelir başıma
Sırdır akıl ermez hakkın işine
Yazın bir beytimi mezar taşıma
Bu dünyada tek mezarım olacak



Yusuf Değirmenci

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sorma bana

Seni anlamıyorum
Bu soru’nun amacı ne
Bilmiyorum sorma bana
Sorma bana geçmişi.
Unutmak istiyorken
Hatırlatma maziyi.

Ağlıyorsun deme bana
İnan ağlamıyorum.
Akıyorsa göz yaşlarım
Alışkanlıktandır.
Sızılar varsa vücudumda
Yaralarıma tuz ekildiğinden,
Aşırı sıcaklık varsa tenimde
Küllenen ateşin alevlenişindendir.

Ayırtamıyorsam sıcağı,soğuktan
Atmak istemiyorsa, nabzım
Kapanıyorsa gözlerim
Bağlanıp kalmışsa kolum
Yıkılmışsa umudum
Terk edilmiş oluşumdandır.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sorunlar takılır durur akılma

Sorunlar takılır durur aklıma
Sorsam cevapları verilmeyecek.
Olanlarında farkındayız biz amma
Gerçekler ortaya serilmeyecek.

Böyle mi olmalı, bir adil seçim
Sen aday değilsen fakirlik suçun
Günden güne zorlaşıyorken geçim
Yoksulluk zinciri kırılmayacak.

Parası olanlar mebus olacak
Kendi çıkarına karar alacak
Bunun adı demokrasi olacak
Gerçek demokrasi kurulmayacak.

Yoksul için çıkmayacak yasalar
Çoğunlukta çoğalacak tasalar
Bir tarafta dolar iken kasalar
Kimse sorunlara eğilmeyecek.

Temsilciler düşünecek parayı
Çalacaklar yoksullara karayı
Böyle,böyle açacaklar arayı
Sonra bir arada durulmayacak.

Önce sol’du,sağ’dı şekil değişti
Şimdi zengin,fakir fikri yerleşti
Sırtımızdan bunca tecrübe geçti
Bunlardan da hiç ders alınmayacak.

Yine birbirine düşecek gençler
Yine çarpışacak kurulan güçler
Sonunda çoğalıp dolacak hiçler
Yine bir noktaya varılmayacak.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sosyal Özet

Damla,damla deryaya dönüyor sabır
Dalga,dalga vuruyor,
Dirençli kayalara.
Durgun deniz gibi içine kapanık
Bir taşmaya görsün sabır bardağı
Yıkar kıyıları, döver dağı
Haykırışlar yırtar
Yırtar fezayı.

Kusmak ister bir anda gırtlak
Düğüm,düğüm hıçkırıkları.
Yüreklere kor gibi düşer göz yaşı
Çaresizlik kahreden dost olur, biçareye
İhtiras denizaltılar gibi sinsi
Meçhul bir pazarda,pazarlıklar gizli
Gizlerin saklandığı yer perdenin gerisi.

Dürüst öfke su yüzünde bir sandal
Sallanırda,sallanır
Sosyal hayatın özeti bu
İnsan insana inanır
İnsan insanı aldatır
Ne gönül kalır ne hatır.

Yusuf Değirmenci
Emekli Em. Müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Söylemek öyle zor ki

Dostlarım nerde diye soruyorlar hep seni
Acıyan bakışlardan saklıyorum kendimi
Uzaklara bakarak bekliyorum dönmeni
Söylemek öyle zor ki seni beklediğimi

Beni aşk ateşinde yakıp kül ettiğini
Anlatmak kolay değil niçin terk ettiğini
Saklama söylediler başka yar sevdiğini
Söylemek öyle zor ki benden gizlediğini

Bir sevgi pazarında attın benim aşkımı
Düşürdün dilden dile ettin sevda şaşkını
Yokluğunu daha çok hissettiğim kış günü
Söylemek öyle zor ki bırakıp gittiğini

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Söylerler idi

Sen benim yoluma çıkan kadersin
Buram, buram, özlem,özlem tütersin
Sevdiğimden nasıl şüphe ersin
Yollara sorsaydın söylerler idi

Yükseklerde uçtun,beni görmedin
Nerde nasıl diye kafa yormadın
Kimdir nedir diye bile sormadın
Hallere sorsaydın söylerler idi

Çıkıp ta bir yol çatına dursaydın
Yoldan gelip geçenleri görseydin
Birisine selam verip sorsaydın
Ellere sorsaydın söylerler idi

Yamaçlara nakış ettim adını
Erittim uğrunda ben bu bedeni
Hala sensin şu gönlümün kadını
Güllere sorsaydın söylerler idi

Yaban yaprakların içinde çiçek
Sen idin bulunca sevindirecek
Bense sana doğru uçan kelebek
Dallara sorsaydın söylerler idi

Bakışların saplı kaldı sağrıma
Sabır deyip taşı bastım bağrıma
Şiir,beste,türkü oldun uğruna
Dillere sorsaydın söylerler idi

Sevseydin de umut olup kalsaydın
Sevinirdim sevdiğimi bilseydin
Havayı koklayıp,nefes alsaydın
Yellere sorsaydın söylerler idi

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Söylermisin sen

Sorsam söyler misin bana güzelim
Hep böyle salınıp gezer misin sen
Tanrı sana bunca güzellik vermiş
Seven kalbe basıp ezer misin sen

Sana taparca sı aşık olana
Ayrılıp yanından uzak kalana
Mektup yazıp postacıyla salana
Acele bir cevap yazar mısın sen

Bari açık söyle neyi yapmazsın
Çevirip başını niçin bakmazsın
Yanıyorum bir bardak su atmazsın
Aşk denen sihir’e mezar mısın sen
Aralık 1968
emekli emniyet müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Söz söylediler

Cemiyetin içinde kanayan yaraları
Sardım bir söz söylediler sarmadım bir söz.
Hüznü,derdi,kederi,acıyı ve efkarı
Sordum, bir söz söylediler,sormadım bir söz.

Sökmek gerek,sökmek gerek öfkeyi kini
Hırs kılıcı parçalar kendine ait kını
Vicdansızı,insafsızı kötülüğe yakını
Kırdım, bir söz söylediler, kırmadım bir söz.

Asla konuk olamadım dost otağına
Hep denedim giremedim dostluk bağına
Dost bildiğim insanların yanına
Vardım, bir söz söylediler, varmadım bir söz.

Kim istiyor kötülüğe devam et diye
Yapılanlar insanlığa revamı niye
Sorunları çözmek için ben düşünceye
Daldım, bir söz söylediler, dalmadım bir söz.

Hep üzüntü taşıdım,sinemde ve gözümde
Doğruluğa sevda çektim,sevda özümde
Akit yapıp senet vermiş gibi sözümde
Durdum, bir söz söylediler,durmadım bir söz.

Yemek içmek ihtiyaçtır, mecburuz biz yemeğe
Bu sebepten mücadelem aşa,ekmeğe
Sevgi mayasını cana, ete, kemiğe
Kardım, bir söz söylediler, karmadım bir söz.

Hep şiirler yazdım durdum, insanlık için
Sorunlara tanık oldum, yanıyor içim
İhtirasla savaşımı kazanmak için
Vurdum, bir söz söylediler, vurmadım bir söz.

Neden böyle duyarsızız, yok edelim efkarı
Şayet böyle davranırsak, duymayız intizarı
Entrikayla kurulan, fakları, tuzakları
Gördüm,bir söz söylediler, görmedim bir söz.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Söz vermedik ki

Ayrılıktan yakınıp, dön gel geri, diyorsun
Senin ile ikimiz, el, ele tutmadık ki.
Göz göze bakışarak, duygu estiriyorsun
Geleceğe yönelik, bir hesap yapmadık ki.

Sevdim seni diyorsun,beni düşünmüyorsun
Tutsaksın duygulara, gerçeği görmüyorsun
Sevgi karşılık ister, bunu bilmiyor musun
Seninle bir yatakta,sarılıp yatmadık ki.

Seni isteyenler var, neden ret ediyorsun
Bir gün olur diyorsun,umutla bekliyorsun
Adımı sayıklayıp,dönecek diyormuşsun
Buluşuruz diyerek, bir tarih atmadık ki.
Yusuf Değirmenci Emekli em. müd.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Söz vermiştik

Unutmadım hüznünü, yüzünü hatırlıyorum
Yaşla dolmuş masmavi gözünü hatırlıyorum
Elleri avucumda, sözünü hatırlıyorum
Hani, yıllar geçse de, seveceğiz demiştik
İkimiz bu uğurda öleceğiz demiştik.

Bakışarak göz göze,ant içtik sevgimize
Hiç kimse, hiçbir sebep, engel değildi bize
Hep bağlı kalacaktık, verdiğimiz o söze
Sorunları birlikte yeneceğiz demiştik
Bu tutkuyla bir savaş vereceğiz demiştik.

Bu aşkı, gönüllerde saklanan sır ederek
Sinemizi, atılan taşlara sur ederek
Duyguları,sevgiyi,hisleri bir ederek
Mücadele gerekse, vereceğiz demiştik
Beraberce bir yuva kuracağız demiştik.

Hasret dolu bu yıllar, geçecekdi, geçmedi
Bahçemizde sevgi gülü,açacaktı, açmadı
Hayaller düştü suya,sözler doğru çıkmadı
Aşkımızın meyvesin, göreceğiz demiştik
Kaderin bağlarını kıracağız demiştik.

Ne yıllar, nede yollar, bizi ayırtacaktı
Sabrımız, irademiz, ayakta kalacaktı
Engeller yıkılacak, yasaklar kalkacaktı
Sonunda mutluluğa ereceğiz demiştik
Bir yastıkta beraber öleceğiz demiştik.
Emekli emn. müd

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sözcükler sevi dolsa

Gönüller başka ister,diller başka konuşur
Böylesi insanlarla, birlik nasıl oluşur

Bir bütündür sanılır, bu yamalı cemiyet
Milyonları inletir, düzenbaz hakimiyet

Çocuklar okullara öğrenmeye gelirler
Bilgi öğrenmek yerine, siyaset öğrenirler

Öğretmenler burada görev yapamıyorlar
Yapmak isterler ise, orda kalamıyorlar

Hiç kimse demedi ki, bu gidişat yanlıştır
Bu yüzden öğretmenler, görev yapamamıştır

Kutup,kutup bölündü, güvence gençliğimiz
Bunlara göz yummuşuz,biz suçlu değimliyiz

Bir dilim ekmek ile, doymak isterken açlar
Maşa etti bunları,kirli,kötü amaçlar

İnsanlık yerini öfkelere bıraktı
Yandı nice bağırlar,ne göz yaşları aktı

Sözcükler zehir saçtı,kin doldu sinelere
Yıllarca hasret kaldık, o dostça sevgilere

Zorlar,zar’ı getirdi,tutuşan ciğerlere
Geleceği biz esir etmişiz öfkelere

Sözcükleri kin değil,süsleseydi sevgiler
Gönlüm hep bunu özler,aydın olsa zihinler

Allah’a yalvaralım, iyilik dileyerek
Düşmanlığı silelim, sevgiyi yeşerterek

Kin, ihtiras,öfkeyi, gönüllerden silelim
Biz hep bize muhtacız, bu bilince erelim
emekli emn. müd

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sözde kalır dilde bitmez dürüstlük

Yaltakçılık yapmasını bilmezsen
Huzura çıkınca dört kat olmazsan
Yere tükürünce yalayamazsan
Çok çekersin para etmez doğruluk

Başını dik tutup,kaşın çatarsan
Görevini sadakatle yaparsan
Her yönüyle güçlülere çatarsan
Her ortamda senle gitmez dürüstlük

Sanma sakın, bir gün yüzün gülecek
Deme ki,hırsızlar hesap verecek
İnanma gidişat düzeltilecek
Bu devirde asla tutmaz dürüstlük

Kulaklar tıkalı kimseler duymaz
Uy zamana,zaman san hiç uymaz
Karınlar dosyada, aç gözler doymaz
Sözde kalır dilde bitmez dürüstlük

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Suçlu nerede

Sorsam, herkes doğruluktan bahseder
Karıştır altını,o,ondan beter
Hiç kimse hatalı değilse eğer
Peki, neden düştük biz bunca derde?
Hepimiz suçsuzuz da suçlu nerede?

(X) ,(Y) den yakınır, ömrü boyunca
(Y) bir ömür merttir,kendi huyunca
gitmemişsek arzuların suyunca
Peki, neden düştük biz bunca derde?
Hepimiz suçsuzuz da suçlu nerede?

Sönen ocakları kim etti harap?
Kim,kime çektirir bunca ızdırap?
Mademki, tüm kullar doğruydu ya Rab
Peki, neden düştük biz bunca derde?
Hepimiz suçsuzuz da suçlu nerede?

Ya gözümüz açtır,ya karnımız aç
Hayat bumu neden (X) ,(Y) ye muhtaç
Neden dağlar çıplak ovalar kıraç?
Peki neden düştük biz bunca derde?
Hepimiz suçsuzuz da suçlu nerede?
10-10-1973
yusuf değirmenci emekli em. müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Sus diyorlar

Bir başka düzen içinde, kanundan, nizamdan ayrı
Bir gidişatımız var ki,anlatması da çok güç gayri
Bu gidişle insanlığın,insanlığa yok hayırı
Söylesen hepsini tek, tek, çok konuşma, sus diyorlar

Haksızlığa uğrayınca, aramaya yeltenirsen
Doğruluktan ayrılmayıp, devamlı doğrun söylersen
Uyarıp uyuyanları, hakkını ara, al dersen
Kendine kalsın düşüncen, sen sesini kıs diyorlar

Yarına umutla bakmaya, bizde şevk mi kaldı ki
Hayatın ne manası var,sorun çok zevk mi kaldı ki
Kırıldı gururlarımız, cesur yürek mi kaldı ki
Vura, vura başımıza yok ol, otur,pus diyorlar

Pamuk ipliği ile bağlı, güvencesiz yoksul fakir
Bitmiş tükenmiş benliği,sırtında giysiler hakir
Nedenini,nasılını açmaya çalışsan bir,bir
Yükseklerden bakıyorlar,geç bunları pas diyorlar

İdraki insandan kaldırman mümkün değil desende
Onlar bir bana necilik yaratmak isterler sende
Açıklamak istesen de mukayese ede,ede
Müdahaleye kalkışsan, uzatma kısa kes diyorlar

Yusuf Değirmenci

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Şarkılarda hayat

Şarkılarda, hayatı anlatıyorken diller
Kapılmışken,aheste bestelere gönüller
Hatırlanır acılar,yaşanır çekintiler
Buruk bir haz ile,bizde dinler geçeriz.

Yaş belirir gözlerde,şarkılar okunurken
Mızrap derde dokunur,saz teline vururken
Yok,yok feryatlarıyla, hatıralar dolarken
Sazda telle birlikte, bizde inler geçeriz

Umutlar kırılarak, genç benlik yaşlanacak
İyi günde ki dostlar, zorda bulunmayacak
Gün gelecek,şarkılar, teselli olmayacak
Onlarla avunmuşuz der, ve anlar geçeriz.

Nice uzun seneler yok,yok diyeceksin
Eski hayatını sen, tekrar özleyeceksin
Ah gençlik diye, diye, belki üzüleceksin
Geçmiş yaşantın gibi,eriyip gideceksin

Zaman dönmez geriye, çağırsan gelmeyecek
O biçare başında, dertdaşın olmayacak
Etrafını dolduran insanlar, yok olacak
Hayatının gizleri seninle sır kalacak.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Şarkılarla geçer hayat

Günler kabus olur geçer sevenin sırtından
Hep aynı elemler depreşir içinde
Okur özlem plağı aynı hissin şarkısını
Aynı hayalin ardından.
Hayat devam eder şarkılar söylenerek
Şarkılarla dile gelir özlemler
Bir boşlukta hisseder kendisini
Seninle bir zamanla çok mesuttuk diyerek.

Gün olur canlanır sindirilen duygular
Gün olur lanet okur bahtına
Gün olur ateş düşer bağrına
Yeter ki, gel diyerek devam eder çağrılar.

Yaşar o genç yankılar ihtiyar kulaklarda
Diller bir eski şarkıyı mırıldanır
Genç nesilden bir çift gezer kol kola
O ihtiyar gönüller kapılır arzulara
Bu yanık havalarla herkes evine gider

Umulmadık bir anda karşılaşırlarsa da
Biri hicranlı erkek,biri yeisli kadın
Artık konuşamazlar, herkes evine gider
Görünce hatırlarlar geride kalanları
Son defa bir şarkıyı okur yaşlı dudaklar
Baştan sona hicran kokar ayrılık tüter
İçten gelen titrek bir ses derki,yeter yeter
Bir aşk masalı ile uzak gider şarkılar
Kasım 1969
emekli emn. müd

Şair Yusuf Değirmenc

[GooD aNd EvıL]

Şayet gölge etmezlerse

Yücelsin emeğim kan ter içinde
Yeşersin umudum o ser içinde
Neler filizlenir bir gör içimde
Arılaşmak istiyorum beni tutsak etmezlerse
İhsan istemem kimseden, şayet gölge etmezlerse

Bende baharlar gibi yeşerebilmeliyim
Cemiyetin ferdiyim,cemiyete girmeliyim
Bir şeyler almalıyım,bir şeyler vermeliyim
Çalışır arılaşırım eğer tutsak etmezlerse
İhsan dilenmiyorum şayet gölge etmezlerse

Öğrenmek gerçekleri görmek dinlemek
Dertleri dillendirmek,yazmak,söylemek
İleri gitme diye susturmak isteyerek
Koparıp cemiyetten bir kenara atmazlarsa
İhsan bahşetmesinler şayet gölge etmezlerse

emekli emniyet müdürü

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Şehitler intizar ediyor

1
Kısmet oldu, yolum geçti benim, Çanakkale’den
Söyler dururdu ninem, burada şehitmiş dedem

Dağa yaslanmış bir yazı, DUR YOLCU diyordu
Bir ikaz ki, ilgileri toprağa çekiyordu

Duyarsanız, bu yığınlar, o kadar sessiz değil
Duyarsanız,iyice kulak, ver iyice eğil

Yükseliyor bu sessiz yığınlardan nidalar
Bu nidalar duyabilen her kulağı tırmalar

Dinlemiştim, kulak verip,bu toprağın sesini
Hissetmiştim,şehitlerin bizlere öfkesini

Dedim ki, hissettiklerimi, ben kaleme alayım
Dedim ki, intizarlarına ben tercüman olayım

Dedim,bir,bir anlatayım, şehitlerin öfkesini
Onlar ne söylerlerse, ben yazayım hepsini

Her kabirden aynı nida, aynı ses yükseliyor
Sızlayan kemiklerle, mezarda yatması zor

Diyorlar, ve sonunda hep, sitem ediyorlar
Hepsi kızgın,öfkeli,sessiz söyleniyorlar

Torunlarımız, neden? tarihten ders almıyor
Neden? o uğursuz nifak, aranızda kaynıyor

İstiklal uğruna biz, göz kırpmadan ölmüştük
Toprak için,toprağa, kefensiz gömülmüştük

Bu inanç, bu imanla, engelleri aştık biz
Aç,susuz,per perişan, tutkulu savaştık biz

Biz bu topraklar için, hep beraberce öldük
Bu toprağa,kefensiz ve tabutsuz gömüldük

Bu savaşta,kanatsız aştık, hırçın dağları
Etten,kemikten ördük,burada çelik ağları

Yarınları, yarınları düşündük biz ölürken
Mutluluğunu yaşadık zafer’in, gömülürken

Biz yarınlar uğruna bir meşaleyken söndük
Siperler sekiz metre,etten surlara döndük

İstiklal için verdik, ölümüne bir kavga
Göğüs gerdik, düşmana, bu kıyıda,bu dağda

Hür doğduk, hür yaşansın diye ölüme koştuk
Anadolu,Trakya, tek bir yürek olmuştuk

Oğlunu gurur ile, göndermişti anneler
Ateş saçan toplara, kalkan idi sineler

Doğuluyum,batılıyım,kuzey, güney denmedi
Vatan sahiplenildi,düşmana verilmedi

Rizeli Temel,Maraşlı Ökkeş,muşlu kerem
Erzurumlu dadaş ali,Ağrılı Rüstem

Sivas’tan katılanlar, genç yiğidolardı
Bu savaşta Giresun uşakları da vardı

Öldüler birer,birer, vermedi siperleri
Çekilmedi geriye Yahya çavuç erleri

Bir Seyit onbaşı ki, tek başına savaşan
Bir top mermisi var ki, insan gücünü aşan

Şevk ile,Allah deyip kucakladı mermiyi
Tek başına batırdı,boğazdaki gemiyi

Muğlalı yaralıyken,Bingöllü koşuyordu
Ağrılı düşman ile, hala savaşıyordu

Bursalı siper idi,muşlu ateş ederken
Karslı elinden tuttu, Amasyalı ölürken

Cansız düşerken muşlu, hasretti bir kucağa
Yere düşmesin diye, Vanlı koştu sancağa

Kol kırdı şarapneller,döşü deldi mermiler
Bombalar başa yağdı,kuruldu kanlı mahşer

Önce,can demedik biz, biz önce vatan dedik
Böylesi özveriyi, sizlerden de beklerdik

Gün oldu,birimiz için, feda olduk hepimiz
Gün oldu, hepimiz için, üzüldük her birimiz

Çocukları,torunları,düşündük biz ölürken
Yarınları,yarınları düşündük gömülürken

Tek, tek düştük toprağa, kuru yapraklar gibi
Hatırlanmak isterdik, kutsal topraklar gibi

Yaşayandan daha çok, ölen, Gelibolu’ da
O çarpan yüreklerin kökü, Anadolu da

Bir ucu Trakya da,doğudaydı bir ucu
Kat,kat daha fazlayken, bizden düşmanın gücü

Bu topraklar uğruna, kanla yazıldı destan
Uğruna ölünen her toprak kutsal vatan

Adı ÇANAKKALE ‘dir bu yazılan destanın
Adı TÜRK’dür,bu şerefin,bu şöhretin, bu şanın

11
Mezardan görüneni, anlatalım da size
Yaptığınız hatalar, takılsın zihninize

Bizi, ölüm üzmedi, sizin üzdüğünüz kadar
Kızmadık biz düşmana, size kızdığımız kadar

Biz, bu savaşı, kardeş kavgası için yapmadık
Biz, bu vatanı, bölünsün diye bırakmadık

Bize yetmiyor, on sekiz martlarda anılmak
Bu, bize saygı değil,bize saygı birlik olmak

Gümanınız saygı ise, toprak olmuş halimize
Önce vatan deyiniz, geliniz kendinize

Bize saygı, şehitliklere gelip bakmak değildir
Bize saygı,tarihe ağıt yakmak değildir

Bize saygı değildir, dini siyasete alet
Türban ne ki,sen içindeki fitneyi hallet

Gencecik çocukları, daha dün gönderdiniz
Şu kardeş kavgasına, bir son veremediniz

Bize saygı, sahip çıkmaktır eserimize
Bize saygı, hizmet etmektir ülkemize

Bir çoğunuz yatarak, tembelliği yeğlediniz
Diskolarda,barlarda, fütursuzca eğlendiniz

Kiminiz ön oldunuz, vatandan kaçanlara
Kiminiz hor gördünüz, her kim düşmüşse dara

Kiminiz hep çaldınız,kırk ambarlı fare gibi
Kiminiz göz yumdunuz,aciz, biçare gibi

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Şikayete hakkımız yok

Hakkımız yok şikayete
Ellerimizle yok ediyoruz kolay’ı
Ellerimizle zoru yaratıyoruz.
Yoklukla varlık arasında savaşım
Yoklar arasında varı bulamadıkça
Zoru.yenerek,kolayı yaşatmadıkça
Duyamayız övünç.
Vara,varlığa, ulaşmak güç

Kalmamış kimsede merhamet tutkusu
İnsaf çıkarılmış sözlüklerden
Baş edindiklerimize, şefkat uğramamış
Neden baş seçtik onları kendimize?
Gem vurmak yerine öfkemize.

Zehir içmişçesine içerken acıları
Gıcırdayan dişler ufalarken gerçeği
Feryat yüklü iken bedenlerimiz katar,katar
Gülmeyi unutan çehrelerin,anlatmak istedikleri
Nedir diyemiyoruz
Anlamak istemiyoruz
Tıkıyoruz kulaklarımızı
Anlatan dili dinlemiyoruz
Kendimizi şikayet ediyoruz kendimize
Başkaları mı anlatacak bizi, bize?

Düşlerimiz kap kara
Hayallerimiz harap
Istıraplar anlımızda çizgidir desen,desen
Umutlarımız karışıyor hıçkırıklara
Söyleyecek söz bulamıyoruz
Ödün üstüne,ödün veriyoruz
Ekranda huzur haykıranlara
Bırakıyoruz hakimiyeti onlara.

Kendimizi idare etmek yerine
Bunlara sürü yaratıyoruz
Takım tutar gibi parti tutuyoruz
Her seçimde oy hibe ediyoruz
Sen bilinçlenmezsen
Ben bilinçlenmezsem
O,bu,şu bilinçlenmezse
Çoğunluk kendini idare edemezse
Temsilcisini serbestçe seçemezse
Şikayete hakkımız yok.
Bunca aptallığa
Bunca cehalete
Bunca umursamazlığa
Bu kadarı bile çok.
Neden şikayet ediyoruz
Şikayete hakkımız yok.

Şair Yusuf Değirmenci

[GooD aNd EvıL]

Şu gurbet

Üç çocuğum yetim,rahmetli eşim
Ağardı saçlarım genç iken yaşım
Yatacak bir yerim yok be kardeşim
Ruhuma hüsranı ekti şu gurbet.

Hırsızlık yapamam, hileyi sevmem
Karnım doysa yeter, başka istemem
Nasihatin boşa,köye dönemem
Bir ekmek peşinde çekti şu gurbet.

Ben, her gün derdime bin dert katarım
İş bulursam seve,seve tutarım
Hasır üstü olsa bile, yatarım
Acı ateşinde yaktı şu gurbet.

Sıladan ayrıldık,hep yaslıyızdır
Ne dense dinleriz pek usluyuzdur
Aç sefiliz amma, namusluyuzdur
Garip unvanını taktı şu gurbet.
18-4-1970
Yusuf Değirmenci emekli em. müd.

Şair Yusuf Değirmenc