Tam Sürümü Görüntüle : Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 08:59 PM
Adı: Sensizlik
Açılır
açılır da
dizginlenemez
hizaya giren
düşlerin,
Adı: sensizlik
Evvel
yenilgiyle kucaklaşır,
ardından maziye karışır,
Zayi kalır tüm
Hayaller,
Adı: sensizlik
Uyanan
ben miyim
kurduğum saatiyle
gündüzünün,
Ki
eksik kalırım,
Birden sarar
dört yanı
mavi gül,
Kokusu: intihar
Ezgisi: dehşet
namelerde,
Çınlar düşler,
sana gelirken
karanlık sarar,
aydınlatan ay
'yüzün'
Adı: sensizlik
Zorlanan hayatlar
kemirilen tırnakları
getirir
çaresizliğine,
Bir gram su
serinliğine,
Adı: sensizlik
Adım, sen
Hasretim, sen
Düşlerim, sen
Yaşım, sen
Yaşamım, sen
Can’ım, sen
Canan’ım, sen
Adı yine sensizlik…
14/01/2008 23:40
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 08:59 PM
Alışkanlıklarım...
Asıl şimdi başlar
ibadetlerin
sabahlara kadar olanından,
yalvarmaların ardındaki sessizlik
korkutsa da,
geleceğindedir tınısı gizlerinin
Şimdi başladı, ki
çoktan ben oldu düşlerim
her bir vuruşunda başını
toprağa,
Ne, özlemlerin
ne, ayrılıkların
havasını alırsın yaşantının,
toprakta kalan havadan öte
can’dan gayrı / üzülene gebe
yanışlarım; yakarışlarındır
yanlışlarım; zayi kalan isyanların,
gürültüsünde ayakların,
her adımı kahverengi sandıklarım;
alışkanlıklarım…
12/02/2008 22:10
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 08:59 PM
An Gelir!
An gelir,
bulut olur
sessizliğe alışık gözlerimden
anlam çıkaran,
gözyaşlarım
An gelir,
özlemi unutulur
sevdalarımdan bıkkın yüreğimden
seni atamayan,
serzenişlerim
An gelir,
kapanır düşler
******* ayrı bakar günlerine
senden geriye
başka şehirlerdeki,
özleyişlerim
An gelir
yazarım,
şimdiki gibi
yorgun geleceğime
yakıştıramadığım,
beklentilerim.
20/01/2008 16:40
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 08:59 PM
Ana Olmak
Doğduğunda; sütüne
yürüdüğünde; ellerine
konuştuğunda; diline
okuduğunda; tecrübesine
evlendiğinde; ayrılışına
anayken; özüne
ölürken; dualarına
muhtaç olunandır,
Yaşamın yargısız kısmı,
bedelsiz ödediğin en derin ruhun
yansıması,
tek dürüst yürek,
sana; en içten destek
ana olmaktır…
17/02/2008 13:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 08:59 PM
Anlam
Anaların ayaklarındadır
onca yükü insanliğin,
yorgunluğunu ve acılarını
saklar her defasında
sevdiklerinden,
anaların yüreğindedir yavrusunun gürültüsü
her aglayışını
kederle dolan gözlerini silmekle
anlamaya çalışır,
anaların hasretindedir
ölümlerin coşkusu,
her yeni uyanış ya da
her uykudaki bitiş kadar sessiz
ve bir o kadar acımasız özgürlüklerine,
analardadır
sende gizli kalmışlar,
ruhundaki yitirilişler,
bende sendeyim
adeta sessiz,
bir o kadar hevesli hasretlerime,
analardadır kahroluşlar...
14/09/06 13:19
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 08:59 PM
Ağlıyorum
Yeni bir mor geceye,
Hüzünlü aşkların bıraktığı izlere,
Ilık güz akşamlarına,
Olmayan sevişmelere,
Hayallere,
Yitip giden
kıymetli zamanlarına,
Gözyaşlarıma,
Taksitli duygularıma
peşin hükümlerime,
Eksik yaşantıma,
Her yeni renkte
farklı beni bulma isteğime,
Her aynı duyguda
seni kaybedebilme sıkıntıma,
Tekrar mevcut olan
zoraki durumuma,
Gözyaşlarıma,
Yeni,
kapanmayan bir mor geceye daha
Ağlıyorum...
Ellerim bomboş yokluğunda,
******* hep karanlık,
Düne özlemler birikirken içimde
nereye gidecek yarınlar:
Yeni bir renge
Yoksa aynı hüzne!
Nerede başlar ayrılıklar...
5/12/2005 14:25
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 08:59 PM
Anlatamam
Gel,
anlatayım
senden sonraki
beni bende,
dayanılması güç
geçirdiğim
sensiz yıllarımı anlatayım
gel de,
yakınında mıyım!
herşeyin ilacı
zaman değilmiş
yokluğunda,
zaman geçti
arttın yüreğimde,
varlığımı unutturmaya çalışma
çabalarım
daha anlamlı
her gecenin sabahında,
emin ol!
bir an tutuldum
şüphe duydum kendimden,
sen yoksun.
El gibi gelir
yakın sandıklarımın
benzerse sana
gözleri,
her yeni saça
dokunur ellerim
bomboş sokaklarında
İstanbul'un
sana aittir diye,
dizeleri
farklı anlam yükler
benliğime
şiirlerin,
hepsinde sen.
Sen yokken
nasıl ben olurum
yeniden doğmalara inanmazken,
Ah annem,
yanar içim de
kimse bilmez
yokoluşlarımı,
derin uykulardaki
uyanışlarımı,
sessiz ağlayışlarımı.
Ah yanar,
yanar içim de
anlatamam annem
sensizliği,
ne yaşamayı
ne öylece
ölmeyi...
26/12/2007 23:37
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 08:59 PM
Anlatamaz Şiirler
Anlatamaz şiirler
yazılandan öte
yaşanmışlıkları,
Özlenemez hiç kimse
özleyen gibi
sevdiğini,
Duyurur sesini
türküler;
hasretleri,
ayrılıkları,
aşkları ve
koskoca bir 'sen' bırakır,
anlatamaz hiçbir söz
ağrıyan sol yanımı
bendeki seni,
isyanların gelir aklına
çaresizliklerini sende bırakır,
yazdıkların;
yine
hep sana kalır.
04/01/08 00:36
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 08:59 PM
Annemsin
Annem,
Annemsin,
Adını koyamadığım,
Yerine sığdıramadığım,
Nefesine muhtaç olduğumsun,
Cansın,
Karşılıksız sevebildiğim
Ümitsizce
hala bekleyebildiğimsin…
05/04/2007
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:00 PM
Annemde
Ağlama
Ağlama sevdalarında
Yoksun çünkü
Çığlıklarımı duysan da
Anlamını anlar mısın
Ağlama
Ağlama sevdama
Gelemezsin çünkü
Bekleme
Bekleme gelemem
Sen sadece ‘gel ‘ de
Sadece gel de
Bir iğne yeter
Özleme
Özleme yokluğumu
Yoksun ki
Sen bana 'gel' de
Yeter ki söyle
Damarlarım donuyor
Kanım sensin
‘Gel’ de
Diyebilsen
Ah bir diyebilsen
Gözüm kapalı
Kalbim şüphesiz
Yanındayım
Yanında olabilmek
Ruhuna ulaşabilmek
Hayallerim..
Bir gelsen
Hala mı kuruyorum bu hayalleri
'Gel' de
De ki yetsin
Kalbimin atışının bitişi
Sana kavuşma nasıl olursa
En kısa yoldan
Yeter ki..
Yeter ki..
Yetmez değil mi
Özlemler
Sen 'gel' de
De ki amacım olsun
Söyle içim bahar dolsun
Papatyan seninle
Sen yeter ki ‘gel’ de
Diyebilsen
Neler dersin bilirim…
Çağır ruhumu ruhuna
Geleyim yanına
Sarılayım boynuna
‘Anne’ diyeyim
Diyemiyorum ne zamandır
Özlemler geliyor kapılarına
Sevdalıların
Sen 'gel' de
Gel de
Öleyim bir keresinde
Kimse umurumda olmasın
Kapadın gözlerini
Kaparım ben de
Kapanması zor muydu anne
Zor mu sana ulaşmak
Sesleniyorum
Duy sesimi
Duy ve çağır
'Gel' de
Gel de ki rahat uyuyayım *******imde….
29/07/2005
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:00 PM
Aramak mı...
Aramaya çalışıyorum
bulduğumu zannettiğimde
tekrar sarılıyorum
yine kayboluyorum,
Aramayı tetikliyorum
kurşunları acıtmıyor canlarımı
her defasında özü yakaladığımı unutuyor
yine hatırlıyorum,
Aramayı bırakıyorum
yolunu bulsun diyorum
An’ları biriktirmeyi bırakıp
ezbere koyuluyorum,
Aramaya doyamıyorum
Her arayan gibi
Bulduğunda, kabul edemiyorum
Sürekli kendime kızıyorum…
05/02/2008 11:30
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:00 PM
Aşk Adamısın Oğlum Sen!
Aşk adamısın oğlum sen!
Esmeri kızıl
kumralı sarışın yaparsın,
gördüğün renkleri
hepsine aynı yakıştırırsın,
aşk adamısın sen,
Oğlum bak,
gözlerin çizgisini aşar
aşar da bırakmaz
yanındakine,
Senden geriye;
sen, sende kalanı
sen, seni sana bırakanı anlarsın,
sen, sende bırakılanı tutarsın
Aşk adamısın oğlum sen!
ne mevsim kavuşturur,
ne yazdıkların tutuşturur,
Sen, seni yazanı
Sen, sana yazılanı anlarsın,
Sen, sende tutukluyu yazarsın
Oğlum!
Türkülerde O’nu okursun
her gece sarhoşlarında
kaybolursun,
sen, yaşadığını sanar
sen, O' nda yaşar
Sen, sana yakışanı bulursun
Aşk adamısın oğlum!
Maviyi kahveye çalarsın
her mavide elayı ararsın
bal rengi yabancı da
sen, mavide bulunursun,
Oğlum bak;
gözlerin çizgisini aşar,
hangi şehre ayak bassan
tutunursun,
hangi yolla baksan
yıkılırsın,
Oğlummm, sen aşk adamısın;
her geleni unutur
Kendinle avunursun..
18/12/2007 00:25
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:00 PM
Ayrılık da Sana Ait
Ağlama artık,
Özleme,
giden gitti,
sevdiğinin ardından
dökülen yaşlarının
hesabını,
yüreğin sorar
karşında bulabildiğinde,
O'na.
Başını alıp gitmek()
unutmak ya da
unutamamak
düşündürür
yaşanılanları.
Sen gittin gideli
ben çıktım garip
telaşlarımdan
o da;
ben gittiğimdendir,
gülen yüzümün
anlamsız ifadeleridir
kimse tarafından
anlaşılamayan,
gittiğimden beridir
sesin gelir
kokunu duyarım,
neye yarar
varlıklar,
neye özlenir,
çıkmış olan çıkmıştır
yaşamlardan,
yenisine
alışmaya çalışarak
geçirdiğin zamanların
zararlarıdır
arda kalan
sana,
düşün
hisset
sen ol
yokluğumda,
ben: olamasam da...
27/12/2007 17:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:00 PM
Ayrılık Ölüm,Sevda Ayrılık
Bir yanım, ölüm
bir yanım, ayrılık
ortasında; sevdam.
Ne yana baksam; hüzün
ne yöne dönsem; hasret
Böyleyken
zaten ölüm de bir,
ayrılık da.
Ortada kalanı kuşatan; sen
yanların efkâr,
düşlerin yalan,
nasıl geçer günler
her biri aynı iken.
Sevda; ayrılıkla ölüm,
Ya da ölüm;
sevda ile zaten ayrılık...
16/01/2008 11:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:00 PM
Ayrılıklarımı Sevda Yaptım Yokluğunda
Derin bir aşka
İki elleri en yana açıklara
doymazcasına,
yettiremezcesine dünyaları
kollarının arasına,
kucaklıyorum sevdamın ortasında
Ayrılıklarımı; sevda yaptım
yokluğunda
Çiğnenen her lokmayı
yutamazcasına,
açken asla
doymazcasına,
sığdıramazcasına kelimeleri
cümlelere,
yazıyorum sevdamın ortasında
Ayrılıklarımı; sevda yaptım ya
yokluğuna
Canlarını kaybeden
heybetli bakışlarına
Anaların
çocuklarına
kızgınlıklarını dönüştürürcesine
mutluluğa,
her özlemde O’na haykırırcasına,
sulara hani, adını yazarcasına,
serinliyorum sevdamın ortasında
Ayrılıklarımı sevdan yaptım
yokluğunda
Ya ölümlere doymayan
uykusuzluklara,
hayalleri kısıtlarcasına,
geleceği durdururcasına
karşında seni; düş yaparcasına,
engelliyorum basamaklarını
merdivenlerin,
inişlerim sevdamın ortasında
Ayrılıklarımı sevdaya sardım
yokluğunda
Bir tek kırıntı;
yutkunurken
adın gibi
sesin gibi
eksiltmez yanılgısını;
kendini kuşatırcasına,
yazılanlara kızarcasına,
yaşadıklarını
okuyorum sevdamın ortasında
Ayrılıklarımı; sevdan sandım
yokluğunda…
16/02/2008 17:30
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:00 PM
Az kaldı
az kaldı sensizliğimi öğrenmeme,
sensiz olacak hayatımda
yaşayacaklarıma hazırlanmama,
seni o cansız bedeninle baş başa
ayrı ve sessiz bırakmanın acısını yaşamadım henüz,
öpmedim donuk soğuk bedenini
girmedin her gece rüyama daha,
az kaldı annem sensizliğime
senden çok
ben olamayan sana az kaldı,
özlemlerim km lere sığmayacak
otobüsler uçaklar erişemeyecek ulaşılmazlığına,
bilirim, ölürüm,
haberini almadan,
ama daha gelmedi o vakit,
bilirim sonsuzluğunu duygunun,
hasretlerinin kitlendiği *******i,
yaşamının anlamının 'biz' olduğumuzu,
anlayamam, bakamam gözlerinden dünyana,
sende olan, adeta bana sıçramış
anlamını asla kavrayamayacağım duygularının
kölesi olmuşumdur belki,
ama daha vakit var
ayın 22 sine,
hüzün gününe,
sensiz kahroluşlarıma,
neden yoksun ki!
her zaman hayalle yaşanır mı,
yaşanıyormuş be annem!
gelmiş bile o acı bekleyişlerim,
gelmiş sensizliğimin zamanı,
hala kabullenemesem de
hala beklesem de
işte
o acının içindeki ezikliğim bulmuş beni,
çekip çıkarsalar seni
bana saplasalar
eziyetlerin en ağırına razıyım sensiz!
tutkularım kalmadı ışığının parlaklıgında,
çaresiz umutlarımı bağlayacak ne kaldı ki!
az kaldı sensizliğime
ayın 22 sine,
o hazin dolu bahara,
ötüşen kuşların anlamlı ifadeleri
çağrıştırıyor yüzünü,
ırmaklar dolusu gözyaşlarımı
toprağında suluyorum,
******* olmasın istiyorum,
az kaldı annem
sonun hazırlanmasına,
yaşamın noktalanmasına,
geç kalan her şey gibi
erken başladı bu da..
ancak çok uzun süren
belki kısa zannettiklerimizden geriye
adeta donuk bedeninle
bana gelişlerin
sürprizim olacak her bir hayalde!
az kaldı sana
az kalacak benim benden çıkmama,
sana kavuşmama,
her geçen gün
umudum;
sana kavuşmak oldu
az kaldı annem
sensizliğim de elbet bir gün bitecek,
ya sana kavuşacagım
ya da
en azından böyle bir bilinçte olmayacağım…
07/03/2007 00:47
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:00 PM
Babasın Sen
O ağlarken
gülemezsin,
akıtırsın
yüreğinin kanlarını
gizliden,
uzaktayken
özlersin
okul bahane
atlar gidersin
kilometrelerce,
O mutluyken
iki kattır sevincin
sen çocukmuşsun gibi gelir
çevrendekilere,
O üzgünken
tüm bahar zindan olur
*******ine,
gözyaşlarını kaçırır
tesellilerini sunarsın
O'na.
Büyüdüğünde;
inanamazsın
askere gideceğine
veya evleneceğine,
küçücüktür
gözünde hala,
o küçücük sandığın elleri
silah tutacaktır
kendi ağırlığınca,
sıla hasreti çekerken
ne yapsam da
son bulsa acıları
deyip;
devineceksin
*******inde,
o hep yanındayken
özleyeceksin,
gözlerine hiddetle baktığında,
kavga ettiğinde seninle
bağışlayacak,
onu hep koruman
gerektiğini,
sana hep ihtiyacı olduğunu
hissettireceksin.
Senin en büyük parçanın varlığı;
daima içini ferahlatacak.
Değiştirilemeyecek,
inanılmaz
şanslarısın sen,
çünkü sen O'nların;
karşılıksız sevdiği
babasısın...
4/10/2005 21:50
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:00 PM
Bak Geldim...
Bak yine geldim
beklemediğin bir anda,
düşlerine
Sarıldım defalarca boynuna
istemediğin bir sefada,
uykularına
Bak geldim
hasretlerin çığlıklarını duyarcasına,
dostluklarına
Belki yine geleceğim;
kırık vicdan hesaplaşması
yorgun gönlün kırıntısı
bir yudum yakarış
ve kaybolan benliğimle
sana çekip gideceğim…
07/02/2008 14:15
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:00 PM
Balam
Hasret kokan ellerim
sevdiğimin acısını paylaşır seninle bilirim,
bilirim
dokunamaz hayallerine gözlerim,
korkarım duyamazsın beni O'ndan
erişemezsem *******ine
memleketin kadar etkili,
sen memleket kadar güçlü
bende 'o' var diye sen daha kıymetli..
her karesi farklı eser
ta buralara kadar dağlarının,
yollarına hasret gidişlerim,
Balam,
'Balam' deyişin aklımda,
sen karşımda,
sen öylesin bende,
karşılıksız sevgimde,
düşlerimde,
bilinçsiz serzenişlerimde,
yokluğunun içinde zenginliğini hissettirdiğin beni,
çaresiz bıraktığım 'en sevdiğinin' acısını,
taşırsın omuzlarında
her nefesinde,
özledim!
Balamı özlediğim gibi
beklerim yollarını gelmeyeceğini bile bile
ölürüm her aklıma gelen memleket türküsünde,
sevmek deli gibi
senin sevdiklerini,
böyle birşey..
Balam demek değil denilebilmek belki de..
20/12/2007 00:30
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:00 PM
Bana Sen Gerek
Bir damla yeter
içimdeki yarayı kapamaya,
uzun bir sessizlik,
çılgınca düşünceler
yerlerini aldıklarında.
Sancısı ağır,
korkusu hafif gözlerim
kapandığında,
bir damla yeter
içimdeki beni uyandırmana.
Bana umut gerek,
bana sen gerek annem...
23/12/2007 16:37
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:00 PM
Batuhan'ın Papatyası
Dalından koparılan papatya gibiyim
dağılır yapraklarım her bir esişinde
rüzgarın,
Ben de bir canlıyım, tıpkı sizin gibi
anlamlarımı yokluklarınızın gölgesinde
komayın,
hayallerinizi benimle paylaşın çünkü
bende yaşatırım,
koparın yapraklarımı
-aşk- için doğayım,
sevmiyorları bırakın
sevenine bakın,
ben mutluluk için yaratıldım
güneşimi soğurmayın
içinizi ısıtmalıyım,
kır çiçeği tasvirine yakışanını
bende bulduğunuzu unutmayın,
benim gibi olun
hep mutluluk arayın…
29/01/2008 00:33
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:01 PM
Be Kader!
Ya, hesaplarını kim yapacak
biriktirdiğin acıların ki
kederleniyorsun,
Yaşadıkların kâr ise yanına
nedendir özlemlerin
düşündürüyorsun,
Ya, bedelini kim ödeyecek
çektirdiğin çilelerin ki
ölüyorsun,
Ey be kader;
neden böyle gizli gizli
gülümsüyorsun…
31/01/2008 21:45
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:01 PM
Beklenen
Pencerem yarı açık
hadi girsene içeri
bekleyen ben,
Hadi üşenme isterken
gel,
Açık kapılar gülüşüne,
yorgun bedenin dinlensin
nefesini sıcak şarapla süsle
ayazlarımda,
Hadi ne duruyorsun
Girsene içeri,çekinme
Otur yanıma
Islaksan ne olmuş,
Kurursun sobanın yanında
Nefesim koynunda,
Haa unutmadan
çıkarma ayakkabılarını
ne olacak, gel yeter.
Yeterki ısınsın evim,
pencerem yarı açık
hadi yılma
çık yukarı,
duvarlar kaygan
dikkatli ol,
Merdiven sen koksun
ona göre tırman,
Sarmaşık senden bir hatıra çoktan almıştır
benim adıma
takma kafana,
Gelene kadar ki geçen zamanda
duyar mısın sesimi
şarkılarında bülbüllerin,
Bahçe hanımeli kokuyor,
titreyen ellerim
yanan ateşin başında
bekliyorlar gelmeni..
Pencerem yarı açık,
kaç bahar
kaç kış eskitti çerçeveler,
nefesim eskidi
eskidi hayaller,
ümitler kapıya indiler
En azından üşümesinler...
29/09/2005 00:15
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:01 PM
Ben Gibi...
Farklı ruh haliyle
bakışlarımı,
her birinde,
anlamını yakalayışını,
saçlarımın şeklini,
O yumuşacık
tarayışını,
özlersin bilirim.
Her akşam yastığında
uyumamı,
uyanıp uyanıp
tekrar sarılmayı,
içtiğin rakıya
eş kadehin olmamı,
her tokuşunda karşında
beni bulmanı,
İstersin bilirim.
Aklına gelişlerimde
gamzendeki tebessüme,
dokunduğun
her çiçekteki kokulara,
esnediğin yorgun
*******e,
kaldığın şehirlerdeki
otel odalarına,
tuttuğun küçük notlarına,
yatağına,
yorganına,
dinlediğin türkülere,
uçan martılara,
mor sabahlara,
beni yakıştırırsın, bilirim.
Bilirim
düşlerin geçmez
yenildiğim hayatlarıma,
Bilirim
çünkü;
ben seni
‘Sen’ diye içime çekerim,
Çünkü ben seni
‘ben’ gibi severim…
17/01/2008 21:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:01 PM
Bende Olanı...
Düş yakamdan
diyebilene,
o günü bekleyebilene,
belki de beklemelerdeki sabırsızlığa
yanarım
Düş ellerimden
haykırabilene,
o an’ı yaşayabilene,
belki de yaşadığımı sandığım tereddütlere
ağlarım
Düş yüreğimden
ezilebilene,
o hasreti yakıştırabilene,
belki de hıçkırıklarımda anladığım geçmişime
aldanırım.
Belki de beni aldırır
bende olanı bırakırım…
25/01/2008 12:08
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:01 PM
Bende Kal
Bir gün beklerim,
beklerim
yüzümün kırışıklıklarını,
zor yürüdüğüm yollardan
koşmak isteyen
acılı yüreğim
özler
sağlam bileklerini,
özler sevinçler
geçmişindeki hareketliliği,
ve ben bir gün beklerim
sabahın ezan sesiyle
uyandığımda
gözlerimin nasıl aktığını
anlamayacak kadar
unutkan olduğumu,
gözyaşlarımın nedenini bile
bilemeyeceğim belki,
annemi özlediğimi unutacağım,
yavrularımın elleri
soğuk gelecek
kokular geçerken üzerimden
hayata dair,
tüm anılar
gerçekten anı olacaklar
bedenimde,
Ve o gün
beklediğim gün,
kırışan yüzüm
titreyen ellerim
unutkan beynim
yorgun ama
çok yorgun gözlerim
-Ki o gözler kaç bahar eskitti
sevdiklerinin ardından
kaç ızdırab çıkageldi önlerine,
eğilmeden karşılamak zorunda kaldılar-
beklenmedik hayal kırıklıkları ile
hayata veda etme aşamasına gelecekler,
Bir gün
Beklenen günlerden bir gün,
-Şimdiden yazıyorum
eger hatırlanmazsa
benim tarafımdan-
geldiğinde
erdiğinde
ulaşıldığında o güne
hatırlarım diye,
bir günümü
nasıl geçirdiğimi
yorgun gözlerim anlatacak
kırık aynalarda,
resimler hatırlatacak
annemin yüzünü,
ona kavuşma özlemimi unutmak
kahrediyor beni,
-onun için yazıyorum-
yüzü gözümde
elleri tenimde,
O,kırışıklıklarını görmedi,
gözleri yorulmadı
bakakalanların ardından,
sıcaklığı tenime işlemişken
çekip gittiği günü unutmak
belki de ona kavuşmak olacaktır,
Bir gün
Yaşlandığımda,
kırışık ellerimle
yorgun bedenimde
Yüzümün o halindeki anlamla,
hatırlayamasam da gençliğimi,
özleyemesem bile sevdiklerimi,
şimdiden sevincimi paylaşabileceğim
üzüntümü haykırabileceğim benliğim
yalnızlığımla birlikte
yanımdalar...
hep bende kal...
4/10/2005 21:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:01 PM
Bilemem
Bilemem dertlerimi
sığınaklarımda gizlerken
ardıma bile bakmadan çekip gitmelerim olmasa,
yitik ruhların ardında koşan
hayallerim, düşlerim
kaybolma çabasındalar adeta,
gözlerin görebildigi mesafelere
yenik düşmüş hayatlarımı
teselli etmekte güçlük çekerken;
aniden yıkanan yüzümü uyandıramıyorum,
yokluklarım varoluşlarımın
bir adım önündeler daima,
engel olamadan
olmak istemeden devam ettiğim yaşantımın kıyısında
boğulmak istercesine
yüzmeye çabalıyorum,
her defasinda nefeslerimi tutmak yetersiz kalırken
çıkamıyorum bu çıkmazın içinden,
karanlıklarımı aydınlıklarına
tercih edemeyen beni
ben de yenilgiye muhtaç bırakıyorum,
denemelerim yetersiz kaldığında
yıldırılan geçmişimi gözlerim kapalı izliyorum....
14/09/06 12:39
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:01 PM
Bilirim
Islanmış gözlerimi üzerine attığımda
Bilirim tutarsın herbir gözyaşı damlamı yüreğinde,
Bilirim buruk ama bir o kadar hasrete alışık kalbim sendeyken
Düşünceler alışılagelmişlerin dışına taşma çabasındalardır,
Engellenemeyecek küçük ama yeterli
Duygu sellerine kaptırdığımda kendimi
Belki sana da uğrar az da olsa diye umutlanıyorum,
Heyecanını anlıyorsun yaşantımın
Sadece sen olunca bende
Belki de yaşarken hissettiğini sandıklarımızdan birtanesi yakalamıştır omzunu
Asla kopamayacak olan
Kısacık kirpiklerine değmiş ya da değecek olan gözyaşlarımdır,
Saklarsın ve beslersin
Korksan da akacak diye
Bırak gitsin istediği özgürlüklere..
28/01/2005
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:01 PM
Bir Babanın Dilinden...
Aç gözlerini yavrucuğum,
yaşamın karla kucaklaştığı o gün
aç nadide yüreğini,
kapındayım cennetin,
üzülme sevdiğim
bunca yılımı geçirdiğim hayat dostum,
sen de aç gözlerini,
ender davamdayım sorgusuz
hesapsız karşılamalarındayım cennetin,
Dağılmış yuvamız
paramparça eşyalar belki
sizsiz,
siz benim en büyük hazinem,
Bu son gelişim
yumuşacık döşeğe
uzanmalarımın,
Aç gözlerini yavrucuğum,
yaşamın karla örtündüğü o gün
aç sevdanı,
kapındayım cennetin,
üzülme yavrum,
Bir gün endişe ettiysem;
yarınlarınızdır,
bunca yıl acı çektirmem,
Üzülme,
düşünme gidenin ardından
Ben de kapısındayım işte,
ha geldi, ha gelecek yaşamım
bir boyutta,
Bilirim zor geçen bensiz yıllarınız
ferahlatacak tekrar büyük
yüreğinizi,
sevgim var oldukça,
Aç gözlerini annem,
Yavrucuğun toprağıyla sarmalıyor acılarını,
kim ki özlemez
kim ki perişan bırakılmaz,
süregelen hayatların bir parçasıymış bu da
Aç gözlerini, ben kapamış olsam da
şubatın sonlarında,
hatta tam yirmi üçünde,
O yağan karlar getirmese de
son göz kapamama, seni
Sen üzülme yavrum,
Rahat uykular değildir;
huzursuz yaşamlardır
kanatan,
Ağlama ben için,
şükürlerin kapında cennetin,
bir bacağım yitik,
kalbim annene hasretlik,
Üşüme ben yokken yavrucuğum,
Bilirim cennetten, bir tek bak;
baban eksik…
23/02/2008 13:24
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:01 PM
Bir Kadın Çığlığı
Bir kadın çığlığı
bozdu geceyi,
yağan yağmur
nelere hasret bakışlarını akıtırken
üzerine,
uyandı sakin gürültüsü
şehrin
alacakaranlığında,
bir kadın çığlığıyla
Sarı ışıkların yorgun isyanı
geceyi boğarken,
yazılırken satırlara ayrılıklar
bozan yine kadın çığlığıydı,
Açılan pencereler
her bir evin masumiyetini
çıkarırken,
saklı kalmışlar geceyle
örtünüyordu bir kez daha,
şehrinde ayyaşların kokusu
parasız virane aşıkların türküsü
ezeli rekabetin örgüsü,
bozuyordu perdesini oyunun
Başlayan ses;
pişmanlıkların aldatışlarıydı,
yine bir kadın çığlığı
yine kahroluşların aynasıydı,
Belki de o;
herkesin
ilk uyanışlarıydı...
10/02/2008 03:10
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:01 PM
Bir Söz Yeter
Bir söz yeter;
ayrılığa,
yok olmaya,
sevdiklerinle kavuşmaya,
bütün gün
küs kalmana,
ölmeye,
var olmaya,
Bir söz yeter;
gideni
geri getirmeye,
özleneni
beklemeye,
ağlayanı
susturmaya,
Tek bir sözdür;
savaşı başlatan,
acılar içinde kıvranan
küçücük bedenlerdeki
kanları akıtan,
Ellerinden kayıp giden
çocuklarına ağlayan
annelerin yakarışlarıdır
asıl acı,
Terör kurbanı bırakılan
bir milletin
evlatları olmaktır
belki
'Acizlik',
Yine tek bir sözdür
sulh için
ellerini birbirine açmış
dostluklara gizlenen
hatıralar,
Tek merhametsiz,
‘asıl biz’i oynayan
içimizdeki duygularımız
değiştiremez mi
gerçek sanılan hayatlardaki
gizliliği,
hiç mi değişmez içimiz
hiç mi değiştirmek istemeyiz
ne zaman işler kavlimiz...
03/09/04 19:51
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:01 PM
Bitmeyenlerim...
Sade bir kış günü,
tipik havası İstanbul’un.
Belki farklı, eski bugünlerinden,
yazıyorum senin kaleminden
tipik yazışım beyaz sayfalara,yapraklarım gibi
her vuruşunda çınlar kelimeler sana
Sade bir buğulu
sade bir ışık; bir o kadar ben sana alışık,
kendim-hasretle karışık,
Kahvede telven oluyorum, içişlerimiz gibi,
badem gözlün yanı başımda seni fısıldıyor,
belki bilerek belki de habersiz,
işte gelişlerimiz de bundan ya;
özlemlerimiz gibi, yazışlarımız da köpüklü
Sade bir kasvet var ta şuramda;
yanı başında mavi güllerin şu an,
sen bizimle yatıyorsun annem.
Sen kokuyoruz da, her ayrı nefeste farklı 'biz' i soluyoruz,
seni bulamadığımıza yanıyoruz,
Onca parlaklığı senin için biriktiriyorum yıldızların,
aydınlatan yüzün; düşlerim olur,
yazılır da, anlatım eksik kalır her bir cümlemde,
ama ben seninle
Taze bir gün;
yeni başlangıçlara gebe umutlarım,
kış günü doğurduğun bademini,
senin yerine besliyorum, suluyorum,
senin kaleminle, her vuruşunda beyaz -bembeyaz sayfalara,
seni buluyorum
yeni yılın bu ilk ayının son günlerinde,
badem ağacının doğumunun birinci ayında,
onuncu yılında,
parmaklarının kiri kaldı ağlayışlarının
sesimde tınısı, gülüşlerinin,
sen; bende kaldın,
sen ben oldun
bu gün biliyorum ki;
beni bir kez daha doğurdun…
29/01/08 14:15
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:01 PM
Böylesin
Sen,hayallerime bile sığdıramadığım
mülteci bir yarasın gönlümde
Acısını kanatarak içtiğim,
Muharriş yaşantımla beraber
yokluğunu ölümlerimle ödediğim...
6/12/2005
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:02 PM
Bulamadığım Hayatlarım
Uykusuz *******ime
yaklaştığım yarınlarımdır
engel
Ne, saçımdaki
beyazlar
Ne, yediğim lokmadaki
bayatlar
Ne, dağlarına serdiğim
kardelenler
Çıplak geldik
beyazla gidecek olmamızdır
mükâfat,
Kuru bulduk
ıslatmaktır dalları
büyümek,
Gidecek olmaktır belki
özlemek,
Yine başlayacak gece
yaklaştığım istikbal
serecek beyazlarını,
o zaman;
kalan Can’lar yaşayacak
bulamadığım hayatlarımı…
15/02/2008 12:20
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:02 PM
Değer
Pişirilen aş
doyurulan karnı sevindirir
Harcadığın para
cebindeki cüzdanını rahatlatır
Sevdiğin yürek
deli gibi sevileni kıskandırır
Çektiğin acı
zoraki hayatını düşündürür
Ne aramadaysan
bulduğunda, değerini kaybettirir…
31/01/2008 21:50
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:02 PM
Dilediğim!
Hali hazırda beklemelerim;
çekip gidecek olmam değildir, sevgili
yanık bir türkü dudaklarımda
sarhoş naralarında gecenin
ayık gezmelerimdeyim sokaklarını
evinin,
Değildir kuşanmalarım silahlarımı
soygunlarına,
Sende başlayan
sende biter yine, sevgili
çekip gidecek olmam değil
sende olmak,
kendimi bulmaktır dilediğim…
10/02/2008 02:40
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:02 PM
Dört Yanım Zindan
Dört yanım efkâr;
hapsindeyim
kısıtlı
özgürlüklerimin,
her gün soframdaki
bir tutam ekmek
ısıtır
senden sonra donan
kanımı
dolanamaz damarlarımda,
kokunu hatırlatır,
Dört yanım duvar;
senden geriye
kirli ellerim kaldı
bedenime yabancı,
Nasıl bir geceydi;
sensizliği ezberleten,
acizliğimi ateşleyen,
Şahitler çevrelemişken
yaşamımı,
öldürürcesine
yok olunan
bir ortama girivermiş
buldum kendimi,
Genç yaşım,
yaşlandırdı
ateşiyle
sevdamı,
Çökerken
soğuk duvarlar
ardına,
yaralarım acıtıyor
ayak izleriyle
gezindiğim koğuşlarda
tereddütlerimi,
Geçmiyor günler
karanlık duvarlarda,
sen geçtin
ben de geçmiyor
ayrılık,
Uyanılan sabahlardaki
acı çığlıklar
zincire vurgun
hain bakışlar
altındaki ben;
korkuyorum aslında,
korkuyorum geleceğime,
Pişmanlıklarım
sarıyor her seferinde
volta atılan koridorları,
her biri
birbirine küskün
günlerimi sığdırdığım
tesbih
tanelerini
toplayamıyor,
koparıp atamıyorum
kör yalnızlığıma,
Yerken açım,
özgürken tutsak!
Çilemi bilmez sanırlar
çilen bilinir,
kahraman sanırsın
'kahrolunası' olursun
ey kahraman;
sen,
bu taşıdığın beden
yazdığın şiir
tuttuğun kalem
yediğin ekmek ve
içtiğin
bir yudum su’ ya muhtaç,
sen
hayatın’a mahçup,
Bense;
ey acınası tutkularım,
acizliğim
ezilmişliğim
isyanım
her biri biriksin içinde
sana aksın,
akıttığın kanlar gibi
tüm geleceğine…
07/01/08 11:40
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:02 PM
Duy
Dağlarına hasret kaldığım
kır çiçeklerine,
Sevgilerini bağrında taşıyan
yorgun analara,
ırmaklara değmeyen
gözyaşlarıma,
sana
ve bir o kadar senden uzak bana,
yetmiyor çağrılarım
duymayanların ardından,
sevda baska bahara...
03/12/06 21:16
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:02 PM
Düşmanım
Sevdalarım; düşmanımdır,
ölmelerim; özlemim.
Her bir ölümde, sevdama acır
her özlemimde, düşmanımı alkışlarım…
22/01/2008 10:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:02 PM
Düş Gözlüm, Düşüşüm!
Hani kahverengi
-gözlerin gibi-
çantan kaldı,
İçinde;
son kullandıkların,
üzerlerinde;
parmak izlerin,
tenin,
dokunuşların,
her parça
seni bana akıttı,
Gittiğindendir,
ayakkabıların geldi,
içinde kokusu
incecik bileklerinin,
kaç diyar gezdiğin
hangi duyguyla
nerelere gittiğini
yaşatan
ayakkabıların,
yoktun ya,
saklanmaz dediler
beni zaten bitirdiler!
Saklayamadım,
zoraki
aldılar ellerimden,
bedenin gitti
bari onlar kalaydı,
Hayrına verilirmiş
verdim ben de,
bilir mi yeni giyen
onca fakirliğiyle
ucu açıklara alışıkken,
kokusu ona karışacak diye
endişe etmelerimi,
ya da bilir mi
ölüm ayakkabısını
giydiğini,
Açtım baktım
bana kalan
sen kokan ellerinin
tadını hissettiren
eşyalarını;
İçinde;
resimlerimin olduğu
cüzdanını,
parasız
boş cüzdanın
eşsiz zenginliğiydi
gözyaşlarımla
biriktirdiğim,
Uzun süre bakakaldım,
el sürmelerim
kanıtları aramaktı
geriye kalanların,
ne bulduysam
çıkaramadım senden
hasretlim,
düş gözlüm,
sevdiğim,
kıymet bilenim,
Rujlarını sürdüm
dudakların vardı,
törpünle avuttum
geçmişimi,
yetişemedim
tırnaklarına,
toprağını kazıyan
tırnaklarımdan öte.
Bir piyango bileti,
ağrı kesici
sayısal loto ve
bir kaç yazılı mektup
kendine sakladığın,
senin kaleminden
yüreğinden çıkan
son satırlarındı,
Defalarca okudum,
okudum da
ezberleyemedim satırları
heyecanımdan,
belki de her seferindeki
öfkemden,
Çantan sen kokuyor,
Her açışımda
Özlemekle idare ediyorum
Sarhoş *******imde,
kokun kalsın diye,
Kahverengi;
-gözlerin gibi
Kadife;
-dokun gibi
ben;
-senin gibi
bakamıyorum
dokunamıyorum,
…
…
Hala;
tüm yollarda izini
bıraktığın
ayakkabıları,
belki
başka ölümlere
bulaşmışlar mı diye
merak ediyorum..
07/01/08 23:45
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:02 PM
Düşüyorum Kendime...
Uzandım yatağıma
seni düşünmedeyim annem
mavi güllerin; emanetin oldu
yumuşacık döşeğine,
Sesim gelir ‘ben’ diye
sevdiğimle ruhuna,
coşkum şaşırtır
kalp atışları hızlanır
bizde olan ‘sen’i hızlandırır,
An-şu an-’dır işte
ölümsüzleşmek için,
üç koku karışır özlemlerimizle
baş dönmelerime,
Çağırdın belki de
hiç bilemeden beklediğin
gelmiştir ben yerine,
Hep O’nu dilemişsin de
diyememişsindir annem,
Anne,
Annem, düşüyorum kendime
üzerinde karları üşüten, yalnızlığım
içimde pınarını ısıtan, gözyaşlarım
bak işte geldiler,
yaşayabiliyor musun
hala üşüyor musun annem..!
29/01/2008 13:46
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:03 PM
Erzurum
Çoruh başka akar,
geçerken
senden alıp götürdükleri ile
değdiği her yanını
farklı yeşil,
ıslattığı her toprağını farklı
anlamla taşır
karanlıklarında,
‘kar'ın başka estirir
dağlarını,
anaların yemekleri
başka gelir
tatlarına
sevdalıların,
uzak memleket
yakın diyarlara gebe
herbirinin içi,
görsen de anlayamaz
tutsan da dokunamazsın
geçmişine,
Çoruh başka akar
İspirin’in yolundan,
dağları derin
yolları uçsuz
kardelenlerine hasret
bakışlardaki
fotoğraflar kalır
yanı başında
Erzurum’da.
Senin palandökenin;
dağlarına manzara etmiş
‘can’ım memleketini,
nice özlem duyulan
nice destanlara konu,
coşkulu
bir o kadar umutlu
yazılar tükenmiştir
yüzlerce kalemde
bilirim.
Sensin tutkularını
atan
sonra da
koskoca özgürlükler barındıran
Çoruh'unun,
Sensin
evveliyette yaşanmışlıkları,
ardından
silemezcesine
yankılandıran
memleket türkülerinde
Erzurum.
bir yanın acır
ayrılıklarına,
bir yanın özlem dolu
geleceklere,
Çoruh başka gelir,
ayaklarına
değmesini bilenlere,
içler acısı
haykırışların
yerini bulur
üzülme.
Dağların esirdir
rüzgarına,
toprağın mahçuptur
kayıplarına,
savaşlarındır
kanlarını döktüren
hesapsız
sorgusuz hayatlarını verenler için,
yaşattıkların
anlamlarını bulur
ayak bastıklarında
toprağına,
özlemleridir anaların
dinlendiğinde türkülerin,
Erzurum.
Doğusu
sen kokar,
batısı
sana hasret ellerdeki
mısralarda yaşar...
25/12/2007 16:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:03 PM
Eylül
Bugün enteresan bir gün,
Ilık esen rüzgarı
arkamda bırakıp,
yol alıyorum
mecburi, beni bekleyen,
alıştığım hayata.
Kayboluyorum hayaliyle ruhunun,
sesin gelirken kulaklarıma,
gördüğüm özgürlükler
çok ama çok uzak bana.
İçin titrek,
ruhun dingin,
gözlerin yaşlı iken
hatırla.
Bil ki; düşüncem rüyası
Hisset ki; elleri tenin.
Bende ki; herdefasında
beni benden alıp
beni bana
öylece bırakan,
hiç çıkmayacak olan,
belki de
asla bilinmemiş olanlardır
sana gelişlerim...
01/09/2005 18:50
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:03 PM
Gözbebeğim
Bir gün gelir
geçer yüzünün asıklığı,
her yeni güne
yeni bir umutla bakan gözlerinden
akarsa birkaç damla yaş,
Bil ki;
gelecek günlerinden
en güzel teselli sana,
sen bana
en değerli hediye,
en sevdiğimden geriye...
28/06/2005 11:25
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:03 PM
Hangi Cehennemim!
Hani; ne açan güneşin
üzerinde beklentisi içinde tutuşan çiçeklerin
özlemi,
Akabinde; bulutun üzerlerine gezinmesine
sevinen çöllerin
bekleyişi,
En sona saklanan; kabukları kalsa da
istenilen bir bademin
dile getirilişi,
aç karınlara gelişi,
Peşi sıra olması gerekenlerin
sırtında;
Ben hâlâ hangi güneşi
özlemlerimle beklemedeyim,
hangi annemi dile söyletip de
adını çöllerde telaffuz etmedeyim,
Ya, hangisi benim cehennemim
sen hangi cennete sürgün gitmektesin!
23/02/2008 09:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:03 PM
Hangi Ölüm!
Kararsızlıkların;
seçtiğin hayatı mı yanlışa sürükledi,
yoksa;
kararlılığın mı
seçilen hayatı doğrusallaştırdı,
Söyle bakalım dost;
hangi tercih yanlış
yaşanan sana aitken,
hangi ölüm kavuşur
ayrılıklar yakınlaşırken…
21/02/2008 15:30
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:03 PM
Hani Olur da...
Bir gecelik ömrüm kalırsa;
ne dilekler/ ne çaresizlikler
her şey bir yana,
Bir nefeslik cigara
bir de defterim kalsın
yanı başımda,
hani olur da, gece az uzar
'sen' düşersin yine satırlara…
10/02/2008 02:35
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:03 PM
Hani Sen Geldin ya...
Saklamadayım;
milyon tanelerini
karların
evin penceresinde,
hani bakışın kaldı ya
Yüklemedeyim;
yalnızlığın sonuçlarını
kadehin
beyaz olunası renginde,
hani içişin kaldı ya
Dinlemedeyim;
Zeki Müren’ i
aldığım nefesin yarısı gibi
ezgisi yazılarda,
hani duyuşun kaldı ya
Oturmadayım;
rahatlığa doyulmayan
koltuğuna
kokunun sinişi,
hani sarılışın kaldı ya
İçmelerdeyim;
telvesini yediğin kaşığın
dudakların olan
kahvelerini,
hani izlerin kaldı ya
Sarmalardayım;
gecenin büyüsü
battaniyen
karıştı düşlerime,
hani ısıtışın kaldı ya
Nereye dönsem sen artık,
Yine;
farklı havada solunan
nefeslerle karışık
hayalin,
hani gözlerin kaldı ya
Bir de çekişlerin kaldı;
hala külleri barınan
küllüklerinde
izmaritlerin,
her şey aynı yerinde,
hani sen geldin ya
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:03 PM
Hasretsin Sen, Zamana
Gözler yaşlandığında,
hüzünler arttığında,
eller titrediğinde,
hatırlarım,
hatırlarım sevmelerimi,
Ne, zaman yetişir bana
ne, ben zamana,
Aklıma geldikçe
gülüşler
deli gibi
ağladığımda,
anlayamam
kıymet bilinenler
farklıdır
her bedende,
Acılar çoğalır,
anılar
anıları kovalar
zaman akar,
akar
ama yitirdiklerini
yakalayamazsın
sevdiklerinin ardından,
Bir çift göz
bakarken
senin gözünden
sana
anla!
anla artık eller dost
dost yürekler,
Çağır,
çağır sevgilileri,
özle ki
üşümesin,
kanamasın yüreğin
herbir atışında
sana,
doyasıya,
Zaman geçer,
özlemlerin kalır
sessiz çığlıklarında
baharın,
Açan çiçekler
gülüşen insanlar
mutlu bir hayat tablosu,
Hasretsin sen
sana
adeta,
hasretsin
yok olmuşluğuna,
Bir çift el uzanır
yokluğuna,
gözlerin anlasa da;
çok geçtir oysa
artık yaşamaya…
7/09/2005 18:40
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:03 PM
Hayal
Bir hayal kuruyorum:
Senin gözlerinden
sevgin'in içinde
boğulurmuşcasına,
kocaman gökdelenlerin
ağaçlara hasret kaldığı
şu yaşanılması güç dünyaya
meydan okuyorum;
hergün seni özlüyor
seni bekliyorum,
küçük bir mucize şansı
dileniyorum
tüm duygularımı sıyırararak,
seni küçücük bir göreyim,
bir saniye
sarılabileyim,
kokunu duyabileyim ellerimde
diye,
her günümü
seninle doldurdum,
tüm yaptıklarım seninle.
Senin gözünden
bakmaya çalışıyorum
hayallerime:
Başaramıyorum
sensizliği başaramıyorum,
yakıştıramıyorum
alışamıyorum.
Sevginle
hayatıma yol buluyorum,
yokluğunu düşündükçe
kayboluyorum.
Bir çıkış yolu
bulsam da
mucizelerle
kendime,
bakmasam artık
oturduğun yerlere,
beklemesem artık
gelmeyeceğini bile bile...
29/08/2005
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:03 PM
Hasret
Mevsim kış,
umutsuzlar mevsimi,
yanan gaz lambasının ateşi
örtüyor karanlığı,
Uzaktan bir ses
bir nefes,
duyabildiğim haykırışlar,
Sen olmalısın
beni bekleyen,
ya da
çekip giden...
22/01/2004
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:03 PM
Her Defasında
Tadına
doyulmuyor
ayrılıkların,
tekrar tekrar
sarılmalar
olmasa,
Özlemler
gelmiyor
düşlerine
sevdalıların,
her gün her gün
kavuşmalar
varsa,
Önüne geçilmiyor
ölümlerin,
içini yaralayan
kurşun sıkılan
yaralı yüreğin
yaşıyorsa…
03/08/2004 01:00
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:04 PM
Herkes Gibi
Biriktirirsin gizini
en derinlerinde
herkes gibi,
Herkes gibi açığa çıkarmaktan korkan dilin
savunmasızca yakalar geçmişini,
Gizdir ya, saklı kalır sanırsın
aldanırsın,
İspatların sana kanıt değildir
herkesin ki gibi,
Yaşattığın can’ı,
uzattığın öyküyü,
aldığın gereksiz nefesi
sırlarına bağlarsın
bağlarsın da kurtulamazsın kaçışlarından,
Herkes gibi
Herkes gibi
ölümlerin de sana saklı
sen bana,
Herkes gibi düşlerin de gerçek
sen toprağına,
Herkes gibi
bir tek saklı'n kalmaz aslında
sen sana
doymazsın,
kirlerinden arınamazsın,
yaşamışsın
tekrar var olamazsın...
22/01/2008 11:30
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:04 PM
İçinden 'ben' Çıkar!
İş başa düştü
yine;
yıkanmış ellerime
giyindim beyazları,
neştere ne hacet!
Zaten yarılmış yaraları,
paramparça sevdası,
Yatırdım başucuma
yanan
mum ışıltısı bile fazla,
gölgeni aydınlatmaya,
İş başa düştü,
kalk;
beyazlar kırmızıya
dönerken;
gökyüzünün,
gülün,
narın,
sevdanın
kırmızısı
kısıtlı;
kanlarından,
ayrılan bedeninden
organların
yıpranan bir tek kalbi
ayırırdı
içlerinden,
diğerleri zaten muamma
gözlerinden,
iş başa düştü;
beyazlar;
normale döndü
tenin mora,
gözlerinin karası;
yine beyazla örtünen çenene,
gözyaşlarım karışır
*******ime
kefeninle,
asıl iş,
şimdi sana düştü;
hadi çıkar yıldızlarını
parlaklığı avutsun
*******imi,
uyandır toprağını
seninle açsın
tüm ‘ben’ gibilerin
papatyaları,
iş, sende ya artık
doğur güneşleri,
yağdır yağmurları,
okut isyanları,
düşlerimi çal,
çal savaşlarımı,
çöz artık;
boğazımdaki düğümleri,
içimdeki belirsizlikleri,
soy artık;
benim de bedenimi…
09/01/2008 21:25
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:04 PM
İki Kurşun Niyetine
Çıplaklığı yanıltmaz
hislerinin,
Soğuk duşun altında
geçmişini keselerim,
Yırtık sevdalara
tanık olmaz
düşlerin,
Senin yerine
İki kurşun niyetine
Elimi kirletirim…
16/01/2008 21:50
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:04 PM
İz
Hergün yenisini yakarak
içtiğim sigaranın
çöp kutusunda bıraktıgı
izler kadar
bu yazdıklarım.
Ben de
dumanlar bitince,
içine çektiğin acılar kadar
yok olacagim kalabalıkta,
ama daima yalnız kirlilikte...
15/08/2006 20:58
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:04 PM
Kalemlerin Kurşunları
Kalemlerin;
tükenmez sanılan
kurşunlarına,
hasrettir yazışlar
mektubunda askerin
resminde minik elleri
sevdayı çizişin,
Kalemlerin;
kurşun sanılan
tükenmezine,
doyamaz ayrılıklar
şiirinde dilinin
yüreğinde büyük acısı
Sevdayı çekişin,
Kalemlerin;
kurşunlarına,
tükenen satırlarına,
mermilerdir sıkılan
sol yanında dağların
yaşamında; gönül yarası
Sevdayı direnişin,,,
18/02/2008 00:50
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:04 PM
Kan
Hatıraların saklı
yaşadığım her yerde
gülüşlerin kaldı yüzümde,
ağlamalarını duyuyorum
toprağın soğukluğuyla.
Gelmek zor,
dönmek yakışmaz
ağlamak
Ya da
kahrolmak ardından.
Eritiyor ruhlarımı
her bir mülteci rüzgarı
mezarının,
Her bir kan damlamla
yazarım
acımı üzerine yatağının.
Gelmek zor,
beklenen
ama zor,
dönmek yakışmaz
özlemek
hep var olan,
Ağlamak
Ya da
Kahrolmak ardından,
Beklentim
beklentilerin olduğunda,
yanında olacağım
doya doya ağlayacak,
kana kana içeceğim
kanlarını
gözlerinden...
12/10/2005 12:25
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:04 PM
Katlanır Ayrılıklar
Düşüncemde;
uzak diyarların
kavuşulmaz özlemi,
ayrılık kokar, ayak izleri
sevdalıların,
Topçular’ ın
arabalı vapuru,
ve
İstanbul ışıkları,
her biri ‘yıldız’
bakabilene!
Çayın tadı;
senden hediye
sana, seninle gelişlerimde,
üşür müsün kestiremedim
yapageldiklerinde,
Islaklığı yeter
yüzen gemileri
kaldırabilmeye
Marmara’ nın,
kıtası bile farklı nefes,
aldığımızın
Araba sen çalar
aradığım radyoda,
deniz ağlar
gidişlerimde,
Martı olur bu mevsimde,
martı'm olursun gelişlerinde,
‘sen’gibi
meraktalar,
katlanırlar açlığa,
soğuğuna-ayazına,
bende katlandığı gibi
ayrılık,
katlanır seven
Pişmanlıkların'a,
Arabalı;
yuvaya teslimde,
taşıdıklarını,
Martılar gibi
yavrularını,
İstanbul;
göz kırpmada-çağırmada
yollarına,
yetişmeye çalışanlarını
‘Ben’ gibi
beklemede İstanbul,
eksik kalmasın bir nefes
katlansın nüfusuna,
Isıtsın yalnızlığını,
katlandığı gibi sevdalıların;
ayrılıklarına…
20/01/2008 22:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:04 PM
Keşke
Bir gülüşünü göreyim
sevinebilsen,
bir sesini duyayım
konuşabilsen,
kocaman bir sarılayım
bir göreyim seni
yaşayabilsen...
21/05/2004
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:04 PM
Kırk Yıl
Kırk yıl hatırı
kaldı
ömürlere hasret dayandırdığın hayatları,
ezgisinde adını hatırlattığın besteleri,
şekillerine geleceği büründürdüğün ziyafeti,
kahvelerin.
İşte;
işin içinden çıkılmaz tarafı
kırk yılına inandığın,
senin ellerinin marifeti…
14/02/2008 23:45
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:04 PM
Mavi Özgürlüğüm
Ezan sesini bekleyen
ya da ezan okumaya hazırlanan
insanlar gibi telaşlarım,
korkusuz,inançsız
bir o kadar
sabırsız ibadete,
yanık sesli bir ses
hüzünlü ıslak bir yüz benimle,
ilerliyorum karanlık bir sokakta seninle
ama sensiz,
yoksul ev ışıkları
o kadar anlamlı ki,
içlerinde bıraktıkları
hapsolmuş gizemleriyle mutlular adeta,
yitip giden yaşamlar önümdeler
koşuyor, koşuyor, koşuyorlar
yorulmaksızın hep aynı şeylere,
dökülen yapraklarının
hasretine mi yansın serviler
sararmasına mı sinirlensin
yoksa baharı beklemeye mi koyulsun,
acır mı 'her gövdesine kazındığında
sevgililerin baş harfleri'
canı,
istemez kışın gelmesini,
belki de yorulmuştur yaprakların ağırlığından,
soğuğa hasrettir bilinenin aksine.
Bir vapur düdüğü ile
kendine gelir gibi olurken,
aniden dalıverirsin
denizin uçsuz maviliğine,
sana seni anlatan
seni sana soğutan,
derinliklerindeki gizemli dünyasını
sana merak ettiren bir mavi,
aniden takılır gözün
denize paralel uçan martılara,
seninle ve maviliklerle birlikte
bilinçsizce uçarlar
ama
deli gibi özgürce,
onlar da ben gibi
maviliği,
ben de onlar gibi
özgürlüğü görür,
belki o zaman başlarım...
6/12/2005 19:19
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:04 PM
Küskün Yüreğim
Suskun yalnızlığım
telaşlarına,
aramakla geçirdiği yılları
sorgularcasına,
beklemekle avuttuğu
*******ini
eskitircesine,
harap:
ziyanlarında,
yüzleri asık
gözleri yaşlı,
tenha köşelerinde
yalnızlığım suskun,
uyandığım: fecrikâzip,
yaşadığım: teselli
sarih;
yüzündeki kırışıklıklarda,
suskun sesim;
kelimelerime
küskün yüreğim;
terk edişine…
15/01/2008 01:20
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:04 PM
Megalomansın Oğlum
Giydiğini yakıştıranı kucaklarsın
beğenmeyeni saymazsın
megalomansın oğlum sen
aldığını bir kez daha satmazsın
Üzerine gelineni itersin de
peşinde koştuklarını aklarsın
megalomansın oğlum
tekrar tekrar yakalamazsın
Yaşamın sarhoş *******inde
zavallılıklarını belli ettirmezsin
megalomansın oğlum sen
her yeni sabaha yeni rengi yakıştırırsın
İşte; düşündürür- düşünür ağlarsın
kayıplarına yanarsın
kine küçücük iltifatta kendini unutursun
megalomansın
Ayrılıklarını nasıl da yakın sayar
geçmişine söversin
megalomansın oğlum sen
her seferinde farklı seni bulamazsın
Yoktur silahı çaresizliklerinin
hislerinle övünürsün
her olumluyu kendinde ararsın
Ve o zaman karşında
başka sen gibilere kızarsın…
30/01/2008 14:24
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:05 PM
Merhabalarımsın
Düşlerimde; geleceğin vardı
ebedi uyuyuşlarımda anlamı
ezeli rekabetin çilesi
bilmediğim yaşantının özlemi
Sözlerinde; düşüncelerim vardı
anlatılanı anlayan
bir o kadar anlatılan seni hatırlattı
gelmediğin yolların gizemi
Yakarışlarında; çığlıklarım duyuldu
isyanlarım kollarımda
açarım senden tarafa
beklemediğin bir ‘ben’in esareti
Ah düş kırıklıkları
esrar çekişleri gibidir, inanmak
varlığının tadını yakalayana
ummadığın anda kapıma gelişleri
Kıyısına uzandığım
sorgusuz-hesapsız-tereddütsüz
ıslandığım sahillerindeyim
gelişleriyle gidişini ayrı koymadığım
Her yeni günüme beni katan
bedelini aramadığım
ama farkını ödediğim
merhabalarımsın...
29/01/2008 23:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:05 PM
Mısır Tarlası
Ne;
Bir türlü sevemediğim
mısır tarlası
kokusu,
Ne;
Alışık düşüşlere
bedenimin
ölüm
korkusu,
Ne de;
Umarsız anlayamadığım
isyanlarının
ölçüsü,
Mısır tarlalarının
ölümleriyle bezediği
koçanlarına,
Ölçüp biçilen
kilo hesaplarına,
tanelerinde biriktirilen
diş izlerine,
Yetmiyor bakışı yine
akbabanın,
ölümlere….
14/02/2008 12:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:05 PM
Nafile!
Yolculuklarım;
boynumdan süzülen damlalarda gizlidir
astığım uğurlu kolyelerinde
inanmadığım bilinçle,
başlamaktadır
Kısır düşlerde
yırtık lastiğe yanmaları
asfalt sıcaklığını aratmaz
yüreğim,
temmuzunda ayının
Engelleri aşmak,
sonsuzluğa alışmak,
teninde ter olmak,
huzura imtihan bulmak,
nafile
Yolculuklarım;
boynumdan taşan kalplere hasrettir,
hümanizmin farklılığı
gelişlerinde rüyadır,
bilinç kalandı ya hani
O da yitik artık
sonları'na,
başlangıçlarda sandıkların;
hazırlamıştır kör yalnızlığını
Engelleri aşmak,
sona hazırlanmak,
teninde ziyan olmak,
kasvete riya girmek,
nafile
Nafile yanışlar
sen yine dön kendine…
13/02/2008 15:30
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:05 PM
Ne Olmalı da Yazmalı Şiirleri
Ya aşık olmalı
ya aşık olanı tamamlamalı
Ya sevmeli seveni
ya çekip gitmeli
Ya öldüreni öldürmeli
ya da ölmeli
Ya ayrılıklara pusu kurmalı
ya da uzakları yakınlaştırmalı
Ya temizlemeli
Ya yaşamalı
Bir şey yapmalı..
Ne olmalı da yazmalı şiirleri...
28/01/2008 19:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:05 PM
Olmuyor!
Yazasım gelmiyor
senden geriye:
‘Hoşça kal iki gözüm’ diye
Gelmiyor içimden
sensizlik,
sensiz olsam da
denmiyor kendine bile
‘elveda dostum, can yoldaşım’
Geçirdiğim kaza
atlattığım enkaz yığını az ağırlığından
çilemin,
Sabır da
bir yere kadar
başa çıkıyor
seninle,
Taksim’de
birahane ayyaşıyım
gerçekliklerimde,
Kumkapı’ da dansöz
rakı kadehlerinde,
Hani o kadehler;
kaderimiz olurdu ya
her akşam yemeklerimizin,
-öyle işte-
Kordon’da Kalamar
boğazımızdan geçen,
ya da
-Mor- hatıralar
çıplaklığının ardından
lacivert denemelerinden,
İzleri kalır dudaklarının,
hatıralar yaşanır
her nesnede
ardından,
atamazsın içinden,
Dersin işte final cümleni:
' yaşanmış; yaşanmamış,
olmuş; olmamış,
olmuyor '
Olmuyor gülüm,
sensiz nefes alınmıyor..
Bil ki
bu sevda;
öldürmüyor,
Kahretsin
süründürüyor…
08/01/2008 22:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:05 PM
Ne Yapmalı!
Nasıl anlatmalı seni;
sulara yazmalı
her akışında, seni bende bulmalı
gideni geri getirmeli
seveni terk etmeli
belki de
kalanı bırakmalı
Nasıl bilmeli seni;
sulara tekrar yazmalı
içişinde boğazımda dolmalı
sıcakken soğuk
hastayken diri
yaşarken ölü yapmalı
Nasıl söylemeli seni;
türküsü ozanları şaşırtmalı
yazanı; yazılandan ayrı tutmalı
her yağan yağmurda
seni sulamalı
Tekrar tekrar doğurmalı
Nasıl hissetmeli seni;
Kalbi’n olmalı
yazdığım sulara seni çağırmalı,
oturmalı masaya
geçen zamana haykırmalı,
küfürlerin yerini bulmalı
isyanın; özlemlerin olmalı
Nasıl sevmeli seni;
sesini dağlara duyurmalı
iki el ateş etmeli
canları geri getirmeli
kabrine papatyalar ekmeli
sulara adını yazmalı
kaderin sen olmalı
Nasıl etmeli de, anlatabilmeli seni
en iyisi; susmalı…
28/01/2008 00:52
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:05 PM
Olsun be Gülüm...
İşte hatıran kaldı
senden sonra,
ne, kalan ‘tek’ kol
‘yarım’ bir gövde
çiftten kalan ‘bir’ göz
ellere hasret tutuşlar,
yalnız ‘bir’ parmak eksik
O da en işe yarayanından,
olsun gülüm, olsun
İşte hatıran kaldı
senden sonra,
nefes alan bir ‘yarım’ ciğerim
karaciğer zaten bitik,
bir de sesini duyduğum
'bir' kulak eksik,
olsun be gülüm, olsun
İşte hatıran kaldı ya
senden sonra,
‘yarım’ paket sigara
bir içimlik kül tablasında,
'bir' in yarısı kadeh; başucumda,
‘tek’ bacakla arşınlıyorum yolları
yorulmazcasına,
alt dudağımı; telaşlarına kaptırdım
konuşmalarımın,
dilim döndüğünce ezberliyorum
satırlarını
yaşantımın,
olsun be gülüm, olsun
hatıran kaldı ya
gidişinden muzdarip,
bir de ‘bütün’ bir yürek
garip,
olsun be gülüm, olsun
hesabını yapan;
artıklara tutunur,
bedelini ödeyen;
acısıyla avunur,
olsun yüreğim;
böyle yaşamak da sana dost olsun…
12/02/2008 20:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:05 PM
Ölmem mi!
Can acısı yine gelir
'can'dandır,
benim derdim
dağlarını delendir,
Ey canan
isteğin nedir
'dönmem' mi,
İçim yanar
hasrettinden
talandır,
söz bulunur
anlamını duyandır,
Ey anam
İstediğin nedir
'Ölmem' mi
iste anam;
sen gibi
ölmem mi...
09/01/08 19:46
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:05 PM
Öyle Bil Beni
Yüz yıllara değmiş
hasretlerde biriktirdikleri
aşıkların destanları,
konu olan aşk için sanılır
halbuki özlem öne çıkarılır,
Bir ses yaklaştırır,
yine sesi;
seni sana anlamlaştırır,
Sen de teğetsin düşlerime
artık; nefesimde /cümlemde /düşüncemde,
adın geçer dualarımda
sesin gibi,
sesin kalır sinemde
adın gibi,
sen nasılsan,
öyle bil beni…
12/02/2008 20:55
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:05 PM
Paranoyalarımdayım
Kapandı gözleri gecenin
üzerime,
her kapanan gün gibi
üzerine atılan toprak gibi
solgun bakışları gibi çocukların,
Kapandı tabutum
örtüsüz/ tahtasız/ özgür
toprakta hava olan
yitirilenden yana şansı olmayan
yenen ekmekte tadı bulmayan
şaşkınlıklarımdayım,
Belki de tipik paranoyalarımdayım
Kapandı elleri hecelerin
gençliğime,
her kapanan sayfa gibi
üzeri örtülen masa gibi
salgın hastalıkları gibi döşektekilerin,
Kapandı tabutum
örtüsüz/ tahtasız/ tutsak
havada can olan
doğandan yana bahtı açılan
içilen suda ferahlığı tattıran
gülümsemelerimdeyim,
Belki de tipik paranoyalarımdayım
Kapandı düşleri geleceğin
hayallerime,
her kapanan hava gibi
üzerinde tepinilen kaderin gibi
sürgün yürekleri gibi, anaların
Kapandı tabutum
örtüsüz/ tahtasız/ muamma
yağmurda tuz olan
ölmelerden yana dönüşü olunmayan
giyilen elbiseden yaması düşmeyen
özlemlerimdeyim,
Belki de tipik paranoyalarımdayım…
31/01/2008 21:40
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:05 PM
Ruhum
Izdıraplara yenik bile düşmeyi başaramamış
Ruhuma seslenmelerim yetmiyor
Varlığınla yokluğun arasındaki çelişkimi ateşlemeye,
Yılmak olmasa da
Cayıyor ruhum ruhuma
kaybedilecek özlemlerimi düşündükçe,
Etkilendiren rüyalarımda kuşatırken kendimi
Varlığımın hiçbir şey ifade etmediğini
Kanıtlamaya çalışmak bile istemiyorum,
Daraltılarımda boğulurken
Seni bulabilme özlemlerimi katıyorum benliğime,
Hıçkırıklarımda sesin gelmiyor ruhuma
Öyle bir ben yükledim ki kendime
Varlığınla yokluğun; bir adeta
Bir ben varım sonsuzluğunda
Ya da
Yokluğunu kaldıramayacak kadar aciz bir dünyada….
03/12/2004
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:05 PM
Sen Gibi...
Şimdi düşüncelerindesin
gecenin,
Ilık bakışlarında anlamsızlaştırdığın
siluetidir;
sevdiğinin.
Yanan *******in efkârını dağıtmaz
çilenin,
öyledir şimdiki düşüncelerin.
Bir sonrakilere gebe yanışlarında
bahtını sorgularcasına
içinden çıkamazcasına- haykırışlarında bulursun
sen gibileri,
beni..
Şimdi hayallerindesin
ömrünün,
çizip çizip resmettiğin
üzerini karaladığın notlarındandır
kalan sayfalara,
yaşadıkların.
İşte tam o andır özlemelere kavuşmaların
önünden geçercesine
sana dokunurcasına, yakınındadır
sen gibiler,
ben gibi…
Şimdi sevdiklerindesin
bilinmeyenin,
çağırıp çağırıp beklediğin.
Mum ışığı az ki geceye
yıldızlar toplar bulursun ellerinde
-korkma kaymasınlar diye
her biri sevgi taşır omuzlarında/ sen diye bir tanesini
yüreklerinde,
bakışların anlamı;
hani o sana değen her bir satırında mısraların,
işte tam şu andır söylediklerin:
Anlaşılandan yana tekrarlanan
sen gibidir buluşmalar,
bendeki gibi…
07/02/2008 13:12
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:06 PM
Sen İçin...
Kapat yüzünü
ben için,
kimse görmesin ağlayışını bebeğim,
Düşlerindeki ayrılıkların; yakın
kavuşmaların; uzak olmasın sana
ört rüzgârını bebeğim
ben için,
Yatağın- yorganın sıcaklığı
taa şuramda kavurur sesinle
bedenimi, bebeğim
ben için,
Ellerinden kayan terler
hayatta yazacaklarına hasret
gönlün’dür bebeğim
ben için,
Bekle,
bekle ki
artsın ışıltısı gözlerinin
ağızdan çıkan
son söz değildir,
Yüreğini gördüğün;
hissettiğindir sevdiğini, bebeğim
her tutuş
her yazış
her dokunuş
her beyaz...
her şey ‘sen’ için bebeğim…
08/01/2008 13:41
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:06 PM
Seni Yaşadın Be Dostum!
Bıraktın yirmi küsur yılını,
yaşının yarısını,
gönül telaşını,
Cebelleştin
didindin durdun
Can hıraş tutundun,
-tutunulduğunu sandın-
Belki de yanıldın be dostum
Geride kaldı sandıkların
tekrar boğazını sardı,
nefeslerini sevdalarında aradın
belki onu da kaybettiğini sandın,
son tutunduğunda kaldın
Ertelenmesi güç yalnızlıkların
yirmi yılını çaldı,
çalınan hayallerinle birlikte
uykusuz *******in ve
kocaman bir yürek ardında kaldı,
Kaldı, bilirim dost
kendini bildiğin gibi
seni bilirim,
seni -ben gibi- yaşar,
biriktirdiğin acıları ‘can’ diye sineme gömerim
Ey dost;
dağıt bu akşam kadehleri,
gelecekte mevcut tek bir umut
unutturur sanırsın;
Geride kalan iki -can-
'canlar'ın sahipleri;
sahibin; mazindeki canan,
Bilirim acır yürek
düşer göz,
aldanır yeniler,
Kalan kalır;
unutulmaz anlamı derin olan
yaşanmışlıklar,
Sen, seni yaşadın be dostum
hâlâ bak! gün; yüzünde
ceviz ağacı gölgesinde
Tereddütlerin, endişeler eşliğinde
yine seninle,
Emanetin benimle…
28/01/2008 00:07
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:06 PM
Senin Yerine
Günahlarını
biriktiriyorum
olmasan da,
tutuyorum yaşayamadığın
yaşamlarını,
senin yerine,
eğer varsa cennetin’de
biriktir diye.
Özlemek!
ne çaresizlik sarmışsa
dört bir yanımı
içiyorum
yaptırılan çeşmelerden
birinde,
suyunu
senin yerine,
Suluyorum yalnızlığımı
gül bahçende,
senden geriye kalan,
düşlerimde
cansızlığını hatırlatan,
bana benden öte
senden geriye kalanı
anlatan,
çiçeklerini kokluyorum,
senin yerine,
Üşüyorum,
Seviyorum,
Özlüyorum,
Bekliyorum.
Nice duyguyu biriktirip,
……..
……..
……..
Hep senin yerine,
İki kişi yaşıyorum…
04/01/08 00:44
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:06 PM
Serap
Serab'ım olur
tüm yalnızlıklar
yaşanmayanların gölgesinde,
seninle
hasretler yerlerini
alırlar
birer birer
kahvehanelerde,
tutkuların esirini
kaybettiği
kumarhanelerde,
yenik gülüşlerde,
Serab'ım olur
bekleyişlerim
adın gibi,
Serap olurum
aşıkların
ulaşılmaz çöllerinde
senden geriye,
bu yazdıklarım:
bambaşka birinden,
senden
benden öte
dünyalar bulabilen,
Serab'ını,
bendeki Serap'ı anlayabilenden
esinlendiğim.
Bir Serab oldu
yaşantım
Adın gibi,
kuruyan topraklarım
akan yaşlarımdan mıdır
bilinmez,
nefessiz yaşayan ben,
kalan
tek Sen.
Serap'sız özlemlerimden geriye
Serap gibi öldüresiye sevilene.
31/12/2007 14:30
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:06 PM
Say Yıllarını
Say yıllarını,
kaçırdığın mutlulukları,
geçirdiğin kazaları,
atlattığın maceraları,
tuttuğun günlüklerdeki
telaşsız sevinçlerini,
zoraki gülüşlerini
mecburi istikametini,
Say geçmişini,
koy önüne-
anlasın okuyan
yazdıklarını,
Say çileni,
doğum gününde
üflediğin mumları,
annesiz geçirdiğin dakikaları-
ana hasretini,
Say içtiğin *******i,
beklediğin sevgilileri,
ezberlediğin türküleri,
çıldırırcasına
özlediklerini,
Say artık tükettiğin
yalnızlıklarını,
gitmediğin şehirlere
duyduğun sevgiyi,
say da biriktir
İçindeki özgürlüklerini,
Say ölümlerini,
kaç kere sıyrıldığını,
kaç kere öldüresiye
yıprandığını,
kaç sevdada seni bulduğunu
sonra yine
kendini unuttuğunu
Yaz dostum,
yaşamını
yaşamak için yaşayabildiğini,
ya da uğruna
defalarca ölebildiğini….
16/01/2008 17:10
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:06 PM
Sevdiğim Şehir
Seviyorum İstanbul'u,
dalga hareketliliğini
vapurunun,
Boğazın'ın ışıklarını
gece sevdalarında.
Kışın'ı
Yazın'ı,
martılara kulak asamayacak
sessizliğini,
kimi zaman
sana seni hatırlatan
coşkunu,
Seviyorum İstanbul'u
manzarası sevdirir
daha çok sevgilileri,
Kız Kulesi'nin.
Kışın ayazında
İstanbul'da
bir dalga sesi
çağırıyor beni sana,
duyuyor musun!
Ecelin kapısında
sırada bekliyor
bilet kuyruğunda
insanların
ey İstanbul!
Kaç onur tükendi
seyri alemlerinde,
kaç balıkçı tüketti
yakalayamadığı yalnızlıklarını
denizinden,
sabah telaşlarında
yetiştirir,
yine aynı havayla
terk ettirirsin
farklı mevsimlerinde
vedalarına,
insanların’ ı işlerine.
Sevdiğim İstanbul;
Ayrılık ta sen kokar
Kucaklamalar da
Sende yaşar,
Sonraki yıllarda
alacaklarının
hesabı yapılmıştır
çoktan,
ayrılmıştır
mezar yerleri
Toprağın’ ın
heybetiyle
senin kalbinde,
Bitmesin istiyorum
bu yolculuk,
denizin’ de seyre daldım
tüm geçmişimin,
Yarım saatlik
Beşiktaş yolculuğu
ne yıllar biriktirdi
içimde,
Duyuyor musun
sevdiğim şehir!
Aşık olunur
Tarihin' e,
Yaşanmamışlıklarda aranır
sevdaların tadı,
Ey İstanbul,
Ayır yerimi
sevdiğimde,
Sende kalayım,
bitmesin dumanı
sigaramın
Kışın’ ın bu ayazında
Nice hatıra barındıran
Vapurun’ da.
Bitmesin yolculuğum
nefesim koksun
köpüklerin’ de
benden sonra
yazacaklara.
Durmasın motor
ömrümce gideyim
Denizlerin' de
Vapurun’ la
Sevdiklerime hasret.
Ey sevdiğim şehir;
Durma
Durma ki
Biriksin içimde
Unutulacak hatıralarım.
02/01/2008 21:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:06 PM
Sevileni Bırakır...
Çıplak dalların
uzanılası mesafelere bezediği
gürültüsüdür
kafesleri
bülbüllerin,
aşıklara
Kuşanılası yeşillerin
kaybolması gereken
rengidir
kamuflâj’ ı
giyilen,
askerlere
Aç gezen sızıların
tutsaklığıdır
yanı başında ezilen
toprağına muhtaç
çocukların,
geleceğine
Yine çıplak bakışındır
hasta yatağında
ölümleri bekleyen
ellerinde bir şişe kolonya
ve çiçekle,
sevdiklerine
Her bir tasvir seni barındırır,
ne, uzanılası mesafelerde
ne, kaybolan renklerde
ne de tutsaklığında toprağın,
Aç gezen sızıların
doyurur
sorgusuz cevaplarını,
düşlerde; sevileni bırakır…
15/02/2008 12:50
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:06 PM
Sevme be Yüreğim!
Sevme;
sevme yanarsın
*******inde,
karanlıklarında
ararsın
bulamadığında
yanındakini,
sevme.
Üşürsün yokluğunda
karşılıksız beklentilerin
kucak açmazlar,
yaraların
büyür,
büyür yaşın da
ardında kalan
sen olamayan
sevdiklerini bırakır
usulca,
Sevme;
sevme sakın gençliğini,
erirsin
içinin ateşinde
Sevme;
sevme gün doğmaz,
hasret tükenmez,
yarın olmaz,
Sevme;
Sevme kimseyi
gönül,
ne seni
ne kendini
ne seni seveni.
Sevme ki
anlamasın yüreğin
acılarını,
kahroluşlarını,
umarsız yazışlarını,
çıkmaza giren
anlamsız
isyanlarını,
Sevme;
sevme be yürek artık
bırak
bırak da acıtmasın canını
her nefes alışların.
Sev;
sev de
ölümler çabuk gelsin
kapılarına,
ayak diremelerin
sonucuna ulaşsın,
Sev
öyle sev ki;
kalbine giren
bıçak
bir keresinde
saplansın geçmişine...
03/01/2008 17:30
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:06 PM
Son İstanbul'um
Sendeyim oysa,
yine yatamıyorum toprağına,
Can'ım çıkmış
yaşıyorum İstanbul’da
Nefes almak yakışmıyor
ruhuma,
Sendeyim oysa
yine gelemiyorum yanına,
Can'ın gitmiş
yaşayamıyorum İstanbul’da
Toprağının ağırlığı
üzerine yağan yağmurlara hasret
çiçeklerin,
Kuruyan dudaklara gebe
öpüşlerin,
Ana'm bana hasret
Ben; yaşayamayan anam'a
Gidenlerin ağırlığı uyandırır seni
toprağınla İstanbul!
Yakışır sana
sevenlerin ardından
gözyaşı döktürmek,
yağmurlara ne gerek
yeter bile bunca kayıp yürek...
21/01/2008 17:27
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:07 PM
Solar Yüreğim!
Bahardı
koyduğumda toprağa,
papatyalar ektim
bekledim,
Bekledim açmalarını
her biri
'sen' ol istedim
'ben' gibi,
Her günümü
yanı başında geçirdim
bekledim
hep bekledim,
Yaza yaklaştı
geçmeyen günlerim,
Papatyaları bekledim
örtsünler diye
seni benle,
Daha çok gösterdi
yüzünü güneş
ben hala üşürken
arttı yanındaki
toprak sayısı,
her biri
farklı acı barındıran
düşler sokağı,
Adım gibi
adın gibi
renkleri de benzer
sesleri de örtüşür
geceyle
yalnızlıklarımızın,
Sıcak geçiyor oldukça
yokluk mevsimi,
buhranlardayım,
hala
seni beklemedeyim,
Sonbahar geldi çattı
papatyaların açtı
ben günden güne
erirken
sen karışıyordun
oysa bana,
oysa;
sarmışsın beni de
yutkunamıyorum,
Bir yokluk telaşına
kaptırmışım kendimi,
Dualarım;
isyanlarım oldu
her bekleyişimde,
Neden solar çiçeklerin
bilirim hasrettendir,
nedenlerim’le geçen
milyon sorgulu
günlerim,
acısının tadını
hissedemeyecek
yüreğimin
kanıtı,
delicesine sevdiğim;
bak geldim
baharın’ın dördüncü kışında
toprağına,
sana gelirim de
serab olur
gelişlerin
her seferinde,
yeter diyemeyecek
bu yürek
sensizliğine...
04/01/2008 02:25
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:07 PM
Temenni
Hiç mi görmez yüzün
çıplaklığımı
yalnızlığımı,
hiç mi sesim erişmez
yakınlarına
keyfin yerinde iken
nefesinin,
Bilirim
bilmezsin
ağlayışlarımı
yanımda iken,
Görürüm
yalnızlığımı
gözbebeklerinden,
Bir ışık,
bir umut
kavuşulagelmişlerden öteye,
senden
benden
öteye geçmez,
Geçemez sevgiler
sıyırabildiklerinden
ileriye.
Bir mezar taşı olurum
adımın yazmadığı,
tarih belli değil;
ne geçmiş ne gelecek
umurumda değil.
Sadece;
sen oluverdiğimde
hep sende kalabildiğimde
bahar gelmiş olacak
geçmiş ve geleceğime,
tüm bedenlerde...
05/04/2007
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:07 PM
Unut Umutları
Yeşili sevmek
sendeki huzurum,
boş ellere sığdırılmaya çalışılan
sıcacık ekmek kokusu gibi
sana olan umutlarım,
Sözler değersiz kaldığında
anlatılmaya zorlanan tek bir kelime
yetecek bile olsa
seni sevebileceğime;
muhtemel hava yaratıp,
göç eden kuşlar gibi
sana gelişlerimdir
özgürlüğüm,
sende olmayan
ama
sana ait zannettiğim...
14/09/2004
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:07 PM
Üşüyorum
Hafif üşüyorum
yalnızlığında gecenin,
ayın denizdeki ışıltısı
dağın eteklerinde iken
aklımdasın,
Küçük bir dalga sesi oluyorsun
adeta içine alan yüreğini,
Köpüklerinde boğulabilecek güçteyim.
Sahil aynı sahil
Deniz aynı deniz
Her zamanki zamanlar,
Nefesin yanımda
Sen yoksun,
Eve geç kalma korkum yok
Kahretsin ki.
İskele ayağında
yalnız başıma,
tüm çocukluğumun geçtiği
hatta
gençliğimin geçtiği
tatil yerinde
Ilık yaz rüzgarıyla oturuyorum
özlem dolu,
Yıldızlar kadar uzaksın
kestirdim bir tanesini gözüme
‘sen’olmalısın,
üşüyorum yokluğunda,
Gelsem
alıp götürsen,
bir gözyaşı damlan yeter
tüm denizi eritmeye bende,
bu kadar anlamlı olmamıştı
sensizlik
yalnız iken,
ya da bu kadar anlamsız
sensizlik...
20/08/2005 (Datça)
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:07 PM
Yanıyor Sevdalar
Yanıyor sevdalar
acı bekleyişlerinde
gecenin.
Beklenen;
kaldırımlara adını ezberlettiğin
sevdiğindir,
Soluksuzluk
hasretindedir,
Meyhane sesleri
sessiz ağlayışları
içenlerin,
dinlersin.
Yanıyor sevdalar
ılık bir gülümseme
yıkandığın
sular ardında,
Serinliği belirsiz,
uygunluğu ümitsiz
bir isyanda
beklerken;
tutunduğun kelepçelerin
her biri düş,
yanarken sevdan.
Eriyor kardelenler
dağlarında,
Aşıkların
şarkılarında,
Eriyor ruhun
yokluğunda,
bekleyenin
yollarında,
Kusuyor sevdan
her nefesinde
içine çektiğin
sevgilerini.
Anlatıyor,
gülüyor,
yaşıyor
ayrılıkları.
Ah sevdalar;
kanıtsız
beklentisiz
belki de
endişesiz
sürüngen ruhlar.
Yaklaşıyorum
geceye,
yanaşıyorum
gittiğin limanlarına
susuz.
Yanıyor sevdam
Bekle geliyorum annem.
14/01/08 17:30
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:07 PM
Yarım
Bir yarım sende kaldı
o ne ılık bir bahardı
daha fazla bekletmeden,
seni bana sormadan aldı
Gezdim bilinçsiz derviş gibi
gördüm en acı hikayeleri
senin bana en güzel hediyen,
hep içinde sakladığın çocuğun gibi
Ben garip bir insanım
hayallerim bile kendi tanımım
sen gittikten sonra,
beni bana bırakan bir yavru ceylanım
Gel gitme desem
özledim kavuşalım desem
gelmek istersin hiç kuşkusuz,
ama dönülmez bir uykudasın kusursuz
Bir yarım sende kaldı
o ne kahrolası bir bahardı
tüm hayallerim hasretlerim,
seninle birlikte kara toprağa kaldı...
24/09/04(canım anneme)
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:07 PM
Yaşlanmaz Sevdalar
Yaşlanmaz sevdalar,
peşinden koşarken
yorulmaz
nasır tutan
ayakların,
Gölgesinde
buğulu düş,
yakasında
yoksul çocuk,
Yeleğinde yama
olandan yana
eksiklikleri
acıtmaz canını,
Eksilmez bakışlar,
görünen;
gördüğündür,
Eteklerine sarılmış
şehir tozları
sürüklerken,
yaşın başını alır
her bir karesinde
şehir manzaralarının,
Denizi gören
aşkı gördüğünü sanır,
Bir lokma can için
katil olunur
yokluğuna
teveccühünden yana,
Dokunurken;
yanaklarından süzülen
damlaların sayılır,
yaşın çıkar
ortaya,
Bir de
yaşlanan sevdan,
İliklerinden süzülen,
Sen, sevda olursun
yokluk hatırlatır,
İlla da hatırlanır,
beş kuruş simit
bir yudum şaraptır
İçine çektiğin,
Nefesine gelen
tiner kokusu
Taksim sokaklarında,
ferahlatır bile
Sevdan için’de,
Kirli sandaletlerin,
parmak ucunu üşüten
çoraplarının ağırlığını
taşıyamaz,
yerçekimi nafile,
sevdan yüreğinde
sen kayıplarında,
Bak yaşlandı
gözlerin
yaşlanmaz dediğin
sevdan da,
Kuru bir yol kaldı
yağmurlara hasret,
yokluğuna gebe
yakarışların,
Yine ağlıyor musun
düşlerinde,
sil seni,
kuru kalsın gözlerin…
16/01/2008 10:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:07 PM
Yine, Sendeyim!
Zamansız beklemelerde,
tutkusuz hasretlerde,
yüreği dizginlerdeyim,
Yine;
çekip gitmelerdeyim,
suyunu kaybetmekte,
hayalleri yitirmekte,
türküleri işlemekte,
Yalnızlığı;
gölgen gibi
terk etmedeyim,
Yine;
sendeyim,
Yine;
başın alıp, gitmelerdeyim..
17/01/2008 12:00
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:07 PM
Yoksul Bir Tutku
Karardı ruhum
*******ime,
aydınlıklarım;
sana ulaşılmaz yollar bıraktı,
içimde sönmüş
adeta kırıntıları
yaşam mücadelesinin,
paramparça yürekler,
her bir dokunuş
yeni bi canı acıtır,
farkındalıklar
unutulmak istenmez
ama daima yitip giderler,
muamma yaklaşımlar
tedirgin bencillikler
yanyanalar
habersiz birbirinden adeta,
yoksul bir tutku bu;
sensizlikten şikayetçi
geçmişine özenen...
21/09/2005 21:30
Papatya Mergüz
GooD aNd EvıL
03-20-2009, 09:07 PM
Zamansız Telaşlarım
Zamansız telaşlarındayım
yaşamın,
Her şey gibi
her yaşanan gibi
Bu da;
zamansız,
Zamansız sevdam,
zamansız özlemim,
Yeri değişmez
adımlarının,
Gittiğin yollara
kokunu serpmiş
yalnızlığın,
Dönüşlerinde farklı anlam,
gidişlerinde aynı haz,
istenmeyenden yana
zamansız gitmelerin,
Ne, zaman
Ne, öfke
Geri getirmiyor
bekleneni,
hep bu
‘zamansız telaşlarım’
Eskitiyor içimdeki ‘ben’i…
17/01/2008 11:11
Papatya Mergüz
vBulletin® v3.8.11, Copyright ©2000-2025, vBulletin Solutions Inc.