Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Sürprizler

Şöyle bir arkaya dönüşler
neler çıkıyor karşına
tıkanmalar, kusmalar
kahkahalar
bozulmalar, büzülmeler
durmalar, gitmeler
uzaklaşmalar
yaklaşmalar, koşmalar
bitmeler
susmalar pusmalar
küsmeler
titremeler, donmalar
çözülmeler
aksırmalar tıksırmalar
öksürükler
okşamalar, sızlanmalar
ağlamalar
bağırmalar, tepkiler
duvarlar
neyler, zurnalar
klarinetler
neler var neler
bir dönse arkana.
Yürümeler, teklemeler
düşmeler
ağrılar, sızılar
sancılar
hoşlar beşler
düşeşler
öpüşmeler, sevişmeler
sızmalar
sandallar, yüzmeler
deniz
içmeler, biçmeler
coşmalar
oofffff yorulmalar, tökezlemeler
sonlar.
Ama daha başka
neler var neler
fesleğenler, yaseminler
açelyalar
onlar az önce geldiler.

31/07/03/bitez

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Tanıyan Yok Zamanı

...yarına varıyorsun,her gece gözlerin kapandığında..ama
...telaşlı mı...bezgin mi belli değil....


Yüreğim pek aylak
işsiz,güçsüz
öylesine atıyor işte.
Hani düşüversem diyor
dört ayak üstüne
seviversem
hiç yorulmadan.

Burada zaman bir başka aciz
yürüyor mu
geçiyor mu
var mı yok mu
bellideğil.
Hani ben olayım zaman diyorum
kim takılacak bana diyorum
o da belli değil
çünkü burada zamanın geçtiğini farkeden yok.

29/10/89/t.reis

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Teraneli Günler

Hoca akşamın olduğunu ünlüyor minareden.
Akşam olmuş.
Yüzyıllardır aynı akşam
aynı gece,aynı sabah.

Her gün boyu daralıyorum
daralacağımda.
Beynim göreli beri aynı daralma
aynı sancı,aynı sızı.

Değişmezliğini koruyan bu soluk alışta
değişmek herkesin harcı değil.

24/01/86

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

TERAPİ.Seans-1

Hiç bu ruhla şiir yazılır mı...!
ya..! bi okuyan olursa...
durduk yerde
bu ruhla
bu geceyle
bu yaralarınla...!

Alma eline o kalemi...!
kapat defterini
kalk..! birleştiğin sandalyenden
alma..! ağzına aşkı
dokunma yüreğine
yavaşça geç...! uyandırma duygularını
sakın..! hızlı soluk alma..!

Açma hayatını
yum yüreğini...
sızmasın sevgi bağındaki şarapların
kıpırdama sen..kal yatağında
günler,aylar,güneşler,yağmurlarca.

Mahzenisin sen bu hayatının
karanlığını
rengini
dinginliğini
mayhoşluğunu
sarhoşluğunu
kekremsi tadını
ağırlığını
muhabbetliğini
asilliğini
ateşini
yıllarını bilen düşsün içeriye.

02/Nisan/04/bitez

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Tir tir incecik

Sevgi
balığın beklediği olta
veya damardaki titreyen kan
vazgeçtiğinde nefes almaktan
sana bakıveren bir çift göz.

Sevgi
en bulanık anda duyuverdiğin
en net ses
dolaşırken ay gibi
yanına ilişen bir kedi
ve senden alev bekleyen
bir çift kol
sana dokunuveren
tanımsız bir yüz
ve bir kiraz dudak
yaşamın inceliği
sevgi.

'88

[GooD aNd EvıL]

Üç Beklenti

Peynir farenin

Ciğer kedinin

Kemik köpeğin

beklediği.

Üç beklentiyi
üçü bir arada yer mi acaba?

Aşk insanın

Dost insanın

Aranmak insanın

beklediği.

Üç hasreti
üçü bir arada paylaşır mı acaba?

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Üç mevsim

Kırışıyoruz
yazın soğunu

Eski siyah bakışlar
beyaz gülüşler

Nerelerdeyiz...?

Soğuk yaz.

Kış gelecek
üşümüyorum.

Kış soğuk
üşür müyüm bilemem.?

Ben
.......Yaz
.............Kış
başka mevsim yok

anlaşacağız mutlak.

12/10/83/t.reis

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Ürkmeyin kuşlarım

Buğdayın ortasında
denizin üzerinde
aç
susuz
ürkek serçe
uç
çıkarma kanatlarını yüreğinden
açık kalsın.

Fırtına gelsin
yağmur vursun
gökler kapansın
düşmesin
burnun
yarı kapanmasın gözlerin
titremesin kanatların.

Vardır konacak bir yeşil dal
yaprakları ateşli
uçurumların kenarında.

23/07/93/t.reis

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Varsayımlı bir gün

Bana öyle geliyor ki
güneş bile düşünceli başlıyor
günün ilk saatlerine
çekinik bir tutumla salıyor
ışıklarını.

Sokaklara ilk adımını ürkekçe bırakan
bir kız gibi
ağaçlar
çiçeklerini ortaya saçmaktan
utanan bir kız gibi
günaydın diyor güne.

Sanki üzerlerine namlu çevrilmiş insanlar
yüzler soluk
gözler soğuk
dudaklar buruşuk
sağır kulaklar.

Bana öyle geliyor ki
bütün bu gariplikler
güneşin düşünceli olmasından.

06/mart/86

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yağıyorum Sana Yaşam

Boşu boşuna yürümek yolda
geri dönmek başladığın yere
yeniden oturmak hüznün yanına
köşe başından bakıyor yalnızlık
kırıklık tepemin üstünde
dokunmak yüzyüze saklanmış bir yerlerde
ve bütün bunları anlatmak için
kalem,kağıt,sigara ve bir yudum içecek koymak
çok koyuyorken bu yaşanılanların yanına.

Birine vurmalıyım ben
yanak yanağa
birine ağlamalıyım ben
omuz omuza
birine sarılmalıyım ben
nefes nefese.

Geç kalmaktayım kayıp sevgiye
koşmalıyım köşe bucak bu terk edilmişliklere
bulabilmeliyim bu hastalığıma bir lokman.

Canım
okumak sana rahat değil..!
bu sızıyı taşıdıkça.

Duyuyorum bütün aşkları
yanak veriyorum tüm dudaklara
asılıyorum ucundan tüm sevgilerin
az kaldı diyorum sıcaklığa.

Kırmızı bir merhaba istiyorum dudaklarda
ıslak bir rahatlık istiyorum omuzlarda
yüreğim gürlüyor gök gibi
hangi yaşam dayanır coşkuma
bilemem..!

01/11/897t.reis

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yağmur Zaman Ben

Akıyor zaman yağmurla birlikte.
Yağmur ve zaman.

Sen hiç dokundun mu onlara..?
Hele bir dene bakalım..!

Onlar bilmezler
neden akıyorum
neden yağıyorum.

Onlar anlamazlar
niye koştuğunu ardından
niye ağladığını elinde gül ile.

Akar onlar,yağar onlar.

Biri hayatına dokunur
biri yüreğine damlar,
vururken sırtından biri
iliklerine varmıştır diğeri.

Onlar görmezler
senin anlatılamıyacak kadar uzun aşkları yaşayabileceğini
senin ulaşılamıyacak yollarda yürüyebileceğini.

Zaman bitti
sel ortalık
elimde gül dalı yapraksız
yürüyorum.

14/12/03/bitez

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yağmurcum

Az önce
yine sarıverdi herşey beni birden
her olumsuzluğa rağmen
Mutluyum hemde çok
Yağmurum
Canım
15 hazirandaki
Tüm kuruluğuma
Tüm cansızlığıma
Yağmur oldun
Seni seviyorum
Yağmurum
Canım yeğenim hoşgeldin bana.......

23/24/06/89/turgutreis/gece

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yakalanmak ne güzel..!

Seni ben yol üzerinde tanıdım.
Yollarla ulaştım sana.
Ayaklarım yürür
sana yürürmüş
nerden bileceksin.
Seni ben deniz yanında tuttum
sudan yollarla ulaştım sana
sözlerim yüzer sözlerine
yüreğim yüzer yüreğine
nerden bileceksin
sana boğulmuşum.

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yalandan Yaşayanların Sıkıntısı

Günlerim
bir cellat baltası altında
sıcak bir tedirginlik,
canlı bir belirsizlik
denizin üstündeyim
yüreğim yanıyor
kuraklık var hayatımın ovasında.
Güneşe bakıyorum üşüyorum.
Dokunmam
dalmam gerek
bedenimde birikti yağmurları
öfke dumanlarının
korkuyorum
baharda akan dere olmaktan
yanlızca
uçamayan
baharlara göçmen turnalar gibi.

Nasıl da istemem
Nasıl bakmam..!
Nasıl da süzmem
deli çingenelerin
sere serpe konuşmalarını
aralıksız keskin bakışlarını
o canlı uykularını..
üşürken ben yalan sevgilerden.

Yaşadığımdan eminim çünkü acı çekiyorum
bu yalandan yaşayanlardan.

'89/aydın

[GooD aNd EvıL]

Yalnızlığın Çırpınışları

Sıra sıra dizilmiş bakışlar
kıvranan bir yüreğin
son vuruşlarından.

Diyebilirim artık
bütün gözler
karmaşalar
koşuşturmalar
yakınmalar
coşkular
yalım ve yalın bir yalnızlığa bıraktılar meydanı.

Yüzler aynı sabah.

Her sabah
sesler aynı ses.

Her gece
nasıl kabul ediyorum bu yalnızlığı...
sanmam kimse kaşımaz bu yarayı
şaşarım..!

Elimden tutarak
sessizce
basıyorum hayatın dibine
kaçıncı taksimindeyim bu armoni hayatın
bu kadar mı sahne alınır bu ne olduğu bilinmez oyunda..?

Geliyor..gidiyor...elim
gözüm...bir öteye
bir sevdaya
karışıyor her yanım.

Duruyorum
gümbür gümbür yürekle
açıyorum aşk-ı yüreğimi
rahat vermiyeceğim bu yalnızlığıma.

'89/turgutreis

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yanayım

...mavi ince kıza


Suları yaktım
donların üstünde
Işığın yanar
buzların üstünde
erir giderim.
Ben deniz feneri
neredeysen
oraya yanayım.

12/13/haz./03-bitez

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yanık Çınar Yaprakları Ve Kış Kuşları

Yanık çınar yaprakları örtüyor sıcak adımlarımı
savrulan aşk uğultularının donukluğunda.
Avucumda sevgili
üşüyen kış kuşları
ellerim paltomun ceplerinde
sıcacık yürüyoruz sevgili kış kuşlarımla.

Bunca kayıplar yitirmedi bendeki insanı
onca duvarlar yıkılırken üstüme,
bence
sızılı ve örselenmiş olan
geçmiş ti.
Senin suçun değildi yürek incitmeleri
dokunmamışsın hiç ince camlı yürek pencerelerine
giderken bu bilmediğin buzlu göl patikalarında.

Boğulursunuz dumanından yaklaşmayın
yanık yürek yangılarının yamacına
serilmişim bir dağ yatağına sere serpe
upuzun bırakmışım gönlümü
bir tepesinden,
bir eteğine yatağımın
dağılmışım dağlarımın içinde,
serilmiş üzerime
mavi yıldızlı aylı yorganım,
kalk! diyor...dirimim!
çık! deniz feneri terasına
dök! yanık çınar yapraklarını kalbinden
denize sıfır
mavi kokulu dünyandan
uçsuz ufuksuz
sevginin dalgalı derinliklerine...

Ne duruyorsun
bulmuşken böyle bir hayali fırsatı...!

'04-bitez

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yapalım Bakalım

Yazalım,yazalım
yapay sevgiyi
kısır umutlanmayı
yoz ilişkileri
dar barışı,geniş umudu yazalım.

Çizelim,çizelim
kötülüğün üstünü,anlamsızlığın altını
iğrençliğin her yanını,
katıksız sevgiyi
sevgisizliğin tam üstüne
özlem dolu,aşk dolu renklerle silinmezcesine
çizelim.

Bakalım,bakalım
insanlara bakalım,
insanları sevelim,okşayalım,koklayalım,saralım,
alnımıza yazalım.

Yazalım bir daha yazalım
boşuna yazdığımızı yazalım.
Çizelim bir daha çizelim
bütün bunların üstünü çizelim.
Bakalım bir daha bakalım
halimize bakıp bakıp gülelim..!

29/11/85

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yapmayın bunu bana

...yoksunlara

Senin yaşadığın dağ
yediğin ot
içtiğin su belli!
Gezdiğin çayır çimen
üzerine yattığın toprak belli!
Haykırdığın gökler
pislediğin taşlar belli!
Sen benim dağıma çıktın mı!
Otumdan yiyip suyumu içtin mi!
Çayırlarımda gezip toprağımda yattın mı!
Göğsüme haykırıp kucağıma kustun mu hiç!
Elime dokunup
Yüzüme bakmadın
Ruhumdan ne istedin de
Delip geçtin
Hayvan...................!


23/24/eyl/03/bitez

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yardıma İhtiyacım Var

Birazdan gündüzün içine karışacağım
gecenin koynunda düşünürken
uçurumların sonunu
yolun başını.

Bilmem ki yarın
beni dağlara çıkartan gülü bulurmuyum.
Yüreğimi
saran kaygılardan
yine sızlatır mıyım.

Gecenin hüznüyle birlikte
bağrıma akıveren ılık bir aşk
istemek
geliyor içimden,
gözlerimin dolmasına
ve ümüğümün sızlamasına katlanarak.

Bir kuş bekliyorum bakışımın karşısında
konuşmasın isterse benimle
baksın gözlerime
kanat çırpsın yüreğime.

Sanki bir gelenek yaşıyorum
oturmuş ağıtlar yakıyoruz
kaygılarla,sızılarla
kavgalarla,ihanetlerle
yalanlarla,eğrilerle
çürüklerle,iğretilerle
itmeliyim kenarına bunları hayatın.

Bir yoldaş arıyorum
mavi ve yıldızlı
konuşmasın
baksın
ve benimle birlikte ağlasın
sadece sevgi uğruna.

13/10/88

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yaşadığım itiraflar

Yakından geliyor kurşunlar
buzlu içiliyor rakılar
öpüşülesi beklemeler
karanlık,ıssızlık devasa
bulantılı geliyor sesler
gereksiz geçiyor günler
sarılası ayrılıklar
gürültü,sis diz boyu
yaşamımdan geliyor itiraflar.

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yaşam Sarılmaları

Açıyorsun
ve akıyorsun
bakıyorsun
yaşamı sarıyorsun,
seviyorsun
en yamacından
sürüne sürüne oynuyorsun
yaşıyorsun.

Ve tam bu sırada ölüme rastlıyorsun
umulmamadık
doğmamış bir ölüme yaslanıyorsun
inanmıyorsun.

Ölüm ve yaşam senin epey uzağında çünkü
arasında birşeyler sarıldığın bu yazdıklarımın.

12/10/93/bodrum

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yaşamın en çekilmez anları

İşte....!
yaşamın en çekilmez anları

...istemez,
bilmiyorum,
farketmez,
sıkkınım,
olmaazz,
şimdi değil,
belki,
yarın olur,
gidesim yok,
ne olacak ki,
düşünürüz,
anlamam,
yapamam,
karışmam,
ben yokum,
triplerinde geziniyorum hiç kımıltısız
bu bulanıklığında maviliğin
soramam kimseye
bir külün içinde unuttum yüreğimi
bilmiyorum ne zaman çıktı yangın
kimlerdi kurtulan
kimde ne izler kaldı
elimde kalan kimdi
yüreğimi küllerde bırakan.

Ölü aşk bedenleri mezarlığımda
coşkulu küreklerim
sızılı kazmalarım
çukurlar açıyorum.

Yaşamın en çekilmez anları
yüreğin kazıldığı anlar.

5/Haz./04/bitez

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yaşamla ti..!

Bir çocuk yüreği taşımak
umarsızca dilenen bakışıyla
sancı dolu müziklerinde yaşamın.

Bir ağustosböceği olmak
densizce
gürültüsünde yaşamın.

Bir karıncayı gezdirmek yüreğinde
körü körüne
farkında olmadan yaşamın.

Bir dikenli gül olmak
çekinilen
hüznünü taşımak istenmemenin.

Aptalca haline gülmek yaşamın
bir direnç düşünmek
güneştende beter
yakar,eritircesine.

Seyretmek yanıp giden kül yaşamı.

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yaşamla Ölüm Geldi Aklıma

Sustum
bunca edilgen ve değişken figürlerin arasında
bir ata binmek ister canım hep bu anlarda
rengi belirsiz.

Direnmek gereksiz
çünkü her şey duman.

Çıkar biri ortaya
yalandır boylu boyunca
bilmez kendisi
savunur sınırsızlığını yaşamın
geberip gider yalanından sıyrılmadan
bu kendi doğrusunun sonu olur.

Bir dostluk çıkarabiliyorsan eğer
dağların erişilmezinden
bir sevgi üretebiliyorsan eğer
çamurundan,yalanından sıyrılıp insanların
toprağa benzer.

Yalanda olsa yaşam
çekip gideceğiz arkamıza bakamadan
kim doğru?
kim yalan?
yalanda olsa ölüm..!

30/08/88

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yelkenliler Gidin Başka Yerlere

Canıyım
gecenin ruhlu ışığının
bakışıyım mirasçı ay ışığının.

Değilsemde
bir yaban kızının koynunda
açılır giderim
bir yelken balonunda.

Gözümle konuşuyor
beynime bakıyorum.
Bağlamak istiyorum gözümle beynimi.

Beni susturan
beni boğduran
yelkenlere bakıp dururken.

29/06/91/gümüşlük

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yeniyıl hediyesi

...Sevgili (ayrıldığım) Eşime
...ama sen illaki hediye istiyorsan.....

Salınır gider
rüzgarı üşütür yüreğimi
Bir bohçadır türküleri günlerimin
dinlermisin...?
Güllenir gelir bahçeleri
gözü başka
yanakları başka
dudakları açarda gelir
gönlü kokar
pembe kırmızı
benim kokulu türküm.......

01/01/2000/cmt/03,30

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yine Yeni Bir Heyecan

Göğsümde bir soğukluk
tenimde çekilmeler
ve derin nefesler alıyorum
bir heyecana adamak istiyorum
akan yüreğimi.
Bugün insanlardan öte
her şeyde bir canlanma görüyorum.
Ağaçlar daha bir dost savuruyor
dallarını,
rüzgar kaç zamandır görmediğim bir dost gibi
sarıveriyor
gözlerini,tenini
deniz
özlemden yeni sıyrılmış
bir çocuk
bir sevgili sanki
akıveriyor kucağına.

Artık akşamın son anları
birazdan yeni bir gece girecek yaşama
gece başlıyor benimle birlikte
bir heyecana adıyorum kendimi
ister ağaç
ister rüzgar
ister deniz.

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yok başka eşin..!

Ucunda hepsi aslında
sen desen de ben yerimdeyim
ölünülen
yaşanılan anlarımızın köprüsünde.

Bir adım sonrası
bir merak eğilmesi
bir kaç mevlüttür masrafın.

Durmalısın
bilmelisin son adım seslerini
duymalısın
yaşam trampetlerini
uymalısın ritmine
çalmalısın yaşamdan
yaşama ritmlerini.

Dans edeceksin dans..!
uyumla
yüreğin bir atacak
ciğerin yanacak
felç olacak kolların
batacak tırnakların
gözlerin kararacak
karnın ağrıyacak
ama
oynayacaksın
raks edeceksin
yaşam bu
başka eşin yok..!

13/05/04/bitez

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yoktun bugün yaşam..! yok..!

Ayaz beyazdın
bugün.

Bayramımda ağıttın
denizimde bataktın.

Sabahında kalkamadım
ağırdın bugün
ağır
yaşam.

Yüklenemedim
yüreğimi ağrıttın.

Nasırdın
dokunamadım
bağırttın
bugün yaşam.

Güzelliğin ardında
bed
bağın içinde bozdun..!

Yoktun bugün yok
benim dünyamda
yaşam
yok...!

29/01/98/yalıkavak-çakır

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yollarımla birlikte

Anımsamıyorum
yolun başını
bilmiyorum neresindeyim
yollar bilir belki

Ve hep tek başımayım
yollar bilmez bunu.

Uykularım hep düşündürür beni
nerdeyim

Ahh sevdiğim benim
rüyalar..!
yanlız size önyargılı değilim.
Bir gece mışıl mışıl
bir gece ter içinde
bir gece göz açık
ertesi güne kavuşturursunuz beni.

Gözlerim
sevgiye gülen
acıya ağlayan gözlerim
yalnızlığımda hep açık
yalınayak gözlerim.

Hayatım
kolunu omuzuma atan
ve beni sürükleyen
tek başıma hayatım.

Duygularım
köşeden çıkıveren rüzgar
yollarda yürüyen kıvrılıveren.

Yollar
avutan sızlatan
yalnız bırakan
yollar.

11/11/88/çine

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yorgunduk O Gece İkimizde

Yakalamışsam paçasından
uçan zamanın,
açmışsam kenarından bir yol
bozkırlarımın,
dokunmuşsa bana
bakan gözlerin ağrısı,
bir kambur taşıyorsam yüreğimde
ve bir bıçak saplanmışsa ciğerime
vermelisin bana
gece yüzlü yüreğinin ıslaklığını.

Belki olur bir yıldız tuttuğunda dersen
sana gökyüzü çizerim ben
Oysa ben senden yalnızca bir yol istemiştim
yüreğine çıkan.

Elimde zamanın paçası
ayağımda açtığım yolun tozu
yorgunsun sende biliyorum
artık bırak yüreğini
gecenin mavisine
mavinin gecesine
yoksa ateşimi söndüreceğim
ağlatıları içinde gecenin.

20/09/89

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yüreğim kervan

Korkuyorum.

Bu yalnızlık
bu suskunluk
ve bundan ötesi dağların ucu.

Geceleyin
aymaz yürüyüşler
mola verilen yüreğe
ateş sunma çabaları.

Dokunuyor bana
gebe kalıyorum yüreğime
suç mu yağmur olmak
ürün bekleyen sevgiye.

Yüreğim kervan
dayanın develerim
ramak kaldı serapa.

25/09/89/turgutreis

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yüreğim kurumasın yeter

Yaşamaya geldim
öleceğimi bildiğim için.
Şu an yaşamdayım
dünde yaşıyordum
yarını bilemem.
Bir rastlantıyı bekliyorum.
Bu ölümde olabilir
devamda.
Yüreğimin sevgisi akar
onca acının ve bulantının kenarından.
Ölümün rastlantısından korkmuyorum
sadece
yüreğim kurumasın yeter.

07/12/88/çine

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yüreğimin Selamları Var

kıyım sabahları vahşi yürek uyanıyor
başım önüme eğik
iç çekişler sona vuruyor
susuz yürek
kuru hayat
bakışsız gözler.

yine devirdik bir ağaç daha bugün
nereye kadar bu hayat kıyımları
donsuz bir yürekle dolaşıyor ruhumuz
ayıplar paçadan sızıyor.

göz gözeler nerede
diz dizeler
nerede
utangaç kırmızı tenler
kımıltısız
beklentisiz
uzun yürüyüşler
varsa yoksa beraber sıkıntıları nerede.

hergün birşeyler düşürüyoruz heybemizden
saklanırken
kaçarken
insanlığımızdan,
farkında olmadan hayvansıllığımızın.

yuvarlanıyor sigara hüzün parmaklarımın arasına
yakın beni kurtulmaları ruhumda sallarken parmaklıkları.

uzak duruyor canım
ölü hayatı uyandırmadan bu ceset yürüyenlerin arasından
dokunmadan bakıyorum herşeye artık
notasız
mırıldanmadan
kaç dolunay görürüm bilemem
kaybolup giden bu yürek selamlarımda.

12/ağsts/04/bitez

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yüreğin yanmıyorki senin

Sen duymasanda olur
güncel insan
benim sıcaklığımı.

Sen girmesende olur
ırmağıma
ben boğulsam farketmez.

Sen ölmesende olur
yüreğin yanmıyor çünkü.

10/10/89/t.reis

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Yürek Terapilerim

Buruşmuş bir cansızlığın içinde
güneşi geceleyin doğan
denizi hiç durulmayan
bu yarısı kırık yüreği
nasıl onarayım..!
Sana ben ne diyeyim.!
bu sonbahar solukluğu
buluşulmazlığında
türküsüz,
ağızında sevgi kuruluğu
ellerin kilitli ulaşılmayan
bir ayağın mezarlıkta
ölü insanlar içinde
yüreğin.

Hiç sönme dumanım
mola verme yüreğim
gözlerim hiç kararma
ellerim hiç bırakma elleri
sırtım hiç düşme yerlere
uykum hiç kaçırma keyfini
canım hiç sıkma kendini
dudağım hiç ayrılma yüreklerden
alnım yaslan kabaran göğüslere,
hiç kaygılanma ruhum
elbet nehirlerim aşacaktır dağları
kavuşacaktır yüreğim denizlere.

Sen *******i güneşini kaybetme yeter.

'89/turgutreis

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Zaman olmak çok zor

Zaman
bir kuşun kanatlarında
güne benimle başlıyor.
Geceleyin bir dağın ardında tünüyor
ama hep bir yerlerde
o zaman.

Bir tesbihi andırıyorum
başladığım yerde
sona eriyorum.

Ne bir sonsuzluk
Hani nerede derinlik...?

Kuş olmak çok zor
ama neden zaman değilim..?

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Zamansız Ölü Olma

Hangi gece
Niçin insan
Neden ben..? soruları
çilingir sorular.

acı çekiyor toprak
yarattığı yeni bir ürün yok
sıkıntıları..
kayıtsız yaşam.
oysa bana bağlı yaşamın yaşaması.

Yarına uzak
gelecek aşklar var
düne yakın
geçmiş aşk sıkıntıları var usumda.

Yıkılın karşımdan zamansız ve rahatsız anlar
bana dokunmayın sevgiden
uzaklaşırsınız benden
sevgiden söz ederken
tövbe gelir yüreğinize
sevgi yalanından.

N'olur beni ufuklaştırma
senin kıyılarına vururken
yıkama yüreğini önceki kirli aşklarında.

Bugün akıntısız
yarın bulanık
ve sonra gereksiz bir ölü
olma..!

20/eyl/90/t.reis

Ahmet Köse

[GooD aNd EvıL]

Zaten Ay Bile Gitmişti

Zaten ay bile gelmiyordu
gece sohbetlerime
gül mü açardı bu yürekte.

Sözcüklerim hece olmadan
yutkunurdum geriye
sayfalarım taşar
okunmaz haldeydi hayatım.

Yazamazdım pencere önü kaynaşmaları
kuşların sesi duyulmaz
yürümez bu hayat
gözlerim sana kalkmaz oldu.

Estim hatırına bu yaşam halayının
yüreğim aynı ritimde diz vurdu sürüngenlerin üstüne.

Ne yılan bıraktım
Ne çıyan
Ne de solucan ezilmedik.

Kedi ve köpeğimle
zeybek oynuyorum şimdi
yaseminler dikerken hayatıma
Ay koynumda uyudu.

Ahmet Köse