Hamdi Oruç

[GooD aNd EvıL]

Tel Çemberim

Tel çemberim
Köyümün tozlu yollarında oyuncağımdı
Elime oyuncak oldu koşturdu beni
Yarışlarda birinci oldu coşturdu beni…

Şimdi büyü diyor
Çemberlerini kıra kıra büyü
Sadece bedenin olmasın büyüyen
Büyüdüm büyüdüm
Ah hala çemberler var içimde

Dün rüyama girdi
Işıklı sözler konuştu
Beni unutma dedi
Sanma ben bir tel çemberdim
Kardeşin oldum
Yoldaşın oldum…
Tozlu yollarda

Rüyama girdiği gece
Çemberler kırılır içimde …

Unutulmaksa korkun
Unutmadım tel çemberim seni
Şimdi altın yollardasın
Tel çemberim oyuncak değil sevgin
Sevgin bir güneş olsun içimde…

[GooD aNd EvıL]

Teri Gül Kokulu

Teri gül kokulu o rasulün
Adı dudaklarda
Çiçek o rasulün
Ay çiçek gönüller
O rasule dönmüş yüzlerini

Ben *******i severim
Yıldızlar göklerde şen
Yıldızların gözleri iner
mezarına gül rasulün

Uçurumlara baksam ağlarım
Uçurumlarda sarmasıklar
O aşıklar
Uzanır rasulün güneş yüzüne
Işık ışık diye

baharda dallar çiçek açar
Dallarda adı o rasulün
Dillere bal tat
Dillerde adı o rasulün

Miraç nasip oldu o rasule
Salavat getir o rasule
Selam verdi
Yüce Allah
O gece
Melekler hayran kaldı o rasule...

[GooD aNd EvıL]

Terk Edilmiş Ev

Sabah olur açılmaz kapısı
Akşam olur yanmaz ışıkları
Penceresi kırık odalarında deli rüzğar
Merdivenlerinde taş değil öfke
Pencerelerinden akan yaş yağmur değil
Dağınık saçlar gibi damındaki kırık kiremitler
Terk edilmiş ev evlerin garibi
Terk edilmiş ev evlerin yetimi
İpi kopmuş kova gibi düşmüş yalnızlığa

Tuğla tuğla yıkıldı
Elinden tutan olmadı

Terk edilmiş ev
Kurşunlanmış genç gibi çırpınan ev
Hasta kız gibi saçları dağınık ev
İhtiyar kadın gibi beli bükük ev
Gönlüm gibisin ey ev
Öl silin gözümden...

[GooD aNd EvıL]

Topacın Sitemi

Yolumun üstündeki
Oyuncakçı dükkanında
Bir topaç şöyle diyor bana:
Benden dertli var mı…

Ah şu televizyonlar
Ah bilgisayarlar.
Hiç oynayan yok benimle

Ne oldu çocuklar size
Televizyonlara
Bilgisayarlara
Esir olmak ta ne…
Sizden önceki çocukların düşmezken elinden
Unutuldum…

Miyadın doldu diyemedim
Çek git diyemedim
O eski bir dost

[GooD aNd EvıL]

Toprağın Ve Bizim Şarkımız Bu

Koparmam çiçekleri
Şu çiçekler bir şarkının çiçekleri
Kırlarda papatyalar
Ormanlarda kuşlar …
Gönlümüzde sevgi
Bir çiçek şarkıdır söylenen şu evrende
Susmasın toprağın ve bizim şarkımızdır bu …

[GooD aNd EvıL]

Tuğlalarım

Çiçek gönül suna bilsem
Sizler bayram yaklaşırken
Evin perdelerinin değişmesini düşüne biliyorsunuz
Ama anlamazsınız beni
Elim boş
Ve yoldayım

Bir bahçe hazırladım sevaplardan
Çitfcisiyim bütün sabırların...

Selvi gölgesine kazın mezarımı
Çok yakmasın güneşi dünyanın
Daha ne istenir sizden
İçimde benim cennetim
İçimde taşıyacağım cennetimi...
Yetmez ki,

Ama 'fatihayı' esirgemeyin benden sakın
Gelip -geçerken mezarımın yakınından

Cennetimin saraylarına tuğlalar gibi
Namazlarım,oruçlarım
Harcına su olacak göz yaşlarım
Seherlerde aktı
Sevdim yaradılanı yaradandan ötürü
Yetmez ki,

[GooD aNd EvıL]

Tutun Ellerimden

Ellerimden tutan olmadı
Uçan halım olmadı
Değnek atım...
Bir topacım bile olmadı


Tutun ellerimden
Temiz elleriniz
Kanatlarım olsun...

Çiçektir kalbim
Ve ellerim
Ellerime kalem verin
Oyuncak verin
Gözlerime bahar verin
Gül gül dua dilime...

Masal anlatan olmadı bana
Bir masal anlatsana
Işık ışık diliniz
Ayım güneşim olsun...

Nehirler aksın rüyalarıma...

[GooD aNd EvıL]

Türkülerimiz

Türkülerin ırmakları
Ak gönüllere

Yaz gelince
Yaylalara çık
Ak mavi denizlere
Türkülerin ırmakları

Güle söylendi türkülerimiz
Gül bahçelerinde
Dertleri işledik
Türkülerimize

Gönlümüzün toprağında gül
Gönlümüzün denizinde mercan
Dilimizden akar türkülerimiz

[GooD aNd EvıL]

Uçurtmalarım Nerde Şimdi

Baharı iple çekiyordum ben çocukluğumda
Eli çiçekler dolu bir dosttur bahar
Gelince bahar
Kuşlar olurdu bahçemizde
Bende bir neşe bir neşe
Gökler uçurtmalarla dolurdu…
Uçurtmalar da baharın çiçekleri gibi

[GooD aNd EvıL]

Unutma bir fanisin

Masan dağınık
Mısralar eksik
Çay bardağın yarım...
Yarım kalır çağrıldığın gün...

Bırak dağınık kalsın masanın üstü
Yazdığın mısralar eksik
İçtiğin çay bardakta yarım...
Çek git bu akşam
Sabaha kadar dönme hiç birine

Dünyanın yükü omuzlarında gibi
Ne bunca tasa...
Yarım kalacak bir gün her şey
Bunu değiştiremezsin

[GooD aNd EvıL]

Uykularım Kuşlarla Güzel

Kuşlar süsü dünyamın
Elimde yok sapan
Bir elimde su
Bir elimde yem tası
Orman yolundayım her gün

Ağaçlarda güller kadar güzel kuşlar
Dallarda kuş evleri
Bu orman mahallesi kuşların
Mutluluk onların da hakkı

Bu orman kuşlarla güzel
Gönlüm kuşlarla mutlu bu ormanda
Şu ağaçlarda kuşlar olsun hep
Uykularıma aksın kuş sesleri…
Uykularım kuşlarla güzel

[GooD aNd EvıL]

Uykum Dağıldı Artık

Omuzlarımda bir dostumun cenazesi varsa
Yani kırılmışsa bana ait bir lamba
Karanlıktayım
Bahçemde bir ağaç devrilmiş
Bir kuş uçmuş gibi
Elemliyim
Bir ağacın gölgesinde gölgelensem de
Kuş cıvıltılarını dinlesem de

Bu bahçede hep ağladım
Yerlerine bakıp devrilen ağaçların
Yuvaları boş dallarda kuşların
Veya lambalar kırık kırk odalı bu evde

Ölüm senden şikayetçi değilim
Sen de bana gücenme
Bu elemi omuzladığım için
Ey ölüm sen benden şunu istedin
'bir gün kendi kendine şöyle de;
Kalk artık başka bahçenin bahçıvanı ol
Sen uyandırıldın
Uykun dağıldı artık
Rüya gördüğün belli
Uyanan bilir ne perişan halde olduğunu
Gözünden kanlı yaş akıt'

Gözüme tutulan en güçlü ışıksın
Uyandım
Uyanan ağlarmış ağladım
Doğduğum günkü gibi

Yüzümü soğuk suyla yıkasam
Yola koyulsam artık
Tohum ağaç olur da
Koşar güneşe
Mavi göğe kucak açar ya
Hep görür özenirdim
Bir doğuş beklerdim
Efil efil esen rüzğar beklerdim
Bahar beklerdim

Bir insan değildi ölen
Bir alemdi yıkılan hep
Kıyametti kopan
Kulağıma gelen en güçlü sessin
Uyandım

Konuşan bir dilsin
Gönül şehrimde binalar onaran elsin
Şükür
Ölümsüzlük ülkesine merdivensin
Hep öyle kal

[GooD aNd EvıL]

Üç İnci

Bir-inci çocuk beşikte
Beşik meşeden
Öpücüklere boğulmuş
Dört köşe neşeden

İk-inci çocuk kucakta
Kara inci
Bir kuru kara ekmeği
sabahtan akşama kadar
Yeme uğraşında

Üç-üncü çocuk tarlada
Susuz bir inci
Ayakta ayakkabı yok
Üstte pantalon...

[GooD aNd EvıL]

Üzüm Gözlüm Kuşlar

Mavilik mi aradıkları kuşların
Yok mu dünyamızda
Yükselirler hep yükselirler göklerde
Aşk ateşi dolu şu kuşlar
Üzüm gözlüm kuşlar…

[GooD aNd EvıL]

Varlığın Sırrı

Nedir kainat,nedirbu koca dev
Bir imza mı gördük anlayamadık
Söz kabuk öz yanardağ gibi alev
Varlığın sırrını kavrayamadık

Anlayamayız bu gerçeği tek tek
Aklın işi değil bu sırrı bilmek
İman ve ilim iki kanat aşk binek
Çaresi Kur'an ilmine eğilmek

[GooD aNd EvıL]

Vatan İçin

Şu fotoğrafta
Vatanın toprağını öpen bir çocuk:
Vatan bir gemi
Bu gemi için ne yaptın
Geminin kaptanı arkadaş
Su alırken gemi
Yüreğini yama yaptın mı hiç…
Der gibi bakıyor.

[GooD aNd EvıL]

Vefa Çiçeğiyim Şu Fotoğrafımds

Şu fotoğrafımda vefa çiçeğiyim:
Bahçemizde bir yaşlı ağaç
Bir nene gibi
Arıyordu kaybolan günlerini
Gölgesinde koyunlar
Dallarında oyunlar
Vardı ya o günleri,…

Güzel bir bahar günü
Yine arkadaşsız kalmıştı
Yaşlı ağaç olmak ne kötüymüş…diyordu

Tanış kuşlar nerdesiniz...
Gölgemde büyüyen kuzular
Daha güzel yerler mi buldunuz
Dallarıma salıncak kuran çocuklar…
Kabahatim ne benim

Ya gelin yine arkadaş olalım
Ya da bir mezar kazın bana…diyordu
Bahar neye yarar
Sizler yoksanız …

Koştum neneme koşar gibi
Yaşlı ağacın dizlerine…
Eski bir dostun acısına
Nasıl dayansın yüreğim

[GooD aNd EvıL]

Veysel Gönle

Geç develerinden
Hala önünde develerin

Zamanın kursağına akacak
Ne çöl kalacak
Ne develerin...

Geç kaldın
Geç kalma veyselim benim
Sök engellerin dişlerini
Gül aşkıyla
Gül aşkıyla

Hırkası gül kokulu
Bin bahara bedel
İstanbul bahçesinde

Güneşi yakalamak başka bahara kaldı
Geç kaldın
Sığın hırkanın kollarına...
Zamana gül uzatmaktır...
Unutturan zamana
Yutan zamana...

[GooD aNd EvıL]

Veysel Karani

Yemen illerinde bir Veysel yaşadı
Yemen illerinde bir güneş yaşadı
Aşık idi iki cihan güneşine…
Yıldız dişleri
Unutamaz tarih

Kokladı ışık hırkayı
Döktü göz yaşı
Yıldızdı göz yaşları Veysel’in
Hala çölde yetişen güllerde
Işık kutsal hırkada hala

Uzaktan gelse bile kokusu
Dünyalar benim olur
O kutsal hırkada güneş bana

[GooD aNd EvıL]

Viran Binalar

Güneş batarken ufukta
Gözlerimin binası viran
Bir göçmen kuş ölüsü
Çığlık çığlık sılayı çağırdı
Sesinin binası viran
Bir balıkAğda çırpınıyor
Deniz dalgalarıyla emziriyor balığı
Dalgaların binası viran
Baykuşlar geldi
Düştükçe binanın taşları
Baykuşlar geldi
Toprağın ölümüne bulut ağlar...
Çocuk kundağında öldü
Ağlayanı olmadı
Güneşin ırmağı ufkun denizinde
Binası viran
Ağlayanı olmadı koca güneşin...
Mutluluğun nefesinin binası viran

[GooD aNd EvıL]

Yağmur

Kurak geçti yaz
Uykusuz çocuk gibi toprak
Bulut anne…
Ninni söyle
Ağaçların dilidir yaprak

Kurak geçti yaz
Ağlıyor rüzğar bak
Rüzğar habercisi felaketin…
Taşı toprağı yakan şu rüzğar
Taş, toprak sahipsiz çocukların senin…
Bulut anne

Ümitlerimin tam bittiği anda
Büyük olsun çiftçinin harmanı diye
Koşup gelse bulut…
Sicim gibi bir yağmurla sevinsem.

[GooD aNd EvıL]

Yalnızlık gecesi

Nasıl bozulur bu yalnızlık gecesi
Yalnızım mavi göğün altında
Yalnızım en mavi rüyalarımda bile...

Ey şah damarımdan daha yakın olan
Ey eşya denizinin nuru...
Ve vuslat tek ölümde mi...
Yaşadım hasreti
Gönlümün külü savruldu rüzgarlarla
Tek sana secdelerim
El açışlarım
Boyun büküşlerim...

[GooD aNd EvıL]

Yaz Günleri

Özlenmiş yaz günleri

Karşıdaki tepeler
Karlarla kapalı yollar
Şöyle diyor:
Gel yaz günleri…

Gözlerim de diyor:
Gel yaz günleri

[GooD aNd EvıL]

Yaz Rüyası

Yaz gelince rüya görür köyüm
Uçurtmalar uçuran çocuklar
Dereler akar şırıl şırıl
Suda pul pul balıklar…

Ne güzel bir rüya bu

Türkü tutturmuş yaylalar
Papatyalar toplayın bizi der gibi
Ağaçlarda kuşlar
Dereler, Tepeler her şey mutlu…

Yaz günleri
Şefkatin gülleri

[GooD aNd EvıL]

Yaz Tatili

Geçen yıl
Yaz tatili planı yaptım
Tutmadı
Bu yıl hiç plan yok
Bekleyin geliyorum diyemedim:

Uçurtmalara
Derelere
Pul pul akan balıklara
Camisi minaresi güzel köyüme
Uykusuna doyulmayan yaylaya
Papatya topladığım tepelere…

[GooD aNd EvıL]

Yeşil çimen yeşil halı

Dün kırlardaydım
Sıvamış kolları
Süslemek için kırları
Lale sümbül papatya
Dere berraktı
Kuşlar neşeli
Dört bir yandan davet vardı oyunlara
Hoş geldin diyelim bahara.

Yeşil çimen yeşil halı
Üstünde koşmak geldi içimden
Çiçekler içindeydim
Bir ateş içini yakmış gibi çiçeklerin
Çocukların yüzlerini arıyordu çiçekler
Çocuklar çiçek
Çocuklar bal…

Bir ateş içini yakmış gibiydi arıların
Çiçekten çiçeğe kondu
Arıların dilinde şarkı
Arı kardeşler
Terk ettiler evi – barkı…
Çalışsın güzel arılar sofra sofra sevinsin çocuklar…

[GooD aNd EvıL]

Yıkım

Rüzğar kavmine geldiğinde
Rahle yoktu çocukların önünde
Ellerinde baharı çağıracakları gül

Gözlerim göklerde
Nerde mavilik
Göklerin uyanış şarkısı

Maviliğin üstünde deli fırtına
Güvercin zeytin dalı gözlerin yok
Kuyudan Yusuf yeni çıkmıştı
Çiçekler yine soldu

[GooD aNd EvıL]

Yola Düşmek

Bir yolcuyuz uzaklara
Yol yordam gerek
Yunusun yolunu seçtim
Dikeni değil gülü seçtim
Ballar balını seçtim

Işıklı yollarda Yunus
Yunusun yoluna düştü gönlüm

[GooD aNd EvıL]

Yunus'un Mezarı

Aşk şehrine varsam
Sorsam
Nerde
Yunusun mezarı...
Bir çiçektir Yunusun mezarı
Sorsam
Nerde kurulmuş aşk otağı
Nerde yanmış çerağı…
Sorsam nerde abdest aldığı bulağı
Nur akar bulağı…
Nur akar aşk şehrine ondan.

[GooD aNd EvıL]

Yunus Emre

Allah dostu Yunus


Yolu
Gül dolu
Sofrası
Bal dolu …
Gönlüme eczane Yunus
Bir ayna olsam o yıldıza
Ay çiçeği olsam o yıldıza...

[GooD aNd EvıL]

Yurdumun Irmakları

Yurdumun ırmakları
Ya üzgün,ya öfkeli,ya küskün...
Ya köpük köpük fiğanda...

Yakın ırmaklar
Berrak ırmaklar
Ayaklarımın altından akan ırmaklar
Gördüğüm ırmaklar
Dedelerimin abdest aldığı
Şehitlerimin at suladığı o ırmaklar.

[GooD aNd EvıL]

Yüzünde Uyku Çiçeği

Bir köy evinde
Bir yetim bebe
Tarlalarda babası
Yok ablası
Uzakta halası…

Avazı çıktığınca ağlıyordu yetim bebe
Yüzünde uyku çiçeği
Ninni söyleyeni yok …
Üvey annesi oralı değil
Üvey annedir

Bu yetim bebenin
Yalnızlığı
Kimsesizliği
Bin ok yarasına bedel
Acılar verdi bana

Bir güldü bana o
Gül acılar verdi bana o.

[GooD aNd EvıL]

Yüzünün yıldızlarından mahrum etme

Koca Yunus seni hatırlattı bu şehirde gördüğüm türbe
Yıldız yıldız ışık ışık
Işıklara kul olayım...

Işıklarına kul oldum Yunusun
O yıldızı bulduğum günden beri...
Hep sustu nefsim
İnci sözler ezberledim

Ateş gibiydi bir yanım
Bir yanım deniz gibi masmavi
Maviliklerdeydi Yunus.

Bülbülün gözüyle bakılsın güle
O gül ateşti yaktı
Geldim dile
Gördüğüm gün
Beni yüzünün yıldızlarından mahrum etme der
Bülbül güle...
Bülbülü oldum Yunusun

Bülbülün derdi en gül dert
Gülü sevene selam
Gül toprağın güzel kızı
Toprak değil gülün özü
Yıldız yıldız güllerin yüzü

Gülden yüz çevirenle etmem kelam
Gül taşlayan ele lanet
Koklanır gül taşlanmaz ki.

Pervane ışığa oldu aşık
Mecnun leylaya
Elhamdü lillah pervanesiyim Yunusun...
Yüzünün yıldızlarından mahrum değilim.

Pervane yanmaya razı
Mecnun çöllerde ölmeye razı...

[GooD aNd EvıL]

Zincirlikuyu

Zincirlikuyu
Derin
Belli olmaz huyu...
Ölümden önce de ayrılırmış yollar
Ölümden acı bir ayrılık yaşadım Zincirlikuyuda.

Ey unutulamayan
Zincirlikuyuda ayrılmuştı yolumuz
Yaşlandım işte
Gözlerim yine kanlı
Hala hayalimdesin...

[Polat1256]

güzel şirrler