Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Acılara Karşı

Biraz sonra gideceğim
ilk kez dinleyin beni
yeter artık istemiyorum yalanlarınızı
istemiyorum duvarlarınızı
zaman zaten hızlı bir yarışçı
dinlemiyor hiç bizi

Bir parça güvenebilsem
yarınların geleceğine
bırakır mıyım hiç sizi
acılara karşı yapayalnız

Son kez dinleyin beni...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Adım Yazılı

Sarmaşıklarda yazılı adım
bir yolcu gemisinin kaptanıyım
ufukta şimdi apaçık hissediliyor
senin yüzünde koşarcasına dalıyorum
sığ denizlere
labirentten yeni çıktım
yeni bir tane istemiyorum
al götür beni buradan
doğduğun serin diyarlara

kaplıcalarda yıkanır ya insanlar
tertemiz sabunlarla
aynı bir maymun gibi tutunmuşlardır
sarmaşıklara
korkma! bu işin yarını da var
bu işin sonrası da var
ezelden beri hiç korkmadım
köpeklerden yalandan da olsa
ısırdılar beni bir gün ama
sağ bacağımdan
derin bir yara iziydi gördüğüm
akıyordu kan
yazılı adım o derin kuyularda
silmeye çalışamazsın...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Ağlama çocuğum

Yok mu acısını saracak bu çocuğun
yok mu ona gün yüzü gördürecek
hani herkesin evi, yurdu vardı
hani kimsenin karnı aç değildi
hani ağlamazdı çocuklar
ağlama sen çocuk
yakındır sorulması
bunca acının hesabı
yakındır dürülmesi
artık bu defterin
ağlama sen çocuk
göz pınarların yakalasın direnci
çünkü,
şairlerdir önce gören, yeninin
ayak seslerini...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Akan Pınar Bitmeyecek Mi?

daha dün aldığım bir tutam çiçeği
pınarın aktığı yerin önüne bıraktım
öyle çağlıyordu ki çiçek gördüğü için
çiçekler pınarları kirletmez

sormuşlar, bu pınarlar hiç bitmeyecek mi?
söyle onlara, bizim içtenliğimizi
yolumuzdan dönmeyeceğimizi
yardımsız çıktık yola
taşlı-tozlar yollar, bizi bıktıramaz

göz pınarlarında ki yaşları sil artık
bu kötü masal burada son bulacak
doğan güneşin altında bizi bekle
pınarların bittiği yerde

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Akvaryum

Dağınık yatağımda bir küçük akvaryum
ve içinde binlerce sarışın balık
elimin tersiyle itince
sular-seller oluyor
dökülüyorlar yastığıma
çarşafımda ölüyorlar
ben onların cesetlerinde
yaşıyorum artık
balık oluyorum
yüzüyorum derinlerde
okyanuslara dalıp çıkıyorum
ve bir yerlerde havyar topluyorum
satıyorum kölelere
akşam olunca
kanlı yastığıma başımı koyuyorum
güzel düşler içinde
oraya-buraya koşuşturan
küçük canlı balıklar
ve havyarlarını yiyen köleler
görerek uyanıyorum
ve yeni bir akvaryum alıyorum
tekrar kırmak için...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Al Kuş

Al Kuş
yaralı
kanadının yarasını sarıyor
günbatımında yolunu yarıyor
Al Kuş
kanadını
ve
Al Kuş
yolunu
ve kanadını
ve yolunu
Al Kuş
herhangi bir kuş değil
ta uzaklardan da gelmiyor
ama
Al Kuş
hele kanadını
ve
hele yolunu
Al Kuş
içimizde yaşıyor...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Alın Yazın

Bir araya gelen
canlı bir masanın
ayağında çözülen
dantelin ve etekleri kısa bir kadın
aldı eline tüfeği
kim yaparsa bir daha ona kötülük
isimleri çağırıyor birer birer
düşünüyor teker teker geçmişi
vakit gelecek
ağladığında zaman
bir ayna karşısında
çiçekleri boyayacak alın yazın...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Anılar

yalnızlıklar geçiyor kalbimden
bir yaralı kuşun ölümü
acıtır yüreğimizi
bilinmez bir dehlizdir
kar tanesini görenler
için bir mısır tarlası
vahşi sabahlar görmek istiyorum artık
yine bağırsın tavşanlar
akbabalar dört bir yana koşsun
varsın olsun göklerde uçurtmalar
rengarenk bir cümbüşle
yenilsin afiyetle aşkımız
ben sana git demedim
ama gel de hiç
bu da benim huyum işte
gözlerim kamaşıyor ışıltından
dur ve kapa bir dakika
ellerinle gözlerimi
hisset beni
anılarla oyalanmanın anlamı yok
hayat bizi istesek de yalanlamayacak
sen çık git mağaramdan
gel tekrar mağarama
ilkelce sokul yanıma
soyun
çayımın son damlasında
bırakmıştım kalemi
tekrar yazıyorum şimdi
her nasılsa uyuyakalmışım
dudaklarımda bir garip ıslaklık
ve hücrelerimin titremesi
insan ölürse böyle ölmeli...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Anlat Kendini

Uzat ellerini ver bana
istersen bir de öpücük kondur
yanağıma
korkma benden
çekinme
bil ki benim de yüreğim atıyor
senin sevgin için
sadece bakışlardan çekin
onların acımasızlığından
halbuki onlar da insan
dayansalar geleceğe
bulsalar doğal yolu
ama,
nereden bileceksin seni sevdiğimi
tanıyormusun ki beni
sesimi duydun mu hiç?
gülücüklerimi yanlış anlama
soğuktan değil
sevginden titriyorum
haydi sen anlat kendini
yalnız seni dinliyorum.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

As Kederini

As kederini
kendi ellerinle tavana
ip te hazır
dola boynunu
dola boynunu doyasıya
as kederini
kendi ellerinle tavana
unutma!
gece,
kuyunun dibinde de olsan
çiçekler açacaktır,
sabah.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Avcı'nın Bisikletli Çocuğu

Gözüpek bir avcıydı
1500’lerde
şimdi o nerelerde?

Gün, gece olmak zorunda
gece de gündüz
ayrık otları bitmeli
dört bir yanından
menekşe gözlü bir çocuğun
sürdüğü bisiklette
iki tekerlekte hep aynı yönde döner çünkü

çocuk
bir yandan biskletini sürerken
konuşuyordu kendi kendine:
gizli-saklı ne varsa
sizlere anlatamadığım
özür dilerim
dilim söyleyemedi
barışın gelmeyeceğini
biraz daha zamanı olmalı
yaşamanın değil mi?

Al, bu renksiz bisiklet senin olsun
inan, çalmayacağım bir daha onu senden

İnanılmaz derecede
attığını vuran
bir avcıydı
1500’lerde
şimdi o nerelerde? ..

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Aydınlığa Çok Yol Var

Hüznün çiçek olur
yanakların kızarınca
ateşli öpüşlerden
sevgini yazınca
bir bahar günü
seninle ikimiz
çıksak dağın doruklarına
ve toplasak aydınlığını
inan herşey
evet herşey
güven verirdi
hüznün şiirini yazmak
seninle ikimiz
o dağın eteklerindeyiz şimdi
daha çok yol var aydınlığa.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Ayrılık Türküsü

Seninle yine sürecek bu gece
Güneşi hiç tanımamış olsan da
Al koynuna hançeri sabah için
Sapla suratına ayrılığın demiştim
Ama yaşam budur güzelim
Süprizler olun ansızın
Birikir damar damar
Patlar gün gelir
Biz hiç ayrılmadık ki
Niye söylediğim türkü yalan olsun
Sanki şart mıdır sevmek
Hiç olmaz mı ayrılık
Sorulmaz mı ölüm neyi anlatacak
Kalemim bir daha acı yazmayacak

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Ayrılık zamanı

Ayrılık Zamanı

1.

Ayrılık kuşu önce
bakışlara konar
sonra dudaklara
talihse zamanın akışı
birileri içinse vurdumduymaz aşkın
savunmasıdır
zaman biter önce-sonrası
hayat bazen gülümser bize
bazen de hüzünlenir
bir kuş sürüsü
yetmez ki sonlandırmaya
onca zamanın doluşu
karanlık bir sevdadır bizimkisi
güneşsiz evler mi daha acıdır
yoksa ayrılıklar mı?

2.

barış istemiyorum
adı yalnızca bizde saklı
güllere yazıktır
konuşmayan evler
dilsiz yürekler
paradır barış
yıkıldığında güvenilir olacak
beraber inciteceğiz
tutuldumu kanatları güvercinin
ay dolduğunda
istemiyorum ben barış
huzurlu geçitler
seni-beni alır götürür
nasıl olsa beraber devirdik
bu dünyayı
kuracağız beraber


3.

sana beni anlatmışlar
duygularla oynanırsa
bir top misali
nereye kadar
cansız olan herşeyde gözüm var
kıpırdamayan heykellerde
bir yürek kıpırtısı
dışında
altıncı his bu
beni-sana anlatmışlar
gözlerdir ayna olan kalbin
atışı duyulduğunda
ah o eller
titreyen ama
seven sevilen
ah o yürekler

4.

gene bir gün batışı
içimde alevler
neden coşmuyor
gidip gelen çağlayanlar
işleri ne
şarkılar söyle
kulağım şenlensin
doysun hücrelerim
güzelliğinle iç beni
kaygısızca
nedir bu gürültü
başıma gelen
hadi zamanıdır soyunmanın
bütün kirlerden
eğer kalırsa
bir damla bile
geriye dönüşüdür
yakışıdır hepimizi
hadi!
5.

dilini yemişler çocuğun bugün
şaşırmış bağıramıyor
uzaktan bile ölemiyor
sıkıntılı geçen günler beni bıraksın
sana yakışır
diğer çocuksa
nerede oynuyor
bir bataklıkta timsahlarla
geldi çattı toparlanma
çalıyor borusu
aydınlık bir gazete getirin mezarıma
okusun çocuklar
güle oynaya konuşa!

6.

çizmişler üstünü yoksulluğun
onlar sanki yok
sessiz sessiz
derinden haykırış
üzülmek derinden
herşey var
onlarda herşey
yok
gülmek sevinmek
yorulmamak istemezler mi?
köleliktir bu moderninden
çağın adı
ey! 21. yüzyıl
eğer sende kabul edersen
haksızlığı bunca
gelme!
kal olduğun yerde


7.

kapı aralığından süzülüyor
çetrefilli aşk
basılmayan kartvizitlerin hepsi
bir yerde alnımıza
yazılan notalardır
okunacak günü geldiğinde
çalışanlar bekliyor
bak açmış ellerini
kaçırmamak için seni
yürü sende değil kodese bile
nereye istersen
aralığı kapının çıtırdıyor
çıtır da çıtır...


8.

son bu bugünlük
yarın derler ya
Allah-kerim
bırakmadık şimdiye kadar
varsa yoksa alınteri
yaptığımız iş
ekmek parası abiler
biz anlamayız
gücün kudretin çırpınışını
balığın
dökülünce akvaryum
sen gene de
oku şiirlerini
deme son
alınırlar gücenirler
şuh bir gülüş at
ve devam yarına...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Bahçedeki Oyun

Bir aşktı yaşadığımız
bahçede oynadığımız oyundu
sonu ayrılık,
sonu ölüm
hiç anmamak olur mu geçmişi
birlikte geçtiğimiz yolları
birlikte söylediğimiz türküleri
gidebildiğimiz kadar yürüdüğümüz
hani o sonu uçurum
sonra balıkçılarla gülüşüp
yaşadığımız hüznü
hani görünce o dilenciyi
söz verdiğimiz,
dünyayı değiştireceğiz!
bir bulut gibi süzülen yokluğun
gülümseyişin dudaklarımda
hala içimde diri bir umut
o kavga, o sevda, o ölüm
seni geri getirecek bana...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Barış İçin

nasılsa ağladım bugün
berrak bir barış için
yoksa düşmüydü
gözyaşları, kanlar
ağladım bugün nasılsa
doyasıya bir barış için

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Barış Olmuş

Damla damla yağıyor barış evlere
şenlik bir bahar var karşı kıyıda
balıkçılar ve ormancılar kardeş olmuş
hayal dünyasında bile kavgalar olmalı ama
iyi birşeylere hayır değil bu
toprak eskisi gibi sancılar çeksin
solucanlar bağıra çağıra duysunlar
ayak seslerimizi
alkşla çocuklarımızı

eskiden asur medeniyetinin bir üyesiydim
çalgıcılık yapardım
*******i siz uyurken
ben bir ramazan davulcusuyla arkadaştım
bir ben onu dövdüm çıplak saatimle
kanlı gözlükleriyle bir de o beni

çalış derken annem gene gür sesiyle
25.yüzyılın aktif bir bireyiydim
öğleden sonra neptün’de bir spor karşılaşmasında
yeşil gözlü- hadi bir de – kumral saçlı bir kadınla
aynı yataktaydım
nasıl olsa spor bizsiz de devam edebilirdi!

çatal, kaşık ve bıçaklarını özenle dizme
bu defa şu mor örtülü, çarpık bacaklı
masamıza

ağaçlar kesilecek
tüm palamutlar yenilecek
insanlar gece yarısı uyanacak
maç bitecek
ben yine bir yolunu bulup
size karşı çıkacağım nasıl olsa...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Başbaşa

Ne zaman bıraksalar
beni kendimle
bir kuş kanatlanır
yüreğimde
yükselir göğe
kanat çırpmayı
bilmeyen kuşlarla
buluşurum gökyüzünde
umutla tırmanırım
metreleri bir bir
meraklanırım
daha ne var
ne var ileride
beni kendimle
ne zaman bıraksalar
yanımda
bir kuşla uyanırım...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Bekle Beni

ya elim pembe karanfillerle dolu
ya da kucağımda bir yığın yiyecek
geleceğim
ya avucumda senin için bir yüzük
ya da dudağımda bir çift tatlı söz
geri döneceğim
ya güneş ışınlarını vurmaya başlamadan
ya da ay gökyüzünde salınırken
seni arayacağım, bulacağım
gözlerimde belki bir garip ışıltı
sevinç, coşku, kurtuluş müjdesiyle
belki de bir sabah özgürlükte
çıkıp geleceğim ve öpeceğim yarınlarımızı
bekle beni, bekle......

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Beni De Çağır

Eğer sen üzgünsen
ben de üzgünüm
eğer sen mutluysan
bende mutluyum
eğer sen istiyorsan
ben de istiyorum
yarınlara güvenle gitmek için
önce inanmak lazım
inancını tüketmediysen
beni de çağır yanına
gidelim koşarak mutluluğa.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Beş-Altı

dilini yemişler çocuğun bugün
şaşırmış bağıramıyor
uzaktan bile ölemiyor
sıkıntılı geçen günler beni bıraksın
sana yakışır
diğer çocuksa
nerede oynuyor
bir bataklıkta timsahlarla
geldi çattı toparlanma
çalıyor borusu
aydınlık bir gazete getirin mezarıma
okusun çocuklar
güle oynaya konuşa!

6.

çizmişler üstünü yoksulluğun
onlar sanki yok
sessiz sessiz
derinden haykırış
üzülmek derinden
herşey var
onlarda herşey
yok
gülmek sevinmek
yorulmamak istemezler mi?
köleliktir bu moderninden
çağın adı
ey! 21. yüzyıl
eğer sende kabul edersen
haksızlığı bunca
gelme!
kal olduğun yerde

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Beyaz Kapı

bıraksalar ovalara dağlara sığmayacağım
karanlığı seviyorum yüzler açık yalan yok
haydi gel dostum ol seveceksin beni
gereği yok birbirimizi anlatmaya
güçsüzlüğümüzü göstermeye
kıskançlık gösterisine
sarılırsak insanlık ülküsüne
vızgelir korkunç rüzgar
çünkü kötüler olsa olsa bir piyondur
korkma onlardan,
haydi gir şu beyaz kapıdan

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Bıçak

Her beş yılda bir
bir bıçak yarasını özlerim
keskin ve dişli bir bıçağın
yırtacağı sis perdesini
günlük tutmuyorum uzun zamandır
ama sanki gazetelerde
okumuyor musunuz?
gerçeği yazmıyorlar hiçbiri
hiçbiri bıçak taşımıyor
ve hiçbirinin sayfaları kanamıyor
alınterini anlatmıyorlar hiçbiri
karar verdim
daha çok yazacağım onların yerine
elimde işe yarayacak bir bıçak
var elbette...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Bir-İki

Ayrılık kuşu önce
bakışlara konar
sonra dudaklara
talihse zamanın akışı
birileri içinse vurdumduymaz aşkın
savunmasıdır
zaman biter önce-sonrası
hayat bazen gülümser bize
bazen de hüzünlenir
bir kuş sürüsü
yetmez ki sonlandırmaya
onca zamanın doluşu
karanlık bir sevdadır bizimkisi
güneşsiz evler mi daha acıdır
yoksa ayrılıklar mı?

2.

barış istemiyorum
adı yalnızca bizde saklı
güllere yazıktır
konuşmayan evler
dilsiz yürekler
paradır barış
yıkıldığında güvenilir olacak
beraber inciteceğiz
tutuldumu kanatları güvercinin
ay dolduğunda
istemiyorum ben barış
huzurlu geçitler
seni-beni alır götürür
nasıl olsa beraber devireceğiz
bu dünyayı
kuracağız beraber

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Bulamazlar

dalgıçların arayışı boşuna
beni bulamazlar
kaldığım yerde
denizlerin içinde
tavanında bile
sorulan sorulara yanıt bulamazlar
enginlerin devrildiği yerde
bazen de boşluğa sesleniyor
kendimle konuşmak zorunda
kalıyorsam eğer
yalnızlık korkunç ama
güzel şey
bıkkınlık verecek kadar

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Çanlar Kimin İçin Çalar?

Çanlar çalıyor
duymuyor musun?
atlı arabalar vardı eskiden
yük taşırlardı
atlar ezilirdi
arabalar eskirdi
arabacı kamçısıyla habire
vururdu atlarına
- gerçi şimdi de var bazı yerlerde –
hele birde kar yağdığında
dost-düşman kaçarken sığınağına
bir onlar dışarıda
hallerine acırlardı
- sosyete bayanları
hala kürk giysinler
üşümemek için
ellerini sımsıcak saran
eldivenler neden yapılıyor acaba? –
ortalığı toza-dumana katarlardı
bak, sizin için çalıyor çanlar!

ÇAN
ÇAN
ÇAN...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Çık artık!

Saklandığın kovuklardan çık
git bak güneşin doğduğu yerden
başlıyor Aydınlık
kaçma sığınaklarına
söyle eski de olsa şarkılarını
hani özgürlük, aşk, vatan
hani nerde o umut türkülerin
biliyorsun sen
nasıl koşulacağını ölüme
nasıl haykırılacağını zulme
çık artık mağaralarından
koş meydanlara
katıl insanlara söyle.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Dalları Yeşil Bir kadın

Ne zamandır içimde biriken
Ve söylenmesi gereken notları yazıyorum
İşte o zaman bir kadın geliyor geçmişten
Dalları yeşillenmiş,
Ya da göğü şafaktaki gibi kızarmış
bir ülkeden
Bir kadın geliyor aklıma
Aniden ürperiyor içim
Acaba Öripides’in kahramanlarının da içi
Böyle mi ürperirdi
Böyle mi titrerdi
Ve birçok soru var sorulması gereken
Avcılara, umutları kıranlara, boşluğa
Yaşam aramak mıdır hazineyi
Yeşil dallı ve kızıl göklü bir ülkenin
Ütopyasını,
Ya da Ütopyamızı yazıyorum
Dalları yeşil bir kadın geliyor gelecekten!
- Yakışmıyor size ağlamak çocuklar

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Darmadağın

parmaklarında asılı
bir küçük yağmur tanesi
ısıtıyor içimi
güne başlarken
dışarısı buz misali
yangın yeri
ıslak uğurlar ola diyorsun
beni bırakıp yarınlara
ıslanıyorum
üşüyorum
birden sıcak ılık
bir kartanesi
alkışlamaya geliyor beni
bense darmadağın
senden uzakta!

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Dayanmalısın

Dayanmalısın yiğidim
bataklıklara düşmemek için
yolunu saran azgın dalgalarla
her zaman boğuşmak için
her zaman dayanmalısın
dayanmalısın güzelim
gülmeni engelleseler de
deseler de direnmek bir boş felsefe
her zaman gülerek
her zaman dayanmalısın
çirkinlikler de sarsa etrafını
tutunacak tek dalın da kırılsa
ölüm adını yazacak olsa
dayanmalısın yiğidim
dayanmalısın güzelim
aradığın bir dost eli mi
hiç bulamasan da etrafında
dimdik tek başına
ama bir gün mutlaka
sen dayanmalısın.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Değişim

Uzaklarda kalıyorum bu gece
Yarınları arkamda bırakarak geldim
Seninle başlayacağım yeni güne
Yıldırımlar çarpmadan
Kaçalım evimize
Şarkılarımızı söyleyelim
Bütün gece
Şöyle hüzünlü
Biraz da ağlamaklı
Gün gelir değişir herşey
Değişir sevdam
Gün gelir havalar değişir
Değişir şarkılarımız
Şöyle coşkulu
Hem biraz da biz gülelim...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Deli Gömleği

Başlıyor bir sevgi hikayesi

elini tutuyorum
hayasızca öpüyorum seni

dağ dağ olalı böyle bir fırtına hiç görmemiş
böyle anlatıyor köylüler

saçını çözüyorum usulcacık
yağmurlar kıskanıyor beni

saat 4 – geceyarısı
her insanın aklı böyle mi çalışır bu saatte?

topla elbiselerini
giyin
uçuruma gidiyoruz
bugün onları ziyaret etmemiz gerek

yalnızca o gün tanıyamadım seni
yalnızca o gün
sensiz geçti dünyam

buldum! sen aslında korkuyorsun benden
yarınımdan belki de
ama açıkça söyle
daha buradayım bir süre
arabanın gelip götürmesine daha çok var
bu sessizlik kahrediyor beni
gömleğimi getir
hemen şimdi gideceğim buradan...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Dilenci Çocuk

Zaman şekeri eritti
döktü pencereden
aşağıda bir dilenci çocuk
elleriyle yakaladı taneleri
yıkadı bir güzel
sundu misafirlerine
ayni dilenci çocuk
- çocukluğunu hiç yaşamamış
diğer dilenci çocuklar gibi -
bilmezdi şekerin tadını
acı mı, tatlı mıydı?
kokladı önce
sonra bir tane götürdü dudağına
ve gözleri kocaman açıldı
yanıyordu yanakları
misafirleri bağırdılar odadan
neden sonra
şeker eritti zamanı
ve tane tane aktı pencereden
yavaşça döküldü yere...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Döner Misin?

Yalnızlığıma acıyorum
kendime gün boyu
eziyet ettiğim için
*******i seni arıyorum
ellerim boşluğu sardığı için
sana soruyorum
beni tekrar ister misin?
söyle sevgilim,
dön desem, döner misin?

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Dudakların İsyanı

1.
Geceleyin geldi ansızın
Haberim bile yoktu

2.
Yatağımda sabah çırılçıplak
Buldum bir kadını
Dudaklarından yalnızca bir ad
Geriye kalan

3.
Bu öykünün başlangıcıydı
Geceydi
Sonra
Sabah
Bu öykünün bitişiydi
Buysa başlangıcı
Dudağından yalnızca bir öpücük
Geriye kalan

4.
Artık isyandır beklemek
İsyandır gelecek
İsyandır dudaklar

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Duyguların Kıpırdanışı

Ne varsa
aşka ilişkin
dün gece
fısıldadım
kulağına

ve senden hiç bir şey kıpırdamadı

boğazım düğümlendi o an
daha neler, neler vardı söyleyecek
ayrılık,
ölüm,
hüzün,
bunların hepsi hepsi yalan
gerçek burada, işte burada
dilimin tam ucunda
uyandığında söylenecek
belki de düşlerinin arasında

sevgilim!
eğer uyandığında şafaksa
aynaya bak
‘ seni tüm varlığımla seviyorum’
yazısı,
silinmemiştir daha.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Düşlerimizle

dündü,
düşlerimizle birlikte
gömüldü toprağa
aydınlığını bıraktı
bugün,
yaşayarak bizimle
yarın,
düşlerimizle birlikte
uzanacak gökyüzüne

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Ellerimiz

Ellerimiz birleşti,
kopkoyu karanlıkta
yıldızlı bir koyda
ellerin ellerimdeydi hala
sabah olduğunda
gözlerin gözlerimde
dudakların dudaklarımda
ellerimiz ayrıldı,
gecede kopkoyuluğunda
yıldızlı bir koyda
seviyorumların sonunda.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Garip Bir Gece

Nedendir bilinmez
bir garip türkü
söylemeye başlarken
kavak ağaçları
dikiliverdim önünüze
hasretlik çekmeye alışmıştım
nasıl olsa duyulmayacak
ve bir veda eldiveni kuşanarak
giriverdim düğününüze
gözkapaklarım ağır ağır
başlıyor sisleri dağıtmaya
ya elimi tut saatlerce
ya da git ölesiye
değil bu yürek bunca acıya dayandı
değil özgürlük şarkıları tükendi
değil bu milletten umut kesilmez
değil sen
hiçbiri bu gece açıklamıyor
nedir bu mavilik bu kadar
gökyüzünde
nedir toprakları öğüten de
çarkları döndüren de
aynı eller ve bacaklardır
oysa
dedim ya garip bir gece
ve siz mışıl mışıl uyurken
sıcacık yataklarınızda
ben dağbaşlarında
yabani güller topluyorum
siz uyanmadan
serpiyorum üstünüze
koklatıyorum
saatler yutuyor zamanı
zaman ise ayıklanmış kum taneleri
başım istemeden düşüyor arkama
şarkıma başlıyorum
devrini doldurdu bu sabah
yarın gece yine geleceğim...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Gecenin İkisinde

saat gecenin ikisi
sağımda solumda senin hayalin
berrak bir gece
siz ve kir unutulmuş
anılar gecenin karanlığında
bir balyoz gibi iniyor tepemize
kaldırmadan düşüyor
o güzelim başın
ay, karanlık ve gecede
şeytanlar, sen ve çanlar
gecenin ikisinde
sanki düğün var
halaylar, valslar, horonlar
ama ayrılık var
bir ay karanlığında ve gecede
yetinmek zorundayım resminle

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Gel

Ardından baharın dalları
üstümüze yağıyordu
seni aradık, bulduk – gerçek
o ovanın bağrında yanıyordu

bir zamanlar sen de beni sevmiştin
ve ayrılık sözü
yürekte yalandı

isterdim karanlığı görmesin yüzümüz
o kötü tutuşan dalları ve çimenliğiyle
içindeki her türlü haşaratıyla
gözümüz görmesin hiç

gel, sesini duyar gibiyim
tıkanıyorum
yüreğim durmadan önce gel.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Gözlerin

Dün gece anımsarken seni yine
gözlerim çağlıyordu gözlerine
özlemek meğersem ne güzelmiş
daha önce taddığın birşeyleri
alıp gitmek isterdim seni
buradan uzaklara
biryerlere götürmek
dağıtmak saçlarını
gerekirse değişirdim
seninkiyle yaşamımı
ama hiçbirşeye değişmezdim
o gözlerinin karasını...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Gurbet

Hayallerimdeki yıldızları
Gördüm bugün
Bir o kadar parlak ve uzak
Bir o kadar mavi
Dokunsam ağlayacaklar
Dokunsalar ağlayacağım

Yakında bir tren sesi
Umudu taşıyor şehre
Bir o kadar hızlı ve sakin
Bir o kadar kızgın
Dokunsam bağıracak
Dokunsalar bağıracağım

Elimdeki kitabın
Sayfalarını çeviriyorum
Bir o kadar nazik ve hırçın
Bir o kadar arkadaş
Dokunsam konuşacak
Dokunsa konuşacağım

- gurbette bana dokunmasınlar-

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Gülün Adı

Zamanların birinde
Artuk Hakanı
hastalanınca kızı
söyleyince hekimleri
veriyor emrini
gidin bulun gülçiçeğini
7 gün, bir ay,70 gece
aranıyor gülçiçeği
Diyarbakır’ın kuraklığında
bulunamayınca salınıyor
Anadolu’ya haberler
no’lur getirin gülçiçeğini
veririz her istediğinizi
duyunca çobanın biri
Isparta’da buluyor çiçeği
gül getirilince Diyarbakır’a
kurtuluyor çiçek kız
Artuk Hakanı sevinçli
verince çobana armağanını
diyor ki çoban;
- kalsın!
yeter ki, bu çiçeğin adı
hatırlansın.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Güneş ve Aşk

nasıl güneş doğar
binaların arasından
bilir misin
hani ışıklarını saklar ya
ateş böceği
ışıldamak için geceye
işte öyle geleceğim
çalacağım kapını
haykıracağım sevgimi
nasıl ateş böceği bıkar da
çalmazsa ıslığını gece yarısı
işte öyle düşüneceğim
bıkana kadar seni
varsın olsun doğmamak sabaha

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Hareket Olmalı

hareket olmalı,
hareket
caddesinde, sokağında bu ülkenin
hareket olmalı,
geceyarısı çocuklar top oynamalı
kızlar, erkeklerle halay çekmeli
taşmalı sinemalar, tiyatrolar
bu ülkenin evlerinde cümbüşler yaşanmalı
gülmeli yüzler, ihtiyarlar misket oynamalı
hareket olmalı,
hareket
caddesinde, sokağında
bu ülkenin geceyarısı

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Hasret

Boşalıyor kanım akıntıdan
kürekleri ellerimde bir kayıkla
açıktan açığa açılıyorum
ellerim donuyor açlıktan
ve kümelenmiş beyaz bir bulutsu
yokluyor ağzımı
arıyor o eski gizlendiği yeri

kalbim: adını unutmadı ki!
beynim: sesini duymuş muydu?
gözlerim: neredesin aykırı bakış?

sesleniyor yüreğim-yüreğine
kanıyor yeni bir gece
ve sabah doğruluyor şafaktan
al götür beni buradan
yeni özlemler
yeni hülyalar
yeni meltemler
buluşmalı ellerimle
ve senin yiğit gözlerinde
bin yıllık hasret bitsin artık...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Hastane'de

Sargılarımı çözdüler bugün
acayip sarmışlardı
yeni bağlar üretip
onları bir balyoz
gibi size iletmekti
tüm isteğim
neyse gitgide aşağıya doğru kayıyorum
bırakıyorum geçmişi size
işte bu hastane’de
alçıya alındı dilim
katılaştı- yumuşadı- katılaştı
devam etti böylece
ve bir hemşire
elinde bir çekiçle
vurdu boynuma- kırdı
ve bir doktor
geldi yıktı ağzımı
açtı- bağırdım
herşey beyazdan
siyaha
maviye
d ö n d ü d u r d u
uyandığımda ölmüşüm...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Hayat

gün ağardı bak
dışarıda
ince
ıslak bir güneş
sarmalıyor geçmişimi
hadi el ver yüreğime
ses ol bakış ol
niye bu durgunluk
hayat
boşlukları doldurmak içindir
ya da vazgeçmeden
yeni günün gürültüsünden
kırıntısından bile sevincin
koş
gidebildiğin yere
aşk
senin bildiğin kadar uzakta değildir!

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Hüzün

Hüzün sarıyor her gece etrafımı
gencecik gönlüme hüzün geliyor
hüzün,
hüzün,
hüzünlenmek istemiyorum ben
ben şarkı söylemek
gencecik gönlümde
coşku duymak istiyorum
ben şafak doğarken
sevginin sesinde uyanmak
ve onun sesinde
yeniden doğmak istiyorum
ben kırılan yıkılan umutları
yeniden yaratmak
ve artık gülmek istiyorum
hüzün,
hüzün,
hüzünlenmek istemiyorum.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Kalem

Masamın üstünde yıllardır öylesine
duran zavallı bir mavi kalem
yazıyor bunları – hayır
değişik bir takım çiziktirmeler
yaptıktan sonra
bir kenara fırlatılıp atılmış
bir ressamın fırçası da
olabilir
yada eskimoların buz üstünde
duran kamışları niye olmasın?
elbiseni çıkardığında gördüğün
lacivert yakalı bir fanilanın
markası neyle işaretlenmiş olabilir?
öfke her zaman iyi değildir
kin de öyle, nefret te
kızgınlıklarımızı
örtbas etmemiz de gerekmez
hele birde kalem bitmişse
fırçanın boyası silinmişse
yaz gelmişse eskimolara
fanilanın markasından kime ne?

zafer şarkıları söyle artık sen
ardından gülseler de
yeni bir kalem bulunur ancak böyle

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Kar tanesi

Gerekirse bir söz söyleriz
İnatsa birlikteliğin gücü geliriz
Dağıtsanda inancını biz biliriz
Düşün ki onlar da geldi
Nasıl birleşti bu eller
Sessizliği kim bozmak ister
Farkındaysan doğallığın, yüzsüzlüğün
Senin için en güzeli ölmek
Doruğa ulaşıp düşmek
Ya da kar tanesi olmak...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Kara Defter

Tarihin karanlık bölmelerini çizmeli
hızla bir köPage Rankingüden geçmeden önce
yatağım s a l l a n ı y o r
gökgürültüsünden
dalıvermeli ıslak düşlere
uç vermeli güneşin topları
üstüste ve
yanyana
konduğunda
ne fark eder
bir altın anahtar
bulmalı
kapıları açacak
sen gir yine pembe bulutlarına
seni onlar kurtarmayacak
gülünç değil güçlü olmak
canavarlarla çevriliyken bu dünya
gel sen yeni bir tarih yaz
zorbalık adlı kara deftere...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Kıvanç Veriyorsun Bana

Şiirlerimiz
bizi bizden daha iyi anlatıyor
inan sevgilim,
seni düşünmek
bana ne kadar kıvanç veriyor.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Koca Adamın Öyküsü

- Bizden geçti, dedi
Koca Adam
Artık yapamayız
Yalnızız, çaresisiz dedi
Ve ekledi:
- Umutsusuz
Ya! Koca Adam dedi bunları
İnanırmısınız?
Behey! Koca Adam
Sen ki tek başına dalmışsın
O köpeklerin inine
Atmışsın tokadı yüzlerine
Sonra gülmüşsün hallerine
İşte, Koca Adam
Demek ki böyle
Gün geliyor, devran dönüyor
Ama, doğru!
İnsanlar değişiyor!
Kalktı, Koca Adam
Ayaktaydı
Yaktı bir sigara
Düşündü ve
döndü
O, hep
Bir şey söylemeden önceki haline
Aniden,
Sanki bir makinalı tüfek patladı
Kelimeler,
Mermi gibi döküldü dudaklarından
- Yok be arkadaş
Olur mu?
Nasıl vazgeçermişim ben bu kavgadan
Çünkü, çıkmak istemem insanlığımdan!

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Martılara Ağıt

Martılar!
sevgilimi getirin bana
hani bir kış günü
deniz üstünden
almıştınız onu benden
denizlere soruyorum
bilmiyorlar,
enginlere devriliyorum
anlamıyorlar,
Martılar!
sevgilimi geri getirin bana
ya da
fazla geç olmadan
alın beni buradan.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Masal

Görünen o ki çocuklar
babanız bundan böyle
size masal anlatmayacak

gelirken size
bir küçük çocuk gördüm kıyıda
başında bir fötr şapka
şimdi gülümsemesinden hatırladım
ayni benim küçüklüğüm

herkesin – benden başka – bir küçük bisikleti vardı
işte bu ülkede geçti çocıkluğum
her gece dedemle gittiğim kahvede
ve her gece gördüğüm ayni adamlarla
şakalaşarak büyüdüm ben
elma şekeriyle değil
nazik bir çocuktum ben
yaramaz değil

kötüler her nasılsa karanlıktadır hep
ama yalnız siz bilirsiniz
öteki yüzünü ayın

şimdi genç delikanlılar geçiyor kapımdan
ağır aksak bir türküyle
ıslanıyor hüzünlerim

görünen o ki çocuklar
babanız bundan böyle
size hiç masal anlatmayacak
rahatça ölebilirsiniz artık...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Matematik Düğünü

Saltanatım uzunca sürdü bu sefer
yeryüzü ince ince dilimlere ayrılsa da
bata çıka koşacak birileri olacaktır

yatağını toplarken
sardunyaları koklarken
üzülürken gelen fırtınaya
kimsesizler ne yapacak şimdi?

üç-beş nöbetine giden bir askeri düşün
ya çok soğuk
ya da çok sıcakta
ve mutlaka bir uçsuz diyarda
göğsünde sevdiğinin resmi de varsa eğer
kurşunlar yağar üstüne
sevinir birileri
geliyorum gecenize
gözbebeklerim kutluyor düğününüzü
ellerim bacaklarım 2x2 şimdi
tutun, tutun, tutunun dallarıma
çıkıyoruz belki de 7+9 yolculuğuna
matematik yanıltmaz seni
düpedüz ahlaksızsın sevdiceğim
nereden bileceksin
böldüğünü dünyamı! ..

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Mavi Dünya

Bir dünya olacak adı Sevgi,
insanlar içten sevecekler
nefret ürkütmeyecek onları.

Bir dünya olacak adı Barış,
insanlar yaşayacak kardeşçe
savaş ürkütmeyecek onları.

Bir dünya olacak adı İnsanlık,
insanlar koşacaklar yardıma
bencillik ürkütmeyecek onları.

Bir dünya olacak adı Cennet,
insanlar geleceğe gülecek
Geçmiş ürkütmeyecek onları.

Bir dünya olacak adı Mavi.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Merdiven

Merdivenin
kenarında yürüyorum
ağzım bir karış uzamış
sakallarım düşmüş yere – patlamış

uçuruyorum anılarımı gökyüzüne
tesbihe dizerler ya boncukları
tembelce saymak için geceye
öyle bir aykırılık olmalı düşmek
merdiven’den
ve kalkmak tekrar yürüyerek
yok yok koşmak lazım

ASLINDA AĞZIM VAR
DİLİM,
KULAĞIM VAR

peki niye söyleyemiyorum
yoksa anılarım mı yetmiyor size? ..

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Ne Güzeldin

Seni gördüm dün gece penceremde
ne güzeldin
kıvrak bir melodiydi kulakları yalayan
ne güzeldi
sanki bir ok yaydan çıkmış da
hedefini arıyormuş
işte öylesine öptüm seni
ne güzeldi
ne güzeldi ağaçlar, kuşlar ve
bahar
iyi ki geldin
öylecene oturup yanıma
türkülerini söyledin
ne güzeldi
düşünmek seni
ne güzeldin.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Nerede?

Hey! yoksulluğumun küçük krallığı
geride bıraktığım yalnızlık
ay ışımakta doğudan
batıdan gelmekte dostlar!


Hey! insanlığın büyük aynaları
söyleyin en vurgun aşk hangisi
ve nerede kırılır vazolar
çekik gözlü çocıklar nerede doğar?


Hey! serinkanlı volkanların ağızları
daha ne kadar bekleyeceksiniz
gemiciler bile döndüler seferden
işçiler çıktılar madenlerinden
ve bildiğim tüm kızlar öldüler


Hey! göğün salkım salkım üstüme
yağan boncukları
2+2’ nin 5 ettiği ülke yok mu? ..

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Okul Yanıyor!

Okulumun önü yangın yeri şimdi
bir zamanlar güneşi istemezdik
yalnız bir adam
ve tabiiki bir kadın
no’lur artık tutun ellerinizi
bir çocuk bekliyor gelecekte
o da yanacak
o da yaşayacak
sadece bitmeden bir parça ekmek
ve gökyüzü alın yanınıza

yaklaş yanıma
kulağıma güzel şeyler fısılda
haklısın bugün ben de hastayım
belki yarın toplayacağım odamı
ama ne olacak ki
öğretmen gene kızacak

yangın var okulda
yanıyor
ah bir duyabilseniz
size neler neler fısıldayacak...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Ona-Son Kez

- Akdoğan Rodop’un Değerli Anısına-

Acının giysilerini topladım yerden
mahzun bir çocuk yüzüydü ölüm
nasılsın diyemeden bir kez daha
hoş geldin çocuğum

ben geçmişten çok şeyler aldım ödünç
damla damla geri vermekteyim şimdi
sarılsaydı ya bir kez daha
hoş geldin çocuğum

kanım ve tüm hücrelerim adını ezberledi
içtiğim her suda görüyorum yüzünü
nolur kızsaydı ya bir kez daha
hoş geldin çocuğum

hayat bitti ------
----- mi? bitmemiştir ama
anılacaksın her sabah şafakta
rahat uyu toprağında
sevgili babacığım...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Öfke ve Umut

bakışın, sessizliğin
seviyorum seni kömür gözlüm
bana tomurcuklarını saçarak gel
bana en güzel giysini giyerek
süslen de gel
gülüşünü anımsat bir kez daha
saçlarını savur istersen dağıt
öpüşürken no’lur elimden tut
gör bak! sevginden böyle sıcağım
benim adım öfke ve umut
seninki neydi kömür gözlüm?

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Özgürlük

özgürlük nedir ki
bir bağ bozumunun ortasında
bir balıkçının ağında
sevda türküsünde
ozanın sesinde
özgürlükse yaşamak
gerekirse ölmektir uğrunda
doğmaksa yeniden ay karanlığında
gülmekse özgürlük
gerekirse öfkedir sevgiliye
öyleyse özgürlük
kırabilmektir zincirleri,
tam vaktinde

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Papatyalar Ayıklanmak İçindir

Turuncu papatyalarla çevrilmiş
bir bahçeye koşar adımlarla
giriyorum
geçmişte yaptığım ne varsa
şaşırıyorum hepsine şimdilerde
üstelik sigarayı bırakmayı bile düşünüyorum!
- tek başına hayatta kalmayı
eminim basit bir böcek te becerebilir
ezilmemek güzel bir şey tamam
ama yetmez doldurmaya bahçeyi –

mor papatyalarla çevrilmiş
bir bahçeden koşar adımlarla
çıkıyorum
gelecekte yapacağım ne varsa
şaşırıyorum hepsine şimdilerde
ve çaldığım papatyalardan birini
ayıklıyorum
seviyorum
sevmiyorum
seviyorum
sevmiyorum sizi...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Sabah

sevince doğruluyor sabah
elimde kalem
dilimde türküler
aydınlık fikirler gibi
gönlüm ise tam bir panayır
güvercinlere soruyorum
geceleyin ölmek alın yazısı mı?
hayır! ! !

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Sabır

Beni bırakıyorsun
bugün gidiyorsun
sonsuzluk bizim şehrimiz
en yiğit aşkları
yaşayan benim
benim uzay
benim deniz
sen yeni bir güneşe
kavuştuğun zaman
geri geleceğim
adım sabır benim...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Saklambaç

Bir avuç kül ve ıslanmış toprak
vardı ellerinde
saat geceyarısını geçince
üçgen mi yoksa daire miydi
çizdikleri gökyüzüne
saklambaç oynayan çocukların
yüzlerinde yansıyan
bir gülümsemeydi arkadaşlık
bilmeden sundukları birbirlerine
ne güzeldir beklemek bir sevgiliyi
ve sunmak bir çiçeği
daha kaç silgi gerek
silmek için kötülükleri
daha kaç çocuk ağlayacak?

ellerindeki bir avuç külü
yüreğimizden
ve ıslanmış toprağı
içlerindeki güneşle yıkadılar
yanlarında çocuklarda vardı o zaman...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Sana ve Yaşama

bırakıyorum kendimi boşluğa
salınarak ucundan yaşamın
meraktandır güzelim bu ilgi
sana ve yaşama

ve nasıl ki bir güvercin
salarsa kendini boşluğa
çarparsa duvarlarına boşluğun
işte güzelim böyle bir ilgi
sana ve yaşama

devam edecektir, etmelidir
sonuna kadar bu merak
hasrettendir güzelim bu ilgi
sana ve yaşama

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Savaş Arkadaşlarım

Gözümün önünden geçiyor
bir bir yaralılar
savaşta
elimiz ellerine uzandı
nasıl göremezsin
biz onlarla kardeştik
eğlenmeye vaktimiz yoktu
siz nasıl duymazsınız
ölülerin ayak seslerini
yüreğinizi parçalayacakmış gibi
atıyor mermiler
üstünüze yağıyor
nasıl dokunamazsınız gözyaşlarıma
yanıyor bak
yanıyor saçlarım
sizi bir ben gördüm kulaklarınızı tıkarken
ilgisizliğinizi gördüm
sağırlığınızı gördüm
askerler çıkıyor tepeye
dikiyor alınterimizi
nasıl, nasıl, nasıl göremezsin bizi
al terimi iç kana kana
şimdi savaş arkadaşlarım yaşıyor
beynimin içinde...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Sayfalar

Adım adım tırmalarken
sayfalar öyküyü
bir bülbül şakıması olmalı
duyulan uzaklardan
girecek koynumuza bir gün: yarın
sesleri yırtılacak tavşanların
kavrulacaklar denizlerde
girmek zordur
küllerle dolmuş bir bahçeye
toplamak daha zordur
papatyaları – tilkilere yedirmeden
ağlamak en kolayıdır
sarhoşça gözlerken ufku
her sayfa yırtılır
ya da kedilerce tırmalanır
biter öyküler
yenileri mutlaka başlamalıdır...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Sen Gittin

Bir bakışın yeterdi
Beni hayata döndürmeye
Ama sen gittin

Bir gülüşünü istedim ben
Hani çiçek açarken
Güler ya dünyaya
Bir gülüşünü esirgedin benden

Bir dokunuşunu istedim bir de öpüşünü
Esirgedin benden

Bir tek bakışınla hayata dönebilirdim
Bir tek gülüşünle tekrar kırlara çıkardım
Bir tek dokunuşunla gezerdim dünyayı

Ama sen gittin
Şimdi neredesin?

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Seni Özledim

Güneşin aydınlığı vurmadan
pencereme
bir ses uyandırır beni,
sevgilim
bu kısacık yaşamda
gördüm insanların boşluğunu
senin doluluğunu
sevgilim
bu sabah
yeni bir güne kavuşurken
ne benim için
ne de geçen zaman için
ağlama, üzülme
ama ağla, üzül
yaşayamadıklarımız için
bu sabah
sevgilim,
penceremde
güneşin doğuşunu seyrederken
senin parlak,
aydınlık yüzünü düşledim
sevgilim, gel artık
seni çok özledim.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Sev beni

Solgun yaprakların ardından
git
bırakarak bana sevgini
konuş geldiğinde
mutluluğu anlat
nasıl bir şey
sokul yanıma
sev beni
ve dönünce geri
iste benden
bana verdiğin kalbini
ve güzel günleri yaşayamadığımız için ağla
ağla
ve güneşi sev
kuruttuğunda gözyaşlarını
ve sevgilim
mutlaka
dönünce
sev beni
tekrar gidene kadar...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Sevda'n

Bırak sevgini
şimdi git
hiçbirşey söylemeden
belki
bir zaman sonra
anlarsın
yaptıklarını
ama
istersen
dönmek geri
derim ki
kızgınlık yok bende
önce
sevdana inan
sonra
başlayalım yeniden.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Sevenlerin Aşkı

Ayrılıklar niçin başlar
kanayan bir gül olur
içindeki sulanır
içindeki kanar su olur akar

siz değilmiydiniz aşkı bulan
öpüşen koklaşan
sonra bir çocuğu uykusundan
alıp göğe uçuran
sonra bir ak güvercini
yuvasından uçurup
o bembeyaz ülkeye götüren
sonra bakışan sanki hiç
böyle harika bir yaratık
görmemişçesine
bizim herşey
herşey ortak
acı da sevinç de
keder de hüzün de
acı da tatlı da
barış da savaş da
gözgöze bakışıp söyleyen

ne oldu
biz mi kaybettik sevgiyi
yoksa bir hırsız mı
bizden habersiz onu
yok eden

bu oyuna daha fazla
devam etmeyin
hadi tekrar elele verin
şarkılarınızı söyleyin
bakın kötüler de
bunu ister
isterler ki ayrılsın sevenler
isterler ki gülmesin kalpler
hadi tekrar verin elele
hadi
hadi
hadi
hadi kolay kolay bitmez
sevenlerin aşkı...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Sevgimi Söylemek

İşte bakıyorum sana
doyasıya aldanıyorum
yaşadığımız sadece birkaç saatti
dün, bugün, yarın üçgeninde
ve seni anlıyorum
bakıyorum sana
görüyorum seni
istiyorum
gözyaşını, acını, ayrılığını
değil
ama öpmek seni
bırakarak içine beni
yaşamak
ve
çekinmeden söylemek sevgimi
sevgimi söylemek istiyorum.

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Seviyorum

Suda duman
havada ateş
yakıyor içimi içimi
görünce el ele iki sevgili
yanıyor ellerim ellerim
hissederken avucumda seni
o çay bahçesi
her zaman hayalimde
güneş, ay ve yıldızlar
ve daha olan tüm canlılar
sevgiyi bulup ta yitirenler
bazan hiç düşünürmüsünüz
ayrılıkta ki tatlılığı, berraklığı
suda duman
havada ateş
yakıyor içimi içimi
yanıyor ellerim ellerim
bir mektuba daha başlarken
ayni anda zihnime yazıyorum
ben seni hala seviyorum...

Hakan Rodop

[GooD aNd EvıL]

Sevmediğini bilerek

biliyorum
aramızda bir şey olacak
sen ayrılacaksın
benden
benim yarınlarımdan
ayrı
haykıracaksın
belki de ağlayacaksın
ama
neye yarar ki
sevmediğini bilerek...

Hakan Rodop