Tam Sürümü Görüntüle : Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:35 AM
A r ı y o r k e n
Gözlerimle karşılaştım bu sabah aynada,
henüz suyun ıslaklığı üzerindeydi.
Bir başka geldi bakışları bana,
sanki yabancı bir insandı karşımdaki.
Sonra bir avuç su daha yüzüme çarptım şiddetle,
bu yabancılık geçer diye.
Yine olmadı bu ben olamazdım.
Nasıl da derinlerden yabancı bir bakış atıyordu
o sırları yer, yer dökülmüş aynaya.
Çekip bu yana mı alsam dedim,
o yabancı yüzdeki gözleri.
Olmuyordu işte,
böyle bir yetenek henüz düşlerden,
gerçek sanılan şu soğuk dünyaya gelmemişti.
Ayrıldım yansıyan yabancı benden,
aynanın önünden.
Soğuk bir gün başlamıştı ve
bu diyarlarda hiç yaşamamış gibi yabancıydım.
Pencereyi açtım,
bir parça temiz havayı
ciğerlerime çekmek için.
Garipti,
sabah bile yabancılaşmış,
sanki hareketsiz bir doğayla karşımdaydı.
Yapraklar kıpırdamıyor,
o minik ürkek serçeler ses çıkarmıyordu.
Sabahın tatlılığı da yok olmuştu,
oysa dün sabah içime öyle çok çekmiştim ki
şu pencerenin önünde sabahın mahmurluğunda
benim sandığım ciğerlerime.
Şimdi ne olmuştu da böyle her şey yer değiştirmişti.
Yoksa…
Evet yoksa aynadaki o yabancı gözler…
Hiç olmaz dediğim bir düşü
bakışları ile gerçek mi yapmıştı.
Dün benim olan, aynanın diğer tarafına,
Aynadaki ise bu dünyaya mı gelivermişti.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:35 AM
Affetme...
Aklının bir köşesine
Yaz demiştin,
Önemli olduğunu düşündüğün anları,
Ama ben yine unuttum
Doğrusu mâhcubiyetimden
Arayamıyorum bile seni.
Oysa aramamak için hiçbir neden yokken!
Düşüncesizliğimden işte, Anla…
Unuttum anne
Senin beklediğini bildiğimden de
Daha bir gevşedim,
Çantada keklik sanıp,
Unuttum seni anne…
Söz vermiştim
Bekledin, zamanı sorgulamadan
Perdeyi ne çok çekiştirdin,
Şu ön balkondaki sokağın karşısındaki durağı gören
Ama beklendiğimi,
Unuttum anne
Düşüncesizliğime say da diyemeyeceğim
Onu daha önce kullanmıştım,
Hani tansiyonun yükselip bir hafta boyu
Hastanede yattığın zamanlarda…
Sana şu an telefon açmaya
Yüzüm yok!
Üretecek bahanem de,
Sadece unuttum
Beni özleyeceğini,
Düşündüğünü de biliyorum ya,
Buna güvendim.
Ve seni yine
Unuttum anne
Sesime su kadar
İhtiyacın varken,
Düşüncesizlik ettim
Şimdi azarla, kötü söz söyle,
Öyle mahzun ve kırık bir sesle
Hoş geldin kızım deme,
Deme lütfen…
Kabul de ediyorum kabahatlerimi
Bir daha yapmayacağım diye
Yeminler etsem bile…
Yüzsüzlüğe vurup kendimi,
Geldim, önündeyim yine..
Her ikimiz de biliyoruz ki,
İlk gülücüğün ve öpüşün ile
Tekrar bu plak yeniden çalacak,
Ve ben düşüncesizlik edip
Seni yine unutacağım…
Bencilleşmiş yaşamlarımız içinde
İnsanlığımızın yıprandığının,
Hiç farkına varmıyoruz,
Ya da bilip de bilmiyor edasındayız…
Oysa sen, öğütlerinde büyüklere saygı
küçüklere sevgi göster demiştin…
Büyüklerin de bir süre sonra
çocuklaşıp sevgi istediğini
Unutmuşum anne
Beni ne olursun affetme!
Söv, söyle, bağır, çağır
Sarılıp da tüm tatlılığın ile
Affetme
Ne olur anne..
Seni ben,
Affetmiyorum;
Bağışlayıcı olduğun için,
Hatalarımı yok kabul ettiğin için,
İyi adına ne varsa hep bana
Kötülüğüme rağmen
Sunduğun için,
Sendeki
Beni
Ben
Affetmiyorum ANNE…
Nuray Yıldırım
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:35 AM
Aklım
Duruyor aklım
bilmem ki hangi köşede
Kuytularda
Beklemesinin amacı ne
Kaçışları, yokoluşları
Belki de
yeniden varoluşları için
tüm bu sessizlik
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:35 AM
Alışacaksın
Zamanla alışacaksın diyenlere
K a n m a y ı n
Siz siz olun y a n ı l m a y ı n
Gün olur da
Bir köşede u n u t u l u r s a n ı z
Sesiniz çıktığı kadar
Avaz avaz b a ğ ı r m a y ı n
Nasılsa fark e d i l e m e z s i n i z
Nuray67
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:36 AM
Anneme...
Yeniden dünyaya gelseydim,
Yine annem olmanı isterdim…
Şu çocuk yüreğimde yankılanan sesle…
Yokluğunda yarım kaldığımı bilmelisin,
Biliyorsun ki bir yarım sende …
Büyümek, gerçekten içi zehirli bir sarmaşık…
Uzayıp gökyüzüne tüm çekiciliği ile nam salan…
Özlüyorum bu günlerde, bazen de öyle bir nefret sarıyor ki tutamıyorum kendimi
Parçalıyorum sözcükleri kanatarak ve hançerleyerek,
Çevremdekilere, sevenlerime hissettirerek…
Tüm kaprisim biliyorsun ki sana
Ve senin onulmaz yokluğuna…
Bırakmamalıydın beni,
Sende tutsak kalsaydı varlığım, ruhum…
Şimdi serseriyim…
Varım da diyemem yokum da…
An içinde yaşayan o rengarenk kelebekler gibi
Ölümü kucaklıyorum her gece…
Her sabah tırtılın kozasını delip,
Muhteşem bir kelebeğe yeniden dönüşünde var oluyorum…
Ne fayda ki hiç biri benim gerçeğim değil..
Tek gerçek varlığında varlığımı dünyaya getiren sensin…
Yabancı bir adreste,
Uzağında…
Sessiz çığlıklarımda adresimsin…
Gece meşalemsin, ateşine ateşimi katan,
Rüzgarları engelliyorum…
Setler kuruyorum dört bir yanına…
Bu çabama rağmen mum oluyorsun,
Uzağına veremiyorsun enerjini…
Düşüncelerimde galaksilerin en parlak yıldızı sensin,
Güneş sönük bir gezegen…
Gün ışıyıp düş sona erince,
Soğuk sevimsiz sözcüklerin kıskandığı o özel sözcüksün…
Seni çok özledim anne…
Fısıldıyorum,
Güneydoğunun rüzgar hakimine,
Keşişlemesine…
Bana saçlarından bir tel getirsin diye…
Eşarbından sen fark etmeden çalınıyor, rüzgara veriliyor
Bilmiyorsun…
Gece kızıllığı çöktüğünde şehrime…
Kırlaşmış bir tel saç saçlarımda…
Senden habersin gelen bir tel saç…
Gerçeğin oluyor bende o an için…
Saçlarıma katıyorum…
Kokun yayılıyor, gülümsüyorum,
Gözlerimse, çok ötelerde arıyor sararmış tarihleri…
Işık yoğunlaşıyor zaman kadranında…
Minik pembe ellerim geri benim oluyor ve minicik bir kız görüntüsündeki bende…
Sarıyorum bedenimi bedenine…
Sancım düşüyor yüreğine, hissediyor musun?
Büyüdükçe körleşiyor duygular,
Bencillik sarıyor dört bir yanımızı…
Bana öğrettiğin doğrular ve yapmamam gerekenler,
Şimdilerde depremler görmüş,
Tepe takla olmuş durumda…
Kimliğimse hata yapmaktan,
Nefreti beslemekten hoşlanan,
Bir ruhun içinde sıkışmış,
Minik bir kız çocuğu çığlığında…
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:36 AM
Ara
Beni benden sonrasına sorma
Beni benden öncesinde ara
Satır satır değil harf harf te
Beni ara
Noktaların arasında kalan boşlukta.
Nuray67
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:36 AM
Aşk
Nedir aşk?
bizi düşlere iten,
açken tok tutan
üşürken ısıtan
ağlatırken güldüren
aşk tezat duyguların çarpışma meydanı mıdır?
büyülü bir bakış mı?
dokunuşun yaydığı ürperti mi?
aşk
söylenecek çok sözü olan
söylemesini bilen
görmesini bilen
bilip de hissedenlerin
tanıştığıdır O
aşk
sözde
dilde
özde
bilinmezde....
aşk bu
çözemezsin nasıl sana hükmettiğini bilemezsin
bir gün
büyüsünde sende kalırsın
kaldığında
hissedeceksin
sözcüklerin sendeki melodisini...
nuray67
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:36 AM
Aşkın Tanımı
Dünya aşk üzerine kurulmuş
Adem’in aşkı Havva da son bulmuş
Ardından milyonlarca aşk olmuş
Biri bitmiş kalpte biri oluşmuş
Kulmuş seven de sevilen de
Kalbi yerden yere vurup
Göklere çıkaran da
Bu son diyip hep yenisini bulan da
Şimdi evreni sarar aşk bulut bulut
Sen sonsuz aşkı unut
Hiç olur mu dünya üzerinde
Senden öncesi yoktu diyen
Ve seni uğurlayıp giden
Sevgiliydim diyen.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:36 AM
Aymazlık
Aymazlık
Altımız üstümüz yalan
Biz insan olan
İnsanım diye geçinen
Şu
Acizler topluluğudur
Seslendiğim
Kıyamet mi kopacak?
Zaten kopmuş!
Farkına varmadın mı?
Aymazlığınla
Olup bitenin
Bak ta gör!
Aç geziyor
Şu yaşlı beden
Ürkek bakışlarını
Acemice saklayansa
Henüz genç kabul edilen
Reşit olmayanları da hiç sormayın
Onlar istatistiklerde
Fire sayılmakta zaten
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:36 AM
B o ş l u k l a r
dolduramaz isen
b o ş l u k l a r ı n ı
simsiyah kareler olacaktır
y ü r e ğ i n
ve düşüncelerin
k a r a n l ı ğ ı n e f e n d i s i
silgi bulup silmelisin
t e r e d d ü t l e r i
yer verme
i h t i m a l l e r e
şıklara ve çengi zilleri şakırdayan
a p t a l c a s ö z l e re
i n a t e t
kötünün kötüsü b i l i n s e d e
g ü n e ş
doğurmuşsa d ü ş ü n c e l e r i n e
u m u t l a r ı
bir bebek doğdu
pembe p o p o l u...
a ç d u d a k l ı
ağıdını
anaç m e m e d e
s u s t u r a c a k
v a r o l u ş t ü r k ü s ü n ü....
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:36 AM
B u l u t
Apak bir bulut o l s a m
Kötülüklere y a ğ s a m
Donsam b u z o l s a m
İçimde h a p s e t s e m
A k ı t m a s a m
Güneş çıktığında e r i s e m
Buhar o l s a m
Eser kalmasa k ö t ü l ü k l e r d e n
Dünyayı cennete d ö n ü ş t ü r s e m
İnsanları m e l e k l e ş t i r s e m
Kötü ne yerde ne g ö k t e
Hiçbir yerde hiçbir z a m a n d a
V a r o l m a s a
Ve bu düşten hiç u y a n m a s a m
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:36 AM
Bahar Karmaşası
Baharı anlatsam aklın bir karış havada
anlamasan
Konuşsam karşımdaymışçasına
sense aklın bir karış havada
anlamasan
Vazgeçsem anlatmaktan baharı
bana hissettirdiği derin yalnızlığı
tutunmak için aradığım dost gülüşü
bu sefer de ben
aklım bir karış havada
anlamasam
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:36 AM
Bebek
Canımın içi
içime sinen kokusu
masum
en derin bakışlım
cilve yapan
tatlı yanım
Bebeğim
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:36 AM
Ben
korkuyorum
ben,
korkumu bile bile
yine korkuyorum...
kimden sorusuna bile
korkarak verdiğim yanıt,
ben...
en büyük dostum
ben,
en tehlikeli düşmanım
ben,
ah bir çözebilsem şu kilidi...
yapacağımı bilirim
ben...
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:36 AM
Bırak Gitsin
Bırak gitsin
Azat et
Sıcak basmamış ve
İnsanlar uyanmamışken
Çok ötelerde bir yerlere
Adresini asla vermeden
Hatta toparlanmadan
Soluksuz kaçışlarda
Unutmak için
Unutulmak için
Ezberden silinen adreslerde
Dönmemek üzere
Gönderilmişken
Gün olur geri döner
Gerisin geriye eski ilk adrese
Hatta fiyakalı bir takım elbise
Parlak rugan derili bir çift ayakkabıyla
Eski azminden geriye hırs dolu bir çift gözle
Tanıştırmak için gözlerindeki hayrete gelmişse
Sense halen çıkaramamış isen ifadelerini
Şu karşındaki yabancının duruşundaki cesareti
Bir sabah toprak ıslakken
Ardına bile bakmadan git dediğin
Soluksuz aşkı gözlerinde şimdi
Hüzünle içerken
Ve halen kim olduğunu bilmeden
İçindeki acının katranlaşmış hüznünde
Hafızanı güncellemeye çalışırken
Acırsın inatla inkar ettiklerine
Sana kavuşan yabancı bir yüreğe
Bakarkenki şu acıdan ezik kalbine
Boş yere geçen onca zamanı
İçen acımasız yaşam sürecine
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:36 AM
Bizi Biz Yaptın
Seni marş yaptık
Besteledik dile doladık can yaptık
Sen ki bizi biz yaptın
Yalan yanlış kötü ne varsa
Uğramıyorsa şimdi bizim sokağa.
Söylemiştin paylaşmak bilgi denizidir
Sizlerin rehberliğinde bizlerin gözünde
Çoğaldıkça evreni sarıyor
Ve bu deniz işte böyle doluyor
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:36 AM
Boşlamışım
Hırçın saçlarım
yüzümde
tel tel savuruyor
kendini
umursamıyorum
gözlerim bulutlandı
acıtmıyor akan
damlalar
yanaklarımdan süzülürken
boşlamışım
zamanın bana yansıyan
dilimini
uçarcasına geçiyor iken
senelerin
film şeritleri
bir bir tanıdıklar
selam durmuş
el sallıyor bana
bense
vagonların birinde
sonsuz yolculuğa
hazırlanırken
bir bahar
gününde...
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:36 AM
Buram Buram
Gece
cinsellik koktu
burnuma buram buram
şöyle en kalitelisinden
açılmış şarap
yanında sevgi sözcüklerinden
tepeleme bir masa
doyur
isteklerini
arzularını
yasakları
ez geç
acıma
toprak
doyurmadan
önce bedenini...
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:36 AM
Buruk Kalmak
Tut ellerimden
Hiç tereddütsüz
Sorma
Sorgularken dahi bakma
Sadece güven
Apansız
Dokunuşlarıma
Bilir misin
Saçlarımın yumuşaklığında
Hissettiğin şu
aşk sarhoşluğundaki
yüreğimin heyecanlarını
Hele ki
En dokunulası
Hissettiğin
Bana dair benimle geçen
Zamanlarda
Gözlerimin içini yakar
Hallerini
Düşüncelerinin en
Mahrem yerlerinde
Apansız bir
Yolculukta
Kaybetme beni
Hatta kenetle mümkünse
Temsilin olan güzel
İnsan kimliğine
Unutmak değil
Unutulmak böylesi
Acıyken
Acıtıyorken
Yüreklerimizi
Şu arife günlerinde
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:37 AM
Can Geldi
Can geldi bedene bir çift martı kanadında
Sustu tüm evren çıt yok
Ağlamaya başladı avaz avaz
Ağlama bebek seni seviyor tüm bu gelecek
Dokunsan sineme ateş var
Senden geçen hücrelerime pıt pıt
Sarhoşum gözüm görmez ne sağı ne solu
Bir sen varsın bir senden sonrası
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:37 AM
Can Olmak
Aklıma geldiğinde adın
Can olur akar yüreğime
Nedenini bilemez
Can gibi can olmayanlar
Canı çıksın dışında bu kelimeye uzak duranlar
Huyunu beğenmeyip de canı çıksın diye beddua edenler
Varsın onlar canı et kemik sansınlar
Oysa can olabilmek
İmkansızlık ötesi imkansızlık.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:37 AM
Coşmak
Boş bir kağıt sunsam size
duygularınızı yazın diye
sonra oturup okusam
nehirlerden göllere
denizlere ulaşsam
deseniz ki daha çok
yazacak var
kalem yoruldu
düşünceler mola tanımaz kendine
bekle
yeni bir beyaz kağıt sun bize
hazır coşmuşken
sizi bulmuşken
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:37 AM
Çığlık
Görünmez bir yaradır çığlık
Boğazda sancıdır
Ruhundaki derin acıdır
Dokuz boğumda çığlık
Boğazda yaradır
İçinden kanar, kanatır
Doğum yapmış kadının
Haykırışındaki acı feryattır
Çığ gibi düşer bedene
Güneşin gölgesinin düştüğünde
Toprağa yansıdığı gibi
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:37 AM
Deneyin
En zor olan
en kolay yapılandır bilir misiniz?
bir kalbi kırın bakayım
ne de kolay değil mi
yapılması,
peki onarmaya çalışın
şimdi...
bakın ne zor değil mi?
en kolayı tercih edin şimdi
bir gülücük atın
sebepsiz
bir kuşa, bir ağaca hatta
şu geçen külüstür dolmuşa...
ne zor değil mi?
zorlanıyor dudaklarınız
inatlaşıyor
sizinle....
ama yılmayın
zamanla
o da
gülümsemesini
öğrenecektir................. yaşama...
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:37 AM
Dilimin Ucunda
Dilimin ucunda
Ama tadı
Tanımsız
Adı mı
O da
Belirsiz
Diyorlar ki
Özelmiş
Desteklenmeliymiş
Bir armağan ile
Bir söyleyiş ile…
Ya
Düşünüyorum da
Yerimiz mi dar ne?
Yoksa yüreğimiz mi?
Bak bize anımsatıyorlar
Şimdi ne Roma dönemindeki
Yasak konulmuş!
Ne askerleri savaştan alıkoyacak
Kadınları kalmış
Var bir acayiplik bunda
Kanımca
Zannımca
Aşk bunun
Kıyısında köşesinde…
Yada
Tatsız
Tuzsuz
Bir
Şekilde
Anımsanır
Bedeli de
Peşin
Alınır olmuş…
Gelin
V a z g e ç i n
Aşkı
A ş k i ç i n
Hissettiğiniz i ç i n
İstediğiniz i ç i n
Bildiğiniz g i b i
S ü r ü k l e y i n
Düşüncelerinizde
Ve
Yüreğinizde bir yerlerde…
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:37 AM
Doğum Günü Dedikleri
Doğmuşum dediler bir kasım gününde
Bilmem ki nasıl sevindiler ya çok gülümsediler ya epey ağladılar gizli gizli sevinçten
Babam belki büyük annem konu komşuyu tatlıya boğdu sevincini yedi mahalleye duyurdu.
Bugün doğmuşum yılları saymayın kasım soğuğunda annemin koynunda.
Minik bedenimi korumuş yıllar yılı hiç yargılamadan
Ne haytalığımı ne sorumsuz gecen yıllarımı ne kırdığım anlardaki tavırlarımı
Yaşam seni acıtacak o güzel yüzlü biblolar seni yerden yere vuracak
Olgunluk adına diyip gizliden ağlayacaksın
Sonra salonlara çıkıp umursamaz gözükürken fersiz güleceksin
Sen kaya kadar sağlam değil sen narin bir çiçek bedenindeki yavrum
İyi ki doğdun annen baban tüm sevdiklerin gülümsüyor tüm içtenliği ile sana.
Sen yinede bağışla seni anlamakta zorlananları sen anlat sendeki seni
Tanıyınca tüm pişmanlıklar dile gelecek bir bir.
Ve içten sıcak halin yayılacak bir kasım gününe.
Mumları üfleme yansın bitene dek
Sen de düşün geçen tatlı acı yılları
İyi ki geldim dediğin ne çok çıkacak
Sev sevil yaşamın gerçeği bu
Kederi askıya en köşeye poşetle
Ölüm soğukluğundaki düşünceleri
Mazgallara akıt gitsin.
Sen kasımı çevir en içten haline.
nuray67
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:37 AM
Dört İşlem
Matematikten ikmale kalıp
Basit bir soruyu çözemedim
Sordu bana dört işlemi
Yaşam dedim!
Ezberden
Başla dedi hışımla
Yenilginin acısıyla
Önce bir sen bir yaşam
Topla eder sen
Çıkar eder sen
Böl eder sen
Çarp eder yaşam…
İşte basit bir cevap
İkmale kalmama sebep
Ne demeliydim ki?
Sorduğunda
Doğmak yaşamak anlamak ve Unutulmamak.
İşte sorunun sendeki cevap anahtarı.
Nuray67
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:37 AM
Duyduk Duymadık Demeyin
Acıya inat mutluluk var bende
Sıcak sıcak fırından yeni çıkmış ekmek
İster misin depremin soğuk acımasızlığını yaşayan İzmirlim
Ya sen kömür alacak parası olmayıp
Buz gibi soğuk havaya inat sürüklenen beden
Sen üzüm gözlü güzel şefkat ölmedi daha üzülme
Tatlım gel buraya diyen maskeli insancık sen de unutma
Bir gün senin yakınına da diyecek senin kadar kansız biri
Duyduk duymadık demeyin
Acıya inat mutluluk satıyorum
Sudan ucuz gel vatandaş gel
Bir çadır vereceğim yamaları bitsin de geçmiş 99 depreminden
Sütler toz halinde raf ömrü geçmiş yinede sıcak bir bardak su getirsene
Soğuktan kaskatı kesilmeden içelim şöyle karşılıklı duman duman
Duyun beni acıyı pazarlayanlar neredesiniz
Hangi salonda haftanın şıklarına adaysınız
Ey millet sahur davulcusu niyetine
Duyun beni acı satmıyorum
Mutluluk var bende ziyadesiyle
Aldıkça çoğalan büyüsüyle
Annemin ördüğü hırka da henüz çok yeni
Biraz büyük ama boşver giy gitsin
Nasılsa sallanıyor yeryüzü ninnileri de bizden
EEE eee uyusunda büyüsün acılarım
Acı acıyı değil artı eksiyi çeker kutup başlarında
Acı bir varmış bir yok olmuş puf diye
Güneş kadar güzel bir kız olmuş
Yakmış sevdasıyla yürekleri
Çoğalmış mutluluğu yeryüzünde
Bu haykırış bitmez müsaade etmez insan olan
Sen de duy beni ey acıyı gözümüze dilimize düşürenler
Bilin ki yürekte hissedilmedikçe burun sızlamaz
Sen de aniden yakalanırsın kim bilir senin de acın devasa olur
Ama başa gelmeden sen acıyı yaşatma
Hakkımız yok ömrünü acılarla geçiren bu insanlara
Mutlu olmak varken paylaşamadığımız niye
Sonuçta hepsi yeryüzünde oysa bizim işimiz gökyüzünde
Duyguları verin atmosfere burnumuza çekelim büyüsünün sarhoşluğunda
İnsan olmanın onurunda
Mutluluk var bende ziyadesiyle
Duyduk duymadık demeyin
Yardımlaşma özünde dilinde en çok da şu güzel yüreğinde
Olanlara SİZLERE selam olsun.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:37 AM
Duygu Seli
Yağma yağmur böylesine hızlı
Acelen olmasın seni özlüyor iken
Şu duygu selindeki insan yüreklerimiz
Korkmasam şehri su basacak diye
Setler kurardım önüne
Betondan zeminlere
Yüksek duvarlarla çepeçevre
Söyleyeceklerimi akıtsam
Göz pınarlarımdan avuçlarına
Karışsa yağmur sularına
Bulansan acımdan kederimden
Sense arıtsan tüm saflığınla
Yağma yağmur böylesine hızlı
Acelen olmasın seni özlüyor iken
Şu duygu selindeki insan yüreklerimiz.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:37 AM
Düşünceler
Düşünceler
Tırmalıyor
Sonuç
Diye
Bağırıyor
Bense
Tepkisizce
Bakınıyorum
Sağa
Sola
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:37 AM
Düşünemiyorum
donakaldım
düşünceler diyarında
düşünemiyorum
düşünmek istediklerimi...
ne düşündüğümü de
bilmiyorum ya...
inatlaşan
kulaklarım sa...
bir bir süzerek
buyur ediyor içeriye
teklifsizce gelen
düşünceleri...
bense
düşünceler balosunda
bir yabancı...
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:37 AM
Eh Beş Dakika Daha İzin
Haydi hüzün kanatlarımdan düş artık,
bak uçmak da gelmiyor içimden zorlanmayayım
mevsimler değişirken
ve göç hazırlığındayken ben.
Şimdi alınmışsındır kesin, hele o dudak bükmelerin var mı alimallah öldürür insanı,
peki peki sana bir beş dakika daha izin
sıkı tutun mecalim tükenirken
kazaya gitmeyesin
adresini bile bilmediğin sokak aralarına düşmeden.
Geldik sayılır bak bizim o meşhur çim saha
şu kenardaki de köhne eğrelti teneke baraka.
Şimdi kana kana suda içmek istersin bilirim,
kurumuş damağına
yutkunduğun sözcüklerinin arasına damla damla.
Takıl bari şu titrek bacaklarıma
kanatlarımdan da düş artık
bak geldik suyu cılız akan dere kenarına.
İçtin mi suyunu keyfini de sürdün mü sefam olsun dediğin
kanatlarıma tutunduğun zamanlara.
Şimdi terk etmek düşüyor bize bu mahalleden
havalar soğumuş ayaz keskin öterken kulaklarımızda.
Belki gelirim, bilirsiniz gittiğim yılın ertesi
hep bir daha dönmeyeceğim dediğim mahalleye.
Siz yinede kiraya vermeyin şu köşede caminin solundaki trafoyu sapı samanı da dökmeyin möbleli niyetine
Seneye inşallah yine misafiriniz olacağım elbette üç günden ziyade.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:37 AM
Eksiliyorum
Yine mevsim hüzün yine derin boşluklar
Demir soğukluğundaki tenha *******
Sevda büyük bir yalan etrafında dönen
An be an.
Söylenenleri de saymıyorum
Onlar en acı darbeler
Ruhum neredesin neden karşı koymazsın
Seni işgal etmişken yüklü yüklü katarlar
İçinde bir sen yoksun bir yüzün
Sesin gelir yoksullaşan düşüncelerimden.
Kayıt dışı tarifelerden.
Eksiliyorum
An be an dünyadan
Negatife dönüşen gölge bedenimden.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:38 AM
Engel
Neden
engel koyarsınız
ayaklarımın
dibine
Bilmez misiniz
aceleci olduğumu
adımlarımı çarçabuk attığımı
ve
tökezlemem an meselesi
Elinizden geliyorsa
bırakın
ısrarcı
engelleri
kaldırın
mertçe
şu kısacık
trajikomik yaşamdan
tutun şimdi
bir ucundan
yaşama devam etmek adına
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:38 AM
Ey Şiir
Bakıyoruz dudaklarına
ne söyleyecek diye
manasız kelimeler bile can buluyorsa
ruhumuzu derinden sarsıyorsa
şiir tadı bu olmalı diyoruz
beden ruh birbirinden uzaklaşmışcasına
sarsıp bir anda bizi mekandan uçuruyorsa
şiir
ey şiir sen nelere kadirsin diyesim geliyor
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:38 AM
Farkımız Yok
gördüğümüz dokunduğumuz toprak
soluduğumuz hissettiğimiz hava
sıcağında mayıştığımız güneş
romantizmi özleştirdiğimiz mehtap
mekanlar dört yönde kuzey güney doğu batı
insanlar beyaz siyah sarı
toprak iklimlerinde
hava mevsimlerinde
zemin suyun korkutan çekiciliğinde
var mı farkımız
dil söyler harflerin farklı dizilişinde
ifade kendini gösterir hep beden dilinde
gülümser, ağlar, düşünür sonunda sımsıkı sarar
anne şefkatinde.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:38 AM
G i d e r i m
Giderim
hiç
ardıma
bakmadan
aşkları
acıları
dostları b ı r a k a r a k
giderim
ardıma baka baka
ve gözyaşımı
iz olarak b ı r a k a r a k...
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:38 AM
G ö z l e r
Gözlerindir seni u y a n ı k t u t a n
hatta hayatı hafızana k a z ı y a n
oysa gün gelir b u l a n ı k l a ş ı r
saklanır çoğu z a m a n
bir cam a r k a s ı n a
kimi inkar edip l e n s e s ı ğ ı n ı r
oysa her şey çoktan k a y ı t t a d ı r
sen uyu i s t e r s e n
yada yum g ö z l e r i n i
inkar e d i l m e y e c e k
e d i l e m i y e c e k
belki de tek g e r ç e k t i r
Gözlerinde y a ş a d ı k l a r ı n
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:38 AM
G ö z y a ş l a r ı m
Yasak bana gözyaşı
terk ederken,
kupkuru bırakırken
hiç acımadan giderken de
böyle kurumuş bir ağaç gövdesiydi duruşum.
Gözyaşı yasak bana!
gelmeyeceğine kanaat getirdi yüreğim
o da silip attı narkozladı,
düşüncelerimden.
Suyu çok severim
korkarım da çokça.
su perisi rolümü kaptırmamışımdır
suyla cebelleştiğim düşlerimde…
Başka bir varlık olmam gerekseydi
tercihim korkularımın adresi
sudan yana olurdu,
suya mahsus kalırdım.
solungaçlarım ve özgürlüğü arayan düşlerim olurdu….
Çok nankör şu gözyaşı.
Çok iyi bakıyordum, oysa ki gözlerime!
Aynalara bile namahrem kılmıştım,
İzlemiyordum çok beğendiğim filmleri
ve bakmıyordum gerisin geriye dönüp kayıplarıma.
Yinede beni sebepsiz katılaştırıp
vedasız gittiğinde, gözyaşlarım…
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:38 AM
Gel
gel
demleyelim aşkı bu gece
sen sofrayı hazırlarken
ben aşkı
ne sabahı özleyelim
ne bizi sevenleri
bencilce
sadece birbirimizi isteyelim
aşk demini alınca
soğutmadan içelim
doymak bilmez
duygularımıza
bir ön ödeme gibi
sunalım
aşkın koynunda
erirken
sen ve ben
biz olmuşken
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:38 AM
Geldi Geçti Gölgesi Kaldı
Sözcüklerin bir manası yok
Tatlı bir sesin suyunda yıkanmayınca
Yazdıklarımın etkisi de yok
Çığırtkan olamadıktan sonra
Şu sus pus kalabalığa
Sağırlar ordusuna seslenmek
Körlere gösteri sunmak kadar
Abes
Of ki oflar bana şimdi
Hem körüm hem sağırım
Okumam yazamam da yokmuş
Dilimi bilen de anlayan da çıkmazmış
Anladım sonunda
Boşuna kulaç çekmekteymişim
Sığ suların olduğu nehirlerde.
Zamansızlıktan şikayet eden
Tembeller topluluğuna.
Yaptıklarım da yapacaklarım da.
Silinebilen bir sayfada eğrelti kaldı
Bakmayın dokunmayın hatta okumayın
Varsın bir yabancı geldi geçti
Dilinden anlamadık
Hareketlerini bir manaya bindiremedik
Bir içimlik su molası verdi soluklandı
Şu yıldız yağmuru gecesinde
Geldi ve geçti
Gölgesini unutarak gitti.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:39 AM
Gelemem
Serseri bir kuşum mayın tarlasında gezen
Yollar dar yollar karanlık
Gece çökmüş hayat gibi omuzlarıma
Gelemem yollar dar yollar karanlık
Beni anıyorsun ateş bastı sol yanımı
Burnum sızladı gözlerim yine daldı
Belki o ıspanaklı böreğinden yaptın
Kokusu düştü aklıma dilim dilim avuçlarıma
Biliyorsun gelemem çağırma boşuna
Yollar dar yollar karanlık
Biri beni sordu geçende
Nerede o delikanlı
Biliyorlar gelemem
Biliyorlar yollar dar
Biliyorlar yollar karanlık
Biliyorlar serseri bir kuş oldum
Mayın tarlasında yok oldum
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:39 AM
Gelsin Korkum Yok
Ağlamak istiyorum şöyle yağmurun sele dönüştüğü günlerde
Belki de karanlık gecenin en zifiri halinde
Bir köşede tek başıma elimde geçmişin acıları
Unutulmuşluk kadar derin izlerinde
Keder böyle cömertçe bizi gelip buluyorsa
Mutluluk oldukça cimrileşmişse
Aman varsın gelsin ölüm meleği
Korkacak neyim kaldı ki
Ne bir dostun sıcak dokunuşu
Ne aşk dolu bir kalbin var oluşu
Ne dünyaya dair bedenin bitmez bilmek çılgınca istekleri
Gelsin korkmuyorum hazırım
Elimde valizim de yok üstelik
Sadece ben ve geçmişten silik anılarım.
Nuray Yıldırım
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:39 AM
Gerçek Seven
Sevseydi baktığında gözleri
Saçlarımın karasında özlemi
Oysa buğday başaklarındaydı gözleri
Yabancıydı aradığı neydi
Seher vakti kuşlar yuvaya döner misali
Düşlerim ayağıma geldi demiştin
Peşim sıra benimle olmak için çırpınırken
Zaman mı seni yanılttı sen mi yalancıydın
Bak halen kulaklarımda gecenin kuytu karanlığında
Kaderimdin demiştin ellerin avuçlarımda
Sendin beni kendine konuk eden illaki sen sen diyen
Şimdi boş bir kutu misali tozlu raflara sindirilen
Ferhat oldun dağları deldin ovama geldin
Telli duvaklı gelin edip diyarına sürükledin
Gurbette sılayı özlettin yar sen neyledin
Yoksa boşa mı geçti senelerim
Yanlışı nerede yaptım
Ah mı aldım bu cezaya çarptırıldım
Meyve verdim yıllar sonra
Sevindim diyemedim
Beni ben gibi sevseydin
Benim seni senden ziyade.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:39 AM
Gör Artık
Gör artık ya!
Beni değil
Gerçekleri!
Hani
Yüzüne bakmadığın
Yok kabul ettiğin
Bir gün kapına gelince
Hayal meyal
Anımsıyordum
Demeyesin
Unutkanlığının
Sızısını
Derinden
Yaşatmadan
Kendin
Sandığın
Tüm gerçeklerine
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:39 AM
Güleç Kız
Hüzün sana yakışmıyor be Güleç kız
Hadi şöyle gamzeleşsin o pembe yanakların
Gözlerin en parlak yıldızlara inat
Işısın boncuk boncuk
Neşe kaynağımızsın sen
Senin yanında ne hastalıklar ne yaşamın zorlukları
Yerleşemez yanı başımıza
Sen gülümse yeter ki Güleç kız
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:39 AM
Gün Kararınca
Gün kararınca
Gölgeye dönüşüyor
Beden
Düşünceler aydınlanıyor
Işık veriyor
Kim bilir kime
Kiminle
Kim olduğumuzu bile
Umursamadığımız
Anlarda
Gölgesiz bedenlere
Zamanın akmadığı
Anlara sürüklenirken
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:39 AM
Güneşle Uyanmak
Bir sabah güneşin avuçlarına uyandım
Tatlı bir esinti saçlarımı savurdu, gülümsedim.
Ey sıcak parlak ihtişamlı güneş,
Selam sana seninle doğan güne de selam
Güneş beni sevmiş olacak
Tatlı bir dokunuş gönderdi kalbime
İçim sıcacık olu verdi birden.
Anladım sevgim karşılıklı imiş, yüreklendim
Cesaret kapladı tüm benliğimi.
Birden bulutlar çıktı, küstüm yaşama
Bozgunculuk yapmasana sözcüklerimi gölgeleme
Beyazsın diye kızmıyorum sanıp siyah düşüncelere salmasana
Üstümde yığınlaşıp beni boğmasana
Ey güneş söyle şu senin yaramaz buluta
Bu gün gitsin benden uzaklara
Keyfim de böylesi yerindeyken
İnsanoğlu daha el sürmemiş ve olumsuz düşüncelerini salmamışken
Bulutları çekin güneşin önünden
Gölge etmesin düşüncelerimize
İnsan olmak için böylesine çaba düşmüşken gönlümüze.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:39 AM
H i ç b i r ş e y i z
hiçbirşeyiz
tuttuğumuz şu kapı kolu gerçek
şu oturduğumuz kanepe de kiri pasıyla
kenarda duran kilidi kırık dolapta
sağ tarafta sineklerin pisliklerini yapıştırıp beneklediği buğulu cam da
biz hiçbirşeyiz
uyuyup kalkar ihtiyaç görür sonra tıkınırız ne bulursak acı tatlı tatsız manasız
bön bön dolanırız büyük adam edası ile kıyafetlerin bizi kurtaracağını sanıp beyaz bayrak tutuştururuz etimize
biz hiçbirşeyiz
kağıttan hatta kuşe kağıttan süslü belgelerimiz olur evlatlarımızdan yeğ tutarız da
biz hiçbirşeyiz
kız tavlarız oğlanları avlarız
düzeriz tenhada da
biz hiçbirşeyiz
herşey olabilmek için
hiçbirşey olmak gerekse
biz herşeyiz
koskocaman hiçbirşeyden
mini mini birşeyler
kırıntılar çıkarırız
biz hiçbirşeyiz
çen çen öteriz kalabalıklara
sularda balıklara hücumda da
biz hiçbirşeyiz
uçar mıyız yok
su içinde nefes.... tık yok
toprak altında.... tık yok
eee ne kaldı
hava bedava ya şimdilik
işte onu bol bol alırız
dedim ya biz hiçbirşeyiz
koskoca bir hiç....
hiçlikler hıçkırık olup dolanır ağızda
çıkar etrafta havada
bulaşır nefeslerden bedenlere
ha varsa bizde mikrop
işte
oluruz koca bir ordu mikrop
biz hiçbirşeyiz
herşeyin olduğu
ama bizim olmadığımız hiçbirşey...
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:39 AM
Haklısın
haklı olduğumu anımsatıyor
gözlerinden dudaklarıma
akan sözcüklerin
bir kez daha haklı çıktın
kahretsin demiyorum
çünkü haklısın
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:39 AM
Hiçlik
Hiçim
koskoca görünmez bir hiçim
Görünmezim
basbayağı görünen bir görünmezim
Duygusuzum
taş kadar sert su kadar duygusuzum
Ben
ben miyim yoksa
senin gözlerine yansıyan
bir gölge sen miyim
gölgeden deniz olur mu
güneşten gölge toprak
benden bir ben olur mu
yoksa hiç biri rüya kadar gerçek değil midir
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:39 AM
İnat
Uykularımı haram ettim
gecenin masumiyetine...
beni koynuna alan
düşler ülkesine...
takıldım
elimden tutan düşlerimin
yalnızlık kokan
bir gecede
peşine...
yıldızlarda aramayın beni
yere inmeyeceğim...
bulutları sakın beklemeyin
yağmurla gelmeyeceğim
mehtabın
güvenli yüzünde
inatla
solmayacağım...
cennetten indireceğim
gökkuşağını
bir gece
yeryüzüne...
gülümseyen yüreğimi
sereceğim....
belki de
bir yağmur sonrası
düşlerinize....
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:39 AM
İnsaniyet Namına
Bu saatler geldi mi bir başka olur aklım
Gider sorgu sualsiz
Ardına bile bakmadan
Hoş olurum hoş belki de içmeden sarhoş
İyimserlik denizi dolar tüm evrene
Şöyle keyifli de bir türkü yapışır dudaklarıma
Varır uzaklara belki yakınlara da ulaşır
Gölge misali yakama.
İnsaniyet namına.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:39 AM
İnsanlıktan Yana
İnsanoğlu etimi cımbızla çekedursun
Düşüncelerime karışmasın da
Etim onarır kendini kabuk bağlar bir süre da sızlar
Ama ey insanoğlu içimde insanca ne varsa
Duygudan yana el sürme bakir kalsın bir süre daha
Kirlenmiş olan dünya olsun temizlik için seferber oluruz
Korkmasın şu nehirler, ormanlar, erozyonla alıp başını gitmiş topraklar.
Bir süre daha sessizlik istiyorum,
şöyle sağımı solumu kolaçan edeyim
Ne kalmış elde ne gitmiş yad ele.
Bulduklarımı bir bir sıralayayım,
bembeyaz bir kağıda siyah kurşun kalemle
Hani olur da silmek istediğim çıkar içinden,
cimrileşirsem insanlıktan yana.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:40 AM
İstanbul'a Tanıştırmayı Beklerken
Güneşin Kız Kulesini kırmızıya boyadığı
Yahut martıların çığlık çığlığa balıkçıları yorduğu saatlerde
Gel
Muhteşem nazlısı Marmara’nın
Bir çift inci gerdanlıksın sen kıyamadığım dokunmaya
Gizli sevdam aşikar ol bana.
Dokun saçlarıma Boğaziçi’nde.
Öp kiraz dudaklarımdan
Emirgan sırtlarında yıldızlar gülümsüyorken sana.
Arzuluyorken seni hep daha fazla
Işıkların her yanı gündüze boğduğu Beyoğlu’nda
Nefessiz bırak Haydarpaşa Garında sımsıkı sararken.
Ve gel gizli sevdam gibi
Apansız
Gündüzüm ol tutkum ateşim aşkım
Yeter ki gel bir İstanbul sabahında.
Düşlerim gündüze dönsün geceye inat
Yaşam beni yaşatsın seninle yürürken Sultanahmet’te
Sahafların mekan tuttuğu köklü çınar ağacı altında
Bir sigaralık mola verdiğin anlarda
Ben sana dalmışken
Sen sigara dumanında
İstanbul’u sorgularken
İstanbul her gün bizimle keşfetsin kendini
Altın boynuz bizi eskilere ulaştırırken
Mucizeler bir bir gerçekleşsin
Sultanlar dile gelsin ses versin
Ve İstanbul sil baştan.
Yaşanıyorken gözlerimizin
akıllarımıza hüküm koyduğu anlarda.
Nuray67
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:40 AM
İyi Bayram Dilekleri Bendenizden
Şekersiniz illaki en kalitelisinden karamelli
Öptüm yanaklarınızdan
Çaktırmadan da dudaklarınızdan
Kızardınız eğdiniz başınızı utangaçlıkla
Bayramları seviyorum sınırlama yok diye
Belki şen şakrak oluyor bütün ebeveynler
Yaramazlıklarımızı hoş görüyorlar
İşte çocuk olduğumuzu bu bayramda anımsıyorlar
Bayramları seviyorum,
Bayramlık giymesem de
Elini öpecek büyüklere sahip değilken de
Bayramları seviyorum
Vallahi bunu içten söylüyorum yalanım var ise çarpsın bayram beni.
Kocaman bir dağ olsun şekerden
Aldıkça eksilmesin gizliden geceden yığılsın stoktan
Şekerleri dağıtalım en yüksek binalardan balon niyetine
Kapsın çocuklar birde çocuk olduğunu unutmak istemeyen yürekler
Bayramınız kutlu olsun sıcak bir yudum çay içinizi ısıtıyorsa soğukta
Selamım da eritsin kötü niyetli düşünceleri gelsin tüm samimiyetiyle.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:40 AM
İyilik Yap
Bir iyilik yap hayrına
Duvara yazılan yazıyı oku
Allah aşkına
Bilmiyorlar mı gözlerimiz bozuk
Zihinlerimiz ise hepten bulanık
Koalisyon hükümetleri gibi
Başı sonu yok
Bu gidişatımızın
Allah hayra yorsun
Diyorum
Bir ben dinliyor bir ben haykırıyorum
Anlayın feryadımı artık
Bakın mahyalarda dile getiriyorum
İyilik her işin başı sonu
İnsanlık ölmedi ölmemeli
Yaşatmak için ne yapmalı
Bilmem ki mahya yerine mancınık ile evlere
Taş içinde not mu bırakmalı
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:40 AM
İzliyorum
İzliyorum gün be gün bir kendimi aynadan
İzliyorum gün be gün bir kendimi dünyadan
Her ikisi de sanki benim değilmiş gibi yabancı
Aslında gözlerimi kapasam ve düşlesem kendimi
Ellerimle dokunsam tenime yanaklarıma dudaklarıma
Kapalıyken gözlerim yansa olumlu düşüncelerden
Kendimi gün be gün değil an be an yaşasam
Yaşasam bedenimde taşıdığım ruh kadar gerçek
Yaşasam bir gün terk edeceğim bedenimde an be an
Zamanı heba etmeden.
nuray67
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:40 AM
K a n ı y o r
dünya k a n ı y o r
kan a c ı t ı y o r
dikenli teller ise
düşüncelerde a s ı r l a ş ı y o r
dünya a c ı t ı y o r
kan ak ı y o r
düşünceler ise
dikenli tellerde a s ı r l a ş ı y o r...
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:40 AM
K i m s e s i z l e r e
Hüzün dolu bir bulut ç ö r e k l e n d i
Doğum günümde
Ve yalnızlığı d u y u m s a d ı m
Gözyaşı dökecek kadar değil
Göz yaşlarımı içime a k ı t a c a k k a d a r
Büyümemek için d i r en e n b e n
Bilsin ki!
Yaşam kabuğunu s e r t l e ş t i r d i
Apansız acıların k ı r ı l m a l a r ı n d a
K a y ı p l a r d a y ı m
Yeminlerim bir bir s ö k ü l ü y o r
Bak artık dudaklarım da m ü h ü r l e n d i
İ y i m s e r l i k
Kuş kanatlarının ç ı r p ı n ı ş ı n d a
Kıtlık gelmiş d u y g u d a n y a n a
Biz duygusallık denizinde
D i r e n e n k i m s e s i z l e r e
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:40 AM
Kaçış Yok
Sen kendini gerçek sanan yalan
Bozguncusun her şeye hatta gölgene
Fark et fark edildiğini şu iletişimsiz anda bile
Kaçmak yok olumsuzluk aşılayan düşüncelerine
Onları sil baştan düzenlemek
Ve iyimserlik denizine akıtmadan.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:40 AM
Kadındı Adı...
Kadındı adı
Hep yapacakları vardı
Ve sunacakları altın tepside
Oysa
Etten kemiktendi
Eğer dinlenseydi
Kısacık gülüşler bile yeterdi
Öfke nedendi..
Beklemedi
Fazlaca bir ilgiyi
İstediği
Sıcacık bir gülümseyişi
Bir dokunuştaki
Ürpertiyi hissetmekti…
Yoksa eriyen
ruhundan geriye kalan
bedeninden istenen değildi…
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:40 AM
Kahroldum
Sevginden
çöle dönüşen yüreğimi
verirken sana
gözlerinde
.................. kahroldum
Buz kestim üşüdüm
dokunuşunda
zoraki sarıldığını anladım
ihtiyaçtı seninki
.................. kahroldum
Dokunmak için beklediğin anın
yoğunluğundayım
bil ki senin ki
ne aşk ne de sevda
Kuru kuruya
bir ihtiyaçtı sevgin
......................... kahroldum
Değersizim gözünde
.............. biliyorum
Hissettiğimi anladın
gözlerime bakmadan
adımı fısıldadın....
Sadece bir kadındım o anda...
yaşamın içinden
sana sunulan
........................kahroldum
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:40 AM
Kandırmak
nede çok özlerim
bendeki geçmişi...
sanırım
adına mazi denilen
buruk seneleri...
özler mi insan
çocukluk günlerini...
herşeyden habersiz
ÇOCUKLAR diyen
ebeveyn sözlerini...
şimdi aynı sözcüklerle
kandırdığım
geleceğimi......
tatlı uykular
diyen sahte gülüşlerimi...
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:40 AM
Karmakarışığım
içerdesin duvarlarla başbaşa
bir rüzgar eser aniden
nereden geldiğini haber bile vermeden
karmakarışık saçlarınsa
inatla gelir gözlerinin önüne
beni hisset beni yaşa der
sana sıkıntı veriyorsam da
şak diye damarını keserler
her yer kızıl kan
yeryüzüne çıkmayı bekleyen artezyen
içinde sen minik bir karaltı
nokta bile değilken
melteme bile söz geçirememişken
sen mi duracaksın engin dağlara göğsünü gererek
limanları zapt mı edeceksin başka çıkışın yokken
köprüleri mi uçuracaksın yolların bile patikayken
açken fırını mı yakacaksın açlığına inat
sen ne yaptığını bilmeden değil
sen düşmanını görmeden paçalarını sıvamışken
günün düş mü gerçek mi olduğunu
hayal meyal anımsarken
zamanın elindeki şımarık oyuncaksın sen
ve içinde kendine labiretler oluştururken
duvarlarını gökyüzüne uzattığın
temellerini mağmaya ulaştırırken
ey garip gerçek
sen insanoğlu aciz kul
bil düşmanı ama o seni bilmeden
sinsice fark ettirmeden saliselerden bile kısa
insan gibi yaşa duyguların rüzgarında
ama aklın sağlam halatlarında.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:40 AM
Kaybolmalı...
K a y b o l m a l ı
kaybolmak ister mi insan
evet çok ister
ve isteyince olsun diye çocukça şımarır
kaybolmak anlık olmalı istediğim yerde ve zamanda var olmalı
kural sınırlar ve zaman
terk etmeli düşünceleri
işte insan
yok olmalı
bir sınavda soruları çalmalı
bir olayda bir yanın canını korumalı
insan kaybolmalı
kuralsız
zamansız
ama
istediği için de
yapmalı
istemeli
yaşamalı
insan kurallarını
koymalı
ne biraz üzerinde olmalı
ne çok aşağılarında
aynı çizgide öpüşmeli düşünceler
ve
istemeli insan kaybolmayı
kaybedilmeyi
güzel olmalı
şehvet kokmalı
ama
insan olmalı
insan gibi yaşamak nasıl geçiyorsa
düşüncelerinden
işte öyle olmalı
yaşamalı
yaşatmalı
insan
bazen
kaybolmalı
kaybedenin yanında
kaybolmalı
insan yok olmalı
yorgunluğunu da dindirmeli
ve insan
yaşamalı
özgürce
kuralsız
kaidesiz
zamansız
ama
istemeli değil mi ya
bir an bile olsa
sonra
tekrar
eski çizgiye dönmeli
insan
yok olmalı
yok olmak istediğinde.....
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:40 AM
Kimsin?
Bu gece düşüncelerimde varsın,
Kimsin,
nesin,
neredesin
ve neden
Benim düşüncelerimde gizli öznesin?
Bu gece bitmek, bitirilmek istemiyor.
Gözlerim
düşüncelerim kadar uyanık.
Ama dedim ya,
Kimsin,
nesin,
neredesin
ve neden
İçimde bu kadar çağlarsın?
Anladım, deliriyorum,
Kendi sözcüklerime,
Başka bir beden biçiyorum.
Ve beni bu kadar
Yakınlarına iliştiren
Düşüncelerime başka bir beden gibi
Anlam yüklüyorum.
İçimdeki sesin
başka bir dünyadan geldiğini,
Ve bedenim toprağa dönüştüğünde de
Dipdiri var olacağını da biliyorum.
Ama yine de soruyorum,
Kimsin,
Nesin,
Neredesin ve
Neden halen sımsıkı tutunuyorsun
İçimdeki
f ı r t ı n a y ü k l ü
K ı y ı l a r ı m a
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:40 AM
Korkaksın Sen
Korkaksın işte haykırıyorum dağlara
Şu geçen aylak kuşlara
Korkaksın sen
Duygularını köreltip kendini inkar eden
En büyük korkaksın
Tarihler bile korkar seni yazmaya
Senin cesaretsizliğini kağıtlara haykırmaya
Gözlerini kaçır bakalım daha ne kadar
An gelecek
bulamayacaksın bir nefes ve de bir ses
Korkaklığını haykıran
Zaman seni yutacak dinazorlar çağına taşıyacak
Son pişmanlık fayda etmeyecek nafile yere çırpınma
Sesini duyan bile olmayacak
Evrende bir sen bir de korkaklığın
Payidar kalacak.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:40 AM
Kurcalamak
Anlamaya çalışıyorum
................ günü
Kurcalıyorum
...............anlamını bilmeden
Bozup kenara atınca...
şimdi çözdüm
....
yanlış yerden başladım
.....................diyorum
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:41 AM
Kuşlar...
kuşlar özgürlüğümdür
özlemlerimdir görmediklerimin
yer gök ufuk çizgisinde
kuşlar kanat çırpar
içimde bir şeyler kopar
bir kedi çığlığı ile
parçalanınca
kuş kanatları kalır gövdeden geriye
ve taksam tutar mı
beni özgürlük düşlerime
uçuracak....
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:41 AM
Leyla Mecnun Aşkı
Tohum çatlamış güneşe aşkından
Aşk parçalanmış sert kayalardan
Kayalar ufalanmış çöl sıcağından
Mecnun Leyla'da
Leyla Mecnun’da
Aşkmış
Serapmış
Umutmuş
Ama bitmez rüzgarların
Şekillendirdiği çöl kumullarında
Aşktan bir dağmış Mecnun
Umutmuş rüzgarın ninnisinde Leyla
Sonsuzluk kum denizinde
Ne balıkmış ne balıkçı
Sadece rüzgarın fısıltısında
Unutulmazların
Leyla Mecnun aşkı
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:41 AM
M i ğ f e r
Hadi be ciddi olamazsın
O bunu yapacak ha!
İnanmam hayatta
Dediğiniz çok olmuştur
Hani şu saman altından su yürüten
Kimi vakit yokmuş farz edilen
Tehlike ikazı gerektiremeyen
Yedekler kervanındaki
Gölge adamlar
Düşünüldüğünde
Bakın yaşamın gerçeği bu
Ummadığın taş baş yarar
Sen taş gelmeden başını koru
İster kask olsun başında
İster miğfer
Yeter ki başını belaya sokmadan
Yedekler kervanından
Sırtından vurulmadan
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:41 AM
Magma
magma yüreğim
öylesine ki
bana
işkence edercesine
magma yüreğim
seni unutmak
istercesine
git gecemden günümden
bırak dercesine
magma yüreğim
haykırışım
sana değil
sakın bana akma yüreğim
benim magma yüreğim
seni söndürmek
için
ummanları ısmarladım
yinede beni terketmeyen
magma yüreğim
bir çatlaktan sızma
dünyamdaki sessiz ahengi bozma
benim magma yüreğim
siz hiç aşkla yandınız mı
yandığınızı bile bile sancısında kaldınız mı
yinede inkardaki
benim magma yüreğim
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:41 AM
Masallar ve Düşler
Masallar ve düşler
Biri anlatılan biri özlenilen
Masallar ve düşler
Öncelik nerede?
Masalların içinde mi?
Düşlerin bizimle yaşayan halinde mi?
Tercih etsem belki de düşleri arzulayacağım.
Bana ait bakir olduğu için ve paylaşımının
Arzularımla olacağını bildiğim için.
Masallar ve düşler
Biri anlatılan biri özlenilen
Masallar ve düşler
Öncelik elbette ki
Bizi tanımlayan düşlerimizde
Düşlerimizle can bulan düşüncelerimizde…
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:41 AM
Merak
okuyorum siz yazdıkça
ve yazılanı yorumluyorum
içime akıttığı duygularla,
hepsi bir birinden ahenkli tınılar sergiliyor
ve uçarcasına
bana gülümsüyor
işveyle
yürekleniyorum,
sohbetinize odalarınıza doluyorum,
aniden
merakla okuyorsunuz
bu acemi yüreği
nuray67
yaş 38
şanlıurfa
kim diye
merakla bakan
gözleriniz
belki sarı saçlarımın
kaprisinde
yada
zeytin gözlerimde
arıyor duygularımı
bilmiyorlar
karşılarında onbeşlik yürekle
durmakta olduğumu,
sizinle yön buluyorum,
siz yazdıkça kan buluyorum
can oluyorum ben
akıyorum sayfalarınıza
gülümsüyorum
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:41 AM
Mühür
dünya özel günleri anma peşinde,
oysa herşey insan içinde,
kimi yürekten söyler
kimi dilden,
....................... şöyle bir geçer
aşkı anlatır bakan gözler
gözlerin mühürünü de
........................ yürekler gizler
bu sırra erince gönüller
ölsede beden
....................... ruhta silinmez izler
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:41 AM
Not Defteri
Aklımdaki not defterine
baktım dün şöyle bir
neleri yapmıştım eksiksiz,
neleri de umursamadan
yok kabul etmiştim.
Sonra üzerini çizdiklerimi
hangi renk kalem ile dağıtmıştım.
Silinen ya tepesi olmuştu ya kuyruğu
kelimeden geriye not niyetine kalan.
Nokta koyduklarımı
artı işareti ile yıldızlarla donattıklarımı
ve hiç dokunmadan öylesine
zaman içinde silikleşen
isteklerime baktım.
Hiçbir iz, işaret koymamıştım
bunu kaydederken dahi peşinen
umutsuzlar kervanına atmıştım
boş bir çaba gibiydi notum.
İnanmak yapmak kadar
etkiliymiş demiş bir bilenler
diyorum inandığınızı alın
not defterine korkmadan
Boş yere not kalacaksa
yazmayın
notunu bile anımsamayın
hafızanızı işgal etmesin
Düşünce denizinde
not niyetine batırdıklarınızı
Titanik faciası ölenlerinin
yalnız soğuk ve kimsesizliğinde
bırakmayın derim.
Bunu da not alın lütfen
çok yıldızlı ve parlak olsun
göze çarpsın ilk bakışta
ve unutulmasın
zamanla.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:41 AM
O Gün
Özel bir gün olması için beklemek niye
O gün gelmeyecek belki de
Ne bizim için bize
Ne de bizim yakın çevremize
Dünya böylesi kan gölüne dönüşmüşken
Beklemek niye
Günü sınırlamak çabası içindeki
Şaşkın zihniyetimize
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:41 AM
Oburluk
İnanmazdım
derlerdi de
Sormayın
neden diye
Sırası geldi
şimdi
Oburlaştı
Doymak bilmez
düşüncelerim
İstiyor
fazlaca
Verdikçe
Taşıyor
Sağa sola
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:41 AM
Offf
offfff
nereden düştüm
bu aşka...
şiirin
tutkulu
kuyusuna...
uykusuz bıraktığı
*******e
hüzüne boğduğu
günlere
ya bırakırsa
korkusu...
azrailinkini
bastıracak
cinsten...
dedim ya
nereden düştüm
bu
aşka....
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:41 AM
Oyuncak Yaşam
Sus bir günde
Hiç ses etme
Nefes alırken dahi
Gürültü olacak ise
Sen sadece düşle
Nefes alıyor gibi
Oyun içindeki
Oyuncak yaşamı
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:42 AM
Öz Nerede
Süsleriz sözcüklerle
Boğarız darda bırakırız
Oysa öz kalır içinde
Yapayalnız
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:42 AM
Özgürlük
Zavallı bir Don Kişot'um
yel değirmenleri ile savaşan
fırtınalar ülkesinde
mevsimlere değil
zamana yenilme korkusu üzerimdeyken
ey ruhum azad ediyorum seni
ruhsuz daha rahatken.
dilediğin ülkede yaşa gönlünce
bedenimi bekleme günüm bittiğinde
bende gelirim kim bilir
özgürlüğün maviliklerinde
Kaf dağının ötesindeki illere
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:42 AM
Özgürlük Gibisi Yok
Özgürlüğü sorun bana
Hiç tereddütsüz düşlerimde diyeceğim
Yakınlaşacaksınız kurnazca bir merakla
Soracaksınız belki de bir yerlere not tutacaksınız
Özgürlüğün sınırsızlığını sorgulamaya
Atlayacağım lafa iştahla
Ne bedenin seni darda bırakan
Ne günden ağına takılan
Bir sen bir düşlerin
Özgürlüğün kanatlarında
Para mara da gerekmez bilet te hani
Sadece gözlerini kapayıp akacaksın yavaştan
Bir iki üç…
Ah neler bekliyor bir bilsen seni
Dünya da umurunda olmayacak
Ne geçim kaygısı ne yaşananlar
Acısıyla tatlısıyla elinde kalanlar da
Tutunduğun ne varsa gerçek sandığın
Sadece bir sen bir düşlerin
Özgürlüğün kanatlarında.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:42 AM
S o ğ u k
Soğuk
Aynı
S o ğ u k
Zaman
Farklı
Z a m a n
İnsanlarsa
Benzemez
B i r b i r i n e
Fırtınalar da
Yağmurlar da
A y n ı
Değişense
Limanlar ve
İ n s a n l a r
Yok
Artık
Hiçbir
Şeyin
Ne eskiye d a i r a d ı
Ne de yeni t a n ı m ı n d a k i a d ı
Tadı
Tuzu
K a l m a m ı ş
Ne aşkın
Ne a c ı n ı n
Değişense
Limanlar ve
İ n s a n l a r
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:42 AM
S u s m a k
En derin haykırışlar
Susmayla başlar
Sustukça içindeki çığ
Seni de ardı sıra katar
Götürür bilinmezlere
Yaşanmamışlıklar
İçinde sızı olup yakar
Önce düşüncelerini
Sonrasında kalbinde
Kor olur küle
Dönüştürür ruhunu
İnsafsızca…
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:42 AM
Sağlığınıza
Bu gece duymak istemiyorum ne keder ne de ölüm
Başımı yastığa koymadan.
Bu gece şenlensin hanelerimiz hatta çipil çipil yanan ışıklı sokaklar
Bir bir toplanın meraklanın zile dokunmayın itin girin içeri
Sizi bekliyorum sofram hazır bereket dolu dostluğumsa hayli hayli
Gelin hızlı adımlarla üstünüz başınız varsın dağınık olsun hatta uyku hazırlığında
Dedim ya bu gece uyku yok bana bu gece hepimize gündüz niyetine
Sağlığınıza.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:42 AM
Sana Git Diyemezdim
Sana git demedim diyemezdim
Halatlarımdın limana bağlayan
Sen gittin belki de yavaştan eridin
Parafin kokusu yayıldıkça melankolinde
Sevdim sen sevmedin
Yalancıydı yakınlaşman seviyor sanman
Katkın yoktu kini ise çoktu
Sevmeyi seveni bilemedin
Sana git demedim diyemezdim
Seninle geçti onca iyi kötü yıl
Şimdi misafirsin anlıyorum hayırlısı diyorum
Uzaklaşsan başka bir liman bulsan da
Sevdim sen hiç sevmedin
Sana git demedim diyemezdim
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:42 AM
Savaşı Bitir
Esir düşmektense kendi savaşını bitir diyorum.
Bedeninden sıyır al ruhunu özgür kalsın
Sonsuzluk koridorunda şahlansın
Kalem kılıç hiç fark etmez iyilikler için
Güzellikler için iz bırakmış ise
Kötülük için gerçek savaşsa henüz başlamadı
İnsanın insanla savaşı nedir ki
Nefis ile insanın savaşıdır gerçek olan
Bu gerçek ile boğuş dur bu dünyada
Daha da olmaz ise öte dünyada
Ümitler insanı yaşama bağlar
Yoksa artık bir hedefin
Nedir ki senin yaşamla hesabın
Zaten çoktan alt etmişse nefsin seni
Galip olan sen değil oysa
Ve halen de iştahla ruhuna saldırıya geçmişse
Esir düşmektense kendi savaşını bitir diyorum.
Bedeninden sıyır al ruhunu özgür kalsın
Sonsuzluk koridorunda şahlansın
Kalem kılıç hiç fark etmez iyilikler için
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:42 AM
Sen İstanbulsun
Ne zor sendeki muhteşemlikleri dile getirmek
Yokluğunu hissetmek
Kavuşmak için gün saymak
Gurbeti hep yaşamak
İstanbul şehirlerin şahısın
Dünyanın yedi harikasından da daha muhteşemsin
Görmeden nutkumu kurutansın
Kim bilir sende ne yaşayacaklarım var
Beni her gece düşlerinde konuk edensin
Köprüden Marmara’yı izlemiş gibiyim
İnan korkmadım güvendim kollarına
Galata Köprüsünde balık ekmek yerken doyurduğun gibi açılığımı
Seni keşfe çıktığımda tarihe edebiyata doyurduğun gibi
Topkapı’da Sultanahmet’te Beylerbeyi Sarayında, Yerebatan Sarayının o nemli gizeminde Dolmabahçe Sarayının muhteşemliğinde, Sebillerde Köşklerde köprülerde camilerde bana atalarımın mirası her imzanda
Seni daha çok sevdim İstanbul
Yeni bir sevdalın oldu bilesin
Sen kara sevda gibi içimdesin
Sen benim bedenimde doğmayı bekleyen cenin gibisin
Sancılarımı çekeceğim bir gün toprağına adım attığımda
Ve doğacağım senin avuçlarında
Dünyaya yeniden.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:42 AM
Serseri
Serseriyim düpedüz o bildiğiniz tanımda
Üstüm başım olmasa da düşüncelerim aynen öyle
Duraksamayın dedim ya serserice yaşıyorum
Gece olmuş gün tüketmiş kendimi
Umurumda mı olur ki
Evde aş bitmiş yok yok aşk ta gitmiş
Dedim ya serseriyim düpedüz o bildiğiniz tanımda
Böylesi bir ruhtan sakın ola beklentiye büyük hedeflere
Uzak düşüncelere kapılmayın sel gibi süpürürüm sizi
Ne sizden geriye sağlam bir parça ne de benden size
Yekpare bir düşünce dizisi kalmamıştır.
Serseri bir ruh bu istediği noktada durup istediğinde soluksuz ilerler
Onun doğrularına çoğu zaman siz insanoğlunun aklı ermez
Siyahların altında gün ışığında güneş ile iddialaşır
Ter içinde kalan bedenine inat buz keser
Denizde susuzluktan ölüm orucuna girdiği de ne çoktur
Dedim ya serseridir bu ruh sizin değil kendi rüzgarında
Savrulur durur yönü de olmaz ya dikine ya dibine alır gider
Bir başına saatsiz zamanlarda dumansız ateşlerde ve
Serseri bir gezegende yörüngesizdir.
Tanımını da koyamazsın ki izin olmaz buna
Bakarsın sol yanında bitivermiş daha cümlenin ortasına gelmeden
Buharlaşmış ne sağına geçmiştir ne eski yönündedir
Dedim ya serseridir bu ruh kim bilir nerde kiminledir
Uzun vadeli borç gibi değil spekülatörlerin favorisi olmalıdır
Hızır’dır o, dar zamanda kötü anlarda ve acının tam ortasında
Bitiverir ve serseridir teşekkürlerinizi de kabul etmez
Hediye falan da boş onu ikna edecek
Kendinden daha katmerli bir ruhun serseri serzenişidir.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:42 AM
Sitem
bana söz vermişti
faklı olacak eşi bulunmayacak diye
o çılgın aşkıyla kapıma dayandığında
aşkının
şimdi bakmaya bile cesaret edemiyeceğim
yıllarım
umutlarım
unutulmuşluklarım
olacağını bilseyidim
ama şimdi biliyorum da ne oluyor
sadece benimki ufacık bir fısıltı...
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:43 AM
Sorularım Var
Bana benzeyen nedir
Bir ağaç gölgesi mi
Yoksa bana benzediğini sanan
Bir ağaç gövdesi mi
Biri uzar gider gökyüzüne
Biri yaşar gider ömür bitimine
Kim kimi taklit eder
İnsan mı kökleriyle tutunanı
Mevsimsel değişime ayak uyduran mı
Kafamı sorularla karıştırdıkça
Soru içinde soru yağmuruna tutuluyorum
İçinden çıkmak niyetinden ziyade
Daha bir gömülmek hevesiyle
Yapraklar döküldü
Çıplak kaldı beden
Sorular bitmedi
Cevaplarsa hiç gecikmedi
Bulanan su oldu
Akıl öğrendikçe
En ihtişamlı haline büründü
Güneş…
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:43 AM
Şımarık Saat
Bak şu saate nasılda arsızca
Ardına bakmadan koşuyor
Menzil yok oysa ki
Hey! biri söylesin ona
Ne akrebin yelkovanı sokacağı
Ne de zamana çelme atacağı var
Kıs kıs gülüyor bak bıyık altından
Şimdi bunu ne yapmalı?
Kulelere mi hapsetmeli
Elektronik devrelerini mi dağıtmalı
Söyle bana zamanın şımarık çocuğu
Şu saati ne yapmalı.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:43 AM
Şiir Hanım ve Biz
Şiir hanım ve biz aynı sofrada iki dosttuk
ve aynı sokakta iki komşu
ve aynı yolda yürüyen yoldaştık biz
Akşam sisini saldı mı dumanlaşan gökyüzüne
ve çıkarken nefesimizi tutarak mahallenin yokuşuna
Şiir hanım ve biz aynı sofrada iki dosttuk
ve aynı sokakta iki komşu
ve aynı yolda yürüyen yoldaştık biz
Sabah kedi köpekten önce kapı önüne bırakılan
bizim sesimizle başlayan sokak gürültüsüne
bir bir karışan sütçü simitçi sonrasında eskici nayloncu
Şiir hanım ve biz aynı sofrada iki dosttuk
ve aynı sokakta iki komşu
ve aynı yolda yürüyen yoldaştık biz
İlk veda geldi bir cumartesi ezanında
bilmezdim dünyadan göçenin anne ismiyle anıldığını
ve hiç dili dilime değmemişken sohbetlerimizi yad ettim
gözlerimizde başlayıp yüreğimizde demini bulan.
Şiir hanım ve biz aynı sofrada iki dosttuk
ve aynı sokakta iki komşu
ve aynı yolda yürüyen yoldaştık biz
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:43 AM
T ö v b e
K ö r ü m y a!
Hiç ç e k i n m e d e n
A t ı y o r s u n
Karanlık k u y u l a r a
Sensiz kalan r u h u m u n
Üşüdüğünü de b i l e b i l e
Allah aşkına ne denir, b u y a p t ı ğ ı n a?
Aşkın bencil y a n ı m ı?
En katıksız c i n s i n d e n
Utanmasan h a n i y a
Aşkı da mahrum e d e c e k s i n
Söylemek i s t e m i y o r d u m
Sondaki kanatan veda s ö z ü n ü
Canıma tak e t t i b a k
Aşkının gardiyanca t u t u m u n u n
Ruhumdaki k a r a d e l i k l e r i n i
Git aşkını körkütük s e v e n l e r i n e v e r
Gözü a ç ı l m a m ı ş,
Köyünü terk e t m e m i ş l e r e
Hadi koş tren k a l k m a k ü z e r e
Bense o karanlık k u y u d a
Aç susuz ölüm o r u c u n d a
Aşksız y a ş a m a y a
T ö v b e l e r d e y i m
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:43 AM
Tutsan
Tutsan diyorum ellerimden
Haber bile vermeden
Öpsen diyorum gözlerimden
Henüz veda etmeden
Ve yaşanılan her anı ölümsüz kılan
Sözler bulsan diyorum
Şöyle fiyakalı ölümsüz
Eh biraz da senden bana bulaşan
Aşkın sihrinden köşe bucak kaçmadan
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:43 AM
U n u t t u k
UNUTTUK
Unuttuk toprağın yuttuklarını
Minik bedenleri yaşlı insanları
Genç umutları
U n u t t u k
Sağlam diye adımlarımıza
Raporlara güvendik
Geçmişi unutup bugüne
İ n a n d ı k
İnandıklarımızı
İnandırma çabamızı
Önemsemedik
Ö n e m s e t e m e d i k
Akılcı ve kalıcı olmayı
Düşlerden uyanmayı
Kendimizi ne de çevremizi
İ k n a e d e m e d i k
Yer kükrerse yeniden
Ve sahiplendiğimiz
Canımızı malımızı aldığında
Unuttuklarımızı anımsamayı
Geç kalınmışlığın kayıplarını
A n ı m s a m a y ı
Ö n e m s e m e d i k
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:43 AM
Ufuk Çizgisi
Ufuk çizgisine bak diyorsun
Ufku bilmeyen ne anlasın
Anlayacağı gözlerindeki anlamı çözmek iken
Bir ufuk çiz şöyle başparmağın ile ileri doğru
Ucu semaya ulaşan
Bir ışın olsun illaki de anlat en detaylısından
Kazısın hafızasına
Adın aklına geldiğinde
Ufuk belirsin hafızasında ve başparmağını
Gayri ihtiyari uzatsın semaya
Hiç çekinmeden ileriye
Aklımız bize oyunlar oynasın
Gözlerimize bu filmi izletsin
Yaşam gelip geçiyor iken
Ufuk çizgisi kaybolmasın
Düşüncelerimizden
Düşünmek için sıra bekleyen
İçimizde neler varsa
Bir bir kanatlansın
Semaya doğru
Ufuk çizgisinde kaybolana dek
İzlesin
İzletsin
Berraklığını yitirmeden
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:43 AM
Unutsam
Alıp başımı gitsem
hiç kimse bilmese
neden gittiğimi
Kendimi yola vursam
neden gidiyorum diye
sorgulamadan
Tam aradığım yerdeyim
dediğim anda
zamanı
.................unutsam.
nuray67
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:43 AM
Unuttum Seni
Unuttum yüzünü biliyor musun
bana dokunan ellerini
anımsamıyorum bile
nasırlı mıydı yoksa
ince mi kalem tutan gibi
bakışlarındaki derinlik nasıldı
ışık saçar mıydı sevince
kıskandırır mıydım seni
başka gözlere bakarken
yanındayken nasıl atardı kalbim
sesim titrer miydi
iki yabancı gibi
ayrı düşmemize sebep
benim kıskandırma taktiklerim miydi
yoksa
senin
düşlerineki
ben
değil miydim
ben unuttum
seni
unut artık
sende beni
düşlerime
yabancı konuk
olsanda
gelme
günlerce başım ağrısın
sebepsiz
ağrıkesiciler fayda etmesin
günü geceyi karşıtırayım
bir bir
unutayım
silinsin hafızam
tahmin bile edemiyeyim
seni
senden bana
kalanları...
anıları...
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:43 AM
Uyku
Bilseniz ne devrimler
gerçekleştiriyorum
uyku denen dünyanın
rengarenk semalarında
uçarken
mışıl mışıl uyuduğumu
sandığınızda
en kanlı ihtilallere
damgamı vuruyorum
geceye değil
uykulara hiç değil
kendime
koşuyorum
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:43 AM
Ümit
Şu ümit denen duygu olmasa
nerde bizde yaşama çelme atacak yürek
bir var bir yoksun düş müsün gerçek mi
sormasamda ümidimsin
sıcak içten insanca
bir gün gelirde ümit kuş gibi
pencereden gökyüzüne süzülürde giderse
sonsuzluk ülkesine
selam durmak düşer mendil sallayan ellere
gözlerde bir kaç damla anı yüklü gözyaşıyla
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:43 AM
V a r ı m
Yazıyorsam v a r ı m
Ki varım! Y a z ı y o r u m
Varlığımsa k a l e m i m
Demek ki! kalem de benim
V a z g e ç i l m e z a d r e s i m
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:43 AM
Varsın Kimse Olmasın Selamım Dosta Ulaşsın
Bir selam almaktı amacım
tuşlara dokununca ki heyecanım
önce adımı yazdım dikkatle
bir dost gelipte bulamaz ise,
ne derim diye
kapıda bırakmak adet değil bizde
ev sahibinden daha kıymetlidir diye
Yanlızlık kor gibi serde olunca
dostluk kor gibi canda olunca
her ne hikmetse
bilinmez isede
Sırlı bir dünya şu elde
ben söyler ben dinlerim
belki biraz sitem eylerim
şiir benim ne haddime
ben dost bir yürek beklerim.
adını nuray diyip
gülümseyin
bir çift gözü izleyin
gülümseyen yüzüme bakıyor gibi
uzaklara bir selam eyleyin
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:44 AM
Vazgeçebilir misin?
Hadi çık çıkabilirsen
Aklımdan
Kalbimden
Belki de umut bağladığın
Geleceğimden
En zoru da hayallerimizden
Vazgeçebilir misin?
Yoksa erkenden pes edip
Yapamayacağın işe gönüllü olup
Gidemeyeceğin yola koyulup
Daha bir uzaklaşabilir misin?
Umutlarımızdan
Hadi git gidebilirsen
Ellerimden
Gözlerimden
Tenimden
Belki de silemeyeceğin
Tek gerçekten
Aşkından
Vazgeçebilir misin?
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:44 AM
Yağ Kalbime
Yağ kalbime bir yağmur sonrası
Toprak kokusunda
Düşüncelerime gel
Doğum yapan bedenin
Zafer kazanmış yorgun edasında
Mahcup etme yeter ki
Yokluğun öyle acı ki
Körüm, dilsizim,hissizim
Ta ki sen gelene dek
Geldiğinde
İşte doğdum
Diyebilmeliyim
Yakan sıcaklığında
Erirken
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:44 AM
Yalnızlık
Yalnızlık ne zormuş be
Düşünüyorum da
Omuzlarım bir başka ağır
Başım yerinde ağır
Boynumu taşımak için isteksiz
Damarlarımda kanım daha bir yoğunlaşmış
Parmaklarım isteksiz gelin edasında
Gözlerim rengini gölgelemiş
Kupkuru kalmış pınarlarım
Dudaklarıma hapis olmuş tebessüm
Çizgiler daha bir belirginleşmiş
Derin uçurumlar oluşmakta
Düşüncelerimin arasında
Hani şu insanları sevme konusunda
Yaşama tutunma hevesim adına
Paylaşmanın güzelliğini tatmak
Dostluğu perçinlemek doğrultusunda
Oysa hepsi koskoca bir düş birazdan uyanacağım
Yapayalnız bir yolculukta tek başıma
Boş bir koltuğun cama bakan tarafında.
Yolculuk hiçbir yere ama son sürat
Yolcu tanınmak niyetinde de değil
Yüzü peçeli falan da değil hani
Cansız mankene dönüşen hareketleriyle
Donuk düşüncesiz bakan boş gözleri
Buz kristalleri keskinliğindeki avuçları
Hareket yeteneğinden yoksun ruhuyla
Gidiyor
Hiçbir yere.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:44 AM
Yangın Yeri Bu
Yangın yeri bu
Bu beden ki külleri ha uçtu ha uçacak
Biri sesimi duysa canım acımıyor sanacak
Yangın yeri bu
Bu beden ki külleri ha uçtu ha uçacak
Bakıyorsun var gibiyim
Vallahi gölgeyim gölge
Yakınıma gel gör diyeceğim amma
Yangın yeri bu
Bu beden ki külleri ha uçtu ha uçacak
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:44 AM
Yaşamak Adına
Çocuk dünyamızı kılmayın gerçekçi
Çokça yer bırakın masallara
devlerin ülkesinde cüceleri
sihirli güçleri olan cinleri
telepatik iletişimle hareket eden toplumların
bedenlerini terk eden ruhların
aklınıza olmaz olmazların bin birini yaşattığı mekanların
diyarında
kızmayın engel koymayın
her şeyi gerçek boyutunda öğretmeyin
dünya acı acımasız kötü diye
siyahları giydirmeyin
gök kuşağını hatırlatın
samanyolunda yıldızlardan kaydığımızı
dünyanın da güzel olabileceğini anımsatın
izin verin insan olmak için insanca eğilimlere
yaşamak adına güzel ne varsa.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:44 AM
Yaşamın Kıyısında
Yaşamın kıyısında
Ölümün kapısında
Bekle dur
Durdukça değişim olmaz
Değişim için hareket etmen
Haraketten varlığını
Hissettirmen gerek
Bir parça kıpırdanışta bile
Nasılda hızlanacaktır
Nabız atışların
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:44 AM
Yaz
yaz kalemle kağıda
beyazlıkları şifrelercesine
kömür tozuna sıvaşan parmak aralarında
düz bir zemin bulduğunda
bileklerine ağrılar girercesine
illaki iz bırakacaksan
yaz
yaz güneşin sıcağında
ter içinde tuz kristalleri
buharlaşan aklının oyunlarında
buz gibi suyu düşle
bedenin geceye hasret
yaz
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:44 AM
Yeryüzüne Hasretim
Yeryüzüne hasretim
Ne varsa canlı niyetine
Yakarım diye gelemem
Kimi vakit dumanımı
Salarım gökyüzüne
Ayna niyetine
Yansıyınca ta içerilerime
Bakarım hasretim geçsin diye
Ama volkan olmak kolay değil
Sevdalanmak yeryüzüne
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:44 AM
Yıkım
Dünya süprizleriyle ağlatıyor çoğu zaman
hangi yaş grubundan olduğunu sorgulamadan
geriye yığınlarca soğuk anı yüklü taş binalar bırakmışken
dünyayı öğrenmeye aday cahil yolcularız biz
han yıkıldı hancı kayıp
ne yiyecek kaldı ne yatacak kuru bir saman
yer silkelendi derinden
ne eser kaldı ne yol ne kervan
kavga bitti yorgan gitti
ne oldu ne bitti
biz cahil kullar öğrenemedi
dünyanın afetlerdeki öfkesini
acıyın diyemezsin sen acıdın mı
suyunu kuruturken kimyasal kuyularında
ağacını keserken kör baltanın acımasızlığında
kul olamadık ne bedene ne ruha
kendi kör umursamazlığımızda
adam sende boşversene diyen manasızlığımızda
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:44 AM
Yıldızlar
Kaçmayın görüyorum sizi
yıldızlar
biriniz sağımda biriniz solumda
nasılda muzipsiniz bakışlarınızda
Şen şakrak gülümseyerek
gidiyorum kutuplara
buzullar ülkesine
en yakın orada bulurum
bekli de dokunurum sizlere
En yüce dağlara çıkarım belki
bayrak olacak elimde sizin kadar parlak
sizin kadar alımlı
ihtişamınıza hayranken gizliden gizliye
sizi kendime bağlayacağım
Ve yeryüzüne gökkuşağından kayarak
ineceğim belki en uzun nehirlere
belki de okyanusta minik bir adacıkta
soluklanacağız yıldızlarla
Saçlarımızda bir yığın yıldız yağmuruyla
deniz kabuklarından iyot yüklü mavilikleri
taşıyacağız gökyüzüne
Yıldızları maviliklerin derinliklerine indireceğiz
ben düşlerimi gerçekleştirirken
güzel güneş sakın ışıma
İşim bittiğinde tüm ihtişamını ver maviliklere
yıldızların pırıltısını denizin koyu mavisine
güneşin sıcak sarısını denizin serin sularına
Yerçekimi kaçsın buralardan birbirine girsin
girift bir hal alsın güzelliğinde
yıldız yağmurundan iyot yüklü dalgalar
düşleri gündüze sal
gerçeği düşlere
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:45 AM
Yoksulluk Günlerimde
Yoksulluk günlerimde
Avuçlarım saklardı kendini
İçi boş ama doluymuş gibi duran
Ceplerimde sımsıcak kendini
Yoksulluk günlerimde
Dostlarımı bilirdim
Öyle azı içten gülümserdi ki
Bilirdim bir tas çorbasını
Paylaşmaya hazır olduğunu
Zaten işte o günlerimde
Dost diye anımsadıklarım
Benden farkı olmayanlardı
Belki benim bir cebim vardı
Onları sa elleri hep boşlukta
Soğukta ve görünmez bir noktadaydı.
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:45 AM
Yormayın
Gereksiz bilgilerle yormayın
Gereksiz isimlerle boğmayın
Sizinle işim yok benim
Ben beni daha çekip çıkaramamışsam
Şu çılgınca akan sel suyundan
Belki de sönmüş yanardağın gökyüzünü
Kızıla boyayan ateş toplarından
Beni kendinizdeki çelişkilerde
Denklemleri çözüm bulmamış
Girift hallerinizden sormayın
Beni özneleştirip
Siz gizli öznede kalıp
Ne olacak demeden
benliğimi kendiniz sanıp
saçmalığınıza
katmayın k a t ı ş t ı r m a y ı n
Ne katalizörüm
ne tepkimenin bir parçası
fizik kimya biyoloji
laboratuarlarında
çekiştirip d u r m a y ı n
Ders niyetine sınıflarda
Münazaralarda sorup
Daha fazla beni y o r m a y ı n
Nuray Yıldırım
GooD aNd EvıL
05-01-2009, 09:45 AM
Zaman
Ey yıpranmayan acımasız zaman
Hep canlısın genç kız kadar
Bir bir eritiyorsun acımadan önüne çıkanı
Konuk oluyorsun sevimliliğinle
Yaşamdan yaşamlara
Seni incitmiyor en kanlı diktatörler
Evlat sevgisinden mahrum soğuk kanlı bedenler
Bunlar akılda sıralanınca korku veriyorsun
Düşünen yada düşüncelerini ekmek teknesinde yoğuran
Nice düşünürlere
Güzel korkutur ama çeker tüm enerjisi ile
Şimdi sıra bende belki şu dört duvar arasında
Zaman benim misin bilemiyorum
Bak yine sokulmuşsun odama
Ardım sıra geliyorsun omuzlarımda nefesin
Ne yapacağımı merak ediyorsun
Kalem mürekkep damlatıyor
Çizgiler bir yuvarlak bir keskin
Neler yazıyor diye meraklanıyorsun
Zaman düşlerimde duruyor film geri sarıyor
Dün bugüne geliyor bugün bilmiyorum nereye
Minik sevinçler yaşatıp ardından derin hüzünler salıp
En büyük kötülük dostun sana yaptığıdır dedirtiyorsun
Sen savunmasız sen tüm içtenliğinle zamanın kollarında
Biliyorsun zaman içinde en zor yok edilen
Kalemin kağıda aktardığıdır
Canı yok ki alsın Azrail
Yine yapsa yapsa en büyük kötülüğü
İnsanoğlu yapar
ya söyler yayar
Ya ebediyen külünü savurur
Gökyüzünden rüzgarsız ovalara
Belki de gerek bile kalmadan
İnsanın hoyratça harcadığı zamana
Nuray Yıldırım
vBulletin® v3.8.11, Copyright ©2000-2025, vBulletin Solutions Inc.