Sokağın Kızı Tennimey’e Destan
1/:
İncecik ve bir yağmur sonrası,
İzanım dururdu sokak başında,
Ben esiri olurdum elâlarının...
Ey Tennimey...
Alnımdaki çıkmaz sokağın kızı...
***
İlkbaharım olurdu her yağmur ardınadan sokağın kızı.
Nisan kuşu ötüşlüydü yüreği onun
Erken doğardı ve kavuniçi güneşli sabahları
Elini kınalardı aşkın ekavatorundan
Teriyle karıp gül kokulu harcını Sinan kemerlerinin
Güneşe pırıltılı destanlar örerdi ilkbaharlarda.
***
Ay maçup bir çıkmaz sokak günahının ardından,
Bulutları delirtince uslanırdı saçları.
Öfkenin anarşist örgüleri Che Che çözülür
Testereler doğrardı terkisini tayların.
Ve dudakları dürülürdü istasyon akşamlarının,
Çıkmaz sokaklar bir daha garkolurdu Hispanik sevdalara.
***
Ufuklara garkolan grup güneşi gibi
Görüntüsü vururdu döşünden yükselen Tienşan’lara.
İzanım donar ve dururdu sokak başında
Ben esiri olurdum elâlarının...
İlkbaharım olurdu her ıslak günahımın ardından sokağın kızı
Beynimde açılan yabani kafeslerin kapanırdı gözleri
Ütopik aslanın ruhu -köleliği bile reddeden-
Kelepçenin teslim olup tenine yeleleri yolunmuş...
Sevdager savaşımı kemirip orta yerinden
Yok edip zaferlerin bilcümle olasılığını
Erken doğururdu lacivert hilâli yaz akşamları.
2/:
Sulu sepken ve bir yağmur sonrası,
Kanım donar ve dururdu sokak başında,
Ben esiri olurdum elâlarının...
Ey Tennimey...
Alnımdaki çıkmaz sokağın kızı...
***
Kaldırım başında tırnağını kemirirdi bir kıskanç lama
Bahçevanım gül dererdi susuz çöl coğrafyasında,
Arkasında organik dişli testeresi dururdu.
İzanım dururdu benimse sokak başında
Ben esiri olurdum elâlarının...
***
İlkbaharım olurdu her Kerem etkinliğin ardından sokağın kızı.
Çınarlar dökende yaprağını sonbaharın eteğine,
Terlerdi dağları kucaklayan eylülün gümüş sapı
Yazılırdı metalleri eriten bileklerin intihar şiirleri
Öfkeli fırınların alevleri boşanırdı kanıma
Estirirdi etekleri Everest’i bir daha
Tuvalini boyardı gözlerinin açık ela renginden.
Kasten unutulmuş bir hudut köyünün hızı
Kasvet ören geçmişini bir çırpıda getirip
Çakardı varoşuna can çeken kanlı kahpe metropolün...
***
Bastırdığım izanım dururdu sokak başında,
Ben esiri olurdum elâlarının...
İlkbaharım olurdu her Şirin aralığında sokağın kızı
Ama her ne olsa da kafasında komşunun
Erken doğardı anasından karalı alınyazısı...
***
Sulu sepken ve bir yağmur sonrası,
Kanım dondu ve durdu zamanın en başında,
Ben kurbanı oldum elâlarının hey! ...
Ey Tennimey...
Ahmet Yozgat
|