| 
				  
 Yavaş Yavaş Seveceğim Seni, Usandırmadan
 Yağmurun çiselemesi gibi
 Adım adım çıkmak gibi merdivenleri
 Vuslatı özlememek adına
 Şehri sensiz komamak uğruna
 Yudum yudum içeceğim seni
 Ayin yapan bir budistin sakinliğiyle
 Vakit akşamı seslendiği demlerde sadece
 Ayda bir kere belki
 Şarabı ne kadar içiyorsam
 Seni de o kadar
 Ellerimin parmaklarını teker teker
 Virgül kullanarak her seferinde
 Etinin her noktasını
 Cumadan cumaya bileceğim
 Ekmek nasıl sabırla geliyorsa soframa
 Güzden yaza bir kere belki
 İnsan ne kadar anlıyorsa insanı
 Milyonda bir kere belki
 Sene de bir sonbahar akşamında
 Eğileceğim dudaklarına
 Nefesimi her seferinde aynı aşkla kucakla diye
 İlk sefermiş gibi öp beni diye
 Utangaçlığın hiç geçmesin diye
 Su üstünde yürür gibi gezeceğim bedeninde
 “Aşkın alevi söner” diyenlere inat
 Nefsimi körelteceğim
 Dilime alıştırmayacağım adını
 Irak tutacağım avuçlarını avuçlarımdan
 Resimlerine bakmayacağım
 Mum ışığında seyredeceğim ay yüzünü
 Dakikanın her deminde özlemek için seni
 Alıp başımı uzaklara, çok uzaklara
 Nadastan nadasa gireceğim koynuna
 
 Memet Karabalık
 |