![]() |
![]() |
#1081 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57921
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bir Galaktik Aşk Kulübesi Burası
1/: Burası korunaklı bir galaktik aşk kulübesidir... Gelin yanıma kuzeyliler. Diyordu ya kutup yıldızı. Burası korunaklı bir galaktik aşk kulübesidir. Sizi de saklar bizi de... Her dediğini duyuyordum o son prensin. Dahası duymuyor hissediyordum. Çünkü herhangi bir ses değildi dinlediğimiz türküleri ırlayan. O an ulaşamıyordu yöremize son dağın son nefesi. Meri'deydi kökü gog ehlinin de belki? Herkes kendi ülkesinin derdindedir şimdi bilin ki. Ve bu ses herkesin ortak ünlemesidir... 2/: Burası korunaklı bir galaktik aşk kulübesidir... Sırılsıklamdık. Saçaklarımızda ateş buzları tutmuştu kamaleyin. Bir kaç milyarlık ışık yılıydı yorgunluğumuz. Dağların kulağına fısıldamalıyız. Ki kar ve gölge gerek bizlere. Tepedelenli Kamil Paşaya ise samur kürk... İstemdışı oluşur her hareket bidayette. Ve birkaç adımdır atılır birim zaman içinde. Yavru galaksilere doğru devrilir yağmur bulutları. Ben de devrilirim. İşte buradır mantık... Arkası faydasız felasife... Bin bir yanımız ise ateş dalgalı bir denizdir... 3/: Burası korunaklı bir galaktik aşk kulübesidir... Kararmış suretlerle ışığın arkasından yürüyorduk. Usul ve gevrek... Ateşler üfleyerek. Dağlı Albaniler zil takıp oynamada. Ve tıklım tıklım güzergah kenarında. Krallarının ardında post bürülü dızmanlar. Kılıçlar sivri dilli yıldırım... Önlerine dolanansa alüminyumdan bir zırh. Kabaralı kumaştan sisli pelerininin önü ise yırtıktı... Arkası kraterler vilayeti oluyordu tarihin bu kıyısının. Bizim bekleştiğimiz durak burası. Yani sayın ki Alamut kalesidir... 4/: Dedik ya ey ehli şiir... Burası korunaklı bir galaktik aşk kulübesidir... Ahmet Yozgat |
![]() |
![]() |
![]() |
#1082 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57921
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Sokaklar Benim
1/: Olunca bu günde akşam Alın sizin olsun Kocaman apartmanlar Sizin olsun o sıcacık odalar Yalnızca ıssız sokaklar benim. 2/: Olunca bu günde akşam Alın sizin olsun Nazlı çocuklarına Hediye taşıyan babalar Sizin olsun o sıcacık çorbalar Yalnızca soğuk sokaklar benim. 3/: Olunca bu günde akşam Alın sizin olsun Sevgi dolu bütün dünyalar Ben mi kimim? Ben sokak çocuğuyum Yalnızca karanlık sokaklar benim. Ahmet Yozgat |
![]() |
![]() |
![]() |
#1083 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57921
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bir Hallaçtır Aşk, Kader ve Kaza Atar
1/: Bir hallaç pamuk ve kader el yazmaları atıyordu... Ya kuasarlar öyle mi? Onlar ki öz hısımlarını konuk ederdiler yüreklerinde. Ama beceremiyorlardı henüz adam ağırlamayı. Çünkü sırlar ülkesine gelen kayboluyordu. Çünkü siren kızının gözleri birer gayyaydı sanki. Hatta lacivert tünel gibi ürkütücüydü yaşam kimilerine. Ve nabız atışı gibiydik biz arzularımızla. Bir dişi partikül yalnızlığına sevdalar katıyordu. 2/: Bir hallaç pamuk ve kader el yazmaları atıyordu... Özlemimizle yan yanaydık. Yapayalnızdık yaşadığımız kaoslarla. Gece ve güneş garip bir düşmanlıkla dansa durmuşlardı. Karanlıkla aydınlık aynı cephede. Ya da ilk savaş... Sonsuza kadar sürecek bir cebelleşmenin şahitleriydik. Yıldızlar da bizimle beraberdiler. Ve yeknesak yanıp sönüyorlardı. Meraktı bu. Ne olacak? Veya nasıl olacak? Yürekler ayarsızdı ve sabırsız atıyordu... 3/: Bir hallaç pamuk ve kader el yazmaları atıyordu... Yüreğimizde yabancı bir nazar vardı. Derin izler batıyordu keyfimizin fiziğine. Kabaralar acıtıyordu. Prototip bir dızmandı yüzeyimizdeki. Ve gecekondu kuruyordu izinsiz. Bing bangdan beri ivedilikle işliyordu elleri. Hissediyorduk an be an devinimini zamanın. Çünkü çukurlarımıza doldurduğumuz topraklar kavruluyordu. Tümsekler savruluyor, düzlüklerde tandırlar yanıyordu... 4/: Bir hallaç pamuk ve kader el yazmaları atıyordu... Soğukla kardeş sayılırdık temmuzda. Ama... Sarı sıcağı ilk kez martta duyuyorduk. Yine de yalnız değildi zamanı ilk ayları. Bizden er dileyen biri daha vardı. Bu, savaşın kutsayıcısı Herkül'dü belki de. Ya da Zalın oğlu Ürüstem... Onların hadsiz çarpışmalarına düçar olmuştuk yana yakıla. Onulmaz yaralarını taşıyorduk zirvelerimizde. Sis ve karın ortasında kurtlar debeleniyordu. Belki de kurşuni özlemlerdi. Bizi albenisiz yaşamlara bağlayan ibrişimler. Çünkü beynimizde de bir merdi meydanlar yatıyordu... 5/[IMG]http://www.************/images/smilies/biggrin.gif[/IMG]edik ya ey ehli şiir... Bir hallaç pamuk ve kader el yazmaları atıyordu... Ahmet Yozgat |
![]() |
![]() |
![]() |
#1084 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57921
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Sokaktan Gelen Ses
1/: Üşüyen ellerimiz uzanıyor Çevremizi dolduran sizlere Bir türlü yakalayamıyoruz Biz öksüzüz ağabeyler Biz yetimiz ablalar Biz sokaklarda kalabalık içinde Yapayalnız yürüyen Kimsiz kimsesiz çocuklarız Sizce yok sayılırız Ama mahallenizde Bizler de varız. 2/: Yüreklerimiz uzanıyor Sevgiye yakalayamıyoruz Biz açız ağabeyler Biz susuzuz ablalar Biz çok uzaklarda Ama yanı başınızda Buza kesen sokağınızda Ya da kocaman caddelerinizde Yapayalnız tek başına büyüyen Kimsiz kimsesiz çocuklarız Sizce yok sayılırız Ama kentinizde Bizler de varız. Ahmet Yozgat |
![]() |
![]() |
![]() |
#1085 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57921
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Sofrada Masal Gerek
1/: Kaç kere söyledim Bilmiyorum anneme 'Anne akşam sofrasına Pilav koy, musakka koy Daha büyük bir kaba Tatlı bir de masal koy.' 2/: Kaç kere söyledim Bilmiyorum anneme Yemeğin arkasından Yiyeyim masalımı Sofrada tatlı yerine. 3/: Kaç kere söyledim Bilmiyorum anneme Doyurunca tıka basa karnımı Kuşanıp keskin tekerlemeyi Belime kılıç yerine Çıkayım Kaf dağı seferine. Ahmet Yozgat |
![]() |
![]() |
![]() |
#1086 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57921
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bir Sarı Şeytan AşkKomplosunda
1/: Sarı bir şeytandı o kırmızı komplosunda yer alan... Cam şangırtıları melodide pes bir ritimdi. Heyula maddeler duvarları yalayıp geçiyordu bir yarış atı hızıyla. Marsi'den bu yana akın akına kraterler. Karşıdan gelense bir eski zaman hyle'si. Ya da Daimon diye bir ruh. Ya da bir bozkırlı muharip ki silme alaz terkisi. Herkesi bir helecan boğuyordu boğazlarından. Biz mi? Aman aman... Kaosun ortasında... 2/: Sarı bir şeytandı o kırmızı komplosunda yer alan... Arz usul usul perdeye çıkıyordu. Çağ buzul çağı değildi henüz. Ateş mahlukatına hazırlık vardı. Her şey birkaç milyon ışık yılı... Ve bir sevdalık zamandı. Sonra doğulu bir savaşçı misali kimona sevişmelerine iştirak ediyordu iştahla ada. Ve ufaktan aşk ve meşk örmede bir yanına. Diğer yanına su serpmede... Yıldızlar uçuşmada galaktik paltosunda... 3/: Sarı bir şeytandı o kırmızı komplosunda yer alan... Sarı bir şeytan mıydı? Ya da lacivert satan? ... Kendi komplosunda olan o zaman. Kızgın dızmanlar ise bu hengamede hotozlu birini altına alıyordu. Eziyor ve üzerinden geçiyordu masif sevda ehlinin. Kozmik bir kapının kenarında bekleşen ise bizdik. Ve bir kaç Plüt ortodoksu. O ne? Kaçkın ışık yılı kısrakları bir mesihi daha bindiriyordu o sırada düldüle. Cesetler şehadet denizinde. Işk hanenin duvarlarına sıçrıyordu kanımız. Ve izanımız hiç çıkmamacasına. 4/: Dedik ya ey ehli şiir... Sarı bir şeytandı o kırmızı komplosunda yer alan... Ahmet Yozgat |
![]() |
![]() |
![]() |
#1087 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57921
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Soluk Yüzlü Arabanın Yeşil Gezisi
1/: Geçen mevsimden kalan Soluk yüzlü bir arabaydım ben Soğuk sıcak demeden Atıldım bir kenara Bir ara sanırım sıram geldi Önce yeşile boyadı beni, Sahibim Salih amca. Sonra yeşil bir geziye çıkardı Günlerce gün görmemiş ailesini. 2/: Bir sabah tuttuk yaylanın yolunu Oğulları ve kızlarıyla Yolların toprağını tozutarak Aheste aheste geçtik dik yamaçları Taradı gözlerimiz görkemli manzaraları Bu gibi köy pınarlardan sulandık Çimenlerde yuvarlandık Çiçek topladık çayır kenarlarından Sesimize ses verdi börtü böcek Ayak altındaki yuvalarından Anlaşıldı bu sezon böyle geçecek Sevindi herkes Halaya durdular kol kola Ben de sevindim Dedi ki: 'Salih amca Hazırlan gelecek yıla.' Ahmet Yozgat |
![]() |
![]() |
![]() |
#1088 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57921
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Burcun Kenarlığında İkizler Aşkı
1/: Kova burcunun pirinç küpeştesinde ikizler oturuyordu... Geç mi kalmıştık yoksa galaktik çayırlarda? Oysa o saatlerde aradığımız aşktı sadece. Aşkları ve alkışları boy boya istifliyorduk. Metalik bir tarrakayla yankılanıyordu galaksi doğumları. Tavandaki bir lahuti delikti. Ve gittikçe uzaklaşıyordu. Sevdamızın kıyısından sarışın varaklı avizenin ışıktandı saçları. Ve sarkık... Yanağımız yanıyordu iğnelenerek. Kova burcunun sarı pirinçten kenarlığında bir ikiz oturuyordu. Şiir adamları onun dizi dibinde... Ve aşk dilberleri sere serpe. Ve hep bir ağızdan ritmik tempo yarışındaydılar. Sonunda olan oluyor... Dilleri kuruyordu... 2/: Kova burcunun pirinç küpeştesinde ikizler oturuyordu... Yaşasın Martin Luter! O da kim? Ve Neden? Ne diye bağırıyordu o dünyevi kural? Anlayamıyorduk. Daracık alanda felsefi övünmeler... Protestanlık nutukları zamanın doğu bölgesinde. Şimal sade kar ve kin... Aşk zamanının bir sayfası yırtık bir baştan diğer başa. İntikam tarihinin sayfalarından elini kaldırmıyordu lanetli bir çeri. Gözleri değirmi ve oldukça iri... Kalabalığın yarılmasını ortasından... Ve mazlum insancıkların susmasını istiyordu. 3/: Kova burcunun pirinç küpeştesinde ikizler oturuyordu... Sanırım Jüpo idi kahveleri ortalığa deviren. Kalabalık susuyordu. Ne yapsın can karşısında? Ama Mecnun'un açtığı kapak gübre ile kapanıyordu. Son bira yudumlanıyordu bir yıldız dudağında. Zamanın musluğunda bereket... Ve akan sıvı kırmızıya çalıyordu kimi zaman. Azala azala kesiliyordu çoğunluğun feryadı. Azınlıksa zaferle kuduruyordu... 4/: Dedik ya ey ehli şiir... Kova burcunun pirinç küpeştesinde ikizler oturuyordu... Ahmet Yozgat |
![]() |
![]() |
![]() |
#1089 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57921
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Canlardaki Yıldızlar Yekpare Aşıktılar
1/: Canlardan kazınan yıldızlar aşk gibi ürüyorlardı... Halimizi sormayın şiir ve aşkın beyleri. O kıstakta bir sarmal galaksi tuzağındaydık. Sonumuzun yaklaştığını hissedebiliyorduk yasla. Bir perspektif kısıldığı meydanın içinde kendini boğuyordu. Zamanın ilk on üzeri otuz üç saniyesini bin yılda tüketiyorduk biz. Artık zamanın peşinde dilencilerdik. Yüreğimizde kor tandırlar oyuluyordu. Katılaşan kanımızda düşmanlar yürüyorlardı... 2/: Canlardan kazınan yıldızlar aşk gibi ürüyorlardı... Yol daralıyordu. Alanlar hiçti. Yazgımıza doldurduğumuz kazalar peşpeşeydiler. Sırası gelenlerle ellerimiz tanışıyordular. Kuşcağız canımızdan kazıdığımız yıldızlar yekpareydiler. Ama her saniye yeniden ürüyorlardı. Akşamlardan huruç eden kızıllıksa utançtı şafaklar için. Astronun yüzündeki aptallıktı tek sermayemiz bizim kurtlar sofrasında. Ve vahşi baryonlarla zifaflardaydık. Kervanlar yürüyor, takyonlar ürüyorlardı... 3/: Canlardan kazınan yıldızlar aşk gibi ürüyorlardı... Yüreğimizeydi kızıl kıyıcılığımız. Caydırıcılığımızsa miniminnacık... Kanlı tandırlara doldurduğumuz intiharlarımızdı zor zamanlarımızda. Dört bir yanımızda günah keçileri. Ve tolojinin sukunet elçileri... Her kız için bir yıldız doğuyordu kozmik anadan. Her oğlan için kıvamlı bir seyyare. Bu diyarda aşk pare pare... Özlem masif cevherdi. Şişen evrenin hududuna sakladığım menzilimizdi alnacımızda balkıyan. Ve ak çizgili kuasarlar bileklerimizin son ürünüydü. Aşk zamanını paylaşıyordu heyula korkunçluklar. Ve kozmogoniye akıtıyorduk gül suyunu dudağımızda damıyan. Sarhoştu... Bir tapınak halısı gibiydi evren. Şişiyordu habire. Terimizi bürünmüştük ya bir kere. Çaresiz devinecektik. Ve bir aşk ve ışk hanedeydik. İçeriye nev akdelikler ve prototipli planetler giriyorlardı... 4/: Dedik ya ey ehli şiir... Canlardan kazınan yıldızlar aşk gibi ürüyorlardı... Ahmet Yozgat |
![]() |
![]() |
![]() |
#1090 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57921
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Sokaklar Nereye Gider?
1/: Bizim evin önünden Bir uzunca sokak geçer Şu köşede sağa döner Döner sola bir sonraki köşede Uzaklaşır döne döne Köşelerle kol kola. 2/: Bizim evin önünden Bir daracık sokak geçer Her eve uğrar Birer kova su içer Baharda toz toprak demez Kışda kar buz demez Bizim sokak uğrar da her eve Hiç birinin kapısından içeriye giremez Uzaklaşır döne döne Yalnızlıkla kol kola... Ahmet Yozgat |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|