![]() |
![]() |
#10 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Anne
ANNE Sen gittin, Boş kaldı yerin; Her yer, hatıranla dolu… Gezdiğin yerler, Nefes aldığın hava, Seninle dolu… Gençliğini istemiyorum, Koşturmalarını istemiyorum, Şurada otursaydın, Yeterdi diyorum… En son, Şurada oturmuştun, İlacını içip, Şurada uzanmıştın, Ve bir daha uyanmamıştın! Şimdi senin yerindeyim, Şimdi, Ben de ilaç alacağım, Şöyle bir uzanacağım, Belki sana ulaşacağım! “Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar olmaz.” derlerdi. “Ağlarsa anam ağlar, Gerisi yalan ağlar.” derlerdi. O yaşta akıl ermez, Gönül dinlemezdi… Şimdi nerdeyse, Gittiğin yaştayım. Bir bilsen anne, Sana ne kadar muhtacım! Hiçbir ilaç beni, Sözlerin kadar teskin etmiyor! Şimdi aklım erer, gönlüm söz dinler oldu. Sözlerin kulaklarımda çınlar oldu Anne: “Ana başta taç imiş, Her derde ilaç imiş, Bir evlât pîr olsa da, Anaya muhtaç imiş! ” Nasıl muhtacım sana…! Nasıl muhtacım Ana…! Mehmet KIYAK* Mehmet Kıyak
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|