![]() |
![]() |
#101 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() İlerliyordu Zaman
İlerliyordu zaman.. Sensiz şehirlerde bıraktım gözyaşlarımı, Takvimlerden nisandı yapraklar, Sır oldu acılarım, doğum günüm uzaktı, Kelepçesi takılıydı bileklerimde sensizliğin Hançerleşen sözlerinin... İlerliyordu zaman, Hala nisandı oysa takvim ayın dördüncüsünde, Baharındaydım mevsimlerin; İlerliyordum ben de hala içimdeki o beklemelikle, Gözlerim yaşlarla dolu, tutuklanan hıçkırıklar, Yutkunmalığım... Zindandı kaldırımlar, Sen de yoktun kollarımın arasında, Taş dizili yolarda inleyen ayak seslerim, Yalnızlığım, közü sönencide sigaram. İlerliyordu zaman, Nisandı aylardan, ilkbahar mevsimlerden, Çiseliyordu yağmur; Önümde biri filizlenmiş, öteki açmış menekşeler, Eğildim, kıyamadım kopartmaya ötekini, dokunmadım birine, Eğildim; ellerimde kelepçeler, sensizliğim, Hançerleşen sözlerin, İntiharındaki gençliğim. İlerliyordu zaman, Hala nisandı oysa Kışındaydım mevsimlerin, Beni süzüyordu bu şehir. Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#102 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() İnanamam
duyulmaz haykırışlarda aydınlanmalı ******* *******in karanlığında çözülüverdi heceler: bir gün sesinle uyansam inanamam geldiğine çilelerle yoğruştuğum günlerin geride kalması mümkün mü nazlı yar kakülünden bir tel koparsan boğazımı sıkıp sürsen Karadeniz koylarına cesedimi inanmam geldiğine yalan bu bir uyku bir çözgüsüz sevda yazgısız sevda sen ölsen de dönmezsin sevgilim bana âşıkların saç tellerini kibrit aleviyle yakarken anlamsızca benden uzak gözlerin de yanar gözlerinin yaşı yalnız seni yakar gördüğüm sen olamazsın sen olamazsın yedirirsin etini bana kemiğini koklatmazsın biliyorum sen benim olamazsın (Perşembe,12.08.1999/01:08) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#103 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() İnce Bir Sızı
Söyleyecek ne bir söz Ne de tavrım kaldı, aşka dair... Seni içimde eritmedim ben, şekerler gibi, Bir kez sevdim ve aşkım yaşayacak Bir mezarın ömrü kadar. Bende sen varsın, sen! Sen, kıyamete kadar! Sokak lambaları sönünce birden Saklanırdı ya ümitlerin hani, Kara kış geldi mi ürperirdin soğuğundan, Ağlarken sığınacak bir kucak bulamazdın; Bıraktığın gibi kaldım şimdi o sızılarla. Söyleyecek ne bir söz Ne de tavrım kaldı, aşka dair. Sokak lambaları sönünce birden, Kaçardı ya ümitlerin, Kara kış geldi mi ürperirdin soğuğundan, Ağlarken sığınacak bir kucak bulamazdın hani. Şimdi o sızılardayım. (Salı,06.06.2000/00:33) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#104 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() İnziva ve Kutup Yıldızı
Bir an geldi aşkımla Hani her zamanki Yüreğimin taştığı, Seni gökyüzünde, Seni yıldızların arasında Aradığım, Hani her zamanki Kutup Yıldızı Gördüğüm gözlerini... Vakitler geldi aklıma. Sen geldin ya aklıma! Hani her zamanki Aradığım Vakitler gibi aklıma. Sensin ya gözlerinle Ve sözlerinle Yanımda duran; Bilemesen de, Göremesen de, Yaşamasan da. Kapısız evlerin Kırık pencerelerinin, Çöken duvarlarının, Başımı yaran Taşların Soğuk, karanlık, ürkütücü, Küf kokan, Biçimsiz odalarında; Sersefil farelerin içinde, Toprağa, kire bulanmış Düşünürüm; Yalnız adı kalmış, Sahipsiz, Kin dolu, Ölüm kokan aşkların, Simsiyah izini silemeyen Bir yüreğin İsyankâr haykırışlarıyla. Sonra içerde Kırıp şişenin başını, Kanayan parmaklarımla -Hatta ağzıma götürüp- Kanata kanata içerim Gözlerinle, Sözlerinle, Getireceğine söz veren seni, Düşman da olsa Senden daha çok Değer veren içkiyi. Çünkü seni söyler Ve yansıtır ruhunun bütün çıplaklığıyla Gözlerime. Gözlerim o pis, Mikrop yuvası odayı Bir köşk yapar, Bir saray yapar; Seni de sultan, Beni uşak. Hala sensin gözde, Yıldızsın sarayda. Sadece benim değil, Bizim değil, Dünyaların sevdiği Yıldız... Kutupların soğuğunu Silip gelen, Unutan, Unutulmayan ve Ve uzun bir aradan sonra -Uzun fakat aşağılık, Ayrılıların öncüsü- Beni silen, Beni kesen hançerlerle Geri dönen Yıldız. ..................................ve ben: 'Bir gece yıldızlarla...' Kutup Yıldızı'yla baş başa, O adi odada, Karanlıkta, Şişenin içinde seni arayan; Hayır, gören! Hayır, bulan! Ve bu avuntularla Hem üşüyen Hem ısınan Ve bu avuntularla Hem sevinen Hem ağlayan İnziva Hükümdarı! (Cumartesi,31.01.1998/23:02) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#105 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() İtiraf Ediyorum
Kaçmak istiyorum ben, Ufuklara gitmek. Kaçmak... Ta ufukların bile yetişemediği diyarlara gitmek! ... İstemediklerimi arkamda istiyorum, İstediklerimi ise önümde. Yapamıyorum. Belki de yapmıyorum. Fırtınaya kapılmış koca bir gemiydim eskiden, Şimdi yine öyleyim; Ama zayıf bir sandalım, Su yutsa yutacak beni, Neredeyse küçük bir balık Devirecek, Yengeçler, makaslarıyla, Sandalımı ikiye bölecek... Bilemediğim düşmanlarım Hançerleseler ölürüm. Bildiklerim kim-ler? ! ......... Kim karşılayacak beni? Ne isteyecek, ne bekleyecek benden? Ya ben! ... Umulanı sunabilecek miyim? Hevesime ulaşabilecek miyim? ........ Şimdi, şu an derdim ne? Hangi kilit açılmıyor? Ne, zincirlemiş beni? 'Sensin, Şeytan! ' desem, Hangisi üstlenecek? Nefsim mi kendim mi? Hangisi kovalıyor benden beni? Niye gidecek bir yuva bulamıyorum? Hani o kuvvetli hayallerim nerede? Azgın kısraklar gibi tepinen, Nefsine köle olmuş hayallerimi, diyorum. .......... Tar-ü mar olan benmişim hayallerimle, Hayallerimi gerçeğe bağlayacak köPage Rankingüyü Kendi ellerimle yıkmışım. ......... Fail bensem, Kendimi kendime düşman etmişsem, İtiraf ediyorum! .......... Ah, ümit kapısı, sen yok musun, Sen yok musun dünyada? Kör ediyor beni İçindeki güzelliğin... Ben arınmak istiyorum her şeyden, Her şeyle bir olmak istiyorum; Berrak sular gibi temizinden, Bebek cildi gibi kusursuzundan, Güneş gibi parlağından, Ana sütü gibi, helalinden istiyorum! (Ağustos-Eylül 1996) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#106 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() İzzet'in Fırtınaları
Gecenin ıssız karanlığı çöktü, Karanlıkta yürüyen ben, Gözümün önünde hayallerle sen; Gidiyorum, unutma beni. Dağlarda kokan kekikler yanında hiç kalır, bunu ben değil kalbim söylüyor, Pembe güllerin kokusu senden güzel olamaz, Bunu ben değil kalemim yazıyor. Gökteki yıldızlar sen kadar ışıldayamaz; Çünkü o kalplere ışık saçamaz, İnsan sevgisiz mutlu olamaz, İzzet de sensiz olamaz. (1997) İzzet ERTAŞ Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#107 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Kâbuslar Serpiyorsun
kavgamızla başımı vuruyorum apansız yastığa saatler tıklıyor uykusuzluğun zehriyle dalıp gidiyorum yavaş yavaşça kâbuslar serpiyorsun rüyalarıma her biri azap dolu kâbusların köşesinde etimi kıymık kıymık kopartan sırtını dönmüşlüğünün kasvetiyle şimşekler tepeme çakıyor seğirtişimin paratoneri oluyorum başım uzakları çekiyor uyanmak istiyorum zorlanarak elektrikli sandalye yapmışsın gövdemi kilitleyen yatağı kabuslar serpiyorsun rüyalarıma değiştikçe mekan yürek değişiyor kah dibimde kah yoklardasın aniden bir gururun dağı oluyorsun koşuyorum ardından kaybolup gidiyorsun bir taşa oturayım derken itiyorsun dipsiz bir boşluğa uyanayım diyorum düşüyorum çırpınıyorum çırpıyorsun bir bulutun karasına hülyalarımı kabuslar serpiyorsun rüyalarıma saatlerim telefonum kapım davullaşıyorlar hırçınca göz kapaklarıma kurşun sıkıp kalkıyorum alelacele koynumda yellerin esiyor telefonda son sesin kapıda ayrılığın icrası kabuslar serpiyorsun rüyalarıma (Pazar,10.10.1999/02:55) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#108 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Kaderin Benim
Ateş gibi yaktın yüreğimi Güzelin kızı, Baktım mı ısıtırsın içimi, Başlar bir sızı, Başkalarında görmedim Sendeki nazı. Sensizliğimde yaşarım kışı, Seninle yazı. Varlığın çokluğumdur, Gerisi azı. Yârim olacaksın, yazıldı Alnımıza yazı. Düğünümüzde çaldıracağım En iyi sazı. Yoksa olacaksın elimden Ölüme razı. (1997) Rıfat İLKAYA Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#109 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Kalbimin Gözyaşları
Gözlerim yağmur yağmur akmıyorsa, Yemyeşil yapraklarını okşayıp Zindandan bahara çıkmıyorsa Suçum yok canan, nağmelerin kayıp! Seviyorum seni, oysa görmezsin, Çekilip kışa bırakırsın beni; Donar gözyaşlarım elimde, bilemezsin! Uzatıp tutmaya versen elini... Ağlardın, içim gibi, bak o zaman, Çıkamadı durmak istemeyen yaşlar, Kalbimden ta yüreğine uzanan Aşkım, tabutlara giremez, ağlar. Dönülmez, terk edilen sokaklara; Bitmez sevda, derinlere işledi, Bir ağlasam işler koca dağlara, Duymaz ki yar, ah, kulağını vermedi! Sevmekle yetiniyorum, ağlayıp; Gözlerim yağmur yağmur akamıyorsa... Baharı hep benimle yakalayıp... Öldürürsün beni bir gün, durmayıp. (Perşembe,11.06.1998/00:41) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#110 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57915
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Kavuşma
son nefesimdi hasretinle ziyan olan, kıvılcımlara yanaşmış gözlerim demir aldı apansız, kavuşmuştuk, dağların dağlara kavuşamadığı yerde, ağaçlar çiçek açmış, meyve vermişti o gün, hüzün saatleri unutmalarıma karışmış ve sarılmıştım boynuna sımsıkı seni hatıralarda arıyordum hayal meyal, anılarınla seviyordum mutluluktan koparcasına, buldum seni buldum! kavuşmuştum gözbebeklerine, ellerine, saçlarına. değer miydi o kurşuna, değer miydi yağmurda, çamurda, karda-kışta beklediğime anlamsız gidişlerin? bugün hava bozuk ve yine gideceksin, her vedanın kurşun sıkışıyla beni bekleteceksin, sarılayım dağlara, sarılayım kışlara ama ne zaman geleceksin? ne vakit gövdeni saracağım? hangi güneşli günlerde seni bırakmayacağım? (Salı,22.06.1999/00:15) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|