![]() |
|
![]() |
#1 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Göç
Bir göç eylemektir Tümcelerdeki eylemlerimizin sonu Ve eğlenceli değildir hiçbir sürgün… Bir zengin kalkışıdır En fakir sofralardan Yanık şehir ağıtlarıyla Her yıl kutlamaktır sonunu Mavi önlüklü Yaş olduğu kadar yaşlı pastalarda… Hücrelerinde rant kavgası Ölümle yaşam arası Ve aslında hüküm verilmiştir —Ki Kendisi ölümdür…- İşlemektedir İlk nefesini sorgulamadan aldığın andan bu yana… “göç eylemek” neden içinde sürgün taşır Bu yara neden kanamaktadır Şart mıdır çöl tüm göçlere Ve kervan dediğin en az bir KERe Van’dan geçmelidir… Öyle geçişsiz şehirli Şehirsiz kavim göçmeleri Olmayan bir coğrafyadan… Diğerine. Ve gezinmek bir sevgilinin saçlarında tüm dünyayı… Büyümeden. Göç; Yarım kalmış ne kadar ayrılık varsa bizanstan* Tamamlanmak içindir yarım bir sevdada Çoğunlukta doğudan batıya… Fazlasıyla İstanbul’da… Ve göç eylemek; Gitmek durmadan Susmadan Konuşmadan… Bir sürgün çabası Zaten yabancısı olduğun topraklardan… Kürşat Uçar |
![]() |
![]() |
![]() |
#2 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Gün Ayrılıksa
Denizi olmayan bir şehirde Tüm ayrılıklar kıyıya vuruyor bu gece Yalanlar gün ışığı kadar açık, yakıcı Tenin güneşi alabildiğince kızarıyor hayatlar Utanmalardan Aldatmalardan değil Aldanmaktan utanmayan yüzlere… Her iç burkan veda unutuluyor Sesler metalikleşiyor telefon konuşmalarında İsimler siliniyor neye yol gösterdiği belirsiz rehberlerden… Adresler tarifsiz kalıyor Lisan Ayrılık oluyor İnsan Ayrılık kokuyor Bir nisan akşamında bitiyor Şarap misali yıllanmış asırlar… Bestelenmemiş şarkılar dökülüyor dudaklardan Hiç yazılmamış şiirler okunuyor Olmayan bir kütüphanenin tozlu raflarında Henüz basılmamış kitapların işgali başlıyor… Eski sevgililer için yürüyüşler düzenleniyor Ve binlerce ayrılık birbirinden habersiz atıyor adımlarını İsyan bayraklarıyla Yaralarıyla Susuzluklarıyla Çünkü sustukça sıra Susayanlara geliyor Ve derin kuraklıklar tespit ediliyor Yağmurlu sonbahar akşamlarında… Damarlarımızda ayrılık rh negatif dolaşıyor Hiç kan kaybı yaşanmıyor Kansız sevişmeler sırasında… Şimdi Saat ayrılığı bir geçiyor Ve bu konu başlıkları dâhilinde Gün ayrılık Akşam haberleri başlıyor… Kürşat Uçar |
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Güz
Kimse değil Bir isimden gayrisi yok soframda Sana ait bir gençliğin Kırılgan yanlışları Yanılmaya yüz tutmuş Yenilgiye hazır bir hastanın Ellerimde hayat bulması… Gün aydı benden önce Ben senden önce seyirsiz bir defter Ve el yazısı Senden geçen bir kuşun Kanatlarından dökülen… Yaralarımı kamufle eden gülüşüne Yetmemektedir türk dil kurumu Anlatamam bu yazık şair halimle sırrını Başka bir lisanda kaybolurum Bu ipte diliyle cambaz Yazık şair kalır adım Yürümez… Şimdi olmayan bir beni Benden daha bensiz bir hayata atmak Ateşte yürümektir ve susatır diye içimdeki yangını Adındaki “güz” Bu kar tanesi Bu çöl Bu alnımdan çok sana yazılı kader mekandan başka hiçbir şeyi değiştirmeyecek bu geliş zamanı elimden alır... Kürşat Uçar |
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Hadi Başla
Gecenin hiç bilmediğim görmediğim bir yarısında Sanki yeni taşındığım bir şehir gibi bu oda Yabancı sesler ilintili, yüzüme çarpan her aynada Umutsuzca bakılan lise aşklarına yakın bir yerde Sen Çocukluğum Tüm Korkum Ankara’ya bahar yaklaşmakta Ki başlangıç mevsimidir oyunlarımın Kelimeler kifayetsiz değil anlamsız bu defa Alışılagelmiş bir sevda tortusudur sırtımda Alışagelmiş insanlar çoğunlukla kaybediş başlıklı sevdalara Şimdi bu gece ya da yarın sabah Pek fark etmez aslında bunca zaman beklenmişsin Bu tortuyu yalnızca sözcüklerin yakmakta Kapama gözlerini seni dinliyorum hadi başla... Susma Benim çığlıklarım bana sessiz kalırken Mırıldan bir şeyler fazlası değil hazırım umuduna Senin Sesinin Yalın bir yalan bile yeterli Gözlerime bakman kaydıyla Kapama gözlerini Hadi başla… Harfleri sana yazılan günlerin Saniyeleri bir mektup merakı zarf ardında kalan Tedirgin sabahlarında uykusuzdum… Sen her gece gözlerini kapattığında Ben yanımda olabilme ihtimaline sustum… Gergin bakışlarında akşamüstlerinin Yabancı sesler duydum… Beklerken seni Sensiz mahallelerin Sensiz sokaklarının Sensiz mekânlarının Kokusuz koridorlarından geçtim Kalabalık kabalıkların ortasında Bir orta oyunu hayat Sensiz kalan... Sana kalan ve sana bağlayan her şeyini Bir umutsuz yara Yabancı bir tenin Sol tarafında… Kuruluşu sana ait olmayan cümlelerinsiz Biçare kalan… Bakışlarından birine yanlışlıkla çarpmaksız Yaşayamayan… Bu yüzdendir Kapama gözlerini Ve susma Hadi başla… Kürşat Uçar |
![]() |
![]() |
![]() |
#5 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Hayat Doğrusu
aklım hangi yoldan alır beni,hangi yola götürür bilinmez.bu çıkmazların sonu,adı üzerinde bir yerdedir. hayat doğrusunda orijin yani başlangıç noktamız,kaçımıza göre doğumdur, kaçımıza göre aşk kaçımıza göre.... hayat doğrusu sayı doğrusu gibi değil.sonsuzluğa uzanmıyor.gerçi 'son'umuz kaçımıza göre ölüm ki? bugün bu çıkmazların ilacı, sorgusuz sualsiz inanmaktır yine.yeni çıkmazlar için.zaten hayat yenilgilerden sonra,daha iyi yenilmek çabası değil midir? hayat doğrum yenilgiyi gösteriyor.orijinin yani yeni bir başlangıcın solunda,negatif... eksileri artıya çevirmek,sonra yine eksilmek,kendimizden... hayat 'gün'ler gibi...her başlangıca yeni bir gün diyebiliriz.ve beraberinde gelen yenilgiye de gün batımı...güneşin karanlığa salınımı. ve şu genel başlangıç ve yenilgimizi de tek bir güne indirgeyebiliriz. yani bitimli hayat doğrusuna da bir 'gün' diyebiliriz. şimdi bende parçalı bulutlu bir gökyüzü var...karanlığa hazır değilim.toprağım kurak... doğru düzgün güneş görmüş değilim üstelik. bulutlar dahi yalan,hidrojenle oksijeni bir arada görmüşlüğüm de yok... içimde deniz göz yaşları... Kürşat Uçar |
![]() |
![]() |
![]() |
#6 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Hep Bir Hiç İçin
Varlıkla yokluk arası bir yerde Ya hep ya hiç sevdalar yaşadım hep Bir hiç için… Ölümle yaşam arası ince çizgide Gerçek yalan karışımı bir şeyler işte… Ve bu karışımın dozu hiçbir zaman elimde olmadı Yalanların kimisi fazla gerçekti Gerçeklerin çoğunda birkaç yalan eksik… Her umutta vardı biraz hayal kırıklığı Her bitişte başlangıç Nasıl ki her şeyimdin her zaman her yerde benleydin Ama bir o kadar da yoktun işte… Sıcak günlerde yalnızlığın soğuğu hâkim bünyede Ve de içimi yakan hasretin her soğuk günde Şehir ne kadar kalabalıksa O kadar çoktur aslında yalnızlık Yalnız sandığın yüreğinde Geride ve yarım kalmış kırık dökük bir kalabalık Doğum günlerini ölüme yaklaştığımız içim kutluyoruz belki de Öyle ya ölüm için ebedi hayat denmekte… Devir güldürürken düşündürenlerin değil Güldürürken ağlatanların devri Ağlatırken düşünmeyenler… Her çığlıkta bir susuş gizlidir Her susuşta bin isyan Sevilmek derdidir, insanı sevmeye iten Birini özlemek onu bir daha özlememek içindir Gelen gideni aratmaktadır Ama gelen de bir gün gidecek olandır… “Seni seveni değil sevmeyeni sevmektir aşk” sanıp Sevmeyenin peşindeyiz hep Bir hiç için… Kürşat Uçar |
![]() |
![]() |
![]() |
#7 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Hücre Çeperi
hücrelerimizdeki çeperler aşktan korunmak için var ve boşalmak ağlanmayan göz yaşları için yağmakta yazık herhangi iki bacak arasına... Kürşat Uçar |
![]() |
![]() |
![]() |
#8 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() İki Yabancı
Adım farkı İki farklı coğrafya arası Kilometrelere dönüşüyordu… İki beden Aynı yastıkta ama Farklı dünyalara uyanıyordu… Akıyordu yaş Birinin yağmuru diğerini boğuyordu Yağdıran yeni bir aşka hazır Bahardı Çiçek açıyordu… Oysa bir tomurcuktu ıslanana Güz sonu bir umut hasadı… Biri nefes alıyordu Diğerine tufan… Biri adım atamıyordu Diğeri ışık yılı uzaklığınca Karanlığa gömüyordu Nefes alamayanı… İki yabancı… Kürşat Uçar |
![]() |
![]() |
![]() |
#9 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() İklim Suçu
iklim sen olur kırılır rutubeti gözlerimin içimdeki kuşlar en sıcak yere yüreğime göç ederler. bu aşk yüzyılda bir yürek tutulması kararır dünya ışığım sen olur hükmettiğin toprak olur,hava olur,su olur açılır cemreleri yalnızlığımın gözün yaşı tufan gözüm yaşı çöl olur... kırılır kalbimin en çocuk yeri ezilir içimin yaz sevinçleri yağmur sen olur çekilir suları gözlerimin avaz avaz bir yalan konuşlanır ağzımın en ıslak köşesine fişleniriz mülteci yalnızlık ve asitli bir vedayla tükenir ölüm affı ahiri olmayan suçlardan aranırız... iklim... Kürşat Uçar |
![]() |
![]() |
![]() |
#10 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() İlkokuldaki Gibi
biz hala ilkokuldaki gibi seviyoruz seni küsmeye yer arıyoruz sevdanı sığdıramıyoruz o küçücük dünyaya yaşça küçük ölümce büyük bir aşka bulanıyoruz. oyun bozanlık yapıyorsun bazı o gün ozanlığımız tutuyor hayatı hatırlatıyorsun zira ve oyun ve yalanı... talan oluyor sonra milyon umut yeşermeden soluyor bahar sevilmek istiyor insan sessizce sevişmek hatrı sayılır bir dolanın muradına erişmek. dokunsam ölürüm zaten benimki kelebek sevdası bakmazsın ölürüm susarsın... ölmeye yer arıyoruz işin aslı. biz hala ilkokuldaki gibi seviyoruz seni çünkü dışardan bitirtmiyorlar aşkı ilkokuldan terk oluyoruz sonra senden dahasına gidemiyoruz kaçamak bakışlar düşlüyoruz avucumuzun içinde nefes almanı... ama sen o görmüş geçirmiş tenin yalan sevda kokuyor bizzat ilkokuldayız ve inanmak istemiyoruz bir yatağın nasıl bu kadar kalabalık olduğuna. yine de çalıyor insanı kendinden adına aşk deniyor bir kez değdi saçların yastığıma yüzüm hep o yana sevdalı kokun siner içime gidersin sabah dahi çalmadan kapıyı yine küsecek ve ölecek yer savaşı tadına aşk deniyor çalıyor iki uyku arası yüreğimden aklımı... biz hala ilkokuldaki gibi seviyoruz seni kim kaybolabilir ki saçlarında bu kadar oyun biter çıkmam saklandığım yerden. sen gidersin sonra önüm arkam sağım solum aşk bulunmazsın... biz hala ilkokulu seviyoruz biz hala seni seviyoruz haftasonları tez elden bitsin istiyoruz halen karnımız ağrıyor seni görmeden önce ve bu fişlere en çok seni kazıyoruz... biz... Kürşat Uçar |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|