![]() |
![]() |
#41 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Benimle
İnceden inceye bir yol var Yanıyor içimde hayâllerimle Dumanı seni boğuyor Buram buram tütüyor benimle Uçurum boyu uzanıyor Uzadıkça süzülüyor Yürekleri yaralıyor Yakıyor seni de benimle Yarınlara umut satmış Umutları sevdaya katmış Özlem olup kanatlanmış Savuruyor hayâlini benimle Sonun başlangıcı gibi Acının süzgeci gibi Derdimin ilacı gibi Esiyor seherde benimle |
![]() |
![]() |
![]() |
#42 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bıkkın
Çalıntı ay geceden Gün şafağa yabancı Hırsız düşlerin hırçınlığında özlem Beklentiler buruk... Yokum hiçbir oyunda... Hiçbir renge boyanmadı gökkuşağı Adsız şehirler sürgünü Deryalar buz kokusu Uykusuz kuşlar yaşındayım Kuşkusuz susuşlar bakışında... Hicran akıttım her öfke buğusuna Gece koyusuna zifir çaldım Toprağa yasladım umudu Sevdayı yalnızlıkla kutsadım... Çalıntı kalemler bulaşık şiire Mısralardan akan öksüz kelimeler Heceler küskün harflere Sırça yürekler yasındayım Yiten haykırış tasasında... Kurnaz enkazlar altında şaşkın bakış Şuura hasret haset mağrurluğu Akranı riyâ Edimi bozgun... Alelâde bir kül, yangın ertesi Yağmur yoksunu intihara davet Gelişi teşhirinde teşrihlerin İki soluk arasındayım İhtiras karasında... Nefes nefese uykular eşliğinde Seyrindeyim vicdan aynasının Kimi kırık Kimi puslu Kimi paslı... Canım çıkmaz elimden Tenim cılız seviler kıskacında An Kan revan Bıkkın bekleyişler girdabı Umuda bulan... |
![]() |
![]() |
![]() |
#43 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bıraktın
Ne yüzle gelirsin kapım çalmaya Merhaba demeye söz mü bıraktın Gönlümde erimiş sızım almaya Bir fincan kahvelik iz mi bıraktın Sözlerin altına döndüğü yerde Dertlerin dert içre söndüğü yerde Kıldan tüyden hesap bindiği yerde Küllenmiş yaraya köz mü bıraktın İner dallardaki tünek baykuşlar Diner akıtılan serseri yaşlar Oturmuşken tümden yerine taşlar Yazımda boranla güz mü bıraktın Gecenin kör vakti sabaha varmaz Sabahın ayazı rüzgârı yormaz Sanır mısın rüzgâr hesabın sormaz Yelden işkillenen öz mü bıraktın Uyan uykulardan aç bilincini Anadan üryan soy, saç ilencini Kapı kapı gezen *** dilencini Avutacak güzel söz mü bıraktın Frengi yarası sızar bağrından Salyalı mikroplar azar ağrından Damla damla nefret süzer sağrından Umuda bulanmış töz mü bıraktın |
![]() |
![]() |
![]() |
#44 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bilmesen de
Hâlâ yağıyor gökten boşanırcasına Deli gözyaşlarım gibi ağlarcasına Gökler de isyanda haykırırcasına Aşkımıza ağlıyor bilmesen de Hâlâ yanıyor ilk aşk hüsranı gibi Bitmeyen yollarda yürüyor gibi Sonsuz bir ateşe gidiyor gibi Aşkımıza yanıyor bilmesen de Hâlâ yaşıyor ölümsüzcesine Sonu yok bunun ecelsizcesine Başkasını hiç sevmemişcesine Aşkımızda yaşıyor bilmesen de... |
![]() |
![]() |
![]() |
#45 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bilmiyoruz
Bütün yorgunluğumu bir kenara atıp, yeni hayalleri unuttuktan sonra başlamalıydı açılacak ilk sayfaya yazılacak ilk harf. Neyse ki imdadıma yetişen gölgem oldu yalnızca, beynimdeki muhtelif fikirleri yargılayıp hükmedecek. Sorular, sorular, hep sorular… Hep açılımı karmaşık sorular. Ve karıştıkça karmaşıklaşan. Ve cevabını kendinde bulan. Aramayan, sormayan, bildiğini bile bile kendini sorgulamayan değil ama! Belki susarak, belki haykırarak, belki çığlıklar atarak, renklerde efsaneleşen hayatları yudumlayarak belki, belki de güneşin yanılgılarına yaslanarak. Ama aç, ama susuz, ama zavallı değil. Sır olmuş günün ortasında, gecede yahut alacakaranlıkta. Ve çıkmamış gizlendiği asfalt çamuru zifti karanlıktan…. Yığınla soru işaretleri var beynimin içinde. Ve her soru işareti bir ünleme dönüşüyor. Aşk gibi, hayat gibi, umut gibi... Neyi arıyorum kendimde ve kendimde bulduğum ne? Bir yağmur damlası ne anlatmak ister inceliğinde ve sağanakta? Kimi ıslatır, kime rahmet getirir? Gözyaşından tek farkı tuz oranı mı? Aşk dedim, sahi aşk nedir gerçekten? Herkes kendince bir tanımını yapar fakat hep kendi bakış açımızdan gördüğümüz hisleri aksettiririz. Kimine göre aşk zül ile yanıp kavrulmak. Kimine göre karşılıklı, kimine göre karşılığı kendinden gelen bir olgu. Kimi bir veya birkaç gecelik sevişmeye aşk diyerek alçaltıyor, kimi aşkına düştüğünün tenine dahi dokunmaya cesaret edemeden uluhiyet derecesine yükseltiyor. Kimi de aşkı ayaklarının altına alıp eziyor, çiğniyor ve iğrenç bir paçavra misali atıyor nereye gittiğine bile bakmaya gerek duymadan. Kimi Nietzcshe’ye öykünüp yanına kırbacını alıyor, kimi Mazosch’a özenip kırbacı kendi elleriyle sunuyor. Aşk acı çekmek mi, çektirmek mi? Neye karşılık acı? Ve neden? Ve neyin tatmini? Bu ve bağlaçlarıyla başlayan devrik soru cümlecikleri bitmez. Herkes bir yanıt bulur, her yanıt kendince doğrudur. Ama aslında hiçbiri gerçek anlamda doğru değil. Hep arıyoruz cevapları ve hep soruyoruz. Belki Adem’den, belki Nuh’tan beri. Ve aldığımız hiçbir cevap bizi tatmin etmiyor. Çünkü biliyoruz ki her tanım içinde yeni soru işaretleri barındırıyor, her soru işareti yeni bir kapı aralıyor ve kapılar hiçbir zaman kapanmıyor. Hep aralık. Menteşeleri eski hep, her aralanışta yoğunluğumuzu aynı noktaya çeken kapılar... Hayat dedim, hayat nedir? Nefes alıp vermek mi, yaşamı idame ettirebilmek mi, aç karnını doyurma telaşı mı, yaşamak için öldürmek mi, güçlü-zayıf eşitsizliği mi, diyalektik mi, eytişim mi ne? ! ! Hayata da hepimiz farklı bakıyoruz. Bir Amerikan askeri için hayat; öldürdüğü her masum insan için alacağı parayla eşdeğerde. Filistinli çocuk için hayat; elindeki sapanın ucuna yerleştirdiği taşta. Kimine göre kırkında başlar hayat, kimine göre ellisinde. Kimi de hayatın ne olduğunu anlayamadan çekilir gider bir başka hayata. Gökyüzünden kayan yıldızın başka bir gökyüzüne gitmesi gibi. Aradaki tek fark bizim yeryüzü yıldızı olmamız. Kimi parlak, kimi sönük, kiminin ışığı kendine bile yetmeyen. Her insan bir hayattır. Her insan bir dünya. Her dünya içinde ayrı bir atmosfer yaşatır. İlginç olan atmosferin içindekiler görebiliyor nasıl olduğunu. Kirli mi, temiz mi, delik mi, sağlam mı... Hiçbirimiz aynaya bakmaya cesaret edemiyoruz. Çünkü kimse kendini aynanın gördüğü gibi göremiyor. Ve kırıyoruz aynalarımızı kendimizle yüzleşemediğimiz için. Ne kadar doğruyuz, ne kadarımız yanlış. Ne kadar insanız ve hayatın neresindeyiz. Bilmiyoruz. Bilmek istemiyoruz... |
![]() |
![]() |
![]() |
#46 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bilsem
Korkarım şimdi Vallahi korkarım Tutar gelir sabahın köründe Telaşa kapılır işte mısralarım Öyle utanması, sıkılması da yok Arsız kefere! .. Teklifsiz gelir Hem de buyursuz Sanmayın kusursuz Sualsiz Sorgusuz... Niye gelir Nereden gelir bilmem Korkarım şimdi Vallahi korkarım Kim gelir Bir bilsem... |
![]() |
![]() |
![]() |
#47 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bir Aşk Hikâyesi
Bir aşk hikâyesi bu Bütün aşklar gibi sıradan Bütün aşklar gibi ayrıcalıklı... Köprüler var bu hikâyede Düşerken serin sulara Denizlere sıkılan limonlar... Ve kurtlar çeşit çeşit Leş kokulu nefesiyle Enseleri yakan... Bütün isimler var öykümüzde Kol kanat geren melekler Quasimodo, Esmeralda; çan kulesinde Ferhat, Şirin; Amasya yücelerinde Tristan, İzolde; beyaz elleriyle Hansel, Gretel; fırk fırk Koca ağızlı büyükanne bile... Her masaldan izler taşıyan Her destandan parçalar Duyanlar, duymayanlara anlatsınlar... |
![]() |
![]() |
![]() |
#48 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bir Gece Yarısında
Her gece yarısı içimde Fırtınalarla savrulursun Nedeni belli değil gibi Sen gibi bir şey Senin sevdan gibi... Belki yüreğim hep sensizlikten yana Yüzyıllar boyu süren bir umut Bir hasret Ve tutku Ve bilincim ellerinde kalmış Çırpınıyor yaralı kuş gibi Sevdikçe uzaklaştım senden Uzaklaştıkça sevdim İyimser kaldım acılara Boranlara dayandım Zulmüne inat direndim yaşamın Tutmasa da ellerimden sevdim yaşamı Onu sevdikçe senden kaçtım Senden kaçtıkça sana koştum Varlığında yokluğumu buldum... Yine senden ayrı kaldım Belki çare olur dedim Ve seni bensizliğe mahkum ettim Şimdi sen de beni bensiz yaşa Umutlara boş verme Bul beni karanlıklarda Belki Bir gece yarısında... |
![]() |
![]() |
![]() |
#49 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bir Gül
Bir gül var elimde dikensiz Bir gül, yüreğimde büyüttüğüm sevgiyle Kokusunu senden alıyor Güzelliğini senden Bir gül ki, can oluyor canıma Bir gül ki umuduma umut Bir gül ki, adı sen Bir gül, canımda solmayan... |
![]() |
![]() |
![]() |
#50 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bir Gün
Bir günüm bir sessizlik Bir günüm acı çığlık Bir günüm kimsesizdir Bir günüm kalabalık Bir gün bir günü tutmaz Ağlar mıyım, güler mi Bir günüm belli olmaz Yaslı mı, neşeli mi Bir gün bir volkan gibi Patlayacak yüreğim Acılardan açılan Kapılardan girince |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|