![]() |
![]() |
#51 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Düş Çiçekleri
Son teli de düştü yerinden, Başım baharı darağacında, Düş'tü çiçekleri yüreğimde, Ümidim diyarı darağacında. Niyaz ettim hasılını göremedim, Candan sevdim izdivaç edemedim, Yandım gittim, bir türlü sönemedim, Neşem kaynağı darağacında. Öldüm nidem gülüşünü, Görmedim bir gün güneşini, Kesmedin duvarını örüşünü, Hayatım ağacı darağacında. Sevmiyor mu ne, beni, hoş *******, Yolum anlamsızlığa gider, Düş çiçeklerim de ansız düşer, Hayalim zirvesi darağacında. (Cuma,27.08.1999/01:00) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#52 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Düşlerin
düşlerin kaskatı... donuk titreyen benim ellerim hislerin gözlerini katarakt gibi sarsa da buzulluğunda yüreğimde İbrahim'in atıldığı alevler kabarır al kucağına beni gizleyerek büyüttüğün çocuğunum ben bütün donuk düşlerini hayra yoran benim kuraklığında toprağını kıtlıktan kurtaran benim yüreğimde İbrahim'in atıldığı alevler kabarır düşlerin suların altında ben üstündeyim taneyi çoğaltan benim çarmıha geren sen zulmüne boyun eğmeyip seni yöneten benim Kainatın Hükmünü Veren'in Emirleri'ni yayan benim sen soğuk sen katı sen çevirgen insanları yüklenip Hakk'a götüren benim yüreğimde İbrahim'in atıldığı alevler kabarır (Cuma,20.08.1999/01:05) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#53 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ellerim Uzanır
getirin acıları omuzlarıma ey sevdiklerim Taşırım! silinmesin yazılar kağıdından, alınyazın olsun. cananına vereceğin bir yürek ve bir ömürse sildirme ve silme, alınyazın olsun sonu hüzün çalsa da Taşırım! düşman, içinde gizli bir silah sıkar ki perişansın güzelim pişmanım, gezerim; hani, namlum dolu değil! ellerin ellerinde düşmanının elimde değil, alınyazım olsun Taşırım, sonu ölüm olsa da... bit (e) meyen ben değilim alemde kurşunlar sert ve dinmeyen rüzgar suyun uyuduğu her yerde: bilinmeyenin içinde, görünenin dışında. bazen mutluluklar dert sende ve bende... olsun alınyazın alınyazım olsun Taşırım! ellerim, uzanır... uzanır silmeye, gözlerindeki yaşı. ellerim: bir buhran düşmanı, keder düşmanı. tutamasam da sırtımdaki öz yükümü üzülmeyesin diye pınarlarını tutar omuzlarıma atarım; kendimi götüremem, seni uçururum. alınyazım olsun, Taşırım! bilmecen olsun gördüklerim, beni dolandır labirentlerinde, yolumu sonra bulayım sonunu görsem de. varsın beni incitmen ve test etmen alınyazım olsun. Taşırım! yük yük değil omuzlar ayakta, getirim acıları omuzlarıma ey sevdiklerim! Taşırım! ne olursa olsun ellerim uzanır acılara. (Pazar,03.05.1998/22:43) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#54 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Emanet
Zafer seninmiş kin güttüğün yerde, Hasret benimdir can attığım günde, Sen attın düğümü, sen soktur derde, Uyanıp da adım attığım fer'de. Karanlık basmadan ben idim doğan, Sen ulaşamadan ansızın varan, Hiç istemesen de düğünü yapan, Sensin beni şimdi kor gibi yakan. Birden coşuyorsun; çünkü mutlusun, İstediğin oldu, hayırlı olsun! Bir gün döneceğim, haberin olsun: Aldıkların sana emanet olsun. (Eylül 1997) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#55 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Feryad u Figan
(Akrostiş) Susma artık güzellerin güzeli sevgili, konuşsun yüreğin, En sonunda verdin zehrini aşkın, yanar kavrulurum, Rüyalarım karardı bir 'ah! ' çektiren nazar-ı kelamınla; Ah etsem oysa boşuna, sen elin yarisin, Perişan olan ben, duymasa da kulağın, feryad u figandayım. Raks eden gönlünü tutası gelirdi elimin, Isınırdı, alınca gözlerinden nurunu, ciğerim, Fersude, fersude içimden akıttığım yaşlar! Ağzımı açamam, bıçak gibi kesti sözlerin, Tabutuma çakılan çivi, senin yabana bakan gözlerin. Sevgin, sevgin diye sevdim seni, sen çiçeğini bulmuşsun, Eh, sevgili, git de başkasına ver ellerini! Rızkımızı veren bir pare konuşman vardı, Ayağımı kesti yoldan, düşmana giden adımların. Perişan olan ben, duymasa da kulağın, feryad u figandayım. Resmini silemem kalb-i cihanımdan, sen git, istersen; Işığım sönse de öğrenirim kör yürümesini, Felaket olmam, olsan da başkasına yar, Anda yüreğim tutuştu da her dem durmaz, yanar, Ta ki yüreğim seni sever, hem de iki cihanda! Sen git, sen git hala elin koynuna düş! Elin bende kalsın ki verdiğin bir tutam zehir, Ruhum bir çıkar dolanır bir de girer bedenimden, Anamdan doğdumca pişman olmadım seni sevene dek; Perişan olan ben, duymasa da kulağın, feryad u figandayım. Rencide-i gönülden sorarsan seni eğer, ah etmem sana, Ilgım görmüş dedim de bu ne ola, ey can, diye! Ferinden bu kadar yaşarmış pervane misali dolaşınca, Az daha, dedim, kalır mısın, bir dem: Ömür boyunca? Tek, dedi, sen değilsin boğup attığım sevda çukuruna. (Pazartesi,11.05.1998/23:52) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#56 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Firuze'nin Arka Bahçesi
Her savrulduğumda yüzüme püskürür acılar... O günlerden kalan Kaygısız duruşların hasılatı değil Bir harabeymiş çulsuzluğumdaki neşe; Ayağımın altında gezen sokak kedileri kadar masum ve Buzulların bir anda erimesi kadar imkansız. Ekmeğinizi böldüğünüzde sevinmiştim, Yüreğinizi böldüğünüzde sevinmiştim, Niye kininizi de bölüp dağıttınız, diye soramadım bir an; Bu son sıkıntı, dedim, geçer, dedim, Geçtikçe günler yığıldıkça yığıldı, Her savrulduğunda yüzüme püskürür acılar. Çamuru avuçladığınızda Gözünüzde kan, içinizde kinle Yüzümü doğrultamadım azabımdan, belimi doğrulttuğum kadar, oysa sevincin katili ben değilim, bilirsiniz, Çehremi kana buladığınızda da Üzülmemiştim Kalbimi kör bir bıçakla söktüğünüz kadar. Zamanınız mı sabırlı, zulmünüz mü? Çok harcadınız, beni bitiremediniz... Öyle bir Firuze'nin koynundayım ki ben Nice Julietleri balkondan indirebilen ve Aristoları ansız cahillendiren... Firuze'min ellerinde büyürüm ben! Lalem ile gülüm koklarken Sizi sürünürken görürüm de Bir an olsun üzülmem halinize; Her savrulduğumda yüzüme püskürür acılar! (Pazar,08.08.1999/02:05) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#57 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Firuze'ye Güzelleme
Gün Firuze günü, An Firuze anı, Akşamsa sabah olmasın, Gündüzse gece olmasın. Firuze'nin gönlündeki bir köşeden tutunmak Dünyaya tekabül mesruriyet, demek, Canı kabından çıkana Akdeniz'ce serinlik, Yolunu kaybedene tezinden işaret, demek; Firuze hayat demek, Firuze aşk demek. Dünyayı salladığım olur kibrit kutusu gibi, Dünyam sallandıkça her çöküntüde karanlık, Karanlığın içinden ikincikli sessiz aydınlığıyla Bana kaosları delmiş bir kahraman hissi verir Firuze'mdeki uzanışlar. Hayat bir seraptır: Sıcaktaki buğumsu. Firuze, serap misali dalgalanır gidersin, Beni de senin gibi yokluklara/çokluklara çekersin, Her şeyimi vermişken her şeylere erersin. Kibrit kutusu gibi dünyayı salladığım olur Dünyaya tekabül mesruriyetimle. Gün Firuze günü, An Firuze anı, Akşamsa sabah olmasın, Gündüzse gece olmasın. (Pazartesi,22.11.1999/00:25) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#58 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Firuze'ye Sitem
Yaşamayınca seni huzur dolmuyor ruhlara, mekânsız hislerim adabınla çekidüzende, 'Bir bende Firuze! ' demedim; bir ben de Elini tutabilseydim Kayıkçıların küreklerini tuttuğunca... Onca cayırtıyla dahi kafamı karıştırmazdım Bu uğultuda. Firuze, tellerim kopmuş, Bihaberim nice cihan-ı aksaktan, Saatler zembereklerini salmış, Her şey anlamsız; İnanmışız, Zaman serab olmuş hüsran ve müsrifle, Bir ziyan ile de uçup gideceksin Firuze, Çelişiklerde. Darılma sitemime, billur billursun yine de özümde, Kah göğe kah yere, diye oynayan Soysuzlardan değilim ben, Firuze! Firuze, saçını sürütme sen gene de yerlerde, Girme suya, her yer azap dolu! Ömrümü vereceğim gözlerine dert dolmasın, Can dolsun, aşk dolsun, gün dolsun. Firuze, huzuruma ruhundan nur doğsun, Yolumuzda ne bir tehlike ne de şüphe olsun; Olursa gövdemdeki kanlar Ve bir lale ile gül olsun, Her günün düğün olsun, yeter. (Salı,03.08.1999/02:10) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#59 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Firuze
Kırlarda dolaşırken ayağına takılan bir çiçektim, Firuze. Firuze, şimdi, kalbime saplanmış bir hançersin ki Acın denizlerde batmakta olan bir geminin Suya değmemiş bayrağı kadar ıslanmaya yakın Ve tayfaları kadar can simidine muhtaç: Ağırlığınca çöküşen. Gece, Firuze, ay ışığında; beyaz ile kırmızı da güller, Bacamda yalnızlığının ezikliği tüter, Bir gün bakarsın kokun bana da eser, Lalelerce, güllerce Firuze. Söndürme lambaları güneş daha doğmadı, Firuze hala elim Kazma kürek tutmadı, Bir kalem bir de kağıdı bilirim, Sabah, seni yazmadan olmadı. Aşkım öyle sonsuz ki sana, Ah, Firuze! Kalbimi yem etmem felaket tellallarına, Belki şafaklar kadar ağlayamam ama Özgürlüğümce koparım, ırgatlığına. Ezelimi sırtında taşıyan kiracı, Vahaların doyumsuz pınarı, Firuze ruhumun gönül yatağı, Ömrümün her durağı Ve ölümsüzlük geçidinde Ebediyet konağı. *******i ay ışığında Lalelerce, güllerce Firuze. (Çarşamba,21.07.1999/01:53) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() |
#60 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57916
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Firuze *******i
Ufuklar donandı ihtişamıyla, Göklerde hilal sevinci var, Durmayasın! Gece deyip uyuma, Bu gecenin sabahı da var! Kararsa da gökyüzü, Bulansa da için, Tanyeri göz kırpar, ay parlak; Sevgilim, kalk hadi! Firuze'm, kalk hadi! Gece deyip uyuma, Bu gecenin sabahı da var! Ağlama Firuze, çağla. Coş ki senin günündür. Tuttuğun dallarda çiçekler, Sarıl Firuze gövdeme, sarıl, Meyveyi yarın topla, Gece deyip uyuma, Bu gecenin sabahı da var! Gül, diyorum, sen gülsün, ******* koynunda sönsün, Işık, ruhunla doğar, Gecenin susası gelmeyince, gelmez! Tanyeri gözlerin ufuklara gelsin, Ufuklarda gündüzün düşmanı var, Göklerde azap ateşi; Göklerde hilal sevinci var, Bu gece zaferin işareti var! Firuze'm, canım! Gece deyip uyuma, Bu gecenin sabahı da var! Kül rengi göklerin gül olmakta. Sevgili, Firuze, Tanyeri laleye zar olmakta, Gül kokun güneşten öz olmakta, Özüm sana kul olmakta, Ufuklar da donandı ihtişamıyla, Gece deyip uyuma, Bu gecenin sabahı da var. (Salı,24.08.1999/01:34) Rıfat İlkaya |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|