![]() |
![]() |
#1 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57913
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ateş Çiçeği-15
Bayat'ın kelleri bize bey oldu Arif Bey oldu Kar' Üseyin türküsünün,Geynik (Genlik) ky'de kalan tek dizesi Devresi gün ana- kız yola düştüler Dere- tepe Aziziye'ye ulaştılar Kuva-i Milliye karargâhının avlusunda direklere sarılmış ölüler Sövdü Filik Kadın ağız dolusu Sonra suç işlemiş gibi sustu Baktı yan gözle Hatçe Av olmuş avcısına kurban nasıl bakarsa Midesi karıştı / nutku tutuldu Bir böğürme geldi içinde Yumdu gözlerini kustu Meram anlatıp kapıcılara vardılar Aptil Kadir Ağaya Ağa tanıyıp Filik Kadını Sanki bütün gövdesiyle haykırdı Gözün aydın bire Kadın Aldı Filik Suvermez yolunu aştık da geldik Çileyi kahırı saydık da geldik Eşkıya zulmünü en çok biz çektik Dediler Aptil Ağa vurmuş zalimi Vuran ellerini öpmeğe geldik Aldı Aptil Ağa Ben vurmadım Filik Kadın Vuran Yarbayım Arif Bey Yiğitlik hususunda az gelir ne söylesen Şu oturan kendisidir Onun ellerini öp öpeceksen Eğildi Filik Kadın yerle bir oldu Uzandı tutmak için ellerini Arif Bey izin vermedi -Bu bizim işimiz valide- dedi Hatçe sırık gibi dikilekaldı Gözgöze geldiler bir an Arif Bey'in bakışları kocaman bir çift pencereydi Toz- kül- kan- ter- gözyaşı Ve ateş çiçekleri / yalımlar içinde Öyle bir dünya ki soğan doğrarcasına kelle koparılan Arif Bey'in bakışları Belki bir yerlerinde küçük bir çocuk Seçmediği bir yazgıya ağlayan Arif Bey'in gözlerine baktı bir ceylan Usulca indirdi kirpiklerini Nutku tutulmuş gibi dikilekaldı Öpmedi ellerini... Görenler anlatır ki Şimdiki İnkılâp Okulu'nun kapısında Kara Hüseyin ve Kel Mustafa'nın mermer direklerde sallandı cesetleri Günlerce hiç kimse yanaşamadı Her gün biraz daha şişip biraz daha koktular Öyle bir koku ki geçilmedi yanından Köylerden yılkı yılkı insanlar geldi Çoluk çocuk uzaklardan baktılar Bir hafta- on gün sonra ağzı burnu sarılı bazı adamlar aldılar mevtaları Şimdi kimse bilmez nerede mezarları Geride bir Hatçe kaldı dağlanmış goncaları Bir yaşam tiksinmek üzere herkesten Ve bitmeyen soruları olmadık zamanlarda aklına gelen Başka insan yok mu idi / neden ben... Burası Emir Dağı'dır Yaylaları- koyakları köylerinin sokakları türkü bağıdır Viranbağ gönüller avaza geldi miydi Her taşına söz düşürüp can verir Adı bilinmez ozanlar haykırır kıraçlara yaralarını Yürekler söze kan verir Bin yıllardan bu yana kovgun düşenin Ağıdı türküsüne karışır gider Nice Kar' Üseyin ve nice Hatçe Ve nice Arif Bey yaşar iç içe Ölüm bile ayıramaz onları Söylenir öyküleri bozkır *******inde Oturur dam dibine bin yıllardan acısını taşıyan gözleriyle Suvermez Köyü'nden ağıtçı kadın Tüvel Bir ağıt yakar Kar' Üseyin'e Hem ağlar - hem de söyler Zamanda söz uçurur yel... Gar' Üseyin mavzerini yağlıyo Hatçe Gelin siğim siğim ağlıyo Mavzerin gurşunu dağı deliyo Aman Filik Abam ar demedim mi Yanımda Keloğlan var demedim mi Afıyon damını yardım da kaçtım Suvermez yoluna sar'altın saçtım Üç yüz atlıyınan kız aldım kaçtım Aman Yeşil Hatçe'm gör neler oldu Seni saran kollar sarardı soldu Üseyin topçu da, Durmuş borucu Kel Çavuş da attığını vurucu Güllü Gelin sağlam tutsun orucu Petiri Petiri aslan Petiri Malzemeyi Dişkaya'ya getiri Heybetl'olur Aziziye'nin yılanı Ben bilirim ardımızdan geleni Yar elinden çektiğim elemi Uyan Hatçe'm uyan gör neler oldu Bizleri vurduran Arif Bey oldu Benim atım ağır iner inişten Ayağının nalı dökme gümüşten Kirp'oğlu'nun Hasan benim eniştem Aman Arif Bey'im ağlatma beni Mermer direklere bağlatma beni Kayıştandır Arif Bey'in kuşağı Kurbanlık gidiyo Mustuk Uşağı İkisi de domdom yedi fişeği Aman Hatçe'm aman ar demedin mi Yanımda Mıstafa var demedim mi Yağmurunan yağdım- yelinen estim Belce'yi aşınca umudu kestim Arif Bey idi de şu benim dostum Aman Arif Bey öldürme beni Mermer direklere sardırma beni Arif Bey geliyor bakın kastine Selam verir yarenine dostuna Afıyon'u tapulamış üstüne Uyan Hatçe'm uyan gör neler oldu Bayat'ın kelleri bize bey oldu Arif Bey oldu İndi de kalkmıyo dumanı Nedir eller ayrılığın zamanı Zalım Aptil hiç bilmiyo amanı Aman Arif Bey'im ağlatma beni Mermer direklere bağlatma beni Başına bürünür karalı erbi Mektebin önünde eyledik harbi Teslim olmasaydım var mıdı cerbi Aman Arif Bey'im öldürme beni Dondurma taşına sardıma beni Dişkaya'da kaldı kuzu kebabım Kirp'oğluynan Hac'Ahmet zerim zebebim Kar' Ahmet Efe de benim ahbabım Aman beyim aman kanım al akar Filiğ'in Hatçe'si yoluma bakar Kır Alan'dan çıktım atım kişnedi Üğü taşı derler bize düşmedi Astığım kebaplar dalda pişmedi Aman Yeşil Hatçe'm gör neler oldu Seni saran kollar sarardı soldu Üğü kaya yeğin olur ekini Yelebiyo Mıstafa'nın kekili Müfrezeler gelir basarlar bizi keserler bizi Aman Filik Aba'm ar demedim mi Yanımda Kel Oğlan var demedim mi Manasar'da sürüsünün bir ucu Keloğlan topçu da Durmuş borucu Kar' Üseyin attığını vurucu Uyan Hatçe'm uyan gör neler oldu Bayat'ın kelleri bize bey oldu Arif Bey oldu Keloğlan'da atar atar vuramaz Mustafa da dumanından duramaz Haydi gardaş bu yurt bize yaramaz Mustafa Mıstafa ille Üseyin Eliminen kime küseyim Gölcük Yaylasında dört kaçak gezer Dördünün omzunda var beşli mavzer Anamdan evveli Hatçe Kız gezer Aman Arif Beyim öldürme beni Dondurma taşına sardırma beni Elinde kekliği kayadan iner Karacalar Evi yaylaya konar Yiğidin yurduna boz kartal döner Çalağan konar Evvel usluydum sonradan azdım Gölcük yaylasında devriye gezdim
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|