Sağlık sektörünün aküsü bitmiş

[GooD aNd EvıL]

Sağlık sektörünün aküsü bitmiş

Mehmet ÇİL/DATÇA(Muğla), (DHA)

Türkiye'de sağlık skandallarının son gelmiyor. Ameliyatta içinde makas unutunlar, sedyeden düşenler, yanlış teşhis konulanlar...Yeni bir skandal da Datça'dan geldi. Kalp krizi geçiren kişi, şok aletininin şarjının bitmesi nedeniyle hayata veda etti.


Muğla'nın Datça İlçesi’nde kalp krizi geçiren 69 yaşındaki emekli öğretmen İzzet Henden hayatını kaybetti. Sabaha karşı Datça Devlet Hastanesi’nin acil servisine kaldırılan eşinin sedye olmayınca içeri çarşafla sürüklenerek taşındığını, kullanılan şok cihazının da aküsünün bittiğini ileri süren 65 yaşındaki Mualla Henden, yaşananlara isyan etti.

Hastane Başhekimi ise, şok cihazının aküsünün yetersiz olduğunu doğruladı, ancak hastanın getirildiğinde zaten ölmüş olduğunu söyledi.
Özbel Sitesi’nde oturan emekli öğretmen İzzet Henden 14 Ekim günü saat 04.30 sıralarında aniden fenalaşınca eşi Mualla Henden tarafından otomobille Datça Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Eşi gibi emekli öğretmen olan Mualla Henden’in iddiasına göre, hastanenin acil servisinde sedye bulunamayınca İzzet öğretmen, görevli hemşireler tarafından çarşaf içinde sürüklenerek içeriye taşındı. Ayrıca şok uygulanırken defibilatörün (şok cihazı) aküsü bitti ve nöbetçi doktor ambulanstaki ikinci şok cihazının getirilmesini istedi. Cihaz geldi ancak İzzet Henden kurtarılamadı.

</B>ŞOK CİHAZININ AKÜSÜ BOŞALDI

40 yıllık eşinin ardından gözyaşı döken Mualla Henden, eşinin sedye yerine çarşaf içinde yerde sürüklenmesine kahrolduğunu belirterek şunları anlattı:

“Sabaha karşı eşimin seslenmesi üzerine uyandım. Fenalaştığını söyledi. Ambulansı beklemeden hemen hastaneye götürdüm. Kapıda eşimi içeriye taşıyacak sedye bulamadım. Görevlilerin üçü de genç kızlardı. Kapıda bir erkek hasta vardı. Ona da rica ettim eşimi taşıması için. O da ‘belim tutmuyor' dedi. Daha sonra gelenler, çarşafın içinde yerde sürükleyerek eşimi taşıdılar. Acil servise alınan eşimi yüksek bir yere yatırıp müdahalede bulunmak istediler. Buzlu camdan içeriyi izliyordum. Cihaz yetersiz kaldı. Doktor bir ara, ‘ambulanstaki aküyü getirin’ diye bağırdı. Görevliler koşup, ellerinde akü ile geldiler. Sonra şok uygulamasına devam ettiler, ancak eşim kurtarılamadı.”
</B>
BAŞHEKİM’DEN YANIT

İddiaları yanıtlayan Datça Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Burhan Büyükbay, “Biri ambulansta olmak üzere hastanemizde iki defibilatör bulunuyor. Hastanedeki cihazın şarj sıkıntısı var. Yeni bakımdan çıktığı halde sorun giderilemedi ve şarj kısa zamanda bitebiliyor. Olay günü, hastanedeki cihazla hastaya şok uygulanmış, yedek olarak ambulanstaki akü de getirtilmiş. Yani hastanın ölümü şok cihazından kaynaklanmıyor. Tıbben gereken müdahalenin hepsi uygulanmış. Zaten hasta, hastanemize ölü olarak gelmiş, ancak her ihtimale karşı şok uygulanmış” dedi.

KADROLU HASTA BAKICI YOK

Datça Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Burhan Büyükbay, hastanın erkek bakıcılar yerine 4 kadın hemşire tarafından sedyeye konulmadan çarşafla taşınması konusunda da “Hastanemizde gece çalışacak kadrolu hastabakıcı yok. Bu nedenle hemşireler görev yapıyor. Ayrıca, ineceği yer çok engebeli olduğu için hemşireler sedyeyi düşürme korkusuyla çarşafı kullanmış olabilir. Hasta yakınları da biraz acele etmiş” diye konuştu.