Erdoğan'ın büyük iddiası 17 Temmuz 2007

[вσυя∂¢αη]

Erdoğan'ın büyük iddiası
17 Temmuz 2007 Salı 08:24
Başbakan Erdoğan seçimler için iddialı konuştu. 23 Temmuz sabahına işaret etti.
Başbakan Erdoğan Ntv'de gazetecilerin sorularını yanıtladı.


Bir soru üzerine CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile bir televizyonda tartışmaya çıkmamasını, Baykal'ın "tartışma üslubundan çok uzak bir insan" olmasına bağlayan Erdoğan, şunları söyledi:

"Bunları biz Parlamento'da da yaşadık. Parlamento'da bile sayın Baykal kürsüye çıktığı zaman tamamen siyasi etik dışına çıkması çok müsait olan birisi, bir anda. Normal ikili şartlardaki ikili görüşme üslubuyla, normal herhangi bir resepsiyonda şurada burada farklı ama oralarda çok çok farklı...

Sayın Baykal, hep krizden nemalanan, nemalanmak isteyen birisi. Yoksa milletin, halkın, cumhurun kendisine vereceği bir makama hazırlanan birisi değil. İşte bu üslubu nedeniyle. Ben bir kere kendisiyle beraber çıktım. Ama bu süre içerisinde maalesef yaşadıklarımız tekrar çıkmamayı gerektirdi."

Deniz Baykal'ın "Er meydanı" ilanına atıfta bulunan Erdoğan, "TV stüdyosu er meydanı olur mu? Er meydanı miting meydanlarıdır. Çıkarsın miting meydanına orada kilonu görürsün. Merak etme, şurada artık 5 gün kaldı. 5 gün sonra milletimiz, halkımız er meydanında kimin ne yaptığını ortaya koyacak zaten" dedi.

Erdoğan, "Oğlunuzun burslu okuması ama ona rağmen şimdi çok volümlü bir iş yapması. Gemi alması mesela. Sizin ortalama bütçeye sahip olduğunuzu düşünürsek gemi de bayağı para?" sözleri üzerine, "Şimdi gemi var gemicik var. Bir de bunun sıfırı var, eskisi var. Siz kalkar 15-16-17 yaşında bir gemi alır, bu gemide küçük bir, yani o gemiciklerden olursa ve bunun ödeme koşulları da gayet iyi olursa, kredi sistemi filan gayet iyi olursa, hatta kendi kendini ödeyebilecek noktada olursa niye alınmasın? Kalkar 300, 400, 500 bin dolar peşinatla bir gemi alabiliyor, ondan sonra da bu gemi, taksitlerini kendisi ödeyebiliyorsa bunu yapabilirsiniz" dedi.

Erdoğan seçimden sonra Anayasa'yı daha sivil hale getireceklerini ve her türlü sözün millete ait olacağını iddia etti.

Erdoğan, siyasette son zamanlarda sert üslup kullanıldığını bunun da sorumlusunun muhalefet liderleri olduğunu belirterek "Beni onur kırıcı şekilde eleştiriyorlar. Ben bunları yanıtsız bırakamamki. Baykal çıkıyor bizim milletvekillerimizi militanlıkla suçluyor şimdi buna cevap vermeyelim mi" dedi.

Tarafsız cumhurbaşkanı olmaz

Şimdi kalkmışlar tarafsız cumhurbaşkanı seçilsin diyorlar. Meclis dışından seçtik diyelim bu adamın bir dünya görüşü yok mu olmaz mı?

Gül kendisi karar verecek

Önüümüzdeki dönem cumhurbaşkanını halk hangi partiye çok oy verirse oradan seçmek durumundayız. Halk en çok oyu bize verirse burada halkın emrini uygulamak zorundayız. Eğer Abdullah Bey yine aday olmak isterse bizim yapacak bir şeyimiz olmaz.

Oyumuz artacak

Oyumuz bu seçimlerde artış gösterecek. 1954'den beri ilk kez iktidardaki bir partinin oyu artmış olacak. Oyumuzun eski seçimden bir puan bile eksik olması durumunda kendimizi başarısız kabul ederiz. Ancak kamuoyu araştırmaları ve meydanlar gösteriyor ki bizim oyumuz çok çok artacak.

Bağımsızlar gerilim yaratır

DTP' yerine bağımsızların aday olup seçilmeleri ve meclise girmeleri yeni bir gerilime neden olacaktır. O yüzden o yörede gerilim istemeyen halkımızın oylarını buna göre vermesi gerekmektedir.

Terör bizim dönemimizde artmadı

Bizi terörün eartması nedeniyle suçluyorlar. Oysa Sayın baykal'ın başbakan yardımcılığı yaptığı dönemde bin 500 civarında şehit vermişiz. Sayın Ağar'ın emniyet genel müdürlüğü yaptığı dönemde 2 bin 400 civarında şehit vermişiz.Terör bir dönemde azalmış o da bölücü örgütün sözde ateşkes ilan ettiği dönemdir. Terörün çözülmesi için iktidar, muhalefet, basın ve sivil toplum örgütleri akademisyenler elele vererek bir yol bulunarak gerçekleşir.

Dolar beni rahatsız etmiyor

Doların düşmesi beni rahatsız etmiyor, vatandaşı etmiyor, ithalatçıyı etmiyor sadece ihracatçıyı ediyor. İhracatçı da buna göre önlemini alsın. Biz dalgalı kurdan yanayız. Bizim dönemimizde döviz bürolarındaki kuyruklar bitti. Türk parası değer kazandı. Bize göre en büyük milliyetçilik budur.

Türkiye büyüyor

Özelleştirmeler nedeniyle eleştiriliyoruz. Atatürk döneminden beri yabancılara mülk satışı sürüyor. Bankaların satılması Türkiye'ye zarar değil kar getiriyor. Yabancı sermayenin gelmesi ülkemizin dünyadaki yükselişini gösteriyor. Bundan rahatsızlık duyulmaması gerekiyor.

Laik partiyiz

Biz 1982 Anayasası'nda tanımlanan laiklik ilkesini parti tüzüğün koymuşuz. Benim laik olmadığımı kim biliyor? Baykal bizi laiklik ilkesine aykırı gösteriyor. Sen benim beynimi mi okuyorsun bunu nereden çıkartıyorsun. Bu niyet okuyuculuk neden?