Tam Sürümü Görüntüle : Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:40 PM
Delik
Koca bir delikti bıraktığın
Nice kumlar nice topraklar döktüm
Hala dolmadı
Koca bir delikti bıraktığın
Ne yağmurlar gördü ne denizler
Hala dolmadı
Koca bir delikti bıraktığın
Gittikçe derinleşip genişleyen
Hala boş
Koca bir delikti bıraktığın
Zaman kadar derin
Evren kadar geniş
Koca bir delikti bıraktığın
Giderken açtığın
Ve hala açık.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:40 PM
Denge
kırmızı dut boyarken kırmızıya,
siyah dut boyar siyaha,
iş böyle işler düzen,
kırmızı kırmızıya siyah siyaha,
lakin elbet, bir ademoğlu,
düzeni bozmak için, çıkacaktır
bir gün, bayrak açarak, soracaktır
kırmızı neden, siyaha boyamaz diye
ki sorunun cevapsız olduğunu bildiğinden,
gittikçe daha fazla çığırıcaktır,
düzeni bozmayı umarak,
denge buna, pabuç bırakmayacaktır fakat.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:40 PM
Deniz
Hayat denizin üstünde
Altındaysa yalnız ölüm var
İnsanları hayattan ayıran
İşte o deniz
Yalnız ölüler yatar bu denizde
Yaşayanlar giremez
Aslında hayatta bir deniz
Bütün mesele
Boğulmak ya da boğulmamak
Her şey boğulana kadar
Keder neşe aşk zulüm
Hepsi boğulana kadar
Bir boğul da görelim
Ne aşk kalır ne acı
Her şey son bulur
Gideceğin denizde.
İnsanlar yürür
Malum denizin üstünde
Kimi erken batar
Kimi biraz daha geç
Ama hepsi, bir geçişlik ömürde
Çırpınır yüzmek için
Kimi erken batar kimi biraz daha geç
Ve yalnız ölüler yatar bu denizde
Ne acı olur ne keder sakindir sular
Hayat denizin üstünde
Deniz denizin üstünde
Yaşayanlar giremez
Bu denize, kural böyle.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:40 PM
Deniz Gibi
Mavi mi yeşil mi rengin?
Uzaktan mavi yakından yeşil
İçine kadar girince renksiz,
Dibine girince rengin.
İnsan göremiyor rengini
Sana çok yakın olunca
Kayboluyor sana renk veren
İçindeki, denize has
Nesne ve varlıklar
Deniz gibisin
Uzaktan mavi
Yakından yeşil
Mavi mi yeşil mi rengin?
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:40 PM
Deniz Yakomoz ve Yağmur
Bir ay yetmez
................seni anlatmaya
Bir yağmur yetmez
Ne de bir deniz
........anlatabilir tek başına
................yakamozdaki yağmur.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:40 PM
Densiz
mavi gözlerinde gecenin
saatleri alınmış duvarlar
sıradan ikindilerdim
masada buğday sarısı yapraklar
gecenin zülfü üzerime düşkün
hüznüme alınmış kan damlar
esin usturamda kalemdim
damarlarım ağlar
deli gençliğini yitirdi gün
bir kez daha öldü canlar
kaç çocuk eskittim
yapraklarda mürekkep yanar
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:40 PM
Derin Dehliz
uçsuz bir rıhtımdır
....hacmi yoktur karanlığın
kaç kapı açılır
...dehşet gıcırtılı
içindeki sarnıç
koca koca yalnızlık taşır
......yağmacı zaman
cismi yoktur ayrılığın
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:41 PM
Derin Düş
düşün gerçeğe yansıdığı duvarlar
bilimçlerdeki kuytu gök
o bir hayaletti gecenin kuzgunluğunda
büyüyen mana
siyam ikizi ayrılıklar doğurduk
...................tenha anlarda
anahtar bir kez daha dönerken kapıda
dış olan içe dönük
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:41 PM
Dertten Gayrı Ne Kaldı Ah
kaç yıl oldu Bolu'daydık
henüz lise çağındaydık
piknikler dağ gezileri
yıllar geçse yıkılmazdık
kış olurdu üşümezdik
ser verir yardan geçmezdik
gün olmazdı kaygı dolu
keder su olsa içmezdik
kaç yıl oldu yoldan çıktık
kaç yıl oldu aşkdan bıktık
hayat soldurdu gülleri
kaç yıl oldu Bolu' daydık
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:41 PM
Devrik Sayıklamalar
.................................................. ........'Aynada kan titrer'
içrek uzuvlarında göğün hatmi çiçekleri
uğuldar kampanalar geçerken yüzünden geçmiş
haydi şehre güller dikelim doğrulsun acılar
................nice ilk nice son bahar bitimsiz
şimdi solmuş bir çiçek gibi esmerdir ay
........salkımlanır içimizde tanrılar
ah karanlığın ufkunda hatırladıkça siner anılar
...........binlerce devinim sanrılar
yıkardı hüzün sessizliği, bulutların çarpışması gibi ıslakdı
..........sözcükler! sözlerden kalma harabeler
ruhlar, ki zamanın devrik yazgısı
...............bir ölünün ağıdı
herkes kendi duasını etsin
.............kurşun askerler de ağlar
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:41 PM
Devrim
...........'hız içinde tüketiyoruz yavaşlıklarımızı'
bugün düştüğümüz yerden kalkmalıyız
çünkü kehanette yol açık,
hazırsak; geç gelinmiş bir tren kırgınlığında
başlıyor karabasanlarla raksımız.
ah budapeşte köprüsünde bir yetim gibi
geçiyor zamanlarımız,
tutsak alırken zihinlerimizde kendimizi
kırçıllaşıyor umutlarımız.
işte devrim! hazırsak tükeniyoruz,hooooop!
hep birlikte el ele verip yerin dibine değiyoruz.
sonra, sonra birimiz yükselecek.
işte kehanetin özü; biri çıkarken iner diğerleri,
öyleyse çemkirmek yok,
timsahlar ağlamaz bunlar kurpiyer gözyaşları.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:41 PM
Didaktik İroni
Sen geçerken
Nergisler vardı, yol boyu
Geçişinle solan
Geçişinle toprağa dönen
Sen geçerken
Güller vardı
Kaktüsler vardı
Tekmil terpit çiçekler vardı
Sen geçerken
Çocuklar vardı
Yüzleri güleçken
Ağlamaklı
Sen geçerken
İnsanlar vardı
İnsancıklar vardı
Yürekleri akan
Bayır aşağı
Sen geçerken
Ay vardı güneş vardı
Işığını yitiren
Sen geçerken
Ben vardım o vardı
Şimdi sen yoksun
Yeryüzü meçhul
Malül ve hatıralarınla
Yitik
Ve nihayetinde
Sen geçtin
“İnsanlık”
Serden geçip
Yarda yiterek
Kavgalar bitti
Her şey karmakarışık
Amaçlar mecalsiz
Ki sende
“Paran yoksa
...................Dönme artık”.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:41 PM
Dilek
çatımda leopar süzülüşleri
boynumda bir ağız
...oynaşından kalma
timsah dişleri
hep bir şeytan var
tutsaklık tutkularımdan ördüğüm
fikir yuvamda
....çatıda leopar sabrı
boynumda suçlarımın izleri
ki gezmekten bıktığım
.............tek
.içimde fesatlık harabeleri
ve aslında gerçek
...bir arzum var derinden
sağ yanımın haykırdığı
...'yılanın zehri aksın toprağa'
zehirsiz yılan
......melek saflığında.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:41 PM
Diyalog
-ciddi olamazsın
-niye yalan söyleyeyim
-geçen hafta gördüm daha
-ne fark eder öldü işte
-öldü ha yani artık yok
-evet...
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:41 PM
Diyet
Hayatım boyunca
Ne zaman önemli bir şey istesem
Umudumu yitirmeden
Onu kazanamadım
Umudunu kaybettikten sonra
Kazanmayı bilir misin?
Allah, sevdiği kuluna
Önce eşeğini kaybettirir
Sonra da buldururmuş ya
İşte onun gibi bir şey
Acaba diyorum da şimdi
Beni gerçekten sevmediğine inansam
Döner miydin?
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:41 PM
Doğa
Yağmur damlalarında ağlıyor
Bir sonbahar kederinde,
Bizse saklı zamanlarımızın iklimlerinde,
Ağarmak için, ağrıyoruz kendimize.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:42 PM
Doğa II
sepetinde neler var senin
....seyyar amca
mendil sakız şeker
uzun koca bir torba
boylu boyunca
sepetinde neler var senin
yüreğini taşır
nasıl yorgun ellerin
iki büklüm belin
ah seyyar amca
neredeyse ağlayacaktım
iki küçük satıcıyı dehlemeseydin
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:42 PM
Doğan
tenha bir karanlığım
........bir sokak arasında
terk edilmiş bir ahırda
.......eski oraklar kırık
belki bir kaç kürek sapı
.....toprağa dönmüş saman artığı
ve bir tekerlek arabasız
yalnız bir testiyim dağ başı
....çalı çimen arasında
boynum güneye bakar
...gövdem doğuya kırık
kilidi paslı bir sandığım
.denizin dibinde
...........değersiz soğuk
ne yengeç gördüm ne balık
aslımdı
kozası sarp bir tırtıl
...içimde kelebek ruhumdu sabırsız
kabuğu kırdım ruhum yalnız
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:42 PM
Doğum Eşittir Ölüm
peyini çoktan verdin,
dünyaya gelerek insan,
lakin bebek yaştaydın,
dünyaya ilk gözlerini açtığında,
yaptığın akdin bir tarafı sendin,
diğer tarafıysa zaman,
belki de bu yüzden,
ayrılmıyor başından,
bir gardiyan gibi bekliyor,
lakin işinden geri kalmadan,
senise, yerine gelecek sözleşmen,
geldiğin gibi, giderek dünyadan.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:42 PM
Doktorca
Sevgilim doktordu
…..lop lop dedi yüreğin
………lop lop!
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:42 PM
Dokuz Gül
'Esma Özdemir' e Bu dörtlük ve diğer grup üyelerine çok istediler '
mezarımda dokuz gül biter
dokuz gül dokuzuda teşekkür
dokuz yare dokuz gül
şair toprağından dokuz Musaya
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:42 PM
Dostun Hası
Makber karanlık derler
Makber soğuk derler
Hem karanlık hem de soğuk
Bir de böcekler var
Karanlıksa gerçekten
Ve soğuksa söylendiği gibi
Tek dost böceklerdir o zaman
Ben ne dostlar bilirim daha vefasız
Ben ne dostlar bilirim
Karanlıkta terk eder
Bir de soğuk olursa
Yerinde yeller eser.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:42 PM
Döküm
Allah'ım
günahım
bana sunduğunu övmekse eğer
insanım
.............affet
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:42 PM
Dön Artık
Bana, artık
Daha fazla acı verme ne olur
Çektiğim acılar cehennemimse eğer
Ve ayrılığımız da kıyametim
Çaresiz razıyım bu acılara
Ama değilse
Ne olur don artık
Bu ruh ne ikinci bir kıyamete
Ne de ikinci bir cehenneme dayanmaz
Ne olur don artık.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:42 PM
Dön Diyorum Ya
Dön diyorum ya
Bana bakıp da alınma
Başı olmayan ayrılığın
Sonu da olmaz
Sen hep içimdesin
Ayrılmış olsak
Çoktan unuturdum
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:42 PM
Dönene Kadar
Gitsem ve döndüğümde
Her şey yine yerinde olsa
İçtiğim sigara yansa
Ama eksilmeden
Yine dursa kül tablasında
Bıraktığım gibi olsa
Zaman dursa anlayacağın
Zamanı durdurabilsem
Ve gözlerimi kapattığımda
Açtığımda yine
Sen yanımda olsan
Gittiğin hayal
Döndüğün gerçek olsa.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:42 PM
Dönüş
sağlık verirken
...cenaze alayını
.........sahte aşıklar
kızıl kor deliyor retinayı
umut salınırken toprağa,
kökleniyor azap köknarı,
lakin çürümüyor beden,
cenaze kalkmıyor katafalktan,
sahte aşklarda,
sahteliklerinde kalıyor,
çünkü gerçek suda batmıyor,
sahtekarlık oynaşırken
........yaldızlı yalanla,
diriliş
.....hakendende
................sağduyu,
çürük vampir dişleri kırıldı.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:43 PM
Dudaklarında Eskirdim Zamana İnat
şimdi yanımda olsaydın
dudaklarında eskimek isterdim,
ve bir bulut gibi yağmak
gelirdi içimden kurak kentlere,
çünkü öylesine yanardım
öylesine yanardım ki ateşinden,
güneşin ne kadar sıcak ve
kavururcu olduğunu anlardım,
şimdi yanımda olsaydın, saçlarını
tutam tutam koklamak isterdim
ve bir fesleğen olmak gelirdi
içimden, kokunla raks etmek için
çünkü öylesine yayılırdı ki kokun
damarlarımdan bedenime süzülerek,
kokunu bile yalnız bırakmak
istemezdim bedenimin ücra köşelerinde,
şimdi yanımda olsaydın,
geçen yılları unuturdum mutluluktan,
yıları bırak, kendimi unuturdum,
ve dudaklarında eskirdim zamana inat
ah sevgilim o kadar özledim ki seni,
şu an tutkundan dirayetimi yitirdim,
öyle ki; bu gün bil öleceğim
..........................yarın gel dirileceğim
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:43 PM
Dumani Duman Olmuş
Gözlerim dumandan
Görmez olmuş
Şu dışarıdaki ışık
Ne kadarda karanlık
İçim duman olmuş
Göz gözü görmez olmuş
Yaktığın ateşin dumanları
İçime dolmuş
Yol arar çıkmak için
Bulamaz üstüne üstlük
İçim duman olmuş
Duman, duman olmuş.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:43 PM
Durak
Hep beklediğin bir durak vardı
Sadece senin olduğun
Kimseye izin vermezdin
Yanında beklemesine
Yalnız gitmek istediğinden
Gideceğin yere.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:43 PM
Durgundu Aksin
kefen sarısı,
........sarmıştı seni,
ölüydün onmaya,
ayrılık yetmezdi şüphesiz,
....bilinçlere ulaşmaya,
daha fazla daha fazla
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:43 PM
Dün Gece
Dün gece bir rüya gördüm
Ölmüşüm cenazemdeyim
Beni seven ve sevdiğim herkes gelmiş
Bir tek sen yoksun
Seni tanıyan dostlarım
Sana haber verdiklerini
Ama gelmediğini aralarında
Konuşuyorlar duymamdan
Korkar gibi fısıldıyorlar birbirlerine
Üzmek istemiyorlar besbelli.
İçim acıyor uyanıyorum
Ve bir kez daha şükrediyorum
Senin için ölmediğime.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:43 PM
Dün ve Bugün
Dün Ferhat’ ı gördüm
Dağları delmiş
Kendi ağlıyordu
Dün Mecnun’ u gördüm
Çölleri aşmış
Kendi ağlıyordu
Dün Kerem’ i gördüm
O da ağlıyordu
Bugün hepsini
Hem Ferhat’ ı hem
Mecnun’ u hem Kerem’ i
Bir arada gördüm
Hepsi birden ağlıyordu
Hepsi birden
Bana ağlıyordu.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:43 PM
Dünya Yuvarlaktır
Çılgın bir bulvardı
Buluşacağımız yer
Aynı yerdi, biraz ötesinde
Ayrıldığımız yerin
O gün yollarımızı ayırırken
Sen ben değil belki ama
Tarih biliyordu buluşacağımızı
Ayrılığın bile sonsuz olmayacağını
Sen kendini götürürken
Benden uzaklara ve ben
Sana yenik uzaklaşırken
Alabildiğine senden uzaklara
Sen ben değil belki ama
Tarih biliyordu
Senin uzaklaşmanın sonu olmadığında
En son uzaklığın biraz öten olduğunu.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:43 PM
Dünyaca
zaman meteor hüznü
ve kitlenmiş sözcüklerde
çemkirmeye gerek yok,
ki sıkışmak sıkışmamaktır aslında,
geçmişle gelecek arasına
..................çekilen tüllerde.
bugün ve dün hatta ilalebet,
...acı tefrikaları
en çok okunanlar arasında,
zamanın usu bunu düşünmüş,
.....yani seçmiş genelini,
ki bilirnir her öznellik,
nesnelliğe ulaştıkça yoğunlaşır.
öyleyse meteor hüznünde
..........nefes almak aslında,
................yaşamak.
her tabu zamanı gelene kadar,
....................kendine tabudur.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:44 PM
Düş
Nasıl bir düştür ki bu
Bana gelişi imkansızı getiren
Hani gitmiştin hani yoktun
Hani terk etmiştin bir daha gelmezcesine
Şimdi karşımdaki sen değil misin
Ellerin dokunuyor tenime
Gözlerin harikulâde güzelliğiyle
Bakıyor bana derin derin
Nasıl bir düştür ki bu
Bana gelişi imkansızı getiren
Nasıl bir düştür ki bu
Bana mutluluğu ölümle getiren.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:44 PM
Düş Üzerine
korktuğun düşler karabasandır
sevdiğin düşler hülyadır
oysa hiçbir düş sonuna ermez
ve hiçbir düşünüş sonlu değildir.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:44 PM
Düş/le/rin/den
yırtılsa da en derin yerinden gökkuşağı
renkler birbirinden dağılır mı
usundaki kemirgen kavkı
taşır mı seni zamanın ötesine
dönse de güne bakanlar yeni günlere
kenetlenmiş ruhlar ayrılır mı
ki sen her ne kadar çıkarılsan da
bir işlemin en sağlanmışından
bırakabilir misin kaybettiklerini
düş/lerinden düşle /rinden düşlerin/den
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:44 PM
Düşgen
üç kenarlıdır düşgen
koşturur üç doğruda düşleyen
bir kenarında kabus bir kenarında
hülya, son kenarında ikilem
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:44 PM
Düşlerim III
.................'vazgeçmek elimde değil, vazgeçilmedikçe'
kamur düşlerimde gizlenir Esmeralda
ben ki taşıyamadım hiç bir ölüyü musalla taşına
büyüdüler küçüldüler onlar
..ve kapandılar doğdukları çukura
garip bir bahçıvanım
...verimsiz bitkiler toprağımda
elimde makasım yok ki keseyim
.....başarısızım silkinme konusunda
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:44 PM
Düştüğüm Düş
Denizdeyiz, koca bir teknede
..............bir ceviz kabuğu kadar.
ne olur gülme,
.......yalnız ikimiz sığmalıyız,
ötesi büyük gelir
..........düşüncede bile.
birden fırtına çıkıyor,
..........sen korkuyorsun,
fakat ölümden değil,
.......beni kaybetmekten,
bense sıkıca sarılıyorum sana,
aklıma o an,
.....korkmak bile gelmiyor,
sadece kıskançlık,
.....ve delice bir öfke,
.............rüzgara karşı.....
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:44 PM
Düşünde Gençliğin
yalnızlığınla, buluştuğunda yüreğin
acılar tarihidir tenin
adeta kan sıkışır, içinde belleğin
geçer gider gözünden, geçmişin
omuzların erir, karlar gibi ilmin
açılır düşünde, cehennemin
nerededir eskiden, çağlar sevdiğin
tutulmaz bir kordur, gençliğin
ağlayan ömründür, kaybettiğin
kapını bekler, hiç beklemediğin
anlarsın yıkılarak, boşdur ellerin
solan gün, tarihidir tenin
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:44 PM
Düşünmedin
Düşünmedin giderken
Ardında kalanı
Cehennemse cehennem
Ateşse ateş dedin çekeceğim
Ama ne cehennemi
Ne ateşi gördün, bu dünyada.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:44 PM
Ebedi Galip
Onca adam yitip gider
Bir savaş halidir
Onca can yitip gider
Birinin elinde tüfek
Biri bir topun başında
Bekler bir emir
Emir verilir, silah başındaki
Çeker tetiği yüzler binler
On binler yitip gider
Zaman geçer tarih yazar
Bu güne kadar yapılan
Yüzlerce savaş var
Kimi Hiroşima da
Kimi Çanakkale de
Ölüp öldürülüp, yitip gider
Ben miladı bilirim başlangıç
Ve o zamandan bu yana
Birçok savaş bilirim
Kazananı belli kaybedeni belli
Ama hiç bilmem bu savaşlarda
Ebedi galip, çünkü sonu gelmedi daha.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:44 PM
Ebeveynsiz Ruh
ne çok şey istedik
..........herbiri başka bahar
...............geçilmez köprü başlarında
.....kimse tutmadı elimizden
küçük bir çocukduk
........arzulu, istekli
.............bir o kadar meraklı
bir o kadar hevesli
ne sevgiler besledik
........cebimizde kalp
ne denli saf
....ne denli cüretkar
çevremiz kuru kalabalık
.........silinmiş suratlar
her dilde başka lisan
...içimizde boşluk korkusu
her birimiz başka toprakdık
.....terk edilmişler coğrafyasında
..............ıssız söz
anasız babasız ruh
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:44 PM
Efkarım
Efkarım duman duman
Tütüyor yine
Efkarım, yaktığım sigaram
Efkarım, içtiğim şarap
Ve bu gece, efkarım sen
Elimde tutup ta
Kaçırdığım mutluluk
Bir şarap kadehinden
Boşa giden en eski şarap
Yıllarım, ve sen
Elimde tutup da
Kaçırdığım mutluluk
Elimde tutup ta,
Kaçırdığım sonsuzluk.
Aşk.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:45 PM
Ek Dörtlükler I
Paradoks V
ey sönük med cezir
.....kırık dökük imge
neden yanıltırsın usları
.....bir gelecekde.
Varlık
var mıyım yok muyum
...........bilki ölmüşüm
ama bilmiyorum
var mıyım yok muyum
Günah
hiç bir ateş yakmadı
senin beni yaktığın gibi
ey umarsız günah
keşke sen olmasaydın
Kumsala Saçılmış Taşlar Gibiyim
kumsala saçılmış taşlar gibiyim darmadağınık
sanki kopmuş hücrelerim dağılmış sahile
oysa toplanıp dört satıra sığmalıyım
yoksa sensizlikte izsiz parçalanacağım
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:45 PM
Ek Dörtlükler II
Aort
zamanın küstah bakışları altında
onurlu adam yaşayan adam
ki her ölen kendi kavminde
onursal başkan.
Geçer Geçmez
her biten mum gibi bir gün ömrümde bitecek
ve kimbilir ne kalacak benden geri
söylenmiş sözlerden başka, ki içimdeki
en büyük çelişkidir sözcüklerin anlamsızlığı
Andımdır Adın
bir gün unutacak yağmur damlalarını
bir gün unutacak analar doğurdukları canlarını
ve bir gün unutacak aşk varlığını
ama ben unutmayacağım andımı
Hınç
önce kan otursun gözlerine sonra
kırmızıdan siyaha çal! kör olusun ufkun
son kez uğra yanıma el yordamıyla
tutun omuzuma gözlerim senin olsun
Külce
kül süzülüyor doğduğunda
terk ediyor cinayet mahlaini
belki de bildiğinden kabahatini
kaçıyor yananın sorumluğundan
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:45 PM
Ek Dörtlükler III
Daimi aşk
aşkları çirkinleştiren
zaman, aslında göçmese
vuslat saatlerinde,
hiç ayrılık, olmayacak
Bence
gölgem dumandır benim
çünkü hep yanar varlığım
bu yüzden durağan olamam
ve er geç olacağıma varırım
Herşeyime
sana her şeyim diyorum ve hiçbir şeyle
sınırlamıyorum. sende aklına ne gelirse
koy içine. nasıl istiyorsan öyle olsun,
yüzünü ak çıkartmazsam taş olayım
Işık
gecenin uyku sarhoşluğunda
zihne düşen kırılgan fikir
taşır mı taşımaz mı mahmur
yorgunluğun ağırlığını
Mübremdir Aydınlık
küstah sabahların gecesi
belki sen bilmezsin ve
kızarsın ama ben bilirim
aydınlık güneşin kıymetini
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:45 PM
Ekin
içimde kristalit hasretler var
.....................anlatamadığım
bir sevgilinin ardından
............geride kalmış artıklar
ki onlar, şimdilerde acıya sağdıç
ve benden besleniyorlar
lakin bitecek dönüşüm
hasretten doğan acıdan korkum.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:45 PM
Ekmek Eşittir Hayat
Ekmeyi kazandığın zaman
Emek...
Ekmeyi böldüğün zaman
Sevgi...
Ekmeyi karşılıksız verdiğin zaman
Aşk...
Ekmeyi yediğin zaman
Ömür...
Ekmeyi bitirdiğin zaman
Ölüm...
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:45 PM
Ekmek Eşittir Hayat(Bir Denklem)
Ekmeğini kazandığın zaman
............................................Emek
Ekmeğini böldüğün zaman
............................................Sevgi
Ekmeğini sevdiğin zaman
...........................................Mutlulu k
Ekmeğini karşılıksız sunduğun zaman
.................................................. .........Aşk
Ekmeğini bitirdiğin zaman
.......................................Ölüm
İşte bu yüzden
............Ekmek eşittir hayat...
(Denklemin Çözümü Açık
Yerdeğiştirmek Yeterli Sonuç İçin)
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:45 PM
El-ma
......................'Güneş kınına çekilmedi henüz'
hastaların buluştuğu duvarsız ev
dolaşırken al yuvarlar gibi ruh
içimizde saksız dünya
bir kent gibi büyürken geçmiş
iş içten ücra
............ hüsran kıyımımızda
eksik yıkıntılarda kırık dişler
elmada! şeytanın en sevdiği
bizimse kötü şans dediğimiz
uçsuz kain-atta sarnıç tenha
18.08.2004
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:45 PM
El Ele
...........'savaş savaşa
..................barış barışa'
yine mi acıtacağız
yine mi kurşunlar sıkacağız
yetmedi mi hala
.........zamanın bize yaptıkları
ki hala küsüs kendimize
oysa şu an bile
...izlediğimiz izleklerdeki dikenler
umut taşıyorlar bize dair
......dikenleri gonca sayıp açmaya
peki ya biz
ne zaman hazır olacağız
...........................kendimize
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:46 PM
Elimdeki
neojenden kalma
bir tablet elimdeki,
ilk insanlar kazımış olmalı,
üzerinde safran bir kelebek,
şimdilerde güzelliğinde nekes,
vurdum duymaz bir and gibi,
nemlenmiş bir ateş.
ki bu yazgının atası,
belki de muteber ilk sürüngen,
zehri dilden dile geçmiş,
simgesinde yetim.
şeffaf bir perde gibi
süzülüşü candan arsız,
aldanış aldanış aldanış.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:46 PM
Elli Altı
Beyoğlu' ndan aşşağı iniyorum
en aşşağı ta apışarasına kadar Eminönü' nün
vapurlar kalkıyor görevliler
ne kadar can simidi varsa atıyor denize
karşısı Kadıköy arabadan çok insan
insandan çok araba
dalıyorum boğaza
boğazıma kadar dilimdeki katliyam askerlik bu
yaşamı simit yapıyorum, odamı, yatağımı,
bir de dudaklarını çıkıyorum
dün 56' ydı bugün 55
yarın 54 olacak
sonrası doğan güneş.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:46 PM
Elli Beş Ekran
Kasvetli bir gökyüzü var bu akşam
Kapalı ve ara sıra yağışlı
Lakin şemsiyemi almamışım çıkarken
Varsın almamış olayım
Bu yağmur bir başka ıslatıyor adamı
Yolun karşısında bir çay bahçesi var
Bir erkek ve bir kız besbelli
Onlarda umursamıyor yağmuru
Birbirine sarılmışlar
Göç etmeyi, aşk yüzünden
Unutmuş, leylekler gibi
İçten içe, tiril tiril titriyorlar
Aşk diyorum içimden
Tiril tiril titretirde adamı
Anlamaz insan,
Hastalığı nereden kaptığını
Ve sen geliyorsun aklıma
Aman yanlış anlama
Hiç çıkmıyorsun tabi de
Bu kez daha fazla geliyorsun
Dudaklarımda acı bir gülümseyiş
Şimdi yanımda olsan
Az önce söylediğim sözlerime
Nasılda kızacağın geliyor aklıma
Unutmadan, merak etme canım
Yarın yanına uğrayacağım
Biliyorum, artık fazla gelemiyorum
Ama ne yapayım
Yüreğim artık kaldırmıyor
Yaşlılık işte ne yaparsın
Gerçi,
Beni anlamanı beklemiyorum
Çünkü sen hiç yaşlanmadın
Yaşlanamadın
Neyse,
Bak yine nerelere geldim
Yağmur ve kasvet
İnsanı nerelere götürüyor
Bu yaşta insan, dışarıda
Fazla kalmamalı, eve dönmeliyim
Ve senden mahrum, senden sonraki
Elli beş ekran yaşamıma.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:46 PM
En Zor Olan
Benim için en zor olan
Birine bakmandı
Öylesine bile olsa, sadece bakman
Birini sevdiğini söylemendi
Baban bile olsa benim dışımda
Ve sevdiğine lanet okuyamamaktı
Ölesiye kıskandığım halde.
Seni sevdiğimden.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:46 PM
Erce
sevişirken savaş meydanında
yorgunlukla fecir
hepten sökülmüştür
umut kapısının menteşeleri
erler sıra sıra uzanmaktadır
siper gerisi toprak sedirlerinde
düşünceleri ise kol gezmektedir
akıl labirentlerinde
kimi yarini kimi evini düşünür
kimi hesaplar kurar geleceğe dair
lakin ölüm, buruna konan
bir sinek kadar yakındır.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:46 PM
Ergin
kalbimdeki albümdeki
......en güzel yer
.........hala senin yerin
ki ne yürekler girdi
.............resimler arasına
lakin hiçbirini
seninkine denkleyemedim
ne günler yaşadım senden sonra
ama hiç bir gün
.......yanından geçmedi
............eski bir
..............beş mayıs gününün
ve gittiğinden beri
......bunca yıldan hiçbiri
.........on iki ay sürmedi
çünkü takvimine
.....hiç bir mart ayı girmedi
belki e bu yüzden
herkesten çauk yaşlandım
...otur hesabet
............kaç yıl geçti
ve kaç mart düştü ömrümden
.....hele birde, gittiğin saatleri,
.............günleri düşerseni
anlarsın saçımı saran
........erken akları.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:46 PM
Ertesi Göç
Sevdası elinde kalan
Aslına sadık kalınmış
Bir kopya gibidir
Bir terk ediş ertesinde
Öyle ki aslında yalnızca
Bir gidiş değildir bir terk ediş
İki kişilik bir bilettir
Lakin farklı yönlere
Biri yelkenleri açıp
Açılırken yeni ufuklara
Diğeri çoktan
Parçalanmıştır kayalıklarda
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:46 PM
Esin II
ne zaman geçsen şakaklarımdan
bir tutam saç akar alnıma
ellerim kan olur dökülür
gözlerin geçer uğulduyarak rıhtımdan
ben seni sana yazmışım esin kıvamında
sevdiğim sen öl ben ölmeden
toprak ol bir yağmur damlası kadar
ruhum içinde saklanır
sevgilim sen öl ben ölmeden
toprağında büyüteceğim aşkı
ve bir bebek gibi olgunlaşacak hayat
cennete daha çok var aydınlık
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:46 PM
Esriyiş
pas tutmaz düş kılıcı
son hazan yaprağında bile
ölüm sinsice gelir
bir aşkıın en güzel yerinde
yalnız ölüler çeker hicranı
cansızlığın en ücra köşesinde
ki bir yaprak düşer kurdun gölgesine
toprak sarar aşkı aşığın gövdesinde
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:46 PM
Esvap
sessiz ihtirasında yaranın
esvabında sensizliğin
büyüyor ten ve gülüş
o sarılmaz kuytularında karanlığın
sapsız bir çekiç
ayrılıyor baş ve beden
tutkusu ölümdür ayrılığın
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:47 PM
Eşek
Yemini aldın mı
Hadi gidiyoruz
Çabuk ol geç kalmayalım
Zamanında varmalıyız
Anladık eşeksin
Ama eşek olman
Eşeklik yapmanı gerektirmez
Gidecek dediysek gideceğiz
Hadi düş önüme
Bir kez söz verdin
Eşeklik etme.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:47 PM
Eşik
hançeremden süzülen kılıç
aşk
yüreğime kadar indin
girişin suskun ve acısızken
çıkışın ani ve keskin
hançeremden süzülen yılan
sevdam
yüreğime kadar indin
girişin dalkavuk ve sinsi
çıkışın gaddar ve acı
ki kesilmek ve zehir
madem ki kader
kedere ve yasa gerek yok
insan dirayetli olmalı
kafası giyotinle kesilmeden
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:47 PM
Eşitlik İçin
bulutlarını çek gökyüzü
....yağmurunu istemiyorum
her yere eşit yağmadıkça
ne güngüzden ne de geceden
.........hayır var bana
her gün 21 Haziran olmadıkça
ben eşitlik yanlısıyım
......ki neredeyse
keseceğim parmaklarımı.
aslında yutkunup
.......öfkeme gem vuracağım
sormayacağım neden
fakat öfkemin kaynağı olan
açlık ve tokluk olmasa.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:47 PM
Eşkenar Üçgen
..........................ay
.........................rı lık
.......................kay dı
....................rağı üçgen
......ne zaman satırlarıma düşsen
........kalemimin uzuvları sızlıyor
......ki o yoruldu, zihnim yorulmadı
..ve maddeler, terk etse de dünyayı
..ruh koyup da gitmiyor yaşananları
nereden başlasam ve nerede bitirsem
..başlangıcı olmayıp, sonlanmayanı
.......yine üç beş satır söz etsem
........biliyorum ne sana erişecek
.........ne de yüreğim avunacak
...........öyleyse uçsuz olmalı
...............ayrılık kaydırağı.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:47 PM
Etrafıma Bir Baktım da
Bir kalorifer borusuna dahi,
..........tutunmaktan yoksun
...........insanlar var yurdumda.
kör olsun bütün kömürler
.....diyeceğim neredeyse,
göçüklerde ölenler
........aklıma gelmese.
ki kimi zaman düşünmeden
..........edemiyorum;
bir arenada,
insanları dövüştürmekten,
........zevk mi alıyoruz yoksa.
gerçek şu ki;
...'kan değiş tokuşuyla
.........aldığım meyva suyu'
tat vermiyor acıdan başka.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:47 PM
Evham
taşkın mevsimlerde gül baharı
buket buket açılan sevgiler
biz hep sevdik bizim olanı
içimizde büyürken hüzün tohumları
hüzün ah o vazgeçilmez tutkusu ömrün
mutluyken unutmak korkusu
belki bir cüzdan belki bir anahtar gibi
acıtsa da hep evham güzel olmalı
acı da bir tattır damağa lezzet veren
çalıştık ama her şey mümkün olmadı
belki de düş düşünceden sıyrılmalı
her tat güzel olmalı
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:47 PM
Exit
hayat dediğin tuzlanmış deri
kokmasın kokmasın tuzlayın
'ben ki ömrümce emilmişim
lakin sömüren dişleri görmemişim'
pazarlık kaldırmazken umutlarım
bir avuç suya terk etmişim
kaçmak kolay gelmiş
ilk 'exit' yazılı kapıdan
oysa o çıkış benim çıkışım değil
bakmayın oklara kandığıma
aslında bende biliyorum
çıkışlar örgün duvar
hayat dediğin tuzlanmış deri
kaçmak karşılıksız çaba
biz en iyisi yeni tuzlar bulalım
içimizde kırılan kayalardan.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:48 PM
Eylül’de Aşk
saat gecenin üç buçuğu
gariptir bir şarkı takıldı kafama,
durup durup geiyor aklıma,
“eylül’de aşk başkatır diyor
……...eylül’de aşk başkadır”
ve çıkmazım sen
düşüyorsun aklıma
tekrar düşmek için
azimle kalkarak an an
ve ben yalnızım,
bu kaçıncı eylül geçirişim sensiz,
soruyorum içimdeki sese,
acaba kaç
…….aşk yaşamış
..…………olabilirsin
bunca geçen eylül akşamlarında
bensiz,
“eylül’de aşk başkayken”
(Bir Eylül Gecesinden)
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:48 PM
Faili Kendi
Bir katildi aşkım
Senden başka her şeyi öldüren
Ve sonunda
Bir sen kaldığında
Faili kendi
Cinayete kurban giden.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:48 PM
Faili Meçhul Katil
oturmuşum elimde bir bardak morfin
.........ölüm arifesindeyim
ve saygısız
'devletin bekası için kardeş katli caizdir' diyor
.........içimdeki zenci
ben dinliyorum
dikilmek isteyen çocuklar gibi
yumruklarım sıkılı
uyuşuk zihnim
oysa zaten biliyorum
.......sürülmek için sürünmek gerek
bu benim kendi cinayetim
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:48 PM
Fanus II
kalkıştığım yalnızlığım kanatıyor
hayatın anlamsızlığını
sanki bir akvaryumdayım(ki bir izleyen var)
ne ağladığım görünür ne güldüğüm
büyümek çözüm değil küçülmek de
......doğan hep aynı yerde
cam kırılacak diyorlar inanıyorum
....bu akvaryumun dışı da var
yüzüyorum yüzüyorum yüzüyorum
.....bir fanusun içinde
düşünerek ufacık beynimle
........anlıyorum hayatın anlamsızlığını
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:48 PM
Fare
bitişler geçidi yaşadığım
sıra sıra tükendi değerler!
şimdiyse son!
ben düşlerimde bir labirent faresi,
sen çıktın, ben kaldım.
ve senin ellerindeydi çıkış işareti,
sen çıktın benden, yok kaldı!
asma bahçelerden sarkıyorum
bir devin kafa tasında,
adına aşk diyorlar karısı ayrılık
bir hücre yetiyor bana aklında
ben o devin gözlerini hiç görmedim,
akşam çayı yatsı namazı
dev için değişen bir şey yok
zaman akıyor kuluçlarında
ben hep aynı hücrede hapis
işareti kayıp
kendi içinde labirent bir hücrede
peki ya sen canım nereye kaçtın
o devin eşiyle!
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:48 PM
Farklı Olmayan Düşler
denize düşen buz gibi
eridi beden dünya toprağında
ayrı olmayan kaybolur
......isterse sultan olsa
deniz ve gök aynıdır ışığa bakınca
......yine aynı
..........güneş olmasa
döndüm durdum boşlukta
.....fark göremedim şu hayatta
öyleyse kim kimi yadırgayabilir
...........sevapta ve günahta
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:48 PM
Farzımuhal
Farzımuhal unutmuşum seni
Bir an olsun çıkmışsın ciğerlerimden
Ve çağrılmadığın için dönmemişsin geri
İşte o zaman, mukadderdir ölüm sevgili.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:48 PM
Faydasız
ben her gün aşağı yukarı
aynı işleri görürüm
fakat azca konuşur çokça düşünürüm
bu yüzden bilge biri olduğum söylenir
.........................gururlanırım
Arşimeti ve suyun kaldırma kuvvetini bilirim
newton'u ve yer çekimini
hatta dünyanın yüz ölçümünü
......Tanzanya'nın nüfusunu
bilmem nerenin valisini
....yazılmış olup da okumamış olduğum
.........................pek nadirdir
bu yüzden bilge biri olduğum söylenir
.........................gururlanırım
ama nevar ki benim de bilmediklerim çıkar
örneğin;
her gün önünden geçtiğim
.........bakkal ne düşünür bilmem
ayakkabı boyacısı çocuğun aç mı tok mu olduğunu
gazete satan adamın üşüyüp üşümediğini
bankta yatan adamın evi olup olmadığını
işyerindeki odacının çocuklarını okutup
........................................okutamadığ ını
bunların hiçbirini bilmem
bu yüzden düşünmeye başlayıp da
şu sonuca vardığım çok olur
okumakla ya da bilmekle bilge olunmuyor
faydayla olunuyor.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:56 PM
Fecre İz Düşer
bir düş gibi çökerken damıma fecir
söz olur engin çıban kanatır yalnızlığım
oysa hüzün aslımda benden yanadır
üstümden geçen tren zamanın ayak izleri
10 Mart 2004
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:56 PM
Ferman Ver Aşk
ferman ver aşk
....çalmasın bir daha
.............ayrılık çanları
bas turanı yüreklere
bir kere birleşen
......kopmasın bir daha
gariple olmasın
...sıkışmış ömür hücrelerinde
ferman ver aşk
....çalmasın bir daha
.............ayrılık çanları
solmasın bir kez açan çiçekler
artsın fakat eksilmesin sevgililer
kavuşmaya dair
.........seraplar yok olsun
................ayrılık olmadığından
gönüller bir, sevgiler bin olsun
ferman ver tüm zangoçlara
.....çalmasın bir daha
..................ayrılık çanları
.....ey koca kardenal.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:56 PM
Fırtınalı Deniz
Denizciler bilir en iyi seni
Ey fırtınalı deniz korkutma beni
Ben anlamam iskeleden sancaktan
Ben anlamam yelkenden pruvadan
Ey fırtınalı deniz korkutma beni
Bir kez düştü işimiz sana
Bırak devam edelim yolumuza
Ey fırtınalı deniz rahat bırak beni.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:56 PM
Fil' den Türetiyorum Seni
-Fibaharıma-
'filizlenmenle, filizkıranın
kendi içinde'
fil' den türetiyorum seni
filitre yapıyorum kendime
sonra senden geçip
............dağılıyorum evrene
fil'den türetiyorum seni
film oluyorsun
...........belki de bu yüzden
başlamış olman
.............yetmiyor bitmemene
şeridin bir yerde kopuyor
taşıyamıyorum seni kendimle
fil'den türetiyorum seni
filinta yapıyorum kendime
birini seninle vurmek için değil
senin sayende,
...........kötülüklerden
uzak olmak için,
lakin bana dönüp
.............beni vuruyorsun
..................her seferinde.
fil' den türetiyorum seni,
filiz yapıyorum yüreğime,
işte bu yüzden,
dal dal yayılıyorsun içimde,
lakin bir sarmaşık mıısın ne
yüreğimden bedenime,
bedenimden boğazıma dolanıyorsun.
fil' den türetiyoum seni,
filika yapıyorum,
bir gün her şeyimi kaybetsem de
tek umudum sen olasın diye,
lakin benim için dahi yersizsin.
fil' den türettiyorum seni,
file yapıyorum kendime,
içine aşk, sevgi ve
terk ediş dolduruyorum,
dahası hayatımı yüklüyorum,
sende köküne sadık kalıp,
giderken fil gibi eziyorsun beni.
ve son kez,
filden türetiyorum seni,
filozof yapıyorum kendime,
belki de giderken söylediğin,
....son sözün, bu yüzden
.........çıkmıyor zihnimden
'seni seviyorum diye
..............dönerim sanma'
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:56 PM
Fil Adam
bakma şişman görünüyorum
......yüreğim ağır gelir
taşıyamaz sonra ayaklarım
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:56 PM
Fillere İnat
Filler sıraya girmiş
Filler sıraya
Seni ezmek için
Dikkat et ezilme karınca
Filler sıraya girmiş
Filler sıraya
Onlar seni ezmeden
Sen onları ez karınca.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:56 PM
Flüorit Prizma
flüorşıl, hoyrat sevişmelerde cam kırığı
aldatmanın izleğinden geçerken
usundaki böceğin paslı duyargaları,
fark yaparken fark etmediğin
düştüğün üçgen yılan üçgeni,
sürüngen, sürünen, sürülgen,
aldatmak gerçek dışı kırılgan eylem,
ki sen şimdiden hissetmesende,
ben duyuyorum porselen yüreklerin
kırılmaya başladıklarını,
ve yeis duyuyorum dönmeyen zamanlardan,
flüorşıl, sende unutma, iş işten geçtikten sonra
hiç bir fodra dik tutamaz pişmanlığını,
ve elbet bir gün kırılır her üçgen,
nokta, çember içine alınmış eğriler
........................hepten düzelmez
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:56 PM
Fosil Değeri Düşük
Fosil değeri düşük
Bir iskelettir insan
Ki binlerce yıl, yaşayan yaşanan,
Onca akıl, onca yaşam
Kaç arkeologun hayalidir ki
İncelemek, bir ölü insan bedenini
Daha fazla, herhangi bir
Dinozor artığından
Oysa akıllıdır insan
Düşünebilir, sevebilir
Kim bilir geçmişi,
Ne sırlar gizlemektedir
Şüphesiz, yetseydi eğer
Anlatmaya duyguları da
Bir dizi kemik, ah o zaman
Bizler de dinlerdik
İbret alınası hisleri
Ve bizde tekrar tekrar
Çözülmüş karanlıklarda
Yitmezdik.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:56 PM
Gamlı Baykuş
Devran mı döndü yine
Bu hay huy niye
Yine mi güneş doğdu
Yine mi sinmeliyim gize
Bunca insan koşuyor niye
Bunca insan bağrışıyor niye
Bunca mücadele neye
Bunca hareket ne diye
Fazlayı ararken insanlar
Azı mı kaybediyorlar ne
Sabahın bu saatinde
Ne için bu kadar mücadele
Bir de bana derler
Gamlı baykuş diye
Oysa benim bile yüzüm güler
Şu insanları görünce.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:56 PM
Gece Gündüz
Kan çanağı gözlerim
Bakıyor donuk resmine
Vakit ne olmuş
Saat kaçı gösteriyor
Yıllardan hangi yıldayız
Kan olmuş gözlerim
Yüreğimdeki kan
Gözlerime vurmuş
Kızıl görüyor her yanı.
Gece, karanlık değil kıpkızıl olmuş
Her gece devralıyor kızıl sakallı,
Gardiyan gibi nöbeti
Senden sonra hiç göremediğim günden
Gece gündüz, başıma asker olmuş
Beni bekliyorlar
Sana bakarken kan çanağı gözlerimle.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:56 PM
Gece Karanlık Ve Bir Kız
gece hükmeder karanlığa
derin bir yalnızlık sürer kuytulara
küçük bir kız uzatır kollarını yıldızlara
ki yıldızlar tek ışıktır dağlarda
işte bu yüzden uzanır uzanırda
-tu-ta-maz-
mesafe kıvraktır lastik gibi genişler
yakın görünen aslında uzaktır
uzak görünense yakın
işt bu oyun sürer dağ başında
gece karanlık ve bir kız arasında
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:56 PM
Gece Yağmur ve Bir Adam
bu gece bir yerlerde
..................yağmur yağıyor
ve bir istasyonda
..............bir adam bekliyor
gidecek yeri yok adamın
.....................................evsiz
gidecek yeri yok adamın
................ki yağmur sicim gibi
işliyor tenine umarsız
lakin adam üşümüyor
..........üşümeyi unutmuş
görmeyi unutan insanlar gibi.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:57 PM
Gece, Deniz ve Vapur Böceği
I
gece vapurdayım
...karanlık ve deniz
rüzgar püfür püfür
üzerimde babamın montu
...altımda iş pantolonu
babamı düşünüyorum
...........sonra da Nazım'ı
bir şairin başka bir şairi
....düşündüğü gibi
sonra Prağı, Varşovayı, Moskovayı
.........memleket
ev kadın çocuk özlemini
...zor şeydir hasretlik
tuhaf bir böcek geçiyor yanımdan
kaygılı
...belki açlık derdi
belki karısı bekler yuvada
......belki de oda yalnız
.................benim gibi
II
gece vapurdayım
...karanlık ve deniz
rüzgar püfür püfür
montumun yakası kalkık
......topuklarıma basıyorum
serde efelik var
.......havam otuz beş kuruş
Nazım'ı düşünüyorum
havam yerinde
...havamı satsam alan olmaz
02,10/07,05,2004
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:57 PM
*******
Ardışık değil *******
Ama yine de ard arda
Senin için arası boş
Bana sorarsan
Yine de ard arda
Arası boş *******.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:57 PM
*******i Çıkma
*******i çıkma dışarıya
Kaş göz işareti yapıyor yıldızlar sana
Bak sonra kötü olacak
Söndüreceğim yıldızları
*******i dışarıya çıkma
Çıkarsan mehtabı görürsün
Ve içinden güzel dersin, kıskanırım
Parçalarım ayı
Ben yokken yanında
*******i çıkma dışarıya
Aklım sende kalmasın
Erkenden yat uyu
Ben öyle yapacağım
Rüyalarda buluşalım
Aman sakın geç kalma
Yoksa kıskanırım kaldığın yeri
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:57 PM
Geçimsiz Rüzgar
geçmişini kaybetmiş bir rüzgar
…nasıl savurursa yaprakları
biz de öyle savurduk yılları
öfkeliydik
bize sorulmadan çağrıldık diye
memnun olmalıydık yokluk cennetinden
soruyoruz şimdiyse
yanmak mı yanmamak mı?
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:57 PM
Geçirgen Aşklar
bir devrimin sırrını saklar gibi
gözyaşları kesilirken
………..kendini kıran ayna
kaç ulus eskir özgürlük için
…………için yazgısıyla
kaldırımüstlerinde fısıldıyor
………………yollar
yollar ve ağaçlar
açılan tabut sesleri
düş ardına düşürmüş zamanlar
bir devrimin sırrını taşır gibi
……..taşıdık birbirimizi
kah ben senin
……kah sen benim sırtımda
devrildik sulara
umut şimdi; elimizde son ayna!
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:57 PM
Geçmiş II
kendine dolanan yılan
…...şehvetinden kalma
…………..kırıklık
yankıma kurba kulaklı
acım burkmadı
….cesedimle konuşmadın
kanattığın yerde
..cennetimde bir eksik
..….cehennemimde bir fazla
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:57 PM
Geçmiş Mezar
ne zaman bir ölü geçse huzurdan
......kan tutuyor zamanı
hafızann o derin kuyuları
...hançereden yüreğe uzanan ırmaklar
bir sıkışır bir patlar volkan
ne zaman bir ölü geçse huzurdan
.........lav olur yakar hicran
ve o kavuşmak korkusu
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:57 PM
Geçmiş Zaman
koordinatları eksik
bir hedef gibi
yanlış yer
....yanlış zamanda
........vurdun beni
oysa sen
...hep dost bildiğim
anahtarlar
paspasın altındaydı
sormadan gelebilirdin
sahtekarlık ve riya
..........yersizdi
almak istediğini
.istemeden alabilirdin
haydi şimdi
...bir daha gelme
....söz bitti
şimdi sükut kan kaybında.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:57 PM
Geçmişten, Kopuk Yansımalar
I
ben bir hisarın soğuğunu bilirim
çünkü öfkelenince
………taş taş kule kuleydi
……………………….yüreğin
yüzleşmekten korkan
………….utangaç meleğim
ki sen hep öfkeliydin
ve bitmiş olan herşey gibi
…….sevdamızda çok güzeldi
yalnız, tatlılığı kadar acıydı
işte bu yüzden hep öfkeliydin
tatmin olmakla tatminsizlik arasında
sıkışan yüreğin
……dayanmadı huzursuzluğa
………………….çekildi uzaklara
II
bir zamanlar aşıktı
bir seveni bir sevildiği vardı
birlikteyken elinden geleni
……..verirdi aşkına
onca şey vermişti de
onca şey arasında
bir tek bir kaç kitabı vardı
ayrıldığı gün geri istediği
çünkü o kitapları verirken
ortak bir kitaplıktı hayali
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:58 PM
Gel Gitlerinde Geçiyor Günlerim
bugün şu saatlerde
fecirle
dağılıyor içimdeki umutlar
tıpkı gün batımında
birbirlerinden ayrılan
sevgililer gibi
öylesine mutsuz
öylesine muhtaçlarki birbirlerine
biliyorum buluşacaklar ergeç yine
ama ne zaman
öğlen mi akşam mı
belki de gece
peki ya ben ne yapacağım
onlarsız
onulmaz kederimle
onca vakit onca çile.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:58 PM
Gelir Gitmez'im Olur musun?
......................'Yüreğimin izlerini taşısın gözlerin'
nicedir bir imgeye hasret yüreğim
........................imgem olur musun
..........hatta onu bırak
............................ihtiyacım
bir tayf ömründe
................musam olur musun
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:58 PM
Gelme Gelme Gelme
ne zaman bir sudan
…başka bir suya geçse
ayaklarımız
açılıyor göz kapaklarımız
oysa gözlerimiz hep kapalı
…..aynı monotonluktan
gelme gelme gelme gelme
…göz kapaklarım kapalıyken
sende gelme
olağanlıktan sıyrılmalıyım
…….senden önce
savrulmalıyım bir yerden
……bir yere
yoksa hapsi boylarsın
….sensiz geçmişimde
gelme gelme gelme gelme
….uykum açılmadan
…..sende geri gelme
geleceksen ıslat beni
……….auranda
söküleyim mahmurluğumdan
ki ne zaman bir sudan
…başka bir suya geçse
ayaklarımız
açılıyor göz kapaklarımız.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:58 PM
Gelmişin Geçmişi
Gelmişin geçmişi
Geçmişin gelmişi olmadığında
Ne ben, ben olacağım
Ne sen, sen olacaksın
Bitmişi olacak her şey
Ne zaman olacak geçecek
Ne de gelecek, gelecek
Bitmiş olacak her şey
Geçmişi olmadığında gelmişin
Gelmişi olmadığında geçmişin
Bitmiş olacak her şey
Ne sen ne ben olacağız.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:58 PM
Genç
Gençliğinin dumanı tütüyor henüz
Çağlara meydan okunan yaştasın
Gençliğin yakar önünü tutanları
Bedenin küllenene dek korkma
Körükle gençliğini durmadan
Körükle ki boşa geçmesin zaman
Yapacaklarını yap, unutma
Yalnız yaptıkların senin.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:58 PM
Gerçek Asker
Sen, tek bacaklı asker
Tek bacağınla da
Basar mıydın?
Düşmanının üstüne
Ya sen bacaksız asker
Bacakların olmadan da
Yapışır mıydın ellerinle
Düşmanın yakasına
Kaçma imkanın olmadan,
Sağlam askerler kaçarken.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:58 PM
Gerçek Aydınlık Gerek
Sokağın ışıkları yakıyor gözlerimi
Sahte aydınlıktan nefret ediyorum
Bırakın beni karanlığımda
Söndürün bütün yapma ışıkları
Beni aydınlatamaz ışıklarınız
Bana gerçek aydınlık gerek
Sahte ışıklarınız batıyor yüreğime
Bana gerçek aydınlık gerek.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:58 PM
Gerçek Kurtuluşa
Bir imdat uğultusunda kulaklarım
Hep aynı ses hep aynı çığlık
Yetişmem gerek kurtarmaya
Çünkü bu benim kurtuluşum
Ama yok istemiyorum gerçekte
Bir kurtuluş kurtuluş değil, gerçek
Kurtuluşa, ayaklarımı itemem zorla
Bana tek değil bütün bir kurtuluş gerek.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:58 PM
Gerçeklik
eskizliğin arkasına sığınmış tarihi yalanlar
tamamlanmadan sunulmuş özürlü planlar
ölümcül kristalik beklerken zihinde
aslında doğan her yalan, önce kendini yalanlar
ışığın gölgeler doğuran oynayışları
hep bir yer arar kendine oyunlarlar doğurmaya
ve bilirde aslında; gerçeğe en yakın yalanın
us için zaten gerçek olduğunu
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:59 PM
Gergef
etim bir kumaş gibi dağılırken zamana
içimdeki deprem ruhuma tusunami
ben hiç ağırlamazdım kaygıyı gençken
şimdi yaş kemal mertebesinde
insan yükseldikçe içine düşer
ve ah o derin yükseklik
kaç kez boğulur bilinç
kaç kez unutur kendini
ki aslında doğumdan doğar acılar
ilk kez acıyla tanışır acıyla doğurulan
bir kısalır vakit ahire doğru
bir uzar içsel kırıklık
et ve ruh o fizik dışlı geçişme
nasıl da büyütür olgunlaşarak gücü
güç olan zamanla kağıt gibi buruşmak
ah o çekilmek bir kasnağın ortasında
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:59 PM
Geride Kaldın
Zamanın olmadı kaçmaya
Kendini geçebilecek kadar
Hızlı da değildin
Sen istedin bu kadar sevmeyi
Fakat sen seçmediğin halde kaybetmeyi
Elinde olmadı terk edilmeyi engellemek
Geride kaldın
Yalnız ve yapabileceğin hiçle.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:59 PM
Gezegenlerin Aşkı
Gezegenler de aşık olur mu deme
Bizde aşık oluruz
Bizim de aşkımız güneş
Bu yüzdendir dönüşümüz
Hem de kavuşmasız
Ulaşılmaz bir aşkla bağlıyız
En platonik aşktır bizimkisi, karşılıksız,
Ki aşkımız güneş bizim ışığımız
Arada bir bölünse de
Kıskanç bir aşık tarafından, bakışımız
Bu tutulmalar bizi daha da bağlar
Güneş bizim, kopamadığımız tanrıçamız
Acısız aşk zor bulunduğundan
Asırlar boyu çile çekeriz
Ve ah aşktan kopma ihtimali
Bir gerçekleşdimi, kaybolup parçalanırız.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:59 PM
Gidemezsin
Kanadı kırık uçağının
Tekeri patlak arabanın
Nalları yok atının
Yelkeni yok teknenin
Hatta ayaklarında yok
Gidemezsin hiçbir yere
Ben olmadan canım.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:59 PM
Giden ve Kalan
Bir ihanettir her terk ediliş
Bir aldatmacadır çocuklara
Çünkü aşka yenik her yürek
Çocuktur her çocuktan daha fazla
Aldatanlar bir çocuğu aldatır
Şekere aşık bir çocuğu
Aşk dediğinse lolipoptur
Terk edilene, terk edenin verdiği
Ve yalnız şekerdir
Bir aşığın oyalandığı
Bitişiyle anlar çocuk
Tatlı zamanın artık geçtiğini.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:59 PM
Gidene
Elveda diyemem
Elveda yok artık
Olsaydı, keşke olabilseydi
Ama nafile en derin çabalar
Elveda yok artık
Olsaydı olabilseydi keşke.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:59 PM
Gidenin Ardından
teninde yılanın çizdiği kavis
ölü sesinde kızgın lain
bedbaht bir bedduadır şimdi iklim
zaman akar uzuvlarında sin
bitmez tayfundur gün
gece utanmaz gölge
düşer şehvetinde aklığın kir
deli gömlekleri giydirilmiş için
kat kat kıvrımlar gerilir
anlarsın gitti giden gün
ortasında kırıldığın kasnak
hissettiğin, hissettiğin kendi ölümün
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:59 PM
Giderken
giderken tortunu da al
..öyle terk et aşk mahalini.
söz!
düşünmeyeceğim bir daha seni,
topla pılını pırtını ve yok ol!
bir daha düşmesin izin usuma,
gideceksen benden
..........tamamen kurtul!
ya da en iyisi;
büyük bir valiz al kendine
kalbimi, beynimi koy!
doldur içine
sana dair bende ne varsa!
ve at herhangi bir nehre
..........yok ol!
önce benden, sonra kendinden
................kurtul.
.......giderken
....öyle terk et aşk mahalini
söz!
mü?
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 12:59 PM
Gidişin
Devrilen şişeler birbirine vurur
Senin devrilirken bana vurduğun gibi
Gidişin bir devrilişti, senin devrilişin.
Senin devrilişin, benim yıkılışım oldu
Sen sağlam ben kırık kaldım
Sen devrik ben paramparça.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:00 PM
Gitme
Gitme beni bırakıp
Kal sonuna dek
Birlikte olalım
Sensiz ne yaparım
Çektiğin acıları
Bahane etme ne olur
Sen benden daha güçlüsün
Dayanabilirsin
Yanımda kal aklım.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:00 PM
Gittikçe
aşk içimde şimdi;
yüzyıllar önce patlatılmış bir nara,
zihnim farklı düşüncelere
……kuzgun gibi kubbe altı,
“benim kaldırmak zorunda olduğum
……Atlas okyanusunun bile
makul bir taban üzerinde kaldıramadığı”
……radikal değişim
….…………gidişin
ve yankı yankı yankı
aşk içimde hicran şimdi
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:06 PM
Gittinde II
Ayaza çıkmış kuşlar gibiyim
Dört yanım kar
Dört yanım soğuk
Bir açlık nöbeti vurur
Bir soğuk.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:06 PM
Gittinde IV
Gittin de seni bilmem ama
Ben paramparça oldum
Senin mazi dediğin
Benim için, artık sadece
Ölü bir adamın hatıraları.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:06 PM
Gökdüşüm
geçirgen saatler bunlar düşümde büyüttüğüm
hep bir iz var saksız güncemde
kimden kalmış bir ben bilirim
aşk değil ki bu dile gelsin
ötesinde bir şey
bilmem
kanımda yuvarlanan
içime çekilen denizler
ve göğün mavisini taşıyan ırmak
boyunca dolanır boynuma
çocukca bi gizem
d
ü
ş
t
ü
m
salıncaktaki ruhum kanaken
sayısız bir devinim evren
kim kimde saklanır
bilmem
24.08.2004
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:06 PM
Gölge Oyunu
ışığın ve karanlığın yer değiştirmesi
gölgenin araç olduğu oyunlar
.......belki de ilk isyanı şeytanın
................alacakaranlık insan
bir yanında cennet bir yanında cehennem
...............sırat
..................hayat
masum bir çocuktu o ilk ceren
.........çığlığını
...............yüreğinde
........................gizleyen
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:06 PM
Gözlerim Düşlerinde Kaldı
.............................'seninle kaç kemiktim ben
...................................su gibi akıp giden'
ağlayan bir kuru kafa merhametiyle sevmişim seni
......haydi git gitme ne olur
çöl ayazında güldür ölüm
.....kurtlarına sarılırken toprağım
.......sürgün
içimde gece büyüttüğüm
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:06 PM
Gözlerin
Seni gözlerin anlatırdı bana
İlk kez beni sevdiğini anladığım gözlerin
Ne yazık ki ayrılırken göremedim gözlerini
Ve hala bilmiyorum beni sevip sevmediğini.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:07 PM
Grena
kırmızı dantel kanatlı kuşlar
yalnızlık uçarken akşamları
çin seddinde bir nü gibiyim
koltuk altlarımda örümcek ağı
postunu satılığa çıkarmış yaban koyunu
sineye batırılmış hançer
içim
avucumda büyüttüğüm küçük tanrı
kaç yoksa elimi yumruk yapacağım
insanı mahşere taşıyan tılsımlı rüzgar
saç saç örülmüş vakit
içimde sevdiğimin demir parmakları
Alexi, sen en iyisi santur çal!
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:07 PM
Güç
Katrana saplanmıştı ayaklarım
Kıpırdayamıyor hareket edemiyordum
Hayat önümde katran deniz olmuştu da
Ben görememiştim batmak üzere olduğumu
Çektiğim acılar çekmişti beni içine
Ve batar batmaz hissetmiştim
Üzerimdeki binlerce primatı
Beni parçalıyor parçalıyorlardı
Acıtmıyordu darbeleri, o an
Sadece düşünüyordum kendimi
Ve beni bekleyen acı sonu
Belli ki ölecek belli ki yitecektim
İşte hayat dedim o an ve anladım ki
Bir kez olsun düşmeye gör, üzerine üşüşür
Hemen seni tüketmek isteyenler
Ve kuralı budur dünyanın, güçlü ol
Kaplan ceylanı kovalar parçalamak için
Kurbağa sineyi yakalar yemek için
Ve kim ne kadar güçlü olursa olsun
Bir kez düşmeye görsün düşmanı bol olur.
Dünyanın çarkı böyle dönüyor
Ne zaman açlık ortadan kalkar
Ancak o zaman kurallar değişir, yoksa
Güçlü olan yer, güçsüz olan yenilir.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:07 PM
Güçsüz
Aklı başınbda bir insansın
Sağlıklı bir bedenin var
Ki özür çalışmaya engel değildir
Her insanın yapabileceği bir iş var
Durmadan arıyor arıyorsun
Lakin bir türlü bulamıyorsun
Durmadan, arıyor arıyorsun
Lakin kapalı bütün kapılar
İyi niyetli bir insansın
Kötülükten, günahtan sakınırsın
Ki üç kağıt çalışmaya engel değil
Nice refah içinde yüzen düzenbaz var
Durmadan durmadan dua ediyorsun
Lakin bir türlü bulamıyorsun
Durmadan durmadan dua ediyorsun
Lakin kapalı bütün kapılar
Sen ki onurlu bir insansın
Hor görülmeyi kaldıramıyorsun
En çok da bu yakıyor içini
Oturmak kenarda, işlevsiz bir kutu gibi
Durmadan durmadan Allah' a yalvarıyorsun
Hayır hasenat diliyorsun
Durmadan durmadan niyaz ediyorsun
Hem kendin hem başkaları için istiyorsun
İşsizlik şimdilerde geçmiş başına
Kapkara bir çuval gibi
Bir türlü atıp sırtından, kurtulamıyorsun
Vaktin aramak, dua ve niyazla geçiyor
Lakin henüz karşılıksız çaban
Lakin bir gün karşılığını alacaksın
Lakin sabrın birikiyor bir sandıkta
Lakin sonunda elebet hakkını alacaksın.
'Şair ağlıyor burada
Tüm niyeti iyi, işi olmayanlara
Ne var ki tevekkül aman vermiyor
Gerçek iradeye karşı durmaya'
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:07 PM
Gül Kökünde Yaşam
sen bugün gül diyorsun,
oysa gülmüyosun,
bir gül için,
gülmen gerek.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:07 PM
Gül Kurusu
ard ardda kalır
kurumak çiçeğin sonu
ne kadar sık olsa da can suyu
elbet çekilir damarından güneşin
ve bir sünizit gibi yerleşir umut
sızıntıyla hücrelere yayılarak
solmamak çiçeğin düşüdür
zamansız karanlık akıbettir fakat
yalnızlık güle mahsus.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:07 PM
Gül Yılanı
gül yılanıyım sinsi ve sevdalı
sen bilmezsin zehir nedir
..........duymamışsındır adını
aman batmasın dikenin
........................öfkelenirim
doğam böyle ne edeyim
gül yılanıyım gülüm
...sende bu diken
........bende bu zehir
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:07 PM
Güle Güle II
I
of içim sıkılıyor
saat sabahın beşi
sevgili eniştecim
şimdi, yani artık yoksun ha
bir daha konuşmayacak
içten şakalar yapmayacaksın ha
elbette elbette bir daha
olmayacak bunların hiç biri
bizler bugün son kez yolu edeceğiz seni
öyle ya mazbatanı yeni aldın
sevgili Azrailin elinden
benimse sana bir hak borcum var
şimdiden helal olsun enniştem.
II
ah durup durup yüzün gelmiyor mu aklıma
nasıl da hüzünleniyorum bir bilsen
bende bilmiyordum ama, demeki
bu kadar çok seviyordum seni ha.
24 Aralık 203 (05.10)
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:07 PM
Gün 24 Saat
Günün yirmi dört saati seni
Düşünüyorum akıl akıl değil
Artık, manasını yitirdi her şey
Bir sen varsın senden öte
Her şeyi saran her şeyde olan
En güçlü orduların bile
Alamayacağı kalelerdi ördüğüm
Seninse tek kalemle girdiğin
Bense ustalığımla övünürdüm
Senin gücüne ermedi ustalığım
Günün yirmi dört saati seni
Düşünüyorum, uykumda sen hülyamda sen
Bazen zorluyorum kendimi
Sensiz hülyalara dalmaya
Olur gibi oluyor önceleri
Sonradan, geç çıkan
Başrol oyuncusu gibi
Sen çıkıyorsun hayallerimden
Nereye baksam sen
Günün yirmi dört saati.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:07 PM
Gün Geçti
...............'şeytan da bir melekdi
..................................senin gibi
gün geçti toprağımın üzerinden
raks etti sabah akşam güneşle ay
anılar birbirini kovaladı
ben bir yerlere geldim neresi
öylesine sert esti ki rüzgarlar
ne bir toz kaldı ne de yapraklar
bir ağıt yükselir semaya kadar
ben bir yerlere vardım nerese
sen değil miydin peşimdeki gölge
sana sormalı vardığımız vakti
belki biliyorsundur neden diye
suç senin bence itiyordun diye
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:07 PM
Gün Yakın
Attığım her adım
Daha bir kuvvetli
Geçen her gün
Bana biraz daha güç
Biraz daha azim katıyor
Artık ne umutsuzluk
Nede keder var
Sadece ben varım
Ve birde sen
Belki sen hala
Aynı yerindesin
Ama ben her an
Biraz daha yakınım.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:11 PM
Günah
ben kalkalı buradan çok oldu,
bakma hala sıcak,
dedi bir ruh,
küveze bakan doktora,
neden dedi doktor
neden kendi kendine,
cevapladı ruh,
deli miyim?
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:11 PM
Günah Keçisidir Çoğu Kez Doğru Söz Eden
Sürekli değişirken zaman
Gruplar vardır içinde insanlardan
Öyle ki onlarda sükut
Gümüşse, söz altındır
İşte bu yüzden her ağız
Zaman değişirken, laf yapmaktadır
Kimi vakit bir insan çıkar
Onca, insan evladı arasından
Bir doğru söz eder
Bildiği yanlışlardan bıktığından
Oysa bilmediği bir yargı vardır
Yazık ki bulunduğu köy, dokuz köye ortaktır
Bir de eski bir hikaye vardır
Okuyan, belki sende bilirsin;
Yüzyıllardan bir yüzyıl
İnsanlar bayramla, günahlarını
Bir koyuna yükler, sırtında
Çöle ölüme yollarlarmış
Yani bir keçi, tüm halkın
Günah keçisi olup, ölüme yollanırmış
Ki bu hikaye gerçekte, çoğu kez
Öyle gruplarda tekrarlanmaktadır
Doğru olan düşmanlıkla karşılanıp
Yuhalanıp suçlanmaktadır
Yazık ki her yüzyıl, toplum denen
Tek kafalı, çok ağızlı cahil grup
İçinden ayıklamaktadır kimi doğru evlatlarını
Ne var ki tarihse anmaktadır hiç durmadan
“Onların adlarını”
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:11 PM
Günahın Sonu
Ne bir denge vardı
Ne de bir ahenk
Her şeyin çivisi çıkmıştı da
Bir o yana gidiyordu
Bir bu yana
Canlar huzura hasret
Kaçıyordu acıyla
Beklenen gelmişti sonunda
Günahın sonu kıyamet.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:11 PM
Günahkar II
nicedir içimdeki şeytan
..çatı üzerlerinde gezen kertenkeleler gibi
....hür ve aç!
sıyrılmış sürüngenliğin cisminden
..'kuyruk kimin elindeyse kertekelede odur'
içimdeki aziz şeytan
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:11 PM
Günahtım Cennetlik Oldum
kınalı kuzum ser ikindim
seni büyüterek doğar gün
bahardım kış oldum güneşim
senin uğruna akdım kara oldum
mahsurum ben sana yazgımda
ah sana ben dünyalık köle
acep ölüp biter mi çile
uğruna neşeydim gam oldum
bitmedi bitmeyecek aşkın
sen gittin kaldı esaretin
söyle sabrım hangi azizde
günahtım cennetlik oldum
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:11 PM
Gündelikçi Kadın
Gündelikçi kadın
Elleri nasır yüreği pamuk
Her günü yorgunluk
Her günü mücadele
Ekmek derdi aş derdi
Gençliği savaş
Çocukluğu gözyaşı
Dokuz kardeşli bir evin
Ortanca kızı
Ne şefkat görmüş yüreği
Ne de sevgi dolu bir
Okşayış saçları
Kendini bilmiş bilmemiş
Yaşlı bir adama verilmiş
Kızlığını yaşayamadığı gibi
Kadınlığını da bilmemiş
Kendini bilmiş bilmemiş
Beş çocuk görmüş evi
Kendini bilmiş bilmemiş
Kocası olmuş
Başta beş çocuk kalmış
Omuzda kaya gibi bir yük
Yılmamış çalışmış
Gündelikçi kadın
Elleri nasır yüreği pamuk
Her günü yorgunluk
Her günü mücadele
Ekmek derdi aş derdi.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:11 PM
Güzel Kız
Hey güzel kız
Güzelliğin beni üzüyor
Sen bu kadar güzelken
Yalnızlığın beni üzüyor
Hey güzel kız
Yine yalnızsın bu gün
Bu kadar çirkin mutluyken
Ve yalnız değilken
Senin yalnızlığın
Beni üzüyor güzel kız
Sen yalnız olmamalısın
İçi güzel dışı çirkin kız.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:11 PM
Güzelliğin
Küçük bir aldanıştı güzelliğin
İnsanı önce içine çeken
Sonrada kendini unutturan
Bende tanıdıkça
Güzelliğini unuttum
Seni tanımayan için
Güzelliğin de yeterdi zaten
Ömür boyu adını anmaya.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:11 PM
Güzelliğine
Çaresiz bir şairim
Çaresizliğim şair olmamdan
Değil, seni tanımamdan
Güneş aynı güneş
Mehtap aynı mehtap
Billur pınarlar geçiyor içimden
Cennetin sonsuz çayırlarındayım
Her şey yerli yerinde anlayacağın
Bu engin çayırlarda.
Yılmıyor yılmadan arıyorum
Kalmadı tek taş altına bakmadığım
Ama nafile bulamadım
Seni anlatmaya, söylenmiş ya da
Söylenmemiş, tek bir söz
Tükensem de, tüketsem de ömrümü
Yılmadan arıyor arayacağım
Eninde sonunda da bulacağım
Bu kadar güzel olamazsın canım.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:11 PM
Hafıza
Geçen günler geçer
Kalıntıları kalır hafızada
Hafızadır en büyük,
Ölülere mezar
Ölüler bir canlanır bir ölür
Bir koşar bir yürür bir durur
Ölülerdir tek yaşayan
Benliğin soğuk mezarlarında.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:12 PM
Hak Bizde
aslanlar mağarasında ceren doğmuşuz
kurt sürüsünde garip bir kuzu olmuşuz
içimizde merhamet, kin nefret boğmuşuz
Hak bizde kılıç değil merhemdir of aman
cefa içinde hep yorgunluğa doymuşuz
orduda er pazarda amele olmuşuz
elimizde balta çekiç orak tutmuşuz
Hak bizde kılıç değil merhemdir of aman
kötülerden kötülükden eza duymuşuz
iyilik ederken mateme boğulmuşuz
dünyada şeytan ötede melek olmuşuz
Hak bizde kılıç değil merhemdir of aman
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:12 PM
Hak Üzerine
ah bir izin versen Rabbim
makberinde dökebilse ölüler göz yaşlarını
ki o göz yaşlarıyla gitse tüm günahları
yer altı nehirleri bentlerine esir olmazdı
ah bir izin versen Rabbim
ruh ruh terk ettiğinde fani devranı
ibadetinde kusur etmeseydi mahşere dek
firidevsin insanlarla dolup taşardı
sen ki bağışlayan sonsuz İrade
Vahiy ettiğin gibi affedersin elbet
lakin söylediğin kesin bir söz vardır
bir tek kul hakkı kuldan sorulur
ah Rabbim eğer bilebilseydi insanlar
haktan öte dünyevi borç yoktur
işte o vakit dünya cennetin
ahir cennetine bahçe olurdu.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:12 PM
Haldun Abi'min Adına Bir Şiir
-H-urafeler zincirlenmiş düşlerinde mahsur
-A-yıklamak sana düüşer elinde ömür mürekkebi
-L-ahitler derin olur firavunlar ağır
-D-üşünceler göl olur henüz elinde anahtar
-U-zansın önünde hep doğruya açılan yollar
-N-urlar çelenktir iyiden doğan doğrular
-H-azan vakti her yıl çabuk olur
-A-ydınlık ışıldar sağlamsa ekilen tohumlar
-K-adimdir hep aşk sevenlerin açıklar
-M-adem istiyorsun aziz dolsun bastığın topraklar
-A-ncak güneşler istediğin sabahlara doğar
-N-urlar çelenktir iyiden doğan doğrular
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:12 PM
Halk Temsili
gelişi yüz gidişi beş yüz mendillerle
…..trenlerde vekil oğulları
ne zenginlik bire beş satış
……bir tüccarın hayallerinde
hele ki
sabahtan akşam sekize
dolanıyor
……..dokuzuncu elinde
……eve gidecek Mehmet
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:12 PM
Harut ve Marut
kılıcın keskinliğinde yıkılırken surlar
harput ve marut simyanın ilk ustaları
öğretti insana büyünün sırrını
şimdi babil kuyusunda sessiz
şeytanın dostu ikiz melek
kötülük ayinlerinde söz ederken failler
izleri dayanır yaradılışa
onların nefislerindeki zafer
insanların ve meleklerin ortak günahı
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:12 PM
Hasat
zamana ırgattır her insan
ki çalışır yaşamak için
bir ölümlük ömürde
savaşır kendi için
lakin ne çalışmak
ne de savaşmak erdirir sonsuza
dünya için yapılan
toz olur karışır rüzgara
ki verilir doğumla, bir tarla,
ekilmek için, her insana,
iki bölümlü, iki parça,
kazanmak için iki dünyada
lakin kimi eker, zevki sefa
kimi eker inanç ve
hasat vakti gelir, ayrılır,
çürük çürüğe sağlam sağlama
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:13 PM
Hata
Tutulamayacak kadar kaygandı
Korunamayacak kadar kırılgan
Üstelik kaybedilemeyecek kadar da değerli
Gidilmesi gereken ama asla gidilemeyen
Bir yol gibiydi, bir adım atsam
Tekrar geri çekerdim
Korkardım hata yapmaktan
Korkardım, ama yinede yapardım
Ne yapsam da hataydı zaten
Ama en son hatayı sen yaptın
Noktayı yanlış zamanda koymakla
Daha yaşanacak çok şey vardı
Şimdiyse sonsuz hasret kaldı geriye.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:13 PM
Hatıralar
Morg soğuk morg soğuk şimdi
Ölüler yatıyor birbirinden habersiz
Soğuk bir huzurla
Ben dolaşıyorum aralarında
Benden habersiz ölülerin yanında
Soğuk ölüler çürümeden çürümüş ölüler
Göz yaşlarında yaşayan
Solgun ölüler.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:14 PM
Hatırlar mısın?
Telefonda bana ayrılalım dediğin gece
Ağlayarak sen kendini
Ne zannediyorsun demiştim
O seni küçümsediğimden değil
Bana verdiğin acının büyüklüğündendi.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:14 PM
Havalı Şiirler I
bir böcek kadar açım
..bir böcek kadar tok
garip şey ah! şu ihtiyaç
böcekler giyinmez çıplaktır
..ben elbise giyerim
...çıplaksam deli derler
garip şey ah! şu ihtiyaç
bir böcek düşünmez
..dünya derdi ahiret derdi
gari şey ah! şu ihtiyaç
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:14 PM
Hayal Kaldıracın
Hayal kaldıracına bastım
Ve havalandım, hayallerin yetti
Beni havalandırmaya
Ve hala uçuyorum senden uzaklara.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:14 PM
Hayal Kırıklıkları
Hayal kırıklıkları
Hayal kırıklıkları
Kalbime batan
Cam kırıkları
Hayaller görülür
Hayaller duyulur
Hayaller koklanır
Hayallerin tadı da vardır
Hayallere dokunursunda.
Taşlar gelir yol boyunca
Kimi kırar hayallerini
Kimi kırmaz
Hayal kırıklıkları
Hayal kırıklıkları
Kalbime batan
Cam kırıkları.
HAYAL KIRIKLIKLARI
Hayal kırıklıkları
Hayal kırıklıkları
Kalbime batan
Cam kırıkları
Hayaller görülür
Hayaller duyulur
Hayaller koklanır
Hayallerin tadı da vardır
Hayallere dokunursunda.
Taşlar gelir yol boyunca
Kimi kırar hayallerini
Kimi kırmaz
Hayal kırıklıkları
Hayal kırıklıkları
Kalbime batan
Cam kırıkları.
HAYAL KIRIKLIKLARI
Hayal kırıklıkları
Hayal kırıklıkları
Kalbime batan
Cam kırıkları
Hayaller görülür
Hayaller duyulur
Hayaller koklanır
Hayallerin tadı da vardır
Hayallere dokunursunda.
Taşlar gelir yol boyunca
Kimi kırar hayallerini
Kimi kırmaz
Hayal kırıklıkları
Hayal kırıklıkları
Kalbime batan
Cam kırıkları.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:14 PM
Hayal Meyal
..................! Hayal meyaL!
............! Her şey Hayal meyaL!
.....! Yaşanan her Şey hayal meyaL!
........! Bilki her Şey Hayal meyaL!
..! Bilki ölmüşüm Herşey hayal meyaL!
........! Bilki yaşam Hayal meyaL!
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:14 PM
Hayalet III
ah sen yine zama yiterken tane tane
geçiyorsun ruhumun tüm yollarından gece
ah sevginden yoksun bırakılmış gövdem
bir ağaç gibi kuruyor yağmursuz iklimlerde
ben sana bir isim koydum iç korkularımdaki
mahsur kılınmış izlerine acı kokan gül
ben sana bir isim koydum anılar hüzmesinde
tut tut ki havadaki adını zincir
ah sen benim Leylam kavuşmasız vuslatlarda
zaman öyle geçti öylesine sürükledi ki çalarak bizi
artık hiçbir tarih unutamaz seni
hayalet, kıyamete kadar dolaş sana verdiğim adla
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:15 PM
Hayallerin
Hayallerin vardı ya
Beni terk etmene değecek
Hayallerinin
Rengi varsa
O renk maviydi
Çünkü gökyüzü kadar uçsuz
Denizler kadar geniş
Beni yutacak kadar da derindiler
Yuttular da
Hem beni hem de aşkımızı.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:15 PM
Hayalsiz Olmuyorsa
aya ilk ayak basan
............hayalnottur
çünkü önce hayaller uzanmıştır
.............dış dünyaya
ki hayal edilmeseydi
....uzayda yolculuk
ne astronot olurdu
........ne kozmonot
öyleyse bu katiyet sonucunda
......düşten türeyen her keşif
neden kökünden yoksun
..........isimler alır.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:15 PM
Hayalsiz Zihinler İmkansızmış
hiç bir silgi üreticisi yetişemedi
.............seni hayatımdan çıkarmaya
yüzsüz ölüler gibisin
........................inatçı ve kabulsüz
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:15 PM
Hayat
Çalı, diken, çimen hayat
Çimen gibi çalı gibi
Diken gibi hayat.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:15 PM
Hayatın Anlamı
ay yadsırken gökteki yerini
.................sürdürülemez mutluluk
çalıntı akşamlar çalarken sessizliği
................dinlenemez us
kimbilir belki de bu şiirde gizli
..................hayatın anlamı
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:15 PM
Haykular II Sevgili Barış Aluk Dostumun Desteğiyle
XI
kanım akıyor
sızdıran damarlardan
yerin dolmuyor
XII
sevgi özlemin
tın sesinde büyürdü
sağır etmeye
XIII
her geçen saat
birbirine benzerdi
senin yanında
XIV
güne bakarken
açılır çiçeklerim
sensizlik gece
XVI
şimdi sensizim
hançeremde akrepler
esin rüzgarında
XVII
uutulmuş an
sahipsiz resimlerde
tek mesut zaman
XVIII
hamallar sardı
gemiler geldiğinde
karıncalandı
XIX
ironilerdir
hayatın ilk doğrusu
gariban usum
XX
sofra üzeri
doldurulmuş açlarla
açlar yeniyor
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:15 PM
Haykular III Sevgili Barış Aluk Dostum'un Desteğiyle
XXI
yıllardır yoksun
oysa hep duruyorsun
olduğun yerde
XXII
buyum ben buyum
diyebilmeli insan
eğer değerse
XXIII
kamelya açtı
Çinden uzak bir yerde
itafen Çine
XXIV
öykündü güller
bülbüllerin şevkine
sessiz kırmızı
XXV
bırakmaz artık
tuttu bir kere kalbi
şair damarım
XXVI
yabanıl ruhum
kaçar doğdum doğalı
saf mutlulukdan
XXVII
aklım kalmıyor
ne zaman düşsen kalbe
azizim sana
XXVIII
zamansız ölüm
gelme ne olur bize
haber verip de
XXIX
ölüler sırdaş
ve dost birbirlerine
vefalı sadık
XXX
ağlama sakın
cehennemdeyim diye
anahtar sende
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:15 PM
Haykular IV Sevgili Barış Aluk Dostumun Desteğiyle
XXXI
ayrılık vakti
delerek geçer eti
kandır gözyaşı
XXXII
içtiğim şurup
sen giderken tattığım
hicran şurubu
XXXIII
dünden bugüne
açılır kapanır kalp
topraktır gömüt
XXXIV
anılar dolup
taşacak yüreğinden
ağlayacaksın
XXXV
acıları ak
hüznü al yuvarlardı
insan olarak
XXXVI
şiirler eskir
gün be gün tatlanarak
şaraplar gibi
XXXVII
böcek yuvası
insansız mezarlıklar
doyarmı kurtlar
XXXVIII
zaman akardı
kalbinin musluğundan
musluk tıkandı
XXXIX
kimsesiz çocuk
kaldırımlarada uyur
yalnız başına
XL
sakın ağlama
bir duyan olur
hepten kahrolur
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:15 PM
Haykular Sevgili Barış Aluk Dostumun Desteğiyle
I
balık yalnızdır
pullarını yitirmiş
okyanusunda
II
benden gökyüzü
köşe bucak kaçıyor
öldüm mü yoksa
III
şarap ve sucuk
kurulmuş kurt sofrası
ağlar aç çocuk
IV
günümde yoksun
düşelerimde uyurken
uyan gel bana
V
düşünde sakin
kırmızı pabuçlu kız
alemi oyun
VI
uzansa eli
toprağa mahsur ölü
tutacak göğü
VII
hak deyince
ruh büründü cismine
kadar mahşere
VIII
koptu çerçevesi
ah ömür çerçevemin
kırıldı yerde
IX
bir saçak altı
yağmur damlar saçıma
ürperirim sen
X
kondu damına
güvercin havalandı
barışdı adı
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:16 PM
Hazin
Bir anarşistin anıları gibisin
Her şeye saldıran kendine düşman
Hiçbir tutacağın yok geçmişlerde
Ve böyle giderse olmayacak da
Yıllar ihtiyarlatırken bedenini
Sen yalnız olacaksın, yapmadıklarının
Yalnızı, yapamadıklarının eksikliği
Yapamayacaklarının fazlalığıyla.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:16 PM
Her Şey
Her şey düşündüğün
Gibi olmayacak
Hep istediğin
Hep arzuladığın olmayacak
Elbet yarim dediğine
Kavuşacaksın bir gün
Ama unutma
Ölümü en çok seven
En çok korkar ölümden
Bir kocanın karısından
Korktuğu gibi.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:16 PM
Her Yer Aynı
Her yer aynı benim için
Senin olmadığın.
Soğuk sıkıcı.
Yapacak hiçbir şey yok
Düşünmekten başka
Umudu ve umutsuzluğu.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:16 PM
Herşeyi Olan
Her şeyi vardı
Derdi yoktu
İçindeki geçmişten kalan
Bir tek dertten başka
Zaten hiçbir şeyi de
Dert etmezdi. (onun dışında)
Can dostları vardı
Gerektiğinde yanında olan
Bir tanesi hariç
Her istediğini yapabilecek gücü vardı
Tek bir isteğinin dışında
Fazla bir isteği de yoktu aslında
Kendine sorarsan
Her duası da kabul edilirdi
Şükürler olsun
Bir tanesini hesaba katmazsak tabi.
Onunda kabul edilmesini
Ömrü boyunca da bekleyebilirdi
Bekliyordu sabırla bıkmaksızın.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:16 PM
Hırsız
Bir hırsız gibi
Gırdın yüreğime.
Bir hazan
Gecesi ansızın.
Kalışın olmadı kısa.
Yetti götürmene
İyi olan her şeyi.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:16 PM
Hiç Değilse Bu Gece
Gel diyene gider misin
Üzüleni teselli eder misin
Acılara merhem misin
O zaman uğra bu akşam
Uğra soframıza
Bu gece sana çok iş düşecek
Paramız yok ama
Yine de seni memnun ederiz
Ne istersen alabilirsin
Her şeyimiz senin olsun
Yeter ki gel, hiç değilse bu gece
Acımıza merhem olsun.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:16 PM
Hilkat
kimse tanıyamaz seni
ve duyguların
..en haşin rüzgarlara vurur
..........kimse anlayamaz
yalnızsın
ilk kez toprağına
...üfledi ruhu Tanrı
tekdin
...çevir nen varsa yaradılışa
Tanrı tekdir
....ve sen
anla
neden üstün olduğunu.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:16 PM
Hiroşima
zamanın tamamlanmadan sunulmuş
..........eskizleridir
............her tarihi hata
ki bu yüzden kanatır
.........yaşandığında
acı çeken zaman değildir ama
...geleceğini oyuncak yapan insandır.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:16 PM
Horozun Yanılgısı
Duyduğunda
“Erken öten
Horozu keserleri”
Erken öttü
Neden mi?
İntihardan korktuğundan
Ve ölüme susadığından
Oysa habersizdi
Etinin tazeliğinden
Elde var
Organ nakli
İşte bu yüzden
Kimse, intiharını
Ya da intihar mektubunu
Görmedi...
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:21 PM
Huzursuz
gözlerde hep aynı gergef
….ruhsal bir paradoks
her tabu bir gün yıkılmalıdır
biz ki hem yoldaşız
………hem de yol dışı
birbirinin ölümlerini izleyen
…….koyunlar gibi yani
ağlamaklı ama tutkuları içinde
birbirimizin ölüleri üzerende
……sevişerek gün geçiriyoruz
içimizde kör bir kuyu
…bakışlarımız tülden birer ip
lakin yetmiyor dipteki alevi
…………çekmeye dışarı.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:22 PM
Hükümlü-Hükümsüz
Zaman ağartırken
Eski günahları
Binlerce ölü mahkum
Hüzünlenir
Ve tükürürler
Yanlış zaman
Yanlış yer denklemlerine
Ki onlar
Giydikleri hüküm
Henüz eskimeden üstlerinde
Apar topar yollanmışlardır
Bir ipin ya da bir baltanın ucundan
Başka bir hükme...
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:22 PM
Hükümsüz
Her şeye hükmün geçer zaman
Her geçişin bir getirir
Bir götürür
Engel yoktur önünde
Canın ne isterse onu yaparsın
Ne hesap sorulur sana
Ne de ceza yazılır
Bende keyfini bekliyorum yıllardır
Aşk acım var dinmesini istediğim
Merhem olmanı bekliyorum
Tüm gücünle de geçiyorsun aslında
Ama benim acılarımı da
Yanında götürmüyorsun giderken
Yoksa aşkımı söndürecek mecalin mi kalmadı
Ya da kıyamıyor musun aşka
Yada dayanmıyor mu yüreğin
Hükmünü vermeye.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:22 PM
Hürriyet Takvimi
akvaryumdan atlayan balığın hayal gücü,
o son an kendini ondurur,
geriye kalan yokluğun yokluğu,
açılan bir çığır;
“mesih arayan aziz
……sonunda kendini bulur! ”
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:22 PM
Hüsnüm Hüzün
'Dönmedin
Kendime kaldım'
burada, yatsıyı
.......çoktan
.....geçti zaman
ki hani bir an
......için sönse
......bıraktığın mum
dönmeyeceğine,
...........neredeyse
...ben bile inanacağm
oysa yılları
.........eskitmeden
döneceğim dedin
izler silinmeden
gittiğin yoldan
....gelecektin
belki de bu yüzden
bıraktığın mumu
hiç yakmadım....
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:22 PM
Hüzne Ortak
ne zaman ortak olsan
........bir insanın göz yaşlarına
bir sınıftan başka bir
.........sınıfa geçiyor göz yaşlarımız
oysa memnun olur
.....................kendi hüznünde
.................................yalnız olan
ağır gelir saatsiz
.............bir konuğu ağırlamak
kaçkez dudaklarımız
....................boşluğa açılır
hançeremizden süzülür
..............anlamsız mırıltılar
imgeler yerini zamana bırakır
lakin kurulması gereken
..........................kurulmalıdır
sarp bir kayayla
ki ne zaman ortak olsak
.........bir insanın göz yaşlarına
bir sınıftan başka bir
.............sınıfa geçer gözyaşlarımız.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:22 PM
Hüznün
Bir sarılıştı hüznün
Bir seviş, kolları güçlü
Kollarıyla saran bir umacı
Kimi zaman korkunç
Kimi zaman babacan
Ama hep saran
Hep sarmalayan
Sense kollarında
Bir sıkışıp bir rahatlayan.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:22 PM
Hüznün Gölgesinde
ışıklar ışıklar ışıklar,
karanlığın dudak büküşleri.
ışıklar ışıklar ışıklar,
gecenin sahtekar gülüşleri
tükenmez hasretimde
..........dalkavuk yıldızlar.
fısıldamaktan başka bir şey
.........gelmez ki ellerinden,
yalnızlığımda çaresizliklerimi.
elim ermez ki söndüreyim
............seslenişlerini.
ruhumu salmak geliyor içimden,
hızlarının erişemeyeceği
.................bir suratle,
lakin zincirim esir
.........hüznümün mateminde.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:22 PM
Hüzünbaz
Kırık döküktü her yerin
Çıkık içindeydi bedenin
Ve sen, bir doktor yerine
Bana geldin
Niyetin geçirmekti acılarını
Alelacele, üstün körü
Aslında için için mutluydun
Üzgün olduğunu söylerken bile
Bense, bir doktordan çok
Bir çıkıkçı hüneriyle
Seni iyileştirmeye yeltendim
Yetmeyeceğini bile bile!
Ki asla iyileşmedin
Hep sızladı uzuvların
Ve acıyordu her yerin bana bakıp
Beni sevdiğini söylerken bile...
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:22 PM
Hüzünsüz Ev
'seni bir noktaya bıraktık
bizden, en uzak noktaya'
iskarpinleri yağlı,
üstündekiler, yaşlı bir adamın,
yaşına uygun giysiler,
gözlerinde eski bir düş,
yüreğinde ölüm,
inceden inceye bir süzülüş,
hep bir nota var takılınan,
yaşamın içine açılıp
içine kapandığı bir nokta.
ki adam, içine uyuyup
içinden uyanmakta.
saatin tik taklarına alışmış oda,
zaman sessizlikte tembel.
acı desen hissedilmiyor,
öfke desen sevgi kadar uzak,
hüzün bile çoktan terk etmiş adamı,
adam yalnız kendi 'noktasında'
iskarpinleri yağlı,
üstündekiler, yaşlı bir adamın,
yaşına uygun giysiler,
gözlerinde eski bir düş,
yüreğinde ölüm,
inceden inceye bir süzülüş,
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:22 PM
Işığa Yer Yok Mabedinde Ömrün
karanlığım bitmez tükenmez gayemsin
yüreğimde narin bir buğu gibisin
ben ki korkarım sen de bir gün gidersin
o vakit bedenim ölüme yenilsin
aşkım kalmadı çimde aydınlığım
terk edişine bu derece yanmadım
öyle ki içime düştü yokluk kaygım
gözlerimi ilk kez ışığa kapadım
ne zaman çalar saati ayrılığın
kaybolur ebedi kederi hicranın
işte o an çözülür zinciri canın
beni yaşatan büyüsü hatıranın
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:23 PM
İade
sözcükler iade sarmalı,
sarmalı! bir el ve bir avuç,
avuç! uç uç şair meleği
meleği! görelim nereye kondurur,
kondurur! bu sarmal seni
seni seni seni seni seni...
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:23 PM
İç İsyan
semazenler dönerken
....ortalarında zıplayan adam
içindeki şeytanların
...ayartmalarına kanan adam.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:24 PM
İçdüşüm
ellerimi kanatırken yağmur, öylesine geçtiğim köprüler
yazgımın ilmiklerine vuruyor sözlerin seçilmezliği
içimde titreyen bir yaprak rüzgar!
ölülerle bahis oynayan bir adamın talihsizliği kadar
bürünüyorum kazançsızlık kaftanına
hep bir kaybın hanesine yazılıyor anlar
ne de çok severdim bulutları
…………….ne istersem olurlardı
oysa
tercihler belirlermiş hayatı…
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:24 PM
İçim
kimi zaman düşünüyorum
bir kitaptan çok mu şey bekledim
hayatın trapezinde yürürken
çok mu yardım dilendim
hayat, o engin çayır
çakıllarıyla dikenleriyle
kimi zaman nadir çiçekleriyle
belki de gizlemedi hiç kendini
bense araştırmalarımda sürüngen
bir anlam aramakla
anlamsız düşlerimde hata mı yaptım
kovalamak elbet güç gerektirir
ve bir enerji kaybıdır
bir tükeniştir yerine konmadıkça
yoruldum
yirmi iki yılın huzursuzluğunda
çatlayan bir toprak gibi
suyu arzulamakta
şimdiyse düşünüyorum da
aslında su içimdeymiş hep
sadece kaynak tıkanmış
toz toprakla.
3.12.2003
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:24 PM
İçimdeki Helen
Sevgili Helen ne kadar uzun zamandır
Sana kavuşmayı beklediğimi ve
Seni ne kadar güçlü bir şekilde arzulamakta
Olduğumu tahmin bile edemezsin.
Uzun süren, yalnızlığın hüküm sürdüğü
Karanlık ******* ve acılı günler artık son buldu.
Artık öyle mutluyum ki, sana kavuşmak beni
Neredeyse küçük çocuklara döndürdü.
İçimden koşmak oynamak hoplayıp zıplamak geliyor.
Seni bulduğumdan beri aldatılmaların
Hainliklerin ve itilmişliklerin gölgesinde
Çınar gibi yükselen ruhum
Gövdesini saran kurtlardan kurtuldu.
Sonsuzluğun şefkatli ellerinden içtiğim
Ferahlatıcı şerbet beni bulutların üstüne çıkardı
Daha da iyisi bulutların gerçek bir parçası haline getirdi.
Seninle birlikte ihanetin karanlık sokaklarından
Geçmez oldum artık içimdeki sen beni
Karanlık aşklardan mutsuzluk oyunlarından
Uzaklaştırıyorsun. şu acımasız dünyada
Yaşadığım yalan aşklar bana
Ne kadar acı çektirdi bilemezsin.
Hep ezilmek ve hep kaybetmek ve
Hiçbir zaman ne ezmeyi ne de
Birine karşı galip gelmeyi düşünmezken.
Vuslata inanıp da içine girdiğim ve
Çaresizce dolaştığım labirentler yok artık.
İçimde bir an olsun terk edilme korkusu yok.
Sana kavuştuğumdan beri ayrılık
Karabasanları yanıma uğramaz oldu.
Çünkü sen benim yüreğime yerleşerek
Bana kendim kadar yakın oldun.
Helen sen benim içimdesin artık ve asla
Beni terk edemez bana acı veremezsin.
Ömrüm boyunca içimde yaşayıp beni besleyen
En büyük yardımcım olacaksın.
Seni seviyorum Helen ve bana geldiğin gün için
Sana minnettarım mutluluk çiçeğim.
Ters yazılmış bir şiirin
Başıydı aşkımız.
Ah Helen sevdiğim
Ne de güzel saçların vardı
Sapsarı bir teli bile
İncinsin istemezdim
Nasıl da kıydılar sana
Ah Helen canım sevdiğim
Ne de güzel bakardın
Mas mavi gözlerinle
Bir damla yaş düşsün istemezdim
Nasıl da kıydılar sana
Ah Helen canım sevgilim
Nasıl da koşardın kırlarda
Bir ceylan gibi ilk baharda
Daha ilk baharındaydın
Nasılda kıydılar sana
Ah Helen’ im canım
Yaşarken tek sevdiğim
Ölümünü görmediğime sevindiğim
Nasılda kıydılar sana
Nasılda, nasılda, nasılda kıydılar sana.
Tam yüreğime sapladılar
Zalim ve acımasızca
Ezdiler iyi olan içimde ne varsa
Kötülüğe dair ne varsa gördüm
Merhamet nedir
Bilmezmiş şu dünya
Her an acı ve keder var
Kırdılar içimde ne varsa
Nereye baksam açlık
Nereye baksam sefalet
Nereye baksam ölüm var
Kırdılar döktüler, içimde ne varsa
Hainleri gördüm katilleri gördüm
Hırsızlığı gördüm, aldatanı aldatılanı
Düşene tekme atanı ve kurşun sıkanı
Kötülüğe dair ne varsa gördüm
Umudum boşmuş onu anladım
Yapılacak ve yapılmayı bekleyen
Binlerce iyilik varken, kötüye kul
Köle olanları gördüm, darmadağın ettiler içimi
Dayanamadım öfkeye kapıldım
Kötüye kötü oldum, Ah Helen Ah Helen
Bize de dokundu kötülükleri
Döndüğümde sen yoktun.
Beti benzi atmış bir umudun
Yanışı yıkılışıydı belki
Sana duyduğum aşkın
Yok oluşu, tükenişi Helen
Oysa ne kadar sevmiştim
Sana ne kadar değer vermiştim
Ama ne yazık hala acısa da içim
Yüreğimi kaybettim aşk dediğin nedir Helen.
Hatırlıyor musun Helen’ im
Bir iş için bir sahil kasabasına gitmiştim
Ve sen kulağıma hiç
Dönmemem gerektiğini fısıldamıştın
Şimdi düşünüyorum da
Bunca insan arasında
O gün keşke seni dinleseydim
O zaman hiç bugünleri görmezdim.
Seni sana sen değil
Seni sana ben getirdim
Seni bana sen değil
Seni bana ben getirdim
Gelişini bir ben bilirim
Benden başka yok
Senden haberli
Seni bir ben bilirim
İçimde gizlediğim sevgili
Sensizliği bir ben bilirim
Senden öncesini senden sonrasını
Sensizliği bir ben bilirim
Ben senin çocukluğunu bilirim
Ben senin büyümeni gördüm
İzledim gelişmenin her anını
Ben seni içimde yoğurdum.
Ne kadar güzeldi seni yaşamak
Her an ve bitmezcesine mutlu olmak
Her vakit sana koşmak
Ve seni, beni beklerken bulmak
Ne kadar güzeldi sadakatin
İçimde bir kez olsun şüphe olmadı
Seni kaybetmeyi düşünmedim
Mazisi olmayan gerçek aşkım.
Evren dediğin iç içe
İç içe aynalar gibi
Bakışın yansıması
Bir aynada
Ve sen
Ve sen Helen
Benim evrenim
Varlık nedenimsin.
Ağlamak geliyor içimden
Bu mutluluk daha
Ne kadar sürer Helen
Korkusu sardı yalnızlığın
Daha sen gitmeden
Yüreğim daha
Ne kadar kaldırır
Bunca keder ve sıkıntıyı
Ve sen daha
Ne kadar yaşayabilirsin
Bunca dert arasında
Senin için yüreğimi
Cennet yapabilmek isterdim
Ama ne yazık, yazık ki
İzin vermiyor yaşamım.
Hep gizleyeceğim seni
Kimse bilmeyecek Helen
Yoksa bizi kıskanırlar
Korkarım seni kaybetmekten
Ne olur sende belli etme varlığını
Kimse bilmesin seni
Bir gün gelir de biri duyarsa
Kırılır nazarından içimde ne varsa
Ah Helen sen ve sensizlik
Gitmeyeceğim desen de
Nice gelenler bilirim
Gitmeyeceğine yemin ederek.
Umarım terk etmezsin beni
İstemiyorum son bir kez daha
Yalnız kalıp terk edilmek
Umarım ter etmezsin beni
Biliyorsun benim için önemini
Bu seni ilk hissedişim ve ilk görüşüm
Umarım terk etmezsin beni
Artık yalnızlık olmamalı
Ah Helen gitmemelisin ölene dek.
Yüreğime çiçekler ektim
Böldüm yüreğimi çiçek bahçelerine
Kırkımızı, beyaz, siyah
Güllerim var senin için.
Yüreğime çiçekler ektim
Çeşit çeşit çiçeklerim var senin için
Laleler menekşeler papatyalar
Aklına gelebilecek her şey hepsi senin için.
Yeter ki sen sıkılma,
Güzelliğin kadar olmasa bile
Mümkün olduğunca güzel olsun
Yaşadığın yer, her şey senin için.
Her şey ikimiz için
Sıkılmanı istemem Helen
Beni terk etmeni istemem
Her şey senin için.
Sevgidir elimde ince kalem
Yazıyor aşk mürekkebinden
Bir yürektir yazdığım
Senin olduğun senin büyüdüğün.
Sen benim abıhayat çeşmem
Ben sende sürmekteyim gençliğimi
Sen benim ölümsüzlüğüm
Bana hayat veren ve beni yaşatan
Bende seni yaşatacağım
Senin beni yaşattığın gibi
Ve seninle birlikte bende öleceğim
Ne zaman biterse beni besleyen suyun
Şefkatse şefkat sevgiyse sevgi vereceğim
Söyle benden ne istersin aşkım
Yıldızsa yıldız güneşse güneş
Söyle sadece ben sunayım sevgilim
İçimden bir ses beni zorluyor canım
Öyle diyor gönlünden ne geçerse yapmalıymışım
Çünkü bugün birlikteliğimizin son günü olabilirmiş
Dönebilirmiş seni bana getiren aşkım
Ah Helen ah Helen
Yazamadığım şiirim
Ah Helen ah Helen’ im
Yaşayamadığım şiirim.
Bazen sırf değişiklik olsun
Biraz fark olsun diye
Tartışalım istiyorum
Sırf sen sıkılma diye
Ama ne zaman
Ortaya bir sorun çıkarsam
Öyle bir bakıyorsun ki içimden
Ve sana kıyamıyorum, kıyamıyorum.
Kızma ne olur kızma bana Helen
Ne olur darılma, her an
Seninle ilgilenemiyorum diye
Seninle yaşamak için çalışmam gerek.
Ah Helen aşkımın
Tükenmez cumartesisi
Ben sende haftanın
En güzel gününü buldum
Ne pazartesinin çocuksuluğu
Ne salının acemiliği
Ne çarşambanın yeni yetmeliği
Ben sende haftanın
En güzel gününü buldum
Ne bir olgunluk öncesi perşembe
Ne de cumanın eksik olgunluğu
Ey cumartesim en güzel günüm
Aşkımın bitmez cumartesisi
Pazara kadar seninleyim.
Gün batışıyla eve gider
Eve gider tüm işçiler
Paydos vakti gelmiştir artık
Bir sen terk etmezsin yüreğimi.
Ah birine gel dememek
Çağırmamak onu yalvarırcasına
Çünkü hep içinde olduğunu bilmek
Her akşam eve dönüşte
Kapıyı açan bir sevgili olması gibi
Ah Helen’ im ne büyük mutluluk
Yüreğimde dirildiğin güne minnettarım
Ben seni hiç gözüm yaşlı çağırmadım
Çünkü hep çağrıldığın yerdesin.
Ah Helen nice şarkı bilirim
Bana acıyı ve kahrı tattıran
Nice hüzünlü şiir bilirim
Bana ölümü hatırlatan
Ah Helen im istemiyorum
Bahsedilsin mutsuz aşklardan
Yüreğimde yalnız ikimiz olalım
Uğramasın ne keder ne de hüzün.
Sana olan bağlılığımı bilirsin
Her gece içimden içime
Seni sevdiğimi söylerim
Yolda bir güzel görsem
Hemen başımı çeviririm
Ben seni gözümle de olsa aldatamam
Bilirsin canım sana yalan söyleyemem
Sen benim meleğimsin.
Hiç üzmüyorsun beni
Ne istersem onu yapıyorsun
Ama yetmiyor yetmiyor Helen
Ayrılık saatlerindeki ayrılık
Uyku bile olsa uzaklık
Yakıyor yüreğimi uyuma artık.
Bitmez tükenmez şiirlerim
İçimdeki Helen’ im
Yazıyorum durmadan
Övüyorum seni yıldızlara
Övüyorum tüm insanlığa
Ve yaşatıyorum seni
Ve yaşadıkça da yaşatacağım
İçimdeki aşkım.
Yalnızlığımın tıraşlı günleri
Başlamıştı gelişinle
Kimsesizliğim yoktu artık
Temiz giyimliydim
Varlığın yetiyordu
Kendime saygı duymama
Ve kendime sesleniyordum
Yalnız değilsin diye.
Sana kavuştuğum günü unutamıyorum
Her an aklımda tekrarlıyorum
Bu mutluluk sürmeli bu mutluluk sürmeli
Her an yaşasam o anı, yine de yetmez canım
Ne kadar hüzünlüydüm bir aşkı kaybetmiş
Bir aldatılmışlık içinde yıkılmıştım
Kaderime yanıp yıkılıyorken, yenilmiş
Birden bana seni getirdi kaderim
Ve ben onca yıkıntı arasından
Öldüğüm yerden kalkarak uzattım sana ellerimi
Ve bana sunduğun güneşe baktım
Ve ondan beri içimde doğuyor güneşin.
Bir dolunayı gizleyen
Bulut gibiyim
Seni gizliyorum
Olmadığın her yerde.
Milletin yoktur senin
Kozmopolitsin sen
Sadece adın var
İçimdeki sana koyduğum.
Yalnızlığım fecre karıştığı an
O gecenin son anlarında
İnsansız vakitlerden çıkıp
Günün karmaşalığına atıldığımda
İnsansız geceme değil
Karmaşık güne değil
Tan vakti, gidişine
Senden ayrılışıma yanarım.
Ah Helen kapı ardında
Saklandığın yetmedi mi
Gizlendiğin yerden çık ve gir içeri
Tüm dünyam senindir.
Güzelliğin ruhumu okşuyor
Truvalı güzel Helen
Savaşmış düşmanlıkmış boş ver
Gel sevişelim son bir kez.
Ah Helen dün doğum günündü
Ve ben alabildiğine içiyordum
Sanki doğrularcasına bir unutulmuşluğu
Aklımda hayalin kendimden geçiyordum
Bir neşe yoktu halimde
Bir keder bile diyemem
Sadece içiyordum kendi ruh halimde
Ve bir unutulmuşluğu hissediyordum.
Seni kaybettiğimden beri
Bir tablo gibiyim alabildiğine gerçek
Ve en büyük simgecileri bile
Hayrete düşürecek gizli bir ruh halinde.
Ağıtçılar ağıt yakar
Bütün ağıtçıları kandırdım
İçimdeki bütün ağıtçılar
Bize ağlar.
Gözlerinden çıkan alev değildi belki
Yüreğinden çıkan lav değildi
Ama kulaklarımda yankılanan sesin
Hala yakıyor içimi.
Gizil sevgilim Helen
Bir gün çıkacaksın ortaya
Güneş gibi doğarak hayatıma
Biliyorum benim için geleceksin
Şimdilerde gizlenirken
Bir gün çıkacaksın ortaya
Seni yoğuruyorum içimde
Ve hazır olacaksın bir gün
Seni ben getireceğim dünyaya
Yalnızlığıma son eresin diye
Bu aşksız dünyaya
Aşk getiresin diye.
Seni ne zaman kaybederim bilmem
Belki beni terk ettin ama gidişin yetmedi
Yetmedi bendeki seni götürmeye
Bir sen gitti başka bir sen geldi
Ancak ayrılalım demenle başlayan ayrılık
Cümleni tamamlayana kadar sürdü
Ve sen ve sen hala benimsin
Ve sadece güzelliklerinle
Artık hata işleyemez beni üzemezsin
Bende kalan sen
Sadece iyi yanlarınla kaldı.
Ters yazılmış bir şiirin
Başıydı aşkımız...
Ters yazılmış
Bir şiirdi ve
Her şiir gibi
Sonunda başına döndü...
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:24 PM
İçimizdeki Kambur
İçimizdeki kambur
…..kısırlaşmış umutlar
esrarengiz tecrübelerden kalma
….neden sonra kanamaya başlar
karınca belli fikirlerimiz kırılınca.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:24 PM
İçin İdea
gelgeç çocuklar büyütür zaman
....içli, acımasız, kırılgan, zorba
yetişmekle yetişkinlik arasında uçurum
.......odaksız yürüyüşler sancısı
nerdeyim sorusunu hiç bir yerde
sormanın çaresizliği
bilinçsiz davranış tarzı
....ilk giden bizi nereye çağırdı
biz şimdi neredeyiz
.....sorgulamanın sorgusuzluğunda
...............ayışığı
...........aydınlık ve gölge
ilk ninniyi öğreten şeytan olmalı
.......'uyusun çocuklar ve uyurken büyüsün'
................uyan ve yıldızına yürü
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:24 PM
İçindeki
Bir kanat sesi duyardım
Sana senin kadar yakın olduğumda
Bir kuş sanırdım önceleri
Heyecandan kanat çırpan
Uçacak diye korkardım
Çocukça ağlardım ara sıra.
Bir kanat sesi duyardım
Sana kızdığımda ve tartıştığımızda
Bir kuş sanırdım önceleri
Üzüntüden içine kapanan
Gittikten sonra anca anladım
İçindeki meleği bana katlanışından.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:24 PM
İçsel Kırıklık
..........'Gözlerini çevir göreceksin'
tütsülenmiş maksadlarda
.....................bit yeniği,
kutsanmış sularda boğulmak,
ki herkesin derdi,
.....umduğu, umduğu olmamak.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:24 PM
İdea
sonsuz irkilmelerle bölünen aşklar gibi
ve kılıç keskini ölümler
esin fısıldarken uzar şairin dili
uzay kesişen anlar zinciri
bu ne tufanır rahat komaz seni
ölümlerden ölüm beğen zombi
ya da ölümüne idea idea idea
artık kanın yok ki
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:24 PM
İdrak
gece gündüze benzer
hep ağaçlar aynı noktada durur
değişen yalnız zamandır
ve zamanın solukları
ölüm doğuma benzer
ikisi de bir giriştir
belki de bir çıkış
fakat ne farkeder
ayna aynayı görmez ki
ömürler birer kara kutu
uçuş boyunca dolan
ve vaktinde
.......O'nun taraından açılan
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:24 PM
İftihar yergisi
iftihar vakitleridir ay çalar denizin mavisini,
kararır suyla ilgili ne varsa,
kapanır birer birer yıldızların gözleri,
biri mutluyken nasıl olur diğerleri?
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:25 PM
İhtimalsiz Olmalı İhtimaller
Ben her ne zaman
Herhangi bir yere gitsem
Sen çıkıyorsun karşıma
Ve ben sana yürüyorum usulca
Ürkek bir ceylan gibi, yüreğimin
Parçalanacağından korkarak
Ve ah o içimi yakan korkak
Her seferinde, o karşılaşma anında
Korkulacak olan senin, gelen olmadığına
Seviniyor lunaparktaki çocukçasına
Ardından bir kızgınlık hali
Sarıyor en içten kucaklamalarıyla,
Tüm benliğimi, kızıyorum ruhuma
Senden kurtulamadığı için
Olmamalı, olmamalı diyorum
Karşılaşma ihtimali olan
Koridorlar olmamalı diyorum
Ve sandalyeleri bir kez daha
Ters çeviriyorum
Bir daha ki umudun sığacağı
Mesafeye kadar
Neden diyorsan bunca telaş
Yüreğim ayrılır inan
Gerçek bir karşılaşma anında.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:25 PM
İki Çocuk
Yakılmış barut kokuları arasında
Bir zenci çocuk kap kara
Zenciliği değil cildinden,
İşlemiş, geleceğinin karanlığı
Çocuktan yansıyan ışığa
Ayakları kanlı beze sarılmış
Vücudu yara bere içinde
Elinde asilere has bir tüfek
Aklı anlamadığı bir savaşta
Rehin bırakılmış çocuk yaşında
Açlığı tatmış, annesizliği
Babasızlığı görmüş el ocağında
Ve aynı anda başka bir çocuk
Elinde bir şişe kola bir kase yemiş
Yetmiş ekran bir tv karşısında
İkisi de çocuk ikisi de küçük bununla beraber
Çok uzak görünse de şu an oldukları yer
Aslında sadece kader, ve bu yüzden
Biri gülmek, biri ağlamak için, biri dövüşmek
Biri oynamak için gün saymakta.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:25 PM
İki Oyuncu
-Karamsar-
Bir oyundur hayat
Poker gibi kılıç gibi
İşte bu yüzden
Biraz kumarbazdır
Her insan
Ve büyük kurpiyer
Gelecek
Oyuncunun önüne
Sürer kağıtları
Lakin değil kazanmasını
Kaybetmesini bekleyerek
-İyimser-
Bir oyundur hayat
Bir çocuk oyunu
Kolay ve neşeli
İşte bu yüzden
Biraz muziptir
Her insan
Ve büyük abi
Gelecek
Oyuncunun önüne
Sunar zamanı
Lakin üzülmesini değil
Eğlenmesini bekleyerek.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:25 PM
İki Ses
bir güzel gördüm,
güzelden öte, nur sanki,
hemen atıldı kalbim,
başladı konuşmaya,
güm güm, güm güm,
bu dili bilir aklım,
çözdü hemen şifreyi,
sen dedi kalbime,
başımı beleya
sokacaksın yine,
kalbimse, bakıyordu
içten, oyuncak isteyen,
masum bir çocuk gibi,
aklımsa, bilge biri,
söyledi hemen eşsiz cümleyi,
dur dedi kalbime,
dur biraz bekle,
hemencecik sevinme,
kılıcın ucu mümpen,
kınında henüz.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:25 PM
İki Yüzlüm I
Senin iki yüreğin vardı
Biri nefret ediyorken benden
Diğeri bana aşık olduğunu
Söylüyordu.
İki beynin vardı senin
Biri sevgisini inkar ederken
Diğeri aşkı adına
Yeminler ediyordu.
Biri giderken biri
Bana gelen ayakların
Biri alırken biri veren
Ellerin vardı.
Hepsi geçer demiştim
Ne de olsa zaman
Onarır çatlaklarını
Ama
Benimde bilmediğim
Bir yanın vardı
İki yüzlüydün
Bıçak gibi yani
Temeli ne olursa olsun
Kaderin kesmekti...
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:25 PM
İki Yüzlüm II
Bak yine elimde kalem
Seni anlatıyor seni yazıyorum
Oysa daha demin seninle ilgili
Yazmayacağım demiştim.
Fakat ne yapayım
Beni eski bir palto gibi
Kenara atmış olman
Bit türlü çıkmıyor aklımdan.
Bir de kesişin vardı tabi
Unutmadım, sadece atmamıştın
Bir de parçalamıştın
Bir geride kalışı imzalarcasına.
Bıçak gibi girmişti sözlerin
Çelikten astarlarıma...
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:25 PM
İkrar II
ay ince temas kaldırmaz fildişi
sükun dalında tenha kuş
dört tarafı tel gerilmiş
lain kan içen kedi gözleri
her şey bir muamma damarı
kalkarken buhar düşünceden
eski bir hayalet sır taşıyor gömüte
o gömüt ki et kemik ve duman
hangi geçmiş hangi gelecek
ki bilinmez ikrar hagi sözcükde
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:25 PM
İlhamın Elinde
tılsımı çözülmüş erken göçlerden kalma
sıkıntılı hayatların ön yargısı
düşlerinde bile sıkılgan hercai atılımlar
bir noktadan bir noktaya çekilmiş lastikler
ki her uzatılış bir kopmaya gebe
bu yüzden gerilim yayıyor hayaller
olmakla olmamak arasına sıkışmış fikirler
hızın tutsaklığına kapılmış ve geçiş yok
hiç bir gün batımı sefasına
ve aslında bilnmelidir
şair ilhamına emprezeryodur
yeteneği ise gizliden gizliye empozedir.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:25 PM
İlk Karşılaşmamız
İlk karşılaşmamız
Bir alışveriş soluklanmasında
Bir köşe başındaydı
Aşkımızsa
Bir merhabanın ortasında başlamıştı
Elin kolun doluydu o an
Yanındaysa bir arkadaşın vardı
Gözlerimiz raks etmişti
Vücudumuzdaki damarlar titrerken
Ve oradan ayrılmıştık
Gözlerimiz edepsiz dilimiz emekli
Ki ilk görüşte aşk bu olmalıydı
Diye düşünüyorum şimdilerde
Öyle ki daha kaç kez aynı yerde
Karşılaşmıştık yapay tesadüflerde
Ki kaç kez daha dans etmişti gözlerimiz
Ve bir merhaba da başlayan aşkımız
Yetişmesi gereken insanların acelesinde
Aynı köşe başında bir çarpışma halindeydi
Bir merhabadan bir affedersinize kadar
Sürebilmişti birlikteliğimiz
İlerlemiş yaşımıza denk olmalıydı ki
Utangaçlığımız ir daha ne sen oradayken
Ne de ben oradayken karşılaşmıştık
Neyse ki sonumuz bir aşka uygun düşmüştü
En azından bu dünyada ayrılmıştık.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:25 PM
İlk Kazanç
bir ******,
..nasıl bakarsa ilk kazancına
ben de şimdi
…öyle balkıyorum sana
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:26 PM
İlk Kez
İlk kez bu gece düşündüm
Sana neden meleğim dediğimi
Herhalde, güzelliğin ve saflığın
Bana melekleri hatırlatmıştı
Ama daha önce hiç
Meleklerin vicdanı olmadığını düşünmemiştim
Şimdiyse biliyorum beni terk etmenden
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:26 PM
İlke
siz ki yalan tacirleri
…..yokluğun simgeleri
yalan yanlış senaryoların
..yalan yanlış artistleri
bilinki suflörlerimiz aynı
….yeterki bunu bilin
varlık soyutlamaz sizi
..ve sayar ve sayar
kazançta olsanız
……..kayıpta
sayar ruhlarınızı
zaman eş değer değil mi?
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:26 PM
İm
sonbahar ertesi
törpülenmiş düşüncelerde
hasret tuzakları
her fikir kendine zincirli
açılım açılım doğan çocuk
kapalım kapalım ölen düş
öyleyse yeniden doğalım
tuz-aksa tuzlanalım
silgiler kullanalım giyotinden
kafamız layik değilse kendimize
keselim kendi ellerimizle
nasıl olsa yeni bizde
başkasının elinden yenilmektense
sunağımızı kendimiz kuralım
önce yüreğimizi ve gücümüzü sunalım
sonra içimizden dikilelim
ve bilelim tuzaklar,
kapanlar, penirler, aslında
kendi ektiğimiz tohumlar
sularken de sulamazken de.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:26 PM
İmar II
yüreğimde imar ettiğim kent
..büyür zamanın örsünde
ve şüphesiz her şehir gibi
......tükenecek gününde
yüksel gözlem kuleleri
demir kapılar
ardında en mahrem şiirler
...altın gizlenir düşümde
beklenir büyük tufan alev
....kralken yanmak ne güzel
ah o gün yıkılır bu şehir
....ve anılarda dim dik
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:26 PM
İnançda Acı
nasıl bir kederdir surları yıkan
……………….cehennem vari ateş
uğrunda ölünen kavramın,
anlamak aslında inanılan doğru olmadığını,
ki kaç cengaver bir sura tırmanırken
…başından aşşağı katran dökülmeden
……….hissetmiştir bu acıyı,
çünkü değildir inancı
…….salt kendi inancı,
bu yüzden, henüz ölmeden,
…yüreklerinde açılır hiçliğin kapısı,
düşünür cengaver o son an,
uğrunda öldüğü emelin
…sultanının bile, gerçek inancı
………………..olup olmadığını,
ki kaç şövalye, kaç militan
………..ve aklına kim gelirse
ortak olmuştur aynı çelişkiye
………..talihin sunduğu sanrıdan
…………………..acıyla uyanarak.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:26 PM
İnanmıyorsan
İnanmıyorsan seni sevdiğime
İçimi gör birde
Röntgenimi vereyim
Dur bekle.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:26 PM
İnat
Hatırlıyor musun?
Sana en çok,
Meleğim demeyi severdim
Benim için melek kadar saf
Melek kadar temizdin
Yalan bilmezdin
İsmin gibi nur yüzlüydün
Yumuşak huylu ve sevecendin
Tek kusurun inatçı olmandı herhalde
Ayrılırken de inat etmemiş miydin?
Seni seviyorum diye dönerim sanma
Diyerek.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:26 PM
İnce Düzen
Küreselleşmiş yazgılarımızda ongun olmak,
Yeter mi yetmez mi insanlığımıza,
Biz erirken ortak olunmuş hayatlar havuzunda,
Düşer mi düşmez mi bir umut balık yalnızlığımıza.
Ah! aheste geçen düşlerin bıraktığı simgeler
Tortuların yakıcı ağırlığıyla, çökerken dibimize,
Neden aramak neden olur çöküşümüze,
Söz olurken ben sen derken onlar üzerine.
Küreseleşmiş yazgılarımızda ongun olmak
Yeter mi yetmez mi ikinci kez kendimize,
Büyük balık yok ki, küçük balık olsun içimizde,
Bizler bizden önce kurulmuş ortaklıklarımızda düzen, ince!
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:26 PM
İnce II
yüzüne yükselir erdem perdeleri
zaman çekilir esrarsız sevişmelere
en saklı olan en açıktır
davetsiz acı davetli mutluluk
daha önce kim kim kime gelir
bir gölge gibi akar düşünce
ruh beden edinince
kalkar en mahrem sözcükler
esin ince
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:26 PM
İnek
Samanlıkta gördüm seni
Saman yiyordun
Süt yapmak için
Çayırda gördüm seni
Ot yiyordun
Süt yapmak için
Seni ne zaman görsem
Ağzın oynuyordu
Hep bir şeyler yiyordun
Bir şeyler yapmak için
Sana saygım var
Yediğinin hakkını veriyorsun.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:26 PM
İnsan Gibi(Asli Dizeler)
müzminleşmiş acılarımda ağlamaya dermanım yok
benim ki sevda idi aşkın yüceliğinde
.....gitti
zamanı ve günleri öğrendim hatta saatleri
sonra her şey ters gidermiş
işsizlik işlilik hepsi ayrı dert
yaşıyoruz işte tıpkı insan gibi
eksikliklerim var ve tatminsizliklerim
belki bir canavar belki bir çocuk kadar
acı,
bir kılıç olmalı
gün be gün yüreğe giren
.........................ama öldürmeyen
(bu bir şiirdir merak edenler için şiir gibi şiirdir çünkü gerçektir)
09,06,2004
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:27 PM
İnsanca
çürümek istemiyorum
....suçum yok
doğmaktan başka
ki ben seçmedim varolmayı
neden
ne cennet ne cehennem arzuladım
ne acı ne de mutluluk
ben kendimi dahi seçmedim
...sadece seçildim
suçum yok
hayvan gibi yok olmak
istemiyorum
merhamet
II
yaşamak onulmaz yara
....katre katre
........kan kaybında
herles ölüor
somut
ölmek istemiyorum
III
soğuk olunca üşüyorum
yemeksiz
......açlık çekiyorum
öyleyse ihtiyaçtan ötürü
.........muzdaribim.
IV
içimdeki kaos
..her sorun çaresiz
evrendeki huzur
.....içimde kaos
öyleyse ruhum
acı sarmalında
pansuman edemiyorum
...merhamet.
V
ölmek yok olmaksa
..yok olacağım
belki de hiç varolmadım
...düşünce sarmalında
VI
şair olmayı hiç istemedim
....isteyemem
yaşamın beyhudeliğini anlamak
...sadece acı veriyor bana.
VII
kırılsın artık koza
...yumurtamdan çokmalıyım
acı veriyor kriztalit olmalk
...dönüşmeliyim hemen
olacak olmalı bekleyiş
........ızdırap
VIII
ağlamak istiyorum
.ve damla damla
....göz yaşlarımda çözülmek
biliyorumevren beni arzuluyor
.......sonszuluğunda.
IX
gel sar beni evren
....kucağında hoplatma,
benim için içinde kaybolmak
....yok olmak değil.
'Ey şair dinle beni bir büyüğün
dediği gibi cehennem hiçliğe yeğdir'
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:27 PM
İnsanca III
insanız, uzuvlarımız kısa
ermek bir noktaya
.........yetersizdir ruha
erilmek gerek onmaya
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:27 PM
İnsanın Tarihçesi
amaçsızca yaşadı adam
ne bir stratejisi vardı ne de ülküsü onun
yürüdü böcekler gibi
koştu kaplanlar gibi
yedi kurtlar gibi
uyudu ayılar gibi
ve öldü acılı insanlar gibi
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:27 PM
İntikam Mukaderdir O Vakit
sigara gibi yakacaksam seni,
ve çekeceksem alabildiğine içime,
razıyım zehrine,
lakin beni aldatıp,
gireceksen kanıma
bir yılan gibi,
işte o vakit
lanetlerim seni,
ki son olarak,
şunu da bil ki,
intikamdır
bu zehrin
tek panzehiri...
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:27 PM
İrkiliş
................'bu gece kırmak geliyor içimden
....................aşka dair tüm tümsekleri'
I.
bir sevgi hissettim
........uzun zamandır ilk kez
ilham sanki terk ediyor beni,
ister tutku ister şehvet,
sen ne dersen de ben buna
..........aşk diyorum
sanki gördüğüm ince ve
......narin bir düş
ki her düşte güzelliğe olduğu kadar
.........karabasanlara da yer var
ilk kez anlıyorum
.....damarlarımda gezinirken
............esrik süzülüş
ben sevilmeye hasret olanı seviyorum
.....belki de inancım
..........son bulmalı her hasret
tutkular sevgiye ve aşka tomurcuk
...bu gece bir kez daha
........kapılıyor kaptırıyorum
...kendimi bir düşe
ve bir dokunuş arzuluyorum
....ister tutku de ister şehvet
ben buna aşk diyorum
ve şuan şair yalnızlığımda
..........bir yar diliyorum
sunsam çaresizliklerimi
......................bir sunağa
karşılığını alabilir miyim sonsuz.
II.
keşke şimdi yanımda olsan
......................................incem
sarsa ellerim ellerini
......dayasan avurtlarıma yüzünü
..aksam esinimden sana
sıyrılarak tüm damarlardan
III.
şimdi sen yatağında ben yatağımda
.....kimbilir sen kaçıncı uykunda
..dolanırken dört duvar arasında
.........ilk görüşte aşk.
IV.
aşk aşk aşk
......dilenciler dileniyor
..............avuçları açık
bense sana yanıldım
..............kendi hesabıma
.........sende uy ne olursun
..........bir kez dahi olsa bana
...kapılar açık
gir kanıma.
V.
heyelan bölgesinde gezmekse
............eğer aşk denilen yolculuk
...sen yeterki gel
......sökeceğim çelik telleri
..............koşulsuz.
VI.
keşke bitmese seninle
...........oynadığımız hiç bir tavla
bak sana karşı
......bir tek kapı dahi almıyorum
razıyım kırmana.
VII.
şuan her şeyden çok
...........seni düşünüyorum
.....duvardaki saat işliyor amansız
peki ya sen incem
.......ne düşünüyorsun
...............yangınlı/yangınsız.
VIII.
saat durdu kendinde
...kapanırken eksileler
içimde her an
.....bir ölüme bedel.
.................................................. ....6 Aralık 2003
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:27 PM
İronik Teşbih
hem kendi ustası
....hem de kendi çırağı olan için
bir ironi değildir de nedir
.....yükselme zorunluluğu.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:27 PM
İronik Teşbih V
okumak, ayakkabı boyayan çocuk için
…………su içmek gibi değil
oysa,
¾’ü bilgi beynin!
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:27 PM
İronik Teşbih VI
zamanı çağlarla ölçen melekler gibi
……..tüketiyoruz yavaşlıklarımızı
neden en çok
…ölüler sever Tanrı’yı
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:28 PM
İronik Teşbih X
hayatın gerçekleri var çocuğum
….ve senin çıkarların
senden bile daha büyük onlar!
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:28 PM
İronik Teşbih XII
her şey bir oğlanın gözlerinde saklı
….çıkılacak bir kaldırımın sevdalısıyız
………..pakettaşlarla geçiştirilmiş yollarda
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:28 PM
İronik Teşbih XIII
kumsala vuran balıkları toplayan
…..çocuk gibi habersizken ölümden
biri sevmez de seni
……..bini ağlar ardından
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:28 PM
İronik Teşbih XV
kürtaj ücretleri kadar düşük bedelleri
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:28 PM
İsimsiz
Kimsesi yoktu onun
Adı Garip soyadı Yalnız’dı
Kimsesi yoktu onun
Kimsesi de olmamıştı
Ondan başka
Yıllar önce ölen
Her gün ziyaret ettiği
Ama hiç görmediği
Köy mezarlığında yatan
İsimsiz ölüden başka
Her gün düzenli olarak gider
Konuşurdu, sabahtan akşama kadar
Ya da akşamdan sabaha
Bir gün bir savaşçı
Bir gün bir çoban
Bir gün bir marangoz
Bir gün bir doktor olurdu ölü
Bazen bir zalim
Bazen bir mazlum
Bazen kral
Bazen soytarı
Ama her gün başka
Bir hikayenin kahramanı
Bir gün kadın olurdu
Anne eski sevgili eski bir eş
Bir gün erkek olurdu
Baba, kardeş eski bir arkadaş
Ama hep dinleyen olurdu
Hiç küsmez hiç kızmazdı
Ne isterse Garip, o olurdu
Nasıl olsa mezar taşı boştu
Ne isterse garip, o olurdu.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:28 PM
İspanyol
……………………….”bilinmezlere gebe çocuklar”
ellerimi sana bıraktım uzandıklarımı uzanacaklarımı
kuş tüyü yastıklar bıraktım bem beyaz çarşaflar
her şeyi anlattım yaşamı ve ölümü
bir anka kuşu kaldı nasıl ölür nasıl doğar
yazgısı örsle yazılırmış fidanın
tutuklu bırakılırmış bir ömür
herkes bin anka kuşudur doğar çeker ölür
büyük bir demircidir Tanrı
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:28 PM
İstasyon
Ciğerlerime işledi soğuk
Ve nasılda yakıyor
Soğuğun yakmasını bilirsin
Ama boş ver sen yine
Duygu sömürüsü de
Ve bu kaçıncı tren
Belki sen inersin diye.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:28 PM
İstasyon II
sulak mevsimlerde sırtlan türküleri, gelişen acılarımız
yollar, ağaçlar, bulutlar, sanrılar
ruh yalnızlık yazgısında karbon
tutulmuş orakların hasatları
...................................istasyon
.................geçiştik Tanrı
ne kadar istesek de
........içimiz, dışımızla aynı
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:29 PM
İstediğim
İstediğim
Tekrar beni sevmen
Eskisi gibi daha fazla değil
Bir kere sevmiştin
Yine sevebilirsin
İstediğim tekrar seninle olmak
Yan yana el ele
Eskiden olduğundan farksız
Damarla kan gibi
İstediğim sesini yine
Ve her zaman
Yanı başımda duymak
Seni tekrar aramak
Ama bu kez telefonu
Yüzüme kapatmadan.
Ayrıldıktan sonra her seferinde
Yaptığın gibi.
İstediğim yine sana dokunmak
Bana dokunduğun gibi
İstediğim yine sana güvenmek
Eskisi gibi kaybetmekten korkmadan
Ve bana ikinci bir şans vermen
Acımadan.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:29 PM
İsteksiz
İstekleri olmayan bir adamdın
İsteklerin yoktu
Başkalarının istekleri vardı
Senin şahsın bile
Başkasının isteğiydi.
Başkalarının arzularıydı
Sana şekil veren
Şahsın bile şahsına has
Değildi anlayacağın.
İnsanlar seni bir uydu yapmıştı
Sonunda başkalarının
Yörüngesinde kalmıştın.
Önceleri direnmişti nefsin
Ama uzun sürmedi direnişin
Kısa bir mücadelede
Beyaz bayrağını çekti.
Şeklin başkalarının elleriyle şekillendi.
Sen sen olmadın isteklerin yoktu.
Başkalarının isteğiyle başkalarının oldun.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:29 PM
İstemediğimden Değil
Şahin gibi keskin değil gözlerim
Onun gibi göremiyorsam
İstemediğimden değil
Yüreğim acıyorsa
Taş olmadığından
Yürüyemiyorsam ileriye
Ayaklarımdaki zincirlerden
Hayallerine yetişemiyorsam
Elimde olmadığından
İstemediğimden değil.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:29 PM
İstesem de
Gitmek istesem de gidemem
Gidecek yerim yok
Senin olmadığın.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:29 PM
İşçinim
Toplu bir sözleşmenin
Taraflarıydık biz
Topu topu iki kişi
Sen işveren ben işçi
Ben hep isteyen
Sense hiç vermeyen
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:29 PM
İşsizlik Notları
I
Bendeki teyakkuz hali
Aslında bir ruh göçü
Gözlerim uyanık görünsede
Bir ayrılık vakti
II
Parça başına öder, mutsuzluğunu acıların
Zaman üstüne kapanır, için daralırken
Oysa sen koca işsiz, zaten ilk kendin işlersin
Teyel yerlerini, kaderin sana biçtiği kıyafetin
IIII
Hayatı kendine bir yelken yap
İşsiz! Bekleki bir rüzgar essin
Belik o zaman, belki,
Gıdım dıdım ilerlersin
Ve mutsuz kaldırımlarda
Düştüğün yerden kalkıp
Bir kaç adım ilerlersin
Oysa delikli yelken
Ne kadar götürmez ki senden
Bunu, en iyi sen bilirsin!
IV
Geçimsiz saatler bu saatler
İşte hayat gibi
Konsematris mutluluklar
Kimi zaman benim masamda
Kimi zaman başkasının masasında
Hep kalkık otururken
Hep gözü başka uzaklarda
Bense hep aynı sandalyede
Ne zamandır sönmüş balon gibi
Bir nefes yok ki
Şişeyim
Bir nefes yok ki göze girip
Sayılayım
Uçsuz ayıklanmışlığımda.
V
Sizlik, en çok şimdi koyuyor sana
Talimliydin yokluğa aslında
En çok şimdi kayıyor ellerin
En çok şimdi sendeliyorsun
En çok şimdi yalnızsın
Sizlik, en çok şimdi koyuyor sana
Talimliydin yokluğa aslında
Aşk, mutluluk, para
Ve daha nicce virgüller vardı hayatında
Siz, sız, suz, ve daha nice
Yokluk ekiydi sende olan
Ama hiç bu kadar zora düşmemiştin
Şimdiyse, zirveye işsiz düştün.
VI
Dokunduğum anlardan, geçmişimden
Silinmiş izi uzuvlarımın
Renkler şeffaf mineraller gibi
Farklarını yitirmişler
Bu yüzden siyah beyaz
Zamanlarad haps olmuş düşüncelerim
Çünkü nicedir işsizim
Geçmişim bile bana uzak sanki
Hükmünü yitirmiş sözlerim
Ah! işsizliğim, bir sen
Sırt çevirmiyorsu bana
Açıkça bir sen vurmuyorsun
Oysa ikimizde biliyoruz
Senden kaynaklanıyor acılarım
Ve bir terk etsen beni
Doğacak güneşim belki
Git dememe kalmadan geldiğin gibi
sıyrılsan hayatımdan ki ikimizde
biliyoruz açıktan açığa vurmadığını
ama hep uyutarak yaktığını.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:31 PM
İşte Bu Yüzden
Ruhumu karanlığa boğarak
Ritmini tutturmuş
Bir saat gibi
Vurur aklıma gölgen
İşte bu yüzdendir
Doğamamış çocuk huzursuzluğum
Çıkarken kapıya kapatmadığındandır
Gözlerimin hala eşikte oluşu
Oysa nasılda daralıyordu
Sen uzaklaşırken ardından sokak
Ki bakış açım ilelebet sana açılıyordu
İşte bu yüzden olmalı ufuksuzluğum
Yürüyüşünle dünyan genişliyordu
Ve her adımınla, zaman
Sanki bana sırtını dönüyordu
Ki perspektifi ters bir yürüyüştü bu.
Sana zamanı veriyorum demiştin giderken
Çünkü bir geleceğim vardı senden sonra
Unuttuğundan mı yoksa
Bilerek bıraktığından mı bilmem
Aslında bana verdiğin
Sadece bir saatti giderken
İşte bu yüzden olmalı
Hediyene sahip çıkışım
İşte bu yüzden olmalı
Bir akreple ve bir yelkovanla ahbap oluşum
İşte bu yüzden olmalı
Günde 86400 kez seni hatırlayışım.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:31 PM
İşveli Güzel Aşk
Geceye uzanan ışık
Nasıl kaybolmaya mahkumsa
Bende sende
Öyle yittim aşk
Geri dönüşsüz bir duvardın
Haykırışlarım sende kayboldu
Sürekli emiyor emiyordun da
Hiç doymuyordun
Gecenin güzelliğinde gizlenip
Sabahı unutturuyordun
Çalıyordun işveli bir güzel gibi
Nice gençliği
Ey suçu karanlığında saklı
Büyük oyunbaz
Nice can gibi
Beni de toprağına kattın
Ve
Bana uzattığın havuç
Erişilemez de olsa
Son sözümü işit
Sen
Yine de
Bir ölü için
En güzel tabuttun.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:31 PM
İyi Yürekli Kötü Kadın!
solgun teninde yansımalar
..........i...z...i...m...d...e......... gölgelerin
.................................................. .......!
.................................................. ...i
................................................s
...........................................k
.......................................a
......bin yıl geçer aramızdan
sessiz
tumturaklı
biz ki! doğurgan aygırlar gibiydik
çocuklarımız aşk.........d
.......................................ö
...........................................k
...............................................e
.................................................. .n
................................................or man!
sanki! sesinde ilk bahar yankılanırdı;
bereket, iklimler yaşadık
.......................aşk güneşinde ılgım.
.......................tan;
bir aşkı denizlere taşıran gövdem
...............artık,
..........suskunluğum sende saklı.
aklım;
...yüzüm ılgıt ılgıt kan!
.....şimdi tarih adım
...................kaç adım....
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:31 PM
İyiki
iyiki aşk olmamışım
….yoksa nasıl dayanırdım
vicdanım öldürmeden beni
..bunca acılı yakarışa
iyiki hayat olmamışım
…yoksa nasıl sabrederdim
nefret duymadan insanlardan
…..bunca ölüm arzusuna.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:31 PM
İz
kimi anlar olur,
katreleşmiş düşlerimizi
.............taşıyan kadeh,
.............kırılmasın deriz,
içinde bulunduğumuz
dışı boş buz fanus,
............korkularımızda
............çözülmesin deriz,
oysa geçen yıllar,
...........fanusu eritir,
...........kadehi inceltir,
'her kale içinden fethedilir'
.....bir gün,
........kendiliğinden de olsa,
................açılır kapalı kutular,
............................çaresiz.
Ahmet Aksoy
GooD aNd EvıL
11-30-2008, 01:31 PM
Kaçan
Kaçan sadece
Bir tren değil elbet
Yalnızca bir tren olsa
Bir dahaki var
Kaçırdığım “zaman”
Dönüşsüz
Dönüşü olmayan
Telafisiz
Telafisi olmayan
Sunduğu enerji
Stok yapılamayan
Bir makine gibi
Öyle ki
Geçerken
Yakınılması bile
Ziyan olan.
Ahmet Aksoy
vBulletin® v3.8.11, Copyright ©2000-2025, vBulletin Solutions Inc.