PDA

Tam Sürümü Görüntüle : Þiirler


Sayfa : 1 2 [3] 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:31 AM
Çiçekler solsa da anısı vardır
Savrulup bir yana atılmamalı
Bir ömür yaşanmış mutluluk vardır
Savrulup bir yana atılmamalı

Onları aşk ile büyüten bilir
Yıllandıkça sevdaya kıymet gelir
Her dalı, yaprağı ayrı bir şiir
Savrulup bir yana atılmamalı

Kokusu olmadan yaşanır mı hiç?
Gülün hasretine dayanmak çok güç
Sonradan üzülüp ağlamak mı, geç
Savrulup bir yana atılmamalı.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:31 AM
Dünyada en büyük abidedir ziyarettir.
Bence orası cennetten de cennettir.
Orada yatan kurtarıcımız Mustafa kemaldir.
Dünyada kurduğu en büyük cumhuriyettir.
Cumhuriyet paha biçilmeyen bir servettir.
İstiklal savaşındaki şehitler genç Mehmet tir.
Her Türk gencinin borcu vatan için ölmektir.
Cumhuriyetin kıymetini bilmeyenler namerttir.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:32 AM
Yine aklıma düştün gece vakti
Bak yağmur yağıyor durmaksızın
Gözyaşlarımla yarış ediyor.
Güneş doğduğunda unutucam sanma seni
Tek yağmur yağdığında gelmiyorki aklıma gözlerin
Tek yağmur yağdığında düşmüyorki kor gibi hasretin
Her elim boş kaldığında
Her susadığımda
Anıyorum seni bütün varlığımla....

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:32 AM
Ankara ‘ya öyle yakışıyordun ki sen
Bir parçası gibi ayırmıyordu seni özünden
Tutuyordu en sert bağlarıyla seni
Beni ise misafir olarak görmüştür hep
Nazımın bile diline dolanmıştır o memleket semaları
Ne kalemler anlatmıştır ne parmaklar ağrıtmıştır
Ankara’nın o dar soğuk sokaklarını
Hiç baharı yaşayamadım Ankara’da
Tuhaftır ki hep kışları gelmişimdir
Hep soğuğu tatmışımdır damarlarımda , kanımda
Ellerimi üşütürdü hep mırıldanarak şiirler okurdum
Gazinin tam karşısında
Azımdan harfler buhar buhar çıkardı
Beklerdim seni yetimin ekmeği beklediği gibi
Ne büyük şehir derdim kendi kendime
Ne başı görünür ne sonu
Kimlerin aşkını kaldırmıştır saklamıştır içinde
Bir bizi kaldıramamıştı o koca şehir
O kadar büyükmüydü bizim aşkımız
Yoksa görünmeyecek kadar küçük mü?

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:33 AM
Titreyip üşüdüğüm zaman
Hissettim seni Ankara
Hüzün sende
Acı sende
Aşk sende
Hepsini yükledin boynuma tek tek
Kuşlar kadar özgür olamadım
Ankara sokaklarında
Hani yüreğimin sesi senin sesin olacaktı
Acı bende
Hüzün bende
AŞK mı yine sende


Soğuk ve yorgun bir evin körpe odasında vurdun beni
Son cıgaramda azımda
Son yudumu bekleyen çayım elimde
Politik gecen aşk *******im
Acımasızca alınan kararlarla bitti
Seni sevmenin bir yolu yoktur Ankara

Titrek bir mum alevinin
Işığında yazsaydım çilemi
Tattığım açılarımı yazardım
Cılız bir ışıkta göremediğim anılarım
Sadece sende kalırdı ANKARA

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:34 AM
İşte gidiyorum Ankara
Seni karanlıklara terk edip
Yıldızlarımı emanet edip sana
Güneşi yanıma alıp gidiyorum Ankara

İşte gidiyorum Ankara
Artık aylak aylak bağırmayacağım karanlığına
Birkaç kaldırım taşı alıp yanıma
Gidiyorum Ankara

İşte gidiyorum Ankara
Başım dik, Alnım ak
Gözlerimdeki ıslaklığa bakma sen
Biraz kırık dökükte olsa yüreğim
Seni giderken de seveceğim.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:35 AM
Uzaklığını göremedim
Sen Uludağ’da bir karçiçeğiydin
Ben Ankara’da gece bekçisi
Gece bana yetmedi
Ben de sana
Son umudumu sende harcamıştım oysa.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:35 AM
çünkü sevmek çingene yüzlü sonbahardır sizin oralarda
zamanın eskitemediği yeniyetme bir annedir
hani denizden kaçınca biz/saçaklarından martılar
uçup uçup giderdi / özlemlerinde fırtınalar
ve hala beklerdi pencerede yüreğindeki yangınla
gidip de dönmeyen sevgilisini
-yemen çok uzakta –
çünkü özlemin diğer adıdır sizin oralarda
Madam Flora


fırtınalı göğsünden martılar havalanır tütsü ve gül
ve eflatun gülücükler dağıtarak geçer dolunay
duyargalarında cam kırıkları o serhat kasaba
umut bir arpa boyu yürürdü /yüreğinden öperdim
günleri yaylım ateşe tutardı martinili birileri
galiçya’da mıydı Kafkaslarda mı
gravüre dönüşürdü sokaklar


çünkü sevmenin diğer adıdır sizin oralarda kavga
kekre sevgilerimizdir şimdi duygu imbiğinden süzülen
içsel denizlerimize sıkılan mavzer sesidir
saçlarımızda savrulan beyaz yeleli rüzgar
ve uzak limanlarda unutulmuş
eskiyen ve tutuşan kül aşklarımızdır
büyük ihtilallerin yetim çocuğudur
Madam Flora

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:35 AM
Ankara Rüzgarı
Erimesidir elimde bir elin
Ve ışımasıdır gözlerimde
_____________bi’çift harenin...
Ya da tomur tomur
Açılmasıdır içimde,
El değmemiş çiçeğin
Ve sıcaklığıdır yüreğimde
________tutuklu bir yüreğin

Sonunda;
Eski bir şarkının mırıltısıdır kalan
________________kulaklarımda
________________sonsuza değin
Sırrını rüzgarlara verdiğim....

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:35 AM
Beynimin alt üst olmuş harmanlarında, yoğruluyordum hala
Bana bir sevmek gerek diyordum da, başka bir şey demesini bilmiyordum...
Oysa yorgundu beden, yenikti yürek
Harman zamanıysa çoktan geçmişti...
Sen miydin o kapılarda beklediğim, yoksa gelen yalnızlığımın ayak sesleri miydi?
Gelseydin sever miydin beni, hiç kimsenin sevemediği kadar,
Yoksa sen de mi keskin bıçaklarla, kör kurşunlarla geliyordun bana,
Öyleyse yoktu bir daha sevmek, tövbe olsundu da, ben nasıl sevgisiz yaşayabilirdim ki!
Harmandım bu akşam harmandım, yoktu dizimde dermanım ağlatmayındı beni, söyletmeyindi beni..
Bir sevmek vardı kör kuytularda, bir özlemek vardı gecezifirlerinde, bir tutku vardı nefessiz bırakan beni!
Ben ağlamıştım az önce sana ne gerek vardı gökyüzü,
Canımın sızısı bulaşmış olabilir miydi sana da, ruhumdan kayıpda...
Baharda ağlamak olur mu be gülüm, balım, can sızım..
Bahara çiçek, güneş, ışık, toprak kokusu yaraşırdı da,
Aklımın bilip, gönlümün anlamadığı sağanak sağanak yağmak yakışmıyordu be gök gözlüm...
Gözüm müydü ağlayan yoksa gökyüzü müydü çıldıran anlayamıyordum!!!
Ben ağlıyordum, yağmur yağıyordu; yağmur ağlıyordu, ben yağıyordum...
Fikrimin ince tepelerindeki bahar çiçeklerinin dallarını kırıyordu yağmurun gözyaşları,
İçimdeki denizin dalgalarını köpürten yağmur, yüreğimi canımı acıtıyordu!
Sonra bir güneş açıyordu, hah tamam işte bahar diyordum!...
Ama yine yanılıyordum, bir bulut arkasından bir bulut daha....
Ben yağıyordum, kan yağıyordu, yüreğim kanıyordu, gözerim bulut oluyordu yağıyordu Allah yağıyordu!
Toprağıma ince ince yağmur sızıları işliyordu, işlemekte n kelimeydi, toprağımdaki çimenlerin içleri acıyordu, biliyordum.
İşte…
Mevsim bahardı, hava yağmurdu, güneş bozuktu, çiçekler ayanamayıp yağmura dökülüyordu, toprağın canı sızıyordu...
Kuşlar mı? Kaçıp sığınacakları saçak altı arıyorlardı.
Sanaydı bahar, tüm şarkılarım sanaydı, kafiyelerim bozuluyordu, cümle sonlarındaki...
Yağmur dindi, ama gözlerinden akan yaşların tuzu kaldı yanaklarında, toprağın..
Kaç bahar geçmişti de, hiç bu kadar canı acımamıştı bahçedeki küçük kayısının,
Ben ne diyordum, ne dedim, bilmiyordum!
Kurduğum cümlelerin sorumluluğu kuşlarındı, baharındı, çok biraz benimdi!
Kısacası bugün Ankara' da bahar vardı, ama baharda
yağmur, yağmurda özlem ve keder vardı.
Diyeceklerim bundan ibaretti, çünkü yine yağmur başladı…

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:36 AM
Ankara'da yaz,
Ankara'da güz,
Ankarada kar,
Ankara'da bahar var,
Ama, sen yoksun.

Mekanım Cennet olsa
Neye yarar?

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:36 AM
Altı kere aldılar Şehitler Tepesi'ni,
Altı kere geri aldık.
Ovalar şahidimiz,
Sonunda biz aldık.
İlle dermiş gavur,
Gülerim illesine!
Gece atar, gündüz atar, yorulmaz,
Delik delik oldu nazlı yer.
Yanaşmaz ki iki nefes sorasın,
Kimi arar, ne söyler?
Deli midir, kör müdür,
Şaşarım güllesine!
Yaralarım köyceğizi düşünür,
Kanımın boşuna akası yok.
Düşmana malum ola,
Dipciğim yüreğimdir çarpınca, şakası yok
Ayacığıma düşmüş,
Acırım kellesine!...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:36 AM
sevdalara yenik düştün,
yıkıldın be ankaralım....
her seveni dost bildin,
vuruldun be ankaralım....

denizler misali çağlardın,
senki aşılmaz dağlardın,
nerede bir garip görsen ağlardın,
ağlardın be ankaralım....

hani nerde sevenlerin,
nerede dostların,
nerde umutların,
nerede yarınların,
hic geri gelir mi sandın delikanli yılların!

aşklar sana haram,
haram be ankaralım....
yillar sana düşman,
düşman be ankaralım....

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:36 AM
Sebebini anladım bu zamansız gidişin
Biraz ümit olsaydı Yalvarırım dön” derdim
Şunu bil ki elvedan başlangıcı bitişin
Yüreğimi seninle Ankara’ya gönderdim.

Uzun uzun yolları büyüttükçe gözümde
İsyanım destan oldu en ufacık sözümde
Ne bende huzur kaldı ne tebessüm yüzümde
Yüreğimi seninle Ankara’ya gönderdim.

Yıllar önce gelseydik ikimiz bir araya
Elbet merhem bulurduk bu kapanmaz yaraya
Seni sultan eyleyip gönlümdeki saraya
Yüreğimi seninle Ankara’ya gönderdim.

Yazan yazmış kaderi madem kendi eliyle
Hiç kimse bir tutmasın seveni bir deliyle
Hasretimin yangını gözlerimin seliyle
Yüreğimi seninle Ankara’ya gönderdim.

Şimdi senden son arzum ara sıra an beni
Seni mutlu bileyim sen de öyle san beni
Bende kalan bir beden terk eyledi can beni
Yüreğimi seninle Ankara’ya gönderdim.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:37 AM
İlk aşk...
Telaşlıydı acaba o kalbi elinde kaçıncı aşıktı ki ?
Çarpıntıları yaz gibiydi sümbül kokuyordu
Yerde susam sırtlanmış karıncaları bile görmeye başladı
Kolay değil on bir gündür aynı halde yaşamaya çalışıyordu
Acaba onunda kalbi dışardamıydı ?
Yoksa yaşadığı nedensiz bir yırtılmışlıkmıydı ?
Çıldıracak gibiydi kız
Artık o an gelsin diye tanrıyı çağırıyordu
An geçmek bilmiyordu, iki dakika öncesi için sözleşmirlerdi
Beynini tırmalayan, camdaki sinek sesi, başka kimse yok
Çarpıntısının yanına birden, aşkın yüzü bumu sızısı karıştı
İki dakika içinde kızılı,karayı,aşk açmaz'ı hepsini yaşadı
Buz kesmiş ellerini, oturduğu sandalye ile bacakları arasına aldı
Elleriyle birlikte sevgiside, anlık soğuma girişimine büründü
O sırada kalbini dışarı alan, kapıda belirdi
Az öce yaşadıkları hiçbirşeymiş
Tanrı yine yanında kızın, beğensin beni çağrısına kulak veriyor
Karanlık cafe de az sonra güneş açıyor
Oğlan, kızın yüreğini öpüyor
Ellerini altından alıyor kız, bağlayıp masanın üstünde birleştiriyor
Camdaki sinek,telaşı,çarpıntıları,soğukluğu
Hepsi yok oluyor
Meğer vapurda, martı sesiyle gelen o oğlanı
İntihar meleği sanırmış, zavallı kız
Bir dahaki birleşmeye karar verdikleri an gevşemiş
Sinek o zaman gitmiş
Elleri o vakit ısınmış
Anlayamamıştım
Nerden bilebilirim ki ben öyle çok sevdiğini
İlk kez aşkı tattığını
Meğer hep aşka hazırmış
Bir görmüş soğumuş, bir daha göremem korkusuyla
Korku kendini beklenen yağmura bırakınca
İki görmüş ısınmış...
Aşk intihar meleği değilmiş, öğrenmiş.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:37 AM
Neye nasıl başlamalıyım,
Neyi nasıl anlatmalıyım sana,
Karmakarışık olan duygularımı mı?
Sesini duymadan geçiremediğim zamanı mı?
Bana zulmeden ayrılıkları mı?
Neyi anlatmalıyım sana?

Kalbimdeki o büyük sevgini mi?
Gözlerine baktığımda içimdeki sevinci mi?
Yoksa çaresiz bekleyişimi mi?
Sabahı olmayan *******i
Neyi anlatmalıyım sana?

Senle kurduğum dünyamı mı?
Her güne senle başlayışımı mı?
Çaresizlikler içinde çırpınışımı mı?
Umutsuzluk denizinde kayboluşumu,
Neyi anlatmalıyım sana,

Anlamsızlıklar içinde bir anlam olduğunu mu?
Hüzünlerin ötesinde verdiğin mutluluğu mu?
Kimi zaman sebepsiz suskunluğumu?
Bende nasıl bir ben olduğunu mu?
Neyi anlatmalıyım sana
Anla artık! Bende vazgeçilmeyen bir tutku olduğunu…

( Hala anlayamadıysan daha büyümemişsin KÜÇÜĞÜM.)

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:39 AM
Gözlerimi odakladım gök yüzünün sonsuz maviliğine
Yıllardır hep sen girdin,yalnız hayallerime
Her şeyden çok sevdim seni
Havadan,sudan,hayattan bile
Senden başka bir düşüm olmadı
Canlandıramazdım gözümde seni,
O kadar güzeldin ki seni hayal bile edemezdim çoğu zaman.
Yıllar var ki ben sana aşığım,
*******e sor,yıldızlara sor,
Seni nasıl sevdiğimi

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:40 AM
Bir gecede mutlu olur,
Bir gecede üzülürsün.
Bir gecede kazanır,
Bir gecede kaybedersin.

Ben seni bir gecede kazanıp,
Bir gecede kaybetmek istemiyorum.
Seni sevmek istiyorum,
Gittiği yere kadar.

Anla artık eş ruhum,
Anla artık rüyalarımın kızı.

Seni üzmek istemem,
Seni kırmak istemem,
Seni sevmek isterim gönülden,
Seni sevmek isterim derinden.

Anla artık eş ruhum,
Anla artık rüyalarımın kızı.

Sabrettim kendimce,
Bir bu kadar daha beklerim,
Sevdiğim gelmezse.
Beklerim aşkımı gerekirse,
Günlerce,*******ce.

Kaybettirdin bendimi,
Gönlümü çaldı güzelliğin,
Kalbimi kırsa da bazı düşüncelerin,
Seni senden çok seveceğim.

Bekleyeceğim ıssız *******de,
Arayacağım seni kaybolan ümitlerimde,
Bulursam aşkımı bir yeşilde,
Şiirlerimdeki kızı anlatacağım kendimce.
Hak verir belki,şiirlerimi benden dinlerse
Sever belki aşkı şiirlerden öğrenirse

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:40 AM
Bir anlayabilsen beni
Ya da bir anlatabilsem kendimi
Belki böyle olmazdım
Uçabilen ama kanadı kırık kuş misali
Belki yıpratmazdı seneler
Genç görünen yaşlı kalbimi
Belki ağlamazdım..
yorulmazdım..
Bu hayatta boğulmazdım..
Yaşardım,
Her kanat çırpışından
Mutluluk duyan bir kelebek gibi...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:40 AM
Şarkılarımın ilhamı, gönlümün sesi
Kara gözlerinin olayım sürmesi
Bu ne şiddet böyle, bu neyin nesi.
Haydı biraz gül de rahat edeyim.

Her halin gözümde kala kalıyor.
Bunu düşünerek davran güzelim.
Her hatanda aşkım yara alıyor
Biraz dikkat et de rahat edeyim.

Söyle benim senden gayri kimim var.
Bu dünyadan alacak başka neyim var.
Sevdamız adına çarpar yüreğim
Duy şu kalbimi de rahat edeyim.
Soruyorum;
Sana ömrümü adadım yetmezmi.
İstiyorsan ahiretimi de vereyim.
Benim aşkım, sevdam, sevgilim sensin.
Duy sesimi de artık rahat edeyim.

Bukadar koşmaktan yoruldum artık.
Bu bayrağı yalnız taşıyamam ki.
Dindi fırtınalarım duruldum artık.
Anla halimi de rahat edeyim.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:40 AM
Anladım ki zor zanaatmış sevmek, sarmak
Anladım ki kolaya kaçmakmış sevilmek, aranmak
Anladım ki en güzeliymiş değer vermek, saymak
Anladım ki ateşte yanmakmış hiç gibi unutulmak.

Anladım ki en yüce erdemmiş insan kalmak
Anladım ki en zevkli duyguymuş mutlu olmak
Anladım ki altüst edermiş yangınlarla savrulmak
Anladım ki kül edermiş yüreği acıyla kavrulmak.

Anladım ki hayatta tek yolmuş ayakta kalmak
Anladım ki gerekliymiş yere sağlam basmak
Anladım ki yetmiyormuş yalnızca aşık olmak
Anladım ki mümkün değilmiş işsiz güçsüz yaşamak.

Anladım ki çıkılmalıymış merdiven basamak, basamak
Anladım kı koşmadan, gerekliymiş her adımda soluklanmak
Anladım ki pehlivan gibi, herkül gibi olmakmış yıkılmamak
Anladım ki paylaşarak mümkünmüş hayatı başarmak.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:41 AM
Bilir misin ufuk dedikleri şeyin ucunda hiçbir şey olmayan bomboş bir hayal olduğunu
Sever misin yinede,kanar mısın bile bile
Ben kandım.

En erken ben geç kalırdım
Son aşkı kaçıranlar arasından.
Peşinden koşsam aptal
Ucundan tutsam kara sevda
Ve dokunsam ağlayacak kadar platonik bir sarhoştum.

Yalnızlığımın tek tanığıydı seyyar satıcılardaki kitaplar.
Hep ön sözlerinde âşık olurum bilinmez bir aşka

Tanıdığım gözlerde yabancılaştıkça
Kendi kalabalıklarından çıkıp
Başkalarının yalnızlığını rahatsız eden
Tüketmeyi icad etmiş tembel bir şarkı,
Yeni sevdalarımın hayalini kuruttu.

Yinede sevdayla başlardım her yeni güne
Gözlerimde gelincik, ağzımda kırlangıç
Kucağımda ay ışığı yetiştirip,
Bahçesinde melek büyüten cennetimin
Doğmamış güneşine vurulurdum...

Şimdi, Kim o demeden özlemlerimin kapısını açıp
Yanlış aşklara yeltenen zavallı bir kalbin esiri olduğumdan beri,
Sahte bedenlere girip müebbet cezası yemiş ruhlar kadar özgürlüğe muhtacım.

Ve anladım ki,
Hangi mutluluğa çeyrek kalsa saatler
Yine oraya toplanacak bütün menfaatler.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:41 AM
Anladım,
Şimdi en uygun denizleri sereceksin üstüme
Martılar konacak kirlettiğin yüreğime
İnadına yaşamak,inadına sevmek felsefesini
Deli yağmurlar,deli fırtınalar sildirecek...

Anladım,
Sonsuz kelimelerle aşk cümleleri yaratmamı
Ardına bakmadan binlerce nokta ve soru işareti bırakıp gideceksin
Belki bir anda sıcak bir yağmur bastıracak.
Soğuk bir rüzgarla ayaz kesecek ellerimi
Gözlerimden anılar damlamaya başlayacak usulca
Gitar sesleri duyulacak batarken kızıl güneş
Belki o anda sizin sokak gelecek aklıma
Yapraklar dans edecek çiçekler eşliğinde
Bulutsu bir özlem dalgalanacak semalarda
Tütsü tütsü hasret kokacak,duman duman sen kokacak sokak
Ben gidişinden,dönmeyişinden hep o sokağı sorumlu tutacağım belki de
Ve belki de ben hep o sokakta olacağım,her bir köşesinde...

Anladım,
Özlemler günden güne büyüyecek şimdi karşımda
Karşılıksız aşkım değer kazanıp,sen anlamını yitireceksin
Gün gelecek en güzel çiçekleri yıldızlı *******den sırf sana
toplayacağım
Buseler dolusu sevgimi göndereceğim tozlu sonbaharlardan
Bazense son veda kokusu gelecek burnuma sisli bir geceden kalan...

Olmayacak sevgili;
Ne kal diyebileceğim, ne de git...
Ama inan ki sevgilim bir tek şu söylediğime inan!!!
"Kapatıp gözlerimi,
Düş bahçelerinden bir karanfil verip,gideceğim bir gün
Ve gitmek ölüm gibi dönüşü olmayan oklar çizmek olacak
Ve her şeye rağmen gitmeden önce seni bir kez görebilme umudunu
hiç yitirmeyeceğim..."
Kısacası ben seni hep seveceğim!

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:41 AM
İlk önce bakışlarınla tanıştım.
Gözlerindeki parıltıya alıştı,
ve yalnızlığımı yenmeye çalıştım,
çalıştım ama, aramıza koyduğun mesafelere takıldım.

Senin buhranlı *******ime ışık saçmanı ben mi istedim?

İkide bir karşıma çıkmanı, elimi tutmanı ben mi söyledim?
Yoksa gönlümün her an seni anmasını ben mi arzuladım?
Ben yalnız bir kuru ümide, bir sıcak sevgiye sarılmayı diledim.

Bir hasret ki, günden güne vücudumu sarıyor,
sanki kör testereyle kalbim parçalanıyor.
Umudunu yitirmiş ellerim tutunacak dal arıyor.
İdrak içinde bedenim hakka yöneliyor.

Sende bir yıldız gibi kaymışsın ne çıkar?
Sevginin kaynağı o, sevmemeye imkan mı var?
Sahte sevgilere kanarak kalmışım bizâr...
Yaradan'a bir gün dönmemeye çare mi var?

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:41 AM
Dalgalar vururken sahile,
Beyaz köpüklerde aydınlık yüzünü gördüm
Güneş batarken deryanın bir ucunda,
Yansıların arasında parlak yüzünü gördüm.
Ay ışığı vuruyordu denize,
Mehtapla birlikte doğan yüzünü gördüm.

Odamda ılık döşeğime uzandım.
Kısıldı gözlerim uyku ağırlığınca
Aralandı rüyalar aleminin kapısı
İçeriye daldığımda orada seni gördüm.

Sabahın taze kokusunu
Burnumda hissederek uyandım
ve anladım ki özlemek buymuş...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:42 AM
Anladım ki, ben en çok
ayrılık acısını seviyorum
Şöyle *******ini kan ter içinde böleninden...
Karanlıkta küçük kırmızı kalplerin uçuştuğu,
Ve bir türlü yakalayamadığın,
yaşayamadığın zamanların önünde
suçluluk hissettiren ayrılıkların...

Anladım ki, ben en çok
terkedilmeyi seviyorum
'Ne olur dön' diye yalvarmayı dilinde yücelteninden...
Sarı yaprakların tüllediği sokaklarda boş bakışlar bırakan,
Ve titremekten olduğu yere yığılıp kalan bedenine
söz geçiremediğin çaresiz terkedilişleri

Anladım ki, ben en çok
aşka ağlamayı seviyorum
Dizlerini göğsüne çekip,
sığındığın yastığı sırılsıklam bırakanından...
Durduramadığın, susturamadığın,
doya doya, hıçkıra hıçkıra
dilsiz haykırışlarını dünyaya getiren
Ve, çok değil ilk dolunayda
gecede kalan o son birkaç damlanın
bulut olup başka gözlerde doğduğu aşklara

Anladım ki, ben en çok.......

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:51 AM
aynı şey,
ha sen gitmişsin,
ha ölüm yanaşmış kıyıma
ne farkeder sevdiğim
sevdiğini söylerken
toprak tenime karışmışsa.
avuç avuç istemedim ki senden sevgiyi
dirheminle yasıyorken.
ne sana kızdım ne kendime
ne de beni yarım koyan sevdama
doğmak dururken...

ne görenim görür, ne yazar yazanım
unuttum beni
affet!
oysa ne kadar sürçerdi dilim
türküler söyleyeceğim diye yollarında
gelince davullar çalardı ya içimde
giderken ise yıkılırdı bedenim
ürperirdim
ne söylediklerime kızdım
ne beklemelerime
ne de türkülere
ölememek dururken...

bazen tadıydın çorbamın
zehirdin içerken seni bazen
kimi nehirdin
seni kulaçlamaktı
yasamak, nefes almak..
anladım ki; çarelerim mecnun ile gömülmüş
ne de sen leylasın yar
ne yasamadıklarıma kızdım
ne yapamadıklarıma
ne de suskunluğuma
gitmemek dururken...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 09:52 AM
Anlamsız anlamların
Anlamını arıyorum…
Gözlerimi ta ufuğa
Dikip geleceğe bakıyorum…
Belki anlamlı gelebilecek
Bir görüntü bekliyorum,
Ama nafile…
Etrafı dinliyorum,
Mantıklı bir söz arıyorum,
Beni kendime getirecek,
Bana yol gösterecek,
Tek bir söz…
Hepsi boş ve kifayetsiz…
Dün, bugün, yarın hiçbirinde,
Hiçbir şeyde anlam yok.
Her şey yalan, riyakârlık…
Yaşadığımız bu dünya,
Bir serap bir rüya,
Bunca anlamsızlıklar
Arasında tek gerçek var;
O da anlamsızlık…

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:06 AM
Yağmurun yağarken ifadesi aynıdır.
Mehtabın hergece uzaklığı dünyama..
Henüz dilimdeki türküde aynıdır..
Henüz aldığım bir çiçekte..
Dinlemesi acı veren şarkım,
Mehtap,yağmur damlaları ve çiçekler...
Aşk,ihanet ve sorumluluklar..
Anlam katan yağmur damlalarına biziz.
Biz,
Telif hakkı bizde bulunan anlamları,
Hayatımıza yasıtarak yaşayan,
Çok seven yağmur damlalarını iki sevgiliyiz.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:07 AM
Ne güneşe doğma diyebiliriz
Ne güneşe batma diyebiliriz
Ne akan suya dur diyebiliriz
Ne fazla ömür isteyebiliriz

Yaşamak dururken,bu kahır neden
Bu kahır,bu elem,can çekiştiren
Yaşam sunulmuş en güzel nimetken
Ne isteriz bizler,birbirimizden

Bizimde kapımız çalındığında
Sonbaharın bitiş yağmurlarıyla
İşte o an kış hiç gelmesin deriz
Anlam veremeden,göçer gideriz.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:08 AM
Anlamak yok çoçuğum, anlar gibi olmak var;
Akıl için son tavır, saçlarını yolmak var...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:08 AM
Yüzün gülerken için sızladığı zaman
Durup durup daldığın o an
Gözlerin görmediğini sandiğin an
Ellerin boş kalınca
Kendine yaşayan bir ölüyüm dediğin an
işte o an beni anlarsın.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:09 AM
Anlamak zor değil de anlatmak zor olan
Sana anlatacaklarımı anlamaman değil
Sana kendimi anlatmak zor olan
Seni sevdiğimi söylemek değil
Onu sana yaşatamamak zor olan.

İçin her ağladığında anlayıp ta
Bunu sana söyleyememek
Sen her yok bir şey dediğinde
Acını sana bırakıp
Arkama bakmadan gitmek zor olan.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:09 AM
Akıyoruz bir uçtan bir uca
hayat ırmağının düzünden tersine
Tersinden düzüne

Yokuşlar çıkarak inişler inerek
Dursuz duraksız
Bilinmezler denizidir yüzdüğümüz
Uçsuz bucaksız

Bir yönden var oluşa
Çabalarımız
bir yönden tükenişe
Bulup yitirmeye
Yitiklerimizi bulmaya uğraşımız

Adımız Adem
Sanımız yokluk

Olumsuzdan olumluya
Olumludan olumsuza
Durmaz akarız
Biteviye
İlâhi düzenin şenlerine bakarız

Günahlarımızla,sevaplarımızla
Kılıçtan keskin mi keskin
Kıldan ince mi ince
Köprüler geçeriz durmadan
Kudret şarabıdır içtiğimiz
Kevser ırmağında yedi kurnadan

Adımız Adem
Sanımız yokluk

Hayat tarlasında harmancıyız
Yabasız oraksız
Yaratan yaratılmışla özdeş
yaratılan yaratanla hemhal
Öyle bir sır ki anlamak zor
Anlatmak olanaksız

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:09 AM
yar beni ah yar beni hasretin yakar beni
anlarsan sen anlarsın anlamaz ağyar beni

ben kendimi kaybettim hasretin karşısında
vuslatınla kendine ulaştır sen yar beni

üryan kaldım bu mevsim buzların ortasında
ta istanbul ilinden himmetinle sar beni

bir yarın kenarına gözü kapalı geldim
o güzel bakışınla bir daha uyar beni

sen kovarsan kapından ben nereye giderim
kabullenir ne mevsim ne de bir diyar beni

değil yemene kral değil mısıra sultan
kapında köle olmak eder bahtiyar beni

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:09 AM
Fikrimi kaybettim sanmıştım;
Son...

Ellerimi çukurlara gömmüştüm;
Sonu...

Çekilmez olmuştu gözlerin;
Sonun...

Senin kahverengiliğine kapılmıştım;
Sonuna...

Ölesiye seveceğimi anlamıştım;
Sonuna dek!.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:09 AM
şiirlerime hıçkırık koyuyorum anlamıyor musun
mahşer tutuşur ateşimden nefesimde
uyumak yeter bana senin gönül kafesinde
ne haldeyim biliyormusun sana hevesimde
yaşarken ruhumu bile öldürdüler içimde
öldüm be sağır sultanım gömmüyorlar beni anlamıyor musun
*
çileli doğmuşum bahtıma anlamıyor musun
köşkler istemem kader seni istedi
gönlümdeki dilek seni sev dedi
sende mazine gömme beni bu fikir ciğerime işledi
sağanak oldun *******ime sevdam seni dindirmedi
feleğin hep sırtından vurduğu bir şairim ben anlamıyor musun
*
İZMİR , 12. 08. 2004

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:09 AM
Başımı yastığa koyduğumda,
Alnımı havaya kaldırdığımda,
Gözüme bir yıldız çarptığında,
Aklıma sen geliyorsun o an.
Bir mekik gibi işliyorsun kalbime,
Kalbim ve beynim bir şelale olup akıyor senin için,
Yalnız seni sevdim,
Yalnız sana muhtacım,
Ama bir türlü anlayamadın;
Anlamıyorsun gülüm…

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:10 AM
Seni ilk gördüğümden beri seviyorum.
Sana seni ilk gördüğümden beri tapıyorum.
Seni seni ilk gördüğümden beri istiyorum.
Ama sen anlamıyorsun değil mi?

Nasıl bir insan onu deli gibi seven birini kıskandırmaktan hoşlanır?
Nasıl bir insan onu deli gibi seven birini üzmekten hoşlanır?
Nasıl bir insan onu deli gibi seven birini kullanmaktan hoşlanır?
Anladım ki senin gibiler bunlardan hoşlanır.

Hergün seni unutmak icin kendi kendime yemin ediyorum.
Ama yapamıyorum çünkü aklıma hep eski günlerimiz geliyor.
Hatırlar mısın, yüzmeye havuza gitmiştik Altınolukta ve bana demiştin ki
Yasin iyi ki gelmişsin be çünkü seni çok özledim valla.

Bende senin laflarına kanıp belki beni arkadaş gibi bile olsa seviyorsundur diye düşündüm.
Ama zamanla herşeyi anladım.
Sen beni değil benim sana gösterdiğim ilgiyi seviyordun.
Çünkü sen herkesten çok daha iyi olduğunu sanıyordun.

Sana sormak istediğim bir soru vardi aklımda halada var.
O da ben ne yaptım ki sen arkamdan benim için salak tipli diyorsun.
Sen benim hayatımda neler yaşadığımı biliyor musun?
Ben hayatımda senden çok daha önemli şeylerle uğrastım.

Annemle babam ayrıldı ve başka bir ülkeye taşındım.
En sevdiğim arkadaşlarımı yılda bir defa görüyorum.
Senide yılda bir defa görüyordum.
O seni yılda bir defa görüşüm hemen sana benim salak olduğumu düşündürüyor.

Benim o yaşadıklarım beni yıkmadı.
Ve emin ol ki sen beni hiç yıkamazsın.
Sen dua et Erelin bana dedikleri için onu dövmüyorüm.
İstesem bir telefonla onun hayatını bitiririm.

Ama değer mi? Değmez.
Senin icin kavga edecek degilim.
Yıllar sonra belki beni hatırlarsın belki hatırlamazsın.
Ama bunu bil ki sen benim eskiden aşık olduğum kızlardan sadece birisin.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:10 AM
Bir son bahar akşamında
Gözlerimi kapalı koynunda yatıp
O sıcak kokunu çekiyorum içime
O an düşlere dalıp gidiyorum
İçimde kayboluyorum o güzel gecede
İnatçı adalar görüyorum
Doğa harikalar ki arasında
Kendimi kaybediyorum
Kokun öyle sıcak ki
Öyle derin ki
Düşlerde kayboluyorum
Her şey güzel her şey mükemmel
Beni sar kollarında
Aşk kokulu bahçeden
Atma beni
Sakın bırakma beni sevgilim,

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:10 AM
gökyüzündeki mavi
etkilemiyor beni
gözlerin kadar

güneş bile parlamıyor
o güzel yüzün kadar

yıldızları bile tutmak istemem
ellerin kadar

ay bile aydınlatamaz gecemi
senin aydınlattığın kadar

okyanuslar bile derin değil
benim sevgim kadar

gecemsin,gündüzümsün
okyanusum,gökyüzümsün

şimdi ben sensizim
yani anlamsızım.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:10 AM
Anlamsız geliyor her şey
Sen yoksun ben yokum
Sensiz geçirdiğim günlerim
Beraber gittiğimiz parkın
Havuzunda oynadığımız otelin
Koştuğumuz evimizin bahçesi
Gittiğimiz kafe
Eve gidemiyorum artık
Her tarafımda senle geçirdiğimiz günler
Hepsi ayrı ayrı
Salonda sarılıp film izlediğimiz
Mutfakta beceremediğimiz menemen
Banyoda birbirimizi ıslatmamız
Holde saklambaç oymadığımızı
Unutamıyorum
Ev üstüme geliyor sanki
Sensiz her şey anlamsız ben sadece seni istiyorum
Gel de kaldır artık
Uyunmak istiyorum uykudan
Anlamsız yaptığım hataları unut sadece karşılıksız sevgi
Unutma verdiğimiz sözleri
Kavgamızı unutup sevgimizi unutma

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:10 AM
Anlamsız
Anlamsız olan bir dünyada hesap vermek
Hakimi olmayan bir mahkemede ceza görmek gibi.
Kimden hesap sorulacak acaba?
Geçmiştenmi yoksa doğmamış gelecektenmi !
Herkes bir suçlu arıyor,
Anlamsız.

Bilmediğimiz bir sınırı zorluyoruz,
Ötelere gidip ölülerden yardım istiyoruz,
Ama biliyoruz,
Asıl kurtarıcı biziz.
hastalık bizim içimizde,
Bizse herşeyi Allah'tan bekliyoruz.
Anlamsız.

Bir kişi öldüğünde feryat ederken
Öldürdüğümüz zaman hiç bakmıyoruz.
Geçen günler bize eser bırakırken
Biz hâlâ günaha koşuyoruz.
Anlamsız.

Gerçekleri görmek için herşey hazırken
Biz hâlâ yalan haberlerle
Ve sosyetenin çirkefine alkış tutuyoruz
Ve bu anlamsız düzenle
Hesapsızca suçlu arıyoruz
Tek bulduğumuz cevapsa yine
Anlamsız.

21.01.2002
Saat:23.45

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:10 AM
Aşkımı düşünüp dururken,
İçimin, içini nasıl yediğini bir bilsen bu ıssız ve acımasız *******de...
Uykusuz gözlerim, uykuya dalmıyor
Dalsada fazla uzun sürmüyor
Pişman ve bir taş misali,
Katılaşmış yumruklarımın gürültüsü bozuyor gecenin tüm sükunetini
Bu çıldırtan, terkedilmiş saatlerde...
Ne bir teselli,
Ne de bir çıkar yol yok dilimden düşen bomboş ve anlamsız keşkelerde......

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:11 AM
Anlamsız bir sonbaharın
Sararıp dökülen yapraklarıyım ben
Bir mevsimin ardından gelen
Soğuk ama beyaz biriyim ben
Kimileri varlığımdan mutsuz olur
Soğuk,ayaz ve karanlık günleri getirdiğim için
Kimileri çok mutludur
Birkaç günlük eğlenceyimdir onlar için
Aşılması güç bir engelimdir çoğu zaman
Gidişim yeni bir mevsim başlangıcıdır
Hayata yeniden gelenlerin mevsimi
Adeta cennete dönüşür her yer
Ben ise kendim gibi soğuk ve yalnız olan
Sadık dostum olan dağlardayım şimdilik
Ta ki bana düşman olan güneşin gelmesiyle son bulur her şey
Direnirim erimemek için
Fakat hep o kazanır bu savaşı
Başka bir kış mevsiminde
Geri dönmek üzere...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:11 AM
Gözlerin gözlerime değdiği an felaketim oldu anlar mısın ?
Uzun bir yolculuktu şehir hatlarında,
Ve bilinmeyen durakta inlmeyecekti.
Bedelini ödemeden binmek yoktu,
Ve yolcu alınmayacaktı.
Kavisli yollarda savrulmak yoktu,
Ve sevgi şirketinizin ikramıydı.
Anlar mısın ?
Gözlerimi kapasam inkar etsem seni,
Ağladıkça ağlıyor gözlerim,
Anladım ben sana mahkumum.
Bilir misin ?
Umutsuzdum,acılıydım,
Sende bıraktım beni !
Şimdi mutsuzum,
Aşkın öfkeye bıraktı yerini !

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:11 AM
Bir zamanlar aynı şehirde yaşardık seninle...
Ben senin gözlerine tutsaktım...sen farkında bile değildin belkide
Gecenin bir yarısında uykularım kaçardı..anlamazdın beni işte..
Dayanamazdım sensizliklere oysa sen esirdin düşlerine

Ben hep senli yağmurları severdim...senin yanında..
Benim elini tutarken dudklarımı çatlatan rüzgar bile güzeldi
Düşüncelerimde imkansızlaşırdın sen *******imde...
Kalbime saplanan sevdan seni boğardı benliğimde.

Anlarmısın beni desem...anlarım desen de anlamazdın
Çünkü ben senden sonra yine aynı acıları yaşardım..
Dayanamadım bir gün gecenin bir yarısında eşyalarımı topladım
Basit olan bir şeyi imkansızlaştırdım.
Artık uzaklardayım
Bilmem ki ANLAR MISIN BENİ....

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:11 AM
Sevdamı mısralara yazsam,
Her hecede aşkımı anlatsam,
Sonra onu sana sunsam,
Anlar mısın, seni sevdiğimi?

Bir demet gül versem sana,
Hediyem olsun desem aşkımıza,
O mis kokulu gülleri bana,
Tekrar geri verir misin?
Yoksa anlar mısın kıymetini?

Ay’la Güneş’i verelim deseler,
Yeter ki şu sevdadan vazgeç deseler,
Değişmem senin sevdana,
Bilmem anlar mısın nedenini?

İnci gözlerin kadar değerli,
Hiçbir şey yok dünyada,
Sana olan aşkımın bedeli,
Gitmen miydi uzaklara?

Cebine bir çağrı atsam,
Anlar mısın özlediğimi?
Adına bir şiir yazsam,
Anlar mısın sevdiğimi?

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:12 AM
Anlar vardır, bir an için;
Gözde tebessümler açtıran,
Elini uzatsan tutmaya çalıştığında,
Hayaller ardında kaybolan;

Nemli gözlerde saklı kalan,
Resimler vardır; hayal mayal,
Çocukluktan, yetmişlere uzanan
Her portrede ayrı bir anı,
Her anıda, ayrı bir yüz.....
Zamanda kaybolan, dostluğun ardından.

Ve sevdalar vardır, fırtınalı;
Yüreğinin o an, ona çarptığı
Sevdalar vadır, alnının teri,
Bir dilim ekmeğindir, ona böldüğün,
Ama olmayan......
Özlemlerin vardır, Hüzne daldığın.........

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:12 AM
Kabullenmek zordur ,
Aşkı ve aşığı.
Sebep bilmemektir sonu,
O sonsuzluk yolunu.

Düsünürken çatlarsın,
Onu ve yorumunu.
Fakat çok geç anlarsın,
Sonunu ve sorununu.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:12 AM
Bir gün karşına delice sevdiğin biri çıkarsa
Sen onunla kahrolurken o aldırmazsa
Seninle alay edip gururunu yıkarsa
İşte benim nasıl yaşadığımı o an anlarsın

O kişi önce sever görünür sonra terk ederse
Tüm ümitlerini yıkıp hayatını mahvederse
Sen acı çekerken birden unut diye mektup yazarsa
İşte benim neler çektiğimi o an anlarsın

Her gün ağlarsın kendini tutamayıp
Hasret ateşiyle günden güne yanarsın
Onu unutamayıp hala yollarına bakarsın
İşte benim nasıl yaşadığımı o an anlarsın

Ona olan nefretin sevgiye dönüşür ve
Onu unut dedikçe hala gönlün severse
Dostların düşmanların bu haline gülerse
Severken terk edilmek nedir o an anlarsın

Her gün çaresizliği yudum yudum içersen
Usanıp bu hayattan yaşamaya küsersen
Dertlerini unutmak için hep ölmek istersen
Bana neler çektirdiğini o an anlarsın

Bir gün onunla ansızın karşılaşırsan
Onun kapısına gidip kalırsan
Yaşarken ölmek ne demek o an anlarsın.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:12 AM
Boralar,kasırgalar kopar ya
Yüreğinin engin sularının da
Martılar gösterir ya yolunu
Sığınacak limanı sessizce
Seyredersin yol gösteren
Martıyı bulutların arasından
Kasvetlice süzülüşünü
Ve İmrenirsin sadece
Boş gözlerle bakarken
Martı olmak istersin o an
Süzülmek mavi göklerde
Bir an heveslenirsin işte
Anlarsın ki..
Süzülmek martının işi
Bize düşen seyri alem
Gök mavi,deniz mavi
Gün ışığı aydınlatır derinleri
Maviye kızıl bulaşır
Görürsün saf saf yüzen balıkları
Balık olmak istersin
Uçsuz bucaksız mavilerde
Ve süzülerek yüzmek
An gelir martı düşer aklına
En güzeli insan olmak dersin
Anlarsın işte o zaman
Martı da oluyorsun,balık da...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:13 AM
Bir gün,gülmeyi unuturda ağlamaya başlarsan,
gerçeklerrin acı hakikatleri karşısında.
Ümitlerini bir bir yitirip,bencileyin hayata küsersen,
o zaman,beni daha iyi anlarsın küçüğüm.
Gün olur da seversen,
ve sevdiğin,seni yapayalnız koyup ta giderse.
Onun hayalini ufukta beliren kızıllık ta,
garlarda,rıhtımlarda ve de mesken tutup meyhanelerde,
doldurup,boşalttığın kadehlerde ararsan.
Yalnızlık içinde,eski demlerle avunmaya başlarsan.
Beni daha iyi anlarsın,küçüğüm.
Bir hazan mevsiminde,evinin penceresinden bakarken,
gözlerin,yapraklarını dökmekte olan bir ağaca takılırsa.
Ve dalında,tek bir yaprak varsa ağacın.
Koparmak için,olanca hızıyla esiyorsa hırçın rüzgârlar.
O yaprak direniyorsa,kopmamak için.
Lâkin,ötekilerden farksız olmayacağını bilmeyerekten hakikatin.
Sonunda,katılıp hırçın rüzgârların önüne giderse.
Gözlerin dolup ta onu izlersen.
O zaman,beni yâd et küçüğüm.
Çünkü sende benim gibi,o küçük yaprak gibi,
bütün uğraşlarının ve çabalarının sonunda,
kader rüzgârlarının önünde sürüklenip gitmeye mahkumsun.
Çünkü,sen seviyor,duyuyor,özlüyorsun.
Çünkü sen insansın,küçüğüm...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:13 AM
Zaman acımasızca katlederken yılları
geçti böylece seneler kalansa bir asılları
asıl olan unutmaki kalıcı olan duygulardır
ama sadece evet sadece hakeden kullardır.

Kimi olur ana kimi olur baba yada herhangi birisi
hakedendir önemli olan kavramın ismini koyan biz
karı koca sevgili dost kavram bunlar hikaye gerisi
değerler önemlidir ama anlaşabilmektir gerçek giz.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:13 AM
ağaçların baharda yapraklanmasını
anlasana
insana ölümün geldiği andaki halini

güneş artık esrarengiz batmıyor
yıldızlar o kadar parlak değiller
ne seven belli ne sevmeyen
anlamıyorum insanları anlasana

hayat bir su gibi akıp geçer,ömrün uğraşmaklı yollarında
anlayamassın zamanı,saatler yokmuş gibi
dünya bomboş bir mesken misali
bir gün uyanacaksın
anlarsınki uykudasın

yaprakların sararıp döküldüğü gibi
sende bende dökülüp gittin
bir burukluk kaldı içimde
senin farkın gazellerin bende saklı
toprak, hava, su
herşey seni hatırlatıyor bu aralar bana
anılar çığlık atıyor kafamda

ne kadar üzülsemde
gelmiyorsun ki
sen ayrı yollarda
ben yollara bile düşmedim
ilk gittiğin günkü acının içindeyim
ne olur;
beni anla

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:14 AM
Körfez çırpınıyor
Meltem ninni söylerken palmiyelere
Denizin dalgasında
Gidiyorsun uzaklarına
Dönüp bakmadan
İçinde beni de götürüyorsun
Çığlık çığlığa yağmur
Yüzüme kamçı gibi çarpıyor
Göz yaşlarım yağmurlara karışmış
Ayaklarım çok yorgun
Yalnızlıkla sarmaş dolaş ellerim
Hayallerim tükeniyor
Umutlarım köpüklerde kayboluyor
Cebimde gerçekler
Gerçekler evimin yalnızlık anahtarında
Ağlamasam her yağmurda diyorum
Sen olsan yanımda
Gelsen diyorum
Anahtarla birlikte girsek diyorum
Lanet olsun
Yine ben ne diyorum
Sensizlik hiç olmasa diyorum
Anlasana artık.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:14 AM
anlasana artık anlasana
freni patlamış gemimle ölüme gidiyorum umut terketti
nerede benim denizim,ağlamamdan sıklıdı gitti
benim sığınacak başka limanim yok bitti
gemim iyice yan yattı,ellibir yaşında limansızım anlasana artık

bak gözlerimde yağmur bulutları duman duman
vücüdum üşümüş,yüreğim sıcak son kalan
titriyorum,her yerim gece ,çaresizlik bu zaman
dev adımlı bir ejderha içimden çıkıyor aman
lohusa yatağımda , içimdeki çoçuk can veriyor anlasana artık

yağmurlardayım hazanda solmuş yaprak her yanım
ne kadar çok keder , acı , hep gözpınarım
sanki ses duvarını aştı bir jet başımda tanrım
boyasız kalmış yine tualim duvarda yarım
yanlızlıktan dün konuştuğum duvarlara başımı vuruyorum anlasana artık

yollarıma tuzaklı cam parçası doldu
upuzun gecedeyim güneşsiz yaşamım oldu
saplasanda hançerini bağrıma hayatım kayboldu
varlığım , yokluğundan sararıp soldu
kefenle dolaşıyorum , yaşayan ölüyüm anlasana artık

derdim elli birdi , on bin elli biri çoktan geçti
ispatı bakışlarımın donukluğundan besbelli
içimdeki çoçuk bir zamanlar gülen seldi
hücrelerim ölüyor , eskiden ümitlerim uçuşan yeldi
mezartaşsız umutlarım çoktan gömüldü anlasana artık

( İnatçı Boğa Burcuna)

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:14 AM
Sana olan sevgimi anlatmak istiyorum
Beni anlayan, seni anlatan bir kelime bulamıyorum
Belli ki acemiyim bu duygularımda
Anladım ki anlatılamayan bir duygu seni sevmek.

Bilmiyordum ateşin bu denli yaktığını
Gözlerinle tanışana dek.
Hele o dudaklar yok mu?
Bir cennet meyve si.

Seni sevmek mi zor? Yoksa seninle yaşamak mı
Zor olduğun için aşığım sana
Pes etmek yakışmaz benim sevdama
Yenilmek yazmaz delikanlılık kitabında.

Bir gün anlatacağım sana olan sevdamı tüm Dünya’ya.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:14 AM
Oturmasak da diz dize.
Bir araya gelmesek de.
Bakışmasak da göz göze,
anlaşırız biz yine de.

Bırakalım öyle sansın,
ikimizi ayıranlar.
Sevmek nedir,nerden bilsin...
Bizi ancak,seven anlar.

Dem kaparak hatıradan.
Yâd ederek anılardan.
Fal tutarak şarkılardan.
Anlaşırız biz yine de.

Bırakalım öyle sansın,
ikimizi ayıranlar.
Sevmek nedir,nerden bilsin...
Bizi ancak,seven anlar.

Hiç üzülme sen,sevdiğim.
Ayrılık değil ki ölüm.
Yeter ki biz isteyelim,
anlaşırız biz yine de.

Bırakalım öyle sansın,
ikimizi ayıranlar.
Sevmek nedir,nerden bilsin...
Bizi ancak,seven anlar.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:14 AM
Damla damla eriyorum
Yüzümde hüzünden arta kalan çizgiler
Canım, bir tanem, dostum dediklerim
Bir sabah ansızın gittiler…

Bana ne kaldı bilmem şimdi
Bir kırık kalp
Bir kaç fotoğraf
Şiir dolusu bir defter
Ve ardı gelmez dertler…

Her şey bir film gibi
Başladı ve bitti
Sana ne kaldı
Anlat şimdi…

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:15 AM
yürek bahçendeki çiçeklerine,
yüce dağlarının eteklerine,
kalbimdeki aşkın peteklerine,
ölümsüz sevdamı, anlat Sakarya...

unutma!... Sinende yaşamıştım dün,
Hakk'ı savunurduk, istemezdim ün,
Rabb'imin Katı'nda sorulduğu gün,
Benim hayatımı, anlat Sakarya...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:15 AM
Sen hiç anlatabilir misin
Hiç gülmemiş birine kahkahayı
Sen hiç anlatabilir misin
Şefkatten yoksun birine merhameti
Sen hiç anlatabilir misin
Hiç görmemiş birine gördüklerini
Sen hiç anlatabilir misin
Hiç sevmemiş birine sevdâyı
Anlatamazsın elbette ne mümkün
Ne mümkün anlatabilmen şâyet
Yaşamamışsan sen de bunları
Sözlerin asılı kalır havada bir sis perdesi gibi
Açın hâlinden tok ne anlar misâli.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:15 AM
Seni ben sevmese miydim?
Sevgilim demese miydim?
Gülünce gülmese miydim?
Mutluluk yasak mı bana?

Sevdanın rüzgarıydın sen,
Estin de gönlüme girdin.
Anlatılmaz duyguydun sen,
Aşkınla içim erittin.

Gönlümü küstürse miydim?
Gözümü bağlasa mıydım?
Her gece ağlasa mıydım?
Mutluluk yasak mı bana?

Sevdanın rüzgarıydın sen,
Estin de gönlüme girdin.
Anlatılmaz duyguydun sen,
Aşkınla içim erittin.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:15 AM
Sevgiyi anlatamadım,
Bilmem kaç milyar hücreyle yaşayan,
Şu bomboş yüreklere...

Biz-i anlatamadım,
Bilmem kaç milyar ben-den oluşan,
Biz-den uzak ben-cillere...

Yanlızlığımı anlatamadım,
Bilmem kaç milyar kimlik taşıyan,
Adına insan denen şu meçhule...

Barışı anlatamadım,
Bilmem kaç milyar mermiyle beslenen,
Adına silah denen,mertlik bozan alete...

Dostluğu,kardeşliği anlatamadım,
Bilmem kaç milyar fitneden oluşan,
Adına zulüm denen şu ilete...
A n l a t a m a d ı m

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:15 AM
Yandı gönlüm sılaya doğru,
Elimde kağıt bir şeyler yazdım.
Ne yazdıysam hepsi boştu,
Hiçbir kelimeye seni anlatamadım.

Çok büyük bir hasretin vardı,
Bilemezsin içimi nasıl sardı,
Dışarısı kış, içim bahardı,
Sıcaklığını kağıda anlatamadım.

Elime aldığım her sayfada,
Bomboş kelimeler vardı satırda,
Seni tarif etmek ne fayda,
Sözler saklandı anlatamadım.

Duman sardı, yaktı gözlerimi,
Hıçkırık esir aldı sözlerimi,
Saklamak istedim hislerimi,
Dertler ağır geldi anlatamadım.

Mektuba gözyaşım akmasın diye,
Yazamadım mektuba bir kelime,
Bakınca aynadaki halime,
Askerim diyerek anlatamadım.

Söz veriyorum başka mektupda,
Anlatacağım seni satırlara,
Bu haftalık bu kadar Amasya'da,
Hoşçakal sözünü anlatamadım.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:16 AM
Sevdan başımda duman oldu
Rüzgara bırakıp, dağıtamadım...
Gönül yangınım yaman oldu,
Buzlara sarılıp, soğutamadım...

Kalbimi sanki, bıçak deldi
Ayrılık bana kucak gerdi
Giderken kapım açık kaldı
Bir daha da korkup, kapatamadım...

Yıktı Hüsam'ı ihanetin
Kaldı bir kutsal emanetin
Mülke yaptığın ibadetin,
Kimseye, oturup anlatamadım...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:16 AM
Keyifli bir günün sarhoşluğunda
Duygularım karışıktı,
Hayallerim dağınık
Yaşamak işte şöyle, böyle
Dilim tutulur gibi oluyordu
Beni sana anlatamadım.

Nasıl başlasam dedim
Kelimeleri seçemedim
Sustum, susa kaldım
Başım öne eğildi
Kendimi yargıladım.

Mısralara döktüm içimi
Onlar seninle konuşsun
Ben tanık olayım
Anlatılamayan sevginin
Mızrakları onlar olsun.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:16 AM
Aşkım büyük sevgim kutsal
Gitme de hep yanımda kal
Dilin şeker, ağzın da bal
Bir mesajla anlatamam

Beni sana bağlayan ne
İçimdeki çağlayan ne
Yaşamamı sağlayan ne
Bir mesajla anlatamam

Büyük bir aşk benimkisi
Bunu sana anlatamam
İçimdeki duyguları
Bir mesajla anlatamam

İnan seni seviyorum
Unutmadım unutamam
Hep aklımda olduğunu
Bir mesajla anlatamam

İnan gülüm hepsi doğru
Aşka yalan hiç katamam
Seni öyle sevmişim ki
Bir mesajla anlatamam

Ben arıyım sen de çiçek
Hasret beni öldürecek
Bir gelişin güldürecek
Bir mesajla anlatamam

Sende huzur bulduğumu
Sensiz harap olduğumu
Günden güne solduğumu
Bir mesajla anlatamam

Neşe ile gelişini
Hiç durmadan gülüşünü
Otogardan gidişini
Bir mesajla anlatamam

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:16 AM
Anlatamam derdimi sana.
Üzülürsün,
Kafan bozulur,akşam kafanı yastığa koyduğunda.
Sıkılırsın,için burulur birden,
Derdimi dinlersen.

Anlatamam derdimi sana,
Kim bulmuş ki,aşka çare hayatta.
Karanlıkla konuşurum bazen,
İçimi dökerim karanlığa.
Dinler beni usulca.
Üzülmez ama dinler,hayatı boyunca.
Aşklarımı anlatırım karanlığa.

Denize anlatırım bazen de,
Efkarlandığımda.
Oda dinler aşklarımı,
Kızar bazen bana,
Sitem eder,
Dalgalanır gün boyunca.

Ağaçlarla konuşurum yalnız kalınca,
Çiçeklerle,böceklerle.
Anlarlar halimi,
Konuşmazlar,düşünürler aşkın sebebini.
Çözemezler gönlümün derdini.

Söyle,nasıl anlatayım sana derdimi?
Bulamadı ki kimse çaresini.
Yorma kafanı aşka,
Bağlanma kimseye,hayatın boyunca...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:16 AM
Ağlasam sesimi duyar misiniz,
Mısralarımda;
Dokunabilir misiniz,
Göz yaşlarıma, ellerinizle?

Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
Bu derde düşmeden önce.

Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
Anlatamıyorum.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:17 AM
Anlatamadığım gösteremediğim
O kadar sevgi var ki yüreğimde
Çok ağır geliyor artık
Sana olan tüm hislerim
Korkularım
Aşkım
Sevgim ve özlemim
Hepsini birden yaşamak
Hissetmek ve tam anlamıyla gösterememek
Çok ağır geliyor yüreğime
Hepsini bir anda yaşıyorum
Korkuyorum
İçine girdiğim derin denizden
Korkuyorum kaybolup gitmekten
Çünkü aşkınla hergün daha fazla derinleşiyor deniz
Korkuyorum senin birgün kaybolup gitmenden
Seviyorum
Hayatımda sevmediğim kadar
Sensiz yaşayamayacağımı bilecek kadar
Özlüyorum
Gecenin karanlığında bir başımayım sanki
Uykularım düzensiz ve
Uykuya dalabildiğimde sen varsın rüyalarımda
Her günümde her saatimde her anımda sen varsın
Dudaklarımda kalbimde beynimde senin adın
Bedenimde senin izin
Kulaklarımda senin sesin
Burnumda senin kokun var
Seninle nefes alıyorum
Seninle gökyüzünün güzelliğini gördüm
Seninle çiçeklerin kokusunu duydum
Sen olmadığında gene eskisi gibi
Güzel olan hiçbirşeyi hissedemeyeceğim
Ben seninle varım
Korkuyorum gitmenden
Seviyorum seni tüm kalbimle
Özlüyorum seni tüm benliğimle
Ne olur aşkım çabuk ol

Çünkü sensiz yaşayamıyorum.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:17 AM
yardan ayrı kaldım da yar;
söyleyeyim
bir şeyler var/şeyler var
kımıldamaz kılı kimsenin
benim içim yanar...

tutunan dağımdır, yıldızımdır
tutunan son mevsimdir sonbahar
tıkanır boğazına sevdanın günahkarlığım
benden sen koparsın
herkesten birşey kopar

gece bir tek masumdur
gürültüsüyle dağdağasıyla
benim kadar
sırf bu yüzden
yüzünü güneşe ver de git
kalırsan ağırlamaya yerim yok/yenim dar

kim kaybetmiş ki bu düğümü
bulduğumda benim sanırlar
oysa içimde tohumlar çekilir
içimde ukbaya hasret devşirir tohumlar...

belki bu
anlatılması güç bir muamma
değil amma
ben anlatamam
sen anlayamazsın
onlar
anlayamazlar...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:17 AM
Daha ilk günden değişti herşey,
Sigaramın dumanı bile başka çıkıyor,
Ayrılık anlatılması zor şey,
Yaşanmadan inan anlatılmıyor.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:17 AM
saatlerce seni anlatmak istiyorum bendeki seni
bırak ben anlatayım o sendeki esrarengiz güzellikleri
bırak bırak ki anlatayım o bıçak gibi bakışları
yalnız ben söyleyeyim yüreğime kazıdığım bendeki ismini
söylemesin ne olur başkaları

ben söyleyeyim bırak sadece seni seviyorum denen kelimeyi
başkaca kimseler söylemesin çünkü kimse bilemez seni
benim gibi sevmeyi
ne kadar yakıştığını söyleyeyim yüzüne gülmeyi
bırak ne olursun yalnız ben anlatayım bendeki seni

ah bir bilseler bendeki senin sevgini anlatamam ki
hiç kimse kalmazdı beni seven ne yapsam da kurtulamam ki
ama bir görseler benim gibi seni bir görseler beni deli gibi seveni
neyse sus bırak kimse değil yalnız ben anlatayım bendeki seni

yalnız ben anlatayım duruşunu yürüyüşündeki endamı
susturma beni ben anlatayım bendeki bıraktığın son anı
yalnızca ben anlatayım içimdeki alev alev sevdanı
bırak ne olur bir kez daha anlatayım bendeki seni

yıllar geçse de inan kadınım bu ömür sensiz bitse de
o kadar zaman sonra bile bugünkü gibi seni anlatmak
hiçbir şeyini unutmadan benim gözümle gördüklerimi
bırak ne olur son kez anlatayım bendeki seni
uzat alnını son kez öpeyim seni

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:18 AM
Hani derler ya
delikanlılık kitabını erkekler yazdı diye,
hüznü, acıyı, mutluluğu,
sevgiyi, aşkı,aşık olmayı,
hep içimizde tutarız ya.
Seversek yüreğimize haps ederiz sevdayı,
ağlarsak kalbimize gömeriz ayrılık acısını.
Bakışlar anlatamazmış bizi,
bakmak yokuş gözlere,
derinden bir ah çekip,
dokunup, sarmak,koklamak,
ya ilk öpme,
kitapta yokmuş be arkadaş.
Eh... Delikanlı...
Bu gözler onu gördü,
bu yürek ona açıldı,
bu beden aşkıyla yandı,
gel de anlat şu deli gönlüme
dinlemez ki kitabı, imzayı...
Sana anlatamazsam bunları
can aşkım, yarenim
delikanlılıktandır bilesin.
Ama
bir gün yürekten yüzüme bakarsan
her şeyi yalnızca gözlerim
yüzümdeki tatlı bir tebessüm
yüreğimi anlatır sana,
eğer anlayabilirsen...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:18 AM
Bir düşlerimde yaşatıyorum seni
Bir de içimde
Anlayacaksın birgün beni
Beni kaybedince.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:18 AM
Soyun çırılçıplak
At kendini yatağa
Kendini hisset
Bedenini incele
Hayran ol kendine
Bir müddet sonra
Kimseye ihtiyacın olmadığını anlayacaksın..

Şimdi ise
Duygularını koy masaya
Hissetmeye calış
Sil gözyaşlarını
Sarılmak isteyeceksin birine
Açılmak isteyeceksin
Birine ihtiyacın olduğunu
Anlayacaksın..

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:18 AM
Şunu unutma sen de seveceksin
Sevdiğin uğruna ölümü göze alacaksın
Uğruna her şeyini feda edeceksin
İşte o zaman seni ne çok sevdiğimi
Anlayacaksın
Dalacaksın bir köşede eski anılara
Her şeye feda ettiğimi hatırlayacaksın
Gözlerimden akan yaşları düşünecek
İşte o zaman seni ne çok sevdiğimi
Anlayacaksın
Sevdiğinden ayrılıp o başkasının olduğunda
Elini tutacak kimse bulunmayacak
Kalbinin sevmeye ihtiyacı olacak
İşte o zaman seni ne çok sevdiğimi
Anlayacaksın

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:18 AM
anlayacaksın beni...
gece;yatağına yanlız uzandığında,
saçların yastığına dağılıp,
gözlerin aplikleri dolaşırken.
ayaklarını karnına çekip;
düşüneceksin ellerin dizinde.
titreme saracak seni..!
sorgulayacaksın geçen gününü,
gözlerimdeki parıltıyı,
kalbimdeki patırtıyı,
ellerimdeki, sesimdeki titremeyi...
anlayacaksın !
seni ne çok sevdiğimi.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:18 AM
sen ayrılırken öldüm ben
geri dönsen fark eder mi
ben herşeyi unuturum da
bu serseri kalbim seni afeder mi
çok cektim yalan gözlerden
sen beni çok arayacaksın
gelen gideni aratır
her zaman bunu yaşarken anlayacaksın

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:19 AM
Yılların arkasından koştum durmadan,
Ne kazandım, ne kaybettim anlayamadım.
Yardıma koştum hiç yorulmadan,
Ne ettim ne buldum anlayamadım.

Düşünüpte baktım bazen maziye,
Acılar yüklemişim hep sineye,
Hasret kalmışım gülmeye,
Kimi düşünüp kime ağladım anlayamadım.

1996

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:19 AM
Göğüslediğim iplerde sen varsın
Tutamam bu şehri avuçlarımda
Ellerim dünden sancılı ellerim
Dokunma ellerime yanarsın

Ateşten sırılsıklam saçlarım
Yüreğim mayınların kucağı
Sevme beni sevmelere tutsağım
Beni her gece iplere asarsın

Bu benim son ölümüm olacak
Tepeden tırnağa zor bir yasağım
Bu benim son ölümüm diyorum
Sen bu sevdayı anlayamazsın

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:19 AM
Rezaletin en büyüğünü yaşadım,
Ama hiç vazgeçmedim senelerce,
Mutluluğu özledim ömrümce,
Ansızın gelir bizi de bulur diye,
Zamansızca gelir belki yanımıza diye,
Aldırmadan rezaleti seyrettim,
Nedendir. Bilmem ama rezaletin sonu olmaz dedim.
Karşıma çıkardı hayat rezaletleri,
Aldırmadan izlediğim günden beri,
Razı değilim ben böle hayata,
Aldırmadan bu rezalete katlanmaya,
Yazdım bu yazıyı defalarca,
Anlayan olmadı beni bu dünyada,
Zamanını bekledim hep size bunu anlatmaya...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:19 AM
içimde yaşayan hayalet şehir
sevgi ve aşkımı çalıyor benden
ıssız sokaklarda dolaşan nehir
gizli sevda çeker ağlar hep ondan

ne zaman susarsa ağlayan gözüm
ayrılık hasreti çeker hep özüm
sokak lambaları bağlasa hüzün
sevdaya kalbini açmaz o gözüm

geceyi beklemez sarar hep sisler
hüzünle yuvaya çekilen bizler
korukutur karanlık o beni bekler
sinsice dünyama kötülük ekler

ruhuma yalnızlık daldı dalalı
doğruluk yolunda buldum sevdamı
korunmak uğruna versem bu canı
anlayan olmazki garip osmanı
sokak lambaları yakar içimi

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:20 AM
Hayat baştan vurmuş acı dolu yükü,
Yüklemiş üzerine çekemeyeceğin acıyı,
Almış senden evladını,
Koymuş toprağa,
Daha doğmadan yazılmış,
Alın yazısı, sana da yüklenmiş,
Evlat acısını,
Konuşmaya gerek yok.
Evlat acısı bir başkadır bunu bilen yok.
Boşuna konuşma anne seni anlayan yok.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:20 AM
Bir çığlıktır haykırışlarım
Anlayana beni mısralarımda.
anlayanadır yağmurların gözyaşlarım olduğunu,
giden katarlardaki yükün
aslında benim ızdıraplı yüreğim olduğunu
anlayanadır.

Ne kadar zordur bilirmisin
severken donuk gözlerle bakmak sana,
kaşlarımı tutmak çatık,
boşaltmak gözyaşlarımı içime.
bir hüzündür haykırışlarım
anlayabilene beni mısralarımda.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:20 AM
Anlı şanlı bayrağım dalgalan sen göklerde
Senin mukaddes sevgin yurtsever yüreklerde
Özgürlüğün simgesi hep sensin direklerde
Anlı şanlı bayrağım dalgalan sen göklerde

Senin uğrunda nice şehit kanı döküldü
Milletime vurulan prangalar söküldü
Kahpe düşmanlarının bilekleri büküldü
Anlı şanlı bayrağım dalgalan sen göklerde

Dalga dalga geliyor Türk'ün ayak sesleri
Eli tetikte bekler kahraman Türk askeri
Gözünü bile kırpmaz bir adım atmaz geri
Anlı şanlı bayrağım dalgalan sen göklerde

Sana uzanan eller kırılır teker teker
Yan gözle bayrağıma bakan hep olur heder
Seni her Türk evlâdı canından da çok sever
Anlı şanlı bayrağım dalgalan sen göklerde

Semâdaki en parlak yıldız senin yıldızın
Dünyâdaki en güzel renk de senin kırmızın
İlelebet sen bizim kanımız canımızsın
Anlı şanlı bayrağım dalgalan sen göklerde.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:20 AM
Anlık… rütüşsüz. Öylesi yalın
Öylesi özgün tartışmasız
Stabilize bir duygu
Ruhların uyumluluğu ön yargısız
Ki tanışmamışız daha
Empatilerde bulmamışım kendimi
Havada dünden kalma bir oksijen
Ağlamaklı bir gülüş yakıyor gözlerimi
Balkonun önünde,
Nereye koysam ellerimi
Ellerim var ceplerinde
Biliyorum bir ihtimal gelişin
Suskun olanmış en çok seven
Sanırım susuşum hep bu yüzden
Her tartışmada ben varım
Ukala bir önsezi her şeyi frenleyen
Hangi tarihte bulacak kalbim seni
Söyle!
Duyacak mıyım yine bana dair sözlerini…

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:20 AM
Yine üsüyorum
ve her yer karanlik
yoksun biliyorum
yok oldugun bir yerde yürüyorum
seni öyle özlüyorum ki
özlüyorum, hasret kaplıyor sensiz bedenimi
üsüyorum yine...
sen yoksun.
seni istiyorum be sevgili
sana aç, sana susuz yürüyorum
ben seni seviyorum galiba...
yüregim sanki kirilacak bir elmas
seni soruyorum, irkiliyor
anlamiyorum...
seni unutmak istiyorum
ama aklimdan seni ve dilimden adini silemiyorum
seni seviyooooooruuummm galiba...
bunu sana söylemeyi ne kadar çok isterdim
seni seviyorum
kulaga hos geliyor, duymak isterdim sesini
beni seni özlüyorum be sevgili
sana susuz, sana aç yürüyorum yolları
kiskançlik kapliyor düsüncelerimi
seni bir baskasiyla düsünemiyorm
ben seni seviyorum be sevgili...
seni seviyorum anliyor musun!...
28.08.2003 saat: 17.00

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:20 AM
saçları kumraldı,upuzundu,lüle lüle idi.
Yüreği kan ağlasa da,hiç kimselere belli etmez,
yeşil gözleri ışıl ışıl parlar ve yüzü daima gülerdi.
Gülerdi ama,niçin güldüğünü kimse bilmezdi.
Bir umutsuzluğun çıkmazında kıvranıyordu,Annali.

Bir bar kadınıydı o,çok içerdi.
O kucak senin,bu kucak benim,*******i böyle geçerdi.
Yapayalnız,kapkaranlık bir hayatın içindeydi.
Ümitlerini de,birer birer yitirmişti.
Ama,yine de kahkahalarla güler,
üzüldüğünü,hiç mi hiç belli etmezdi,Annali.

Sonu gelmeyecek bir hayatın girdabında kıvranıyordu.
Bir kez kötü kaderinin kurbanı olmuştu.
İsyan etse de,ağlasa da,hiçbir şey değişmeyecekti ki.
Bu çıkmazdan ölmeden kurtuluş olmadığını çok iyi biliyordu.
Onun için ölümü bile gülerek karşılamak istiyordu,Annali.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:21 AM
Hayaller
Hayaller diyorum anne
Ne kötü şeyler
Karanlıkta penbe dünyalar çizmek
Hani sarılınca bir sevgilinin boynuna
Tutunca ellerini
Ve sitemsiz bakınca gözlerine
Off anne
Hayaller niye bu kadar yalan
Hayaller diyorum anne
Yemyeşil ağaclar var orda
Biri tutuyor ellerimi
Sarılıyor ben ağlerken
Güneş
Hiç batmıyor
Neden öğretmedin anne
Yalandı
Acıydı
Neden hayallerime girip
Sarılmadın gözü yaşlı evladına
Anne anne
Saat her gece günü değiştirirken
Hayal dünyalarında geziniyorum
Üstüm kirli
Cebimde param yok
Kimseler sormuyor
Burada önemli değil
Hayaller diyorum anne
Anne
Oksijeni kovsam ciğerlerimden
Demek istediğim mutsuzsam
Ölümü istersem gözlerimi acmadan
Anne anne
Beni affeder hayallerine alır mısın
Hayallerinde eskisi gibi
Her gece saklar mısın yüreğinde
Ölüyorum anne
Sarar mısın beni yüreğine
Sar beni
Ölüyorum anne
Sar beni...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:21 AM
İlk kundağın
Ben oldum, yavrum;
İlk oyuncağın
Ben oldum!

Acı nedir
Tatlı nedir... bilmezdin...
Dilin damağın
Ben oldum!

Elinin ermediği
Dilinin dönmediği
Çağlarda, yavrum
Kolun kanadın
Ben oldum
Dilin dudağın
Ben oldum

Belki kıskanırlar diye
Gördüklerini
Sakladım gözlerden
Gülücüklerini...
Tülün duvağın
Ben oldum!

Artık isterlerse adımı
Söylemesinler bana
"Onun annesi" diyorlar...
Bu yeter sevgilim, bu yeter bana!

Bir dediğini iki
Etmiyeyim diye öyle çırpındım ki
Ve seni öyle sevdim sana
O kadar ısındım ki
Usanmadım, yorulmadım, çekinmedim
Gün oldu, kırdın...
İncinmedim;
İlk oyuncağın,
Ben oldum, yavrum
Son oyuncağın
Ben oldum...

Layık değildim
Layık gördüler
Annen oldum yavrum,
Annen oldum!

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:21 AM
Bir yangın gecesinde
doğdum ben.
Bir haziran gecesi,
ağladım ilk defa.
Haziranın bile ancak
sonuna yetişebildim.
Yandım ilk defa,
haziran güneşinde,
bir hastane odasında,
sıcaklığını hissettim
anne sevgisinin.

Annem,
en parlak yıldızı gecemin.

İlk ışık gözlerimi kararttı,
ilk hava ciğerimi yaktı,
ne acımasızdı Allah’ım,
ilk temas hayatla.
Gözlerimi bile açamadım,
ilk öğrendiğim şey ağlamaktı.
Onuda unutacaktım onaltımda,
bir yerlerde...
Ben ağlıyordum,
hemşireler gülüyordu,
bilmece olmuştu,
küçüçük beynimde.
Sonrası annem.

Annem,
en kesin cevabı bilmecemin.

Önce gözlerimi açtım,
gözlerim yanmıyordu artık,
rahat rahat nefes almak,
çok güzel.
Ben çok şanslıyım
ne savaş var,
ne açlık...
Ben çok şanslıyım
Alanya’da doğduğum için.

Ağlayarak doğdum,
gülmeyi öğrendim.
Çok mutluyum,
dünyalı olduğum için.

Sonra konuşmaya merak saldım,
zor oldu,ama sonunda,
bir kelime öğrenebildim.
Anne...

Annem,
en güzel kelimesi Türkçemin.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:21 AM
Bana masallar anlat anne;
Uyutmaya çalışırken dilin kurusun
Bir ağzı yerde, bir ağzı gökte
Devler vardı ya hani
Onlarda buyursun.
Temiz, yemyeşil bir ülke
Fabrikaları bol olsun.

İnekleri kat önüme, gütmeye gideyim
Yumurtalı dürümünü unutma
Bana sahici masallar anlat anne, uyuyamam
Gündüz, sıfır numara saçlarımda bitleri kır!
Gece kâbuslarım kaybolsun.

Gübre torbasından diktiğin çantam nerede?
Siyah önlüğüm, kirli yakam,
Boynuma astığım silgim,
Sarı saman kâğıt defterim nerde?
Ö r t m e n i m döver yoksa biliyorsun!

Yoksulluk genetikmiş meğer ki anne:
Elim ermez fert başına gelire
Bana olaylar anlat ki sebepsiz olsun
Soğuk kuyu ayakkabım çamurda kaldı
Tutunduğum dallar elimde,kahrolsun!...

United States of Amerika süttozu göndermiş
Bize de verdiler ellaham bir tas
E, benim dudağımın çatlağı
Ne zaman geçecek?
Sonbahar ,Kış ,İlkbahar,Yaz!

Babam bisküvili lokum,kınalı şeker getirir belki
Anacığım ;nasırlı ayakları tezek yapar
Uğrun uğrun ağıt yakar istikbale
Kurban olduğum.
Vallahi içmedim inan ki anne
Gördüğüm seraptandır susuzluğum.

Pazen kumaştan fistan dik kendine bazen
Ayıp olmasın ele-güne karşı
Bu öyle bir çetin savaş ki anne
Kurtlar sofrasında ceylanların
Ebedi kaçışı.

Uzun yol şoförlerin attığı gazeteden
Öğrendim muzun ne olduğunu
Bir bulgur pilavı yap be anne
Yanında siyah turp, turşu pekmez
Gerçekleri kitaplardan okuyanlar
Hasreti bilmez kasveti bilmez!

Kınacık olmuş; Diyorlar, ekinler bu yıl
Ziraattan kredi çekeriz faizine
Yoruldum, yoruldum artık yaşamaktan!
Yırtık çorabımın başparmağını
Yıllardır sakladım düğünlerde.

Bir günü kendime yaşamadım ki ömrümde ben:
Cahile yenik düştüm çıktığım her seferde
Kar etmez ayrılık otuna çok ilaç,
Siyah- beyazdır hep sefaletin fotoğrafı
Daha ne kadar direneceğim anne?
Şansım yüzde kaç?

Karardı gökyüzü gene eyvah!
Loğ taşını isteseydik dedemden
Gene üstümüze akacak tavan gene
Teneke leğeni koyalım muhasırların üstüne?

Uzun etmeyelim lafı istersen anne
Anlayan arif olsun
Ardım sıra ağlayacak kimim var?
Gündüz,
Sıfır numara saçlarımda bitlerimi kır!
Gece, kâbuslarım kaybolsun.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:21 AM
Bilseydin sen anne gözümden akan yaşları
Anlayabilseydin kalbimi parçalara ayıran duguları
Düşünseydin mutsuzluklarmı..beynimdeki çıkmazları
Asla beni dünyaya getirmezdin belki de...

Biliyormusun anne öyle acılar çektimki ben
Öyle karanlıklarda tutsak oldum ki hayatta
Günlerce huzur veren gözlerinle yollarımı gözlerken sen
Ben ölmüşüm çıkmazlarda belkide anlatamasamda

Her gece gözyaşlarımın döküldüğü yastığıma sarılıp seni özlüyorum..
Tüm sevgiler yalanmış anne dünya güzelliklerle zehirliyor insanı
Bir senin sütün temizmiş..bir senin kucaklarında huzur varmış anlıyorum
Çevremdeki herkes öldürüyor beni anne..

Senden çok sevdiğim bir kız vardı anne..
Bir gün çocuklarımın annesi olur diye düşler kurdum..
Sana yalan söyledim param yok diye onunla bir hayatım olsun diye biriktirdim..
Biliyorum artık anne kimse sen olamaz..
kimse benim için senin çektiğin acıları çekmedi ki..
SEN İLK AŞKIMDIN ANNE...SON DÜNYAM SON SEVGİLİMSİN BENİM..

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:22 AM
Ne güzel bir duygu seni sevmek
nefesini, sıcaklığını hissedebilmek
duyguların en mübareği
yaşıyorken bile seni delice özlemek.

Anne
biliyorum gurbette olmama üzülmektesin
için için hislenip dertlenmektesin
dayanamam gül yüzüne matemin konmasına
katlanamam seni senden uzaklarda yaşamanın acısına.

Anne
seni çok seviyorum
çiçek annem
melek annem
canım annem.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:22 AM
Yüzünde göçmen kuşlar,
Gözlerinde hüzün var.
Durgun suyunda ilham,
Dumanlı başında gam…
Ve alnında soylu nur,
Gökyüzüne soyunur;
O deli rüzgâr anne,
Kalbim tarumar anne.

Can evin tel örgülü
Saçların hazan gülü
Dudaklarında deprem,
Alnın herk izi annem.
Derinleşti sözlerin,
Buharlaştı gözlerin,
Akşama ne var anne?
Bu ne ahuzar anne?

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:22 AM
Anne öldü mü çocuk
Bahçenin en yalnız köşesinde
Elinde siyah bir çubuk
Ağzında küçük bir leke

Çocuk öldü mü güneş
Simsiyah görünür gözüne
Elinde bir ip nereye
Bilmez bağlayacağını anne

Kaçar herkesten
Durmaz bir yerde
Anne ölünce çocuk
Çocuk ölünce anne

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:22 AM
Sıcaklığınla sararsın, buram buram beni sen
Kilim kilim sererim, yollarında gönlümü ben
Huzur bulur yüreğim, hep seninle anneciğim
Yanımda olmaz isen, bir devâ bulur mu hekim
O şefkatin ne güzeldir, esen bahar yelisin
Senin yerin yüreğim, hep de öyle bilmelisin
O sözlerin ne de içten, bakışların sıcacık
Bebekliğimde gecen geçti, çok defâ uyanık
Geçip de gitti o yıllar, emekleyip yürüdüm
Koşup da ben seni ardımda, durmadan sürüdüm
Emek verip bana, zahmet çekip büyüttün anam
Şifâ olan yüce sevginle, hep kapandı yaram
Eser de kalmadı gamdan, görünce ay yüzünü
Gülüşlerin de o mâzîye gömdü her hüzünü.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:22 AM
Hasret düşmüş kizil tonda bir dag üstüne
Düşmüş alaca bulaca gurbet akşamlarina
Ve kanatlarımda ellerim
Memleket memleket giderim

Tutun beni tutun morca bulutlar
Bayramlar soran sevdalar küsmüşüm size
Uzamış inadım, yorulmuş yüreğim
Bir ikindi vakti ağır aksak düşmüşüm size

Boşaltsalar üstüme yagmurlari sicim gibi
Uzatsam kaderimi kollarına kendimce
Ve donuk *******inde bu soğuk şehrin
Nerede anneciğim o sımsıcak ellerin ellerin

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:23 AM
Ak saçlı başını alıp eline,
Kara hülyalara dal anneciğim!
O titrek kalbini bahtın yeline,
Bir ince tüy gibi sal anneciğim!

Sanma bir gün geçer bu karanlıklar,
Gecenin ardında yine gece var;
Çocuklar hıçkırır, anneler ağlar,
Yaşlı gözlerinle kal anneciğim!

Gözlerinde aksi bir derin hiçin,
Kanadın yayılmış çırpınmak için;
Bu kış yolculuk var, diyorsa için,
Beni de beraber al anneciğim!..

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:23 AM
Bir katrandır yağar huzursuz gece
Biri 'sevda! ' der, bî-çare öteki 'aman! ...'
Nedendir, niyedir sorgu suale dönünce,
Hırsızdır, sezdirmez geçer kalleş zaman.
Biri daldan koparcasına kopar sessizce
Şimdi hayâl tenha, ev ıssız, yürek talan...
Bir katrandır yağar huzursuz gece
Kekreden öteye acıdır arta kalan.
Bir kurşun ıslık çalar: Anneler ağlar sessizce...

Adı kirli 'ihanet' ki cinayetten kötüdür,
Aldatmıştır oysa 'menekşe' kadife rengiyle.
Bir garip iklimde gergef gergef sevdâ dokunur
Ham süt içmiştir birileri kendi eliyle...
Sarışın sonbaharlar oynaşır buğulu gözlerde,
Hüzünler meftûnudur şimdi O'nsuz kalan.
Karanlık devşirir birileri karanlık *******de
Evladın saçlarıdır, nehirlerden gürül gürül akan.
Beşiğinden çıkamaz bir çocuk: Anneler ağlar sessizce...

Beyinleri tırmıklar zamana lâ-kayd saat sesleri,
Zehirli su içirir annelere kaynaklar,
Bulutsuz bir yağmur yere serer ekinleri,
Toprağa baş kaldırır arsız körpe fidanlar...


Gül açarken güzeldir, solarken değil
Türkü sevdâya yakılmalı, ölüme değil! ...

Gel gör ki ayrılık hüznü varmış bir de
Bir gelin ağlar sessizce, anneler de ağlar sessizce...
Biri vurulur gözle, diğeri kurşunla:
Anneler ağlar sessizce...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:23 AM
Anneler gününü kabul etmem:
Yılda bir gün ile anne sorulmaz!
Üç yüz altmışta bir, razımısın sen;
Yılda bir gün ile anne sorulmaz!

Daim sormalısın anne halini,
Ne oldu, ne biti bil ahvalini,
Hiçte esirgeme tatlı dilini:
Yılda bir gün ile anne sorulmaz!

Cennet vardır ayağının altında,
Analar melektir Allah katında,
Gece beşik sallar, gündüz sırtında;
Yılda bir gün ile anne sorulmaz!

Sembol olsun bırak kalsın bugünü,
Anayı sevip, çözelim düğümü,
Bahtiyarım ben, görsen güldüğünü;
Yılda bir gün ile anne sorulmaz!

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:23 AM
Ne zorluklarla büyüttün annem beni
Tüm tehlikelere göğüs gerip feda ettin kendini
Dün gece rüyamda gördüm annem ben seni
Sen çok büyük bir varlıksın ANNEM...........

*******i ben uyumayınca uyumayan
Ben hastalanınca baş ucumda sabahlayan
Vakitli vakitsiz üşenmeden karnımı doyuran
Sen çok büyük bir varlıksın ANNEM...........

Sendin beni dokuz ay karnında taşıyan
Sendin dünyaya ilk gözümü açtığımda beni koklayan
Ben gülünce gülen ben ağlayınca sendin ağlayan
Sen çok büyük bir varlıksın ANNEM.............

Seni taç etsem bile azdır inan başımda
Cennet bile senin ayaklarının altında
Senin yerin çok büyük Allah katında
Sen çok büyük bir varlıksın ANNEM..

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:24 AM
Islak kaldırımlar üzerinde yürürken
Yağmur damlaları yanağımı okşuyor
O sıcacık kollarının yerine,
Yağmur damlaları bana sarılıyor
Burası neresi bilmiyorum annem
Gurbet diyorlar adına yanıp kavruluyorum
Yağan yağmur gibi gözyaşlarım dinmiyor
Fırtınalı *******de korkuyorum annem
Yine yağmur yağıyor.
Üşüyorum sensiz yaban ellerde
Hasret dolu uzun *******de
Özlüyorum seni nerdesin annem
Cehennem ateşi gibi yanıyor yüreğim
Şefkat dolu bakışına muhtacım annem
Gözlerimden kanlı yaşlar akıyor.
Gök bile benimle beraber ağlıyor annem
Yine bayram oldu elini öpmeye gelemiyorum
Hasretimi dağlara, taşlara haykırıyorum
Her yerde seni arıyorum nerdesin annem
Yine böyle yağmurlu bir gecede kopmuştum senden
Hayatım cehenneme döndü aniden.
Üzülme ne olursun, ağlama, haykırışlarımı sakın duyma
Senin bir damla gözyaşına canım feda.

GÜL KOKULU ANNEM

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:24 AM
Sıcacık kollarınla sarıvermişsin beni anne
Masallar,ninniler anlatmışsın yine bana
Almışsın koynuna doyamamışım kokuna anne
Uyuya kalmışım sabaha kadar yanında

Şarkılar söylemişsin yine bana anne
İçinde hep buram buram sevgi kokan
Minik ellerimi almışsın avuçlarına anne
Sıcaklığı hala bedenimi sarıveren

Melekleri anlatmışsın bana yine anne
Senin gibi beni hep gözleyen,koruyan
Gece hıçkırarak ağladığımda anne
Başucumda birden bire bitiveren

Yıldızları toplamışsın yine bana anne
Boncuk boncuk asıvermişsin boynuma
Bu sabah gördüm, aynada anne
En güzel gülüşünle girivermişsin rüyama

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:24 AM
Karanlık *******de ışığımdın sen
Dolunayın ışıltısı düşerdi pencereme
Özlem dolu günlerimizi seninle paylaşırken
Nasılda akardı zaman bilemezsin sen

Seninle ayrılışlar hep hüzünlü bir son
Bitmezdi hep bu sahne yüreğimde annem
Kor gibi otururdu içime söndüremezdim
Takvimler düşlerim oldu bilemezsin sen

Elem,ızdırap dolu kalbimin güneşiydin sen
Dert ortağımdın kapak oldun yüreğime annem
Şefkatli ellerinle saçlarımı okşarken
Nasılda mutlu olurdum bilemezsın sen

Şimdi ne sen varsın,nede o doyumsuz sevgin,
Susuz bir yaz gibi çölde kalmış yüreğim
Bir yudum sevgini arıyor neredesin annem
Seni ne çok özlediğimi bilemezsin sen

Yağan yağmur damlacıklarına soruyorum seni
Yıldızlarla selam gönderiyorum sana
Seni tekrar görebilip kucaklaşmak için annem
Neler vermezdim ki neler bilemezsin sen..

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:24 AM
Canım annem güzel annem birtanem.
Derdinki yavrum hastalanmasın ben ölem
Sanki kölem olmuştun bitmezdiki çilen
Ben senin hakkını nasıl öderim annem

Gecenin yarısında uyanırdın uykundan
Emzirirdin bıkmazdın benim ağlamamdan
Ben hasta olsam sen ağlardın kahrından.
Ver elini öpem,bu gün anneler günü annem.

Bende anne olunca duygularıma bağlandım.
*******i uyumadım, bende bebeğimi salladım.
Beni nasıl büyüttüğünü ozaman anladım.
Ben senin kıymetini ancak öğrendim annem.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:24 AM
Ne zorluklar içinde karnında taşıdın beni
Senin hakkın büyüktür ödeyemem annem
Daha doğar doğmaz bana verdin sevgini
Senin hakkın büyüktür ödeyemem annem

Beni pisliklerden arıtan her zaman sendin
En zor anlarda bile bana sütünü verdin
Beşiğime yatırıp usanmadan ninni söylerdin
Senin hakkın büyüktür ödeyemem annem

Önlüğümü giydirir yakamı takar okula yollardın
Biraz geciksem ne oldu diye yollara bakardın
Üşenmeden benim sevdiğim yemekleri yapardın
Senin hakkın büyüktür ödeyemem annem

Büyük bir heyecanla koşturup beni everdin
Torunum diye çocuğumuzu bağrına basıp sevdin
Sen her şeyiyle bana eşi bulunmaz bir anneydin
Senin hakkın çok büyüktür ödeyemem annem

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:24 AM
Yaşamak istedim anne,
Vurdular.
Sevmek istedim anne,
Çaldılar.
Ben şimdi ölümün keskin karanlığında
Senle sensiz yaşıyorum
İşkencenin doruğunda senle gülüyorum anne
Affet beni anne
Sana oğul tadında bir hayat yaşatamadım…

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:25 AM
Dünyayla tanıştığım anda,
Sımsıcak kucağınla ısıttın;
Zemheri akşamlarında.
Bütün acılar seni bulurdu,
Ama sen 'kader' diye içine gömerdin.
Babam yoktu aramızda çoğu zaman,
Ama sen adam gibi adam,
Adam gibi ana oldun bize.
Gözlerinden yaş dökülmezdi,
Hissettirmezdin bize,dünyanın büyüklüğünü,
Mangal gibi yüreğinde büyüttün;
Sen yandıkça,biz önümüzü görürdük.
Yazımız,kışımız bir odada geçerdi,
Yüreğin, en derin kaygıları taşırdı.
Herkes oyuncağı ve babasıyla dönerken eve,
Biz seninle pususuna düşerdik,zifiri akşamların.
Ve hiçkimse bizi anlamazdı,
Kimsenin anlamasını beklemezdin.
Daima dik,daima onurluydun.
Çünkü sen,
Adam gibi adam,
Adam gibi anaydın...
Hatırlıyor musun bilmem?
Ağlarken görmüştüm seni,
Neden ağladığını sordum,
Ve sen,
'Hiç yavrum' demiştin
O günden beri, hiçleri sevmiyorum,
Dakikalarca ağlamıştık,
Ve sonra,
Uzun uzun nasihat ettin,
Okuyup büyük adam olacaktım,
Oysa etrafımızda bir çok adam vardı;
Okumadan büyük olan...
Biliyor musun anne,
Adam oldum mu,bilmiyorum,
Ama okudum.
Lakin senin gibi adam bulamadım.
İsmini andığımda halen içim titrer,
Unutmadım sıcaklığını,
En soğuk *******de içimi ısıtıyor.
Ağladığımda mis kokunu duyarım,
Aklıma gelir süt bulamadığın *******.

Anneler günün kutlu olsun anneciğim,
Yanında yokum,
Ama şunu bil ki;
Yaşadığım yerin her zerresinde,
Soluduğum havada,sevincimde, acılarımda,
Hep sen varsın...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:25 AM
Ben bu gurbet ile düştüm düşeli,
Her gün biraz daha süzülmekteyim.
Her gece, içinde mermer döşeli,
Bir soğuk yatakta büzülmekteyim.

Böylece bir lâhza kaldığım zaman,
Geceyi koynuma aldığım zaman,
Gözlerim kapanıp daldığım zaman,
Yeniden yollara düzülmekteyim.

Son günüm yaklaştı görünesiye,
Kalmadı bir adım yol ileriye;
Yüzünü görmeden ölürsem diye,
Üzülmekteyim ben, üzülmekteyim

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:25 AM
En güzel en anlamlı şeyi aradık hep
Bir gün avuçlarına bırakmak için
Üzgünüz ; yine bulamadık Anne .
Yine mahçup,yine boynumuz bükük

Yıllar geçti aradan bizler büyüdük
Ama hala bulamadık Anne
Ve sonunda anladık ki ;
En güzel ,en anlamlı ,en değerli
Senmişsin Anne……

Bizler;

SENİ SANA VEREMEYİZ Kİ …

Affet bizi Anne …..

SENİ ÇOK SEVDİĞİMİZİ SÖYLEMİŞMİYDİK A N N E …..!!!!

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:26 AM
Ben sensiz olanlara seni aratıyorum,
Ben sensiz kalanlara seni yaratıyorum,
Seni saklayacağım, seni yazıp-andıkça
Kendimi çoğaltıyor, seni kuşatıyorum.

Unutturmayacağım, seni yaşatacağım,
Kendimi çoğalttıkça seni kuşatacağım,
Her zamanda, her yerde sen bende yaşadıkça
Sen evreninde sana seni aratacağım

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:26 AM
Kavramlar çoğalırken beynimin ortasında
Sesimi kaybediyorum
Ansızın.

Bir gerekçe göstermeden
Neden niçin demeden
Aklıma düşüyorsun
Çağrılmış
Bir kelebek gibi
Ansızın.

Başım dağlar gibi dumanlı
Uzak diyarlara benziyor
Senin gülen gözlerin
Düşüncemin odak noktasında
Gecenin sessizliğini yutuyor
Ben öylece kalıyorum
Saçlarına tutunarak
Anlatılmaz sevinçleri yaşıyorum
Hayal bazında
Ansızın.

Bir kırlangıç hüneri var beynimde
Bir kırlangıç telaşı
Çamurla sıvanmış yuvalara koşarken
Bir söz bile demeden
Susuyorum
Ansızın.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:26 AM
Ben sensiz olanlara seni aratıyorum,
Ben sensiz kalanlara seni yaratıyorum,
Seni saklayacağım, seni yazıp-andıkça
Kendimi çoğaltıyor, seni kuşatıyorum.

Unutturmayacağım, seni yaşatacağım,
Kendimi çoğalttıkça seni kuşatacağım,
Her zamanda, her yerde sen bende yaşadıkça
Sen evreninde sana seni aratacağım.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:26 AM
Karardı şu dünyam,hasretliğinde.
Duygular öldüler,gözyaş selinde.
Bilip de halimi,gurbet elinde,
ansızın çıkıp da gelir misin sen.?

Çektiğim acının,yoktur bir eşi.
Yıllardır sönmedi,hicran ateşi.
Bu mutsuz gönlümün,umut güneşi,
ansızın çıkıp da gelir misin sen.?

Geçiyor yıllarım,tükendi ömrüm.
Menzil uzak değil,yakın görürüm.
Sana kavuşmadan,belki ölürüm.
Ansızın çıkıp da,gelir misin sen.?

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:26 AM
Sonbaharda tomurcukların kuruduğunda
Baharların denizin ortasında alev alev yanarken
Bir serçenin kanadında tüm çiçekleri
Yüreğinin toprağına ekmek için
Bir gece ansızın geleceğim kapına

Karanlık bürünürse üzerine
Korkularına isyan bayrağımı açıp
Gözlerime gecenin en parlak yıldızını sığdırıp
Katranlanmış acılarına bir ışık saçmak için
Bir gece ansızın geleceğim kapına

Acıların depreşip sancıların arttığında
Sokağında pervasızca ölüm kol gezerken
Uğruna canımı ve sevdamı alıp
Hayatındaki tüm acılarını kamburuyla taşımak için
Yarınlarına umutla bakabilmen için
Bir gece ansızın geleceğim kapına .


Denizdeki dalgalarda üşüyorsa tenin,
Rüzgârda dalıp bozulmuşsa saçların ,
Sevdamın sıcaklığını avuçlarıma alıp
Meltem rüzgârlarına karışıp
Ellerimle dağılmış saçlarını düzeltmek için
Bir gece ansızın geleceğim kapına.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:27 AM
Seni ne kadar sevsem de
Seni aklımdan çıkaramasam da
Unutacağım seni inadına
Seni görmeden yapamasam da
Seni bana sorsalar da
Tanımıyorum diyeceğim inadına
Ant içtim kendime
Atacağım seni yüreğimden diye
Atamasam da atacağım.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:27 AM
Beni hep acılar olgunlaştırdı
Yoksulluk insanları hırçınlaştırdı
Yaşlılık saçımı beyazlaştırdı
Hayat beni ne insanlarla karşılaştırdı

Hayata başladım hep çilelerle
Ellerim kan doldu çekiçlerle
Doğruyu aradım hep gerçeklerde
Bak ne hale koydu yüzümü kırıştırdı

Ekmeyimi aradım doğru yollardan
Ant içmiştim yemeyeyim haramdan
Almaya çalıştılar ekmeğimi soframdan
Doğru çalışmak işlerimi karıştırdı

Doğru gittim Allah benimle oldu
Az kazandım amma bereket oldu
Çok zenginler gördüm sonra kayboldu
Onlar helali haramlarla karıştırdı.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:27 AM
Üşümekten ısınmaya giden yoldu sevdam
aşk haritasının
antartikasında doğmuş çocuk bedenim
fırlamışım rahminden hüzün anamım
bacak arasından
donmuş hayat karelerim
üşümüşdür düşlerim

küvezde yumrukları sıkık
dizleri karnına çekik
bükülmüşlüğüm sevdaya
soguk ******* zıbın
sarılmalarla daralmış nefeslerim

ay ışığı düşmüş göz altında
süzülüyor yanaklarına şavkın
zıpkın gibi yüreğime saplanyor
kanadıyor eflatundur mehtabın

kaybolsam gençliğim gibi sessiz
ve
derinden
sıra kadem bassa ümitlerim

arasan beni anıların içinde
sorsan hayatın
kızıl ufuguna eğilip
öpen gökkuşağına

üşümüşlüğümden sıgınırım
yüce yüreğine
avuçlarına al
sıkma
buğu sür nefesinle

çözüleyim yeterki
bir şiirin yazılmamış kelimesine

bulamasan beni
bulsan kaybedecekmiş gibi
arasan

cesedimi bulsan
yıllar sonra
bir kitabın önsözünde

korkma
tanırsın
yanmış bedenimin karasında
üşümüşlüğüm dudaklarımda
büzülme izidir benim

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:27 AM
Geçim parası için
nice yaşlının
eski İstanbul evlerinden
getirdiği eşyalar
üstüne kâr koyulup
satılıyor antik
acılar çarşısında

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:27 AM
Adı yok,
Geçen yılların
Tozlu raflarda
Sararırken bir resim misali...

Oysa
Özenle saklıdır,
Yüreğimin en kuytusunda,
Göz yaşlarımdan arta kalan
Antik hüzünler....

Müzayedeye çıkmaz,
Antik-acılarda bulunmaz
Alnımdaki çizgilerce derin,
Antik hüzünlerim......

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:28 AM
Çok geç tanıdım hayatı
Ama erken yedim tokadını sevdanın,
Yaşamın, arkadaşların, sırtımdan vurmaca bütün ihanetlerin..
Antik kentten ayrıldım bir akşam
Yorgunum, vurgunum, durgunum
Bir sahilde dalgalar benim yüzüme vurur sessizce
Yine de olsun arkadaş
Bu cihan saltanatını ayaklarımın altına almışım,
Bak ölmedim ayaktayım
Bu büyük ve yaralı ve kanayan köylü kalbim
Küçücük bir şehirde yorgun düştü be zalim,
Şimdi bitmeyen bir sancıyı
Bitirmek için bir sahil kentindeyim
Geçmişi değil antik kentin sokaklarını özledim
Haram ettiğiniz çocukluğumu istemiyorum sizden
Bana haram ettiğiniz umutlarımı, hayallerimi istiyorum sadece
Çok görmeyin bunu bana
Ben onlarla yaşıyorum
Onlar tutunuyorum hayata..

Yine de olsun be arkadaş, olsun
Sizi böyle de seviyorum
Şu üç günlük fani dünyada kalbime kin tohumlarını ekemem ki
Düşmanlığa benim vaktim yok
Lügatime yazılmamış öyle bir kelime,
Hep kaybettim biliyorum şimdiye kadar
Hep acıları damıttım sizlerden
Bunu Numan’ın annesi canım ablacığıma defalarca söyledim..
“Ben öç almak için gelmedim dünyaya”
Terazi’lerin dengesi hiç bozulmasın n’olur
Hayat o kadar güzel ki
Gerçi siz de biliyorsunuz ama belki unutmuşsunuzdur!
Şunu hep bilmek gerekir
“Bir kötülük yapıldığı zaman
Kişi o kötülüğü yaşamadan göçmez bu dünyadan”
Onun için benim hakkım size helal
Bunu ayrılırken size diyemedim belki
Çünkü hiç biriniz yanımda yoktunuz o akşam vakti,
Sizler de helal edin arkadaşlar sizler de
Belki bir daha dünya gözüyle görüşmeyebiliriz sizinle,
Ha bu arada çiçeklerime bakmayı da ihmal etmeyin!!!

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:28 AM
Sır vermeye alışkan
Pencereler aydınlık.
Duvara şüphe çakan
Gölgelerde şaşkınlık.

Üst üste insan türü,
Bu ne hayat, götürü!
Yakınlıktan ötürü
Kaçıp gitmiş yakınlık...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:28 AM
Hayatımı karartan sen,
Ailemi dağıtan sen,
Aptalsın kızım sen,
Ne kaçırdığını bir bilsen,
Belki sana sunabileceğim,
Büyük bir servetim yok ama,
Milyarlar değerinde bir kalp,
Unutmayacak kadar akıllı bir beyin,
Sana seni binlerce kez,
Sevdiğini söyleyecek bir ağzım var benim...
Belki yakışıklı değilim ama,
Hiç yıkılmayacak bir gururum var benim...
Şunu bil ki ; gururu yıkılmayan kişi,
İnsanların gururunu da yıkmaz...
Sevdiğimden ya da saydığımdan
Sana tek bir yalan söylemedim inan,
Yalan yoktu bende sana karşı.
Olmayacakta.....
Aptalsın kızım sen aptal...
Belki gururuna yediremiyorsun ama,
Öylesin işte, yalan mı?
Ama bir o kadarda güzelsin be gülüm.
Belki de güzelliğin büyüledi beni,
Ama güzellik geçici biliyorum,
Kanmak istemedim sana ve diğerlerine..
Artık kanmayacam da, böylelerine
Ama sana iyi ki kanmışım be güzelim…

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:28 AM
Ara sıra takılırdık seninle soğuk kış akşamlarında,
Bir pizza paylaşımı sohbetlerde buluşurdu gözlerimiz,
Aşk aklımıza gelmeyen uzak bir yıldızdı
Hangimiz cesaret edebilirdi bu sözcüğe
Sonraları usul usul çarpıntılar kalbimizde
Karşılıklı mıdır diye sorardım kendime
Ve çoğu zaman memnundum halimden...

Ara sıra takılırdık seninle
Bir kahve içimi uğradığımız kafede
Buluşmalarımız uzar oldu sonraları
Sanki anlatacaklarımız hiç bitmeyecekti
Ne çok şey vardı hayata dair
Ne çok şey oldu sonraları
Sana dair....

Ara sıra takılırdık seninle
Herkese inat, aşkı inkar ederdik birlikteliğimizde
Kim söz etse, karşı çıkardık seninle
Dostluğumuzu yere göğe sığdıramazdık,
Nasıl oldu aşkımız, anlamadık....

Ara sıra takılırdık seninle
Art*k kimse kalmamıştı hayatımızda,
Sen ve benden kurulu dünyamızda
Daha sık olmuştu buluşmalarımız,
Zamanla anladık aşkı,
Zamanla yaşadık aşkı.....

Ara sıra takılırdık seninle
Ara sıra şimdi düşündükçe,
Hafif bir gülümsemeyle
O günlere dair
Büyük bir özlem var içimde.....

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:28 AM
Yalnızlığa dayanırım da, birbaşınalığa asla.
Yaşlanmak hoş değil duvarlara baka baka.
Bir dost göz arayışıyla
Saat tıkırtısıyla.

Korkmam
Geçinip gideriz biz mutluluğumla,ama
Günün aydın, akşamın iyi olsun' diyen biri olmalı.
Bir telefon sesi çalmalı arasıra kulağımda...
Yoksa
Zor değil, hiç zor değil,
demli çayı bardakta
karıştırıp bir başına
yudumlamak doyasıya...
Ama
'çaya kaç şeker alırsın?
Diye soran bir ses
olmalı ya ara sıra...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:29 AM
Biz de bir araba almadan önce,
Özenir herkese bakar giderdik.
Kim derdi ki hemen alıverince,
Garip başımızı yakar giderdik.

Çocuklar itirir, hanım çekerdi,
Konu komşu çıkar, seyre bakardı,
Benzini bitince yağı yakardı,
Dumanı havaya diker giderdik.

Arada sırada basarsa marşı,
Sesinden ayağa kalkardı çarşı,
Kurulup içine ellere karşı,
Kasıla kasıla çeker giderdik.

Arıza yapınca verirdik tehir,
Uçmadık ne dere kaldı ne nehir,
Zindana dönerdi koskoca şehir,
Vurunca direği yıkar giderdik.

Yollara düşerdik sabah ezanı,
Pikniğe varırdık yatsı zamanı,
Lastiklerin yoktu dini,imanı,
Günde üç beş kere söker giderdik.

Rampayı inerken benzerdi kuşa,
Dolardık içine eğlene, coşa,
Hanımı çekmezdi vursak yokuşa,
Gahi evli gahi bekar giderdik.

Vurdukça, çarptıkça boyardık onu,
Üzerinde vardı her rengin tonu,
Dönmezdi arada direksiyonu,
Yoldan şarampole çıkar giderdik.

Delik deşik idi altının sacı,
Yerlere değerdi ayağın ucu,
Kaç kere düşmüştü içinden bacı,
Yolcuyu yollara döker giderdik.

Eskiydi koltuğun çulu çaputu,
Rüzgarda uçardı hep ön kaputu,
Sanırsın mübarek müzikli kutu,
Sesinden kulağı tıkar giderdik.

Evden sanayiye zar zor varırdı ,
Nerde usta görse, orda dururdu,
Çırak kızar, kalfa çekiç vururdu,
Sağlam kalan yeri büker giderdik.

Sermayeyi sardık ala kediye,
Almazdı kimseler, etsek hediye,
Rasim der ki nazar değmesin diye,
Her yanına boncuk takar giderdik.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:29 AM
Ya varsın
Ya yoksun
İkisinin arasında
Tutunamazsın

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:29 AM
Nakış, nakış ilmek, ilmek ördüğüm
Uğruna bir ömür yakıp geçtiğim
Türkü, türkü tellerime döktüğüm
Bir tatlı bakıştır aradığım, dost.

Kim görmüş ki acep, benim güldüğüm?
Hayat değil, bir azaptır sürdüğüm
Yine de umudu anlatır sözüm
Bir içten gülücük aradığım, dost

Eremedim ben bu işin sırrına,
Söyleyemem derdimi cananıma
Ola ilaç sinemdeki yarama
Bir aşk fısıltısı aradığım, dost.

Engin deyip geçmeyin, garip kulum
Sevda sellerinde boğulmuş canım
Boynumu vursalar akmaz hiç kanım
Bir gönül busesi aradığım, dost.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:29 AM
Her ağaç gölgesinde
Bülbüllerin sesinde
Rüzgârın nefesinde
Seni arar dururum.

Suların akışında
Ceylanın bakışında
Güneşin yakışında
Seni arar dururum.

Arıların balında
Çiçeklerin dalında
Sevenlerin yolunda
Seni arar dururum.

Bir gün bulurum diye
Mutlu olurum diye
Muhtâcım ben sevgine
Seni arar dururum.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:29 AM
Aradığım sendin yıllarca,
Kokuna hasrettim, gülüşüne yangın,
Sendin istediğim, tenindi sarhoşluğum,
Sesindi rüyalarım, sendin aradığım.

Buldum derken uzaklaştığım,
Koklamak isterken saçını,
Hasretine aşık gibi yeniden sarıldım,
Gülüşündü yangınım,köz olup yeniden yandım.

Çok kereler sevdim, bir o kadar yalnız kaldım,
Sen onlardan bir yalnızlık olmadın,
Sendin aradığım,
Avuçlarında eriyişimdi yalnızlığım,
Gözlerinin ışığıydı yangınım.

Arkamı dönmek isterken kayıp yıllara,
Yenilerini ekleyeceğim,
Gidişinin ardından yıllara,
Belki bir gün biriken küllerimden doğacağım,
Her doğuşumla seni bulacağım,
Her buluşumda yanıp kül olacağım.

Kokuna hasretim, gülüşüne yangın,
Sesin rüyalarım, tenin sarhoşluğum,
Sendin aradığım küllerimden her doğuşumda,
Buluşumdu seni yangınımın başlangıcı,
Sendin aradığım!..

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:30 AM
Çaresizlik sarmış dört bir yanımı,
Kullara duyurdum hep isyanımı,
Aşmak istedim ölümün ötesine,
Yine takıldım veremedim canımı.

Her köşede benliğimi aradım,
Kaybedilen değerlerde insanım sandım,
İnsanlık o kadar zormuşki,
Sonunda yine yalnız kaldım.

Açtım gül gibi kopardılar dal gibi,
Bir çukur gördüm sanki cehennem dibi,
Dünyaymış adı,acı ve hasret dolu,
Çekilmiyor Tanrım hep ızdırap gibi.

Her güne bir ızdırap ekledim,
İnsancıklar arasında insanlık bekledim,
Yokmuş boşa yaşamaktan başka,
Boşluklar içinde sırlarımı sakladım.

Emmekleyip durdum hep boşuboşuna,
Geldi geçti seneler geldim bu yaşıma,
Gül bildiğim ömrüm soldu gitti,
İsyan ettim hergün umman çağıma.

1996

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:30 AM
Bu dünya bir kuyu, havasız çömlek;
Daralıyorum!

Kelime, manayı boğan bir gömlek!
Paralıyorum!

Allah ismi varken lûgat ne demek!
Karalıyorum!

Kapımı, buyursun diye o Melek;
Aralıyorum!

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:30 AM
Arama beni memleket memleket
Ben menekşe gözlerindeyim
Sorma beni buluta, yağan yağmura
Karakışa inat gül cemalindeyim

Sensiz üşürken
Ellerimi yanardağlara değdirsem ısınır mı ?
Mutluluğun başkenti gözlerin olmadan
Bu yalan dünyada yaşanır mı ?

Ne kadar güçlü eserse essin rüzgar
Yarınlarıma olan umutlarımı eritemez
Ne kadar dikenli olsa da sana uzanan yollar
Gözlerine koşan ayaklarımı engelleyemez

Mekansız adam sanma beni
Gözbebeklerin yurdum
Yüreğin tek memleketim
Gülen yüzün güneşim
Ve aldığın her nefes geleceğim

Arama beni memleket memleket
Ben menekşe gözlerindeyim
Sorma beni buluta , yağan yağmura
Ben sevgiye açılan yüreğindeyim.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:30 AM
Eğer bana döneceksen, gelişin
Bir esimlik bulut gibi olmasın
Seviyorsan şakası yok bu işin
Gidiyorum unut gibi olmasın

Bir yaktın bir daha sakın düşünme
Geleceksen dönüşün hiç olmasın
Aşkımızı el ağzına düşürme
Gideceksen gelişin hiç olmasın

Yokluğuna alışmış bu canımı
Yakacaksan barışın hiç olmasın
Gözyaşıma karıştırıp kanımı
Dökeceksen sarışın hiç olmasın

Yara bana ben yara ma dem iken
Dayanamam başka yara olmasın
Yüreğimde zaten varken bir diken
Aramızda artık ara olmasın

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:30 AM
bir benmiydim aşık olan sayfalarına
şiir yazan kalem misali
uğuldayan ağaçlarda duyumsuyorum
yaprak yaprak seni
yoksa ay ışığı gacelerde resmini
gördüğüm serin sulerda senmiydin
çölde yalnız kalan dudaklarına
serin sulardan içireceğim
ısıtacaksın ellerinle gözlerimi
koklatacağım şiirlermi avuçlarımda
birer birer açacağım
gönül sayfalarını
kilim gibi dokuyacağım aşkımı
desen desen motif motif rengarenk
işleyeceğm kalbine

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:31 AM
Akşam erken çöker yalnızlığıma
Sokak sokak gezer ararım seni
Hasretin gönlümün yangınlarında
Alev alev yanar ararım seni

Gözyaşlarım kurur yanaklarımda
Hüzünlü bir ıslık dudaklarımda
Sigaram sabahlar parmaklarımda
Nefes nefes çeker ararım seni

Gölgen düşer sanki hep yollarıma
Adım adım yürür izlerim seni
Bir çılgın özleyiş girer kanıma
Yudum yudum içer ararım seni...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:31 AM
Beni aramaya çıkarsa düşlerin
Hüznün ruhuna çizdiği resimlerdeyim
Gamsız bir gecenin karanlığında değil
Yüreğinde kanayan kesimlerdeyim

Aklına düşerim hani olur da
Güzelliklerin görünmeyen yüzünde ara
Sevginin menfaate döndüğü yerde
Bir gönül yarasının izinde ara

Yıkılmış umutların enkazından geç
Öksüz bir çocuğun gözünde ara
Ağıtların tüttüğü evlere uğra
Bir ananın boş kalmış dizinde ara

Beni yıldızlarda arama boşa
Yüreğini yasa boğan sızılardayım
Dertlerinle bulursun beni başbaşa
Senin gibi karayazılardayım

Sahte sevgileri tanımaz kalbim
Beni seven gönüllerin ocağında ara
Menfaatle bakmasını bilmez gözlerim
Beni gerçek dostlukların kucağında ara

Mutluluğu anlatan şarkılarda değil
Yaralı yüreklerin ağıtlarında ara
Beni menfaat ve ihanetten uzakta
Yağacak sevgi bulutlarında ara

Öyle senden çok uzaklarda değilim
Görmesini bilen gözlerin bakışındayım
Belki sana senden daha yakın bir yerde
Çarpan kalbinin her atışındayım

Aklına düşerim hani olur da
Beni sığmadığın duyguların içinde ara
O kadar da kolay bulurum sanma
Beni benim seni görebileceğim biçimde ara.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:31 AM
Bir gün boynu bükük kalırsan
başını tutup kaldıracak eller ararsın.
Yalnızlık yiyip bitirdikçe seni
etrafa bakıp, bir siyah gölge ararsın.

Koşarsın her gelen ayak sesine
çalınan kapıları umutla açarsın.
Hasret kalırsın bir tek dost eline
üşüdükçe ellerin, bir sıcak el ararsın.

Bomboş kalır bir gün yüreğin.
Artar gitgide boşluk, dolduramazsın.
Tüm ivediliğiyle soldukça yüzün,
aynalara, vitrinlere kendini sorarsın.

Bitimsiz bir acıyla kıvrandıkça
kaleme, deftere sarılır elin
tozlanmış mektuplarımı bulup okudukça
satırlar arasında hıçkırarak koşarsın.

Kara bulutlar sardıkça her yanını
düşünmeye bile korkarsın yarını.
O sevecen, neşeli, mutlu insanı.
Ancak eski resimlerinde bulursun.

Sevgisiz kalpler hep sevgiyi arar.
Sevgisiz kalmadıkça anlayamazsın.
Vakit geç olur, o zaman neye yarar.
Bir şiir yazar, yine ağlarsın.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:31 AM
Kucağın kor ateşlerle dolacak
Kime sarılsan bağrın yanacak
Senin tek gerçeğin yalan olacak
Öyle ki, kendinden kaçacaksın.

Masum sevgim kalbine sığmayacak
Aşkım beyninde tutsak kalacak
Anılar hep geçmişi kovalayacak
Belki birkaç resimle avunacaksın.

Çaresizlik dört bir yanını saracak
Her adım da adımı sayıklayacaksın
Aradığın an da beni bulamayacaksın
Hayal bir düşten medet umacaksın.

Her an ölümü ensende taşıyacaksın
Sanma yok olup kurtulacaksın
Yokluğun sadece ruhunda olacak
Avare bir beden kalıp yaşayacaksın.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:32 AM
Sokak sokak dolaştım
Her yerde seni aradı gözlerim
Hep sen zannettim başkalarını
Kalbim senin ılıklığınla doluydu
Attığım her adımda sana
Biraz daha yaklaştığımı hissediyorum
Sen hep benimleydin
İçimde iki ses vardı
Üçüncüsü de oldu
Artık sen de vardın
Gözlerini aradım
Bakışlarını bana sıcacık
Saçlarını aradım
O ipeksi saçlarını
Sesini aradım
‘teşekkür ederim’ deyişini
Gülüşünü aradım , gülüşünü
Düşünüp düşünüp ağladığımı
Milyonlarca insan içinde
Bulurdum olsaydın seni
Ama aradım
Hissetmedim yorgunluğumu
Her şeye rağmen mutluydum
Seni düşündüm hep
Sen hep benimleydin o gün
Arayıp da bulamadığım gün ...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:32 AM
Bir tas zehir verin bana içeyim
Tek unutmak için acılarımı
Baksana; kırdılar kapılarımı
Yağmalandı kalbim, ömrüm, herşeyim
Kurşuna dizdiler anılarımı
Yenik düştüm bu savaşta neyleyim
Bir mezar nasılsa işte öyleyim
Unuttum en güzel şarkılarımı
Gündüzü yok upuzun bir geceyim
Yitirdim umut kırıntılarımı
Sevgimi, neşemi, bütün varımı
Çaresiz bir yokluğun içindeyim
Gömdüm içime yıkıntılarımı
Arıyor bir yarım öbür yarımı

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:32 AM
Bir kadın aradım hep;
Yüzüne bakmaktan kendimi alamayacağım
Bir kadın aradım;
Gülüşüyle,gözleriyle isimi ısıtacak
Bir kadın aradım;
Sevgisiyle beni kendine bağlayacak
Aslında bir çok kadın tanıdım,
Ama...
Onların hiç birini kıskanmamıştım

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:32 AM
Bir huzur damlası yağmadı hiç
Çölden beter yüreğime ve
Hiçbir yol mutluluğa çıkmadı.
Hayat nasıl yaşanır
Sende öğrenmiştim oysa ve
Şimdi sen de kayboldun sonunda!
Bilmiyorum hangi yoldasın şimdi
Ya da kim bilir hangi sağanakta?

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:32 AM
dalan gözlerin çıkmaz sokağındayım
çıkar yolları yitirmiş...avareyim
kendi içimde kaybolmuşum O'nu bulmak yolunda
korkuyorum gerçeklerin acılığından
kaçıyorum sonu gelmez uzaklara
kaçtıkça kayboluyorum!

önüme bir gölge düşüyor
işte ben, işte ben! diye haykırmak istiyorum
sımsıkı sarılmak istiyorum hiç bırakmamacasına
elimi uzatıp gel! diyorum
susuyor...
yalnızlığımı alır mısın diyorum
susuyor...
içimi bir ürperti kaplıyor
derken bir çığlık kopuyor yüreğimde
bir damla yaş akıyor gözümden
tüm gölgeyi kaplıyor
bir ümitle yine geel! diyorum
susuyor...
beni benden alan bir sessizlik
yaklaşıyorum O'na
yaklaştıkça uzaklaşıyor
ve anlıyorum ki;
gölge de kaçıyor!...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:33 AM
Arayış içinde ömrüm..
Geçen saatlere hayran.
Üzgün kırgın bekler
Düşlerim arayışlarımı

Bakarım etrafıma herkes arar neyi
Bilmez bu yolun sonu nerede biter.
Acılar ve savaşlar gelir aklıma hep
Üzülürüm yine ararım bişeyler

Meşgul olmalı kafam
Düşüncelerim almalı beni
Aramamalıyım eski aşklarımı
Ve özgür bırakmalıyım beni benden...

Yanlızları oynuyorum tek tabanca
Buldum bir hikaye kendime
Yada uydurdum ne farkeder
İşte bir şiirde böyle biterrr...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:33 AM
"Yalnızım çünkü sen varsın"

"gel" desen gelirdim
gittiğin uzakta bendim
dağ gibi bir ihanetten düştüm
bu kendime son gelişim

ölümbaz öpüşler kusuyorum ceplerime
kendimi suçüstü yakalıyorum
ve kentsizliğimin isimsizliğini
Araz´a uyak düşüyorum
gözlerime senden düşler sürüyorum
ıslak bileklerim kan bayramına yatıyor
bana en büyük tehdit yine ben oluyorum
sonra bir durağa yaslanıyorum
sonra bir kente
ve sen gidiyorsun
ben kanıyorum
diyorlar ki "kendini dinleme hiçbir şey söylemiyorsun"
oysa "gel" desen gelirdim biliyorsun

yorgun Haliç´e biraz inat
biraz ihanet bırakıyorum
ellerinden bir tedirginliği bir tehdidi avuçluyorum
aklıma düşüyorsun
düşüyorum
düşünce
üşüyorum
azgın hüzünlerle körlüğüme göçüyorum
ayrılığın saati kaç geçiyor bilmiyorum
yalanlarımla bir hiçlikteyim
beni içinden kaç

bu kentte her yağmur kendini ağlar
aklıma düşsen yalnızlık oluyorum
ağzımdaki uykudan öpmüyorsun nicedir
nerde kimi üşüyorsun
artık kendini yakan bir ateşim
kendimize birbirimizden düşler yapamıyoruz
şimdi boş duraklara yaslanıyorum
boş kentlere
oysa "gel" desen gelecektim

gün düşlerime dönüşlerimde
bakışın içiyor beni gözlerimden
gövdemi düşürüyorum güz yavrusu duraklara
uzaklığına uzanıyorum
sevdiğin sonbahar geçiyor üstümden
ama artık hiçbir göğü içmiyorsun dudaklarımdan
yıkılıyorum şarkılara
"kimseler biliyor"
yalnızlık dostumdu
şimdi korkum oluyor
oysa "gel" desen gelecektim

artık her şey kımıltısız bir geceye dönüşüyor
güz artığı saçlarımda oynaşan sensizlik
göz karana yenik düşüyor en korkak yanlarımdan
kendimi yitirdikçe sana gidiyorum
göbek çukurumda sobelere karanlık uyutuyorum
düş satıcısı ispiyoncu bir ihtiyarın insafına kalıyorum
uysal yalnızlıklar satın alıyorum
gülüşümle ödeyerek
ve içimde yalancı bir katil taşıyorum
yeni utançlar biriktiriyorum eski günahlarıma
cüzamlı ruhlar cehennemine gidiyorum ben
kirli sözlerimi temize çekme
oysa "gel" desen gelecektim

gözlerim ihanete ihbar taşıyor
kuşkulu bir cinayeti fısıldıyor kaşlarına
sözü namluna sürmelisin şimdi
en yaralı yanımdan vurmalısın beni
çünkü uçmak düşmeyi göze almaktır

avlunda bıraktığım az kullanılmış intiharları deniyorum
ne vakit nikotinli ellerinden yola çıksam
susuşuna kan döküyor gözlerim
sen gözüne çiğ kaçtı sanıyorsun
oysa bilmelisin Araz´ım
kimsenin içi görünmez
ve hiç bulamadıklarını
asla yitiremezsin
bak şimdi aramızda sessiz kalıyor
söylenecek bütün sözler

her sabah akşam oluyorsun
alnından ellerine damlıyorsun
yüzündeki yağmurla iniyorsun kente
içine dert oluyorsun kentin
dışına yağmur
yüreğinde dağılıyor kristal şehirler
duvarların kan öksürüyor
ve sen
başkalarının gözlerini
yüzümde aramamayı öğreniyorsun
beni bir durağa yaslıyorsun
beni bir kente
gidiyorsun
oysa "gel" desen gelecektim

susmak en inatçısı olmaktır yalnızlığın
en susmakta neydi öyle
sen en dinlerken
biliyorum Araz´ım
insan kendini bulmamalı, hep aramalı
gittiğin yerden başlıyorum öyleyse
gece cinnetlerimi de alıp yanıma

denize bakmayı bilmeyenler
bir gün mutlaka boğulur
işte bundandır gözlerinden kaçışlarım

siz hiç yar saçının bir telinden kendinize gurbet yaptınız mı

ben şimdi gurbetim
içimde taşıyorum
heba olsa da senlerce yılım
oysa "gel" desen gelecektim

ömrümden düşürdüğüm sol anahtarlarına takılıyorum hep
ve hayat yüklü kamyonlar geçiyor üstümden
şairler ölüdür derler
inanmıyorum


en karanlık ceketimi giyiyordum
ışığa kördüm çünkü
şimdi ise güneşe ilerliyorum
dirilmek için

kimliği paslanıyor eski bir anarşistin
gecenin kör gözünden utanıyorum
hadi bana en militan kelimelerle saldır
batır içime cümlelerini
beyhude bir dehşet bırak
hak ediyorum

gizlilikten ölmek üzere olan bir akrep sızıyor içime
can kaybından ölüyorum
cenazemde namaz kılacağım
zan altındayım
yalanıma inanıyorum

yorgun söylentiler kanıyor solgun yaralarımdan
kırılır mı bilmem hüznümde taşıdığım kin
kinim kendime
susuşum sana
küsüşüm tüm dünyaya

üstü kalsın ihanetimin
"gel" desen gelecektim

yine bir tren geçiyor içimden
sen kesiliyorum gülüşümün karşılığı
saçların bir rüzgarın öyküsünü taşıyor
görmüyorum söylemiyorsun kırılıyorum
hiçliğimin etleri yolunuyor şizofrenik bir gecede
sana bir öykü çıkarıyorum ağzımdan
süsle beni ey aşk
geçtiğin yerleri öpüyorum

yarısı yanık bir aşkın küllerini taşıyorum
dişlerindeki nikotin tadı terkimde
sirenler ve ateş hatları içip
sesini peydahlıyorum kendimden ve kentimden
ıslak ceplerimi buluyorum el yordamıyla
yasadışıyım
tutukla beni gözlerimden

kalemim bitti yitirdi şiirini şuur
öldü kanımdaki mürekkep balığı
solumdaki sise intihar etti intiharlar
bir aşkı kaça katlayabilirdi ki ezik bir yürek
yaşamak için geç bir zaman
ölmek için ise erken

çok davullu bir senfoni sürçüyor
dikiş tutmaz ayrılığımda
kirpiğinden yapılma bir darağacına
geceyi asıyorum
yoksun
bu yağmurlar ıslatmıyor beni
bir durağa yaslanıyorum sensiz
gidişinin en sessiz harfinden yırtılıyorum
"gel" desen gelecektim oysa

kulaklarımdan bordo denizler dökülüyor
şimdi herkes biraz sen biraz acı
göğsümde bir vagon
gizli sözler batıyor
fırtınalar çıkıyor üstüme

şakağımda
intihar acemisi bir şairin
delilik provaları
arkandan uluyan kapılardan
söküyorum kokunu
yokluğunu kokluyorum
yokluğunu yokluyorum

çöz gözlerimi senden hadi
ücranda yak bakışımı
gözlerine bekçi sevdam
dünden ve senden kalmayım

içine her düşen
kendi keşfi sanıyor seni
oysa sen
melekleri bile kıskandıracak kadar kendinsin
ve kendini acıtmak istiyorsun
ama güller kendine batamaz
bilmiyor musun
"gel" mi diyorsun

herkes kendi gördüğüne bakar
peki hayatın rüzgarında kime yelkeniz
kıpırdamadan duramayız bir aşk boyu
hadi en kanadığımız yerden susalım
"gel" desen gelirdim
"git" dedin ve gittin

Aşka...
Rüzgara...
Ayrılığa...
Zamana...

eyvallah...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:33 AM
Baharın çığ kokan akşamlarında
Güneş eğildi çimenlerin üstüne
Karadağ Kısır dağı çiçeğe durdu
En güzel türküleri yaylalarda
Kara saçlı kızlar söyledi
Kara yağız delikanlılar için

Ardahan rüzgarları
Poyraz yasamal
Sıcak tenlerin toprağa deydirdiler
Susuzluğunu kür boyunca giderdiler
Yeşerdi Ardahan söğütleri
Haydi kalk.

Doru kısrakların mahmuzlandığa an
Karanlıklar kayboluyor
Çığlıklar.

Alı al, moru mor o güzelin sesine
Bir türkü dokunuyor
Sesi benden
Çığlığı senden geliyor
Güzel Ardahan.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:33 AM
Bozkırların yoldaşıdır.
Vadilerin sırdaşı
Memleketimin yolu bu,
Sıradağların kardeşi.

Renk renk çiçekleri vardır.
Mis kokulu yaylaları…
Engindir, uzundur bu yol,
Nakış nakış toprakları…

Koyun meler, kuzu meler,
Yolun kenarında gezer,
Çok susadım çoban kardeş,
Pınarından soğuk su ver.

Gurbetteki hemşehriler,
Hasret gözyaşları siler,
Bülbül güle kavuşanda,
Yollar biter, hüzün biter.

Ben severim yollarını
Aklımdadır her bir yanı
Yine geleceğim sana
Çok özledim Ardahan'ı.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:34 AM
Bu kalp ağrısı
Beni andığın zaman
Vurduğu an *******i
Eğer ki uyuyorsam
Her sabah sancısı
Bana ardakalan

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:34 AM
Vurulur gece,etten ayrılır kemik,
Beni terk edip karanlıkta kaybolduğun vakit,
Madem ki bunca sene boşa tükendik,
Bekleme daha fazla,ardına bakmadan git...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:34 AM
Buğulanan cama adını yazdım.
Adından seyrediyorum şehri ardından.
Yüreğimle dölledim toprağın ana rahmini,
Çocuklarım, yolladım sana
Gelmediler mi?
Dalgalar taşıyıp vurmadılar özlemimi ayaklarına
Yapraklar bağırmadı mı sevdamı
Bulutlar düşürmedi mi gözyaşlarımı gözlerine
Adından seyrediyorum sehri ardından,
Gazetelere manşet oldu
Öfkemin zabıtalarınca yıkılan umudum...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:35 AM
Gri beyaz katlanmış çuval bezi
Kıvrımları taşlarla kaplı
Engebeli bir arazi gibi
Akşama doğru / Sürgülü gönül kapısı

At sürdüm sırtı iğneli
Yüksek platolarda kalbin
Testere yüzü gibi engelli
Ardından sürüklendiğim kadın

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:36 AM
Ağacı sevecektiniz,
Yoldunuz, dal bırakmadınız...
Yılına al bırakmadınız,
Yemişini yiyecektiniz.

Kadını sevecektiniz,
Aldınız, ver bırakmadınız...
Sevi'ye yer bırakmadınız,
Ona ben değil, sen diyecektiniz

Büyünürken zamanla,
Küçüldünüz zamanla,
Arıları kovdunuz dumanla,
Kovanda bal bırakmadınız.

Sobayı söndürdünüz,
Isıyı öldürdünüz,
Hava basıp üfürdünüz,
Mangalda kül bırakmadınız.

Parayla yamalı bohça'da,
Kapanık, dar bir açıda,
O caanım ikili bahçede
Bir renk, bir gül bırakmadınız.

Bir eliniz vardı, bir cebiniz,
Başınıza vurdu keliniz,
Alıp sattınız hepiniz,
Depoda mal bırakmadınız.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:39 AM
Boş bir sokak, soğuk bir oda
Yaralı bir kalp, yarım bir vücut
Yalnız bir kuş, susuz bir yolcu
Sevgiyi arayan gözler
Şefkate muhtaç yüzler
Bütün bunlar; benim işte!
Kendisinden başka dostu olmayan
Bedenini kaybetmiş, bir ruhum
Dolaşıyorum boşlukta amaçsızca
Yayından fırlamış bir ok gibi
Hedefimi arıyorum…
Seni arıyorum gülüm,
Gerçek sevgi diyor yüreğim
Aşkı anlatan heceler diyor, dillerim
Sevenini arayan bakışlar diyor, gözlerim
Hedefimi arıyorum
Ben seni arıyorum, gülüm…

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:39 AM
Gözlerin gözlerime baktığı anda
Hasretin yüreğimi yaktığı anda
Hatıralar gözümden geçtiği anda
Arıyorum sevgilim, arıyorum seni

Güzel günlerim aklıma gelince
Birlikte dolaştığımız yerlerde
Bazen güzel resmine bakınca
Arıyorum sevilim, arıyorum seni

Akşam olup içime hüzün çökünce
Bir köşede sensiz, yalnız kalınca
Sevdiklerim arayıpta , hasret dolunca
Arıyorum sevgilim, arıyorum seni

Gece olup yatağıma uzandığımda
Gözlerimi kapayıp hayallere daldığımda
Izdıraptan gözlerime yaşlar dolduğunda
Arıyorum sevgilim, arıyorum seni.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:39 AM
arıyorum seni
gizemli bulutların arkasında saklanan bir yıldız gibi
arıyorum seni
susuz çöllerin suya hasreti gibi
arıyorum seni
gündüzü olmayan *******in sabahında
arıyorum seni
bir mum ışığının arkasında bekleyen bir kasırga gibi
işte btam buldum derken
nereden biecektim ki adının bir musalla taşında yazılı olduğunu

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:39 AM
Evin gölgesidir arka bahçe
Bir yatak odasının
Usulca taşan sıcağı

Çocuğun dokunuşu
Annenin durgunluğudur arka bahçe
Dudakta öpücük izi
Bir yaradır kuşun kanadında
Elmaya düşen ala
Çatlayan yüreği narın

Seksek için yollara
Çizilen şekillerdir arka bahçe
Bir gelinin ilk gecede
Yere düşen duvağı

Dul bir kadının
En tenha yeridir arka bahçe
İşveli ve içli sözleri
Ya da yanlış yorumlanan
Pembe gülüşü

Asker mektuplarının
Okunduğu yerdir arka bahçe
Ve üzgün bir sevdanın
O solgun haresi

Şairin haremidir arka bahçe

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:40 AM
Arka sokaklar mahallenin öksüz kalmışı,
Boya badanasız kirli çıplak evleri,
Çöp deryası olmuş sözde bahçeleri,

Arka sokaklar da çocuklar çocuk değil,
Geçim derdinin rütbesiz askerleri,
Nöbetsiz çalışıyor gün altında elleri.

Arka sokaklar yüreklerde kin kapısı,
Yanıp yanıp sönüyor hevessiz öfkeleri,
Yüzlere gülmüyor olmayan neşeleri.

Arka sokaklar vicdanların er meydanı,
Kimi görüp geçiyor, görmüyor kimileri,
Kimi paylaştırıyor elden gelen niceleri.

Arka sokaklar a verilen sözler unutulmuş,
Atılan nutukların hesabını versin birileri,
Onları da dokuz ayda doğurmuş anneleri.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:40 AM
Arka sokaklardaki kaldırımlarda arıyorum
Kaybettiğim yolumu
Yapayanlız bir başıma sığınacak bir liman arıyorum
Herkesten çok uzaklarda
Tıpkı kalbim gibi yıkılmış harap olmuş
Evler arasında arıyorum yitirdiğim yıllarımı
Meydan okumaya çalışıyorum sadece hayata
Umutlarımı enkaz altından çıkrmaya çalışıyorum
Tıpkı bedenimin hasret kasırgasıyla
Savrulup gittiği gibi umutlarımın da
Savrulduğunu görüyorum bu enkaz yığınlarında...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:40 AM
düşündünmü kafesinden kaçmış bir kuşun bulutların arasında özgürce
Kanat çırpışlarının sesini;
Düşündünmü kırların arasında bir çiçekten diğer çiçeğe konan rengarenk
Kelebeğin sevincini;
Hatırlarmısın arkadaş bir zamanlar bizde o kuşlar gibi özgürce kanat
çırpardık;

Ama şimdi ise içimiz buruk kalbimiz kırık,

Hatırlarmısın arkadaş çoçukluk çağımızda yaşıtlarımız misket oynarken
Biz seninle cadde boyunca karanlığı delen gece lanbalarının altında
Elimizde bira şişeleriyle birbirimize sevdalı şiirler okuduğumuz günleri

Biz sevdamızın dalından kopan bir yaprak misali koptuk,
Sarıldık bu genş yaşta ister istemez derde kedere
Şimdi ise içimde ağlayan bir çocuk var bir türlü susturamadığım,
Ve yanaklarımdan süzülen göz yaşlarım bilinmeyen yerlerde

Görünmeyen yerlere resmini çiziyor.

Şimdi anlıyorumki arkadaş dert ve kederden başka birşey vermemiş
Bize bu sevda..........

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:40 AM
Gel, otur yanıma arkadaş,
Derdini, tasanı bana aç,
Önce bir sigara yak,
Nefretini dumanıyla birlikte boğucu karanlığa bırak.

Ama sakın ha sakın ağlayayım deme,
Ağlamak acizlikten gelir,
Ağlamak kötülüklere boyun eğmektir.

Derdini bulutlara yükle,
Onlar döksün gözyaşlarını,
Eşkiyanın, teröristin ve çatışmaların yapıldığı toprakların üstüne,
Bir kurşun gibi, senin yerine.

O topraklar ki, her karışı şehitlerimizin kanıyla sulanmış,
Şimdi ise,
üzerinde düşmanlar kol gezmekte.

Gönlünde sıla hasreti,
Kulağında, omuz omuza çarpışırken şehit düşen arkadaşının son sözleri,

Üzme kendini, senin günahın yok arkadaş,
Ne zaman ki insanoğlu, o aç gözlü nefsini doyurabilir
ve nefsine karşı başlattığı kavgada galip gelir,
Belki o zaman son bulur, bu acımasız savaş...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:40 AM
Şen şakrak birisin hayat sana kötü yüzünü göstermez
En mutlu olunabilecek derecede mutlu ol
Nice acıların yaşandığı şu koca dünyada
İşte sana söyleyebileceğim en güzel temennilerin
Zat-ı içimde yaşattığım sevdayı ilk bilen

Adını gör yüzünde gülümseme eksik olmayan arkadaş.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:41 AM
Bir kuru çiçek gibi saklıyorum sevgini
Mektupların eskidi ne çok özledim seni
Yürüdum gölgem önde anılarla kol kola
Ağlıyor papatyalar sevda tarlalarında

Gün geçmiyor bir hüzün bir telaş
Yaşamak ne zor şeymis be arkadaş
Gözyaşlarım kurumuş akmıyor
Yüreğim yangın yeri be arkadaş

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:41 AM
Sevmiştik birbirimizi be arkadaş.
Bırakmayacaktık hani,
Kim durdu ki sözünde,
Sen durasın değil mi?

Unutmayacaktık birbirimizi be arkadaş.
Kim unutturabilecekti ki bizi,
Kimin gücü yeterdi ki,
Ama senin gücün yetti değil mi?

Bırakmayacaktık birbirimizi be arkadaş.
Etin tırnaktan ayrılmadığı, dağın yerinden kalkmadığı gibi,
Olacaktı bizim arkadaşlığımız;
Ama sen hatırlayamadın değil mi?

Üzmeyecektik birbirimizi be arkadaş
Ama sen bana bunların en büyüğünü yaşattın
Çünkü neden biliyor musun?
Beni, tek başıma bıraktın.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:41 AM
Bitmesi gereken bu büyük savaş,
Onun zaferiyle bitti arkadaş.
Seni sevmiyorum demesi bile,
Beni ağlatmaya yetti arkadaş.

İsmini ismimin yanından atın,
Ona ait ne varsa toplayıp yakın,
Sevdiğim, taptığım, o meçhul kadın,
Elveda etmeden gitti arkadaş,
Bir veda etmeden gitti arkadaş.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:41 AM
Arkadaş....
eğer benim cesedimi görürsen göz yaşı dökme istemem
sonra o göz yaşların benim yine ölmemdir
senin o göz yaşların benim bu dünyada çektiklerimdir
üzülme her canın sonu toprak değil mi?
bana öyle acısı bir edayla bakma arkadaş.
ne yapalım..
kader dedik niyet ettik arkadaş....
bu ölen kim derse bi arkadaş dersin ..
yolun düşerse bir gün
mezarımı bulursan eğer
bir namussuzluğumu görmüşse
mezarıma tükürüp geç arkadaş..
eğer bir iyiliğimi görmüşsen
BİR FATİHANI BENDEN ESİRGEME ARKADAŞ..
sonunda bir gün gelecek
gelecek elbet
SABRET.....

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:41 AM
Tutunduğumuz dallar elimize gelirken,
Nasıl içmem nasıl arkadaş.
Sevdiğim el yerine korken,
Nasıl içmem nasıl arkadaş.

Vur kadehi vur bu gece,
Anlaşılmaz isyanım anlaşılmaz yine,
Ağlama ne olur gel kendine,
Vur kadehi vur arkadaş.

İçmekle bitmezse bu dertler,
Söyle başka nasıl biter,
Saçımdan dökülen bu teller,
Benim dertlerim işte arkadaş.

İnat etme bir şişe daha ver,
İçtikçe RAFET'in derdi biter,
Birgün elbet kader bizede güler,
Bu akşam burası mezarımız arkadaş.
Durma bir şişe daha aç arkadaş.

1997

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:41 AM
O gözlerde buldum kendimi,
Ama anlatamadım sana halimi.
Bir bakışın,
Bir gülüşün yetiyor bana
Bu gülücükler arkadaşça olsa da..
Sen bana baktıkça;
Kalbimdeki aleve doğru, rüzgar esiyor.
Alevimi daha da yükseltiyor.
Canımı yakıyor ama hoşuma gidiyor.
Gözlerine baktıkça;
Güneş doğra dünyama,
Hiç batmasın dediğim,
Batar ama..
Acı verir bana,
Kimseye söyleyemediğim.
Seni görünce;
Kalbimdeki aşk şelalesi akıyor
Yönü, belli olmayan tarafa
Deli gibi, hızlı hızlı
Aktıkça Seni söylüyor bana
Unut, unut diyor ama.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:42 AM
Daha bir tomucuksun,
Hemen açılma arkadaşım.
İnsanoğlu acımasızdır.
Her söze kanma Arkadaşım..

Gülü görüp baharın geldiğini,
Güneşi görüp gecenin bittiğini,
Yolun daha çokkkk uzun
Sonuna geldim sanma Arkadaşım.

Gökteki her yıldızı parlak bilme,
Gülen her yüzü dost edinme,
Sevgiler hep tomurcuk olsun sende,
İsterim hiç ağlama Arkadaşım..

Seviyorum! Dediğinde seviliyorum sanma
Yalnız sensin ‘ diyene inanma
Her şeyinle kendini ona bağlama,
Bir gün unutulursun Arkadaşım..

Yıllar saçına aklar düşürmesin
Zaman sevgilerine ayrılıklar eklemesin,
Hayat yollarına hep mutluluk eksin.
Dileğim hep böyle gül Arkadaşım..
( Küçüğüm )

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:42 AM
Oyunlar oynardık beraberce çocukluğumuzda
Hatırlıyor musun o anıları bu zamanda arkadaşım
Aynı masada otururduk beraberce okulumuzda
Hatırlıyor musun o anıları bu zamanda arkadaşım

*******i derslere çalışırdık toplanarak bir evde
Bir ayrıydı o zamanlar sevgiler vardı her yerde
Saygılıydık büyüklerimize o günler sen de ben de
Hatırlıyor musun o anıları bu zamanda arkadaşım

Bir öğretmenimiz vardı beş sınıfa bakardı
Baba gibiydi arkadaş gibiydi çok çalışkandı
Onun sevgisi bizlere düşündüğü vatandı
Hatırlıyor musun o anıları bu zamanda arkadaşım

Bu güzel anılarla okulumuzu beraberce bitirdik
Ve büyüdük kimimiz sevgiyi insanlığı yitirdik
Halbuki o günlerde hep birbirimizi sayar severdik
Hatırlıyor musun o anıları bu zamanda arkadaşım

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:42 AM
Sen ağaçların aptalı
Ben insanların
Seni kandırır havalar
Beni sevdalar

Bir ılıman hava esmeye görsün
Düşünmeden gelecek karakış..
Açarsın çiçeklerini..

Bense hayra yorarım gördüğüm düşü...
Bir güler yüz bir tatlı söz..
Açarım yüreğimi hemen

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:43 AM
Hani en iyi arkadaştık biz seninle
Birbirmizi çok severdik hani
Unutmazdık hiçbir zaman geçirdiğimiz günleri
Ne oldu unuttun galiba beni

Arkadaşım demiştim sana
Herşeyi anlatırdım sana
Gizlemezdim hiçbir sırrımı
Ortak olurdun derdime benim

Şimdi gittin uzaklara
Başka arkadaşlar edindin kendine
Unutma biz gerçek arkadaştık
Birbirimizi bu şekilde unutamazdık

Kimi zaman tek bir şey için üzüldük
Kimi zaman beraber güldük
Arkadaştan öteydik ikimiz
Bir kardeş gibiydik zaman zaman
Ama böyle olmamalıydı
Unuttun galiba beni.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:43 AM
hiç bir güneş senin bana yakın olduğun kadar sıcak değil
hiç bir akşamda benim seni düşündüğüm kadar ıssız değil
yalnızlıktan sıkıldım sanma
yalnızlık seni ele verir,ama,gözyaşları asla

tek başımayım bu akşam kaybetmişim kendimi
her şey bitmiş dostluk yok olmuş cehennem gibi
bir gün kaybedersen bedenimi
etrafına bak ara belki bulursun beni

4 yıldır geçmiyor acısı hala üstümde
sevgi varmı ki üzüleyim ben bu kahrolası yerde
hataların çok doğruların yok,bana karşı olan sevgide
şimdi mutlu oldunmu,söyle sebebini gel üstüme

telefonların başında dinmiyor gözlerim
sokaklar sırtımda,beni izliyor gölgelerim
ne aldım ne verdim bilmiyorum neleyim
almışsın alacağnı gitsene karameleğim

çok mu yakıştırdılar bizi arkadaşlarımız
sorup da cevaplarını bulamadıklarımız
yazıp yazıp bitiremediğimiz,duygusal anlarımız
elimde solmuş gül,gözyaşı ile dolu hatıra torbalarımız

son kez yazıyorum bu mektubu sana ağla benim yerime
inşallah sevmişlerdir,bana yaptığın eseride
içten söyledim benimle evlenirmisin
duydum ki sen çoktan arkadaşımı seçmişsin

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:43 AM
Arkadaşımın aşkısın küçüğüm
Kabul et artık!
Beni severken arkadaşımın aşkısın
İnkar etme biliyorum
Gözlerinden okuyorum
Onun aşkısın
Benim her zaman küçüğüm olarak kalacaksın
Küçüğümsün çünkü;
Kabul edemiyorum büyüdüğünü
Çocukluk aşkımsın
Öyle kalacaksın
Gençlik aşkımsın
Öyle kalacaksın
Hayatımın aşkısın
Öyle kalacaksın
Kabul et!
Beni severken arkadaşımın aşkısın
Öyle kalacak mısın? Bilmiyorum.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:43 AM
Sevip de ayrılmak,
En kötüsüdür.
Yıldızlara bakıp da ağlamak,
Yıldızlar terk ettiler tıpkı sen gibi,
Gökyüzü yıldızların peşinden ağladı aynı ben gibi,
Çık pencereye bir bak gökyüzü'ne,
Yıldızlar var mı? Söyle.
Gökyüzü ve ben,
Şimdi yalnız yapayalnız;
Yıldızsız ve sevdasız,
Gökyüzü ile ben şimdi arkadaşız…

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:43 AM
Esen seher yeliyle dans eden ekinlerdeki başak
tanesinde gizlenmiş olan esrarengiz bilmeceler,
rüzgarın her mevsim yaptığı oyunlardır ki canım!
Unutturacak mı sanırsın yüreğimdeki seni bana?

Sitemkarım elbet talihimin oynadığı oyunlara,
küskünüm yinede beni var eden dünyaya.
Sıkma sen canını be yavrucağım.
Şansım dönerse ola ki gülerek bana;
ayağıma çelme atıp turap olanlardan da,
oynanan oyunlar ve dünya ile girdiğim kumardan da,
bir gün galip olarak kalkacağım elbet bu masadan da!

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:43 AM
Televizyon yoktu bizim köyde
Zaten elektrikte yoktu
Sular kuyulardan çekilir
Omuzlarda taşınırdı
Buzdolabı niyetine kullanılırdı
Tel dolaplar
Dedeler masal anlatır
Nineler mısır patlatırdı
Demli çay nezaretinde
Saman savrulurdu
Rüzgarla harman yerinde
Tozlanmış çocuklar
Elbiseleri yolda çıkarıp
Dereye koşuşurdu
Çocuklar bugün kadar
Çabuk büyümez
ve
Düş kurarlardı
Radyoda ki
“Arkası yarın” eşliğinde

Kdz.Ereğli-17.03.2004

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:44 AM
Patrizio, ah Patrizio!
Neden sen de kuyuları sevdin
"Kabe Çocuğu" gibi.
Sana kuyular tehlikelidir diyen olmadı mı?
İrlanda nerede Medine nerede!
Yoksa feryadını kuyudan mı duydun
O hurmalık avaresinin?
Sana İsa, ona Muhammed kuyuyu gösterdi
Kurtuluş için...
Sahi nedir bu kuyuların sırrı?
Yeryüzünün sırları kuyularda mı gizli?
Kuyular cennet ve cehenneme açılan
Birer kapı mı?
Ama kim girebilir kuyuya?
Kuyu tehlikelidir, yutar insanı...
Geriye dönüşü zordur kuyuya düşenin.
Kuyu feryattır, acıdır, gamdır...
Kuyuya kim girmeye cesaret edebilir?
Şeytanlar, cinler ve zebaniler yatağıdır
Derin kuyular.
Şövalye Owen olmak gerekir kuyuya girmek için.
Owen'e İsa, Ali'ye Muhammed yardım etti de
Girdi kuyuya, feryad etti derinliklerinde.
Oradan kimsenin haberi yok,
Haberi olanlardan da haber gelmiyor.
Owen çıktı dilini yuttu,
Ali çıktı mihrabı kana boyadı...
Kuyular ah kuyular,
Ne olur söyleyin bana,
Neler gizliyorsunuz benden?
İrlanda'da Owen'e, Medine'de Ali'ye
Neler zemzeme ettin,
Neler söyledin sessizce?
Neden İsa ve Muhammed seni tavsiye etti
Sessiz dostlarına?
Benden neler gizliyorsun öyle?
Kirli şehir sokakları sesimi kısmış,
Soluğum çıkmıyor benim,
Loş ışıklar gözümü almış
Bir yeri göremiyorum,
Dostlar düşmanlara benzemiş
İnsanlara güvenemiyorum.
Şehir kuyularını doldurmuşlar,
İnemiyorum...
Artık ne İrlanda,
Ne de Medine'de kuyusu kalmadı gönlümün,
Feryadı kalmadı yüreğimin...
Tek başıma kala-kaldım Athena tapınağında.
Ehrimen'in kapattığı kuyuları,
Ahura Mazda dolduramıyor artık...
Gaia gibi tohumsuz
Doğurmalıyım Owen'imi...
Parthenope gibi Odysseus'u baştan çıkaramasam da
İntihar etmeden, adıma şehir kurdururum
Napoli körfezinde...
Ama ben kuyulara döneceğim,
O sırrı keşfedeceğim dostum...
Owen olamasam da
intiharsız
Parthenope olacağım biliyorum.
Ne de olsa daha iyidir
Bu arsız şehir sokaklarını arşınlamaktan...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:44 AM
Hani her şeyi hisseden, hani benim yarımdın sen
Yalan söyleyen de sen
Kızıyorsam sevgimdendir, hep sevgimden
Şimdi artık git istersen
Sigaram, İçkim
Bitkinim bitkin
Kaç gündür oruçtayım
Artık ağlamam lazım

Kaç gündür habersizim
Adaletin bu mu senin?
Şimdi hepten git istersen
Çok mu önemliydi sanki?
Yalnızca bir öfkeydi
Öfkeydi...

Bırakıp gittin sen beni
Merak eden bendim seni
Halimi hiç sordun mu ki?
İşte sevgi, işte sevda
Yağmur gibi sokaklarda
Korkuyorum bu gidişle...

Sev dedin sevdim işte
İntikamsa aldın işte
Korkuyorum bu gidişle sonum olacaksın
Hadi canım, hadi sende
Bu nasıl sevmekmiş böyle
Şimdi sensiz *******de
Acı veren bedenimle
İşte bir gece daha teslim oldu sabaha
Ne kadar daha sensiz
Şimdi burada yapayalnız
Beni kime teslim ettin?
İstesem çok kısada bulurum seni...

İlk sekiz günü anlatamam
Sağa dön yatamam
Sola dön yatamam
Aklımdan seni atamam
"Seni Seviyorum"
Bu kadar konuştuğuma göre
Çok şükür, bu gün uyku var gözlerimde...

İstanbul'u bulutlar sarıyor beni sardığı gibi
İstanbul kararıyor gönlüm gibi
Keşke burada olsaydın
Yani şımarsaydın hatta...

On bir gündür alargada
Ve on bir gündür hiç bir olta atmadım tek bir balığa
Oysa bilirsin çok severim tutmayı
Tuta, tuta
tutmayı öğrendim galiba
hani her şeyi hisseden, hani benim yarımdın sen
Yalan söylemek neden?
Kızıyorsam sevgimdendir
Hep sevgimden
Şimdi artık git istersen
Sigaram, içkim
Bitkinim, bitkin
Kaç gündür oruçtayım
Artık Ağlamam lazım

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:44 AM
Artık alıştım, öğrendim..
İlk değil
Bundan sonra
Son söz hep benim,
Kapım açık herkese
Buyurup gelsinler,
Varsa bir fincan kahvemiz
Zevkle ikram ederiz,
Bilirsiniz bir fincan kahvenin
Kırk yıl hatırı var,

Artık alıştım, öğrendim..
Hem ilk hem son söz benim
Ben böyleyim
Siz kabul dedikten sonra
Ben söze yeni başlarım,
Siz değil
Benim buyurmam lazım evvel
Tamam adet yerini bulsun gelelim,
Kahveyi siz ikram edersiniz
Ama kırk yıl hatır değil bu kahve
Hatırı olmazsa hiç
Olursa ebede kadar,

Artık alıştım, öğrendim..
Bize göre değil yine de
Hep derim
Aldanabilirim belki
Ama aldatmam hiçbir kimseyi,
Çünkü ben böyleyim
Kendim gibiyim
Göründüğüm gibiyim yani
Ama siz de
Hem yiğidi öldürdünüz
Hem de hakkını yediniz!

Artık alıştım, öğrendim..
Ekmek aslanın ağzında diyorlar hep
Bu doğru
Kolay değil hiçbir şey, ama geç öğrendim,
Ekmeğimiz aslanın midesine indi sonra
Bu da doğru,
Ve öğrendim ki
Aslan da aç ve o da ekmek arıyormuş artık!

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:44 AM
Ne yapalim dünya bu kadar acimasiz,

Bütün sevgiler olmus vefasiz,

Insanlar olmus artik vicdansiz,

Artik anladim asklarin yalan oldugunu.



Kalbime unut diyorum dinletemiyorum,

Bir tek onu sevdim anlatamiyorum,

Öylesine caresizim ne yapmaliyim bilmiyorum,

Artik anladim asklarin yalan oldugunu.



Kuslara sordum onu... haber getirmediler,

Istedigim bir parca mutluluktu cok gördüler,

Ama yinede hep sevdim de sevilen olmadim,

Artik anladim asklarin yalan oldugunu.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:44 AM
gözlerimiz rastlaşır
bir öpüş sıcaklığı
bebek gülümsemesi saflığında
iner kalbime
merhem olur
sızım diner

bakışların sarar
bir karanfil sunar kendini
götürür irem bağlarına
kokusunda beni
artık aşk vakti

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:45 AM
bakışların düşer
hüzünler dökülür yere
bir kiraz çiçeği
koparılır dalından
dal incinir
gözyaşı olur

buğulanır gözlerim
beyazlarım kirlenir
mavim solar
ruhumun ucuna
bir akbaba konar

artık ayrılık vakti

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:45 AM
Geç oldu artık bebeğim.
Bu aşk yaşanmaz artık.
Yasansa da yaşanmaz artık.
Ne olurdu sanki seviyorum deseydin
Benim olsaydın yanımda olsaydın.
Artık çok geç bebeğim
Ben bittim ben yıprandım
Bu ağarmış saçlarım
Hayatımdaki her bir acı sanki
Aşksız kalmışım olmuşum artık.
Öyle ki sen bile canlandıramazsın
Seviyorum dese de o dilin
Canimsin dese de o gözlerin.
Oldu artık geri gelmez yüreğim
Artık çok geç bebeğim artık çok geç...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:45 AM
Sen; yorgun düşmelisin sarılıp beni öpmekten,
kollarınla sarmaktan ,
delicesine her şeyinle yaşamalısın bir şeyleri.
Bende sevebilirim, sarılabilirim sana günlerce,
sevebilirim seni yıllarca yorulmadan.
Sen dinleneceğim, yoruldum, yaşayamadım kabre,
girdim diyorsun bana hep,
bende yüreğimi getirdim sana bedenimden kabrine.
Al alabilirsen beni de yanına,
artık bir toprak tanesi gibi,
bir taş, bir kaya parçası gibi dinlenmek istiyorum,
bende seninle.
Bedenimle kabrine yüreğimdeki sevdamı getirdim,
melek yüzlüm,
beni de al yanına artık bende dinleneceğim

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:45 AM
Aşkımı savurdum rüzgarlara,
Gidiyorum buralardan,
Artık elveda...
Kalbim kan ağlıyor ama,
Kararımı verdim, gideceğim,
Artık elveda...
Çok kez denedim olmadı ama,
Bu defa ciddiyim,
Artık elveda...
Aşkımı geri ver bana,
Sende kalırsa dayanamaz bu yürek,
Beni anlıyorsun değil mi?
Aşkımı geri ver bana.
Çok pişman olacaksın,
Beni çok arayacaksın,
Ama bu kırık kalp, tekrar döner mi? Bilmem.
Sende kararını ver.
Eğer git diyorsan,
Ben hazırım.
Ama şunu iyi bil ki,
Benim gibisini Google'da bile bulamazsın.
Şimdilik ben gidiyorum.
Ama aşkımı almadan olmaz.
Onu bana vermezsen,
Yakanı bırakmam.
Ama geri verirsen,
Giderken arkama bile bakmam.
Son sözlerim olur ki,
"Artık sana elveda..."

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:45 AM
Artık gelmesen de olur...
Adımı yazdım üçgen gözlerine ölümün artık;
Sonra benim gibi bu kadersiz insanlar;
Sonra bu karanlık...
Gelme,dağıtma yalnızlığımı!..

Hep güller üstünde uçar oldu kargalar,
Yorgun Meryem'in gözüne kaçmış zaman,
İsa doğduğuna yüz kere pişman
Ki nerdeyse bastıracak kar,
Korku yüklü trenler geçmektedir katar katar beynimden
Alın selamımı istasyon bekçilerinden...

Zaman;hüznü,baharı verir
Ben bu sonuncu yokluğundan yorgun argın
Ansızın ölüler gibi ortasında sokakların...

Artık gelmesen de olur!

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:46 AM
Bilmem ne katmışlar senin özüne
Eyvallahım olmaz artık sözüne
Bundan sonra bil ki değil yüzüne
Boş kapına bile bakmayacağım

Telef ettin beni gönül katımdan
Binmişken düşürdün sevda atımdan
Değil seni sevmek, en saf altından
Taç olsan başıma takmayacağım

Canım yüreğine can demiş idi
Bu senin kaçıncı terk edişindi
Diz çöküp amanla köleler gibi
Yalvarsan karşına çıkmayacağım

Umurumda değil aşk ile canla
İstediğin yere düş damla damla
İçimde çağlayan sevgi suyumla
Artık sana doğru akmayacağım

Kalsın kurağında zavallı Murat
Sende neyim varsa kaldır çöpe at
Kazanlar üstünde olsanda sırat
Basıp üzerinden geçmeyeceğim

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:46 AM
sarhoş rüzgarlar geçiyor içimden
serinliği derinliklerimde
çiçekler açmış gülümsemelerim
ayaklarım yerden kesik
mutluluklar yağmış gözlerime
koşmalarda kalbim

yıldızlar gizemlenmiş endamında
dolunay çekiminde güzelliğin
sıcaklığın almış beni içine
duygular sel,arzular fırtına
akıp gitmiş hüzünler başka diyarlara
sende bedenim,kaybolmak ister sende
gelin bahtiyarlığında dünya

sen / kışkırtıcılığınla
ben / kamçılanmış arzularımla
ve aşkımız
başbaşayız

artık sevişme vakti

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:47 AM
Evine çağırdın ilkyaz sevinçlerini
çocukluğuna
Yırtıldı gözlerin, içine hayat doldu
o karanlık ışık...
Yükün yok
Artık her sabah hoyrat bir özgürlük uyandırıyor seni...

Kalbinde herşey eşitlendi
Haz ve sıkıntı
Boşluk ve güven
Hasret ve ölüm
Gözlerine hastalıklı bir güzellik geldi

Şimdi acı çeken yanınla bile alay ediyorsun...

Kalbine çağırdın herkesi
Kendini bile
Artık sokağa çıkabilirsin
Ömründen düştün kendini.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:47 AM
Ne bir şey sor artık nede söyle...
Çünki söyledim her şeyi öyle veya böyle...
Sadece yüreğimi yüreğine al...
Dilinle değil...okşa beni gözlerinle...


Al diyorum...almıyorsun...
Dudaklarımdan bir buse...
Ver diyorum vermiyorsun...
Dudaklarından bir buse...

Ne istiyorsun gözlerinle ...
Biliyorum istemlerin var...
Biliyorum beni istiyorsun...
Ne olur artık söyle...
Yada...
Ne bir şey sor artık.. Nede söyle...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:47 AM
seni seviyordum biliyorsun değilmi
aşkımı içimde saklamak ağır geldi
ama artık anlıyorum ki
seni kaybetmek hafifletmedi beni

artık birbirimizden kilometrelerce uzağız
belkide bir daha birbirimizi görmeyeceğiz
fakat elimizi her kalbimize götürdüğümüzde
hatırlayacağız diğerini,üzüleceğiz diğerinide bukadar çizdiğimize

ruhumuz kalbimizin her attığıda sıkışacak
ne zaman onun böyle deli gibi çarptığını sorsa kendine
kendi kendine dieycek ki
belki "sarar biri yaramı diye" ölesiye çarpacak

ne olacağını bilemeden hep hissedecek yarasını
bu kalp bilecek artık diğerine kavuşamayacağını
her ne kadar sevdiysekte birbirimizi kavuşamayacağız
birşeyleri biliyorum kavuşamayacağız ve artık uzağız!!!

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:47 AM
Hep seni bekledim,gelmeyen!
Çıldın vuruşlarında yüreklerin;
Yağmur sonrasında bir sabah,
Denizle güneşin kucaklaştığı,
İstanbul`un o en güzel semtinden.

Hep seni bekledim,gelmeyen!
Kavgalarda,düşman bakışlarında;
Soğuk parıltısında bıçakların,
Emsalsiz dostluklar uğruna,
Yiğit yüreklerle vurulup düşen.

Hep seni bekledim, gelmeyen;
Çocuk seslerinde akşamüstleri,
Daracık sokaklarında küçük şehrin;
Köşe başları döner dönmez,
Anne sevgilerine karışıp,
Uzak dünyalardan gülümseyen.
Hep seni bekledim, gelmeyen!

Artık vakit geçti;yorgunum.
Kavgasız,şarkısız ve umutsuz...
Beklemek,hep beklemek,beyhude,boş.
Ne kalbim yitik sevgilerle sarhoş,
Ne de mesut bakışlarına vurgunum.
Artık vakit geçti;yorgunum.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:47 AM
Ansızın çıktım evden
seni öyle terk etmek zorundaydım
yoksa terk edemez daha çok yıkılırdım

hayat oyun oynadı ikimizede
hep sevecektim seni hep de sevdim
hep de seveceğim seni
beni unutma sevdam
ARTIK YOKSUN
SEN BENIM YÜREĞİMDİN
YÜREĞIM VE TEK AŞKIM OLARAK KALACAKSIN
SENİ SEVİYORUM

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:48 AM
Artık Yoksun yaşamımda,
Ellerim dokunmak istese de, o mis kokan avuç içlerine,
Gözlerim görmek istese de, o iri kahverengi gözlerini,
Kulaklarım duymak istese de, iç gıcıklayıcı sesini,
Burnum koklamak istese de, o dişi kokunu,

Artık yoksun yaşamımda,
Hayallerimde kaldın sadece,
Bir anı, küçük bir parça,
Mutluluklarım bol olduğu hüzünlerin olmadığı,
Küçük ve anlamlı,
Yaşamımın en güzel hediyesi,

Artık yoksun yaşamımda,
Kim bilir olsaydın ne olurdu?
Düşünmek istemiyorum artık bunları,
Yorgunum bitkinim.

Artık yoksun yaşamımda,
Her şey tanımlanmak mı zorunda,
Yaşamda tanımlanmaması gereken,
Tanımlanamayacak güzellikler olduğunun farkındaysak eğer,

Şiirler insanı anlatabilir mi?
Duygular yüzeye çıkartılabilir mi?
Sadece küçük bir parça duygulardan bahseden,
Ama asıl anlatılmak istenenler,
Kalbin içinde çıkmamacasına,
Boğazı düğümleyen acı veren,
Artık yoksun yaşamımda.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:48 AM
Eyvah sonu gelmez ve tükenmez elemim,
Bir beldeye sevda ile tutsak kalemim,
Hâşim aramış, hangi hayal kıt'asıdır,
Bir bekdeye sevda ile tutsak kalemim...

Bir hâtıradır senden, her neyse kalan yâr,
Aşkınla yaşatmıştım, aşkınla yitirdim,
Her sevgide bin geçmiş, binbir gelecek var,
Kaç maziyi başlattım, kaç âti bitirdim...

Düşlerden arınsan, gerçeklere dolsan,
Bıkmaz yürürürüm ben, ufkumdaki yolsan,
Lûtfet sönecektir, gönlümdeki yangın,
Deryâ ya gerek yok, bir damla su olsan..

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:48 AM
Bu acı çığlığı günler geçince
Ah unutabilsem, unutabilsem!
Boşalan ruhumu, rüzgâr esince,
Ah avutabilsem, avutabilsem!

Yanıyor, tutuşmuş; bahçeler, evler.
Çıkıyor göklere doğru alevler.
Sanmakta dört yanı, kocaman devler,
Ruhumu buradan kurtarabilsem.

Gemiler açılır bir bir engine
Mavinin rengine, göğün rengine.
Şu ışıklı, temiz, akan gemine,
Ah tutunabilsem, tutunabilsem.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:48 AM
Arzuladım hep seni rüyamda,
Arzuladım seni söylediğin türkülerde,
Sazının tellerinde…
Hep senin olmanı istedim, düşündüğüm *******de.
Dalıp ta çıkamadığım sevgimde,
Her anımda seni arzuladım
Seninle doydum hayata
Seninle yaşadım her gece seni…

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:49 AM
Aşkın ile yandığımı
Bilemedin sen güzel dost
Gözlerine daldığımı
Göremedin sen güzel dost

Güzelliğin senin olsun
Gönlün bana yar güzel dost
Gönül bahçen gülle dolsun
Yağmasın hiç kar güzel dost

Bir gün belki sen de beni
Bileceksin ey güzel dost
Engin için gözyaşını
Sileceksin ey güzel dost.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:49 AM
Bu hasretlik başımı döndürüyor
Tabutun yanına yanaşır oldum...
Bazı yandırıp, bazı donduruyor
Kerem'le, Mecnun'la yarışır oldum...

Anladım dünya imiş asıl zından
Bıktım dostlar cilvesinden, nazından
Verdiği şu ayrılığın yüzünden
Her gün ecelimle tanışır oldum...

Aşktan yana beni bahtım kayırmaz
Sesim de, sözüm de gönlüm doyurmaz
Halim görülmez, figanım duyulmaz
Arzumu taşlara danışır oldum...

Gözlerimde yas, gözlerimde matem
Tek kalemimdir emrimde amadem
Batan güneşe dilimde sitem
Allah'ın işine karışır oldum...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:49 AM
Köşebaşında rasgeldi yine bu sabah
Eski masum bakışlarından eser yoktu
Bir yabancı gibi geçti gitti yanımdan
Dilinde bir 'Merhaba' ya bile yer yoktu

Hiç mi hiç değişmemiş görmeyeli
Karmaşık bakışlarında hala bin sır,
Saçlarında bir mağrur bahar yeli
Yürüyüşü yine öyle kibirli ve ağır

Kahpe ne de güzel, ne de alımlı
Geçiyor yanımdan yine çalımlı
İstiyor ki olunsun peşinde pervane
Ben de aşk tükenmiş ne çare

Bilmez ki yitmiş gözümde değeri
İster takınsın böyle işveler nazlar
Beklemesin sakın benden niyazlar
Nazarımda beş para etmez ciğeri

Yeter karşısında hep aşağılanmak
Yeter un ufak parçalanmak
Çekil git gönül kapımdan artık
Ömrümü tüketen beş paralık aşk

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:49 AM
Üç beş adımlık hücremde
Sevdam ile dolu dizgin iç içeyim
Sevgiler serilmiş incecikten can evime,
Kim ne derse desin, ben bir gerçeğim.

Yalnızlığıma dokunan duvarlara inat
Güneşler tutuşuyor kıpır kıpır yüreğimde
Bakışlarıma esaretin resmini çizerken
Dört kirli sararmış duvar...
İçinde yarınlara saklanmış,
Umudun ılık heyecanı var...

Zafere uzanan yolun gerçeği ise çile...
Çekeriz be arkadaşım, yaşarız dostum...
Biz ne zorlar yaşadık, ne günler geçirdik...
Aşarız be gülüm, zindanları da aşarız...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:50 AM
Hatırlar mısın asi kız
Göz göze geldiğimiz anı
Sende yitik kaldığım günü
Hani Munzur’un kenarıydı
Gözlerim bir Munzur’a bir sana
Gidip geliyorlardı ikiniz arasında

İnanır mısın asi kız
Ben halen gelememişim
Hala oradaki gözlerindeyim senin
Ve sen Munzur kadar güzel
Munzur kadar asi
Munzur kadar berraksın

Sen asi kız!
Munzur’un bana bir lütfu gibi
Ama nedendir bilmem
Kaçırıyorsun gözlerini gözlerimden
Dalıp gidersin bilmezliklere
Belki benim olmadığım dünyana
Belki de Munzur’un doruklarına

Biliyor musun asi kız
Arındırmıştı beni Munzur
Bütün kirlenmişliklerimden
Ve bütün masumiyetiyle
Seni sunmuştu yüreğime
Ama sen hala uzaklardasın
Kim bilir belki orada
Param parça ederek duygularımı
Yüreğini sunduğun yerdesin

Olur ya asi kız
Beni yüreğimin yalnızlığıyla
Munzur’un tarifsiz güzelliğiyle
Hayallerimi düşlerimi süsleyen
Renk cümbüşü gözlerin
Ve tanrıçasal güzelliğinle
Bırakıp gidersin biliyorum
Hem de hiç anımsamadan
Ve ben yine Munzur’umla baş başa...

Biliyorsun asi kız
Kem gözler dikilmiş
Uzanmış kirli eller
Kirletecekler talan edecekler
Kaç kilo watt enerji uğruna
Yok edecekler güzelim Munzur’u

Ondandır asi kız
Ben burada bıraktığın yerde
Vadisinden tepesine gezip
Türkünü söyleyeceğim senin
Ve aşkımı haykıracağım Munzur’a
O Munzur ki!
Yüce sevdalara tanıklık etti
Kucak açtı yüce aşklara

Belki
Kim bilir
son bir kez
Benim aşkıma tanıklık edecek
Bağrına basacak sevdamı
Ve beni aşkımla birlikte
Derin sularına gömecek

Sen asi kız
Ola ki geri dönersen
Munzur olmayacak ben meçhul
Ve sende tükenirsin
Yüreğimizde fırtınaların koptuğu
O göz göze geldiğimiz yerde

Biliyorum asi kız
Seni gördüğüm ilk anki gibi
Gözlerindeki o sevinç
Yüzündeki tebessüm
Ve yüreğindeki fırtına olmayacak
Yaşlarla dolacak gözlerin
Yüzünde hüznün rengi
Yüreğinde yalnızlık öyküsü
Düşlerinde Munzur ve ben
Öylece yol alacaksın bilinmezliklere...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:50 AM
Rüzgarınla savrulduğum şu garip Cuma akşamı,
Dertlerimi yudum yudum içiyorum rakı niyetine
sen yoksun diye yanımda.
Tütün gibi için için yanıyorum

Sarılıp halvet olalım gizlice,
içelim mutluluk pınarından sessizce.
Birde gözlerindeki sertliği kırıp
çocuksu kalbini elde etmek istiyorum.
Densizce. Birazda gafilce.
Maviliğinde kaybolan bedenim,
Seni arzuluyor benden gizllice.
Kalp atışlarımı gizlemek için
elimi ısırıyorum kuvvetlice

Yokluğunda üzülüp solan çiçekleri,
varlığında diriltiyorum bir fırça darbesiyle tuvalimde
ve sen biriciğim;
beni aşık eden gözlerine
gamsızlığını zerk ediyorsun bencilce.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:50 AM
Aşığım ben arkadaş aşığım,
Ayşe’ye, Fatma’ya, Emine’ye,
Güle, gülümsere,
Aşığım ben arkadaş aşığım,
Ayşe’nin gözlerine
Fatma’nın ellerine
Gül ün eteğine
Gülümserin bedenine
Aşığım ben arkadaş aşığım,
Benimle dünya evine giren bütün güzellere
Şefkatli öpücüklerimle doğan güzellere…
Aşığım ben arkadaş aşığım
Benimle sevişen güzellere aşığım ben…

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:52 AM
seviyorum diyenlere gülüp geçmiştim...
aşıgım diyenlere deli demiştim...
sevemem diye yemin etmiştim...
bozuldu yeminim, aşıgım şimdi...
yıllardır hasretim aşka, sevdaya...
şimdi gördüğüm ne düş ne rüya...
yemin etmiştim sevmeyecektim güya...
bozuldu yeminim aşığım şimdi...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:52 AM
Hani bir şeylerden kaçarsın ya,
Hani kaçarsın ya herkes den,
Nice yüzleri tanır, ne sesleri duyarsın ya hani,
Çekilirsin ya yalnız kendi dünyana

Hani güneş doğmaz,
Hep karanlıktır ya onsuz gün
Hani bir gölge vardır ya peşinde,
Bir türlü bırakmaz seni.

Bir ses duyarsın ya hani içinde,
Bir şeyler kıpır kıpırdır ya gönlünde,
Hep onu düşünürsün saatlerce
Sana; birtek şey söyleyebilirim şimdi

Aşık sın sadece…

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:53 AM
Ey teninden kadın kokusu eksilmeyen civan
Ey kokusunu salına salına ata eden ten,
Esrarınla çekilmiş gibi bu düzen
Ayrılmak ne mümkün gülünden gülşeninden
Ey hayal uykusu ey Kadr bilen
Görmezmisin bu beden ayrılmaz artık senden.
Ey mahmur bakışlım ey bihaber,
Ne ben gibi aşık bulursun ,
Ne de cismine aşk edecek bi beden.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:53 AM
Ben sana aşık değil sevdalıyım.
Suya susamış toprak gibiyim yokluğunda.
Özgürlüğü bekleyen mahkum gibiyim senden uzakta.
Ben sana aşık değil sevdalıyım.
En güzel şarkılardan da güzel dilinden dökülen sözler.
Baharda açan tüm çiçeklerden daha güzel,
Yüzünden saçılan gülücükler.
Ben sana aşık değil sevdalıyım.
Aacılarda çeksem,ağlasamda, yıkılsamda.
Aşk çekemez bu kadar kederi sönüp gider.
Ben sana aşık değil sevdalıyım.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:53 AM
Mutlumusun canım sevgilim
Bensiz başka kollar da
O da seviyor mu seni benim gibi yürekten
Sarıyormu o da seni benim gibi gönülden

Ona da fısıldıyormusun SENİ SEVİYORUM diye
Tutuyormusun ellerinden ellerimi tuttuğun gibi
Dizlerine başını koyup uzanıyormusun saatlerce
Aşıkmısın onada bana aşık olduğun gibi

Mutluluğu yakaladınmı onunla evlenince
Huzura erdinmi beni burakıp gidince
Yüzün güldümü cebine üçkuruş fazla girince
Aşıkmısın onada bana aşık olduğun gibi

Duydum ki bir kızın olmuş
Adını dilek koymuşsun
Bir dileğinmi vardı
Arzulayıpta erişemediğin

Yoksa bir sevdiğin mi vardı
Sevipte kavuşamadığın
Kavuşmak için çaba harcamadığın
Üç kuruşa boyun eğip sokağa attığın
Sonrada af dileyip senelerce ağlattığın
Hatıralara gömülmüş bir sevdiğin mi vardı yoksa?

ARTIK YOK SEVDİĞİM O ÖLDÜ ÇÜNKÜ..............

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:53 AM
Bir deliye aşık oldum
Bazen aşkı sevgi seli
Bazen eser kavak yeli
Bazen de delimi deli
Böyle deliyi görmeli
Böyle deliyi sevmeli
O kalbini bana verdi
Aşk tanımaz ki engeli
Bu ne deli ne serseri
Bu sevgiye aşk denmeli
Sen aşka desende deli
Ben çok seviyorum oda beni
Desinler delimi divanemi
Ben seviyorum bir tanemi

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:53 AM
Bir güzele rastladım,
dolaşırken sahilde.
Ayın on dördü gibi,
dolu verdi gönlüme.

Masmaviydi gözleri,
yakomozlar içinde.
Mahçupça selam verdi,
hafif bir tebessümle.

Kıvrım kıvrım saçları.
Bir yay sanki kaşları.
Beni kâlbimden vurdu,
siyah kirpik okları.

Soramadım ismini,
çabucak gidiverdi.
Elle tutulmayan yâr,
denizde dalga gibi.

O tebessüm,o bakış,
ateş yaktı gönlüme.
Anladım yoktu kaçış,
aşık oldum,ben yine.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:53 AM
Aşkı anlatan sonbaharda
Sevmeyi bilen mısralarda
Ellerim seni yazarken
Dudaklarım sen derken
Gözlerim senden başkasını görmezken
Sesin kulaklarımda inlerken
Aşık olmuştum sana.

Gözlerim gözlerimdeyken
Kalbim kalbindeyken
Maviyi giyinmiş gökyüzünde
Yıldızların cirit attığı gecede
Aşık olmuştum sana.

Kokun bedenimde gezinirken
Bakışın aklımı okşarken
Bendenin bedenimde gezinirken
Aşık olmuştum sana.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:54 AM
Hadi gül gözlerime,
Bak eski tazelikte aşkıma,
Sana aşk hissediyor ruhum,
Sensiz olamıyor ebru,
Yapamıyor...

Akşam yürek kayboluyor,
Seni arıyor biliyorum.

Seni aradığı yer kalbim,

Nerdesin gözüm,
Nerdesin aşkım,
Nerdesin,nerdesin...

Belki de hala kaybettiğim yerde,
Beş sene geridesin...
Mezarındasın...

Sessiz ve edalı,
Hayatı yaşamış,deneyimli,
Benim aşkım yanında,
O da senin gibi ölü...
Deneyimli ve bir ölüye aşık artık,
Çaresiz,
Bedenden yoksun,
Karşılıksız...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:54 AM
müsvedde hoş görülsün
sözün muhtevasına ifade aşk istiyor

.....................................

-a.

divit can çekişmede şairan sedasına
aşkı tanımlayalım nakşın mübtelasına

yakamoz düşürelim sanrısına gecenin
dervişler gülümsesin suyun şakımasına

şiirin tılsımları mahlasıdır ecenin
kafiye seansları yansın ağlamasına

nihayeti gelmedi doyumsuz bilmecenin
bir redif olamadık sözlerin senasına

ustalar aşka düşmüş / farkında son hecenin
biz semazen olalım bir gencin mısrasına

-b.

ömrü güneş görmemiş bir ayça gerek bize
kendini batırdıkça aşkın maverasına

ayeti bir çerağla dağlanıyor her dize
ibrişim aranıyor şairin yarasına

düşüncenin şerhini sineye çize çize
kırağımız damlasın kalem tabelasına

-c.

güldesteler istiyor şiirden günlük heves
sığınıyor mürekkep son bir kez hokkasına

kaydı mı düşülüyor lâl olsa bizde nefes
ilkbahar sağnağından vefasız levhasına

veznin yankılarından nakışlanmakta bu ses
üstad ki gelsin huzra / baksın iktibasına!


dağacıkta ilk belge his saklayan son adres
ki mühür vurmuş hüküm aşkların imzasına

-d.

şehrin yalnızlığını medleştiriyor hazan
çocuklar ağlaşıyor gülzarın duasına

sanat akşamlarından yangındır arda kalan
henüz izin çıkmadan güllerin vedasına

söylence nazarında kuruluyor bir divan
soluk yargılanıyor yazgının semasına

şaha kalkmazsa kalem / yaşanmazsa heyecan
kafiye çaresizdir kelime kıtasına

ebrulu tuvallerde kıpkızıl olmuş devran
çiz ey nakkaş güzeli sevinçlerin yasına

söz söyle / tanığın ol özüne daha şayan
son elvanı bir sen koy nakışlar kavgasına!

...................................

kalemler saklanılsın!
aşk doğmaktadır artık şairan rüyasına

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:54 AM
Gözlerindeki uçurumdan attım kendimi,
Düştüm, düştüm , derinlerden; derine,
İndim yüreğine,
Vardım en sonunda sevda yerine...

Bir balo başlamış, her seven orda,
Yürek orkestra,
Kan çeker halay,
Tüm bedenler oynar,
Zevkten dir, vayy , vay...

Kötülükler bitmiş,
Duygu; ışıktan,
Ayağın aşmasın,
Bir kez eşikten,
Görürsün ki, geçilmiyor aşıktan...

Güllerden gelinlik,
Sarmaşıktan taç,
Sevdalı bakışlar,
Binbir ışıktan...

Dudaklar arzulu,
Her söz bir şarkı,
Her bakış öykü,
Her gülüş roman,
Offf, amaaaan, aman...

Gönüller dopdolu,
Aşk balosunda,
Kimsenin kimseden,
Yoktur tek farkı...

Eller tivist eder,
Dansta duygular,
Hayatın her rengi,
Bu baloda var...

Ve benim yakamda,
En emsalsiz gül,
Ve yalnız olsam,
O baloda en güzel kadın sen olsan...

Ve ben desem , gülüm,
Ve dese gönlüm,
Bana bu dansı lütfeder misin ?
Ve lütfedip te isterim,
Kıskançlığı bile kıskandırasın...

Söyle lütfeder misin ?
Yine sen mi deyip ,
Balo'yu terkeder misin...

29.04.2004 Taşkışla/Taksim

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:54 AM
Hiç düşünmüyor musun beni söylesene
Sana olan aşkım sanma ki öylesine
Seviyorum seni ben hem de ölürcesine
Hasret kaldım bekliyorum iki çift güzel sözüne

Masmavi gözlerin aldı beni benden
Ölürümde vazgeçmem bir tanem senden
Hiç haber gelmiyor ki bırakıp da gidenden
Allah korusun seni kötü bakan kem gözden

Ne olurdu sevseydin sen de beni çok
Ben seviyorum ama aşkımın karşılığı yok
Ben ne söylesem sanırım ki sana boş
Ben sana koşuyorum sen de bana koş

Ne yazmakla biter derdim ne de çekmekle
Ömrüm geçti bir vefasızı sevmekle
Ben yıllardır bekledim birazcık da sen bekle
Sen dert çekme sakın benim derdime ekle

Derdini çilesini çekmeyen bilemez
Aşıksın sen kardeşim aşıklar ölemez
Aşıksın sen yazıktır aşıklar gülemez
Herkes sen ben gibi yürekten sevemez...!

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:55 AM
üzerinde ezici ayaklarının geçeceği
karelerinde olmayacağım kaldırımın
güneş ateşini döktüğünde
şöyle bir geçeceksin yanımdan

yanacak yüreğimin en diplerine
yağmurları biriktirdim uyumadan
ben hep baktığın yerde alaycı
işte şu yıldızdı dediğin olmayacağım

hiç kaymayacağım dileklerinde
hep işte orda asılıyım
gözbebeğinde....

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:55 AM
Asın beni
Sağ komayın bu hayatta
Yarınlara uzanacak Umutlara engelleyin
Yarınlara bakacağım gözlerimi kapatın
Sağ komayın beni
Asın acımadan
Asın…
Yoksa sonra pişman olursunuz
Asın beni…

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:56 AM
Hiç bilmediğim bir heceye göçtüm
Özel bir uda fazladan takılmış tele
Kıraçları yeşerten dokuzuncu notaya.

Hikâye anlatmayacağım, yarım kalan yolculuklar da varıştır aslında
Öyle oldu: Boş evin balkonunda oturmuş bakışıyorduk
Hiç tanımadığım şehir ha bire yarılıyordu bildik ırmak tarafından.

Öyle gözler bilinir, maral bakışlı ama dizesiz
Fersiz ama üstünde ahşap köprü olan göl
Nişangâh değil ama varılıp çalınabilir kapı.

Sözleşmemizde ‘Sen ya da başkası olabilir’ maddesi
Boş evin penceresi vukuat haberleriyle örtülü
Badana için kullanılmış topal masada rakımız...

Aykırı mektebin taze boyasını solumak biz ilk şakirtlere düştü
Çağın kenarında sözler karalama, edimler taslak
İcazet umudu yok, bizimki döne döne tedris.

Mutsuzluğun bir nedeni frendir, bir nedeni hız
Kurtarmaz kimseyi bir bölmenin camındaki bezemeler
Anlam türemez bir yerin başka bir yeri andırışından.

Yeniden örgütlemeli yüreklerde milis aşkları
Başka perdeye göçürülmüş notalarda ahengi.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 10:56 AM
Hiç bilmediğim bir heceye göçtüm
Özel bir uda fazladan takılmış tele
Kıraçları yeşerten dokuzuncu notaya.

Hikâye anlatmayacağım, yarım kalan yolculuklar da varıştır aslında
Öyle oldu: Boş evin balkonunda oturmuş bakışıyorduk
Hiç tanımadığım şehir ha bire yarılıyordu bildik ırmak tarafından.

Öyle gözler bilinir, maral bakışlı ama dizesiz
Fersiz ama üstünde ahşap köprü olan göl
Nişangâh değil ama varılıp çalınabilir kapı.

Sözleşmemizde ‘Sen ya da başkası olabilir’ maddesi
Boş evin penceresi vukuat haberleriyle örtülü
Badana için kullanılmış topal masada rakımız...

Aykırı mektebin taze boyasını solumak biz ilk şakirtlere düştü
Çağın kenarında sözler karalama, edimler taslak
İcazet umudu yok, bizimki döne döne tedris.

Mutsuzluğun bir nedeni frendir, bir nedeni hız
Kurtarmaz kimseyi bir bölmenin camındaki bezemeler
Anlam türemez bir yerin başka bir yeri andırışından.

Yeniden örgütlemeli yüreklerde milis aşkları
Başka perdeye göçürülmüş notalarda ahengi.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:00 AM
Hayat bir asırlık çınar gibi
Yaşanmış gibi geliyor insana
Vucudu haritaya benziyor
Farklı şeyler anlatıyor coğrafyası
Bir bölgesi aşklarını
Bir bölgesi hüzünlerini
Okyanuslar kadar gözleri
Engin ve derin
Göç edecek bir kuş gibi
Ne zaman ve nereye gideceği
Belli olmayan bir kuş gibi
Bir yolcu gibi
Bileti kesilmiş zamanını bekliyor

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:00 AM
Sevdanın adı var mı?
Aşk koca bir yalan mı?
Her sevdanın sonu ayrılık mı?
Ayrılıksız sevda olamaz mı?
Sevda denilen şey
Güzele bakıp ta yüreğinin çarpması mıdır?
Yoksa senin güzel
Gördüğünde takılıp kalmak mıdır? Aşk
Alkımında ( ? ) bırakan üç harf
A.Ş.K.
İşte budur herkesin sonu
Açıklaması olmayan dipsiz bir kuyu.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:00 AM
Sen kocaman çöllerde bir kalabalık gibisin,
Kocaman denizlerde ender bir balık gibisin.
Bir ısıtır, bir üşütür, bir ağlatır, bir güldürür;
Sen hem bir hastalık hem de sağlık gibisin.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:00 AM
Emanet etmeyeceksin kendini asla
Ne evin anahtarını ne de kalbinin tapusunu
Kalmayacak gözün pencerede kapıda
Bir kere müsaade ettin mi kahrolasıya
Ayvayı yediğinin resm-i vesikasıdır aslında
Sanmayasın kaçacak bir delik vardır
Ne kadar çabuk dönersen yanına kardır
Etmeyeceksin kendini büsbütün emanet
Yazık edersin değmez çektiğin sefalet
Güldüğüne bakma sakın ha aldanma
Huyudur böyle gözükür hep tozpembe
Emanet etmeyeceksin benliğini asla
Çalıverir günlerini aylarını yıllarını
Sevdiğin yerden vurur defalarca
Yaralar insanı çünkü Aşk tır bunun adı.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:00 AM
Yalnız biten her akşam da
seni ararım yanı başımda
gözlerim uzaklara dal sada
hayalin hep başucum da.

Sen vardın her nefes alışım da
sen vardın gözyaşlarım da
sen yanımda olmasan da
kalbim hep senin yanın da.

Artık güneş sensiz doğsa da
bu şehir sana ağlasa da
ne kadar sana sussam da
biliyorum dönmezsin bana.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:01 AM
Aşk için dünya değil evren verilir
Değerini bilmeyenler için kalp mi verilir
Değer bilmeyenlere kalp verirsen
Ölümünü hazırlarsın kendi ellerinden

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:01 AM
Aşk... Ne bilirim ki hakkında
Ne kadarını yaşamışlığım vardır
Ya da hayal edebilmişliğim
İçki kadar güzel mi tadı acaba
Veya uyku gibi derin mi
Belki denizden de gizemli
Kimbilir...

Sancısı hava, özlemi sudur bazen
Hem sancısız aşk olur mu!
Ayrılık acısı yaşanmadıkça anlamsızlaşma mı
Yanmadıkça yüreğin özlemle
Gözlerin dolmadıkça zamanlı zamansız
Ve gizlememeyi öğrenmedikçe gözyaşlarını
Yağmurda saatlerce yürümedikçe ıslanmadan
Ya da ıslandığını hissetmeden
Gördüğün en güzel ellere dokunmadan
Ve o eller bedenini keşfetmeden
Ne anlamı var aşkın!

Aşk... Ne bilirim ki hakkında...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:01 AM
Aşkı sordular bana
Gel de cevaplandır bir çırpıda
Derken başladım anlatmaya
Dedim, aşk Mecnun ile Leyla’nın
Ferhat ile Şirinin
Kerem ile Aslının
O yüce aşkları gibi
Gayri bilmem ben başka aşk
Onların aşkları bir başka
Aşkları uğruna gurbet içinde gurbet
Vuslat içinde vuslat
Yanmak içinde yanmak
Ölmek içinde ölmek
İşte böyle erdiler
Gönül birliği ile
Vahdeti vücuda
Buldular fena içinde bekayı
Geçtiler kararsızlıktan mutlaka
Derken oldular meftun
Her şeyi ile mestane
Aynen âşık ile maşuk gibi
İşte aşk böyle bir şey
Uğrunda delmek dağları
Boğmak yağmurlarla çölleri
Aşındırmak bütün yolları
İşte aşk böyle bir şey
Bak aşk şu bülbül’ün güle
Nida ettiği
Aşk şarkıları gibi
Âşık neyzenin huya
Nefes ettiği
Aşk tılsımları gibi
İşte aşk böyle bir şey.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:01 AM
Aşk bilinmez.
aşka konuk olunmaz.
aşk tutulmaz,
aşk sevilmez,
aşk korkudur.
aşk umuttur,
umut bugün ise;
sen yarım kürede,
ben ise diğerinde.
Gel benimle,
tut ellerinle,
yürü mahşere,
yanalım ikimizde.
Bakışlarımız,
gülüşümüz,
aşkımız.
Nedir sende olupta bende olmayan
yada bende olupta sende olmayan.
Ben sana,
sende bana kiracıyız.
Oysaki aşkımız sahipsiz.
Umutlara gömdüğün andan beri
yokluğunu yaşıyorum sensiz,
senlen gülücüklere boğuluyorum
bir bütüyüz aşkın.
Oysaki aşka misafiriz tutkumuz için.......

Soluğumu aldığım her yerde sen,
nefesimin derinliklerinde yine sen,
benim seninlen sende seni seven,
özlem duymuyorum,
özlemleri sevmiyorum.
Hasrete yabanciyim,
bir yaban gülü gibi.
Süphan´a benzetirdi herkes beni.
Oysaki çıglıklarım Ararat titretirdi
seninleyken
sensiz olduğumu düşündüğüm an.....
yüreğim ellerine emanet....

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:01 AM
Artık,
Bir ceylan sırtında hasretim
Güvercin telaşıyla ilerlerken zaman
Yere vurur kanatları,
Kabarır toprak.
Gidin de akrebe sorun;
Nasıldır zehri içinde taşımak

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:01 AM
Dün gece yine seni düşündüm
Yanlışım neydi diye düşündüm
Her yanlışımı anladığımda
Bir ah çektim
Her ah çekişte,
Bir yıldız belirledim,
Birde baktım
Gökyüzünde başka yıldız kalmamış
Benim tek yanlışım var oysa
Seni çok sevmek.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:01 AM
Ne okunur, ne yazılır...
Aşk öyle bir hitaptır ki!
Ne silinir, ne kazılır...
Aşk öyle bir kitaptır ki!

Ölüleri diriltir aşk!
Dirileri delirtir aşk!
Düşmesin bir taş yüreğe...
Yavaş yavaş eritir aşk!

Derttir, derman bildirmez aşk!
Çektirir de öldürmez aşk!
Hasret ile örülürse...
Ağlatır da güldürmez aşk!

Bâzen gözde bakıştır aşk!
Bâzen sözde yakıştır aşk!
Bâzen tebessüm, edâdır...
Bâzen gizli akıştır aşk!

Öyle bir kitaptır ki Aşk!
Çok yazılır...Çok okunur...
Sihirli hitaptır ki aşk!
Acemilere dokunur...
01/07/02

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:02 AM
Masal olsa hayat kendi anlattığımız,
Kelebek kadar dolu dolu ama az yaşadığımız
Gülmek gecenin işi değil, gündüzün neşesidir.
Zor olsada hayat,
Vakti yarar güneş ikiye böler...
Sevda yolcuları gerçeğe el sallar, masala gider...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:02 AM
Aşk..
Aşk bir denizdir
Sandalla onun üzerinde kayif yaparsın
Sandal ise arzundur,şevkindir ve muhabbet duyduğun sevgilindir
Dikkat et!!!Kürek çeken sensin
Ufak bir dengesiz hareketinde sandal devrilebilir
Ve o aşk denizle denize düşersin
O an ümit denilen can simidini kullanmalsın
Yoksa boğulup gidersin...
Bazen ise karabulutlar gökyüzünü kaplar
Bu fırtınanın habercisidir
Bunun önlemini aşk denizine dalmadan önce almalısın
Yoksa o fırtınada dalgalar seni yutar,sandal devrilir,boğulup gidersin...
Bu seyehatte amacın karşıda görünen adaya ulaşmaktır
O adaya ulaştığında aşk biter,karşılıklı bir sevgi başlar
Aşk, karşılıklı sevgi öncesi bir basamaktır
Artık o adada sen ve o birbirinizi bir ömür boyu seversiniz
O aşk denilen deniz ise dalgalarıyla adanızın kıyılarını yalar
Bu size kuvvet verir,sevginizi perçinleştirirsiniz...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:02 AM
Andolsun bütün örtülere, andolsun bütün örtünenlere ki,
Kar altında terleyerek uyanmaktır aşk.

Yanmış iki cesedin kına gibi külleri arasından
Fışkın sürerce dirilip yeniden yanmaktır aşk.

Cümle ağaç kapıları, cümle demir kapıları aşıp,
Bir gönül kapısına dayanmaktır aşk.

Sevgilinin otağını gökkuşağına boyayıp gece-gündüz,
Hüznün safran sarısıyla boyanmaktır aşk.

Yaratmaktır ya da sevgilinin toprağından yaratılmak,
Her nefes alıp verişte yanmaktır aşk.

İsmaili bir gönülle teslim olmaktır bıçağa,
Birini kandırmak değil, bilerek kanmaktır aşk.

Diline arılar konar, koynunda karıncalar gezer,
Sevgilinin ölçeğiyle her zaman sınanmaktır aşk.

İsrafil'in Sur'unu ruhunda duymaktır aşk,
Suyu suyla yumak gibi aşka inanmaktır aşk.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:02 AM
Garip bir duygu aşk
Tutkulu bir serüven
Ruhu alır içine gömer
Anlayamazlar aşkın büyüklüğünü
Kalpteki uçan kuşun değerini bilmezler
Kara sevda derler gülüp geçerler
Oysa öyle bir kanunki aşk
Mahkemesi sevenlere ait
Aldatılıp terkedilenlere
Sevipte kavuşamayanlara
Aşkın büyüklüğünü, değerini bilenlere.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:02 AM
Hayatın hızıyla yaşadık o aşkı
Her şey bir anda başladı
Yaşandı
Ve bitti...
Yan yana gidip de bir süren
Ayrı yönlerde uzaklaşan
İki tren gibi...

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:03 AM
Aşk denen şey ;
bir yerlerde bekler,
Yaşam akıp giderken,
Birgün,
Bazen birden,
Gönül bahçesinde 1001 çiçekle biter.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:03 AM
Kafayı çekip vurmaksa duvarlara sevmek
Sabahlara bel bağlamaksa beklemek
İt gibi titremekse ayazlarda özlemek
Dalıp ıraklara yüzeye çıkamamaksa seni düşlemek
Ateşe parmak basmaksa özlemek
Özlemedim hiç seni beklemedim ve sevmedim
Böyle biline
Ama hep düşledim seni
Aşksa ismi bunun aşklandım ara sıra
Bir ******nun avuçlarında kıvranmaksa aşk
Aşklanmadım ben hiç
Ama yalan düşlere attım kendimi arasıra
Kaçışlarına gıcıklık olsun diye

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:03 AM
önce vakitli vakitsiz heyacan
sonra içinde bir çocuk çığlığı
zincirini koparmış bir aslan sesi
kelimelerin anlatamadığı bir roman
adını koyan belli değil
yaşayanlarsa uzak gözlerden
işte onun içindirki güzelim
içinde saklı bir kutsallık
kutsallığın verdiği merhamet
ve kalpteki en tehlikeli yara
vazgeçilmez bir ilaö sanki
yaşamak için bir sebep
o zaman gel bana hadi
şimdi yaşayalım aşkı şimdi

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:03 AM
Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git.
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin
Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık
Sevgiyeydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı,
Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun oturmuştu
Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti
Yoktu dünlerde evvelsi günlerdeki yoksulluğumuz
Sanki hiç olmamıştı

Oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu
Şurada senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı İstanbullular
Şurada da etin çoğalıyordu dokundukça lafların dünyaların
Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydi ki sevmek
Ki Karaköy köprüsüne yağmur yağarken
Bıraksalar gök yüzü kendini ikiye bölecekti
Çünkü iki kişiydik

Oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu
İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük
Yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde
Memelerin vardı memelerin kahramandı sonra
Sonrası iyilik güzellik.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:03 AM
Seni tanıyorum
Seni iyi tanıyorum aşk
Senin olduğun yerde,gözyaşınında olduğunu bilmeme rağmen
Neyleyim,ben bendeki seni gemleyemiyorum
İşte,onun için sen varsın
Onun için sen aşksın
Bilirim ki senin ömrün
Cüzdanımın içindekilerinin ömrü kadardır
Bilirim ki senin ömrün
Nikah masasına oturuncaya kadardır
Bu ihtimallerden sonrası
Ya eyvallah
Ya gözyaşı
Ya dırdır
Ya sıkılıyorumlar
Veya şiddetli geçimsizlikten sulh ceza mahkemesinin
Kapısına gidilecektir,ondan sonra,aşkın şeyi çıkacaktır
Ya senin kurbanın ne yapacaktır
Meyhane köşelerinde konaklayacak,hala cüzdanının içerisinde
Bir şeyler kalmışsa,hatırı sayılır müşteriler listesinde olacaktır,
Eyer kalmamışsa,eski günlerin varsa,hatırına iki kapıdan birine
En yakın yerde ağırlanacaktır.
Ya sokak kapısı
Ya mutfak kapısı..
Ondan sonrası,kaldırımlar,parklar,traşsızlıklar vs
Biliyormusun aşk
Butün bunları bilmeme rağmen,insanım ya
Yinede sensiz olmuyor
Demeyi unutmuştum,tabi ki bir ihtimal daha var,umut,umutlu olmak
Direnmek,dayanmak,yıldızların üstünden hiç inmemek
Hayatın son demine kadar,bir yastıkta iki başla kocamak
Senin yerini başka isimler almış olsa bile,yinede ne güzel
Saygı,sevgi gibi
İhtimal dedimya,bilmem kaç milyarlık dünya nufüsunda bu şansa
Kaç yüce çift sahiptirki
Ben seni iyi tanırım aşk
Sen tuttunmu birini,ya vezir ya rezil eden değilmisin
Seninle haşır neşir olan,ne yapacağını bilmiyorsa nasıl sevinsin
Ayaklarını yerden kesip,havalarda uçurduktan sonra,yerlere
Çarpmayacağını nereden bilsin
İşte aşk,ne seninle,nede sensiz olmuyor
Hırçınlığın,vazgeçilmezliğin,ama kanlı ama kansız
Öldürüyor,öldürüyor,öldürüyor
Demezlermi,aşk,insanı ya öldürür,ya süründürür diye
Olsun,
Aşk için ölmeyene,aşık denirmi
Ama beni hiçmi hiç unutma aşk,çünkü,ben ve o olmasaydı
Sen hiç olmayacaktın,bilirmisin hiç.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:03 AM
Yüzü Cama dayalı bir çocuğun
Baba hasretiyle kaç gece bekledim seni
Her gün biraz daha yorgunken
Daha bir suskunken her günkünden
Şarkılar söylerdim bilinmez makamlardan
Şiirler dökülürdü yüreğimden
Ya sana doymadan çekip gidersem

Gizli bir yas gibi büyür sensizliğim
Ağaçlarda bir kuş yuvası olurum
Yabancı gözlerde aynalardayım şimdi
Bir sen kaldın zulasında hayatın birde ben

Derdimin tek anlayanı
Yüreğimin güleç yani
Günışığım, Gökkuşağım, deli kanımsın
Yürekliysen sende beni sev bu gece
Kunduramı bağlamayı öğrendiğim gün
Kendimi sevdiğim kadar,

Sen şiir olmuşsan şiir sensizliktir artık
Çünkü yokluğuna kurşun işlemez
Nicedir gözlerim dalıp gider
Nicedir ekin tarlasında rüzgar sari değil
Sessiz hüzünler yazılmış alnıma
Bir güneşin doğuşunu bekleyerek

Otuz bahar sonrada olsa
Adı sensizlikte olsa yılların
Bir ambulans sireninde ve sedyesinde de olsam
Yinede hatırlarım seni
Ömür son limana demirleyince
Anlatacak çok şey kalır doğmamış bebeklere

İşte böyle prenses
Kaç hasta bekledi sabahı
Benim seni beklediğim kadar
Bir çocuğun ölümü kadar hazin
Bir segah taksimi kadar yaralı
Kalem olsa dünyadaki bütün ağaçlar
Ve bütün denizler mürekkep olsa
Senin şiirini yazamam yinede

Bu şiiri sana armağan ettim prenses
Yanına almayı unutma sakın,
Belki soban sönmüş, belki kitabın bitmiş
Belki dizlerinde battaniye
Yalnızlığın iç çekisini duyarsın
Paketteki son sigaram ve titrek bir mum alevi geçmişe dalarsın.
Kimseler görmesede GÜLÜM
Sende kanarsın sende yanarsin.....

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:04 AM
Deryanda kırık bir salım
Meçhule itiyor beni dalgaların
Bu deryada ziyan oldu yıllarım
Yinede bir vefasızı sayıklarım
Dili olsa da anlatsa rüzgarların

Tövbe ettim artık sana
Bende ben kalmadı anlasana
Dertleri sen tanıttın bana
Yüreğimde ki vefasızı koparıp alsana
Bel ki barışık olurum hayata

Gücün yeter herkesi yenmeye
Asi oldum sayende isyan ediyorum herşeye
Hasret bıraktın beni neşeye
Alıştım her seferinde sana yenilmeye
Alıştım gönlümü vefasızlara vermeye

Her insanda bulunan duygusun
Benim artık en büyük korkumsun
Bu duygu benden uzak olsun

Bazen bir çift kara gözle vurursun
Bazen kırılmaz gurursun
Bazen en büyük mutluluksun
Ama yinede benim en büyük korkumsun
Biliyorum sen beni mezarda da bulursun.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:04 AM
Nesin sen
Cesaret mi?
Kocaman bir yürek mi?
Hayata karşı işlediğim bir suç mu ?
Aldığım nefes mi?
Verdiğim hava mı?
Nesin sen sürpriz mi?
Yoksa taviz mi ?
Söyle nesin sen.

Biliyor musun aşk
Hayatın acımasızlığından değil korkum
Korkum sendendir
Biliyor musun hayat bazen kocaman bir yalan
Bazen gerçek bazen de kendisidir
Bu kadar sahteliğin için de işin ne
Nesin sen söyle.

GooD aNd EvýL
09-10-2007, 11:04 AM
Hayatı anamın karnında acıyı,
Sevdayı aşk ile öğrendim
Anam bana dürüstlüğü aşk ise
Bana hayatın acılarını öğretti seni öğretti
Seni sevmeyi sana aşık olmayı
Ama nedense sen benden,
Ayrı ben sana tutsak
Neden kaçıyorsun be!
Demek ki aşk onu benden
Uzak tutuyormuş meğerse
Hep kandırılmışım yazıklar
Olsun beni tekerleklerin,
Altına attın helal olsun
Ne diyeyim...