PDA

Tam Sürümü Görüntüle : Şiirler


Sayfa : 1 2 3 4 5 6 7 [8] 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23

GooD aNd EvıL
09-13-2007, 04:51 PM
Bahar gözlüm yollarını,
Seher vakti bekliyorum.
Kaldırımlar şahidim ki,
Beni senden saklıyorum.

Hüsam boyum, boyuna denk
Huyum tam da huyuna denk
Çiçekler derdim, rengarenk
Yine kendim kokluyorum.

GooD aNd EvıL
09-13-2007, 04:52 PM
beni sevme
ellerini sev
ince uzun parmaklarını
ve harfleri
sesli, sessiz...

beni sevme
geceyi sev
umudun dününü
hüznü
aşkı ve acıyı

beni sevme
sabahı sev
hadi kalk yüzünü yıka
gülümseyerek bak aynaya

beni sevme
denizi sev
büyük maviliği
küçük mutluluğu
dokunabilmeyi
ıslanabilmeyi birkaç damlayla
özlemeyi, sevmeyi
ve unutmayı sev

GooD aNd EvıL
09-13-2007, 04:52 PM
Seninle buluşmamız ne kadar zor olsa da,
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Beş dakika baş başa kalmamız suç olsa da
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.

Çağırsam bile gelme,yorulma ne olursun,
Sen üzülme,incinme,kırılma ne olursun,
Beni yanlış anlam,darılma ne olursun,
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.

Bir gün bensiz kalsan da benimle yaşamanı,
Aşkımı değerini sır gibi taşımanı,
Nemli bakışlarınla resmimi okşamanı
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.

Senden tek dileğim var,özel imtiyaz değil,
Kulun başka bir kula ibadeti farz değil,
Haşa!Yaratan gibi beş vakit namaz değil,
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.

GooD aNd EvıL
09-13-2007, 04:52 PM
Gün olur da bir gün çekip gidersem
Bilinmez yerleri mekan edersem
Basıp da bağrıma taşa yar dersem
Beni bağa değil dağlara sorun

Bir çiçek misali düşersem elden
Sanmayın vazgeçti gönülden serden
Haberim gelmezse o meçhul yerden
Beni saza değil tellere sorun

Hasretlik acımı tamladığında
Mevsim yollarımı karladığında
Gözyaşım yerlere damladığında
Beni suya değil sellere sorun

Sahipsiz bağıma baykuş konunca
Bülbülüm, feryadım figan olunca
Elimle diktiğim güller solunca
Beni o’na değil ellere sorun

Bir iken ikiye bölündüğümde
Yalnızlık yasına büründüğümde
Özümle, sözümle süründüğümde
Beni göğe değil yerlere sorun

Ya bir çalı dibi ya ormanlıkta
Ya çıplak kayalık ya bir dağlıkta
Ya bir düz ovada ya da sığlıkta
Beni yaya değil oklara sorun

Muradım yanarsam ahsız amansız
Ocağım kalırsa korsuz dumansız
Bedenim cansızsa damarım kansız
Beni vara değil yoklara sorun!

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:01 AM
Gizli sevda okuyla kalbin yönüne;
Battığın Kişiyim ben, Tanımadın mı?
Bir kuru yaprak gibi rüzgar önüne;
Kattığın kişiyim ben tanımadın mı?

Sana koştum ömrümce... Sevgimi anla!
Feda ettim kendimi, kendimi canla.
Bazan sevgi gösterip, bazan isyanla;
Çattığın kişiyim ben, tanımadın mı?

Kavuşmamız kaldı bir başka bahara,
Sevdan gizli kanayan, kapanmaz yara.
Savurup kollarından, başka diyara;
Attığın kişiyim ben, tanımadın mı?

Senin itiverdiğin: Aşk denizine...
Aşk ateşi saldığın bet-benizine.
Saçlarını okşarken senin dizine;
Yattığın kişiyim ben, tanımadın mı?

Demek' bensiz yaşadın Bahar-Yaz'ını?
Ben çekmiştim senin o, Bin-bir nazını...
Şiir yazarken sana, gurur hazzını;
Tattığın kişiyim ben tanımadın mı?

Seni öyle sevdim ki ben: Ölesiye...
Neden düştüm gözünden sevgilim niye?
''-Aşkıma köle olmuş! Bir ESİR...'' diye:
Sattığın kişiyim ben: Tanımadın mı?

(2002-Babaeski)

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:01 AM
en kesif duygulardayım
kimi görsem sen sanırım
saçını görmediğim
adını bilmediğim
duygular sarar beni

bilirim bilirsin sen bu halleri
aklına koyarsan sevebilirsin
bu engeller küçük aşılabilir
beni anla daha fazla yorma
sevginle yücelt

beni fark et
gönlümü gönlüne park et
beni taşla sularımı çoğalt
dört pınar eyle

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:01 AM
Ayrılığın acısını senden öğrendim
çaresizlik neymiş ilk defa hissettim
yalnız sunu unutma ki ilk göz ağrım
mazlumun ahini yerde koymaz Allah’ım

Bir gün olur sende âşık olursun
göğe bakan başını yerlere vurursun
iste o zaman anlarsın benim halimi
unutamazsın seni ağlatan o zalimi.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:01 AM
Oturuyorum karanlık odada
dilimde yine aşk şarkıları
elimde sigaram.
Gönlüm açmış kanadını,
uçuyor hüznüm.
Belki bir gün bulurum ışığı ne dersin?
Ben ümidimi yitirdim aslında
ama ümitsiz yaşanmaz derler.
Sanki ben yaşıyorum bilmezler ya neyse.

Aslında dağ gibi umutlarım vardı.
Tüketenlere helal olsun.
Nasıl da rahat ederler şaşarım.
Gözüme bakarlar güler geçerim.
Bilmezler ki beni ezmeye güçleri yetmez.

Kim durabilir sen olmasan karşımda kim?

Ama sen
elimi kolumu bağlayan sen.
Benim gözbebeğim sen.
Aşk şarkılarımın adresi sen.
Kükreyen aslanken uslandiran
yine sen.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:02 AM
Gecenin karanlıktan sıyrıldığı gibi çıkar
beni hayallerinden
Ayışıklı *******de
tül perdelerin ardında görmeyeli çok oldu
oysaki ben seni tül perdelerin ardındaki
sülüetinden bile tanırdım
Ben seni..! hummalı bir gecenin sabahında,
uykusuzluğumu bir çoban ateşinin sıcaklığında
kaybettim
oysaki ben seni
buharı üzeride tüten bir ekmek gibi sevdim
tabakamdaki tütüne ışığı ekledim senin yerine
ve acılarımın üstüne tabakamdaki tütünü
Aşina olduğun tüm yüzleri üzerine
ay tutulması düştü farzet
farzet beni hiç tanımadın
beni asude yalnızlığımla başbaşa bırak
Ve beni unut

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:02 AM
Beni unut demiştin
Yıldızlar başıma çökerek
Anılar kaşımı yırtarak
Umutlarımın ışığı kor dağlarla sönerek
Beni benden kopararak
Uzaklıkların seraplarına itmiştin

Hüznün balyozu ruhumu sökerek
Güllerin kanlarını ellerime dökerek
Sahillerin dudağında gözyaşı içerek
Mazinin ve maviliğin tablosunu karanlığa iterek
Boşlukta saplanan yüreğimle sükut çekmiştim

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:02 AM
Beni unutamazsın bilirim, beni unutamazsın
Denizin durgunluğu, gözlerimi
Coşkunluğu, saçlarımı hatırlatır
Kulaklarını tırmalar sesim, hayatından silemezsin
Beni unutamazsın bilirim.
Parkın tozlu yollarında yalnız dolaşacaksın
Mutsuz gökyüzünde bir iki yıldız, ışık tutacak karanlığına
Delikanlının biri uzanacak ellerine ansızın
Çaresizliğine, yalnızlığına irkileceksin
Ve daha sonra tarakta kalan saçlardan anlayacaksın ihtiyarladığını
Dudaklarının pembeliği solacak
Cilâsı çıkmış bir mobilya gibi eskiyecek güzelliğin
Kahrolacaksın !

Ve bir gün gelip, beni anlayacaksın.
Oysa; vakit çoktan geçmiş olacak
Ama sen yine de sözlerime aldırma.
Gözlerin zamansız ıslanmasın.
Çünkü, artık çocuk değilsin
Güneşin nereden doğduğunu bilirsin
Başka bir İstanbul olmadığını bilirsin
Ve seni nasıl sevdiğimi bilirsin
Ama gitmek istiyorsan, yine de sen bilirsin..

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:03 AM
seni alıp gitti benden o yıllar,
adım adım gölgesinde hatıralar
kadehlerde aradım aşkın izlerini ,
sarhoş etti beni yaşananlar...

ne güzel yıllardı, hayat verirdi
dikenli yollar seninle vız gelirdi
kimlere inandın, kime uydun
istediğin ben değil miydim...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:03 AM
Bayramlık tutku değil bu
Ama, yeni mi yeni bir tebessüm hayata,
Küllenmemiş uzun bir bekleyiş
Uzakları yakın eden dostluğumuz
Canciğer kardeşliğimiz senle
Senle beraber olmak sanal alemde de
Bir kehf suresi bereketi işte,
Çilekeş bir aşkıma senle çareler aradım kaç defa
En son “keçi inadı” tutmuştu birilerini
Keçiler kimden ders almışlar bilir misin ki!
Galiba! Bilirsin.
Yine söylemeyeyim gülersin sonra abla,
Ta yaban ellerinden
Bir gece yarısı ansızın görüşmek seninle
Canım Feyza’yı kucağında
Yanağını öperken görmek ne güzel,
Senin mutluluğa hasret yüzünde
Bir gece yarısı gülümsemesi ile görmek ne güzel,
Yüreğimde, abla tadında sevgin alev alev
Kalbim seni mutlu görmek için atıyor her defasında
Tabiri zor belki ama, sana çok alıştım çok,
Su kadar aziz ol canım
Toprak kadar da ailene vefalı ol ölene kadar..
Dualarım seninle,
Bu şehirde bir senin gülümsemene
Bir de gül yarime tutunarak yaşıyorum sadece.
Sen de lütfen ne olur beni unutma e mi canım.

Senin için ablacığım Azra,
21 mayıs ‘04

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:03 AM
Farzet bir kaldirim köşesinde ağlayan bir çoçuğum.
Ben ve yalniz elimde senden kalan o resmin ve gözlerimde verdigin aci gözyaşlarim.
Şimdi senden birtek şey istiyorum beni unutma, çok uzaklarda olsam ve
Aci çeksem dahi beni unutma
O güzel günlerimizin hatırına el ele dolaştiğimiz o sokaklari unutma.
Gece olduğunda saat oniki'yi vurduğunda beni unutma.
Hatirla seni sevdiğimi nasil haykirdiğimi,
Hatirla senin için bu canim sana feda olacağini unutma.
İstemiyorum senden bir yardim küçük bir umut,
Yalniz beni unutma.
Hayat devam etsede , senerlerce seni sevdiğimi unutma,
Olsada kalbinde bir başkasi, sevsede seni benden çok,
Seni bir zamanlar sevdiğimi unutma
Beni unutma ..

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:03 AM
Bir gün gelir de unuturmuş insan
En sevdiği hatırlarsa bile
Bari sen her gece yorgun sesiyle
Saat on ikiyi vurduğu zaman
Beni unutma

Çünkü ben her gece o saatlerde
Seni yaşar ve seni düşünürüm
Hayal içinde perişan yürürüm
Sen de karanlığın sustuğu yerde
Beni unutma

O saatlerde serpilir gülüşün
Bir avuç su gibi içime ey yar !
Senin de başında o çılgın rüzgar
Deli, deli esiverirse bir gün
Beni unutma

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:03 AM
Bir gün gelir de unuturmuş insan
En sevdiği hatıraları bile
Bari sen her gece yorgun sesiyle
Saat on ikiyi vurduğu zaman
Beni unutma
Çünkü ben her gece o saatlerde
Seni yasar ve seni düşünürüm
Hayal içinde perişan yürürüm
Sen de karanlığın sustuğu yerde
Beni unutma
O saatlerde serpilir gulusun
Bir avuç su gibi içime, ey yar
Senin de başında o çılgın rüzgar
Deli deli esiverirse bir gün
Beni unutma
Ben ayağımda çarık, elimde asa
Senin için su yollara düşmüşüm
Senelerce sonra sana donuşum
Bir mahşer gününe de rastlasa
Beni unutma

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:03 AM
Ne olur sevgilim söz ver bana
bir sözün yeter bu cana
ömrünce beni unutma
şimdi bana söz ver
ne olursa olsun
evlen sende dahi
ölünceye kadar beni unutma
sözünü tutmayıp beni unuttuğunda
bu can bu bedende durmaz bir daha
sözünü de beni de ölünceye kadar sakın unutma.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:03 AM
Şafaklarda güneş olur, doğarım saçlarına,
kızıl sarısı renklerimle okşarım tel tel.
sabahın ilk rüzgarlarına biner gelirimde,
tenine siner ürpertirim bedenini ılgıt ılgıt.
günaydın derim sana,pencerene konan serçelerden,
şarkılar fısıldarım aşka dair, anlamasan da sen;
beni unutmak kolay değil...ben unutmadıkça!

Yollarına taş olurum, toprak olurum; utanmam,
toz duman olur yapışırımda gidemezsin bensiz bir yere.
sofrana ekmek olurum, bardağında su!!! fark etmez,
yağmur olur ıslatırım seni; sindirerek içime.
damla damla sevişirim, sen hissetmesen de,
kaçtıkça benden,daha çok yaklaşırım ben sana!
beni unutmak kolay değil...ben yaşadıkça.

*******ine örtü olurum incecik,sararım seni!
dolunayda gülerim, yıldızlarda öperim ;bilmesen de?
uykularında rüya , rüyalarında yine ben..hep ben...
alaca karanlıklarda ferin olur yanarımda görürsün,
yere serdiğin döşek, başını koyduğun yastıktır sevdam.
uyusanda,uyansanda gözbebeklerinde yüreğim;nöbetçin,
beni unutmak kolay değil....ben ölmedikçe.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:03 AM
Belli oldu niyetin
Bana bir gün seni sevmeyeceğim diyeceğin
Ben her gün acaba bugün mü diye mi bekleyeceğim
Belli oldu hevesin
Seni sevmiyorum derken kısılacak mı sesin
O yarın olmasın istemiyorum
Gideceksen bile
Söylemeden git
İçimde umut kalsın döneceksin diye
Silmek zorunda bırakma tüm hatıraları.
Medet kalsın yüreğimde
Derman dizlerimde
Sensizliğe alışırım belki
Zamana ayak uydurup
Git be sevdiğim beni uyutup
Ama söylemeden sevmediğini
Git gözlerime bak susup.

Dizdirme kendini kurşunlara
yüreğimde
Git gözlerime bak, susup
Git bir annenin şefkati ile dizinde uyutup.

Sormam kimselere gelip mahalleye
Dualarımda kal vardığımda secdeye
Umudum olsun ahiret
Sevmediğini söyleyip içimde oluşturma
pişmanlık, kin ve nefret.

Zaman bu elbet siler her şeyi
Bitirebilir nice sevgileri
Ben duymak istemiyorum sadece.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:04 AM
O esrarlı yangına bu can nasıl dayandı
Sahile vurdu kalbim su yandı, kum da yandı,

Bir mum gibi eriyip aktı uykusuzluğum
Ölüme baş kaldıran dertli uykum da yandı

Yurdumdan mahrum edip dolaştırdın cem gibi
Ruhumla söndü alev sonra ruhum da yandı

Kül oldu bir yiğidin figanıyla her umut
Bülbülün küllerine konan puhum da yandı

Böylesi bir yangın görmedi Nemrut bile
Kaktüsün gölgesinde nazlı ahım da yandı

Ahımdır zannederdim en belalı kıvılcım
Kirpiğine dokunan kanlı ahım da yandı

Bir damla su ver bana ey çöl, bari sen küsme
Kalmadı hiçbir şeyim bak günahım da yandı

Yenilgiler bir tufan gibi çöktü üstüme
Ülkem yıkıldı heyhat, ordugahım da yandı.

Köleleri her akşam duman kıldı gözlerim
Başıma tac ettiğim padişahım da yandı

İlk defa böylesine tutuştu gökkuşağı
Renklerim siyah oldu ve siyahım da yandı

Ondan başka ne varsa yandı, yandık sen ve ben
Onu göreyim diye kıblegahım da yandı

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:04 AM
Düşmüşüm bir kuyuya çıkaranım yok benim
Karşımda görsem seni o an titrer bedenim
Elime geçen şansı bir sözle yok edenim
Bitsin artık bu akın beni yalnız bırakın

Size anlatılanlar inanın ki masaldı
Deryâda kullandığım derme çatma bir saldı
Gelen büyük fırtına onu da benden aldı
Ölümüm zaten yakın beni yalnız bırakın

Bana aşkı sormayın ben aşktan ne anlarım
Beklemiştim kapında geçti o zamanlarım
Tanıyınca ben seni bitmedi amanlarım
Sonu geldi bu aşkın beni yalnız bırakın

Sükûtu kilit yaptın kırılsa da kanadım
Beklemediğin bir gün ulaşır sana yâdım
Yazdığım bu şiirle yaşayacaktır adım
Aşkım büyük bir yangın beni yalnız bırakın.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:04 AM
Kapatın ışıkları... Perdeleri kapatın...
Güneş doğmasın bugün.
Beni yalnız bırakın.

Ayrı dünyaların iki farklı çiçeğiyiz biz.
Ne kadar çok istesekte mutlu olamayız biz.

Durdurun saatleri... Zamanı geri alın...
Şafak sökmesin bugün.
Beni yalnız bırakın.

Siz ne derseniz deyin o başkasını seviyor.
O bir başka aşkın deryasında kürek çekiyor.

Ona ait ne varsa... Hepsini çöpe atın...
Gözyaşlarımla bugün.
Beni yalnız bırakın.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:05 AM
Yokluğunu soluyorum son günler.acı geliyor,ağır geliyor sensizliği taşıması...

Hayallerim vardı bölük pörçük,gece aydınlığında umutlarım vardı
yüreğimin bir kenarını aydınlatan.
Sevinç çığlıkları yankılanıyordu sessizce odamda...
Ellerin, yeşil gözlerin, tatlı bir tebessümle kıvrılan dudakların vardı...
Sen vardın soluğumda, kalp atışlarımda
Hayallerin böyle silik değildi karşımda...

Tutkularım vardı
Heyecanlarımsa doruklarda
Özlemlerim çılgınlıklardan öteydi
Bekleyişlerim sınırsız
Yani sen vardın hayatımın her yanında

Beni sensizliğe mahkûm ettin
Yokluğuna
Sınır çizdin hayallerime
Sevincimin sesini boğdun
Yapma ne olur
Beni hasretine alıştırma

Alışmak ötesindedir sevmenin!
Sessizliği, yokluğunu senden çok seversem...
Korkuyorum,
Belkide seni bu kadar çok sevemem !!!

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:06 AM
ey güzel yüz
ey uykusunu alamamış göz
çiçeklerin akrabası
mutluluğun haritası
saçlarını avuçlayan kız
beni yolcu et
bu kalkmakta olan son gemiye
yetiştir beni
terimi sil
kirimi yıka
kalın giysilerimi katla
bavuluma yerleştir
vedaya gerek yok
sadece ellerimi okşa
gözlerim eğik yürüyeceğim
gözlerimi arama
bir cebime kâğıt mendil yerleştir
bir cebime boş bir kâğıt
bankta oturalım biraz
ama konuşmadan
akşam yaklaşmadan da gideyim
belki başımı kaldırmadan gülümserim de
ama konuşmam
ne diyeceğimi bilemem
öylesine konuşursan
en fazla başımı sallarım
yüzünü göğsüme yaslama
ağlarım
korkarım
yaklaşmadan giderim akşam
ağırlığını taşırım
kışın
hadi beni yolcu et
saçlarını avuçlayan kız

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:06 AM
Gönül ufkunda doğsun sabahlarım
Seher vakitlerine, beni de götür.
Köprüler kur, yüreğinden yüreğime
Kimseye yol verme, tek beni geçir.

Bin gel, sevdaların küheylanına.
Gördüğün rüyalara, beni de götür.
Çek al beni, gözlerinin şavkına
Daldığın uykulara, beni de yatır.

Mızrap ol, dokun gönül tellerime.
En içli nağmelere, beni de götür.
Azat etme beni, düştüm ellerine,
Al gönül kafesine, sakla bir ömür.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:06 AM
Bir imzam var ki
darmadağın
Çok yorulmuş
Ama yüreği hala çocuk
İnsanlardan kaçan
Hep hüzünlü
Kendini şiire vermiş
Garip mi garip
Artık tat almıyor
Yargıç rolündeki insancıklardan
Yalnızlık halısını
İlmik ilmik dokuyor
Satranç gibi bir imza işte
İmzam ayni ben
Hep bir şey arar
İlmikleri çözülür
Mat olur bulamaz.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:06 AM
Yazdığım kadarınıda
Yazamadım aslında
Seni göremediğim
Kadarını sevdim
Işığından aydınlık karanlığım
Sen değil ben sevdalıyım
Merhaba Canım
Hüzün benim Adım.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:06 AM
Zaman geçip gidiyor
Aynaya baktığında yüzündeki çizgilere üzülme anne...
Güzellik fayda etmez çektiğin acılara...
Ellerinde hatırlıyorum zamanı...
Yıllar önceki pürüzsüz ve narin,şimdi gördüğüm
Geçen zamanın bıraktığı izler...
Ya o derin mavi gözler...
Neler söylüyor sessizce...
Haykırıyor mutsuzluğunu kelimesiz...
Kelimesi kader...
Yanakların hep ıslaktı anne!
Mutluluk neydi biliyormusun?
Annem mutluluğu bilmiyor..!
Çünkü onun hatırlayamayacağı kadar azdı mutlulukları...
Adını koyamadı yaşamının
Belki yıllardır hayal kurmuyor...
Düşleri ölmüş...
Öldürülmüş..!
Senin hayatın neden böyle?
Umutların yokmuydu...
Yaşamdan soyutlanmış gibisin
O hep seni yarım bırakmış...
Hayata hesap sormadın anne..!
Sormadın sana verecek cevabı olmadığını biliyordun...
Şans senden yana değildi...
İçimi garip bir duygu sarıyor
Gerçekleri buldukça...
Annemin ellerinde hatırlıyorum zamanı...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:06 AM
Umutsuzca doğan kelebek misali
Sevgimizde böyle olurdu belki de
Bir günlük çok kısa değil mi
Ona da razıydım be gülüm.

Sana gülüm dedim ya
Sevgimiz gül gibi olsun
İlkbaharda açıp sonbaharda solsun
Vazgeçtim aşkım oda olmasın.

Peki, şunu dinle canım
Benim duygularım aşk olsun
Ne ölsün ne solsun
Ebediyen ölümsüz olsun.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:07 AM
Kamyoncudur. Benim babam,
Evde duramaz bir gün adam,
Eve girdiğin de oturup soluk alamaz adam,
Telefonu çaldığın an;
Derim hemen; babam,
Sana gene yol gözüktü, yolun açık olsun babam,
Adam çalışır gece gündüz,
Benim babam da var bir bela,
Sizin deyiminizle hasta,
Bırakmaz adam'ın yakası'nı her gün başta,
Nedir bu bela diye sormayın,
Benim babam, sadece hasta
Duramaz ayazda karakışta
Benim babamın adı: Ramazan
Soyadı: Karayaz
Ey! Benim garip babam,
Adın gibi doğmuşsun ramazan'da
Soyadın gibi boğulmuşsun kara yazı'ya.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:07 AM
Keşke bir rüya olsam,
Rüya içinde
Alışılmamışlar,
Görülmemişler diyarında,
Savrulmayı bekleyen
Bir birşey olsam.
Beni savuran
Birşey de ben olsam,
Ben beni savursam
Benler içinde,
Bana imrense birşey
O da savrulsa
Savrulsak birlikte
Rüya içinde.
Sonra birden uyansam,
Rüyamın rüyasından,
Rüyada olduğumun
Farkına varsam.
Bağlasam kendimi,
Bir uçurtmaya
Kendimi bağlayan
İp de ben olsam.
Sonra kopsam birden
Uçsam ummana,
Kaybetsem kendimi
Sırlar içinde,
Ben beni arasam
Benler içinde.
Sonra birden beni
Kaldırsa annem,
Anlatsam da ona
Gördüklerimi,,
Desem:
Ben...ııı...ben...eee,
Unuttum

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:07 AM
Ne zaman bırakacak peşimi dertler, ne zaman
Bıktım bir dertten diğer derde koşmaya
Tam birinden kurtuluyorum, diğeri koşup geliyor
Bu dertler benim başımdan hiç gitmiyor

Canım gibi sevdiğim, beni terk ediyor
Hep sabır hep sabır, sabrediyorum
Belki gelir diye küçük bir ümitle bekliyorum
Dertler yine bırakmıyor peşimi binbir dert çıkıyor.

Belki birgün bitecek bu dertler ama ne zaman
Beni benden aldıktan sonra mı bilmem
Ömrüm geçip, kalbim taş olduktan sonra mı?
Bilmem belkide bitecek, bir ümit bekliyorum yılmadan.

Bazen diyorum yaşamaya bile hakkım yok
Artık gücüm tükeniyor, ümitlerim yok oluyor
Ağlamak istiyorum, göz pınarlarım kurumuş,
Sonbaharda dökülen yapraklar gibi sararmış solmuş.

Ah şu gönlüm ah, neler çekti, nelere katlandı
Mutluluğa ulaşmak için hep savaştı
Hatta mutlu olmak için kırıldı, yıprandı
Yine olmadı, yine olmadı...
Hep üzgün, hep kırgın, hep dert buldu
Artır dayanacak gücüm kalmadı
Ne ümitlerim, ne sevinçlerim
Hepsi kayboldu, bitti
Yeri dertlere bıraktı gitti.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:07 AM
Seni düşünürüm, her saatin her dakikasında,
Seni katarım bildiğim her güzel şeyin içine.
İsmini kazırım kalbimin derinliklerine.
Şiirler yazarım sana bıkmadan usanmadan,
Bildiğim en gizemli şifrelere senin adını koyarım.
Resimlerini çizerim odamın her köşesine
İsminin geçtiği her yere giderim,
Belki seni görürüm diye.
Yolların yolcusuyum yıllardır,sırf sana rastlarım diye.
Evinin tek bekçisiyimdir,
Soğuk ve ayazın bir numaralı direnişçisiyim.
Her gülün ahtı vardır bende
Parmaklarım dikenlerin yıllanmış izlerini taşır,
Senin için kopardığım her dalın.
Ve beklediğin durağın kaldırım taşlarındanım.
Bildiğim her şeyin en güzeliydin sen...

03.12.2003
(Gökben'e)

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:07 AM
gece tuttu ellerimden...
düşerken ben
ardıma bakamazken korkudan
tam dağılacakken ruhum
gece geldi
ve tuttu ellerimden...


dolunaydı gecenin adı
yakamozdu ışıltısı
dennizle de dosttu
gökle de
benım gecem...


gecem gıttı sonra
gunesi bıraktı bana..
ve gıttı
ama hiç bir güneş
beni
onun kadar ısıtmadı...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:07 AM
Çaresizliğin kollarına
Acının kelepçesi ile
Bağlı olsa da yaşam;
Karanlıklar seni korkutmasın
Teslim etme yaşamı
Ölümün kucağına

Yaşam güzeldir her şeye rağmen
Yalnız nefes almak olsa bile.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:07 AM
Bana benim gibi biri lazım,
Benim gibi dertten anlayan,
Gerçek aşka susayan,
Bana benim gibi biri lazım.

Üzülünce yalnızlığa sarılan,
Kadere değil kendine darılan,
Sahte sevgilerden yorulan,
Bana benim gibi biri lazım.

Ömür boyu çile çeken,
Gönlüne çileler eken,
Derdini mısralara döken,
Bana benim gibi biri lazım.

Her gün ağlamaya alışan,
Gerçek sevgi için çalışan,
Kederlerle yarışan,
Bana benim gibi biri lazım.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:08 AM
Yalnızca yağmur yağdığında
Seviyorum bu şehrin insanlarını..
Herkesin yüzü gözü ıslak,
Başları eğik omuzlarının arasında..
Yağmur yağdığında... Herkes..
Benim hep olduğum gibi...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:08 AM
Kopkoyu karanlıklarda yalnızlığımı yaşarken
yanlış mekanlarda sürekli yanlışlığını yaşayan
minik bir kaldırım kuşuna rastladım
kimsenin yüreğinde sığınacak bir yuva bulamamış
gündüzün yanlışları gecenin yalnızlığına devrilmiş
pusulasız ve yelkensiz bir gemi gibi savrulup durmuş rüzgarlarca
kimse anlamamış suskunluğunu
ansızın ürkekçe gelip kondu yaralarımın üstüne
benim gibi bir adama iltica etti
söylenen her yalana inanarak bütün kuşlarını salmış gökyüzüne
kuşları geri dönmemiş
kanayan kalbine acıları sığmamış
*******i gizli gizli hep ağlamış
kimse anlamamış, anlaşılmamış
umutları azaldıkça umarsızlığı çoğalmış
sabahsız *******in karanlık burgaçlarında
örselenmiş yüreğini başkaldırısal intiharlara vurmuş
o genç ve güzel ömrünü
kirletilmiş sevinçler, yağmalanmış sevgiler eskitmiş
sessizce kanayan yüreği ansızın düşünce avuçlarıma
çoğul yalnızlığım bozguna uğradı yavaşça şaş kaldım
karanlığımı ve karamsarlığımı anlattım umursamadı
ürkekçe gelip kondu yaralarımın üstüne

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:08 AM
Hayalimde olduğun her vakit
Ağlamak geliyor içimden
Tabi seni görüp de ulaşamamanın
İlleti var sanki bende
Canıma kıyıp kurtulmak istedim ama
Ecel engelledi o son kurşunu
Felaketim olurdu belki
Ağlar mıydın benim için
Tek kurşunu da kendine sıkıp
İnce bir yaşam çizgisinden
Hayata veda eder miydin benim için...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:08 AM
Benim İçin Kahverengi Nedir?
Eşsiz bakışlardır, kalp şeklinde gözlerdir kahverengi...
Benim için sevgi nedir?
Tarifi, söylendiği gibi güç olan,
Bir o kadar da kişiye özel olan şeydir sevgi
Şenden başkasının olamaz asla sevgi...
Benim için acı nedir?
Ne olduğunu ben de anlayamadım
Acının. Sanırsam bu kadar adı dünyada
Senin gibi saf, senin gibi kötülüğün ne olduğunu
Bilmeyen bir insanın olabileceğini görünce,
Şaşkınlıkla birlikte gelen duygudur acı...
Benim için gülümsemek nedir?
Bir uçurumun kenarındayken bile sadece
Senin var olduğunu düşünerek bile
Yapabileceğim şeydir gülümsemek...
Benim için bir gün nedir?
Benim için bir gün gerçek bir hayattır,
Benim günüm seni tanıdığım gün başlamış da
Benim haberim yokmuş ve biliyor musun?
Benim günümün gecesi yok
Benim için mutluluk nedir
Senin her gülüşünde hayat tohumlarımın
Yeniden filizlenmesi bile yeter mutluluğu
Tatmaya ama her zaman yanımda olduğunu
Bilmek insanı ayrı bir mutlu yapıyor...
Benim için aşk nedir?
Uğruna her şeyi yapabileceğin, tek kelimesiyle
Aya bile gidebileceğin, uğruna gerekirse 2 tane kalp
Gerekirse hayatini bağışlayabileceğin insandır.
Benim için aşk nedir?
Sensin.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:08 AM
Umudun kenarına baraka yaptım
Sadece senin sayende
Umudu bir kereliğine tatmak amacıyla
Bir umutsun
Bir karşı koyuşsun sen yalnızlığıma

Umarım birbirimize okuyabiliriz
Sen istedikten sonra ortak bir dille yazabiliriz
Tabii ki mürekkebim bitmeden
Bir şiirsin
Bir defa dökülecek olan dudaklarımdan

Böyle bakmayı nasıl başarıyorsun
Okulu mu var bunun
Nasıl ilk görüşümde benim içimde uyandın
Bir bakışsın
Bir tek sana ait sevgi sıcağı gözlerine

Sesimi tüm insanlara
Duyurmak istedim ilk defa
Hiç çekinmeden hiç duraksamadan
Bir haykırışsın
Bir bir bütün insanların ezberlemesini isteyeceğim

Bugüne kadar hep kendim oldum
Bir tek yalnızlığımı benden saymadım
İlk defa bunu seninle başardım
Bir isyansın
Bir tek yalnızlığıma mualif

Aslında hepsini severim
Bana göre kötüsü yoktur
Ama en çok seni sevdim
Bir çocuksun
Bir kişiyi istediğim gibi şımartabileceğim hayatımda

Hiç bu kadar istememiştim hayatı yaşamayı
Seninle birlikte bunu da başardım
Bunu senin de anladığını bilemem
Bir sevdasın
Bir kere beni hayata bağlayacak olan

Fazla umutsuz olduğum düşünülebilir
Ama sen olmazsan ne anlarım
Senin olmadığın hayattan
Bir intiharsın
Bir kere bile gözümü kırpmadan gidebileceğim

İçimde seni ilk hissettiğimde
Açıklayamadım kendi kendime
Sağol sen gösterdin bana
Bir varoluşsun
Bir tek eskimeye yüz tutmuş kalbimde

İnsanların bir şeye neden
Gözü kapalı bağlandığını
Hiç anlamamıştım seni görmeden
Bir tutkusun
Sonsuza dek umutsuzca bağlanabileceğim

Bugüne kadar nasıl geldiyse
Öyle yaşadım hayatı
Fakat seni tanıdıktan sonra karar verdim
Bir amaçsın
Bir tek yoldan ulaşabileceğim

Bir tek sensin
Bir tek sensin ''Menekşe Bakışlı''

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:08 AM
Sensiz olsam da bir yetim
Sana tükendi hasretim
Sevmemeye yemin ettim
Benim için öldün artık

Ağlasa da dağlar taşlar
Aksa da gözümden yaşlar
Sanma bu aşk tekrar başlar
Benim için öldün artık

Mektuplarınla o resmin
Gazelimden düştü ismin
Lazım değil bana cismin
Benim için öldün artık

Söndürerek ocağımı
Buz eyledin sıcağımı
Çek gözümden sancağını
Benim için öldün artık

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:08 AM
Gelir miydin bana bir baharda ya da yaz da?

Erikler daldayken ya da çimenler hala yeşilken?

Kuzular henüz ana memesini terketmemişken,

mevsimler beni terketmeden?



Gelir miydin bana sen dağlar kar olanda?

Kızılca kıyamet kopmadan yeryüzünde?

Okyanuslar yarılmadan,

ormanlar kağıt olmadan?



Yazmalarım tükenmeden dört mevsimde,

balıklar ölmeden akvaryumlarda?

Yaz demeden,kış demeden,

baharın ilki,sonu demeden gelir miydin?



Bir şiir yazar mıydın bana mesela kağıtların en beyazına?

Merak eder miydin beni göremediğinde?

Özlermiydin mevsimlerin birinde ve

“dokunabilir miydin

gözyaşlarıma “parmağının ucuyla?



Yüreğime gelebilir miydin korkusuzca

bir bilinmezden?

Martı kanatlarında yollayabilir miydin sevdanı?

Tek gözlü korsanlara emanet edip de

salar mıydın yüreğini okyanuslar ötesinden?

Yıldızlara takılabilir miydin sen benim peşimden?

Sen her koşulda bana gelebilir miydin ve

sevebilir miydin beni korkmadan?



Sezer Nişancı



15 Mayıs 2007 İzmir

Körfezde dibe vurmuşum …

Arayan ve soran yok hala

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:09 AM
gel yeter yılları eskitti yıllar
gönül yarim diye seslenince gel
kuzu sesleriyle coşarken köyler
güneş mor dağlara yaslanınca gel

gözyaşın teselli kahır gardaşın
hasret acısından ağırırken başın
peşini bırakta dolunun boşun
kahırdan gözlerin ıslanınca gel

taş gibi yürekle gelme istemem
el gibi soğukca gülme istemem
arayıpta beni bulma istemem
ancak benim kadar hislenince gel

gel vuslat uğruna dağlar aşıpta
gel gurbet ellerle vedalaşıpta
sevda yollarında coşup taşıpta
durulup oturup uslanınca gel

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:09 AM
Geçen gün senin yanında aklıma ölümüm geldi
Sensizlik bir mızrak gibi saplandı kalbime
O son anı hatırladım, o seni koyup gidişimi
İlk defa bu kadar üzüldüm dünyaya geldiğime
Ölüm! kaçınılmaz sonuç o soğuk kelime
Bir gün ucuz bir fahişe gibi koynuma girecek
Yüzümde gezinecek pis ve iğrenç elleri
Korkudan büyümüş gözlerimde hayaller can verecek
Biliyorum üzüleceksin, ama bir gerçek
Bir yerde sevişmek gibi, bir yerde yaşamak kadar
Ne hazin sıcaklığımızın bizi terketmesi
Ve yüzümüze birbiri ardınca kapanan kapılar
Ergeç uzanır bir el son kampanyayı çalar
Anlarız kaçınılmaz anın geldiğini
Şehre bir bomba düşmüş gibi aynalar, camlar kırılır
İnsan arar da bir türlü bulamaz güzelliğini.
Kimse benim kadar bilemez ölümün rezilliğini
Seni koyup gitmenin hüznünü ben anlarım
Çünkü ben sende buldum kendimi, sende sevdim
Senin yanında seninle değerlendi zamanlarım
Ne acı gün kadehlerin boş kalması, şarkıların yarım
Mevsimlerin birbiri ardınca bir anda bitivermesi
Ansızın toprakla dolması gözlerimizin
Karnımıza o çirkin böceklerin girmesi
Kim bilir ölüm belki de bir çilenin sona ermesi
Belki güzeldir, şu sefil dünyaya boş gözle bakmak
Ne çare ki sen varsın, o dünyada sen varsın
Benim korkum ölüm değil, seni yalnız bırakmak

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:09 AM
Birgün bir yıkık mezar görürsen,
Bilki o benim mezarımdır.
Kabirde taşlar karaysa,
Bil ki o benim mezarımdır.

Mezartaşının bir kenarı kırıksa,
Dua'yı boşver birkez an diyorsa,
Dikkatli dinle bir off sesi geliyorsa,
Bil ki o benim mezarımdır.

Mezarlıkta taşlar garipse,
Gökyüzü suskun ona küsmüşse,
Topraklar çatlamış suya hasretse,
Bil ki o benim mezarımdır.

Mezartaşında RAFET yazıyorsa,
Mezarlık taşlık yollar uzuyorsa,
Gürültüden uzak görünmüyorsa,
Bil ki o benim mezarımdır.

1992

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:09 AM
Ruhuma bir kefen bezi yeter de,
Yetmez aç nefsime sırma ve ipek.
Çare yok, yüzünden düştüğüm derde;
Yesem de "toprakla karışık kepek..."

Güneşle bir tutsam girmez hizaya;
Dar bulur, sığmam der, dipsiz fezaya.
Kuyruk sallar, sonra hırlar ezaya;
Benim nefsim, benim nefsim ne köpek!..

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:09 AM
Yıllar var ki adın dilimde hece,
Hüzünle çatılmış kaşım var benim.
Senmişsin diyerek, benim her gece;
Bağrıma bastığım taşım var benim!

Ancak ölür isem bu sevda biter.
Çektiğim hasretin ölümden beter.
Seni beklemeye ömrüm mü yeter?
Kırk yılını aşmış yaşım var benim!

Yastayım siyahtan başka giyemem.
''-Bir umudum vardır! '' Artık diyemem.
Sensiz sofralarda yemek yiyemem;
Bir zehir katılmış aşım var benim!

Dedim:''-Ey sevgili! Gözümün nuru...
Kaynak-pınarlardan daha da duru,
Gözyaşlarım sanki Muson Yağmuru;
Dinmeden süzülen yaşım var benim! ''

Duysana beni: ''-Ey melekler soyu!
Sensiz *******im zindandan koyu.
O karanlıklar ki ******* boyu;
Bir isyanım,bir savaşım var benim! ''

Gülemem. Dünya'yı verseler bile...
Çektiğim hasretin,gözyaşı-çile,
Kalbime taht kurmuş bir hüzün ile:
Önüme eğilmiş başım var benim!

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:09 AM
Yazılmış yazısı alnıma kaderin,
Ölüm olsa da ardından giderim,
Zaten bu aşk yüzünden hederim,
Ya sen bana gel benim ol,
Ya da ben sana geleyim,

Karışamaz ki sana cümle alem,
Yar senin elindedir kalem,
At imzanı bitsin madem,
Ya sen bana gel benim ol,
Ya da ben sana geleyim,

Mecnunun aşkından çöller yandı,
Ferhat’ın sevdasına dağlar delindi,
Benim aşkımla gökler uyandı,
Ya sen bana gel benim ol,
Ya da ben sana geleyim,

Yar çaresiz seni beklemekteyim,
Bana eller aldı onu demeyin,
Ben böyle adaleti neyleyim,
Ya sen bana gel benim ol,
Ya da ben bu şehirden gideyim.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:09 AM
Bakışların alev,yüreğim harman yeri
Yakacaksan,küllerimi aratma bana.
Açarım gönül bahçesinin kapılarını,
Solduracaksan,güllerimi yoldurtma bana.

Aşkı Mecnunlarda anlatma bana,
Konuş ki gönlünün dilinden olsun.
Söyleyecek bir sözüm kalmadı diyip,
Susacaksan,aşk şiirleri yazdırma bana.

Hasretin kahrı zordur çekilmez dert,
Bir vedayla gelirsin kapıma nihayet,
Ayrı dünyaların insanlarıyız hakkını helal et,
Diyeceksen,ömrümü harcatma bana.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:10 AM
Senelerde gecse sen hep benimsin.
Izin verme bir baskasi aramiza girsin.
Paylasamam asla sen benimsin.
SEVIYORUM sen hep BENIM OLACAKSIN...

Rabbim bizi ayirmasin,
Uzak diyarlara yollamasin,
Bizi hasretlikle sinamasin,
Sen hep benim olacaksin.

Gül yüzünden gülücükler eksik olmasin,
Yüreginden sevdam eksik olmasin.
Sen beni kalbine hapsettin,
Sende benim yüregimde kalacaksin...
Ve yanlizca benim olacaksin...
benim hep MAVISIM olarak kalacaksin...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:10 AM
Yaşamadan biten sevdalar
Günahsız bebeklere benzerler
Ya doğmadan gönüllerde kürtaj edilir
Ya doğunca kundaklanıp
Meçhule gönderilir.

Benim sevdalarım da böyledir işte
Kimi umutsuz katledildi
Kimi doğduklarında kundaklanıp
Kucağıma verildi.

Şimdi benim yüreğimde yaşarlar
Akşamları ellerinden tutup
Gezdiririm onları
Bazen de parklarda sırayla sallanırlar
Ayırmadım hiç birini diğerinden
Mutlular mutlu görünüyorlar
Yazık ki ana sıcaklığı nedir bilmeden.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:10 AM
Yatar hüznün doruklarında
Acıyı bal eder
geceyi aydınlatır tüm çıplaklığıyla

Benim sevdam beni bana anlatır
Benim sevdam beni bende ağlatır

Sürüklenir yüreğim
savrulur duygularım peşinden ardı sıra

Sürüklenir uçsuzluğa
sürüklenir bucaksızlığa
sürüklenir yüreğim
savrulur duygularım
peşinden ardı sıra.

Benim sevdam dır ki o beni bende ağlatır
kokusundadır çiçeklerin
rengindedir gök kuşağının
kokusundadır toprağımın.

Benim sevdam
çeyrekler kala sonu gelmez sonsuzluğa
çeyrekler kala sevdalara
beni ben eder benim sevdam
beni bende var eder
yeri geldiği
evet yeri geldi mi
o benim sevdamdır ki
beni bende yok eder.

Acıyı bal eder
geceyi aydınlatır
karanlığı yırtarcasına tüm çıplaklığıyla.

Zaman yetersiz sanılsa da
yaşanır sevsem
evet yaşanır
o ansızın geliveren anlarda

Benim sevdam beni bende ağlatır
benim sevdam hüzün kokar
benim sevdam acıdır
benim sevdam kahirdir
o benim sevdamdır ki
gözyaşlarında yatar bazen
benim sevdam kahkahasıdır
o en onulmaz anlarda
kahkahasıdır gökyüzünün tüm çılgınlığıyla.

Gülüşlerindedir
gülüşlerindedir bilirim
toprağımın teninde bir alev topu halinde yanan
ve yüreğimin derinliklerinde ansızın alev alan.

Hasretidir bilirim
hasretinde yatar ulaşılmazlığının
özlemin dedir sonsuzluğunun.

O benim sevdamdır ki
yanar teninde tüm çıplaklığıyla gün ışığının
yanar teninde gökyüzündeki bulutların
yanar teninde bedenimi yakan yağmurların.

O benim sevdamdır
beni bende ağlatır
perdeler çektirir bir anda gözlerime
maskeler taktırır yüzüme
sevinçlerimdedir aslında hüznüm
bunu yalnızca o bilir.

O benim sevdamdır
umuttur yarindir

O benim sevdamdır ki
beni yalnız bende ağlatır.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:10 AM
Bir düşünceyle ortaya çıkmış,
Felsefe ruhludur benim şiirim.
Konusunda ayrılığı anlatmış,
Bir romandır benim şiirim.

Beynimden ruhuma dolan,
İnsanın ömrüne çile sokan,
Bazen güldürüp bazen ağlatan,
Ayrılık türküsüdür benim şiirim.

Kolayı unutmuş zorlara koşan,
Düşeni her zaman tutup kaldıran,
Zalimlere bir yumruk olan,
Adalettir benim şiirim.

Ölümü anlatır bazı dizelerde,
Bir şarkı, bir ferman kimi yerde,
Sonuçta yazdığım her sözde,
Kardeşliğe koşar benim şiirim.

RAFET ismi geçer şiir sonunda,
Sevdiğim vardır her satırında,
Güleç yüzlü onsekiz yaşında
Yarime yazılıdır benim şiirim.

2001

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:10 AM
Hayata direnemediysem benim suçum
Acılara göğüs geremeyip
Amaçlar için gereken gücü gösteremediysem
Bir kez olsun aynada kendimi göremeyip
Gerektiğinde silemediysem insanları
İnsanlara haykıramadıysam içimdekileri

Sevdiğimi kolundan tutup
Bana bak
Seni seviyorum diyemediysem
Benim suçum.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:10 AM
Hayata direnmediysem benim suçum
Acılara göğüs germeyip
Amaclar için gereken gücü göstermediysem
Bir kez olsun aynada kendimi göremeyip
Gerektiğinde silemediysem insanları
İnsanlara haykıramadıysam içimdekileri
Sevdiğimi kolundan tutup
Bana bak
Seni seviyorum diyemediysem
Benim suçum

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:10 AM
-Aysel Bahçıvan’a

Bütün suç benim göçmenliğimde
Bu gurbetin son durağı bilinmez
Uzaklardan, çok uzaklardan
Gelinir de gidilmez
Özlemim,
Balmumu balçık çamuruna değil
Özlemim yayla türkülerine
Dağların kar pusan yollarına
Özlemim ana vatana

Özlemler çiçek açtı gönül katında
Söyleniyor leyli leyli türküler
Haydi Aysel sılamıza gidelim
Havada sütliman bir sessizlik
Havada vurdum duymazlık
Havada özlem
Bağlıyoruz mutlak gülü bülbüle
Küsmesin mor menekşe

Kadınım da benim gibi,
Özlemiş vatanını, hem de anadilini
Uzatıyor ellerini, on parmağı üstünde
Yüklüyor boynuma olanca vebalini
Bir türkü söyle diyor
Bir türkü söyle bana
Sesinle kımıldasın Türkçe’min heceleri
Alsın getirsin bana, özlemsiz *******i

Söyleşimiz dil alışkın sözlerle
Söyleşimiz türkülerle
Karışsın birbirine
Bildik tanıdık sesler
Karışsın birbirine
Özlem dolu nefesler
Anla beni kadınım, anla beni ne olur
Başkasına meylim yoktur
Başka dilden anlamam
Benim türküm Türkçemledir duyasın
Benim Türkçem Türkiyemdir bilesin.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:11 AM
kızılayda mumlar göreceksin alev alev
ben geleceğim aklına,
sonra yükselde çay içeceksin,
ben çıkacağım karşına,
üşüyeceksin sonbahar akşamlarında,
ki ısınmak ister ellerin...gözlerinde ben.
ne yöne baksan beni göreceksin...
ağlayacaksın bensizliğine, hayalinde ben.
otobüse bineceksin muavin ben...
evdeki dev aynaya bak
yüzünde ben
benim üstüme kurulu senin hayatın
benim üstüme...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:11 AM
Bir yara oldun bende kapanmayan
Kapansanda iz bırakan
Ne yapsam,kaybolmuyor bu yara izi
Ne yapsam...
Öyle bir yara ki görünsede çok derinden
Acısını çekmeyen bilemez
Çeken bilsede ben gibi bilemez
İşte öyle bir yara bu
Benim yaram beni yaran yaram
Acısından,ağrısından uyuyamadığım
Çilesini her gece çektiğim çilemin yarası
Yaşamadan bilemez kimse yaramı ben gibi
Yaşamalı herkez bu çileyi
Hemen iyleşti diye veda etmemeli yaraya
İz bile kalmasa vcudunda gönlünde
Aklında izi kalsın unutma onu
Unutursan bitersin bir rüzgara salarsan tükenir
Kabuk bağladığında kabuğunu soy acısını çek
Çekki sende azda osa izi kalsın
Hatırası olsun acımasız zamanın.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:11 AM
Güzel günleri hayal ederdin
Beyaz gelinliği giymek isterdin
Sonunda bak işte murada erdin
Toprakla evlendin,benim yerime

Hayaller kurardım, hemde çok güzel
Saçlarin yumuşakti,ince ve tel tel
İstemezdim kimse uzatmasın el
Toprağa el verdin, benim yerime

Bakmaya korkardım, gözlerinin içine
Bir baksam giderdim derinliklere
Hayaller kurardım, benim olduğun güne
Derinlikler aldı benim yerime

Bakmaya doyamazdım güzel yüzüne
İstemezdim zarar gelsin, o incecik tenine
İncitirim diye sarmadığım beline
Yılanlar sarıldı, benim yerime

Bu da kaldı bana büyük bir anı
Oysa ne çok düşünmüştüm bu anı
Evlendiğim gün, öpeceğim alnını
Topraklar öptü, benim yerime.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:11 AM
Dostlarım ne yaman bir aşka düştüm
Gurbete uzanan yollar benimdir
Aşkın ateşiyle kavruldum piştim
Hasretle perişan haller benimdir

Gözüm uzaklara takılır bakar
Özlemin bağrımı her daim yakar
Ruhum sıkılıyor bedenim bıkar
Bentlere sığmayan seller benimdir

Aramızda sıra dağlar dizili
Alnımızda bu sevdamız yazılı
Senin adın bu kalbimde kazılı
Gönlünden derdiğim güller benimdir

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:11 AM
Yolarinda Bİr Yolu Yorda Mi VarmiŞ
DaĞlar AŞilmaz DeĞİlmİŞ
Bİr BenmİŞİm Garİp
Benden BaŞka Herkes SevİlmİŞ
KurŞunlar Haksiz Darbe YapmazmiŞ
Ecel Bİr Sanİye SapmazmiŞ
Kaf DaĞi Benİm İÇİmde GİzlİymİŞ
Azraİl IŞik Hizindan HizliymiŞ
İnsanlar Bİrbİrİne İhtİyaÇ DuyarmiŞ
Rabbİm Herkesİ Bİr Bİr UyarmiŞ
Karar Verdİm YaŞam Sensİz YaŞanmazmiŞ
Hanİ Bİr PerŞembe Vardi Bİlİr Mİsİn
Nİyet Ettİm Ben Buna
Benİmle "evlenİr Mİsİn"

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:11 AM
Nasıl Olduğunu Anlayamadan,
Ansızın Girdin Hikayeme...
Bir Kırçiçeğinin
Özgürlüğünü Gördüm Sende,
Yanlızlığındaki Hüznü Yaşadım Gözlerinde.
Seni Sevdim,
Kırçiçeğim Oldun Yüreğimde...
Narçiçeğinin
Kokusunu Duydum Teninde,
Yapraklarındaki Yumuşaklığı
Yaşayıp Hissettim Bedenimde
Seni İstedim
Nartanesi Oldun *******imde...
İşte Böyle,
Böylesine Girdin Benliğime.
Sevdim İstedim Seni Herşeyinle.
Yerleştirdim Yüreğimin En Güzel Yerine.
Vazgeçilmezim
Mutluluğum
Umutlarım Oldun Düşlerimde...
Ve Şimdi;
Yanyana Bir Yaşamda,
Geceyi Güne Birlikte Dönüştürelim,
Acıları Sorunları Beraber Yenelim İstesem..!
Anıları Birlikte Yaratalım
Mutluluğu El Ele Arayalım
Umuda Tek Yürek Olarak Yelken Açalım Desem...
Seni Ölesiye Sevdiğimi Söylesem
Ömrünün Geri Kalanını Benimle Doldurup,
Benimle Eskitmeni İstesem,
Ne Dersin?
Evet Nartanesi
Benimle Evlenir Misin?

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:11 AM
Beni benden aldın verdim sana sevgimi
Eneyücelerinden aşkla açtım kalbimi
Neyleyim umutsuzlukta var ucunda
İnsan oğlu umut etmeden yaşayamıyor ölüyor sonunda
Madem evleneceğim dedin gel katıl sende bize
Laf etmesinler sevdi desinler soranlar herkse
Eebediyettir aşkın tarifi kurandır diertaraftan aşkın sahibi.

Ey dünyalar tatlısı güzel yarim
Ver elini coşsun bu yürek
Lazım değil bide bana zalim
Eeğr ölürsem gözlerim açık gidecek
Ne olur nazyapma sevgilim
İnan istediğin her şeyi veririm
Rabbim bağışlasın seni bana
Malum olsun tüm abdal lara
İslamdır yolumu onula çizerim
Ssen gelirsen dahaçok severim
İnsanca yaşamaktır çıkarttığım payem
Nihayete eriştir beni evlenmektir gayem.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:12 AM
Zümrütü-anka kusunun kanatlarindaki incileri
Toplayabilir misin kaf daginin ardinda
Çilginca kanat çirpan martilari kovaliyabilir misin
Deniz kiyilarinda deniz kiyilarinda

Sayabilir misin ki aglayan yildizlari yalniz *******im de
Zümrüt rengi safaklari karsilayabilir misin benimle
Balta girmemis kuytu ormanlarda
Ask merdivenleri toplayabilir misin benimle
Kirlarda tutsak olmus papatyalara
Sorabilir misin ahu-zarimi acilarimi
Gülistanlarima çiy damlalari gibi dökülen
Gözyaslarima dokunabilir misin

Oturabilir misin yaylalarimda kurulan
Halil Ibrahim sofralarina benimle
Ayaklarini denize sallandirip bekleyebilir misin
Iskelelerde göz kirpan yakamozlarimi bekleyebilir misin
Karanliklarima gelebilir misin baligin karnindaki Yunus gibi

Tufanimdan sonra Nuh'un gemisine binebilir misin korkusuzca
Gelebilir misin uçsuz bucaksiz çöllerime Kerem gibi serap ugruna
Rakseden kankirmizisi gelincikleri toplayabilir misin benimle!
Gelebilir misin ürperten baharima
Yakan yazima
Donduran kisima
Olabilir misin benim kadar özgür çilgin olabilir misin! ! ! !

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:12 AM
Güzele, saflığa, temizliğe,İyiliğe,
doğruluğa,Yükseğe, daha yükseğe,
Erişmek ister misin?
Pek kolay görünmese de
Zor da değil dileyince
Ulaşır insan isteyince
Sen de ister misin?
Unuttum yanlışları,
Sildim hatalarımı,
Taşıyor olsam da izlerini,
Yine de umutluyum
Benimle gelir misin?

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:12 AM
Bir insan nasıl suya, havaya muhtaçsa
Benim de sana ihtiyacım var sevgilim
Bir gün olur da gönlün beni aramazsa
Üzülürüm kahrolurum bebeğim

Her an kalbimdesin, içimdesin
Beni benden alıp kendin yerleştin
Hapsoldun artık, çıkamazsın
Sonsuza dek artık benimsin!

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:12 AM
Öyle seveceğim ki seni
Sevdiğim
İstanbul kıskanacak
Martılar darılacak
Günlerden bir haziran günü
Sevdiğim
Sana geleceğim
Ve yanımda sevdiğin
Derken bir temmuz akşamında
Gözüm yollarda
Bensiz döneceğim
Sevdiğim
İstanbul'a

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:12 AM
Sanmaki feryadın beni caydırır,
Ağlamak isteyen bensizde ağlar.
İnsanın kaderi kötü olmasın,
Çıkmaza saplanıp bensizde ağlar.

Yokluğum içine oturur elbet,
Gdişim içini acıtır elbet,
Mutluluk içimi en kolay şerbet,
İçemeyi isteyen bensizde içer.

Ayrılığa işlerken bütün zamanlar,
Gözlerim ibretle resmine bakar,
Bendeki mevsimin adı sonbahar,
Açacak goncagül bensizde açar.

Efsuna bürünsen artık nafile,
Yürüyor bir garip mutlak kadere,
Sevgi bile engel değil ecele,
Vadesi dolmayan bensizde yaşar.

Namerdin ağzında ismimiz deli,
Bir kere eğrilmiş doğrulmaz beli,
Bitsin diyorsun bu gözyaşı seli,
Irmak deli ise bensizde taşar.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:12 AM
Yavaş yavaş
Kayıp gidecek yıllar
Avuçlarından,
Tutamayacaksın.
Zaman
İçecek koca ömrü bir yudumda,
Benden uzaklarda,
Yalnızlığı alıp koynuna
Uyuyacaksın.

Nasıl bir duygudur aşk?
Coşmak aynı yatakta / bir ırmak gibi?
Sarmaş dolaş / sabahlamak geceyi?
Öpmek / sıcak dudakları?
Sevişmek ne?
Unutacaksın.

Koyduğun hiçbir şey
Yerinde olmayacak / yokluğumda,
Sap saman karışacak birbirine,
Bağbozumu
Başlayacak bahçelerinde
Dalların üşüyecek,
Rüzgârda titreyecek.
Tipiye yakalanmış kuş gibi
Donacaksın.

Fotoğraflar olacak
Tek tesellin,
Anılar dostun.
Geçmişte kalan aşkımızı
Dinlediğin şarkılarda bulacaksın.

Aylar sonra
Yeni bir baharı
Muştulayan kuşlar
Öterken sabah serinliğinde,
Açacaksın
Uykuya terkettiğin gözlerini / bensiz
Ve yapayalnız.
Sol yanında sevdiğin
Olmayacak yatağında,
Duvarlarına
Anılarımız sinmiş odanda,
Yalnızlığınla kalacaksın.

“Olmaz” deme sevgili!
Yaşayacaksın bir gün bu yalnızlığı,
Yokluğumu
Soğumuş avuçlarında,
Damarlarında duyacaksın.
Çekip gideceğim sonunda / uzaklara,
Bir gün / bensiz
Yeni sabahlara uyanacaksın,
Ağlayacaksın.

Soracaksın kendine:
“Ben nerde yanlış yaptım?” diye.
Bulsan da yanıtını
Yararı yok sevgili!
Geç kalmış olacaksın.....
Şimdiden hazırla kendini / yokluğuma,
Bir gün
Bensiz yaşamaya
Alışacaksın.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:13 AM
Gönüllerde yarım kalan şu sevgiler,
dalında açmadan solan güle benzer.
Ansızın terk edip giden sevgililer,
gökyüzünde kayıp giden yıldıza benzer.

Akan yaşlarla,kalmazken gözlerde fer,
artık hayali bile,seraba benzer.
Mutluluğa özlem duyarken şu kâlpler,
tükenen umutlara olur bir makber.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:13 AM
Çin yemeğine benzer yüreğim
Titiz ve ince...
İnce sopalarla yüzeyden karışırım
Bozguna uğramaz yüzeyden başlarım her şeye.
Çin yemeği gibi kurcalanır...
Kapaktakiler fırlar takıntılar çıkar.
Beyazdan siyaha dönüşüverir, her şey.

Sigaraya benzer hayatım! bir fırt çekerim
Kül tablasına koyarım sonra unutuveririm
Sigara yanar, yanar... Söner...
Bir fırtla yetinirim.
Kırmızıdan mora dönüşüverir, her şey.

Gitara benzer sevgilim! her şeyimdir o!
Teli koparsa telini takarım hüzünlü olduğumda
Tıngırdarım, sevinçli olduğumda da.
Maviden maviye dönüşüverir, her şey.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:13 AM
kırılmışsın aşıkların teli kopmuş sazı gibi
istersin istemem dersin gelin kızın nazı gibi

ne efendilik bilirsin ne efendini bilirsin
doğduğu yerde tüneyen kümeslerin kazı gibi

hardal kadar menfaatin olsa iştahın kabarır
tavşan sanır peşimizde dolaşırsın tazı gibi

lazım olsa tüylerini deniz ortasına döker
hem faydasız yazı gibi hem gölgesiz yazı gibi

gündüz hayal gece düşün işin gücün hinlik senin
oynadığın kazık bir gün sana batar mazı gibi

yalanları tesbih gibi dizdin bize dizi dizi
şimdi doğruluk üstünde kokmuş etin tuzu gibi

yüreğinde cesareti bilirim öteden beri
kolaylarda aslan gibi zor görünce kuzu gibi

sevilirdin bir zamanlar ana baba kardeş gibi
şimdi ise gönüllerde kutupların buzu gibi

sular seller temizlemez gül ve sümbül neye yarar
kokuyor vicdanın artık kirli çocuk bezi gibi

haklıyım derken haykırır haksızlığın alasını
sözde savunur kendini cühelanın tezi gibi

binlerce yalan söylesen yine gitmez dürüstlüğün
bekareti bozulmayan genelevin kızı gibi

kınamak değil niyetim ama söylemek de lazım
akıllara ibretliksin yüreklere sızı gibi

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:13 AM
Yeni bir afyondur yenen her lokma
Biber avrupalı, tuz avrupalı.
Gülücükler sahte kirpikler takma
Dudak Avrupalı, göz Avrupalı.

Bebeklikte benliğini yitiren
Tepe tepe tepemizde oturan
Bizi çıkmazlara alıp götüren
Ayak Avrupalı, iz avrupalı.

Birisi diskoda içer kıvırır
Birisi kulüpte konken çevirir
Yapmasını bilmez ki yıkar devirir
Ana avrupalı, kız avrupalı.

Kalıba uydurdu uyduklarımız
Yazmakla bitmez ki duyduklarımız
Paris modasıdır giydiklerimiz
Astar avrupalı, yüz avrupalı

En mahrem yerlerin kalktı örtüsü
Beş santim tırnaktır ellerin süsü
Bütün bunlar medenilik ölçüsü
Cilve avrupalı, naz avrupalı

İster sarı deyin isterse ırsi,
Büyük revaç buldu makbulün tersi
Duyduğumuz "okey, adiyös, mersi"
Ağız avrupalı, söz avrupalı

Her gün karşımıza on zıpır çıkar
Bağırır, çağırır, devirir yıkar
Dinler kulağımız gözümüz bakar
Şarkı avrupalı, saz avrupalı.

Başımız ayıkmaz binlerce halttan
Örf, adet gemimiz delindi alttan
Analar Muğla'dan, Van'dan, Tokat'tan
Bebek avrupalı, bez avrupalı

Sahnede ekranda hıyar dinleriz
Deliye, densize uyar dinleriz
Saçma çığlıkları duyar dinleriz
Şarkı avrupalı, saz avrupalı

Herkes soyunuyor açılmıyor ki
Sokakta boynuzdan geçilmiyor ki
Müslüman gavurdan seçilmiyor ki
Şekil avrupalı, poz avrupalı

Türklük bu mu desem bu diyecekler
Şampanyayı sorsam su diyecekler
Bir gün kökümüze hu diyecekler
Kabuk avrupalı, öz avrupalı.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:13 AM
Aşk dedin, bağrıma soktun bıçağı
Akan kanım göl olmadan tükenmez
Sevda kokan bu yaranın çiçeği
Petek petek bal olmadan tükenmez

Hasret nedir? Yarına sor, düne sor
İnanmazsan dönder-aktar gene sor
Sensiz geçen *******i bana sor
Saatleri yıl olmadan tükenmez

Görsem derim biçimini, rengini
Kötü talih yüksek yapar engini
İçimdeki bu sevginin yangını
Kemiklerim kül olmadan tükenmez

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:13 AM
Günün bitimindeyim
Vakit gece yarısına beş var
Düştü düşecek göz kapaklarım
Uyku kirpiklerimde bekçi
Düştükçe göz kapaklarım
Gözlerime batan yar
Hala aklımdasın
Vakit gece yarısına beş var

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:13 AM
Doldukça doluyorum ey toprak ey yaprak,
Şiştikçe şişiyorum.
Bileğleniyorum zalime.
Aslında bende zalimleşiyorum.
çıra gibi ağır,ağır yanıyorum
Yandıkça da bitiyor.
Öyle bir dünya istiyorum ki!
Ana kucağı kadar şefkatli,
Mücevher ustası gibi özenli,
Birazda düzenli.
Öyle bir güç istiyorum ki;
Beş yaşındaki meleklerin acılarını dindireyim,
Onlara gonca gonca mutluluklar verebileyim.
boğabileyim belanın sararmış olanını
akıttığım gözyaşı denizinde.

Gel melek koş sana açılan kollarıma.
Yasla başını şu yorgun omzuma
gel beş yaşındaki melek gel.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:14 AM
Vereceği yarım günlük neş'edir
Beş yüz milyar istemem yar istemem .
Kolay işler, kolay adam işidir
Beş yüz milyar istemem ben istemem .

Batmışlar utanmazlığa diz boyu
Nereden gelir bu derenin suyu ?
Madem bana da sordun o soruyu ,
Beş yüz milyar istemem yar istemem .

Hüsam der, acize versene bu kadar çoksa !
Gerçi sen anlamazsın karnın toksa
Eğer bir damla alınteri yoksa,
Beş yüz milyar istemem yar istemem .

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:14 AM
uyuyorum istanbul
kalkamıyorum
yemeğimde tuz boğaziçi
akıyor
lambayı yakıyorum rumeli caddesi
yıldızlar içinde
odamda yürüyorum beyoğlu
sinemalar dolu
uzaktan ezan sesi yanık yanık
teşvikiye cami bahçesi
elimde çay
emirgan,sarıyer,ortaköy,maçka,kanlıca,moda
masamda beşiktaş
doyuyorum

bir seversen istanbulu , ayrlınca
izmir istanbul
(Tarz Dergisinde yayımlanmıştır.)

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:14 AM
Bir meçhule gider yollar
Beşikten mezara kadar
Gaflet ile geçer yıllar
Beşikten mezara kadar

Ne bu celal, ne bu hiddet
Bitmez mi sandın bu müddet
Taht, saltanat, makam şöhret
Beşikten mezara kadar

Var mı şu dünyada kalan
Mal da yalan, mülk de yalan
Var biraz da sen oyalan
Beşikten mezara kadar

Yarıda kalır dilekler
Boşa çıkar tüm emekler
Azrail pusuda bekler
Beşikten mezara kadar

Ha bugün olmuş, ha yarın
Üç metre bez yoğun varın
Sonu gelmez arzuların
Beşikten mezara kadar

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:14 AM
Ayrılık diye bir şey yok, bu bizim yalanımız
Sevmek var aslında,özlemek var,beklemek var.
Şimdi nerdesin,ne yapıyorsun?
Güneş çoktan doğdu.Uyanmış olmalısın.
Saçlarını tararken beni hatırladın değil mi?
Öyleyse ayrılmadık.Sadece özlemliyiz ve bekliyoruz.

Zamanı hatırlatan her şeyden nefret ediyorum.
Önce beklemekten ömür boyunca ya bekliyor, ya bekletiyor insan ikisi de kötü,
İkisi de hazin tarafı yaşantımızın.

Bir çocuğun önce doğmasını bekliyorlar,sonra
yürümesini,konuşmasını,büyümesini...
Zaman ilerliyor, bu defa para kazanmasını,
kanunlara saygı göstermesini,insanları sevmesini,
aldanmasını, aldatmasını bekliyorlar.
Ve sonra ölümü bekleniyor insanoğlunun.

Ya o ? Ya o ? İnsanlardan dostluk bekliyor,
sevgilisinden sadakat,çocuklarından saygı ve bir parça huzur bekliyor,
saadet bekliyor yaşamaktan.
Zaman ilerliyor, bir gün o da ölümü bekliyor artık.
Aradıklarının çoğunu bulamamış,beklediklerinin
çoğu gelmemiş bir insan olarak göçüp gidiyor bu dünyadan.
İşte yaşamak maceramız bu.

Yaşarken beklemek, beklerken yaşamak ve
yaşayıp beklerken ölmek!
Özleme bir diyeceğim yok. O,kömür kırıntıları
arasında parlayan bir cam parçası.
O, nefes alışı sevgimizin, kavuşmalarımızın anlamı.
O, tek güzel yönü bekleyişlerimizin.

İnsanlığımız, özleyişlerimizle alımlı,
Yaşantımız özlemlerle güzel.

Özlemin buruk bir tadı var, hele seni özlemenin.
Bir kokusu var bütün çiçeklere değişmem.
Bir ışığı var, bir rengi var, seni özlemenin anlatılmaz.

Verdiğin bütün acılara dayanıyorsam;
Seni özlediğim içindir.
Beklemenin korkunç zehiri öldürmüyorsa beni;
Seni özlediğim içindir.
Yaşıyorsam; içimde umut varsa, yine seni özlediğim içindir.
Seni bunca özlemesem; bunca sevemezdim ki !

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:14 AM
Düştü can evime dördüncü cemre
Dünyayı üçüncü gözümle gördüm.
Dörtyüz seksenbeş gün çekti bir sene
Onaltıncı aya takvimsiz girdim.

Aynalara baktım korku gösterdi
Saatler her sabah kırkı gösterdi
Namlular, nişanlar Türk'ü gösterdi
Hayatım boyunca hedefte durdum.

Gül sundum yediler, koklamadılar
Armağan can verdim saklamadılar
Gittim... gelir diye beklemediler
Kaybolan gölgemi yollara sordum.

Getirdim yanıma ay'ı bir karış
Ölçtüm ki dağların boyu bir karış
Şehiri bir adım, köyü bir karış
Damlada denizdir en küçük derdim.

Savurdum, eledim, seçtim zamanı
Yaprak, yaprak tel tel açtım zamanı
Haftada üç asır geçtim zamanı
Nereye gittimse zamansız vardım.

Yırtıldı ruhlara çizdiğim resim
Yazık, kulaklara sığmadı sesim
Yaşadığım şimdi beşinci mevsim
Çağın çilesini sırtıma sardım

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:14 AM
Beşinci mevsimi yaşıyorum şimdi
Ne kış ne yaz
Ne ilk ne de sonbahar…

İster istemez alışıyor insan acılara
Ve o kadar da soğuk değil
Sadece ruhum üşüyor.
Bu mevsimde insanlar da farklı
Ben kendimden başkasını göremesem de
Var olduğunu biliyorum onların
Ve inan bana
En güzeli bu baharların…

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:14 AM
Her gün biraz daha yoruyor beni,
Hasretinle başa çıkamıyorum.
Her gece bir yerden vuruyor beni,
Sağ salim sabaha çıkamıyorum...

Savaşta geçirdim sanki bir ayı,
Düşmandan almadım ben bu yarayı,
Giderken verdiğin tek sigarayı,
Hatıradır diye yakamıyorum...

Vicdanın halimi hiç mi sormuyor?
Küsecek ne yaptım, aklım ermiyor!
Zalimsin demeye dilim varmıyor,
Tavrına bir isim takamıyorum...

Yeter ki mektup yaz canımı dile!
Yetmezse uğrunda çektiğim çile!
Nazar değer diye resmine bile
Besmele çekmeden bakamıyorum...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:15 AM
Halim, açık denizde düdük çalan bir gemi;
Kim duyar, ötelerden haber veren beste mi?..

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:15 AM
Bu dünyanın yolu yol değil
Doğrusu doğru değil
bu işin yordamı yordam değil
çivisi çıkmış düzen düzen değil
haksız haklı edindi
şerefsizler bey edindi
garip hakkı yendi
yetime hep sille çekildi
garibin sırtından geçirinildi
öksüzün boynu bükültü
canları çıktıda sesleri çıkmadı
çalan çırpan şerefsizler
aramızda saygı duyulan bey ettiler.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:15 AM
Boğazında kravatla
Bey olunmaz bey kardeşim
Bir kamçıyla bir kıratla
Bay olunmaz bay kardeşim

Pala bıyık takma saçla
Uzun kirpik hilal kaşla
Her yastığa düşen başla
Er olunmaz er kardeşim

Uyduruk düzme yasayla
Hayal ettiğin olsayla
Elinde uzun asayla
Pir olunmaz pir kardeşim

Bir evlenme cüzdanıyla
Name denilen yazıyla
Sevmeyen elin kızıyla
Yar olunmaz yar kardeşim

Her gülene gülmemekle
Sevda nedir bilmemekle
Bir bakışta görmemekle
Kör olunmaz kör kardeşim

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:15 AM
Buluttan beyazdı
Görünce çamura düşenleri
Yardımlarına uçuverdi

Çekip kurtarıverdi
Çırpınan çaresizleri

Çamurlandı, biraz beyazdı
Derken bakınıverdi kendine
Ve Silkinip, dalıverdi maviliğe,
Martı yine bembeyazdı...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:15 AM
İstediğim çok renkti
Bildiğim ise az
Ben renkleri topladım
Bana kaldı beyaz…

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:15 AM
Aşk nedir?
Aşk… sevgi…
Belki de bütün gece şehrin ışıklarını seyretmektir.
Senden önce aşık olduğumda ben böyle yapardım.
Bütün o ışıları tek tek süzmek,
Birnin onun odasının ışığı olduğunu düşünerek.

Mutlu olurdum, bir tek ışık mutlu ederdi beni.
Belki de onun ışığı…

Bir tek ışığı görmek,
Onu görmek demek.

Bir küçük ışık… Ne delilik ama…

Aşk… sevgi..
Ya da bunu gibi iki satır bir araya getirip,
Adını şiir koymak belkide… kim bilir…

Senden önce,
Aşık olduğumda ben,
Böyle deliydim işte…

Şimdi…
Sanki yeniden…

Beyaz beyaz hüzün yağdı.
Göğsümün tam orta yerine.

Beyaz beyaz…. Hüzün hüzün…

Üşüdüm!
Ben değil aslında göğsümün tam orta yeri.
Vakitsiz, gereksiz, saçmasapan!

Ama beyaz beyaz!! Ama Hüzün hüzün!!

Tehlikeli değil dedim.
Ufak ufacık bi iç titremesi.
Önemli değil…

Bir gece tipi oldu şehrime yağdı!
Bir gecede..
Senden önce uzun uzun baktığım şehre.

Beyaz beyaz, ince ince.

Ve kimlerine göre sevinçti,
Kimilerine göre çile,
Kimilerine göre güzel bir manzara!..
Benim için hüzün.
Hiç olmayacak bir başlangıç belki.
Belki ötesi olmayan sade bir başlangıç.

Ama beyaz beyaz… Aman hüzün hüzün…

Bir gecede,
Bir gece de hüzünle doldu koca şehir.

Vakitsiz, gereksiz, saçmasapan!!!

12.Kasım.2006
“Bir tek”

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:16 AM
Gelinlik koymuşlar onun ismini
Oysa o şimdi benim kefenim
Babam kardeşlerim töre dediler
Beyaz kefenimle gelin ettiler.

Anamın gözleri kanlı yaş ağlar
Yârimin hasreti kalbimi dağlar
Töre mi bu böyle sığmaz akıllar
Beyaz kefenime kanlı yaş damlar

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:16 AM
Rahman ve Rahim olan adına sığınarak
Açtım iki elimi; kor gibi iki yaprak.

Bir edep ölçeğinde umutlu ve utangaç,
İşte dünya önümde; benim ruhum sana aç.

Kainati yarattın, donattın, rızık verdin,
Kimine sonsuz körlük, kimine ışık verdin.

Kainatta ne varsa hepsinin zikrinde sen,
Hamd ve şükür sanadır, herşey seninle esen.

Çalı bile kendine sığınan kuşu itmez,
Sen gafursun, azizsin, senin keremin bitmez.

Benden önce esirge Muhammed ümmetini,
Esen gitsin her kervan, en sona ula beni.

Her müslüman bir kartal, vurulur da pesetmez,
Oruçtan tad alanlar, kemik peşinde gitmez.

Bezm-i Elest'te sana secde eden ruh için;
Verdiğin söze sadık, doğru giden ruh için;

Hiç kimseyi vatansız, milletini devletsiz,
Gönülleri sevdasız, şehirleri mabetsiz;

Bayrakları rüzgarsız, ocakları ateşsiz,
Bırakma ulu Rabbim, asi kul değiliz biz.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:16 AM
Seni arıyorum kalabalık caddelerde,
Tanımadığım insanlar geçiyor, sen yoksun...
Perişan hayallerimin başladığı yerde,
Sana sesleniyorum, duyuyor musun?

Beyaz güller açtı bahçelerde, sevdiğin...
Ya o karanfil... Baygın kokulu çiçek.
Gel, yalnızlık bahçeme beyazlar giyin,
Anladım ki, bu ömür sensiz geçmeyecek.

Odamı süsleyen ellerini uzat,
Hazzından dile gelsin bastığın halı..
Açılsın sevincinden perdeler kat kat...
Işık ve ateş senin için yanmalı...

Sonra çevir düğmesini, radyonun
Sevdiğin musiki dolsun odama,
Dinle şarkısını büyük koronun,
Beni düşün! beni düşün, ağlama...

İçimden bir ses diyor ki; sabret..
Sonu gelecek bu yalnızlığın.
Bütün aynalar gülecek elbet,
Açılacak kapılar ansızın..

Yalnız sen varsın beyaz gülüm,
Evde, bahçede ve sokakta,
Bir eylül akşamı gördüğüm ,
O, beyaz hayalsin uzakta..

Yakınsın; yalnızlık kadar,
Uzaksın; yakınmış gibi,
Sensiz yaşadığım yıllar
Bu kadar güzel değildi.

Yeter... Gel artık yeter...
Karanfiller açtı gel !!
Kış bahçesinde güller,
Beyaz güller açtı gel...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:16 AM
Uzanırken ellerim düşsel güzelliğine yüzünün,
Tek bir damla gözyaşında boğmak istiyor yalnızlığı yüreğim...
Şimdi benden uzaktasın biliyorum,
Ve seni hiç görmeden, seni uzağından...
Ve seni bana emanet ettiğin yüreğinden seviyorum...
Ölümsüz bir sevdaya gebe kalıyor şimdi yazgımız...
Seni sevmek,
Avuçlarımdayken ellerin;
Ve bakarken gözlerinin içine,
Bir aşk şiiri fısıldamak yüreğine...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:16 AM
Gözlerin nuru düşer topak,topak;
Karışır içine kazılır toprak,
Filizlenir geçen zaman içinde;
Beyaz olur açarsın yaprak, yaprak.

Alnından ter düşer parça, parça;
Havuz olur düşen damlacıklar
Koklamak için yarın burcu, burcu,
Sıralanır bahçeye fidancıklar.

Rüzgar eser sallanır
Yağmur yağar ıslanır
Kış gelir, vakit geçer
Sabah akşam sızlanır.

Bahar gelir, gün çatar
Güneş vurur,renk katar
Gülüm, beyaz gülüm;
Yemyeşil yaprak açar.

Gülüm, beyaz gülüm;
Ergen tomurcukları patlar yüzünde,
Dağıtırsın kar beyaz gülücükler
*******i yıldızlar içinde uyur,
Gündüzleri sen açarsın.
Kaderin böyle yazılmış gülüm;
Dikenlerin ucunda açar,
Yaprak, yaprak soyunur, gök yüzünde uçarsın
Beyaz olmak ,beyaz kalmak zordur gülüm !?
Dikkat et,dikenler beyazına saplanmasın.

Vızıldar,dolaşır etrafında arılar,konar üstüne;
Özünü nasıl korursun?
Dikkat et gülüm;Önce gıdıklanır sonra soğurulursun
Bir kez beyazın bulanmaya görsün
Yavaş,yavaş erir, kar gibi kaybolursun.

Ya böcekler, ve etrafını sarmaya görsün örümcekler;
Başına ördükleri ağlardan,
Kurtulamazsın kurdukları tuzaklardan;
Hıçkırıklara boğulur,
Çağlayan gibi dibine dökülürsün.

Ya deli rüzgâr,rüzgar eser ya;
Çarpmasın bir kez göğsün üstüne
Buz gibi serinler,büzülür, içini çekersin.
Ve yaprak,yaprak dökersin.

Sende bilirsin Gülüm;
En kolay beyazlar kirlenir
Aç kurtlar, gözü dönmüş çakallar...
Bilemezler beyazın yedi renkten olduğunu;
Yaprağında izi kalır.

Ya o güneş, o güneş var ya gülüm;
Sanki, beyazlar için doğar,
Ve en güzel beyazlarda yanar.
Dikkat et gülüm,bu dünya karanlığa kalır,
Gönlüm hasretinle yollara bakar.
...
Gülüm,gün gelir dayanamazlar güzelliğine;
Olur ki, dalından koparırlar
Ya da kısmet olurda bir güzele kurban yaparlar;
Sakın üzülme !
Tanrım seni övmüşte yaratmış,
Nice bülbüller dile gelmiş senin için allaha yalvarmış,
Kah çöllerde, kah dağlarda türküler yakmış..,
Onun mutluluğu için sende birazcık fedakarlık yaparsın!
Sakın darılma bana, fedakarlık mutluluğu doğurandır.
Mutluluk ise; paylaştıkça çoğalandır.
Onun içindir ki,Tanrım sana Firdevs’de mekan yapmış.
Onun içindir ki,En güzel güller dikenlerin ucunda biter,
Sakın unutma,şu dünya sana da bana da fanidir,
Gün gelir herkes geldiği yere yolculuk yapar
Sen sen ol söylediklerimi yabana atma.
Gülüm,beyaz gülüm,
Gözlerimden kıskandığım beyaz gülüm...;yoksa,
Etrafına gülücükler dağıtırken, içinden yaş dökersin
Bu günleri çok arar, saçlarını yolarsın.

Beyaz olmak ,beyaz kalmak zordur gülüm!?
Kırmızı güller, renkli çiçekler, bak sana hasetlermiş!
Beyaz doğmuş, fakat gelinliğini kirletip rengârenk olmuşlar.
Ömrünün sonuna kadar beyaza hasret, beyaz diyerek kavrulup, kaybolmuşlar.

Tabiat harikası,cennet farikası;
Dikenler arasında açan gülümsün
Dikkat et gülüm, beyaz gülüm;
Beyazın siyahlara karışmasın,
Dikenler yaprağına saplanmasın.

Hüseyin Ünsal 19,06,1984 Artvin

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:16 AM
Süzülüp mavi göklerden yere doğru
Omzuma bir beyaz güvercin kondu

Aldım elime, usul usul okşadım
Sevdim, gençliğimi yeniden yaşadım

Bembeyazdı tüyleri, öyle parlaktı
Açsam ellerimi birden uçacaktı

Eğildim kulağına; dur, gitme dedim
Hareli gözlerinden öpmek istedim

Duydum; avuçlarımda sıcaklığını
Duydum; benden yıllarca uzakliğını

Çırpınan kalbini dinledim bir süre
Ve uçmak istedim onunla göklere

Ak güvercinin iri gözleri vardı
Güzelliğinden fışkıran bir pınardı

Soğuk sularından içtim, serinledim
Çağlayan bir nehrin sesini dinledim

Belki buydu sevmek hayat belki buydu
Işıl ışıldım, gözlerim dopdoluydu

Bir name yükseldi sevinçten ve hazdan
Bir name yükseldi, güzelden beyazdan

Uzattı sevgiyle pembe gagasını
Birden öğrendim hayatın manasını

Kaderde sevgiyi sende bulmak varmış
Seninle bir çift güvercin olmak varmış

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:17 AM
Yeni doğmuştu beyaz güvercin
Taze bir zeytin dalı buldu sonunda
Hep gündüz sanırdı diyarları
Hep sıcak bilirdi güneşi
Sevecendi uçarken
Özgürlük şarkısıyla çırpınırken yüreği
Kayıyordu altında barış maviliğinde okyanuslar
Fakat sonsuzluğunda diretmişliğin
Düşüverdi kanatları güvercinin
Kırık bir özlem
Şaşkın gözlerle baktı
Batan güne
Ve
Döndü hayal yuvasına yeniden
Ağzında solmuş yapraklarıyla bir zeytin dalı
Anladı boşa gayretti aramak sabahı.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:17 AM
Karakış karakış gösterdin
Yine beyaz mı beyaz yüzünü
Bir gelinlik gibi süsleyiverdin
Aklarla giydirdin bu yeryüzünü
Serdin her bir yana çarşaf çarşaf
Pamukla dokulu yumaşacık örtünü
Değiştiriverdin hemen her yerin
O bildiğimiz,
alıştığımız görüntüsünü
Karakış karakış dondurdun bizleri
Gösterdin herkese soğuk yüzünü
Karakış karakış kapattın
yolları
Tattırdın bizlere hasretlerin hüznünü

(25 Ocak 2006/ İstanbul)

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:17 AM
Allah bilir iyisini
Düşünme sen gerisini
İçinden yaparsın zikrini
O verir senin rızkını

Sen ne yaparsın o bilir
Kısmetin ne ise o verir
Bilmezsen elinden alır
Ona yapmazsan şükrünü

Ali den sana nasihat
Yalanlardan yapma vaat
Bir gün gelir vakti saat
Giyersin beyaz kürkünü.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:17 AM
Avcılar bir kuş vurdular:
Beyaz beyazdı kanadı.
Ve çırpındı, uçamadı.
Beyaza kan dondurdular,
Ama kimse anlamadı.

Ah beyaz kuş, beyaz kuş!
Duyamadı, duyamadı.

Seslerinin kanat kanat
Dinleyerek nefesini
Ve en güzel bestesini
Altımızda bir yağız at
Dinletmiştik nal sesini.

Neydi ah kuş, beyaz kuş!
Unuttuk güftesini.

İçimizde yaran derin,
Kan ağlıyor gözlerimiz.
Ve duyulmaz sözlerimiz...
Ah beyaz kuş, nerde yerin?
Nerede bizim özlerimiz?

Nerede ey kuş, beyaz kuş,
O tertemiz ellerimiz?

O eller ki kıydı sana,
O eller ki senden uzak...
Ey ak renk, ey tertemiz ak
Ne olur anlasana!
Gövdemize bir kanat tak!
Ey beyaz kuş, beyaz kuş!
Gövdemize bir kanat tak!

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:17 AM
Beyaz olmak zordur,Gülüm !
Hele özgürce,
Hele tane tane yağmak,
Kar gibi dağların yamaçlarına,
Ya da caddenin ortasına.
Ve soyunup da çırılçıplak,
Bir yürek olup çığ gibi yuvarlanmak.
Zordur, Gülüm,
Ummana karışıp, eriyerek kaybolmak !

Sen de bilirsin, Gülüm;
En kolay beyazlar kirlenir.
Aç kurtlar, gözü dönmüş çakallar .....
Bilemezler, beyazın yedi renkten olduğunu
Yaprağında izi kalır.

Ya bildiğimiz o güneş
O güneş var ya Gülüm;
En çok beyazlarda yanar
Dikkat et,Gülüm;
Bu dünya karanlığa,
Gönlüm sana hasret kalır.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:17 AM
“İşgücü istedik İnsanlar geldi”
1/

Yaradılış itibarıyla dağlar
Her sabah gerinir güneşe karşı
Tiyeklerin damarları sızlasın
Eriyen yüreğimdir

Sevinç dalgasıyla çalkalanıyor sokaklar
Söylemedim demiyorum sorulduğu zamanlar
Göksüme dökülen saçlarınla
Çözülürdü yokluğun deryalar gibi
Çözülürdü anlasana

Bir siğara uzat elin deymişken
Yolculuk uzundur gel helallaşak
Gidip de gelmemek var, usum parçalanıyor
Duygular yalınkılıç, şafaklara çiğ düşmüş

2/
Mor menekşe gölgesinde
Ölü ruhlu kızların o solgun bedenleri
Kulağımın üstünde bir kırmızı karanfil
Yürüdüm, dağların ardına düştüm
Neden sonra “bağcı baba bağ bilemez” dediler

Ölü yatırımlar dalğalanıyor sokaklarda
Camları tırmalayan o sevdanın anlamı ne?
Hayalci yaklaşımla, yıkılıyor umut dünyamız
Yağmurların serpilip gürlediği zamanlar

Bırakın, gölgemi alıp burdan gdeyim
Kendimden korkuyorum, beyaz ordu çoğalıyor
Ve benim olmayan yamaçlar üstünde
Çarık yıpratmak istiyor, “Demir Ökçe” hesabına

Üsütümüzden gelip geçen turnalar
Bizim ele uğrar mı ki yolunuz
Küçük Asya’m umutlarım, yeşil dalın yaprağı
Çözemedim kendimi törpülenmiş demirlerin üstüne
Alınterim lal-ı mercan
Özlemleri buruk buruk gözlerimi sarıyor

İnsanlar savruldu vatan hücrelerinden
Döküldü yadellere bir maşrapa su gibi
Gözleri umut dolu, saç sakal ap-ak
Tarla, traktör , dükkan, üç-beş ev
Böyle sorgusuz
Böyle tezayak nereye dilber gözlüm?
Nereye sölesene?

Haram suyun ötesinde namus belası
Mavi donlu nergislerin yaprağında güzellik
Anaçbendin eteğine yaslanmış da yatıyor
“A benim canım” böyle bağbanlık olmaz
Güle düşman, bülbüle düşman *******

4/

Efsunlanmış, tılısımlı kızların
Gözlerine sevda kırıntıları dökülsün
Çobanaldatanlar peydahlandı
Eyyy kırların sahibesi halkı uyandır

Şakağıma çarpıyor damarların vuruşu
Essen şehri, bulutların ortasına gömülmüş
Akşamları türkülerin acısıyla mayalı
Sevdamıza gurbetin bedbahtlığı karışmış
Giderayak yaşlanıyor hasatsız tarla gibi

Sen
Yaşamı betimleyen tanrıça yüzlü kadın
Ömrüm bir ağıttır
Süzülür sevgilerin güldamlası öbeğine
Gurbet, kar gibi dökülürken saçlarıma

5/

İşçilerin dünyasına takılıyor gözlerim
Bulutlu bir gecenin ortasından geçerken
Orkinos’un sesiyle kıyıları dövüyor deniz
Ve ben yine şiirlere sığınıyorum

“Şafak Türküsü” gelir ellerime tutunur
Halayda sallanan mendiller gibi açık
Bir umut dolanır yürek babına
Büyür ellerimle beslediğim karanfil

“Yıkıl dağlar yıkıl sılam görünsün”
Umutların çiçek yüzlü olanları yetişti
Toprağı özlemle mayalanmış asi
Şimdi,
Tanrıça’nın göksünden emzirilsin militan
Üç saatlik gurbetin beyaz ordularına karşı

6/

Beni alıp türkülerin içine koyun
Manilerle besleyin, ninnilerle büyütün
Yoksul bir yaşamın ortasına giderken
Ellerimde iş görmenin hüneri
Gözlerimde umudun
Neye yarar
El kapısı ekmek kapısı olduktan sonra

Beni böyle el-pençe divan kılan
Gelecek günlere olan umudum
Güzel günlere olan inancım
Artık
Umut karın doyurmuyor bilesin
Morötesi bir yaşamın içinden geçiyorum
Özlediğim yaprakların rengidir
“Arzuhalim biline”

Bir halay havasıdır
Bağlamanın tellerine yaslanır
Damarda kan
Gönlümün menendi kesildi işte
Akşamüstü
Sulusepken kar yağıyor dağlara
Salın beni salın beni gideyim
Türkülerin dem vurduğu yayların üstüne

Beyaz ordu referleri kapıları çalmadan
Beyaz ordu neferleri beni hedef almadan

Orhan Bahçıvan / "Şiiristan Merhaba" Kitabımdan)

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:18 AM
Küçük yaşta yandı yüreğim
Aldım kalemi elime
Dertli dertli yazdım sayfalara şiirleri
Sayfalar şiirden karartı birden
Derdim bile büyük geldi beyaz sayfalara.

Kendi memleketimde yabancı oldum
Kimse tanıyamaz oldu
Deli gönlüm sevdi sevildi
Düşündükçe seni içim içim ağladı.

Cihanda bilir senin için ağladığımı
Ellerde bilir sana olan gözyaşlarımı,
Bilirler gözyaşı yerine kan aktığını
Beyaz sayfalar bilene karardı,
Gözyaşlarımla doldu beyaz sayfalar...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 10:18 AM
O siyahtı
kurşuna dizenler beyaz
ürkerek gökyüzüne
uçusan kuşlar
bembeyaz

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 11:58 AM
Beyaz yalan olmuş sözlerin,
Eskisi gibi yalan dolan...
Bana dönmek isteyeceğin zaman,
Yalan da istemiyorum seni de...

Sorduğun zaman dostlara farkımı,
Senden vazgeçmek olmuştur cevapları...
Arkadaşlarımı sürgüne götüreceğim vakit;
El ele karşılarında belirdiğim an olmalı...

İnanamadığım bir sen var içimde,
Sanki olmazsan olmayacak gibi...
Sanki yokluğunu hissetmek istesem,
Nefes alamayacak gibiyim.

Artık bırak şu beyaz yalanlarını bir tanem,
Şimdi boş versene tozpembe takılmayı...
Benim olmanı beklerken bebeğim,
Tiryakisi oldurma acılarımın...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 11:59 AM
Günes nicedir
Üzgün dogar
Küskün batardi
Bosna ufuklarinda
Vahsete inat
Rezalete inat
Üzgün dogar
Küskün batardi

Bosnali üzgün
Bosnali küskün
Tepeleri saran Sirp Topçulari
Bodrumlar da yasama mahkum
Masum insanlar
Güne hasret
Günese hasret
Barisa
Huzura
Güvene hasret

Çalilar arasindan
Bir yigit görünür
Ellerinde mavzeri
Yüreginde umutlari
Islak Üniformali
kan ter içinde

Biran önce
Igman daglarini
Asmali
Saraybosnaya ulasmali
Yagmura ragmen
Hiç durmadan yol almis
Yorulmus
Bir agaca dayanir
Bir soluk
Bir nefes alir
Iki fotograf çikartir
Yanyana getirir
Bir ona
Bir digerine
Bakar bakar
Güller açar yanaklarinda
Savasi zulmü zalimi unutur
Nerede oldugunu unutur

Oysa hain bir göz
Üzerindedir
Dürbünlü tüfekten
Kanli eller
Çeker tetigi

Bir üveyik havalanir
Elemle
Kederle
Esefle
Nefretle
Çiglik çigliga
Zaman durur
Kuslar susar
Yapraklar küser

Ve bir kursun
Hain
Zalim Kör bir kursun
Hedefe yönelir
Öpülesi
Koklanasi
Tertemiz alnin
Tam ortasina

Bir çift göz
Bir yürek
Bir ana
Çevirir Igman Daglarina
Saraybosnadan
Bir ana
Özlem dolu gözler
Süzer Igman'i

Bir korku
Bir sizi
Kümelenir
Titrer
Sararir,solar
Kalb atislari hizlanir
Ellerini yavasca
Kalbinin üzerine
Koyar
Bir sizi tarifsiz
Bir yürek ana yüregi
Alnindan vurulan
Bahar yigidi

Ellerini yerde gezdirir
Son bir hamle ile
Fotografi alir
Yetimim yavrum
Dudaklari titrer
Allah'im
Anne kucagi görmedin
Sen açarken gözlerini
O kapadi
Seni getirdi
O göçtü

Yeliz alisamadim sensizlige
Hayat büyüsünü kaybetti
Gidisinle
Güçlü bir his
Yakin kavusmamiz
Bekle Yeliz!
Sana dag çiçekleri
Getirecegim.

Igmana çevrili gözler
Aglar aglar
Sessiz oturan toruna
Yan bakis
Gözler telasla silinir
Neyin var babaanne
Ne oldu
Gömer acisini içine
O soruyu sormasin
Ne olur Allah'im
Babaanne
Babam ne zaman gelecek
Yakinda diyemedi
Dili varmadi
Bilmiyorum yavrum
Bilmiyorummmm
Danayamadi
Birakti kendini
Hiçkiriklar sokaga tasti
Agladi agladi

Kapi çaldi
Senat heyecanla kapiya kostu
Babam babam
Ismail Amcaa ya
Sen miydin
Ne oldu Senat neyin var
Hosgeldin oglum
Seni babasi sandiydi
Yutkundu Ismail Bey
Gözlerini sildi
Senat'i kucakladi
Farzet ki babanim

Bir an sasirdi
Yavas yavas gülümsedi
Gözleri parladi
Açabildigi kadar
kollarini açti açti
Ismail Beye sarildi
Babasina sarilir gibi
Bosna daglarinda kalan
Mücahit çocuklarina
Yetim çocuklarina
sarilir gibi sarildilar

Yedigi kursuna degil
Yetimine yanan yigit
Bunlari görmüs gibi
Gülümsedi gülemsedi
'La Ilahe Illallah Mühammedün Resülüllah'
Dedi tasasiz basini koydu
Topragi avuçladi
Yelizine dag çiçekleri
Beyaz zambaklar kopartti
Ötelere götürmek üzere
Gözlerini kapatti.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 11:59 AM
Sevgili..
Ben sende emeği sevmiştim,
ben sende fedakarlığa boyun eğmiştim..
Sense yenilgiyi seçtin,
ve çekip gittin.

Ne zaman değişir dünya,
ne zaman soluk almaya başlar yaşama gömülmüş aşklar.

Zamanın koynunda eskiyip giden
ardı ardına yitirilen sevdalar.

Acı çeken insanlar.

Hiç bir şey olamamışçasına yaşayanlar.

Bu kadar kolay mı olmalıydı yaşanmışlıklar..
Yada hesabı sorulmamalımıydı kısa yaz aşklarının
gerisinde bıraktıklarının.

Dünya değişmiyor arkadaş.
Böyle bir lüksümüz yok henüz.
Tanımaya çalışıp ta tanıyamadıklarının hesabını sorma boşuna.
Yorma , yorulma .
Senin yüreğine ektiğin gül fidelerinin yeşermesini bekle,
ama unutma onlarda solacak günü geldiğinde.

Beyaz,
bembeyaz yaşamaya çalış.
Beyaz insanlar olsun dünyanda.
Grilerine taviz verme.
Uğraşma hiç boşuna beyaza dönerler mi diye
çünkü onlar siyahtılar ve gelebilecekleri yegane ton gri.

Gücenmede hemen kaderine,
sen beyazsın,
bembeyaz..
Elbette fark edileceksin bir gece yarısı zifiri bir karanlıkta..
Gündüzün hayrını düşle hep
korkma geceden de
elbet batacaktır güneş.
Her batan güneşte,
ışıl ışıl ortaya çıkacaksın inan.
Karanlığın içinde gizlenen kötüler,
utanacaklardır senden
griye dönüşecekledir inan.
Belki bir gün beyaz.

Hayır!
Beyaz olamazlar,
çünkü onlar siyahtılar..

Sense şimdi,
karamsar günlerinin içindeki beyazlığınla
ışıl ışıl parıldayacaksın..

Bu yaşantının beyazlığa ayırdığı önemsizliğe takılma

Bekle.
Koru beyazlığını.

Böyle oldukça her siyah, gri
her gri yine gri kalacaktır.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 11:59 AM
Her taraf karanlık,
Ve sadece ortada bir beyaz ışık.
Etrafında insanlar sitemkar
Dolan gözlerle herkes o beyaza aşık!
Yalnızlık böyle bir şey olsa gerek,
Herkes gülerken ağlamaktır o zaman beyazlık!
Acı duymanın kuralıdır,
Mutlu olamazsın bir sen beyazken,
Karanlıkta yutmamaya and içmiştir
Sen sessiz sessiz ağlarken.
Umudun siyah olmaktır,
Yapamazsın.
Amacın karanlık olmuştur,
Tek başına konuşamazsın.
Göz yaşların kurumaya yüz tutarda,
Sen yine de o beyaza bir gülücük konduramazsın!
Sürpriz bir hayaldir senin için,
Tek beyaz dostunsa kefen.
Bir gün siyahlarda ölür ve beyazlara bürünür,
İşte o zaman beyaza konduramadığım,gülücük olurum ben.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 11:59 AM
******* mahşer kadar korkunç.
Ve cinnet provası rüyalar
İçimde, dipsizlik hıncahınç
Aklımda, akılsız sorular.

Sonsuz hayalim, düğüm düğüm.
Dağlar denizler zerre kadar.
Allah’ım ne kadar küçüğüm!
Nafile, kaçış neye yarar.

Mantık ve akıl yokmuş meğer.
Tek kılavuzum akılsızlık!
Ve aklanan en somut değer,
Buldum! Aslında asılsızlık...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 11:59 AM
Beyoğlu’nun arka sokaklarında anılarım
aklımdan bir türlü çıkaramadığım
kalçaları atlas bir kadın kaldı

İstanbul şiiri yazmamaktı en büyük şair inadım
çıkageldi arka sokaklarından Beyoğlu’nun
hiç yeri değildi
binlerce insanın içinden
çocuklar gibi boynuma atladı

hiç yeri değildi sonrası yaptıklarımızın
Beyoğlu’nun eski ve viran odalarının birinde
üstelik polis karakolunun dibinde
aklımda kalçaları atlas bir kadın
Jüpiter’e giden bir hayal gemi kaldı

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 11:59 AM
Şirin bir musibetin sokaklarındayız
Tok fakat açıktayız
Ayaklarımızla öpüyoruz yolları
Kalın kırmızı dudaklı kızlar işe çıkmadan
Adsız bir tiyatronun salonunu dolduracağız.

Çayhane; tıklım tıklım dolu,
Sağanaktan kaçanlarla
Biz ise boğazlarımızın pasını silmek için ordayız
Sade, kuytu ve sıcak bu kafe’de
Vakit öldürüyoruz
Tıpkı oyunlarda öldürülen
Sahte askerler gibi zaman.

Sapır sapır dökülüyor dakikalar önümüze
İyi ki yağmur bugün ağırkanlı
Slow yaparak iniyor yere
Belki de kendini frenliyor ve bizim saçlar
Beyoğlu’nda bu Kafede
Daha kuru kalacak, eksikliğinde rahmetin.


Köşesine çekilmiş insanlarla dolu şu dünya
Ve rüyasını gerçekleştirmeyi başaran, ne az
Karşısındakini diliyle kesenlerle
Tokadı ne denli sert indirenlerle
Bir geçmiş gün öyküsünü soyutluyor beynimiz.

Birazdan dışarıda her şey
Altında kalacak gecenin
O zaman gelgit dalgalanmaları
Başlar sessiz karanlığın
Ne çıkan olur güvertesine geminin
Ne heyhat el edenler.

Terkedilmiş bir öksüz gibi ortada
Kalır yapayalnız kentimiz
Kalır yapayalnız kendimiz
Kendimiz kentimizle başbaşa.



Uyuyunca zaman aradan kalkar
Raflarına unutulmuşluğun
Örtülür tüm çirkinlikler ayıplar
Şimdi kara peleriniyle gece
Beyoğlu’nda kafeye indiğinde
Kent ve biz değiliz sadece
Yapayalnız
Görüntüler silindiğinde.

Sessizliği çoğaltanlar
Yalnızlığı artıranlar o kadar çok
Kentin bulvarları kadar
Kafe’nin iskemleleri var.



Uyuyunca her şey donar, donar zaman
Kentte kendini unutur belki, belki uyutur
Gözüne ilişmez artık
Gün yüzünde göz çarpanları.

Azimkar bir ifadeyle kendine gelene kadar
Zamanı donduran bu garip köhne
Garip, tuhaf, tembel yurdu.
İniltilerle geriniyor yerdeki ahşap
Donan zamanın çıtırdayan sesi ne ki
“Avrupa Birliği’ne girmiş Türkiye”
İş mi buldular bize
Uyandırıyorlar acep niye?

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:00 PM
O zaman bahçelerden nar toplanır gelinirdi
Biz ne kadar gözümüz varsa açar beklerdik
Gelecek bir sepet nar da
Kapışacağız kim ne kadar alırsa.

Bahçelerimizin güzelliği
Yeşilliği yüzümüze vururdu
Mutlu olmak bahara endeksli değildi bizde
Her mevsim mümkündü mutlu olabilmek
Yüzümüz aydın olurdu çoğu zaman.

Şimdi bahçemiz yok
Yüzümüzün aydınlığına tuhaf karanlıklar indi
Yüzümüz, şimdi
Düşen bombaların renginde...
Mevsim kara bir pazar sabahından kalan dumanların kolunda
Dolaşıyor şehrimizde
Evimizde...

Lanet bir kuduz köpek gözleri gibi bu ateş
Havada kırmızı
Düştüğü yerde kapkara
Bu sahiden koparılan bir el, sahici bir yara...

Şimdi ne kadar gözümüz kaldıysa
Açtık bekliyoruz
Dönecek babalarımız siperden de
Tüfekten sonra ilk sarılan biz olalım ellerine diye.

Kimimiz bahçemizle bir kolunu kaybetti
Kimimiz bir ayağını
Kimimiz umutlarını kaybetti
Kimimiz dünyayı görebilme yetisini
Renkleri seçebilme hevesini.

Üşüdük, yandık, yaralandık
Biz bahçemizden koparıldık
Yeşillikti önceleri yüzümüze vuran
Kan damlası şimdi alnımızda kalan.

Şimdi karalarla bezenmiş bir mevsimin rüzgarları olduk biz
Böyle bir mevsimde mutlu olabilmek mümkünse
Mümkünse parçalanan duvarların altında bulabilmek kardeşlerimizi
Bulaşmamışsa ve analarımızın o ateşli göğüslerine kara duman
Ve çekebileceksek hayatın beyazlığını o kutsal memelerden
Ve büyüyeceksek tekrar umutlarla
Tekrar yeşillik gelecek, vuracaksa alnımıza aydınlık
Yine de merhaba doğan sabaha...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:00 PM
Hırsız girmişti evlerine…

Hırsız boynundaki kolyeyi çıkarmaya çalışırken uyanıp; haykırmıştı!

Aynı anda uyanan kocası ve hırsız…

Hırsız üstte, koca altta…

Kanlar içinde kalan ağız, burun yüz…

Beyza eline geçirdiği vazoyla hırsızın kafasına güm…!

Hırsız kanlar içinde yerde.

Eve çağrılır çağrılmaz gelen polis ekibi…

İfadeler, incelemeler ve savcılığa sevk…

Nöbetçi mahkeme Beyza'yı tutukladı…

Beyza henüz 6 aylık evliydi…

Beyza ay parçasıydı…

Beyza ikicanlıydı…

Hüzünlüydü, gözyaşlıydı, yaralıydı…

Mahkeme uzamadı.

Üçüncü duruşmada ağır tahrik indirimi uygulanıp

Beyza'ya 6 yıl 8 ay hapis cezası verildi.

Beyza bitirim bir koğuştaydı

Üç beş fırlama kız…

Bir kadın tüccarı…

İki katil…

İki de Beyza gibi kader kurbanı mahkum vardı.

Huzur yoktu aslında paylaşılamayacak bir şeyin olmadığı dört duvar içinde

Hele bir de Beyza'nın kocası Hakan'ın başlayan mırıltıları

Bayza'nın kulağına gelen dedikodular

Beyza canından bezmişti.

Hakan iki hafta gelmediği görüşün üçüncü haftası geldi.

Beyza doğumun yaklaştığını söyledi,

Hakan işin kötü gidişinden bahsetti…

Beyza boynuzlarının arşa yaklaştığını söyledi,

Hakan hava durumlarından bahsetti…

Beyza gözyaşını akıttı,

Hakan çay içti…

Beyza kırmızı gözlerle koğuşa döndü.

Sanki koğuşta rahat var mıydı?

Ama ne yapsındı, dayanacaktı…

Karnındaki yavru için dayanacaktı…

Doğum yaklaşıyor, Hakan uzaklaşıyordu.

Doğum gelip çattı, nurtopu gibi bir erkek çocuk…

Ama Hakan yok!

Çocuğun adını daha önce düşünmüştü Beyza;

Kız olursa Çilem, erkek olursa Umut…

Umut bebek neler olduğunu nerden bilecekti!?

Umut bebek nerede olduğunu nerden bilecekti!?

Beyza 2 yıl 8 ay sonra şartla tahliye oldu.

Beyza kucağında Umut'la babaevine gitti.

Hakan'a ne mi oldu?

Hakan hiçbir şey olmadığı için;

Ona hiçbir şey olmadı.

Ondan hiçbir şey olmadı…

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:00 PM
sukunetin izlerini taşıyor sevgimiz
ne ayrı nede tam beraberiz
ayrıldığımızda daha yakın kavuşunca başka yerlerdeyiz
ne tam sevgili ne de bir başka birşeyiz

dünyayı saran bir sevda değil bizdeki
yuvayı değil yatağı ancak ısıtabiliyor bedenlerimiz
ne sevgi ne şehvet bizdeki
birşey var ama ne bilmiyorum

bendeki ferhat aşkı değil sende şirin değilsin
mecnun kimden yana leyla kim
eğer aşk değilse seni görünce içimi ısıtan ne
ne dir bu sendeki ben bendeki sen ne

acaba eskiler çok aşk yaşadıda
bize kırıntı aşklarmı kaldı
yoksa biz küllerimi yakmaya çalışıyoruz
kaknüs değiliz yanınca yok oluyoruz

bir yol var yürüyoruz
sonunu ne sen nede ben biliyoruz
ben artık çok yoruldum
sevdam sana duyurulur

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:00 PM
Türkiye’yi sev oğlum, Anayurdun,
Kafkasya’yı sev oğlum, Babayurdun,
Dünya’yı sev oğlum, Kendinyurdun!

Vazgeçme ve değişme birini,
yekdiğerine,
Acı verse de sustur dilini,
geçici,
Bil ki her zehirin, panzehiri,
Göçmek istemezsen verici!


Farklı kimlikler kuşanıldı bu topraklarda,
Farklı düşünüşler ve yaşayışlar!

Zaman geldi yediler biribirlerini,
Zaman geldi unutuldu sevdalar!

O sevda nedir aramızda kalan,
Bizi bir arada tutan ne idi?



Bir ev alırsın,
Komşunu beğenmezsen,
Satar gidersin!

Bir coğrafyadaysa,
Var mıdır, satıp gitmek?
Satarsan Şeytana yüreğini,
Satarlar Azraile bedenini!



Hem Türk, hem Kafkaslı olmak,
Neden olmasaydı ki?

Neden olmasın yurttaş?
Kürt, Laz, Arnavut,
Pomak, Boşnak ve Ermeni!

Hepsi birden olabilmek ne güzel!
Empatiyle bakmak karşındakine!
Zenginken yoksul gözlerle!
Kadınken er bakışıyla!
Yetişkinken çocuk yüreğiyle!



Bir beden; bir ülkede,
Bir kentte,
Bir semtte,
Bir evde yaşar!
Hatta “bir zaman”dır bedenin saltanatı!

Bir beyinse; tüm sevgileri,
Tüm renkleri,
Tüm zevkleri,
Toplayabilir kendinde!
Üst-beyinler çağının mutlaka önünde!



Oğlum sen “bir şey” olmak zorunda değilsin!
Her şey olmak da zorunda değilsin!

Seni bir bina gibi düşünüyorum da,
Tek pencereden bakmak yerine,
Dolu dolu, geniş / dar, çok pencereden baksan!
Baksan yüreğinin genişliğine,
Baksan beyninin cümbüşüne!



Kalkıp kalkıp pencere kapatanlara,
Kilit altına alanlara dili, kültürü,
Düşünceyi mahkum eyleyenlere,
Şefkatli gözlerle bakılır mıki?

Oğlum sen en iyisini eyleyeceksin
Ve eyleyeceksin de en güzelini!
Her gün başka bir köşesinden bakacaksın dünyaya!
Ve salt seyreylemekte ne?
Bütün o dünyaların zevkine varacaksın.

Hem öyle zor olmayacak, bir bak!
Beynine bir çip yerleştirmişler senin,
Öyle yıllarca kelime ezberlemek,
Dil öğrenmek yok artık,
Bir çipe sığdırmışlar 20 dili,
Olmuşsun çok dilli bir ejder!



Oğul kaybetme! Oğullar kaybetmeyin!
Hepsine tek tek gereksinim olacak birgün,
Onbinlerce yılda türedi bu diller,
Ufuksuzların sözüne kanmayın!

Bir uğurda harcar değer bilmeyen!
Sen değer bil, atma aldığını atadan!
Belki sana erişmemiştir bir dil,
O genlerinde saklı, git ve bul!

İnce ince işlemiş Yüce Tanrı!
Kromozomlarda milyonlarca yılın izi var!

Unutma gözlerin açıkta görmezken daha,
Annenin memesini koklayarak bulman öğretildi,
Öğrendin aç olduğunda ağlamasını, güdüsel,
Öyleyse unutma sana yaşam veren bu toprakları
Ve unutma onların üzerindekileri!



İsteyerek yada istemeyerek insanlar,
Kırdılar kimi zaman birbirlerini,
Bil ki her şey yoklukta eşit!

Ve herkes kendini varken yoklarsa eğer,
Bütün varlara eşitler belki de kendi kendini!



Ey oğul!
Uzayın derinliklerinde yol alırken, birgün,
Tek kişilik geminde, beni anımsa!
Koy müziği çok yabancı olduğun,
Belki de yok olmuş birilerinin!



Bir zamanlar kaybedilmiş o dil, o kültür,
Yitirdiğin en önemli şey olabilir! ! ! ! ! ! !



Bir gün kanatsız ve araçsız uçabileceğini düşün,
Düşün kulak ziyafetini, kendi ağzınla doyurduğunu!
Uyan uykudan uyan, bir hayale daldırdım herhal,
Kerem ile Aslı gibi barışkan hülya
Ve ardında arsız, duraksız düşlerim!


Birgün başımı koydoğum yerden,
Boynumu kaldıramıyacağım!

Bir varmış, bir yokmuş!

Gövdemi bu dünyadan uzaklaştırmış olsamda,
Bil ki çıkıp çıkıp mezarımdan ey oğul!
Gelirim mutlaka çocukları ziyarete!

Kendinizi kaybetmeyin!
Yollarını unutmayın evlerinizin!

Ha birde, Romanları ihmal etmeyin,
Onlar da evsiz,
dilsiz,
yurtsuz kalmasınlar!

-Bu da sizin hortlağınızın son isteğidur! -..

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:00 PM
şimdi sensizliği ezberliyorum
bir fotoğrafın gözlerine çarpıp
parçalanacağını düşündükçe
ve düşündükçe
acilen yazılmış bir mektubun
satır aralarında boğulmuş
hüznüne esir olduğumuzu
cellat uzaklığın boynunu vursun diyorum
artık başkenti de sevmiyorum
bu karlar ülkesini de
biat ediyorum nazlı perim
ben yalnızca seni seviyorum......

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:00 PM
Yapıştı umuya çökmüş bedenim
Bağrında acılar saklıyor beni.
Kalmadı isteyenim, tek sevenim?
Şifasız umutlar bekliyor beni.

Bir dert ki dermanı içinde saklı
İrâdeyi iter, reddeder aklı
Sızısı, acısı her şeyi farklı
Gelip, gidip sık sık yokluyor beni.

Bilmediğim bilinmeze uçkunum
Başı yar, görünür, girdaplar sonum
Yürürüm, gölgeme el sallar yolum
Sonsuzluk kül gibi kokluyor beni.

Koptum köklerimden, duymadım acı
Anlamsız sarpların oldum haracı
Mükemmele, olamadım kiracı
Emelim hiçlere ekliyor beni.

Bâdireden bâdireye düşerim
Hayallere gizli tuzak döşerim
Kendi giriftimi kendim deşerim
Girdabım habire şokluyor beni.

21-04-2000

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:01 PM
Uzanıvermiş boyluboyunca
Islak ayaklarında kum tanecikleri
İpeksi hafifliği körpeliğinin
Baştan çıkarmada masumca
Omuz başlarında su damlaları
Süzülmede göğüs aralarına
Çıldırtan hatlarıyla bikinisiyle
Baş döndürüyor sereserpe yatışı

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:01 PM
Acı çekmek özgürlükse özgürüz ikimizde sloganıyla düştük yollara
Rest çekerek hayata ve insanlara kaçtığımız oldu defalarca
Ama her zaman ilk durakta inen ben olurdum
Bilirsin korkardım karanlıktan ve yanlızlıktan
Ve bu yüzden kıramazdım zincirlerimi
Oysa boşunaydı bu gitmeler
Her tilki gibi sonumuz kürkçü dükkanıydı
O sokaklar o deniz ve yürüdüğümüz kaldırımlar
Her köşe başı bir hatıra saklardı ve anılarımız oldu
Karanlıkta iki tekel alıpta ağladığımız delilerce örneğin
Sevdalarımızda buradaydı imkansız olsada umutlu
Derin derine ihanetlerle vurulurduk ölmezdik mesela
Olta atardık uçsuz bucaksız denizlere
Hep büyük balıklar sana gelirdi
Bense küçük balıklarla teselli bulur sen kızdırırdın beni
Yanlız bu yüzden kavga ederdik
Oysa ben hepsini salardım bilirsin sevmezdim esareti
Kimseler duymazdı şarkılar söylerdik karanlık sokaklarda
Yasak şarkılardı onlar
Yanlız aynasızlar sustururdu asiliğin sesini
Açlığı öğrettin bana
Oysa ben isyanı seçtim
Çocukken pes ettim hayata insanlara küskünlüğüm bu yüzden
Hala unutmadım anıları ve rezilce yaşanan yüzyılları
Kaç yıl geçti saymadım inanırmısın unutmuşum gözlerin elamıydı
Evet hatırladım geceyi kıskandırırcasına yakamoz misali parlaktı
Oysa başka gözlerde vardı senin kadar sıcak bakan
Ve en az senin kadar bir parçamdı
Ve tıpkı sen gibi bir parçam da onda kaldı
Bıkkınlığım bu yüzden vede yalnızlığım

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:01 PM
Adının üstüne
Anılar koyma.
Sen mezar değilsin
Anılar
Adının ardından gelsin
Sen duvar değilsin

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:01 PM
Bil ki;

Sana verebileceğim şeylerdi
Kucak dolusu bir sevda
Sıcak bir gülüş
Ve içten bir öpüş.

Bana verdiklerindi
Hüzün yüklü bir mevsim
Dinmeyen gözyaşları
Hıçkırık dolu bir çift dudak...

Verdim... Verebileceklerimin tümünü
Ve aldım senin getirip eteklerime bıraktıklarını
İyi bir alış veriş olmadı belki
Şimdi alıp gittiklerinle uzaklarda olsanda
Bıraktıkların yeter bana
onlarla yaşamak bile güzel
Bil ki ....

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:01 PM
güzel duygularla donanmış insan
sevmek ,sevilmek, özlemek …
bir de özlettirmek kendini
içime hapsettim hep
müebbet yemiş mahkum gibi
prangalara vurdum özlemlerimi
her an, her saniye, her dakika
özgür bırakmadım hiç
ta ki bugüne kadar
bil ki ilk defa serbest
düşün ki ilk defa söylüyorum birine
yanımda yoksan özleyeceğim diye
sırf,seni özlediğim
bil ki, sevdiğim içindir.
görmediğim günler seni
mutsuz,neşesizim
ölü toprağı serpilmiş gibi
cansız,ruhsuzum.
suratım nemrut, gülmeyen bir yüz
yazım kış, kışımsa güz
sırf,seni özlediğim
bil ki,sevdiğim içindir.
o an sarılıyorum telefona
hiç olmazsa sesini duyabilmek
bir an mutlu olmak uğruna
gelmeyeceğini bile, bile
bir umutla bekliyorum
sırf,seni özlediğim
bil ki,sevdiğim içindir.
saniyeler hızlı, dakikalarsa koşuyor
ve akıyor zaman bir su gibi
ha şimdi gelecek diye
umutsuz bekleyişim, yolunu gözleyişim
sırf,seni özlediğim
bil ki,sevdiğim içindir.
olur ya dedim neden olmasın
sevmiyor özlemiyor diye
düşünüp dalıyorum uzaklara
zoraki sevecek değil ya diye,diye
avutuyorum kendimi
konuşurken aşkımsın ,canımsın derken
yeşeriyor umutlarım filiz, filiz
yüreğimde yangın devam ediyorsa
sırf,seni özlediğim
bil ki,sevdiğim içindir.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:01 PM
uyuyamıyorsam *******i ve
aniden uyanıyorsam , içimdeki
ince sızıyla bilki sensin sebebi...

sana olan sevgim yakıyorsa,
içim içime sığmıyorsa,deli
oluyorsam seni her anışımda,
bil ki sensin sebebi...

beni bana bırakıp giderken,
hiç düşünmedin mi ?, ne olur
kahrından acılarla kavrulur,
kahrolur da mahvalur diye,
acılarla yanmamın bilki sensin sebebi...

bilmesende cektiğim acıları , sana
olan deli sevdamı , sensiz
yaşadıklarımı , teninin kokusunu,
o güzel bakışlarını , o öpüşlerini,
bende kalan o ince ama unutamadığım
deli sevdanın , bilki sensin sebebi... SEVDİĞİM
koca bebeğime
yıldız gözlün

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:01 PM
Merhametsiz karanlık içindeyim
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarkı var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarkı var onu söylüyorum
Bütün şarkılar gibi kederli
Sokaklar, caddeler, evler bomboş
Yokluğun sırtıma saplandı bir bıçak gibi
Yokluğun sırtıma saplandı bir bıçak gibi
Akıtır taşa, toprağa kanımı
Dünya seninle aydınlık ve güzeldi
Şimdi bin güneş doğsa götürmez karanlığımı
Şimdi bin güneş doğsa götürmez karanlığımı
Yanmaz elinin değmediği ışıklar
Gel, o şarkıyı beraber söyleyelim
Tut ellerimden beni aydınlığı çıkar
Tut ellerimden beni aydınlığa çıkar
Yumdum gözlerimi seni düşünüyorum
Mavi denizlere, mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarkı var onu söylüyorum

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:02 PM
Bütün bir şehri sana boyuyorum
Evleri,dükkanları,sokakları
Şairliğimden utanmam gerektiğini bilerek
Bütün duvarlara adını yazıyorum
Issızım ve en az palandöken kadar yalnız
Yine uykusuz bir gecenin sersefil sabahından
Sana notaları incinmiş
Umutsuz şarkılar söylüyorum
Hecelediğim yalnızlık değil sadece
Yüreğimin sevda yerinden acılar emziriyorum
Az sonra dışarı çıkacağım
Hayat yorgunu birkaç yaşlıyla belki
Bir kahvehane köşesinde demli bir çay
Ve üstüne cigara yakacağım
Sonra hep aynı şeyler
Yol uzun ömür kısa
Alabildiğine suskun yaşayacağım
Seninde bildiğin gibi aslında
Bilmedilkerin olsada bildiğin gibi..

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:02 PM
Bizi bilirsin;
avuçla su içmeyi
marifet biliriz,
yenilmeyi bir de
kendi sahamızda...

bizi bilirsin;
saçımızı ıslatmayı fiyaka biliriz,
limonla!
tesbih yaparız,
düş kırıklarından..

bizi bilirsin;
ağzının içinde oturmak isteriz
ve rutubetin en yakıştığı yer biliriz
ağzını...

bizi bilirsin;
yaşamak biliriz,
vademiz dolduğunda
avuçlarında gömülmeyi...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:02 PM
Ayrılıklar bizim için biliyorum
Özlemler…
Özlemek yakışıyor sevdalara
Onu da biliyorum
Ve silemiyor zaman yaşananları
Sadece örtüyor üzerini saydam bir toz bulutu
Ve şimdi o bulut ağlıyor benim yerime
Kuruyan gözlerimden
Senin hatırına akıyormuş gibi akan yaşlar
Islatıyor
Geçtiğimiz yolları
Uğradığımız kavşakları
Ve seçim yaptığımız dönemeçleri
Yanlış yoldu belki saptığımız
Ama dedim ya
Ayrılıklar bizim için
Ve onun acısı bile
Vız geliyor yüreğime
Seni özlüyorum
Sevdamızı özlüyorum
Faydası olmadığını
Bile bile…

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:02 PM
Mal gördükçe açtık gözü
Doymasını bilemedik...
Hak söyleyen nice sözü
Duymasını bilemedik...

Doğarken, yaşarken cefa
Arama dünyada vefa
Alıp-alıp ta bir defa ,
Koymasını bilemedik...

Mutluluklar oldu anı
Yaran edindik yılanı
Açlığından bayılanı
Aymasını bilemedik...

Kul ibadet ettti kula
Kini gösterdi pusula
Ne Kur'an'a, ne Resul'a,
Uymasını bilemedik...

Bir ses duyarım Yemen'den
Geçtim dünyanın ilminden
Şeytan'a sadık yeminden
Caymasını bilemedik...

Namert yere batsın huyun !
Elbet kuruyacak soyun
Adalet önünde boydun,
Eğmesini bilemedik...

Adamlar var ki kız gibi
Uygarız der öküz gibi
Riyakardan yıldız gibi
Kaymasını bilemedik...

Afet verdi dersimizi
El tutmadı yasımızı
Hal böyleyken dizimizi
Dövmesini bilemedik...

Sanmayın eli selektir
Avrupa yırtık elektir
Kardeşlik saten yelektir
Giymesini bilemedik...

Doldurun sofiler safı
Gafilliğin yoktur affı
İstif,istif dizip gafı,
Saymasını bilemedik...

Hüsam'ım dayan hasrete
Allah erdirir nusrete
Sevda yolunda nefrete,
Kıymasını bilemedik...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:02 PM
Suları tersine akıtmayı başardımda,
Nasıl kurutulur bilemedim.
Kalbin yaralanacağını öğrendimde,
Nasıl yıkılacağını bilemedim.

Şimdi sorsan viranedir yüreğim,
Ummadığım şeydir giden gençliğim,
Herşeye katlanırda şu hâlim,
Sensizliğe katlanmayı bilemedim.

Sen yanımda uzaklara dalarken,
Gençliğim yanında solarken,
Aşkımı dünya duyarken,
Sana nasıl duyuracağımı bilemedim.

Ufka baktım sevdalıları düşünürken,
Kimseye boyun eğmedim sen yokken,
Hep ağladım sen dertliyken,
Nasıl güldüreceğimi bilemedim.

Bıktım artık seni sensiz yaşamaktan,
Derdini hep ellere sormaktan,
Şüphe duydum kendi adımdan,
Çilekeş mi? RAFET mi? bilemedim.

1995

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:02 PM
Ağladığında bilemedim
Dudaklarında yanardağ beslediğini
Gülümsediğinde bilemedim
Güneşte yavaş yavaş eridiğini

Yetişemedim son nefesine
Avuçlarında kurumuş gülün
Sensiz tüm yollar yalnızlığa sürgün
Duyamadım küflü çığlıklarını
Silemedim bana akan gözyaşlarını

Simdi sensiz sorgulardayım
Artık hangi deniz temizler pişmanlığımı?
Hangi ilaç dindirir sensiz acılarımı?
Hangi güneş kurutur sana akan gözyaşlarımı?
Hangi liman durultur içimdeki fırtınaları?
Biliyorum bu soruların cevapları yok
Kırık tekneme baharları yükleyip
Geliyorum sana

Ağladığında bilemedim
Ateşlere delice yürüdüğünü
Gülümsediğinde bilemedim
Yavaş yavaş karakışlara büründüğünü
Bilemedim...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:02 PM
Gurbet elde hayli zaman
Gezdim durdum, halim yaman
Nedir bu feryat, bu figan?
Neler olmuş, bilemedim

Nazlı yardan haber verin
Nere gitmiş, göremedim
Evim, barkım viran olmuş
Neler olmuş, bilemedim

Deli’yim dağlar gezerim
Sararmış bağlar gazelim
Şaşarım, akıl sorarım
Neler olmuş, bilemedim

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:03 PM
ağlamak artık neyi değiştirir
sevgimin kıymetini bilemedin sen
isyanlar sitemler faydasız
sevgimin kıymetini bilemedin sen

istesem de artık dönemem geriye
sanır mısın severim seni bird aha böyle
canımdan çok sevmedim mi söyle
sevgimin kıymetini bilemedin sen

çarpardı yüreğim senin için delice
böyle oluyormuş insan gerçekten sevince
kaplardı yüreğimi bir sızı sen gidince
sevgimin kıymetini bilemedin sen

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:03 PM
Suçsuzluğumda kendimi yargıladığımı,
Dilimi her gün kurşunladığımı,
Darağaçlarında asılı kaldığımı,
Suskunluğumu,
Açlığımı,
Çıplaklığımı,
Bilemeyeceksin.....

Mekan içinde yurtsuzluğumu,
Kırılgılardaki düşselliğimi,
Zamansız gidişlerimi,
Susuzluğumu,
Çaresizliğimi,
Yangınlarımı,
Bilemeyeceksin......

Ayaklarım gidemezken, koşmayı bilmediğimi,
Ne beyaz, ne siyah grilere büründüğümü,
Sözümle ateşlere yürüdüğümü,
Kahretmelerimi,
Bekleyişlerimi,
Gözyaşlarımı,
Bilemeyeceksin.......

Öfkeme yenilip denizlerce boğulduğumu,
Pusulara yenik düştüğümü,
Son nefesimde dökülen sözlerimi,
Sancılarımı,
Yenilgilerimi,
Suçsuzluğumu,
Bilemeyeceksin.......

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:03 PM
Bilemezdim
Alnımda yazılı kadere
Sırf seni vermedi diye
Günahkarca isyan edeceğimi
Seni benden ayıracak
O zalim ölüme
Sırt çevirip rest çekeceğimi
Belki beni duyar diye
Gece gündüz Allah'ıma
Utangaçça dua edeceğimi
Cenneti terkedip yoksun diye
Sen varsın umuduyla
Cehenneme yürüyeceğimi

Bilemezdim
Yokluğunda bu denli asi olacağımı
Aldırmadan mahkumluğa
Seni vermeyen ellerin katili olacağımı

Bilemezsin
Sen yazmayan kaderimde
Bana ne acılar çıktığını
Çalsada ölüm kapımı
Sonsuza kadar seni bırakmayacağımı
Cennet cehennem bir olup bana zindan olacağını
Yine senden vazgeçmem
Bilsem kıyamet kopacağını.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:03 PM
Sevgi nedir bilmedim,
sadece hissettim!
Duygu nedir bilmedim,
sadece ne olduğunu düşündüm!
Sonu olmayan ÖLÜM’Ü
hiç düşünmedim
Onu en tatlı
yerinde yaşadım…

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:03 PM
Yanağıma düşen bir damla göz yaşımsın sen
Silsem mi, silmesem mi bilemiyorum.
Bardağımdaki son damla suyumsun sen.
İçsem mi içmesemmi bilemiyorum.

Bir çiçek demeti gibisin sen
Koklasam mı koklamasam mı bilemiyorum.
Gül dalına konmuş bülbül gibisin sen
Uçurtsam mı uçurtmasam mı bilemiyorum.

Söğüt dalından düşmüş yaprak gibisin sen
Sahilde kum tozu gibisin sen
Hırçın esen deli rüzgar gibi ben
Seni dağlara uçurtsam mı uçurtmasam mı bilemiyorum.

Uçsuz bucaksız kır çimeni gibisin sen
Çimende koşturan kuzu gibisin sen
Çimene can veren yağmur gibi ben
Yağsam mı yağmasam mı bilemiyorum.

Gönlümün neşesi huzurusun sen
Bahçemin nadide çiçeğisin sen
Senin için yanıp tutuşan ben.
Kerem misali yansam mı yanmasammı bilemiyorum.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:03 PM
Kaç yürek sevip karşılık bulamadı ?
Kaç yürek dağları deldirecek kadar sevildi !
Kaç yürek uğruna canlar feda edildi ?
Kaç yürek için dostlar terk edildi ?

Bilen var mı ?

Kimler yaşamaktan geçti sevgisi uğruna ?
Kimler şiirler yazdı karşılıksız aşkına ?
Kimler feda etti uykularını en yorgun anında ?
Ve kimler kimleri sevdi PLATONİK

Bilen var mı ?

Ne kadar şiir var? aşkı anlatan
Ne kadar roman var ? aşklar barındıran
Ve ne kadar rüya var TERSİ çıkan
Kaç yemin var bozulan ?

Bilen var mı ?

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:04 PM
Ölümün üstüne sünger çekin
Yaşayandan başkası bilmez yaşadığını
Ölümü zambaklarla süslemeyin
Giden aldı götürdü yanlışını

Geriye umut kalmış gibi
Acıyı anılarla beslemeyin
Vazoya dün koyduğunuz çiçeği
Kısaca herşeyiyle astığınız gerçeği
Ölü resimleriyle süslemeyin

Yalnızlığa o kadar gücenmeyin
Saplanmayın bilgi kitaplarına
Çaresiz kalanı da anlayın
Sıradan sevinçleri küçük duyarlıkları
Akşamcılıkları hoş karşılayın

Sakın ölüme geç kalmayın
Kızmayın çanları erken çalana
Ölü evlerinde toplanmayın
Hele yaşadıysanız hiç korkmayın
Ölüm el sürmez yaşayana

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:04 PM
O ki bardağa dökülen seraptır
(Bal yoğunluğundadır, sıcaktır, ışıktır)

O ki sabah erken bir bahçedir
(Çayir kokusudur, serinliktir, muttur)

O ki esen yeldir kar erirken
(Çigdemdir, agaç çiçeğidir, okşayıstır)

O ki içilen sudur kana kana
(Özlemdir, doymayıştır, kardeştir)

O ki bir yüce ırmaktır akar
(Ürküntüdür, baş dönmesidir, gidiştir)

O ki maviliği belirsiz denizdir
(Buğulanmadır, düştür, sevmekte ölümdür)

O ki bir ince kızdır ak tenli
(Yaşamdır, umuttur, gözyaşıdır)

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:04 PM
Saçları dağınık dalgalı
Gözleri buruk
Dudakları ince
Geçiyor usulca
Geçen otobüste
Buğulu camda aksi
Gözlerdeki nem mi
Penceredeki buğu mu
Hüzünlü yapan yüzünü
Düşüncelere dalmış gibi
Ellerinde kasvet
Şiirlerim gibi kaos da
Bilmece dünyasında
Her gün geçen kadınım
Sevgi yüklü yük gemisi
Bandırası silinmiş
Nereye gider bilinmez ki
Her gün buğulu camda ağlayan kadınım
Sevgi yüklü katarları
Avuç içinde hasreti
Dudaklarındaki ezgiyi
Yüreğimdeki sevgiyi sana taşıyan
Bilinmezlere giden bilinmeyen kadınım.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:04 PM
Bilir misin yalnızlık ne demek?
Bilir misin
gökyüzündeki yıldızlardan medet ummayı?
Uzattın mı elini bir yıldız boyunca,
belki, tutarım diye farkında olmadan?

Uykusuz kalmayı bilir misin sabaha kadar?
Hiç küstün mü hayata?
Aslında kendinsindir küstüğün küçüğüm?
Kapatıp gözünü
hayaller kurduğun oldu mu geleceğe dair?

Bazen küçük bir masumiyet belirir
tebessümünde,
bazen gözünde hırçın bakışlar.
Kızdın mı kaderine günlerce?

Kendini tanıyamadığın oldu mu hiç?
Bazen cesaret edemeyen konuşmaya
ve bazen de hiç susmayan sen.
Sevdin mi birini?
Her yağmur yağışında saatlerce

bekledin mi sevdiğini pencerenin önünde?
Bir yudum sevgi dilendiğin
oldu mu sert bakışlardan?
Yaslanacak bir omuz aramadın mı?
Birden güldüğün oldu mu sebepsiz?

Her şiirde kendinden
bir şeyler bulmadın mı hiç?
Rüyalarda yaşadığın oldu mu hayatını,
istemediğin oldu mu uyanmayı?
Baktığın ama göremediğin oldu mu etrafı?

Ufak bir sorunu büyütüp
ölmeyi de mi istemedin hiç?
Sebebini bilmediğin bir ağırlık
çökmedi mi üstüne?
Büyüdüğünü fark edip

zamana düşman oldun mu?
Hecelerin az geldiği,
kelimelerin yetmediği
oldu mu duygularını anlatmaya?
Ağladığın oldu mu sebepsizce sabaha kadar?

Belki, sen, ağlamayı bilmiyorsundur ,
sevmeyi bilmediğin gibi.
İki damla yaş değildir ağlamak...
Önce hüzünlenmek,
sonra düşünmek, hayal etmek..

Anıları yaşamak, büyük bir özlem içinde
o küçük oyuncak bebeğe sarılmak.
İşte budur ağlamak ve yeniden yaşamak!

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:04 PM
Bazi Şeyler Vardir Hanİ
Bİlİr Mİsİn?
Bİr İstasyonsa Hayat,
KaÇan Son Tren Gİbİdİr,son Firsat.
Ve Bazi Şeyler Vardir,
DeĞerİ Kaybedİnce AnlaŞilir.
HÜcrelerİn İŞlemez BİrkaÇ GÜn,
Sonra YavaŞ YavaŞ AyriliĞa AliŞilir.
İÇİndekİ Cenaze,
Gİden Sevgİlİnİn Ardindan Bİr DÜĞÜn
Havasiyla Kaldirilir.
ÇÜnkÜ Öyle Olmak Zorundadir.
Mutlu GÖrÜnÜrsÜn Çevreye,
HİÇbİrzaman Sana Aİt Olmayan
Ama Bİr Anda Esİrİ OlduĞun Sahte
GÜlÜŞlerle.
Dertlerle Kederlerle Ortak YaŞarsin.
Yanliz KaldiĞinda,
Gİden Sevgİlİyİ YaŞli GÖzlerle Ararsin.
Yanliz DeĞİlsİndİr Aslinda,
Belkİ Hala Senİnledİr O.
Ama Aci Bİr GerÇek TedİrgİnlİĞİnde
AĞlarsin.
Duvarlar ÜstÜne ÜstÜne Gelİr.
Dertsİz YaŞayamazsin Artik.
Derter Sana Mutluluk Verİr.
Her Yerde Gİden Sevgİlİyİ GÖrÜrsÜn.
Sİgaranin Dumaninda Mesela.
Sİgaranin Dumaninda Sevgİlİyİ GÖrmek Ne
Acidir Bİlİr Mİsİn?
UÇar Gİder Yakalayamazsin
Asla!
İŞte BÖyle Dostum.
Bazi Şeyler Vardir;
Mesela Bİr İstasyonsa Hayat,
KaÇan Son Tren Gİbİdİr Son Firsat...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:04 PM
Bilir misin
ne kadar soğuk ellerim
sen tutmazken

Bilir misin
ne kadar donuk gözlerim
sana bakmazken

Yürür mü sanırsın ayaklarım
sana gelmezken

konuşur muyum sanırsın
seni seviyorum diyemezken

uyuyabilir miyim zannediyorsun
rüyam da seni görmezken

ya da uyanabilir miyim hiç korkmadan
yanım da sen olmayacaksan

ıslak mı sanırsın dudaklarım
seni öpemezken

uzaklara giderken bile uzak mıyım?
kalbimin tam ortası meskeninken

ölebilir miyim sence
son nefesimi vermeden
seni,görmeden.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:05 PM
Tam sınırdan kaçarken vurulmak nedir bilir misin?
Nöbetçiler ha gördü, ha görecek
Parmaklarının ucu dikenli tellere değdi değecek...
Ama... Bir adım daha atamazsın.
Uzanıp tutamazsın;
Göz pınarlarında donup kalır hayallerin
Planların, kaçışın, kurtuluşun
Ve deler sevgi dolu yüreğini
Sevgi bilmeyen bir kurşun.
Bir okyanus da boğulmak nedir bilir misin?
Batan bir gemiye el sallayamamak,
Oturup ağlayamamak,
Birkaç kulaç ötedeki
Bir tahta parçasını tutamamak,
Nedir bilir misin?
Sevmek nedir bilir misin?
Bir şeyler tutuşur yüreğinde kıpır kıpır
Bütün benliğini sarar, ısıtır.
Her gülüşte yeniden doğarsın
Ve bin kere ölürsün her iç çekişte
Nasıl anlatsam bilmem ki.
Yani "sevmek" işte.
Duymak nedir bilir misin?
Duymak, ama anlatamamak
Çemberini kıramamak kelimelerin.
Tam dilinin ucuna gelmişken söyleyememek
"Seviyorum" diyememek
Yani ölümü yaşamak nedir bilir misin?

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:05 PM
Güzel gözlerin kalbimde
Ellerin yüreğimde
Sensiz olmaz olamaz
Bilir misin Elif.

Kalbimde sen olunca
Yüreğimde sen yaşayacaksın
Geldim, gördüm hayatımda sen oldun
Bilir misin Elif.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:05 PM
Bilir misin usta;
Bazen çocuk gibi olurum.
Buğulu camlara yazarım dertlerimi.
Hüzünlenirim arasıra.
Bir çiçeğe veririm tüm sevgimi.
Ararım yere düşen yağmur tanelerini...
Bilir misin usta;
Ay'ın parlaklığı cezbeder beni.
Hele yıldızların göz kırpması...
Ararım "Kutup Yıldızımı" nerededir diye.
Tükenir ümitlerim aramaktan,
boşver derim kendi kendime.
Bu kadar mutluluk benim neyime.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:05 PM
Bir damlacık sevgi ile seni nasıl umman ettiğimi,
Bir kır çiçeğindeki kokundan baharlar oluştuğunu,
Diğerlerinden seni ayırıp yıldızlara kutup yaptığımı,
Sakin denizimde aniden patlayan dalgalar olduğunu,
Sensiz kaç gecemde hayalinin bulutlara çizildiğini,
Nice rüzgarların gidişine seslendiğimi, duyman için,
Kaç akşam geçti *******imde, sen yıldız olmayalı,
Denizlerin maviliklerini görmeyeli sevda gözlerinde,
Kaç mevsimdir, kuşburnu çiçeklerinin açmadıklarını,
Kaçıncı iç çekerek, sana, candan canım ,demediğimi,
Gönül, sevda dalgalarının usulca yüreğime vurmadığı,
Dingin denizimde göremediğin, kaçıncı çırpınışıdır,
Gözlerinin kutup olmadığı, yıldızlarda kaçıncı gecedir,
Yüreğimi ısıtmayan yaz güneşinin nasıl dondurduğunu

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:06 PM
Gözyaşı dökmeden ağlamanın
Zorluğunu bilirmisin?
Tüm mutluluğun hayallerde kaldığı anda
Hayal kurmanın bile yasak olduğu
Bu dünyada yaşamanın
Zorlugunu bilirmisin?
Sessiz haykırısların
Sessiz isyanların
Duyulmadığını bile bile
Sessiz kalmanın
Zorluğunu bilirmisin?
Sevilmekten yana
Tüm umutların bittiğini göre göre
Yinede beklemenin
Zorluğunu bilirmisin?

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:06 PM
Bilir misin ki ?
Sana şu satırları
Herkes uyurken yazıyorum.
Bölmüşsün uykumu yine ;
Seni düşünüyorum ,
Ne kadar istemesem de !..

Bilir misin ki ?
Ümitlerim sen olmuş ;
Geçmişsin karşıma,
Olmayacak dua gibi
Gülüyorsun...
Bakıp gözlerime.

Ve,
Bilir misin ki ne kadar acı;
Bunun hiç olmayacağını bilmek,
Hayalinle bile gülememek.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:06 PM
Neler yaşatıyor yalanlar neler,
Herşey inançsızlığa gebe biliyor musun?
İnançsızlığın doğduğu gelecekler,
Vahşet ve kinle büyür biliyor musun?

Belki bir bebeğin gözyaşında,
Belki bir balığın son çırpınışında,
Belki umutların her yıkılışında,
Neleri kaybediyoruz biliyor musun?

Kayıp şehirlerin çıkmaz falına,
Kimse yetişmez ağlayanın imdadına,
Gerçekleri görüp hala inadına,
Kimlere bel bağlıyoruz biliyor musun?

Mavi düşlere dalıp bastığımız yeri,
Görmemişiz ve kimsenin de yok haberi,
Şu an seyret bütün ülkeleri,
Yardım edecek kimse yok biliyor musun?

Manevi boşluğa dalıp da herşeyi unutanı,
Kendini bırakıp da intihara koşanı,
Hatırlayıp da zamanın nasıl çıldırdığını,
Nasıl çıldırıyorum biliyor musun?

Bir yaprağın akıbeti bile rüzgarın yolunda,
Kabusa dönüşen uykuların sonunda,
Mehtabın üzerini sisler kapladığında,
Vampir ruhlu insanlar çıkıyor biliyor musun?

Akıbeti bozmaz sütü bozuk değilse,
Herşey düzelir sır kapısından girilse,
Kul yerine insanoğlu Allah'a eğilse,
Sima ile kalp eşit olur biliyor musun?

01.05.2002
Saat:06.30

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:06 PM
Biliyor musun?
Nefes alamıyorum gittiğinden beri
Düşlerim yarım kalıyor
Arzularım say ki labirent
Sana ulaşamıyorum

Biliyor musun?
Günde bin defa ölüyorum yeniden
Ayrılıyor ruhum bedenden
Acısını bile hissetmiyorum

Biliyor musun?
Camlarda arıyorum yüzünü
Bulutlu gözlerin düşüyor bakışlarıma
İki damla yasla
Uzatıyorum ellerimi sevgili
Ama silemiyorum

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:06 PM
Tutamayıp kendimi
dudaklarımdan dökülüyor
O iki kelime,
'Özledim seni'
Yakınımda olduğunu bilmek
Huzur veriyor bana
Ve ısıttığın kalbimde
İnce bir sızı
Yeni yeni fark ediyorum
Yokluğunu aslında
Biliyorsun ki;
Hiç istememiştim gitmeni
Geldin ya işte
Özlemişim seni
Hem de çok.....
Biliyor musun?
Yanındakiler de özlenirmiş
Öğreniyor insan zamanla
Ve yüreğine söz geçirmek
En zor işmiş
Ne kadar yasak da olsa..........

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:06 PM
Sen bir acı,

Sen bir özlem,

Sen bir tutku,

Sen bir heves,

Sen bir umut,

Sen bir güneştin,

Benim için….



Bir şey söyleyeyim mi sana,

Seni aramıyorum

Seni duymuyorum

Sensiz mutluyum

Biliyor musun ?



Hani anlarsın ya

Öyle halsizim ki hiç sorma

İşte gene yalnızım

Ne yazarsam yazayım

Gene yalnızım

Biliyor musun…

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:06 PM
Düşler dökülür...
Düşler üşüşür...
Düşler doluşur kulaklarıma gülüşlerinden...

Üstüme yağan düşler ile
Başıma üşüşen düşler ile
Ve içime doluşan düşler ile serpilirim ben,
Bahara dokunmuş bir filiz gibi...

Biliyor musun?
Denizler bile düşlerimin rengidir...
Dalgalar, gülüşlerindir yani düşlerimin üzerinde oynaşan!

Biliyor musun?
Düşler saçılır başıma gülüşlerinden...
Ve düşlere savrulur başım
Tırmanıp gülüşlerine...

Dinlenen bir nefes gibi yayılır kumsalıma,
köpüklü dalgaların...
Bunlar; düşlerimin üzerinde oynaşan
Gülüşlerindir ya, hani adına “dalga” denen...

Biliyor musun?
Bütün bu denizler, düşlerimin rengidir
Ve işte sen o yüzden
Kendini seyreder gibi olursun baktığında denizlere.
O yüzden gözlerini lacivert sanırsın...
Saçlarını mavi...
Hatta canını, camgöbeği...
Canının göbeği bunun için köpürür düşlerimin ortasında!

Biliyor musun?
Düşler üşüşür başıma gülüşlerinden.
Masmavi düşler...
Ve buseleri çağıran dişler gibi sıralı düşler...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:07 PM
Bir gün çıkıp gidecektin
Yanımda olduğun anlar
Bu yüzden sıkı sıkı sarılıyordum sana
Bir sebep söyleyecektin
Belki manalı belki manasız
Bir mazeretin olmalıydı
Mazeretini biliyordum
hissediyordum beni bırakacağını
gözlerine bakarken bu yüzden doyamıyordum
kokunu içime çekiyordum
özledikçe kokunu bende duymak için
biliyordum
sen benim şiirlerimin adamı olacaktın
sayfalar dolusu yazacaktım seni
biliyordum
sen benim gidişlerimin kahramanı olacaktın
ben bir roman yazacaktım gidişinin üzerine
ve tekrar tekrar okuyacaktım
hiç unutmayayım diye
bilyordum
gidecektin ve yarım bir cümle olarak kalacaktın bende
daha seni tamamlayamadan,sen gidecektin
çünkü sen gitmelerin adamıydın
ölümü kucaklayana kadar gidecektin
bense mezarının başında sana dualar okuyacaktım
şimdi şiirimsin yarın romanım olacaksın
biliyordum sevgili sen toprağın olacaktın
biliyordum
artık toprağı bir başka seveceğim
yağmur yağdığında sen kokacaksın bana
güller dikeceğim sevgili
seni koynuna alan toprağa
hayalerimi ekecek seni bekleyeceğim.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:07 PM
Yaşıyor muyum bilmiyorum sensiz
Peki sen nasıl yaşıyorsun bensiz
*******im bile aydınlıktı seninle
Karardı sensiz gündüzlerim bile

Hani ben sensiz sen de bensiz yaşayamazdın
Ben denedim yaşanmıyor sensiz
Sen denedin mi nefes alınıyor mu bensiz
Hayatta olduğunu bilsem

Bilsem bensiz yaşayabildiğini
Gelmez miyim yanına
Bulmaz mıyım seni sanıyorsun
Ararım ******* boyu biliyorsun

Bilsem göçüp de gittiğini buralardan
Gelmez miyim sanıyorsun yanına
Dayamaz mıyım silahı kafama
Gelirim yanına biliyorsun


Bir haberin gelse, burdayım desen
Bırakamadım seni desen
Dünyanın öbür ucuna gelmez miyim
Bulmaz mıyım seni sanıyorsun
O yemyeşil gözlerine bakmak için canımı
Bütün hayatımı,yalnız seni alarak içinden
Veririm o küçücük kalbimi veririm biliyorsun

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:07 PM
İnsanlar sevdiğinin göz yaşlarını
Elleri ile silerler daima
Sense
Nefretinin rüzgarları ile savuruyorsun
Biz böyle tekil hale gelmemeliydik aslında
Ve sen
Ve sen böyle iç çekişimi
Nankörlüğünle süslememeliydin
Oysa şimdi
Sana dokunan parmaklarım
Tarihine sızlıyor
Seni anlayan gözlerim
Geçmişine kör oldu
Ya bedenim
Dokunan tenlerde seni aldatıyor hala
Hala seni düşlüyor düşlerim
Ya sen
Sense

Yüreğinin derinliklerine dokunan
Her zaman diliminde
Günahkar bedenine
Günahlar ekliyorsun.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:07 PM
Batıldan dönebilseydin,
Nefsini yenebilseydin,
Dünyada sönebilseydin,
Nurdun Osman,biliyorsun !

Örümcektir ağı ören,
İbret alsın bunu gören,
Paramparça ilin,tören,
Yurdun Osman,biliyorsun !

Düşüncelerin derinde,
Neler bıraktın gerinde,
Kalelerin üzerinde,
Surdun Osman,biliyorsun !

İçi boş bir tassın diye,
Kalaylandın passın diye,
Musa ayak bassın diye,
Tur'dun Osman,biliyorsun !

Aklı nefsiyle fitlere,
Takılmış kalmış çitlere,
Maskara olmuş itlere,
Kurdun Osman,biliyorsun !

Ayrılmadın hiç sözünden,
Çile çektin ta özünden,
Turnayı yanlış gözünden,
Vurdun Osman,biliyorsun !

Tükeniyor savaşın da,
Gideceksin genç yaşında,
Gelip mezarın başında,
Durdun Osman,biliyorsun !

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:07 PM
Yaşamak değil
Senliğin var olduğu bir yerde
Sensiz doğan günlere merhaba diyebilmek
Adı koyulmamış bir yalnızlığı
Yaşıyor insan
Bilinen yokluğunun geçmek
Bilmeyen nöbetleri
Boşalmayan kadehlere yazılan
Küçük şiirleri
İnsan kaç kere ölür
Kaç kere doğar bir dünyaya
Yaşadım diyebilmenin hazzını
Hayat geri alıyor
Savrulan bir bedene
Son rüzgarlar esiyor.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:08 PM
Batıldan dönebilseydin,
Nefsini yenebilseydin,
Dünyada sönebilseydin,
Nurdun Osman,biliyorsun !

Örümcektir ağı ören,
İbret alsın bunu gören,
Paramparça ilin,tören,
Yurdun Osman,biliyorsun !

Düşüncelerin derinde,
Neler bıraktın gerinde,
Kalelerin üzerinde,
Surdun Osman,biliyorsun !

İçi boş bir tassın diye,
Kalaylandın passın diye,
Musa ayak bassın diye,
Tur'dun Osman,biliyorsun !

Aklı nefsiyle fitlere,
Takılmış kalmış çitlere,
Maskara olmuş itlere,
Kurdun Osman,biliyorsun !

Ayrılmadın hiç sözünden,
Çile çektin ta özünden,
Turnayı yanlış gözünden,
Vurdun Osman,biliyorsun !

Tükeniyor savaşın da,
Gideceksin genç yaşında,
Gelip mezarın başında,
Durdun Osman,biliyorsun !

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:08 PM
Biliyorsun canım sevgilim Seni ölesiye sevdim
Ölesiye sevmiştim seni hayatımda
Herşey sanki benimle beraber canım sevgilim
Biliyorsun bu şiir yaşatacak bizim aşkımızı

Biliyormusun sevgilim ben hala sonbahar`dayım
Ve hala o sonbahar`ın Vurgunundayım
Biliyorsun canım sevgilim seni ne cok sevdiğimi
Geçsede uzun yıllar yinede seveceğim Seni

Nekadar yalnız kalsamda Yine hayalinle varım
Bu şiir yaşatacak bizim ölmeyen aşkımızı
Bak şimdi yalnız kaldım senin sevginle
Biliyorsun canım sevgilim seni ölesiye sevdim

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:08 PM
Yüreğimde açtığın yaranın
ne denli büyük olduğunu anlasaydın,
Beni benden çok severdin,.
Biliyorum!
Ne denli büyük sızılarla,
Izdıraplarla harmanlanmış
sayısız nöbetlerden geçtiğimi görseydin;
şefkatle öperdin dudaklarımdan,
saçımı okşardın hasretle,
kulağıma;geldim.seninim.derdin
biliyorum!
Bir zamanlar senin için
dikensiz gülleri açtırdığım şu yüreğimde
şimdi büyük yaralar açılıyor bebeğim,
hiç kapanmayan yaralar.
Elbetteki farkında değilsin.hissederdim.
Biliyorum!
Bense,hırpalanmış yara bereli yüreğimle,
tıpkı seneler önceki tutkulu pak hislerimle
yinede seni seviyorum,
biliyorum!

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:08 PM
Kaybedişlerimi buldum sonunda
Hayatın derin çukurunda
Tamam buldum ne olacak sanki,
Kaybetmişim bir kere.
Giden geri gelir mi,
Umutlar bir daha yeşerir mi?
Sevdalar yine küllenir mi?
Artık onlar sadece kaybedişlerim değil,
Kabullenilmiş yenikliğim…

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:08 PM
Ne zaman dolsa gözlerim bir an acıyla
Sen sileceksin göz yaşlarımı
Ne zaman sarılacak bir beden ararsam
Sen saracaksın beni
Ve senin sıcaklığında tanıyacağım şefkati
Senle gülecek seninle ağlayacağım
Benim bildiğim tek gerçek sen olacaksın hep
Ve ben en güzel şiirlerimi sana saklayacağım
En güzel düşlerimi sana ayıracağım
Sen yeter ki yarınlarda bugün ki gibi sev beni
Senin sarhoşluğundan hiç ayrılmasın yüreğim
Ve ecele kadar benimle kal yalnız benimle!
Seviyorum seni ve bir ömür boyu yaşatacağım
yüreğimde sevgini.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:08 PM
Biliyorum sana giden yollar kapalı
Üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni.

Ne kadar yakından ve arada uçurum;
İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi.

Uyandım uyandım, hep seni düşündüm
Yanlız seni, yanlız senin gözlerini.

Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım
Ben artık adam olmam bu derde düşeli.

Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki.

Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği.

Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
Hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki.

Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini.

Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri.

Raslaşmamak için elimden geleni yaparım
Bu böyle pek de kolay değil gerçi...

Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya;
Bunun verdiği mutluluk da az değil ki.

Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa,
Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki.

İnan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem,
Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi:

Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu
Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:09 PM
Sen
Bir, beş, sekizin sonunda
bir nokta
Sen
deniz dibinde
istiridye içinde
Ve sen içimdesin

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:09 PM
Bilmeceyim avam kul a seçimde.
Aşılmadık taşılmadık sur bende.
Yazılmışsam Levh-i Mahfuz içinde.
Ebediyyen ona mutlu, sır bende.

Gelin beni mahkemede yelleyin.
İfademi vicdan ile elleyin
Yavaş yavaş bilmeceyi belleyin
Muhanneti seven dava, yok bende.

Sahibinde beş hasletim çatılı.
Ateşlerim bir zalimde fitili.
Cürmü ile ağlatırım katili.
Hidayete bağlayıcı, nur bende.

Döktürürüm tövbekara içini.
Toplatırım zalimlere göçünü.
Okşatırım öksüz yetim saçını.
Merhamete bin bir kapı var bende.

Etrafıma farz nöbetçi kalkandır.
Vacib sünnet hırsızımı yakandır
Müstehabım mübahlarım hakandır.
Kulu Hakka kul eyleyen,bul bende.

Ne nesneyim ne maddeyim ne zaman
Ne akyazı ne gökyüzü ne duman.
Ne meleğim ne peygamber ne insan.
Üçünün de cevheriyim, bil bende.

Rüya değil hayal değil, el değil.
Gönül değil sevda değil, dil değil.
Umut değil nefes değil, yel değil.
Saydıklarım hepsi birden, kul bende.

Zülmetim yok zilletim yok zarım yok.
Mihnetim yok töhmetim yok, darım yok.
Yanarım yok dönerim yok, narım yok.
Güneşlerde, ateşlerde, kül bende.

Zarfım da yok mektubumda pulumda
Resmim de yok bedenimde kolumda.
Cürmüm de yok hiyanette kul umda.
Dileyene beraatten, yol bende.

Benim ile bütün darlık ferahtır.
Ferahımın şartı tevhit salahtır.
Sanatıyım, sanatkarım Allahtır.
Kalbe koydu kullarında,bul bende.

Adem inde nefsi ile itiştim.
Tevbesinde kalbi ile bitiştim.
İsmail e kurban olup yetiştim.
Merve safa sırlarını, gör bende.

Hacer ede şeytanı ben duyurdum.
Kalbi ile iblise vur buyurdum.
Eyyub u da sabır ile doyurdum.
Musibette şükredilen, dil bende.

Bir aşk için zifaf sırrı deldiler.
İkisi de kurbanıyla geldiler.
İsmim ile hakkı anda bildiler.
Kabil düştü Habil kaldı, hak bende.

Nur Muhammed Rahman ile buluştu.
Çevresine Cebrailler doluştu.
Münteha da yeni yollar oluştu.
Hak huzura izin bulan, yol bende.

Musa beni hızır dosta danıştı.
Hüdhüdlerim Süleymanda konuştu.
İbrahim de nar gülşene dönüştü.
Dost evine gönderilen gül bende.

Kuvvet idim Kelamullah Musa da.
Yılan yuttum elindeki asada.
Hayat verdim ölenlere İsa da.
Dirilmeye abı hayat var bende.

Acılarda hızır ilyas elim var.
Ateşleri söndürecek yelim var.
Gönüllere huzur veren dilim var.
Kıyamete buyur diyen Nuh bende.

Şehvet ile bela düştü yadına.
Ateş ile kalkan oldum tadına.
Yoldaşını muhbir eden kadına.
Eyvah hakkı gösterilen Lut bende.

Yetim köle iken kenan ilinde.
Sevgiliye döndüm canan elinde.
Yusuf benim Zeliha nın dilinde.
Zülm-ü zindan akibeti sır bende.

Beytullah a yaklaşırken O sefil.
Muttalip e olmuş idim ben kefil.
Benim ile gönderildi, Ebabil.
Rab dilerse gökten inan taş bende.

Bedir benim ben bedir im Hamza da.
Şehit benim ben şahidim Ravza da.
Osman dili Ömer eli kabzada.
Ebu Bekri Sıddık eden hal bende.

Kalbindeyim, Ali ilmin kapısı
Şehr-i Nebi sırrındadır yapısı.
Besmelenin B sindedir hepisi
İlme giden Hak nimeti nur bende.

Zülfikarım Ali Haydar belinde.
Doğru odun sırrım! Yunus elinde.
Şirin derler esen Ferhat yelinde.
Dağdan aşka su taşıyan yol bende.

Ferhat iken meleklerle çalıştım.
Niyazına bin gürz ile doluştum.
Ayrılıkta Şirin ile buluştum.
Vuslatıma akıl ermez hal bende!

Seccadesi Cüneyd-i nin ırmakta.
Enel Hakkı Hallacı mın sormakta.
Beyzavi nin Kur anını dermekte.
Muhiddin in halleriyim gör bende.

Rabia da kardeşiyim Basri nin
Abdestine altın sunan testinin.
Balık ile sohbet eden neslinin
Ethem ine deve soran sır bende.

Sizde Allah, altın diye inleyen.
Öküz ünün kuyruğundan dinleyen.
Eşkiyada gizli sırrı anlayan.
Geylani nin dilleriyim bil bende.

Semerkant ın zirvesiyim pesiyim.
Bilir misin Abdullah ın nesiyim.
Mezarından Allah Allah sesiyim.
Kulak vermiş Zengi leri bul bende.

Birgün gelir yıkılacak bu dağlar.
Elin iplik ayak iğne ne bağlar.
Kalem şimdi söker diker iş ağlar.
Mansur gibi nice Mansur yar bende.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:09 PM
Gittiğin günden beri ben ölüden farksızım
Neden talihim kara neden bu kadar bahtsızım
Merak etme iyiyim sensin tek ağrım sızım
Kalbimde yaşıyorsun kalbimden rahatsızım

Gidiyorsun sevdiğim sonradan olma pişman
Seni seviyorum diyemi bana oldun düşman
Sen yoksun yanımda benim halim pek yaman
Maziyi arıyorum ama geri dönmezki zaman

Her baktığım yerde sanki seni görürüm
Sen olmassan yanımda inanki ben ölürüm
Hep seni aramakla sevmekle geçti ömrüm
Yok sana değil canım ben kendime küskünüm

Senin hayalinle yatıyorum her gece
Seni söylüyor ağzımdaki her hece
Mutlumu olucaksın sen yanımdan gidince
Senin aşkın bir tanem çözülmeyen bilmece.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:09 PM
Solmaz sandığım güller, solacakmış bilmedim
Ömür sensiz vîrâne olacakmış, bilmedim
Hayâlmiş, ümit dolu mutluluğu aradım
Yüreğim acılarla dolacakmış, bilmedim.

Hangi yöne yönelsem yüzün karşımda durur
Ağlarım hasretinle, yokluğun içten vurur
Yolunu beklemekten umutlarım burulur
Hicrin bir gün kapımı çalacakmış, bilmedim.

Hayallerim bıkmadan vuslat dağından aşar
Özleminle dopdolu kalbim hep sana koşar
Bitti derler, inanma; aşkın içimde yaşar
Boynum sensiz bükülü kalacakmış, bilmedim.

Tatmadım saadeti, hep ismini işittim
Gölgen nereye gitse, daim peşinden gittim
Özleminle yanmaktan kül oldum, artık bittim
Kaçtığım ânlar beni bulacakmış bilmedim.

16-02-1983 Tunceli

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:10 PM
Güneş sönmedi,
Sen sönmedin..
Sen Güneştin;
Bilmedim, bilmedin sende,
Onlarda bilmediler.
Onlar dediğim,
Bizi bilenler..

Sen gittin sonra aramızdan,
Karanlıkta kaldık, anladık değerini
Ruhumuzu aydınlattığını.
Ve anladım Güneş olduğunu
Anladın sende, onlarda anladılar.
Ama geç kaldık,
Hemde çok geç...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:10 PM
Bu sabah mavi bulutları avucuna
Gonca gülleri başucuna
Son busemi yanağına
koyup da gidiyorum

Bu sabah ateşi alevlendiren bakışına
Rüzgarda raks eden saçlarına
Ağlarken yaş süzülen yanaklarına
bakıp da gidiyorum

Bilmelisin hayatım ,yıllarım sensin
Bilmelisin tek aşkım, yarenim sensin
Bilmelisin
sevdiğim
son nefesimsin

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:10 PM
Bilmelisin ki... Bilmelisin ki ...
Duvarda asılı diplomalar insanı insan yapmaya yetmez.

Bilmelisin ki ...
Aşk kelimesi ne kadar çok kullanılırsa,
anlam yükü o kadar azalır.

Bilmelisin ki ...
Karsındakini kırmamak ve inançlarını savunmak arasında
çizginin nereden geçtiğini bulmak zor.

Bilmelisin ki ...
Gerçek arkadaşlar arasına mesafe girmez.
Gerçek aşkların da!

Bilmelisin ki ...
Tecübenin kaç yasgünü partisi yaşadığınızla ilgisi
yok,
ne tür deneyimler yaşadığınızla var.

Bilmelisin ki ...
Aile hep insanın yanında olmuyor.
Akrabanız olmayan insanlardan ilgi,sevgi ve güven
öğrenebiliyorsunuz.
Aile her zaman biyolojik değil

Bilmelisin ki ...
Ne kadar yakın olursa olsunlar en iyi arkadaşlar da
ara sıra üzebilir. Onları affetmek gerekir.

Bilmelisin ki ...
Bazen başkalarını affetmek yetmiyor.
Bazen insanın kendisini affedebilmesi gerekiyor.

Bilmelisin ki ...
Yüreğiniz ne kadar kan ağlarsa ağlasın dünya sizin
için dönmesini durdurmuyor.

Bilmelisin ki ...
Şartlar ve olaylar, kim olduğumuzu etkilemiş olabilir.
Ama ne olduğumuzdan kendimiz sorumluyuz

Bilmelisin ki ...
İki kişi münakaşa ediyorsa, bu birbirlerini
sevmedikleri anlamına gelmez. Etmemeleri de sevdikleri
anlamına gelmez.

Bilmelisin ki ...
Her problem kendi içinde bir fırsat saklar.
Ve problem, fırsatın yanında cüce kalır.

Bilmelisin ki ...
sevgiyi çabuk kaybediyorsun, pişmanlığın uzun yıllar
sürüyor.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:10 PM
Şimdi susuyorum
Bütün sözler sana ait
Hepsi sende kalsın
Ama birgün susmak olmayacak tavrım
Ben sana anlatırım da
Bilmem sen anlar mısın....

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:10 PM
Bilmem hatırlar mısın?
Nasılda utanırdım seninle konuştuğumda.
Ellerim, ayaklarım birbirine dolanırdı.
Her yüzüne baktığımda, gülerdin..

Bilmem hatırlar mısın?
Korkardım sevgimi söylemeye.
Korkardım çünkü, ters bir yanıt almaktan.
Her Aşk dediğinde, susardım..

Bilmem hatırlar mısın?
Seninle konuşmak için can atardım.
Gözlerine dalar, kendimden geçerdim.
Her zor anımda, üzülürdün..

Bilmem hatırlar mısın?
Konuşurduk bahar akşamlarında,.
Konu her defasında sevdaya dönerdi.
Her biz dediğinde, ağlardım..

Bilmem hatırlar mısın?
Sıcak yaz akşamlarında beraberdik.
Yan yanaydı hep ruhlarımız, geceye inat.
Her konuşmamda, susardın..

Bilmem hatırlar mısın?
Hiç konuşamadık seninle sevgimizi.
Oysa o kadar açıktı ki herşey.
Her yakınlaşmamızda, kaçardım..

Bilmem hatırlar mısın?
Hep beraber olucaktık seninle.
Bu son olacaktı, ikimiz içinde.
Her ayrılık dediğimde, kızardın..

Bilmem hatırlar mısın?
Beni son defa ve habersiz terk ettiğinde.
Nasıl yandı yüreğim ve nasıl haykırdım *******e.
Elimde olmadan nasıl isyan ettim; hayata, kadere, sevgiye.
Oysa ne senin suçundu bu habersiz elveda; nede hayatın, sevginin.
Tamamiyle kendi keşkemdi bu haykırış, kendi pişmanlığım.
Bir kere bile seni seviyorum diyememiştim sana.
İçimde kilitlendi kaldı, son ayrılık haberinle.
Bilmem hatırlar mısın?
Ben hatırlıyorum, zaten hiç unutamadım ki...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:11 PM
Süzgün bakışlarda yürek delensin
Ay mısın güneş mi bilmemki nesin
En hoş musikiden tatlıdır sesin
Keman mı cümbüş mü bilmemki nesin?

Özenmiş bezenmiş yaratmış tanrım
En güzel renklerle donatmış tanrım
Kalbimi aşkınla kanatmış tanrım
Melek mi şeytan mı bilmemki nesin?

Yalvardım yakardım boynumu büktüm
Kapandım önüne eşikler öptüm
En körpe çağımda yaprağım döktün
Bahar mı hazan mı bilmemki nesin?

Bazen kalbe girip baş döndürürsün
Kah ağlatıp beni kah güldürürsün
Hem yaşatıp beni hem öldürürsün
Dertmisin derman mı ecel mi nesin?

Gözlerin ufkumda bir nur inan ki
Seninle kördüğüm gibiyim sanki
Sensiz geçen ömür neye yarar ki
Gece mi gündüz mü sevgilim nesin?

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:11 PM
Daha nasıl anlatılır,
bir şiirle aşkın durumları bilmem...
Nasıl kelimeleşir hikayemiz,
nasıl seni yazar bir kalem,
seni yazarken kalem
nasıl tutulur bilmem?

Bilmem...
Bu üslupla sevdim seni belki de...
Anlatamıyorum,
anlatamıyorum bu nedenini...
''İyi'' demeni gerektirmesin sevdam
sana ''nasılsın? ...'' diyorum...
Anlatamıyorum sevdam...
Seni sana değil,
kendime birkez olsun,
anlatamıyorum...
Bilmem nasılsın? ...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:11 PM
******* ah su kahpe *******
Seni benden uzaklaştıran *******
Senin için her yıldıza baktığımda dilek tuttum
Bir gün beni sevmen umuduyla
Ama olmadı sen ellere yar oldun
Bense kadere mahkum...
Aç susuz gibiyim sen yokken duymuyor nefes almıyorum
Yüreğimi bir sızı kaplıyor
Ağlıyorum, seni seviyorum
Ama bilmeni istemiyorum seni sevdiğimi
Günlerden pazardı
Sokakta yürürken gördüğüm çocuk
Senin bakışlarını hatırlattı bana
Seni görmeyeli o kadar uzun zaman olmuştu ki
En son sonbaharda ayrılırken görmüştüm yüzünü
Bak yine aynı yerde aynı o gün gibi bekliyorum seni
Ayrılmak için değil bir kısa gülüşün için
Mutsuzdum ve seni hala seviyorum
Ama bilmeni istemiyorum bugün öldüğümü .......

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:11 PM
Yokluğunun hapsindeyim
Acıların hepsindeyim
Dile düştüm,deyim deyim
Gelmesen de olur artık

Destan oldum el ağzında
Düğümlendin boğazımda
Dalga dalga,avazımda
Olmasan da olur artık

Nerde neler çektiğimi
Kiminle ne ettiğimi
Sensiz nere gittiğimi
Görmesen de olur artık

Boş kalsada solum sağım
Dertlerimle yansa bağrım
Ben söylerim ben ağlarım
Duymasan da olur artık

Al,sevdanı çal başına
Merhem eyle sür kaşına
Sevdiğimi,tek başıma
Bilmesen de olur artık

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:11 PM
Kalemimde ter olmayacaksın artık
Zaman geçiyor özüm mantığım kaldırmıyor seni eskisi gibi
Tutamayacağım sözler vermiyorum artık kendime
Bu gün senin için özel bilirim
Bak gör işte telefona uzanmıyor ellerim
İçinden bir ses ulaşmanı söylese de
Gururun derki asla dönmemen gerek bilirim
Yıllara meydan okuyan yüreğim
Üç kuruşluk yalnızlığına mı boyun eğecek sanırısın
Boş hayaller peşinde koşma
İnan bana yanılırsın
Önceleri meydan okurken yalnızlığında *******e
Adın anılır çığlıklar içinde bir eşkıya sessizliğinde
Şimdi bakıyorum da halime
Hani o her şeyden öte sevdiğin değişmez dediğin
Hayatını paylaşacak yaren nerde
Yükleyip sırtıma sensizlikleri bıraktın ya beni yalnız başıma
Bak yürüyorum işte bıraktığın yolda hayata ve sana inatla
Elbet varlığımı gün gelir işiteceksin
Dilin varmasa da adımı anmaya
Boş ver hiç hatırlamaya çalışma
Bir oğul büyüteceğim içimde bir oğul sen göremeyeceksin
Uğrunda feda edilenleri sen asla bilmeyeceksin

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:12 PM
Kaçar gibi gitmene gerek yoktu
Yüzünden okurdum ben herşeyi
Sözlerin batı,gözlerin Doğu derdi
Yapar yapar pişman olurdun
Pişmanlıklarının sonu gelmezdi.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:12 PM
Efkarlı başımda dumansın yelsin
Gözümün yaşında ummansın selsin
Düşmüşüm derdine dermanım sensin
Divane gezerim bilmezsin güzel

Gönüldür isteyen aşk ocağını
Sümbülün saçını kor kucağını
Hayat busesini gül sıcağını
Ölürüm ver desem vermezsin güzel

Kavuştursun diye gözü elaya
Gece gündüz dua yaktım mevlaya
Aşk elinden düştüm onmaz belaya
Perişan halimi görmezsin güzel

Bulut olup gökyüzüne ağarım
Boran olup yağmur ile yağarım
Gahi iç çekerim, gahi ağlarım
Akan gözyaşımı silmezsin güzel

Mutluluk bir çiçek açıp solmasın
Esmesin sam yeli saçın yolmasın
Sarılki Nuri’ye sabah olmasın
Bir gece gel desem gelmezsin güzel

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:12 PM
Bilmiyorsun ki sen neler çektiğimi
Göremiyorum seni aylardan beri.

Hasret kaldım sesine,güzel yüzüne
Çektiğim acılar sıkıntılar niye.

Sensiz geçen günlerin ne anlamı var
Bir türlü gelmiyor ki gönlüme bahar
Aşkın benliğimi bir kor gibi sarar
Sen olmazsan yanımda aşk neye yarar.

Bekliyorum yolunu dönersin diye
Karşılıksız,çıkarsız seversin diye.

Hasret kaldım sesine,güzel yüzüne
Çektiğim acılar, sıkıntılar niye.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:12 PM
Bilmiyorum neredeyim?
Cennet mi, cehennemde mi?
Gurbette mi, sılada mı?
Kurtar beni bölünmekten,
Kurtar beni bu canımdan,
Ya rabbim.

Kara kara gözlerde mi?
Sevgi dolu sözlerde mi?
Hep sonbahar güzlerde mi?
Kurtar beni bölünmekten,
Kurtar beni bu canımdan,
Ya rabbim.

Bilmiyorum neredeyim?
Seven gülün kalbinde mi?
Dost sandığım ellerde mi?
Kurtar beni bölünmekten,
Kurtar beni bu canımdan,
Ya rabbim.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:12 PM
ben bendemiyim bilmiyorum
sendemiyim diye soruyorum
gözlerinin içine bakiyorum
gözlerinde cenneti görüyorum

ben bendemiyim bilmiyorum
sendemiyim diye soruyorum
ellerini tutuyorum siki siki
birakmiyorum birakamiyorum

ben bendemiyim bilmiyorum
sendemiyim diye soruyorum
ve kapiyorum gözlerimi
seninle bir ömür düşlüyorum
içinde mutluluk,saygi ,sevgi olan
umut olan,yürek olan,azim olan

ben bendemiyim bilmiyorum
sendemiyim diye soruyorum
ben dualar ediyorum,
senin için,sevgimiz için,mutluluğumuz için

ben bendemiyim bilmiyorum
sendemiyim diye soruyorum
aslinda sorunun cevabini biliyorum
ben bendeyim ama en az o kadar sendeyim
ben sendeyim ama en az o kadar sevgindeyim

ben benim,bir o kadar seninim
sensiz ben sevgisizim,umutsuzum,mutsuzum
kisaca ben senle benim,seninle sevginle yaşiyorum
seni seni çok seviyorum.....

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:13 PM
Bilmiyorum nerdeyim ne haldeyim ben kimim?
Ayrılırken kimliğim adresim sende kalmış
Tebessümü yüzüme çok görüyor matemim
Güldüğümü gösteren tek resim sende kalmış
Akların kaybolduğu renğin ahenk bulduğu
Toprağın kadehine ab-ı hayat dolduğu
Bir gül için bülbülün saçlarını yolduğu
Aşkın harman olduğu o mevsim sende kalmış

Nerede o çocuksu o şımarık hallerim
Saçlarına hasreti tanımayan ellerim
Rengarenk rüyalarım toz pembe hayallerim
Tekmil neş'em sevincim hevesim sende kalmış

Ayıplama kınama kahveye gidiyorsam
Avunabilmek için bir tavla atıyorsam
Garson çay uzatırken ben 'aklımda' diyorsam
Sende kalmış demektir ladesim sende kalmış

Dostlar da muhabbeti kestiler,luzumda yok
Zaten senden ziyade sohbetim sözüm de yok
Sen dönmeden kimseye bakacak yüzüm de yok
Aynalarda kendimi göresim sende kalmış

Allahım düşmanımı düşürmesin bu za'fa
Sanki her noksanımı mecburum itirafa
Hangi şarkıya girsem notalar do re mi fa
Sol! diyorum sana sol! sesim sende kalmış

Sende kalmış umudum saadet çağım sende
Sende kalmış huzurum tüten ocağım sende
Sende hayat kaynağım duygu membağım sende
Can diyorum sana,can-kafesim sende kalmış

Gel Tanrıya borcunu teslim etsin bu yürek
Tez gel ki enkazımı kapatsın kazma kürek
Kelime-i şahadet getirmem için gerek
Son diyorum sana son nefesim sende kalmış...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:13 PM
Kırdığın kadehte kalan ömrümden,
Ağlarsın içtiğin yılları bilsen.
Sayende sararıp solan ömrümden,
Ağlarsın biçtiğin dalları bilsen.

Bağban eyle dedin beni bağrına,
Yanılıp yakılıp uydum çağrına,
Bir demet hercai çiçek uğruna,
Ağlarsın kırdığın gülleri bilsen.

Ateşe su dedim göz göre göre,
Aklım zavallıydı duyguma göre,
Bahtına şükretti mecnun bin kere,
Ağlarsın düştüğüm çölleri bilsen.

Ar ettim sakladım uğraşlarımı,
Haberdar etmedim sırdaşlarımı,
Gizlemek isterken gözyaşlarımı,
Ağlarsın seçtiğim yolları bilsen.

Sefiller gücünü bende sınadı,
Kimi kaçık dedi, kimi bunadı.
Berduş eleştirdi ,sarhoş kınadı,
Ağlarsın düştüğüm dilleri bilsen.

Felsefe böyledir divanelerde,
Teselli aranır bahanelerde,
Bir kadeh mey için meyhanelerde,
Ağlarsın düştüğüm halleri bilsen.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:13 PM
Esir olmak gözlerine
Hayran olmak özlerine
Hele tatlı sözlerine
Ne güzel olurdu,bilsen

Hayal kurmak dizlerinde
Ya ısınmak ellerinde
Yitip gitmek saçlarında
Ne güzel olurdu,bilsen

Diyeceğim,hayat bu ya
Dolu dolu bir hikaye
Düşler gerçek olsaydı ya
Ne güzel olurdu,bilsen

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:13 PM
Fazla şey istemem sevdiğim senden
Sevda sarayıma girsen de yeter.
Sana hazırlanmış gönül bahçemden
Bir tek çiçeğimi dersen de yeter.
Tek kelâmın cilt cilt kitaptır bana
Bakışın, en tatlı hitaptır bana
Sensiz geçen an’ım azaptır bana
Bana dakikanı versen de yeter.
O tek dakikada asır saklanır
Hayatım değişir, ruhum paklanır
Gönlüm sarhoş olur, aşkım şahlanır
Birazcık o sırra ersen de yeter.
Senden başkasına çektim gergimi
Sevda ipliğiyle ördüm örgümü
Seni bekliyorum açtım sergimi
Şöyle göz ucuyla görsen de yeter.
Benden yana sevgi varsa özünde
Tek damlası umman olur gözümde
Sen gülersen güller açar yüzümde
Yalancıktan bile gülsen de yeter.
Kalmadı takatim, çatma kaşını
Erittin, tükettin sabır taşını
İnsafa gelip de gözüm yaşını
Bir tebessüm ile silsen de yeter.



Kuruyan cismimi görmezsen eğer
Bir damla can suyu vermezsen eğer
Gözlerim açıkken gelmezsen eğer
Son yolculuğuma gelsen de yeter.

Bütün bunlar zor gelirse güzelim
Saf sözlerim hor gelirse güzelim
Aşkım sana ar gelirse güzelim
Seni sevdiğimi bilsen de yeter.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:13 PM
sevenler acı çekermiş bilseydim sevmezdim,
hiç olmazsa bir ömür beklemezdim.
bir inad uğruna ömrümü vermezdim,
bütün bir ömür yolunu beklemezdim.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:13 PM
bilseydim aniden çıkıp gideceğini
nakış nakış işlermiydim yüreğime seni
ilmek ilmek dolamazdım aşkını sözlerime
vuslat olup akmazdın *******ime
bilseydim sevmeyeceğini,
bir düğüm atardım yüreğime
bilemedim sevgili
bilemedim ne çare...!

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:14 PM
Meydan mı verirdim bu ayrılığa?
Bilseydim bu kadar zor olduğunu.
Bilseydim dünyanın böyle karanlık,
Bilseydim bu kadar dar olduğunu.

Dilimden sıçrayan bir kıvılcımın
Bilseydim bir anda kor olduğunu.
Bilseydim şu anki gönül acımın
Senin yokluğundan var olduğunu.

Boyun mu bükmezdim sitem etmene,
Bilseydim sükutun kar olduğunu.
Sebep mi olurdum dargın gitmene,
Bilseydim küsünce sır olduğunu.

Bilseydim yüzümün dört mevsimi güz,
İçimin ağlayan nar olduğunu.
Bilseydim odamın dört duvarı buz,
Sensiz yatağımın kar olduğunu.

Fırsat mı tanırdım bu dargınlığa
Bilseydim bu kadar zor olduğunu.
Bilseydim zindandan daha karanlık,
Bilseydim hücreden dar olduğunu....

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:14 PM
Ben sarhoş değilim, yol sokak sarhoş!
Hancıyı kaybettim, hanı kaybettim.
Hayatı sayfa sayfa okuduğum boş,
Sonundaki, imtihanı kaybettim!

Anladım, her gerçek, bir yalan gizler!
Beni aldatıyor dağlar, denizler...
Meçhul bir zamana karıştı izler,
Saati, dakkayı, anı kaybettim...

Beni benden, kendi benliğim çaldı!
Gölgem uzadıkça, boyum kısaldı...
Ellerim bomboş bir roman kaldı,
İçimdeki kahramanı kaybettim!

Bu başımda esen, bir kavak yeli...
Ben ondan deliyim, o benden deli!
Onu aynalarda gördüm göreli;
Bekir Sıtkı Erdoğan'ı kaybettim!

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:14 PM
Oyka'nın evi yandı,
Oyka evini özlüyor.
Oyka'nın babası öldü,
Oyka savaştan nefret ediyor.
Oyka'nın abisinin sol kolu üzgün
Sağ kolundan 5 cm kısa olduğu için
Oyka'nın oyuncağı yok,
Oyka güzel bir bebek istiyor.

Zaza'nın evi var,
Ama bahçesi yok.
Zaza'nın annesi de babası da var,
Ama içlerinde huzur yok.
Zaza'nın oyuncakları var,
Ama Oyka'sı yok.

Oyka'nın bir hayatı var:
Bölük pörçük…
Zaza'nın bir hayatı var:
Daha kötü eskisinden…

Şimdi herkes,
Kendi tanrısından barış diliyor…
Oyka ve Zaza,
Kayan yıldızlardan
Aynı şeyi istiyor…

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:14 PM
Bölük bölük turnalar gelir
gönül diyarıma.
Bir kanatlarında hasret
diğerinde özlem.
Bırakırlar usulca yüreğime
kabulümdür, reddedemem...

Hasret kervanları geçer
gönül çöllerimden.
Bir heybelerinde kahır
diğerinde sitem.
Bırakırlar yavaşça avuçlarıma
alırım, yoruldum demeden...

Hicran bulutları gelir
küme küme.
Hasretin yağar bu şehre aniden
sırılsıklam ıslanır düşlerim.
Yanık bir türkü duyarım
çok ötelerden.
Takılır gözlerim senli günlere,
binbir mevsimin geçer içimden
Ve
tetiği çeker hatıralar,
namluda kalan son kurşun,
vurur umutlarımı tam yüreğinden...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:14 PM
Gurbetten gelmişim, yorgunum hancı!
Şuraya bir yatak ser yavaş yavaş...
Aman karanlığı görmesin gözüm!
Beyaz perdeleri, ger yavaş yavaş.

Sıla burcu burcu... ille ocağım!..
Çoluk çocuk hasretinde kucağım...
Sana her şeyimi anlatacağım,
Otur baş ucuma, sor yavaş yavaş.

Güç bela bir bilet aldım gişeden;
Yolculuk başladı Haydarpaşa'dan!
Hancı n'olur, elindeki sişeden,
Birkaç yudum daha ver yavaş yavaş!

Ben o gece, hem ağladım, hem içtim,
İki gün, diyardan diyara uçtum...
Kayseri yolundan, Niğde'yi geçtim;
Uzaktan göründü, Bor yavaş yavaş...

Garibim; her taraf bana yabancı,
Dertliyim; çekinme, doldur be hancı!
İlk önce kımıldar hafif bir sancı;
Ayrılık sonradan kor yavaş yavaş...

Bende bir resmi var, yarısı yırtık,
On yıldır evimin kapısı örtük!
Garip, bir de sarhoş oldu mu artık;
Bütün sırlarını der yavaş yavaş...

İşte hancı! ben, her zaman böyleyim,
Öteyi ne sen sor, ne ben söyleyim...
Kaldır artık, boş kadehi neyleyim,
Şu bizim hesabı, gör yavaş yavaş…

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:15 PM
Bir mum yaktım yalan gecenin yatsısına
Göğün kaydırağında yıldız kaydırdım sana
Ben yediveren rüzgar gülüyüm kış ayazında
Divane oldum poyrazınla

Hoyrat bir duman sızmış soluk aralarıma
Ve unutulmuş bir ezgi yapışmış damağıma
Ezgiler binmiş dumanların sırtına
Sana bu kayıp nota ve hüzünlü mısra

Kanayan seherin sağanağında
Göz yaşlarımı saklarım yağmurun zulasına
Ben serseri aşık ,yağmurun koynunda
Sen Sıcacık Camekanlar arkasında

Çakırkeyif bir balıkçıyım akıntı burnunda
Sallarım oltamı huzursuz dalgalara
Kadeh tokuştururum kayıklarla
Şerefe hoş geldin yalnızlığıma

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:15 PM
kipriklerim ıslak gözlerimde yaş
hayatı yaşıyorum yavaş yavaş
bulutlardan düşen her damla yaş
içimi yakıyor gardaş yavaş yavaş

sen mecnun bense sevdalı bir yoldaş
eğilmez bu baş dürüsttür gardaş
ülkemi kaplamış çıkarcı bir baş
kurusa topraklar dinmez gözümden yaş

kan damlar gözümden akmaz bir damla yaş
şehit bolsa ülkemde bütün bacı kardaş
yıkılmaz ecdadım türer bu yurtta gardaş
bu ülke uğruna verilir binlerce kefensiz yoldaş

yaşamak hür yaşamak birbaşka
ebedi dünyaya meydan okuyan baş
şehit düşsem gögsünde sakın uğraşma
bu vatan uğruna kurbandır binlerce baş

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:15 PM
Varlık yalnız Bir'dedir, toplam bölüm hep birde...
Devam eden yalnız bir, sayıda dört tekbirde...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:15 PM
"Bir"i deşerken her ân beynini yiyen adam,
Sayılar köpürdükçe "Allah bir!" diyen adam...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:15 PM
Hangi pencerede kalan gölgem,
Kabusuna sargın kentte,
Kovalaşan kediler,
Geceden sabahsız,
Görürüm güneş’e vurur yüzün,
Gergin ve tutarsız,
Derinleşir arka sokakta,
Kapanmayan yarama,
Yalnızlıkla tuz basan hüzün,
Ağrısız,

Parmak uçlarımda suskun,
Ölü kuşların sıcaklığı,
Yağmur telaşında unutulan,
Bulanık öpüşler vadisi,
Kımıltısız ve yitik,

Hangi kıvılcıma su katsa,
Gümüşlenir alevi,
Düşlerinin,
Kurgusuna başım eğik,
Islak sesine sakla şefkatini,
Bırak usulca beni,
Bırakabildiğin ilk istasyona,
Ben ki sığmam ruhuna,
Ben ki tabakasında üryan,
Tutamam bu rüzgarla seni,

Göçebeliği çığırtkan,
Kaldırım sayacı,
İçimdeki ikiden atılan,
Sevdamın birinci katı,

Durma atla,
Sürer izini nefeste,
Bitmez bu acı....

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:15 PM
Belki bir gün ağaca yaslanmış,
Ağlayor göreceksin beni
Ağlıyorsam senin için dir
Ama senin için ağlıyorsam
Gülmeyide unuturum sanma,
Senin için Ağlamayı öğrendiysem
Bir dost için gülmesini öğrenmişizdir.

Ben serseriyim güzelim
Biliyormusun serserileri
Hayallerle yaşarlar
Benim artık hayalim yok güzelim
Yaşamak için bir hayalim yok.

Serseriyim
serserilerin sevdası büyük olur
Ama kimse onlara yakıştırmadığı için sevmeyi
Anlamaz kimse onların sevgisini
Anlamaz yüreklerinde kopan fırtınaları
Sende anlamadım
Oysa ben sana günlerce anlattım
Pişman olup döneceksin billiyorum
Ama serserilerin sevgileri kadar
Gururları da çok büyüktür.

Sen bir defa gittin yüreğimden
Ve arka camda bakmadan gittin.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 12:16 PM
Korku dağlarının yürekçisi,
Ölüm denizlerinin kürekçisi;
Öyle suskun oturuyor şişesinin başında,
İçtiginin hem hırsızı, hem bekçisi,

Onu kırmış olmalı yaşamında birisi.
Dinledikçe susması, düşündükçe susması..
Tek başına iki kişi olmuş kendisiyle gölgesi,
Heykelini yontuyor yalnızlığın ustası.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:39 PM
Bir adam doğuyor
benim eski halimden
sözleri yeni fikri başka başka
terkediyor bütün zararlı şeyleri
benden daha güzel konuşuyor mesela
sigara içmiyor,küfür etmiyor
tertemiz bir adam doğuyor

Bambaşka biri oluyorum birden
geçmişi unutuyorum
beni tanıyan bütün gözlerden
uzakta bir hayata başlıyorum
hiç kimse kim olduğumu bilmiyor görmüyor
acaip bir adam doğuyor

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:40 PM
bir adın kalmalı geriye
bütün kırılmış şeylerin nihayetinde
aynaların ardında sır
yalnızlığın peşinde kuvvet
evet nihayet
bir adın kalmalı geriye
birde o kahreden gurbet

sen say ki
ben hiç ağlamadım
hiç ateşe tutmadım yüreğimi
*******i koynuma almadım ihaneti
ve say ki
bütün şiirler gözlerini
bütün şarkılar saçları söylemedi
hele nihavent
hele buselik hiç geçmedi fikrimden
ve hiç gitmedi
bir topak kan gibi adın
içimin nehirlerinden
evet yangın
evet salaş yalvarmanın korkusunda talan
evet kaybetmenin o zehirlisi buğusu
evet isyan
evet kahrolmuş sayfaların arasında adın
sokaklar dolusu bir adamın yalnızlığı
bu sevda biraz nadan
birazda hıçkırık tadı
pencere önü menekşelerinde her akşam

dağlar sonra oynadı yerinden
ve hallaçlar attı pamuğu fütursuzca
sen say ki
yerin dibine geçti
geçmeyesi sevdam
ve ben seni sevdiğim zaman
bu şehre yağmurlar yağdı
yani ben seni sevdiğim zaman
ayrılık kurşun kadar ağır
gülüşün kadar felaketiydi yaşamanın
yinede bir adın kalmalı geriye
bütün kırılmış şeylerin nihayetinde
aynaların ardında sır
yalnızlığın peşinde kuvvet
evet nihayet
bir adın kalmalı geriye
birde o kahreden gurbet
beni affet
KAYBETMEK İÇİN ERKEN
SEVMEK İÇİN ÇOK GEÇ

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:40 PM
Unuttuğum adındır rüyalarımı süsleyen
Öylesine hatırlayamadığım adın
İşte bundandır yanlış isimlere şiirler yazışım,
Ve bundandır umarsız/sessiz bakışım

Bir adın olaydı yüreğimi yakan
Unutaydım sonra yine
Böyle eli böğründe bırakaydı,
Hatırlayamadığım saçların.
Simdi savrulan her saç senin
Şimdi her menevişli göz senin
Hani yüreğin, Hani veremediğin sözlerin
Ve de ümide boğan gözlerin

Bakmasaydın keşke hatırlayamasam da
Bakmasaydın...
Erguvan örerdi bahar saçlarına
Ben görmedim hiç
Kimse görmedi...
Hiçbir kör görmedi işte...

Bir adın olaydı keşke
Uyuduğumda sayıklayıp uyandıran
Sonra en derinlere daldıran
Orda bırakan
Bir adın olaydı keşke...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:41 PM
Gecenin dürüstlüğünden herkes kuşkulanır
korkulur o kuş yüklü iniltilerden
ve mor ağzını gecenin kumuna batıran ben
çağdaş serüvenler adına
bütün fotoğraflarını yakan
yakan ve bekleyen.

Çarpar yüzü bir çocuğun mezarlara
yine de ağartamaz tanımını gecenin.
Ezgisiz ama esnaf bakışlarıyla soyunan bir kadın
ayartılmaya uygun o çok baygın yerlerim
ağartamaz
çünkü çocuklar yağız bir öpüşle korunur
ben yakarım çağımın ellerini. Ben bekliyenim.
Gecenin kıyısında benden konuşulur.

Kara bir irn akıyor
öpünce o yıkılmış gülüşünden çocukların.
Kara bir salgıdır çünkü büyük
serüvenler ve çocukların soluk alışları da.
Ürker herkes üşümüş bir anahtar olagelmekten
bir çocuğun şehri çarpar yüzümün varoşlarına.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:41 PM
Bugün yine doğdu güneş
Sensizlik içimde hasret
İçimi yakıyor ateş
Bir akıl ver bana kardeş

Geçmiyor saatler sensiz
Atıyor kalbim ümitsiz
Yürüyor bedenim ruhsuz
Bir akıl ver bana kardeş

Unutmak istesemde seni
Hatıralar bırakmıyor peşimi
Sevgin yakıyor içimi
Bir akıl ve bana kardeş

Çaresi nedir bu derdin
Birgün gelir diye bekledim
Derdime hep dert ekledim
Bir akıl ver bana kardeş

Gözlerimden şu akan yaşlar
Durmaz yüreğim kan ağlar
Yanar içim yanar yanar
Bir akıl ver bana kardeş.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:41 PM
Nisan yağmurlarıyla geldin bir akşam
Öylesine ansız, öylesine zamansız
Gamzelerinde bir demet kır çiçeği
Öylesine güzel öylesine arsız

Nisan rüzgarlarıyla geldin bir akşam
Öylesine kederli,öylesine ürkek
Gözlerinde dans ediyordu yıldızlar
Öylesine renkli öylesine parlak

Gelişin yeniden doğuşumdu Evrene
Çığlık çığlığa ama sessiz
Sesinde ninni nağmeleri vardı
Anamın sesinden öte

Terkedişin yine bir Nisan Akşamıyıdı
Dilinde zehir zemberek sözler
Öylesine nefret dolu öylesine insafsız
Önce, gözlerini terk etti parlak yıldızlar
Sonra, gamzelerinden avuçlarıma düştü kır çiçekleri

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:41 PM
Bir an var ki asla anlatılamaz
Bir an var ki kitaplara yazılamaz
Bir an var ki tuvallere sığamaz
Bir an var ki rüyâlar onu yaşatamaz
O an senle olduğum zamandır
O an senle dolduğum zamandır

(7 Ekim 2006/ İstanbul)

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:41 PM
-Eyvallah kocakarı keyiflerin gıcır mı?
Bugün haraç günüdür;birkaç papel hazır mı?

-Oğul ben bir anneyim anlamadım sözünden,
İnsan ayrı düşer mi?Atasının sözünden.

Konuşma hiç boşuna bıktım akan selinden,
Çektiğim yeter artık zehir saçan dilinden.

Bu sözlerim sanadır ne diye gülüyorsun?
Bir hiç için boş yere anneni üzüyorsun.

-Bunak oldun boşuna geçti kafa kağıdın,
Güzel konuş diyerek bitmez oldu ağıtın.

-Oğul uyan sahip çık; Kültürüne özüne,
Satma kendi kendini başka dilin sözüne.

Tarihimiz diliyle geleceğe uzanır,
Bil ki yarın anlamaz, oğlun senden utanır.

Boyunduruk takmayı kolay mı sanıyorsun?
Esarete gül diye sen niye kanıyorsun?

Dikenleri batınca çok acıtır canını,
Gün gelir acımadan satın alır kanını.

-Usandım bu sözlerden kaçıncı asırdayız,
Out(!)ettik Türkçeyi haberin yok pırdayız.

-Oğul bunca sözüme hala ısrar edersin,
Ömrüme kırlar gibi dolan bir tek kedersin.

Uyan artık uyan ki! Türklüğün şaha kalksın,
Ay yıldızın göğsünü kor ateş gibi yaksın.

Koca oğlan git artık! çek git kendi yoluna,
Sütüm sana haramdır; dönmez isen aslına.


-Ana ben bu sellere kapılmış gidiyordum,
Kendimi bulmak için bin dilek diliyordum.


Sen ağlama ne olur; ben anladım hatamı,
Ver öpeyim elini hatırladım atamı.

Bundan sonra sözüm söz: kaybetmem hiç kendimi,
Dilime inşa ettim Türkçe ile bendimi.


Bu Şiir Anasam Meslek Birliğinin Düzenlediği"Kültürde Öze Çağrı Şiir Yarışması"nda Üçüncülük Almıştır.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:42 PM
Aşığın yüzünde bir hüzün gördüm,
Hüznün büyüsünde sevgiyi gördüm,
Yolunu beklerken dal gibi titrer,
Kınalı ellerde ismini gördüm..

Sarı sarı çiçek açar dağlarda,
Kokusu dalgalanır saçlarında,
Mutluluktan uçarken kollarında,
Sevda busesini yüzünde gördüm.

Padişahlar engel olur sanmayın,
Gönül ferman dinlemez hiç yanmayın,
Ayrılığı kaderine yazmayın,
Sevda gözyaşını hüznünde gördüm.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:42 PM
Mısralar terkedilmiş,yalnız kalmış kalem ile kağıt,
Dillerinde sevdalarında kalma bir ağıt,
Ezelden kalma bir dert,
Neden üzülmüş bu şairler?

Mısralarında acılarla süslenmiş her hece,
Dert çekerler durmaksızın gündüz gece,
Onların aşkları birer bilmece,
Neden kağıtlarla dertleşir bu şairler?

Şiirler sitemkar ağlar
Her dizeleri bağrımı dağlar,
Geçti artık muammalı çağlar,
Neden gençliklerine yanar bu şairler?

Yüzlerinden bellidir çok dert çektikleri,
Aşk mıdır bu adamların tek bildikleri,
Son bahar mevsimine girmiş mor sümbüller gibi
Hep solgundurlar ve üzgündürler
Bir asırdır ağlar şairler...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:42 PM
Bir aşk bulsam, yağmurunda ıslansam
Bir dost bulsam, irfanında beslensem
Bir dağ bulsam, sinesine yaslansam
Yalnızlığım bitermola, bilmem ki?

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:43 PM
Bir ayrılıktaydı
Senin aldıkların
Benim kaybettiklerim
Bana bir unutmak bıraktın…

Bir unutmanın ardındaydı
Başka ikili alışkanlıklar
Oysa ben hiçbir varlığı
Yokluğuna değişemedim…
İki kişilik alışkanlıklarımızın
Tek kişilik yaşantısındayım
Eksikliğinin yarımlığında…

Uyanışlarım halen senin kokunda
Başını bekler, yastıktaki boşaltılmışlığın…
Sığınaklığım, dolaştığımız sokaklarda
Seni düşünürüm
Başım, çökmüş dizlerimde bağladığım avuçlarımda…
Vitrinlerdeki dalgınlığının eksikliğinde
Dalgınlığım…
İkinci öksüzlüğünde
Merhametinin sevecenliğine
Tebessümle sakız satan çocuklar...

Bir aşk
Bir ayrılık
Sıradaki bir unutmaktı
Ben şimdi
Bir unutmanın unutamamasındayım
Sen neredesin?

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:43 PM
Güneşin göz kamaştıran ışığı
hayalet gemilerin dolaştığı
denizine düştüğünde
ve gecenin bütün burçları
kaybolduğunda sahillerinde,
gözlerine bıraktığım
bir avuç ay ışığı
yol gösterecek ,
sen bilmesen de.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:44 PM
karne günündeki tokalaşmalar hariç
bir kere bile sarılamadan
bir kere bile öpemeden uğurladım seni...
bir bahar günü
yağmur altında
izmarit dolu kaldırımlarda
kalbimi söküp yollamıştım
bulutlardan gelen göz yaşlarımla....
Beyazıt'ta eylemi bırakıp
gönlümdeki savaşa gitmiştim
beyaz bayrağı teslim etmeye...
kazanmak bana göre değildi
kaybetmenin tanımı ise beş harf: xxxxx gibi
o gün çemberlitaş'ta
kendimi kaybetmiştim
aklımı kaybetmiştim
dünyamı kaybetmiştim
seni....
seni kaybetmiştim....
canım hiç o kadar çok
sigara içmek istememişti
ilk defa...
ama ilk defa
sarhoş olmak istiyordum
....
biliyordum...
bilmiyordum...
bildiklerim bilmediklerime karışmıştı
basımı öne eğdiğimde
her bir kaldırım bitmez bir yol oluyordu...
sana umarsızca sırtımı döndüğümde
bir bidon benzin alıp dökmüştüm yüreğime...
attığın her bir adım attığım her bir adım
bizi ayıran her bir adım%her defasında
tekrar yanan kibrit çöpüydü....
artık geri dönüş yoktu biliyordum...
belki de bunun içindi
ağlamak isteyip de ağlayamamam
sayısız umutla
pembe hayallerle başlayan ilk askımın
böyle bitmesini istemezdim...,
ama aşk acılara gebeymiş
bunu senden öğrendim...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:46 PM
Ne gariptir şu ayrılık günleri
Bir dosttan da, düşmandan da ayrılsan
Nedense bir tuhaf oluyor insan

Derin bir sızı giriyor içeri
Son bir defa bakarken caddelere
Dükkanlara, evlere, kahvelere

Hatıra yüklü kervanlar geçiyor
Dolu dolu gözlerinin önünden
Bu son yadigar mı bir ayrılık gününden

Ne unutulmaz zamanlar geçiyor
Ağır ağır biz farkında değilken
Gökler masmavi, yaprak yemyeşilken

Sen istediğin kadar unutulmaz de
Bu son dakika, bu vakitsiz yağmur
Unutulur, azizim unutulur

Başka ne yapılır böyle bir günde
Kapanan bavul, çivilenen sandık
Ve sonra kuru bir "Allaha ısmarladık!"

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:46 PM
seninle karşılaştığım gün
kargalar oysundu gözlerimi
görmeseydim
boşaltsaydı zehirli bir ok
kulaklarımın sıvısını
duymasaydım sesini
tren biçseydi
sana -yalnız sana- açılacak kollarımı
kaplansındı kalbim kurşun suyuyla
girmeseydin
hiç değilse bir defaya mahsus
bu acıklı oyun olup biterdi
her gün biraz daha fazla
kahrolup gitmezdim böyle
ve
düşmezdi şerefim köpek ayaklarına

evet
bir ipliğini çek kırk yama düşsün
paçavralar içindeyim
paçavralar içinde dünkü cakalı
dünkü ben
neden leş kokuyorum sabahlara karşı
anason küpü müyüm neyim
düşe kalka söverim
ulurum sabah akşam sokak ortalarında
yol bitimlerinde
vah, vah diyenler geçer
ayak ucuyla dürtenler
gel vazgeç oğlum diyenler geçer
bir tel gibiyim deryanın baharında
gülen geçer, ağlayan geçer

ey mehtap kadın, gün kadın
yüreği taştan, vicdansız kadın
gel gör işte, öğün, eserinim senin

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:46 PM
Ekmek soğanla çorbanın
Soframdan
Derdin tasanın işsizliğin
Kafamdan
Yine eksik olmadığı
Yeni gün;
Söyle hele
Bugün günlerden nesin
Adın ne
Ötekilerden farkın ne
Diğer gündaşların gibi
Bütün yaşamımı
Bana söyleyeceğin
Bir merhaba ve elvedaya mı sığdıracaksın
Yoksa
Umutlarımın kapısını mı bana aralayacaksın

Hiçbirini yapmayıp da
Defol mu diyeceksin
Ardına kadar açtığın ölüm kapısını göstermekle

Ama bil ki ey günüm
Yiğitlik mertlik demek
Dürüstlük demek
Ne diyeceksen de artık
Çocuklarım beni evde beklemekte
Ağlamasınlar artık
Gözyaşlarına yazık

Ekmek yerine miras diye
Çocuklarıma bırakacağım
Ama benden çaldığın umutlarımı
İyisi mi ver artık
Sen yoluna akşam karanlığına
Bense bir sonraki sabahıma
Pırıl pırıl güneşime.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:46 PM
Gecenin ağırlığında uyumaz yüreğim
Sevdaya doğru açılır yelkenler
Kıpırdar benliğim arar kendini
Bordrosunda çığlık çığlığa sular.

Bir bahara kaçar gönlüm
Issızlığına sığınırken gurbetin
Düşerken yaralı bedenime sevda
Yanar dalgası çığlık çığlığa.

Arasam sesini duyarmıyım bilmem
Aramazsam hasretinden ölürmüyüm ben
Yoksa tutsammı rüzgarı avuçlarımda
Sen gibi yüreğimde çığlık çığlığa.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:47 PM
Kireçli bir hayatım var,
Bir bardaklık düşünürsem ömrümü...

Ve her kireç taneciği,
Hayatımı yıkmak,zarar vermek isteyenler.

Ben hala su rengindeyim,
Yahut durgunluğumun ardından bulmaktayım su rengini.
Kireç aşağı inmekte,ben kalkmaktayım.

Su gibi tertemizim demiyorum,
Hiç hatasız yaşamıyorum tabi ki.
Ama hiç yoktan,
Başkasının suyunda kireç olmuyorum.
Kendi bardağımda suyum ben...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:47 PM
Bazen göz göze gelir, bakışırız,
Dost, düşman gözleri vardır hep üzerimizdedir, biliriz ki,
Ve hep kaçamakta kalır her bakışmamız,
Doyasıya ve uzun - uzadıya olan bakışmamız yoktur hiç,
Kader utansın mı diyelim şimdi...
Yine de bu anlıkların her defasında,
Yüreğim gözlerinin en derinlerine,
Ve en ucra noktasına değin iner bir anda,
Sanki yıldızlar uçuşur gözbebeklerinde,
Buğulanır badem gözlerin, ağlamaya hazır gibi,
O bir tutam kahkülün alnına düşmüştür yine,
Sıvazlayıp atarsın hemen; suçlu o imiş gibi,
Saçların da kafana kafa tutar gibidir ler,
Artık akları belli ki belli...
Ama tebessüm edersin her şeye inat,
Beni benden alır, esir edersin, her şeye inat,
Sendeki o dünyaya,
Geri dönmek istemediğim,
O bambaşka dünyana götürürsün her defasında...

20.02.2004 Taşkışla/Taksim

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:47 PM
Gece boyunca titriyor içim
Ümitsiz bakışlarla olu
Layık olduğu yüreğiyle beraber
İncecik bir gözyaşı süzülür
Narin yanaklarından yavaşça

Fırtına kopar içimde
Amansız bir sancı başlar
Tatlı bir heyecan okşar içimi
İzini takip eder beraberinde gelen korku
Hayal kurarsın yan yana .

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:47 PM
Bir başka seviyorum seni,
Gündüzün geceyi sevdiği,
Balıkların denizi,ayrılığın kavuşmayı,
Bulutların yağmurları sevdiği gibi,
Sonra dalında yaprakları ağaçların,
Sonbaharı beklediği gibi,
Bambaşka seviyorum seni,
Şairin şiiri,
Hasretin yüreği özlediği gibi,
Bir başka seviyorum seni,
Çiçeklerin fotosentezi,
Dağların rüzgar'ı beklediği gibi,
Bambaşka bekliyorum seni,
Uykunun yatağı,
Sabahın uyanmayı öğrettiği,
Kitabın okunmayı,
Kalemin yazmayı bildiği gibi,
Bir başka seviyorum seni,
Bambaşka yaşıyorum bilemezsin,
Yüreğimi benden çalan,
Delicesine kapıldığım yüreğini.....

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:47 PM
O ne güzel bir seda
Ne kadar hoş bir eda
Onu dinlerken kalır mı hiç cefa
Bıkmayız dinlesek de bin defa.

En güzel ses hep onda
En güzel yorum yine onda
Harikalar yaratır tüm şarkılarda
Zarafeti kalır hep akıllarda.

Say say bitmez hiç güzellikleri
Birbirinden nadide özellikleri
Adeta andırır sahnede gelincikleri
Bir başkadır Emel Sayın klasikleri.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:47 PM
Başın ağrısa, başım ağırır
Ayağın takılsa taşa
Senden önce yüreğim düşer
Kar sana yağsa
Benim bedenim üşür
Nerden bileceksin ki
Seni bu kadar sevdiğimi
Ben seni arzularken
Senin dudakların
Bir başkasıyla öpüşür.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:48 PM
Seni görebilmek
Ölüm gelir bana

Bir başkasın
Seni hissedebilmek
Acı verir bana

Bir başkasın
Seni duyabilmek
Uzak gelir bana

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:49 PM
Şehitler tepesi boş değil,
Biri var bekliyor.
Ve bir göğüs, nefes almak için;
Rüzgar bekliyor.
Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye;
Yattığı toprak belli,
Tuttuğu bayrak belli,
Kim demiş meçhul asker diye?
Destanını yapmış, kasideye kanmış.
Bir el ki; ahretten uzanmış,
Edeple gelip birer birer öpsün diye faniler!
Öpelim temizse dudaklarımız,
Fakat basmasın toprağa, temiz değilse ayaklarımız.
Rüzgarını kesmesin gövdeler
Sesinden yüksek çıkmasın nutuklar, kasideler.
Geri gitsin alkışlar, geri,
Geri gitsin ellerin yapma çiçekleri!
Ona oğullardan, analardan dilekler yeter,
Yazın sarı, kışın beyaz çiçekler yeter!
Söyledi söyleyenler demin,
Gel süngülü yiğit, alkışlasınlar
Şimdi sen söyle söz senin.
Şehitler tepesi boş değil,
Toprağını kahramanlar bekliyor!
Ve bir bayrak dalgalanmak için;
Rüzgar bekliyor!
Destanı öksüz, sükutu derin meçhul askerin;
Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye
Yattığı toprak belli,
Tuttuğu bayrak belli,
Kim demiş meçhul asker diye?..

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:49 PM
Hangi zamanlarda gece olduğuna inandım biliyormusun
Nasıl bir karanlık verdim kendime boş günlerde
Ağlamak böyle kolay değildi hiçbir zaman
Seni beklemek günlerinde

Sokağın başına doğru eğilir gölgeler
Yokluğun baştan başa alıp götürür silüetleri
Saklan şimdi üzerine düşmeden öfkem
Kaldı ki yarım bir ağaç karartısı üzerime düşen

Sandım; hiç senin olabilirmiydi o büyük uzaklar
Neden değişmez hep böyle olur karayazılar
Sevda dediğin nasıl içte dağıtır inletir azar
Gecemi gelmiş üzerime? öyle ki senden kaçar

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:49 PM
Biliyorsun emanet bu can tende
Taşıyorum ama bir ben bilirim
Hayret , ölmüyorum yüreğim sende
Yaşıyorum ama bir ben bilirim.

Acırım,bir kuş ayrılsa eşinden
Umutlarım tırnağımdan dişimden
Yakalamak için onun peşinden
Koşuyorum ama bir ben bilirim.

Geçemedim saadetin semtinden
Umut bulamadım umut kentinden ,
Bir sel oldum acıların bendinden
Coşuyorum ama bir ben bilirim.

Ayrı düştüm ben ela gözlü yardan
Gönlüm bir türlü kurtulmadı dardan
Ben de bilmiyorum koca dağlardan
Aşıyorum ama bir ben bilirim.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:49 PM
Biliyorsun emanet bu can tende
Taşıyorum ama bir ben bilirim
Hayret, ölmüyorum yüreğim sende
Yaşıyorum ama bir ben bilirim.

Acırım, bir kuş ayrılsa eşinden
Umutlarım tırnağımdan dişimden
Yakalamak için onun peşinden
Koşuyorum ama bir ben bilirim.

Geçemedim saadetin semtinden
Umut bulamadım umut kentinden ,
Bir sel oldum acıların bendinden
Coşuyorum ama bir ben bilirim.

Ayrı düştük ela gözlü yardan
Gönlüm bir türlü kurtulmadı dardan
Ben de bilmiyorum koca dağlardan
Aşıyorum ama bir ben bilirim.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:49 PM
Karanlık *******de...

Çektiğim uykusuzluğu
Duyduğum umutsuzluğu
Seni kaybetmenin korkusunu

Bir ben bilirim...

Güneş doğunca...

Duyduğum umudu
Senle olmanın coşkusunu
Seni sevmenin sonsuzluğunu

Bir ben bilirim...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:49 PM
Bir yol düşün,
Yavaş adımlarla yürüyorsun
Kenarlarında uzanan çınar ağaçları,
Nasılda döküyorlar yapraklarını;
Yola serilen, halı misali.

Bir tekne düşün,
İçinde sen varsın.
Süzülüyor masmavi sularda.
Ve ona eşlik eden yunuslar,
Tehlikelerden korurcasına.

Bir sera düşün,
İçeriye giriyorsun,
Rengarenk çiçekler, mis kokulu.
İçlerinde bir tanesi var ki;
Kokluyorsun, doyamıyorsun.

Bir sen düşün,
Gözleri sevgiyle parlayan.
Bir ben düşün,
Yaprak olan, çiçek olan,
Bazende bir yunus, gözlerine hayran.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:50 PM
Nice fırtınalarım oldu
yaşadığım,
Sadece kendim olduğum
gülüşlerim...

Nice yıkılmalarım
oldu sonra,

Felaketlere bir
ben durdum..
Sonrasında bir ben
kaldım öylece,

Kurtuluşlarım oldu
ve sessiz kalışlarım...

Nice sevmelerim kemirdi
kalbimi,

Nice sevdiklerim
bıraktı...

Nice özlemlerimi
görmedim bir daha,

Özledim...

Ve dostlarım
oldu,destek çıkmak isteyenler..

İstemedim borçlu olmak
dostlara,

Sonra bir ben
durdum olumsuzluklara,

Sonrasında bir ben
kaldım öylece...

Nice fırtınalarım
oldu yaşlandığım,

Sadece kendim
olduğum buruşuk gülüşlerim...

Nice ağlayanım
oldu sonra

Nice sevenim
varmış meğer...

Nice insan
inandırmışım yürekliliğe..

Sonrasında bir
onlar durdu felaketlere,

Ben baktım
uzaktan..

Onlar birlik
olmuşlardı çoktan,

Beni yitirdiler
böylece..

Sonrasında bir ben
kaldım öylece...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:50 PM
Bir doğuştur senin hayat dediğin,
Derinliği düşünmeden daldığın deniz.
Umutlar uzakta görünen bir kara,
Çırpınırsın kurtulman ise ümitsiz.

Kapılırsın bir düşüncenin hedefine,
Bir Berrak Umman güzel görünen,
Bilmezsinki neler vardır içinde,
Koskoca bir sorudur tek bilinen.

İstediğin hayaller hep uzak kalır,
Bir şairin kalemsiz kalması gibi,
Kağıdı bulamayınca çıldıran,
Bir denizdir şairin düşüncesi.

Olur olmaz her yer çıkmaz sokak,
Sense o yolun derin yolcususun,
Birgün bu can tenden çıkacak,
Süslediğin şiirlerle birlikte unutulursun.

Ölümsüzlük ummanı yenmektir,
Umutsuzluk çıkmaz sokağa girmektir,
Herşey bu satırlar gibi son bulur,
Satırlar o ummandan içmektir.

24.05.1997

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:50 PM
Bir besteydi aşkımız
Hiç hesapta yokken
Koptu teli sazımızın
Ahengi bozulacak
Yaşamın
Ve
Bilumum mutlulukların.

Gülümseyin bize ey insanlar
Gülümseyin ki
Sırtlarimiz tanismasin
yüzümüz sevgiyle yikanmadan

Bizden arta kalan sızıyla mı
Kurulacak tuzsuz mutluluğunuz?
Göz yaşıyla beslenen
Bir mutsuzluk orkestrası gibi
Ne de keyiflisiniz
Avınızı buldunuz diye...

Pes ettik!
Avladınız bizi.
Sizin adınıza seviniyoruz
Başardınız.

Ölümü bekleyen birer ihtiyarız artık
Rotamızı kasvetli karanlığa çizdiniz
Bilin ki artık boğazında düğümlenecek
Hıçkırıkları çocukların...
En temiz işinizi yaptınız
Bu aşkın celladı olarak.

Tükürün
Dişlerinizin arasında
Sıkışıp kalan insanlık artıklarını.
Yakışmaz size
İnadına duran fidanlara merhamet.

Şehvetinize öpücük konduracak umutsuzluğumuz.
Bereketsiz bir yaşamın dehlizlerinde
Sadece
Ayak seslerini duyacaksınız
Yalnızlıkla örülmüş irkilişlerin.
Yaşama sevincini yitirmiş
Çıplak ayaklı gözlerin
Titrek ve ürkek adımlarını
Zamansız *******in ağırlığında duyacaksınız.

Toplamaya kalkışmayın sakın
Kırdığınız darmadağın düşlerimizi

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:50 PM
Aşka bir bilet alıp
Döküldüm kaldırımlarına şehrin...
O gece nedense;
Saçlarını kızıla boyamıştı Istanbul.

Ahh be Istanbul...
Bir geceni bana versen ya.

Baksana,
Nasılda sabırla bekledim ve
Koynunda izledim gün batımını.

Gün gitti giderken,
Aklıma geldi aldığım biletim.
Gözlerimi Kız Kulesine dikip
Sonuçlara bir bakayım dedim.

Ahh be Istanbul...
Bir kere de vur beni ne olur.

Bak;
Aldım gidiyorum yaşımı.

Bilirim;
İstediğinde dalgaların Rodrigo çaldırır,
Köpük köpük akan gemilerin bordosunda .
Bazen de Fausto olur;
Kesersin aşıkların nefesini.

Hadi ama;
Bu kadar naz niye...
Hiç değilse son üç numara ve karşılığına
Bir aşk gecesi...

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:50 PM
sensizlikte çektiğim acıları bilsen,
beni sensiz bırakır mıydın?
gözlerimden akan yaşı görseydin,
beni böyle söyletir miydin?
seninde için benim gibi yansaydı,
sensizlik başucundan bir an bile ayrılmasaydı,
beni bu hasrete atabilir miydin?
ah sevdiğim(!)
ah benim canımın kendisi,
neler çektim sensizlikte de,
gene de burada beklemekteyim,
bir gün dönecek misin?
dönsen de bana gelecek misin?

gökyüzü mavi bugün
kuş sesleri geliyor yakınlarda,
havalarda ısındı buralarda,
durulmuyor evlerde,
ama yoksun ya yanımda
istemiyor canım hiçbir yere,
gece olunca gene aynı karanlıktayım,
gece niye böyle acımı daha da arttırıyor,
beni daha da ağlatıyor,
hayat ne sürprizler hazırladı bize daha,
ağlama diyorsun ya,
bilmiyorsun nasıl özledim seni,
sana sarılmak,elini tutmak,
bugün yanımda olsaydın ne olurdu?
sana sarılacaktım,
ama bir daha bırakmayacaktım,
kokunu içimde hissedip ağlayacaktım...
hiçbir sorunu düşünmeyecektim,
sen gelseydin, daha neler yapacaktım,
sen gelince çareler geliyor,
sen gidince sorunlar üzerime geliyor,
bunları sana niye anlatıyorum ki;
elimi uzattım,gene yoksun işte!!!

seni nefes aldığım her yerde hissediyorum
bu gözyaşları niye dersen
kalbimi acıttın o ağlıyor!!!!

ƒяαмвυαz
09-14-2007, 02:51 PM
tşk:)

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:51 PM
Seni sevmek ölüm gibi
Kangren kol gibi
Vazgeçmek kolay değil
Kendine sıkmak gibi

Seviyorum seni ama söyleyemem
Çekip de basımı hic gidemem
Sen benim şakağımda mermisin
Ne zaman vuracaksın bilemem

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:51 PM
Bir bulut olsam da yayılıversem
şöyle gökyüzüne serile serile
Hiçbir sınır tanımasam rüzgârdan
kanatlarım olsa götürse beni gittiği yere
Ülke ülke, deniz deniz, kıta kıta
dolaşsam adım adım bütün dünyâyı
Damla damla düşüversem de
doldursam sonsuzda biten deryâyı
Kâh güneşi arkama gizleyerek
gölge gölge dolaşsam hep şehir şehir
Kâh yüce dağlara kar olup yağsam da
baharlarda aksam köpük köpük, nehir nehir
Zaman zaman bir kartal edâsıyla
kanat kanat insem ovalara, vâdilere
Bir gonca gülde süzülen bir çiğ damlası
olsam da varsam o nazlı nârin yâre
Unutuversem bir çiğ damlası olduğumu
bir an
süzülsem gonca gülü öpen yâr dudağına
Seyahatım böylece sona erse de
ulaşsam yolculuğumun en son
durağına.

(4 Aralık 2006/ İstanbul)

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:51 PM
Bir cami avlusunda
İki israil kauçuğu gölgesi altında
Üç bardak çay yudumlayıp
Efkar katmerleştirdim son telefonla,
Bir ikindi sonraydı olanlar,
Çaylar bitti /
Şekerler nasıl da eriyiverdi,

Etrafımda yaşlı başlı adamlar
Ellerinde tesbih
Önlerinde çay
Gözlerinde hala gençliklerinin feri,
Benimse nihai bir göz ağrının ilk demi..

Göğe uzanan binalar arasında
Varoş umutların kurbanlığıyım,
Umut fakiri değildim aslında
Herkes kadar zenginim, zengindim oysa,

Saat akşama
Ben ilahi davete icabete tutuldum
Sonsuzluk tadında dualara
Beni alıp götürecek olan miraca
Her şeyin “ol” emri sahibine o kadar muhtacım ki
Hepimiz o’na o kadar çok muhtacız ki..

Bir yerden başlamalı,
Bir yerinden tutunmalı
Yerden göğe uzanan merdivene,
Faniye fena vurulan biz divanelere
Oturduğum cami avlusunda
Kement olmuş iki israil kauçuğunun gölgesi altında
Çayımı bitirip kalkarken son sözüm
Asrın hal ehli, zamanın bedi’sinden:
“Ahirette seni kurtaracak bir eserin olmadığı takdirde,
Fani dünyada bıraktığın eserlere kıymet verme”.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:51 PM
Ey! Benim garip anam
Sen şehit anasısın artık
Evladını verdin toprağa
Ruhu teslim etti Allah'a
Vatan borcu için gitti
Can borcu olan vatanı için, can verdi…

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:52 PM
Onu da aldın git hadi
sil beni çıkmasın bir daha
adım dudaklarından
ben mühürledim
yüreğimi sildim
gözlerimden gözlerni
yürüdüğün yollar haram
bana artık...
Sevdanın kokusu kalmış
üzerimde
sen diye kokuyor ellerim
yüreğim eziliyor
dayanamıyorum sensizliğe
bircan'ım vardı onu da
aldın işte
git hadi...
(değmezmiş...)

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:52 PM
Bir ceylan ağlarken, göl kenarında,
Ya gölün halini gören nerede,
Bir meyve çürürken, dal kenarında,
Ya dalın halini soran nerede...

Yaşlanmışsa yedi dağın aslanı,
Kalmaz olur, ne takatı; ne şanı,
Çakaldan kurtarmak isterken canı,
Kırılan gururunu bilen nerede...

İçine sığmayan aşk dünyasının,
Hep dışında kaldım, her safasının,
İçine düştüğüm kara sevdanın,
Yar yıkmış binasını, gören nerede...

Ayrılık onulmaz dert olmuş bana,
Tabibim aradım, gittim lokman'a,
Lokman dedi: "derman veremem sana" ,
Der: "derdinde yar, dermanın da" , veren nerede...

16.07.2004 Taşkışla/Taksim

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:52 PM
Hangi yayla yeşil, nerde keklik çok
Gel seninle orda olalım çocuk.
Kayalar, kayalar... Sırt sırta vermiş;
Kimi yeni mürit, kimisi ermiş.
Otlar dalgalansın biz yürüdükçe
Sular düze insin kar eridikçe,
Gün burnunda bana mavi mavi gül;
Ağız-burun lale, kaş ve göz sümbül.
Doruklardan doruklara sekelim,
Bir elim göklerde, sende bir elim;
İkimizin yüreciği bir atsın,
Bizi gören bin katarak anlatsın,

Hangi yayla karlı, nerde çiçek çok
Gel seninle orda olalım çocuk.
Bulutlar, bulutlar iç-içe girmiş
Bulutlar ki göğe perdeler germiş;
Çiğdem devşirelim, çiçek biçelim
Susayınca hep ezgiler içelim
Batmasın eline bir gül dikeni
Sen hep beni kolla, bense hep seni
Çıkıp yükseklerden taş bırakalım,
Kopan sese, kalkan toza bakalım,
Tavşanlar ürkerken bu gürültüden
Kaçan tavşanlara ıslıklar çal sen.

Hangi yayla yüce, nerde kavga yok
Gel seninle orda olalım çocuk;
İster Maraş olsun, ister Erzincan,
Sonsuzluk düşüne set değil mekan,
Başın omuzumda, omuzum gökte
Ölüm bir ak çiçek bu özgürlükte,
Yaşamaksa bir ışık cümbüşüdür,
Çağıl çağıl akan sevgi düşüdür.
Hani gökyüzünün toy vakti olur,
Kaynaşırlar yıldızlar bulgur, bulgur;
En uzak nereyse ora gidelim,
Bulutları yara yara gidelim.

Hangi yayla serin, nerde bühtan yok,
Gel seninle orda uçalım çocuk.
Meşeler, ardıçlar, çamlar yan yana
Biz kanat çırpınca dursun divana.
Bir çift beyaz kartal, hey bu da nesi?
Diyerek şaşırsın çobanın hepsi;
İlk kez görüyoruz desin görenler,
Bütün oymaklarda dolaşsın haber.
Keşiş dağlarından görünsün İstanbul,
Bütün dağ gölleri ışırken pul pul.
Güzel dost, ey hüzne aşina yürek,
Gel gidelim keklik gibi sekerek.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:52 PM
Bir çift fotoğraf,
Beni hayata bağlayan,
Sensiz geçen günlerde *******de,
En yorgun anlarda, ümitsizlikte,
Sabır denen olgunun tam tükendiği,
Umutsuzluğun kol gezdiği zaman…

Bir çift fotoğraf,
Beni sana bağlayan,
Hani bana verdiğin,
Hayalini hep kurduğum,
Seni hatırlatan, yakınlaştıran…

Bir çift fotoğraf,
Ümidimi hep ayakta tutan,
O gülümsemen yok mu, hele bakman,
Karamsar, yıkık ve boş verdiğim anlarda,
Işık tutan, yaşama sevinci aşılayan…

Bir çift fotoğraf,
Hayalini ayakta, canlı kılan,
Geçmez dediğim günlerin,
Seni ve sevgini beklerken,
Bitmesini, sana kavuşmamı sağlayan…

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:53 PM
Ne zaman
Ellerin ellerime değse
Gözlerin baksa gözlerime
Aşkından utanır
Bakışlarımı kaçırırdım.

Mavisi çalınmış martı
Yere mahkum kartal gibi
Ölüm misali zorlandım
Alışmakta aşkına.

İlk sevdiğim sen değildin
Aşka mahkum serseriyim
Ne aşkı bilmezlere
Ne vefasızlara sevdalandım.

Geceyi ıslatan gözler
Deli gönül hep benimdi
Sevmek yabancı değildi bana
Sevilmenin meyvesini
Tatmaya sunan senin ellerindi

Kuralı koymuş yaradan
Bir çift kanat çırpmalı
Gökyüzünde uçmaya
Bir çift ayak adım atmalı
Menzile varmaya
Ve bir çift yürek çarpmalı
Ölümüne sevdaya...

14.12.2000 Kadıköy 02:16

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:53 PM
Aydın yüzlü bir çocuk,
Aydınlık bir geleceğe,
Aşık atıyordu, çember çeviriyordu,
Bilye yuvarlıyordu, derin çukurlara,
Işık yakıyordu, gelecek yarına
Işıl ışıl gözleriyle, güneşe bakar gibiydi,
Senaryolar çiziyordu yüzünde
Bir çocuk, tek ayağı üzerinde,
Zıplıyordu, zıp, zıp
Bana koşuyor, çarpıyordu delicesine
Haylaz, yaramaz bir çocuktu,
İçimde kalan.
Çocukluğumu tamamlıyordu.

GooD aNd EvıL
09-14-2007, 02:53 PM
Bir çocuk düşlüyorum beslan da,
susamış!
Suya değil, bir yudum insanlığa.
Anlamını bile bilmediği kavramların
bedelini ödemek için bekliyor
ölüm kuyruğunda...

Namlunun ucunda bir çocuk
kendi boyunda silahlar var karşısında.
Küçük kalbi, hiç atmadığı kadar hızlı atıyor.
Korkuya esir düşüyor, çocuk.
Vahşetin resmi çiziliyor, beslan da...

Bir çocuğun çığlığı çınlıyor kulaklarımda
hayata karşı son haykırışları,
umudun tükendiği o an
kelimelerin bir anlamı kalmıyor...

Düşleyemiyorum artık daha fazlasını,
utanıyorum!
Bırakıyorum insanlığımı beslan da...